Hepimiz sanatın duyusal ve estetik olarak çekici nitelik lerinden zevk alabiliriz; ayrıca hepimiz sanatın büyüle yici, haz verici, sarsıcı ve yaııı sıra bunaltıcı, şok edici ve tiksindirici gücünü tecrübe etmişizdir. Ancak bir sanat eserinin yüzeyinin altında yatana bakm adıkça ve bu yolla neye bakm akta olduğunuzu anlam adıkça, göreceğiniz şey bir resm in ancak küçük bir kısm ıdır. Zira sanal daha çok sem boller yoluyla iletişime geçer ve her sembol başka bir şeyi tem sil eder. ipuçlarını yakalam ak ve sanatçıların resimlerinde ve el yapım ı nesnelerinde kodladıkları sembolik kaynaklar arasın d a bağlantı kurm ak, anıştırm aların ve gizli anlam ların o zengin diyarına açacaktır gözlerinizi. Zira sem bo lizmin kadim gücünden yararlanarak hem sanatçı hem izleyen, insan ruhunun en derinlerine inebilmek için, san atsal üretim araçları ve kültürel uzlaşım lann getirdiği kısıtlam aların çok ötesine seyahat etme olanağı bulur. lîıı kitaptaki sem bolik imgeler sırasıyla kutsal semboller, kimlik sembolleri, sem bolik sistemler ve bazı örneklerde de alegorik sem boller başlıkları altında, hem tem atik hem de coğrafi olarak düzenlendi. Ne ki bazı sembollerin bu sınırları aşm ası, dolayısıyla da birden fazla kategoride yer alınası -in san bilincinin ve kültürünün karm aşıklı ğının bir delili o lara k - dikkat çekicidir.
Bazı sembollerin -örneğin renklerin ya da bazı kıışlar ve hayvanların temsil ettiği niteliklerin—pek de açıklam aya ihtiyacı yoktur, zira bunlara içgüdüsel düzlemde tepki veririz. H akikaten de psikanalist Sigm und Freud ve Cari G ustav Ju n g ’un çığır açıcı çalışm aları ışığında biliyoruz ki, insan zihni sembollerle düşünm ek ve iletişim kurm ak üzere donanm ıştır ve sembollerin, özellikle de arketiplerin dili zam an ve uzam ı aşar. O nedenle, elinizdeki kitapta göreceğiniz birçok san at eseri ve onlarla bağlantılı olarak tartışılan birçok sem bolik detay, sembolizmin gerçekten de kadim ve evrensel bir dil olduğunu kanıtlam aktadır.
Anne ve çocuk
Meryem Ana ve Çocuk portresi doğurganlık ve doğum un kutlandığı kad im bir geleneğe aııne ve çocuk tasviriyle u ym aktadır. D olayısıyla H ıristiyan kutsiyetinin derin b ir ifadesi olduğu k a d a r aynı zam an d a arketipsel bir im gedir.
Bununla beraber, yeryüzünde farklı uygarlıklar, inançlar, topluluklar ve kültürler ortaya çıkıp gelişm iş, bövlece her biri, kutsal kavram ları, bireysel ve kolektif kimliklerin farklı yönlerini, soyut teorileri ve fikirleri tasvir ve ifade etmek yoluyla kendi sine ait sem bolik bir kelime dağarcığı geliş tirmiştir. Bu kitap sem bollerin gram erini ve sem bolizmi, her dönemden ve kıtadan bir dizi m uhteşem san at eserine referansla özet leyerek, O scar Wilde’ın sözleriyle, sanatın nasıl “ aynı anda hem yüzey hem de sem bol” olduğunu büyüleyici bir şekilde kavram am ızı sağlam aktadır.
BAŞLANGIÇ
7
SEMBOMLLER ve SEMBOLİZM Ayrıca bkz. K are, sayfa 141 Y ggdrusil, sayfa 177
“ insan sembolleştirme eğilimiyle nesneleri ve formları bilinçsizce sembollere dönüştürür... ve hem dini inancın da hem de görsel sanatında onları ifade eder” diye yazmış Aniela Jaff e. intan ve Sembolleri (1.964) adlı kitabında; her kıtadan tarihöncesi kaya sanatının doğruladığı bir gözlem dir bu. Bu kadim imgeler sadece hayvanlar, el izleri gibi tanıdık form larla dolu değildir, zira biliyoruz ki daha son raki kültürler bu imgelere sembolik anlam lar yüklemiştir. Öyleyse insanoğlu belki de “ av büyüsü” sembollerini kut sal sembollere, kimlik sem bollerine ve dünya genelinde birçok farklı sanatsal gelene ğin de dahil olduğu sembolik sistemlere dönüştürerek her zaman çevresindeki varlık lardan semboller yaratmıştır.
Hayat ağacı
Aslmıole i fay varı Öyküleri kitabındak i bıı resim - 1 3 . yüzyıla ait bir İngilizce tezhipti y azm a- hayat ağacına tünem iş iki güvercini ısıran bir çift fantastik y aratığı tasvir (*dcr. Bu tip ağ açlar kozmik varoluş ile y aşam ve ölüm ün ebedi döngüsünün evrensel sembolleridir. S
SKM BOI.I.
I .R ve
Sf' M B O U Z M
Ağaç
Cadı
Yaprak döken ağaçlar lıcr yıl düzenli olarak sürgün verip yapraklarını düklükleri için hayat döngüsünü tenısil ederken, daim a yeşil kalan ağ açlar ölümsüzlüğü sembolize eder. Bazı kültürler kozmik bir ağaç (İskandinav m itolojisindeki Yggdrasil ağacı gibi) tasavvur etmiştir. Soy ağaçları ise devamlılığı tem sil eder; bu aile şeceresi de olabilir, kutsal veya ezoterik bir kavram da.
Jungcu teoriye göre insanoğlunun kolektif bilinçdışı, tarihten de coğrafyadan da b ağım sız arketipsel sem bollerle doludur. Bunların arasın d a genelde yaşlı bir kadın olarak tasav vur edilen C adı d a vardır; k ara büyü sanatının bu kötü kalpli u stası, gücünü kendi gibi şeytani varlıkların yardım ıyla kötücül am açlar için kullanır.
Gemi
Kare
Bu sem bolik görselleştirm e örneği hayat akışım bir yolculuk olarak resm eder. Bu nedenle alegorik resim lerde gem i sık sık ruhun teknesi —yani b e d en - y a d a hayat su ların d a yolculuk eden b ir taşıt olarak sem bolize edilm iştir. Bundan b a şk a I fıristivan Kilisesi ni de tem sil edebilir.
Şekiller san atta sık sık sem bolik ve alegorik an lam lar taşır. Ö rneğin kare sağlam lık ve durağanlık hissi verdiği içiıı D ünya yı ve m addeyi temsil eder. Ayrıca, dört kenarı olduğu içiıı an a yönleri, elementleri ve m evsim leri de anıştırabilir.
s{ M BOL L E R vi' s E M B O E İ Z M 9
Kozmos ve Doğal Dünya Ayrıca bkz. R a, sayfa 55 G ün eş kachinası, savfa 77
Her gün verilen hayatta kalm a m ücadelesi ilk ataları mızın eıı önemli uğraşı olduğu için k aya san atında av sahnelerine sıkça rastlanır. İnsanoğlunun sonraki süreçte göçebe avcı-toplayıcılıktan yerleşik tarım düzenine geçi şi de gelişen san at form larına aynı şekilde yansımıştır. Örneğin güneş de su d a ekinlerin başarılı bir şekilde geliş mesi için hayati öneme sahipti; ne var ki yıllık güneş ışığı ve yağış m iktarı her zam an en uygun seviyede olm uyor du. Bu gibi doğal güçleri anlam a ve kontrol etme arzusu onların kutsal varlıklar ya da fenomenler olarak görsel leştirilmesine ve kutsal sanalın ilk örneklerinde görülen sem bolik temsillere yol açtı. Güneş sureti
G üneş diskinin insan yüzü olarak stilize edilm iş sureti, güneşin, arabasıyla seyahat edebilen tan rısal bir varlık olduğu kadim inancım yansıtır. Bu güneş sureti 1 8 1 7 ’de yapılm ış Italyan tören a rab ası “ M ısırlıyım tekerleği için biçim lendirilm iş bir rölyeftir.
10 S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
Geyik
G üneş arabası
Geyik, antilop, y aban sığın , bizon ve diğer av hayvanları (türlerin doğası yaygınlıklarına bağlıdır) Paleolitik dönem de yiyecek olarak resm edilm iştir. K aya sanatındaki görünüm leri “ av b ü y ü sü ” nü ya d a bu tür tasvirlerin sihirli bir şekilde gerçeğe dönüşeceği um udunu sem bolize eder.
K u tsal sem bollerle düşünm e geliştikçe, güneşin her gün bir araçla gökyüzünü katettiği tasav vur edilir. Antik M ısırlılar bunu bir güneş teknesi olarak resm ederken, diğer kültürler, I lindu gün eş tanrısı Surya örneğinde görüldüğü gibi, bir at ya da sav aş a rab ası olarak h ayal etm iştir.
Düzenli yağışlar ya da nehir taşk ınları toprağın verim liliği açısından son de,rece önem lidir. K ıyılarda y aşay an lar hayatta kalm ak için denize bağım lıydı; dolayısıyla, örnekteki gibi, Akdeniz kültürlerinde görülen stilize d alg a tem silleri verimliliği ifade ediyordu.
Yiyecek ekinler y aşam ak için onlara bağım lı olan insanların san atın d a sık sık tem sil edilm iştir. Ö rneğin m ısır ve buğday Antik Y unan, M ısır ve Rom a san atın d a y aşam sem bolleri olarak göze çarp arlar; tarım tanrılarını sim gelem ek üzere b a şa k ve dem et şeklinde resm edildikleri görülür.
S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
11
Ayrıca bkz. Zeus/Jüpiter, sayfa 165 Hindu Trimurti, sayfa 104-5
Kozmolojiler ve Kutsal V arlıklar İlk zam anlarda göksel cisimler, doğal fenomenler, yeryüziindeki yaşam ve tanrısal varlıklar arasında kurulan bağlantılar zamanla gelişerek ayrıntılı kozmolojiler, mitolo jiler ve panteonlar haline gelir. Örneğin Kuzey Amerika’da, oranın yerel canlıları yaratıcı tanrılar ya da kültürel kahra m anlar olarak imgelenmiştir. Avustralya Aborjiıı sanatında ise Düş-zamam dünyayı yaratan güçlere ilişkin karm aşık düşler betimlenir. Panteonlara gelince, 1lindu tanrı ve tanrı çalarına bugün hâlâ tapınılsa da, tarihsel olarak en etkili olanı herhalde Greko-Romen panteonudur. Ve uyumsuz luklarına rağmen (çoğunlukla farklı ilkelerin bağdaştırılması sonucu), farklı panteonlardan birbirine benzer tipte ilah ların sembolleri ve özellikleri arasındaki temel benzerlikler çoğu kez dikkat çekicidir. Göksel taht
F ran sız sanatçı Jean A uguste D om inioue Ingres’niıı tablosu Jüpiter ve Thetis\e (1 8 1 1 ) Jü piter’in tahtının altını bulutlar kaplam ak tad ır. A khilleus’ını annesi Thetis, oğlunun iyiliği ad ın a T roy a S a v a şı’na m üdahale etmesi için, laıınların en büyüğü Greko-Konıeıı gök tanrısı Z e u s/Jü p iler’e yalvarırken resm edilm işi ir.
12 S E M B O L L E R ve S E M B O L İZ M
Bulutlar
Ö rüm cek
B ulutlar san atta betim lendiğinde basitçe y ağışı ve bolluğu sem bolize eder. Ne ki gözle görülür am a elle tutulam az olm aları bu lu tlara gizem li bir h ava verir; sürekli değişim halindedirler; arkaların dakin i örtüp gizlerler, a m a bazen de o görkem li güneşe yol verirler. O nedenle tan rısal tah tları, araçları ve h atta gizlenme yollarını sem bolize ederler.
Örümceğin görünüşte sihir li bir kabiliyetle yoktan güzel bir ağ örmesi huşu uyandırır. Bu nedenle bazı kültürler ağı kozm osla, örüm ceği de kozm ik y aratılışla özdeşleştirm iştir: Örneğin Kızılderili N avaholar aynı zam an d a N avaho kadınlarına örm e sanatını d a öğreten bir Örümcek K ad ın’dan bahsederler.
K ır kurdu
K ır kurdu K uzey A m erika geleneğinde ikircikli tepkiler uyandırır. Z ira bazı yerli A m erika kültürlerinde bu hayvan kozm ik yaratılış rolüne layık görülüp, ayrıca bir kültür kah ram anı sayılır; bu n a karşın diğer kültürler onu hilekâr bir figür olarak görür. Yerli Am erikan sanat ı kır ku rdu n a tüm halleriyle değinir.
Trimurti S an atsal tem sillerinde sık sık iç içe geçm iş üç k afay la sem bolize edilen Trimurti, H indu tanrıları üçlüsü B rahm a (“ Y aratıcı” ), Vişnu (“ K oruyucu” ) ve Ş iv a ’nm (“ Yok edici” ) birleşm esinden oluşur. Bunlar birlikte doğum , y aşam ve ölüm ün evrensel ve birbiriyle ilişkili ilkelerini tem sil ederler. S E M B O L L E H ve S E M B O L İ Z M
13
Sosyal Sembolizm ve Sem bolik Sistem ler Ayrıca bkz. T a ç, sayfa 21 V ücut san atı, sayfa 31
T oplum lar geliştikçe, sem bolizm ve sanal karışımı da sosyal kimliğin niteliklerini aktarm ak üzere daha çok kullanılır olmuştur. Örneğin belirli bir kavim ya da grubu temsil eden sembollerin sergilenmesiyle kolektif kimlik işaret edilmiştir. Belirli sem boller zam an la en üst sosyal otoriteyi gösterir olm uş ve yöneticilere ayrılmıştır. Antik Mısır hiyeroglifleri gibi eski yazı sistemlerinde, k a yıt tutm ak ve iletişim kurm ak üzere bazı sem bolik sistemler geliştirilmiş, kavram ları ifade etmek için başlan gıçta sem bolik resimler kullanılmıştır. Ayrıca insanoğlu açıklanam az olayları ve karm aşık fikirleri sembolize etmek için hayalin de bir sürü fantastik yaralık canlandırm ıştır.
Krallık sembolleri
K u tsal R om a İm paratoru II. Otto (9 5 5 -8 3 ), 11. yüzyıla ait lıir Alm an elyazm ası olan im parator Otto IncilCndeki bir illüstrasyondu, çeşitli ülkelerden temsilcileri kabul ederken gösteriliyor. O tto’nun haşm etli statüsün e tah ta çıkm asıyla, tacı, asa sı ve küreyle dikkat çekiliyor.
14 S E M B O L L E R ve S E M B O L İZ M
Afrika maskesi
Küre
Afrika m askeleri, takan ların farklı bir kimlik takınm asını sağlarken, aynı an da kolektif kavim kimliğini de vurgular. Bir zam an lar şeflerin taktığı üstteki Chokve m askesi refahın ruhu Chihongo’yu temsil eder. Alna kazınm ış haçım sı ize cingelyengelye denir ve Chokvelerin tanrısı N zam b i’yi sim geler.
Resmi portrelerde Avrupalı hükümdarlar ellerinde bir küreyle resmedilir. Küre yuvarlak şekhvle yervüzüyle özdeşleştirilirken, bazen küreııiıı tepesinde duran haç Hıristiyanlığı temsil eder. Britanya Kralhğı ve Kutsal Roma Im paratorluğu’nun nişanlan arasında yer alan küre, onu elinde tutanın Isa'nın dünyadaki temsilcisi olarak dünyevi hüküm darlığına işaret eder.
A
Hiyeroglif ideogramı
Minotauros
Antik M ısırlılar sem bolik resim ler, belli başlı kapsayıcı piktogram lar, ideogram lar, fonogram lar ve tam lay an lar üzerine kurulu karm aşık bir y azm a sistem i geliştirm işlerdi. Ü stteki ideograrn bir çift yürüyen bacağı gösterir ve hareket an lam ına gelen bir tam layan ol arak k ıı 11anı lirdi.
M inotauros bir bo ğa ile P asip b ae’den (G irit’teki Minos Kralı im i karısı) doğm adır. K rallık sarayının labirentinde dolaşm ış ve Y unanlı k ah ram an T heseus tarafın d an öldürülene k a d a r A tm alıları yem iştir. Boğa k afası ve insan vücuduyla M inotauros, insanoğlunun içinde pu su ya yatm ış hayvani güdüleri sem bolize eder.
S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
/,
Bilinçdışının Sembolizmi Ayrıca bkz. Ş a k ti, sayfa 49 H crak le s/IIe rk ü l, sayfa 173
Sigm und Freud ve Cari G ustav Ju n g ’un çalışm aları, s a natın yaratım süreci ve yorum lanm asına dair beraberinde gelen çıkarım larla, 20. yüzyılda insan psikolojisi konu sunda yeni bir anlayışa yol açm ıştır. Frend im geliştirdiği teoriye göre, zilıiıı id, ego ve süperegonun birleşim idir ve id ya da biliııçaltıyla içgüdüsel dürtülerini -özellikle cin sel dürtülerini—sembolik olarak ifade eder. Jııng’a göre, psişe bilinç, kişisel bilinç,dışı ve kolektif bilinçdışından oluşur ve sonuncusu, evrensel insan deneyimlerini temsil eden arketipsel sem boller içerir. Hem Freud’un hem de Ju n g ’un teorisinde bu tip sem boller düşlerde -v e sa n a tta - açığa çıkar.
Kahram an figürü
Geyiği boynuzlarından tu tarak yere yatıran I>11 bronzdan atletik erkek heykeli MS 1. yüzyıla aittir. İtalya’da, Pom peii’de bulunan bu arkctipscl kahram an figürü, üçüncü işi Kyrencia geyiğini yakalam ak olaıı I Icrakles/ H erkül’ü temsil (Rıııekledir.
10
S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
Hindu lingam ve yoni
Moloch
Lingam k u tsal I lindu ve T an tra san atın d a
C an avarım sı, korkutucu varlıklar en derin korkuları sim gelediğinde kâb uslarda, m itlerde, m asallard a ve san atta önemli bir yer tu tarlar. E sk i Ahit’te b ah si geçen Sam i tanrısı Moloch’a k u rban edilm ekle olan çocukların görüntüsü bir çocuğu ya d a “ parlak b u lu şu ” kaybetm enin dehşetini tem sil eder.
sık ça görülen, antik çağ a ait bir fallus sem bolüdür; yoni ise onun içine girebileceği vulvayı sim geler. Lingam erkekliği (Şiv a), yoni dişiliği (Şiva'm n şak tisi), bunların birleşim i ise cinsel birleşm eyi ifad e eder.
Kahram an
Bilge yaşlı kadın
Grcko-Rom en H erakles/H erkü l gibi k ah ram an lar genellikle kötülükle savaşan veya rüştünü isp a t eden savaşçılar olarak tasavvur edilip, bütün d ü n yad a edebiyata, efsanelere, öğretilere ve sa n a ta konu olan arketipsel figürlerdir. Erilliğin pozitif ve etkin yönünü tem sil eden kahram anın negatif karşılığı canidir.
Kızılderili Büyükanne gibi bilge yaşlı kadın arketipleri genellikle büyükanne sim asıyla resm edilir, an cak rahibe olarak d a tasvir edilebilirler. Bilge vaşlı kadın tecrübenin getirdiği bilgeliği ve m anevi bilgiyi sem bolize eder ve bu n u (onun n egatif karşıtı olan cad ıdan farklı olarak) iyilik ad ın a kullanır. S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
/
Sanatta Sembolizm Ayrıca bkz. Ucu yu k arı b ak an üçgen, sayfa 141 Ucu a şa ğ ı b ak an üçgen, sayfa 141 Yi/ı ve yang, sayfa 149
Sem boller san at eserlerinde her zam an ilk bak ışta görün mez; ancak fark edilir ve anlaşılırlarsa, resmin verdiği m esaja katkıda bulunabilirler. Örneğin -b elk i çok sayıda figür biçim inde- sayıların ve şekillerin (çoğunlukla birbirleriyle bağlantılıdırlar) bir anlam ı olabilir. Renkler de sembolik olabilir: Kırmızı kanı ve dolayısıyla yaşam ı ya da kan dökülmesini anıştırıyor, ya da sarı güneşi, altını veya m utluluğu temsil ediyor ola bilir. Fan tastik yaratıklar mitolojik bir karakterden fazlasını sembolize edebilir, özellikle de Sem bolist ve Sürrealist eserlerde. Diğer taraftan, tabloların köşelerinde görülen bazı semboller, yani yaratıcının işareti veya sanatçının m onogram ı genelde derin bir anlam taşım az.
Sem bolist fantezi
F ransız ressam G ustave M oreau’mııı (1 8 2 6 -9 8 ) L a Fee au x Grifforıs (N ym pha ve G riffon) adlı tablosu, bazı Sem bolistlerin en derin gerçekleri ve fikirleri ifad e etmek içiıı m itolojiden nasıl esinlendiklerini gösterir. G riffon gibi fantastik y aratıklar kişisel fantezileri anıştırıyor olabilir.
18 S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
Aydınlık ve karanlık
I Iç eşit kenarı olan eşkenar üçgen, her biri aynı derecede önemli üç bileşeni tem sil edebilir: örneğin H ıristiyanlığın K u tsal l Içlüsünü, ya da geçm iş, şim di ve geleceği. Aynı z am an d a, sivri ucunun yukarı yahut aşağ ı işaret etm esine bağlı olarak erillik ve ateşi ya da dişilik ve suyu d a sem bolize edebilir.
Bir resm in aydınlık ve karanlık bölgeleri beyaz ve siyah sem bolizm iyle bağlantılı olabilir. A vrupa kü ltü r geleneğinde beyaz gündüz, ay dın lan m a, iyilik, yaşam ve saflık gibi pozitif kavram ları, siyah ise gece, unutuş, kötülük, ölüm ve y ozlaşm a gibi n egatif k avram ları tem sil eder.
Griffon
M onogram
G riffon’la ilgili birçok m itin kökeni Antik M ısır ve M ezopotam ya’ya dayanır. Tetikte bekleyen bir altın m uhafızı olarak tasav vur edilen G riffon genellikle bir kartalın başı, pençeleri ve kanatları ve bir aslanın vücuduyla resm edilir; her iki canlı da güneşi ve görkem i sim gelediği için b u ra d a sem bolik an lam ikiye katlanm ıştır.
San atçılar bazen y arattıkları eserlere kendi başın a bir sem bol olarak tanım lanabilecek k a d a r stilize im zalar atarlar. Örneğin A lm an ressam ve gravü rcü Albrecht D ürer (1 4 7 1 -1 5 2 8 ) kendi ism inin baş harflerinden oluşan özgün bir ınonogram la belirtirdi im zasını.
S E M B O L L E R ve S E M B O L İ Z M
19
Giriş Ayrıca bkz. Anne ve çoeuk, sayfa 7 F il, sayfa 51
Ün ve servet sahibi olm a arzusu bir yana, insanlar genellikle kutsal varlıkları ya da kavram ları tem sil etmek; kişileri tanım lam ak veya başkalarıyla yakınlık kurm ak; ya da olayları ve bilgileri kayda geçirm ek veya soyut fikirleri ifade etmek için yaratm a itkisi duym uşlardır. Görünümü ve am acı estetik açıdan hoş, m anevi açıdan tatm inkâr, eğitici, bilgilendirici veya etkileyici olm akla birlikte, kutsalı konu alan, kimlik belirten, bilgi ve fikir aktaran her san at genelde semboliktir. D ahası, her yaştan ve kıtadan sanatçıların kullandığı tem alar ve sembollerin birçoğu arasındaki dikkat çekici benzerlik insanoğlunun sem bolik düşünme eğiliminin kanıtıdır.
Fantastik yaratık
A iravata, 19. yüzyıl ortasına ait bu T ay van bly azm asın da olduğu gibi, 33 b aşlı olarak resm edilebilir. A iravata nm - y a d a E rav an ’m fillerin kralı olduğu söylenir; buna k arşın Budizm ’de Irıdra (fenaların (göksel diyarların tanrıları) kralıdır.
20 s t m b o l l e r i n g r a m e r !
İsis ve Horus
Pelikan
E n eski an a tanrıça tem sillerinden biri, oturm uş vaziyette bebek y aştaki oğlu Ilo ru s’u emziren Mısır tanrıçası İsis’tir (inek boynuzundan tacı onun süt üretm e görevini vu rgu lar). B u im genin H ıristiyanlıktaki Bakire ve Ç ocuk tasvirlerine esin kaynağı olduğu düşünülür.
Bir zam anlar pelikanın, y avrularım kanıyla doyurm ak için göğsün ü gagalay arak açtığına inanılırdı. O nedenle, Isa ’nın insanlık için kendini ku rban etm esinin ve tanrısal bir erdem olan yardım severliğin (caritas ) sem bolü olarak H ıristiyan sanatında yan kı bulur.
Taç
Ai ra vata
T aç , ya d a b aşın a tak am dikkatleri çekerek diğerlerinden ayıran herhangi bir başlık, ayrıcalık an lam ın a gelir. San atta m u tlak h üküm darların (göksel veya dünyevi) ya d a yücelm enin (şehit azizler tarafın d an takıldığın da) sembolü olarak sosyal, dünyevi va d a m anevi eıı üst otoriteyi tem sil edebilir.
H indistan’d a 3 ya da 3 3 başlı olarak tasvir edilen A iravata (T ay lan d ’d a E ravan ) adlı efsanevi beyaz fil, H indu inancında doğunun m uhafızı oldu ğu na inanılan gök tanrısı In dra’nın bineğidir. T ıp k ı İııdra’ıım şim şekle b ağ d aştırılm ası gibi, A iravata da koca bir yağm ur bu lu tu nu sem bolize eder,
S E M B O L L E R İN G R A M E R İ 21
Kozmik Yaratılış Ayrıca bkz. Arap k alig ra fisi, sayfa 135 M ason sem bolü . sayfa 227
inanç kozmolojilerinin çoğunda, evrenin nasıl oluştuğu na, nasıl şekillendiğine ve bileşenlerinin birbirlerivle nasıl ilişki kurduğuna dair anlatılar vardır. Örneğin tektanrılı dinlerin (Yahudilik, H ıristiyanlık ve M üslüm anlık) k i taplarında kozmosu T an n ’nın yarattığı kabul edilirken, Antik Mısır, Yunan, Rom a ve yanı sıra H induizm gibi çoktanrılı inançlar b aşk a b aşk a kutsal varlıklara çeşitli kozmik roller atfederler. Ru anlatıların çoğu sadece ortak unsurlara sahip olm akla kalm az, ayrıca yaratılış ve koz m osun yapısı san atta temsil edildiğinde, b aşta daire ol m ak üzere belirli sembollerin tekrarlanm ası özellikle dik kat çekicidir.
Yaratma eylemi
Avrupa: Bir Kehanet adlı kitabı için yaptığı k ab artm a gravür
Ancient o f Days'de (Günlerin E skisi) hayalperest İngiliz sanatçı W illiam Blake, Y ahudi-H ıristiyan Tanrı "sini yaratm a eylemi içerisinde, elinde bir pergelle resm etm iştir. B lak e’in yarattığı imge Eski Ahit teki “ Süleym an’ın M eselleri” (9 :2 7 ) üzerine kuruludur.
22 S E M B O L ! E R İ N G R A M E R İ
Pergel
Kutsal Kitap
H ıristiyan san atın d a, T an rı kozm osu y ara tm a eylemi içinde resm edilirken ilahi m im ar elinde bir pergel tutar. Bu alet ölçme ve y ara tm a gerecidir ve daireler çizdiği için, kozm osu ve sonsuzluğu ifade eden dairenin sem bolizm ini paylaşır.
B aşlan gıçta Söz v a rd ı... ve Söz T a n rı’ydı.” Yeni A bit, Yu barına İncili (1:1) yaratan T an rı’vı açıkça 44S öz” ile birleştirir. T an rı nın kutsal Söz'ii H ıristiyanların K itabı M u k ad d esi, Yahudilerin T e v rat’ı ve M üslüm anların K uran ıyla d a sem bolize edilebilir.
Tantra y an trası T a n tr a yarıtrası evreni ve onun kozm ik bileşenlerini sem bolize eder. Lotus y apraklarıy la bezeli dıştaki çem berler y aratılışa, varoluşun ve kozm osun sonsuz döngüsüne işaret ederken, içte birbiriyle kesişen üçgenler erkekliği ve dişiliği, m erkezdeki noktaysa m erkezi ve m utlak olanı tem sil eder.
O uroboros Kendi kuyruğunu ısıran yılan sem bolü ouroboros (E ski Y u nan cada “ kuyruğunu yem ek” an lam ına gelir) antik çağlardan kalm adır. D airesel şekli ve kendini yutm ası dolayısıyla evren ve bütünlükle (Antik M ısır ve Yunan d a ), sonsuzluk ve sam sarayla (H induizm ve B u dizm ’de ölüm ve yeniden doğıınuın ebedi döngüsünü sim geler) ilişkilendirilm iştir.
S r. VI BOLLlîRİN GR.VM i; R İ 23
Farklı Kutsal Varlıklar Ayrıca bkz. Şan g o, sayfa 53
Birçok kültür her bir üyesi insan deneyiminin farklı bir yönünü temsil eden kutsal panteonlar tasavvur etmiştir: örneğin güneş ve ay; ya da gökyüzü, yeryüzü ve deniz; güzel san atlar ve el sanatları; savaş ve ölüm. Bazı kut sal varlıklar uzakta kabul edilip nadiren betimlenmiştir. Diğerleri ise sık sık resm edilm iş ya d a özel güçlerini ve sorum luluklarını tem sil eden nesnelerde sim geleştirilm iş tir. Bu tip nesneler belirli bir kültüre özgü olsa da ge nel özellikleri çoğunlukla evrenseldir; öyle ki Y oruba’nın
M ızrak
M ızrak bir silah olarak savaş tanrılarına atfedilir. Ve savaşm ak geleneksel olarak erkek işi olduğundan, bu tanrılar genellikle erkektir: GrekoRom en A res/ M ars gibi (ayrıca m ızrak bir faIIus sem bolüdür). B ununla birlikte, Greko-Rom en sav a ş tanrıçası ve k ah ram an ların koruyucusu A thena/M i ncrva gibi kadın sav aş tanrıları d a vardır.
Şan go’su veya İskandinav mitolojisi tanrısı Thor gibi yıl dırım tanrıları sırasıyla iki başlı balta ve çekiçle sem bo lize edilmiştir.
24 SEM ROLLE RİN GRAMERİ
Bereket boynuzu
F ran sa’d a Blois Şatosu uda yer alan 16. yüzyıla ait resim panosu Aşkın Alegorisi nde sağ d a görülen figür sol eliyle bir boynuz taşım aktadır. Cornııcopia (bereket boynuzu), içindeki yeryüzü meyveleri gibi bir bolluk sem bolü olup, resm in m erkezindeki çiftin çocuğu olacağını im a eder.
Th o r’un çekici
Kutsal dişi dom uz
İskandinav m itolojisinde Th or, gökyüzünü katederken at arabasının tekerlekleri gök gürültüsüne neden olan korkusuz ve hiddetli b ir gök tanrısı olarak tasavvur edil nıiştir. T h or’un öfkelen d iğinde fırlattığı (her seferinde ona geri döner) Mjöllnir adı verilen iki başlı çekiç şim şeği tem sil eder.
Çok say ıd a yavru y apan ve onları besleyen dişi dom uz yeryüzündeki birçok ana tanrıça için kutsal kabul edilm iş, onların sim gesi olm uş veya onları tem sil etm iştir. Antik Mısırlı İsis, Greko-R om en D em eter/ Ceres ve G alli ya d a Kelt Ceridwen bu tanrıçalardan bazılarıdır.
C ornucopia
Öreke
Cornucopia ya d a bereket boynuzu
Örgü kadınların işi olduğundan öreke (çevresine eğirm ek üzere keten sarılır) dişilik sem bolü olm uştur. Ayrıca, örme ve doku m a sanatını icat ettiğine inanılan Grcko-Boıııen tanrıça A thena/M inerva’yı ve Klotho adlı kader tanrıçasını d a temsil edebilir.
Greko-R om en Dem eter/C eres gibi yeryüzü tanrıçaların a atfedilen bir doğal bereket sem bolüdür. Boynuz (klasik efsanelerde Z eu s/Jiipiter’i em zirdiği söylenen Am althea ad ın d a bir keçiye aittir) genellikle içinden meyve ve sebzelerle dolup taşm ış olarak betimlenir.
S E MB O L L E R İ N GRAML.Kİ 25
iyilik Kötülüğe K arşı Ayrıca bkz.
Çoğu mitoloji ve dinin doğasında, iyiliğin yapıcı güçleri-
IskchV'^avta 47 ^
■i>> kötülüğün vıkıcı güçleri karşısında cephe aldığı, açık ça tanım lanm ış bir çatışm a vardır. Bu kozmik çatışm a sürekli ve daim idir. Ayrıca iyiliğin güçleri üstün durum da olsa bile kötülüğün güçleri -b elki de kıyam et sav a şı nihayet dünyanın somum haber verene k a d a r- daimi bir tehdit unsurudur, iyilik temsilcileri gökyüzü, güneş, güııışığı, altın sarısı kuşlar ve beyaz kanatlı varlıklarla sim geleştirilirken, kötülük yapanlar yeraltıyla, ay ve k a ranlıkla, k ara yarasalar ve sürüngenlerle ilişkilendirilir.
Melekler ve kötü ruhlar
Aziz A ugustinus’uıı
Civitas Dei (Tanrı Kenti) adlı yapıtının 1486 tarihli Fransızca baskısına ait İm ah şap b ask ıd a Oliiııı hay at ağacını kesiyor. A ğaçtaki ad am ölmeden önce m anevi zafer (m eleğin elindeki taç) ile dünya nimetleri (kötü ruhun elindeki hazine sandığı) arasın da bir seçim y apm ak zorunda.
26
S E M \i O L L ih R İN G R A M E R İ
Kartallar yılanlara karşı
K artallar gökyüzüne hâkim iyetleri, göksel tan rılarla özdeşleştirilm eleri ve birçok k ültürde çelişkili duygular uyandıran yılanları y ak alam a huyları nedeniyle, kötülüğe k arşı sav aşan iyiliği sem bolize etm işlerdir. H indu san atın d a bu savaş G aru d a ile n agalar arasın dak i çarpışm ayla tem sil edilm iştir.
B od h isattvaiar B u dist inancında bodhisattva , N irvan a’y a u laşm ası için insanoğluna yardım etmek üzere seçilen aydın varlık lara verilen isim dir. Bodhisattvalaı genellikle halim görünüm lüdür, an cak bazen hiddetli biçim de kötücül varlıklara karşı kıyasıya savaşırken betim lenirler.
Melekler
Kötü ruhlar
Isa şeytan tarafından b aştan çıkarılırken ya da o yürek parçalayıcı cehennem sahnelerinde şanlı bir zafer kazanm ış olarak dim dik ay akta dururken tasvir edilir. Ancak H ıristiyan sanatında şeytan ve zebanilerle fiziksel olarak savaşan lar genellikle m eleklerdir. K afaların d a haleleri ve o narin kanatlarıyla m elekler ku şku götürm ez bir biçim de iyiliği sembolize ederler.
Birçok kötü ruhun kılık değiştirm e kabiliyeti olduğuna inanılsa d a, I Iıristiyan san atın d a en çok siyah vücutları, kanatları ve kuyrukları, hayvan boynuzları ve kulakları, sivri dişleri ve pençeleriyle tanınırlar. Ancak kötü ruh lar sadece I Iıristiyanhğa özgü değildir. Örneğin H indu san atın d a d a kötü ruh lar benzer şekilde sivri dişler ve bovnuzlarla betim lenirdi.
s ı: mbo 1. 1. 1: r i \ c; r a me r i 27
Ayr ı bkz.
Kutsal Kavram ları İfade Etmek
H erm es/M erkür,
sayfa 167 G ökk u şağı y ılan ları, sayfa 239
lîazı kutsal kavram lar kelimelerle zor veya çok kabaca ifade edilir, görsel olarak ise çok dalıa kolay ve zarif bir şekilde ifade edilirler. Efsaneye göre Aziz Patrick H ıris tiyanlığın Kulsal Üçlüsünü M andalılara açıklarken böyle yapmıştır. Aziz Patrick yoncayı bir sembole dönüştürmek le, karm aşık soyut fikirleri doğadan görünüşlerle açıklam a yönündeki kadim geleneği devam ettirmiştir. Gerçekten de kültürlerin ve inançların tümünde, kutsalı simgelemek için hayvanlar, bitkiler ve mineraller âleminden örneklere —a s lında, ister doğal ister el yapım ı olsun, gökte, denizde ve karada bulunan gözle görülür her şeye- başvurulmuştur.
Nefertari ve b a ’sı Antik Mısır firavunu II. lîaın se s’ in karısı K raliçe N efertari, M ısır’ın T eb şehrinde bulunan Kraliçeler V ad isi’nıJeki m ezarının duvar resm inde, tek b aşın a satranç oynarken betim lenm iştir. N efertari’nin yüz h atların a ve bir ak b a b a başlığın a sahip olan sağd ak i insan başlı kuş onun ba sidir.
28
S E M B O L L E R İ N G H A . ME K İ
Ba Antik Mısır san atın d a, insanın ölüm den son ra h ayatta kalan kişiliğinin ve ruhunun en önemli parçası old u ğu n a inanılan ba, insan başlı (ölm üşün b aşı) bir kuş olarak betim lenir. Melez görünüm ü onun göksel do ğasın a işaret ederken, k an atları hareket özgürlüğünü sim geler.
Asklepios’un asası
Greko-Rom en hekim lik tanrısı A sklepios/ A escu lapiu s’a atfedilen en önemli özellik bir asanın etrafına dolanm ış yılandır (hekim liği tem sil eden bu sem bolün iki öğesi ilk halinde ayrı ayrı resm edilm iştir). Derisini döküp “ yeniden doğm uş” olarak ortaya çıkan yılan birçok kültürde m anevi iyileşm eyi ve yeniden doğum u sem bolize eder.
Gökkuşağı
Birçok kültür gökku şağını yılanlarla özdeşleştirir. A vustralya Aborjinleri için gökku şağı yağm uru ifad e eder. İskandinav m itolojisinde “Titreyen Y ol” ( Bifröst ), yani yeryüzü ile cenneti birbirine bağlayan bir köprü olarak tasv ir edilir. YahudiH ıristiyan geleneğinde ise T an rı nın insanoğluyla akdini, dolayısıyla da barışı sem bolize eder ve ayrıca Isa'nın gökyüzündeki tahtı olarak görülür.
Kutsal Kâse
H ıristiyan efsanesinde O rtaçağ’ın H ıristiyan şövalyeleri K utsal K âse’nin (Isa’nın Son Yemek te kullandığı ve son rasında A ram atyalı Y u su f’un onun dam layan kanını içine doldurduğu k u p a ya da kâse) peşine düşm üştür. E bedi h ayat bahşettiği söylenen K u tsal K âse Isa ’nın gün ah lardan arındırm a gücünü simgeler. S t: M B O L L E R İ N G R A M E R İ
29
Ata, Kabile ve Klan Kim likleri Tarihöncesi kaya sanatındaki el izleri insanın sembolik
Aynca bkz. sayfa 39
’
Koru, sayfa 237
olarak iz bırakm a dürtüsünün ispatıdır. Kim lik sembolleri, ister kolektif ister bireysel olsun, örneğin bir ailenin, klanın, kabilenin ya da ülkenin ferdi olmayı işaret ederek san atta da her zam an yer bulm uştur. Birlik ya da soydaş lık beyanına yönelik bu güçlü arzu ortak ataların port relerinde; m askelerde kopyalanarak çoğaltılan kabilesel vücut resmileri veya işaretlerinde; totem yaratıklarının betimlenmesinde; ya da hanedan arm aları yoluyla sem bolize edilir. Askeri birlikler veya gizli topluluklar gibi özel gruplara kabuller ile sosyal statüler de ayın şekilde sembolik olarak belirtilebilir. İlk erkek ve kadın
F ra n sa ’nın St. A m and M an astırın d ak i 16. yüzyıla ait bu Incil’de, Eski Ahit’teki Y aradılış bölüm ü, tezhipli harfle ayrılan iki sahneyle resm edilm iştir. T an rı sold a güneş ve ayı, sağ d ay sa Adem ve F lavva’yı yaratm ıştır.
3 0 S E M B O L L E R İN G R A M E R İ
Âdem ve Havva
V ücut sanatı
ister isim siz b ir çift isterse Adem ve H avva (Y ahudilik, H ıristiyanlık ya da M üslüm anlık geleneğine göre ilk erkek ve kadın) olsunlar, açıkça b ir çift oluşturan erkek ve kadın figürleri genellikle çeşitli insan gruplarının ilk atalarını tem sil ederler. Böylelikle kan bağlarını ve ak rab alığı sem bolize ederler.
Afrika, A m erika ya da O kyanus kültürlerinde görülen bazı dekoratif sem bollerdeki insan temsillerinin -v e vücut san atın d aki y an kılarının- çok derin bir önem i vardır. M aorilerde dövmelerle betimlenen koru m otifi dinam ik büyümeye işaret ederken, A frikalıların deriye kazıyarak y aptıkları işaretler kabile kim liğini ya d a kab u l ayinlerini simgeler.
Totem kazıkları
Milli bayrak
Totem kazık ları genellikle Kuzey A m erika’nın kuzeybatı kıyı bölgesinde görülür. Totem canlılarının ve m itolojik varlıkların belirgin şekilde oyulm uş ve renklendirilm iş tem sillerinden oluşan bu am blem ler bir klanın m itolojik kökeninin ve kolektif kim liğinin çeşitli yönlerini ve yanı sıra her b ir canlının ayırt edici özelliklerini sem bolize eder.
Milli bayrak bir ulusu, ülkeyi ve halkını sim geler; örneğin beyaz üzerine kırınızı haçın (Aziz Georgios haçı) Ingiltere’yi tem sil etm esi gibi. Milli bayrak zam an içerisinde değişebilir, ancak her zam an söz konusu ulusun ortak tarihine ya da karakterine ait önemli bir unsuru işaret etmelidir.
S E MB O L L E R İN G R AM E R İ
31
Savaşçılık ve K abul Töreni Sembolizmi Ayrıca bkz. El izi, sayfa 49 K artal ve şim şe k ler, sayfa 163
Semboller uzun zam an boyunca savaşçılıkla, erginleşme ve kabul törenleriyle ilgili, bazıları savaş alanlarından sa natçıların tuvallerine geçen kavram lar iletmiştir, insanların savaşçı seçkinler araşm a katılabilecek yeterlikte olduğunu kanıtlaması cesaret ve kabiliyet gerektirir ve başarı sembol lerle gösterilir; örneğin bir Ortaçağ şövalyesinin m ahm uz larıyla ya da Masai kalkanının yüzeyindeki bir .«/«toyla (sembol). Kalkanlar da Kuzey Amerika’daki bozkır yerlile rinin “güç” sembolleri gibi koru yucu imgeler ya da A vrupaU ann armacıhk geleneğinde olduğu gibi tanımlayıcı işaretler taşıyabilirler. Askeri sancaklar ayrıca arkadan ilerleyenlerin birliğini ve aıııansızlığım ilan etmek için —sıklıkla yırtıcı bir kıışu veya hayvanı anış tıran- semboller kullanırlar. Savaş alanı armaları
14. yüzyıl Alm an elyazm ası M anesse Kotie k siiıd e yer alan b u çarpışm a sahnesi A vru pa’d aki hanedan arm acılığının sav aş alanındaki kökenlerini gösterir. Ü stündeki m otif alttaki bazı kalkan lara d a yansım ış olan san cak B raban t ve L im b u rg D ükü I. Joh an n ’ı tem sil eder (yak. 1 2 5 4 -9 4 ) ve B raban t’m şahlanm ış altın sarısı aslan ı ile L im b u rg ’un kırmızı aslanını birleştirir. 3 2 S E M B 0 1 .1 . E R İ N G R A M E R İ
Şövalye m ahmuzları
Kızılderili kalkanı
Süvarinin çizm elerine takılan bir çift m ahm uzun sivri uçlarıyla uyguladığı b a sk ı, atı d ah a hızlı koşm ası için dürter. A vrupa’da “ m ahm uzunu h ak etm ek” deyim i bir erkeğin şövalyeliğe layık olduğu anlam ına gelirdi. Bu nedenle m ahm uz şövalye dem ektir, ayrıca im tiyazı ve kendini kanıtlam ış olm ayı simgeler.
K alk an onu taşıyan kişiyi -gerçek ve sem bolik a n lam d a- korur ve dış yüzeyinde sergilenen im geler de o kişi hakkında d ü şm anlarına birtakım m esajlar verir. Örneğin Kuzey Am erika bozkır yerlilerinin sav aş kültüründe kırınızı el cesareti, gücü ve y aşam enerjisini tem sil eder.
A vrup a’nın armalı kalkanları
Roma askeri sancağı
Soylu kişileri sav a ş alanınd aki am açlara göre basitçe tan ıtan İngiliz arın acılık sistem i gelişip değiştikçe çok d ah a k arm aşık arm alı k alk an lar tasarlanır. Örneğin K ral II. R ich ard’m 1 3 9 7 ’de Norfolk un ilk dükü T h om as M ow bray’e bah şettiği im tiyaz arm ası İtirafçı E d w ard ’a atfedilen arm ayı içinde barındırır.
R om a im paratorlu ğu lejyonunun, bazı san at eserlerinde de rastlan ılan kartal san cağın da ( aq u ila ), şim şeklerin üzerine tünem iş ve defne çelengi içine alınm ış bir kartal betim lenm iştir; bu sembollerin hepsi gücü ve zaferi ifade eder. A ltındaki SPQ R harfleri L atin cede Senatus Populusque Romanus (“ R om a H alkının Sen atosu ” ) deyişinin kısaltm asıdır. S E MBOL!. ER İ\
G R \ ME R î
33
Soyluluk, Aile ve Hanedan Kimlikleri Ayrıca bkz. S a v a ş a lan ı a rm a la rı, sayla 32 sayfa 136-37
Dünya genelinde aile, klan, kabile ve ulusal topluluklar doğal sembollerle, sıklıkla da totem biçiminde temsil edilip tanıtılırlar. Avrupa ülkelerinde ve de Japon ya’da son dere ce ayrıntılı arıuacılık sistemleri gelişmiştir; bunların genel likle benzer şekilde doğadan esinlenilmiş, dekoratif, stilize sembolleri sanat eserlerinde sıkça görülür. Avrupa armaları ile Japon mo/darımn (arm a) savaş alanında kimlik tespiti ne yardımcı olm ak üzere tasarlandıkları düşünülse de, her iki sistem de kendine has arm acılık sembolleri ya da sembol kombinasyonlarıyla soylu aileleri ve hanedanları (daha sonra da tüzel kişileri ve bölgesel oluşumları) ta nıtarak zam an içinde daha çok soyla ilgili am açlar taşır lıale gelmiştir.
Japon hanedan nişanları
I5ir Jap o n kabuki oyunundan I>ir sahne: askerlerin gölü geçerek akın ederken görüldüğü hareketli b ir tasvir. 19. yüzyıla ait bu ııkiyo-e baskısın d aki askeri san cak lard a göze çarpan sem boller bazı Japon /«o/zlarında görülen sembolleri yansıtıyor.
As kürkü
Beş yapraklı as
A vru pa’d a yetişen a s (k ak ım ), siyah renkli kuyruk ucu d ışında her tarafı beyaz bir kürk hayvanıdır. As (arm acıh kta renk olarak sınıflandırılm ıştır) soyluluğu, O rtaçağ dönem inin efsanevi m irasım sim geler ve ancak toplum un en üst b asam ağm d ak ile r bu sıcak tu tan göz alıcı kürkü giyebilir.
Cinquefoil (beş yapraklı stilize b ir çiçek) figüründen türeyen beş yapraklı as önce Beauuıont sonra da L eicester ailesinin arm ası olm uştur, ilk olarak Leicester Diikü Robert Fitz-Pem eU ’e (ö. 1206) kelim e oyunuyla gönderm ede bulunm ak için “ farek u lağ ı” (pimpernel) çiçeği deseninin uygulandığı sanılıyor.
Devedikeni
Ogi desenli mon Ü stteki illüstrasyonda gösterilen Japon monu üç katlan m ış yelpaze (ogi) desenlidir. Ihı tarz bir yelpaze gerek taşıyıcı çubukların sayısı gerek ku m aşının tipi, rengi ve dokusuyla (hepsinin sem bolik bir anlam ı vard ır), arm ayı taşıyanın soyluluk statü sü ya d a m esleği hakkında bilgi verir.
Iskoçya d a yetişen devedikeni ülkenin nişanı ve sim gesidir. Ihı dikenli bitki, L al incede Nerrıo me i.mpime lacessit (“ B an a sald ıran cezasız k alm az” ) özdeyişini düstur edinm iş “ En K ad im ve En Soylu Devedikeni T a rik a ti” adlı bir Ingiliz şövalyelik tarikatinin de am blem idir.
S
E M B OI I F Jî İ \ G R A ME Hj 35
K işisel ve Sosyal Kim lik Ayrıca bkz.
San at eserlerinde karşım ıza çıkan belli bazı semboller in
T aşıy ıcılar, sayfa 209 T u d o r gülü, sayfa 213
sanları tanımlıyor ya da onların sosyal kimliği hakkında bilgiler veriyor olabilir. Sözgelimi hanedan arm aları soy luları ya da kraliyet m ensubu kişileri simgeliyor olabilir. İngiliz krallığının veliahtım gösteren devekuşu tüyü nişanı gibi, bazı nişanlar kesin bir şekilde kalıtsal olm asa da ki şisel değil sosyal konumu temsil eder olmuştur. Ne ki bir sembol veya amblemin yalnızca soylularla sınırlı olmayıp -sanatçısı da dahil- herkesi temsil edebileceği; ister soytarı şapkası ister kral tacı olsun, bir başlık ya da kıyafetin onu giyenin kimliği hakkında apaçık bilgiler verebileceği de unutulmamalıdır. Tu d o r hanedanı sembolleri
Canterbırry K ated rali dolaylarındaki Christchurch K apısı T u d or hanedanının üyelerinden biri olan VIII. H enry ııiıı hüküm darlığı dönem inde yapılm ıştır (1 5 1 7 ). Bu d etayda bir çift T u d o r taşıyıcısı (ejderha ile tazı) ve T u d or gülü görülüyor.
36 S E M B O L L E R İ N G R A M E R İ
Kraliyet güneş ışığı
Veliaht nişanı
İngiliz kralları III. Edvvard (1 3 1 2 -7 7 ) ve VII. Ilen ry ’nin (1 4 5 7 -1 5 0 9 ) kullandıkları hanedan arm aların d an biri, bir bulutun ardından beliren güneş ışınlarının stilize edilm iş bir tasviri olan güneş ışığıydı. K raliyet açısından neyi temsil ettiği tam olarak belli o lm asa d a güneş ışığı um ut veren iyim ser b ir sem boldür.
A lm anca leh dien (“ H izm etiniz deyim ” ) sloganlı tacın içinden yükselen üç devekuşu tüyü Ingiliz tahtının veliahtının, genellikle de G aller Prensi'nin hanedan nişanı olm uştur. K ay n ağı K ara P ren s’in (1 3 3 0 -7 6 ) annesi H ainault İn P hilippa'nın ailesidir.
Sanatçı monogramı
Soytarı
San atçılar eserlerini bazen im zalarını olduğu gibi a tara k , bazen de Flam an ressam Antlıony varı D yck’m (1 5 9 9 -1 6 4 1 ) yaptığı gibi bir m onogranıla im zalarlar. Bu gibi kişisel işaretler eser ile yaratıcısı a rasın d a b a ğ ku rm ak la kalm az, eserin değerini de artırır.
O rtaçağ A vrupa’sı sarayların d a çalışan soytarılar ya d a profesyonel şakacılar san at eserlerinde -v e iskam bil k artların d aöylesine ilginç ve çok renkli şap k a ve kıyafetler içinde resm edilm işlerdir ki onları 21. yüzyılda bile hem en tanıyabilirsiniz. (Bu “m ask a ra la r” alegorik resim lerde ah m aklığı tem sil eder.)
S
EM BOL
L
ER İ N
G BAME Uİ
37
Yazmak ve Kaydetmek Ayrıca bkz. M ısır hiyeroglifleri: firavunun b e ş ism i, sayfa 66-67 A rap k a lig ra fisi, sayfa 135
Bilgiyi kaydetm e arzusu ve bu arzuyla icat edilen yazı sistemleri insan dili ve uygarlığının evriminden ayrı tutu lam az. En eski yazı karakterleri, sembolize edilen bir nes neyi, kavram ı ya d a kelimeyi tasvir eden piktogram lar, ideogram lar ve logogram lardır. Ancak zam an la bunlar yetmez olm uş ve böylece soyut alfabeler geliştirilmiştir; yine de yazı karakterleri ile sem bolizm ve sanat arasın d a ki güçlü bağ kopm am ıştır. Örneğin Mısır hiyeroglifleri ve Avrupa rııııik harfleri, eşlik eden imgelere dair yazılı bir yorum sunarlar. Eski Yıman yazı karakterleri 1lıristiyanlığm ilk döneminde birçok sembole temel teşkil etmiştir. Parşöm enler üzerine resmedilen Çin yazı karakterleri g e nelde san at eseri kabul edilir.
Runik sem boller
8. yüzyılda bu balin a kem iğinden mücevher kutusu üzerine oyulm uş runik yazı karakterleri arasın d a eski A nglo-Sakson alfabesine ait “ r” ve “ t ” harfleri de bulunur. B urada gösterilen detay N orthum bria’d a işlendiği düşünülen Frenklerin Mücevher Kutusu 'mm bir levhasına aittir. .İN
İ M in M| | m \
(.|{ \\|| 1(1
Runik yazı karakterleri
Maya glifi
MS 3. yüzyıldan itibaren İskandinavya ve B atı A vru pa’d a kullanılm ış olan eski Germ en alfabesin e ait harflerin ya da yazı karakterlerinin (rıme) büyülü bir sem bolizm içerdiklerine inanılırdı. Ü stteki h arfler A n glo-Sakson (ııtharkına (runik alfabe) aittir: “ d ” daeg (gün), “ t ” tir (m itolojik tanrı “T y r” ) ve “ r ” rad (at sürm ek) an lam ına gelir.
K lasik M aya dönem inden (M S 3009 0 0 ) kalm a üstteki g lif bir sözcük ya da tüm cenin bütününü ifade eden bir sem bol ya da logogram dır. Ja g u a r kafasın ın tem sili üzerine kıırıılu olan bu Maya logogramı “ja g u a r ” an lam ına gelen balam kelimesini sem bolize eder.
Tezhipli harf
Çin yazı karakteri
“ T ezhipli” ya da süsleıneli b a ş harfler m inyatürde başlı b a şın a birer san at eseridir: Avrupalı keşişlerin MS 4 0 0 d e n O rta ç a ğ d ı son un a kad arki dönem de kopyalayıp yarattıkları H ıristiyan m etinlerinin z a rif bir özelliğidir. Kclls K itabı ad ıy la bilinen İrlan d a’daki tezhipli Incil yazm asın d an alınan üstteki “ D ” harfinde bir kuştan esinlenilm iştir.
Ü stte görülen Çince karakter onur ya da ahlaklılık gibi bir dolu yan anlam taşım akla birlikte tem elde dürüstlük ya da doğru d avran ış an lam ına gelir. Ayrıca K onfüçyüsçülüğün Beş ürdeıni ııden biri olan adaleti (diğerleri cömertlik, edep, bilgelik ve içtenliktir) ifade eder.
S t: M B O L L E R t N G R A M E
R İ 39
Makrokozmos ve Mikrokozmos Ayrıca bkz. Beş Çin Elem enti. sayfa 152-53 D ört Salg ı, sayfa 225
Tüm dünyada toplum lar, evrenin işleyişini ve kozmik enerjilerin ya d a gök cisimlerinin Dünya ya nasıl elki et tiğini kavram a uğraşı içerisinde, en bilinenleri (ve sanat eserlerinde en çok temsil edilenleri) Çin ve Batı astrolo jilerinin prensiplerinde özetlenmiş olan çeşitli m akrokoz mos ve m ikrokozm os teorileri geliştirmişlerdir. Ayrıntıda birbirlerinden ayrılsalar da, lıer iki sem bolik sistem de bir kişinin doğum tarihinin -y a da daha doğrusu, o tarihin çakıştığı ilgili durum ların - onun kişiliğini etkilediği inancını p ay laşır. Ayrıca, Çin’in tıbbi diyag ram larında ve Batı nın " Zodyak insanı illüstrasyonlarında sem bolize edildiği gibi, doğal güçle rin ve astrolojik faktörlerin insan sağlığını etkilediğine de inanılır.
Zodyak insanı
A lm an tıp adam ı Georg B artisch ’in 1583 İ,i' yayım ladığı, göz bozukluklarına dair bilim sel bir incelem e olan Ophthalmodouleia, D as İst Augendienst'in içinde soldaki ah şap b ask ı da yer alır. Çevredeki 12 im geden ortadaki in san figürüne çizgiler çekilerek, Aslan d a dahil olm ak üzere Batı astrolojisindeki burçlar ile insan vücudundaki organ lar arasın d a bağlan tı kurulur. İti
MB O L L E R İN t; lî A M E HI
Çin zodyakı
Çin tıbbı
Çinlilerin inancında evren p asif ve aktif enerjiler olan yin ve yangın -tai-chi sem bolünde gösterildiği gibi—karşılıklı etkileşimiyle işlem ektedir. 12 Dünyevi Dal dan (TerrestrialBranch) oluşan “ zodyak’ ın (burçlar kuşağı) 12 yıllık döngüsü, lıer biri bir yıla tekabül eden 12 hayvan sembolünden oluşan bir çem berle temsil edilir.
Geleneksel Çin tıbbına göre, y aşam enerjisini tem sil eden chi (veya qi) vücutta m eridyenler (kan allar) yoluyla dolaşır ve bunların tıkan m ası sağlığı kötü yönde etkiler. H er bir m eridyen yirı w yangın etkisi altındadır. (Beş tem el elementin her biri bir organ a karşılık gelir.)
Batı zodyakı
A slan’ın fiziksel etkileri
Balı mn astrolojik prensipleri 10 gezegen ve 12 burç etrafın d a (bunlar glifler ve figüratif im gelerle sem bolize edilm iştir) şekillenir. B u rçlar bir olasılık çerçevesi oluştururken, onları yöneten gezegenler yönlendirici güçler olarak hareket ederek D ü nya’ya ve insan bedenine etki ederler.
E skiden dört elementin “ salg ı” form undaki hareketlerinin insan ak im a ve bedenine yansıdığı düşünülür, bununla beraber burçların bedenin uzuvlarını ve organlarını etkilediğine inanılırdı. Sözgelim i Aslan belkem iği, sırt ve kalbe etki ederdi.
S E M B O L E E R İ N G R A M E ii i 41
Kaderi Etkilemek Ayrıca bkz. El izi, sayfa 49 T a r o l’un A sılm ış A dam ı, sayfa 227
Her çağdan ve uygarlıkları insanlar hayalın rastlantısal niteliklerini gözlemleyerek kaderlerinin ilahi bir el tara fından kontrol edildiği çıkarsam asını yapm ışlardır. Mito lojide olduğu gibi san atta d a bu kavram sözgelimi çarkını çeviren K ader H anım 9la ya d a yaşam ipliğini tutan Uç K ader Tan rıçası’yla sembolize edilmiştir, insanlar kader lerini bir p arça kontrol edebilm ek için faldan, örneğin sembollerle dolıı T arot falından m edet um m uş; kendile rini koruyacakları inancıyla m uskalara sembolik anlam lar yüklemiş ve sim ya gibi karm aşık sem bolik sistemler geliştirmişlerdir.
Kader H anım ’ın çarkı
Romalı y azar Boethius’uıı
De consolatione philosophiae (Felsefen in T esellisi) adlı eserinin Jean de M eung tere ii ın es in den alınan 15. yüzyıla ait bu illüstrasyonda K ad er H anını çarkını döndii rürken görülüyor. Ç arkı feleği n dön inesiyle insanların talihleri tersine dönerek sosyal kon u m lan altü st olur. 4 2 S i; VIB 0 1.1. E R İ \ G R A M E R İ
Çarkıfelek
Ü ç Kader Tanrıçası
Ç arkıfelek hayalın öngörü lemezliğini sim geler; öyle ki toplum un en tepesindekiIer bir süre son ra kendilerini en altta bulabilirler, bunun tersi de geçerlidir. Genellikle b aşın d a tacıyla am a bazen de gözleri bağlı resm edilen Kader I lanım (öncülleri Tyhke ve Fortu n a adlı tanrıçalardır) Rönesans san atın d a çarkını çevirirken gösterilir.
Greko-Rom en tanrıçaları M oiraların (L at. Parcae) ya d a Üç K ader T an rıçası ııııı insanın kaderi üzerinde koni rol sahibi olduğuna inanılır, bu d a ellerinde tuttukları iplikle sem bolize edilirdi. Uç kız kardeşten Lak h esis in çu b uğu ipliği ölçer, K lotho’nun örekesi örer ve A tropos’un m ak ası d a keser. Böylece bu üç işlem doğum , y aşam ve ölüm e karşılık gelir.
H am sa ya da H am eş Stilize edilm iş el biçimindeki bu m u sk a genellikle hamsa ya d a hameş (A rapça ve Ibranicede beş anlam ına gelir), O rtadoğu’d a da F a tm a ’nın eli olarak bilinir. N azara karşı korunm ayı simgeler.
N igredo Simyacılığın büyük faaliyetinin ilk evresi olan Nigredo ölüm ve yeniden doğum için gereken arınm ayla eş tutulur. Bir tabut içinde kral (Sol) ve kraliçenin (Luna) bedenleriyle sembolize edilir.
Yıldırım düşen kule
T aro t’un Büyük Sır kartlarından biri olan 16. yüzyıla ait bu kartta, kuleye yıldırım düşm esiyle aşağı düşen iki ad am betim lenir. V ahiy y a da cezalandırm a y oluyla dünyevi bağlardan kurtulnıavı sem bolize eder. .S i: M B O L L i-, R I \
G İt A M E R İ
43
Fantastik Yaratıklar Ayrıca bkz. Ha, sayfa ‘2 9
Sirenlerin şarkıları
Gem isiyle Sirenleri ardında bırakan Odysseus/Ulysses’i betimleyen bir mozaik. Geminin mürettebatı Sirenlerin şarkılarını duym am ak için kulaklarını mum la tıkamışken, Odvsseus/Ulysses yelken direğine bağlanmış olduğundan herhangi bir tepki veremiyor.
44
F an tastik y aratık lara her kıtanın san atın d a rastlanır. Peki, am a var olm adıkları halde nedcıı böyle gök, deniz ve k ara canavarları hayal edilm iştir? Bu sorunun cevabı onların sem bolik anlam ında yatar, zira her bir yaratık, varlığı her daim güçlü bir şekilde lıissedilsc de yaşam ın bilinm eyen ya d a gerektiği gibi anlaşılam ayan bir yönünü tem sil eder. D olayısıyla bu m elez yaratıklar, T rito n d a temsil bulduğu üzere, deniz gibi doğanın gizemli
diyarlarına;
rasgele
yıkıp
geçen
güçlere
(K h im aira); insanoğlunun doğasının hayvansı ve kösnül yönüne (M inotauros ve Sirenler); veya ölüm korkusuna (Cerberııs) işaret ederler.
S E M B O L L E R İ N GRAMERİ
Triton
Khimaira
Triton Poseidon ve Am phitrite’nin oğlu olduğu halde, “ T riton lar” deniz adam larını, yani erkek gövdesi ile balık ya d a yun us kuyruğu karışım ı deniz varlıklarını ifad e eder. Genelde sarm al deniz kab u ğ u n d an borusunu üflerken betim lenen Triton denizlere hükm eden gücü tem sil eder.
Y unan m itolojisinde K h im aira aslan başın a, keçi gövdesine, ucunda yılan k afası olan bir kuyruğa ve bazen de fazladan bir iki hayvan k afasın a sahiptir. Fırtınaların ete kem iğe bürünm üş hali olan bu can avar, kah ram an Bellerophontes onu defederıe k ad ar yeryüzünü ve denizleri yerle bir eder.
Sirenler
Cerberus
Yunan destanı O dysseia1d a betimlenen Sirenler, karşı konulm az çekicilikteki şarkılarıyla, denizcileri kasten tu z ağa düşüren deniz perileriydi. Sıklıkla, örneğin antik çöm leklerde, k ad ın başlı k u şlar olarak resm edilen Sirenler tıaz düşkünlüğünün yol açabileceği olası felaketleri sim geler.
Yunan m itolojisinde C erberus ölüler diyarı H ad es’iıı kapısını koruyan ve hiçbir canlıyı oraya sokrnayıp hiçbir ölüyü de oradan kaçırm ayan üç başlı yırtıcı bir köpekti. A rad a bir kandırılm ış olsa da, C erberus dehşet veren ölüm ü ve ölümün kaçınılm azlığım tem sil eder.
SL M BO LLERİN
GRAMERİ
45
İnsan Varoluşunun Alegorileri Ayrıca bkz. Mmere dane, sayfa 69 D aplıııc, sayfa 173
San at sembolizm yoluyla gözle görünenden çok daha de rin anlam lar aktaran alegorilerle m ükem m el uyuşur. Bu tip alegoriler örneğin insan ömrüne, ya da istedikleri k a dar güzel ya d a güçlü olsunlar, sonuçta herkesi ölümün beklediği uyarısına işaret ederler. Ölüm Batı ııın Varıitas natürm ortlarının ve Rönesans dönem indeki alegorik z a fer tablolarının odak noktasıydı, insan deneyiminin ha yali unsurları olan beş duyu veya I îıristiyanlık erdemleri gibi bazı ortak tem alar genellikle uygun bir vasfı, tabiatı ya da özelliği sem bolize eden sim geler taşıyan kadın fi gürleriyle temsil edilirdi.
M em ento m ori Fransız sanatçı Philippe de Gham paigne’in (1 6 0 2 -7 4 ) bu karanlık ve kasvetli tablosu yaşam ın kaçınılm az olarak ölümle sonlanacağım n sak m m aşız bir hatırlatıcısıdır. L ale uçucu güzelliği sembolize ederken, kum saati gelip geçen zam anı, kurukafa ise —iskelet parçası o larak ölüm ü tem sil eder.
46 S EM B O L f. ER İ \ G R A M E H İ
Koku alma duyusu
As ya da kakım
Beş duyu (işitm e, görm e, koku alm a, tat alm a ve dokunm a) B a tı san atın da, her hiri tem sil ettiği duyunun özelliklerine uygun sim geler taşıyan beş kadın tarafın d an resm edilir. Örneğin Koku, elinde hoş kokulu çiçekler tutar. Menekşe gibi kokulu çiçekler farklı alegorik bağ lam lar içerisinde de kokuyu sem bolize edebilir.
İffet bir zam an lar I lıristiyan A vru pa’sın d a öyle değerli bir vasıftı ki san at eserlerinde bir erdem olarak kişileştirilirdi, iffet Rönesans ve Barok tab lolarınd a, bem beyaz kürküyle (gerçi kuyruğu siyah kalırdı) bekâreti sim geleyen a s ya da kakım la tem sil edilirdi.
İskelet
Defne dallarından çelenk
Defne d allarından çelenk ilk olarak GrekoRomen san atın d a, güneş tanrısı A pollon/ Apollo d aim a yeşil kalan y apraklard an oluşan tacıyla resm edildiğinde görüldü. Antik R om a’d a askeri zaferle b ağ d aştırılsa d a, geleneksel bir sim ge olan “ defne yapraklarıy la süslenm ek” kişinin onurlandın İmaya layık olduğunu göstererek aslın d a şiir ve m üzikteki b aşa rıla ra d ikkat çekerdi.
Dünyanın her yerinde ölüm ün doğal sembolle) olan iskelet ve kurukafc O rtaçağ’dan beri memerıto mori deyişiyle (Latin cede “ U n utm a ki bir gün öleceksin” anlam ına gelir) birlikte A vrupa san atın d a yer b u larak , hepim izi ölüm ün beklediğine d air sem bolik bir m esaj verm işlerdir. Bu nedenle m addi başarı sem bolleriyle yan y an a konuldukları d a görülür,
$
#
SEM B O L L E R İ N G R A M E R İ 4
Giriş Ayrıca bkz. M ısır h iyeroglifleri: firavun un b e ş ism i, sayfa 6 6 -6 7 P o p ü le r H indu tan rıları, sayfa 106-7 B u dizm ’in Yedi H âzin esi sayfa 116-17
A frika’da yaşayan insanların çevrelerindeki doğal dün yayla kurdukları yakın ilişki, gökyüzünde, k arad a ve de nizde gördükleri her şeye derin sem bolik anlam lar yük lemeleriyle san atlarında açıkça görülür. Örneğin Aıılik Mısırlılar dünya görüşlerini resmederken, çevrelerinde gözlemledikleri canlılarla açık paralellikler kurm uşlar dır. Kabile aidiyeti, savaşçı kimlik ve kan bağıyla ilgili konular da benzer şekilde doğadan esinlenilen sem bol ler aracılığıyla aktarılm ıştır. Keza Mısır hiyeroglifleri ve Ashantilerin adirıkra motifleri (bkz. s. 68-71) A frikalıla rın karm aşık kavram ları ifade ettikleri, birçoğu doğadan esinlenilmiş sem bolik sistemlerden sadece ikisidir.
Hiyeroglif sembolleri
M ısır’ın Deir el-Baiıri bölgesindeki H atşep sut defin tapm ağın da bulunan rölyefe ait bu hiyeroglif detayın da Firavun III. T h u tm osis’in (lık. MÖ 1 4 7 9 -1 4 2 5 ) kartuşlar içindeki taht ve doğum isim leri görülüyor. Sol iist köşedeki doğan firavunun I lorus ismini gösterir ( bkz. s. 6 6 ). S ağ ali köşede ise ebrdi hayat bah şedilm iş” deyişi görülebilir.
50
VI R İK A
Taveret
Fil
Antik M ısır’d a çocuk bekleyen anneler doğum tan rıçası T av eret’in him ayesine sığınırm ış. H am ile göbeği ve sarkan göğüsleriyle zihinlerde canlandırılan T averet in bedeni, ağırlıklı olarak yavrularım sald ırg an ca savunan hipopotam biçim inde tasarlan m ış, tim sah kuyruğu ve aslan pençeleriyle de yırtıcılığı pekiştirilm iştir.
kil, zekâsı, uzun y aşam ası, büyüklüğü, gücii ve doğal h ay atta düşm anı olm ayışı (insanlar dışında tabii) nedeniyle A frik a’d a hayranlık, korku ve saygı uyandırm ış, b u ndan dolayı d a kabile reisleri ve krallarla özdeşleştirilm iştir. D olayısıyla fil A frika san atın d a bilge, m ü şfik ve de güçlü bir lideri sim geler.
S an k o fa
Sankofa m otifi Ashanti (ya da Asaııte) insanlarının adirıkra sem bollerinden biridir. Y um urtasını geri koym ak için kafasın ı çevirm iş kuş betim lem esi “ geri dön ve oıııı getir” m esajı vererek, kişinin geleceği verim li kılm ak için geçm işine dönm esi gerektiğini iıııa eder. “Ebedi hayat bahşedilm iş”
Bu beş hiyeroglif sem bolü M ısır san atın da sıklıkla firavu nlar için kullanılan bir deyişi ifad e eder: “ ebedi hayat bah şedilm iş” . Üçgen hiyeroglifi koni şeklinde kesilm iş bir ekm ek dilim ini gösterir, “bah şed ilm iş” an lam ına gelir: tepesine ilm ek atılm ış haç (ıanklı) “ lıa y at” dem ektir: “ eb edi” ifadesini veren hiyeroglif ise k ob ra, ekm ek som unu ve to p rak parçasıy la sembolize edilm iştir.
Yoruba Tanrıları Ayrıca bkz. T h o r’un çekici,
sayfa 25
A frika’nın batısındaki Y oruba insanlarının taptıkları tanrılara topyekiın orişa (ya da “ tan rılar” anlam ına ge len orisa ) denir. Çok sayıda orişa olduğu lıalde, hepsi s a nat eserlerinde betim lenm em iştir ve çoğu zam an k arm a şık özellikler gösterdiklerinden, onlarla ilişkili semboller görece değişkendir. En sık tasvir edilmiş olanlar doğanın çok çeşitli güçlerini temsil edenler ya da arketipsel öne mi olanlardır. Bunların arasında fırtına tanrısı kaprisli Şango, ana tanrıça Yem oja, savaş tanrısı Ogıın, avcılık
orişası Oşosi ve aşk tanrıçası Oşun sayılabilir.
Oşun
Cinsel güç ve şiddet
Şan go ’nun üç karısından biri olan O şun N ijerya’nın Oşun (ya d a O sun) N ehri’yle özdeşleştirilm iş ve bu nedenle tatlı suyla b ağd aştı rılm ıştır. Gel geleli m esasen cinsel aşk ve güzellik tanrıçası olarak ululanır; elinde bir ay n ayla sem bolize edilm esinin nedeni de bu olabilir.
A frika’nın batısındaki Berıirı C um huriyeti’ne ait bu eserde T an rı Şarıgo’nun iki başlı baltasın ın stilize edilm iş yorum u tüm dikkatleri üzerinde topluyor. Şan go ’ya öylesine güçlü bir erillik ve d oğurtkanlık atfedilir ki (aynı zam an d a d a ikizlerin koruyucusuydu) rahipleri onıın bu cinsel gücünü dengelem ek için kadın kıyafeti giyer.
5 2 AFRİ KA
Şango
Yemoja
E skid en O yo’nun savaşçı ve acım asız büyücü kralı olan am ansız Şan go, öldükten son ra Y o ru b a’nın gök gürültüsü ve şim şek tanrısı olarak ilahlaşır. Yeryüzünde öfkesini k a b artan lara fırlattığı şim şekleri sim geleyen iki başlı b a lta başlıca sem bolüdür.
O rsa la rın birçoğunun anası olan Yem oja anneliğin ve O gün N ehri’nin ilahi tem silcisidir (özellikle su ve doğurganlıkla bağdaştırılm asınm nedeni de bu du r). D olayısıyla balık kuyruğuyla ya d a bir çift dolgun m em e gibi anneliği çağrıştıran işaretlerle sem bolize edilir.
Ogün
Ogün sa v a ş ve kurban etm eyle ve yanı sıra Yoruhalıların bıçak gibi geleneksel kesici silahlarının an a m ad d esi dem ir ve çelikle özdeşleştirilen bir o rg a d ır. O nedenle genellikle başlıca sem bolleri olan p alalar ve dehşet uyan dıracak k a d a r geniş ağızlı bıçak veya kılıçlarla betim lenir.
Oşosi hayvanların ve de dü şm anların avlanm asını sağlad ığın a inanılan Yoruba onmasıdır. Bu nedenle çoğunlukla avcıların geleneksel sim geleri olan yarım ay şeklindeki y ayla ve ölüm cül görünüm lü bir okla sem bolize edilir.
\ İ Hİ KA
53
Mısır Tanrıları Ayrıca bkz. İMısır k rallığ ı,
sayfa 64-65
Doğal dünya Mısırlı yazıcılar ve sanatçıların tanrılarının temsilinde kullandıkları sembollerin birçoğuna esin kay nağı olmuştur. Gökyüzüne baktıklarında, tezahürlerinden birine bürünm üş olarak gökyüzünü kateden giiııeş tanrısı R a’yı gördüklerine inanırlardı; havada süzülen bir doğan onlar için H orus’u, daireler çizen bir çift çaylak ise Isis ve kız kardeşi Neftis i temsil ederdi. Bu tanrıçalar çaylak kı lığında, ölümü ve yeniden doğumu kendi sembolik tem si line zemin oluşturan erkek kardeşleri Osiris’i arayıp oııun ardından yas tutarlardı. Ayrıca H athor’a olduğu gibi Isis’e de ana tanrıça olarak tapındırdı. Bu nedenle her iki tanrıça da inekleri beslerken betimlenildi.
Osiris
Ana tanrıça İsis
O siris öldürülüp p a rçalara ayrıldıktan sonra ceset parçaları toplanıp bir a ray a getirildi ve m um yalandı. Böylece yeniden canlanıp yeraltı ııın ve yaşam d an sonraki dünyanın ölüm süz hüküm darı oldıı. Ö lüm ü yenm esi m um yalanm ış bedeniyle, hüküm darlığı ise değnek, gürz ve ate f tacıyla sim gelenir.
Isis de H athor da güneş diski ile öküz boynuzlarından oluşan b ir başlıkla resm edilir. Firavun H orem heb (lık. MÖ 1 3 1 9 -1 3 0 7 ) göm ütün dek i duvar resmine ait bu detayda, soldaki taht hiyeroglifi sayesinde tanrıçanın Isis olduğunu teşhis edebiliyoruz.
54 AFRİKA
Ra
Horus
M ısır’ın güneş tanrısı R a’nm birçok tezahürü vardır; örneğin doğan şeklinde tem sil edilen Rc-I Iorakti. E n çok da, güneş diskini tem sil eden (bazen üzeri uraeusla kap lan m ış olarak; bkz. s. 65) ve genellikle kırm ızı renkte bir çem berle sem bolize edilm iş ve bu sık sık onun b aşlığı olarak betim lerıı niştir.
F iravun la özdeşleştirilen Horus yükseklerden u çarak her şeyi gören doğanla (bazen tüm üyle bir doğan bazen de doğan başlı b ir adam olarak) sem bolize edilm işti. T an rısal krallığın sim gesi olduğu için çifte taç (pscherıt ) giyerdi. Re-1 Iorakti olarak temsil edildiğinde ise tacı bir güneş diskiydi.
Isis ve Neftis
Hathor
Isis O siris’in karısı (ve kız kardeşi) ve H oru s’un annesidir. İsm i (Isis “ tah t” dem ektir) tahtın hiyeroglif tem sili olan başlığıyla (sold a) sem bolize edilir. N eftis İsis ve O siris’ in kız kardeşidir. Başlığı (sağ d a) ism inin hiyeroglif biçimini gösterir: geniş bir konutu ta rife d e n dış duvarın tepesindeki kâse “ Evin H anım ı” olarak okunur.
I Iathor’a ana tanrıça olarak tapınılır, dolayısıyla d a genellikle em ziren, sü t veren in e k Ie tem s il edili rd i. S ığı r sembolü genelde güneş diskini k ap say an sığır boynuzlarıyla kısaltılır ve bu aynı zam an d a Isis i de temsil ederdi. H er iki M ısır tan rıçası d a farklı m itolojik geleneklerde H oru s’un an ası olarak bilinir.
AF Rİ KA 55
Mısır Tanrıları Ayrıca bkz. Kybele, sayfa 171
M ısır’ın Ölüler Kitabı nda en çok anlatılan sahnelerden biri kalf) tartm a töreniydi. O siris’in m ahkem e salon u n daki tan rılar ara sın d a ilahi yazıcı Thoth, m um yalam a tanrısı Anubis, h ak ik at ve ad alet tan rıçası M a’at vardı. Bu tanrıların her birinin -v e dah a pek çoğu n u n - ana sem bolünde esin kaynağı doğaydı. Zira Antik M ısırlılar çevrelerinde yaşayan varlık lar ile ku tsal d iyarda y a şa yan lar arasın d a sem bolik bir bağlan tı ku rm aya son de rece yatkındılar.
M a’at
Evrensel düzen ve uyum , ad alet ve h ak ik at tanrıçası M a’a t genelde k alasın a taktığı devekuşu tüyüyle tem sil edilm işti. V arlığı, örneğin k alp tartm a töreninde, hakikati tem sil eden bu tüyle de sem bolize edilirdi.
Kalp tartm a töreni
Ü çüncü A ra Döııcm deri (MÖ 1 0 7 0 -7 1 2 ) k alm a bir ah şap sandık üzerindeki bu detaylandırılm ış sahne A nubis’i ölen kişinin kalbini b aşın a küçük bir tüylü taç takılm ış M a’a t figürüyle tartarken gösterir. İbis başlı Thoth, tah tta oturan Re-I lorakti’nin huzurunda, ölen kişinin ‘tem ize çıktığını” gösteren neticeyi kaydediyor.
5 6 AFRİ KA
Anubis
Thoth
N ekropolis tanrısı Anubis siyah bir çakal veya köpekle sim gelenirdi; zira gömii alan ların d a köpekgillere sık ça rastlarındı ve A nubis’in Mısırlıların m ezarlarını bıı leşçil h ayv anlardan koru yacağı varsaydırdı. Bir psychopornp yani “ ruh kılavuzu” olan Anubis ayrıca ölüleri O siris’in m ahkem e salon un a göt iirürdü.
Ay, bilgelik, bilgi, ölçüm tanrısı ve ilahi yazıcı Thoth iki h ayvanla sembolize edilm iştir: I lab eş m aym unu ve ibis. Dolunayı taşıyan hilal şeklindeki aydan oluşan başlığı onun ayla bağlantısını vurgular ve ayrıca çoğu kez yazıcı aletlerivle betim lenir.
Sekhm et
Khepri
S a v a ş tan rıçası ve h astalık getiren Sekhm et (“ K udretli O lan” ) dişi a slan la tem sil edilirdi. Bu dişi aslan şekli onun vahşi ve saldırgan olduğunu gösterir, aynı zam an d a d a kızgın güneşi sem bolize ederdi; zira altın sarısı aslan lar güneş varlıklarından sayılır ve Sekh m et’in B a’ııın —ya da “ göz’ iin kızı olduğuna inanılırdı.
M ısırlılar dışkı öbeği iten bokböceği ili* güneşin gökteki hareketi arasın d a paralellik kurm uş, y uvarlak öbekten çıkan yavru bokböceklerini güneşin şafak sökerkenki görüntüsüne benzetm iştir. D olayısıyla bokböceği K hepri’yi, yani giincş tanrısının sab ah görünüm ünü sim geler.
\ !’ B İKA
57
M ısır’ın Kutsal Sembolleri Mısır sanatında en sık görülen sem boller arasında, h a yat, sağlık, refah ve sonsuzluk gibi insanoğluna dair en temel ve en önemli kavram lara işaret eden sem boller var dır. Ankh, H orus’un gözü, asa (uas) ve shen halkasıyla gösterilen bu sembollerin güçlü sihirli özellikleri olduğu na inanılırdı, in sanlar m uska biçim inde tasarlanan bu sembolleri takar veya taşırdı, aynı zam an da da ölülerin yeniden dirilmesine yardım edeceği ve dirilişten sonra sonsuza dek sorunsuz bir hayat sürmelerini sağlayacağı um uduyla n aaşla birlikte gömerlerdi.
Hayat ve güç
Kom O nıbo’daki Sobek ve H aroeris T a p ın a ğ ın d a yer alan Ptolerrıaios H anedanı (MÖ 3 0 4 -3 0 ) dönem ine ait b u dekoratif alçak k ab artm a detayında, bir ankhsi asaları tu tm ay a yarayan iki kol verildiği görülür. Asaların b a ş kısım ları hayvan başlarıyla olan bağlantılarını vu rgu lam aktadır.
58
AFRİKA
M ısır’ın Kutsal Sem bolleri Ayrıca bkz. L otus, sayfa 113 L otu s, sayfa 123 L o tu s ç a k r a sı, sayfa 140
Genel olarak Mısır san atında görülen birçok sem bo lik öğe, firavunun krallığının ve tebaasının başarısı ve refalıı için haya) i bir önem taşıdığı kabul edilen birlik, uyum ve istikrar ilkelerini sadece onaylam ak değil, aynı zam an da d a sihirli bir şekilde harekete geçirm ek üzere tasarlanm ıştır. Bu yolla lotus çiçeği ve papirüs bitkisi gibi doğadan esinlenilmiş sem bol lere katm an katm an anlam lar (hem tekil hem ikili) yükle nirken, ikilik ve süreklilikle ilişkili derin kavram ları ifade etmek için de sem a-taui m o tifi ve djed sütunu gibi başka sem boller geliştirilmiştir.
Öteki dünyada yeniden doğmak
19. I lanedaıı dönem inde (MÖ 1 3 0 7 -1 1 9 6 ) yaşam ış Khabeklıerıt’ in ve karısının ah şap lahit üzerine resm edilm iş ikili bir portresi. H oru s’un bir çift koruyucu gözü tarafın d an gözetlenen çi ftin çevresi, yeniden doğum u sem bolize etm ek üzere belirgin b ir şekilde betim lenen lotus çiçekleriyle süslenip şenlendirilmiş.
60 M-KİK A
M asai K alkanları Ayrıca bkz. K ızıld e rili k alk an ı, sayfa 33 A vrupa’n ın arın alı k a lk a n la r ı, sayfa 33
Afrika nın doğusunda yaşayan M asai halkının sav aşçı larının ( rııoran) yaptıkları kalkan lar gün geçtikçe birer sanat form u olarak görülm ekle birlikte, hem savunm a am acı taşır hem de yüzeylerini süsleyen sem boller yoluyla sahipleri hakkında birçok bilgi aktarırlar. M asai halkının erkek çocukları uygun y aşa geldiklerinde, morarı yani savaşçı sıfatını kazanm aya layık olduklarını isp atlam a dan önce hep birlikte sünnet edilirlerdi. M anda derisiyle kaplı oval şeklindeki kalkan lar üzerine resmedilen sem boller (sira ta ) onların morarı olduğunu ilan ederken hem bağlı oldukları klanı ve yaş küm esini hem de (zam anla) gösterdikle ri bireysel kahram anlıkları ifade eder di. K ullanılan temel renkler siyah, beyaz ve griydi; kırm ızı kendini kanıtlam ış savaşçılara ayrılmıştı.
Masai savaşçısının işaretleri
D ah a ilk b ak ışta bir M asai morartın a y a d a savaşçısın a ait olduğu an laşılan bu inanda derisiyle kaplı kalkan , sirata segirayla, yani stilize edilm iş deniz salyangozu kabuk larından oluşan dikey bir çizgiyle ikiye ayrılm ış. K alk an onu kullanan kişinin savaşçı kardeşleri, kişisel geçm işi ve savaştaki perform ansı h ak k ın d a bilgi veren sem boller de sergilem ektedir.
62 AFRİ KA
S ira ta se g ir a K alkanın ortasından geçen sirata segira deseni onu dikeyine keserek iki eşit p arçay a böler. Sirata segirayı oluşturan m otif ve renkler çeşitli olsa d a, geleneksel olarak gücün ve talihin sem bolü olan deniz salvangozu k ab u ğ u üzerine kuruludur.
Yaş kümesi ve klan sembolleri
Aynı yaş küm esinde ya d a klan da olanların kalkan larında genelde sold a olm ak üzere aynı elips biçim li m otifler bulunur. Dolayısıyla b u şekiller ortak deneyim veya kan bağıyla birbirine kenetlenm iş belirli bir morarı grubunun aidiyetini simgeler.
Kişisel sem boller
S irata e l langarbw ali
Önden bak ıld ığın d a, kalkan ın sa ğ tarafını süsleyen sem boller genelde ona salıip olan morarı h akkın d a kişisel bilgiler verir. Ö rneğin bu sem boller belirli bir aile gru bu n a aidiyetin işareti ya d a takdire değer bir kah ram anlığın kaydı olabilir.
Sirata el langarbıvali denilen kımızı leke ya d a çiçek m otifi bir askerin savaş m eydanında kazandığı m ad aly ay a benzetilebilir, çünkü çarp ışm a esnasın da sergilenen sıradışı cesareti ifade eder. Morarı bu sem bolü aııcak b ir şefin onayıyla kalkan ına çizebilir.
Mısır K rallığı Ayrıca bkz. Pschent, sayfa 48 O siris, sayfa 54
Antik M ısır san atı tan rıla ra d a ölüm lülere de yer verir ken, dünya üzerin d eki yaşam ı boyu n ca H o ru s’un k u t sal tem silcisi o ld u ğu n a in anılan ve ölüm ünden sonra O siris’le özdeşleştirilen firavun figürü onların ara sın d a benzersiz bir k o n u m a sahiptir. F iravunun k işiliği, çe şitli kral portrelerinin, b azıları Y ukarı ve A şağı M ısır'ın uyum içerisin deki birlikteliğini an ıştıran çeşitli sem bo lik un su rlarıyla - b ilh a ssa ta ç la rla - ayırt edilir. Nemes b aşlığı; uraeus; ta k m a sak a l; değnek ve gü rz; b o ğ a ku y ruğu gibi b a şk a k raliy et sim geleri de onun k u tsal h ü küm darlığını sem bolize eder.
N e m e s başlığı F ira v u n u n nemes b a ş lığ ı, k u m a ş a şa ğ ı in ip om uzların ön k ısm ın d a n sa rk a r a k s ır t t a to p lan acak şe k ild e şeritli sert k e te n bezden y a p ılırd ı. B aşlığın a s la n yelesine, y a n i güneş ve R a ’yla ilişk ilen d irilen a s la n a b e n zem esin d en d o la y ı sem bolik b ir an lam ı vard ı.
64 AF Rİ KA
Yeraltı dünyasının kralı
F iravun 1Iorem heb’in (hk. MÖ 1 3 1 9 -1 3 0 7 ) K ra lla r V adisi ’ndeki m ez arın a yapılm ış bir d u v ar resm in d e O siris’in m u m y alan m ış figürü betim lenir. B aşın d a a t e f tacı, elinde değnek ve gürzle görülen yeraltının kralın ın yeşil teni bitkisel y aşam ı ve yeniden doğum u sim geler.
U raeu s K rallığa sald ıracak herhangi bir güce ateşli zehir tükürm ek üzere firavunun gözlerinin ü stü n d e durup şah a kalkm ış kob ra yılanı uraeus tan rısal korum ayı sim geler. Uraeus genellikle k o b ra tan rıçası U d jat’ı tem sil eder. Ancak R a’nın gözünü de işaret edebilir.
Takma sakal
Firavunun k ayışla bağlanm ış sert görünüşlü takm a sakalını doğalm ış gibi gösterm ek için herhangi bir çab ay a gerek duyulm am ıştır, çünkü bu onun hü kü m dar statüsün ün sem bolüdür. Bu tip bir sak al ucu kıvrık olarak betim lendiğinde, am aç kral ile O siris, yani yeraltı dünyasının ilahi hüküm darı arasın d a b a ğ kurm aktır.
Değnek ve gürz
Boğa kuyruğu
M ısır’ ın krallık sim gelerinin önemli sem bolik öğelerinden biri olan değnek (aslen çiftlik hayvanlarını kontrol etmek için kullanılırdı) ve gürz (eskiden kam çı ya d a sinek kovucıı olarak kullanılm ış olabilir) kralın otoritesini tem sil eder. Ayrıca firavu n ile onun gibi bu aletleri taşıyan y eraltı dünyasının kralı O siris arasın da bağ oluştururlar.
Firavun çoğu kez beline bağlanm ış stilize bir ku yru kla betim lenir. Bu boğa kuyruğunu temsil eder ve am aç firavunun tab iatın dak i hayvani kuvveti, saldırganlığı ve cinsel gücii sem bolize etm ektir; bunlar sıklıkla “ güçlü b o ğ a” olarak anılan h üküm darların ideal nitelikleri olarak görülür.
AFRİKA 65
Mısır Hiyeroglifleri: Firavunun Beş İsmi Ayrıca bkz. Ilo ru s, sayfa 55
Antik Mısır’da her firavunun beş “ resm i” ism i vardı: H orus ism i; İki İlanım ın ism i; Altın Iloru s ismi; taht ismi yani prae/ıonıen:, ve doğuştan gelen isim yani no/nen. Doğuştan gelen isim ler kişiden kişiye değişse de, unvanın cinsini gösterm ek için aynı hiyeroglif semboller kullanılırdı. Mısır san atında karşınıza çıkan bu görsel işaretler kralın bir ya da birden fazla ismi olduğuna dikkatinizi çekecektir. Bir praenomem veya noırıem teşhis etmenin bir b a şk a yolu ela onları çevreleyen oval k artu şlara (sherıu ) bakm aktır.
Horus ismi
Firavun, krallık konutunun kerpiç cephesini ve arkasın d aki duvarları temsil eden dikdörtgen şeklinde bir çerçevenin (serekh) tepesine tünem iş doğanla gösterilen tanrı H orus’la özdeşleştirilir. F irav u n ’un I lorus ism i bu serekhu ı içine yazılm ıştır.
6 6 AF R İ KA
Firavunlukta veraset
18. H an ed an dönem ine ait Tutan kam on m ezarındaki duvar resm inde, T u tan k a m o n (sol) ve ardılı Ay (sağ) figürlerini isim lendiren iki çift oval k artu ş görülüyor. Ay, T u tan k am o n ’un m u m yası üzerinde, ölenin duyularını yeniden can landırdığın a inanılan b ir ayin olan ağzın açılm ası törenini icra ediyor.
İki H anım ’ın ismi
Altın Horus ismi
A k bab a ve şah a kalkm ış kobra hiyeroglifleri, sırasıy la Y u karı ve Aşağı M ısır’ı tem sil eden a n a tan rıçalar N ekhbet ve U d ja t’ı sim geler. H er birinin üstünde durduğu sepet (neb) ise '"hanım i - y a da efendiyi—gösterir. Bu gru plan dırm a firavunun " ik i H an ım ”m ı ya d a rıeb ti yani ism ini tanım lar.
Firavunun Altın H orus ismini vurgulayan hiyeroglif işareti iki bileşenden oluşur: gösterişli bir tabure (esasen "a ltın ” an lam ın a gelen hiyeroglif sem bolik olarak hem güneşi hem de yok edilem ezliği im a eder) ile onun üstüne tünem iş bir doğan (ku tsal H oru s’u işaret eder).
Taht ismi
Doğuştan gelen isim
Saz bitkisi ve arı hiyeroglifleri "saz bitkisinden ve arıdan gelen” anlam ına gelir ve bu da firavunun talıt ism idir (ayrıca onun pracnomcm y a d a ncsu-bitysi olarak bilinir). Saz bitkisi Y ukarı M ısır’ı, arı ise Aşağı M ısır’ı sim geler ve böylece unvan "Y ukarı ve Aşağı Mısır K ralı” anlam ına gelir.
F iravun un doğuştan gelen ism inin ( nornerı) b aşın a kaz ya d a ördek (se ) ve güneş (re) hiyeroglifleri konur; bu nedenle b u n a se-re ism i de denir. Se "o ğ u l” an lam ına gelir, re ise B a ’yı, yani G üneş tanrısını gösterir. Böylece bu ikili sem bol "R a nın oğlu” olarak kralın tanrısallığını ilan eder.
Adinkra Sembolleri Ayrıca bkz.
Batı A frika’d a G an a’da yaşayan Ashanti (ya da Asante)
E şm crk ezli çem b erler, sayfa 243
ğu yüzlerce motiften oluşur. Bunların başlan gıçta cenaze
halkı tarafından geliştirilmiş adinkra sem boller toplulu m erasim lerinde kullanılan kum aşlara basıldığı, ancak sonradan giderek yaygınlaştığı düşünülür. Bugünse el yapım ı nesnelerden m imariye, dokum adan şölen kıya fetleri 11e her tür nesneyi süslemektedirler. Bazı adinkra sembollerinin özgün an lam lan unutulm uş olsa da, çoğu popüler adinkra evrensel -örneğin kutsala ve ölüme d airilkeleri ifade eder ya da geleneksel bir deyişin sembolik kısaltm ası olarak kullanılır.
Owuo atvvedee
Tanrı andaçları
Adinkra sem bolik sistem ine göre oıvuo atıvedee m otifi,
G an a, K u m asi’cleki geleneksel bir tap ın ak ta yer alan d u var resm inden alınan bu detayda iki adinkra sem bolü sergilenm ektedir. Serb est çeviriyle "T a n rı cennettir” an lam ın a gelen
ycryiizündeki vaktim iz sona erdiğinde bizi b u dünyadan öteki dünyaya çıkaran ölüm m erdivenini tem sil eder. Dolayısıyla, hepim izin günü gelince öleceğini h atırlatarak bize erdem li bir hayat sürm eyi tavsiye eder.
68 A F R İ K A
Nyarhe biribi ıvo soro sem bolünün altın d a görülen Gye Nyame, T an rı’nm , yüzünü ona çevirenlerin sesini duyup onlara yol göstereceğini söyler.
M m usuyidee
Adinkrahene
Mmusuyidee adinkra m otifi kutsiyeti ve
Adinkrahene " adinkranm kralı' dem ektir ve bu m otif adinkra sem bollerinin en
aynı zam an d a iyi talihi sem bolize eder. Bazı yorum lara göre, bu işaret kedinin titizlikle kendini temizleyip pisliklerden arındırm asını a k la getirir, dolayısıyla saflığı, kötü talihin defedilm esini ve kutsan m ışlığı ifad e eder.
M m ere d an e
Mmere dane m otifi adinkra sembolik dilinde bize "z a m a n geçiyor” dem ektedir. Birbirinin ayna im gesi üçgenler zam an ölçen kum saatin i akla getirir; onları birleştiren çem ber ise hiçbir şeyin sab it veya aynı kalm adığının tem inatı olan zam anın sürekli hareket halindeki sonsuz çevrim ini tem sil eder.
önemlisi kab u l edilir. Birçok em saline esin kaynağı olduğu düşünülen adinkrahene nin ilk anlam ı liderlik vasfıdır: eşmerkezli üç çem ber şefliği, yayılm ayı ve yandaşları işaret e(ler.
Gye N yam e E n popüler adinkra sem bollerinden biri, "T an rı h ariç” an lam ına gelen ve insanın “T a n rı’d an b a ş k a ” hiçbir şeyden korkm am ası gerektiğini ifade eden Gye Nyame m otifidir. D olayısıyla bu şekil bir yerde N yam e’nin m utlak gücünü ve evrensel üstünlüğünü belirtmektedir.
Adinkra Sem bolleri Ayrıca bkz. Aziz A n dreas, sayfa 185 Koç, Aries , sayfa 219
Çağrıştırdıkları atasözlerine, hikâyelere ve kavram lara aşina olanlar adinkra sembollerinin dekoratif tasarım lar dan ibaret olmadığını, “ nasıl yaşam alı” sorusu hakkında anlam lı m esajlar ve akıllıca öğütler içeren bir başvuru kay nağı olduğunu bilirler. Ne ki bazı
adinkra sembolleri öyle stilize edilmiştir ki. konuya yaban cı olan bir kişinin özellikle de şekillerden yola çıkarak anlam lan
hakkında
bir
tahminde bulunm ası zor dur. Gerçi, tarak biçimi nin kolayca seçildiği duafe deseni
örneğinde olduğu
üzere, daha temsili sembol leri yorum lamak o kadar da zor değildir.
Ayin tarağı
Ashantilerin cenaze törenlerinde kullandığı düşünülen soldaki ah şap tarak ile cluafe adinkra sem bolü arasın da su götürm ez bir bağlantı vardır. T arağın sapının ortasındaki yüz, bir doğurganlık sem bolü olaıı ak uaba figürünü andırır.
70
\ 1 HIK \
N yam e nnwu n a m aw u Dört ucu oval şekilli bir h açı andıran adinkra sem bolüne “ T an rı ölm ez, öyleyse ben de ölm eyeceğim ” an lam ına gelen nyame anımı na rnaımı denir. D olayısıyla N yam e'niıı ve ona inanan ların ruhlarının öliim süzliiğü 11ii anlatır.
Duafe
Dnafe adinkra sem bolü Ashanti kadınlarının kullandığı ah şap tarak la tem sil edilir. Böylelikle, kişinin görünüşüyle g uru r du ym ası, bakım lı ve güzel olm ak gibi, geleneksel olarak kadınlara atfedilip değer verilen niteliklerin yanı sıra, d ah a güçlü “ k ad ın sı” erdem ler olan diğerkâm lık ve başkaların ın bakım ını üstlenm ek gibi an lam lara da gelir. AFRİKA
71
Karga Ana kach in ası
M ısır bitkisi
Angıvusnasomtaka yani K arg a A na tüm kachinaiann, ya d a Kuzey A m erika’nın
M ısır M ezoam erika d a temel besin m addesi olarak o k ad ar önemli bir ekindi ki, yaşam ın ve bereketin bu evrensel, sembolü ilahi bir konum a sahipti. Örneğin M ayaların erkek m ısır ilahlarının birçok tasvirinde bu tahılın başağı y a da koçanı insanın yüz batlarını ya da başlıkları andıran m otiflerle birleştirilm iştir.
güneybatısındaki I lop i insanlarının yardım cı olarak gördüğü liirn ruhsal varlıkların anası kabul edilir. Ksasen iki y an m a k arg a tüyleri takılm ış tnrkuaz başlıklı m askeler ve oyuncak bebeklerle sem bolize edilir.
Ayı
Tavşan
Kuzeybatı Pasifik Kıy ısı'uda yaşayan Amerikan yerlilerinin sanat eserlerinde temsil edilmiş birçok klan hayvanında olduğu gibi, bu ayı da kulakları kafasında taç şeklini alınış biçimde resmedilmiştir. Ayrıca geniş pençeleri, birçok dişi ve dışarı fırlamış bir dili vardır. Ayı avcılıkta ya da ev idaresinde güçlii ve kabiliyetli olmayı simgeler.
T av şan Azteklerin 2 6 0 günlük takvim inin bir parçasını oluşturan 20 gün ism inin çevrim inde sekizinci günü (Tochtli) tem sil eder. M ezoam erika da tavşan özellikle ayla ve pulcjue denilen —bulanıklığı nedeniyle sütü, doğurganlığı ve anneliği çağrıştı ran alkollü b ir içecekle özdeşleştirilir.
AMERİKA
Navaho Y e isi Ayrıca bkz. Dönen kütiik, sayfa 91 Gökkuşağı, sayfa 29
Navaho yeisi yani “ kutsal insanları” , K utsal Yol gibi sağaltm a ya da uyum sağlam a törenleri için özellikle y a ratılan, kum veya toprak boyayla yapılm ış resimlerde be timlenir. Önceden belirlenmiş kalıplara ve ilkelere göre yapılan bu resim ler hem kutsal (yei varlıkları için taşıyıcı görevi görürler) hem de kısa öm ürlüdür (tören sonrasın da im ha edilirler). Bu imgelerin kutsal olm ayan ve daha kalıcı benzerleri günüm üzde kilimlere ve battaniyelere dokunm akta ve Navaho yerlisi olm ayanlara yei sem bo lizmi ve işlevi hakkında bilgi vermektedir. Bu ruhani var lıklar önden stilize ve sabit bir şekilde resm edilm iş uzun, dik vücutlu insanlar biçim inde temsil edilir.
“Dönen kütükler”
Genellikle Gece Yolu İlahisi için canlandırılan “ dönen kü tü kler” hikâyes in i temel alan bu N avaho ku m resm inde dört çift kadın ve erkek yei vardır. Bundan b aşk a, gökku şağı tan rıçası ve K on uşan T an rı da görülebilir (resm in ü st kısm ında, elinde sincap derisinden b ir çan ta tutuyor).
74 A M E R İ K A
Konuşan Tanrı
H astseyalti (K on uşan Tan rı veya Sessiz Konuşan) Cece Yolu İlahisi’nde öne çıkan ve doğu, gündoğum u ve m ısırla ilişkilendirilen önemli biry eıd ir. Bu eğitici rııh beyaz bir yüzle; lic terliği sim geleyen, tüyleri dik bir başlık la; ve içinde m ısır poleni bulunan sincap derisinden bir çan tayla tem sil edilir.
Erkek y ei E rk ek y ei dişi m uadillerinden genel olarak y uvarlak k afalarıyla ayrılır (çünkü iki cins de etekli tasvir edilebilir). Erkek ruhunu sim geleyen diğer nitelikler arasın da, siyah ve sarı renk kullanım ı ile şim şek ya d a çarpık çizgi süslem eleri vardır.
Kadın yei
Gökkuşağı tanrıçası
Kadın yei. N avalıo kum resim lerinde ve dokum alarında genellikle k are ya da dikdörtgen k afalarıyla tanınır. Buna ek o larak, bu kadın figürlerini tem sil eden renkler çoğunlı ıkla m avi ve beyazdır. A yrıca süslem e am açlı düz çizgiler eklenebilir.
G ökkuşağı y eisi N avaho sanatındaki diğer y ei figürlerini çevreleyerek, boşluk (“ rulı açıklığı” ) d oğ u d a ya da üstte olacak şekilde üç kenarlı bir “ çerçeve” oluşturur. Bu koruyucu tanrıça yem in gökyüzü ile yeryüzü arasın dak i yolunu sim geler ve ıızuıı, çok renkli bir bedenle gösterilir.
AMERİKA
75
Hopi K achiııaları Aynca bkz. Ihılülo, savfa 87
Kıızey A m erika’nın kuzeybatısında ya'
,
,
, .
,
'.
şayan, tarım a dayalı bir toplum olan H opiler kış gündönüm ii ile yaz gündönüm ü arasındaki dönemde 3 0 0 kadar
kachinanm (yağm ur getiren doğa ve bereket ruhları) aralarında yaşadığına inanırlar. Hu zam an zarfında, onları canlandırarak aracılık edenlerin giydik leri kostüm ler ve m askelerle sembolize edilen bu ruhsal varlıkların eşliğinde ritüel danslar icra edilir. I ler bir kachinayı tanım layan nitelikler ve sem boller (en çok fabfetalarında ya d a başlıklarında görülür), genelde Hopi çocuklarına eği tim am açlı verilen ve bugünlerde hızla bir san at biçimine dönüşen, kavak kö künden yapılm ış oyuncak bebeklerle çoğa İl ılır.
Zım ilerin k achin a bebekleri
Kachirıalar sadece H opi kültürüne m ahsus değildir, diğer A m erika yerlileri için de önemlidir. Bıı alacalı bıılacalı Zııııi kachina bebeği 1 9 1 5 yıllarında ah şap , boya, b am deri ve b a şk a m alzem elerden yapılm ış. K afasındaki boynuzlar bir bu falo kachinası tem sili olduğunu gösteriyor (ayrıca karşı say fay a bakınız). 76
\ ME R İK A
G üneş k ach in ası
Kelebek Kız
G üneşin ruhu olarak görülen T aw a (Güneş) kachinası haliyle sıcaklık, ışık ve m utluluk an lam ına gelir. Çeperi tüylerle bezenm iş yuvarlak başlığı, ışıyan güneş diskini sem bolize eder. Bu yuvarlağın alt yarım dilim i gök m avisine, üst varışındaki iki çeyrek dilim ise güneş kırm ızısı ile sarıya boyanm ıştır.
Kim ileri onu b ir kachirıa olarak görm ez, am a b ir tören dansçısı olan Palhik M ana (Kelebek K ız), b aşın a bir “ saygı ru h u ” {kachirıa) tablelası takm ış olarak temsil edilir. Kelebekleri ve mısırı (ikisi de bereket ve y aşam dem ektir) işaret eden sem boller, şekli y ağm u r bulutunu andıran bu tabletayı süsleyebilir.
Kartal kach in ası Kw ahu (k artal) kachinasıyla özdeşleştirilen kostüm bir çift kartal kan ad ın d an , sarı gagalı turkuaz bir m askeden ve tüylü bir başlıktan oluşur. K artallar, insan lar ile ruhlar âlem i arasın d a m esaj taşıdıkları düşüncesiyle, H opilerce k u tsal addedilir.
Beyaz Bufalo kach in ası M osairu (Beyaz Bııfalo) kachinası. başın a bir çift kıvrık uçlu bufalo boynuzu takm ış halde resm edilir. Ayrıca beyaz şeritli başlığı ve kostüm ü hayvanın postunu akla getirir. Türlerine ender rastlan dığı için beyaz bu falolar k u tsal addedilir. K utsiyeti veya talihi sem bolize ederler.
AMERİKA
77
Aztek Tanrıları Ayrıca bkz. S orgu çlu y ılan , say fa 93 A sk lep ios’tın a sa sı,
sayfa 29
Isp an yo l istila c ıla r ta ra fın d a n
yok ed ilen e k a d a r
Mezoamerika’da lıüküm süren Aztek uygarlığı kendinden önceki uygarlıklardan, özellikle de Mayalardan birçok tan rıyı miras almıştır. Bununla beraber, bu tanrıların kolektif ve bireysel özellikleri Aztek halkının ilgi ve ideallerini yansıtsa da, temsil edilen sem bolik değerlerin çoğu hem önceki panteonlardan türe m iş hem de doğadan alınmıştır. G erçekten de A zteklerin oldukça stilize edilmiş bir sanatı olduğu halde," örneğin O D günümüze kalan heykeller, el yapımı nesneler ve tezhipli yazm alarda, onların tanrıla rını tespit edip tanım lam aya
Xochiquetzal
Quetzal kuşunun kızı I ve yeşil tüyleri güzelliğin doğal bir sembolü olarak hayli değerliydi. Bu zarif kuş, ideal kadınlığı tem sil eden sevgi ve d oğurganlık tanrıçası Xochiquetzal’la (“ Ç uetzal Ç içeği” ) üzd eşleştirilirdi. X <ıc.lı iquetzal gen ellik le kafasın d a kuş liiylerinden olu şan bir b aşlıkla resm edilirdi.
78
AMERİKA
yardım cı olan tüylü ve yılansı formları seçmek zor değildir.
Yılan etekli tanrıça
M eksika’nın T eh uacan bölgesinde bulunan Aztek figürü C oatlicue’nin birbiri içine geçm iş çıngıraklı y ılanlardan oluşan eteği açık bir1 şekilde görülm ekte. K afatasın ı an dıran yiizü ve sark ık göğüsleri, “ eteği yılanlarla dokunm uş k ad ın ”m hem doğum hem de y aşam ı sem bolize eden bir tanrıça olarak statüsün ü d ah a d a vurguluyor.
Diğer Mezoamerika Tanrıları Ayrıca bkz. Y eraltı D ünyası T an rısı Ja g u a r , sayfa 89 J a g u a r S a v a şç ı T a rik atı, sayfa 89
M ezoam erika insanlarının kutsal saydığı tanrıların, on lara tapınanlam ı farklı endişelerini yansıtan ayrı ayrı doğaları vardı. T oprağın verimliliği ve m ısırın büyüm e siyle özellikle ilgilenen M ayaların özel bir önem atfettiği tanrılar arasında yağm ur tanrısı Chac da vardı. Temel uğraşları aynı olduğu için Aztekler de bu tanrıların icra atlarını kendi panteonları içinde devam ettirdiler. Ne ki uygarlıklarının savaşçı niteliği, elyazm ası
sanatında
oldukça
karm aşık ve dinam ik bir tarzda betimlenmiş olan tanrılarından birçoğunun savaşçı tabiatında kendini belli eder.
Aztek yağm ur tanrısı
İki çok renkli Aztek seram ik vazosunun yüzeyindeki ja g u a r dişleri ve p atlak gözler onun y ağm u r tanrısı T laloc olduğunu gösteriyor. “ S ağ lay an ” tanrı T laloc’un Tenoclıtitlan’d aki Tem plo M ayor’un zirvesine yapılm ış tap m ak ta y aşad ığın a inanılır, ona orad a tapınılırdı.
80
MEKİK A
Voodoo L o a la rı 4> rica bkz. Meryem A n an ın Yedi Acısı,
sayfa 183
Voodoo ve onunla ilintili Vondou, Santeria ve M acumba gibi kutsal inanışlar Kuzey ve Güney Amerika kıtalarında, Afrikalıların köle olarak yaşadıkları New Orleans, Louisiana, l laiti, Dominik Cumhuriyeti ve Brezilya gibi yerlerde ortaya çıkıp gelişmiştir. Kölelerin birçoğu Batı Afrika’dan getirildiğinden, Voodoo geleneği o bölgede gelişmiş, ancak Rom a Katolikliği gibi inanışların bazı unsurlarını da bün yesinde toplamıştır.
Voodoo
yüzlerce ilahı ya da loayy (yüce varlık ile insanoğlu arasındaki aracılar) tanır. Bir loamn var lığı Voodoo törenlerinde bir ritüel dahilinde, onun bireysel sembolünün (nere) çizilmesiy le uyandırılır. Bazılarını bu rada göreceğiniz nereler sanat eserlerinde her geçen gün daha fazla yer bulmaktadır.
Erzulie Dantor
I lailili sanatçı Andre Pierre’in 1978 tarihli L a Reirıe dit Vodoun Mııî/ırssc Erzulie Dantor (Voodoo K raliçesi - Erzulie D an tor I lam ın) adlı tablosu nda E rzulie’nin karanlık yönü betim leıım iştir. K alple çevrili b a ş harfler göğsünü süslem ekte, veresi —bir kılıcın deştiği k alp—ise ayaklarının dibinde gösterilm ektedir.
S2 t MERİK A
Damballa
Legba
E n önemli /o a, hepsinin b a b a sı kab u l edilen D am b alla’dır (ayrıca D am balla-W edo ya d a D anblıalalı-W edo da denir). “ Büyük Y ılan ” olarak D am b alla piton ya da boğa yılanı gibi oldukça büyük yılanlarla sem bolize edilm iştir. D olayısıyla yılan D am b alla peresinin en önemli parçasıdır.
Güneş ve büyücülükle ilişkilendirilir, ancak L e g b a ’nın en önemli rolii ölümlü dünya ile yoldaşı /onlar arasın d a kapıcılık yapm asıdır. Ona M aître C arrefour (“ Kesişen Yolların E fen d isi” ) da denir ve peresinin esası, kesişen yolları sim geleyen haçtır.
Erzulie
Baron Samedi
Dişi locı E rzulie ya d a E rzulie H anım ayla özdeşleştirilir. Güzel, erotik ve kibirli olarak nitelendirilen E rzulie varsıllık, mal varlığı ve aşk gibi hayatın güzelliklerine düşkünlüğüyle bilinir. Aşkın sem bolü olan kalp onun peresini özetler.
Baron Sam edi (“ C um artesi” ) guedeler olarak bilinen /oolar g ru b u n a aittir. Tehlikeli ruh lar olarak görülen bıı grup şehvet d üşkünüdür, am a en tem elinde ölümle bağlantılıdır. Bi r gııecle olarak Baron Sam ed i’nin peresi tab u t ve m ezar gibi ölüm le ilgili sem boller üzerine kuruludur. AMERİKA
83
Ayrıca bkz. Kartal ve şim şekler, sayfa 163 S a v a ş tan rıç a la rı, sayfa 175
Kartal
K uzeybatı Pasifik K ıyısı’nm biçim çizgisi anlayışına göre kartalın en belirgin özelliği aşağ ı doğru kıvrılan g agasıd ır (başlıca biçim çizgisi olarak genellikle siyah renktedir). B aşat bir H aid a arm ası olarak kartal olağanü stü avcılık hünerini ve yanı sıra duym a, görm e ve liderlik gibi üstün yetileri tem sil eder.
84
AMERİKA
Kuzeybatı Pasifik Kıyısı Kabile Armaları Kuzeybatı Pasifik Kıyısı bölgesinde yaşayan Amerikan yerlileri (Tlingit, I lakla ve Tsim slıian; Bella Bella, Bella Coola, Kw akiutl ve N ootka yerlileri ile Sahil Salişleri) g e leneksel olarak balıkçılıkla geçinm iş, aynı soydan veya kabileden grupların yaşadığı geniş ahşap kom ün evleriy le, bölgenin sahil köylerinde kalıcı yerleşimler kurm uş lardı. Bu kabileler tarih boyunca ortak kimliklerini koyu renkli kabile arm alarıyla, ya i ki boyutlu olarak ah şa b a oyarak ya da evlerin ön cephelerine, totem kazıklarına ve diğer el yapım ı gereçlere res m ederek -tek tek veya kom binasyonlar halin d e- ifade ederlerdi. Bu arm aların birçoğunda o yörenin canlıları görü lür. Bu hayvanların her birine farklı sembolik anlam lar yüklenmiştir. Haida kuzgun totemi
19. yüzyılda arjilitten (bir tür k ay rak taşı) oyulm uş bu H aid a kuzgun totem inde, Kuzeybatı P asifik Kıyısı san atın d a kuzgun resm etm ekte faydalanılan karakteristik k a b a biçim çizgileri kıı ilanıIrnıştır. H aid alar arjilitten yapılm ış z arif san at eserleriyle tanınırlar.
Katil balina
K unduz
K atil balin alar H aielalara göre tüm canlıların ve iktid ar sem bollerinin en kudretlisidir. K uzeybatı P asifik K ıyısı san atın d a genel olarak büyük sırt yüzgeçleri ve onun önündeki h ava deliğiyle ayırt edilirler; yan yüzgeçleriyle resm edildikleri de olur.
Su bendi yapıcısı kunduz yaratılışı, inşa etmeyi ve çalışkan lığı tem sil eder. K uzeybatı P asifik K ıyısı san atın d a sıklıkla bir çift kesici diş; uzun ve y ukarı kalkm ış bir kuyruk; ve bazen de ön pençeleriyle b ir balık y a d a kü tü k y akalam ış halde betim lenir.
Kuzgun
Kurbağa
Kuzeybatı Pasifik K ıyısı’nın belki de en popü ler arm ası olan kuzgun düz ya d a çok h afifçe kıvrılm ış bir gagay la tem sil edilm iştir. E fsaneye göre, insan oğluna gök cisim lerini ve bu yolla ışığı ve ateşi verm iş bir hileci ve kültürel k ah ram an olan leşçil kuzgun aynı zam an d a düzenlilikle ilişkilendirilir.
K u rb ağ a kütlem si form ların yum urtam sı ve U -şeklindeki öğelerle birleştirildiği K uzeybatı Pasifik Kıyısı san atın da genellikle kocam an gözler ve geniş bir ağızla betim lenir. B u rad ak i k u rb ağ a haberci olarak kabul edilir, ayrıca büyü ve talih sem bolü o larak d a görülür.
A M E R İK A
85
Aztek Tonalpohuallisi Ayrıca bkz. Su, sayfa 11
Aztek gün isimleri
Aztek gün isim leri Miquizli, Ati, T ecp atl ve Izcuintli’nin sem bolleri sırasıyla k afa ta sı, su akıntısı, çak m ak taşı ve köpektir. Bunları betim leyen dört glifin her biri 15. veya 16. yüzyıla ait bu B orgia E ly azm ası’n da görülebilir.
94
\WI r j k \
Güney A m erika kültüründe bin yıllık dönem de çeşitli takvim ler kullanılm ıştır am a en önemli ve yaygın olanı 26 0 günlük alm anaktır. Aztekler buna tonalpohııalli der. 20 gün ism i ve 13 gün sayısından oluşan iki çevrimin birbiri içine geçm esinden ibaret olan bu 2 6 0 günlük takvim kehanetsel am açlar için özel bir önem taşır, çiiııkü 20 günün her biri farklı sem bolik çağrışım larla yü k lüdür: B azıları uğurlu bazıları uğursuz bu çağrışım lar hangi günün şan s hangisinin ise şanssızlık getireceğini söyler. Tonalpohuallimıı tekil bileşenlerini tem sil eden güller (gün isim lerini sim geleyen birkaçım bu rada gö rebilirsiniz) ta şlara oyulm uş ve elyazm aları aracılığıyla bugünlere ulaşm ıştır.
/M •
•
(jirış Ayrıca bkz. Hindu Trinıurti, sayfa 104-5 Çiıı İni-clıi sembolü v e pa-kııa trigram ları, sayfa 148-51
Kutsal ve toplum sal inanç, düzenleme ve zenginleşme konusunda en ileri düzey sistemlerden bazıları A sya’da gelişm iş ve nerede olursa olsun, sanatta en anlam lı -ve en z a rif- biçim de ifade edilmiştir. Eski M ezopotamya'nın, Hinduizm in, Budizm in. T aoizm ’in ve Şintoizm ’in do ğaüstü varlıkları ve dinamik panteonlarından Yahudilik ve İslam ’ın tektanrıcılığm a k ad ar tüm derurıi inançlar, san atta akıl alm az derecede karm aşık olanlardan nefes kesici derecede basit olanlara kadar çok çeşitli sem bol ler içinde vücuda gelmiştir. Japon lar kimlik am blem le rini bir sanat form una dö nüştürm üş (bunlara morı denir), Çinliler ise m akro ve mikro kozm oslara iliş kin fikirlerini sembollerin en yalın olanlarıyla akı a r ılıkları sanat biçimlerinde ııstalaşm ışlardır.
Asurlu gardiyan
Yaridak i melez lamassu figürü MÖ 8. yüzyıla tarihlenen alçı kabartmada gururlu bir şekilde duruyor. Şeytan kovarı koruyucu bir sembol olarak iktidarı, anıtsal gücü ve otoriteyi ifade etmesi amacıyla boğa gövdesi, kartal kanatları ve insan başının birleşiminden ohlşt urulmuştur. 96 İSVA
Kurm a
Kurm a, Hindu tanrısı Vİsını nım insan suretindeki ikinci imgesi ya da Dünya ya inişinin tecellisidir. Kurm a olarak Vişnıı. belden yukarısı bir erkek biçiminde, geri kalanı ise sarhoş edici soma sıvısını yaratmak üzere okyanusun çalkalanm ası sırasında M andara Dağı nı daha iyi taşıyabilmesi için bir kaplum bağanın belden aşağısıyla sembolize edilmiştir.
Tai-chi ve p a-k u a şans tılsımı Sekiz pa-k u a y a d a bagııa trigraıııının çevrelediği tai-chi (laiji ya d a yin-yang ) çem beri, geleneksel Çiıı inancına göre tem el kozm ik enerjiler olan yin ve yarıg arasın d ak i etkileşim i sim geler. Ih. sem bolün Beş Z ehir” de dahil zararlı etkilere karşı en kuvvetli tılsım lardan biri ol d ıı ğıı dü şii n ii 1iir .
Laı B oğa gövdeli, kanatlı ve insan başlı melez bir varlık olarak gücü ve doğaüstü ya da dünyevi yetkeyi tem sil eden Uımassuyn betimleyen taş k ab artm alar, Eski M ezopotam ya’nın şehir k apıların d a ve girişlerinde, içeridekileri zarar görmekten korum ak üzere konum landırılm ıştır.
Hindu Trim urti Ayrıca bkz. Trimurti, sayfa 13 Kurma, sayfa ()7
En önemli Hindu tanrıları Brahm a, Vişnu ve Şiva dır. Hep birlikte Trimurti (Sanskritçede “Uç Biçimi O lan” an lam ına gelir) olarak bilinirler. “ Y aratıcı” (Brahm a), “ K o ruyucu” (Vişnu) ve “ Yok edici” (Şiva) tanrılar, tek tek taşıdıkları anlam ların birbiri içine geçmesiyle, varoluşun tümüne zemin teşkil eden o yüce kozmik dengeyi m uha faza ederler. Brahm a ahenk veren dah a soyut bir tanrı olarak kabııl edilir, am a yine de san atta temsil edilir. Vişnu ve Şiva resim ve heykel için çok dah a popüler konulardır ve çok farklı suretlerde resm e dilmişlerdir. Hele ki Vişnu nııu biri henüz görünmem iş olan on tane avatarı (dünyevi görü nüm) vardır.
Vişnu Visvarupa
Ja ip u r’d a bulunan 19. yüzyıla ait bu tab loda V işnu, m avi tenli Vişnu V isvarupa ya d a “ Evren Biçimli V işnu ” olarak resm edilm iştir. Dört eliyle geleneksel sim gelerini tu tm aktadır. Sol alttan b aşlayarak sa a t yönünde okunduğunda: topuz, disk, deniz kabuğu ve lotus çiçeği.
t ()-t
\M \
Popüler Hindu Tanrıları Ayrıca bkz.
Aralarında tanrıçaların da bulunduğu birçok 1lindu tanrısı
Üçüncü göz, sayfa 123 Lotus ça k ra sı, sayfa 140
insanlarda huşu uyandırm ış, dolayısıyla d a sanat eserle rine sık sık konu olmuştur. O koca ağzının iki yanından fırlayan kaplan dişleriyle, m anda iblisi M alıişa’yı yok eden tanrıça Durga, ya da Büyük Tanrıça Devi (Kali de benzer şekilde onun gazap dolu bir suretidir) imgelerinde oldu ğu gibi, bu temsillerden bazılarında çok sevilen mitlerden sahneler betimlenir. Şans tanrı çası L akşm i ya da saadet tanrısı Ganeşa gibi diğer tanrıların gö rünüşü -b ir lotus sembolü ya da pahalı olm ayan bir kutsal suret şeklinde—pek incelikli olm asa da yine aynı ölçüde güzel sanat nes neleriyle evlere ya da işyerlerine konuk olabilir.
Gazap dolu Kali
Yok edici tanrıçanın 19. yüzyıla ait bu tasvirinde, dehşet uyandıran k a lf a in sa ğ ellerinde ve dilinde k an vardır, sol elleriyle de bir kılıç ve kesik bir lıaş tutar. Şiv a’m n şaktisi (dişil enerji ve eş) olaıı k ali. tanrıyla ilintili üçüncü bir gözle betimlenir.
/ 06
\S VA
Budizm ’in Yedi Hâzinesi Bir Hint efsanesi evrenin Çakravartin adlı kusursuz lıir Ayrıca bkz. F il, sayfa 51 At, sayfa 145
kralından söz eder. “ Tekeri H arekete Geçiren” bu kral zam anla “ Y asa T ekeri”ni (dharm a-çakra) döndüren B u d a’yla özdeşleşm iştir. Çakravartin Yedi H azine’nin ya da Kraliyet Gücünün Yedi Mücevheri’nin (Sanskritçede
Saptaratn a) sahibidir. Bu yedi hâzinenin b u rad a açık lanan dördü fil, at, ışık saçan mücevher ve kraliçedir; diğerleriyse teker, rahip (hazine sorum lusu) ve general dir (askeri lider). Yedi H azine -id eal kralın sem bolleriÇ akravarlin’in çevresini sarm ış olarak betimlenir ya da Budist sanatının dekoratif öğeleri olarak karşım ıza çıkar.
Budist m ücevher
Heybetli filler A sya’da öyle büyük say gı görü r ki hem ruhani otoriteyi hem de gelip geçici gücü tem sil eder. T ay v an ’da yapılm ış, 1850 yılından kalına bu fan tastik fil tasviri çok çeşitli Budist tanrı ve figürü bir a ray a getirerek bu tür sembolik b ağ lan tılara vurgu yapar.
116 AS Y A
Budizm ’in Dört Kutsal K ralı Ayrıca bkz. Bishüinoıı, sayfa 133 E jd e rh a, sayfa 159
Budist geleneğe göre Dört M uhafız K ral (Sanskritçede
Lokap ala ), Göksel K rallar ya d a K utsal K rallar kozm o sun dört bir tarafını -y a da Budist Y asa’yı- kötülükten korur. Dolayısıyla bu dörtlünün her biri bir an a yönle ya da mevsimle ilişkilendirilir ve lıer biri kötücül güçleri defetmek için farklı bir silah savurur. Toplu halde genel likle m andala\ann çeperinde, Budist stupaları (kubbeli tapm aklar) ve sunakları korurken temsil edilirler. Çin tasvirlerinde lliııdıı san atına göre daha az hiddetli g ö rünürler; b u rad a gösterilen illüstrasyonlarda da kralların Çin tem silleri esas alınmıştır. D oğunun kralı
D ört K u tsal K ral ın isim leri ve tem silleri lıer ülkenin Bııdist geleneğe göre değişir. T ib et’te doğı ınun m uh afız kralı D h ritarash tra’dır (ya da D h rtarash tra); Ijitan g C hode M an astırın d ak i L h ak h an g K arpo T a p ın a ğ ın d a bulunan soldaki resim de telli bir çalgı çalarken betim lenm iştir.
Kutsal Asya’nın “Geçişli” Sembolleri Ayrıca bkz.
A sya’nın kutsalı konu alan sanatında, özellikle de Hin-
sayfa 105
duizm ve Budizm ’in san at geleneklerinde bazı “ geçişli” sem boller vardır; örneğin Budizm benzer kavram ları
B u d a,
aktarm ak için Hindu tanrılarıyla ilintili birçok sim ge ve ikonografi (gerçi Budist anlam lar taşırlar) benimsemiştir. Göze çarpanlardan bazıları: kutsal ya da üstün ruhani varlıkların donatıldığı birçok çift kol; alnın merkezinde görülebilen “ üçüncü göz” ya ela göz benzeri işaret; ku t sal Om hecesini ifade edeıı Sanskritçe kaligrafi; ve o zarif lotus çiçeği.
Krişna Banasura’yla savaşıyor
17 9 5 ’te N epal’de yapılm ış bu guvaş resim de, 1.000 kollu as ura ya da iblis B an asu ra’yı konu alan H int m asalın d an destansı bir sav aş sahnelenir. Resm in her yerinde çok çeşitli silahlar tu tan eller görülür. B an asu ra bu sav a şta K rişn a’ya m eydan okum uş ve yenilmiştir.
Î22
ASYA
Taoizm ’in Sekiz Ölümsüzü Ayrıca bkz. Hsi W ang Mu, sayfa 125
T aoizm in Sekiz Ö lüm süzü (Pa hsierı ya d a B axian ) ya da onları tem sil eden sem boller (özellikler) Çin resm inde, özellikle de porselen san atın d a sıklıkla bctim lenm iştir. Sekiz, Çinliler için uğurlu bir sayıdır ve bir bütünsellik sem bolüdür. Keza Pa hsierı1in bu sihirli sayısı değişm e m iş, ancak ölüm süz bireyler değişkenlik gösterm iştir. Ne var ki ileri ki say falarda tan ıtılanlar (altısı erkek, ikisi kadındır) yüzyıllar boyunca tan rısal sekiz linin bir parçası olarak kabul
edilm iştir.
Salıip
oldukları sıradışı T ao n i telikleri sayesinde her b i rinin ebedi varoluşu elde ettiği söylenir.
S ekiz Ö lüm süz
E d w ard T .C . W em er’in
Çin Milleri ve Efsaneleri k itabından alm an bu illüstrasyonda Sekiz O lüm süz’den yedisi bir tekneyle denizi aşıyor; sekiziııcisi vaııi C han g K uo ise onlarla birlikte katırıyla yolculuk ediyor. Başlarının üstünde u çan tu rna Bir uzun öm ür sem bolüdür. 1 26 ASV
Japon Şintoizm’inin Önde Gelen Tanrıları Ayrıca bkz. Ju ro jin , sayfa 133 Ş eftali, sayfa 125
Japon yerel dini Şintoizm in başlıca tanrısı, aynı zam an da da Jap on im paratorların tanrısal atası olarak kabul edilen güneş tanrıçası A m aterasu’dur. im paratorlara ondan yadigâr kaldığı söylenen üç kutsal em anet (ayna, kılıç ve mücevherler) U ji-Y am ada’daki kraliyet tapm ağı İse-Jingu’d a saklı tutulur. Japon san atında A m aterasu bıı kutsal nesneleri elinde tutarken tasvir edilir. Şintoizm in Yedi Saad et T anrısı (Shichi Fukujin) inananların kendi lerine daha yakın bulduğu, şans getiren ilahi varlıklardır. Biri dışında (Benten) hepsi erkektir: Motci, Fukurokııju, Ebisu, Bisham on, D aikoku ve Jurojin. Her biri kendi ki şisel sim gesiyle tanınır.
Şinto güneş tanrıçası
Ukiyo-e üslubunun ustası Ut'agaWa K urıisada’nın (1 7 8 6 -1 8 6 5 ) bu eserinde Am aterasu, Ilir zam anlar inzivaya çekildiği m ağarad an çıkarken canlandırılm ış. Işıyan güneş tanrıçası, elinde kılıcıyla, yansım ası onu kendinden geçiren aynaya bakarken gösteriliyor. 130 \ S Y A
/
Japon Şintoizm ’inin Önde Gelen Tanrıları Ayrıca bkz. V aish rav a n a ya da M o-li S h ou, sayfa 121 F u k u ro k u ju , sayfa 131
Yedi Saad et Tanrısı (Shichi Fııkujin) genellikle grup halinde, hazine gemileriyle ( Takara-bune ) denizde yol culuk ederken canlandırılır. Bu sihirli teknede tanrılara bağlı toplanı 21 hazine ( Takara-rnono ) vardır. Bunlar zenginlik ve talihin çeşitli yönlerini simgeler, ayrıca h a zine gemisi bağlam ından çıkarılıp şans getiren dekoratif motifler olarak da kullanılabilirler. Takara-bune im geleri tanrısal yolcularıyla bir bütün olarak Japonların Yeni Yılı boyunca her yerde göze çarpar, zira bu gem i nin Jap on ya’ya yılbaşı arifesinde vardığı söylenir. Ayrıca zarifçe oyulm uş m inyatür heykellere de (netsuke ) sıkça konu olurlar.
Mutluluk muhafızı tanrı
S o ld a gördüğünüz bu servi ağacın d an oyulm uş laklı figü r 13. yüzyıl başların da Jap o n y a’d a yapılm ış. Bu heybetli ad am ın üstündeki zırh kom binasyonu ve sol elinde tu ttu ğu m inyatür p ag o d a onuıı Bisham oıı ya d a Bisham on-ten olduğunu gösteriyor.
Kutsal İslam Sanatı Ayrıca bkz. K u tsal K itap , sayfa 23 Hanısa ya d a harneş, sayfa 43
Allah’tan başka ilah yoktur. Bu İslam ’ın temel öğretisidir ve ayrıca canlıların -insan lar ve hayvanların—resmedilmesi yasağına temel oluşturur; zira bu imgeler putperestliğin odağı olabilir. Dahası, Allah’ın yarattığı kanlı canlı varlıklaruı gerçekçi bir şekilde temsiline yönelik herhangi bir teşebbüs hakaret sayılır. Dolayısıyla figüratif sanatı seçmekten başka şansı olmayan Müslüman sanatçılar yüzyıl lar boyunca -özellikle geo metrik ve bitkisel form lar dan fayd alan arak- kaligrafi ve soyut süsleme sanatları nın gelişip manevi tefekkür için incelikli birer araç haline gelmesine çalışmışlardır.
Fas’ın zellij çinileri
Saad i Mezarları nın pişm iş topraktan yapılm ış dekoratif zellij çinilerini gösteren detay da, K ıırarfd an ayetlerin yazıldığı çetrefilli kaligrafi, bitkisel ve geom etrik form ların yinelenm esinden oluşan girift bir desene bordü r teşkil ediyor. F a s’ın M arakeş şehrinde 16. yüzyıldan k alm a bu m ezarlık Su ltan Ahmet el-M ansur tarafın dan yaptırılm ıştır.
Arap kaligrafisi
Kâbe
Sayısız yazı tarzını birleştiren A rap kaligrafisi İslam dünyasında büyük saygı uyandırır, çünkü Allah’ın (yu karıda ismi yazılıdır) k u tsal kelam ını İslam ’ın kutsal k itab ı K u ran ’d a yazıldığı gibi cisiuıleştirip iletir. Güzel sanatların birçok dalı, özellikle de çini bu kaligrafinin akışkan form larını sergiler.
K âb e (A rapçad a “ k ü p ” an lam ına gelir) Su u d i A rabistan ’ın Mekke şehrindeki M escid-i H aram ın içinde, Başmelek C ebrail tarafından A dem ’e verilm iş olduğu söylenen Siyah T a ş ııı bulunduğu küp biçim inde b ir ibadethanedir. K âbe im gesi M üslüm anların n am az kılarken kullandığı seccadelere de dokunur.
Arabesk motifler
Geom etrik motifler
İslam san atın a özgü, zarifçe kıvrılan dolaşık bitkisel m otiflere Batı d a “ arab e sk ” (yani “ A rap tarzın d a” ) denir. Genel olarak d oku m a, seram ik ve oym a san atların d an izler taşıyan bu m otifler A llah’ın dünyevi yaratısının güzelliğini taçlandırır ve ayrıca Cennet Bahçesi ’ni anıştırır.
Daire, kare, üçgen ve özellikle de yıldız gibi form lar üzerine kurıılıı olan sim etrik, yinelenen geom etrik m otifler, örneğin İslam âlem indeki cam i ve saray yapılarım süsleyerek, A llah ’ın evrenini düzenleyen doğa y asalarını tan ım layan düzen, uyum ve birlik gibi dinam ik niteliklere gönderm e yapar.
ASYA
135
Japon Motın Ayrıca bkz.
Japon /«onunun ya da hanedan nişanlarının, savaş bey-
B am bu d esen li rnoıı. sayfa 97
ı • Ierinin
ı
ı
, .
,.v. .
..
ve adam larının kimliğim gösteren savaş san cak larından doğduğu düşünülür. Bu bayrakları süsleyen sem boller (buradaki illüstrasyonlarda görüldüğü gibi,
birçoğunda açm ış çiçekler vardır) yüzyıllar içinde bir saıııurayın veya askeri hizmetlinin şahsında sergilenen morıa taşınmıştır. Morı sonradan soylu ailelerin m ensuplan ve onların hizmetlileri ta rafından giyilen giysilerin kum aşına eklenerek ya da dokunarak barış zam anı da kullanılır olm uştur. K lan ların en az bir monu v a r dır, buna jo-mon (“ sabit nişan” ) denir. A lternatifle rine ise kae-mon adı verilir.
Kimlik nişanları
18. yüzyıla ait bu Japon paravan resminde, kılıç taşırken betimlenen sam urayın ya da savaşçının giysisi çeşidi türde koca koca mo/ılarla süslü. I Irbastnm eteğinde kiku-mon denen, 16 taçyapraklı krizantemi simgeleyen moıı dikkat çekiyor.
136
Japon Monu Ayrıca bkz. Ogi desenli man, sayfa 35
Morn 1 1 dairesel şekli Japon kültürünün etkin bir simgesi olan güneşi anıştırır. Bu dairenin içinde bitki ve hayvan formlarının yanı sıra, Japon ya’da olumlu çağrışım larla yüklü olan m otif ve nesnelerin stilize temsilleri (yanda bazı örnekleri verilmiştir) vardır. Bazıları genellikle talihi çağrıştırdığı için, bazıları da bir klanın tarihinde önemli bir olaya değindiği için seçilmiştir. Tarih boyunca yüzlerce
jo-morı klanlar tarafından resmi şekilde kaydedilm iş, klan üyeleri bir kimlik ve sadakat işareli olarak bunları takm ış tır. Ancak bugün aile kim li ğinin ve hatta şirket kimli ğinin sembolü olarak o denli resmiyet taşım azlar.
Askeri rütbeler
I. Toyokuni olarak d a bilinen, ah şap baskılarıy la ünlü Japon sanatçı U tagaw a Toyokuni (1 7 6 9 -1 8 2 5 ) tarafın dan resm edilm iş bu sam u ray y a da savaşçı, giysisinin kolu nda tek renkli tipik bir rnorı sergiler. Sıradan bir sam u ray m genellikle tek bir monu olurken, onun daimyo su (feodal efendi) iiç tane rnorı kullanabilir.
138
AS YA
Hinduizm ve Budizm ’de M andala ve Yantra Ayrıca bkz. V ajra , sayfa 111
Hinduizm ve Budizm ’deki mandala ve yantra\ax (Sanskritçede sırasıyla 44çember” ve 44araç” anlam ına gelirler) konunun yabancısı Batıkların gözüne soyut birer sanat eseri gibi görünebilir. Gerçekten de hepsi birer sanat for mudur. Ancak bunların yaratılm asındaki temel neden, bir meditasyon, dolayısıyla da bir ruhani eğitim aracı vazife si görmeleridir. Genellikle Tibet ve Nepal thangkai&ruva ("d ü z” resim) resmedilen mandalal&rı ya da geometrik
yantraları —genelde, üçboyutlu karşılıkları olan stupalar gibi kozmos ve bilinç sembollerini—oluşturan varlıklar ve şekillerin (bazıları burada görülebilir) temelinde yatan an Lotus çakrası
K ozm ik yaratılış sem bolü olan lotus çak rası (çem ber ya d a teker) taçyaprağı şekilleriyle (genelde sekiz tane) çevrili bir çem berle tem sil edilir, çünkü lotusun kad im su lard a kendiliğinden doğduğuna inanılır. Ayrıca kozm ik rah m i, ana tanrıçayı y a d a dişil yaratıcı gücü ifade
140
lam lar kişiyi dalıa yüksek bir manevi düzleme yükselmeye teşvik eder. Vajrasattva
m an d alası Bu Tibet
rnandalasmın m erkezindeki figü r B u d a ya d a bodhisattva V ajrasattv a’dır (“ E lm as Ö zü” ya d a “ Şim şek Ö zü” ). O ndan doğan lıaç şekli, birbirini kesen iki vajra asasını anım satır. M andalası daire ve karelerden oluşur.
Çin Zodyakı Ayrıca bkz. Çin zod yak ı, sayfa 41 Tai-chi ve pa-kua şa n s tılsım ı, sayfa 97
12 Dünyevi D al (Terrestrial Branch) B atı’da “ Çin zodyakı” olarak adlandırılır, ayrıca B atı’daki burçlar kuşağı gibi 12 “ b u r ç ta n oluşur: fare, öküz, kaplan, tavşan, ej derha, yıları, at, keçi, m aym un, horoz, köpek ve domuz
^
açıklanm ıştır). Bıı
burçların her birinin, onların etkisinde doğanlara güçlii bir şekilde tesir ettiği söylenir. Ne ki bu iki sistem birbi rinden çok farklıdır. Z ira 12 Dünyevi D al güneş (takvim ) aym a karşılık gelmez, dah a ziyade 24 saatlik gün çevrimi içerisinde iki saatlik periyotlara ve yaııı sıra kam er ayına ve bütün bir yıla denk gelir.
12 Dünyevi Dal
Çinlilerin 12 Dünyevi D al’ı temsilen kâğıt 1 kesme,tekniğiyle . yaptıkları bu çemberde, her biri bir D al’ı sembolize eden on iki hayvan resmedilmiştir. Merkezde tai-chi sembol ünün etrafında sekiz pa-kua trigramı, onların etrafında da her biri bir hayvana karşılık gelen Çin kaligrafi karakterleri vardır.
142
As v \
Çiıı Zodyakı Ayrıca bkz.
Çinliler doğdukları yıldan bahsederken, geleneğe göre o
At, sayfa 117 E jd e rh a, sayfa 159
sırada etkin olan hayvanın ism ini kullanırlar (örneğin “ ejderha yılı” ):, başlangıcını teşkil eden Yeni Yıl, kış döııümünden sonraki ikinci dolunaya denk gelir. 12 Dün yevi Dal dizisi fareyle başlayıp dom uzla biterek sürekli tekrar eden 12 yıllık bir çevrim oluşturur. Takvim de bu çevrim bir b a şk a 60 yıllık çevrim oluşturm ak üzere On Göksel Sap (bunlar ikişerli olarak gruplandı ğında beş elemente k arşı lık gelir) çevrimiyle iç içe geçer.
Yedinci hayvan
5. ya da 0. yüzyılda Wci I lanedanı döneminde, pişm iş topraktan yapılm ış bu figürün eyer ve dizginle d onatılm ış olm ası Ç in’de atın ne k ad ar erken evcilleştirilm iş olduğunu gösterir. Al 12 Dünyevi D al ın yedinci hayvanıdır.
144 ASYA
Çin T ai-ch i Sem bolü ve P a-k u a Trigram ları Ayrıca bkz. Çin zodyakı, sayfa 41 Jurojin, sayfa 133
Kadim Çin inancında varoluşun ve evrenin işleyişine ze min oluşturan ikilik tai-chi (taiji ya d a yin-yang) çembe riyle simgelenmiştir. Bu basit grafik sembol, kozmosun -ve kapsadığı her şeyin—birbirine zıt iki hareket enerjisinden,
yin ve lu/vg'darı ibaret olduğu ve m akrokozm osta da mikrokozmosta da uyumun ancak iki encıji mükemmel bir şe kilde dengelendiği zam an sağlanacağı fikrini zarifçe özet leyip aktarır. Geleceği görmek için kullanılan sekiz pa-kua ya da bagua trigramı da (üç çizgiden oluşan sem boller) yin (kesik çizgi lerle ifade edilir) ve yan g (düz çizgilerle gösterilir) arasında durm adan de ğişen ilişkileri simgeler.
Uyum ve uzun öm ür
18. yüzyılda yaşam ış bir Çinli sanatçı k ırd a tai-chi sem bolünü inceleyen bir grup yolcuyu betim lem iş. Bu kişiler arasın da, uzun öm rün sim gesi geyiğiyle birlikte, başı kubbe şeklindeki uzun öm ür tanrısı (ve yıldızların üç saad et tanrısından biri) Shou H siııg de var.
148
AS 1 A
Zhen trigram ı E n alttaki düz çizgiyle (y an g ) dengelenen üst ü ste iki kesik çizgi iyin) zhen trigram ım tanım lar. U ç çizginin bu özel kom binasyonu şim şeğe ve ayrıca kuzeydoğu ile mitsel ejderh aya karşılık gelir. Zhenm o lası anlam ları a ra sın d a heyecan, hareket ve etkinlik vardır.
Gen trigram ı Gen trigram m d a tek bir düz çizgi (yang) iki kesik çizginin iyin) üstünde durur. Bu sem bolik düzenlem e tepeleri ve d ağları, yanı sıra kuzeybatı yönünü ve köpeği işaret eder. İşe a ra vermeyi ya da dinlenm eyi im a eder.
Xun trigram ı
Xıın trigram ı tek bir kesik çizginin iyin) üstüne gelen iki düz çizgiden (yang) oluşur. Esnem e kabiliyeti, u zlaşm a, uyum lu olm a ve içe işleme gibi k avram ları işaret eden xun aynı zam an d a rüzgâr ve tah tayla, gün eybatıyla ve horozla ilintilidir.
K an trigram ı İki kesik çizgi (yiri) arasın d a tek düz çizgi (yang) kan trigram ım gösterir. Kan hareket halindeki suyla (yağm ur ve bu lu tlar ya da ak arsu ve nehirler şeklinde olabilir), ayla, batıy la ve dom uzla (ya d a y ab an dom uzu) özdeştir. Tehlike ve zorluk an lam ına gelir.
Kun trigram ı Üç yatay kesik çizgi (yiri) kun trigram ım oluşturur. T o prağı, kuzey an a yönünü ve öküzü sim geler, yanı sıra itaat ve ferahlık gibi yine ait bir dizi k avram ı tem sil eder.
A
151
Beş Çin Elementi Ayrıca bkz. Çin tıbbı, sayfa 41 Dört Elem ent ve S alg ı, sayfa 2 2 4-25
Burada gördüğünüz, dekoratif parşöm enler üzerine b a sı lan Çin kaligrafi karakterleri,' Çin geleneğine göre kozmik s O s D O O cevherin tümünü oluşturan ve dinam ik etkileşimleriyle doğal dünyanın işleyişini düzenleyen beş elementin isim lerini verir: su, ateş, tahta, m etal ve toprak. Tem sil san a tında beş element toplu olarak beş kaplanla ya da farklı hayvanlarla simgelenir. Ayrıca uygun bir doğal olguyla ya da üretilmiş bir nesneyle de işaret edilebilirler: örneğin nehir (su anlam ına gelir): alev ya da fener (ateş); ağaçlar (tah ta); m etal aletler ya d a altın (m etal); ve yer ya da kap kacak (toprak).
Toprak
Beş gezegenin
T o p rak elementi herhangi b ir an a yönle değil de merkezle ve ayrıca insan m idesiyle eşleşir. M etali ya d a ondan çıkardan m etal özü ürettiği söylenir. Ancak sııyla negatif bir ilişkisi vardır, zira suyun özgürce ak m asın a engel olur.
ruhları
152
AS V A
Beş gezegenin ruhlarının 19. yüzyıla ait bir tem silinin bu
Uğurlu Çin K aligrafisi ve Sembolleri Ayrıca bkz. Uyum ve uzun öm ür,
sayfa 148 Çin yazı k ara k teri,
sayfa 39
Çin (ve Japon) kaligrafisi, yazılı sözcükleri kullanarak kayıt tutm aya ve iletişmı kurm aya yarayan bü- araç olduğu kadar, aynı zam anda bü- saııat formudur; yazı karakterlerinin dalıil olduğu kategoriler içerisinde piktogramlar ve ideogramlarm da yer alması bunun başlıca sebebidir. Bir kısmım burada göreceğiniz bazı karakterlere veya karakter bileşimlerine, ilettikleri olumlu kavram lardan dolayı öyle çok değer verilir ki
özel bir değerlendirmeye
tabi tutulurlar. Yüksek süs leme nitelikleri sahip oldukları anlam larla birleşince, bu yazı karakterleri örneğin seram ik lere, tekstil ürünlerine, evlerin girişlerine ve dekoratif parşö menlere
basılıp
çoğaltılarak,
izleyen herkese yarar sağladık ları kadar keyif de verirler. U zun öm ür ve m utluluk
19. yüzyıla ait bu renkli Çin taşb ask ısın d a, ıızıııı öm ür tanrısı Slıoıı I Ising’in sarı renkteki kol yeninde, uzun öm rü sim geleyen dairesel slıoıı karakteri göze çarpıyor. Elinde şeftali tu tan Slıou H sing’e yoldaşı saad et tan n ları L u H sing (sağd a) ve F u l lsing (ortada) eşlik ediyor.
154 A S Y A
Ayrıca bkz. K a r ta lla r y ıla n la ra k a rşı, sayfa 27 T riton , sayfa 45
Koruyan yılan
1 7 8 0 ’li yıllarda sanatının doruk noktasın d a olan H intli sanatçı K iıandesh , A nanta tasvirinde altı başlı kozm ik nagayı resm eder. A nanta, lotus çiçekleriyle bezeli kad im okyanus üzerinde k arısı L ak şm i nin nezaretinde yüzerken uyuyan V işnu ’yu taşır.
156 a s Y
Hinduizm’in Fantastik Yaratıkları Bazı taunların yan insan varı hayvan biçiminde canlandınldığı Hinduizm’in efsaneleri inanılmaz yaratıklarla doludur. Bunlar Hindistan kara parçasında sonradan ortaya çıkmış inanç sistemlerinde de görülür. Bütün dünyada geleneksel m asallar tuhaf, sembolik yaradıhşlanndan kaynaklanan si hirli güçlerle gökyüzüne, denizlere ya da yeralöndaki diyar lara hükmeden fantastik varlıklar hikâye eder. Hinduizm de anlatılanlar da bunlardan farklı değildir. Sanatta bunların bazıları (Garuda, Ananta ve makara gibi) belirli tanıtlar la açıkça ilişkilendirilerek, sıklıkla onların binekleri ya da araçları (vahana ) olarak karşımıza çıkar. Ne ki bu yaratık ların tümünün yardımcı ve iviliksever olduğu söylenemez.
Çinli Âlimlerin Dört Sanatı Ayrıca bkz. Yedi T em el Bilim , sayfa 234-35
E ski çağlarda Çinli âlimlerin eğitimli ve kültürlü kişi ler sayılm aları için im tihan vermeleri yeterli değildi. Bir âlim den Dört S aııat’la (Siyi), yani dengeli ve tutarlı bir kişilik sahibi olm aya yarayan ve rahatlam a tekniği olarak da kullanılan becerilerde yeterli olm ası da beklenirdi. Bu Dört Sanat -m üzik, edebiyat, resim ve “ oyun”- gelenek sel olarak onları icra ederken kullanılan gereçlerle sembolize edilmiştir. Bu g e reçler seram iklerde toplu olarak, resim lerde ise Siyi uğraşı içindekiler (“ On Bil ge Kadın da olduğu gibi) onları ellerinde tutarken betimlenir.
Âlim müzisyen
So ld a görülen dingin m üzisyen figürü 1. yüzyılda yapılm ıştır. Çinli sanatçı, kendini telli çalgısı guqini (bir müzik san atı ya d a qin sem bolü) çalm ay a kaptırm ış bir âlimi can lan dırarak , m üziğin dinleyenleri b aşk a bir âlem e götürm e gücünü h arika bir şekilde aktarm ıştır.
160 A S Y A
Kartal ve şim şekler
Gülpencere
Pençeleriyle şim şekleri kavrayan kartal Greko-Rom en gök tanrısı ve en biiyük tanrı Z eu s/J iipiter’i sem bolize etler. Bu ürkünç yırtıcı kıış, tanrısal efendisinin o öldürücü doğal silah larıyla birlikte öyle güçlü bir im ge yaratm ıştır ki Antik Rom a nm , daha son ra da Fransız im paratorluğu ıııııı am blem i olm uştur.
I lıristiyan kiliselerini süsleyen bu vitraylara gülpencere denm esinin nedeni, şekillerinin çok say ıd a taçyap rağı olan açm ış bir gülii andırm asıdır. Bu cam lardaki sem bolizm çem ber (m ükem m ellik ve cennet), teker (sonsuzluk), kırm ızı gül (sevgi ve din şehitliği) ve Meryem Ana (lekelenm em iş "dikensiz gül ) tem alarını birleştirir.
Cornw all Dükalığı’nın armaları
Burçlar
Arm alar ve artık girift bir hal alan arm acılıktaki sem bolik sistem ler ilk olarak O rtaçağ A vru pa'sın da, sav aş alanların da soylu bireylerin kimliklerini belirtmek am acıyla geliştirilm iştir. Gorııwall Diikalığı ııııı arm alarının m erkezinde, siyah (sam u r rengi) yüzeyi on beş adet Bizans sikkesiyle (altın m adalyon) süslenm iş b ir k alk an vardır.
Bat ıhların b u rçlar kuşağının 12 burcu güneş yılım tem sil eder ve her biri bir glifle sim gelenir. Bu rçlar kuşağın daki sembolik sistem in binlerce yıllık bir geçm işi: gezegen ve element etkileri ile diğer etkileri birleştiren, ayrıca m akrokozm os ve m ikrokozm osa dair an lam lar taşıyan oldukça k arm aşık bir yapısı vardır.
163
» Eros/Amor ya da C upido
Medusa
T asvirleri Rönesans san atın d a görülen putto ya d a amorettoya esin kay n ağı olm uş aşk ve tutkunun genç tanrısı kanatlı E ro s/ Am or ya da C upido genellikle yayı ve aşk duyguları uyan dıran oklarıyla betim lenir. A yrıca körleşm iş olarak (zira aşkın gözü kördür) ya d a alevli bir m eşaleyle de (ateşli tu tku lar an lam ın a gelir) gösterilir.
Y unan m itolojisine göre M edusa yılan saçları ve taşlaştıran bak ışlarıy la üç Gorgon kız kardeşten biridir. P erseus tarafın dan kandırılıp kendi yan sım asın a bakarken başı kesilm iş, son rasın d a bu kesik b aş A thena/M inerva’nın k alk an ın a (aegis ) yerleştirilm iştir. Bu sem bolün (gorgoneion ) kötülüğü defettiğine inanılır.
Dionysos/Bakkhos
Kybele
Üzüm ler ve asm a yap rakları, a ra d a bir O lym poslular ara sın a alm an CrekoRom en şa ra p ve bereket tan rısı D ion y so s/ B a k k h o su gösterir. T irsu s, yani ucunda k ozalak olan a sm a ve sarm aşık sarılı değnek b aşlıc a sim gesidir, aynı zam an d a da bir fallus sem bolüdür.
E sasın d a Frigvalı bir tanrıça olan Kybele’ye Antik Rom a d a M agna M ater (Büyük A na T an rıça) olarak tapındırdı. Bu nedenle, b aşın d a kule şeklinde tacıyla tah tına kurulm uş halde, iki y anında, onun gaddarlığını sim geleyen ve hatta belki arabasın ı d a çeken aslan larla betim lenir.
AVRUPA
171
Greko-Romen Erkek ve Kadın K ahram anlar Aynca bkz.
Greko-Romen mitleri gerçeküstü kahram anların hikâye-
K a h r a m a ı ı , sayfa 1 7
.
Örümcek, sayla 13
.
,
,
.
T t
i i
/tt
i
-i
. . . . .
teriyle dolup Herakles/hterkul ve onun on ıkı ışı J r taşar: * * gibi. Bu kahram anın asırlar boyunca san at eserlerine konu
olm ası, bu tip arketipsel figürlerin ve onların güya aşıl m ası im kânsız zorlukların üstesinden gelme hikâyelerinin ııe deııli kalıcı ve esin verici olduğunu kanıtlar. Theseus, Perseus, Iason ve Argoııautlar gibi diğer kahram anlarsa çok büyük bir tehlike ya da zafer anında betimlenm iştir. K adın kah ram an lar bu kadim anlatılarda daha önemsiz figürler olm uşlarsa da, örneğin Arakhne ve D apbne gibi kahram anların
hikâyeleri
aynı
şekilde, insana dair sonsuz tem a yı işleyip sembolize etmiş ve bazı unutulm az imgelere esin kaynağı olmuştur.
Apollo ve Daphne
Italyan sanatçı Arıtoııio del Pollaiuolo’nun (yak. 14 3 2 -9 8 ) tablosu Apollo ve Dcıphne'de Apollo (b u rad a bir Rönesans prensi gibi giyinip kuşanm ıştır) Daphrıe’yi y ak alad ığı arıda can landın biliştir. A m a Daphne çoktan defne ağacın a dönüşm üştür. 172 A V R U P A
Hıristiyanlığın On İki Havarisi Ayrıca bkz. Papalık arm aları, sayfa 211 Son Akşam Yemeği
M aestro Lienharl Seheri ıaufPıın eseri bıı freskle Y alında Iskary ot’un hain olarak teşhis edilm esine yardım eden belirli ipuçları var. Sırtına asılm ış p a ra kesesi bu n lard an biri, diğeri ise k afasın d a lıalc olm am ası.
184
\ \ R I PA
Havariler Isa’nın Hıristiyan Incil’ini vazetm ek için seç tiği müritlerdir. Isa’nın yaşadığı olayları —özellikle de Son A kşam Yem eği’ni—hikâye eden sahnelerde ve ayrıca Çarm ıha Geriliş’ten sonra kendi başlarına resmedilirler. Müritlerin sayısı toplam da hep 12 kalm ışsa da, Yalında Iskaryot un yerine M allias ııı geçmesiyle üyelikte değişik lik olm uştur. B urada tanıtılan dört havarinin farklı sem bolik özellikleri vardır. Matta ve Yuhanna İncil yazarla rıdır (bkz. s. 1S6-S7); geri kalan havariler Bartholom eus, Küçük Y akup, Yurtsever Sim on, T om as, Y alında (ya da T haddeus) ve Filipus’tur.
Hıristiyan Azizleri Bakire şehitler
Alm anya’da 16. yüzyıldan kalm a hu boyalı ahşap aharda, şehitlik tacı giymiş iki azize betimlenin iştir. Ejderha soldaki azizeııiıı Antakvalı Azize Margarct olduğunu gösteriyor. Ona eşlik eden diğer azizeııiıı elinde tuttuğu kule ise oııun Azize Barbara olduğunu anlatıyor.
190 A V R UP A
Birçok azizin sadık takipçileri vardır ve tek bir azizi be timleyen san at eserlerinin birçoğu, o azizle özel bir m a nevi bağ kurduğunu hisseden kişiler ya da yetkili kurum lar tarafından sipariş edilmiştir. Buııım nedenleri, azizin onların adına T a ıın ’yla bağlantı kurm ası (belki aziz be lirli bir hastalıkla ilişkilendirilm iştir); kiliselerini temeli atılırken o azize adam ış olm aları; söz konusu azizin bir rahip veya rahibe tarikatinin kurucusu olm ası; va da azi zin -örneğin o ülkeye, şehre, halka, mesleğe, u ğraşa ya da d u ru m a- uygun bir başaziz kabul edilmesi olabilir.
A ziz Eustathius ve A ziz Hubert
A zize Cecilia
Aziz E u stath iu s d a Aziz H ubert de (Belçika’nın L iege kenti azizi) san at eserlerinde, kocam an boynuzları arasın da taşıdığı m uhteşem h aç ya d a çarm ıhla İsa’yı tem sil eden erkek geyikle ifade edilir. H er iki aziz de av a çıktığında bu geyikle karşılaştığı için H ıristiyanlığı benim sem iştir.
Azize C ecilia Rönesans san atın d a genellikle uzun dan k ısaya sıralan m ış bo ru lardan ve tu şlard an oluşan taşın ab ilir bir org tutarken betim lenil di. Müzisyenlerin başazizesi olan bu gönülsüz gelinin orglar eşliğinde T a n n ’y a sessizce sa d a k a t şarkısı söylediğine inanılırdı.
Azize Barbara
A ziz Ambrosius, A ziz İoannes Khrysostomos
Azize B a rb a ra ’ııııı sim gesi, p ag an bab asının onu hapsettiği, genellikle ü ç pencereli resm edilen (K u tsal U çlü’yü sim geler) bir kuledir. B a b a sı yıldırım düşm esi sonucu öldüğü için Azize B arb ara m adencilerin, topçuların ve p a tla m a tehlikesi taşıyan diğer riskli işlerin başazizesidir.
ve Clairvaux’lu A ziz Bernard
Arı kovanı, hepsi de sözlerinden bal d am lam asıy la bilinen Aziz A m brosius (M ilano p isk o p o su ), Aziz Ioanııes K h rysostom os (K on staııtiııopolis b aşp isk o p o su ) ve C lairv au x ’lu Aziz B erııard ’m (m an astır b aşrah ib i) ortak sim gesidir. AVRUPA
191
Hıristiyan Şehitleri Ayrıca bkz. Ç ark ıfelek , sayfa 43 S ek iz p arm ak lı teker, sayfa 115
inançlarım inkâr etmektense uğruna ölen azizler şehit k a imi edilir. Hepsi de feci şekilde can çekişerek öldüğünden ve birçoğu hakkında pek bir şey bilinmediğinden, ölmele rine neden olan aletler dalıa sonraları onların simgesi ol m uş ve belki de bu nedenle birçoğu silahlarla sembolize edilmiştir. “Tüm Azizler deki ya da “ Tanrı Ş eh rin d ek i (Latincede Civitas Dei ) cennet temsillerinde din şehitleri, ölüme karşı kazandıkla rı zaferi ifade eden taç larla vc ellerinde tuttuk ları palmiye dallarıyla ayırt edilirler.
Ö zgün Katerina tekeri
G uido d a Sien a O kulu nun
Dört Azizin Tarihçesi (1 2 8 0 ) için yaptığı tııı illüstrasyonda İskenderiyeli Azize K aterin a’nın ölümünü anlatan korkunç bir sahili: görülüyor. Azize K aterin a, d ah a sonra şahsını sem bolize edecek bıçaklı tekere yatırılm ış olarak resm edilm iş.
192 W Ki I' \
Hıristiyanlığın K utsallık ve Lanet Sembolleri Ayrıca bkz. K alp tartm a töreni, sayfa 56 Aziz iYlikael,
sayfa 195
I Iıristiyanlığın bir tarafta kutsallık ve kurtuluş, diğer ta rafta da şeytan ve lanetlenme kavram ları (Isa ve ilahi me lekler ile Şeytan ve cehennem iblisleri tasvirlerinde oldu ğu üzere) arasında keskin bir karşıtlık vardır. Allııı renkli ışık halkaları ve haleler, zarif tüylü k an atlar iyilik güçle ri olarak göze çarpar. Buna karşılık keçi boynuzları ve ay ak lan , yılan kuyrukları ve yarasa kanatları kötülüğün canavar temsillerini karakterize eder. Bu karşıtlık Isa’nın Baştan Ç ıkarılm ası sahnelerini ve bir kişinin karşılaşacağı Son Dört Şey'i, yani ölüm, m ahşer günü,
cennet
ve
cehennemi
konu alan tasvirlerde canlı bir şekilde resme ililir.
M ahşer günü
L an et ile kutsallık arasın dak i ayrım Soriguela’lı Ü stat’ ııı Ispanya, Vali de R ibes’teki 13. yüzyıla ait a llar panosu resm i M ahşer Günü nde açık bir şekilde ifad e edilm iş. Zira cehennem figürleri tarafın d a duran soldaki lanetli ruh, Aziz M ikael tarafın dan terazinin diğer kefesindeki cennetlik ruh a karşı tartılıyor.
200 A V R U P A
Batı Astrolojisinde Burçlar Ayrıca bkz. Çin zod yak ı,
sayfa 41 Batı zod yak ı,
sayfa 41
Batı burçlar kuşağının kökü M ezopotamya’ya dayansa da, bugün aşina olduğum uz astrolojik sistemi Antik Yunanlı lar geliştirmiştir. Güneş yılını andıran zodyak yılı çevrimi, bah ar ekinoksu zam anında başlar. Zodyakın 12 takım yıldızının va da burcunun birincisi olan Koç’u (Aries) aşağı yukarı bir aylık aralıklarla Boğa ( Taurus ), İkizler ('Gemini), Yengeç ( Carıcer), Aslan (Leo), B aşak ( Virgo), Terazi (Libra ), Akrep (Scorpio ), Yay (Sagit.ta.rius), Oğlak ( Capricorn ), Kova (Açuarius) ve Balık (Pisces) izler. S a natta her bir burç, temsili tasvirleriyle ve gülleriyle sem bolize edilir: örneğin Koç Aries’i işaret eder.
Zodyak çemberi
Soldaki 13. yüzyıla ait illüstrasyonda Batı zodyakıııın on iki burcu geleneksel olarak zam anın ebedi döngüsünü temsil eden bir çem ber ya da tekerle düzenlenir. Orijinali bir Provençal elyazm asında, E rm engol de Beziers’in
Le Breviaire d ’A mour (Aşkın D ua K itabı) adlı eserinde görülür.
218 A V R U P A
Dört Mevsim Ayrıca bkz.
Avrupa’nın, mevsimleri kadın figürleriyle temsil etme ge
M ısır ve bu ğday, sayfa 11
leneğinin kökeni, mevsimleri Hora (“ Mevsim” ) adını ver
Cornucopia, sayfa 25
dikleri üç ya da dört tanrıça olarak tasavvur eden Antik Yunanlılara dayanır. Doğal mevsim değişikliklerini kontrol ettiklerine inanılan Horaların her biri, uygun bir doğal sim geyi elinde tutarken resmedilir. Ancak Rönesans dönemin den itibaren diğer Greko-Romen tanrıların onların yerini aldığı görülür. Dört Mevsim, geçen zamanı ve yaşam döngüsünü ifade ettiği için, sanatta aynı zam anda insan hayatının dört evresini anış tırır. Ayrıca Dört Element [bkz.
s. 224-25) gibi diğer alegorik dört lü öğeleri de simgeleyebilir.
Bahar sembolü
İtalyan sanatçı San dro Botticelli niıı b aşyapıtı Primavera (yak. 1 4 78) yani B a h a r da, F lora çok say ıd a narin çiçekle bezenm iştir. Flora Antik R om a nın çiçek ve b allar tanrıçasıydı. O nedenle, özellikle de Rönesans dönem indeki bu tür alegorik resim lerde b ah ar m evsim ini sem bolize edebilir.
230 A V R U P A
Yedi Temel Bilim Ayrıca bkz.
Yedi Temel Bilim olarak sınıflandırılmış konuların grup
Ç inli  lim lerin Dört S an atı, sayfa 160-61
lanm ası .Yııtik Boıııa’ya dayanır. Ilıı bilimler 5. yüzyılda
Filoloji ve Merkür'ün Evliliği adiı alegorik metinde ölümsüz leştirilmiş, Ortaçağ ve Bönesans dönemlerinde ise sağlam bir eğitimin temeli olarak görülmüştür. Gramer, Mantık ya da Diyalektik ve Betorik üçlü sü Trivium (Latincede “Üç Yol” ) ile Geometri, Aritmetik, Astronomi ve Müzik dörtlüsü Çuadrivium "un (“ Dört Yol” ) birleşmesinden olu şan Yedi Temel Bilim kadın olarak, bazen de onların “ an a” sı sayılan felsefeyle birlikte resmedilir. Ayrıca her biri kendine uygun bir simgeyle (dördü burada gösterilmiştir) ya da tarihsel bir figürle sembolize edilir.
Astronom inin çemberli küresi
16. yüzyıldan k alm a Delle Arli e Delle Scienze (S an atlara ve Bilim lere Dair) adlı İtalyan elyazınasındaki bu alegorik tasvirinde Astronom i figürü, (Astrologla ) bir eliyle en d ikkat çekici sim gelerinden biri olan çem berli küreyi kavram ış. Çemberli küre evreni simgeler.
234 A V R U P A
Avustralya Aborj inlerinin D üş-zam am Ruhları Aborjinlerin kutsal inancı, kadim varlıkların Avustralya’da
Aynca bkz.
laırdeş
**
dolanarak oranın doğal niteliklerini yaratıp insanlara hayatta kalm aları için gerekli becerileri öğrettikleri Düş-
^
zamanına ya da Düşler âlemine odaklanır. Mimi ruhları
sayfa 2 4 i
^s a y l 9
2
bu varlıklardandır: eski zam anlardan kalan kaya resimle rinin, insanlara “Mimi üslubu”nda resim yapm ayı öğreten bu ruhların kendileri tarafından yapıldığı söylenir. Bu var lıkların çoğunun sembolik -ve gerçek- anlam da şimdi ve burada olduğu düşünülür. İnanışa göre gökkuşağı yılan ları su kaynaklarında barınırken, yıldırım ruhları varlık larını yalnızca yağış mevsimlerinde hissettirirler. Ayrıca W andjinalarm kendilerini hayaletimsi imgelere dönüştür düklerine inanılır. VVandjina duvarı
A vustralya Ylak i bir k ay a resm inde bir sıra W andjina ruhıı gözlerini dikm iş bakıyor. Aborjiıı inancına göre W andjinalar denizden k aray a çıktıklarında kendilerini bıı tip im gelere dönüştürm üşler. Öyleyse bu portreler onların ruhani varlıklarını tem sil ediyor. 238 O K Y A N U S Y A
Aborj inlerin Ataları ve Totem Varlıkları Ayrıca bkz. K an guru izleri. sayfa 236 G ök kuşağı yılan ları, sayfa 239
A talar ve totem varlıkları Aborjin san atın d a belirgin bir şekilde göze çarp ar ve önemleri genellikle Düşzam an ında ya d a D üşler âlem inde kabilelerin k u ru lm a sında oynadıkları rolde ve de onlarla akrabalık iddiası taşıyan kişi veya klan larla yakın ilişki içinde olm ayı sürdürm elerinde yatar, in san, hayvan, kuş, sürüngen, böcek ve bitki (birçoğunun şekil değiştirm e gücü oldu ğuna inanılır) biçim inde betim lenirler. Bedenlerine öz ve hareket verdiğine inanılan p aralel çap raz çizgilerden desenler (bun lara rarrk denir) klaıı kim liğini sem bolize eder. W aw alag kız kardeşleri gibi totem ataları ve k a n guru, dev A vustralya kertenkelesi goan n a ya d a keseli sıçan possuııı gibi hayvanlar klanların kolektif kim liği nin başlıca sem bolleridir.
Kanguru, kanguru yavrusu ve dingo
Arnhem l İlkesi inlen bir sanatçı olan Irvala bu ağaç kab uğu resm inde, büyücek bir kangu ru 1igii rii ııiiı ı y an m a küçük bir dingo resm etm iş. K an gu ru yavrusu, kesesinden başını çıkarm ış halde görülüyor. 240 O K Y A N U S Y A
Eşm erkezli çem berler
Dalgalı çizgiler
Noktalar
E şm erkezli çem berler sab it y a d a geçici birçok m an zara öğesini tem sil edebilir. A ncak genellikle b ir yerleşim i ifad e ederler. Bu d u ru m d a örneğin bir su birikintisini, k a y a veya yer üzerindeki bir çukuru ya d a kam p noktasını, h atta bir bu lu şm a yerini işaret edebilirler.
Dalgalı çizgiler akan su ya d a yıldırım , kontrolden çıkm ış yangın veya dum an gibi, doğaya ait dinam ik bir gücün düzensiz hareketlerini tem sil eder. D algalı çizgiler ayrıca bir sürüngenin kıvrım lı bedenini de tem sil edebilir. Ancak bu durum da bir b aş veya ayak d a olm alıdır.
N oktalar y ağm u r dam laları, ateşten sıçrayan kıvılcım lar, yıldız ışığı va d a çilek ve yum u rta gibi birçok doğal öğeyi veya oluşum u sim geler. E ğer resm in tam am ı n oktalarla kaplıysa, im genin k u tsal anlam ını yaban cılard an gizlem ek için belirsizleştirm e yoluna «•idilmiş dem ektir.
Kısa çizgiler
D üz çizgiler
Y u karıda görüldüğü gibi kısa, oval, parm ak şeklindeki çizgiler kazm a sopalarını (genellikle yenebilir kökleri çıkarm ak için kullanılır) ya d a davul tokm aklarım (ritüel şarkıları ve danslarında kullanılır) tem sil eder. Kim i zam an görülen bir ucu kancalı kısa düz çizgiler ise m ızrakları sembolize eder.
Düz çizgiler doğru sal hareketi, özellikle de yukarıda görülen kam p yeri gibi belirli bir yere varm ak için izlenen güzergâhı temsil eder. Bir hayvanın ay ak izleri arasın da gösterilen düz b ir çizgi o hayvanın bedenini ya da ilerleyişini sim geler.
O K Y A N US Y A 243
Ayrıca bkz.
Maorilerin Fantastik Yaratıkları
Y ıldırım k u şu ,
sayfa 87 E jd e rh a,
sayfa 159 K orkunç taniw ha
Yeniden canlandırılm ış bu Maori k aya resm inde taniıvha figürü baskındır. Bu yaratıklardan birinin bir insanı mideye indirdiği, bir İkincisinin de boğm akta olduğu sanılıyor. Resm in 16. yüzyıla ait aslı Yeni Z elanda’daki kireçtaşı barınağının tavanına çizilmiştir.
244
OKYANUSYA
Maorilerin oymacılık geleneğinin sembol dağarında bir dizi fantastik yaratık vardır. K uş biçim li m anaia ve su canlı sı taniıvha temsilleri özellikle dikkat çekicidir. Korkunç derecede kocam an avcı kuş poukai ve özel bir taniıvha “ l i i r ii
olan marakihau, Maori sanatçılarının hayvan, kuş
ve balık biçimli o fantastik -ve genelde ürkütücü- y ara tıklarına örııek gösterilebilir. Bu hayali yaratıklar Maoriler için genellikle dünyalarına ve hayat görüşlerine tehdit oluşturan, ancak koruyucu güçler olarak da hareket ede bilen meçhul, tekinsiz ya da tehlikeli doğal güçleri ve k o şullan sembolize eder.
Sözlük Greko-Romeıı mitolojisinde Zeus/Jüpiter’in kalkanı. Athena/Minerva iıın giydiği bir pelerin ya da taşıdığı bir kalkan olarak da beti nılen rrı iştir. AEGis
arma sembolünün karşı tarafa (izleyene) bakacak şekilde konumlanmasını ifade eden bir armacılık terimi.
a ffro n ty
biı- metinde bazı harflerin önemli bir sözcük ya da sözcük dizisi oluşturduğu bölüm.
AKRO STİŞ
sanat eserinde derin ya da soyut bir anlamı veya fikri sembolik yoldan anıştırma. A LEG O Rİ
AM O RETTO
bkz.
PUTTO
insan ya da hayvan olarak değil de semboller yoluyla temsil edilen: ikoııik olmayan. a n İk o n İ k
insanoğlunun kolektif bilinçdışında yer alıp kuşaktan kuşağa aktarılarak evrensel insanlık deneyiminin bir yönünü temsil eden sembolik imge. a r k e t İp
ARM A LEVHALARI genelde kalkan, miğfer, taç çelenk ya da süslü taç, pelerin, sorguç ve taşıyıcılardan oluşan armaların bütün halinde gösterildiği levhalar.
arma taşımaya hak kazanmış kişiler için kullanılan bir armacılık terimi (Lat. armiger).
a r m a t a ş iy ic is i
ARM ALI KALKAN üzerinde hanedan arması bulunan kalkan.
246
SÖZLÜK.
Hinduizm ve Budizm’de ritüel duruş ya da oturma pozisyonu.
a sa n a
“AV b ü y ü s ü ” aynı olayın gerçek hayatta büyülü bir şekilde yeniden yaşanacağı inancıyla, hayvanların avlanma sahnelerinin resmedildiği sembolik tasvirler.
Sanskritçede “iniş” demektir: yeryüzüne inen Vişnu’nun dünyevi görünümlerinden her biri. a v a ta r
Ortaçağ Avrupa’sında yaygın olaıı, hayvanlar ve fantastik yaratıklar üzerine ahlaki öğütler içeren hikâyelerin anlatıldığı resimli yazma külliyatı. b e s t ia r u m v o c a b u lu m
B İÇ İM Ç İZ G İL E R İ Kuzey Amerika’nın Kuzeybatı Pasifik Kıyısı nda yaşayan insanların sanatsal hayvan temsillerinde kullandıkları stilize çizgiler.
Ingiliz armacılık geleneğinde armaları süsleyen öğeleri tanımlamak için kullanılan kavram dağarcığı.
b la z o n
Budist inancında insan düzleminde kalmak üzere seçilen aydınlanmış varlıklar.
b o d h is a t t v a
dokuz adet küçük hanedan sembolünden (charge) biri: hanedanın genç erkek üyesinin aile içerisindeki konumunu göstermek üzere kalkanın ortasına yerleştirilir. b r is u r e
buddhapada
izleri.
Bu da ııııı ayak
c h a r g e kalkan ya da kalkan şekli üzerine yerleştirilen hanedan sembolü ya da amblemi.
armacılıkta kullanılan beş yapraklı stilize bir çiçek motifi. c in q u e f o il
Sanskritçede 'teker” ya da “çember”: Budizm’de sekiz parmaklı dharuıa-çakraya “Yasa Tekeri” denir. ça k ra
D ERİYE KAZIM A genellikle kabile açısından önem taşıyan işaretleri incelikli bir şekilde deriye kazıma.
armacılıkta kalkanın taşıyana göre sağını, izleyene göreyse solunu ifade eden Latince bir terim. d exter
D O R JE
bkz.
VA JRA
astrolojide burçların üç grup (öncii, sabit ve değişken) halinde dörtlü ol arak bölü inlenmesi. d ö r t l ü b ö lü m le m e
DÜŞ-ZAMANI (ya da D Ü ŞLER Â LEM İ)
Avustralya Aborjinlerinin inancına göre, kadim ruhların ve ataların kıtayı ve kıta parçalarını yarattıkları dönem ya da âlem. enerjik ve değişken davranışlarıyla yapıcı ya da yıkıcı olan mitolojik varlıklar. DÜZENBAZ RUHLAR
f o n o g r a m bir sesi işaret eden yazılı sembol.
herhangi bir yazı sisteminde tek bir karakteri, harfi ya da işareti simgeleyen imge. G LİF
Gorgon Medusa’mn köıii güçleri kaçırdığına inanılan kesik başını temsil eden sembol.
g o r g o n e İo n
k a r t u ş tarihöncesi Mısır firavunlarının taht isimlerini ( j j r a e n o m e n ) ve doğarken aldıkları isimleri (nomerı) ifade eden hiyeroglifleri çevreleyen oval şekil.
özelliklerini onunla ilişkili olan kişiye aktarmak gibi sihirli bir gücü olduğuna inanılan sembol (genellikle bir yaratık imgesi).
k e r u v Yahudi-I lıristiyan geleneğine ait bir melek sınıfı (çoğ. keruvim).
HANEDAN NİŞANI
müttefikler ve ortakların hanedana sadakat ya da aidiyet belirtisi olarak taktıkları sembol.
Greko-Romeıı haber tanrısı I lermes/Merkiir’ün elinde tuttuğu kanatlı, yılanla sarılmış asa.
1) altı uçlu yıldız; 2) I Ching'de (Değişimler Kitabı) altı kesik ya da düz çizgiden oluşan sembol.
k l a n genellikle ataları ortak olan, birbirleriyle ilişkili insanlar topluluğu.
“ G Ü Ç ” SEM BO LÜ
H EKSAG RA M
Antik Mısır yazı sisteminde kullanılan resimli karakter; resimyazı. H İY ERO G LİF
İtalyanca "‘nişan anlamına gelir; Rönesans tablolarında sık sık göze çarpan kişisel amblem ya da semboller. im p r e s a
İd e o g r a m bir nesneyi ya da kavramı temsil eden yazılı sembol. İ k o n o g r a f İ 1) sanatta kullanılan semboller ve bunların anlamları; 2) belirli bir figür ya da konuyu temsil etmek için kullanılan imgelerin bütünü.
Kuzey Amerika’nın Güneybatı bölgesindeki Pueblo (Amerika yerlileri) insanlarının, özellikle de I lopiler ve Zunilerin yağmur getirdiğine inan dik 1arı yardımcı ruhani varlıklar. k a c h in a
K E R Y K E İO N
k o d e k s eski elyazmalarınm birbirinden ayrı sayfalarının toplandığı cilt ya da ciltler. k o z m o l o j İ evrenin nasıl oluştuğunu ve bilinmeyen yönlerini araştıran bilim dalı; evrenbilim. KUM (ya da KURU BOYA) RESİM
özellikle Kuzey Amerika’nın Navalıo lıalkı (dünyanın diğer yerlerinde başka insanlar tarafından da kullanılır) tarafından, tören kutlamaları için geleneksel yöntemlerle, farklı renkte kum ya da kuru boya taneciklerinden yapılan kutsal imgeler.
beş çizgiden (“sarkıt” ) oluşan arma işareti. Hindistan kara parçasının fiziksel işareti; 32 l a k s h a n a Bııda’yı tanımlar. la k s h a n a
Iindu ve Tanlıa sanatlarında fallusıı, erkekliği ya da Şiva'yı ifade eden sembol.
l in g a m I
bütiiıı bir sözcüğü va da tümceyi ifade eden yazılı sembol. lo g o g r a m
evlenmemiş ya da boşanmış kadın arma taşıyıcısının, erkeklerin kalkanı yerine geçeri elmas şeklindeki arma işareti. lo z e n g e
MAKROKOZM OS bütünlük ifade eden büyük ve karmaşık yapı.
Sarıskritçede “çember” anlamına gelir; özellikle Budizm’de meditasvon amacıyla kullanılan, kozmos ya da bilinci temsil eden dairesel sembol. m a n d a la
La ti ıı cede '‘Unutma ki bir gün öleceksin” anlamına gelen bir deyiş; sanat ta sıklıkla ölümü ya da hayatın gelip geçiciliğini temsil eden sembollerle ifade edilmiştir. m em ento m o ri
M EZO AM ERİKA
Orta Amerika.
KÜLTÜR KAHRAM ANI insanlık k ti 1türünü yarataıı, yaratılmasına veya yayılmasına yardım eden mitolojik varlıklar.
Güneybatı Asya'da takriben Dicle ve Fırat nehirlerinin arasında kalan bölge.
en büyük oğlu işaret eden, yatay bir çizgi ve ondan aşağı doğru çekilmiş üç ya da
m İk r o k o z m o s makrokozmosun çok küçük ölçekteki karşılığını (insanın kozmosa göre varlığı
la b e l
MEZOPOTAMYA
247
Sözlük gibi) temsil ya da sembolize eden yapı. Japonların daire şeklindeki hanedan nişanı ya da sembolü.
MON
bir va da daha fazla harften (genellikle baş harfler) oluşan stilize tasarını. m o n o g ra m
m o ra n
Masa i savaşçısı.
I lindıı ve Budist geleneklerinde ritüel ya da sembolik bir el hareketi. m u d ra
beş uçlu, ortası delikli olmayan yıldız; üçüncü oğlu ifade eden bir arma işareti.
M U L L E T (ya da M O LE T )
Japonya'da başlı başına bir sanat formuna dönüşen minyatür heykeller.
N ETSUKE
Budizm ve I lindııizm’de samsamdan kurtulmak anlamına gelir. n İr v a n a
n o m e n Latirıcede “isim" anlamına gelir: Antik Mısır firavunlarının doğarken aldıkları isini ifade eder.
armacılıkta kalkanın üzerinde yer alan düz şekiller.
o r d in a r y
PİKT O G R A M /PİK TO G RA F s ö z c ü k
ya da sözcükleri ifade eden yazılı sembol. Latincede “ön isim” anlamına gelir; Antik Mısır’da firavunun taht ismini ifade eder.
p ra e n o m e n
canlıların dünyasından ölüler diyarına göç eden ruhlara eşlik eden tanrı, melek ya da hayvan cinsi varlıklar: ruh kılavuzları. psych o pom p
İtalyanca da “oğlan” demektir: amoretto ya da kerııv olarak da bilinir ve Bat ı sanatında küçük tombul oğlanlar olarak (bazıları kanatlıdır) resmedi 1i r. p u tto
I lüıdu geleneğinde yerin üzerine kuru boyayla yapılan renkli, sembolik resimler.
ra n g o u
“şeylere dair anlamına gelen Latince bir sözcük; armacılıkta bir kelime ya da ismi temsil eden, çoğunlukla da kelime oyunuyla arma taşıyıcısının ismine gönderme yapılan imge ya da görsel ifade. reb u s
s a m s a r a Hinduizm ve Budizm’de yaşam, ölüııı ve yeniden doğumun ebedi döngüsü.
Japon soylu savaşçı kastının üyesi.
sa m u ra y
bir başka şeyi temsil eden nesne, im ya da işaret. sem b ol
Avrupa sanat tarilıi bağla mıııda, 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başı arasında görülen, sembolik imge ve teknikler üzerine kurulu bir sanat akımı.
s e m b o lİz m
s e r a f Yalıudi-f hristiyaıı geleneğine ait bir melek sınıfı (Çöğ- serafim).
ses bakımından bir başka sözcüğü andıran ama farklı bir anlamı olan sözcük.
se ste ş
S İm g e bir tanrıyı ya da azizi tanıtan ya da simgeleyen neshe ya da özellik. () kişiye ait olarak ya da oıııın yanı sıra betimlenir.
I liııdıı inancında sarhoş edici iksir.
som a
ru n e
ÖBÜR d ü n y a kel( inancına göre ölüler ya da ruhlar diyarı.
Anglo-Saksoıı fut hark ı gibi çeşitli Germen runik alfabelerini oluşturan lıer bir yazı karakteri.
s o r g u ç Avrupa hanedan armalarında miğferin tepesine konarı üçboyutlu sembolik amblem ya da süs.
P A -KU A (ya da BAGUA)
rü tb e
bağlı bulunulan kurumda, özellikle de orduda kişinin geldiği aşamayı ya da görev derecesini gösteren işaret.
STA TA N T G U ARD AN T
bir zamanlar insanların mizaçlarım etkilediğine inanılan, vücutta bulunan dört çeşit sıvı (“huınour” ).
ste l
Ç iıı geleneğinde her biri yirı ve yarıg arasındaki etkileşimin farklı bir dizilimini ifade eden sekiz trigram. t r İg r a m la r i
bir dinin ilahi varlıkları.
PANTEON
p e n ta g ra m
248
beş uçlu yıldız.
s ö z ı .i k
“SA LG I”
dikine konmuş, genellikle oymalı ya da süsleıneli taş levha.
Budizm ve Gaiııizın’de kutsal savılan kubbeli anıl yapı. stu p a
20. yüzyılda Avrupa'da etkili olmuş bir sanatı akımı: fantastik, düşsel imgelerin bilinçdışı tarafından yaratıldığını savunan Kreud’un kuranıma esin kaynağı olmuştur. SÜ RR EA LİZM
Hindu ve Ta.nt.ra inançlarında aktif ve dişi olduğu kabul edilen kutsal yaratıcı enerji. şa k tİ
görünüm ve biçim değiştirme yeteneği.
ş e k İl d e ğ İş t İrm e
t a b l e t a Kuzey Amerika’nın Günevbatı bölgesi n dek i insanların kachinalanm temsil eden dansçılara ve oyuncak bebeklere takılan büyük başlıklar. T A I-C H I (T A IJI ya da YİN-YANG)
Çinlilerin Tao kültüründe yin ve yrmg arasındaki ideal etki leşimi simgeleyen stilize çember. ç e m b e rİ
Antik Mısır yazı sisteminde diğer hiyerogliflerin anlamını ya da ilettikleri fikri belirleyen ya da sınıflandıran işaret. TAMLAYAN
linduizm ve Budizm’in kozmik cinsellik kavramı üzerine kurulu mistik bir kolu. ta n tra I
gelen ekseI ol ara k kehanet amaçlı kullanılan 22 Büyük Sır (Majör Arcarıa) ve 56 Küçük Sır (Minör Arcana) kartından oluşan bir iskambil kâğıdı destesi.
ta ro t
arıııacılıkta kalkanın iki yanında duran ve onu taşıyor gibi görünen figürler. TAŞIYIC ILA R
THANGKA (ya da TANKA)
çoğunlukla Tibet ve Nepal’de görülen, Tantra Budizm’ine özgü konuların ele alındığı “diiz” resim ya da süslü işleme. kötü güçleri kaçırdığına ve şans getir
Creko-Bomen şarap tanrısı ve onun takipçilerinin taşıdığı, ucunda kozalak olan sarmaşık sarılı asa ya da değnek. T İR SU S
v a h a n a bir Hindu tanrısının aracı ya da bineği.
dorje olarak da bilinir:, belli bazı Hindu ve Budist tanrılarının ellerinde tuttukları “şimşek” ya da elmas asa, tören asası.
v a jr a
Latincede “boşunalık” ya da "boşluk” demektir; Avrupa sanatında hayatın gelip geçiciliğini ve öİümün kaçınılmazlığını simgeleyen ;11egoi'ik natürmo.rtlarda 11 oluşan bir üslup. v a n it a s
v e v e Voodoo tanrısını ya da ruhani varlığım temsil eden bir sembol.
TOTEM
y a n g Çinlilerin Tao inancına göre eril, pozitif, aktif kozmik enerji.
stilize edilmiş üç yapraklı yonca sembolü.
y a n t r a Sanskritçede “araç”; evreni simgeleyen, mandala ya benzer ama daha karmaşık bir geometrik Tantra şeması.
bir klan ya da kabileyi ifade eden, genellikle de ortak bir atayı temsil eden sembol. t r e f o il
T RİG RA M
üç çizgiden oluşan
sembol. Sanskritçede “Üç Biçimi Olan anlamına gelir: Hinduizm’de yüce üçlü Brahma, Vişnu ve Şiva’yı ifade eder.
t r İm u r t İ
Japoncada “değişen dünyanın resimleri” anlamına ir; 17. yüzyıldan 19. yüzyıla lar popüler olmuş bir sanat formu. u k İy o - e
Y İN Çinlilerin Tao inancına göre dişi, negatif, pasif kozmik enerji. ’ y o n i Hindu ve Tantra sanatlarında vulvayı, dişiliği ya da şak tiyi işaret eden sembol.
Antik Mısır sanatında genellikle bir tanrının ya da firavunun alımn la şaha kalkmış olarak betimlenen kobra yılanı. u ra e u s
s <} / s i k
249
Kaynakça Genel k ay n a k ç a
A frika
J.C., Arı Illustrated Erıcyclopcıedia ofTraditiorıal Symbol.s., Thames & Hudson, Londra, 1978.
ve R o y A d k in s , The Little Book of Egyptian Hieroglyphs, Hodder & Stoughton, Londra, 2001.
G i b s ö n , C l a r e , Goddess Syrnbols: Universal Signs of the Divine Ferimle, Sar ab and, Rowayton, 1998.
G i b s o n , Cl/VRE, The Hidderı Life of Ancierıt, Egypt: Decoding the Secre ts o f a Lost H'orld, Saraband, Glasgow, 2009.
G ib s o n , C la r k ,
The Hiddeti Life of Art: Secrets and Syrnbols in Great Masterpieces, Saraband, Glasgow, 2006.
L u r k e r , M a n i r e d , The Gods and Syrnbols ofArıcient Egypt: An Illustrated Dictionary, Thames & Hudson, Londra, 1980.
G ib s o n , C l a r e , Sacred Syrnbols: A Guide to the Tirneless Icons of Faith and Jlorship, Saraband, Ro\vayton, 1998.
M c D e r m o t t , B r i d g e t , Decoding Egyptian Hieroglyphs: ILotv to Reacl the Secret Language of the Pharaohs, Duncan Bahri Publishers, Londra, 2001.
C oop er,
Signs & Syrnbols: Arı Illustrated Guide to Theır Mearıirıg and Origins, Saraband, Rowayton, 1996. G ib s o n , C l a r e ,
A d k in s , L e s l e y
0\vusu, H e i k e , African Syrnbols, Steriiııg Publishing Companv, New York, 2000.
H a l l , Ja m e s , H all’s Illustrated Dictionary of Syrnbols in Eastern and JVestern Art, John Murray, Londra, 1994.
R o b in s , G a y , The Art ofArıcient Egypt, The Britislı Museum Press, Londra, 1997.
S h e p h e r d , R o n ven a v e R i j p e r t
Reading Egyptian Art: A Hieroglyphic Guide to Ancient Egyptian Paintirıg and. Scıılptüre, Thames & Hudson, Londra, 1992.
1000 Syrnbols: What Shapes Mearı in Art & Myth, Tlıames & Hudson, Londra, 2002. Sh ep h erd,
The Contirıuurn Encyclopedia o f Native Art: Worldview, Symbolisrn & Culture in Africa. Oceania & Nat ive North America, The Continuum I nternational Pu blishing Group. New York, 2000.
WlLKINS0N, RlCHARD İL,
W e rn e ss, H o p e B .,
250 K A Y N A K Ç A
A m erika
Native Arts of North America, Thames N Hudson, Londra, 1992. F e e s t , C i i r i s t i a n F .,
P.E. G o d d a r d , Indian Art ancl Culture of the K ew , D e l l a v e
Northıoest Coast, Hancock Hou.se Publislıers, Surrey, BC, 1974. ve K a r l T a ijb e , The Gods and Syrnbols of Ancierıt Me.xi.co and. the Haya: An Illustrated Dictionary of Mesoarnerican Religion. Thames & I ludson, Londra, 1993. M ille r , M a ry
T a y l o r , C o l i n F., The Plains Indians: A Cııltural and I listorical Vieıv of the North American Plains Tribes of the Pre-reservation Period, Salamander Books, Londra, 1994. \Y tie r r y , J o s e p h I I.. The Totem Pole Indians, Tlıomas Y Crovvell Companv Inc. New York, 1974.
Asya
Buddhism, Mammariorı, Paris, 1995.
F r e d e r ic , L o u is,
The Ultimale Birthday Book: Revealing the Secrets ofEach Day of the 1car, Saraband, Rowaytoı ı, 1998. G ib s o n , C l a r e ,
M c A r t h u r , M e p i e r , Reading Buddhist Art: An Illustrated Guide to Buddhist Signs & Syrnbols, Tlıames & Hudson, Londra, 2002. L n t e r m a n . A l a n , Dictionary of Jeıvish Lore & Legend, Thames & Hudson, Londra, 1991.
\ V i ll ia m s , C.A.S., Chinese Symbolism and. Art Motifs: A Compre.hensi.ve Handbook on Symbolism in Chinese Art Through the Ages, Ti itile Publishirıg, Norlh Clarendon, VT, 1974.
A vrupa B e d in g fe ld , H e n ry G v v y n n -Jo n e s,
ve
P e te r
Ileraldry, Bison
Books. Londra, 1993. l)tICHET-StJCHAUX., G . \C M .
The Bible and the Saints, Flammarion. Paris, R v sto u re a l,
1994. E l l v v o o d P o s t , W., Saints, Signs and Symbols: A Concise Dictionaıy, SPGK, Londra, 1972.
The Scjuare H ah & Olher Mysteries of fVestern Art: Irnages and t/ıe Stories that Inspired Them, Harry N Abrams, New York, 1995. F isiie r , S a lly ,
A.C., A Cornplete Guide to Ileraldry, Tlıomas Nelsorı & Sons, Londra, 1925.
F o x -D a v ie s,
F r ia r , S te p k e n ,
Ileraldry:
Tor the Local Tlistorian and Genealogist, Alan Sutton Publishiııg Limited, Stroud, 1992. The Hiddeti Life of Rerıaissance Art: Şerre ts and. Symbols in Great Masterpieces, Saraband, Glasgow. 2007. G ir s o n , C l a r e ,
G i b s o n , C l a r k , The Ultimate Birthday Book: Reveaîihg tlıe Secrets of Each Day of the Year, Saraband, Bowaytoıı, 1998. G i r s o n , C l a r e , The Ultimate Book of Relationships: Revealİhg the Secrets of Compatible Partnerships, Saraband, Glasgow, 2004.
Dictionaıy of Celtic Myth and LegencL Tlıames & Hudson, Londra, 1992. G r e e n , M ira n d a J .,
O svvai.t , S a b in e G ., Concise
Encylopedia of Greek and Roman Mythology, Wm Gollins Sons Sc Co, Glasgow, 1969.
YARARLI W EB SİT E L E R İ A frika
Adinkra sembolleri ve anlamlan için bkz. www.welltempered.net/adinkra/ htmls/âdinkra_index.htm www.alTieavvithiii.com/toıır/ ghana/adinle ra_symbols. htm A m erika
Kuzeybatı Pasifik Kıyısı yerli sanatı için bkz. www.pathga11ery.com Amerikan yerlilerinin sembolleri ve anlamları için bkz. www.buck agra m.com/buck/ symbols ww w. col 1ectorsg ui de.com/ fa/ fa040.slıtml Asya
O kyanusya
Aborigina/ Art, Tlıames & Hudson, Londra, 1993. C a m i a n a , W a l ly ,
ve W e r n e r The Maoıi Heirs o f Tane, Orbis Publishing, Londra, 1982.
L e v v is , D a v td Form an ,
Oceanic Art, Tlıames 8c Hudson, Londra, 1995. T h o m a s, N ic ii o la s ,
Online Asya sanat galerisi ww. orieııta lou tpost. com A vrupa
British Museum www.britishmuseum.org/ explore/explore_int.roduction. aspx Metropolitan Museum of Art/ the Heilbrurın Timeline of Art Historv w ww. metm use um.org/toah/ National Gallery www.nationalgallery.org.uk/ collection/default.htm O kyanusya
Aborjin sanatıyla ilgili galeriler www.aboriginal-art.com www.aboriginalartonline.com www.aborigina laıtstore.com.a u KAYNAKÇA
251
Dizin A Aborjin sanatı, Avustralya 236-43 adalet 56, İ 95, 205 Âdem ve Havva 30-1, 195 adirıkra sembolleri 50-1,68-71 adinkrohene 69 Afrika kıtasından semboller 50-71 Afrodit; bkz. Veniis uğ 13, 173 ağaç 9 daima yeşil kalan 9 aile şeceresi 9 ağaçkakan 167 Ahit Sandığı 100. 101 ahtapot 49 Airavata 20-1 akbaba 28, 202 akoko narı sembolü 71 akrep 203 alegorik semboller 6, 9, 37, 46-7, 49. 156 61,228-35 alfa ve ornega 179 altın 18, 67,'180 altın balık 113 altın sarısı top 189 Amaterasu 130 ,131 Amerika kıtasından semboller 72-95 ana tanrıça 21. 54-5, 174, 175 anahtarlar 185 Aııanta 156-7 Atıdrojen 226 a tıka kuşu 158, 159, 229 atıklı 51, 58 anlamak 117, 141, 151 aııııe ve çocuk sembolizmi 7 annelik 73 Anubis 56, 57 Apollo 11, 47, 168, 169,172 Arpmrius 223 arabesk motifler 135 araçlar 13 Arakhne 172, 173 Ares bkz. Mars arı 67 arı kovam 191 arındırma 29, 197 Aries 218, 219
252 D İ Z İ N
aritmetik 235 arketipsel imge 7, 9, 16 armacıhk 30, 3 2 ,3 3 , 34 ,3 5 , 36 -7,16 3, 206-13 charL'c 20(». 208, 21 I renkler 208 sorguç 208. 209 kalkan ayrımları 208 taşıyıcılar 208, 209 ayrıca bkz. statü sembolleri Artemis bkz. Diana as kürkü 35, 47 asa 14, 6 5 ,1 2 5 ,16 5 ju-i 125 uas 58, 59 asana 108. 109 padmasana 109 parinirvanasatıa 109 aslan 19 ,5 1,6 4 , 171, 203, 205, 208. 209 kanatlı 186, 187 aslan-köpek 159 asma yapraklan 171 astroloji 40-1 astronomi 234, 235 asara (ifrit) 122 Asya kıtasından semboller 96-161 aşk 46, 99, 133, 163 at 116. 117. 142, 145. 149, 175 atalar 30. 31 ateş 1". 81,8 8, I I I . 152, 153, 197. 224 ateş sütunu 111 ateş yılanı 81 Athcna 24, 25,169 aureola 200-1 av büyüsü sembolleri 8 . 10-11
Avrupa kıtasından semboller 162-235 Avustralya Aborjinleri sanatı 12 Düş-zamanı 12 ay 24. 26, 57, 59, 73. ' 14 9 ,15 1,158 , 215 hilal 105 aydınlanma 108. 109, 111, 112 ,113, 115, 141 ayı 72, 73. 86, 87, 203 ayna 52. 81, 130. 131. ' 203, 204, 205, 215
B
Beş Mistik Bilgi Kralı 118-19 Dört Kutsal Kral
ba 28-9 bagua trigramlnrı 148-51 Bakire Meryem 163, 182-3 Bakire ve Çocuk 7. 182 Bakklıos 170. 171.231 halik 112. 113. 131. 195. 196. 197 halta 24, 52, 53 iki başlı 52-3 bambu bitkisi 97 basi l isk 201 başak 11. 165 Batı nın Ana Kraliçesi bkz. Hsi Waııg Mıı bavkuş 169 beden 9. 40. 113 bekaret 47, 182 Benten 130, 133 bereket boynuzu 24-5 beyaz erkek geyik 213 beyaz ve siyah 19 bıçak 53 bilge kadın 17 bilgelik 17. 87. 105, 107, 109. 115. 117, 131, 169, 195 bilinçdışuun sembolizmi 16-17 birbirini çapraz kesen anahtarlar 185, 210 , 211 Bishamon 121. 132, 133 bod/ıisattva 27, 108, 1()‘). 140 Avalokiteshvara 109 boğa 1 1(> boğa kuyruğu 64, 65 bokböceği 57 bolluk 87, 13 1.13 7, 157 boynuzlar 27, 71 Brahma 13, 104. 105, 123 brisure 206-7 ayrıca bkz. statü sembolleri Buddhapada 110, 111, 114 Budizm 20-1. 27, 49, 108-21. 122-3, 140-1 Sekiz Uğurlu Sembol 112-15
120-1
Yedi Hazine 116-17 şakti 49. 141 hufain 76, 77. 86, 87 beyaz bufalo 77. 118 buğday 11,16 5, 231 bulutlar 12, 13 yağmur bulutu 21
<: cadı 9, 17 canavar 44 Cancer 219 Capricorn 223 caritas 21 cennet 135, 163, 183. 199 Ccrbenıs 44-5 CcricKven 25 Ccmunnos 175 cesaret 72 chatlra (şemsiye) 11 2 .113 chi-rho 196, 197 cinqııefoil 35 cinsel birleşme 17 cinsel dürtüler 16 cinsel güç 52, 65, 175 Coatlicue 78-92 corrıucopia 24-5, 231 Cupido 166. 167, 170. 171,19 5
Ç
çakal 57 çakmak taşı 94, 95 çakra (teker) 104, 105, 114,116 dharma-çakra 108, 111, 112. 114. 115,116 lotus çakrası 140 çanı ağacı 139 çan 119 çapa 189, 205 çarkıfelek 42-3 çaylaklar 54 çekiç 24, 25, 133 çelenk 33, 47 defne yaprağından 33, 47 çember 22-3, 55, 87, 90. 9 7.13 5 , 140-1, 163, 243
eşmerkezli 141, 243 tüylü 87 erkek yei 75 çemberli küre 234, 235 çiçek 46, 47, 60-1, 104-5. 127. 167. 205. 23 1,2 33 karanfil 233 krizantem 13 6 ,13 7 zambak 182. 183,
211 lotus 60, 61, 104, 105, 106, 107, 109, 112,113, 122, 123, 129, 140 pavlonya 137 şakayık 137 erik çiçeği 137 gül 36 ,16 3, 167 lale 46 menekşe 47 Çile aletleri 181, 197 çuval 131, 133 D dalgalar 11, 223, 243 Daphne 48, 169. 172. 173 Davııt'un yıldızı 103 dayanıklılık 204 değnek ve gürz 54, 64, 65 Demeter/Ceres 25, 165 deniz 44, 45, 49 deniz adamları 45, 165 deniz kabuğu 112, 115, 185 devedikeni 35 devekuşu tüyü 36-7, 56 dha rıııa-çakra bkz. çakra dhvaja 112, 1 15 Diana 168, 169 din şehitliği 163 Dionysos bkz. Bakklıos dişi aslan 57 dişi domuz 25 dişilik 19,23, 25. 49, 78, 119, 123, 166 djed sütunu 60, 61 doğal dünya, semboller 10-11 doğan 54, 55,59, 66, 67 doğu 75 doğum 7, 13. 78, 79 astrolojik etkiler 40-1
doğum, ölüm ve yeniden doğum döngüsü 23 doğurganlık 7 ,1 1 , 24. 25, 61, 70, 73, 77, 9 2 ,1 1 3 ,1 2 9 ,1 3 7 , 147, 157,159, 239 domuz 142,147, 151, 203 dönen kütiik 91 dönen kütükler hikâyesi 74 dört İncil yazan 186-7 dört salgı 224, 225 dörtlüler 9, 105 dövmeler 31 koru 3 1, 237 cluafe deseni 70-1 Durga 107 duyular 46, 47, 84 işitme 84 görme 84 koku alma 47 düğüm 112, 115 Dünya 9, 24. 141, 151, 152,199, 225 dünya küresi 205 Dürer, Albrecht 19 dıvenninımen deseni 71 E ebedi yaşam 58, 125 e/od 100, 101 ejderha 36, 121, 142, 145,151, 158,159, 189, 190, 201. 209, 229 el 33, 43, 107 el izi 8, 30, 49 elementler 9, 224-5 Epona 175 erkek geyik 175, 191, 205 ’ erkeklik 19, 23, 119, 166 ayrıca bkz. cinsel giiç Eros bkz. Cupido Erzulie 82, 83 evlilik 137, 139 F fallus sembolü 17, 24, 141, 171 fare 142, 143 farmasonluk 227 fasces (çubuklar) 205 fırtına 45, 93 ayrtea bkz. şimşek
fıskiye 48, 49 fil 51, 11 6 .1 17 Jlehr-de-lis 210,211 Flora 230, 231 flüt 129 forıogram 15 Freud, Sigmund 7, 16
G Ganeşa 107 Garuda 27, 156-7 gece 19, 149 gemi 9 Cemini 219 geyik izleri 93 geyik, av sembolü 1 1 uzun ömür sembolü 13 1,1 3 3, 148 goaıına 240, 241 gorgoneion 170, 171 gök gürültüsü 25, 53, 81,239 gökkuşağı 29 gökkuşağı yılanları 239 gölgelik 115 gramer 235 griffon 18, 19 guqin 160, 161 giiç/iktidar 59, 63, 84. 85, 87, 9 6 ,9 7,11 5 , 116, 151 gül 36,163,167 ayrıca bkz. Tudor gülü Oiiİ-haç 227 giilpencere 162-3 gün isimleri 94-5 gündüz 19, 26, 149 güneş 10, 11, 18, 24, 26, 57, 59, 64, 67, 77. 81, 87, 89, 90, 9 1,93, 11 1,13 1, 138,149, 158,215 ayrıca bkz. güneş arabası; güneş diski; Zia güneş arabası 11 güneş diski 10, 54, 55. 77, 9 0 ,9 7,10 4 ,10 5 güneş ışığı 3 7 güneş tekeri 174 güvercin 8, 167, 178, 179, 203 güzellik 71, 131, 183
II lıaheş maymunu 57 hacı asası 185, 195
haç 83, 178, 179, 196, 205 ters çevrilmiş 185 Latin 196 Malta 210,211 kırmızı 189 sazdan 189 X biçiminde (sal/ire) 185 hafiflik 149 hale 27, 183, 184, 195, 198-9, 200 halka 59 shen halkası 58, 59 baıııeş 43 bamsa 43 I lathor 54, 55 hava (element) 225 havariler 184-5 hayat: ağacı 8, 26 hazine gemisi 132 Hephaıstos bkz. Vulcanus Mera bkz. Iııııo Herakles/Herkül 16. 17, 172, 173, 204 I lermes bkz. Merkür hesap tahtası 235 Hestia 169 Hıristiyan azizleri 18891, 199 ayrtea bkz. havariler; dört İncil yazarı Hıristiyan Kilisesi 9, 163 1 lıristiyanlık erdemleri 46, 47, 204-5 Hıristiyanlık sembolleri 7, 14. 1 9 ,2 1,2 3 ,2 7, 28. 29, 38. 162, 163, 174.178-205 Hinduizm 11, 13,23, 27, 49, 104-7, 109, 122-3, 140-1
tingam veyoni 17, 141 şukti 49, 141 hiyeroglif 14-15,38, 50-1 horoz 142, 147, 151, 201,203 Horus 54, 55, 59, 64. 66-7 göz 58. 59, 60 Horus ismi 50, 66, 67 Altın 66, 67 Hsi Wang Mu 124, 125
hükümdarlık/otorite 21, 54, 59, 65, 81, 96,97, 117
I 1C/ıiııg trigranıları 148-51 IHS sembolü 179 ılımlılık 205 INRI sembolü 181 ışık 77, 157 ışık saçan mücevher 116. 117 luno 165, 225
| İason ve Argonautlar 172, 173 ibis 57 İblis 189, 201, 229 ideogram 15, 38, 154 iffet 46, 47 ikizler 52, 219 inanç, ümit, yardunseverlik 205 inci 121, 158 İııdra 20-1 inek 5 4 ,55 insan başlı at 223 insan hayatının beş evresi 232 ip 119, 185 İsis 2 1,2 5, 54, 55, 58 ve Neftis 54-5 İskandinav mitolojisi sembolleri 176-7 iskelet 46, 47, 233 İştar 99 itaat 151 iyilik 19, 26 iyilik kötülüğe karşı 26-7
J Jaffe, Aniela 8 jaguar 39, 80, 81, 88, 89 Jaguar Savaşçı Tarikati 89 Jung, Cari G. 7, 16 Jüpiter (gezegen) 217 Jüpiter (tanrı) 12, 25, 163, 164. 165 K kabile armaları 84-5
kadanalar, I lopi
yardımcı ruhlar 73, ' 76 -7,9 0 Zuni kacbina bebekleri 76 kadeh 205 Kader Hanım 42, 43 kafalar 105, 106, 109 kafatası 46, 94, 95, 107, 233 kalas/ta (hazine vazosu) 112, 113 Kali 106, 107 kaligrafi 134, 135, 152-5,161 kalkan sembolizmi 33 kalp 82, 83, 111, 183 kutsal 196.197, 205 kan 18 kanatlar 27, 29, 187, 195 kanguru 240, 241 kanguru izleri 236 kaos 99, 121 kaplan 142, 143, 158, 159 kaplumbağa 131, 133, 139,158 yılanlı 158 kar 91 karanlık 149 kare 9 ,13 5 , 199 kaduı vei 75 karga 175, 205 kartal sembolizmi 19, 27, 72, 77, 79, 84, 86^ 87, 88, 89, 157, 163, 165, 186, 187, 203 Kartal Savaşçı Tarikati 88-9 Roıııa lejyonu 33 kastanyet 129 katil balina 85 kaya sanatı 8, 10, 11, 30, 237, 238, 244 keçi 42, 145, 149, 200, 201, 202,203 kelebekler 7 7 ,1 3 9 Kek haçı 174 Keli ikonları 174-5 keruv 101, 104. 195 kerykeion 167, 214, 215 Khepri 57 Khimaira 44, 45 kılıç 53. 119, 121, 127, 13 0 ,1 3 1 ,1 8 3 , 205
D İ Z İ N 2.53
Dizin kır kurdu 13 kimlik bkz. kimlik sembolleri kimlik sembolleri 6, 8 ,30 -1,3 4 -7,4 9 , 62-5, 84-9, 136-9. 206-13 İngiliz 206-9. 212. 213 Afrika 62-5 Asya 136-9 Kıta Avrupası 210-13 Amerika 84-9 kitap 205 koç boynuzu 71. 103, 219' kollar 122. 123 korku 17 koru 31. 237 koruma 65, 96, 97. 115, 159, 183. 195 kozmik varoluş 8 kozmolojiler 12-13, 22-3 kozmos 10 -11.23,9 1, 140, 149 makrokozmos teorileri 40-1 köpek 57, 94. 95. 142, 146. 147, 151, 203 kötü ruh (ifrit) 26. 27, 122, 201 kötülük 19, 26 kral 43 kraliçe 43, 116, 117 kraliyet 180 kraliyet armaları, İngiliz 208 İspanyol 210 krallık 50, 51. 55, 64-5 kristogram bkz. chi-rho Krişria bkz. Vişnu kuğu 235 kule 190, 191 kum saati 46, 69, 233 kumru 233 kunduz 85 kurbağa 85 kurt 167, 177,203 kurt izleri 93 kuş 28, 29, 39 167. 233 kutsal kalp 196, 197 Kutsal Kâse 29 kutsal mantar 125 kutsal semboller 6, 8.
254
D!ZÎ\
10, 28-9, 52-61, 74-83,98-135, 164-205 Hıristivarıbk 178-205 İslam 134-5 Yahudilik 100-3 Afrika 52-61 Asya 98-135 Avrupa 164-205 Amerika 74-83 ayncâ bkz. Budizm: Hinduizm: Taoizm; Şintoizm kııtsanmışlık 69, 7 7 ,1 1 3 kutsiyet 180 kuvvet 72. 73. 87, 96, 97. 117, 139, 143, 149 Kuzey Amerika sembolizmi 12 kuzgun 175 totem/arma 84, 85 kuzu ve sancak sembolü 196, 197 küre 14, 15 kürek 99 Kybele 170. 171
Itabanım bkz. chi-rho lamassu 96. 97 Lao-tzu 124,125 lavta 121, 133, 161 Leo 40. 41, 221 Libra 221 liderlik 69, 75 logograın 39 lotus bkz. çiçek M Ma’at 56 malımuz 32-3 mahsul 129 makara 156-7 makav 92, 93 manaia 244, 245 mandala 118-20, 140-1 mandorla 201 manevi bilgi 17, 103, 141,229 Maori sembolleri 236. 237, 244-5 marakihau 244, 245 Mardukun küreği 98, 99
Mars (gezegen) 215 Mars (tanrı) 166, 167 Masai kalkanları 62-3 maske 15, 30 maymun 142. 147 Medusa 169, 170. 171.229 melekler 26-7. 1945, 199 memetılo rnori 47 trıenora 100, 102, 103 merhem kavanozu 188, 189 meridyenler 41 Merkür (gezegen) 152. 214,215 Merkür (tanrı) 167 metal 152. 153 metelikler 185, 202 mevsimler 9, 93, 230-1 güz 143, 231 bahar 137, 143. 230.231 vaz 231 kış 231 meyve 205, 231 mezar 83 mısır bitkisi 73, 75, 7 7 Mısır, antik 1 1 ,15 . 21, 23, 50-1, 54-61 mızrak 24, 133 milli bayrak 31 Minerva 24, 169 Minotauros 15, 44 mmere dane motifi 69 mmusıt)idee sembolü 69 Moiralar 25, 42, 43 Molocb 17 mon34-5, 96, 97, 136-9 monogram 19, 37 rnudra 108-9, 119,123
bhutmsparsha rnudra
108,109 muska 42, 43, 58, 101 mutluluk 18, 7 7 ,1 3 1 , 13 3 ,1 3 7, 155 mücevherler 130, 131 mükemmellik 141, 163 müzik 160, 161, 235 Myo-0 118-19 \
tıaga 156-7 Nefertari 28 nemes başkğı 64
Neptün (gezegen) 217 Neptün (tanrı) 164, 165, 225 noktalar 243
O Odysseus/Ulysses 44-5 ligi (yelpaze) 35 ! Ogün 52-3 ok ve yay 53, 171 Okyanusya’dan semboller 236-45 Olympos tanrıları 164-9 On Emir tabletleri 100,101
org 191
orsalar 52-3 Osiris 54, 55, 56, 57. 58. 62, 64, 65 Oşun 52 ouroboros 23 oınwalwed.ee 6-8 oyun sanatı 161
Ö öküz 142. 143, 151,203 kanatlı 186,187 ve eşek 181 ölülerin ruhları 91 ölüm 19, 24, 43, 45, 46-7, 78, 79, 83, 95, 107,180, 231, 233 ölüm korkusu 44, 45 ölüm merdiveni 68 ölümcül günahlar 202-3 ölümden sonra diriliş 5 4 ,61, 197,229 ’ ölümsüzlük 9. 124, 125,128 ayrıca bkz. ebedi yaşam ölümsüzlük bi tkisi 124, 125 ömür 46 öreke 25 örümcek 13. 173 Örümcek Katlın 13
I» pa-kua trigramları 148-51 papağan 92. 93 papirüs bitkisi 60, 61 para kesesi 184, 185, 187, 195, 202
parşömen 161 paskalya kuzusu 197 Pegasus 229 pelikan 21, 205 pentagram 227 pergel 22, 23. 205, 235 piktogram 15,38, 154 Pisces 222, 223 Plüton (gezegen) 217 Poseidon bkz. Neptün possurn 240, 2 4 1 poukai244, 245 psehent 48, 55 psyehopomp 57, 95
Ö
cpıetzal 78, 79 Öuetzalcoatl 79
R Ra 54,55,57, 64, 65, 67 Re-1 Torak ti 55,56
rangoli motifi 107 tank motifi 240 refah 93. 143 renkler 7. 18,75, 194, 195. 208 siyah 106, 107 sivah ve sarı 75 mavi 104, 105. 183, 195 mavi ve beyaz 75 çok renkli 75 kırmızı 18, 194, 195 beyaz ve siyah 19 san 18 Roma, Aııtik 11, 162, 163,164-73 ruh 9 ,13 9 ruhani güç 113, 116 ruhani zenginlik 113,
S sabah yıldızı 91 sadakat 146, 147 saflık 19, 69, 113, 183, 229 Sagittarius 223 sağlık 121, 131, 132 ve mutluluk 62, 155 sakal 64, 65 saltire 185 salyangoz 203 salyangoz kabuğu 62-3 sankha (deniz kabuğu) 112, 115
sankofa motifi 51 Satürn (gezegen) 216 savtlar 18. 235 sekiz 126 yedi 103 Scorpio 221 Sirenler 44. 45 Sekhmet 57 sekiz parmaklı teker bkz. dharma-çakra sema-taui sembolü 60,61 sembolik sistemler 6, 8. 14-15, 42,50, 66-71, 90-5,140-55, 214-27 Afrika 66-71 Asya 140-55 Avrupa 214-27 Amerika 90-5 Sembolizm 18 sembolizm, ve insan ruhu 6-8, 17 evrensel dil 7 tamını 6 semender 213, 224 seraf 194. 195 shrivasta (bitimsiz düğüm) 112, 115 sıcaklık 77 sihirli güç 85 simya 42, 43, 226 sinek k ovııcıı 127 süıekkuşu 79 sırata, Masai sembolleri 32,62-3 el langarbımli 63 segira 62, 63 Sleipnir 176, 177 sonsuzluk 23, 46. 163 sopa 173, 204 sorguçtu yılan 79, 93 sosyal sembolizm 14-15 soytarı şapkası 36-7 statü sembolleri 206-7 hilal 207 label 206, 207 lozcııge 206, 207 mullct (vıldız) 207 su 10. 11, 19, 29,49, 91. 02, 9 3,94, 95, 15 1,1 5 2 ,15 3 ,2 2 5 , 231, 239 Suna 11 Sürrealizm 18 svastika 91, 110, 111
Ş
şafak 75 şak ti 49, 106 Şaııgo 24, 52-3 şeftali 124, 125, 154 şehvet 147 şemsiye 112, 1 13. 115 Şeytan 27,189 , 201 şeytan bakışı 201 şifa 49. 59, 195 şimşek 21. 81,99, I I I . 149. 165 Şinloizm 130.-3 Şiva 13. 4 9 . 104, 105, 106,110 ,119 , 123, İ4 İ şofar 103 şövalye 209
I tabut 83 taç 14, 21. 36. 64, 180, 183. 208, 209 şehitlik 190 taht 12, 13. 14, 29,
55,178 tahta 152, 153 tai-cfıi sembolü 4 1, 97, 142, 148-9, 150 talilı (iyi şans) 42-3, 6 3 .6 9 ,7 7 ,8 5 , 107, 111, 132. 137. 155, 159 taniıvha 244, 245 Tanrı nın Kuzusu 186, 189. 197,199 Tann’mıa Sözü 23 tanrılar 12-13. 24 Tacizin, sembolleri 124-9 Sekiz Ölümsüz 126-9 tarihöncesi sanat 8, 30, 49 Ta rot 42, 43. 226, 227 Asılmış Adam 226, 227 yıldırım düşen ' kule 43 Taurus 219 Tnvcret 5 1 tavşan 73. 142, 143. 203 tavus kuşu 165. 203 tazı 36 tek boynuzlu at 158, 159, 208,228. 229 teker 163 ayrıca bkz. çakra
temel bilimler 234-5 temkin 204, 205 terazi 195, 200. 205,
221
Tetragrammaton 101 Tbor 24, 25 Thoth 56, 57 tırpaıı 231 Tianıat 99 tiki, Maori sanatı 237 timsali 51 tirsııs 171 Tlaloc 80-1 topuz 104, 105 totem 30-1, 34, 72, 240, 24 i totem kuzığı 31, 84 trefoil 179 Trimurti 13. 104-5 Triton 44, 45 Tudor gülü 212, 213 turna 125.126. 131, 133 tüyler 36-7, 56, 72, 87
U uraeus 55. 64. 65 Uranüs 217 ushnisha 109 uyum 135, 148 uzun ömürlülük 97, 115,125 , 126.128, 131, 137, 139. 143, 148, 154, 159
Ü iiç dişli mızrak 105, 164, 165 üçgen 19, 23, 135, 178. 199, 224-5 üçlü 19. 174, 175 üçüncü göz 106,122, 123 üzümler 171, 231 V
ra/ra asası 1 10.
111, 119, 140 vazo I 12. 113, 183 Venüs (gezegen) 99. 152,181, 215. 219, 220 Venüs (tanrıça) 166, 1 6 7,170 ,17 1 vesica pisçis 201 Vesta 169 vere 82-3
Vidyarajalar 118-19 iirgo 221 Vişnu 13, 97. 104, 105, 110. 123, 156, 157 Kıişna 105, 122 Kurma 97 Visvarııpa 104 Voodoo /onları 82-3 Vulcanus 167 vulva 17, 141 vücut sanatı 31
VV \\andjina ruhları 238, 239 V avvalag kız kardeşleri 240, 241 Wilde, Oscar 7 X Xi Wang Mu 124, 125 XiııbcoatI. Xiııhtecuhtli
81
Xochiquetzal 78 Y yabaııdomuzu 177. 203 ayrıca bkz. domuz yağışlar ve taşkınlar 11 yağmur 90. 91,92, 238,239 yağmur bulutu 90. 91 yağmur tanrıları 80-1 Yahuda İskaryot 184, 185 Yamaııtaka 118 yantra, Tantra 23, 140-1 yarasalar 155, 200, 201 yaratıcı giiç 49. 85. 105 Yaratılış 13, 22-3. 103, 123 yaşam 18, 19, 49,51, 6 1 ,7 7 ,1 5 7 ayrıca bkz. ebedi yaşam yaşam döngüsü bkz. vaşarıı ve öliinı döngüsü vaşaın ve ölüm döngüsü 8, 9, 13, 149 vaz 92, 93, 129 yazı 14-15. 38-9 Çin 38-9 Antik Yunan 38 Maya glifleıi 39 rurıik harfler 38-9
ayrıca bkz. hiyeroglif; ideogram; logograın; monogram; fonogram; piktogranı yei 74-5 yelpaze 129 Yemoja 53 yeniden doğum 23, 29. 43, 6 0,175 yenilenme 124 yeraltı dünyası 26, 45, 5 4 ,6 4 ,8 9 ,9 5 YggdrasiJ 9 ,176 . 177 yıkım 44, 45, 49 yılan sembolizmi 26-7, 29, 31, 81. 83, 88, 92, 119, 142, 145, 167. 200-5, 229 naga 156-7 kupa 187 yıldırım 88, 99. 165. 239,243 yıldırım kuşu 86, 87 yıldırım ruhları 238. 239 yıldız 91, 135,207 Bevtlehem 180, 181 Davut 102, 103 Inanna ve Iştar 99 Stella Muris 183 yin ve vang 4 1. 97, 14 3,14 7,14 8 -51, 153,159 yonca yaprağı 28, 179 Yoruba taunları 52-3 yumurta 233 Yimarı, Antik 11, 23, 162,16 3,16 4 -73 yusufçuk 139 yüzük 213 Z zafer 137, 197 zaman 46, 69 zambak bkz. çiçek zellij çinileri 134 Zcus bkz. Jüpiter zeytin bitkisi 169 Zia sembolü 90 zodyak 40-1, 142-7, 214-23 Çin 41. 142-7 Aslan 40. 41 Batı 163, 214-23
Dİ Zİ N 2 5 5
Teşekkür Y A Z A R IN S U N U Ş U
fk Beni semboller dünyasının içine sokup orada tuttuğu için Sara Hunt’a en içten teşekkürlerimi sunarım. 0 Sürekli desteği için Mike I Iaworth-Maden’a yürekten teşekkür ederim. 0 Yılmadan destekledikleri ve çok değerli kaynak materyaller sağladık!an için Marianııe Gibson ve Johıı Gibson’a Tausend Dank. 0 Son olarak, Garoliııe Earle ve Ivy Press ekibine özellikle sıkı çalışmaları ve detaylardaki hassasiyetlerinden dolayı şükran borçluyum. Y A Y IN C IN IN S U N U Ş U
Yayıncı kuruluş, görsellerin basılmasına cömertçe izin verdikleri için aşağıda belirtilen şahıs ve kuramlara teşekkür eder. Bütün dikkatimize rağmen, istemeden atladığımız bir isim varsa özür dileriz. A la m y /A ria dne V an Zandbergen: 68. Art Archive/Archaeological Museum, Bağdat: 98; Sylvan Bamet ve W illiam Burto Koleksiyonu: 110; Bibliotheque Nationale Paris/M arc Charmet: 224; Bodleian Library, Ox£ord: 8, 222, 232: British Library: 20, 116; British Museum: 148; British Museum/Eileen Tweedy: 22: College o f Arms/Jolm \Yebb: 206. Alfredo Dagli Örti/lîargello Museum, Floransa: 38: Biblioteca Estense, Modemi: 220; Biblioteca Nazionale Mardana, Venedik: 234; Galİeria Nazionale deli l ıııbria Perugia: 6, 64; Galİeria degÜ Uffîzi, Floransa: 230 ; Hiştoriska Museet, Stoklıolm: 176; Musee Guimet, Paris: 108: Museo d Arte Sacra Asciano: 182: Mııseo Tridentino Arte Sacra Trento: 198; National Gallery. Budapeşte/ Alfredo Dagli Orti: 178; Palazzo del Te Mantını: 2, 164; Salaıuanea Urıiversity: 214; Suermondt Museum Aaehen: 190; Uııiversity Uibrary. Heidelberg: 32. Gianni Dagli Orti: ön kapak, 1(). 50 54, 58, 6 6 ,1 3 4 : / Archaeological Museum, Palermo: 16: Bardo Museum, Tunis: 44: Basilique Sahil Deniş. Paris: arka kapak. 162; Biblioteca N acional, Lizbon: 102; Bibliotlıeque des Art» Dcc.orati.fs. Paris: 34, 9 4 ,1 3 8 , 216: Biblİotheque Munieipale, Abbeville: 26: Bibliotheque Municipale. Roueıı: 42; Bibliothccfue Munieipale Valenciennes: 30, 186; Lvtcien Biton Koleksiyonu, Paris: 140; Santiago de
256
i i - i k k ı i.’
Conıpostela Katedrali: 210; Clıâteau de Blois: 24: Egyptian Museum, Kahire: 28: Kpiscopal Museum Vic Catalonia: 200; Mohammed K lıa lil Museum, Kahire: 112; Mıısee des Art» Afrieains et Oceaniens: 52, 240; Musee Cernusclıi, Paris: 144, İ4(>; Musee Gönde Chaııtilly: 14; Musee Graııet. Aix-eıı-Provence: 12, 148: Musee Guimet, Paris: 122, 132, 160; Musee dtı Loııvre, Paris: 56, 60. 96, 196; Musee d’Orsay, Paris: 8; Mıısee de Tesse, Le Maııs: 4f»:, Mııseo Civico Bolzano: 180; Museo Diocesa.no Bressanone: 184, 194; Museo Provincial de Bellas Art es Salam anca:188; Museo del Ternplo Mayor, Mexico: 80; Museo de Teotenango, Mexieo: 88; National Anthropological Museum, Me.\ieo: 78: Pinacoteça Nazionale diS iena: 192; Özel Koleksiyon, İstanbul: 100; Özel Koleksiyon, Paris: 118; Real biblioteca de lo Escorial: 218. Global Book Publislıing: 238; I louse o f Lorcls London/Eileen Tweedy: 208: Jarrold Publislıing: 36 ; KlıarbineTapabor/Coll. BMVP-Grob: 228; Musee Granet ALv-en-Provcnce/Laurie Platt Vi'infrey: 166; National Gailen*, Londra/Eileen Tweedy: 170 : 172 ; Özel Koleksivon/M arc C lıannet: 40, 150; Nieolas Sapieha:136; Adolf Spolır Koleksiyonu, L a rry Sheerin Armağant/Buffalo Bili I listoricai (.'enter. Cody, W yorning: 7 2 , 86; Victoria & Albert Museum, Londra/ Saİly Chappell: 104, 212; Victoria & Albert Museum Londra/Eileen Tweedy: 106, 124, 130. B rid g e m a ıı A rt Lib rary /B ib lio th e q u e Nationale, P aris, Fransa/A rchives Charmet: 154 ; Bildarchiv Steffens: 236; British Museımı, Londra/A ncient Art and Architecture Collection Ltd: 128; /G iraııdon: 1()8, 202: llo rn im an Museum, Londra/Fotoğraf ©1 Icirıi Schneebeli: 242; Museum o f Fine Art», 1 loııston, Texas/M iss İma Hogg Armağanı: 76: Oriental Museum, Dtırlıam U ııiversity: 158; Özel Koleksiyon: 126; Özel Koleksiyon/A re! ı i ves Clıannet: 152: Özel K oleksiyon/Fotoğraf © Boltin Pietııre Library: 84; Özel Koleksiyon/Fotoğraf © Boıılıaıııs, Londra: 62; Royal Geographical Soeiety, Londra: 114. C orb is/'Fo m Bean: 90; Ceoffrey Clements: 74: Craig Lovell: 120; Sm ilhsonian Institution: 92. G a le rie M o n n in : ©Galerie M onnin/Andre Picrrc: 82. S c a la A rc h iv e s/H IP : 156; Courtesy of the Ministero Beni e Att. C ulturali: 204. W e rııe r F o n n a ıı A rch ive /C an terb u ry Museum. Christchurclı: 244; Özel Koleksiyon: 70 .