WORD POWER - 1 KELİME
TÜR TÜRKÇESİ
NO
%
1
100%
the
det belirleyici
2
100%
a
artc bir, herhangi bir
100%
be
v
olmak
am
v
yardımcı fiil (be)
is
v
yardımcı fiil (be)
100%
are
v
yardımcı fiil (be)
100%
was
v
idi
100%
were
v
idi
100% 100%
3
100%
4
of
prep -ın, -nın
of all p.ph hepsinin arasından
34%
5
100%
to
prep -e / a, -e doğru
6
100%
in
prep -de / da, -deki / -daki
7
100%
and
bağ ve
8
100%
have
100%
that
9
10
this it
pron o, onu
itself pron kendisi, bizzat
100%
12
pron bu, şu
its det onun
11 100%
100%
pron şu, o
these pron bunlar
100% 100%
sahip olmak
those pron onlar, şunlar
100% 100%
v
as
bağ -dığı için, çünkü, -dıkça, -iken, gibi
100%
as prep olarak
100%
as / as bağ kadar
20%
so / as bağ kadar as to p.ph -e dair, -ile ilgili
19%
as for p.ph -e gelince
18%
as of p.ph -den sonra
17% 100%
13
for
100%
prep için
for bağ çünkü
60%
I
pron ben
me pron beni, bana
100%
my det benim
14 100%
mine pron benimki
23%
myself pron kendim, kendime
43%
15 100%
by
prep ile, tarafından
16 100%
on
prep -de, -da, üstünde, üstüne, hakkında
100%
over
prep üstünde, ile ilgili, boyunca, -den fazla
100%
over
adj bitmiş, son bulmuş
17 100%
under
prep altında
100%
above
prep üstünde
90%
below
prep altında
with
prep ile, -lı, li
you
pron sen, siz
18 100% 100%
19
NOT
your det senin, sizin
100%
19
yours pron seninki, sizinki
75% 56%
yourself pron kendi
1%
yourselves pron kendiniz
20 100%
from
21 100%
do
22 100%
not
adv -me / -ma
they
pron onlar
100%
v
yapmak, etmek
them pron onları, onlara
100%
their det onların
23 100% 31%
theirs pron onlarınki
100%
themselves pron kendileri
100%
can
mdl -e bilmek
100%
could
mdl -e bilmek
100%
may
100%
might
mdl -ebilir
but
bağ fakat, ama, ancak
one
det bir, tek, sadece, yalnız
24
25 26 100% 100%
v
olası olmak (mümkün olmak)
first adj ilk, birinci
100%
27
prep -den, itibaren
firstly adv ilk olarak
3% 100%
once adv bir defa, eskiden
100%
once bağ -den sonra
28 100% 100%
at
prep -de,-da
so
bağ bu yüzden
so adv öyle, o kadar
29 100%
so / that bağ o kadar ki
100%
30 100%
more
100%
most
det daha det çoğu
31 100%
most adv en, en çok
100%
mostly adv çoğunlukla
100%
much
adj çok, pek çok
100%
many
adj bir çok, bir hayli
100%
person
32
people
100%
n
insanlar, halk
personally adv şahsen, bana göre
15%
kişilik, karakter
55%
personality
4%
impersonal adj soğuk, kişiliksiz
1%
personalize
v
kişiselleştirmek
1%
personage
n
şahsiyet, önemli kişi
25%
personnel
n
kadro, personel
n
100%
there
adv orada, burada, var, mevcut
100%
here
adv burada, işte
100%
he
pron o
34
his det onun, ona ait
35 100%
himself pron kendi, kendisi
100% 100%
36
kişi, birey
personal adj kişisel
100%
33
n
which
det -ki o
36
whichever pron her hangisi
20% 100%
maker
n
yapıcı, üretici
make-up
n
yapı, makyaj
v
yeniden yapmak
3%
remake
100%
mdl -ecek, -mısınız
will will
10%
n
irade, istek, vasiyet
willing adj istekli
78%
willingly adv istekli bir şekilde
10%
38
willingness
5%
n
istek
11%
unwilling adj gönülsüz
3%
unwillingly adv isteksizce unwillingness
3% 100%
would
n
isteksizlik
mdl -ecekti, -erdi
would like mdl istemek
18% 11%
would prefer mdl tercih etmek
19%
would rather mdl tercih etmek would-be adj isteyen, arzulayan
5% 100%
all
adj her, bütün
every
det her, her bir
100%
each
det her
100%
whole
40 100%
41 100%
we
ours pron bizimki
39%
ourselves pron kendimize, kendimizi
44%
prep hakkında, yaklaşık
about
be about to mdl yapmak üzere olmak
17% 100%
pron biz
our det bizim
42 100%
43
tamamı, bütünü
us pron bizi, bize
100%
100%
n
wholly adv tamamen
15%
use
v
kullanmak
useful adj kullanışlı
100%
usefully adv yararlı bir şekilde
1%
usefulness
9%
n
yararlılık
useless adj yararsız
23%
44
yapmak, üretmek
15%
37
39
v
make
46%
54%
user
n
kullanıcı
3%
reuse
v
yeniden kullanmak
unused adj kullanılmamış
3%
underused adj gerektiği şekilde kullanılmamış
3% 28%
misuse
v
yanlış kullanmak
4%
disuse
v
kullanmayı bırakmak
v
istismar etmek
55%
abuse
abused adj suiistimal edilmiş
15%
45
abuser
4%
46 44%
kötü davranan kişi
abusive adj kötü davranan, yolsuz
1% 100%
n
or
bağ yada, aksi takdirde
or else bağ aksi takdirde
47 100% 100%
than
bağ -den
if
bağ eğer, -se / sa
77%
if only bağ keşke
81%
only if bağ koşuluyla
12%
if ever bağ eğer olur da
48
100%
49
bağ -dığı zaman
when
whenever bağ her ne zaman
93%
50 100%
51
world
n
ülke, memleket
n
kırsal bölge
5%
countryman
n
hemşeri
3%
countrywide adj
ülke çapında
1%
intercountry adj
ülkeler arası
100%
country
100%
53
some adv yaklaşık, epeyce year
n
100%
prep dış, dışarı
out
adj diğer, başka
other
others pron başkaları, diğerleri
100%
another adj başka bir
55 100% 68%
each other pron birbirlerine
16%
one another pron birbirlerine
100%
56
adv yalnız, sadece, daha
only
the only adj tek
88% 100%
new
adj yeni
newly adv yakınlarda, yeni
58%
anew adv yeniden
3% 20%
renew
100%
v
yenilemek
renewable adj yenilenebilir
39%
renewal
5%
know knowledge
100%
59
n
yenileme
v
bilmek, tanımak
n
bilgi
8%
knowledgeable adj kültürlü, bilgili
3%
unknowingly adv habersizce
100%
adj bilinen, tanınan
known known as
80%
ph
olarak bilinmek
unknown adj bilinmeyen
78%
60
ünlü, iyi bilinen
50%
well-known adj
13%
best-known adj en bilindik
6%
little-known adj az tanınan
100%
no
det yok, hayır
100%
yes
det evet, olur
very
adv çok
good
adj iyi, güzel, uygun
61 62 100% 100%
63
yıl
yearly adj yıllık
10%
54 100%
adj biraz, birkaç
some
100%
58
dünya
countryside
52
57
n
28%
100%
100%
better adj daha iyi
100%
best adj en iyi
63 100%
well adj sağlıklı, iyi
100%
well exc goodness
13%
64 100% 100%
65
take
çalışmak, işlemek
work
n
iş, meslek, çalışma
worker
n
işçi
working adj işle ilgili, çalışan
6%
workaholic
1%
n
işkolik
1%
workable adj uygulanabilir, çalışılabilir
6%
overwork
v
fazla çalışmak
19%
workforce
n
iş gücü
8%
workout
n
idman, egzersiz
8%
workman
n
işçi
1%
workmanship
n
işçilik
1%
workhouse
n
ıslahevi, küçük fabrika
1%
artwork
n
sanat çalışması
hardworking adj çalışkan
9%
workshop
10%
67 100% 100%
68 100%
69
go goer
seminer, atölye
v
gitmek, uymak
n
giden, gidici
prep yukarıda, yukarısında
up
upper adj üst, üstteki
50% 100%
n
prep -e , -a (içine doğru )
into
2%
time
n
zaman, vakit
timely adj zamanında olan
4%
in time p.ph zaman içinde, zamanında
11%
on time p.ph zamanında
19%
at times p.ph ara sıra, bazen
8% 10%
timing
n
zamanlama
2%
time
v
zamanlamak, süre tutmak, hızını ölçmek
100%
even
evenly adv eşit olarak
6%
uneven adj pürüzlü
8%
unevenly adv eşit olmayan bir şekilde
1% 100%
less adj daha az least adj en az, en düşük
100%
72
at least p.ph en azından, hiç olmazsa
100%
lessen
8%
73 100%
v
azaltmak
lesser adj daha az
10%
30%
det biraz, çok az
little
100%
100%
adv hatta, bile
even adj eşit, pürüzsüz
7%
71
almak
v
work
100%
70
iyilik, erdem
v
whatever bağ her ne
100%
66
n
pron ne, şey
what
100% 100%
'ooo', 'şeyy'
who
pron kim, -en / an
whoever pron her kim whom pron kimi, kime
73
whomever pron her kim
1%
whose pron -en / an, ki onun
100% 100%
bağ -dığı için, çünkü, -den beri
since
since prep -den beri
100%
74 15%
since then adv o zamandan beri
91%
ever since adv -den beri
100%
adj büyük, mükemmel, önemli
great
greatly adv büyük oranda
75 100%
greatness
4% 100%
76
find finding
70% 100%
77 100%
long
adj uzun
length lengthen
1%
prolong longevity long longing
2%
uzamak, uzatmak
v
uzatmak
n
uzun ömür
v
özlemek, çok istemek
n
hasret, özlem
100%
should
mdl -meli / malı
100%
ought to
mdl -meli / malı
100%
such
82
adj böyle, bu tür
such / that bağ o kadarki
83 100%
such as p.ph örneğin, gibi
100%
84 100% 100%
get
v
almak, elde etmek
give
v
vermek, sunmak
n
veren, verici
giver
1%
85
given adj belli
31%
given that bağ farz edersek
13% 100%
think thinker
39%
86
rethink
4% 100%
thought thoughtful
3%
thoughtfulness
1%
3%
n
düşünür, filozof
v
yeniden düşünmek
n
düşünce
adj düşünceli n
düşüncelilik
thoughtless adj düşüncesiz
1%
77%
sanmak, düşünmek
thoughtfully adv düşünceli bir şekilde
2%
100%
v
unthinkable adj düşünülemez
5%
88
v
longingly adv özlemle
1%
87
uzunluk, boy, süre
prolonged adj uzun süre devam eden
35% 6%
81
n
lengthy adj uzun, ayrıntılı
9%
3%
bulgu
however adv ancak, ne kadar...olursa olsun
43%
51%
n
adv nasıl, ne kadar, kaç
how
79
80
bulmak, anlamak
because of p.ph -den dolayı
100% 100%
muhteşemlik
v
bağ -dığı için, çünkü
because
82%
78
n
any
adj herhangi bir, hiç
anylonger adv artık, daha fazla anymore adv artık
100%
cause cause
100%
89
v
sebep olmak
n
sebep, neden
causitive adj sebep olan, ettirgen
2%
causation
1%
n
neden
90 100%
become
v
olmak
91 100%
century
n
yüzyıl, asır
life
n
yaşam, hayat
100%
lifeless adj cansız, ölü gibi
4%
92
4%
life-expectancy
n
yaşam süresi
23%
life-time
n
yaşam süresi
1%
afterlife
n
ahiret
11%
lifelong adj ömür boyu süren lifelike adj canlı gibi görünen
1% 100%
live
v
93
29%
alive adj canlı
13%
lively adj canlı, hareketli
11%
livelihood
n
geçim, rızk
1%
liveliness
n
canlılık
71%
living
n
kazanç, geçim, yaşam
26%
livestock
n
çiftlik hayvanları
short-lived
6% 100%
come comer
3%
gelmek
n
gelen, gelen kişi
1%
upcoming adj gelecekteki newcomer
n
yeni gelmiş kimse
5%
latecomer
n
geç kalan
3%
comeback
n
geri dönüş
19%
shortcoming
n
eksiklik
95 100% 100%
bağ ayrıca, -de, -da
also mean
v
anlamına gelmek, demek istemek
mean adj kaba, korkutucu, ortalama
4%
meaning
99%
n
anlam
11%
meaningless adj anlamsız
10%
meaningful adj anlamlı
100%
need
needless to say bağ söylemeye gerek yok
9%
needlessly adv gereksizce
5%
in need p.ph muhtaç, yoksul
6%
in need of p.ph ihtiyacında
13%
100% 9% 25%
ihtiyaç duymak
needless adj gereksiz
1%
98 100%
v
needy adj muhtaç
4%
99
v
incoming adj gelen, yeni
5%
97
adj kısa ömürlü, geçici
3%
94
96
yaşamak, ikamet etmek
live adj canlı, yaşayan
11%
prep -in içinden, -den geçerek; sayesinde
through
n
yol, yöntem
way of life
ph
yaşam tarzı
highway
n
otoyol, çevre yolu
way
99
23%
waterway
n
su yolu
13%
airway
n
hava yolu
anyway adv her neyse, zaten
33%
motorway
11% 100%
problem problem-solving
3%
understand understanding
100%
n
sorun, mesele
n
problem çözme
v
anlamak, kavramak
n
anlayış, kavrama
6%
understandable adj anlaşılabilir
10%
understandably adv anlaşılabilir şekilde
101 25%
misunderstand
v
yanlış anlamak
9%
misunderstanding
n
yanlış anlama
v
söylemek, demek
n
söz, atasözü, deyim
v
artırmak, çoğalmak
n
artış
100%
102
say saying
83% 100%
increase increase
100%
increasing adj artan, çoğalan
103 100%
increasingly adv artarak, artan bir şekilde
100%
increased adj artmış
100% 100%
point point
104 100%
100%
v
işaret etmek, göstermek
n
nokta, husus, sorun
pointless adj amaçsız, yararsız
5%
she
pron o
her pron onu, ona
100%
105
hers pron ona ait, onunki
16%
herself pron kendi, kendisi
29%
v
değiştirmek, değişmek
100%
change
n
değişiklik
100%
exchange
v
değiştirmek, takas etmek
100%
exchange
n
değiş tokuş
100%
change
106
unchanged adj değişmemiş
20%
changeable adj değişebilir
5% 1% 1% 100%
interchangeable adj birbiriyle değiştirilebilir unchangeable adj değiştirilmez human
n
insan
n
insanlık
29%
humanity
6%
inhuman adj acımasız, gaddar
5% 23%
107
otoyol, otoban
problematic adj sorunlu, tartışmalı
100 11%
100%
n
nonhuman adj insanlık dışı human-beings
4%
human-like
3%
dehumanize
3% 1%
insanoğlu
v
insanlıktan çıkarmak
humane adj insancıl, sevecen humanely adv insanca
3%
humankind
1%
humanize
1%
n
adj insan gibi, insanımsı
inhumane
n
insanoğlu
v
insanlaştırmak
adj acımasız, insafsız
superhuman adj insanüstü
1% 13%
humanism
108
insancılık
humanistic adj insancıl
5% 4%
humanist
n
hümanist
1%
humanitarianism
n
insancılık, yardımseverlik
100%
109
adv şimdi, şuan
now
nowadays adv şu günlerde, günümüzde
23% 100%
develop development
100%
v
gelişmek, büyümek
n
gelişim, ilerleme
developmental adj gelişimsel
19%
developmentally adv gelişimsel olarak
1%
110
n
humanitarian adj yardımsever, insancıl
10%
8%
underdevelopment
n
az gelişmişlik
4%
developer
n
inşaat yatırımcısı
4%
developed adj gelişmiş
4%
undeveloped adj gelişmemiş developing adj gelişen
100% 53%
underdeveloped adj az gelişmiş
13%
well-developed adj iyi gelişmiş
3%
111
redevelop redevelopment
1% 100%
v
yeniden geliştirmek
n
yeniden geliştirme
adj uzak, ötede
far
farther adv daha uzağa
3%
further adj ileri, daha çok, başka
100%
112 2%
farthest adj en uzak
3%
furthest adj en uzak, en çok furthermore bağ ayrıca
29% 100%
like dislike
39%
v
hoşlanmak, sevmek
v
hoşlanmamak
like prep gibi
100%
unlike prep -ın aksine
100%
113 5%
liken
56%
alike adj aynı, benzer
v
benzetmek
9%
likewise adv benzer şekilde
11%
just like p.ph gibi
100%
likelihood
114 30%
n
ihtimal
unlikely adj muhtemel olmayan
55% 26%
adj muhtemel, olası
likely
accord accord
26%
v
anlaşmak, uzlaşmak
n
anlaşma, uzlaşma
according to p.ph -e göre
115 100% 39%
accordingly bağ bu doğrultuda, buna göre
30%
accordance
100% 18%
116
n
uyum, anlaşma
bağ -den sonra
after
afterwards bağ ardından sonraki dönem
19%
aftermath
6%
thereafter adv ondan sonra
n
117 100% 100%
118 100% 100%
119 100% 100%
120
mdl -meli / malı
must
çalışmak, okumak, araştırmak
study
n
çalışma, öğrenme
student
n
öğrenci
between
prep arasına, arasında
among
prep arasında
amongst prep arasında
3% 100%
v
study
system
n
yöntem, düzen, sistem
13%
systematic adj sistematik, sistemli
4%
systematically adv sistemli bir şekilde
121
systematize
3%
sistemleştirmek
systemic adj sistemli
1%
ecosystem
70% 100%
v n
ekosistem
adj yüksek, çok, fazla
high
100%
highly adv son derece
64%
height
n
boy, yükseklik
3%
heighten
v
yükseltmek, artırmak
n
gerçek, olgu
122
100%
123
fact
factual adj gerçeklere dayanan
5% 100%
see
v
görmek, izlemek, anlamak
5%
unseen adj görünmeyen
26%
foresee
124
öngörmek, tahmin etmek
foreseeable adj öngörülebilir
5%
unforeseen adj beklenmedik, umulmadık
5%
oversee
6% 100%
v
two
v
denetlemek, gözetmek
adj iki
twice adv iki kez, iki defa
36% 100%
second
100%
second adj ikinci
125
saniye, an
secondly adv ikinci olarak
3%
secondary adj ortaöğretim, ikinci derecede olan
18%
second-hand adj ikinci el
9%
second-rate adj ikinci sınıf
8% 100%
n
interest interest
100%
v
ilgisini çekmek
n
ilgi, faiz, çıkar
interested adj ilgili, meraklı
100%
interesting adj ilginç, ilgi çekici
126 100% 6%
interestingly adv ilginç şekilde
3%
uninteresting adj ilginç olmayan uninterested adj ilgisiz
3% 100%
still
still adj hareketsiz, durgun
127 100%
still adv hala
100% 100%
bağ yine de
though
bağ -e rağmen
128 100%
although bağ -e rağmen
100%
even though bağ -e rağmen
100%
129
water
n
su
water
100%
1%
watery adj sulu, ıslak
31%
underwater adj su altında
129 10%
deepwater
n
derin su
10%
freshwater
n
tatlı su
4%
waterfall
n
şelale
1%
seawater
n
deniz suyu
1%
waterpower
n
su gücü
n
ekonomi
100%
economy
economic adj ekonomik, ticaretle ilgili
100%
economist
100%
n
iktisatçı, ekonomist
economically adv ekonomik açıdan
40%
economical adj ekonomik, hesaplı
13% 1%
economize
1%
uneconomic
v
tasarruf etmek
adj ekonomik olmayan
uneconomically adv ekonomik olmayan
1% 5%
socioeconomic adj sosyoekonomik
3%
macroeconomic adj makroekonomik
1%
microeconomic adj mikroekonomik
100%
adj büyük, geniş
large
largely adv büyük ölçüde
131 100%
largeness
1% 10%
132
enlarge enlargement
10% 100%
133 24%
n
genişlik
v
genişletmek
n
genişleme
adv sadece, henüz, tam
just
just as bağ tıpkı, tam o anda
100%
justify justification
6%
134
v
haklı göstermek, aklamak
n
doğrulama, ispat
3%
justifiable adj savunulabilir
3%
unjustifiable adj gereksiz, yersiz
100%
justly adv adil bir şekilde
3%
unjust adj haksız
3%
unjustly adv haksız bir şekilde
5% 43%
adj adil, doğru
just
135
justice
n
adalet, yargıç
5%
injustice
n
haksızlık
55%
prejudice
n
önyargı
136
prejudiced adj önyargılı
19%
state
v
ifade etmek
statement
n
ifade, söz
3%
overstate
v
abartmak
1%
restate
v
yeniden söylemek
n
durum, devlet
100% 45%
137
100% 3%
138
sulamak, ıslatmak
waterproof adj su geçirmez
3%
130
v
1% 13%
state
state-owned adj devlete ait stately adj görkemli city-state
n
şehir devleti
138
statesman
13% 24%
govern government
100%
n
hükumet, yönetim
n
öz-yönetim
6%
governance
n
yönetim, kontrol
1%
governor
n
yönetici, vali
1%
governorship
n
valilik, yöneticilik
n
kısım, parça
part
partly adv kısmen
140
partition
15%
18%
n
bölme, kısım
in part adv kısmen
17%
adj kısmi, taraflı
partial
16%
partially adv kısmen
3%
impartial adj tarafsız
141
impartially adv tarafsız bir şekilde
1% 34%
142
partner partnership
14% 28%
participate
n
eş, ortak
n
ortaklık, işbirliği
v
katılmak
n
katılım
19%
participation
1%
participatory adj katılımcı
143
participant
25% 3%
depart
n
katılımcı
v
ayrılmak
10%
departure
n
ayrılma, kalkış
100%
department
n
daire, bölüm
144
departmental adj bölümü ilgilendiren
1% 81% 3% 10% 26%
n
molekül, parça
nanoparticle
n
nanoparçacık
particulate
n
katı parçacık
n
benzer, emsal
n
parti, eğlence, grup
particle
counterpart party
146 100%
part-time adj yarı zamanlı
10%
147 100%
early
100%
child
adj erken, ilk, başı n
çocuk
100%
children
n
çocuklar
58%
childhood
n
çocukluk
1%
childish adj çocuksu
1%
childless adj çocuksuz
148 6%
grandchild
n
torun
1%
childbearing
n
çocuk doğurma
1%
child-care
n
çocuk bakımı
v
başlamak
100%
begin
1%
beginner
n
yeni başlayan kişi
19%
beginning
n
başlangıç
n
sonuç, netice
100%
150
result
resultant adj sonucu olan
3% 100%
151
yönetmek, idare etmek
self-government
63%
149
v
1%
100%
145
devlet adamı
governmental adj idari, hükumet
1%
139
n
why
adv neden, niçin
151
whyever bağ neden, her neden
3% 100%
science scientist
100%
bağ -den önce
before
beforehand adv önceden
4%
100%
prep sırasında, esnasında
during effect
n
etki
effectively adv etkili bir şekilde
81%
effectiveness
25%
15
bilim adamı
unscientific adj bilimsel olmayan
1%
154 100%
n
scientifically adv bilimsel olarak
29%
100%
bilim, dal
scientific adj bilimsel
152 100%
153
n
n
verimlilik
9%
ineffective adj etkisiz, faydasız
9%
side-effect
5%
ill-effect ineffectual
1% 100%
156
affect
n
olumsuz etki
adj başarısız, etkisiz etkilemek
unaffected adj etkilenmemiş affection
n
sevgi, şefkat
affective adj duygusal
4%
157
affectation
1%
affectionate
1% 100%
yan etki
v
20% 9%
n
concern concern
100%
n
yapmacık tavır
adj sevgisini gösteren v
ilgilenmek, endişelenmek
n
endişe, kaygı, ilgi
concerned adj endişeli, ilgili
100%
158 90%
concerned with p.ph ile ilgili
100%
concerning prep ile ilgili unconcerned adj ilgisiz, kayıtsız
4%
159 100% 100%
always
adv her zaman
real
adj gerçek, hakiki
really adv gerçekten, aslında
100%
reality
74%
gerçek, hakikat
realistic adj gerçekçi, realist
160 25%
unrealistic adj gerçekçi olmayan
9%
unreal adj gerçek dışı
8%
unrealistically adv gerçekçi olmayan bir şekilde
1% 13%
n
realism
n
realizm, gerçekçilik
1%
realist
n
gerçekçi
1%
surrealism
n
sürrealizm
3%
surrealist
n
sürrealist
v
fark etmek, gerçekleştirmek
n
anlama, fark etme
v
yardım etmek, yararı olmak
n
yardım, çare
161
100%
162
realize realization
6% 100% 100%
163 31% 3% 3%
help help
helpful adj yardımsever helper helpless
n
yardımcı
adj çaresiz
100%
power
n
güç, kuvvet, yetki
powerful adj güçlü
100% 4%
powerlessness
n
kuvvetsizlik
3%
empower
v
yetki vermek, güçlendirmek
1%
powerfully adv güçlü bir şekilde
1%
overpower
1%
powerless adj güçsüz, kuvvetsiz
164
v
boyun eğdirmek, ezmek
21%
superpower
n
süper güç, süper devlet
4%
hydropower
n
hidrogüç
4%
manpower
n
insan gücü
n
savaş, mücadele
100%
war
post-war adj savaş sonrası
34%
warrior
5%
n
savaşçı
1%
anti-war adj savaş karşıtı
1%
war-like adj savaş yanlısı
9%
wartime
n
savaş zamanı
3%
warship
n
savaş gemisi
1%
civilwar
n
iç savaş
95%
world-war
n
dünya savaşı
165
war-torn adj savaş mağlubu
1% 100%
166
seem
v
100%
gibi görünmek
seemingly adv görünüşte
14%
body
n
beden, gövde, ceset
bodily adj bedensel, fiziki
11%
nobody pron hiç kimse
60%
167 46%
everybody pron herkes
6%
somebody pron birisi anybody pron hiç kimse , herhangi biri
5% 100%
number outnumber
9%
n
numara, sayı
v
sayıca fazla olmak
50%
numerous adj çok, sayısız
168 13%
innumerable adj sayısız, çok numerical adj sayısal
8% 1%
enumeration
n
sayım, sayma
1%
numeral
n
rakam
area
n
alan, bölge
produce
v
üretmek, yapmak, neden olmak
169 100% 100% 100%
production
n
üretim
100%
product
n
ürün, mahsul
34%
producer
n
üretici, yapımcı
28%
productivity
n
üretkenlik
170 25% 3% 1% 41%
171
productive adj
üretken, yaratıcı, verimli
unproductive adj verimsiz, üretken olmayan overproduction reproduce
n
aşırı üretim
v
çoğalmak, üremek
14%
reproduction
n
çoğalma, kopya
25%
reproductive
adj
üremeyle ilgili
171
by-product
8%
mass-production
6%
want
form
istemek, gerekmek
v
oluşturmak
100%
form
n
biçim, şekil, fiş
70%
formation
n
oluşma, şekillenme
1%
formative adj şekil veren
173
5%
deform
v
biçimini bozmak
5%
deformation
n
şeklini bozma
4%
deformity
n
biçimsizlik, sakatlık
v
değiştirmek, reform yapmak
100%
reform reform
n
yenilik, ıslahat
1%
reformer
n
yenilikçi
4%
reformist
n
yenilikçi, reformcu
v
dönüştürmek
100%
175
75%
transform
8%
transformative adj dönüşebilir, dönüştürücü
35%
transformation
n
dönüşüm, değişim
10%
transformer
n
dönüştürücü
n
üniforma
n
benzerlik
176
19%
uniform uniformity
177 16%
uniformly adv benzer bir şekilde
4% 100%
rise rise
178 100%
100%
179
age age
100% 100%
v
artmak, yükselmek
n
artış, yükselme
rising adj artan, yükselen
100%
180
toplu üretim
v
unwanted adj istenilmeyen
14%
174
n
wanted adj aranan, istenen
172 19%
100%
yan ürün
mass-produced adj topluca üretilen
10%
100%
n
learn
n
yaş, çağ, devir
v
yaşlanmak, olgunlaşmak, eskimek, yıllanmak
v
öğrenmek, haber almak
3%
learner
n
öğrenci
6%
unlearn
v
unutmak
v
araştırmak
100%
research
181 100%
research
n
araştırma
100%
researcher
n
araştırmacı
100%
182
too adv çok, aşırı, -de / da
100% 100%
183
show show
100% 100%
adj aşırı, çok
too
differ
v
göstermek
n
gösteri, sergi
v
farklı olmak
adj farklı
100%
different
100%
difference
29%
differently adv farklı bir şekilde
184
n
ayrım, farklılık
10%
differentiate
v
ayırt etmek
6%
differentiation
n
ayrım, fark
1% 1%
differential adj ayrımsal, farksal differentially adv farklı açılardan
100%
185
energy
n
energetic adj enerji dolu
6%
186 100% 100%
adv sık sık, genellikle
often regard
v
regardless of p.ph -e bakılmaksızın
187 23% 55%
disregard
v
önemsememek
55%
disregard
n
umursamama
100%
importantly adv önemli biçimde
188
unimportant adj önemsiz
15%
importance
100% 100%
189
190
önem
a few det birkaç both
det her ikisi de
both ...and bağ hem ...hem ...
100% 100%
n
adj çok az
few
100% 100%
adj önemli, gerekli
important
8%
cell
n
hücre
cellular adj hücresel
8% 1%
unicellular adj tek hücreli
11%
multicellular adj çok hücreli
4%
extracellular adj hücre dışı
100%
last
sürmek, devam etmek
lastingly adv dayanıklı, sürekli
1%
long-lasting adj uzun ömürlü
6%
lastly adv son olarak
4%
at last p.ph en sonunda
23%
100%
v
lasting adj uzun süren, kalıcı
29%
193 100%
adj son, sonuncu
last
100%
192
düşünmek, görmek
regarding prep -ile ilgili
48%
191
enerji, güç
city
n
adj açık, belli
clear clear
100%
şehir
v
temizlemek, berraklaşmak
clearly adv açıkça
100%
unclear adj belirsiz, bulanık
194 21% 3%
clearance
n
açıklık
11%
clarity
n
belirginlik, açıklık
8%
clarify
v
açıklamak, berraklaştırmak
v
hissetmek, duymak
n
his
n
yiyecek, gıda
100%
195
feel feeling
84% 100%
food
31%
fastfood
n
ayaküstü yemek
196 15%
seafood
n
deniz ürünü
89%
feed
v
beslemek
1%
feeder
n
besleyen, biberon
197 100%
down
prep aşağı
100%
never
adv asla, hiç
198
ever adv şimdiye kadar, hiç
100%
199 100%
then
bağ o zaman, öyleyse, ondan sonra
bağ -e rağmen, -iken, oysa
200 100%
while
201 100%
company
29%
202
accompany accompaniment
1% 3%
203
companion companionship
5% 100%
v
eşlik etmek
n
eşlik, vokal
n
arkadaş, ahbap
n
arkadaşlık, dostluk
100%
later adv daha sonra
35%
later on adv daha sonra
56%
latest adj en son, en yeni
20%
lately adv son zamanlarda late-comer
5% 100%
case
man mankind
14%
n
adam, insanoğlu
n
insanoğlu
unmanned adj insansız
5%
manual adj elle yapılan
18%
manually adv el ile
1%
woman
n
kadın, bayan
womanly adj kadın gibi
1%
womanizer
1%
n
çapkın erkek
bağ nereye, -dığı yere
where
wherever adv her nereye
30%
everywhere adv her yerde
74%
elsewhere adv başka yerde
208 64%
anywhere adv herhangi bir yer, hiçbir yer
44%
somewhere adv bir yerde
28%
nowhere adv hiç bir yerde
6% 100%
durum, vaka, dava
manned adj içinde insan olan
206 14%
100%
n
man-made adj insan yapımı, yapay
18%
100%
geç gelen
in case of p.ph -ın durumunda
98% 100%
n
in case p.ph -r diye
205 100%
day
n
gün, gündüz
6%
day-by-day adv günden güne
5%
day-to-day adj günlük
86%
daily adj günlük today adv bugün, günümüz
100%
holiday
86%
n
tatil, izin
everyday adv her gün
209 76%
yesterday adv dün
29% 10%
daytime
n
gündüz vakti
8%
daycare
n
gün boyu bakım
someday adv günün birinde
5%
210
şirket, kuruluş
adj geç, son, sonları
late
204
207
n
1%
heyday
n
en parlak devir
1%
midday
n
gün ortası
16%
Monday
n
pazartesi
13%
Tuesday
n
Salı günü
210
3%
Wednesday
n
çarşamba
5%
Thursday
n
perşembe
13%
Friday
n
Cuma günü
16%
Saturday
n
cumartesi
8%
Sunday
n
Pazar günü
place
n
yer, konum
place
v
koymak, yerleştirmek
1%
misplace
v
yanlış yere koymak
1%
placement
n
yerleştirme
v
yerini almak, değiştirmek
n
yerine geçme
v
yerinden etmek
100% 100%
211
100%
212
replace replacement
31% 19%
213
8%
displacement
n
çıkarma
35%
workplace
n
iş yeri
put
v
koymak
play
v
oynamak, çalmak
n
oyuncu, sanatçı
214 100% 100%
215
displace
60%
player
5%
playful adj şakacı, oyunbaz playfulness
n
oyunbazlık
100%
play
n
oyun
10%
playwright
n
oyun yazarı
1%
playgoer
n
tiyatro meraklısı
1%
100%
216
smallish adj küçücük
1% 100%
v
başlamak, çalıştırmak
start
n
başlangıç
restart
v
yeniden başlatmak
starter
n
başlangıç
n
dünya, toprak, yer
start
100%
217 3% 1% 100%
adj küçük, ufak, az
small
earth
100%
earth
v
topraklamak, toprakla örtmek
18%
unearth
v
ortaya çıkarmak, bulmak
218 9%
earthlike adj dünyaya benzeyen
3%
earthen adj topraktan yapılmış earthly adj dünyevi, maddi
1%
219 100% 100%
bağ olsa da olmasa da, olup olmadığı
whether right
n
hak, sağ taraf
right adj doğru, sağ
100%
right away adv hemen, anında
21%
rightly adv kesin / haklı olarak
24%
220
righteous adj dürüst, haklı
1%
alright exc iyi, peki
15% 19%
all right exc peki, tamam
5%
upright adj dimdik, doğru
100%
provide
3%
provider
29%
provision
221 3%
provisional
v
sağlamak, temin etmek
n
tedarikçi kişi
n
temin, koşul
adj geçici
100%
vary variety
100%
v
değişmek
n
çeşitlilik
91%
a variety of p.ph birçok farklı
100%
various adj çeşitli, farklı
1%
invariably adv aynı şekilde, daima
51%
varied adj değişik, çeşitli, türlü
222
variation
44%
n
değişiklik
variable adj değişken
26%
hareketlilik, değişkenlik
11%
variability
1%
invariable adj değişmez, sürekli
100%
end
100% 4%
n v
sona ermek, bitirmek
end
n
son, bitiş
ending
n
bitiş
endless adj sonsuz
10%
223 1%
endlessly adv sonsuz bir şekilde
6%
unending adj hiç bitmeyen
1%
open-ended adj açık uçlu
1%
end-product
100%
book
n
nihai ürün
n
kitap
1%
booklet
n
broşür, kitapçık
14%
bookseller
n
kitapçı
13%
bookshop
n
kitapevi
1%
bookstall
n
gazete bayisi
1%
notebook
n
not defteri
book
v
yer ayırtmak
booking
n
rezervasyon
v
buluşmak, tanışmak
n
toplantı
v
dönmek, çevirmek
224
100% 8% 100%
225
meet meeting
100% 100%
turn
100%
turn
n
sıra, değişim, dönüş
54%
turning
n
dönüş, dönemeç
226 51%
turning point
n
dönüm noktası
100%
return
v
dönmek, geri vermek
return
n
geri dönme, iade
overturn
v
devirmek, alt üst etmek
v
inşa etmek, kurmak
100% 5% 100%
build
100%
building
n
bina, inşaat
227 20%
build-up
n
artış, birikim
20%
rebuild
v
yeniden inşa etmek, düzeltmek
10%
builder
n
inşaatçı
44%
228
actual
actually adv aslında, gerçekte
100% 100%
229
adj ana, önemli
major majority
100% 100%
adj gerçek, asıl
own
n
çoğunluk
pro kendi, kendisinin
100%
own
v
sahip olmak
34%
owner
n
sahip
230
230
ownership
8% 100%
231
deal
v
ilgilenmek, dağıtmak
dealer
n
satıcı, tüccar
4%
dealing
n
iş, ticaret
10%
a good deal of p.ph birçok
10%
a great deal of p.ph çok, bir hayli several
100%
patient
adj birkaç
outpatient
6%
n
hasta
n
ayakta tedavi edilen hasta
100%
patient adj sabırlı
3%
impatient adj sabırsız
233
patiently adv sabırlı bir şekilde
3%
impatiently adv sabırsızca
1% 10%
patience
n
sabır, tahammül
1%
impatience
n
sabırsızlık
n
oran
n
değerlendirme, puanlama
100%
rate rating
5%
overrated adj fazla değer verilmiş
9%
235 100% 100%
236
sahiplik, mülkiyet
5%
232 100%
234
n
drug
n
ilaç, uyuşturucu
condition
n
durum, koşul, hastalık
6%
conditional adj koşula bağlı
4%
conditionally adv şartlı olarak unconditionally adv koşulsuz olarak
3%
unconditional adj koşulsuz, şartsız
1%
237 100%
brain
n
beyin
100%
write
v
yazmak
writer
n
yazar
100%
writing
n
yazma
100%
written adj yazılı, yazılmış
100%
238
rewrite
1%
well-written adj iyi yazılmış
1% 4%
copywriter
4%
typewriter
sameness oil
n
aynılık, monotonluk
n
sıvı yağ, petrol
bring
v
getirmek
report
v
rapor vermek, bildirmek
100%
report
n
rapor
31%
reporter
n
muhabir, sunucu
242
reportedly adv söylenenlere göre
6% 100% 40%
243
daktilo
oil-producing adj petrol üreten
8%
100%
n
oily adj yağlı
3%
241 100%
metin yazarı
the same ...as p.ph aynı
1%
240
n
adj aynı, benzer
same
239 100%
100%
yeniden yazmak
unwritten adj yazılı olmayan
1%
100%
v
until
bağ -e kadar
until after adv sonrasına kadar
243
until then
40%
keep
v
tutmak, saklamak
9%
keeper
n
koruyucu, bekçi
14%
upkeep
n
bakım, tamir
v
devam etmek
100%
continue
38%
continually adv sürekli
30%
continuous adj devamlı, sürekli continuously adv aralıksız, durmaksızın
20%
245
continual adj sürekli, devamlı
15% 8%
continuation
n
devam, süreklilik
9%
continuity
n
devamlılık
14%
discontinue
v
devam etmemek
n
nüfus
v
iskan etmek
100%
population populate
21%
246
o zamana kadar
till bağ -e kadar
25% 100%
244
ph
6%
populous
5%
overpopulation
n
aşırı nüfus
overpopulated adj aşırı nüfuslu
4%
populace
1%
n
halk, toplum
unpopulated adj nüfus bulunmayan
1% 24%
adj yoğun nüfuslu
heal health
100%
v
iyileştirmek
n
sağlık, canlılık
healthy adj sağlıklı, güçlü
100%
247 30%
healthcare
n
sağlık hizmeti
11%
public-health
n
halk sağlığı
11%
unhealthy adj sağlıksız
3%
healthful adj sağlıklı
100%
248
prep -den uzak, dışında
off
off adj bozuk, boş, eksik
100% 100%
plant
n
bitki, fabrika
plant
v
dikmek
plantation
n
çiftlik, plantasyon
v
organ nakli yapmak
n
aktarım, aktarma
249 100% 6% 54%
250 21% 1% 25%
251
transplant transplantation
transplantable adj organ nakli yapılabilir implant implantation
3%
uncertainty
n
belirsizlik
uncertain adj belirsiz, şüpheli
252 14%
certainty
9%
n
kesinlik
uncertainly adv belirsizce
1%
ascertain
8%
253
dikme, yerleştirme
certainly adv elbette, kesinlikle
16%
9%
n
adj belli, bazı, kesin, emin
certain
100%
100%
dikmek, yerleştirmek
implantable adj takılabilir
3% 100%
v
v
aslını öğrenmek
adj genç
young youngster
n
genç
253
youth
20%
100%
255
animal
n
elder adj yaşlı, kıdemli elderly adj yaşlı
98%
include
v
inclusion
adv yakında, birazdan
soon
as soon as bağ -er…-mez
100%
soon after adv çok geçmeden
257 15%
sooner adv daha erken
60%
sooner or later adv er ya da geç
5%
leave leaver
1% 100%
suggest
v
ayrılmak, terk etmek
n
giden, ayrılan
v
önermek, ileri sürmek
n
öneri
51%
suggestion
1%
suggestive adj açık saçık
259
suggestively adv müstehcen şekilde
1% 100%
believe belief
88%
believer
3%
inanmak, güvenmek
n
inanç
n
iman sahibi
believable adj inanılabilir
1%
disbelief
1%
n
inançsızlık
unbelievably adv inanılmaz derecede
1% 100%
v
unbelievable adj inanılmaz
6%
260
dahil etme, içerme
inclusively adv kapsamlı bir şekilde
3%
100%
n
inclusive adj kapsamlı
3%
258
içermek
including p.ph dahil
100%
256 10%
100%
hayvan
adj yaşlı, eski
old
8%
100%
genç
youthful adj genç
3%
254 100%
n
read
v
okumak
100%
reading
n
okuma
261 100%
reader
n
okuyucu
readable adj okunabilir
5%
unread adj okunmamış
1% 100%
design
v
tasarlamak
100%
design
n
tasarım, plan
20%
designer
n
tasarımcı
262
well-designed adj iyi tasarlanmış
5% 100%
4% 100%
31%
back
v
desteklemek
backer
n
destekçi
v
izlemek, takip etmek
following prep sonrasında, arkasından follower
5% 100%
arka, sırt
follow
264 100%
265 56%
n
back
263 100%
present
n
takipçi, destekçi
adv şu anda
presently adv şu anda present-day adj günümüzdeki, modern
100%
266
present
9%
v
sunmak, vermek
presentation
n
sergileme, sunum, tören
presenter
n
tanıtıcı, sunucu
v
büyümek, gelişmek
n
büyüme, gelişme
8% 100%
grow growth
100%
267
100%
growing adj büyüyen, artan
98%
grown adj olgun, yetişmiş grower
8%
outgrow
v
sığmamak, küçük gelmek
1%
outgrowth
n
fazlalık, çıkıntı
100%
overgrown adj ot ile kaplanmış process
n
işlem, süreç
process
v
işlemek
3%
processor
n
bilgi işlemci
61%
proceed
v
ilerlemek
8%
reprocessing
n
yeniden işleme
100%
68%
adj alışılmış, olağan
usual
100%
usually adv genellikle
76%
unusual adj olağandışı
269
unusually adv alışılmadık biçimde
25% 100%
control control
100%
controller
4%
decontrol
1%
kontrol, teftiş
n
denetleyici
v
serbest bırakmak
adv oldukça, çok
quite expect
v
ummak
expected adj beklenen
100%
expectation
46%
n
beklenti
unexpected adj beklenmedik
272 38%
expectancy
21%
n
beklenti, umut
unexpectedly adv beklenmedik şekilde
5%
expectant adj beklentisi olan, hamile
1% 100%
n
uncontrolably adv kontrol edilemez derecede
3%
100%
kontrol etmek, denetlemek
uncontrollable adj kontrol edilemez
5%
271 100%
v
uncontrolled adj denetimsiz
9%
270
yetiştirici
6%
5%
268
n
grown-up adj yetişkin, olgun
6%
industry
n
sanayi, endüstri
industrial adj endüstriyel
100%
industrialized adj endüstrileşmiş, sanayileşmiş
46%
273 31%
industrialization
n
sanayileşme
5%
industrialist
n
sanayici
industrially adv sanayi bakımından
5%
preindustrial adj sanayileşme öncesi
3% 100% 100%
274 6% 4%
level level high-level low-level
n
seviye, düzey
v
düzleştirmek, yıkmak
n
yüksek seviye
adj düşük seviyeli
100%
275
recent
adj yeni, son
recently adv son zamanlarda
100%
v
taşımak
16%
carrier
n
taşıyıcı
9%
carriage
n
taşımacılık, at arabası
3%
miscarry
v
düşük yapmak
3%
miscarriage
n
düşük yapma
100%
276
100%
277
carry
political
adj siyasi, politik
100%
politics
n
politika, siyaset
73%
politician
n
siyasetçi
33%
politically adv siyaseten, politik açıdan geopolitical adj jeopolitik
9%
apolitical adj politikayla ilgili olmayan
1%
geopolitically adv jeopolitiksel açıdan
1% 1%
geopolitics
n
jeopolitik
1%
politicize
v
politikleştirmek
100%
278
adv oldukça, biraz
rather
rather than p.ph -den ziyade
100%
279 100% 100%
idea
n
social
öneri, fikir, niyet
adj sosyal, toplumsal
socially adv sosyal olarak, sosyal yönden
21% 20%
socialist
n
sosyalist
3%
socialism
n
sosyalizm
3%
socialization
n
sosyalleştirme
3%
socialize
v
sohbet etmek, sosyalleştirmek
280
281 100% 100%
282
group group
100% 100%
prep -e karşı
against
try
v
grup oluşturmak
n
grup, topluluk
v
çabalamak, denemek
283 100%
try
n
teşebbüs, deneme
100%
trial
n
deneme, mahkeme
284 100% 100%
adv hemen hemen, yaklaşık
almost space
n
285
boşluk, uzay, alan
spacious adj geniş, ferah
6% 8%
spaceflight
n
uzay uçuşu
3%
spaceship
n
uzay gemisi
1%
airspace
n
hava sahası
1%
cyberspace
n
sanal gerçeklik
3%
aerospace
n
atmosfer ve dışındaki boşluk
v
zorlamak
force
n
güç, zorlama, kuvvet
100%
force
100%
forceful adj etkili, güçlü
9%
286
forcefully adv şiddetli bir şekilde
5% 1%
airforce
n
hava gücü
19%
workforce
n
iş gücü
v
güçlendirmek, yürürlüğe koymak
enforcement
n
yürürlüğe koyma
34%
287 5%
enforce
21%
288
reinforce reinforcement
5%
v
pazarlamak çarşı, pazar, market
54%
marketing
n
pazarlama
4%
freemarket
n
serbest piyasa
1%
marketer
n
pazarlamacı
1%
premarketing adj pazarlama öncesi
1%
postmarketing adj pazarlama sonrası
15%
marketplace
n
pazar yeri
16%
supermarket
n
süpermarket
v
söylemek, anlatmak
tell
3%
retell
v
tekrar anlatmak
4%
foretell
v
önceden bilmek
untold adj sayısız, tarifsiz
5% 100%
291 100%
yet adv henüz seriously adv ciddi derecede seriousness
4%
100%
adj ciddi, ağırbaşlı
serious
292 100%
293 100%
bağ fakat, ama, ancak
yet
100%
1%
ciddiyet
v
adlandırmak, çağırmak
call
n
arama, talep, ziyaret
caller
n
arayan kişi, ziyaretçi
call
294
n
adv çoktan, zaten, hali hazırda
already
100%
so-called adj sözde, güya
29% 35%
recall
v
hatırlamak, geri çağırmak
3%
recaller
n
hatırlayan
100%
round prep çevresinde, etrafında round adj yuvarlak
93% 100%
sea
n
deniz
undersea adj denizaltında
6%
seaman
5% 100%
prep etrafında, civarında, yaklaşık
around
295 93%
n
denizci
prep her biri, başına
per
1%
perannum adv yıllık, her yıl
4%
percapita adj kişi başına
297
percent
54% 100%
type
n
oran, yüzde
v
daktiloyla yazmak, tiplendirmek
type
n
tür, cins
9%
stereotype
n
basmakalıp, klişe
5%
prototype
n
ilk örnek
3%
phenotype
n
fenotip
n
doğa, mizaç, huy
100%
100%
299
güçlendirme, takviye
n
290
298
n
market
100%
296
güçlendirmek, sağlamlaştırmak
100%
100%
289
market
v
nature
100%
natural adj doğal, tabii
100%
naturally adv doğal olarak
6%
naturalist
4%
unnatural
n
doğa bilimci
adj tuhaf, garip
299
naturalistic adj doğal
1% 1%
naturalization
n
yurttaşlığa kabul
naturalness
n
doğallık
1%
supernatural adj doğa üstü
1% 100%
adj çok, çok miktarda
lot
100%
lots of adj birçok
100%
a lot det çok
100%
a lot of adj birçok
300
100%
301
amount
100%
302
n
policy
plan, politika
policymaker
n
politika yapıcı
3%
policy-making
n
politika oluşturma
adj olası, mümkün
possible
impossible adj imkansız, mümkün değil
100%
possibly adv muhtemelen
303 54% 71%
possibility
n
olasılık, olanak
5%
impossibility
n
imkansızlık
n
kanser
100%
cancer
cancerous adj kanserli
304 19%
anticancer adj antikanser
5% 100%
thing
n
nothing pro hiçbir şey
305 100%
anything pro herhangi bir şey, hiçbir şey
100%
everything pro her şey
100% 100%
art artist
100%
artisan
4%
artificial
sanatçı
n
sanatkar
n
yapaylık
artificially adv suni bir şekilde
5%
artefact artifact
25% 100%
n
adj yapay
artificiality
3%
308
sanat
artistically adv sanatsal olarak
1%
6%
n
artistic adj sanatsal, artistik
306 51%
69%
şey, nesne
something pro bir şey
100%
period
n
insan yapımı
n
insan yapımı
n
süre, dönem, ders
5%
periodically adv düzenli aralıklarla
1%
periodical adj periyodik, devirli
309
periodic adj periyodik
4% 100%
reason
n
sebep, mantık
44%
reasonable adj mantıklı, makul
29%
reasonably adv makul bir biçimde
310 8%
reasoning
n
mantıklı düşünme
5%
unreasonable adj mantıksız
4%
unreasonably adv anlamsızca
100%
311
n
5%
100%
307
miktar
a large amount of p.ph çok miktarda
100%
experience
v
yaşamak, geçirmek
experience
100%
311
deneyim, tecrübe
experienced adj deneyimli
50%
inexperienced adj deneyimsiz
1% 100%
n
treat treatment
100%
v
tedavi etmek, davranmak, ele almak
n
tedavi, davranış
5%
ill-treated adj hor kullanılmış
5%
untreated adj arıtılmamış, işlenmemiş
312
treatable adj tedavi edilebilir
3%
mistreat
1% 100%
blood
v
kötü davranmak
n
kan
bloody adj kanlı
3% 53%
bleed
v
kanamak
23%
bleeding
n
kanama
313
cold-blodded adj soğukkanlı
3%
warm-blooded adj sıcakkanlı
9% 100%
314
improve improvement
100% 100%
air air
100%
315
v
gelişmek, ilerlemek
n
gelişme, ilerleme
n
hava
v
havalandırmak, havalanmak
3%
airless adj havasız
3%
airy adj havadar
316 100% 100%
317
bağ -mezse, mazsa
unless due
n
due to p.ph -den dolayı
100% 100%
son tarih, aidat
history
n
tarih, geçmiş
n
tarihçi
90%
historian
88%
historical adj tarihi, tarihsel historic adj tarihi, tarihsel
26%
318
historiography
1%
tarih yazarlığı
historically adv tarihsel açıdan, tarihsel olarak
36%
prehistory
10%
n
tarih öncesi
prehistoric adj tarih öncesine ilişkin, tarih öncesi
40% 100%
n
able
adj yapabilir
100%
able to mod yapabilmek
60%
unable adj elinden gelmez, yapamaz disabled adj engelli
11%
enable
v
olanak tanımak
disable
v
sakatlamak, etkisizleştirmek
100%
ability
n
yetenek, kabiliyet
16%
inability
n
acizlik, yetersizlik
48%
disability
n
özürlülük
v
mal olmak, tutmak
n
maliyet, ücret
319 100% 9%
100% 100% 65%
320
cost cost
costly adj pahalı, maliyetli
9%
cost-effective adj uygun maliyetli
4%
low-cost adj düşük maliyetli
3%
cost-effectiveness
n
uygun maliyetli olma
100%
3% 100%
324
antimatter
n
karşı madde
v
azaltmak
n
azalma
engineering job
n
mühendis
n
mühendislik
n
iş, görev
jobless adj işsiz jobseeker
3%
price
n
iş arayan
n
fiyat, bedel
v
yanlış fiyat vermek
3%
misprice
15%
priceless adj paha biçilemez
325
underpriced adj az değer biçilmiş
1% 100%
v
sorgulamak, şüphe etmek
question
n
soru, sorun
questionnaire
n
anket
question
100%
326
sorun, mesele, madde
engineer
3%
100%
n
irreducible adj indirgenemez
100% 100%
matter
reduction
1% 100%
önemli olmak, olanları etkilemek
reduce
322 76%
323
v
matter
321 100%
5% 3%
questionable adj şüpheli, kuşkulu
1%
unquestioned adj sorgusuz sualsiz
100%
327
money
n
monetary
40% 100%
trade
para, nakit
adj parasal, mali n
ticaret, iş
100%
trade
v
ticaret yapmak, takas etmek
328 19%
trader
n
tüccar
1%
tradesman
n
esnaf
5%
foreign-trade
n
dış ticaret
n
tür, çeşit
100%
kind
kind adj kibar, nazik
100%
329
kindly adv nazikçe
8%
kindness
1%
kibarlık, sevecenlik
unkind adj nazik olmayan
1% 100%
n
adj sert, katı, zor
hard
hard adv güçlükle, şiddetle
100%
hardship
26%
330
n
güçlük
hardy adj güçlü, dayanıklı
20% 13%
harden
v
katılaşmak, sertleştirmek
4%
hardness
n
katılık, sertlik
331 100%
hardly
adv neredeyse hiç
332 100%
without
prep -sız / siz, madan / maksızın
100% 30%
333
theory
n
kuram, teori
theoretical adj teorik, kuramsal
4%
theorem
n
teorem
4%
theoretician
n
kuramcı, teorisyen
6%
theoretically adv teorik olarak
14%
theorist
n
kuramcı
11%
theorize
v
teori öne sürmek
100%
set set
n
set, takım, sahne
58%
setting
n
ortam, dekor
4%
reset
v
baştaki konumuna getirmek
v
desteklemek
n
destekleyen, taraftar
100%
support supporter
14%
supportive adj destekleyen
5%
self-supporting adj kendi kendine yeten
3%
unsupported adj desteksiz
1% 100%
technology
n
teknoloji
technological adj teknolojik
88%
technologically adv teknolojik olarak
5%
technologist
9%
336
kurmak, ayarlamak
100%
334
335
v
n
teknolojist
technologic adj teknolojik
1% 21%
biotechnology
1%
biotechnological
1%
biotechnologist
n
biyoteknolojist
16%
nanotechnology
n
nanoteknoloji
n
dil, lisan
100%
language
biyoteknoloji
linguistic adj dilbilimle ilgili
26%
337
linguistically adv dilsel olarak
1%
linguist
21% 100%
n
adj biyoteknolojik
involve
n
dilbilimci
v
içermek, gerektirmek
100%
involve in
pv
işe bulaşmak, karışmak
36%
involvement
n
karışma
338
involving bağ içeren
23% 100%
339
occur occurrence
v
meydana gelmek, olmak
n
olay, meydana gelme
340 11%
incur
v
maruz kalmak
15%
recur
v
nüksetmek, tekrarlamak
n
tekrarlanma
19%
341
recurrence
5%
recurring adj tekrar eden
13% 100% 6% 100%
lose
342
100%
344
345
mağlup kişi
n
kayıp, zarar, ziyan
n
aile, soy
adj ana, asıl, temel
mainly adv başlıca region
n
regional globe
bölge, yöre
adj bölgesel n
küre, dünya
global adj küresel
100%
globalization
346 65%
n
küreselleşme
8%
globally adv küresel olarak
6%
globalized adj küreselleşmiş
100%
347
n
loss
main
40% 21%
loser
family
100% 100%
kaybetmek
lost adj kayıp, kaybolmuş
100%
343 100%
v
remain
v
kalmak
remain
n
kalıntı
4%
remainder
n
artan, geriye kalan
15%
remaining adj kalan, hala var olan
100%
347
remnant
1% 100%
nation
14% 13%
ulus, millet
nationalist
n
ulusçu
nationalism
n
milliyetçilik, ulusalcılık
multinational adj çok uluslu
23% 13%
nationwide adj
ülke çapında
9%
nationalize
v
millileştirmek
4%
nationality
n
milliyet
3%
nationalization
n
millileştirme
346
nationalistic adj milliyetçi
1%
international adj uluslararası
100%
internationally adv uluslararası açıdan
6%
internationalism
3% 61%
unit unite
100%
347
unity
21% 100%
348
field fieldwork
4% 100%
n
uluslararasıcılık
n
birim, ekip, ünite
v
birleştirmek
united adj birleşmiş
100%
order order
100%
n
birlik, bütünlük
n
alan, arazi
n
saha çalışması
v
emretmek, sipariş vermek
n
sıra, düzen, emir
orderly adj düzenli, sistemli
4% 1%
reorder
v
yeniden sipariş etmek
100%
disorder
n
bozukluk
society
n
toplum, cemiyet
move
v
hareket etmek , taşınmak
n
hareket, eylem
350 100% 100%
movement
100%
moveable adj hareket ettirilebilir
8% 1%
countermovement
99%
n
karşı hareket
moving adj dokunaklı, hareketli
91%
352
n
nationally adv ulusal
3%
351
artık, kalıntı
national adj ulusal
100%
349
n
remove
v
ortadan kaldırmak
3%
remover
n
temizleyici
24%
removal
n
ortadan kaldırma
v
bakmak, görmek
100%
view view
n
görüş, fikir
3%
point of view
ph
bakış açısı
3%
viewpoint
n
bakış açısı
14%
viewer
n
izleyici
6%
overview
v
gözden geçirmek
6%
overview
n
genel bakış
5%
preview
n
ön izleme
76%
review
v
gözden geçirmek
100%
353
353
76%
review
n
gözden geçirme
85%
interview
v
görüşmek, röportaj yapmak
85%
interview
n
görüşme, röportaj
15%
interviewer
n
mülakat yapan kişi
1%
interviewee
n
mülakat yapılan kişi
v
ulaşmak, erişmek
n
erişim, ulaşım
100%
354
reach reach
100% 100%
sure
adj emin, kesin
sure adv elbette
100%
surely adv elbette, kesinlikle
355 84%
ensure
100%
garanti altına almak
unsure adj şüphe duyan
4% 3%
v
insure
v
sigortalamak
5%
insurer
n
sigortacı
55%
insurance
n
sigorta
4%
medical insurance
n
sağlık sigortası
v
garanti etmek, söz vermek
n
özgüven
v
güvenini pekiştirmek
n
güven verme, rahatlatma
n
dönem, terim, koşul
356
26%
357
assure assurance
4% 10%
358
reassure reassurance
1% 100%
term long-term
60%
359
short-term adj kısa süreli
23%
terminology
8% 3%
adj uzun vadeli
terminate
n
terminoloji
v
son vermek, bitirmek
4%
exterminate
v
imha etmek
3%
termination
n
sonlanma
extermination
n
imha, yok etme
n
terminal
360 1% 5%
361
terminal
terminal adj ölümcül
5%
n
arazi, toprak, ülke
land
v
(uçak) inmek, karaya çıkmak
3%
lander
n
gök cismine iniş yapan araç
13%
landing
n
iniş, karaya çıkma
v
planlamak, tasarlamak
100%
land
100%
362
100%
plan
100%
plan
n
plan, proje
20%
planner
n
plancı
90%
planning
n
planlama
363
364 100%
decade
n
on yıl
365 100%
species
n
tür, cins
366 100%
ask
v
sormak, istemek
100%
gas
n
gaz
367
gaseous adj gazlı, gaz gibi
10% 100%
n
ışık, lamba
v
yakmak, aydınlatmak
100%
light
100%
light adj hafif
8%
368
light
daylight
n
gün ışığı
368 25%
lighter
n
çakmak
5%
limelight
n
ilgi odağı
light-hearted adj kaygısız
1%
highlight
20%
4%
enlighten enlightenment
26% 100%
370
vurgulamak, dikkat çekmek
lightly adv hafifçe, nazikçe
4%
369
v v
aydınlatmak
n
aydınlatma
adj alçak, az, mutsuz
low lower
v
indirmek, azaltmak
v
düşmek, inmek
n
düşüş, azalma, güz
v
katılmak
attention
n
dikkat
1%
inattention
n
dikkatsizlik
4%
attentiveness
n
dikkat, nezaket
6%
attendance
n
katılım, yoklama
4%
attendant
n
görevli, hizmetli
n
çevre
44% 100%
371
fall fall
100% 100%
attend
100%
372
100%
environment
environmental adj çevresel
100%
environmentally adv çevresel olarak
373 29%
environmentalist
13%
n
çevreci
environment-friendly
adj çevre dostu
374 1**%
indeed
bağ gerçekten
100%
require
1%
375
requirement
76% 100%
gerektirmek
n
gereksinim, koşul
adj yaygın, ortak, sıradan
common
commonly adv yaygın şekilde
79%
376
commonness
1%
n
sıradanlık, çokluk
uncommon adj yaygın olmayan
9% 100%
v
lead lead
100%
v
yönetmek
n
önderlik, kablo, kurşun
leading adj önde gelen, önemli
100%
377 100%
leader
n
önder, lider
31%
leadership
n
liderlik, önderlik
25%
mislead
v
yanıltmak, aldatmak
misleading adj aldatıcı
16% 100%
378
test test
100%
379 100% 100%
within
100%
sınav, deneme
poorly adv yetersiz, kötü şekilde poverty
n
yoksulluk
impoverished adj fakir, yoksun impoverishment material
1%
materialize
1%
materialistic
381
n
adj fakir, kötü
poor
380 74%
1%
denemek, sınav yapmak
prep -de, -da
16%
8%
v
n
fakirleşme, yoksulluk
n
malzeme, madde
v
hayata geçirmek
adj maddeci
381
materialism
1% 100%
account
maddecilik
v
açıklamak, saymak, gözüyle bakmak
100%
account
n
hesap, anlatım
11%
accountant
n
muhasebeci
382
accountable adj sorumlu
8%
unaccountable adj açıklanamaz
4%
accountability
4%
383 100%
doctor
n
sorumluluk, hesap verme
n
doktor
v
film çekmek, kaplamak
film
n
film, zar
1%
film-maker
n
film yapımcısı
9%
film-making
n
film yapımcılığı
n
okul
n
okul günleri
n
anaokulu
100%
film
100%
384
100%
school
1%
schooldays
10%
preschool
385
after-school
4%
386 100% 100%
adj okul sonrası
enough
adv yeterli
special
adj belli, özel
especially adv özellikle, bilhassa
100% 23%
specially adv özellikle
1%
especial adj özel, hususi
387 54%
specialize
v
uzmanlaşmak
54%
specialist
n
uzman
6%
specialization
n
uzmanlık
4%
specialty
n
uzmanlık
v
tutmak, düzenlemek, iddia etmek
holder
n
tutaç, sahip
holding
100%
388
n
hold
3%
n
hisse, pay
389 16%
uphold
v
desteklemek, onaylamak
390
withhold
v
alıkoymak, saklamak, vermemek
1%
8% 100%
391
adj yeni, çağdaş, modern
modern
11%
modernize
v
yenileştirmek
6%
modernization
n
yenileştirme
5%
modernist
n
yenilikçi
3%
modernism
n
modernizm
v
harcamak
n
harcama
v
aynı fikirde olmak
n
anlaşma
100%
392
spend spending
71% 100%
agree
100%
agreement
30%
disagree
v
aynı fikirde olmamak
26%
disagreement
n
anlaşmazlık
393
agreeable adj uysal, anlaşılabilir
8% 4% 100%
394 19% 1% 8%
395
disagreeable adj nahoş, can sıkıcı computer
n
bilgisayar
computerized adj bilgisayarlaştırılmış computerization compute
n
bilgisayarlaştırma
v
hesaplamak
395
computation
1%
396
evidence
inform
haber vermek, bildirmek
n
bilgi
information
10%
informative adj bilgi verici misinformation
6%
disinformation
yanlış bilgilendirme
n
yanlış bilgi verme
informational adj bilgisel
1% 100%
n
well-informed adj bilgili, kültürlü
3%
close
v
kapatmak, son vermek
close adj yakın
100% 80%
closely adv yakından
45%
closed adj kapalı
15%
enclose
v
iliştirmek, çevrelemek
3%
closeness
n
yakınlık
4%
disclose
v
açığa vurmak
3%
closure
n
kapanma
1%
closing
n
kapanma
1%
enclosure
n
kapalı alan
v
karşı karşıya kalmak
n
yüz, surat
398
100%
face face
399 100%
facial adj yüz ile ilgili
23% 100%
function function
100%
dysfunction
5%
functionality
1%
53% 100%
v
çalışmak, işlemek
n
fonksiyon bozukluğu
n
işlevsellik
functionally adv işlevsel olarak
1% 100%
işlev, görev
dysfunctional adj işlevsiz, disfonksiyonel
1%
401 100%
n
functional adj işlevsel
38%
v
ölçmek
measure
n
önlem, ölçü
measurement
n
ölçüm, ölçü
v
önlemek, alıkoymak
n
önlem, koruma
measure
prevent
45%
prevention
14%
preventive adj koruyucu, önleyici
402 8%
preventable adj önlenebilir
1%
preventably adv önlenebilir bir şekilde preventative adj engelleyici
3% 100%
public
48%
republic republican
4% 4%
halk, kamu
publicly adv herkesin önünde
8%
404
n
public adj umumi, ortak
403 100%
405
v
100%
4%
400
kanıt
evidently adv açıkça, besbelli
5%
397
n
evident adj belli, açık
6%
51%
hesap
computational adj hesaba dayalı
1% 100%
n
publicize
n
cumhuriyet
n
cumhuriyetçi
v
ilan etmek, tanıtmak
405
publicity
19% 100%
receive
n
reklam
v
almak
10%
receiver
n
alıcı
26%
receptor
n
alıcı, reseptör
11%
recipient
n
alıcı
406
55%
adj meşgul, yoğun
busy
100%
business
n
iş, işletme
407 25%
businessman
n
iş adamı
businesslike adj pratik, sistemli
1%
businesswoman
1% 100% 68%
strongly adv son derece, şiddetle
75%
strength
n
güç
35%
strengthen
v
güçlendirmek
v
faydalanmak
benefit
n
fayda, yarar
100%
benefit
100%
409
beneficial adj faydalı
50%
beneficiary
5% 100%
depend
n
faydalanan kimse
v
bağlı olmak, güvenmek
dependent adj bağımlı, muhtaç
81%
dependence
14%
n
bağımlılık
adj güvenilir
9%
dependable
6%
dependency
1%
dependently adv bağlı olarak
410
independence
96%
bağımsızlık
interdependent adj birbirine bağımlı
5%
interdependence
n
karşılıklı bağımlılık
undependable adj güven vermeyen
1% 100%
n
bağımlılık
independently adv bağımsız olarak
20%
1%
n
independent adj bağımsız
65%
v
keşfetmek, bulmak
discovery
n
keşif, bulgu
discoverer
n
kaşif
discover
100% 1% 10%
rediscover
v
yeniden keşfetmek
3%
rediscovery
n
yeniden keşfetme
v
kaplamak, içermek
cover
n
kapak, örtü
9%
uncover
v
keşfetmek, açığa çıkarmak
25%
coverage
n
gazetedeki yer, yayın alanı
v
bakmak, görünmek
100%
look
n
bakış, görünüş
56%
overlook
v
göz ardı etmek
8%
outlook
n
hayata bakış, görünüm
n
görev, rol
100%
cover
100%
412
100%
look
413
414 100%
role
415 100%
ago
100% 65%
416
iş kadını
adj güçlü, sağlam, demli
strong
408
411
n
adv önce
create
v
creative
yaratmak
adj yaratıcı
49%
creation
n
yaratma, oluşum
416 40%
creativity
n
yaratıcılık
36%
creature
n
yaratık
4%
creator
n
yaratıcı
creatively adv yaratıcı bir şekilde
1% 100%
source resource
100%
417
kaynak, köken
n
kaynak
resourceful adj becerikli
9%
resourcefulness
1% 100%
n
friend
n
beceriklilik
n
arkadaş, dost
friendly adj arkadaşça, dostane
43% 15%
friendship
n
arkadaşlık
418 65%
boyfriend
n
erkek arkadaş
1%
girlfriend
n
kız arkadaş
3%
friendliness
n
arkadaşlık
unfriendly
3% 100%
419
future
n
gelecek, istikbal
3%
futuristic adj geleceğe ait olan
1%
futurism
79%
n
gelecekçilik
adj aşırı
extreme
extremely adv oldukça
100%
420
adj düşmanca
4%
extremism
n
aşırıcılık
3%
extremist
n
aşırı kişi
1%
extremity
n
uç kısım
n
kalp
421 100% 100%
422
heart next
prep sonraki, gelecek
next to p.ph bitişik
19%
n
hikaye, öykü
423 15%
story-teller
n
hikaye anlatıcı
5%
storytelling
n
hikaye anlatma
n
ev, aile ocağı
n
ev ödevi
100%
story
home homework
23%
homeless adj evsiz, barksız
424 23% 5%
homeland
n
anavatan
4%
hometown
n
memleket
v
ispatlamak, kanıtlamak
100%
prove
11%
disprove
v
aksini ispat etmek
16%
proof
n
kanıt
425
proven adj ispatlanmış
3% 100%
medicine
medic adj sıhhiyeci
1% 5%
medicinal adj tedavi edici
6%
biomedical adj biyomedikal
45%
medication
100%
427
ilaç, tıp
adj tıbbi, tedaviyle ilgili
medically adv tıbbi olarak, tıbben
4%
426
n
medical
100%
half
n
ilaç tedavisi
adj yarım, buçuk
427
halve
9% 100%
open
ikiye bölmek
v
açmak, başlatmak
open adj açık, dürüst
100%
opening
85%
n
delik, başlangıç, açılış
openly adv açıkça
428 16% 8%
openness
n
dürüstlük, açıklık
1%
opener
n
açıcı
1%
reopen
v
yeniden açmak
v
riske atmak
risk
n
tehlike, risk
100%
risk
429 100%
risky adj tehlikeli, riskli
13%
430 100% 100%
ancient
adj eski
example
n
exemplify
1%
exemplary
1% 100%
consider
v
örneklerle göstermek
adj örnek alınacak v
düşünmek (görmek)
considerable adj önemli, hatırı sayılır derecede
100%
consideration
100%
n
düşünme
considering prep dikkate alarak
432 54%
considerably adv önemli derecede
51%
inconsiderable adj dikkate değmez, önemsiz
1%
reconsider
10% 13%
örnek, misal
for example bağ örneğin, mesela
96%
431
v
tekrar düşünmek
adj düşünceli, nazik
considerate
1%
considerately adv düşünceli bir şekilde
1%
inconsiderate adj düşüncesiz
1%
inconsiderately adv düşüncesizce
433
100%
law
n
yasa, kanun
lawful adj yasal, kanuni
1%
434
v
3%
outlaw
v
yasaklamak, feshetmek
1%
lawlessness
n
kanunsuzluk
4%
lawsuit
n
dava
5%
lawbreaker
n
yasalara saygısız
46%
lawyer
n
avukat
cent
n
sent
influence
v
etkilemek
n
etki
435 100% 100% 100%
influence
38%
influential adj etkili
436
influentially adv etkili bir biçimde
1% 100%
437
novel novelist
61% 20%
438 100%
roman
n
romancı
adj yeni, değişik
novel novelty
10%
n
union
n
yenilik
n
birlik, sendika
1%
unionize
v
sendikalaşmak
1%
unionization
n
sendikalaşma
5%
reunion
n
tekrar toplanma
439
100%
individual
individually adv teker teker
8%
440 10%
individuality
n
kişilik, benlik
3%
individualism
n
bireyselcilik
3%
individualistic adj bireyci
441 100% 49%
side
n
yan, taraf, kenar
educate
v
eğitmek
n
eğitim
education
100% 44%
educated adj eğitimli
40%
educational adj eğitimsel educator
11%
n
eğitimci
well-educated adj bilgili, okumuş
9% 5%
uneducated adj eğitimsiz
4%
educative adj eğitici eğitmen
3%
educationalist
1%
self-educated adj kendini yetiştirmiş
1%
educationally adv eğitim yönünden
443 100% 100%
v
izin vermek
damage
v
zarar vermek
n
zarar, hasar
damage
444
damaged
58%
adj bozuk, hasarlı, zarar görmüş
undamaged adj zarar görmemiş
3% 100%
n
let
100%
demand demand
100%
445
v
talep etmek, gerektirmek
n
talep, istek
demanding adj çaba gerektiren, çetin
30%
undemanding adj basit
1%
v
desteklemek, güçlendirmek
100%
fuel
n
yakacak, yakıt
26%
biofuel
n
biyo yakıt
9%
refuel
v
yeniden yakıt almak
n
üç
100%
fuel
446
100%
three
third adj
100%
447
triple
6% 100%
establish establishment
39%
448 11%
üçüncü
thirdly adv üçüncü olarak
1%
v
üçe katlamak
v
kurmak, belirlemek
n
kuruluş, tesis
well-established adj iyi yapılandırılmış reestablish
v
yeniden kurmak
v
tasarlamak
project
n
proje, tasarı
1%
projection
n
tasarım, gösterim
1%
projector
n
gösterim aygıtı
1%
projectionist
n
sinema makinisti
6% 100%
project
100%
449
birey
individual adj kişisel, bireysel
100%
442
n
450 100% 100%
451 61%
throughout
prep boyunca
bank banking
n
banka
n
bankacılık
451
banker
5% 100%
general
n
bankacı
n
general
general adj genel, yaygın
100%
generally adv genellikle
100%
452 4%
generalize
v
genelleme yapmak
5%
generalization
n
genelleme
1%
generalist
n
kültürlü kişi
v
kırmak, bozmak
100%
break
broken adj kırık, bozuk, arızalı
453 63%
unbroken adj aralıksız, sürekli
1% 14%
joy enjoy
100%
n
neşe, mutluluk, zevk
v
hoşlanmak, eğlenmek
enjoyable adj eğlenceli, zevkli
14%
enjoyment
454 14%
n
beğenme, hoşlanma, zevk
1%
enjoyably adv hoş bir şekilde
3%
joyful adj neşeli, sevinçli joyless adj neşesiz
1% 100%
455
adj yabancı
foreign foreigner
20% 100%
house
n
yabancı
v
barındırmak, ev sağlamak
100%
house
n
ev, ev halkı
456 24%
household
n
ev halkı, hane
1%
rehouse
v
yeni konut sağlamak
41%
housing
n
yerleşim, iskan
457
1%
rub
v
ovmak, sürtmek
100%
run
v
koşmak, yönetmek, işletmek
15%
runner
n
koşucu
9%
forerunner
n
öncü
8%
overrun
v
istila etmek, aşmak
v
düzenlemek, biçimlendirmek
458
100%
459
structure
100%
structure
n
yapı, bina
26%
infrastructure
n
altyapı
6%
nanostructure
n
nano yapı
6%
restructure
v
yeniden yapılandırmak
structural adj yapısal
44%
structurally adv yapısal olarak
4% 74%
construct construction
100%
18% 100%
inşa etmek
n
yapım
constructive adj yapıcı, faydalı
460 18% 30%
v
reconstruction
n
yeniden yapım, yeniden inşa
constructively adv yapıcı bir şekilde destroy
v
yıkmak
n
yıkım
90%
destruction
33%
destructive adj yıkıcı
461 4% 1% 1%
indestructible adj dayanıklı, yıkılmaz destructively adv yıkıcı bir şekilde destructiveness
n
yıkıcılık, ziyankarlık
100%
462
adj zor, güç
difficult
86% 100%
463
güçlük
v
teklif etmek, sunmak
offer
n
teklif, öneri, sunma
v
ödemek, vermek
pay
100%
pay
n
maaş, ödeme
26%
payment
n
ödeme, ücret
1%
repay
v
geri ödemek
4%
repayment
n
geri ödeme
464
payable adj ödenecek
1%
payoff
1%
n
ödeme
underpaid adj düşük ücret alan
4%
unpaid adj ödenmemiş, ücretsiz
9%
well-paid adj yüksek maaşlı
8%
week
n
hafta
weekend
n
hafta sonu
3%
weekday
n
hafta içi
1%
workweek
n
iş haftası
100% 56%
465
weekly adj haftada bir
10%
midweek
1% 100%
rich
n
hafta arası
adj zengin
enrich
16%
466
n
offer
100% 100%
difficulty
v
zenginleştirmek
richly adv zengince, adamakıllı
4% 3%
richness
4%
enriched adj zenginleştirilmiş
100%
relate
n v
zenginlik (refah) ilişki kurmak
related adj bağlantılı, ilişkili
100%
interrelated adj birbiriyle ilişkili
14%
correlate
13%
v
ilişkisi olmak
unrelated adj alakasız, ilişkisiz
10% 58%
relative
58%
relative adj nisbi, göreceli
n
akraba
relatively adv nispeten
100%
467
görecilik
1%
relativism
1%
relativistic adj göreceli
n
36%
relativity
n
bağlılık
100%
relation
n
ilişki
100%
relationship
n
ilişki
correlation
n
ilişki, oran
8% 6% 5% 100%
correlational adj korelasyonel interrelationship popular
n adj
karşılıklı ilişki ünlü
65%
popularity
n
popülarite, rağbet
3%
popularize
v
popüler hale getirmek
468 3%
popularly adv herkesçe, genelde
3%
populist
n
halkçı
3%
unpopularity
n
beğenilmeme
100%
subject subject
100%
469
subjectivity
1%
happen happening
1% 100%
n
öznellik
v
olmak, meydana gelmek
n
olay, vaka
toward prep karşı, yönünde, -e doğru
32%
onwards adv ileriye doğru
21%
upwards adv yukarıya doğru
16%
outwards adv dışarıya doğru
11%
downwards adv aşağıya doğru homeward adv eve doğru
1%
471 1%
inward prep içeri doğru
1%
leftward adv sola doğru
1%
seaward adv denize doğru
1%
wayward adv yola doğru
8%
backward adj gelişmemiş backwardness
1%
472 100%
away
100%
effort
geri kalmışlık
adv uzak n
çaba
effortless adj zahmetsiz, kolay
3%
effortlessly adv zahmetsizce
5% 100%
n
backwards adv geriye doğru
4%
chemical
n
kimyasal madde
chemical adj kimyasal
100% 34%
chemistry
n
kimya
30%
chemist
n
kimyacı
chemically adv kimyasal açıdan
8%
474
konu, ders, özne
prep -e doğru, amacıyla
towards
100%
473
n
subjective adj sübjektif, öznel
19%
100%
maruz bırakmak, boyun eğdirmek
subjectively adv öznel olarak
1%
470
v
petrochemical
8%
n
petro-kimyasal
biochemical adj biyokimyasal
6%
biochemist
3%
n
biyokimyacı
biochemically adv biokimyaya ilişkin olarak
1% 1%
biogeochemistry
n
biyojeokimya
1%
biogeochemist
n
biyojeokimyacı
v
korumak, muhafaza etmek
100%
maintain
475 55%
maintenance
n
bakım, koruma
4%
self-maintenance
n
kendine bakma
100% 100%
476 100% 1%
100% 15%
477
eğitmek
train
tren
training
n
eğitim
trainer
n
koç, eğitici
well-trained adj iyi eğitilmiş
3% 100%
v n
train
easy
adj kolay
easily adv kolaylıkla uneasy adj endişeli, huzursuz
477
3%
easiness
n
kolaylık
n
huzursuzluk
3%
uneasiness
46%
ease
v
yatıştırmak, azaltmak
46%
ease
n
rahatlık, kolaylık
100%
disease
n
hastalık, rahatsızlık
4%
unease
n
huzursuzluk
v
duymak, öğrenmek
100%
hear
49%
hearing
n
işitme, duruşma
4%
overhear
v
kulak kabartmak
478
unheard adj duyulmamış
100% 100%
479
v
resmen bildirmek, dağıtmak
n
konu, sorun
temperature
n
sıcaklık, ısı
warm
v
ısıtmak
issue issue
100%
480 100%
warm adj ılık, sevecen
100%
warming
481 100%
n
ısınma
5%
warmly adv samimi bir şekilde
5%
warmth
100%
n
sıcaklık, samimiyet
adj kötü, berbat
bad
badly adv kötü şekilde
75%
482
worse adj daha kötü
55%
worst adj en kötü
60%
care
v
bakmak, ilgilenmek
care
n
ilgi, dikkat, bakım
3%
medicare
n
tıbbi bakım
3%
telecare
n
evde tıbbi bakım
1%
caregiver
n
hasta bakıcı
v
seyahat etmek
484 100%
travel
n
yolculuk, seyahat
28%
traveller
n
yolcu, gezgin
100% 100%
483
100%
485 100% 100%
travel
prep üzerine
upon advance advance
100%
486
advancement
n
ilerleme
n
ilerleme
method
n
yöntem, usul
supply
v
sağlamak, temin etmek
8%
100%
ilerlemek, gelişmek
advanced adj ileri, gelişmiş
80%
487 100%
v
488 100%
supply
n
kaynak
11%
supplier
n
tedarikçi, satıcı
v
izin vermek, olanak tanımak
489 10%
allowance
n
harçlık, izin, pay
1%
disallow
v
izin vermemek
v
ölmek
n
ölüm, vefat
100%
100% 100%
490 48% 48% 41%
allow
die death
dead adj ölü, cansız dead adv son derece, tamamen deadly adj öldürücü, ölümcül
100%
adj sıcak, acı
hot
hotly adv kızgınlıkla, öfkeyle
3% 100%
heat
v
ısıtmak
100%
heat
n
ısı, ateş
heater
n
ısıtıcı
491 6%
heatedly adv hararetle
3% 100%
determine
determinedly adv kararlılıkla
1% 19%
determination
n
azim, kararlılık, belirleme
5%
self-determination
n
hür irade
3%
determinant
n
belirleyici faktör
492
indeterminate adj bilinmeyen, belirsiz
1% 1% 100%
493
self-determining adj kendi kendine karar verebilen course of course
100% 100%
494
member membership
15% 100%
serve service
100%
n
kurs, yol, rota
pp
elbette, tabii
n
üye, aza
n
üyelik
v
hizmet etmek
n
servis, hizmet
4%
disservice
v
incitmek, kırmak
1%
serviceman
n
araba tamircisi
1%
serving
n
porsiyon, servis
18%
servant
n
hizmetçi, uşak
495
100%
particularly adv özellikle, bilhassa particularize
1% 100%
497
month
v
ayrıntıyla belirtmek
n
ay
monthly adj aylık
4% 41%
adj belli, özel
particular
496 100%
program
n
program
100%
programme
v
programlamak
3%
programmer
n
programcı
498 1% 100%
programmable adj programlanabilir quality
n
5%
good-quality qualify
4%
iyi kalite
v
nitelendirmek, yeterli olmak
qualified adj kalifiye, nitelikli, vasıflı
36% 26%
qualification
4%
well-qualified
1%
disqualify
5%
n
qualitative adj niteliksel
3%
100%
kalite, nitelik
high-quality adj yüksek kalite
15%
500
belirlemek, saptamak
determined adj kararlı, belirlenmiş
100%
499
v
quantity quantify
n
yeterlik, nitelik
adj son derece kaliteli v
diskalifiye E2021etmek, men etmek
n
nicelik, miktar
v
miktarını belirlemek
4%
quantitative adj sayısal, nicel
1%
quantifiable adj ölçülebilir
1%
quantitatively adv miktar olarak
100%
hand
v
vermek, uzatmak
hand
n
el
13%
handful
n
avuç dolusu
6%
handwriting
n
elyazısı
v
ele almak, çözmek
100%
501
39%
handle
502 39%
handle
n
kulp, kol
1%
mishandle
v
kötü kullanmak
503 100% 100%
504
adj nükleer
nuclear recognize
v
tanımak, kabul etmek
6%
unrecognizable adj tanınmaz
5%
recognizable adj tanınabilir
1%
recognizably adv farkedilir şekilde recognition
55% 100%
south
n
tanınma, doğrulama
n
güney
91%
southern adj güneyden
4%
southwards adv güneye doğru
505 14%
southwest
n
güneybatı yönü
14%
southeast
n
güneydoğu
1%
southwestern adj güneybatıyla ilgili
1%
southeastern adj güneydoğuda
100%
north
n
northern
100%
kuzey
adj kuzeyde
northwards adv kuzeye doğru
3%
506 13%
northwest
n
kuzeybatı
13%
northeast
n
kuzeydoğu
northeastern adj kuzeydoğuda olan
6%
northwesterner
6% 100%
east
507
easterner
1%
west
doğu
n
batılı
n
batı
western adj batıda, batıdan
100% 13%
westward adj batı yönünde
6%
westerner
n
batılı
9%
westernize
v
batılılaştırmak
1%
westernization
n
batılılaştırma
3%
midwestern
n
ortabatı
n
gezegen
100%
509
planet
planetary adj gezegensel
30% 100%
510 1% 14%
511 5% 100% 61%
512
n
eastwards adv doğuya doğru
1%
508
kuzeybatılı
eastern adj doğusunda, doğu
100%
100%
n
3%
surface subsurface superficial
n
yüzey
n
yeraltı, yüzey altı
adj yüzeysel
superficially adv yüzeysel olarak, üstünkörü introduce introduction introductory
v
ortaya çıkartmak, tanıştırmak
n
tanıtım, başlangıç
adj giriş niteliğinde
512 1%
reintroduce
v
yeniden tanıtmak
1%
reintroduction
n
yeniden tanıtım
n
araba
513 100%
car
514 100%
everyone
pro herkes
515 100%
someone
pro birisi
516 100%
anyone
pro herhangi biri, hiçbiri
517 100%
noone
pro hiç kimse
518 100%
word
100%
519
decline decline
100% 100%
range
sözcük, kelime
v
azalmak, reddetmek
n
düşüş, azalma
v
değişmek, sıralanmak
wide-ranging adj çok çeşitli, geniş kapsamlı
5%
520 100%
a range of
pp
bir dizi
100%
a wide range of
pp
birçok farklı
n
üniversite
521 100% 11%
university mid
adj orta
middle
100%
522
middleman
4%
523 100% 100%
n
orta, orta kısım
middle-aged adj orta yaşlı
6%
opinion culture cultural
100%
n
aracı
n
fikir
n
kültür
adj kültürel
culturally adv kültürel olarak
10%
524
n
6%
intercultural adj kültürlerarası
5%
cross-cultural adj kültürlerarası
5%
multicultural adj çok kültürlü
1%
transcultural adj kültürlerarası
100%
achieve achievement
525 96%
başarmak, ulaşmak başarı
achievable adj başarılabilir
1% 100%
v n
share
v
paylaşmak
526 100%
share
n
hisse (pay)
30%
shareholder
n
hissedar
v
açıklamak
explanation
n
açıklama
100%
explain
76%
527
unexplained adj açıklanmamış
6% 4%
explanatory adj açıklayıcı
6%
inexplicable adj açıklanması zor
100% 100% 100% 10%
528
100% 100% 53%
529 76% 8%
n
basın, matbaa
press
v
basmak, zorlamak
pressure
v
basınç uygulamak
pressurize
v
basınç uygulamak
n
başarı
press
success
successful adj başarılı, bilinen successfully adv başarılı bir şekilde succeed unsuccessful
v
başarılı olmak
adj başarısız
529
4% 13%
unsuccessfully adv başarısız bir biçimde successive succession
n
ardışık olma, yerine geçme
9%
successor
n
halef, varis
530
successively adv ardışık bir şekilde
3% 100%
appear
n
görünüş, ortaya çıkma
71%
disappear
v
gözden kaybolmak
20%
disappearance
n
ortadan kaybolma
13%
reappear
v
tekrar ortaya çıkmak
1%
reappearance
n
tekrardan ortaya çıkma
apparent adj açık, belli apparently adv görünüşte, görünüşe bakılırsa
100% 100%
decide
100%
decision
14%
decisive
karar vermek
n
karar
adj kesin, kati , nihai
undecided adj karar verilmemiş
1% 9%
decisively adv kararlı bir şekilde
3%
indecisive adj kararsız
23%
decision-making
n
karar alma
4%
decision-maker
n
karar veren kişi
100%
physical
adj fiziki, bedensel
88%
physics
n
fizik
66%
physicist
n
fizikçi
physically adv fiziki olarak
24% 4%
astrophysics
n
astrofizik
4%
astrophysicist
n
astrofizikçi
metaphysical adj doğa üstü
4% 1%
geophysics
n
jeofizik
1%
metaphysic
n
metafizik
534 100% 100%
avoid
v
sakınmak, kaçınmak
unavoidable adj kaçınılmaz avoidance
4%
535
n
kaçınma, sakınma
avoidable adj kaçınılabilir
3%
unavoidably adv kaçınılmaz biçimde
3%
avoidant adj sakıngan
1% 100%
bağ bu yüzden
therefore
16%
sound sound
100%
sound
100%
v
gibi gelmek
n
ses
adj emin, güvenilir
soundly adv adamakıllı
3%
unsound adj mantıksız, çürük
1% 11%
ultrasound
n
ultrason
3%
infrasound
n
ses ötesi
v
kaygılanmak, endişelenmek
worry
n
endişe
100% 100%
537
v
decidedly adv kararlı bir şekilde
3%
536
görünmek, ortaya çıkmak
appearance
64%
533
v
78%
531
532
adj art arda gelen
9%
worry
worrying adj endişe verici
53%
537
worried adj kaygılı, endişeli
93%
worrisome adj kaygı verici
3%
worrier
1% 100%
538
aim bear bear
100%
v
amaçlamak, hedeflemek
v
dayanmak, taşımak
n
ayı
unbearable adj dayanılmaz, çekilmez
3%
539
bearable adj katlanılabilir
3% 1%
bearer
n
taşıyıcı, hamal
1%
overbearing
n
ezici, hükmeden
v
sınırlandırmak
n
sınır
100%
limit limit
100%
limited adj sınırlı
100%
limitation
540 20%
self-limiting adj kendini kısıtlayan
1%
100% 100% 100%
paint
541
100%
542
v
boyamak
paint
n
boya
painting
n
tablo, resim
painter
n
ressam
adj hasta, kötü
ill illness
80% 100%
sınırlama, kısıtlama
limitless adj sınırsız
3%
100%
n
unlimited adj sınırsız, sayısız
16%
attack
n
hastalık
v
saldırmak
attack
n
saldırı
1%
attacker
n
saldırgan
3%
counterattack
v
karşı saldırıda bulunmak
v
çekmek, acı çekmek
100%
543
100%
suffer
74%
suffering
n
acı, keder
10%
sufferer
n
hasta, dertli kişi
100%
suffer from
pv
acı çekmek, musdarip olmak
v
konumlandırmak
situation
n
durum
544
39%
situate
545 100%
situational adj durumsal
1% 100%
spread spread
546 100%
100% 100%
v
yaymak, dağılmak
n
yayılma
widespread adj yaygın
100%
value value
v
değer vermek, fiyat biçmek
n
değer
68%
valuable adj değerli
9%
evaluate
8%
547
kaygılanan kimse
aimless adj amaçsız
1% 100%
n
v
değerlendirmek
invaluable adj paha biçilmez
5%
devaluation
n
devalüasyon
5%
evaluation
n
değerlendirme
3%
overvalue
v
fazla değer biçmek
547
revaluation
3%
devalue
1%
valuation
1%
fail failure
548 100%
değerini düşürmek
n
değer biçme
v
başarısız olmak
n
başarısızlık
unfailingly adv daima, hatasız
1%
forest deforestation
24%
n
orman
n
ormansızlaştırma
deforested adj ormansızlaştırılmış
4%
549 1%
reforestation
n
yeniden ağaçlandırma
21%
rainforest
n
yağmur ormanı
9%
forestland
n
ormanlık arazi
v
kirletmek
100%
pollution
n
kirlilik
44%
pollutant
n
kirletici madde
46%
pollute
560 24%
polluted adj kirletilmiş
3%
unpolluted adj kirletilmemiş polluter
1% 8%
improbable adj olasılık dışı, beklenmeyen probability
4%
n
olasılık, ihtimal
improbably adv olanaksız bir şekilde
1%
similar
adj benzer
similar to
100%
pp
-e benzer
similarly adv benzer şekilde
562 56%
similarity
41%
n
benzerlik
dissimilar adj ayrı, farklı
3% 100%
kirleten
probably adv muhtemelen
4%
100%
n
adj muhtemel, olası
probable
100%
561
v
evaluative adj değerlendiren
1%
100%
değer kazanma
undervalued adj küçümsenen
3%
100%
n
stress
v
vurgulamak
24%
distress
v
üzmek, sıkıntı vermek
24%
distress
n
sıkıntı, ıstırap
563 9%
stressful adj gergin, stresli
4%
stressor
n
stres etkeni
1%
antistress
n
antistres
v
tamamlamak
100%
complete
complete adj eksiksiz, tam, bitmiş
100% 100%
completely adv tamamen
14%
completion
564 4%
incomplete
1%
completeness
100%
565
hour
n
tamamlama, bitme
adj eksik, tamamlanmamış n
eksiksizlik
n
saat, zaman
hourly adv saatte bir
1%
566 100%
again
adv tekrar, yeniden
567 100%
big
adj büyük, kocaman, önemli
14%
568
courage
n
cesaret
100%
encourage
v
teşvik etmek
21%
encouragement
n
cesaretlendirme
discourage
v
cesaretini kırmak
38%
courageous adj cesaretli, cesur
5%
568
courageously adv cesurca
1%
encouraging adj teşvik edici, cesaret verici
24%
encouragingly adv teşvik edici bir şekilde
1%
discouraging adj cesaret kırıcı, hayal kırıklığına uğratan
1%
discouragingly adv cesaret kırıcı bir şekilde
1% 100%
569
adj hızlı, çabuk
fast fast
1% 100%
570
instance surprise surprise
100%
surprised
76%
571
100% 100%
şaşırmak
n
sürpriz, şaşkınlık
adj şaşırmış
v
yönetmek, başarmak
management
n
idare, yönetim
manager
n
yönetici, idareci
mismanagement
n
kötü yönetim
manage
5%
managerial adj idari, yönetimsel
3%
mismanage
1%
mother
v
kötü yönetmek
n
anne
3%
grandmother
n
büyükanne
3%
motherhood
n
annelik
573
maternal adj anneliğe özgü
5% 100%
574
either
100%
575
neither free
576
freedom
75%
serbest bırakmak, kurtarmak
n
özgürlük, hürriyet
freely adv serbestçe, özgürce
15%
full
adj dolu, tam
fully adv tamamen
577 100%
fill
91% 100%
v
free adj serbest, ücretsiz, boş
100%
100%
determiner hiçbiri
neither ...nor bağ ne ...ne de
100% 100%
pro ikisinden biri
either ...or bağ ya ...ya ...
100%
v
doldurmak
adj kısa, az
short shortage
68%
n
kıtlık
shortly adv kısa zaman sonra
19%
578 4%
shortness
n
kısalık
1%
shortcut
n
kestirme, kısa yol
1%
shorten
v
kısaltmak
v
iddia etmek
100%
579
v
surprisingly enough bağ şaşırtıcı olan şu ki
572
100%
örnek, vaka
surprisingly adv şaşırtıcı olarak
54%
100%
n
surprising adj şaşırtıcı
69%
21%
oruç
for instance bağ örneğin
100% 100%
n
claim
579
claim
100% 100%
ocean oceanography
19%
n
iddia, sav
n
okyanus
n
denizbilim
oceanic adj okyanusla ilgili
8%
580
oceanfront adj okyanus manzaralı, okyanusa sıfır
1% 6%
oceanographic adj deniz bilimsel
4%
oceanographer
100%
581
atmosphere
n
denizbilimci
n
atmosfer, ortam
atmospheric adj atmosferle ilgili
34%
582 100%
send
v
göndermek, yollamak
100%
wind
n
rüzgar, yel
v
sarmak, dolamak
wind
9%
windward adv rüzgara doğru
3%
windy adj rüzgarlı
3%
583
rewind
6%
geri sarmak
windswept
1%
windscreen
n
ön cam
1%
windbreaker
n
rüzgar kırıcı
v
içermek, kapsamak
container
n
varil, kap
v
odaklanmak
focus
n
odak noktası, odaklanma
100%
584
contain
14% 100%
focus
585 100%
focal adj odaksal, merkezi
3%
586 100% 100%
goods
n
rapidly adv hızlıca rapidness
1% 100%
mal, eşya
adj hızlı, çabuk
rapid
587 100%
n
sürat, çabukluk
adj gerçek, doğru
true
untrue adj sahte, yalan
3%
truth
81%
588
n
gerçek
3%
truthful adj doğrucu, dürüst
3%
truthfully adv doğru bir şekilde truly adv gerçekten, tam anlamıyla
43% 100%
base
v
dayandırmak
n
temel
100%
base
100%
basic adj temel
100%
basis
589
be based on
44% 100%
n
esas, temel
basically adv temelde
39%
necessary
pv
e dayalı olmak, e bağlı olmak
adj gerekli
necessarily adv illa ki, , mutlaka
55%
unnecessary adj gereksiz
28%
590
unnecessarily adv gereksizce
19% 6%
necessitate
v
gerektirmek
23%
necessity
n
gereksinim, ihtiyaç
v
imzalamak
sign
n
işaret
100% 100%
591
v
adj rüzgarlı
3%
sign
65%
signal
v
işaret etmek, sinyal vermek
591 65%
signal
n
işaret, sinyal
19%
signify
v
belirtmek, bildirmek
1%
signatory
n
imza sahibi kişi
1%
signature
n
imza
v
istifa etmek, ayrılmak
n
istifa
v
görevlendirmek
n
atama, görev, ödev
technique
n
teknik, usul
position
v
yerleştirmek, koymak
n
durum, konum, yer
34%
592
resign resignation
19% 20%
593
assign assignment
6%
594 100% 100%
595
position
100%
596 100%
across
597 100%
article
100%
598 71% 1% 100%
599
prep karşıdan, karşıya
100%
makale, madde
v
katkıda bulunmak, sebep olmak
contribution
n
katkı
contributor
n
katılımcı, destekçi
v
bir tarihe dayanmak, flört etmek
n
tarih, zaman, hurma
contribute
date date
100%
600 100%
n
prep -e rağmen
despite pass
v
geçmek, başarmak
n
geçmiş
100%
past
100%
past adj geçmiş, bitmiş
100%
passage
n
geçiş, bölüm
3%
pastime
n
hobi, meşgale
30%
surpass
v
aşmak, geçmek
601
unsurpassed adj geçilmemiş, sollanmamış
1% 4%
bypass
n
çevre yolu, kalp ameliyatı
4%
bypass
v
atlamak, es geçmek
38%
passenger
n
yolcu
100%
adj yakın
near
nearly adv yaklaşık
100%
602
nearby adv çevrede, civarda
44%
nearness
1% 100%
attract
n
yakınlık
v
çekmek, cezbetmek
attractive adj çekici
61%
attraction
603 25%
n
çekicilik, cazibe
unattractive adj ilgi çekmeyen, cazibesiz
5%
attractively adv çekici bir şekilde
1%
604 100%
community
n
topluluk, halk
605 100%
factor
n
etken, unsur
publish
v
yayınlamak, basmak
100% 56%
publication
n
yayın
19%
publisher
n
yayıncı
606
unpublished adj yayınlanmamış
6% 100%
607 3%
river riverbank
n
nehir, ırmak
n
nehir kenarı
100%
talk talk
608 100%
describe description
609 50%
exist existence
81%
v
tanımlamak
n
tanımlama
v
var olmak
n
varoluş
4%
existentialism
n
varoluşçuluk
1%
existentialist
n
varoluşçu
3%
coexist
v
bir arada olmak
1%
coexistence
n
bir arada yaşama
1%
existent adj var olan
4%
nonexistent adj var olmayan
100%
611
konuşma, görüş
existing adj mevcut, halihazırdaki
39%
610
n
descriptive adj tanımlayıcı
10% 100%
konuşmak, görüşmek
talkative adj konuşkan
3% 100%
v
island
n
ada
5%
islander
n
adalı
8%
isle
n
ada
612 28%
peninsula
n
yarımada
613 23%
mainland
n
ana kara
n
kitle, kütle
100%
mass mass
100%
massive adj ağır, büyük
68%
614 3%
amass
v
biriktirmek, bir araya getirmek
3%
landmass
n
büyük kara parçası
1%
massively adv ağır olarak
100%
615
protein lipoprotein
6% 100%
sun
protein
n
lipoprotein
n
güneş
sunny adj güneşli, parlak
13%
616 1%
sunrise
n
gün doğması
54%
sunlight
n
güneş ışığı
13%
sunset
n
gün batması
v
hareket etmek, rol almak
100%
act
100%
act
n
hareket, eylem
100%
activity
n
etkinlik
inactivity
n
hareketsizlik
action
n
eylem, hareket
n
eylemsizlik
3% 100%
inaction
1%
active
100%
adj hareketli
15%
actively adv etkin şekilde
10%
inactive adj hareketsiz
1%
transact
v
işlem yapmak
18%
transaction
n
iş, işlem
v
tepki göstermek
reaction
n
tepki, reaksiyon
48% 100%
618
n
solar adj güneşle ilgili
100%
617
adj toplu, kitle
react
reactor
29%
618
reactive adj tepkili
4%
overreact
3%
interact interaction
619 33%
radioactive
hyperactivity
1%
actor actress
15%
activism activist
6%
624
radyoaktivite
n
hiperaktivite
n
erkek oyuncu
n
oyuncu, aktris
n
etkinlik
n
eylemci
counteract
v
etkisiz hale getirmek
6%
enact
v
yasa çıkarmak
26%
activate
v
harekete geçirmek etkisiz hale getirmek
4%
deactivate
v
4%
activation
n
hareketlendirme
3%
deactivation
n
etkinsizleştirme
3%
inactivate
v
pasif kılmak
1%
reactivate
v
tekrar çalıştırmak
n
iklim
100%
climate
climatic adj iklimsel
21% 1%
acclimatize
v
iklime alıştırmak, uyum sağlamak
1%
acclimatization
n
iklime uyum sağlama
9%
microclimate
n
mikroiklim
1%
microclimatic adj mikroiklimsel climatology
n
iklimbilim
4%
climatologist
n
iklimbilimci
1%
ethnoclimatology
n
etnoklimatoloji
n
gen
1%
100%
gene
genetic adj kalıtsal, kalıtımsal
100% 30%
genetics
n
genetik bilimi
16%
geneticist
n
genetikçi
627
homogeneous adj homojen
8%
genetically adv genetik olarak
43%
genetical adj genetik
1%
genome
25% 100% 8% 4%
628
n
8%
625
626
etkileşim
hyperactive adj hiperaktif
1%
623
n
bioactive adj biyoaktif
5%
1%
etkileşimde olmak
adj radyoaktif
radioactivity
8%
620
622
v
psychoactive adj psikoaktif
8%
621
aşırı tepki göstermek
interactive adj etkileşimli
8%
71%
v
unreactive adj tepki göstermeyen
3%
33%
nükleer santral
overreactive adj aşırı tepki gösteren
1%
18%
n
4%
ice
n
genom
n
buz
icy adj buzlu, kaygan iceberg ice-covered
n
buzdağı
adj buz kaplı
628 3%
ice-cream
n
dondurma
1%
ice-hockey
n
buz hokeyi
iceman
n
buz satan, buz hokeyici
n
toprak
n
toprak altı
1% 100%
629
soil subsoil
4% 100%
630
together
adv beraber, yan yana
altogether adv tümüyle, hep beraber
40% 100%
mind mind
100%
631
remind reminder
5% 100%
availability
633 5%
unavailable
1%
unavailability cut cut
634 100%
v
hatırlatmak
n
hatırlatıcı şey
n
elverişlilik
adj ulaşılamaz n
bulunamazlık
v
kesmek, azaltmak
n
kesik, azaltma, pay
uncut adj işlenmemiş, ham
1% 100%
akıl, zihin
adj ulaşılabilir
available
15%
100%
n
open-minded adj açık fikirli
1% 35%
önemsemek, ilgilenmek
mindful adj dikkatli, düşünceli
1%
632
v
protect
v
korumak
n
koruma
85%
protection
36%
protective adj koruyucu
5%
unprotected adj korunmasız
635
well-protected adj iyi korunmuş
5%
protectively adv koruyucu biçimde
1%
protectionism
1%
protector
1% 100%
636
himayecilik
n
koruyucu şey
adv bazen, ara sıra
sometimes
sometime adv bir ara
21% 68%
n
infect infection
100%
v
bulaştırmak
n
enfeksiyon, hastalık
infected adj bulaşmış, enfekte
53%
infectious adj bulaşıcı
637 29% 1%
disinfect
v
mikroplardan arındırmak
1%
disinfectant
n
mikrop öldürücü
1%
infectiously adv bulaşıcı bir şekilde
100%
638
moon
639
win winner
16%
640 100% 100%
detail detail
100%
kazanmak, yenmek kazanan kişi
v
detayıyla vermek
n
ayrıntı, detay
detailed adj detaylı
58%
642
v n
bağ bu yüzden
thus
641 100%
100%
ay
lunar adj Ay'a ait, ay ile ilgili
58% 100%
n
lack lack
v
yoksun olmak
n
eksiklik
100%
skill
n
skilled adj becerikli
34%
643
unskilled adj vasıfsız, niteliksiz
8%
skillful adj becerikli, yetenekli
1%
skillfully adv ustalıkla
3% 100%
parents
n
1%
645
grandparent
n
dede veya nine
v
satın almak
buyer
n
müşteri, alıcı
n
olay
buy
18% 100%
646
event
eventful adj olaylı
1% 100%
practice practise
35%
çalışma, uygulama, idman
v
alıştırma yapmak, uygulamak
practically adv yaklaşık, hemen hemen
13% 6%
impractical adj pratik olmayan
5%
practicable adj uygulanabilir
647
malpractice
3%
n
görevi kötüye kullanma
impractically adv elverişsiz bir şekilde
1% 1%
practicality
n
uygulanabilirlik
6%
practitioner
n
avukat, doktor
n
büyüklük, boyut
100%
size
sizeable adj büyük
15%
outsize adj büyük boy
1%
resize
1%
649
team teamwork
5% 100%
v
yeniden boyutlandırmak
midsize adj orta büyüklükte
1% 100%
n
takım, grup
n
ekip çalışması
adj geniş, yaygın
wide
100%
widely adv yaygın şekilde
14%
widen
v
genişletmek
9%
width
n
en, genişlik
650
hospital
n
hastane
1%
hospitalisation
n
hastaneye yatış
4%
hospitalize
v
hastaneye yatırmak
100%
651
n
practical adj uygulamalı, kullanışlı
86%
648
anne baba, ebeveynler
parental adj anne babaya ilişkin
644 11%
100%
yetenek, kabiliyet
100%
normal
adj her zamanki gibi, normal
normally adv normalde
70%
abnormal adj garip, anormal
21%
652 20%
abnormality
n
anormallik
8%
normality
n
normallik
6%
abnormally adv anormal bir şekilde
1%
subnormal adj normalin altında
100% 100%
653 5% 3%
speed speed
n
hız, sürat
v
sürat yapmak
speedy adj hızlı, çabuk speedily adv hızlı hızlı
100%
advantage disadvantage
654 60%
avantaj
n
dezavantaj
disadvantageous adj dezavantajlı
, 100%
n
gain
v
kazanmak
655 100%
gain
n
kar, fayda, edinim
15%
regain
v
geri kazanmak
n
akım, akıntı
100%
656
current
currently adv şu anda
83% 100%
657
eat
v
inedible adj yenmez
1%
v
ateş etmek, işten atmak
fire
n
ateş, ısı
8%
firefighter
n
itfaiye eri
8%
fireman
n
itfaiyeci
6%
fireball
n
ateş topu
100%
fire
100%
658
yemek yemek
edible adj yenilebilir
1%
fire-proof adj yanmaz, yanmayan
1% 6%
fire-proofing
n
yanmazlık
4%
firearm
n
ateşli silah
4%
fire-fighting
n
yangınla mücadele
3%
bonfire
n
şenlik ateşi
1%
backfire
v
geri tepmek
v
adlandırmak
n
ad, isim
100%
name name
100%
namely adv yani, şöyle ki
10%
659 8%
surname
n
soy isim
3%
nickname
v
isim takmak
nickname
n
takma isim
n
kaya, taş
3% 100%
660
rock
rocky adj kayalık, kaya gibi 100%
661
single
adj tek, bekar
singly adv tek başına
1% 100%
stop stop
100%
662
durdurmak, bitirmek
n
durak, mola
non-stop adj durmadan, aralıksız
3%
unstoppable adj durdurulamaz
3% 100%
v
suppose
v
sanmak, varsaymak
supposed adj sözde, iddia edilen
28%
supposing that bağ varsay ki
5%
663
önceden varsaymak
3%
presuppose
1%
supposedly adv iddialara göre
1%
supposition
100% 11%
ten
v n
varsayım
adj on
tenth adj onuncu
100%
hundred
n
yüz rakamı, 100
100%
thousand
n
bin
100%
million
n
milyon
664
664 3% 100% 4% 100%
n
milyoner
billion
n
milyar
billionaire
n
milyarder
v
kabul etmek
accept
acceptable adj kabul edilebilir
28%
acceptance
665 10%
n
kabul, alma
6%
unacceptable adj kabul edilemez
1%
unacceptably adv kabul edilemez derecede
100%
firm
n
firmly adv sıkıca
667 29%
infirm adj halsiz, zayıf
3%
infirmity
1% 100%
record record
100%
668
recorded
3%
n
halsizlik, zayıflık
v
kaydetmek
n
kayıt, rekor
adj kayıtlı
unrecorded adj kayıtsız
1% 100%
şirket
firm adj sıkı, sağlam
100%
rule
v
yönetmek
100%
rule
n
kural
10%
ruler
n
yönetici, hükümdar
4%
overrule
v
geçersiz kılmak
v
etkilemek
n
etki
n
müzik, nota
669
100%
670
impact impact
100% 100%
music
musical adj müzikle ilgili, müzikal
55%
musician
671 28%
musicianship
1% 100%
n
müzisyen
musically adv müziksel olarak
1%
672
millionaire
town
n
müzisyenlik
n
kasaba, şehir
3%
township
n
kasabalı
5%
downtown
n
şehir merkezi
n
yerli
100%
local
local adj yerel, bölgesel
100%
locally adv yerel olarak
15% 4%
localize
v
yerini belirlemek
61%
locate
v
yerini belirlemek, oturmak
673 59%
location
n
yer, konum
3%
dislocate
v
yerinden çıkarmak
3%
relocate
v
yeniden yerleştirmek
1%
dislocation
n
yerinden oynatma
1%
relocation
n
yeniden yerleştirme
1%
translocation
n
yer değiştirme
n
yetişkin
n
yetişkinlik
100%
674
adult adulthood
11% 100%
675
cold
676 100%
adj soğuk
coldly adv soğukkanlılıkla
4%
vitamin
n
vitamin
677 100%
moreover
678 100%
site
bağ dahası, ayrıca n
yer, alan
v
çizmek, çekmek
100%
draw
n
çekiliş, beraberlik
679 35%
drawing
n
çizim, plan
3%
redraw
v
yeniden düzenlemek
100%
draw
overdrawn adj abartılmış
1% 35%
680
withdraw withdrawal
8% 100%
central
3% 100%
683
merkezileştirmek
centre
v
merkeze koymak
n
fosil, kalıntı
rain
v
yağmur yağmak
100%
rain
n
yağmur
31%
rainfall
n
yağış miktarı
4%
rainwater
n
yağmur suyu
rain-fed adj yağmur suyuyla beslenen rainy adj yağmurlu
5%
rainbow
4% 100%
684
seek seeker
4% 100%
speak
n
gökkuşağı
v
araştırmak, çabalamak
n
arayıcı
v
konuşmak
65%
speaker
n
konuşmacı, hoparlör
41%
speaking
n
konuşma
60%
speech
n
konuşma, söz
3%
speechmaking
n
konuşma yapma
3%
spokesman
n
konuşmacı
685
spoken adj konuşulan, konuşma
35%
outspokenly adv açıkça, açık açık
1% 30%
fame
n
famous adj
100%
686
şöhret, ün ünlü
3%
infamous adj kötü şöhretli
1%
famously adv ünlü olarak
100%
pain
n
ağrı, acı
painful adj ağrılı, acıtıcı
23%
painkiller
8%
n
ağrı kesici
4%
painfully adv üzücü, acıklı şekilde
1%
painless adj ağrısız, acısız
100%
progress progress
100%
gelişmek, ilerlemek
n
gelişme (ilerleme)
progressively adv artan biçimde
5%
progression
1% 33%
v
progressive adj gelişen, ilerleyen
688 19%
689
v
fossilised adj fosilleşmiş
6%
687
geri çekilme
centralize fossil
8% 100%
n
centrally adv merkezi olarak
681
100%
çekilmek
adj merkezi, önemli
3%
682
v
secure
n
ilerleme
v
korumak, elde etmek
secure adj güvenli
33% 100%
689 6%
güvenlik, garanti
insecurity
n
güvensizlik
insecure adj güvenilmez
3%
securely adv güvenli biçimde
100%
bridge bridge
100% 100%
character
v
boşluğu doldurmak
n
köprü
n
karakter, özellik
59%
characterize
v
nitelemek, betimlemek
8%
characterization
n
nitelendirme
characteristic
n
özellik
100% 1% 100%
692
n
5%
690
691
security
characteristically adv karakteristik olarak coal
1%
coal-mining
1%
coal-mine
90%
rare rareness wish wish
100% 100%
n
kömür madenciliği
n
kömür madeni
rarely adv nadiren
1% 100%
kömür
adj nadir
693 100%
694
n
danger
100%
dangerous
44%
endanger
695
n
enderlik
v
dilemek, istemek
n
istek, arzu, dilek
n
tehlike, risk
adj tehlikeli v
tehlikeye atmak
31%
endangered adj nesli tükenmekte olan
15%
dangerously adv tehlikeli bir şekilde dangerousness
1% 100%
fight
n
tehlikelilik
v
savaşmak, mücadele etmek
696 100%
fight
n
kavga, dövüş
20%
fighter
n
dövüşçü, savaşçı
n
ağırlık, yük
100%
weight
29%
weigh
v
tartmak, ...çekmek
11%
outweigh
v
ağır basmak
overweight adj aşırı kilolu
25%
underweight adj normalden hafif
13%
697
lightweight adj hafif
3% 3%
weightlessness
hafiflik
weightless adj hafif, önemsiz
1%
weighty adj ağır, önemli
1% 1%
counterweight
n
denk, karşı ağırlık
1%
heavyweight
n
ağır sıklet, nüfuzlu kimse
n
esas, nitelik
16%
essence
essential adj gerekli
100%
essentially adv aslında , gerçekte
698 74%
inessential adj gerekli olmayan
1%
unessential adj önemsiz
1% 100% 100%
699
n
sense sense
v
hissetmek, sezmek
n
duyu, anlam
699
4%
nonsense
n
saçmalık, anlamsız söz
3%
sensitize
v
hassaslaştırmak
1%
photosensitivity
n
ışığa duyarlılık
1%
desensitization
n
hassasiyet azaltma
sensuous adj hissi, duyumsal
3% 100%
adj hassas, duyarlı
sensitive sensitivity
18%
oversensitive adj hassas
1%
hypersensitive adj aşırı duyarlı
3%
insensitive adj duyarsız, taş kalpli
4% 15%
sensation
n
sensor
n
extrasensory adj duyu ötesi
5%
703
adj mantıklı, makul
sensible
sensibly adv mantıklı bir şekilde
9%
sensibility
5%
704 100%
alıcı, sensor
sensory adj duyulara ait, duyusal
702 14%
28%
duyum, his
sensational adj heyecan verici, harika
3% 19%
duyarlılık, hassasiyet
sensitively adv duyarlı bir şekilde
11%
700
701
n
carbon enter
n
hassasiyet
n
karbon
v
girmek
entry
n
giriş
6%
reenter
v
yeniden girmek
24%
entrance
n
giriş
n
özellik
100% 25%
705
706 100%
feature
100%
mental
707
adj zihinsel
mentally adv zihinsel, akli
34% 100%
style lifestyle
33%
708
author authorship
3% 100%
710
n
yazar
n
yazarlık
adj dört
four
fourth adj dördüncü
13% 100%
yaşam tarzı
stylistic adj biçemsel
4% 100%
tarz, biçim, zevk
n
new-style adj yeni stil
5%
709
n
experiment
v
deney yapmak
experimental adj deneysel
33%
711 10%
experimentation
n
deneyim, tecrübe
9%
experimenter
n
deneyci
experimentally adv deneysel olarak
3% 65%
final finalize
6%
huge
714
bitirmek, sona erdirmek
adj büyük
hugely adv büyük ölçüde
1% 100%
v
finally adv sonunda, nihayetinde
100% 100%
final
final adj son, nihai
65%
712
713
n
promise
v
söz vermek
promise
714 100%
715
compromise compromise
24% 100%
716
drop droplet
3% 100%
efficient
anlaşmaya varmak uzlaşma, anlaşma
v
düşürmek, bırakmak
n
damlacık
adj verimli, etkili
100%
efficiency
16%
inefficient adj verimsiz, yetersiz inefficiency
5%
n n
verimlilik verimsizlik
fuel-efficient adj yakıt verimli
4%
fuel-efficiency
1%
n
yakıt tasarrufu
3%
inefficiently adv verimsiz şekilde
1%
energy-efficient adj enerji tasarruflu efficacy
10%
100%
n
tesir, yararlılık
efficacious adj etkili, yararlı
1%
rest rest
100%
718
v n
efficiently adv verimli bir şekilde
65%
717
söz, vaat
promising adj umut vaad eden
43% 24%
n
v
dinlenmek
n
dinlenme, kalan
1%
restful adj dinlendirici
25%
unrest
6%
restless
100%
waste waste
100%
n
rahatsızlık, kargaşa
adj huzursuz v
israf etmek
n
israf, artık
3%
wasteful adj savurgan
5%
wastefully adv savurganca
719
wastefulness
1%
wasteland
3% 100%
720
along
6%
along with confer conference
100% 100%
savurganlık
n
çorak arazi
prep boyunca
100%
721
n
manufacture
pp
ile birlikte
v
danışmak, görüşmek
n
konferans, toplantı
v
üretmek
722 100%
manufacture
n
üretim
38%
manufacturer
n
imalatçı, üretici
723 100% 11%
perhaps reside resident
23%
v
ikamet etmek
n
yerli, sakin
residential adj oturmaya ayrılmış
724 15% 9%
residence
n
ikametgah
8%
residency
n
ikametgah
v
başkanlık etmek
n
başkan
10%
preside president
100%
725
presidential adj başkanlıkla ilgili
15% 9% 100% 100%
726
adv belki, muhtemelen
presidency
n
başkanlık
v
vurmak, grev yapmak
strike
n
grev, saldırı
strike
striking adj dikkat çekici, çarpıcı
726 48%
strikingly adv çarpıcı biçimde
3%
striker
1% 100%
universe
grevci
n
evren, kainat
universal adj evrensel, genel
30%
727
universally adv evrensel bir şekilde
8%
universality
3% 100%
n
military
n
evrensellik
n
ordu
militarily adv askeri bakımdan
1%
728 1%
militarism
1%
unmilitary adj sivil
100%
729
stage stage
100% 100%
approach approach
100%
730
approachable
1% 1% 100%
militarizm
v
sahnelemek, hazırlamak
n
sahne, aşama
v
yaklaşmak
n
yaklaşım
adj yaklaşılabilir
unapproachable adj uzak, ulaşılmaz choose
v
seçmek
chosen adj seçilmiş, seçilen
1%
731
choice
100%
n
seçim
choosy adj zor beğenen, seçici
3% 100%
n
ground
v
karaya çıkmak, dayandırmak
100%
ground
n
yer, zemin, temel
46%
underground
n
yeraltı
groundless adj asılsız
3%
732 5%
groundwater
n
yeraltı suyu
6%
playground
n
oyun sahası
background
n
arka plan, özgeçmiş
49%
groundbreaking adj çığır açan
1% 100%
visit
v
ziyaret etmek, gezmek
100%
visit
n
ziyaret
733 50%
visitor
n
ziyaretçi
1%
revisit
v
tekrar ziyaret etmek
unvisited adj gezilmemiş
1% 100%
734
weather weatherman
1% 100%
735
attempt attempt
100% 100%
colour
hava durumu
n
hava tahmincisi
v
çabalamak, kalkışmak, girişmek
n
çaba
n
renk
colourful adj renkli
11%
736
n
11%
watercolour
n
suluboya
1%
discolour
v
rengi değişmek
v
rekabet etmek, yarışmak
n
rekabet, yarışma
56% 100%
737 65%
compete competition
competitive adj rekabetçi
13%
competitor
n
rakip, yarışmacı
6%
competitiveness
n
rekabet yeteneği
100%
eye eyeball
n
göz yuvarı
eyelid
n
göz kapağı
1%
eyebrow
n
kaş
1%
eyedrop
n
göz damlası
n
kağıt, gazete
n
kağıt işleri
100%
paper paperwork
1%
739
paperless adj kağıtsız
1%
n
kağıt yapımı
v
eğiliminde olmak
n
eğilim
literature
n
edebiyat
mark
v
belirlemek, göstermek, not vermek
n
iz, leke, seviye, not
paper-making
6% 100%
740
tend tendency
55%
741 100% 100%
mark
100%
markedly adv göze çarpan bir şekilde
742 11% 11%
marker
n
işaret, belirti
11%
marking
n
işaret
n
amaç
100%
743
purpose
purposefully adv kasten, amaçlı
1% 100%
adj basit, yalın
simple
simply adv sadece, basitçe
100%
744
5%
simplicity
n
basitlik, sadelik
3%
simplify
v
basitleştirmek
simplistic adj basitleştirilmiş
3% 1%
oversimplify
v
fazla basitleştirmek
1%
simplification
n
basitleştirme
n
standart, ölçüt
100%
standard
standardized adj standartlaşmış
745 15%
standardization
3% 100%
746
symptom
100%
fear fear
100%
standartlaştırma
n
belirti, bulgu, gösterge
v
korkmak
n
korku, endişe
fearful adj endişeli, korkunç
9% 3%
fearless adj korkusuz
3%
fearsome adj korkutucu perform
v
yapmak, sergilemek
performance
n
gösteri, oyun, performans
3%
performer
n
oyuncu, sanatçı
3%
outperform
v
daha iyi yapmak
v
tartışmak, ileri sürmek
n
tartışma, iddia
100% 100%
748
100%
argue argument
75%
749
arguably adv tartışılır şekilde
4% 1% 100% 40% 39%
750
n
symptomatic adj semptomatik
1%
747
göz
5%
6%
738
n
argumentative adj tartışmayı seven compare
v
karşılaştırmak
comparatively adv nispeten, kısmen comparison
n
karşılaştırma
comparable adj benzer, kıyaslanabilir
750 14% 5%
comparative adj karşılaştırmalı
3%
incomparable adj kıyaslanamaz comparably adv benzer şekilde
1% 100%
farm
n
çiftlik
751 100%
farmer
n
çiftçi
79%
farming
n
tarım, çiftçilik
n
madde
v
yardım etmek
n
yardım, cihaz
752 100% 100%
substance aid aid
753 100%
unaided adj tek başına, yardım almadan
1% 100%
direct
v
yönlendirmek, yönetmek
direct adj doğrudan, dürüst
100% 100%
director
n
müdür, yönetici
83%
direction
n
yön, talimat
directly adv doğrudan
754 81%
indirect adj dolaylı
11%
indirectly adv dolaylı olarak
15% 3%
redirect
v
başka tarafa yönlendirmek
1%
misdirect
v
yanlış yönlendirmek
755 100%
skin
n
deri, cilt
100%
crop
n
ürün, ekin
756
1%
crop-plant
n
kültür bitkisi
1%
crop-field
n
ekim alanı
v
şekillendirmek
shape
n
şekil, biçim
reshape
v
yeniden şekillendirmek
100%
shape
100%
757 1%
misshapen adj şekilsiz, biçimsiz
1% 100%
758
adj büyük, geniş
vast
vastly adv çok, büyük çapta
9%
vastness
6%
n
büyüklük, enginlik
759 100%
crisis
n
kriz, bunalım
100%
class
v
sınıflandırmak
100%
class
n
sınıf, ders
35%
classify
v
sınıflandırmak
4%
classification
n
sınıflandırma
classified adj gizli
23%
760 8%
classroom
n
sınıf, derslik
6%
subclass
n
alt sınıf
6%
lower-class
n
alt sınıf
1%
top-class
n
birinci sınıf
8%
middle-class
n
orta sınıf
v
tartışmak, görüşmek
n
tartışma, görüşme
v
ummak, ümit etmek
n
umut, beklenti
100%
761
discuss discussion
81% 100%
762
hope
100%
hope
20%
hopeful
adj umutlu
762
hopeless adj
5%
hopefully adv ümit ederek, umutla hopelessly adv umutsuzca
3% 100%
3% 100%
764
link
n
bağlantı, hat
linkage
n
bağlantı
n
oluşum, organizma, canlı
n
mikroorganizma
v
tercih etmek
n
tercih
microorganism prefer preference
26%
preferable adj tercih edilir
765 15% 11%
preferably adv tercihen
1%
preferential adj öncelikli
15%
v
döndürmek, devir yapmak
revolution
n
devrim
revolutionize
v
devrim yapmak
revolve
100% 18% 33%
revolutionary adj devrim yaratan
766
100%
adj önemli
significant
45%
significantly adv önemli derecede
44%
significance
6%
insignificant adj önemsiz, değersiz
767
768 100%
tree
769 100%
whereas
100%
n n
önem, kıymet ağaç
bağ -e rağmen, oysa
advertise
v
reklam yapmak
100%
advertising
n
reklamcılık
61%
advertisement
n
reklam
15%
advertiser
n
reklamcı, ilancı
6%
advert
n
ilan, reklam
4%
ad
n
reklam
770
100%
771 80%
complexity finance finance
80%
financing
parasal kaynak sağlamak
n
maliye, finans
finansman
tissue
n
doku
white
n
beyaz renk
n
beyazlık
v
beyazlatmak
4%
whiteness
3%
whiten
adj alışılmış, sık sık olan
frequent
frequently adv sık sık
100%
infrequent adj nadir, seyrek
3%
775
infrequently adv nadiren
4% 4%
frequency
4%
high-frequency
100%
v
n
8%
33%
karmaşıklık
financially adv mali açıdan
18%
100%
n
financial adj mali, parasal
772 100%
773 100%
adj karmaşık
complex
36%
776
bağlamak, birleştirmek
organism
18% 100%
v
link
763 100%
774
ümitsiz, çaresiz
6%
obvious
n
sıklık
n
yüksek sıklık
adj açık, belli
776
obviously adv açıkça
100% 100%
777
office officer
24% 100%
778
road
n
işyeri, büro, ofis
n
memur, görevli, polis, subay
n
yol
4%
roadway
n
taşıt yolu
5%
roadside
n
yol kenarı
100%
779
black
adj siyah
blacken
3% 58%
immediate
n
acillik
prep dışarda, dışında
outside outsider
3% 100%
adj ani
immediacy
3% 100%
karartmak
immediately adv hemen, aniden
780 100%
781
v
prepare
n
yabancı
v
hazırlamak, hazırlanmak
9%
preparation
n
hazırlık
4%
preparedness
n
hazır olma
782
unprepared adj hazırlıksız
4% 100%
settle
v
yerleşmek
49%
settlement
n
yerleşim
783 10%
settler
n
yerleşimci
unsettled adj yerleşilmemiş, karışık, huzursuz
4%
resettlement
3% 100%
784
average
100%
şans, olanak
electricity
n
elektrik
hydroelectricity
n
hidroelektrik
electric
n
elektrik
electrical adj elektrikli
786 50%
hydroelectric adj hidroelektrik
14%
electrically adv elektrik gücüyle
5%
thermoelectric adj termoelektrik
3%
adj ağır, yoğun
heavy
heavily adv yoğun şekilde
86%
788 100% 100%
ortalama
n
1%
100%
n
chance
70%
787
yeniden iskan
average adj ortalama
100%
785 100%
n
oxygen
n
oksijen
teach
v
öğretmek, ders vermek
64%
teaching
n
öğretim, öğretmenlik
789 56%
teacher
n
öğretmen
1%
schoolteacher
n
öğretmen
self-taught adj kendi kendini eğitmiş
6% 100%
790
adj beş
five
fifth adj beşinci
21% 100% 100% 8%
791
generate generation
v
oluşturmak, üretmek
n
üretim, nesil
degenerative adj dejeneratif
8%
regenerate
v
ıslah etmek, iyileştirmek
6%
degeneration
n
bozulma, kötüleşme
791
5%
degenerate
v
bozulmak, kötüleşmek
5%
generator
n
jeneratör
v
göstermek, işaret etmek
28%
indication
n
belirti, işaret, iz
15%
indicator
n
gösterge, sinyal
100%
indicate
792
indicative adj gösteren, belirtici
3% 100%
793
join rejoin
6% 100%
potential potentiality
1% 100%
reveal revelation
5% 8%
796
quake earthquake
100% 100%
katılmak, birleştirmek
v
tekrar katılmak
n
güç, potansiyel
potentially adv imkan dahilinde
794 38%
795
v
emerge
n
ihtimal, olasılık
v
açıklamak, ortaya çıkarmak
n
ifşa, açığa çıkarma
n
deprem
n
deprem
v
ortaya çıkmak
797 23%
emergence
n
belirme, çıkma, oluşma
53%
emergency
n
acil durum
v
harcamak
6%
expend
expensive adj pahalı
100% 51%
expenditure
n
masraf, gider
798 44%
expense
n
masraf
inexpensive adj ucuz, masrafsız
13%
inexpensively adv ucuzca
4%
expensively adv pahalıca
1% 100%
extent
n
boyut
90%
to a certain extent
pp
bir dereceye kadar
799 90%
to a great extent
ph
büyük ölçüde
90%
to a large extent
pp
büyük ölçüde
90% 100%
to such an extent bağ böyle bir ölçüde fish
v
balık tutmak
100%
fish
n
balık
38%
fishing
n
balıkçılık
800 10%
fisherman
n
balıkçı
9%
fishery
n
balık alanı
8%
overfishing
n
aşırı avcılık
1%
fishhook
n
balık iğnesi
remember
v
hatırlamak, anımsamak
tradition
n
gelenek, görenek
801 100% 79%
traditional adj geleneksel
802 100%
traditionally adv geleneksel olarak
41% 100% 10% 70%
apply application
v
uygulamak, başvurmak, kullanmak
n
uygulama, başvuru
applied adj uygulamalı
803 20%
appliance
16%
applicant
11%
applicable
n
alet, araç
n
aday
adj uygulanabilir
803
inapplicable
1% 100%
bacteria
804
bacterium
9%
organ
irresponsibility
4%
respond response
100%
n
sorumsuzluk
v
yanıt / tepki vermek
n
cevap, yanıt
responsive adj duyarlı, hassas
1%
respondent responsiveness
cevaplayan
n
cevaplanabilirlik
unresponsive adj tepki göstermeyen
1% 5%
n
responsively adv duyarlı bir biçimde
1%
correspond
v
benzemek, haberleşmek
corresponding adj benzer, ilişkili
11%
yazışma, haberleşme
4%
correspondence
3%
correspondingly adv buna bağlı olarak correspondent
4% 100%
challenge challenge
100%
100%
challenger exercise exercise
100% 100%
identify identification
25%
25%
rakip, meydan okuyan
v
alıştırma yapmak
n
alıştırma, egzersiz
v
tanımlamak, saptamak
n
tanıma, kimlik
profession
n
meslek
n
profesyonel
professional
nonprofessional adj profesyonel olmayan professionally adv profesyonelce, mesleki olarak unprofessional adj profesyonel olmayan raise raise
100%
100%
n
çizgi, hat, sıra
1%
100%
sorun, engel
n
5%
100%
n
line
100%
814
meydan okumak, şüphelenmek
identical adj benzer, aynı
49%
5%
v
identifiable adj tanılabilir
1%
51%
muhabir
unidentified adj tanımlanamayan
3%
812 100%
n
unchallenged adj tartışmasız
1%
810
n
challenging adj zor
15% 4%
815
sorumluluk
5%
1%
813
n
irresponsibly adv sorumsuzca
1%
811
araç, organ
responsibly adv sorumlu olarak
3%
809
bakteri
irresponsible adj sorumsuz
806
808
n
adj sorumlu
responsibility
9%
807
bakteri
n
responsible
74%
91%
n
antibacterial adj antibakteriyel
5%
100%
uygulanamaz
bacterial adj bakterinin neden olduğu
44%
805 100%
dı
respect respect respected
v
yükseltmek, çoğalmak
n
maaş artışı
v
saygı göstermek
n
saygı
adj itibarlı, saygı duyulan
respectable adj saygı değer
5%
815
respectability
3%
respectful adj saygılı
1%
adj ayrı ayrı, herkes kendi
respective
respectively adv verilen sıra ile
816 14%
-e bakılmaksızın
irrespective of
pp v
satmak
sale
n
satış
6%
salesman
n
satıcı
4%
seller
n
satıcı
3% 100%
sell
100%
817
saygınlık
disrespectful adj saygısız
1%
8%
n
respectfully adv saygılı bir şekilde
3%
wholesale adv toptan
3% 1%
wholesaler
n
toptancı
3%
bestseller
n
en çok satan
v
beklemek
100%
wait
818 100%
wait
n
bekleyiş, bekleme
13%
await
v
beklemek
v
itiraz E3213etmek, karşı çıkmak
100%
object
100%
object
n
nesne, cisim, eşya
29%
objection
n
itiraz, karşı çıkma
21%
objective
n
amaç, hedef
21%
objective adj tarafsız, nesnel
819
objectively adv nesnel olarak
8%
objectivity
1%
100% 1% 3% 100%
n
fırsat
opportunistic
n
fırsat düşkünü
opportunist
n
fırsatçı
opportunity
adj emin, güvenli
safe safeguard
15%
v
temin etmek, korumak
unsafe adj güvenli olmayan
4%
821 100%
safe
n
kasa
75%
safety
n
güvenlik
40%
safely adv güvenli bir şekilde
100%
stand
v
durmak, dikilmek
4%
stance
n
duruş, tutum
9%
bystander
n
seyirci, görgü tanığı
6%
standstill
n
duraklama
v
kalmak, harcamak
stay
n
kalma, ziyaret
mainstay
n
dayanak noktası
n
asit
822
100%
stay
823 100% 3% 100% 5%
824
tarafsızlık, nesnellik
objectionable adj itiraz edilebilir
3%
820
n
acid
acidic adj asitli
5%
acidosis
n
asidoz, asit zehirlenmesi
3%
acidity
n
asitlik
1%
acidification
n
asitleştirme
100%
825
admit
v
admittedly adv gerçekte, itiraf edilmelidir ki
9% 25%
826
admission authority
yetki
3%
authorization
n
yetki
5%
authoritize
v
tasdik etmek
authoritative adj otoriter, güvenilir unauthorized adj izinsiz, yetkisiz
1% 100%
expert
n
expertise
14%
829 15% 3% 100%
n
beceri, ustalık
expertly adv bilir kişi gibi
1% 100%
usta, uzman
expert adj bilgili, uzman
100%
828
n
kütüphane
librarian
n
kütüphaneci
librarianship
n
kütüphanecilik
v
memnun etmek
library
please
please exc lütfen
100%
pleased adj mutlu, memnun
73% 71%
pleasure
6%
pleasurable
4%
displease
n
keyif, zevk, memnuniyet
adj keyif verici, zevkli v
gücendirmek
pleasing adj memnuniyet verici, sevindirici
4% 1%
pleasingly adv memnun ederek
1%
pleasurably adv zevkli bir şekilde
29%
unpleasant adj nahoş, çirkin
831
pleasantly adv hoş bir şekilde
6% 4% 100%
adj hoş
pleasant
33%
unpleasantness smoke
n
nahoşluk, tatsızlık
v
sigara içmek, tütmek
100%
smoke
n
duman, sigara
30%
smoker
n
sigara tiryakisi
15%
nonsmoker
n
sigara içmeyen kimse
smokeless adj dumansız
3% 1%
smokestack
n
gemi bacası
11%
smoking
n
sigara içme
3%
smoking-related adj sigaraya bağlı smoky adj dumanlı
1% 100%
833 59% 33% 100% 36%
834
n
authoritarian adj otoriter
1%
832
kabul, giriş
5%
827
830
n
inadmissible adj kabul edilemez
4% 100%
kabul etmek, itiraf etmek
survive
v
hayatta kalmak
survival
n
hayatta kalma
survivor
n
hayatta kalan
n
virüs
virus
viral adj virüsle ilgili
1%
antivirus
6%
virologist
3%
antiretroviral
n
antivirüs
n
virolojist
adj virüslere karşı (ilaç)
835 100%
weapon
n
silah
100%
wonder
v
merak etmek
n
şaşkınlık, mucize
wonder
100%
836
wonderfully adv mükemmelce wonderful adj şahane, çok güzel 100%
837
adverse
adj ters, olumsuz
adversely adv olumsuz şekilde
48% 100%
838
bağ yerine
instead instead of
100% 100%
sleep sleep
100%
-ın yerine
v
uyumak
n
uyku
asleep adj uykulu, uykuda
14%
839
pp
3%
sleeper
n
pijama
3%
sleepiness
n
uyuklama
3%
sleeplessness
n
uykusuzluk
3%
sleepy
1%
oversleep
1%
sleepless adj uykusuz
100%
slow
v v
uyuyakalmak yavaşlamak
slow adj yavaş
100%
slowly adv yavaş yavaş
840 89%
slow-moving adj yavaş hareket eden
3%
slowness
1% 68%
adj uykulu, sakin
suit suit
68%
n
yavaşlık
v
uygun olmak
n
takım elbise
suitable adj uygun, elverişli
100%
suitably adv uygun bir şekilde
841 18% 3%
unsuited adj uygun olmayan
11%
unsuitable adj uygun olmayan suitability
4% 100%
advice advise
81%
n
uygunluk, elverişlilik
n
öğüt, tavsiye
v
tavsiye vermek, öğüt vermek
advisable adj akla yatkın
20%
adviser
842 13%
n
danışman
advisory adj öğüt veren, akıl veren
13% 1%
advisability
n
tavsiye edilebilirlik
1%
advisor
n
danışman
audience
n
izleyici, dinleyici
bone
n
kemik
backbone
n
belkemiği, omurga
bonemeal
n
kemik gübresi
canal
n
kanal
communicate
v
haberleşmek
843 100% 100%
844
845 100% 56% 100%
communication
n
iletişim
846 10%
telecommunication
n
teleiletişim
4% 1%
communicative adj konuşkan communicator
n
iletişimci
60%
harm harm
60%
v
zarar vermek
n
zarar, ziyan
harmful adj zararlı
847 100%
harmless adj zararsız
31%
unharmed adj zarar görmemiş
5%
news
n
haber
newspaper
n
gazete
1%
newspaperman
n
gazeteci
1%
newsroom
n
haber odası
v
güvenmek, bel bağlamak
pv
güvenmek, bel bağlamak
100% 100%
848
100%
rely rely on
100%
reliable adj güvenilir
98%
reliability
23%
n
güvenilirlik
unreliable adj güvenilmez
15%
849
reliably adv güvenilir bir şekilde
13% 13%
reliance
n
güven, bağımlılık
1%
self-reliance
n
kendine güven
5%
unreliability
n
güvenilmezlik
reliant adj bel bağlayan, bağlı
1% 100% 100% 41% 1%
diet
850
100%
851 100%
n
beslenme, perhiz
dietary
n
beslenme kuralları, perhiz yemeği
dieter
n
diyet yapan kişi
adj ana, asıl
recommend recommendation
v
tavsiye etmek
n
tavsiye, öneri
recommended adj tavsiye edilen adj ağır, ciddi, sert
severe
severely adv şiddetli derecede
853 29%
severity
26% 100%
diet
primarily adv başlıca
12% 100%
perhiz yapmak
primary
100%
852 21%
v
ship
n
şiddet
v
göndermek, nakletmek
ship
n
gemi
31%
shipping
n
sevkiyat
9%
shipbuilding
n
gemi inşaatı
3%
airship
n
uzay gemisi
3%
shipbuilder
n
gemi inşaatçısı
task
n
iş, görev
answer
v
cevap vermek, yanıtlamak
n
cevap, çözüm
100%
854
855 100% 100%
answer
856 100%
unanswered
1%
adj cevapsız
100%
colleague
n
meslektaş
100%
continent
n
kıta
continental adj kıtasal
46%
857
subcontinent
3%
858 100%
n
alt kıta
transcontinental adj kıtalar ötesi
1%
else
adv daha, başka
100%
empire emperor
43%
imperialism
33%
n
sömürgecilik akmak, dökülmek
flow
n
akma, akış
4%
overflow
n
taşma, taşkın
4%
overflow
v
taşmak
3%
airflow
n
hava akımı
v
(kömür, maden) kazmak
flow
100%
65%
mine
65%
mine
n
maden, mayın
14%
miner
n
madenci
29%
mining
n
madencilik
9%
de-miner
n
mayın temizleyici
4%
landmine
n
kara mayını
861
100%
adj belli, özel
specific
specifically adv özellikle
14% 5%
specification
n
şartname
16%
specify
v
belirlemek
unspecified adj açıkça belirtilmemiş
1% 100%
balance
v
dengelemek
100%
balance
n
denge
11%
imbalance
n
dengesizlik
863 5%
unbalanced adj dengesiz, yanlı
5%
well-balanced adj dengeli, mantıklı
4% 100%
864
counterbalance civilization
v
dengelemek, denkleştirmek
n
uygarlık
civilized adj uygar, medeni
18%
figure
v
hesaplamak, yer almak
figure
n
rakam, şahsiyet, şekil
3%
disfigure
v
biçimini bozmak
1%
disfigurement
n
(şekil) bozulma
100% 100%
figurative adj mecazi
3% 3%
866
imparator, hükümdar
v
100%
865
n
imperialist adj sömürgecilikle ilgili
1%
862
imparatorluk
imperial adj imparatorluk, imparatorluk ile ilgili
859 43%
860
n
configure
v
yapılandırmak, ayarlamak
4%
configuration
n
biçim, yapılandırma
1%
reconfigure
v
yeniden yapılandırmak
v
işletmek, çalıştırmak, ameliyat yapmak
n
ameliyat, işletme
100%
operate operation
100%
operative adj faal, çalışır durumda
8%
867
operator
6%
n
operatör, santral, şirket
5%
operational adj işler halde, faal
1%
preoperative adj ameliyat öncesi
30%
cooperate
v
işbirliği kurmak
n
işbirliği, dayanışma
55%
cooperation
3%
cooperative adj işbirliği yapan
1%
cooperatively adv işbirliği yaparak
868
100%
869
adj çabuk
quick
quickly adv hızlıca, çabuk çabuk
100% 100%
870
release release
100% 4%
871
radiate radiation
100% 91%
employ
serbest bırakmak, piyasaya sunmak, yaymak tahliye, kurtulma
v
yaymak, saçmak
n
ışıma, radyasyon
v
işe almak, kullanmak
60%
employment
n
istihdam, iş
100%
unemployment
n
işsizlik
employed adj çalışan, işi olan
872 63%
unemployed adj işsiz, boşta
19% 55%
employee
n
işçi
31%
employer
n
iş veren
n
tarım
89%
agriculture
agricultural adj tarımsal
873 100%
agriculturally adv tarımsal açıdan
1% 100%
874
consist consist of
100% 100% 20%
immunity immunization
6%
autoimmune
5%
immunize
100%
4% 100%
877
v
-den oluşmak
n
bağışıklık
n
bağışıklık kazandırma
adj doğuştan olan bağışıklıkla ilgili bağışıklık kazandırmak
n
model, manken, örnek
model
v
mankenlik yapmak
remodel
v
biçimini değiştirmek
n
kas, güç
muscle
muscular adj kaslı, güçlü
6% 100%
-den oluşmak
v
model
876 100%
v
adj bağışık, etkilenmeyen
immune
875 15%
refer
v
bahsetmek
100%
refer to
v
anlamına gelmek, -den bahsetmek
68%
reference
n
referans
878
referable adj atfedilebilir
1% 100%
4%
11%
çözücü
çözücü
v
halletmek, çözmek
resolution
çözünürlük
high-resolution
n
yüksek çözünürlük
v
eritmek, çözülmek
n
çözünme, dağılma
n
tehdit
v
tehdit etmek
dissolve dissolution threat
90%
threaten
14%
threatening
882
n
n
resolve
1% 100%
çözüm
n
insoluble adj çözülmez, erimez
9%
881
n
solver
solvent
1%
6%
solution
solvable adj çözülebilir
1%
880 23%
çözmek
unsolved adj çözümlenmemiş
3%
39%
v
solve
100%
879
v n
adj tehdit eden
882
life-threatening adj hayati risk içeren
23% 100% 100%
883 48%
burn
n
yanık
n
yakma, yakış
dam dam
100% 100%
burn burning
burnt adj yanmış
13% 100%
yanmak
burning adj yanan
48%
884
v
deep
n
baraj
v
baraj inşa etmek
adj derin
deeply adv derinden
31%
885 5%
deepen
v
derinleştirmek
41%
depth
n
derinlik
v
bitirmek
100%
886
finish
unfinished adj bitmemiş
5% 100%
887
native
adj yerli
native
100% 100%
unaware adj habersiz awareness
24%
drive
48%
driving
889 48%
driving
29%
driver
100%
king kingdom
36% 100%
n
farkındalık
v
(araba) sürmek
n
sürüş
adj itici n
sürücü
driverless adj sürücüsüz
6%
890
yerli kimse, yerli mal
adj farkında
aware
888 14%
100%
n
convince
n
kral
n
krallık, kraliyet
v
ikna etmek
convinced adj ikna edilmiş, emin
79%
convincing adj ikna edici
18%
891 13%
convincingly adv ikna edici şekilde
1%
unconvinced adj emin olmayan unconvincing adj inandırıcı olmayan
1% 100%
fat
yağ
fatty adj yağlı
14% 100%
n
fat adj şişman, iri, kalın
892 100%
favour favour
100%
v
desteklemek
n
iyilik
favourite adj favori, çok beğenilen
51%
favourable adj uygun, faydalı
29%
893
disfavour
8%
n
hoşnutsuzluk
favourably adv uygun bir şekilde
9% 5%
unfavourable adj olumsuz, uygun olmayan
1%
unfavourably adv uygun olmayan şekilde
100%
shop
v
alışveriş yapmak
100%
shop
n
dükkan
894 51%
shopping
n
alışveriş
4%
shopper
n
alışveriş yapan kişi
894
shopkeeper
5% 89%
add addition
100%
eklemek, ilave etmek
n
ekleme
3%
additive
n
katkı maddesi
1%
addendum
n
ek, ilave
inaddition bağ ayrıca
100%
in addition to
100% 100%
emphasize
pp
-e ilaveten
v
vurgulamak
79%
emphasis
n
vurgu, önem
4%
over-emphasize
v
önemle vurgulamak
emphatic adj güçlü, vurgulu
4%
emphatically adv kesinlikle
1%
897 100% 100%
factory
n
fabrika
ignore
v
göz ardı etmek
n
bilgisizlik, cehalet
ignorance
9%
ignorant adj cahil, bilgisiz
5%
899 100% 100%
900
income
n
gelir
minister
n
bakan
n
bakanlık
v
adım atmak, basmak
step
n
adım, basamak
sidestep
v
yan çizmek, kaçınmak
v
ütü yapmak
n
ütü, demir
v
gözlemek
ministry
20% 100%
step
901 100% 1% 100%
902
iron iron
100% 100%
903
v
additionally adv ayrıca
10%
895
898
dükkan sahibi
additional adj ilave, ek
30%
896
n
observe
75%
observation
n
gözlem
21%
observer
n
gözlemci
8%
observatory
n
gözlemevi
observable adj gözlenebilir
3%
observance
1%
n
itaat
observational adj gözlemsel
1%
904 100%
property
n
özellik, eşya, mal, mülk
100%
contrary
n
zıtlık
contrary adj karşıt
100%
905
contrary to
100%
100%
8% 100%
907 10% 100% 26%
908
-ın aksine
contrarily bağ aksine
1%
906 26%
pp v
öldürmek
killing
n
öldürme
killer
n
öldürücü
n
makine
n
mekanizma, sistem
n
dağ
kill
machine machinery mountain
mountainous adj dağlık, iri
8%
mountaineering
n
dağcılık
5%
mountaineer
n
dağcı
908 36%
mount
v
binmek, başlatmak, çıkmak
36%
mount
n
dağ
n
deniz dağı
seamount
1%
909 100% 100%
oh
exc ha, ey
represent representative
46%
temsilci, delege
representation
n
temsil, sembol, tasvir
3%
misrepresentation
n
yanlış açıklama
n
iyileştirme, tedavi
therapy
26%
chemotherapy
n
kanser tedavisi
15%
psychotherapy
n
psikoterapi
6%
radiotherapy
n
radyoterapi
15%
therapist
n
terapist
9%
psychotherapist
n
psikoterapist
911
therapeutic
11%
100%
912
arrive arrival
29% 100%
expand expansion
65%
913 5%
expansive
1%
expanse
100%
adj iyileştirici
therapeutically adv tedavi edici bir şekilde
1%
flood
v
varmak, ulaşmak
n
varış, geliş
v
genişletmek
n
genişleme, yayılma
adj geniş n
açıklık, geniş alan
v
sel basmak, taşmak
100%
flood
n
sel
36%
flooding
n
sel
1%
floodwater
n
sel suyu
v
uçmak, uçakla gitmek
fly
n
sinek
n
uçuş
914
100%
915
fly
100% 100%
flight
flightless adj uçamayan
1%
n
uçuş rotası
v
şişirmek
inflation
n
enflasyon
hyperinflation
n
aşırı enflasyon
lung
n
ciğer, akciğer
mineral
n
mineral
n
mineralbilim
n
barış, huzur
flyway
1% 6%
inflate
917 100% 9%
918 100% 100%
919
mineralogy
1% 100%
peace
peaceful adj barışçıl, huzurlu
16% 4%
peacetime
n
barış dönemi
3%
peacekeeping
n
barışı koruma
1%
peacemaker
n
ara bulucu
v
yıldızı parlamak
star
n
yıldız, ünlü
starlight
n
yıldız ışığı
v
uyarmak
100%
star
921 100% 1% 100%
922
n
25%
100%
920
temsil etmek
representative adj temsilci
910 46%
916
v
warn
922
warning
54% 100%
n
uyarı, ikaz
adj yanlış, hatalı
wrong
wrong adv yanlış
100%
wrongly adv hatalı olarak
923 14% 1%
wrongdoer
n
günahkar
1%
wrongdoing
n
suç, kabahat
n
başkent, sermaye, büyük harf
100%
capital
capital adj ana, büyük
100% 28%
capitalism
n
kapitalizm
924 19%
capitalist
n
kapitalist
3%
capitalize
v
sermayeleştirmek, büyük harfle yazmak
capital-based adj sermaye tabanlı
1%
semi-capitalist
1% 100%
925
court courtroom
3% 100%
disaster
n
mahkeme
n
mahkeme salonu
n
felaket
3%
predisaster
n
afet öncesi
1%
postdisaster
n
afet sonrası
v
rüya görmek, hayal etmek
dream
n
hayal, rüya
dreamer
n
hayalperest
100%
dream
100% 1%
dreamy adj hayal gibi, dalgın
1%
undreamed adj hayal edilemez
1% 1%
daydream
v
hayal kurmak
1%
daydream
n
hayal
100%
legal
adj yasal
illegal adj yasadışı
58%
illegally adv yasadışı olarak
10%
928
yarı kapitalist
disastrous adj feci, korkunç
15%
926
927
n
legally adv yasal olarak
9% 1%
legality
n
yasallık
1%
legalize
v
yasallaştırmak
1%
legalization
n
yasallaştırma
100%
929 88%
adj dikkate değer
remarkable
remarkably adv dikkate değer şekilde, önemli derecede
50%
consume
v
tüketmek
100%
consumer
n
tüketici
100%
consumption
n
tüketim
930 9%
time-consuming adj zaman alan v
yatırım yapmak
investment
n
yatırım
931 36%
investor
n
yatırımcı
1%
reinvest
v
yeniden yatırım yapmak
100% 100%
1%
invest
underinvested adj az yatırım almış
932 100%
manner
n
tarz, biçim, şekil
933 100%
museum
n
müze
934 100%
overcome
v
yenmek, üstesinden gelmek
100%
935
six
n
sixth adj altıncı
20% 100%
936
baby babyhood
3% 58%
altı
depress depression
100%
n
bebek
n
bebeklik çağı
v
moralini bozmak
n
depresyon, çöküntü
depressed adj morali bozuk, üzgün
48%
antidepressant
937 24%
n
antidepresan
9%
depressing adj kasvetli, iç karartıcı
3%
depressive adj bunaltıcı, can sıkıcı depressingly adv hüzünlü bir şekilde
1% 100%
forget forgetfulness
10%
938
unutmak, hatırlamamak
n
unutkanlık
forgetful adj unutkan
1%
unforgettable adj unutulmaz
1% 100%
v
labour labourer
10%
939
n
çalışma, iş, emek
n
işçi, emekçi
laborious adj zahmetli, güç
5%
laboriously adv çalışarak, zahmetle
3%
940 100%
Mediterranean
n
Akdeniz
941 100%
scheme
n
tasarı, proje
942 100%
traffic
n
trafik
clean
v
temizlemek
100%
clean adj temiz
100%
943 11%
cleaning
n
temizleme
3%
cleanliness
n
temizlik
1%
cleanness
n
temiz olma durumu, temizlik
v
içmek
drink
n
içecek, içki
drinker
n
içkici
100%
drink
100%
944
5%
drinkable adj içilebilir
3%
drunk adj sarhoş
4% 100%
bağ hariç
except
100%
exceptfor
25%
excepting prep hariç
41%
exception
945
principle
946
ilke, prensip
principally adv başlıca
15%
unprincipled adj ahlaksız, prensipsiz
1%
Renaissance
n
Rönesans
behave
v
davranmak
n
davranış
behaviour
948 100%
behavioural adj davranışsal
18%
949 100%
n
principal adj asıl, temel
34%
58%
istisna
exceptionally adv olağanüstü
14%
947 100%
n
istisna
exceptional adj istisnai, nadir
25%
100%
pp
career
n
kariyer, meslek
100%
desire desire
100%
950
desirability
3%
istek, arzu
n
cazibe, çekicilik
desirous adj hevesli, istekli
3%
element
n
unsur, element
port
n
liman, iskele
n
pasaport
passport
8%
portable adj taşınabilir
5%
952
n
undesirable adj istenmeyen
5%
50%
arzu etmek
desirable adj arzu edilir, istenir
34%
951 100%
v
portative adj portatif
1% 41%
airport
n
havaalanı
1%
teleport
v
ışınlanmak
1%
seaport
n
deniz limanı
v
taşımak, nakletmek
100%
transport
n
taşıt, nakil
43%
transportation
n
taşınma
100%
953
transport
transportable adj taşınabilir
1% 100%
export
v
ihraç etmek
954 100%
export
n
ihracat
25%
exporter
n
ihracatçı
v
ithal etmek
88%
import
955 88%
import
n
ithalat, içeri aktarma
1%
importer
n
ithalatçı
v
sınır dışı etmek
n
sınır dışı etme
4%
956 1%
deport deportation
p.v
oluşturmak, uydurmak
p.v
telafi etmek
p.v
oluşturmak
p.v
yaranmaya çalışmak
p.v
ertelemek, tiksindirmek, caydırmak
p.v
anlamak, çözmek
963
make up make up for make up of make up to put off make out find out
p.v
anlamak, bulmak, çözmek, keşfetmek
964
work out
p.v
anlamak, hesaplamak, antrenman yapmak
965
p.v
anlamak, çözmek
p.v
dayanmak, katlanmak
p.v
geciktirmek
p.v
söndürmek, açmak
p.v
hariç tutmak, çıkarmak
970
figure out put up with hold up put out put out of hand over
p.v
vermek, devretmek
971
take over
p.v
devralmak, üstlenmek, yönetimini almak
972
take over from break down deal with cope with bring about give rise to
p.v
birinin yerine geçmek
p.v
bozulmak
p.v
ele almak, çözmek, başa çıkmak
p.v
başa çıkmak
p.v
sebep olmak, neden olmak
p.v
sebep olmak
957 958 959 960 961 962
966 967 968 969
973 974 975 976 977
p.v
sebep olmak , yol açmak
p.v
katkıda bulunmak, sebep olmak
p.v
sebep olmak, tahrik etmek
p.v
kurmak, düzenlemek, hazırlamak
982
lead to contribute to stir up set up take after
p.v
benzemek
983
take up
p.v
zaman / yer kaplamak, hobiye başlamak
984
p.v
çocuk yetiştirmek, bahsetmek, kusmak
p.v
kadar getirmek
p.v
ile getirmek
p.v
üzerine getirmek
p.v
yukarda tutmak
989
bring up bring up to bring up with bring upon keep up keep up with
p.v
ayak uydurmak, hızına yetişmek
990
catch up
p.v
hızına yetişmek, tamamlamak, konuşmak
991
catch up with
p.v
992
p.v p.v
reddetmek
p.v
varmak, sesini açmak
995
keep pace with turn down turn up show up
hızına yetişmek, sorun yaratmak, cezalandırmak ayak uydurmak
p.v
996
come up
p.v
997
come up with get on get off look after
p.v
çıkagelmek, ortaya çıkmak yaklaşmak, ele alınmak, ortaya çıkmak, piyasaya çıkmak çözüm yolu bulmak, önermek
p.v
binmek, geçinmek, devam etmek
p.v
inmek, ayrılmak
p.v
bakmak (ilgilenmek)
978 979 980 981
985 986 987 988
993 994
998 999 1000