Sivrih işarın
±
?
i o
umumî
t i k
görünüşünden
i s
a
t
C
bir
~
Derleyip Yazan :
TAHSİN
Tam
ÖZALP
- îş M a t b a a s ı
E s k i şe h i r S 9 6 O
parça
a
t i k
i
ÖN S Ö Z Pessinurıtusdan geçen muhteşem kral — a h u n caddesile — H ü yüklerin E tile rin hüküm ran olduklarını belirten abideleriyle Pessinuntus, Jerm a, A m u r y u m Abrustula T R C O M I A , Gordium gibi altı b ü yü k şehri hududu dahilinde çerçeveleyen: ■T a s a v v u f a lem in in b ü yü k sim alarından Ş e y h H a y d a r Ü r y a n ı , S e y y i d Nureddinle Karacaahmel sultanı, Sarı îsm a ille K avacık babayı. Ve M u t a m ı fa n e vecdihudû ile ilahi bülbüllerin va h d a n iy y e t nağmele rin i terennüm eden ve hakikatları gafillere anlatmak için h a y k ır a n ve T ü rk d ilin i diriltenlerden ilahi ve m illî şair Y u n u s E m r e y i. 800 seneden beri adı her T ü rk dudağında neşeli tebessüm yaratan ve içtim ai h a y a tın gülünç cephelerini d iliy le h ır p a la y a n ve bu işte bü y ü k m u v a f f a k i y e t gösteren dalkavukluk ve riya kâ rlıkta n iğrenen eşsiz fa zile t dâhisi b ü yük N asreddin kocayı. Osm anh hü kü m etin in ilk İstanbul ka dısı ve şeyhü lisla m ı ve asrının en b ü yü k â lim i ve şairi H ız ır bey, T ürk edebiyatında nesri mürsel mü essisi evrelerinden s a y ıla n tadarruai sahibi S in a n p a ş a y ı , Osm anh h ü kü m etin in ilk reisülküttablarından — - D ış işleri b aka m — H a y d a r ’ı ve T ü r k iy e n in b ü y ü k vâzlerinden şeyh Baba Y u s u fl a A z i z M ahm udü H ü d a y i i , Sultan Cem gibi bir h a r ik a y a n edim lik eden S âdii Cemi bağrın dan çıkaranEhilerle bektaşiliğin doğma büyüm e yeri uç ve cephe olması itiba riyle küme küme gelen T ü rk kahram a nla rın ın y ı ğ ı n a k yeri İs tiklâ l sa vaşında — • mehdi m illi y yet — m illi y y etbeşiği — ad ın ı aldığı gibi bü tün A n adoluda ilk ta y y a r e almak ş ere fin i kazanan S ivrih isa rım ızın . Senelerce uğraşdığım ve ye deksubay olarak D iy a r b a k ır ve tevabiile Ankara, ve Eskişehirde boş zam anlarım ı bu işe hasrettiğim halde bu kadar canlandırabildim. T arih y a zm a k ; B u iş in ne erişilmez bir güç istediği m uhakkaktır 3— 4000 senelik bir tarihi olan ve bilhassa 1 0 7 1 m iladından bu güne kadar Sivrih isa r tarihine ait hiç bir eser ya zılm a d ığ ı nazarı itibara a h nırsa ne kadar güç olduğu anlaşılabilir. Uzun araştırmalar mahsulü olan şu değersiz dergi ileride tarih yaza caklara bir f i h r i s t v a z ife s in i görebilirse ne mutlu. Sivrihisarda top la n a n ve y a z ıla n bilhassa ecnebi lisan ına v a k ı f ol m a yan larda gcıülmesi tabii olan re senelerin çoğu göç y ı l ı olarak y a kılması d o la y ıs iy le eksikliklerin bağışlanm asını dilerken. B u h u s u s d a ç k ya r d ım la r ın ı gördüğüm ilk okul m ü fe ttiş i H ilm i D uru ve m u k a y y ı d zade Şü krü Ünlüoğlu ile Sü h ey l Unverdi, sabık k a y m a kam A lâ a d d in Ü skip er ve y e n i k a y m a k a m Mustafa. F ik r i Y a vu zu n alâka ve himmetlerine teşekkür etmenin bir vecibe olduğunu arz ederim.
Sivrihisar 1-8-1959 TAHSİN ÖZALP
Sjvrihisarm Kuruluşu Sivrihisarın ne zaman kurulduğa belli değilse de Etiler devrinde Sallpa, Yunan ve Roma devrinde Spâlya klâsik d e virde Abrustula. Bizanshlar - devrinde lüstinyanus. Kazvini tarihinde Sibrihisar, dâba sonra seferihisar ye daha sonra Sivrihisar olmuştur. - Amuriye tahrip edildikten sonra Âmu riye - Mamuriye adlarımda almıştır, 1 — Sivrihisar halkının kaleyi Ebrüsiyah - Karabulut de diklerine göre Abrütuladan muharreftir - çevrilmiştir. - Es ki coğrafya mütehassıslarının ~ Heredotun adını bildiği h a l de mevkiini tayin edemediği Abrustula şehridir, (i) 2 — Etiler ve Romalılar, devrinde- Efesden başlayıp Pes* sinuntusdan Boğaz köye ve oradan Samsun ve Tarsusa giden ■hükümdar caddesi - (alton •cadde veya kral caddesi) - Sivrihiearm 4 kilometre Cenubundan geçerdi. - Yollar bahsine ba kıla. 3 — Sivrihisardan 60 kilometre Hacı Hamza köyii ile Pessinuntustan 45 kilometre aynı istikametde Amuryuoa şeh ri harabesi vardır. Bu şehir Abbasilerden M uta sam devrinde 220 göç yılında tahrip ve sekenesi - içinde oturan - Sivrihisa* ra gelmişlerdi. (2) 4 — Diyojen Romanus Selçuk »şâirini - kabilelerini koğdu Türk Selçuk aşiretlerinin mütemadiyen hücumlarından bizar kalan halk »Sivrihisar beyliğine sığındılar. Türk reisle rinden Ahmet şah Anadoluya girdi Amuriyeyi zaptetti bu havalenin ahalisinden 10.0 bin. kişinin öldürüldüğünü îbnülesir Elkâmil adlı tarihi eserinde y&zar. (3) Amuriye tahrip edildikten sonra bu ad Sivrihisa'ra veril miştir. Buna ait; 1 — Alparslan zamanında Türkler Amuri ye Sivrihisar İkunyum - Konyayı zaptettiler. 1 — - A h m e t Tevhid 929 tarihli kitabından S. 130 - 131 2 — 1323 senesi A n k a r a salnamesinden 3 — M a a r i f m ecm uasından 1929 senesi S. 132
_
7
2 — Oımangaziye verilen meaşurda Amuriya - ManıuriyeSivrihisar kelimeleri vardır. (1) Sivrihisar: Kazvini tarihinde Sibrihisar olarak yazılıdır. (2) Seferihisar - Bütün eserlerde Seferihîsardır. Saloameye gö re 1310 göç yılında Sivrihisar olduğu yazılı isede yanlıştır. Daha svvel adı Sivrihisar olmuştur. (3) Selçuklular ve İlhanîılar devrinde Seferihisar yazılmasın da bir mahzur yoktu. Çünkü«ro tarihlerde İzmir Seferihisar Türklerin «Ünde değildi. (4)
( i ) Romalılar Devrinde Haîk Anlatılacağı gibi Ankara ve Yozgat cihetlerine Galya - eski Prangadan bir kavim gelip memleketi- zapt ve orada yerleşe rek bir çok şthirler kurmuşlardı. (5) Galler miladd&ü 600 sene evvel Fransadan ge’erek Anka ra ve civarına yerleşdikleri ve Pessinuntus, Jerma, Firikomya vg aair vilâyetleri kurdular. (6)
(2) Türklerin Gelmesi 2 — Milâdın 1070 senesinde Alp Arslan Kay seri yi zapt <>dip î r a s ve Türkistan cihetlerinde Türkieri götürüp iskân etti O) 3 —~ İsrail bia Selçuk torunu ve Meiikşahm amcası oğlu 1 — M ünşeatı F eridun S. 60 2 — T ü rk y u r d u S. 245 3 — Deli biraderler. Mehmet Gazali F âtih devri kadıiarındandir ve şair E ş r e f S ivrih isa r olduğunu tasrih etmişlerdir. B u hikâyeler bütün eserlerde ya z ılıd ır .
4 ■— İz m ir 447 göç y ı l ı n d a z a p t edilmiş ordu k u m a n d a n ı A l i bey dir. 10 sene sonra R u m la r ta ra fın d a n geri alınm ıştır. 733 göç y ıl ı n d a llh a n lıla rd a n sonra A y d ı n o ğ l u n u n eline geçmiştir. F akat İz m ir Seferihisarı sahilde olduğundan bunun fethi daha sonra olmuştur. Ş u hale göre S iv r ih is a r m z a p tın d a n en az 400 sene sonra da İz m i r S eferihisarı za p tedilm iştir. İşte bu tarihten sonra da bura S e fe r ih is a r ım n adı S i v rihisar olmuştur. K am usü lâ la m S. 1250 5 6 7
— — —
K am usü la lâ m S. 3249 K a m u sülalâ m dan 1318 Senesi A n k a r a Salnam esinden
Süleyman şah Anadolu fatihidir. Melikşahın emrile 200 bia Türkmen ailesiyle alıp götürdü zapt ettiği yerde® yerli hal kıfç îk a ra rakjbunlan iskân etti. (1) 4 — Doğrul bey birkaç defa Anadolunun birçok yelleri ni zapt ettikten sonra yerli halkın tekrer geri aldıklarını gö rünce Anadoluda Türk istikrarının nasıl temin edileceğini Hu rultayda müşavere etti. Kurultayın verdiği karar mucibince ordunun arkasına 300 bin Türkmen - ailesiyle birlikte - zapt edilen yerlerden yerli halkı tamamen çıkartmış ve bunları yerleştirmiştir. Bu suretle Anadoluda Türk istikrarı temin edilmiştir. Anadoluda ilk zapt edilen Amtıriye - Sivrihisar'dır. (2) 5 — Selçuklular devrinde millet Oğuz Türkmenidir Dev leti kuran muhafaza eden onlardır. Akın akın yüzbinîerce kütleler halinde Anadoluya gelenler hep Türkmendir h ep i miz Türkmeniz. (3) 6 Melik gazi İzrniti zapt ederek ahalisini tehcir etti. Çorum aşiretini yerleşdirdi. (4) 7 — Heştübihşt de Memaiiki Selçukiyyenin garbi şimali doğrudan doğruya valiler tarafından idare olunurdu. (5) Siv rihisar ve ötesi uç idi 8 — Bursa ahalisi Orhan gazi ile Bursa tekfuru arasında yapılan andlaşma ve uzlaşma neticesinde Gazi Mihal himaye sinde Gemlik tarikiyle îstanbula götürülmüştü. Yalnız b o n olardan bir aile kaldığı (P>) Bu suretle Firikyalılar çıkarılarak Türkler yerleşdiriirnişdir. 1 — R ız a N u r Selçuklular tarihi S. 1246 2 — Nicebi A s ım d a n . 1318 senesi A n k a r a Salnamesinden. 3 — R ız a N u r tarihi S. 1243 4 — T ü rk Y u r d u Tilrkmenlerin A n a d o lu y a yerleşm işi f a s l ı S. 365 5 — T arih i Osmanî E ncüm eni mecmuasından. S, 567 6 — 1927 senesinde y a z ıla n Bursa C o ğ r a fy a kitabından E rkân ı H a r b i y y e i U m u m iy yec e mürettep S. 74 Lügatler : Fâtih : B ir memleketi z a p t eden. îs iik r a r : Tehcir : H a lk ı bir taraftan diğer bir tara fa göndermek. _
9
—
Yerleşme.
SIvrihfsara gelen Oğuz boyları 1 Karkın aşireti; Sivrihisar» 20 kilometre mesafede bu namdaki köyde yerlesdirilmişdir. Ayni adı taşıyan Günyüzü köylerinden Beydilli ile yörme köyü arasında Karkın d® nilen bir yer vardır. 2 — Kınık aşireti: Sivrihisara 1© kilometredir. Ayni adı taşıyan köy oturmuştur. Bu köyün halen halkı Sivrihisardan gittiğine göre bu kabile daha evvel civar köylere yerleşmiştir. 3 — İğdir aşireti: Kınık ve Aktaş arasında bu adı taşı yan bir mevki ve büyük bir harabe vardır. 4 — Alaçat veya Alaçoi: Çandır köyünde bu adı taşıyan bir mavki vardır, 5 - tğd ecik köyü: îğdeönü veya İğdeli adını aşıyan bir aşiret adına kurulmuştur. 6 — Imraîı - î m u r ve Yölemir aşireti buraya oturı£Jftür. 7 — Beydilli aşireti: Giinyüzünde, Bediî köyünde iskân edilmiştir. 8 — Yazır aşireti: Günyüzürıde ..Yazır denilen yerde ©tutmuşlardır. 9 Büğdüg aşireti: Günyüzündaki bu namdaki aşiret otur muştur. Halan Ayvalı köyünün yaylasıdır.
Bunların kollarından ©lan Tlirkm enler 1 — Avşar: Yermenin yaylası .olan Sakarya kenarındadır. Bu aşiret buraya oturmuşlardır. 2 — Kılıç aşireti: Sivri hisarın fethinde Kılıç mahallesine Kılış aşireti yerleştirilmiştir,. Ârtanıda Geçek köyüne iskân edilmiştir. 3 — Karaca Ören aşireti : siyah kıldan çadır yaptıkları için bıs adı almışlardır. Türkiye'de bu adda birçok köyler ol duğu gibi kaza v® nahiyelerde vardır. Sivrihisarda iki Kara ea ören köyü mevcuttur. 4 — Kırgızlar: Kamusülâlâmda S. 3797 de Türk kavnain dendir. Türkistan il® Sibirya arasında otururlar. Batı tarafsn da oturanlara Kırgiz kazak, Çin hududundakilere Karakrrgız _
ıo
_
adî verilir. Kırgız kelimesi kır kelimesinden olup kır ad am ı demektir. Burada kırgınlar diye birçok halk vardır. 5 — Köseler: Bu namdaki köyde iskâa edilmişlerdir. 6 — Sazılar: Bu namdaki köylere yerlernaişlerdir. S a z ıl a r ve köseler köyü halen Polatlı kazasına verilmiştir.. 7 — Karaburan aşire ti: Türkistanda Lopnur gölü civarmda bu adda bir aşiretin âdıdır. Karaburhan adındaki köyde is kân edilmiştir, kamundan. 8 — ASayunt: Alaçatlı aşiretinden bölünmedir. Eski ka yıllarda Alayuod köyü varsuda neresi olduğu bilinemedi. Eski kayıtlama koy olan Alanda oturanlar’ bunlardandır. Çiiakü Alayuod aşiretinin bir adıda Alan aşiretidir. Gedik aşireti: bu addaki aşiret Gedik mahalle3İne iskân edilmiştir. Oğuz boylan Türk'lerden ilk müsliiman olanlardan dır. Bunlara Türkmen denilir ki Türklerd^n ilk müslüman olan bunlar olduğu için Türklerle Türkmsnler arasında fark yok tur. Biz Anadolu halkı tamamen Türkmeniz Rıza Nur Türk tarihinden
ilk
İslâm muhacirleri
1 — îlk muhacirler Kırımdan gelmişler - 1306 - 1316 göç yılları arasında ygniieıı teşkil edileo Reşadiye, P^şa kadın, Karakaya, Yavervıran ,Zaferhamit, Ortaklara yerleşdirılmişdır. Türk muhacirlerindendir. Reşadiye köyü dağılmışnr. Diğerleri mamurdur. 2 — 1316 dan 1318 senesine kadar Romanya ve Bulgaristand ın gelen muhacirler yeniden teşkil edilen İmraniye Benli kuyu, Benli Yaverviran, Bsğçacık, Hamidiyye, Naşıriyye, Kaymaz yaylası köyleridir Bunlar da Türk muhaciri dir. Köylerin hepsi de mamurdur. 3 — Köfkaşyadan 1320 1321 senelerinde muhacirler gelmiştir. Yakapınar, Süleymansye köylerine yerleştirilmişler dir. Bunlar Azerî Türklermdendır. Konuştukları dil hakiki türkçedir. 4 — Kosovadan gelen muhteirler 1316 - 1319 senelerinde gelmişlerdir, Bunlar da Hânaidül Asar mahallesine yerleştiril -
11
-
I
miştir.) Bir kısmıda Koccağız, loadiyye. Sısnköy yaylası, Mahnaudivye, Orhaniyye, Osmaniyye köyleri kurulmuştur. Bunlardan Koçc^ğız, Sarıköy yaylası, Mahmudiyye mamurdur. 1 Ermeniler Rıza Nur Türkiye devleti tarihi S. 132 da Selçuklular devrinde Türk)er ve Miislümanlar, Rum ve Ermemden çok zarar görmüştür. Ermeniler, o devirden iti baren Türk ve Islâm düşmanlarıdır. Selçuklular ve ilhanlılar devrinde de bu düşmanlığı yapmışlardır. 2 — Hülagû tarafından ermenilerin Sivrihisara 670 göf yılında getirildiği anlaşılmaktadır. 3 — İteni Batûta, Antalyada ve bilhassa limanın alt t a rafında ikamet eden hıristiyan Ermeni tacirlerine tesadüf ettiği (1) 4 — Karaman ©ğlu Sivrihisara geldiğinde, Sivrihisar hal ki kai'aya sığınmışlar ve k al’a dizdarı Selçuk bey nekadar zimmi - müslüman olmayan - Ermeni varsa öne sürdüğünü Naşrî tarihi ve kal’a bahsine bek ila. 5 — Hükümet bağçasma ait bir mezar taşı kitabesinde 1400 miladı tarihi taşıdığı, 6 - 1 6 ıncı asırda Ks raman, Konya, Akşehir, Kalecik, Karahisar, Sivrihisar Ermenilerinin padişah tarafından seçilen başkanları otururlardı. (2) Şu hallere göre armonilerin Sıvrihisara 550-650 sene evvel geldikleri anlaşılmaktadır.600 se ne evvel Rusyadan Kigurk Papasivanus kabileleri gelmiş , ve onlar Memik: ve îlcik cihetlerine yerleşmişler. 100 sene son rada gelen iki kabile hiristiyan köyü denilen yere oturturu! muş Memik ve ilcik taraflarında olan Eruaenilerde bunlarla birleşmiştir. 0 zamanın âdetine göre müslümaıılar şehrin içinde ve müslüman olmayanlarda şehrin dışında otururlardı. Müslümanlardan vergi ahnmag Hırıstiyanlardan alınırdı. Ermeniler müteaddit defa müslüman oiackiarını söylemişlersede' gelen kadı veya kaymakam bunlar müslüman olursa vergi alamayız diye müslümanhklarmı kabul etmemişlsrdir. Ta nzimattan sonra Sivrihiaarıa içine gelmişler ve eski kili 1 — î b n i Batûta. 702 göç y ılın d a doğmuş ve 780 de ölmüştür. 2 — A n ka ra tarihi N u red din Can güle S. 55 de Mahalleler için mahalleler bahsine bakıla
-
12 —
seterini yıkarak yalınız 1832 senesinde yapılan vaftiz çeşme sinin taşmı yeni Kiliseye getirmişlerdir. Yeni kilise 1881 de yapılmış. Ermeniler 1915 senesinde başka yere gitmişlerdir. Memleketten giden Ermeniler 4000 nüfus du. YahudiJer: Kıran ha rm an ı de nibn yerde - Sakaryanıa Porsukla birleştiği yer - Ta n’m baş muharririnin yaz dığı na göre R om an yad an geldikleri ve 10/Temmuz/1339 tarihli vakıf yazısında da Almanyadan geldikleri, bunların 93 erkek ve ayni miktar kadından ibaret olduğu ve 1335 göç yılında Almany ay a gitmişlerdir.
idari taksimat Sivrihisar Selçukluların ilk ve son laoıaniariyle İlhanlılar devrinde ve h atta Osmanhlarm ilk devrinde Büyük vilâyet merkezi ve OsmanlIlardan 2. aci Bayezit ve Kanunî dev rin de vilâyet ve mutasarrıflık merkezi idi, 1155 göç yılmdan 1278 göç yılına kadar Sivrihisar, Günyüzü, Yürkân - Yörük ler kazası olup. Günyüzü ve yörükler kazası Sivrihisara bağ lı idi. Sivrihisarda bunları teyid eden üç büyük vali kabri ki - Sölpük Mecidi kitabesinde 629 göş yılı tarihini taşıyan Büyük vali Cemaleddin Ali ve babası büyük vali Cemaled din Mehmet ve bunun babası Akça bey 2. inci kitabede Melikşah künbedine ait kitabede de - 728 göç yılını taşıyan Büyük vali mükşah bey. Yine büyük kadı, Sadrülkebir H o rasan meşayihinden Hacı Mehmet efendi, diğeride Mahmudu Sczâni Türbesi içindeki kitabede Sadrülkebir Yakup hoca ya zilidir. Sivrihisar karasındaki eşkiya Sivrihisar vilâyet halkını izeç ettiğinden 698 göç yılında temizlendi.. (Müsamerattan kal’a bahsine bakıla.) Varılan netice Bizanshlar ve daha evvel Romalılar ve Etiler devrind® Sivrihisar vilâyet merkezidir Selçuklular devrinde de büyük vilâyet merkezi idi. Osmanlılaı m ilk devrinde vilâyet merkezi idi, 1260 göç yılma kadar Hüdavendigâr vilâyetine bağlı idi.
_
13 -
Bir ara Bileeiğe bağlanmışsada Bilecik de Hiidavendigâr vilâ yetine tâbi idi. 1262 de göç yılında Ankaraya verilmiştir. 1328 de Eskişehire verilmiştir.
Kaza
teşkilatı
i 100 göç yılına kadar sivrihisar kaza olduğu bu tarihden 1150 tarihine kadar Sivrihisar ayrı Günyüzü ayrı birer kaza olduğu. 1155 den 1278 tarihine kadar Sivrihisar, Günyüzii, Yörkân - Yürükler kazası birer kaza isede bunlar Sivrihisara tâbi idi. 1278 göç yılında tekrar kaza teşkilatı yapılmış ve Günyü zü Sivrihiaarın bir nahiyesi olmuştur. Nahiye merkepleri, 720 göç yılı tarihini taşıyan Babadst köyüne ait bir vakfiyede Kızıl Bürkli veya Kızıl Börekli Böğürtlen - uafaiyg olduğu. F a tih devrinde Sürez köyü nahiye olup merkezinin Kürk lüler - Kürtler olduğu. (1) Sivrihisarın ilk kaymakamlık olduğunda Günyüzü nahiyesile 116 köy vardı. Bilâhare 1930 da Kaymaz nahiyesi ku rulmuş ve muhacir köylerde birçok köyler ekhnmiştir. 1300 göç yılında, îyiceler, Çanakçı, Yıldızlı, Yenice, Etrek, Kocahacdı, Kargılı, Türk taciri köyleri 1320’göç yılında: Karahamzalı, Abdülkerim, Polatlı köy leri ayrılarak Haymanaya verilmiş. V® Sarı obası, Kapulu, Gürsöğüt, Gençaii Kebir, Yalınız çam, Kargı, Kah mutlar köyleri Beypazarma. 1920 senesinde Yassı Hüyük, Karacaahmet, Çekirdeksiz ve Tatlıkuyu Polatlıya ilhak edilmiştir. 1947 senesinde Sazılar,Köseler, Kıran Harmanı, Bebi, Ömerler, yine Polatlıya 1946 senesinde Adahiâar, Orhaniye, Osmaniye, Sarıköy, Mecidiye Mihalıçcığa. İki sene evvelde: Zaferhamit, Kaymaz yaylası, Yaralı Mahmudiyeye verilmiştir. (1)
Bu y a zıla r K ü ta h ya tarihi S. 104 Şanı Zade tarihi S. 260 dan alınm ıştır,
t ve v a k ı f kayıtlarından
_
14
—
Halen Sivıihîsarda kalan köyler Aktaş, İstiklâlbağı, İvdecik, Ballıhisar, D inek, Gaykox, Oğlakçı, Ahiler, Kurtşeyh, Karaçam, Kollan, Karadat, Siğıreık, Azmak, İlikviran, İbikseydi, Böğürtlen5 Devletşah, Ç&n~ cık, Aşağı Kepen, Raracaören, Roçcağıı, Koçaş, Kargın, Zey, İmraniye, llyaspsşa, Buzluca, Bağçaoık, D um! uca, Hortu, Yuks rj kepen, Yakapmar, Kadıncık, Kanlıca, Karaeakaya, Sadıkbağı, Babadad, B&bulu, Benli Yaver, Demirci, Kınık, Dürarek, Elcik, Ortaklar, Memik, Kertek, Yaralı, Karadat Karaburan, Sarıkavaktır.
Kaym aı nahiyesine tabi köyler İmikler, Kızılcaöfen, Halilbağı, Paşakadm, Erten, Gerenli, Karakaya, Kaymaz, Okçu, Doğray, Yaverviranchr.
Günyüzü nahiyesine tabi köyler Atlas, Bedii, Kozağacı, Çardakösü, Holanta, Mercan, A y valı, Kayacık, Kuzören, Yazır, Hamam, Geçek, Beşköprü, Kabak, Çakmak, Yörme Sürez, Tutjudur.
Y e n ic in ve eskiden ayrılan köyler İyiseler, Yenice, Kargalı, Tatlıkuyu, Gürsöyüt, M ahmutlar, Köseler, Adahisar, Sarıköy yaylası, Çanakçı, Türk taciri Karahamzah, S am bası, Genç Aükebir, Yassıhüyük, Ö»erler, Orhaniye, Kaymaz yaylası, Yıldızlı, Kürttaciri, Âbdülkerim, Şabanözü, Yalınız gam, Karar,aahnaet, Gsnçali sağır, Oamaniye, Yaralı, Etrek, Kocahacıh, Çekirdeksiz, Kapulu, Kargı, Sazılar, Kıranharraanı, sarıköydür.
Sivrihisar mahalleleri 400 sene evvelki kayıtlara göre Mahalle adları: Ahi fethul îah, Kayalı, Hacı Fakılı, Kırlı, Hacı Manat, Kodunoğlu, N a mı diyeri, Umuroğlu, Şeyh Sinan, Yenice, Armağan, Melik Şah, Sonuk, Kal’ai Sivrihisar, Kılıç, Araklı, Kethüda, Elmalı, Tatlar, Oanoikebir, Faruklar, Kutbuddin, İhtiyaroğSu, Namıdiyeri Eskicioğlu, gedik, Hacıashap, Gazzaz Sioan, Çopuklu, Ha zinedar, Akdoğan, Doğan, H&cıveys, Papasinanus, Orta, Demirci.
-
15 -
İ,} p «?<, "5 ^
~
11 0 «ene
evvelki
T anzim at devrine a i t t a k s i m a t d a ’d a Kılıç, A r a k l ı , K e t h ü d a , Elmalı,. Cami k e b i r , Faruklar,
Tatlar, Kutbuddia, Gedik, Hacı Ashap, Haeıveys» Çapaklı, Çopuklu Akdoğan, Eskieioğlu, Hamidüiasar, Hazinedar, Karacalar, Kubbeli, Yenice, Demirci, Kurşunlu, Gazi Sinan, Orta, Yeni, Gayrimüslim, Akdoğan, Ay, Benli, Tahta lı Bu Günkü mahalleler: Demirci, Kurşunlu, Cumhuriyet, Kubbeli, Yenice, Karacalar, Kılıç, Elmalı Gedik, Karabaştı, CamikebİF-s Yukarıki mahallelerden; Hacı Fakılı, Kırlı mahallesindeki camii şerif için 2/ 1 vakıflar defterinin 15 inci sahifesinde vakfiye vardır. 1 1 0 0 tarihinde Kal’a mahallesi camii için da vakfiye vardır. Kodun oğlu veya Umu r oğlu, Umurbey cami isi yaptıran zattır. Armağan, Türk kahramanlarındandır. Hangi mahalle ol duğu bilinemedi, Armağan H ızırbeyin kain pederi Molla Yekânm babasıdır. Bunun namına kurulsa gerektir. Gedik mahallesi: Türkmen aşiretlerinden bir aşiretin adîdir. İlk fsühde bu mahalleye bu aşiret oturmuştur. Kılıç mahallesi; bu namdaki bir aşiretin adıdır. Sonuk mahallesi: bilinemedi. Ihtimâlki şimdi hâl yapılan S©ga bey mahallelidir. Tatlar: îlhanlılar zamanında kurulmuştur. Hacıvey*, Hacıashap, Haeıhasan, Faruklar, Ihtiyaroğlu, ve Ya Eskieioğlu, Kutbuddin, Bu namdaki kimseler namına k u rulmuştur. Gazzaz S in a n , İpekçi, Bezirgân Sisen tarafından k u r u l muştur. Kapucu. Kethüda mahalleleri Yazıcı oğlu Hüseyin beyin rütbesi odacı başı olmasından koıaulmutşur. Doğan veya Akduğan: Mülk camiini yaptıran Doğan b«y namına kurulması muhtemeldir. (1) Eski ka lıtlard a Karabaş-. ( 1 ) Â k ı Doğan: 2 nci Teros boğanın kardeşidir. Ünsi tarihi Doğan B i n i A rsîan A y d ı n l ı Umur b eyin ümerasındandır. Düsturnamei Enver Doğan K a histanlı idi. A r g u n a i s y a n etmesi üzerine Togaçarla beraber 690 Göç y ılın d a öldürüldü. Miisamerattan Doğan M ü lk cam iini y a p t ı r a n zattır. B unlard an h a n g isin in n a m ı na ku rulduğ u belli değildir. —
16
-
lı mahallesi yoktur. Bunların Dinek köyünden gelmeleri m u h temeldir, Dinek köyünde Karabaşlı mahallesi olduğu 200 ge ne evvel yazılan el yazısından öğrenilmiştir, Kurşunlu, Demirci, Kubbeli mahalleleri 500 sese evvelki kayıtlarda yoktur. Elmalı, Araklı, Çepuk, Çapaklı, Camikebir mahalleleri eski kayıtlarda vadır. Hazinedar, Karacalar m a halleleri bu zatlar namına kurulmuştur, Ahi Fethullah ma1hallesi Kümecik hamamı yanındaki Ahi Rüstem türbesi y a nındaki mahalledir. Heei Manat, Papaslvanus, Orta, Yeni, Benli, Ta htalı E r meni mahalleleridir.
Sivrlhîsara ait köyler 1 —■ îstiklâlbsğı köyü: Eski adı îsrâiibağıdır. Eski kayıtlarda’da beyledir, Bueun adının Sellibağ olması veya Anadslunuo Fatihi Süleyman şahın amcası îsrâil namına k u rulması kuvvetle muhtemeldir. Pesinuntusdan geçen Altın cadde bu köy hu dudu dahilindedir. 851 göç yılı Kumacık hama mına ait vakfiye vardır. Hacı Bsktaşm arkadaşlarından Haşan kadı bu köyde madfundur. (Kurnacık ham am ı bahsine bakıla.) 2 — îlikveran köyü: îiören de denir. Bir çok harabeler vardır. Hacı bektaşın arkadaşlarından Ibnkçı S e n îsmail -bu köyden olduğu söylenir Halk şairlerinden Afi efendinin kö yüdür. (tiikveranlı Ali efendi bahsine bakıla.) 3 — llyaspaşa köyü, Bu köyde eski bir cami mevcuttur. Kitabesi yarımdır. Ilyaspaşaya ait bir türb e b i r ç o k kebirler varsada kitabeleri yoktur. Ilyss paşanın Fatih Sultan Meh met devrinde yaşadığı ihtimali olduğu gibi Gazi Sinan m e zarındaki llyas bey olması da muhtemeldir. (Ilyas bey bahsi ne bakıla.) 4 — İğdecik köyü: Bu köyd§ İğdeli denilen Türkmen aşireti oturmuştur, Hızırbeyin yaptırdığı Kubbeli mescidine bu köyle Sadıkbağı köyü geliri vakfedilmiştir. Eski kayıtlar da adı (î ğicik) köyüdür. 5 — İbikseydi köyü: İb rah im Şeydi denilen büyük
-
17 -
bir zatın
k a b r i v a r d ı r . Bu
köyde onun
n am ın a kurulm uştur.
A n a n e y e g öre T i m u r l e n k g e ç er k e n T i m u r ve oı d u ş u n a z iy a f e t v e r m i ş ve T i m u r l e n g e z u l ü m y s p r a a r n s s ı n ı i h t a r e t m i ş t i r . 6 — Biç er köy ü: A n k a r a v e İ s t a n b u l d e m i r y o l u h a t t ı n d a d u r a k y e ri d i r. K ö y eski de ğildir. Y a l n ı z 1232 göç yılı t a ri h i n i t a ş ı y a n v a k f i y e d e g e l i r i n i n
S i v r i h i s a r kalesi d i z d a r ı n a
vakfedildiğine d a ir vakfiye vardır. b a h s i n e b a k ıl a .) (1) 7 —- B a b a d a t k ö y ü :
(Büyük
S i v r i b i s s r kalesi
B u r a d a Ahi Ali B a b a k a b r i v a r d ı r .
A y n i z a m a n d a 7 2 0 göç y ı lı n a a i t v a k f i y e d e a d ı gr-çen Seyy.i • d ü l m ü d e r r i s i n ( M ü d e r r i s l e r i n b ü y ü ğ ü ) ' d i y e ö ğ üt en A r i f Çele- 1 b i n i n o ğ l u A h m e d i n k a b r i d e b u r a d a d ı r . Ş e y h B a b a Y u s u f ’a _ a i t de v a k f i y e bu k ö y e a i t t i r . ( Ş e y h Baba- y u s u f ve H ı z ı r b e y . b ahislerine bakıla.) 8 — B a b u lu köyü: Eski k ay ıtla rd a da a d ı Babuhıdur. Ali B a b a a d ı n d a b i r z a t ı n k a b r i v a r d ı r . B u k ö y d e D e r b e n t d e n i l e n . ( K ü ç ü k kale) m e v c u t o l u p ha.ra.btir-, A s ı rl a rc a T ü r k o r d u s u b u r a d a b a r ı n m ı ş ve b u r a d a n h a r b e g i t m i ş t i r . 9 —- B a l l ı h i s a r : S i v r i h i s a r a 15 k i l o m e t r e d i r . R o m a l ı l a r ve F i r i k y a i ı l a r d e v r i n i n em m u h t e ş e m ş e h i r l e r i n d e n bi ri o la n P e s s i n u n t u s h a r a b e s i b u r a d a d ı r . B u r a d a n geçen i <:k«r*d«» c *dd — si v e y a A l t ı n c a d d e n i n (Şosesinin) izleri m e v c u t t u r . 4 5 0 sene e v v e l k i k a y ı t d a b u r a s ı n ı n Ç s l t i k k ö y ü o l d u ğ u n u ve h a lk - n m - ö şür o l a r a k ç e lt ik v e rd i ğ i b u d e v r e a i t ö ş ü r d e f t e r l e r i n d e y a z ı l ı d ı r (Fessin un t u ş b a h s i n e bak ıla .) 10 — B ö ğ ü r t l e n k öy ü: Ç i f t l i k de denir. 72 0 göç yılını t a ş ı y a n B a b a d a t k ö y ü n e a i t v a k f i y e d e I k b a d a t k ö y ü n ü n Kraıi B ör tlii v e y a Kızıl Börekii . n a h i y e s i n e t â b i o l d u ğ u sarilidir. B a k ö y o l m a s ı t a r i h i es asa i s t i n a t e t m e k t e d i r . 11 — D i n e k k ö y ü ; Bsı k ö y ü n c a m i i T o p o ğ ! u § d e i a l e t i l e 1265 göç y ı l ı n d a y a p t ı r ı l m ı ş t ı r . B ü y ü k bi r m u s a l la s ı v a r d ı r Eakı j k a y ı t l a r d a D i n s k k ö y ü y o k t u r . D ü y ü k d i y e bir k ö y v a rs a b u r a sı m ı d ı r ? b i l i n m e d i ğ i , bıı kö y h a l k ı n ı n M ı h a h ç o ı ğ m D i n e k k ö y ü n d e n ge ld i ği s ö yl e ni r. K ö y iç i n d e İ b r a h i m İ şı k t ü r b e s i var ( 1 ) B u k ö y H aşan ve îhsaıı dan kurulmuştur.
-
18
B içerlin in b ü yü k dedeleri t a r a f ın
-
Bu zat Ahilerdendir. M üftü H a ş a n efendinin bu türb e d e y a zısı için ( M ü f t ü H a ş a n efe nd i b a h s i n e b a k ı l a ) S o a a r a ş t ı r m a î a r d a eski k a y ı t l a r d a D i n k o i v e y a D i n k d i y e b i r k ö y b u l u n m uşsad a b u rasının olup olm adığı
biİioememiştir. M üftü H a
ş a n efe nd i b u k ö y d e n d i r . 12 — D e m i r c i k ö y ü : E s k i k a y ı t l a r d a a ş a ğ ı D e m i r c i , Y u k a r ı D e m ir c i d i y e iki k ö y v a r d ı r . I b r ı k c ı S a n î s m a i l i n ve G a z i D e d e n i n t ü r b e l e r i b u k ö y d e d i r . Iterıkçı S a r ı İ s m a i l m ü h i m ş a h s i y e t l e r d e n d i r . H a c ı B e k t a ş i en y a k ı n s r k a d a f l a r m d a n d ı r 13 — D ü r m e k k ö y ü : S i v r i h i s a r ı n n ü f u s ç a en k a l a b a l ı ğ ı dır. B u k ö y d e 1195 Göç y ı l ı n d a Ali P a ş a t a r a f ı n d a n y a p t ı r ı lan b i r çeşffls m e v c u t t u r . 1251 Göç y ı l ı n d a K ü r t B e k i r t a r a fından yaptırılan cam i y ı k ı l a r a k y e r i n e ç o k güzel bir. c a m i y a p t ı r ı l m ı ş t ı r . M in a re si d e H o e n z a d e E ş r e f U s a l a n t a r a f ı n dan inşa edilmiştir. Bu yerde B ü y ü k D ü m r e k K ü ç ü k D ü m r e k d i y e iki k ö y v ard ır . S ü l e y m a n Ş a h ı n C a b e r k a f a s ı ö n ü n de Allahın R a h m e ti n e
kavuşduğunda
oğullarından veya k a
b i le d e n D ü k r e k a d l ı b i r z a t ı n A o a d ö l u y a g â î d r ğ i n e göre b u k ö y l e r b u z a t ı n ka b il e s i t a r a f ı n d a n k u r u l s a ge re k t ir . Kö y ç e ş mesinin kitab esisd ed e köyün adı D ü k rek yazılmıştır. K arac a p a ş a v e S a r ı e a p a ş a k a b i r j e r i d e b u r a d a d ı r . (Medreseler b a h s in e b a k ı l a ) (1) 14 — D u m l u c a k ö y ü : Durnlubaba adında Türkm en aşi r e t l e r i n d e n bir z a t t a r a f ı n d a n k u r u l m u ş t u r . D u m l u b a b a , C q b a n i b a b a , M u sa b a b a t ü r b e l e r i b u r a d a d ı r . S i v r i h i s a r ı n m a n z a r a i t i b a r i y l e en güzel k ö y l e r i n dendir. 15 — D e v l e t ş a h ; ( D e v l e t ş a h b a h s i n e b a k ı l a . ) E s k i k a y ı t l a r da bu a d d a -bir köy yoktur. 16 — Ç a n d ı r k ö y ü : R o m a l ı l a r d e v r i n d e ( G o b a l l o m ) ş a t o su S a k a r y a n e h r i ü z e r i n d e d i r . R o m a g e B e r a l l a n o d a n M a n i i yo s Ç a n d ı r c i v a r ı n d a b i r k ö p r ü y a p t ı r a r a k geç tiğ i s ı r a d a P e s s i n u e t u s ’d a n g ö n d e r i l e n Ç a l l a r m p a p a z l a r ı R o m a l ı l a r ı n ö n ü n e geçerek m a b u t l a r ı n ı n , o n l a r a h i m a y e s i n i t a v s i y e e t t i k l e r i n i sö y le d i le r . ( P e s s i n u n t u a b a h s i n e b a k ıl a ) Bu k ö y d e b ü y ü k T ü r k m e n a ş i r e t l e r i n d e n ve O ğ u z b o y l a r ı n d a n A l a ç e ’ı v e y a Al aça t a m e n s u p b i r h a r a b e v a r d ı r . Ç a l d ı r ' d a T ü r k a ş i r e t l e r i n d e n d ir . ( 1)
Necibi A s ı m T ü rk tarihi S, 59 -
19
Burada Kümeliden gelen muhacirler yerleşdirilmiştir, İsmail Hami Danişmetlinin eserinde Çandarh Kara Halil’in bura Çan dırmdan olduğu yaszılıyors&da tesbit edıkmedi. 17 Çaykoz köyü: Bu köy 40-50 hane kadardır Eski kayıtlarda da adı Çaykozdur. Ayni zamanda E m in in in Mikâile aifc vakfiy© vardır. Eski kayıtlardaki Oylukoz veya İm rekoz köyü halen haraptır. Buradan Y ak ap m ar köyüne su getirilmiştir. 18 — Horfcu köyü: Nüktedanlık t?emi giyen Nasreddin Hocanın doğduğu ve büyüdüğü köydür. Ev harabesi ve soyu a dan birçok köylü vardır Bazı eserlerde köyün adı Hozbi y a zılmaktadır. F a k a t yanlıştır. Horlu denmesi köyün çok eski olmasındandır. Aşık p?şaya ait zaviye olduğu gibi birde ma şatlık ve at meza rhğı vardır. (Nasreddin hoca bahsine bakıla) 19 — Mülk köyü: Burada Selçuk tarzında ve 650 göç yi lmda yapılmış bir kümbet vardır. (Mülk camii bahsine b a k ı la) Ayrıca Ahilerden Ahu babaya ait vakfiye ve _zaviy?de vardır. Eski kayıtlarda Melik veya Mülk diye yazılıdır. Ahi Çomak, Ahi Doğan türbeleride buradadır. Acıklıdan geçen Hükümdar caddesinin izleri mevcuttur. 20 — Ortaklar köyü: 1316 da Kırımdan gelen m uh ac ir ler tarafından kurulmuştur Halkı çok çalışkandır Kski kayıt larda da adı Ortaklardır 21 — Oğlakeı köyü: Bu köyde Asar denilen bir k s l’a ha rabesi vardır. Asarın üzerinde dört köşe horasandan dondu rolmüş su sahrenei ile Hükümdar ca İdesine ait Kamalılardan kalma büyük bir köprü harabesi vardır. 22 — Elcik köyü: Adı küçük şehir mânasındadır. Bu adda eski kayıtlı bir köy yoktur. Bu köyün eski adının n&şka ol ması muhtemeldir. • 23 — Kepen köyü: Ahi Rüstem, Ahi Paşa, Şeyh baba Yusuf vakfiyeleri vardır. Ayni zamanda efsanevî bir şekil alan Sarıkız kabrı’nin mevcudiyeti köyün çok eski bir Türk köyü olduğunu andırır. Eski kayıtlarda adı Kebandır. Birde Kepenekti Baba kabri vardır ki bu köy bunun namına k u rulsa gerektir. Etiler hükümdarlığının hududunu teşkil eden
Hö yük de bu köydedir. (Höyükler bahsine bakıla) Köydeki cami 128? göç yılında Hacı Menaiş ağa israfından nezaret edilerek tam ir ettirildiği cami kapısıadaki kitabede yazılıdır. 24 Kertek köyü: Sivrihisara 15 kilometredir. Yazıcı İ b ra him ağa tarafından 1231 göç yılında Sivrihisar halkı çalıştı rılarak Reşadiye köyüne su getirilmiştir. Çeşme tarihi î 231 göç yılındadır. (Yazıcı İbrahim ağa bahsine bakıla) Yukarıkepen köyiide yeni kurulmuştur. 25 — Yakftfamar köyü: Yaka pınar köyü Sivrihisara 20 kiîometrearirT İi&îkı Âzari Türkmenlerindesdir. İ316-1320 se nelerinde Kafkasyadan gelmişlerdir. Düleri saf ve bozulma mış Türkçedir. Bunlara Karaçay dahi denilir. (Karaçay Kafkasyanın Bakû eyaletinde bir nehrin adıdır. Hazar denizine dökülür. Bu iaimdt birde Türk kabilesi vardır. Kamusülâlam eilt 5 den) Eyüp Hoca adında hakikaten alim ve güzel huy lu bir zat vardı, ölmüştür. Oğlu Ahmet ha y a tt a d ır ' 26 — Karacâkaya köyü: Dağın Karaca olmasından ve Dümr©kte medfun Karaeapaşa tarafından kurulduğunda n bu köy adını boalardan almıştır. Bu köyde Selçuk mevkii ve Yağm ur Baba ,Ah met Baba türbeleri vardır. 27 — Karkm köyü: Türk aşirstlerinden birinin adını alır. (80) haoe kadardır, ve buraya bu aşiret oturtulmuştur, eski adîda Karkındır. 28 — Kadıncık köyü: Rivayet ve ananeye göre Hacı Bektaşi . Veli bu köye uğramış ve ailesi Kadıncık ananın adm ı teberrüheo bu köye koymuştur. 29 — Koçaş köyü: Bu köyde Mevlâna Necmettin, Sultan Aîâettin, Mahmut. Suzâni ve İskender bey vakfiyeleri vardır. Selçuk îahti şeklinde Musanna bir taş vardır. (Okunamadı) Bu köyün çeşmesini Alaşehirli Süleyman ağa 1212 senesinde tam ir ettirmiştir. Köy çok eskidir. Eski kayıtlarda adı Ifioçaş dır. Koçaş araba veya arabacı mânasına geldiğinden bu köy de arabacılık s a n a t ı n ı n ileri olduğu anlaşılmıştır. 30 — Kurtşeyh köyü: Sakarya kenarındadır, bu köyde Karaca Ahmet sultan vakfiyesi olduğu gibi Kurtşeyh ve Ka raca Ahmet Sultanın kızının kabirleride buradadır. 31 — Karacören köyü: Karacören aşireti oturtulmuştur. -
2 1
-
Türk aşiretidir, Türkiyede bu adda 150-200 kadar köy olduğu gibi nahiyeleride vardır. Burada Bicekdeki İbrahim kardaşm şeyhi olan Elvan Çelebi ayrıca Nurettin şeyhin ka birleri mevcuttur. Bilgi® ve Cömert olan Şükrü hoca buralıdır. 32 — Oğuz boylarından bir kabilenin adını taşır, çok za manlar boş olup şok yakında köy oldu. Buraya gelen Kmık aşiretinin 400 sene evvel köy olarak kayıt edilen Söğütlü, Söğütönü Susuz köylerine yerleştirildikleri anlaşılmaktadır. Söğütönü, Susuz, Söğütlü fealea yayladır. 33 — Koşcağız köyü: Kosovâda® gelen muhaeırlarla meskûn dor. 40-50 hane kadardır. Eski kayıtlarda burada Koreuvaz - Koççağıs yazılıdır. 34 — Koltan köyü: 400 sene evvelki kayıtlarda Koltavaa yazılıdır. Babadat köyüne 10 dakikadır. Köyün çeşmesinin tarihi 1291 göç yılıdır Isa Dede kabri buradadır. 35 — Aktaş köyü: Bu köyün Miralay Dara Zaim Süley man bey tarafından 1160 göç yılında kurulduğu anlaşılmak tadır. 36 — Azmak köyü: (Selimiye) Burası 1316 da gelea Türk muhaeırları tarafından kurulmuştur. Eski kayıtlarda Azmak köyü vardır. 37 — İmraniye: (Burhanlar) (liaraburan bahsine bakıla) 38 — Benli kuyu: 31 — Benliyaverviran köyü: Balgarisfcandan gelen Türk muhacirleri tarafından kurulmuştur. 40 — Sadıkbağı köyü: Dinek köyüne çok yakındır. Bu köyün Sâdıkbaba adında bir zat tarafından kurulduğu eski kayıtlarda Şakrağı köyü oiarak yazılıdır. Daha sonra hızır beye ait 850 tarihli bir vakfiyede adı Sadık Bağıdır. Bilâha re Sadık Baba türbesi ta m ir edilmiş ve köye bir çe^meds getirilmiştir. 41 — Buzluca: 42 — Sığırcık köyleri: Bu köylere ait ne bir vakfiye ve nede bir kayıt bulunamadı. Bu köyler t ü r k menkrle meskûn iken sonradan Emiaekinin de oturan C ih an beyli Vovyoda Alişan bey tarafından Kürt aşiretlerinin b u raya yerleştirildiği anlaşılmıştır. Alişah bey Eminekisi Vovyodası iken Vovyoda Kumarcı ile öttiği muharebede y a r a -
— 22 —
korniş ve 1216 göç yılında Uzunbey köyünde ölerek defne dildiği o zaman Akköprü denilen köyde şeyh Bizinli, Mikailli, Zırkanlı, Bedranlı ye birçok Kürt aşiretlerini Sığırcık, Buzluca, Göktebe köylerine yerleştirdiği ve t iu d u ça denilen yerdeki bir kabir taşının 1250 tarihisi taşıdığı bu kayıtlarlada sabittir. 400 sene evvelki kayıtlarda Akköprü köyü v a r sada halen harap ©Iduğundan buradaki halkın bu 3 köye yerleştirildiği anlaşılıyor. Akköprü harabesi oldukça büyüktür. • 43 — Sazlar köyü: -Saslar adındaki bir aşiretin adıdır. Bu köy şimdi Polatlıya verilmiştir. 44 — Sarıköy: Yunuseaıre’nm türbesi buradadır. Bu köy Mihalıçcığa verilmiştir, 45 — Sarıkavak köyü: Bu köydeki büyük Sarıkavsğa izafetle Sarıkavak denildiği söylenir. Sarı Dede, Ak Dede türbeleri vardır. 46 — Tekören köyü: Bu köyde Pıomahlar devrine ait bir ham am vardır. Birde ev var. Kayada raahrutî şsklinde oy ul muş 8-10 kişi alır taş koltukları mevcuttur. Ve bu arada şaraphane ve papazların vazma mahsus taştan bir kürsü v a r dır. Sansar mevkiinde bir manastırın olduğu söylenir. Bu köyde büyük bir şehir harabesi.de göze çar pmaktadır ki Pessinuntusdan bir bölüm olduğu anlaşılır. 47 — Ahiler köyü: Ahi Fettah tarafından kurulduğu ve birde değirmen yaptınldiğı 1011 de yaptırılmış ve 1287 de tamir edilmiş camii vardır. 48 — Göktepe köyü: Eski kayıtlarda adı Göktepedir. Ali Şan bey tarafından Akköprüdeki aşiret yerleştirilmiştir. 49 — Yaralı köyü: 1316 da gelen Türk mübaşirleri is kân edilmiştir. Eski kayıtlarda da burada Yaralı köyü vardır. 50 — K a rab urh tn köyü: 50 60 hane kadardır. Bu aşire tin Türkistandaki Lopnur gölü civarındaki bir Türk aşireti nin (Karaburhan) aşiretinin buraya yerleştirildiği anlaşılmak tadır. Bu köyün eski kayıtlardaki adı Doğmuş ve Büyük R u yucaktır. 51 — Memik köyü: Küçük (Dümrek)midir? veya başka bir köy müdür? bilinemedi. Yalınız Şeyhülislâm Memik Zade Mus tafa efendi namına kurulsa gerektir,. Bu zatın yaşadığı 10301067 göç yıllarıdır.
-
23 -
Giliiyüzo ısaSıiyesine tabi köyler 1 Sürez köyü: (Türk edebiyatı sahife 140 da Lâtifi tez kiresi S. 60 da Ravzatülahfeap, cilt 2 S. 50 de ve Riyazusşuara da: Sâdiieem bahsinde Sâdi Sultan Cemin kâtibidir. Sivrihisarın Sürez nahiyeamdendir. Bir kısmada Sivrihisar k a dılığına tâbi Sürez nahiyesindendir. denmektedir. Ru hallere nazaran Sürez köyü F atih devrinde nebiye merkezi idi. Süreze bağlı Kürtler köyü 400 sene evvelki kay ıtta köydür. Burada büyük harabeler vardır. Sürez nahiyesinin merkezi burasıdır. Kadılar kürk giydiklerinden onlâFa izafetle Kürklü ler denilmiştir. Bu köyün müderrislerisden Çaputlu Ömer efendi ölmüştür, (medreseler • bahsine bakıla) 2 — Beşköprü köyü: Bu köye ait 1103 tarihli vakfiyede Hacı Recep ağaam Anadoluda Günyüzü kazasına tabi Beş köprü köyünde vaki iki göz değirmen ve evlerini Basra kö yündeki cami’a vakfettiğini bildirmektedir. Bu vakfiye 1100 tarihlerinde Günyüzünün kaza olduğunu bildirmektedir. 3 — Geçek köyü: 570 göç yılında Selçukun oğlu Omur b@y tarafından yaptırılmış bir cami ve bir h a m a m ve birde minare vardır. (Akdoğan mescidi bahsine bakıla) ayrıea Ahi Evren zaviyedarlığma ait bir vakfiye mevcuttur. Sivrihisarm ilk minaresi burada yapılmıştır. Bu köyde Hacı Evren Kılıç, Yahşi tekkeleri!© Selçuk beyin oğlu Omur feeyia kızı na ait kabirle 100 sene evvel ölen Hacı Ahmet efendi türbeside hurdadır. (Kılış mahallesi bahsine bakınız.) müderrislerden Ali efendi va babası ölmüştür. Şefik hoca ua. ğdır. 4 —* Mercan köyü: Ayvalıya yakındır. Burarım halkı Büy düz aşiretindendic. Ktzıldaşiarın çok olmasından kinaye olarak Mercan denilmiştir. 5 — Bedii köyü: Beydilli aşireti namına kurulmuştur. 15 -2 0 hane kadardır. Eski kayıtlarda adı Ceydilli bazılarında da Bad ildir. 6 — Kavacık köyü: Bu köyd^ Girmastı defterinde Saltan Alâettin vakfı olduğu, yine bu köyde V«yvuda silahşuram hassâian Seyit Osman namına 1250 tarihli bir vakfiye daha vardır. Asıl kuruluşuna sebep Hacı Bektaş Velinin arkad aş larından Kavacık Sultandır. Bu zat kurmuştur. Bu köyün eski adı Okçudur.
_
24 -
7 — Yaaır köyü: Yastır Türk aşiretinin kurduğu eski bir köydür. Caminin tarihi 1287 dir. Eski kayıtlarda da adı yağırdır. 8 — Çakmak köyü: Eaki kayıtlarda yoktur. ( A r a u r i y e bahsine bakıla) (1) . 9 — Tutlu köyü: Eski bir köydür. Eski kayıtlarda Tatlı denilir. Bu köyde (Dağıstanlı Hacı Ahmst Hüsamettin haz' retlerine ait bir ev) vardır. 10 — Holanta köyü: Nahiyenin büyük ve en geniş bir kö yüdür. Yeni yayla, Boztepe, Kurlan, Elâgoz. Emirdağı, Gürüp yaylaları vardır, Arayit, Haşan Baba, Boztepe, Musluk, 1 ur ba dağları buradadır. Köyün oturu m u itibarile çeksek o l d u ğundan Helanda adını almıştır. Diğer şgkia görede köyün çok eski olmasından almıştır Holanta köyü Yörma köyüne çok yakındır, ve belkide Ji.rmanın bir mahallesidir. Bu köy c i varında Avşar, Beydi 111 ve Karkm aşiretleri olduğundan hal kının buralardan geldiği, bu köye ait Sultan Alâettin vakfı vardır kt bu sat 610 göş yılında ölmüştür. Diğer köylerimiz gibi burssı da 1071 milâtda kurulmuştur 4Ö0 seae evvelki kayıtlarda da Aşağı Holauta Yukarı Holanta diye iki li@lan ta vardır. Arayit == Eryiğit, H**«n Baba türbeleri buradadır. Bu kahramanlar. Horasandan gafmış yüzbaşı, binbsşı r ütb e sindeki şahitlerdir. O zamanlar babalar: yüzbaşı, dedeler bin başı rütbesinde idiler. Röyün yetiştirdiği Ali Feyzi efendi âlim ve şair bir sattır. (Ali Feyıi ve Müftü Haşan bahsine bakıla.) Bu köyde Fevai haca, Mustafa hoca, Mehmet hocanın hsbip hoca ölmüşlerdir. Haşan hoca asğdır. 11 — Ayvalı köyü: Ahilerden Kara Apdal, Seran zaviye ve vakfiyesi vardır. Bu köyün halkı Ayvalının yaylası olan Baydüz aşiretinden gelmişlerdir. Ayva çok olduğundan bu köy b« adı almıştır. 12 — Atlas köyü: Esatıra göre' (Yunan-) Mağrip h ü küm darı slaa ilâhlar babası (Müşteri) ila (Kılımoenia) birleşmesin den Atlas doğmuştur. Ç#k. güzel oynaşından Atlas denilmiştir. Yjaa Kanauşüiiiâmd'a Yanan esatirim* göre gökleri t uta a ( i ) Çakmaklı M u stafa efendi buralıdır. B ilg i ve zekâda zamanında benzeri olm ayan bir sattır. Meşhur M ü ftü Haşan efendinin arkadaşla• tındandır
-
25
Atlasın güzel kızlan ölmek üzere farz edilen Pgri kızlarına Atlas kızları demişlerdir. Bu köyün adı Atabaz olduğa ve iki tane bu adda köy bulunduğu, bilâhare ipek böcekeiüği yapan bu köye Atlas denmiştir. Hakikaten manzara itibarile d« çok güreldir. Î070 göç yılı tarihini taşıyan çeşmesi Darendeli sadrazam Mehmet Paşa tarafından yapılmıştır. (Çeşmeler bahsine bakıla) (1) 13 — Yörme köyü: Jarraa Arapça Ger ma şimdiki adı Yörme dir. Jarma, Germa denmesinin sebebi sıeak su yani hamamlar memleketi demektir. Bu köyde imparator Jüştiea tarafından Miran Galoş adında bir kaplıca yaptırıldığı bu kaplıcanın Yakında tamir edildiği. Halen, Gümbürdek Ilıca atlı 3 h am am vardır. Bu hamamların sularının sıcaklığı H amamkarhisarındaki hamamın suyunun sıcaklığı gibidir, sultan tepe, Hacet tepe denilen yerler ziyaretgâhdır. Sivrihisarlı Bilâi hoea bu köydendir. Bilâl Mustafa efendi çok zeki ve âlim hazır cevap nüktedan bir zat idi. Eski kayıtlarda Yörme köyü yoktur Ak kilise tarlalığı ve Avşar köyü vardır. Ak kilise yörmsdeki J arm a vilayetinin harsp kilisesidir. Buranın halkı Avşar, Bey dilli Karkm aşiretlerindendir. (Jarm a bahsine bakıla) Hseı M»h met eîtndi Yörmenin müderrisi olup ölmüştü?. 14 — Hamamkarahisarı köyü: Ham am binası 804 sene evvel Omurbey tarafından yaptırılmıştır. Camiside 657 göç yı lıada Emir Seyfüddin ve îsraail Kızıl tarafında® inşa ettirilmiş tir. (Camiler ve kal’a bahsine bakıla) Hamamkarahisarı kö yünde Çırak İbrahim efendi diye âlim bir zat yetişmiş ve 20 sese evvel vefat etmiştir. H am am köyünden hü küm dar caddesi geçmiş ve bu suretle panayır kurulmuştu. İbrahim efendinin oğlu Ali efendi münevver ve cömerfcbir zattır. Halil efendide kayda değer bir çiftçidir. 15 — Kozeğaeı köyü: Halen nahiye merkezidir. Ahmet R®fik tarihinde sayfa 57 de Bilecik kadııma ve Sivrihisar ( 1 ) Atlasta müderris Mestan oğlu, Müderris Y u s u f efen d i, hacı ha f ı z M u sta fa , H alil hoca A llahın rahmetine ulaşmışlardır. Y u s u f efen d inin oğlu T ev fik , a y d ın bir gençtir.
-
26 —
kadısına hüküm ki Büyük babamız Sultan Osman tarafından Büyük anamız Malhatuna yaşmaklık olarak verilen ve Malha tun tarafından da hasılat! (Ayende ve revendeye) gelene ve gidene vak! edilen Kozağacı köyünün mam ur olmasını ferman ederim, Selımsani sene 955 göç yılı Kanunî Sultan Süleymanın oğlu padişah ikinci Selimin fermasına göre tari hi bir yerdir, Kozağacı köyünde hükümet konağı, ofis binası t a m teş kilsth ilk ©kul ve 1316 göç yılında yaptırılan bir şad ravan vardır. Sölpük mescidini yaptıran Büyük vali Cemaled din A linin'bab as ı Akçe bey namın a ku ruls a Âce beyle Ova yaylası bu köye bağlıdır. 17 — Kabak köyü: Eski adı da Kahakdır. 18 — Çardak Özü: Eski adıda Çardak Özüdür. Nahiv® merkezine bir saat kadardır. Eski uşur defterlerinde çeltik verildiği yazılıdır. Sulak bir köydür, 19 — Kuzören: Çok fakirdir. Ahalisi çok çalışkandır. Bu köyden müderris İbrahim efendi öiaaüş ve kardaşı Âli efen di hayattadır. Bu zatın muhakemesi kuvvetli, bilgili, hakika ten zekidir, gözleri görmemektedir.
Kaym az palıiyesipe alt köyler İ- K a y m a z köyü: Seyidgaziden 7 saat mesafededir. Trikom ya şehri kadiminin mevkiindedir. Kaymaz camisinin yanında büyük b i r İshit ile firiçyarnn biro konsullarına ait kitabe var dır. B i z a n s d e v r i n i n mühim şehridir. Hüküm dar veya Âltuo c a d d e ü z e r i n d e k u r u l m u ş t u r . (Şarlteksiyar C. S. 4 4 6 Trikom ya bahsine bakıla) Kaymaz hanında Emineddin Mikâil Ulu e a m ı i yaptıran - K o n y a d & n kaçıp Tokada gelirken Karamaaoğiu ta r a fm d a a bu h a n d a y a k a l a n m ı ş t ı r . Kaymas ham o Tokatla Zile arasında oJduğuaıı söyliyenlerde vardır, (Emineddini Mikâil bahsine bakıla) Eskişehir yolu üzerindeki Tokat köyü olması da muhtemeldir. Köyün çok eski olduğunu ve camiinia Merzifonlu Kara Mustafa--paşa tarafından yaptırıldığına ait vakfiye vardır. Halesi nahiye merkezidir. (Höyükler bahsine baksîa) •
-
27 -
2 — Erten köyü: Eski kayıtlardâ köydür. 3 — Doğray köyü: Karaca Ahmet Sultanın oğlu Doğrul baba namına kurulmuştur. Köydeki türbesi herkes tarafından ziyaret edilir. 4 — Kszılcaören köyü: S a u b a b a medfandur. Köy cok eskidir. 5 — İmikler köyü: Kızılca öreni» alt fcarafmdadır. Hasaa babs, Haydar baba adlı iki zatım kabirleri vardır. Eskişehir li Hoca Abdullah efendinin yazdığı m atbu bir kitapta bu zatlar için şöyle der: Hazreti Mullayıruna - Mevlâna Celaleddiaırumî - Pederi etti kıyam Kabrine vardığı anda kalkup etti ihtiram — hürmet - saygı Dersen kalbi® ısınmaz böyle şeye h®mde gör. §amda çıkarmış ayağını P a m u k baba gitte gör. "Yine dersen Şa®a gitmek müşkül olur p»k uzak Var İmikler karyesi®® Eskişefars iki kooak Bal mumu gibi yatıyor orada ar oğlu er var. Çürüroekte bir beis yoksada kalkmakta hüner. 6 — Halilbağj: Eski kayıtlarda Altun bağıdır. Burada altm madeninin çıktığı tevatüren söylenir, Ayai z a m t e d a bir çok maden ocaklarıda vardır. 7 — Okçu köyü: Sivrihisar hududu dahilinde üç tana Ok çu köyü vardır. Birisi bu köy 2. ncisi Kavacık k ö j ü s ü a eaki adıdır. 3. üncüsü Holantanm Okçu mekii denilen yerdir. Ba köy sulak ve man za ran güzeldir. 8 — Karakaya köyü: Bu kö y d e Trikomya harabesi üzarin de kurulmaştur. İki kilise yeri ve kayanın üzsrmd® harçsıs taşlarla yapılmış kal’a yeri re k%pulsrs mevcuttur. Mapastır tepesi k a f a y a yakın yerdedir. Köyü® faşsaeni 1265 göç yılıa da Melik zade haeı Mehmet efasdi tarafmdan yaptmlraiftır. Bu zatın soyuodan Mehmet Ali Altun, Esat A İt un, Bekir Âl tun ,Mustafa altun, Reşal Altun sağlardır. Bakırlık denilen yerde maden kuyuları olduğu gibi yer altında ©yolmuş tu ğ ladan bir lâhid ve o zamana ait ufak deştiler bulunmuştur. Halen Aieraşah künbetindedir.
— 28 —
9 •— Ç a y l a k k ö y ü : Ş i m d i h a r a b d ı r , 10 — K a r a c a ö r e n k ö y ü : H a l e n k ö y d ü r . 11 — Y a v e r v i r a s : İstiklâl h a r b i n d i o r d u m u z a 150 b i n kile b u ğ i a y h « d i y y e e r m i ş t i r . M u t t a l i p v§ H a c ı H a f ı z h o c a lar b u ra d a yetişmiştir. T ü rk
m u h a c i r l e r l e d e n d ir .
12 — P a ş a k a d m : T ü r k r a u h a c i r l e r i l e m e s k û n d u r . î d r i s h o ca Te M e h m e t e f e n d i il® b e r a b e r F a h r e t t i n K e r i m G ö k a y ı n b a b a s ı H a c ı K e r i m ilk d e fa b u k ö y e y e r l e ş m i ş b i l â h a r e E s k i ‘ ş e h ir e n a k i l e t m i ş t i r . M e h m e t k a b i l i y e t l i b i r çiftçidir.
efendinin oğlu
F a i k , zeki Te
13 — G e r e n li ve B a ğ ç a e ı k kö yl eri : T ü r k M u h a e i r k öy le r i dir.
G e r e n li de Ş a b a n
ç a v u ş ve
Pomak
Mehmet
cömert
insanlardır.
400 sena j
_
ewvel köy olup şimei harap olan veya başlca kazalara verilen köyler
Y a y a l a r : P o r s u k k e n a r ı n d a d ı r . Biçere b i r s a a t m es a f e
de di r. H a l e n M ih a l ıç ç ığ a v e r i l m i ş t i r . 2 — B ü y ü k Güvem : 3 — Küçük Güvem : B u köyler h a raptır. Y e rin d e M a h m u d iy e k ö y ü vardır. 4 «— A l a n k ö y ü : A l a y u a d k a b i l e s i n d e n b ö l ü n m e d i r . Y a y l a d ı r 5 — P a z a r c ı k = P a z a r k a y a : A c ı n ın a ş a ğ m n d a d ı r . Vaktil® b u ra d a pazar kurulurm uş şim di harabdır. 6 — Gele v e y a Çel e: Y a y l a d ı r . Et e k li y a m a d a d ı r . 7 — K ız ılc am e ş e: H a l e n h s r a b e d i r . 8 — A ğ v i r an : P a ş a k a d m m k a l a n y a y l a s ı d ı r . 9 — B eypınan: Bu gün harabesinin y an ın d a m an d ıra vardır 10 — S ö ğ ü t ö n ü : 11 — S ö ğ ğ t i i : 12 — S u s u a : B u n l a r K ı n ı k k ö y ü y a n l a r ı n d a ve y a y l a d ı r . 13 — İ ğ d i r : K ı n ı k ile A k t a ş a r a s ı n d a h a r a b e s i m e v e u t t ı ı r . 14 — A l a ç o i v a y a A l a ç a t :
Çandır yakınındadır.
15 — A h i K a r a c a k ö y K a r a ç a m ı n y a n ı n d a k i Belen d e ni l e n köy yanındadır. 16 — A ğ a ç k ö y ü : Y a y l a d ı r . 17 — t m r e k o z = koz yanındadır. B ü y ü k
harabeleri vardır.
_
29 —
Oylukoz: Ç ay-
1$ — Akköprü: Sığırcık, Buzluca arasındadır. Boş harabedir. 400 sene evvel köy olup simdi yerleri bilinmeyen ■köyler: Düyük Amal, Kızılca Haşan, Kürarü, Ekizöbek, Tiizbe diker Haşan Argı, Boğuş, Sekerce, Yeni Viran, Ortaç, Horasan. Nur Alican, Yokarı Şşyhler, Yağcı Dede
400 sene evvel köy olup bugün yayla olan ¥e başka kazaya verilen Günyüzü ait köylsr 1 — Kürtler: Sürezin merkezi idi kadılar burada otu rd u k larından ve kadılar kürk giydikleri için kürklüler denmiştir. 2 — Celi Yusuf: Doğray yaylasının yanınd adır 3 — Büğdüz: Ayvalının yaylasıdır. 4 — Avşar: Sakarya kıbısındadır. Yörmenin yaylasıdır. 5 —> Karga yolu: Mercan ile Yağrı arasındadır. Şimdi tarladır. Kızık köyü: Ka bakla Tiirktacir ' arasında y a y la d ır 7 — ’Yenica köy: 8 — Ilıca köy kaplıcası 9 — Karahoc-a 1-öyü: Poİ8tlıdadır 10 — Aralan Doğmuş: H a m a m Kar-ahisarı köyü yanındadır. .11 — Arsl.anlı: bu da onun yanındadır. 12 — Yengeler köyü: Ayni yerdedir. Yerleri boş ve tarlalıktır. 13 — Akeabey: Büyük vali Cemaleddin Mebmedin babası Akça bey namına kurulmuştur. 14 — Sümbezirgân, 15 — Ova: Bunlar yayladır Kozeğacma aittir. 16 — Çakırhan: Aşağı lüfekçi oğlu köyümün adıdır. 17 Çeltikbağı — Holanta ile Ç 1tik köyü arasındadır. 18 — Çay: Askerlik şubesi binasının sol aşağısında. Çay denilen bir mevki vardır.. Kumacık hamamına ait vakfiyede îsrailbağımn yaeııile Ç*y tarlalığı vardır. Burasının bir köy olduğu anlaşılmaktadır. Büyük harabeler görülmektedir.
■• Sivrihisar Kalsa (Kale) si Sivrih sar Güneş dağının bir yamacıdır. Meşhur Pessintjhtus harabesine yakındır. (1) Kal’aya takriben bir saatte çıkılır. Bizar*tin âsârmdaûdır. Bürkanî kayaların en sivrilerinden birkaçının arasına inşa edil miştir. Bu kai’ada Yazıcı İbrahim ağa adında bir derebeyi oturmuştur. 1230 gaş yılında bu adara kabadan çıkarılarak kai’a yıkılmıştık KaFada mevcut su sahrenci zahire ve m ü him mat konulacak mahzen yerleri belli olmaktadır,. Akar su ( 1 ) Osmanlı memleketleri Tarih Coğra f y a lügatıhdan
— 30 -
B u umumî manzarada göze çarpan iki eser I.
II
(Saat Kulesi)
.
( Âlemşah Kiinbeti) *
%
I
Her iki eserin tafsilâtı ayrıca basılmış olan resimleri altındadır *■ ►
.
Bu
resimde görülen
v
, granit
kayalar
kaya kale duvar ın in birini gösterir.
zirvesindeki
sivri
yoktur. Halbuki kasabanın suyu kaVanın alt tarafından gel Elektedir. Sivrihisar ahalisinin rivayetlerine nazaran buraya Ebri siyah derler ki Abrustuladan muharref olsa gerektir. Coğrafya mütehassıslarının adını bildikleri halde yerini tayin edemedikleri yardir. Abrııstuladır. (2) 1 — Seferihisann büyük bir kal’ası vardı. Birçok âsiler oraya sığınarak Sivrihisar vilâyet halkını iz'aç etmekte idiler. Mucireddin - Anadolu umumi valisi idi. İlhanlılarm - üzer lerine yürüdii. Asiler Müeireddini sotaya düşürmek için atlar gönderdiler. Fakat Mucireddin aldanmadı. Kal’ayı zapt ile eşkiyayı tam am en temizledi. Hisar harap bir hale geldikten sonra döndü. (3) 2 — Kütahy am n 20 mil şarkında Sakaryanıa yukarı kol l a n arasında büyük Sivrihisar kal’ası vardı. Timur bir müd det karargâh yaptı ve giderken kal’ayı tahrip etti. (4) 3 — Şöyle rivayet olunurkiaa çün Karaman oğlu İbrahim bey • işıttikirn kâfirler ehli imanı sıymışlar ferah nak ==;■ (sevinerek) olarak hemen yürüyüp Emirdağı ilini vurup andan Beypazanoa çıkıp f)rayı dahi beter etliler. A • haliye öyle zulüm eitiler ki kâfirle bile yapamazdı. Akşehiri dahi ya aladılar. Sonra Sivrihitara geldiler. Sivrihisarlılar bunların zulmünü duymuşlar ve kai’aya sığınmışlardı. O za man kal’a kumandanı Umurbey idi Karaman oğlu hisarı k u şattı, ve selâmlık kapısından yürüdü. Oğlu dahi kızılca kal’adarı hücum etti.(5) Oklar yağdırıp k a f a cengi ettiler. Um ur bey ne kadar Z im m i- E rm eni varsa öne sürdü. Karaman ©ğlu hi sarı açlıktan ve susuzluktan bunaldıp zsbım etmişti. Kal’â dizdarı ve şehir uluları bir araya gelip Karaman oğlu hisarı zapt edesek fakat kadınlara, çocuklara saldıracak (Bunları a 1 — Osmanlı memleketleri tarih coğrafya lûgatmdan 2 — Ahmet Tevhit tarihinden S , 130 3 — Müsamerat S. 293 bu tarihte İzm ir Sivrihisarı Türk lerin elinde değildi. 4 — Türk yurdu S. 300 tercümeden ( 5 ) K ız ılb e y Tiirkmenlerdendir. B a y ın d ır , boyu beyidir. A d ı Seyfe d din kızıldır. 608-630 göç y ılın a kadar süren muharebede bulunmuş ve Hamamkarahisurdaki camii bu zat 657 de y a p tır m ış tır , Bu k ızıl ka lenin de bu zat tarafından y a p t ı r ı ld ı ğ ı anlaşılmaktadır. İbni Batutadan _ _
3i
„
zamanın velîlerinden Ali Baba ile) ayaklarına pabuç giydire rek Mudurnuya göadermeyö karar verdilgr. Ne kadar kadın, kız, gelin varsa hazırlıyarak Ali Baba ile çıkarttılar. Meğerse Karaman oğlu da pusuda imiş derhal Ali babayı öldürdüler. Ali babanın Uğrun kapı önündeki mübarek başı kelimsi şe~ hadet getirirdi. Bundan korktular. Başı Karaman oğluna ge tirdiler. Ali babayı şehit edenin boynunu vurdular. Başı ahp Karamanoğlu Sivrihisardan hareket etti. Kütahyaya vardılar, y a ğ m a ve garet ettiler. Ali babanın başım Lârendeye götür düler. Âli babanın mübarek cesedini sobacı oğlu Baha efen dinin kapısı önüne defn ettiler. Halk Arap Evliya derler ki, yanbştır, Ali Evliyadır. Netice: Kal’a Bizanslılar devrinde yappmış İlhanlılar dev rinde kal’aya bir eşkiya sığındığından eşkıya öldürülmüş v e j kal’a yıkılmıştır. Timur bu kal’ayı karargâh yapmış, giderken tahrip etmiş Karamanoğlu geldiğinde halk Sivrihisar kal’asına sığınmış. 1100 göç yılında yazıcı îb ra him ağa k al‘ayı tamir ettirmiş ve 1231 de giderken tahrip etmiştir. Kal’a dizdarına ait vakfivye : Hudavendigâr Sivrihisar Biçer köyü ve gayri köyler İbrahim Veledi Haşan Bilâ Yeled ölüp Timarı mahal kalmakla Halil Veledi Haşana verilmiştir. Babında inayet reeası Dizdar Halil efendi tarafından arz edil iniştir. Sese 1252 Ankara 6848 84 cilt 148 esas 324-45 mi mara 2009 (Kal’a kapıları) Araştırmalar sonunda: 1 Köşk denilen yerde (Saray) 2« (Selâmlık) kapıları, 3 Kızdbel denilen yerde (Kızılbey) kapısı 4- Yenice nrahaUeye yakın yerde (Uğrun) kapı 5 Hisar a r kasına giden boğazda (Muiurnu) kapısı. 6 Akdoğan yama©ııdada (Sivrihisar Kal’a) kapıları olduğu ve Yazıcı İbrahim ağa tarafından Sivrihisar halkı kai’aya götürülerek Yazıcıoğlu kal’ası denilen kalenin yaptırıldığı. 1230 senesinde - brahim ağa kal’ayı tahrip ederek gittiği göz önüne alınırsa kal’amn 4 kerre tahrip edildikten sonra bu hale geldiği görülür. Y u karıdaki 1252 tarihli vakfiyyeye göre Yazıcı İbrahim ağanın oğlu Yazıcı zade Hüseyin bey tarafından da kal’anın işgal edildiği anlaşılır.
— 32 -
400 ve 9.0 aene evvellerine göre kaFanın çevresinde Kayalı, H a c ı . Fakılı, Kırlı, Kal'ai Sivrihisar, Umur oğlu, Doğan m a hallelerinin olduğu görülür,
Sivrihisann coğrafi durumu
-
Büyük Salar
Porsuğun kolları: Karaburan, Zey, Dümrek, Memik, Elcik, Mesutçiftliği, Babadafc suları birleşerek Hortuya varırlar. Her tu suya ile birleşerek Oğlakçı köyünde Kıral caddesi üzerin deki harap köprüden geçerek pörtek suyu adını alır oradan Demirci, Ortaklar, yolulile îlikvirandan porsuğa dökülür. Por sukla Sakaryanm birleştiği yer olan Kıran harmanı da «vvelee Sivrihisar hududu dahilinde idi.
r -"
' -- -------- D A Ğ L Â 8
Sivrihisar: gayet sert ve yüksek uçları cenuba m ü t e veccih Hilâl şeklinde Gıranıt tepelerinden teşekkül etmiş bir kavis içindedir ve aynı zamanda Sivrihisar Güneş dağı yamacmdadır. Sivrihisarda yüksekliği 1000 metreyi geçen dağlar azdır. Yazıcıoğlu kal’ası tahminen 1100 metredir. Çaltepesi 1200 metre, Karasivri 1250, Arayıt Eryiğit dağın m Haşan baba tepesi 1300 metredir. v - .f
......
L A D E N L E R
Zümrüt: Kanuni Sultan Süleymanın sadrılzamı (Başvekili) İbrah im Paşanın Başvekilliği zamanında yapılan Anadolu I Eyaleti - Vilâyetleri tah rir - yazı - defterinde ve 20 inci sahifssmde Sivrihisarda KANUNÎ SULTAN : SÜLEYMAN’ın
_
33 -
•v>g;
cI P
Sivrihisar 1080, Kaymaz 960, Günyüzü 1000 rakımdır. 40 derece tül ve 32 derece arz daireleri arasındadır. Siv rihisar 4043 kilometre kar® olup kilometre kareye 11 nüfus düşer. 8882 hanedir, Nüfus 45699 dur. Hududu: Şimalen Mihalıççık, garbinde Eskişehir ve Mah mudiye, garbi eoaufeîsinde Emirdağ'ı, şarkı cenubîsinde  k sşehir, şarkında Polatlı kazalarile çevrilidir. f\ Rüzgârlar: Kaza merkezinde lodos, Karayel, Kaymazda v poyraz ve şimal Güayüzümde doğu rüzgârları hâkimdir. Sakarya ve Porsuk nehirleri vardır. Sakaryanm kolları : j Zor suyu, Gök su. ve Düden suları.
^
^ |
haslanndaıa===geliri 100 bin akçadan fazla olan o zamana göre büyük vilâyet geliri demektir.- Zengin zümrüt madeni vardır. ■ Bu maden OsmanlIların Mısrm Saidinde Te Habeş üzerinde işledikleri zümrüt madeninden d© Sivrihiaardakinia- çok fazla ve çok zesgin olduğu ve sarayın süaarüt ihtiyaçlarının bir çoğu Sivrihısardan çıkarıldığı (1) Krom madeni: Dumlucamn kuzeyinde S ar ıkiy tarafında 15-20 sene evvel Almanlar tarafından işletilmiştir. Şimdi 1 metruktür, Okça ve Zey köylerde Devletşah köyü yakınlarında | da var v@ işletilmektedir. Bakır: Karakayâ il ’ iğören arasında Bakırlık denilen yerde I Bakır madeni işletildiği ve Kara kayada halen bunlara ait kuyular vardır. Halil bağında Altun ve çeşitli mermer. Duta i lucada simli kurşun İstiklâl bağında mermer oaakları olduğu gibi Acı ve Sasılarda a Işı bulunduğu. Kömür: Halen olmamış ham Linyit kömürü Zey köyü civarındadır. Şap: Zey köyündedir. Zeydeki akan suda da Şap vardır. Bu köy* Zey denilmesinin sebebid® budur.
(Hamamlar) Köylerdeki 1 — Miryan®il©*: Yörme köyündedir. Bizans imparatoru Jöstiyen tarafından yâpdırılmıştır. Hâlen harapdır. Suyunun harareti (31) derecedir («Ferma bahsin© bakıla,) 2 — Doğray hamamı: Dumluca ile Erten arasındadır. Çı ban şifası işin giderler. Hâlen haraptır. 3 — Tekören ham amı : Tekören köyündedir. Romalılar dan kalma ve haraptır. 4 — Ballıhisarda: Ha mam deresi denilen yerde hacsam vardır, harapdır. 5 — Geçek köyünde: Umur bey tarafından 570 göç yılın da yapdırılan h am am harapdır. @ — Ha m am Karahisarı ham amı : 570 göç yılında U~ murbey tarafından yâpdırılmıştır. Kadıa ve erkekler® ait iki kısımdır. Derecesi ( + 31) dir. Bir kaç sene evvel tamir e d i lerek iyi bir şekle konulmuştur. Yanma yeni bir otel yapılmıştır. ( 1 ) Tarih hâzineleri s a y ı 2, 1 A ra lık 950 İbrahim
___ 3 4 __
Hakkı K onyahn ğlu
r
Si¥ri!tf$|r icaza içindeki hamamlar
7 — Kumasık hamamı Cumhuriyet mahallesindedir. KazTisi tarikiad® Sivrihisarda {BİAT KONMAMUS) admda bir kilise olduğunu ve saıcıîaaao hayvanların bunun e t r a îmda dolaştmldîğmda sancılarının geçtiğini yazmakladır. Bunun yerin® h a m a m ' yapıldığını adının Kumaeık hamamı olduğunu yazar.
^ Kumacık
hamamına ait vakfiye
Ben Hafızuddin k m Sayifetüllahım Sivrihisar kasabasın da halk arasında Kumacık ham am ı denmekle meşhur h a m a mın dörtte birini banasabah namazında (eczâyi şerife) yanı (cüz) okutm aya v0 bunu okuyan kimseye 120 kuruş verile, bunun mütevelliliği sağ kaldıkça bana ve ben öldükten soara Hafizuddia oğlu'.'ozkardeşim Lûtfullaha ve o öldükttn sonra onun evladlarma verilmesi. 810 göş yılı (Vakıflar defteri No. 152 S. 117) Hafızuddin: Meşahir İslâm -Hamid Vehbi S. 986 de Gazi Orenus vakfiyesinde— 791 göç y ı k —şahidi Molla Hafızuddindir. Diğer vakfiyede: Madenillilmü vel’fazl: (ilim ve fazilet sahibi) (veri aevfeül’müşeızeb: verdiği hükümleri hakikata uy gun elarak veren—hakim — (Ebüi’meaz) (fukaralar babası)-— » e v l a n a Lûtfallah ifeni Hafızuddin diye başlamaktadır. Ve Sakarya yolları arasındaki Kullarla Yalışiyam köylerini vakfediyer. (Sivrihisar vakıflar defteri S. 162 Nö. 208) Vakfiyede tarih ytksada o zaman Sivrihisarda kadı olan Efdâl j zade Hamidüddinin yaşadığı tarih 880—890 göç yıldır. Şu halde Hafızuddin kızı Safiyyetüllahın ham am hissesi kardaşı Lütfullah v© Lûtfullah öldükten sonra Lûtfullahm kızlarından Safiyetti) laha Kumaeık hamamı, diğer kızı Nimetül’laha da Kullar re vahşiyan kalıyor. NimefiiMak soyundan: Asker oğullarından Ahmet Eroğlu sağdır. (l)[ (1) Seıfiyetüllahm soyundan da Aliosman ve Muammer B a yd a r vardır. Hakikaten yüksek bir zekâya sah ip âlim, olgun insan olan A li Osman B a yd a r senelerce E yta m Müdürlüğü y a p m ı ş ve on sene evvel vefat etmiştir. Oğullarından Fahreddin B ayd ar, V ilâyet başkâtibidir. Ahmet ve Necdet B a y d a r da h ayattadırlar. Muammer B a yd a r âlim ve hususî muhasebeden nıütıkait olup sağdır.
-
35 —
Bulabildiğimiz vakfiyede Mehmet İzzete ait olan, Hâfızuddia emlâkinden Nısfi İsrail bağı ham am mezreai çay Kum acık denmekle maruf h am am Lûtfullah kızı Safiyyetüllah mezreadarlığındaa evlâdı vâkıfdas Mehm®tağa oğlu Abdurrahman ağanın aulbi sağır oğlu Mehmet izzete terk ederek öldüğünden Mehmet İzzete, beratı alışan verildi 1283 Sivri hisar vakıflar tarihi 115 No. 230 Lugatlar: Nefi İsrail bağı köyünün yarı geliri. Mezreai çay: Askerlik şubesi binasının alt tarafındaki çay deailen yerdeki tarlalar. Buraya çay denilmesi kepsen suyunun buradan akdığmı bildirir. Eviaâi vakıf: Vakfedenin çocukları.
Seyyide hamamı Bu ham am Seyyid Nureddinin kızı Nuriyeain yaptırdığı ve hamamın adının da bundan ileri geldiği tevatürle söyle nir. Bu kadın Karaca Ahmet Sultânın ailesidir. Gerek babası ve gerekse eşi Ahi reisleri ©Iduğuna göre büyük servete i h tiyaç gösteren bu ham am ı ancak bunlar yaptırabilir 2 - Bazılanda Nasreddin hocanın kızı Fat.manın y a p t ı r dığını söylerler. 3 - Birinci Sultan Ahmsdin kızı ve Anadolu beylerbeyi Nasuh Paşanın eşi ©lan Ayşe Sultan -bilâhara Hafız Paşaya varmıştır- bu h am am a Muhatlı çiftliğini ve birçok mal vak! etmiştir. Ve h am am ı ta mir ettirmiştir.
Küçük H a n ı a m T Eski vakfiyelerde Küçük Ha m am denilen ham am ı Mavi Kadın çeşmesinin yanındaki kabir taşı bulunan Ahi Paşa yap tırmıştır. 750 göç yılında. Bundan 66 sene evve] yıkılmış yeri: Hükümet bahçesi olmuştur.(1)
Çifteler hamamı Kılıç mahallesindedir. Bu lısmamı Abdurrabim efendi yaptırmıştır. (2) Bilâhare Odabaşı Ali efendi oğlu Abdullah ( 1 ) Bu hamama su temin edilen kuyu, 1958 senesinde kasaba içine y a p ı l a n parke yolun kazısından meydana çıkmıştır. Derinliği 11 metre olup 5 metresi sudur. K u y u n u n taş örtüsü çürümüş olması dolayısiyle doldurulmuştur. ( 2 ) Menteş zade Abdurrahim şeyhülislâm olmuştur, 1155 de ölmüş tür. Bu zatın Sivrihisarlı olması muhtemeldir. Kamusülâlâmdan
- Vakfedenin toru nu- Sivrihisara gelsrek babamdan intikal eden çifte hamamım vakfetmiş. Geliri Kutbuddin nrı a hailesin deki medreseye v e medrese içindeki camiye ve sıbyan m e k tebine aittir. Dedesinin vakfiye tarihi 1154 tür. Bu vakfiyenin tarihi de 1218 dir„ Vakıflar defteri S. 199 No. 157 Bu kam am a Kanlı Pınar (1) çeşmesinden su akıtılmasına dair 1180 tarihli vakfiyede şahitler: Karabaşh mahallesinden H®cı İsmail, Şaban Çelebi. Seyyid Haşan, Hacı Süleyman oğlu Ömer Peşe, Tosun oğlu Hacı Ömer tfendi, Kılıç mahallesin den H aeı Haşan oğlu Hacı Ömer, Eyyüp Çelebi, Mehmet oğlu Süleyman Çelebi, Murtaza oğlu Saraç Ali, Gedik mahallesin den Hekimzad© Ahmet Çelebi, Kutbuddin mahallesinden H a tip oğlu İbrahim Peşe, Alemşah Peşe ve oğlu Ali Peşe ve Kökmal oğlu ve yeni gelen acem Hacı Mustafa şahitlerdir.
Hıristiyan mahallesindeki hamam Ermeniler zamanında mamuridi. Şimdi haraptır.
Sivrihisara uğrayan seyyahlar 1 - Şarî Teksiyer şöyle diyor: Sivrihisar yalnız ve yüksek bir gıranit kayasının eteğin dedir. Dağın o bir yamacı inilerek bir saat kadar iebaşirî araziden geçilir. Bu esnada Sivrihisarın meyil ve seviyesine göre tabiî iki vadiden geçilir. Bu parça, Güneş dağı adı verilen (Den’dımen) dağlarına uzanır. Bir saat kadar güney doğuya yürüdükten sonra beyaz n e r m e r cinsinden kalkerli bir yere gelinir. Pesinuntos mermerleri, vaktile buradan çıkarılmıştır. Sakaryaya doğru gidilir. Akkaya yolu bir geçidin başındadır. Bunun Sivrihisara mesafesi sekiz saattir. Roma kaldırımı, Sabanca büyük köprüsü vasıtâsile Sakaryayı atlıyarak Pesı nuntusa gelir. 2 — Anadoluda Tanin. Muharrir (Gazete yazan) Ahmet Şerif de şöyle anlatır: Sivrihisara geldim. Süslü bir konağı andıran Hükümet binası, bir de Rüştiye mektebi var. Bu mektep 70 yaşından aşağı olmıyan 35 40 sese muallimlik ettiğini söyleyen bir muallimi evvel (Baş muallim) bir de a r kadaş om idaresi altındadır. Baş muallim, Rüşdiye mektebi nin vazifesi hükümete memur yetiştirmek olduğundan bahsetti ( 1 ) K a ğ n ı Pazar Çeşmesi -
37 -
Kaymakam, pencerenin önünde köşe minderinde kurulmuş. Dışarıyı seyretmekle meşgul. Sandalyesi boş duruyor. Kendi sinin en büyük korkusu tensikatdır. (Düzeltme ve ıslah e t me) mevkiimizdeu emin değiliz. On beş senedir Kay mak am lık e d i y o r u z . Mutasarrıflık vaktim geldi amma buna muvaf fak olamadım. Bu zat Mihai'ççığı anlatırken şöyle diyor. Mihahççığa vardınn. Hü kü met konağı iki katlı olup kapısının üzerinde ma şallah levhası bulunduğunu, Kaymakamında kaymakamlık odasında yatıp kalktığını, kahvesinin ve yemeğinin zaptiye ocağından yaptırıldığını, kendisinin masraf etmediğini söyle digini bildirmektedir, (2) Tenin başmuharriri Ahmet Şerif 1325 senesi S. 300 3 — Jedavzatts: 1855 de Anadolunun bir köşesi; Türkçeye çeviren (Reşat Ekrem Koçu S. 25) Öğleye doğru konak sahip lerinmle vedalaşarak çiftlikten ayrıldık. Babadağı (Babadat) köyüne geldik. Burasını geçince b?r kaya yığmı ki adeta mer d iven çıkıyoruz gibi tırmanarak aştık. F a k a t bu kaya yığını nın tepesine ulaştığımız zaman sözlerimizin önünde muhteşem bir panurama (Yüksek bir yerden gösülen şehir veya köy manzarası) serilmişti. Sağımızda bir dağa yaslanmış Sivrihisar şehri iie onun önünde açılan Sivrihisar vâdisi uzanıyor. Bura dan vadiye doğru inerek çadırımızı şehrin dışında bir mezarlık içine kurduk, Sivrihisar anedoluda şimdiye kadar gördüğümüz şehirlerin ve kasabaların en güzeli idi. Sivrihisarm evvelce gayet büyük bir şehir olduğu bellidir. Mezarlıklar şehrin dört misli büyüklüktedir. Şehrin içinde bü yük Yunan lâhitleri (Mezar için yapılan taştan oyma) Türkîer bunları çeşme haline getirmişlerdir. Şehir işinde bir çok kıymetli abidelere rast geldim. Buradan gece yarısı eyrıldık. Ertesi günü öğleden sonra saat 1 de Kaymaza vardık. Bura da bir çok eserler vardır. Son olarakda 1929 da Ahmet Tevhit bey gelmiştir. O, da burasının Anadoluda en zengin, en güzel «serler memleketi olduğunu ve Ulucamideki minberle Âlemşah kümbetinin sa n a y i i ofisinin (Güzel sanatların) birer enmuzeci (Örneği) ol duğunu belirtmiştir. (2) (Ahmet Tevhit 929 senesi maarif mecmuasından)
Sivrili işarda İktisadî vaziyet 1 — Kamalılar ve Bizanslar devrinden evvel, Hitiitlsrin Hükümdar, caddesi denilen Altıa cadde Adalar Ege denizi sa hilindeki Kuş adasından başlar Seyitgazi yânındaki Midâs me z a n mevkiinden geçerek Sivrihisarın eenubındaki Pesinuntüsa varır. Oradan Ankara civarındaki Etileric merkezine uğrar (Yollar bahsine bakıla.) Romalılar ve Bizanslar devrinde de bu yol yine Sivrihisar dan geçerdi. Bu yol üzerinde Kaymazda (Tırıkomya Vilâyeti), Sivrih sarda (Abrustula), Bailıhisarda (Pesinuntus payitahtı), Yörmede (Jerma Vilâyeti gibi) (5) büyük Viiâyet merkezi, Sivrihisar hududu dahilinde idi. Tabiatıle ticaret ve sanaat merkezi olmasaydı büyük mamureler burada bulunamazdı. Bizanslar devrinde imparator (Jüstiyenin) Jermada (Yör mede) (Mancillos) adlı kaplıcayı yaptırması ve Yörmede (Baküs) mabedinin (Şarap tanrısının) bulunması, Pesinuntusda para kesilmesi, Kepen va Kaymazdaki büyük Hüyükler b u r a • larm ticaret ve sanat merkezi olduğunun şahitleridir. (Pesinuntusun) (Jerma’nın) (Gorduyumun) = ( Yassıhüyük) ^Tırıkor^yamrı) birer köy haiine gelmesi Ankara şahri yapılın ca yolun buradan geçmediğinden aynı zamanda zelzelelerin çokluğu yüzündendir. Amuriyeye gelinee (Çakmak köyü) bu şehir Ahbasilerden Mutasam, Harun Reşit, daha sonrada Törkler tarafından t a h rip edilmiş, Türklerle Bizanslar aresmdakı daimi harplere sah ne olmasından birer köy haline gelmişti. Selçuklar, Ru m kayseri (Romanusu) 1070 milâtta mağlup ettikden sonra Sivrihisarı zapt etmiş aynı zamanda (Arnuriy«) tahrip edildikten sonra halkı Sivrihisar beyliğine sığınmışlar o zaman Amuriye adı Sivrihisara verilmişti. Selçuklar devrin de Sivrihisar hemen 300 seneye yakın uç olmuştur. Bu müd det zarfında köme köme gelsn Türk kahramanlarının yığınak yeri ve sevkaleeyş (Harp cephesi) mııat,ikası idi. Aynı gaman da Konya sarayı, Fars edebiyatının merkezi olduğundan tab i— atile burası da Türk edebiyatının merkezi olmuştu. Sebebide buraya gelenlerin hepsi Türk olmakla Acamcadan bir şey a n lamazlardı. Bu suretle Ahiler ve Bektaşîliğin beşiği olmuştur.
-
39 -
Devlet teşkilâtı gibi büyük teşkilâtı oiam Ahilik ve b u au a kalu olan Bektaşilik burada mühim zatlar yetiştirmiştir. Karaca Ahmet Sultan, Seyit Nureddin, Yunus Emre, bu kafi lenin serdarlarıdır, (Başlarıdır) Ahi Rüstem, Ahi Paşa, Ahi Evren, Ahi Şerafettin vs pek çokları bunları takip etmiştir. Anadolunun sik zaptolunan ş®hri olmakla Nasreddin Hoca, Ordu Kadısı Celâlettin, Haznedar Necibettm Mustafa gibi bir çok şahsiyetlerde buradan çıkmıştır. Eserlere gelince: Selçuk beyin 570 göç yılında yaptırdığı A k doğan mescidile Akdoğan çeşmesi, Geoekdeki Hamam, Mescit ve Minaresi, Hamamkarahişarmdaki Ha mam binası için 805 «ene evvel vakfettiği Sivrihisarda 36 manifaturacı dükkânı, Sivrihi sar vilâyetinin mamuriyetini gösterir canlı bir vesikadır. Bu gün bile 36 manifaturacı d i k k â n ı yoktur. Aynı zamanda o de virde Selçuk beyin yaptırdığı manifatura dükkânlarından başka dükkânlar olması tnbiîdir. Yine Konya naibi saltanatı Eminittini Mikâilin yaptırdjğı Muhteşem kervan saray, bilâhare Sivrihisar kadısı Hızır Bey tarafında» Câmiye çevrilmiştir. O zamanın kervan ..sarayları olan 18 han hemen hemen bir bir çok Vilâyet merkezlerinde yoktur. İlhanlar devrinin en muhteşem abidesi olan Alemşah kümbeti, Hoca Yunusun (de nizler nazırı) türbelerde Mülk köyündeki alemdar Doğan beye a i t k üm bet’i bu azametli devrin varlığını, ihtişamını ve t i c a ret merkeaiolmasmı gösterir. Bir çok zamanlar Vilâyet ve bazanda Sancak merkezi olan bu Sivrihisarda üç tane Büyük vâîi, iki tane Sadrül-kebir (Büyük kadı) vakfiye ve türbeleri vardır. Osmanlılar devrin de, Kanunî zamanında sarayın zümrüdünün Sivrihisardan t i min ediidiği (Madenler bahsine bakıla) o devrin ihtişamını an latır. Aynı zamanda Şeyh Baba Yusuf ve Şeyh Hedayi cami leri birer ölmez abidelerdir. Bir çok zamanlar şrkdan garbe ve garpten şarka giden yolların, burası yakın zamana kadar tran sit merkezi idi. Mihalıççık ve Y una k nahiyeleri askerî teşki lâtla bağlı olduğu gibi Haymananın tiftiği burada satılır. Ve Emirdağının odunu burasının m ahr uk at ihtiyacım temin eder di. Bu gün bir kaza merkezi olan Polatlı dün sivrihisara bağ lı bir köy idi.
40
SANAT: Sivrihisar Halıcılığın vekilim,seccade dokuma mer kezi idi. 1325 senesi Ankara salnamesinde şöyle yazar Sivri hisarda mühim mik tarda çorap örülür. 200 e yakın halıcılık ¥e kilim dokuma tezgâhları olduğunu ve külliyetli miktarda hah ve kilim seccâde dokunduğunu bildirmektedir, \ n k a r a Hacıbayram Veli camiindeki tarihi halı Sivrihisârda dokun muştur. Halının üzerinde Ankara Sivrihisarı yazılıdır. Bu gün de bir çok köylerimizde kilim ve seccade dokunmaktadır. Z Î R / U T: 1316, 1317 Ankara salnameleri ve Kamusülâlem Sivrihisârda mühim miktarda P a m u k ve (5000) kilo Afyon mahsulü olduğunu ve çok mikdarda Cehri yetişdiğini yazmak ladırlar. Burası Buğday ve Arpa anbarı olup diğer mahsulat, dahi bol yetişmekdedir. 1200 göç yılı tarihini taşıyan Yazıcı İbrahim ağaya ai6 Hacı Ü mit çeşmesi vakfiyesinde iki p a mukçu dükkanının bu çeşmeye vakf edildiği, aynı zamanda Kıdanlar (Kuttanlar) deye bir çok soylar var. Bildiğimize göre Hallaç deve yün a ta n a Kuttae deye Pam uk a ta na derler ki: burada mühim mrkdarda pamuk yetiştiğinin iki canlı ş a h i t leridir. Davarcılık: Sivrihisar ötedenberi dsvarcılıkla meşhurdur. 1316 salnamesinde 185 bin tiftik Keçi olduğunu, Yunan isti lâsmdan sonra 1927 senesinde 143 bin koyun 82 bin tiftik Keçiye indiğini, gün geçtikçe azalmakta olduğu, Ankara t i f tik keçilerinin mühim m i k d a n burada yetişirdi. Sivrihisarın Hamamkarahisarı köyünde asırlarca panayır kurulduğu gibi Pazarkaya da pazar kurulduğunu halen bilen ler vardır. Ksaaba halkı İktisadî bakımdan da kıtri bir istidada sa hiptir. Zaman ve hadiseler icabı İktisadî muhit daralmıştır. Bu durura karşısında iktidarına göre muhit bulan bir çok şa hışlar, İstanbul, Ankara, îzmir, Eskişehir, Polatlı gibi m ü him İktisadî ve ticarî merkezlere yerleşmiş olup bariz şekil de muvaffak olmuşlardır.
Y o l l a r Romalılar Anadoluda büyük şoseler yapmışlardır. Büyük leri ve işlekleri üç adetti. 1 — Marm aradan—Ankaraya, Tarsus ve Antakya yoluyla Suriyeye gidilirdi ki bnnun bir şubesi de Kaysariyye ta n k iy le Urfaya doğru uzanırdı.
_
41 _
2 — Bizansdan yâni eski Koatantaniyyeden İzmit® ve ora dan Kâstam&ai re Tarabzon sahillerince F ırat vadisin® Ye Iraka inerdi. 3 — Edremit ve İzmir ile Bodruma uğrayarak garp sa hillerinse uzanırdı. Etiler Milâddan 11 ası? evveî Boğaz köyde imparatorluk l a m ı kurmuşlardı. Gerkler bu yola Kıral yolu derler. Herodut Mifâddan önce beş asır e?vel yapsldığım bildirir. Bu yol ları en önce o. bahsetmiştir. Bu yol İzmir ve Efes d en çıkardı Sard üzerinden Gordiyuma ulaşırdı. A e k ar aian sonra Kızıl ırmak bölgesinde Etilerin baş şehri olan Hatuşa -Boğaz köye Varır Boğaz köyden Kayseriye varır. Kayseri yakınında Asurkoluniierinin yerleştiği bir tüccar şehri olan Gültepe ye g i derdi. Bu şehirde bir çok Çivi yazıları bulunmuştur. Osmanlılar devrinde yapılan caddelerin en büyüğü 4. ü n cü Murad tarafından Kadı köyündes Bağdada kadar yapılan caddedir. Kaldırımları ve köprüleri elyevm mevcuttur. Kamusülâlâm S 3İ7 T i r k yurdu Nisan 927 Anadeludan geçen yollar S. 3363 de eski devirlerde Hititler muazzam - çok büyük bir medsni • yet vücuda getirdikleri. Bu cümleden olarak Adalar (Ege) de nizi sahilinden Kuş adasının şarkından Seîçukdaa başlayarak Milas mevkiinden geçerek Pesinuntusa varır buradan Gordiyu ma gider. S®nra Sakarya ve persuğun birleşdiği köprüden geçerek Boğaz köye gider. Oradan ssnra yukarıda tarif edilen yerlere varırdı. Sivrihisar 1307 göç yılına kadar, uğrak ve transit merke zi idi Emineddini mikâil ile soğa bey kervansarayı ve 18 ha nın bulunuşu ve salnamelerde Sivrihisar merkezind» 15000 nü fus oluşu bunu isbat etmektedir. 1307 senesi Demir yolu yapılırken ilk evveî Frtnsızlar Sivrihisardan geçirmek istemişler ve kazıkları çakmışlar. Bilâ hare Almanlar inşaatı teahhiit etmişler. Almanlar gerek yolun kısalığı ve gerekse iktisadi vaziyetler dolayısile Sivrihisara uğ rat mayar ak Sak®rya ve Porsuk vadisini takip etmişler. Oza» man belediye reisi olan Hacı Veli ile kay m ak am Pertev bey ler refakatinde bir heyet Ankaraya giderek yolun Sivrihisar-
_
42 -
dan geçmesini ve yoi Sivrihisardan geçerse tamamen » a s r a fi vereeeklerini söylemişîersede Sultan Hamide giden Abidin pa şa muvaffak alamayarak boş dönmüşlür. Cumhuriyet devrinde yapılan yell&r. Sivrihisardan Y a k a pınara 20 kilometre Günyüzü makasından Hoisotaya 20 kilo metre Sivrihisar İlikviran yolu 35 kilometre Sivrihisar Biçer yolu 40 kilometre Sivrihisar Sarıköy 45 kilometre olarak v i lâyet köy yolları yapılmıştır. Devlet yoluda, Eskişehir-Ankara asfaltıdır, K A D I L A R Sivrihisara ilk gelen kadının kim olduğu bilinememekle beraber. 1 — Kıho mescit altındaki kabirde Elkazî. Elimam. Sadrül kebir. Horasan meşayıhındnn hacı Mehmet efendi, ö l ü m ü 570 göç yılındadır. En az 530 yılında kadı olmuştur. Göç yılı ol duğu sa göre 840 sene evvel kadı bulunduğu anlaşılmaktadır. 2 — Mehmet bini Y ahya E t t i b r m — Fıbrizli Yahyaeğlu M ehmet— 650 göç y ı l m a ait Keyhusrevoğlu K e y k u b a d m Siv rihisar m u z a f a t m d a n olan Boğuş kö yünü elli a l t u n a aldığı n a d a ir vakfiyede kadı olar ak imza etmiştir. 1) 3 — M a hm udu suzâni ca miinde ki k itab ed e S a d r ü lk e b i r - B ü y ü k k a d ı - h o c a Yakup. Bini B a h a d ır Ömerin 740 se nesinde öldüğüne göre d a h a evvel Sivrihisarda kadı m ev c u t olduğu. 4 — Nasreddin lıocanır Sivrihis ar da b i r m ü d d e t kadı olduğu söyleniyorsada hangi tar ih le r d e olduğu tesb it edile medi. Hoca 683 göç y ıl ın d a ölmüştür. 5 — Kadı Celâleddin Sifrihisarîx b u zat 663 göç y ı l ın da Abakalıan tar a fın d a n id a m edilmiştir. (2) 6 — Celâlb ey-H ızırb eyin babası. Hızırbey 810. göç y ı lı n d a doğd u ğ u n a göre, Celâibeyin O, tarih lerde ve dah a ev vel kadı olduğu. 7 — Hızırbey b a b a s ın ın ölümünden 843 senesine ka dar Sivrihisarda kadı idi. Em ined di ni Mikâil câm ii ni t a m i r et tirdiği tarih 843 dür. (3) 1 — V akıflar haremeyn defteri. No 1. S. 32 2 — İbni B ibi S. 299. Müsameraî. S. 26 3 — V akıflar defteri S. 1.67 No 208, Ş ekayık. Sinan pa şa 844 de Sivraihisarda doğmuştur.
-
43 —
: 8 — 8,54 senesine a i t Kumacı.k ham am ı vakfiyesinde L û t fu lla h a ait t a b i r a t t a N ev bülm üşe zz eb -d emek ted ir ki. (Naip kadı a n la m m a d ır) 9 — Hızırbey in oğlu Sinan paşa F a t i h i n gazabına uğra dığ ın d a Sivrihisar kad ılığ ıle 881 göç y ı lın d a gelmiş ve 886 göç y ı lın d a gitmiştir. 1) 10 — Deli bir a d erler Mehmed Gazali. 930-935 senelerinde kadı idi. (2) 11 — Taceddin efendi. 994 ta r ih in d e B aba Yusuf torunu Hâm id b a b a y a a it vakfiyede kadıdır. 3) 1131 Senesine a it vakf iyede Kadı Haşan va kıfla r defteri No 192 1154 Tarih li vakfiyede Kadı Mevlâna Mehmet. Günyüzü kadısı idi. Vakıf defteri. S. 167 1218 de Müftü zade Sunullah. 1218 de Kadı Elhac Ömer efendi. 1321 de Mustafa Hulüsi. 1315 de Asaf. 1317 de Abdülaziz. 1324 de M eh met Hulusi. 1327 de M eh met Nuri. 1333 de Ha san Tahsindir.
Sîvritıisarda yetişen müftülerin meşhurlan Müftü Nedimi efendi alim ve şairdi. 1154 senesinde K a raz ay ım m i r a l a y - A l b a y - S ü l e y m a n bey için mersiye yazmış (Karazayım bahsine bakıla.) 1277 dö yazıcı oğlu Hüseyin beyin vakfiyyesinde şahit olan m ü f t ü Haşan efendi Nasreddin hoca h a k k m d a k i y a r ım kalan m ecm uai maa rif adlı eserin sahibidir, şiirlede uğraş mıştır. (Nasreddin hoca ve dinek köyleri bahsine bakıla.) 1299 tarih li vakfiyyede ş ahit Kıyık hacı Ali efendi ilk rüşdiyye açıldığında m u allim i evvel olmuştur. (Rüşdiyye mektebi bahsine bakıla.) 1312 de m ü f t ü olan H u b u ş Mustafa efendi hem dini hem de d ünyayı bilendendi felsefe, tasavvuf ilimlerine v a kıf. Z a m a n ın ın f e v k m d a zekâya m alik b ir zâttır. Çok genç 1 — K am us. S. 2630 2 — Hammer tarihi 18 inci k ita p S, 18 3 — 994 senesinde Sivrihisar v a k ıfla r defterinden Lügatlar: M u zâ fâ t — Ekler, İdâm = A sılm ak
44 -
ölmesinden eser b ı ra k m a m ış tı r. î lik viranlı Ali efendi zat için şöyle demektedir.
bu
01 hübtış zade Mustafa efendi, Gönlü tekyede ka lb i mahkemede. Yeni düştü şimdi üstada. Kalayladı k alb i oldu nurâni. 1320 de m ü ftü olan Ömer efendi h a t t a t idi. E i r ç o k ç a nülerdeki l e v h a l a r b u zatın eseridir. Müftü M ehmet Ali efendi: En meş hur vaizlerdendir. Müf t ü Mehmet Ali efendi bahsine bakıla. Müftü Rasih efendi: Sivrihisarlı en son m üftüdür . Bir çok seneler m u a ll im lik ve müderrislik y a p m ışt ır . Müftü R a sih efendi bahsine bakıla. En son m ü ftü olan Rasih efendidir. Ondan sonra m ü ftü ler başka yer lerden gelmişlerdir. 1949 senesinde Mihalıççıklı Haşan efendi ve ondan sonra Akşehirli hacı A h m e t efendi, Meraifoniu Suad Bilsel Meh m et Emre, m e h m e t Aksoy m ü f t ü olmuştur. Halen Orhan iş eri müftüdür. Vaizler : Geceki i Ali efendi, Meh me t Sırt, Halende vaiz Tahsin Özalpdır. Medreseler. İslâm âleminde ilk medresenin hazreti Ali nin y ap tı rd ığ ın ı ve to r u n la r ın d a n M u h a m m e d ü lb a k ır haz retle rinin tedrise dev am ettiği. Türklere gelince 420 göç y ılı n d a T ü r k üm er as ından N ı şabur h âkim i Nasreddin ibni Sebüktekin t a r a f ı n d a n ilk med rese tesis e 1diniştir. Osm anlılar devrindede ilk medrese I znıkta yap ılmıştır. 731 göç yılındadır. Sivrihisarda ilk medresenin ne zam an yap ıldığı belli de ğildir. Bunla rdan bulab ild ik le rim iz i sıralıyoruz. 1 — Seyyi N ured din medrese ve tekyesi; Bu zat t a r a fından y a p tı rıl m ı ş tı r . Şimdi arsa halindedir, 700 göç y ı lı n dadır.
_
45 -
2 — S o ğ a b e y m e d r e s e s i : Ay dınlı Umur, beyin ümerasın da n olan Soga ve y a Çoğa bey ta r a fı n d a n ya ptırı lm ış . Ya zıcı oğlu Hüseyin bey 'Etrafından t a m i r edilmiştir. Yerinde halen Hâl binası vardır. 3 —- Alemşâh medresesi: Melikşah k ü m b e t i medresenin içinde idi, halen b u n a izûfetle Alemşah K ümbeti denir. (1) 4 — Hızırbey medresesi: Babası Celâl beyden kal an h a len k u rşunlu medrese denilen yerdir. Bilâhare Sinan paşa medresesi olmuştur. Ev kafç a s atı la r ak arsa halindedir. 5 — Hazinedar mescidi y a n ı n d a Hazinedar Medresesi: Yazıcı î b r a g im ağa tar a fın d a n y a p tırılm ış tı . Şimdi yerinde arab ac ı dü k kânları vardır. 6-H oşkadem medresesi: Iioşkadem camii y a n ı n d a Yazıcı İ b r a h i m ağa ta r afın d an y a p tırıla n medresedir. Şimdi cam iin avlusudur. 7 — E m in e d d in Mikâil medresesi cami bitişiğindedir. Şimdi yerinde m ü ft ü l ü k dairesi vardır. 8 — H a t u n c u k medresesi: A h m e t ağa ta r a fın d a n 1200 de y a p t ı r ı l m ı ş tı r . Arsa halin dedir. 9 •— Aziziye medresesi: 1170 ta r ih in d e Nim etüllah oğlu Ömer ağa tar a fın d a n y ap tı rı lm ış tı r . 10 — Şeyh A h m e t Ziyae ddin medresesi: M a h m u d u S û zânî haz retlerinin türbesi; b u binan ın içinde idi. Şimdi dis panserdir. 11 — Şerefüddin medresesi: Hacı Hüseyin ta r afın d an 1241 de y a ptı rı lm ış tır. 12 — Kar ac alar medresesi: Karaca oğlu İ b r a h i m ağa t a raf ından 1260 d a yap t ırı lm ı ş tı. 13 — Z ıyaiyy e Medresesi: Karacaoğlu İ b r a h i m ağa la r a fı ndan y a p tırılm ış tı r . 14 —- Hoca Zade Medresesi: Hoca zade Süleyman efendi ta r a f ı n d a n y a p tırılm ış tı r . 15 — Kozağacı Medresesi: Halk ta r a f ı n d a n y a ptırı lm ış tı r. 16 — Dümrek Medresesi: Eşref U nla nın babası A h m e t 1 —■ Alemşah sofileri inkâr eden bir zattır. İbni Batudan. Ünsi S: 829 da. Alâeddin K eyku bad ın zamanı devletindeki zatları sayarken gazi Alemşah, Mevlâna Celâleddin R um î, Haşan N a i p , d iy e saym aktadır.
—
ii6
—
'efendinin . d-elâleti! y a p t ı r ı l m ı ş t ı r . ;: ■■ 17 — Sûrez Medresesi: S ultân -Gemin sâdisi -denilen S ûrezli Sadi t a r a fın d a n y a p t ır ılm ış tı r ; ( F a ti h Sultan Mehmet devrinde.) * 18 — Atlas Medresesi: Halk ta r a f ı n d a n y a p tırı lm ış tı r. 19 — Y e r m e Medresesi: Halk ta r a fın d a n y a p tırılm ış tır . 20 — Geçek Medresesi: Eski medreselerdendir. 570 göç y ıl ın d a U m u r bey ta rafı ndan y a p t ırılm ış tır . 21 — K u t b i d d i n Medresesi Yenice mahallesinde n Hacı Osman ağa t a r a fın d a n Karaca zade Hacı İ b r a h i m ile y a p tırı lm ıştır. 1277 göç yılında. Bazı gazetelerde Sivrili icarda B a laba n paşanın k ü t ü p h a nesinde binlerce k i t a b i n b u l u n d u ğ u ve b u n u n Cafer T a y y a r mezarlığına gömüldüğü y a z ılm a k t a isede Sivrihis arda b u l u nan 1500 k i t a p istilâyı m üteakip Eskişehir Kütüphanesine gönderildiği ve k ü t ü p h a n e n in 1 i l â 1500 nu m ar as ını taşıyan defterde ka yıtlı ve k i t a p l a r halen Eskişelıirdedir. T ok at gi bi b ü y ü k b ir şehrin 300 k it a b ı old uğ una göre Sivrihisarda anc ak 1500 kitabın b u l u n d u ğ u b i r çok vakfiyelerle sabitdir. B alaban P aş aya gelince Sofya F a t i h i olan b u zat S iv rih i sarda Ba laba n camiini ve B a la b a n ı eşmesini y a p t ı r m ı ş t ı r . S oy un dan da B a l a b â m l e r deye b i r soy halen mevcutsa da ne b ir kütüphanesi ve nede b ir k i ta b ı var dır. B u n la r y a n lış v e Asılsızdır.
Sivrihisarda yetişen müderrisler 1 — Alemşah medresesi müderrisleri Nuri ve Hüseyin efendiler. Hüseyin efendi: Noter ve Mahkeme Baş kâtibi d a h a son r a d a H akim olmuştur. Bulgaristan m u h a c ir le rin d e n d ir . Arab e a ve Farsc aya ve bu n lar ın e d e b i y a t ın a vakıftı. Eski yazı bilenlerin yası hocası olup h a tt a td ı. D en eb ilir ki, mem le ketimiz ilim ve irfan ına b u zat k a d a r hizm et eden olm a mıştır. iyi ahlâklı t a m mânas iyle fazilet sahibi idi. Ken disi vefat etmiş oğlu ile halen sağ olan dam adı A h m e t Coşk u n tü r k sağlardır. Coşkuntürk’ün h a r b - ı u m u m i d e ve İstik lâl ha r b in d e b i r çok. k a h r a m a n lık la r ı görülmüştür. Ely ev im Eskişehir'de E m l â k Komisyönöusudnr.
— -■47 -
Diğer müder ris NUÜ hocanın oğlii Yakııp hoca Ç a n a k k a l ’a d a şeh it ölm üş tü r. C amik eb ir müderrisi: E v liy a zade Salim efendi. Ulem a içinde zekâsile çalışkanlığiyle m eş hu rdur. Hem dini hem de d üny ayı çok iyi bilenlerdendi. Gerek müderrisliği ve gerek se meclisi idare ve meclisi u m a mİ amalıklarında ve b ilh a s sa mtidafsar h u k u k cem iyeti a z alı k lar ın d a memleketimize çok b ü y ü k hizm etleri olmuştur. Hazinedar medresesi müderrisi:' H u b u ş zade M ustafa efendi zekâ ve d e h a it ib a ri y l e ender yetişen zâ tlerdesdir. (Müftü Mustafa efendi bahsine bakıla.) Hoşkadem müderrisi Başçavuş zade Ah med M u h ta r efendi, âlim, saf b i r zattı. Bir çok zam a n la r v a i z l i k e t m i ş oğlu Bahri efendi de Belediye kâtipliği y a p m ı ş t ı r her ikisi de vefat etmişlerdir. (Torunu Necati Demirel Kara- yolla r ın d a Mühendistir.) Ziyae dd’in Medresesi müderrisi Gevrekçi zade Süleyman efendi. Â lim aynı za m a n d a k â t i p t i . A v u k a tl ık etmiştir. Ta sa vv ufa in tisap ettiği gibi ders o k u t m a k t a m a h a r e ti k â milesi vardı. Bir çok ta le bele r yetiştir m iştir. K ar ac al ar müderrisi: M eh met A l i efendi. (Müftü Mehmet Ali bahs ine bakıla) Aziziyye medresesi müderrisi: Mustafâ efendi, taassuptan âzade vaizlerdendi Şerafeddin medresesi müderrisi Halil efendi, m ü ftü R a sih hocanın..bahası olup en m eş h ur vaizlerdendir. Bu uğ urlu soya m ektep hocası derler babası Mehmet efendi ve k a r deşi Haşan .'efendi mem leket i r f a n ı n a 5b ü y ü k h iz m etl er et miştir. B u soydan aynı mesleke salık Haindi hoca h a y a t tadır. î r f a ı l i y e r ---- Hızırbey medresesi:-' Müderrisi, p h ; A b m e t efendi* (Şeyh Dsöıan Efen di bahsime bakıla)...
s Hacı Bekir, zade Ali Efendi: Âlim, feraiz ilm ine .vakıf ayni z am an d a nüfus mem urluğu;yap mış tır.. Belediyeler bah sine bakıla. (Torunu R üş tü yüzügüllü Eskişehir nüf us müdü rüdür. Hafız A h m e t Efendi, m em lek et i l m ü i r f a n ı n a b ü y ü k hizmetleri olmuştur. He m müder ris ve henide m uallim di. Fazileti ah lâkıyyeye malik, mütevâz.i,- h a l im b ir zattı o ğulları T a hsi n Özalp ve A h m e t ve Rasıh sağlardır. Tahsin Öz alp Merkez'Vaizi, Rasıh da Eskişehir istasyonu gar m üdürü .................. dür. •' B i l â l ' M u s t a f a Efendi: Âlim, hazır cevâp, çök zeki, nük ted ân b i r zattı. Aslan'Yör me köyünden di i*. Tasavv uf a sâlik, Karı, felsefeye aş m a idi. Cafer paşazade Ahm et Efendi mü derris tir, t o r u n u H.ayri Başar ve oğlu İsmet sağdır. Hacı Hilmi efendi: Rüus hoça larınd an dır. Sarayın m a beyn im am lığın ı yapm ış. Sivrihisara geldiğinde Camikebir im am ı ve Sük camiini.n h a t ib i idi. L â h u ti b i r sadaya m â lik. Âlim, Karî, Vucûh ilm in e vakıf b ir zattı, oğulları öl müş ve ( ) yaln ız da m a d ı M u h id d i n Karaer sağdır. ( & ) kardeşi Hacı Ham di de ölmüştü. Hacı Halil efendi: Rüus hoça larınd an dır. Bir çok zaman lar müder rislik etmiş ve Sûk camiinin im am ı olmuştur. 0 ğulları Kemal ve Vehbi sağlardır. Hacı Sait zade Ali efendi: Sogabey medresesi müderrisi idi. Aynı z am an d a Kurşu nlu c a m i m in vaiz ve im am ı ol muştur. Babası H a c ı . S a i d .d e müderristi. Ümidli zade Ali efendi: Babası Osman efendi ilk r ü ş diye açılışında m u a l l i m s a n i. id i. Oğlu Ali efendi çok zeki, senelerce mahkemei şer’iyye b a ş k â t i p l i ğ i yapmıştı. Bilâhare Eskişehire giderek orada ölmüştür. Sivrihis arm genç bilginlerinden Hasip hoca, Y akup hoca, Nuri hoca Çan akka l’ada şehit olmuşlardır. Terzi Bekir oğlu Yusuf, Ağaoğlu Sâlim, kardaşı Ağaoğlu Ali efendi sağdır. Karahafız Ahm et, Şeyh zade Lütfi, Cönkerli Ömer, Alçı oğlu İ b ra h im , Hafız Halil İ b ra h im , M ü lıiddin Keskin er, Alay müftüsü, Sırçacı oğlu Mehmet efendi, Mal m ü d ü rü Mustafa, R a ş it Mehmet efendi, Sülük zade Hü seyin, Hafız Abdullah- Şaban oğlu, Sürmeli Hacı Hafız, Yallaz oğlu Ha'cı Ali. • .............. '
__ 4 9 - _
Sobacı oğlü Hafi s Haşan: h a t t a t ve nakkaş idi. Âlimdi yazdığı b i r çok Kuranı kerimler mevcu ttur. Soyu nda n Ha îız Ömer ve B aha sağlardır. Sülük zade Kâzım efendi, Hallemcioğlü, Abdullah, oğlu Mustafa t o r u n u eczacı Zeki sağdır. Çerkeş zade A hm et efendi: A hm et Çıracı, Kadı oğlu Ha fız Ahm et, Karaca örenli Şükrü hoca, Y a k a p m a r l ı Ey yü p ho ca. Beli Kuşaklıogiu Halil ve oğlu Mehmet Çileyupoğlu Ha fız, Evliyazâde Kâzım efendi ra h m e ti İlâhiyye kavuşmuş l a r d ı r . .Ateşf hoca A hm et Efendi, T o m b a k hacı Abdullah Efendi Hacı î b a t o ğ l u M.Ali Efendi & San dık E m in i Abdullah, Mustafa Çam, L ü tf ü Atasoy, A h m e t Eroğlu, Koçaşlı Halil ve Haşan, Şükrü Yüz üg üllü,H a cı Köseoğlu Mustafa, M ua mm er Bayd ar, Yenice mahallesi imamı Mustafa Efendi. F a ti h medresesinden mezundur. Oğlıı Mehmet Celâleddin sağdır. Halen Istanb uld a b ü y ü k kereste Tüccarıdır. Balhhusarlı Mehmet efendi Köylerden: Y a v e r v ir a n d a n Hacı Kasım, M uttalıp hoca, Hacı Hafız, Dümrekden Hafız Mehmet Ali, Eşref Üna lının babası müderris A h m e t Efendi, Cafer hoca, K aym az dan Ha cı Ba san Efendi, Hacı İsmail efendi. Dinek köyünden: Dinekii Mustafa, Halil ba ğ ın d a n Meh m e t ve Bektaş hocalar, Atlastan müderris Mistan oğlu H a fız Iiasan, Yusuf hoca, Halil hoca, hacı hafız Mustafa. Kuzvirandan: İ b r a h i m ve kardeşi Ali efendiler. Sürezden Ömer efendi. H o ia ntadan Hafız Hüseyin, Çanak Mus tafa, Ali Fevzi, Basan efendi sağdır. Yörmeden: Hacı M ehmet efendi, Bilâl hoca, Çakmaklı b ü y ü k müderrislerden Mustafa, Kavacık köyünden, Hacı İ b r a h i m efendi, H a m a m k a r a h i s a r m d a n Çırak İ b r a h i m efendi. Gecekden* Ali efendi ve babası, C amikeb ir im am ı Os man efendi, Şefik bööa sağdır.
i — S ı t y a n mektebi Kılm ç m aha lles indek i A b d u ll a h ibni v a k ıf ü lm e r h u ta Ellıac Ali efendinin oğlu A b d u r r a h i m i n t o r u n u - Çifteler h a m a m ı n ı y a p t ı r a n - gelerek b a b a m d a n in tikal eden h a m am ı K u t b u d d in mahallesinde vaki medreseye ve medrese havlısındaki câmi şerife ve yeni y a p ıl a n sıbvan mek tebine vak fet tim . Eski t a r i h 1154 yeni ta r ih 1218 göç yılıdır. Vakf iyye şahitleri: Kadı Hacı Ömer, Gökmen oğlu İb ra him . Haf ızud din m u a lli m h a n e vakfı: Yenice mahallesinden Hacı Osman ağa gelerek yeni h a m a m k ülhanı ile çevrili dü kk ânlarım ı taş medrese civ a r ın d a b in a ettiğim mektebde - S ı b y a n m e k t e b i n d e - m u a l lim olan zata ve b ire r akçası Karacazede hacı İ b r a h i m ile y a p t ı r d ı ğ ı m medresenin m ü derrisine v a k f e tt im : 1251 göç yılı şehitler Melikoğlu Osman, Zül fi kâ r oğlu Hüsnü, Sıbyan mektebi: İlkokul demektir. Medreseler olmak la beraber Sıbyan mektepleri de vardı. B un lar vakıf def terin den alınmıştır. K u t b u d d i n mahallesindeki Sıbyan m e k t e b i r d e Usta Be k i r oğlu Hafız Mehmet ve Taş medrese civar ındaki Sıbyan m e ktebinde de Sofu Mehmet efendi ve Y a h y a oğlu Hacı Mustafa efendiler m u a lli m li k etmişlerdir. Sıbyan m ekteb ini y a p t ı r a n Sarı A hm et oğlu Osman ağadır. (Sarı oğlu Hacı Ali ağa belediyeler bahsine bakıla.) O K U L L A R ^ Rüşdiye mektebi 1292 göç y ı lın d a S ivrihisar da açılmış tır. İlk rüşdiyye Hoş kadem medresesinde açıldı. Ye o za man müderris bilâhare müft ü olan Kıyık Hacı Ali efendi muallim i evvel. Ümidlizade Osman efendi de muallimi sâni idi 1296 göç y ıl ın d a İ b r a h i m efendi m u a l l i m evvel olmuş. Yozgatlı A h m e t e f e n d i d e m uallim i sâni idi. İ b r a h i m efen di tekaüd olmuş, A h m e t efendi de ölmüştü.
51 -
Muallim, evvelliğe K ıy ık M eh m et-efend i getirilm iş, 2 c-i m u allim liğ e de A h m et efendi getirilm iş. 1329 senesinde m u a llim evvelliğe A n k a r a l ı ' M ehm et Ali Efendi, ikinci m u allim liğ e M ıhaliçcıklı T evfik efendi, 3 ncü m uallim liğe de A nk aralı Hıfzı efendi ta y in edilmiş. M uallim M. Ali k u d re tli İlmiyesi olan, b ir zat idi. Ve 1330- senesinde R.as ri iy ye m ak teb i lağvedilm iştir. İlk o k u lla r 1311 - 1 3 2 2 seneleri arasın d a açılm ıştır. A d ları şunlardır. B u rh an ı terak ki, Asarıfeyz, H ızırbey ilk ok ul larıdır. 1333 göç y ılın d a îd â d i, ayni senede y atılı ilkokullar açıldı. İd adi ve y a tılı okul lâğvedilerek 1948 de. tek rar O rta m ektep açıldı.
1959 Senası i e f t e z Okulları Muallimleri Ortaokul: m üdür, Behçet K aracaviran, öğretm en, B ü sam eddin K ıyık, K âm il Er, N usret Oral, Beyhan Oral. M aarif m emuru; M ünir Çilek, Yenice Okulu başöğretm eni M ustafa Özkan, öğretisen Ali Gürbüz, K ad ir E rb ay , Haşan Kaya, H alil H ilm i İpek, H asan A yhan, Hüseyin Erol, Ke m al Y avuz. A ta tü rk ok ulu nd a, Küsam eddin Sölpüker, Nail B a h a d ır oğlu, H ay riye Potoğlu, Şükrü Erol, İsm ail ö z tü r k , Haşan Top kaya. C um h uriyet oku lun daki: O sm a Tııtavsalgıra, Fevzi T ırp an , Kâzım D um an, Haşan Hüseyin Öİçay, B-eytullah Önpeker, Süleyman Ulgun. B u lab ild iğ im iz eski öğretm enler: Salim Çamkerten, Kâ zım Eliaçık, (Sülük) A h m et Özalp, A b d u rra h m e n , Sami Boya cıoğlu, Hüseyin efendi, Osman efendi, Çakır hoca, Sofa Meh m e t efendi, Eşad Altun, Osman Biçerli, Arif Hoca, rah m eti il ahi yy ey e kav uşm uşlardır. M u allim İsm ail H akkı, Eskişehir d e : b u lu n an m uallim E m in hoca, ve son ilim a d a m la rın d a n .m u h a k e m e i, temiz. kâtip lerin d en Ali: efendi sağdır. : O ğlu' İb ra h im hazine, a v u k a tıd ır. . .... ....’ . . .
— 52 -
Süleyman Gürbüz, Salilı Sivrikaya, H am dı Gündüz, tekaüde sevkedilm işlerdir. Kâzım T arcan , Fevzi Durul, Şük rü Ünlüoğlu, M ustafa K ırtız biaşka mesleğe girm işlerdir. S iv rih isa rd a olm ayanlar. H ilm i D uru, E skişehir’de ilk te d ris a t m üfettişid ir. S iv rih isar irfa n ın a b u zat k a d a r hiz m et eden çok azdır. Müellif m uallim lik h a y a tın d a yüce bilgisinden istifade etm iştir. Rüşte m Erdem li İz m it M aarif m üdürü, Hilmi Çıngır, Akşehir O rtaokul m üdürü, Veli Atasoy, A n kara ilkokul öğreteni, Fevzi Kâğıtçı, Ali Seydigazi öğretm enleridir. S ivrihisarda 1959 d a açılan Sanat E nstitüsü (Tesviye ve Marangoz) şubeleri 1959-1960 ders y ılın d a faaliyete geç m iştir. M üdür, Suphi Arzum an, Tesviye Atelyesi Şefi, Rüş tü Çakıroblay ve Selim Yalın alp. S ivrihisar irf a n ın a h izm et etm iş yine eski m uallim ler den: T a b ir Gündüz, K arakayalı Şevket, A b d u rra h m a n K a rak ay a, D u m lu p m ar m üdürü, E m in Ertok.
H 0 y il k I e r 1 — Kepen hüyüğü: S iv rih işard aki H üyüklerin en b ü y ü ğüdür. üzerinde 4 m ezar v ard ır. H üyüğün yüksekliği 30-35 m etredir. 2 — K aym az hüyü ğü K aym azdadır. B uradan işlenm iş horrasandan y ap ılm ış H am am çıkm ıştır. B uraya yakın köy lerde de küçük b ü y ü k ler ve h ü y ü k lerin y a n ın d a da h a ra b e ler v ardır, b u h ü y ü k F irik o m y a v ilây eti harabesinde dir. Kepen iıüyüğüde pessinüs y a k ın ın d a d ır, pessinüsün 1 k ilo m etre y a n ın d a . 3 m etre yükseklikte b i r h ü y ü k v a rd ır m ev kiine, h ü y ü k dibi derler. 3 — Dem irci köyündeki hüyük: Köye 15 d ak ik a k a d a r dır. Bu h ü yü k eski dem irci köyü harabesi yan ın d ad ır. 4 — îlik v eran . köyünde 10 m etre yüksekliğinde bir h üy ük olduğu gibi b ir adam bo yu yüksekliğinde d 3 b ir çok y ığ ın tıla r vardır. 5 — ..Ahiler köyünde. . ......... ......................... .............. .
-
53 -
6 - Rog-ağacı kyiinde sa k a ry a k e n a rın d a -M a rn , .Ağaç çu k u ru ve D ana suvatı yanında, y irm i 30 m etre yüksekliğinde . iki h üv ük vardır,' , 7 - Y assıhüyük G ordiyom da da b ir çok b ü y ü k ler vardır. B un dan 15 sene evvel gelen b ir A m erikan seyyahının ve b ir çok tarihçilerin en b ü y ü k lerd en bazıların ifadesine göre k ire m it ve tu ğ la fabrikası o ld u ğ u n u söylemekle b e ra ber dem işlerd ir ki : B üyü k leri hangi çağda ve ne için y a p tık la rın ı ta rih henüz k ati b ir şekilde halledem em iştir. İncelem e sonunda h üyük insanların m ezarlar üzerine y ığılm ış olduğu to p ra k ta » b aşk a birşey olm adığı anlaşılm ıştır. Bu y ığ ın la rın altın d a yalnız b ir ceset veya b ir mezar b u lu n u r, ölünün sağlığında kıy m etli eşyası ile altın, ve ziynetleri ve silâhlariyle b era ber y a y a k ılır veya gömülür. B azılarının a ltın d a b ir tü rb e b ulu nu r. B u tü rb e n in b ir veya m ü te a d d it odaları olup ga y e t san atlı b ir ta rz d a y a p ılır. İşlerin de k ıy m e tli eşyaları d a konulur.. M aarif m ecmuası sayfa 62. 6 M art 1926. B u tepelerin uzaktan gelen her hangi b ir teh likeyi üze rinde ateş y a k a ra k acele merkeze h a b e r verm ek için k u lla m 1d ı kİ ar ı an laşılm ak tad ır. Profesör Bayan A fetin Alaca h ü y ü k kazılarının m ey d an a çık arttığ ı ta rih i h a k ik a tla ra d a ir verdiği konferansdan p ar çalar: H ü yü klerin binlerce senedir insan ların aynı, m evkiideki b irb iri üstüne k u rd u k la rı b in a la r enkazının devir, d evir ve üst üste to p la d ık la rın d a n v ü cu d a gelen y ığ ın tıla rd ır. H üyük ler b ü y ü k şehirlerde y ap ılm ışsa yükseklikler 30-35 m etre d ir T u rv a hüyü ğü gibi, o tu ra n la rın nüfusları azsa b ü y ük ler yas sidir. Öteden beri in san lar b u hü yüklerin etra fın d a o tu r m uşlardır. İnsanları b u r a la r a çeken sebepler. a — H üyüklerin y a n ın d a su b a ta k lık la rı ve çeşme b u lu n ması, S ivrihisard aki Kepen ve K aym azda bü tü n b üy üklerin çay ve çeşme b a ta k lık la r y a n ın d a bulunduğu.b — İn şa a tla taşdan b aşk a kerpiçde v ard ır. T a b ia ti ile b u n la r su k e n a rla rın d a h a s ır la n ıp büyüğe getirilm iştir.
.c. — . .Eski in şa tm en kazınd an istifade edilm iştir. S ivrihi . sardaki bü yüklerden kependeki pasinus harab esin den, kay m azdaki T m fcom ya şehri harabesind en istifade edilm iştir. Şu neticeye v a rilm ış tırk i eski insanlar öldükden sonra diri leceklerini ve M ünkir Mekire altın vererek kurtulacak ların] ve ondan sonra ebediyen y a ş ıy a e a k la rın a in an ırlard ı. Onun için eşyasıyla göm ülerek y a n m a yiyeceği ve içeceği giy e eeği .konur ü z e rin e b ir k u b b e .y ap ılır. Bazanda. b ir kaç oda y a p ılır ondan sonra ne k a d a r tebaası varsa. 10 y aşın d a n y u karısı 40 k a r k ü re k to p ra k dökmeye.".mecburlardı. Bu sureti ede büyükler, m ey d an a gelm iştir. Bu âd et halen T ü rk istan da've An ad o! u d a bazı tü rb e le rd e görülür. Y ani m a z a n n bo yu ve eni beş altı misli b ü y ü tü lü r. B irde korga ve tüm sek v a rd ır ki tıp k ı ih ra m la r gibi tü rb e le r nevinden dir. Kependeki b ü y ü k b üy ü k kepen köyünden M uzaffer Kocabaş ta ra fın d a n k azılm ay a başlanm ış isede netice a lm ad an b ıra k m ış tır.
Sivrilîisar içindeki çeşmeler 1 — Akdoğan çeşmesi: 570 Göç y ılın d a U m u rb ey t a r a fın d a n y a p d ırılm ış tır. kitabesi yoktur. 2 — Ne m un o çeşmesi 1180 göç y ılın d a Hacı Salih t a r a lında®. y a p d ırılm ıştır. K itab esin de de ayni yazı y azılıd ır. İlacı Salibin K abri de şimdi J a n d a rm a k arak o lu dispanse re b i t i ş i k .k ab rit'an d ad ır, suyu 11 derecedir. 3 — T a b a k h a n e çeşmesi: Suyu 11 derecedir. Kitâbesi y o k tu r. 1304 göç y ılın d a Belediye Reisi- Hacı Yeli zam anın d a ta b a k dük kânları b u ra d a n k ald ırılm ış ve b u çeşme y ap tırılm ış tır. (Belediyeler bahsin e. bakıla.) 4 — K u rşu nlu çeşme çok eskidir. Su derecesi 26 dır. 5. — Kanlı pazarı çeşmesi 1187 ta rih li vak fiyy ed e Çifte le r h a m a m ın a b u çeşmeden su verild iğ ine d a ir v ak fiy y e v a rd ır. Su derecesi 14 dür. 6 — Hacı Ü m id çeşmesi: Su derecesi 20. dir. Yazıcı İ b r a b ira A ğaya a it 1230 ta rih li vakfiyye v ardır. 1230 ta rih li olan b u vakfiyyede iki p am u k çu dükk ân ıd ır. 7. - - Mavi Kadın çeşmesi: Ah paşanın eşi Mavi Kadın t a t a f m d a .1 760 göç y ılın d a y a p d ırılm ış tır. derecesi 10 dur.
8 — B alab a n çeşmesi : B alaban P aşa ta ra fın d a n y a p tı rılmıştır.. Mikyası 20 dir.
Köylerdeki çeşmeler 1 — A tlas köyü çeşmesi : 1191 göç y ılın d a sadrı azam a D arendeli M ehm et paşa y a p tırm ış tır. (1) \ . 2 — D üm rek k öy ü çeşmesi.: 1190 ta rih in d e Ali paşa ta r a fınd an y a p tırılm ış tır. (2) 3 — Koçaş köyü çeşmesi : A îaşehirli Süleym an ağa ta r a fından 1213 senesinde ta m ir edilm iştir. 4 — Geçek’d eki m usluk : 570 göç y ılın d a U m ur bey ta ra fın d a n y a p tırılm ış tır. 5 — K arak ay a’daki çeşme: 1265 göç y ılın d a S ivrihisarlı Melik Zade Hacı M ehm et ağa ta ra fın d a n yapdırjlosıştır, 6 — 1231. Yazıcı İb ra h im ağa ta ra fın d a n A ğap ınardaki çeşme y a p tırılm ış tır. 7 — Y azıcı oğlu Hüseyin bey in y a p tırd ığ ı B eyp m arı çeşmesi, H üsüyin B eyin Geçek köyünde 1270 göç y ılın d a y a p d ırd ığ ı çeşme. 8 — M iralay Süleyman. Z ay im in y a p tırd ığ ı B ab a çeşme Sİ. ’ ty'
Romalılar ve Firlçyalıiar devrinde Sivrifıar Bu devrede S ivrihisardaki m eşh u r şehirler: 1 — Pesiniis, Pessünün B alâhisar Ballıhisar: S iv rih isa rd an B alâhisara y a y a üç saatte gidilir. V'itan k ü v ın a - Y ita n g ü in e t - L a tu rk id azi - L atü rb ö id azi nam eserinde birinci ( 1 ) B irin si Abdülhnmit devri sadrıazamlarındandır. 1190 da sadrıazam olmuş. 1198 de Erzuruma giderken 70 yaşlarında vefat etmiştir. B ir çok cami medrese ve çeşme y a p tır m ış tır , kamus S. 4202 ( 2 ) A li p a şa 1195 tarihinde Diimrek çeşmesini y a p tır m ış tır . Buna Şahin A li p a şa derler. B ir çok zaman K ü tah ya Valiliğinde kalmış bilâhara sadrıâzam olmuştu. 1201 de ölmüştür. Bu çeşmeyi K ü tah yad a Vali iken y a p tır m ış tır . Ozamanlar, Sivrihisar jiattâjİğjJspfa’da Anadolu eyaleii merkezi olan K ü ta h y a y a bağlı idi. Kam ıis S. 2840.
cild in in 288 i n c i ■sahiiesii)de.,]b-u-\^'ifie^feîiin'?lö^kiloıniiti!e ol duğunıı yazar. B a l â h i s a r ' köyü Pessinüs şehri k a d im in in - eski şehir - harabesin in b ir kısm ıdır. B alâhisar olm ayıp R u m c a eski dem ek olan (P ale a)d an m u lıarrefü r. - çevril m iştir. (Paleaeokastron Agdistis a d ın d a Âlihe Sibel - Gybel âyini pesin u n tu sd a y a p ılırd ı. Bu yüzden h ü rm e t ve şeref k azan m ıştı. Bu âliheye m ahsus m âbet. - ta p ın a c a k -yer-şeh rin d ışın d a b i r tepede idi H arabesi B allühisar köyünün cenubi şarkisind ed ir. Bu m ab ed in R o m aya n ak ledild iği söv lenir, (1) v ak ti 1e çok zengin im iş içind e ta h ta d a n y apılm ış b ird e p u t v ard ı . mili addan 285 sene evvel b itin y a -b ith y r ıie kıralı N ıkum edin dâveti üzerine küçük  syadan gelen.gol v aların ay rıld ığ ı üç b ü y ü k k abileden T& listuviyen-Talisto eienslerin - merki'zi Pessinüs idi G olvalarm y erlilerin u m u ru m ezhebiyelerinde m üsam ehak âr - din ve inanış işlerine ka rışm azlardı - Pessinuntus* b u suretle he? y erden ziyaretçi gelirdi. , A nkara merkez o ld uk dan sonra b u ra la rı e h em m iy etten düşdü. D eprem lerinin tesiriyle b ire r köy haline geldi. Şehir çok b ü y ü k tü , 25 k ilom etre kare yere o tu rm u ş tm Şehirde 360 çeşmenin olduğu söylenir. Atisin türbesi m eşm ırdur (2) Ş ehir n a m ın a para kesilm iştir. D aha ev v e ld e - R o m a l ı l a r d e v r i n d e - Ögüsten J e ta - geta gibi im p a ra to rla r n am ın a p a ra kesilm iştir. Bu âlihenin m âb ed in in önünde b ir dikili taş üzerinde H alâskâr pessinun tu şların teşekkürü yazılı idi. Sol ta r a fın daki dikilitaşların, üzerlerinde de b o y u n la rın a ağır çiçek h a l kası takılm ış iki îaoç kafası k azılm ıştı. İki k a n a tlı kapının güzelliği ve k ıy m eti olm am akla, b e ra b e r R o m a lıla ra aittir.(Ballühisar, ve Ç andır köyleri bahsine bakıla.) 1 — Ahmed tevhid m a a r i f mecmuası a . 138 şarlteksiyer C. 2. S. 450 2 — A tis. L id y e hükümdarı meşhur kırezosun oğlu olup dilsiz idi. Keyhusrev askerinden bir neferin, babasını öldüreceğini görünce dili açı h p babamı öldürme d iy e bağırmış ve bu sözü babasının h a ya tın ı kurtar mistir. Kam us. S. 34. C .I. ..... - ...... ...
J.~~JGiıe&M+JLidyenin-MU~hüküjnd4i*ir-0luj3y-F4*iç-yayı--dalû-~xabt-etmi4tit Milâddan 543 şene evvel . ölmüştür.
, . . ..1.'. U.
.i-'..'..-I —
2 — î e r m a am b’laTra âiVriMöapın 38. kilom etre-ve p esin inu ntusu sa 20 'kilom etredir, G erm a d en m esi: İçinde sıcak suların, b u lu n m asıd ır. B u ra d a tiç h a m a m vardı. İm p a ra to r Jüstien ta ra fın d a n inşa olunup M irangelns denilen fham am ) k ap lıca ta m i r edilm iştir. (Yörm e köyü bahsine bakıla.) 3 — A ^ ı u r iy e - A m u r i u m : A nad olu eski devirlerde Galat y a denilen A n k ara C ihetinde H a y m a n a ovasının garbin de ve S akarya k e n a rın d a b ir şehir olup R o m alılard an sonra e h e m m iy e t k azan arak Merkezi tic a re t olm u ştu r. B u m ü n asib etle şa rk lıla r A m u riy en in merkezi hük ûm e ti zannederek meselâ Şehnam ede F ilip ve Iskenderin bile p a y ita h tla rı A m uri ye a d ıy la an ılırd ı Abbasi h ü k ü m d a rla rın d a n M ütasam. 223 göç y ılln d a b u şehri zap tetti. 4 — İslâm halifelerinden Osman zam an ın d a R eb iatü l b â h ilin in oğlu Süleym an A n ado lud a b ir çok kaleleri zap tetti. M uâviye A n ad olu ya ordu gönderdi. Emevi h ü k ü m d a rla rın d a n Yelid zam anın da B itan y a, A m uriye, İznik alınm ış İsta n b u l m u h a sa ra edilm işti. M utasam devrinde b u şehrin fethi 70 b in askere mal ol muş 30 b in ad am öldürülm üş, ve 30 b in esir alın m ış esirle rin ileri gelen 40 pap as’ı id a m edilm işti. R u m kilisesi b u n la ra A rauryu m un K ırk din [uluları ve k u rb a n la rı ay in in i y a p a rla rd ı. B u n la rla b erab er M üslim an lık h â k im iy e ti teessüs edemedi R om anus Diyojen Selçuk aşiretlerini koğdu. M ütem adiyen h ü cu m lard an b izar k alan h a lk S ivrihisar beyine sığındılar. (1) 5 — H icretin 416 senesinde H ü kü m et k u ran Selçuklılar d an Doğrul v e halefi A lparslan z a m a n la rın d a Türkler A m u r y u m . S ivrihisar Îk o n y u m -K o n y a şehrini alm ışlard ır. Ye o ta rih d en sonra T ü rk h u d u tla r ı içine g irm iştir. 1 — K am vt& fotam S, 3222, Ş arlieksiyer C. 2. S . 440
-
58 —
Hâdise"'şöyle. .-^lr{>ar«la.İ5 d^^rîıîâ'eTBtz^Tssî-îla'îBMa î a ty a y a k a d a r h ü c u m ettiler. T ü r k m e n B aşb u ğ u larm d an Ah m et Şah A nadoluya girdi. A m uryeyi aldılar. Bu h av alin in ah alisin d en 100 bin k işin in ö ld ürüldüğünü îb n ü l esir ta rih çi Elkâm il adlı eserinde yazar (1) B ilâhare A m uriye adı Siv rih is a ra verilm iştir,/ 6 — T rıkom ya: G o lv slılar üç kısm a ayrılm ışlard ı, şark cih etlerind ekilere T o ru k m iy en ler denilird i. B u gün h a ra besinde Kaym az köyü ve civ a r köyler vardır. (Kaymaz kö y ü b&hsine b akıla.) Bu şehir Bizans d ev rinin çok m ü h im b ir şehri idi. 7 — A b rustula: S iv rih isarm eski adıdır. Yazıcıoğlu k a l’ asm a E brüsiyah K ara B u lu t derler b u n d an b o z u la ra k Konul d u ğ u n u A h m et T e v h it Yazar. Ve derki Eski Coğrafıya m ü tehassıslarının adın ı b ild ik leri halde m evkiini ta y in edeme dikleri A b ru stu la şehri b u ra sıd ır. D em ektedir. Fransızca yazı lan b ir lüg at k ita b m d a d a A b r u s t u h n m K u rt şeyh y a n ın d a ki Veledler köyü civ a rın d a olduğunu b ild irm ek ted ir. Sivri h isar k a l’ası bahsine b akıla. G ordiyum -yassı h ü y ü k - b u şeh rin harabesine k u ru lm u ş tu r. İskender k e b irin düğüm çözdü ğü şehirdir. Burası P o la tlıy a bağlıdır.
Selçuklular w@ İlhanlılar devrinde Sivrilıisar 1 — İlh a n lıla rın A n a d o lu Vali! um um usi Zoğay A lacak zu lüm de ileri g itm iştir. R üsum atı şehriyeyi çocuklarada teşm il e tti. H er ay verilen vergi b u n u verem eyen /biçareler çocukla rını M ısırlılara sa ta ra k vergilerini verdiler. ..hüküm d a nj]jdau-Hüsamettffl Laçin b u satılan çocuklardandır. (2) 2 — A b a k a - İlh a n lıls rın h ü k û m d a r ı-M ı sırlı 1hrla h a rp et ti. B undan kızan Abak» h alk ın çocuklarını s a ttır a r a k vergi yi alm ıştı. (3) 3 —713 göç y ılın d a k ıtlık oldu. Aynı zam an d a verginin çok lu ğu nd an h erkes\ev l ati arın ı satm ışlard ır. O ğlanlar on ak ç a y a -3 d irh e m gümüşe .kızlarda. S akçaya satılm ışlard ır. (4) 1 — Ahm ed tevhid M a a r i f mecmuası S. 130. 2 - 3 ■ 4 - M üsam erat ve A m a sy a tarihlerinde.
-
59 -
; 4 — Sivrihisarın- b ü y ü k k a î’ası vardı. B ir-çok âsiler ora y a yerleşm iş S ivrihisar V ilây et h a lk ın a zulüm ederlerdi. M ücüriddin k? . Eşkıyayı tem izledi. (1) Kal’a bahsine 5 — îzzü ttin K eykâvüs - S u ltan - H ü lak un un y a n ın d a n a y rıla ra k A nadoluya geldiğinde k u m a n d a n la rın d a n Ali Ba h a d ırın hayli askerlerle S iv rih isard a olduğu (2) Sölpük mes cidi bahsin e baMŞİa. 6 — K ony an m idaresi. E ro in ittin M ikâile v erilm işti. Key h usrev ile F a h re ttin Ali de T ebrizde b u lu n u y o rlard ı. Bun dan istifade eden K aram an oğ lu şehrin k ap ıların ı y ak arak girdi (E m in ittin m ikâil bahsine bakıla.) (3) 7 — Sultan E b ü sait B a h a d ırın A nadolu u m u m i vâlisi m eşh ur Çobanoğlu T im u rd a ş paşa 717 senesinde A nadolu vali um ûm isi tâ y in edilm işti. M emleketi güzel idare etti. F a k a t babası çobanın - E b u Saidin sadrı azami idi. İra n d a id âm ı üzerine kızarak A nadoluda İlh a n la r üm erasından eli ne geçeni öldürdü. B alto nu n oğlu S u ltan Ş ahıd a öldü rm ü ş tür. (4) (Melikşâh k ü m b eti bahsine bakıla.) 8 — Seçilmiş kalem sah ip lerin d en ve S u ltan İzzetin ta ra fd a r la r ın d a n Ş iv rih isarlı hazin ed ar N e c ib ittin M ustafa ve b ü y ü k ordu kadısı Şivrihisarlı Celâlettini ve evkaf Nazırı Kı vam ü dd ün i A lad ağ da şeh it ettiler. (H azinedar Cami bahsine bakıla.) 9 — S ahibi A tan ın oğullarının A kşehirde şehit oldukdan sonra denizler nazırı Y unus Hoca S iv rih isara sığınm ıştı. (Yu nus hoca bahsine bakıla.) 1 — Müsamerat elinde değildi.
S. 293 bu
tarihte
İzm ir
S ifr ih is a r ı
Türklerin
2 — Âhnıet Tevhit Tarihi S . 133 3 — îb n i bibi ve Ahmet Tevhit M a a r i f Mecmuası S. 133 4 — Ebusait Bahadırın Başvekili Çobanın B ağdat Hatun adlı gü zel bir kızı vardı. Bu kızı Ş'ehy Haşan î lg a n iy e vermişti. Ebu S ait bun dan boşattırarak kendisi almak istedi. Çaban isy a n etti. Çoban öldürüldü. Bühü dü yd n Deinurdaş paşada Anadoluda bulduğu îlhan lı ümerasını öldürtmüştür. K am us S. 1885 _
go -
K itab e n in Türkçesi Bu mescidi Abdu lla h oğlu M i k â i l naibi saltanatlığı zam anında y a p t ı r d ı . A llah akıbetini güzel etsin. Sene 673 B u kitabe K a d ıla r s a f ı denilen cihetteki k a p ı n ı n üstündedir.
Osmanlıîar devrinde Sivrihisar Osm anlı sa lta n a tın ı kuran.. E rtu ğ ru l oğlu S ultan Osman devrinde: 1-M ahm iyei A n k a r a - B ü y ü k A nkara şehri - K aradağdan İnönü ve Söğüt, Y enişehirden Eskişehire, İnegöl Y arh isar ta ra fla rı ve A m u r y e - M am ure -S iv r ih is a r m ekseri ney ah esi - b i r çok yeri - kuvvei pazu ile açıp m em aliki îslâm iyeye -Is lâ m mem leketlerine m uzaf k ıld ı = ekledi. Bu yerlere o za m ana.göre- b ir sancak k u ru ld u , (i) 2 - Orhan gazi zam an ın d a 735 göç y ılın d a B eypazarı ve S iv rih isarm bedel m u kabilinde alındığı (2) 3 — Birinci M urat devrinde 1359 m ilâdî y ılın d a Siv rih is a r zabtedildi. 4 — Y ıld ırım Beyazitla Kadı B u rh a n e ttin arasın d a Ço ru m ovasında y a p ıla n savaşta Burhanettin. galip gelip m ü t tefikleri olan Moğullar Kadı B u rh a n e ttin in emri ile İskilip, A n kara ve S ivrihisar havalisini y ağ m a etm ek istem işselersede S ivrihisar lılar k a f a y a sığınm ışlardır, (3) Y ine B eyazit devrin de T im urlen k, Y ıld ırım ı esir ederek V ilâyetleri eski beylerine verdi. T a ta rların hepsini sürdü. K ırşehirini, Bey pazarını, S ivrihisarı K aram an oğlu’n a verdi. K aram anoğlu Sultanülâzam , (en b ü y ü k hü k ü m d ar) ismini aldı. Y ine T im u rlen k K ü ta h y a ’n ın yüz mil şark ın d a S akary a lIm y u k arı k ollarınd a b ü y ü k S ivrihisar kak asın ı b ir m ü d d et karagâh yaptı. Diğer b ir rivayete görede T im u rlen k S iv rih isara kendisi gelm eyip to ru n u sultan Mehmedi gönderdiğini ve sultan Mehmedin 805 y ılın d a S ivrihisarda ölmesi üzerine T im urlenk çok müteessir olup n a ’şinin S ultan iy e’ye ve o radan Semekande götürüldüğü.( 4) ( 1 ) — M ünşeatı F eridun S. 60 Sultan A lâddin tarafin dan Osman G aziye verilen ferm an. ( 2 ) — N e eip A sım tarikin den . ( 3 ) — V e ( 4 ) S iv a s'ta rih i S. 85. A ş ik Paşa Zade tarihi Kdmtlüİâ İ®Tİi{j.- 4 1 9 İ -■ : ■ ....... - ‘ -■ ■
M ehm et Çelebi bahasını Tim tırlenkden k u r ta rm a k üzere .b a h a d ırla r, seçüp, T im u rlen k Sivrihisar, y a n ın d a Y aki — Y ani p ın a rın d a o tu ru p konarken T im u r askeri., gafilken hem en k o y ulu p Y ıld ırım ı çadırdan k apdı. T im u rlenk haberi olun ca bire kornan dedi, Gâzileri, k ırd ılar. Y ıld ırım ı T im u r le n ke g etird iler T im u r Y ıld ırım ı m uhken zap t edip gece gün düz bek letti (Neşri ta rih i sahife 368.)
Çelebi Suitan Mehmet devrinde Sivrihisar Çelebi Sultan M ehm et, kardeşi" Musa Çelebiyi ted ip e tmek için R üm uîine,geçm işti. K aram an oğlu b u n u h a b e r a lın ca Hemen S ivrihisara geldi. Çünkü Sivrihisar onun idaresi a ltın d a idi. O ndan sonra Bursayı y ağ m ağ a gitti. Bursanın Su başı Hacı ivaz paşa B ursaya kovm adı. S u ltan M ehmet b u n u h a b e r alınca K aram an a geldi. K aram an oğlunu esir etti. Akşehir. Seydişehir, Ç am ardıhişarı ve Sivrihisarı K ara man o ğlundan aldı. 806 göç yılın da.
2 nci Murat devrinde Sivrihisar K aram anoğlu İ b ra h im Bey eşittiğ im k â firle r İslâm ları siymişler. Hem en Emirdağ'ına ve oradan Akşehire, Oradan d a S ivrih isara gelmişlerdi. S ivrihisar halkı K al’aya sığına rak y a ğ m a d a n k u rtu ld u la r. (Kal’â bahsine bakıla.)
Fatih
Sultan Mehmet devrinde Sîvriiıisar
A rap d iy arın d a n b ir zat gelip b ü tü n âlim leri susturdu. N ih a y e t F a tih in emrile S ivrihisar kadısı Celâl oğlu H ızır Bey Celp edilerek H ızır bey O Âlimi ilzam etti. (Hızır bey bah sine bakıla.'i
2 nci Selim devrinde Sivrihisar A n kara Beyine ve S ivrihisar kadısına F erm ank i B undan evvel asılan Şeyh H usam m ne k a d a r eşyası ve m alı varsa d efter olunm asını ve defterin ad am ına verilm esini ferm an ederim . Sene 976 göç yılı
4 ncü iu ra t devrinde Sivrihisar Sultan M urat yo lların düzeltilm esi için İz m it kadısına h a b e r gönderm işti . Gönderilen ad am geç geldiğinden Sultan
.—'562, -
M urat, İz m it kadısı, ve Aziz M ah m u t . H ü d ay im n to ru n u A b d ü lv eh h ab ı y o lları dü zelttirm ed iğ i bahanasile id am e t tirm işti, Kadı A b d ü lv ah ap S ivrihisarlıdır,
2 nci Süleyman devrinde Sivrihisar A nadolu M üfettişi Vezir Hüseyin paşa Levent eşkıyası nın tenkil hususu - Hususi askerlerinin eşkiyasım n temizlen m e s i - i ç i n aldığı em ir üzerine Ü sküdardan hareketle K ü ta h y a y a geldi. K ü ta h y a kadısı, Eşraf ve âyânile ittif a k edip ko n ak verm ediler. Hüseyin paşa k alk ıp Muslu çayı üzerinde olan T ü rkm en üzerine v a rıp vergiyi tah sil ederek S ivrihisa ra geldiler. Oradan P örtek T ürkm en üzerine gittiler.
2 nci Mahmut devrinde Sivrihisar S iv rih isar Voyvudası İb ra h im ağanın idam ı karam an valisine em ir verildi. ( İb ra h im ağa bahsine bakıla.)
Vakıfların Doğuşu Vakıf. Birşeyi d â im a d u rd u rm a k şer’an b ir m alı m allık d an çıkararak gelirim de b ir ta k ım şartlarla ebediyyen h a y ır cih etin e sarf ederek saklam ak dem ektir. Vâkıf edene Vâ kıf, vakvedilen mala, m alı m evkuf da denilir. (Vakf mese lesinin hallini icad eden m üslüm anlık olduğunu) Şah v e liy y u llah H uccetüî bâliga adlı eserinde yazar. P ey g am b erim iz m edinedeki mescidi y a p tırd ığ ın d a b u arsa iki öksüze a itti. P eyg am berim iz arsanın bedelini verm ek istedi on lar b u arsayı A llah için veriyoruz dediler. Islâm d a ilk vakıf b u d ur. 2 nci vakıf d a hazreti Ömerin H ayberdeki arazisine ait ti. 420 göç y ılın d a T ürk üm erasından N asüriddin - Sebük tekin - oğlu ilk medreseyi N işab u rd a y ap tırm ış. B üyük b ir em lâk vakf etm işti. Yüce T anrı da Kuranı Kerimde (Yer üzerinde d uracak hastahaneler, im aretler, kerv an saraylar, çeşmeler, m ektepler ve cam iler y a p a n en h ay ırlı insan lardır) b uyuruyor. T ürkler .hukukî, içtim ai y a rd ım teşekkülü olan vâkfın h u k u k î ve içtim ai hallerde olduğu k a d a r . san at kısım ların
da da hizmetleri büküktür.
.
.. .. v'SelçuMiıîöî*, îlhaîtM'&r ve ûgffiaiiiı tûrkleri bırçok vakvfΣtr koymuşlardır. İlhan lIlardan Gazan h an ın m uazzam b ir tü rb e ile b ü y ü k b ir cam i, Hanefi ve Şafiilere a it iki medrese, tekye, h a s ta hane, r a Sath a n e , k ü tü p h an eler, çocuklar için b ir müessese, dul k ad ın lar, fak irler ve efendilerden korkan köle ve c a r i yelerin/ k ırd ık la rı çanak ve çömlekleri ödemek ve kışın aç 'k a l a n - kuşların beslenm eleri için ayrı ayrı im aretler, T ebriz de teşekkül etm iştir. Ölçayto d a S n ltan iy y e şehrinde aynı te sisatı y a p tırm ış tır. En eski vakfiyenin biri de m ilâd d an 1280 sene evveline a ittir. Boğaz köyde b u lun an 32 asırlık b ir vakıf vesikası İsta n b u l Arkeloji m üzesinde saklıdır. A nadoluda ilk vskfi ye h ic re tin 440 senesine aittir. B u vakfiye Pasin nahiyesi nin Pelüm er köyünde D urgut beyin Seydişerif Halil zaviye sine a ittir, (Vakıflar u m u m m üdürlüğü İstanb ul 1941 senesi.) T ürk y u rd u sahife 485 H am dullah subhi beyin n u tu k la rın d a şöyle yazar: V akfın küçük b ir kısmı çok yüksek şef k a t ve m ü rü v v et sahibi olan Z evat ta ra fın d a n v ü cu d a geti riliyordu. M ühim b ir kısmı çalınmış irtik â p edilm iş paraları evlAda faydalı k ılm ak için v ak ıf suretine b ağ la y a ra k mal k a ç ırm a k ta n ib a re ttir. V akıfların m ü h im b ir kısmı: P a d işa h la r, h ü k ü m d arla r hâzineleri tam ta k ır kaldığı zam anlar, m em leket çok geniş Olduğundan v ilây et ve kazalardaki V âliler, k ay m ak am lar, k ad ılar, azledilir. M alları zabtedilerek hazine d old u ru lu rd u . B una karşı Vâli veya kadı b ir câmi veya b ir çeşme veya ■bir 'hasta han e., kervansaray y a p tıra ra k 100 dükkân ve 10 bin dönüm sulu «razi vakf eder. O cam iye veya çeşmeye 100 dükk ân dan 5 tan esin in geliri kâfi gelir ve 10 b in d ö „nünau •arazinin .200..dönümü,: y e t e r , . ü st . ta ra fın ın geliri ' m ü r.tevelliye k alırd ı. ■Mü.teveîj.i.l.şrde vakf ed en in e v lâ tla rı idi. Bu suretle ev lâtlarım b u millete,;.,a.sıriatça .büsletmişİBrdir.’
— 64 -
U Jucâm i m in a re sin in kitabesi
KİTABENİN Bu m i n a r e h a y r a t sah ib i T a y m ış yapıldı. R ecebin b irin d e sene 81 2.
1
ÜRKÇESI oğlu Hacı
j j a b ib in y a rd ım ı ile
Minareler Peygamber i z işjpım m ızın zamanı se âdeti erinde Bilâlı Habeşî hazretleri yüksek b ir yere çıkar orada ezan okurdu. Ebu bekir, Ömer, Osman, Ali hazretleri z am anında m i nare yoktu. Göç y ılının 62 inci senesinde Mısır valisi Meş leme ta rafı ndan Mısırda y a ptırı lm ış tır. M AHYALAR h a k k m d a k i k i ta p d a h ü k ü m d a r la r istedikleri k ad ar mina re y a p d i n d a r d ı . Paş alar an cak b i r m inar e y a p dırabilirlerdi. Halk câmi yaptırır , fak at m in ar e yap dıram azdı. Sonrala rı her câmi ya p d ır a n m inar ede y a p d ır a b ili r d i. Sivrihisarda, ilk m inar eyi Geçek köyünde U m u r u n oğlu Selçuk 577 göç y ılın d a y a p d ır m ış tır. Sivrihisardaki ilk m i nare Hoşkadem minaresidir. 703 sene evvel yapd ır ılm ış tır . Balaban cami minaresi 660 sene evvel, Kur şu nlu m i n a resi 470 sene evvel, Akcami m ira res i 170 sene evvel y a p tı rı lm ış tır. Köylerdeki: Atlas minaresi 1070 göç yılında, T u tl u m i naresi 1283 göç yılında yap dırılmış tır. Emineddini Mikâil — Ulu camiye gelince câmi k a p u s u n daki k itab ey e göre kârvansa raym yenileşdirildiği yazılıdır. Esasen câmi değil kervansaraydır. a — Minberinin Kılmç Mescit camiinden geldiği ve m i n b e r i n kârv a n sa r a y m yapılışında n 30 sene evvel y a p ı l dığı. b — Yap dıran Z a t padişah vekili olduğu halde minare y a p d ı r m a d ığ ı . c —- M ih rabının bile sonradan eklendiği bellidir. d — Ulu câm in in kapısındaki kitabe de Hızırbeyin 843 senesinde câmiye çevirdiği, (Câmi ke bir bahsine bakıla.) e — Minaresi, c â m in in yapılışın da n 139 sene sonra Ta 3^mış oğlu Hacı H abib taraf ından yapdır ıldığı. Câmi haline çevrilmesile, min arenin yapılışı ayni za m a n a tesadüf ettiği kârvansaray: Bezirganların, tü ccar ların toplantı yerleridir.Bunların h a y v a n a tı h a n la r d a idi, Sivrihisarda 18 han oluşunun sebebi b ud ur.
65
—
Kervansaraylar 1 Emi n e d di n M ikâil kervansarayı: 673 göç y ılın d a E m in ed din i M ikâil ta ra fın d a n y ap d ırıld ığ ı, (Musalla b ah si ne bakıla.) 2 — Sogabey kervansarayı: A ydın o ğ lu U m u rb e y in üm era sm dan Soga bey tarafın d an y ap d ırılm ıştır. halen hâl b in a sidir, y a p ılış ta r ih i 725 göç y ılıd ır. (Ahiler bahsine bakıla.)
Camiler Selçuklular devrinde: (1) Kılıç Mescit câmii: Bu câmi Siv rih isarın en eski câm ii olduğu an laşılm ak tad ır. Bu m ahal leye oğuzlardan Kılıç aşiretin in o tu rd u ğ u gibi kılıçla d a'fe tih edildiği için b u adı alm ası m uhtem eldir. Câm inin al tın d a Medfun b u lu n an Elkadı (ELÎMAM SADRÜLKEBÎR HORASAN M EŞAYÎHİND EN ŞEYH MEHMET EFEN D İ) sene 570 yazılıdır. Bu câm ii y a p tıra n zatın b u k a d a r fazileti İlm iyeyi kazanm ası için en az 70 y aşın d a olması ve b u câ~ m iide 40 y a ş ın d a y a p tırd ığ ın a n azaran 830 sene evvel y a pıldığı; B u suretle A nadolunun 1071 m iîâ td a zapt edildiğine göre 888 seneliktir. T ü rk ve Müsliman memleketi olan Ana d oluda b u cam inin y a p tırıla n ilk câm ilerden b iri olduğu. 2 — U m u rb ey mescidi: Bu mescit K al'aya y akındır. Vakfiyeye göre 570 göç y ılın d a y a p tırılm ış tır. U m urbey b u mescitle Gecekdeki câm i ve m inare ve h am am ı, H am am ka rabasanındaki h a m a m binasını ve Eskişehir K a n lıp m a r y a n ın d ak i Köpek köyündeki mescidi y a p tırm ış tır. Ve b u n la rın masrafı karşılığı olarak da 36 m a n ifa tu ra dükkânı v ak fetm iştir. Halen b u m evkie Bedestan denir. Bu m escit 40 se ne evvel Hacı Hüseyin T a k ta k ta ra fın d a n ta m ir e ttirilm iş tir. 3 — Sölpük mescidi: U lucam iin b itişiğ in d e tah m in en 50 m etre m u ra b b a m d a d ır. Evvelce b u ra n ın adı E m in ittin m ikâil kütü ph anesi idi. B uradaki k ita p la r Eskişehire gönde rild iğin d en h u b in a halen b o ştur. K apısının üstünde 67. sahifedeki k ita b e vardır. .
KİTABEN İN
TÜRKÇESÎ
Ce ni eşya helak >Iup fanidir. * Ancak zatı bar i 1> ikidir. H ü k ü m f e r ma n onundu-r. Ahi ret t*? hepi mi z ona rüctı ol unuruz. Delikanlı, i h t i y a r hep imi z emanetiz. Ki mse ebedî d e ğ i f d i r . B u i m a r e t i büyük vali C em a l ü d d i n Ali yapt ırdı . T an r ı ö m r ü n ü uzatsın. Bu i ma re yı babası r a h neti i^âhiy^ve naiî o l m u ş C em a l ü d d i n bini A k ç ı bey İçin yaptırdı. Sene 6 29 göç yılı.
Kitabenin TOrkçesI Gemi’eşya helâk olup fânidir. An ca k zâti Bari ba k i d ir h ü k ü m ferman on un dur, A hirette hepimiz ona rücü olunu ruz. Delikanlı, i h t i y a r hepim iz emanetiz. Kimse ebedî de ğildîr. Bu imareti B üyü k vali Gemaleddin Ali yaptırd ı. Tan rı öm rü nü uzatsın. Bu imareyi babası r ahm eti îlâhiyey e na il olmuş Gemaleddin bin Akcabey için y a p t ı r d ı sene 629 göç yılı. Gemaleddin Ali 2 inci keykâusun serdarlarından olup Kay seri r u m yani Bizans i m p a r a to r u taraf ında n i d a m edilen Ali B a h a d ır ın olması m u h te m e ld ir . Çünkü İzzetin K e y k â vüs Hülagudan geldiğinde Keykavüs şalinin serdarlarından Ali B a ha dır ın b i r çok askerle Sivrihisarda b u lu n d u ğ u mu hakkakdır. Kozağacma ait Akcabey veya Acıbey köyü, b u zatın b a bası Akcabey n a m ı n a k u r u ld u ğ u anlaşılır. Kitabenin üçün cü sırasındaki GÎRO ta b iri var dır, ki Sivrihisar beylerine mahsus b i r t a b i r olsa gerektir. R u m c a Efendi manas ına olan Giryodan muh arrefdir. Belkide b a b a gibi b i r tazimi ifade etmektedir. Bu t a b i r Melikşah kü m bet inde de vardır. Lügatlar: F a n i: Ölecektir. E m irülkebir: B ü y ü k vali. Sadrülkebir: B ü y ü k kadı. Serdar: K u m a n d a n . sani: ikin ci demektir.
67 rr
E m ined din i M ikâil - Ulu câm iye Camie B atı ta r a f ın d a n g irild ik te sağında M üftülük dairesini teşkil eden b in a so l u n d a Yazıcı oğlu îb r a h im ağanın y a p tırd ığ ı m u sluk lar v ardır. îç k a p u ta h ta d a n d ır. Kapının sağ kanadır.da Ve e n ne 1 m estçide lillâh .— m escitler A llah içindir. Y âni Alla h a ib a d e t için y ap ılm ıştır. S o lk an ad m d a Velâ te d ’u m a a llahi ehaden — Allah b ird ir Hiç b ir kimseyi ona o rtak et me. istediğinizi yalnız ondan isteyiniz. Cam iin içersine gi rildiğ in de M ustatil şeklindedir. Büyük 67 ağaç direklere m ü stenid dir. K ubbesi olm adığı gibi sanatı m im âriyesi de y o ktu r. Y alnız Kılıç m escit cam iind en gelen Selçuklular devrine a it b ir m in b er vardır. Güzide b ir eserdir. T arih i Hâcei ecel tu t a r ı 643 dür. Bu m in b e r Haşan ib n i M ehmet ta ra fın d a n y ap ılm ıştır. A yetülkürsi kapı kasasına n a h t edilm iştir. B ü tü n ziyaretçilerin nazarı d ik k a tin i c e lb e tm e k tedir. A hm et te v h it beyde Alemşah ile b u m in b erin S iv rih isarm iki eserinefisidir dem ektedir. (1) Kadı kapusu denilen cihetindeki k ap u n u n üzerinde şu k ita b e vardır.
Bu mescidi A b d u lla h m oğlu Mikâil Nâibi saltan atlığ ı zam an ın d a y a p tırd ı. A llah  kibetini güzel etsin sene 673 K itabe oldukça süslü fakat m erm er değildir. Doğu ta rafın d ak i sölpük m escidine b itiş ik olan kapu nu n üzerinde H ızır bey ta ra fın d a n 843 senesinde tftmir edildiği ne d a ir k ita b e v ardır. (H ızırbey bahsine bakıla) (1) Onun k arşısm d a d a Mikâil resmi v ard ır. Bunun a ltın d a ki b ü y ü k k ıtab ed ed e 1192 senesinde t s m i r edildiği yazılıdır. Mikâil resm ini koj^durmakla hem ism ini ve hem de T ı n ati asliyesini gösterm iştir. (2)
U lu cam iin doğu ta ra fın d a k i Sölpük m escidin e bitişik k a p ın ın üze rin d e H ızır bey ta ra fın d an 843 sen esin de t a m i r edild iğ ini g ö s te rir kitabedir.
KİTABENİN
TÜRKÇES t
N i m e t l e r sahi bi âıi O s m a n d ^ n u l e m a n ı n mabiiıii iftiharı olan S u lt a n M u r a d sayesinde bu saygı d e ğ e r c a m i t a m i r ediidi. Celâl oğlu H ızı rm ü s t ü n y a r d ı m ı ile ki ni T a n r ı onu l ütuf isrniie d o s t l u ğ u n a k a b ul etsin. 843 de b u n u n t a m i r i hi îuin buldu. T a n r ı bi ns yı âfetlerden korusun.
Emineddini İik a il kimdir E m in ed din i m ikâil: Mi hal adlı b ir ru m dönm esidir Müs lünıan olm uştur. B abasının a d ım n d a A b d u llah olması d a b u n u te y it etm ektedir, -- ' ' ■ Mİkâil t e karısı Mevİâna Celaleddini R û m î hâ^r.etleriu i » m ü ridi e r i . idiler Mevl-âna onufi k o n ağ ına gider b ü tü n vü zere h a n ım la rın ın gece to p la n tısın a i ş t i r a k ' eder sara • j ı n . sazı çalar Mevlâne. Semâ- ederdi. Em ineddinip, k arısın a H a tu n la rın şeyhi derdi. (1) F a h re d d in Ali vezir oldufcdan sonra m üstevli - m aliye na zırı E m in ed din i Mikâil küçük y aşd a bu lu nan Gıyaseddin Keyhusrevi sâlisin, n aib i S al t an at lığın a geçirildi. Bu vazife 657 Göç y ılın d a n 676 göç y ılm a k ad ar devam etti. (2) L ügati ar: Nah t = kazılm ış ağaç işlemesi, n aib i s a lt a n a t — p adişah küçük y a ş ta olup büyüyesive k a d a r onun n a m ın a h ü k ü m d a rlık eden, T in a t Asliye = asıl y arad ılış, y an i ru m dönmesi olduğundan ru m la r Cebraili sevmezler. Mikâili se verler. Onun resm ini y a p a rla r (Ahm et T evh itd en) Mürid = B i r şeyha ta b i olan devriş, Müstevfi — Hazinedar. 68 nci s a y f a d a k i k ita b e tim m e tn i.
Kitabenin Tllîkçesî N imetler sahibi âliosmandan Ümeranın m abihili i f ti h a r ı olan sultan M u r a â sayesinde bu s a y g ı değer Câmi tam ir edildi. Celâl oğlu H ıd rın üstün y a r d ım ı ile k im T a n rı onu l ü t u f ismile dostluğuna kabul etsin. 843 de bvnun tam iri hitanı bvldu T a n rı b in a y ı afetlerden korusun.
69
.
E m in ed d in i Mikâil in öldürülm esi. Keyhtısrov ile F ahred d in Ali Tebrizde b u lu n uy ordu . K onyanm m uhafazası üm e radan E m in ed d in i Mikâile v erilm işti. Bu fırsattan istifade eden K aram an oğlu, Cim riyi a larak Konya üzerine yürüdü. Emi r] ed d iti k u y m a y m c a şehrin k ap ıların ı y akarak.K onyaya girdi., Emineddin. b a ş ın a sarığını geçirerek öteye beriye koş m ağ a başladı-. M ikâil nerede diye b a ğ ıra ra k b ir yere geldi ğinde a tın d a n indi ve. kaçtı. N ih ay et T o k a t yo lunu tu ttu . K aym az h a n ın d a vakaîan dı. Sargının u cu n d a b ir düğüm gördüler içinde hâzineleri n in nerede olduğu yazılı idi. İşkence ile ç ık a rttırd ıla r.S o n r a sahiller emri ile birlik te şeh it ettiler, (i) îb n i b ib in den. E m inedd in i Mikâilin şahsiyeti: M üsam eratda: Gidişi y a şayışı pek dü rü st olduğunu, S a lta n a t naibi olunca S u ltan İzzeddin onun m ak am ını k u tla m a k üzere a l t ı n d iv it ve de ğerli h ıl’at gönderdiğini. (2) R evaza sahib i İbnüzzekiyyül m ü ta ta b b in ifna edilen:SeI~| çuk E âzım m m mersiyesinde E m in ed din i M ikâili şu suretle taysif eder. Asrın en güzide benzersiz n âib i olan o kişi - Em ineddi ni M ikâil - nasıl o ld u d a bu gözlerden yok oldu. Nerede o resanet nerede o seb at ve nerede o k u m an d an nerede o b ü y ü k lü k o k av m ü kabile binlerce to p la y ıp b irik tird iğ i m al la r nerede etrafını alan o kölelerle o te r tip o h an ed an lık nerede.
Bu camiin minaresindeki Kitaba b ip
Benâ H âzihil M in aretişşerifı bi ikdâm ı sahibül hayrat Hacı habini ta ym ış F i evâili recep seue isna ve aşer ve samanimieh.
Kitabeni Türkçesi Bu m inare hayrat sahibi T a y m ış oğlu hacı habibin y a rd ım ıile ya~ p i l d i Recebin birinde sene 812. ( 1 ) ( 2 ) — 1929 s ertesi M a a r i f mecmuası S. 132 A h m et Tevhit
-
70 -
E m in ed d in M ik âil.o âm iin in kitabesin de {Cadded.e H â şih ii im âre) oldu ğu n a- ve .câmiin y a p ı l ı ş şekline ve h ü k ü m d a r, ye kili olm asına rağmen m inaresin in cam iden 140 sene sonra y a p ıld ığ ın a ve m ih ra b ın sonradan eklendiğine göre b u câ m iin y erinde Kervansaray olup ta m i r edildiği veya y ı k d ı rıla ra k yeniden kervansaray y apıldığı ve 843 senesinde Siv rih isar kadısı Hızırbey ta ra fın d a n câm ie ta h v il edildiği anlaşılm aktadır. (1) (Hızırbey bahsine bakıla) H azinedar mescidi: Mescit kasabanın . cenup ta ra fın d a dır. K u b b elid ir. T a h m in i olarak 300 m etre m u r a b b a m dadır. E m ineddini M ikâilin hazinedarı olan M ecibüddin Mus ta f a ta ra fın d a n y a p d ırılm ış tır. B uradaki ananeye göre Emi neddini Mikâil, câm ii kebiri y a p tırm a k için hazinedarı gön d erm iş o d a ih tilas ettiğ in d en idâm . edilm iştir. Doğrusu şudurki b u zat Sivrihisarlıdır. îlh a n lıla r t a r a fından id am edilm iştir. (Necibüddin M ustafa bahsine b a kıla). Hoşkadem Câmii haylisind e Selçuk ta rz ın d a b ir k a b ir taşı v ard ır. B u ta ş d a yazı: Firdevsi serâda h u rla r ile olsun her nefes nazarla rah m eti h a k d a ffiüdam ola. M ustafa r u h u n a 100 b in selâm ola. îlh a n lıla r ta ra fın d a n id am edil dikten sonra cesedi b u ra y a g etirilm iştir. Hoşkadern c a m ii; H azinedar c a m iin in y an ın d a d ır, k u b b elidir. Hem en aynı b ü y ü k lü k ted ir. (Hoşkadem hazinedarın karısıdır.) Minaresi de v ard ır. Cami ve m inaren in de k i ta beleri alın m ıştır. H azinedar N ecibüddin M ustafa ta r a fın dan 673 göç y ılın d a y a p tırılm ış tır. S ivrihisarm ilk m in a residir. Lügatlar ; A s ı r = her 100 seneye, Güzide = seçilmiş, Firdevsi sera —Cennetül firdevsdeki bahçe. Hur = huriler revzai rtz van —Cennet bağçaları her bar — her vakit. İhtilas — Umumi işlere sarfedilecek p a r a y ı kendi eline geçiren. -
1 -
929 senesi M a a r if mecmwası S . Î 3 2 Ahm et T'ehvidden ,
-
71
' S ey yahlar r e ' m im arlar' b u m i n a r e y i ' san at •“bakım ından çok beyenirler. Yazıcı İb ra h im ağa Hoşkadem ve H azine d a r medreselerini ta m ir e ttirm iş tir. S ivrihisarm ilk rüşdiye m ektebi de Hoşkadem medresesinde açılm ıştır, cami hâlen m am u rd u r. \
Akcami yok tur. Y a ln if ark a ta ra fın d a k i d u v a rd a b ir k a b i r - t a ş ı v ard ır. K itab en in Arapçasmı n, Ttirkçesi ş u d u r : . Bu k a b ir Hafız O sm anm oğlu M ehm edindir, 692 de ölm üştür. D e n m ektedir. B uradaki ananeye göre bu cam i b u zat ta r a fın dan y a p tırılm ıştır.
Kitabenin TOrkçesi H a y ı r ve hasenat günahları giderir. Bu m inareyi Hacı Ahmet 1208 de y a p t ı r d ı .
Alemşah mescidi mescidi v e k ü n b eti medresesi içindedir.
U lucam iin şim alindeki
Alemşah
Bu mescidi îlh a n lıla r ta ra fın d a n Ânadol-uyu işgale me m u r (Moğol Teoman) y an i onbin askere k u m a n d a eden k u m an d an lard an B a ltu ’nun oğlu Melikşah bey. A nadolu Yalii u m um isi meşhur/>Sadrazam Çobanın oğlu T im u r taş paşa tarafın d an öldürülen S ultan şah bey için 728 senesinde y a p tırılm ıştır. Bina iki k a tlıd ır. A ltın dak i k a t m ezar - Sultan şah beyin k a b r id ir - üst k a t d a mesciddir. B ina m ermerdir, ve üstü tuğla y ap ılm ıştır. îh r a m şeklindedir. Bu b in a ve E m in ed din i Mikâil cam iin in m inberi ve, Hoşkadem m ina—
72 -
giv rihis 'm süsleyen e s e ; h r d e n biri olan Alemşah mescidinin kfipusu ve üstündeki kitabe
KİTABENİN
lÜH-KÇESt
Bu i m a r e y i b üyük e m i r ü m e r a n ı n m el i ki m ea l i ve t m k â r i m l s a hibi b a y ı r ve h a s e n a t baba sı Mel ikşah b t y y ap tı rd ı Çaîap tevfıkmı d a i m etsin ve cennet yol unu kol ayl aşt ırsı n. B un u r a h m e t i iıâhiyeye nail Sai t ve gençli k ça ğı nd a z u l ü m l e şehit edilen k ar deş i sul tan s a h bini Kiro R al t u için yaptırdı. Alh h afvü 0 a ğf ir e t s ts tn ve b u n l a r ı cennet in o r t a s ı n a (cenneti firdsvse) iskân etsin. Yazan Vecilıülhatıptır, Seııe 728 göç yılı.
resi Sivribişara -,siiıslıeyqn . abidelerdir.-. B ütü n m im arla?-vesey yahların ta k d irin i celb e tm e k te d ir A,
mescidin Iclîabesinîn Ârapçası Hüvellahürrahim b e r t û haseki î îm aretûşşerife E l emirülhebir melikül ümera vel ekârîm camiül m c â l i v e l m ekârim Ebiilhayraî ve hasenat M e likşah bey Edamel lâhu t e v f ı k ı h i v e s e h h e l e ilel çerine tarıkuhu lîeçliahıhi E l ecellü el m erkum elm a g fu r essaıdüşşehid biszulm i f i u n fu v a n t şebabîhi Su lta n şah bej. " b i n i kiro baltu tegammedehümbi g u f r a n i h i ve eskenehüm B eh â y ici cin a n ih i F i M uharrem sene semanü ışrin ve sebamieh Ketebehu vecihü lh atıp . -
Tirkçesl B u im âr ey i b ü y ü k e m i r üm eranın m elihi meali ve m ekârim i sahibi h a y ı r ve hasenat babası M elikşah y a p t ı r d ı . Çalap t e v f i k i n i daim etsin. Ve Cennet y o lu n u k o l a y l a ş t ı r s ı n : B u n u rahmeti il â h iy iy e n a il sait ve gençlik çağında zulümle şehit edilen kardeşi S u lta n Şah b in ikir baltu için y a p t ı r d ı . A lla h a f v ü m a ğ fir e t etsin ve bunları cennetin ortasına ( Cenneti fird evse ) iskân etsin ya s a n Vecihülhatıpdir. Sen e 72 8 göçyıh .
Baltu kimdir N a b ş m ın o ğ lu d u r. B a ltu M oğul ü m e ra sm d a n d ır. T ornan k u m a n d a n l a r ı m ! a n d ır g ü y a S e lç u k d e v le tin i i h y a e tm e k için ve d a h a d o ğ ru su f ır s a t düşerse k e n d in e ve h a n e d a n ın a b i r d e v le t teşk il e tm e k ü zere h a re k e t ed erek e v v e la tü m e n ko m u t a n ! a r ı n d a n T o g a ç a r ı y e n m i ş s o n r a d a S el ç o k p a d i ş a h ı G ı y ş s ü d d in M esu t S a n ıy ı iste r istem ez e m rin e m ü n k a d ed erek ilâ n ı istik lâ l e tm iş tir . îlh a n h la r d a n G a z a n M a h m u t h a n B al t o y u t e d i p için ü ç to rn a n a sk e rle E m i r k a ta l u ğ ş a h ı m e m u ren A n a d o lu y a g ö n d e rd i. M a iy y e tin d e S a m a k a r M o y a m n oğ l u A r a p v e S ü l e m i ş v e B u r u î t a y o ğ l u V a r d ı. H a r p K ı r ş e h i r c i v a r ı n d a o l d u . B a l t o m a ğ l u p o l d ı ı S isse k a ç t ı E r m e n i k ı r a lı o n u t ü t ü p -G azan h a n a g ö n d e r d i . B a l t o t e b r i z d e — : .o lu n d u -. 1) - -■ ........- ■ 1) B a l t o n u n . 1
ik i o ğ lu v a rd ı. M e lik Ş a h S u lta n
..Ahmet: t e v h i t ’
m e c m u a sın d a
S-
13? .
.
k a ti : ;
Ş ab d ır.
K ırım fnüharebtesi sırasınd a F ıran sa sefaret te*roUmanlarmdan m üsyü Şifreye b ir m ü k âfat o lm ak üzere A b d ü lm e e it (sul tan) ta ra fın d a n b ir gün berayı ta ltif k ü tü p h an esin e k a b u l edilm iş ve b irk aç k ita p verilm iş bu k ita p la r m ey an ın d a b ir Şe.lçfikname dahi, vardı. B u Selçokuame M ükrim in . Ha lil -ta ra fın d a n -y a z ılm a s ın a 'm ü s a d e . edilm iştir. 2VB k ita p d an. Melikşah beyin de Çobanın oğlu T im u r Taş tarafın d an k a ti olunduğu, a n la şılm a k ta isede (Alemşah’ mescidi kitabesi) b u n u y a la n la m a k ta d ır, 723 senesinde sağbu lu nan Melikşah b ey in vefatı ve ahvali bilinem edi. Çünkü T im u r taş sultan şahı ve melikşahı 726 da öl d ürdü ğü yazılıdır', H albuki b u n dan sonra Melikşah b u i m a reyi y a p tırm ış tır. 2 nci y ala n la m a d a T im u rta ş ta ra fın d a n iki kardeşin öldürülerek m alları müsadere edildiği y azılm ak tad ır. F ak ir b ir ad am ın b u küm bedi y a p tırm a s ın a im kân olmadığı. V ecihüddin h atip : Bu zate ait K avacık köyü vakfiyesi vardır. 1)
Mahmudu Suzanî tekkesi içindeki cam! kitabesi Küllü m en aleyh a fân ve y e b k a vechü rab b u k e zülcelâli vel ik ra m le v k ln e tid d ü n y a te d u m u alel vefâ Lekâne resu lu llah fih a muhsilleden b e n a hazihil im are va tü rb e tü l m u bareke E sad rü lk eb ’.r seyyissüdur velekârim cam iul meâli vel m ekârim haoe S adreddin y ak u p b in i hace B ah a d ır Ö m er Z a d ella h ü tev fık ıhi. Fi gurreti rebiulevvel sene Tisu erb ain Sebamieh. L ügatler : Maali = Şerefler, u m u ru aliye. M ekârim = Şeref ve izzet sahibe. Î h y a — Diriltmeg. İzale = Gidermek, yok etmek, Münkad = E m rin e i t a a t eden. T edip = Ceza land ırm ak . 1 — Vecîhüddin hatip diye meşhur defeleri kirmastıdau alınmıştır.
'T y r k p s î B u imâreyi- -ve tü rb e y i - H oca B attadır Ö-ftıerin -oğlu b ü y ü ’- k adı Y akup 749 da y a p tırd ı. Üst ta ra fın ın Türkçeside her- şey fanidir. A llahdan b aşk a b an ı yok tur, Eğer d ü n y ay a gelenlerin ölmemesi lâ-z-ım- g else y d i...veya böyle b îr örnek olsaydı A llah ın resulu ve sevgilisi resulü m ü cteb a efendi miz b ak i kalırdı. B u g ita b e d e - s a d r ü lk e b ir - b ü y ü k k ad ı d e m e k tir.'B a b a s ı d a B a h a d ır ö m e rd ir. Aşağıdaki k ita b e Ş ivrih isarlı arab acı Zeki, u stan ın d ü k kânının üstündedir. B u zat Ahilerlerdendir. K îîa b e Kad intekale m in d a rilfe n a ilâ d a rilb e k a elm erhum , E lm agfur Essaid Eşşehid ö z b e y ibni Haşan. Nev verel lâhû k ab re h û sene H am sü sebin seba mieh.
TOrkçess Darı fenadan darı bekayS göçen. R ahm eti ilâhiy eye nail Y arlıg an m ış S ait, şehit. Haşan oğlu Özbeyin k ab rid ir. T anrı k a b rin i nur]andırsın. Sene 775 göç yılı.
*
Kubbeli mescidi
K ubbeli m ah al! esindedir. H ızır bey y a p tırm ış tır. K u b b elid ir, çok küçüktür. 50 m etre m u ra b b a ı k a d a rd ır, halen m e tru k tu r. H ızır b e y ir güzel ve m ütevazi a h lâ k ın ın ta m b ir örneğidir. îğdecik ve Sadıkbağı köyleri b u cam ie v a k fedilm iştir.
f Utyg bey camii B u cami L âkuşun oğlu U luğ bey ta ra fın d a n y a p tırılm ış olup aşağıdaki k itab ed en b aşk a b i r alâm eti y o k tu r.. .
Kitabenin Arapçası
-
*
Cennâtii adnin Müfettehaten lahühümülebvab. Ş en a hâzihil mescidül mübarek elmerkum Uluğ bey bini lakuş seve sittü ışrin ve sebâmiek, -
75
-
TS ftç esi S u
m e sc id i
L a k iişü n
(1) B u k ita b e üzerindedir.
o ğ lu
U lu ğ
Akdoğan
bey
y a p tır d ı.
Sen e
m ahallesindeki
726
îly asm evinin
A z iz Mahmut Hüdayi camii M a h m u t H tidayî hazretleri ta r a fın d a n y a p tırılm ıştır. H a r a b a yüz t u t t u ğ u n d a n '1311 göç y ılın d a k a y m a k a m M ah m u t 'b e y ta ra fın d a n yeniden y a p tırılm ış tır. B u ray a a it v a k f i y e l e r : 1 - A b d ü lv eh h ap , İstan b u l. E d im e ve İznik kadısıdır, 4 neü M urad İznik yollarının tesviye edilmesi için k ad ıy a h a b e r gönderm iş, gönderdiği ad am geç kaldığ ınd an yolların tesviye edilem ediğini b ah an e ederek Şivrihisarlı kadı A.bd ü lv e h h a b ı id am e ttirm iştir. 1043 senesinde Kâm il paşa ta r ih i S. 64. G. 2. N aim a G. 2. S. 189. A hm et Rasim. G. 2. S. 579. 2 - A b d ü lv eh h ab , b u Vakfiye şu d u r :
zat H ü d ay in in to ru n ların d an d ır.
1 nci vak fiyenin hulâsası: A bdü lvehh ab b in i A h m et efendi, b in i M ustafa 130 aded k ita k A nadolu S ivrihisar kazasındaki ceddim M ah m u d u h ü d ay in in cam ii şerifindeki k ü tü p h an ey e v ak fettim . 2 nci vakfiye : S ivrih isarda yeni y a p tırd ığ ım 80 odalı b i r h an iki b ab dükkân ve ceddim M ah m u t efendinin v ak fın a m u tta sıl b ir b a b oda b i r k ıta bağçeyi ced dim M a h L ü gatlar : T esviye—Yolları C ü zh a n = C ü z okuyanlar. (1 ) a d lı
b ir isi
d o lu
v a lii
L a k u şa 70G de
v a rd ı.
de
F a k a t
u m u m îsi o la r a k
A n a d o lu z u lü m
düzeltm ek. İ d a m » A ş ılm a k . v e z ir liğ in e
y a p tı
A n a d o lu y a
ve
g ö n d e r ild i.
ç o b a n ın
g e ld iğ in d e
Mdisamerattam,
o ğ lu
K âk ü se
' ~
76
-
Y a n ın d a
T im u r ta ş y ü z
A ğaçeri
* e d i*
A n a
v erm
m u t efendinin- cam i inin' im am , müezzin, öMKa’f îlfğıriâ' h azi n e d a r cam ii iie Âk çeşmeye ve Ü m it çeşmesine sarf edil mesine d a ir vakfiyedir. A b d ü lv eh h ap bini  h m et bini Mustafa. M a h m u t p a şa mahkemesi sene 11-20 küçük evkaf 623. -S. 162. No. 340. B u cam i çarşı içindedir. Çark cam ii veya' çarşı 'camii denildiği gibi SUK cam ii de denilir, içi çok güzeldir. K u b belidir, tah m in en 500 m etre karedir.
x Yenice
malıaüe camii
S ivrihisarm fethindeki gazilerden Binbaşı rütbesindeki Ali dede ta ra fın d a n y a p tırılm ış tır, Yenice m ahallededir, kubbesizdir. Y apılışı ta k rib i olarak 830 senedir, en eski ca m ilerdendir. 250 sene evvel Mesut p aşa ta ra fın d a n ta m ir edilm iş, d a h a sonra d a Kara Z â y im S üleym an bey yeniden y a p tırm ıştır.
Sinan paşa mescidi C u m h u riy et m ahallesm dedir, Sinan paşa F a tih in gaza b ın a u ğ rad ığ ın d a Sivrihisar kadı ve m üderrisliği ile S iv rihisara gelmiş. Giderken o tu rd u ğ u evi mescit haline ifrağ etm işti. Bu mescit halen h a r a p tır ve yıkılm ıştır.
Tatlar mescidi .- T a tla r m ahallesindedir, iki kitabesi vardır. 1 inci
Arapçası Benâ hazel m escidilm übarek el m ağfur esseid eşşehid K erim üd din hoca Osman n ev v ereh üm allah u kabehu. Sene sebu sebamieh. 707
Şehid Seid K erim üddin hoca Osman y a p tırd ı. k a b rin i n u rla n d ırsm . Sene 707 2 nci k ita b e
T anrı
Âraiıçasi A m m ere hazel b ab ü l m ü b arek Bedrüddin hoca İb ra h im
__ 77 _
b in i hoca Osman sebam ieh 743.
Edâmei
lâ h u
tev fık ık a h u selâsü erbem
Türkçesi Hoca O sm am n oğlu Bedrüddin hoca İb ra h im b u mes cidi 743 senesinde t a m ir ettird i. Tanrı tevfıkını daim etsin sene 743 göç yılı. K urşunlu cam iin eski yerindeki mescidi de b u zat y a p t ır m ış tır (Şılı b a b a Yusuf cam ii bahsine bakıla).
Hacı Veys mescidi Hacı Veys m ahallesinde idi halen y ıkılm ıştır.
£
Zaim mescidi
Yenice m ahallesinde idi, h a ra p tır. Gazi S in an — Gazzaz S in a n — İpekçi denilen yerde idi, h a ra p tır.
Sinan : Gazi
Sinan
Hacı Haşan mescidi Aynı m ahallede idi, şim di dükkândır.
Faruklar mescidi H ü k ü m a t konağı y a n ın d a Y unus Em re şiktir.
\ Karabaştı
dergâhına b i t i
mescidi
K arabaşlı m ahallesinde idi.
Tabakhane mescidi T a b a k h a n e Çeşmesinin üzerinde idi.
Ziyaiyye mescidi Z iy aiy y e medresesinin içinde idi. K ethü da, Çopuk, Çapaklı, A raklı, A rasta,
K a ra m a h m u t
mescitleri de h a ra p tır. Şeyh b a h a Y usuf cam ii, Camii b e y d a — K urşunlu ca mii : C am iin kapu su nu n üstündeki h ita b e
Ârapçass Beka B ab a Yusuf cam ia R ıdaellahi tealâ raciy a Lern yeci fi arsıhiddehri salikün y esb ık ıh u fi m ıd m â rih i F ârisâ yessir likâke lil m üm ininellezi fihi abaiike. Verael âb idi sâcida kale kudei fi ta r ih ih ih ve men dehalehu kâne âm in â sene semanü tısın semâ nem'i eh 898 göç yılı.
Türkçesi Bu cam ii B aba Yusuf y ap tırd ı. Ç alabm rızasını um ucu olarak, tarik i h a k k a —A llah yo luna salik h içb ir kimse yok t u r ki m eydanı h a y ırd a a t koşturm asın. En son safda sa n a —tâzim ve secde eden m ü m in k u lu n a likanı kolaylaştır. Y a R ab b i. Kudsî denilen zat vey a melek ta rih in i şöyle dedi: B u ray a gelen her şeyden em indir. A n lam ın a olan Vemen d eh aleh a râne âm in a Sene 898 göç yılı. Şeh b a b a Yusuf hazretleri m ahb ııbiy e k ita b ın d a n : İ b a d et ederken, (bu mescidi y ık cam i yap) diye rüy asın da şeyhinin söylediğini ve b u n u n üzerine câmi y a p tırd ığ ın ı yaz m ak tad ır. Şu hale göre 1 — B uradaki ananeye göre zâlim b ir adam ta ra fın d a n y a p tırıld ığ ı ve m escidin m aili in h i dam olm asından ileri geldiğini. 2 — Bu zâlim Temirlengin em irlerinden N u rettinin Sivrilıisara geldiğinde y a p tırd ığ ı fa k a t a ra ştırm a la r neticesinde câm iin kabristana- b a k a d u v a rın d a şu k itab ey i buldum .
Kitabe Am m ere Hâzihi] im âre h a c e îb ra h im bini Hoca Osman sene erbeu ve erbeun Sebamieh 744 senesi. L ü g a tler : Sâlik = Y ola giren. L ik a == M üslim ânlar cennete girdikten sonra cemali İlâhiye nail olmak. Aşık lar cennete girm ek için değil likai ilahiye nail olmak kay-j gusundadırlar. Irnare = Mescit, cam i, kervansaray, k ita b e lerinde kullanılır.
esa « a
|
.o
B ul im âreyi hoca O sm anın oğlu hoca İ b ra h im - 744. göç y ılın d a y a p tırd ı. Çalap k a b rin i nu rlan dırsm . Bu zat T a tla r mescidini y a p tıra n zattır. Bu zatın b a b a sı zam an ın d a S iv rih isar îlh a n lıla r elindeydi ih tim a lk i zâ lim dediği kimsede b u olsa gerek gerçi b u k itab ed e im are denmişse de bu ta b i r b ir çok kitabelerde mescit ve c â m ilerde de, k u lla n ılm ıştır.
Kurşunlu camii K urşunlu câm ii k asab an ın b a tıs m d a d ır K urşunlu çeşme nin y a n ın d a d ır. Gâmi’ye d em ir k ap u d an girilir iki ta r a flı dır. îk i k u b b e lid ir. Câmi m u statıl şeklindedir T a k rib i 200 m etre m u ra b b a m d a d ır. Câmi tek k u b b e lid ir. K ubbelerin üzeri k u rşu n k ap lıd ır.
Balaban câmii Câm iin k itabesi y o k tu r minaresi de vardır. Eskidir fa k a t kitabesi yoktu r. Cami B alab an çeşmesinin y an ın d ad ır. A h şabd ır, m im ari k ıy m eti yoktu r. T ahm inen 60 m etre m u ra b b a m d a d ır. 1 - Bu cam i çok eskidir. 748 göç yılın d a ölen A hm et Y am erin in yazdığı mesalikiilebsar adlı k ita b ın d a S iv rih isarlı Şeyh H ayd rri Ü ry an la Cenevizli B alab a n d an bahse der ve y a zd ık ların ı onlardan işittiğ in i söyler. 2 - B alaban bey Osman Gazi Ü m erasm dandır. Nilüfer k en arın dak i B alab a n cık hisarını y a p tırm ış tır. K am usülâlam C. 2. S. 1206 3 - Bunun öğlu B alaban paşadır. Sofyayı fetheden a s kerin k u m an d an ıd ır. 748 de ölm üştür. Kamus S. 1166. 4 - B alaban paşa fetih devri ric alin d e n d ir, A rn av u ttu r. B uradaki ananeye göre Sofyayı fetheden B alab a n paşa dır. Bu zatın soyundan B alabanîler diye b ir soy vardır. T a k rib i olarak b u cam i 740 göç y ılın d a y a p tırılm ıştır. Mi naresi, Roşkadem den sonra eskilik itib a riy le İkinciye gelir. *
-
80 -
«s
S*
Kurşunlu Camii : Camii Beyda
f S*>k
Kasabanın batısında kurşunlu çeşmenin yan ındadır. Demir kapıdan girilir ve iki ta ra flıd ır ve iki kubbelidir. Cami mustatil şeklindedir. Takriben 200 metrekaredir. Kubbelerin üzeri kurşun k a plıdır. Bu Camii 898 göç y ılın d a Şeyh baba Y u s u f y a p tır m ış tır . Bu ca m inin yerinde evvelce 744 göç yılın d a hoca Osman oğlu hoca İbrahim tarafından y a p tır ılm ış bir mescit vardı. Bu zat a y n i zamanda Tatlar mescidini de y a p tır m ış tır . ( Sivrihisar Îlhanlılar elinde iken) Şeyh baba Y u su fa bir gece rüyasında şeyhi: Bu mcscidi Yık y e niden y a p demiş. Bu suretle m aili inhidam olan mescidi y ı k t ı r ı p y e rine K urşunlu Camii y a p tır m ıştır .
c< Musalla camii Şehrin een u b u n d ad ır, çok geçiştir. Evvelce b a y ra m ve cu m a n am azları b u ra d a kılın ırd ı. U lu cam ii y a p tıra n E m ined d in i m ikâil ak rab asın d an H azinedar Necib.üddini mus— tafay ı S ivrihisara göndererek U lucam ii kervansaray olarak, H oşkadem ve H azinedarı da iri esc i d olarak y ap tırm ış. M u sallayı da U lu cam i y a p tırm a k istem iş ve tem elini a t t ı r mışsa d a m u vaffak olam am ıştır. 1201 göç yılında Hacı H am za oğlu Hüseyin ağa ta ra lın d a n ta m ir edilm iştir.
M?
~ P
Hacı Eshaö mescidi '
A bdü nn eb i ağanın b in a ettiği Hacı Eshab mescidi m a ili in h id a m - y ık ılm a k üzere - oldu ğu nd an ta m iri husu suna a it vakfiyedir. B u vakfiye Sivrihisar kadısı M ehmet R eşit im zasını havi ve ta rih i 1296 göç yılıdır.
Şeyh Recsb camii A raklı m ah allisin d ed ir, 1252 ta rih in d e ta m ir edilm iştir.
Kutbuddin mescidi K u tb u d d in ta ra fın d a n V akıflar defteri S. 53. *
1252
ta rih in d e
y a p tırılm ış tır.
Elmalı camii
Hacı eskici nam ı diğeri. K arabaşlı m ahallesindedir, 1250 göç y ılın d a y a p tırılm ıştır. | ^
^
Hulâsa olarak E m in id d in i Mikâil, B alaban, K urşunlu, Yeni. Yenice, Hoşkadem, K u tb u d d in cam ileri m am u rd u r. Z aım mescidi, K a ra 'M a h m u t, Hacı Veys,Hacı ashab, Hacı eskici, H azinedar, Çopuklu, Çapaklı, Araklı, T a tla r’ A k d o ğan, H ıd ır b ey ,F aru k lar, Z iyaiy ye, M ahm ud u Süzani,' SölP ü k mescidi. Alemşah, Gazi Sinan, Sinan paşa, K eth ü d a, Yusus hoca, T ab ak han e, Hacı Haşan, K arabaşlı mescitleri kısmen harap ve kısmen de y ık ılm ıştır.
— 81— V \
Köylerdeki camiler 1
- GEÇEK CAMÎÎ ve M İNARESÎ U m u r bey ta r a fın dan 570 göç yılında yaptırılm ıştır. Kitabesi alınm ıştır. Y al nız m inaresinin alem inde 570 göç yılı yazılıdır, m am urdu r. 2 - MÜLK CAMİİ C A M Î : (KİTABESİ) B ena hâzihil mescidül m ü b arek fi alıdissultan îzzüddin v ed d ü n y a ebelfetih Keykavüs b in i Keyhusrev b in i . K ey ku b a t bini Keyhusrev e m irü lm ü m in in zıllullahi filâlem em ir alem Doğan bin Aslan sene erb au Ham sin ve sittem ie 654.
Türkçesi Bu mescit Keyhusrevin to ru nu , K eykubatın oğlu Key husrev; onun oğlu zaferler ve fe tih le r babası S u ltan Key kavüs zam an ın da y ap tırıld ı Keykavüs m ü m in lerin b ey i ve A llahın gölgesidir. Bu m escit S an cak tar Aslan oğlu Doğan içindir sene 654. 3 - HAMAM K A RARİSARINDA Kİ CAMİ : E m ir , Sey fettin kızılbey ta ra fın d a n 657 göç yılında y aptırıldığı ifoni b ato d a da yazılıdır. H am am K arahisarı köyü bah sin e bakıla. 4 - ATLAS y aptırılm ıştır.
CAMİİ
ve
M İNARESİ : Î070 göç yılında
5 - A H İLE R KÖYÜ C A M İÎ: 1100 ta rih in d e mıştır. A hiler köyü bahsine bakıla.
y a p tırıl
Sibyan mektepleri 1 - TU TLU MEKTLP : 1140 senesinde V ovyuda Salih paşa tarafın d an k u ru lm u ştu r. î l k m u allim , m ektep hocası nın dedesi hafız M ehm et efendidir. V akıflar defteri S. 53, (Müftii R asih hoca bahsine bakıla). 2 1 Ç İF T E HAMAMI SİBYAN MEKTEBİ : Kılıııç m a hallesindeki Çifteler h am am ın ı y a p tıra n vakıfın oğlu Ali
efendi bini A b d u rra h ım gelerek b a b a m d a n intik al eden çifte ham am ı gelirini K u tb u d d in mahallesinde vaki m e d re se ve medrese aylısındaki cam ii şerife ve sıb'yan m ektebine a ittir. 1218 göç yılı şehit Kökmal oğlu İb ra h im , Şeyh İ b ra h im , kadı hacı Ö m erdir. Burarım ilk m u allim i usta Be k ir oğlu hafız M ehm ettir. 3 - H A FIZU D D İN MUALLİM HANE V A K FI: Yenice m ahallesinden Sarı A hm et oğlu Hacı Osman ağa gelerek Van Van oğlu Hacı Ali K alyuncu oğlu Hacı İb ra h im ve yeni h a m a m külhanı ile m a h d u t m ağaza ve d ük kân larım ı Taş medrese civ a rın d a y a p tırd ığ ım Sıbyaıı m ektebine vakf ettim . 1277 göç yılı kadı m u stafa Kâmil şahit: Melik zade Osman, Z ülfikâr oğlu Hüsnü. Bu zatın soyundan Rıza ve Süleyman Sarı oğulları sağdır (Belediyede Hacı Ali b a h sine bakıla) Sofu M ehm et efendi, Çakır Hoca b u ra d a m u allim idiler.
^
Kütüphaneler
1 - EM İNEDD İN M İKÂİL K Ü T Ü P H A N E S İ: Sölpük m escidinde idi 1500 k ita b ı olduğu v a r ittir , Kam us S. 2582. 2 - ABDÜLVEHAB K Ü T Ü PH A N ESİ : 1120 .senesi M ah m u t paşa mahkemesi küçük evkaf S. 623 No. 340 v a k fiyede A bd ülv eh ab b in i A hm et bin i M ustafa bini Ariz M ahm udun Aziz M ahm ud c a m ii, y an ınd ak i kütü ph an ey e 103 k ita p vakf edildiği sarihtir. Şu halde 1603 cilt kitab v ard ı, b u n la r Eskişehir kütüp hanesin e gö nderilm iştir.
Sivrihisarda yetişen z e v a t ROMALILAR D EV RİN D E : 1 - Esope eski Y unanın emsâl yazan m eşhur hakim lerind end ir. M ilâttan 600 sene evvel An ad oludaki F iriçy a k ıtasın ın A m uriye şehrinde doğ m uştur. Yadm on ad ın d a b ir S isam h m n kölesidir. Efendisi azat etm iştir.
Ç irkin ve fevkalâde zeki ve h akim olup A yd ındaki Licîya k ralı Kresus tarafın d an celp ve m eşhur Dilf m abedindeki k âhinlerin y alan ın ı çık arm ay a m em ur edilip b u işi y ap ın ca papaslar. ta ra fın d a n m abedin altım b a rd a ğ ım çaldı diye if tir a edip 550 ta rih in d e k ay ad an a tm a k süreriyle id am etm işlerdir. Gerek emsal y azm ad a ve gerekse köle ve çirkin o lm ak ta b u zat ile Lokman hekim beyninde çok benzerlik olmasi ve A llahın birliğine inanm ası aynı zam and a Eyyup P ey gam ber Sivasa gönderildiği ve teyze zadesi olan Lokm an h ek im in de b u ra d a olması b ak ım ın d an b u zatın Lokm an h ekim olduğu anlaşılır. Kamus S. 957. 2 - Atis: F iriçyalı genç güzel b i r çobandır. Esatiri Y u n aniye göre arz ilahesi olan Köbel kendisine âşık olm uştur. Bunun mezarı P essinuntus’dadır. Kamusul âlâm S. 34. 3 - T eufil:"Ş ark im p a ra to rla rın d a n olup ikinci M ihaP in oğludur. B ütün zam anını A bbasî h ü k ü m d a rla rın d a n M u ta sam ile m uharebe ederek geçirmiş ve M askatı reisi olan A m u ry u m şehrinin ta h r ip edildiğini işidince kederinden ölm üştür. Kamusul alâm S. 1734. B unun babası Mi hal kral olup am u riy e lid ir. 826 m ilâ tta d a ölm üştür Kamusul a l i m S. 4504. AM URÎYE gelen Selmanı Farisi veya Sel m anı pak. Bu b ü y ük insan İsfah an d a doğmuş. Babası Mecusi. olup Ateşküde idi. B ir gün b ir kilise önünden geçerken h iris tiyanlığı bey enere k k ab u l etm iş ve rnecusilerin zulm inden k açarak A m uriyeve gelmiş kendisi b erb er ve marangoz ol d uğ u n d an çalışarak b ü y ü k b ir servet sahibi olmuş. A m ur i yedeki papas kendisinin ih tiy a rla d ığ ın ı ve h ırıstiy a n d in i nin b ü tü n inceliklerine vakıf olan Şamd aki Bu h a ra y a g it mesini tavsiye etmiş. O sırada tic a re t için gelen arab alarla L ügatler : Emsal = Adab ve a h lâ k a hikm ete d air yazı lan eser. Emsali Süleym an gibi. H ak im = T a b ia tı te tk ik eden zat. K âhin - Gaipten h a b e r verdiğini id d ia eden adam. Ateşgüde = Ateşgüre ateşe ta p a n la rın ib a d e t hanesi., Me cusi = Ateşe tapan.
— 84 -
Ş am a giderken y o ld a a r a p îa r tem am en m alın ı aldıkları gibi kendisini de köle diye satm ışlardır. Ş am a v a rın c a B u h a y ra aradığ ın P eygam ber A ra b ista n d a zu hu r etm iştir. Hemen oraya g it benim de kendisine im an ettiğ im i söyle dem iş oda köle olarak Medineye gitmiş. Peygam beri zişammız. efendimiz., Sel m anın efendisiyle görüşürken Selm an,Peygam berim izin, y a n ın a gelmiş, ve e s i r - 1 lik ten hazreti E b u b e k ir Selmanı p ara ile alarak azad e t m iştir. P eygam berim iz (Selman bendendir, ehli beytim ize d a h ild ir b u y u rm u şlard ır.) (Âmuriye bahsine bakıla). Selmanı pak b ir gün Peygam beri zişanım ızm h u zu ru saadetlerine geldiğinde P eygam berim izi m üteessir görmüş, sebebini sormuş. P eyg am berim iz de İslâm iyet! yer y üzün den k a ld ırm a k üzere b ü tü n A ra b ista n m harekete geçtikle rini, Y a h u d i’l erin de onlarla berab er olduklarını, b u n a m u k ab il İslâm o rdusunun çok az b u lu n d u ğ u n u söylemiş. Selm an da, b u n a telâşe edecek b ir şey yok. Biz A eem istan d a hendek kazardık. D üşm an lar hendeği geçemez, z a rarları bize az o lurdu demiş. Derhal P eygam berim iz M edinenin etrafını 3 bin kişiye tak sim etti, kendisi de dahil olduğu halde hendek kazıldı. Bu sırada düşm an ordusu gel di, hendeği geçemediler. Y alnız bin kişiye sayılan- A m rü b n ü a b d u d , Nevfel ve birkaç kişi atların ı zorlayarak hendeği geçmişlerdi. A m rü b n ü a b d u d u n hazreti Ali tarafın d an öld ü rülm esiyle kuvvei m aneviyeleri sarsılan düşm an ordusu çe kilip gitm işler, İslâm ordusu b ü y ü k b ir felâketten k u r tu l m uştu. (T arihi İslâm dan alınm ıştır).
Selçuklular devrinde yetişen zevat S eyit N u rettin : K araca A hm et S u ltanın şey h id ir ve k a yın pederidir. ğföt 1 - Karaca. A h m e t -: Sultan Çile.keşanın b ü y ü k le rin d e n dir. S ivrihisard a sakin Seyit N u rettin hazretlerinden irşat edilm iştir. (!) (1) Sicil Osmani — Sahife sahife 55.
10 Ali
— 85 —
k ü n h ü la h b a r
c ilt 5
. 2 - .K a r a c a A h m e d in 70 b in m ürid i vardı. Şivrihisarlı S e y it N u rettin n âm u m d e’i vasilinden sec cad en eşin ir şart olm uştur. (1) K araca A h m et S ultan, N uriye bacıyı alm ıştır......... F a tm a Nuriye b a c ıy a a it m a l û m a t : Hacı Bektaş, R u m d i y a rın a geldiğinde, K araca A h m et su ltân 70 bin m üridile Sa k a ry a k e n a rın a o tu rm u şlard ı. F a tm a N uriye bacı erenlerin yem eğini p işirirdi. F a tm a N u tiy e bacı K araca Ahm edin ailesi b u lu n u y o rd u . N uriye b acın ın k ab ri Seyide h a m a m ı nın dispanser karşısm dak , d iv a n d ib in d e ve Nasreddin ho canın kızı F a tm a h atu n u n kab ri y an ın d ad ır. Kitabesi yok tu r. Seyide h am am ın ı Nuriye b acının y a p tırd ığ ı anlaşıl m aktadır. (Seyide h am am ı bahsin e bakıla). Hacı Bektaşi Veli R u m d iy a rın a geldiğinde M ah m u t hayraııî, Gel âlettin R u m i ,; Hacı İb ra h im Sultan, Karaca A h m et Sultan, Ib rık çı Sarı İsmail, .Haşan kadı, K avacık Sultan, Ali b a b a varlardı. D ap tık Em re davete icab et e t medi. Hacı Bekdaşi Veli, K araca A h m et S u ltan la Ibrıkçı Sarı İsmaîli gönderdi, T a p tık Em re o zam an geldi. Hacı Bektaşi Veli D ap tık emreye kendisine niçin tâbi o lm adığım sordu. D a p tık am re cevaben : (Erenler b e z m in de nasip verild iği zam an, H acı Bektaş adlı bir zatın adını işitm ediğ ini ve yeşil bir perde arkasından b ir zatın nasip verdiğini söyledi. Hacı B ehtaş Veli, o elin bir işareti olup olm adığını sordu. Elin ayasında yeşil bir ben olduğunu söyledi. Meğerse nasibi veren Hacı Bektaş imiş. Hacı Bek-, taşi Veli elini uzatınca yeşil beni görmüş ve D a p tık Em re şaşırarak in an d ık diyeceği yerde D a p tık Sultam ın demiş. Ve bu suretle eski adı yalnız Em re iken D aptık Emre ol m uştur. (3) K am usülalam da K araca A hm et, O rhan gazi devri meşa y ıh m d e n d ir. Cezbaye m azhar olup A khisarda m edfundur. 1 — Hacı Bektaş Vilâyetnamesinden. 2 — Kiinhülahbar C ilt 5 sah ife 55. 3 — Hucı Bektaş Vilâyetnamesinden.
-
86
-
........
-•
Eremekde is.ed e esasen S iv tih is a f lr olup ff.;2.âB4a ır; •Siytfi'b.iâfc. ra bağlı olan S ak arya ken arınd ak i K araca’ A h m e t'k ö y ü n d e m edfu nd ür. ' • Bu zata a it riıedtenler çoktur. İsta n b u l, A k h isard a med fun o ld u ğ u n u söylenirsede hakiki medfeni S iv rih isard ad ır. ( 1)
Şeyh H ayd arı Ü ry an , h u zata ait, 1 — O sm anh encüm eni ta rih in d e S. 1202 mesalikülebsar sahibi Y am erinin riv a y etin e göre Sivrihisarlıdır, 2 — Tasavvuf e d e b iy a tın d a F ak ih Ahm edin vefatından sonra Hacı Bektaş, Ahi Evren, B a y d a r Ü ryan B ab a la r Kon y a y a gidiyorlar. Şemsi tebrizi ve Mevlâne -Cel â le ttin R um î Hazretleri ile görüşüyorlar. 3 — Abdülbaki G ölpm arİım n eserinde de H ay d ar ata, Hacı Bektaşi Velinin amcasıdır, Addaî M usanın babasıdır dem ektedir. 4 — Bektaşi edebiyatı k ita b ın d a n . Ü ryan Abdal,* genç A b d u llah , Hacı Bektaş geldiler. Sarı Saltığı R u m eline saldılar, Çok şükür dertlere derm an oldular. Tavafın k abuldür, Ü ryan dediler. Bu zatın 8 nci asrın evvelinde öldüğü anlaşılm ış ise de o k ad ar a ra ştırm a la rd a kabrimin Derede olduğu b ilinem eLügatler : Çile Keşan = D e rv işle rin 40 gün b ir yere k a panıp ib a d e t etmesi ve çile çıkarm asıdır. Yalnız m ercim ek çorbası içerler. Umdei vasilin = A llaha kavuşanlar. Bezm —T o plan tı yeri. Cezbe— Dervişlik âlem inde kendinden geç me, yâni ruhun ceset le alakası kalm am ası. 1 — Istanbulda olamaz. Çünkü îstanbulun fethinden 160 sene evvel Karaca Ahmet Sultan vefa t etmiştir. Akhisardada değildir. Çünkü kaim pederi S e y i t Nurettin, eşi Fatma N u riye, bacı ve arkadaşları Kavaclh baba, Haşan K a d ı, Ibrıkçı Sarı İsm ail, A li Dede, Sivrihisarda m edfun durlar.
— 87
.iniştir,; ..Seyitgaziniar- .Üryan- baba ’ köyünde- ' kabri olması m uhtem eldir.. 22 cilt 'k ita p yazan Mesalikülebsar sahibi A h m et Y âm eri bu yazdığı eseri Şivrihisarlı H.ay.d.arV.Ür yan d an ve . Cenevizli B alabandan .naklettiğini söyler. ' KADI GELÂLETTÎN : îfani Bibi sahife 299 d a yazdığı Acemceain T ü rk ç e s i: Seçilmiş kalem ve kılıç sahiplerinden S u ltan İzzettin ta ra fta rla rın d a n Maliye nazırı (hazinedar) Şivrihisarlı NecibüttİD M ustafa ve büyük ordu kadısı Şivrihisarlı Celâlettin ve evkaf nazırı K ıvam üddin ve E m iü ü ttin yoktu. Kerimit-tift Alişir, Sultan izzettin ta ra fta rla riy le ittih a m edilerek Ilhan lılarm A nadolu V alii um um isi olan M ı n c a ğm y a n m a bağlı olarak gönderildiler. O d a hepsini Ala d ağ da ş e h it etti. (M üsam erat sahife 160 Y am eride de böyledir). NASREDDİN HOCA: 800 seneden beri adı her T ürk d u d ağ ınd a neşeli tebessüm y a ra ta n ve ölmez b ir şahsiyet olan b u b ü y ü k sima, insanların zayif nok talarını b u lu p is tih z a mevzuu y a p m a k ta ve içtim ai h ay atın gülünç cephe lerini diliyle h ırp a la y a n ve fâni h a y a ta yüklenilen izafi ve itib a rî kıym etlerle eğlenm ekte b ü y ü k b ir k u d ret göster m iştir. Hoca, S ivrihisar m ın tık asın d ak i H ortu köyündendir. Öz T ürk tür. Babası o köyde im am lık yapan A b d u llah tır. Bu köyde 1202 m ilâdid e doğmuş, babası ölünce köy im a m lı ğını b ab asın ın çömezi molla M ehmede bağışladı, Akfehire göçtü. D ah a sonra K o ny âya giderek medrese tahsili gördü. Akşehire dönerek hocalığa başladı. K adılık y a p tı, b u n la r dan d a vazgeçerek aza kan aatle kendi âlem inde yaşadı.. F ik rin i saklam aya tenezzül etm edi, düşündüklerini herkesin yüzüne karşı, söyleyişi, gülen', ve güldüren b ir meşrep ta şı ması herkes ta ra fın d a n çok d e r in . b ir sevgi tem in etti. Hoca Akşehirde 1283 m ilâdid e öldü.
1 — Z iya Ş akir : Nasreddin hoca adlı k ita b ın d a h o ca n ın h a y a tin i Şem süttin Sami hile tesb it edemem iştir. H ic retin 605 ta rih in d e A kşehir sancağın'ıc S iv rih isar kazasının H o rtu köyünde doğm uştur. B ahasının Ölümünden sonra K on y a y a g ittiğ in i, hocjtsmın kuzusunu Hallacı Mansur, Nesimi ile kestiğini söylerlerse de tarih e uym uyor. (1) ■_ 2 — İkbal kütüphanesi sahibi de şöyle y a z a r ; Boca Nasreddin T ü rk kavm i neeibindendir. A nado lu da S iv rihi sarda doğm uş ve ak şehirde vefat etm iştir. Âkşehirde, K on y a d a tahsil görmüş ve bazı yerlerde kadılık etm iş, memle keti olan S ivrihisard a h a tip lik , m üderrislik ve "kadılık y a p m ıştır. F u k a h a i hanefiyedendir. H üküm et ta ra fın d a n K ürdistana sefir olarak gönderilm iştir ve K uduri k ita b ın ı oku m ak ve o k u tm ak la vasılı illâllah olm uştur. (2) HALLACI MANSUR tasavvuf erb abındandır. İran ın Beyza şehrindendir. 306 göç y ılın d a A bbasî h ü k ü m d arla rın d an M uktedir b illâh devrinde zahiren şeriata u ym ayan bazı söz ler söylemekle ü lem an m fetvasiyle B a ğ d a tta idam olundu. Kamus S. 4451 : NESİM İ M A D Ü D D Ü N İ: Meşhur şairlerden ve ehli t a tasav vu ftan olup Bağdadın Nesim nahiyesinden idi. D ev rib ilâ t edip b irin ci M urat devrinde R u m d iy a rın a gelmişti. H alebe v ard ığ ın d a derisi yüzülerek öldürülm üştür, kam us S.4576 NASREDDİN H O C A 681 de ölmüş, h allacı M ansur 306 da id a m olmuş, Nesibi de 780 göç y ılın d a derisi yüzülm üştür. Bu üç zatın birleşmesine ta rih itib a riy le im kân yoktur. Eğer N asrettin hoca, hocasının kuzusunu kesmişse başka zatla rla olduğu anlaşılır. Lügatler : M üderrislik = Ders oku t m hoca. Cüz’i — -Azı cık. F u k ah ai hanefiye = İm am ı âzem m ezhebinin Ule ması. Tasavvuf = Dervişlik ve iç ilm i. İd am — asılmak. D ev rib ilâ d = Memleketleri gezmek, R um d iy arı — eski t a birle Anadolu. H ub bi Ali = Hazreti A linin sevgisi. (1 )
H a y a t
(2 )
Z iy a
a n sik lo p e d is i Ş a k ir
N a sr e ttin
C .
8
koca
S. 3436 . k ita b ın d a n
S .
1
-
7
3 — Köprülü zade F u a t b e y : N asreddin hoca adlı ki ta b ın d a Hızır beyin, Nasreddin hocanın nebi resi olarak gösterilmesi k an aatiy le hocanın Tirnürlenk devrinde y aşa dığı kastedilerek yazılm ıştır. Y azm a, Letaif de hocanın S ultan A lâettin ile m uasır b u lu n d u ğ u n u , b u n u n la b ir çok lâtif esi olduğunu, T im u r ile b a h a biçm ek hikâyesi A hm ediye isn at olunur. Hocanın k ab rind ek i taşın ta rih in i ve to p ra k ta n çıkarılan diğer b ir ta ş ta d a ta r ih i 368 tersi 863 dür, En b ü y ü k delil hüküm etçe elyevm m am u lin b ih olan iki vakfiyedir. Biri 665 dir, diğeri de 655 göç y ılıd ır. B u n dan 70 sene evvel ölen Sivrihisar m üftüsü Haşan efendinin eski sicillerinden ik tib as ederek yazdığı MECMUA 1 MAARİF adlı y a rım eserinde hoca 605 ta rih in d e S ivrihisarm H ortu köyünde doğm uştur. Babası A bdullah köy im am ı idi. 635 de ölm üştür. B ab asın dan kalan im am lığı, b ab asın ın çömezi Mehmede terk etm iştir. Akşehire gelerek Seyyit him e in tisap etm iş 683 de 4 — Akşehir kitabeleri k ad im Selçuklular devrine
M ah m u t H ay ran ı ve hacı İ b r a Akşehirde ölm üştür. (2) adlı eserden : H ocanın mezarı a it k a b ristan d ad ır. Bu mezarlı
ğın yazılariyle taşları Menteş oğullarının merkezi olan (Be d iid e k i) mezarın taşların a ve y a z ıla rın a benzer, hocanın m e zarının kubbesi m a h ru tî şekildedir. Üzeri çink:> k ap lıd ır, k abrin de Nasrettin efendi yazılıdır. D u v arın d a şu yazı y a zılıdır : (Bu gün k u d re t varken eyle ihsan, ihsan eylersen olmazsın pişm an, e lh a ttü b a k i v e lu m m fa n i, veiabdüâsi, ver rab b ü afv i M ehmet ancem aati sipahiy an hazreti Y .ld ır ım h a n sene 796.) Yine şu yazı hocanın Tirnürlenk devrinde y a ş a m ad ığ ın ı isbat eder . (Akşehirde kuvvetle devran eden a n L ügatler Neşeli tebessüm = isteyerek içten gülme. İs tihza = Eğlenme. İzafi k ıy m et = Zenginlikle gelen insan kıym eti. Meşrep — T a b ia t, yaradılış. ( 1 ) îkb al kütüphanesi Nasrettin hoca eserinden. ( 2 ) K öprülü zade Fuat beyin Nasrettin hoca adlı eseri S. 3 —
90
—
aneye göre hoca S ivrihisarlıdır. Akşehir, zevcesinin d o ğ d u ğu yerdir.) Hikâyesinde sık sık hocan:n S iv rih isara gittiği yazılıdır. Ayrı b ir yerde de 705 de öbıı M ehmet çelebinin k'.zı H fo ib en in k ab ri v ard ır, hocanın ailesi olması m u h temeldir. (1) 5. — K am usülâlâm da ; Zürafadan b ir zat olup Hacı Bek ta ş ile m uasır olduğu mervi ise de, d e h a eski olup Selçukl ı l a r zam anın d a yaşaması m u h tem eld ir. Bir çok lâ tif eleri ve nükteleri vardır. Adı b u h ususta d arbı mesel olm uştur. (2) 6 — Sivrihisar m üftüsü Haşan efendinin 1275 tarih in d e yazdığı Mecmuai m aarif adlı eserinde hocanın Sivrihisarm H o rtu köyünde 605 göç y ılın d a doğduğu ve babasının ölü m ünden sonra Akşehire giderek 681 ta rih in d e v efat ettiğini y azm aktadır. (3) 7 — K em alettin Şükrünün N asrettin hoca adlı eserinden : Hoca S ivrihisarm H ortu köyündendir. Babası o köyün im a mı A bdullah efendi, anası da S ıddıkadır. Babasının ölü m ünden sonra Akşehire giderek orada ölmüştür. (4) 8 — İsp arta m ecm uasından : İsmail H âm i D anişm endin C u m h u riy et gazetesine yazdığı bir- m akalede Nasrettin ho canın Kastamoııili ve Çoban ’ oğullarından olduğu, vezirlik ettiği, k ad ılık ettiği y azılm ak ta ise le Hoca S ivrihisarm H ortu köyündendir, Tim ürlenkten çok evvel ölmüştür. (5) 9 — Şeyh Vefa k ita b ın d a d a : H ocanın Selçukluların 90. S. L ügati arı : E l h a t tu —Yazı. Be k i —B akidir. Vel öm rü fani —1İnsan h a y a tı fânidir. Elâbdii asi — Kul isyan eder. Ve R abb u afvi — Allah d a afv eder. Sipahi Eskiden s ü vari askerine derlerdi. (1) (2) (3) (4) (5)
A kşeh ir kitabeleri M u s ta fa Cavit S. 10 K a m u s sah ife 457T. M ecm uai m a a r i f adlı eserden. K emalettin Ş ü k rü n ü n N asrettin■ hora adlı eserinden S. 3 İsp a rta mecmuası Cavid A d a n C, 7 den.
-
91 —
son devrinde yaşadığını, adının N asıruddinden bozm a ol d u ğ un u söyleyenler varsa da, b u n u n Bursalı L a m i’i ve İs mail Beliğ gibi zevatın ifadesine uygun olmadığı görül m ektedir. (1) 10 — Kocanın kızının k a b ir taşı kitabesidir. ARAPÇASl F atm a, h a tu n b in ti .Nusrettüddin nusr.at teg am m edehü m allah ü bi gu franihi m ııhalled fi Şaban sene sebu ışrin seb’a mie. (2) TÜRKÇESİ N asrettin hocanın kızı F a tm a h a tu n u n k a b rid ir. Yüce Tan rı kendisini ve babasını rah m eti ilâhiyesine ve af fi ne nail, etsin. Sene 727 11 — K ocanın H o rtu köyündeki ev h a ra b e si12 — Bu köyde hocanın soyundan b ir çok zevat. Hocanın torun to ru n u Celâleddin beye a it Sivrihisardaki e se rle r:
ve onun oğlu Hızır
1 — Celâleddine a it medrese (medreseler bahsine bakıla). 2 — Hızır beyin K urşunlu m ahallesindeki evi olup, g i derken m ektep baline ifrağ ve vakfettiği. H ıd ı r b e f m ektebi evkaf- idaresince satılm ıştır. H alen evdir. 3 — H ıdırb eyin K ubbeli m ahallesindeki mescidi. 4 — Bu mescide vakf edilen Sadıkbağı ye îğ deeik köyü vakfiyeleri. 5 — H îdırbev ev lâtların a a it ristan.
bu
mescide b itişik k a b
6 — H ıd ırb e y in oğlu Sinan paşa F a tih in g azabın a uğ ra d ığ ın d a S iv rih isara gelmiş, giderken o tu rd u ğ u evi mescit haline getirilm iştir. Sinan paşa mescidi harabesi m evcutiuur. ( 1 ) S e y h V e fa kitabından S. 34 ( 2 ) Nasrettin hoeantn k ız ın ın kabir taşı tarihi 727 dir, —
92
—
7 —• H ıdırbey 843 senesi S iv rih isar kadısı iken E m in ed d ini Mikâil kervan sarayın ın cami haline getirdiğine ait k i t a be, (bu k ita b e için H ıdırbey ve U lucam i bahislerine dakıla). HOCAMIZIN YAŞADIĞI DEVİR : 1 — İlk Hacı Bektaş ile m uasır olduğu riv ay et oluuursa d a d a h a eski olup Selçuklular devrinde yaşadığı, kam us S. 4577. 2 — Selçukluların son devrinde yaşadığı. Y ani 505 göç y ılın d a doğduğu 683 göç y ılın d a öldüğünü Z iy a şakir, Ke mal ed d ini Şükrü, K öprülü zade F u a t bey, 'm ü ftü haşan e fendi ve H a y a t Ansiklopedisi ile R urhaneddin çelebinin eserlerinden. 3 — İkbal kütüphanesi şahidine rinde yaşadığı.
göre O rhan
gazi dev
4 — T im u rlen k devrinde yaşadığını Şekayık, E vliya ç e lebi y azm ak tad ırlar. Şu vesaik'a. göre m üştür :
605 de
doğm uş
Hocanın T im u rlen k devrinde Hocanın to ru n u olduğu gayretiyle zade Fuad beyin m ü talâasın a göre nu değildir, to ru n u n u n to ru n u d u r
ve
683 ta rih in d e öl
yasadı İması H ıdırbeyin olsa gerektir. Köprülü H ıdırbey H ocanın to r u ki, en doğrusu da b udur.
1 — Hocanın udi Hasandır. (1) 2 — Bahasının adı Â b d u llah trr, b ah âsı 635 de ölm üştür. 3 — Anasının adı Sıddıkadır. — —
____ ......................................_
( 1 ) Hoca bir gün Alâeddin K e y k u b a d m yan ın d a im iş. H e p endaht etmişler Hocaya senin bu işte bilgin yokm u deyince, Iioca oku alarak bu da Nasrettin Haşandan d iy e atarak hedefi bulmuştur. B ir giin mahir bir hakkak gelir, mühiir kazarım her h arfi bir akç a v a . Hoca mühürcüye vararak »H is» kas; y a n i H aşan üç h a r f olduğu halde eski y a zıd a «His» iki h a r ftir , mühürcü mühürü kazdığında I h ’nın noktasını S in ’in çanağına k oy demiş. Bu nükteye hayran olan mühürcü para almamış.
4 — Hocanın doğduğu yer S ivrihisarm H o rtu köyüdür. 5 — 605 ta rih in d e H o rtu d a doğmuş ve 681 y ılın d a A k şehirde ölm üştür. 6 — T ahsili, evvelâ Konyadır.
b ab asın d an ,
sonra da A kşehir ve
HOCANIN VASIFLARI : Ne Çuha, ne de A ra b la rm Ebudilâm esi, ne Acemin D ıh kı gibî üm era d a lk a v u k la n , bizim h ocam ıza m uadil o la mazlar. H idaye kurken M evlâna Celâleddin R um ınin vâsılı ilâllah o ld u ğ u 'o ğ lu S u ltan Veledden m enkuldür. Hoca da K u du riy i o ku yarak ve o ku d arak vasılı ilâllah olm uştur. : B ir gün Şeyh R ü k n ü d d in 11 ar-ay a d em iştir ki; Oğlum şu nüktelerini 300 e ib lâğ et de, sana nükdedanlık tacı gev d i rey i m. Hoca dem iş ki; Şeyhim h im m e tin v a r olsun, ben iki yüzlülüğü bile idare edem iyorum . Üç yüzlü o lu r sam beni kiç kim sa kab ul etmez, der. H ocanın n ük teleri nin 295 i geçmediği a n la şılm a k ta d ır. H ocanın n ü k te le rin den b ir kaçını teb erru k en yazıyoruz. B irk aç kişi gelip Hocaya; sen Hoca geçinirsin Farisi bilm ezsin, demişler. Hoca da; niçin bilm eyo ru m ? Öyle ise söyle derler. Hoca da: h o c a n in
nükteleri
Kahpe felek eğri b üğ rü dünerest, Kâfir soğan k a t k a t u rb a geyerest. Hoca b u nasıl Farisi demişler. O da; Esi leri g ö rm ey u rmısınız, dem iştir. Bazıları da h ikây ey i şu suretle a n la tırla r : R eftem becayı serviler görd üm 9 k u r t amedend. B ir kaçını patırdadım b ir kaçı tarla m irevend. Serviler denilen yere g ittim , 9 hoca geldiler. B ir kaçını susturdum , b ir kaçı korkusundan ta rla b o y u n c a gidiyorlar. (1) (1) Hocanın s efir olarak Acemislana gittiğine göre, A cem rsyi çok i y i bilirdi. Türkçe ile karışık olarak söylemesi Inlmemesliğinden değildir,
-
94 -
Yunus Emre R ivayet bu veçhiledir k im S iv rihisarm şim alinde Sarı karyede Y unus adlı ekincilik eden fak ir b ir kişi vardı. Sı ğırının üstüne alıç koyup dergâha geldi, hediyeyi verdi. B uğday istedi. Hacı Bektaş, alıcın her danesine nefes ede y im dedi.| Üçüncü d e ıa te k ra r etti, istem em dedi. Buğdayı verdiler giderken yold a nedam et etti. Geri döndü. Hacı Bektaş, nasibin Em reye verildi dedi. Em re de Y unüsu der gâhın o d u nculu ğu na tây in etti. 40 yıl orada kaldı. Bu m ü d det zarfında hiç eğri odun getirm edi. Şeyhi sorduğunda, senin d erg âh in d a eğri odunun bile yeri y o k tu r dedi./ Bir Erenler meclisi k u ruldu . Y unus Göy ende derler b ir Y unus daha, vardı. T a p d ık Em re vecde geldi, Göyende Y u nusa söyle dedi. B ir kaç kere te k ra r ettiği halde eevap ala m adı. O duncu Y unusa dönerek, hayd i a rtık k ilidin açıldı. Hacı B ek taşm sözü yerine geldi dedi. B u nu n üzerine Y u nusun hicab ı açıldı. Derhal beliğ ve aşıkane n u tu k lar, İlâ hiler söylem iye başladı. 1 — Yunus, S ivrihisarm şim alinde San köy denilen b ir yerde çiftçilikle meşguldü. (1) 2 — Y unus şeyhinden k açtık tan sonra rastgeldiği sey y ah lard an . kendi kadrin i öğrenm işti. Bunun üzerine Tapdık Emre, kendini anladın b u ra d a duram azsın âsami a ttığ ım yere gider, orada irşad edersin demiş. Yıınus b u asayı ta m beş sene aradı, n ih a y e t Sarı köyde b u ld u ve orada irşad e tti ve orada öldü. (2) 3 — Y unus Emre, Bektaşi
an ’anesine
göre S ivrihisarm
L ü g â tiar : Göyende = söyleyen. Yecd = D ü ny âd an h a beri olm ıvarak kendinden geçme ve b u geçmenin verdiği zevki mânevi. Ilica p = Perde. Beliğ = düzgün söz. ( 1 ) M utasavvıflar tarihi S. 299 ( 2 ) S a s a v v u f edebiyatı S. 80
San köy ündedir. - Orada çiftçilikle' meşguldü. Tapdık’m ölü münden sonra Sivri hisara geldi, (i) 4 — Şeyh baba Yusuf mahhnbiye adlı ri hisarı överken şöyle d i y o r ;
kitabında Siv
''Yedi nci vecih budurkim bir nice zaîi ekme! Velilerden her biri zâti kürnmei Olurlarmış miıdam pür mesti halef Edip gark anları envarı sıibühajy Azizlermiş hususa Yu sus Emre. Filermiş uzlet bu yerde uyup Em rey o Bu yerdedir bu zümrenin mezarı Müşerref eylemişlerdir bu d i v a n . , r; - S 5 — Kemalde sahıhünesep .olmak şarttır. Köylü, olmak kemâle mani değildir. Yunus Emre Sarı köylü olduğu gibi Hacı Bayramı Veli de köylüdür, bir çök kemale erenler köylüdür. (2) 6 — Vecihî paşa zade Kemal , paşa külliyatım] an : CenI hı şeyh Tapdık Emrenin dervişi olmuştu. Kibâri evliya dandır. Anında vasfı hu günaki bir sarı karyede oturmuştu sak aryanın. Keramet şehrine olmuştu deryayı feyzi ara7 — Müstakim zade Süleyman Sadede!in cümlelimi)ica bın d a Yunus Emrenin Miratülâşıkm. M işkâl ifsadı kın adlı bir eseri olduğunu ve bunun hemşehrisi şeyh baba Yusuf tarafından şerh edildiğini. 8 — Kâtip çelebinin keşfüzzununda bu iki kitabın Y u nusa ait olmayıp, Yunusun hemşehrisi şeyh baba Yusuf Yunus Emrenin zannüe şerh ettiğini. Lügatler: Zâti ekme! ---Olgun insan. Pirr mesti halet == Aşkı İlâhinin verdiği zevkle sarhoş. Envari sübuhat = Teşbih ve takdisin parıltıları. Kibâri evliya — Evliyanın Allaha ulaşanların büyüklerinden. ( 1 ) Vilâyetnameden. ( 2 ) Vilâyetnam eden K em al paşa. 1001 hadis kü lliya tın d a n . -
96
-
Yakıati- ü
f
t
a
d
e
d
e
;
- - •'
Sakın gönül tarlasın su sığırın girmesin. beytin i b a b a Yusuf çok yem ek yemekle şerh etti; Lâkin h a k ik a t onun şerhinin verasm dadır. ~ : ■ Kaygusfe* şu suretle şerh e d iy o r: Allah T anrı y ara d a n Gel içe gör curadan -Y ar ile y a r ola gör A ğyar çıksın aradan Sakın gönül tarlasın .. - Su sığırı girmesin Key sakın uçurursun kan dili .minareden..(i) Bu yüksektir. . . .. . 8 — İb ra h im Hakkı K onyalm m A nkara k u y u d a tı arşi- : r in d e b u lu n a n K anuni devrine a it b i r ily a z ıc ı-ta ra fın d a n No. 580 de tesadüf ettiği diğer b ir k a y ıtta Y unus Emrenin Y unus em irbey tan ın d ığ ın ı Eskişehir Sivrihisar kazasına bağlı Sarı köyünde b î r çiftliğe sahip olduğunu h a tta bu çift liğini ayni yerdeki zâviyesine vakf ettiğini h ab er verm ek tedir. İb ra h im H akkı Konvalı 7 gün m ecm uası S. 624 ö — Yine Y unus Em re soyundan yaşayan hem şehrisinde H udavendigâr livasının S ivrihisar nahiyesine bağlı Sarı k ö yünde Yunusun zâviyesi ve Y unusun ah fad ınd an Osman oğ lu Şeyh Mehmedin tasa rru f ettiği iki çeltik tarla sın d an hahs o lunan bir senet vardır. Senedin A bdülm ecit (sultan) ta ra fınd an verildiği kay ıtlıdır. Y unusun m en âkıbini yazan torun u Osman oğlu Şeyh Mehmedin y azdığ ına göre uzun zam an K aram an o ğ u llan ve yeniçeriler elinde kalan zâviye v t gay rim enkul yeniçerilerin ve bektaşiliğin ilgasından sonra sul ta n M alım uddan sonra Y unusun evlâd ve a h fa d ın a verilm iş tir. H âlim Bakı Kontes den. 10 — Sarıköy: Karam an oğlundan Osman oğulları ala rak Şivrihisarlı Yunüs Emreye çiftliği s a ta rla r oranın ü ş rü Lügatlar. Verâ = B ir şeyin arka ta rafı, geri. Ciira -= bir yudum da içilecek şu, zâviye —B ir devrişiu içine çekildiği hane tekye. 1 —- Vilay-etnameden.
-
97 —
nüde savaşda y a ra rlık yapan Y ünüsün evi adi arın a verirler Y unus orada k alıy o r ve oraya gömülüyor. 11 — Gemaziyel evvel 1317 ve 1329 ta rih li b e ra tla m ü tevelliliği tasdik edilen Kâmil Y a k a r halen b erattır. M eaakib inin en sonunda Mulla Kasımın Y unus h a k k ın da bir şiir yazdığını ve M ulla Kasım evvela M e v la ^ a y a g id ip bazı şeyler sormuş M evlanaya Y u nu sa gönderdiğini ve b u suretle Y unusu intisap ettiğ ini ve aynı zam anda Y u n u sun Ş ivrihisarlı olduğunu şiirlerind e-y azdığın ı söyler. 12 —- Yunus Em reye S ar/ köy verildiğine d a ir 701. t a rihli vakfiye soyundan olan Kâmil Y akardadır. 13 — Mecmuai servet fünu nd a S. 2331 de İ s m a il Uyanı sın yazdığı eserde Y unusun Şivrihisarlı olduğu. 14 — Sitad m atb aası, İstan b u l Gök alark m ın yazdığı Yunus Em re k ita b ın d a Yunusun Sivrihisara bağlı Sarı köy den olduğu, 15 — Seiâmi M ünir y u r d a ta b m Y unus adlı eserinde 16 lâm ii çelebininin Nefahatülüns tercüm esinde Yunusun Sivri hişarlı olup Sarı köyde medfun b u lu n d u ğ u n u y a zm ak tad ır lar. Şekayıkdada T a p tik Em renin Sakarya Nam nehre yakın b ir köyde otu rd u ğ u n u , Yunus Emre de şeyhine odun ta ş ı dığını yazar. K am üsulâlâm da d a Böiulu olup Porsuk suyunun S ak aryaya' karıştığı yere y a k ın yerde zaviyesinin b u lu n du ğu nu . B ü zilıap Sakarya suyunun çok yerlerinin B oluya bağlı olduğundan ileri gelmişrir. Kullar, Köseler, Kıran h a rm a n ı nın çok eski zam anlarda Boluya tâ b i olduğu vakfiyelerin den an laşılm ak ta ise de Sarıköy hiç b ir zam an Boluya tâb i olm adığı ve S iv rih isara bağlı olduğu vakfiyelerle sab ittir. H alim Baki Konterin tesb it ettiği gibi Yunus Emre S iv rihisarlıdır. YÜNÜSÜN T A R İK A TL ER İ : Bektaşidir. Bektaşîliği Ho rasanh b ir T ü rk k u rm u ştu r. Bu ta rik a tın şeyhleri ve d e rLügatîar : M en ak ıp — Fazilet meziyetler. O k u yu p yazm a bi imi yen. -
98 —
Zihab — Zan. Ümmi ■ —
vişleri yüksek heyecanlarım saf Türk dili T ü rk vezniyle yaz m ışlardır. Yunus d iv a n ın d a A b dü lkadir Geylam hazretlerini övüyorsa d a k ad rî değildir. B ektaşidir. '^B ektaşilik 'b â t si r e bakıla). Y unusun üm m i 'olmadığı:- Şekayıkdâ ümmi" b ir derviş olduğu aşık çelebide d e-o k u m ak kastettiği- halde hürufi te-- " r hecciyi ikm ale dili v arm ad ığı ve dönm ediğini y a z m a k ta • d ırlar. M utasavvuflarda zahir. B atm hal ve kal ehli olarak tarif ederler. İlmi zahir, yani medrese, ve m ektep-ilim leri:, ilim değildir, llrn i b a tın k i iç ilm idir. Zahiren alim olan cahil sayılır. Çünkü ilm üledünnü bilmez. Y u n u s,-İra n ede-' b iy a tm d a k i kaidelerine ve belâğatına vakıf olm am akla b e rab er Mevl ân an m şiirlerinden zevkıyapolaeak derecede ede b iy a tı farisiyeye aşina idi. Felsefeyi tasav v ufu M evlânadan hiç b ir suretle dun olm ayan b ir kabiliyeti maneviyeye ile kavrayan ve onu emsalsiz b ir surette en b asit k a lıp la r a l tın d a ifadeye m uvaffak olan b u b ü y ü k insan h u ru fu telıecciyi edadan kasır değildir. Şekayık ve aşık çelebi onun, m anevî mertebesini yü kselt mek için bu rivayeti kemali ehem m iyetle şiirlerinin b ü s b ü tü n lâ h u tî m ak am dan ç k tığ ın a kail olm uşlardır. Y unusun İlâhilerinde Bektaşi nefesleri 'görünür, insani telâkkilerden kısmen orucun ve nam azın lüzum undan b a h seder. N u tu k ların d a en çok v ah d eti v ü c u t felsefelerine ait galyanlı ve heyecanlı parçalardan m ürekkeptir. Bu b ü y ü k h ak ik ati gafillere a n la tm a k için h ay k ıran ilâ hî âlim felsefe telâkkilerine sistemlerine İranî ve İslâm î an anelere ta r ih i en b iy a y a b u n la rın tek m il s a fa h a tın a Hallaç H uru fu tekecci — Hece harflerini birbirine vurarak okumak. H al ve kal ehli ; Hal — İç ehli. K a l ehlt — Göründü ğü gibi, llrniledüıı —- İç ilm i. Zevkıyab — Zevk almak. E d e b iy y a tı Far i s i y y e — Farsça ebebiyyata aşina. Felsefei tasa vvu f — T a s a v v u f fel> sefesi, Vec'd ■ —- M a sıvadan dünyadan geçerek aşkı İlâhi ile kendinden geçmek. Hevengiz — Korkunç.
— 99 —
.
ve İ b ra h im E d hem in m enkıbelerine, Ab;dülkadir Geylânî ve Ali Resule a it m enkıbelerine beliğ ve İlmî işaretler va^dır.Y unusun üm m iliğ i a n ’aneye hiç tev afu k etmez. Müt as av vı fan e vecdi hu zu r ile bazan aşkın ulvî ve esrar aîûd m ah iyetind en bazan da k ıy am etin h e r i engiz velvele sinden ve b azan d a cennetin sütlü ırm a k la rın d a n ilâhî b ü l bü llerin v a h d a n iy e t nağm elerinden bahseder. V akıatı üfiad ede M evlâna Celâleddini Rumî. M eratib i m aneviyeden h a n g i m ak am a varm ışsam şu Türkm en kocası Y unusu benden dah a evvel vardığ ın ı gördüm dem iştir. (Mevlâna d a Türkm endir). YUNUSUN NEREDE MEDFUN OLDUĞU: 1 — B ursada Çelebi Sultan M ehmet türbesi y a n ın d a Şibli m ahallesinde Abdürezzak dergâhında Y unus ve Afedürezzak ve aşık Y unus adlı üç k a b ir, b ir de k itab e m evcu t tur. Bunun Seyit A h dü llâtif h u lâ sa tü lv e fiy a tm d a yazdığı gibi Feylesof R ıza Tevfik de burası olduğunu yazar. 2 — Saruhan sancağının K ula ve Salihli kazaları a r a sımda Emre adlı 40 haneli b ir köy olduğu ve b u köyde k â rgir b ir tü rb e v ardır. T a p d ık Em re ile ah fadın ın ve kapı eşiği önünde de âşık Y unusun mezarı vardır. Mezar ta şla rın d a k ita b e yoktur. T e tk ik a ta göre b u m ezarlar n ih a y e t elli altm ış senelik k ad ar olduğu. 3 —- E rzu ru m a b ir b uçuk saat mesafede P alan döğenin şark ın d a E rzuru m y ay lasın a b ak an T u tc u köyünde T ap dık Em re ile Y unus E m renin türbesi vardır. 4 — Bursalı İsm ail Hakkı hazretlerinin rivay etin e göre Yunus Em re ye T a p d ık Em re ile şeyhleri Sinanın k ab irleri b ir k u b b e altın dadır. Ve Keçiborlu kasabasındaki G âdirihurn y an ın d ad ır. 5 — L â m i’i çelebinin N efehatülüns tercüm esinde ve zey lindeki rivayetleri tereih ederek Y ünüsün Porsuk suyunun
-
100 —
Sakary ay a birleştiği yere yakın mahalde medfun b u lun duğu, kalıyor ki diğer rivayetlere göre t am am en müsbettir. 6 — Bu son rivayeti yani Sarı köyde medfun olduğunu teyid eden eserler : 1) Şeyh b a b a Yusufun M a h b u b iy e (Yunus Emre bahsine bakıla).
k ita b ı n d a k i yazısı,
2) Sarıköy irşat mıntıkasındaiadır ve hakiki mezarı Sarı köydedir. Servetfünun S. 2331 Rıza Tevfik Yunusun k a b r i ni Bursada olduğunu yazıyorsa da hakiki mezarı Porsuk suy unun S ak ar yay a karıştığı yere yakın ve şimendüfer hat.t ın a beş d ak ik a mesafede bulunajı Sarıköyde medfundur. Selâmi Münür. ^ 3) Yunus un kabr i Sivrihisarm Sarı köyündedir. Sitan m atbaas ı, Yu nus un bir de K a r a m a n d a kabr i olduğu söyle n ir L â m i’inin tarif ettiği Sarı köyde Yunusun, İsmail H a k kının tarif ettiği yerde de Emrenin kabirleri olması m u h temeldir. VARILAN NETİCE : 1 — Yunus Emre Sivrihisarlıdır. H ü kü met konağına b i tişik yerde halen hapishaneye katılan b in a Yu nus un z a v i yesi ve dergâhı idi. Yakın za man a kadar Kadri ve Bektaşi ta rik a tl arı zikri ya pılırdı. Bu zaviyenin t a m karşıs ında so yunda n olan Kâmil Yakarın evi vardir ve b u zatın soyun dan yeğenleri Lütfi, Celâl Atasoy halen sağdır. 2 — Yu nu su n kab ri Sarı köydedir. Beş altı sene evvel binlerce kişinin iştirakile y ap ılan b üyük törende b u husus katiyetle tesbit edilmiş m u n t a z a m bir türb e yaptı rı lm ıştı r. Bu uğurlu îşde maddi vç manevi b ir çok fedakârlıklar y a pan H alim Baki Kouteri Siv ri hisarh la r nam ına hürmetle anarız, yüce Tanrı razı olsun.
Yunus Emreyg ait burada okunan Mevlidi şerif H ilk a ti m u k a d d e m m u h te re m nebi i n d i İlâhide k a d r id i r Celi C ü m le E n b iy a n ın efdalı S u ltan ı enbiya M u h a m m e t A h m et E m in e a n a m ız onun a n a sı Silsileden gelen N u r d u r m ây esi A b d u lla h h az reti b e ş e r b a b a sı Seyyidülenbiya M u h a m m e t A h m e t A n a sı s a d r ın yıkadı ^evkan mSû etti M u h a m m e t Z u h u ru n d a as!a g ö rm ed i za h m e t  hsenülenb iye M u h a m m e t A h m t t S u p h u s a d ık yakdı dün yay a geldi H uri?er n u r u n d a n h a y re te daldı Ceurseî h a r ir ia d e n itb a s geydi E şrefülenbiya M u h a m m e t A h m et E m in e g ö r d ü k im c iğ e r p a re s i fasih söyler t Diii ğ ü z ’I simas> Tevhidi k e lâ m d ır secdede başı : S e rd a rü le n b iy a M u h a m m e t A h m et Kâbeye k a r ş ı ederdi d u a :Ulu m ev lâsm ı eyleyip senâ Ü m m e tin in afvı için ed e rd i d u a ;: M ah b ubü len biya M u h ı m m e t A h m et N u ru n d a n m ü n e v v e rd i d u â le m : Dikildi k u d re tte n üç dan a â le m O m u z u n d a n b e r k u r u r ol n u r i h â îe m S iracüîenbiya M u h a m m e t A hm et M ansuru m e n ş u ru n d a y a z ılı ; S in ek k o n m a z vücuduna hasılı în s ü cinnin P e y g a m b e r i hazreti M efharüten biy a M u h a m m e t A h m et Yere d ü ş m e z M a h a o jm e d ia göigesi N u r u n o lm az a s la yerde sayesi A zam ü le n b iy a M u h a m m e t A h n e t Aslı n u r d u r n e s il Adem zübd ssi Mevlidi şerifin ıdı k ü b ra d ır Senin güzel kokun cana sefadır Yunus E m r e k ap ın d a kedâdır H a te m ü le n b iy a M u h a m m e t A h m e t
Miraciye Yunus
Emre dergâhında okunan
Ya C ebrail s e lâ m söyle d o stu n a C e m a 'in g ö stere n o i’m ü ş t a k ı m a
Gelsin M u h a m m e d in a r ş ın a ü stü ne R e s u lü m M u h a m m e t sevgilim Ahmet
O ncalaym hiç b i r k u l y a r a t m a d ı m ; Anın b i r sö îü n iki etm e d im Ü m m e tin i cehennem de y a k ı a a d i m : H a b ib im M u h a m m e t m a h b u b u m A h m et O n u rd a n h a lk s ttim ayı güneşi A h m e d im d ir en biyala r b aşı M u h t a r ı m A hm et m ü m ta z ı m m u A nunçün y a r a t t ım eflaku arş? h arn m e t is m in i is m im i n y a n m a yazdsm Alüevlâdm ı m u t a h h a r k ıld ım M a h m u b u m M u h a m m e t MeraduL iv a ilh a m d im i m a h ş e r d e v e rd im hum A hm et B enim M uhanum edim b u r a k a binsin; B ütün m evcu datı seyretsin Nice b in k s l â m ı m b u gecede d ia - : Kminim M u h a m m e t e n v a rjm Ahlesin m et Yunus e c ^ r gelin k a d r in i bilelim : A lüev lâdm ı candan sev elim R u h u için salavat v erelim : Şefaat k a n im iz d ir n u r Ahmet.
(Lügatlar 103 ncü sayfada) 102 •
*
Hızır bey.
~ \—
i. — Nasreddin hocanın nebi residir ve Gelâletthıin oğjruy • dur. Buna ait mehazlar : ' 1) H âd ık atü le ey m î S. i l ' ' : 2) Riyazi irfan C. 32227 ' r 3) İlildika G. 1 S. 35 4) Naci esami eserinden S. 133 5) Esi af- eserinden • ........ ' 6) Aşıkpaşa zade zeylinde S. 23 de 2 — Hızırbey, babası Celâl etti a S i V i i h i s a r d a kadı iken doğmuştur. . ' • 1) T a cü tte var ih C. 2 - S. 449 ‘ 2) Kün hülah bar Rükün 4 S. 2^,9 3) Hâdikatülcevami C. 1 S. 89 4) Latifi tezkiresi S. 116 ' ... 5) Vefik paşa lehcei Osmaniye 6) İ b r a h i m A lâ a tt in meşhur a d a m la r ansiklopedisinden 7) Şeyh Vefa k itab ın d an A b d ü lk a d ir Erdoğan S 34 8) Şemayıkı S. M İ 9) Kamusülâlâm C. 3 S. 2047 ........... 10) Osmanlı müellifleri 3 — üızı rb ey ilk evvel babası Celâl beyden bilâhar e de Mevlâna Yekândan tahsil etm işt ir ve Molla Yekâna d a m a t olmuştur. (1) ( ! ) Hı zır be y ilk tahsilini babası Celâlettinden, ondan sonra da Mevlâna Yekûndan almıştır. Bilâhare kızını a l ı p damadı olmuştur. Y u karıdaki eserlerin hemen hepsinde bu husus yaz ıl ı dı r. . LÜGA TLER : H ilkati m u k a d d e m —- Ruh itibariyle en evvel y a r a tıla n M u h te re m nebi — s a y g ılı P e y g a m b e r. In diiiâhîde — Allah n a za rın da. Celi — Açık, a ş ik â r , S * â ır — Göğıis. Fevk — Y ukarı T u i û ğ — Dc ğ m a k . A h s e n ü le n b iy a — P e y g a m b e rle rin en güzeli, S u b h u s a d ık — S a b h vakti. Ha t i r — îpek. DüaL*m — Dünya, a h i r e t . N u ri h at «m — M ü b a re k o m u z u n d a m ü b ü v v e t m ü h r ü M a n s u r a . m e n ş u r u n d a y azılı — İs lâ m dirticin bütün dünyaya y i yıl şs ( N a s ıü n m instllah ayetiyle a n l a şılır. Sâye — Göi4c. îdi k ü b r a — B üyük bayı Em. C eb ra il — T a n r ın ın b u y r u ğ u n u P a y g a m b jre g iti ren Melek Âl Ehli b-syti P e y g a m b e r i ki b u n la rd a : Ali, F a tım a , H aşan, Hüseyin efend ilerlm izdir. P e y g a m b e r i m iz n nesli b u n la rd a n gelir. M em d u h ~ Ö ğülfn.
-
103 —
MOLLA YEKÂN KİMDİR ; H alilin torunu ve Arm ağa n ın oğlu Mehmet'tir. Aydın vilây etinde b i r ho cada okumuş bilâha re Şemsettin Fenarîden okuyarak, Şemsettin F e n a r înin ölümünden sonra Ulema reisliği ve kadı askerlik makamı Molla Y ekine verilmiştir. F a k a t ayrılarak Hacca gitmiş ve oradan gelirken Mısıra uğra yıp Molla Güraniyi getirmiş. Sultan M urat (bize hediye ne getirdin) deyince, Molla Gü raniyi getirdim demiş Bu suretle Molla Güranî F a ti h Sul tan Mehmecli okutmuş ve hocası olmuştur. Molla Fen arı kızım Yekane vermek istedi. F a k a t Molla Yekân (Aydında ki) hocasının kızını a lm ay a söz vermişti.' Molla Fenarînin kızını almadı, Fenarinin evlâtları hasım oldular. Bursada kadı iken b ir mes’ele için h ü k ü m verdiğine, haksızdır d i yerek itiraz ettiler. Ulema meclisi toplandı. Yekân dedi ki: Gerçi b u mes’ele bizim mezhebimiz üzerine câiz değildir. Ziifer mezhebine gö% caizdir. Bu gibi zayıf iç tihatlar ka dının h ü km ü ile kuvvet b u l u r ve bozulm ak tan salim olur. Ben bu hususu hü km ettim . Siz ka a d ir iseniz bozunuz de yerek, Fenarînin oğollarını susturdu. Şekayık S. 100 A r m a ğan mahallesi b u zatın ad ın a konulmuştur. Bir çok ar aşt ırm alar neticesinde Hızırbeyin Nasreddin hocanın to ru n u değil, to ru nunun t o r u n u olduğu ve Celâl beyin oğlu olduğu anlaşılmıştır. Bazı eserlerde, Hızırbeye Çelebi denmesi dolayısiyle Mevlâna Celâleddin R u m î haz retlerinin soyundan olduğun u yazarlarsa da, Çelebi d e n m e N O T : Çelebi d e m e k o za m a n ın âdetin e gö re nazik, sev im li ve i l i m n a m ın a gelse g e re k tir. S iv r ih is a ra a i t bir çok vakfiyelerde çelebi kaydına te s a b ü f edilir. 720 göç yılı ta r i h i n i ta şıy an ve A n k a r a evkaf u m u m m ü d ü rlü ğ ü n d e S. 183 No. 133 kaystlı b u lu n a n b i r vakfiyede M elik ü lm ü fessirin Efdalül m u h a d d is in . A h m e t bini A rif Çelebinin Bafoadat köyünü S iv rih is a rlı Azize s a ttığ ı. B u k a d a r öğülen b i r zatın en az 88 y aşın d a e l m a s ın a v® k end isin e değ il, babassna A rif Çelebi d e n diğ in e göre Ç elebiliğin m evlevilerden d a h a evvel olduğu, M evlana h az re tle ri 672 ta rih in d e vefatların a gö re za m a n ı s a a d e tle rin d e m evlevilere Çelebi den m ey ip o n u n y erine geçen H ü s a m e d d in Ç elebiden s o n ra Çe lebi adını a l m ı ş la r d ı r .
siyle lebi ku p lebi
Mevlâna- s o y u n d a n - o l A s > i s a p etmez..,Celâl beye- Çe--~ denmediği gibi Hızırbeyin^oğ-ulları-Sinan,. Ahmet, .-Ya- ' paş alara ve Hızırbeyin toru nu, ikinci. Hızırbeye .de Çe denmemektedir. A raş tırmalar a göre :
1 — Hızırbey Mevlâna Celfiledjifm R um î hazretleri so y u n d a n olsa idi, Tasavvufa ve M e \j a n a y a intisap etmesi gerekti.’ Hızırbeyin hiç b ir ta r ik a t a mensup olmadığı,™ 2 — Hızırbeyin oğlu Sinan paşa Zeynilerden şeyh Ye-" faya intisap: etmiştir. Şeyh-Vefa, Zeyneddini Hafiden-o da A b d u r r a h m a n d a n , o da Yusufu Acemiden irşat e’dildiğinegöre Mevlâna soyundan olan bir zatın, b u n l a r a intisap e t memesi gerekti. .. . , '--.7 3 — Hızırbey . ve oğulları müf ^ii Ahm et paşa_ ye Y a k u p paşalar dervişliğe girmedikleri ve yalnız A h m e t paşanın oğlu ve Hızırbeyin to ru nu ihinci Hızırbey tasavvufa girmiş, se de - E m i r Buhariye - Nakşibendi oldu. İntisap etlisi. 4 — Eğer Hızırbey Mevlâna soyundan olsalardı şöhreti afâkı saran - Nist Pey gam ber veli dar et k i t a b a Peygamber değildir ve lâkin k it ap sahibidir - diye öğülen ilahi âlim Mevlâna soyundan olduklarını ift ih a r la yazarlardı. HIZIRBEY İN
NÜKTELERİNDEN
Hızırbey: Müderrislik gamü derdü belâdır. Kaza hod cânibi hakdan kâzadır. Beytinde : Müderrisliğin zorluğunu ve kadılığın Allah t a r a fından bilinmeyerek gelmiş bir kaza gibi oldu ğun u b u n u n da çok güç olduğunu. Ve yine b ir gün Hızırbeyin meclisinde kadılığın zorlu ğunda n konuşulur. Hazır bulunanlardan birisi, hasmın biri büyüklerden olursa kadıl ık o zaman güç,olur der. Hızırbey de ona şu lâtife ile cevap verir : Bu müşkül değildir. Yerimden olurum kor kusu ile, o b ü yük tarafın lehine h ü k ü m edersin. Amma., iki taraf da b ü -
— 105 —
yüklerden bulunursa h ü k ü m o zaman m ü şk ü l olur. Ne k a d a r olsa Nasreddin hocanın to r u n u d u r demekte ise de, t o r u n u n u n torunudu r. Süheyl Ünverdi S. 17
HI ZIRB EY E VE ONUN SOYUNA A İ T SÎ V RÎH ÎS A R D A K Î ESERLER 1 — Hızırbeyin b ü y ü k dedesi Nasrettin hoc aya ait Hort u köyündeki ev harabesi ve soyundan b i r çok kimseler. 2 — Bahası Gelâleddine ait medrese, (medrese bahsine b akıla). 3 — Hızırbeyin b ü y ü k annesi ve Nasrettin hocanın kı s m a a i t 728 göç yılı ta r ih in i taşıyan k a b i r taşı, 4 — Hızırbeyin Kurşunlu mahallesindeki evi olup bilâh a r a vakf ettiği Hızırbey mektebi, evkaf idaresince satılmış halen evdir. 5 — Kubbeli mahallesindeki mescidi,
. 8 — Ku bbe li mahallesindeki Hızırbey mescidine vakfe dilen Sad ıkbağı ve îğdecik köyü vakfiyeleri. 7 — Hızırbey mescidi bitişiğindeki Hızırbey evlâtlarına ait kabristan 8 —• Hızirbeyin oğlu Sinan paşa F a tih in gazabına ı*ğ ra dığın da Sivrihisara gelmiş ve giderken otu rd u ğ u evi mes cit haline ifrağ etmişti. Evkafça enkazı salılarak arsa h a li ne gelmiştir, 9 — 843 senesinde Sivrihisarda kadı iken Emineddini mikâil kervansarayını cami haline getirdiğine d a i r kitabesi. KİTABENİN TÜRKÇESİ : Nimetler sahibi olan Âsi Osm a n d a n ümmetlerin fahri olan Sultan M urat sayesinde bu saygı değer cami ta m i r edildi. Celâl oğlu Hızırın üstün yardimiy le kim Tanrı onu lütuf ismiyle dostluğuna k a b u l et sin. 843 de b unun tam iri h i t a m buldu. Ta nrı bi nayı âfet lerdeıt körüsün (Emineddini Mjkiil bahsine bakıla).
pil Mu ii^lİİtfİslİİ’ * "'J ' 5 jâ
£’ £ :-
l ı ;
Kı lı ç Mescit camiinden Ulu camiye getirilen bu menber Güzide bir eserdir. Tarihi Hacei ecel tutarı 643 dür. Bu minber Haşan bini Meh met tarafından y a p ı l m ı ş t ı r . Ayei ül kürsi k a p ı kasasına naht edilmiştir. Bütün ziyaretçilerin nazarı di kk at ini celbelmektedir. Ceviz ağacından yapılmıştır.
Fâtih : Ye ’ i H ü k ü m d ar Edirnede çalışmakla vo istan.hu-lun fethini Kazırlamâkla "meşgul iken ar ap 'âlim lerin de n b i riside oraya gelmiş F â t ih b u n u n geldiğini d u y u n c a görüşü yor. Ve şehirde y a n ın d a b u lu n a n âlimlerle onu k o n üşd ü r ü yor. Bu zâtin bizim alimlerimize sorduğu suallere,' alimle rimiz cevap veremiyorlar. Bu Arap aliminin karşısına çı kacak kimse kalmıyor. Fatih bundan çok müteessir. Ken disine Sivrih is ard a_ bir genç müderris v ar o sizi m em nun edecektir, onu çağıralım derler. Çünkü Hızırbeyin- ilmi ke mali artık her tar af tan duyullıiıyâ ^başlamıştı, Sivrihisara adam göndererek Hîzırbeyi Edirneye getirirler. Hızırbey o zaman 40-4^- yaş ların da idi, Arap a l i m i Hîzırbeyi ufak te fek ve genç b i r alimin kendisile m ün a z a r a y a getirildiğini bildiğinden y a n m a girmesini istihza ile karşılıyor, Hızırbey Sipahi kıyafetini g :ymiş ve huz ur a böyle gelmişti. Arap alimi ile konuşuyorlar. N ih ay et b üyük b i r t o p la n tı d a r Fatih de bulunuyor, Arap âlimi Hızırbeye b ir çok sualler soruyor. Hızırbey de hepsine cevap veriyor. Artık Arap alimi s u s u - ' yop. Hızırbey de ona (18) sual soruyor. Hiç" birisine Arap alimi cevap veremiyor. Onu fena karşıladığından ötürü özür d iliyor ve hakikaten b u zat âlimdir diye tasdik ediyor. F a ti h Hızırbeyin b u muvaffakiyetinden o k a d a r sevinç d u y u y o r ki, hemen kalkıp arkasındaki en kıymetli kür k ü n ü çikarıyör ve bizzat Hızırbeyin arkasına gevdiriyor, işte [fi zırbeyle F a ti h b u mecliste tanışıyorlar ve sevişiyorlar. Us telik F a t i h ona Bursadaki Sultaniye medresesi müdeırisli • ğini veriyor. Hızırbey Hursaya geliyor, bir çok talebe y e tiştiriyor. O rada Bursaya yakın Kestelde doğan Kastalanî ve hayalî deye meşh ur olan molla Hayalîyi ve Ali Arabîyi, h aca zadeyi yetiştiriyor. Kadıköy, Hızırbey çelebinin arpalığıdır, onun n a m na ku ru lm uştur. Hızırbeye ilim dağa re ğı derlerdi. Fatih onu I stan b u la ilk kadı ve şehremini ve en b üyük idare âmiri ya ptı. Hızırbey sadece kadı değildi. Bütün şehir işlerini ko laylıkla yapıyordu. O k a d a r doğru idi ki, bu sayede en zor ve güç işleri kolaylıkla hal ediyordu.
Lâ tifi tezkiresinde. S. 15 de-Bizans usulü yemek y e m e - sini ve gey in meşini men ile îslâm usulü nasıl yemek yeni leceğini Ve geyinmeye a it b ir kilap yazmış ve F a ti h de tasvip ederek böyle yapılm as ını emretmiştir, Hızırbey çok doğru b ir zat olduğu, kadılığı zam an ında ki hükümlerine herkesin riayet etmesinden anlaşılır. Kadı lığı zam anındaki şer’î hüccetlerden birin de attığı şu imzayı şekayıkdâ, görürüz. S a h h a m a z m u m u h ü bi kavlin udul Şehidu sümme Kubilo bi kabul Hızırıbni Gelil en dâhu Kadiyen fi diyar i İstanbul. Bu im za olunan hüccetin içinde aldığı hükümleri son rada n tezkiye olunan şahitlerin şehadetleriyle sahih oldu. İstanbul d iy a r ın d a kadı iken Celâl oğlu Hızırbey b u n u im zaladı. Hızırbey b urada Türkçe gibi bildiği Arapça ile i m zasını bile bir k ı t ’a haline sokmuştur. Hızırbeyin bir vakfiyeyi tasdik suretine d ah a rastladık Maliye arşivinde No. da kayıtlı Bursada Bayezit paşa oğlu Isa beyin 8^9 ta r ih in d e (göç yılı) t aşıyan vakfiyesinde m olla Hüsrev, molla Yekân, molla Güranî, Mehmet Fenarî, Süleyman bini Halil, hoca zade Mustafa efendi aralar mda Sivrihisarda kadı iken Hızırbey çelebinin de şu tasdikleri v ardır : T al e atlı Cemii mafihi min metalııh-i ila mebânihi Y a t ta l a tü ala m a taz am men et asdafi elfazihi min düreri meanihi Ve sebbepVü m a z m u n ü h u bi ib raril vakıf el muvaffak da m et mealihi F e kabbelehu v em d a y tü h u kemâ yaktezıhiş şerilkavim ve yer tâzihi Ve Ennel fakir Hızır ıbni Celâlettin elkadı Sivrihisar h u ! ta t esamehu ve meâsihi. Bu vakfiyenin içinde yazılanların hepsini baş ınd an
so-
d un a
ka da r okudum. Lafızlar sadeflerinin içindeki manalar incilerine m u t ta li oldum. Vakfiye içindeki muv afık - olan vakfedenin ikrari ile sabit o l m u ş t u r . ' Onun yüksekliği daim olsun. Şeri k a vim in iktizası ve rızası veçhile b u vakfiyeyi, kab ul ve imza ettim. Bu vesikayı ta s tik eden ben rahmeti i lalı iyeye m u h t a ç olan Sivrihisar kadısı Celâlettin oğlu H ızrım. Onun masiyet ve günahları af ola. Bu vakfiyenin y a l nız tarih i yoktur. Hızır beyin molla Yekândan Sultaniye medresesinde ok uduktan conr'a Sivrihisar medresesine g itti ğinde orada kadı olduğu manâsını çıkarıyoruz. F a k a t .tarih h ak k ın d a bir rivayete bile rastlamadık. (Hızır beyin. . E m i n ittini mikâil camiini t a m ir ettirdiği ta rih 843 göç yılı dır. Hızır bey bahsine müra ca at) 861 de İ stanb ul alınd ıkdan so: ra (İs ta nbulun fethinden 4 sene sonra) F â ti h Edirnede şehzadeleri Bayezit ile İVIustafanın sünnet cemiyetlerini y ap tı. Bir çok davetliler arasında çok sevdiği ulem an ın en ileri gelenlerinden dör dü nü sofrasına aldı. Solunda hoc al a s r ın d a n Şarktan getirdiği molla Aliyi, sağında hocalarından molla Gör anî, Karşısında Şirvanlı hekim Şükrullâh ve İs ta n b u l kadısı Hızırbey çelebiyi o tu rt tur du. 'H ızır bey o t a rihte 51 yaşınd a idi. Bunlar T ü r k e n c ü m e n i : d ân i.şi (encü meni) teşkil ediyorlardı. Bursada İkinci Murat cami inin t a rihini şöyle y a z m ı ş t ı r : Fi m eb er ratin F iev âm irihi beyne külli! en.âmi mütemireh Hüvessultan Muradünilgazi hailede hüllâhü bilûlâ semerehu Sare t a r ih u h a t m i ibni m eb nâh ü câmiun zideumru men ammerehu Meali : Cami mescit ve emsali h ayratı şeriflerde Emirler i çeri— side ve insanlar arasında onun (o Murat gazın i t ) emirleri t u tu lm a k ta d ır. Allah onun eserini ebedî olarak yükseltsin. Bu camii i m â r edenin ömrü uzun olsun, manasını taşıyan (Cimiun zid.e u m rü men ammerehu) mısraıd r. Sene 850 Hızırbey e gelinceye k a d a r yalnız lâfız veya terkip ile t-aaib düşürülür ve yazılırken, Hızırbey sırf Tü rk e t e b i y a -
t ı n d a m i l i î - b i r i b d â (icat) olacak kat’^ i tarJMyanio son nusraindaki. harflerin hepsinde» tarih düşürme sanatını keş fetti. Bilâhare b u sa nat mühmel ve mücevher tarih ve l a miye ile kemali buldu. EBCET Ara pça (Elif - ba) kelimele rini i h t i v a eden kelimedir, Ebcet, hevvez, h u tt i, kelemen, saa’fez, kareşet, selıaz,- dazigilen k e l i m e d e d i r . (28) harftir. Baştan sıra, ile bire r, sonra onar, sonra yüzer, binere göre hesap edilir, işte b undan da tarih çıkarılır.- Hızırbeye ge lin c e y e . k a d a r b unları kimse bilmiyordu. Istan bulun fethinde b i r tarih vardır. Son aylara gelin ceye ka dar b u n u n Hızırbeye ait olduğu bilinemiyordu. t a rih ş u d u r : Hızırbey Kadı i Kustantaniyye, F ethi İstanbul® nusret b u la m a d ıla r evvelun (evvelki gelenler) F ethedip Sultan Mehmet kildi tarih âhirin 857 Bu tarih in b ir de Arapçası vardır. Rârne Emrelfethi kavmün evvelun Hâzehu binnasri kavmün ahirun. Sene 857 Erg en e' kö prüsü için Rızsrbeyin yazdığı t a r i h : Y ü m n ü ikbal ile çün Şah Murat Kıldı Ergene hayretin âb at (mamur) Oldu tarih ol h a y r a bukinı în imar et ebedi dai m bat. (Bu köprü t â kıyamete kadar harap olmasın). Hızırbey müra yi (iki yüzlü) değildi. Onun ilmi, fazileti ve. ince r u h u b u n a mani idi. Fazilet ve kemal sahiplerini çok severdi. ŞeyTı Mehmet Cezrinin to ru n u ve E b ü lh a y r in oğlu Şeyh Mehmet Cezrî fıkıhtan (din ve şeriat bilgisine L ügailar : Mücevher = Y a lın ız noktalı h a rfleri ebcetle hc&ap olun dukta tarih çıkarı beyi, veya ibare. M ühm el « * N o kta sız harflerden çıkan tarih. T a m iy e == Sözün m a n a sın ı reniizli im a lı m k a p a lı bir hale hag^tiak.
ait) b i r k ita p yazmıştı. görülmüştür :
Bu
kitapta
Hızırbeyin şu kit'ası
Lev Kâne L m n a z m i Fi b ab ih i'm ef har ettin El lef tü Fi medhıhi Elfen m in el kütübi L â k in n e h ü lb a h rü Fi küllü fünuni fema l h d â ü Dürrin ilâ bah rin mine-1 edebi Tercümesi : ö ğ ü le n (Şeyh Cezrinin) kap uâünda nâzım bir mefharet (öğünme) olsaydı ben onun methinde bin ki tap telif ederdim. Lâkin o b ü t ü n ilimlerde:, fenlerde deryadır. Edep deryak sına inciyi hediye etmenin ne manası vardır. Şeyh Cezri de ona şu cevabı v e rm iş tir : Fi dürri n azmike Ve dürri nazmike Ed dü rrü Fi i bahri Velbahr ü fi d dürri
bahr ülfadli ziilecebin fi tulyül edebi m âh u d ü n vekuü bihi y übdi gayeteîacebi.
Tercümesi : Senin nazmin incisinde coşkun fazilet der yası vardır. Ve nazminin incisi edep b o y n u n u n gerd an lığı dır. İncinin denizde b ulunm ası m a lû m olan bi r şeydir. F a k a t denizin incide b u lu n u şu son derece şaşılacak b i r haldir. Hızırbey çelebinin müstezat yoluyla yazdığı kasideyi Taiye : 1— Ya Men m ele kel inse bl 1u ifil m e le k â tl H a r r ReKts cemini bi F üau nül h a re k â t! 2 —F larîd u v elaaiü ve e s d a g n k e haffeı Velcennetii keyfe entecebet bişşehevati 3— tn d â k a alei vüsi ib a re m lîsanin F ilkatb i m ü k â tü n kü tih et b ü â b e r a t i 4— S a d s a le ala bâb ike e n h a r ü d u m û i F e r r a h m ü ale s sİ ili evîel hase n ati 5— K e rrir idetel vaslı vaelıîıâ bi hilafin Ves sa b b ü y erâ lezsetahu filfelevâti fc— Lev m e r r e alâ tü rb ly e m in cis m ik e H ay yake m i n e lk a b ri izâm i ve rü fati 7—-F i hattiye izen k u lü tn in flhi m is a lü n Min ş arab ih il H ıd ri reva fiz z u lü m a îi
Fi H üsnü sıjaıı ya cenneti zâfi etra fe m a h y a k m in k ü llü cihâîio la ibrftte fihâ t a h k i a e k eb ati Leyletı vn n eharen yevm el a r a s â t i feî vad» kefâni m in zik ri fü râti züfün y a m u n is i r u h i m in bâdi vtfati y ah kik e bi lutfi an ayni hayati.
Bu Tâiyenin tercümesi : 1
Ey r u h i v@ c ism i ğüzeliiklerile b ü t ü s i n s a n !ars k endine k ul eden ey z â tın m cenneti h e r t ü rlü cilve ve işveJerile c ü n u a u m u h a r e k e te getiren. İşve (naz) cünun (delilikler) 2 — H attın h a lin (yüzdeki ben) zülfün yüzünün etrafın ı çe v re le m iş le rd ir. Cennet h e r t a r a f t a n n a s ıl şehve tle rle m u h a t olabilir. (Çevrilmiş) 3 — H a lim i b ild ire b ilm e k için dilim d e söylem ek k u d re ti k a l m a m ış s ab u n d a b i r beis y o k tu r. K albim de n ü k teleri yazıp d u r a n feöz y a ş l a r ı n ı n h â li p ö r m e lâ lim i (ked erlerle dolu) a n l a t m a ğ ı kâfidir. 4 — K apının eşiğinde göz yaşı ı r m a k l a r ı geca gündüz a k m a k t a d ır . Dilenciye m e r h a m e t e tm e k k ı y a t r e t gü nünde s e v a p la rla en iyisidir. 6 — V uslat vadini t e k r a r l â d a . T ek y ap m ay ıv e r, Vâdin b a n a y etişir [ â ş ı k çölde F u r â tın a n ılm a s ın d a n lezzet alır. 6 — Ey r u h u m u n yoldaşı k a b r im ü s tü n d e c is m im d e n b î r göîge geç se öldükden s o n ra ç ü r ü m ü ş k e m ik le rim k a b r im d e n seni s e l â m l a r . 7 — Y azım da (sevg ilinin a ğ z ın d a n n a k lim e b i r m i s a l v a r d u k i onu san a güzel a n la tır. H ızır (ale y h isse lâm ) n a s ıl zu lm etd e â b u hayardan içip k a n m ış ise b ende on u âbu he y at o la ra k a ğ z ım d a n içtim.)
Hızır beyin en m ea hur kasidesi, Akayitden kasideyi Nu niye d ir. Birde câletül leyleteyn adını taşıyan bir kasisede vardır. Bu kasideyi F â ti h Sultan Mehmede ittih af etmiştir, (hediye) Bu kasideyi F â t ih sultan Mehmet çok beğenir. Ve mol la Gûrânîye gönderir molla Gûrânî kasideyi okur. Kasidenin (IJeâle kısmındaki Lekad Zâdel hevâ F ilb u d i beyni b e y t i n deki) (ZADE) kelimesine itiraz ederek derki (ZÂDE) kelimesi lâzım ken mütead di olarak kullanılmıştır. Bu ise arab k a i desine uygun değildir. Hükümdar ın emrile molla Gûrânî t a rafından kasidenin arkasına yazarak Hızır beyden cevap is ter. H ı z ı r b e y m erhum (ZÂDE) kelimesinin müteaddi olduğu n u molla Gûrânî bilmemezlikten gelmiştir. Delil olarak (Fi k u l u b i h i m m erdun fezâdehümümülla h ü m e r e d a n ) ayeti ilâ— biyesini yazar. Lâkin ce va bda b ir nükte var dır ki âyetin Lûgatlar: İşve , ciloe = Sevgililer arasında naz ve y a n bakışlar. Cünun =4* Delilikler. Hal = Yüzdeki ben. Muhat = Çevrili. Vuslat = Birleşme. Furat Tatlı su. Leyl et eyn ==' İki gece. İ t t i h a f ~ Hedi ye
tercümesinde (kal Merin d e ha sta lı k varsa Allah hastalıklarını artırsın) manâsı b u n a delildir. Hızır beyin talebesinden Hacı Haşan zâde molla Meh met bu kıssayı duyunca Ve ızâtüliyet aleyhim ay a tü h ü Z â detinim i m a n a — ayetini delil getirmiştir. Manâsı Onlara Allahın ayetleri okundukça im a n la rı n ı a r ttı r ır la r manâsına çok yerinde nükte olmuş her ikisi de (Zâde)nin b u r a d a m ü teaddi olarak k u ll anıldığım isp at etmiştir. Bu Hızır beyin inceliğine derîn vuku f u n a çok mükemmel bir misaldir. (1)
Kasideâ Noıılyyesi tercümesinde : Feridi asrının Fâzılı Hızırbey Ola anm m ak am ı Bâğı Rıdvan = Cennet bahçesi Akaıdde demiştir bir kaside içirmiş hal k a câmı abu hayâtı. Molla Husrev ulemadan olup Sultan M u r ad devrinde 832 de kadı asker olmuş Gürer üovanile bir metin ve Gurer adlı bir de şerh yazmıştır. Şu iki z a t : F a tih devrinde Arab aliminin Edirneye gel diğinde varlardı. Arap alimine cevap veremediklerinden n i hay et Sivrihisardan gelen kadı R ızır be yin AraP alimini susturduğu aşikârdır. Başka b ir ta birle Hızırbeyin her iki sinden de alim olduğu m uhakkaktır. B u n a rağmen molla Güranî Hızırbeyin F a t i h a ittihaf ettiği kasidedeki (zâde) kelimesinin lâzım iken müteaddi olarak kullandığını ve bunu n Arap kaidesine uygun olm a dığının bildirmesi üzerine Hızırbey b u n a müskit cevapvermişti (Hızırbey bahsine bakıla). Yine Molla Gürani ile molla Hüsr.ev meclisi ulemayı t o p ( l ) M o b l a Güranî Şeınseddin Ahmet bini İs mail memleketinden Kahireye gelmiş orada tahsil ederek icazat almış M o l l a y e k â n — Hı zırbeyi n k a y ı n pederi — hacdan gelirken Mı sı ra uğramış ve molla Güranîyi g e tirerek Sultan Murada takdim etmiş. Sultan M u ı ad da Fai ihi n hocası y a p m ı ş t ı r . Bilâhara Şeyhülislâm olmuştur. 893 de irtihal etmiştir.
-
r
113 -
lamı şiar, Fatih de meclise riyaset ediyordu. Tojhlantı.sebe bi de Si nan paşanın çok sevdiği şeyh Vefa (namasda Eûzii besmeleyi) açık okuyormuş. Halbuki şeyh Vefa Hanefi mez hebinden olduğundan gizli okunması icap eder. Sinan paşa da bu meclise davetli idi. Şeyh Vefaya ge lerek, şeyhim sen gitme sana hakaret ederler. Ben bu me seleyi hal ederim demiş. Ve meclisi ulemaya gelerek - bil mezliğe v u r a r a k - toplantının sebebini sormuş. Onlar da şeyh Vefa Heııefi mezhebinden olduğundan (Eûzü besmeleyi) gizli okuyacak iken açık okuyor demişler. Sinan paşa ce vaben, şeyh Vefa gelse de ben* müctehidim kitabullahdan hadisi Ahmedîden böyle istinbad Ye ictihad e itim derse ne dersiniz? Bunlar, ictihad kapusu kapandı demişler. Sinan paşa, hayır ictihad kapusu kapanmaz demiş. Fatih de Si nan paşayı tasvip etmişti. Bunuja üzerine Sinan paşaya şeyh Vefanın ictihad ede bileceğine şehadet ederrrîisin? demişler. O da, yemin ederim ki şeyh Vefa kitabullahtan ve hadisi Ah metten istinbad ve içtik ad etmeğe muktedirdir. Bunun üzerine Gür anî ve Husrev ayağa kalkarak hazır olanlara, bir zâta ki Sinan paşa müctehiddir diye şahadet eder. Burada münakaşaya lüzum kalmaz diye dağılmışlar dır. Şek ayık ve tarih kitaplarından alınmıştır. Hızırbeyin il mî eserlerinden Şerhiretridülakay id e üzerine bir haşiyesi olduğunu Bağdadlı İsmail Hakkı paşa esamiülmüellifinde sayar. Atofi. - Ömerin torunu Mahmudun oğlu Hayreddin. - e atfolunan şerhi İsagocci filmantık eserinin hızırbeye ait ol düğü Bağdadlı İsmail paşa yazar. Hızırbeyin Türkçe şiirlerine gelince : Bunlar elimizde çok azdır. Divanının olup olmadığı bilinemedi. ■Türkçe ol orak. şu. şiiri vardır :
Kıl lâle 'Sohbetini çağı o d a d ır dahi s Vargel misafirine ki bağ ın d ad ır dahi Gül leşkeri haberlerini lâleden işit Kim şimdi geldi tozu ay ağ m d ad ır , dahi Vermiş saba benefşeye peygami zül Miyar Ol izzetin havası d ım ağındadır dahi Kamusulalâm S. 2047 de görülen 'Farisî şiirlerinden . Aşkra biruıı ziheftadü millet haaleetest Dermeyanı cemu kesret aşikarım halvetist.
Turkçesi Aşkı 72 milletin hallerinden hariç b ır a k m a k lâzımdır. T o pluluk ve çokjuk arasında aşıklar yine halvettedir. HIZIRBEYİN EV LÂ T LA R I: Müftü A hm et paşa ve oğlu küçük Hızır, Sinan paşa ve oğlu Molla Mehmet, Y akup paşa. KIZLARI nisâ- Hatun.
Sultan H a tu n Hacıkadın da denilir, F a l ırü n -
Hızırbey genç denecek yaş ta 863 göç y ılın d a ölmüştür. Kabri Necati haziresi karşısında Voynuk Şücâüddin İ b r a him mescidi dairesinde minaresi dib inde gömmüşlerdir. Kabrinde devrin çok güzel nakışlı ve tek b ir taşı vardır. Farisî ve Arabî ibare ile iki tar ih li şu ki ta beyi o kuruz : Hayrü halkı İlah üstadülverâ Müftii iranızemin müşkül küşay Hızırbey an abir uyi memleket R u h u pâkeş kerd azmi an seray Bahri yftdeeş Ez zehânî kudsıyan Küfte şüd tarih i U (derrahmetay). TERCÜMESİ : Allahın yar attık la rının en hayırlısı h a l kın üstadı İran ikliminin müftüsü müşkülleri açan (Hızırbeyin - o memleketin yüzü suyunun rulıupâki o serraya - cennet sarayına -- yörüdü ona anmak için' vefatı tar ihi kudsiler - melekler dilinden d e r r a h m e t A Y “ 863 (Rahm et içine gel diye söylendi.
TERCÜMESİ Allahın y a r a tt ık la r ın ın en hayır lısı halkın üstadı İran iklim inin müftü sü müşkülleri açan (Hızırbeyin - O memle ketin yüzü suyunun r u h u n a ki o serraya - cennet s a r a y ı n a y ü r ü d ü ona a s m a k için vefatı tarih i k u d s il e r - Melekler dilinden derra hm et AY - 863 (Rahm et içioe gel diye söy lendi. ARAPÇASI : Alemül ilmi Hı Hır bey çelebi Afdalülasri hayrülümm e Kad kadaen n ah b e fevte t a r ih a h u Kutlu lazle aleyhi rahme ' TERCÜMESİ : Ü mm eti hayırlısı asrın en efdali ilim alimi Hızırbey çelebi vefat edince ölüm tarih in e (Lazale aleylıirrahme) 863 TÜRKÇESİ : Üzerine da im a r a h m e t olsun dedi. Alim diye, bilen bir zate Henir, B urada alemül ilm denince ilim alimi, yani o zamanın alimlerini manen temsil eden bir alim öldü d e mektir.
Hızırbeyin yetiştirdiği simalar 1 — Kestelli Müslihüddin m ustaf a ekâbir ulemadandır. Aydın sancağı Nazilli kazasının Kestel köyündendir. Hızır beyin talebelerindendir, dam ad ı da olmuştur. Mudurnu, D im tu k a kadısı, d a h a sonra kadıasker oldu. 904 de öldü. Hazreti Halid kurbindeki Meyyit kuyusu denilen yerde medfundur. Şerhi akayide haşiyesi sadrüşşerianın m u k a d dematı erbeasına Haşiyesi vardır. 2 — Müsilıiddin Mustafa 'hocazade, Bursahdır, babası b ü y ü k tü ccarlard an idi. Babasının yanında n ayrılarak her türlü meşakkate t a h a m m ü l ederek Hızırbeyden okudu. Hı zırbey her hangi b ir meselede şüphe etse aklıselime - h o c t t
— 116 —
zâdeye gidin - derdi. Sultan Murad Bursada b ir medresenin müderrisliğini verdi. Fatih devrinde Mevlâna - Zirek ile m ü nakaşa ettiler, bahsi hooazâde kazandı. Nihayet kadı asker oldu. 3 — Hatip zâde M u h it ti n Mehmet babası molla T a cet tindir. Hızırbeyin talebesidir. Geçimsizdi, iyilik gördüğü adam lar a hasım oldu. Nihayet Sinanpaşanın talebesi Lütfü paşanın id a m ın a sebep oldu. 4 — Alâiddin Ara bî Meşahiri ulemadandır, Haleblidir. 2 nci Bayezid devrinde şeyhülislâm olmuştur. Hızırbeyin talebesi idi. Tasavvufa dahi sülük etmişti. 901 de vefat edip E b a E y y u h u Assan türbesinin üst tar af ındak i türb eye defn ’ olmuştur. Fıkıh, tefsir, hadiste bilgisi çoktu. 99 evlâdı d ü n y ay a gelmiştir. Aslen Halebii idi. Kamus S. 3171 5 — Hayalî: Hızırbey talebesinden olup İznik! id ir, Şerhi aköyide bir haşiyesi vardır. İlmi nahivde yedi tulâ sahibi idi. Genç denilecek yaş ta ölmüştür. Hoca zade ile de mu--, bahase ederek ilzam etmiştir. Kamus S. 2071 6 — Molana Kasım - Kadızâde: Hızırbeyin talebelerindendir. Tire medresesine müderris oldu. Ulûmi rıvaziyyede üstün bilgisi vardı, 899 d a Tirede öldü. Şekayık S. 208 7 — Rahm etullâh: Hızırbey talebelerindendir. saniye hoca oldu. Şekayik S. 27
Beyazıd
8 — Mevlâna Hayruilah: Hizrrbeyin talebelerindendir. F â t i h a hoea oldu. İstanbul d a bir cami ve medrese y a p t ı r dı. Kâbibni Züheyrin kasidesine şerhi vardır,,gayetle m a k ,, buldür. Şekayık S. 19 9 — Mevlâna Iyas: Hızırbeyden okudu bilâhar e vuf a intisab etti. Şekayık S. 190
tasav
Hızırbeyin oğlu Sinan paşa Ulûmi aidi ye ve nakliyede çok bilgisi vardı. Nesri m ü r sel tar zın d a yazdığı eseri Ta za rru atı Sinan paşa diye meş hurdur . Osmanlı müellifleri S. 223 Sinan paşa 16 Recep 844 de Sivrihisarda doğmuştur. Bu t a r ih te n b i r sene evvel babası Hızırbey Em ineddini Mikâil Kervansarayını cami haline ifrağ etmiştir. Adı Sinaneddiıı Yusuf tur. Rocapaşa da derler. Aklî (fennî) şerî (naklî) ilimlerde cîddi alimdi. Çok zeki ve feraset sahibi idi. Babası Hızırbey öldüğünde Sinan paşa 20 yaş ın da idi. Sene 863 - 1458 F a tih Sinan paşanın bilgi ve zekâsını çok t a k d i r ederdi. Edirnede bir medreseye darülhadis müderris liğine ve b u n u n l a d a k alm ıy ara k kendisine de hoca yaptı. Bu yaş ta n itibaren F a t i h i n hocası ünvanı verildi. F a tih k ita p la rı n a ve kütüphanesine çok meraklı olup Sinan paşa ' yı ve onun sadık talebesi molla Lütfiyi hafı zı kütü p tayin etti, F a tih ve hoca paşa ile Lütfi adeta sarayda bi r a k a demi tesis etmiş gibiydi. Ali kuşçu, Uluğ beyin vefatından sonra Uzun Haşanın sefiri olarak îs ta n b u la gelmiş ve orada yerleşmişti. Fatih Sinan paşanın Ali kuşçudan riyaziye öğrenmesini emretti. O da talebesi Lütfiyi yollayarak molla Lütfi okuduklarını akşam pa şay a anlatırdı. Bilvesile Ali Kuşçudan riyaziye tahsil etti. Ve F atihin emriyle Semerkand da Uluğ bey ra sathane m ü d ü rü oldu. Bursalı kadı z&dei R umîn in Çağm iniye yazdığı şarha haşiyeler kattı. Fatih Sinan paşayı 861 de vezir yaptı. O ta r ih t e n i t i baren Hoca paşa unv an ını aldı. Devlet işlerinde de reyi alınırdı. 10 sene sonra 881 de sevmiyenle? ta r afın d an y a p ı lan tezviratta n dolayı Fazıh, Hoca paşayı azletti ve hapse koydu. F a t ih i n hariçten getirdiği hocalarla, memleket alimleri, bü tü n ulema toplanarak, henüz 38 yaşında bulunan b u F â zıllar askerinin serdarını hapisten çı kar mak lâzımdır. Çı
karmazsan biz memleketi ter k edeceğiz dediler. Fatih de hapisten çıkardı, babasının ve dedesinin M v n h is ar medr e sesi müderrisliğini ve kadılığını verip yola çıkardılar. Hoca paşa Sivrihisara giderken arkasından F a ti h bir hekim yolladı. Hekim Hoca paşaya Anadolu menzil şehir lerinden biri olan İznik de yetişti. Senin dim ağ ın d a hasta • lık vardır, deli olmuşsun diye onu zencire bağlayıp ilâçlar yaptı. Her gün ay ak la rına elli sopa vuruyor dr» Devrin alim lerinden molla Hüsameddin b u n u d u y u n c a fena halde canı sıkıldı. F atihe mektup yolladı. Bu hareketten çekinmezse memleketi bıra kıp gideceğini bildirdi. B unun üzerine F a ti h bu ezanın t a t b i k m d a n vazgeçti. Zavallı [loca paşa bir çok gö: ül üzüntüsü ve kederlerle Sivrihisara geldi y a n ı n d a genç ve sadık talebesi molla Lütfü de beraberdi. F a ti h bundan beş sene sonra 886 da öldü. Bayezid t a h t ’a çıktı. Sinan paş ay a Edirne darüllıadis müderrisliği verildi. İste b u sutetie şerhi muva kıfdap mebahisî cevheriyeye h a şiyeler yazdı. Seyyidi şerif Cürcaniyc kir çok sualler ve itirazlar ter tip etti. Sevdiklerinden birkaç kişi çok yüksek alim olan Seyyidi şerife bu sualler yerinde değildir, dediler. Simin paşanın tercümei haline geçmemiş eserleri : Köp rülü kütü ph an es inin Asım bey k ısm ında 721 n u m a r a d a ka yıtlı, risaleler mecm uas ında Sinan p a ş a r ı n en m ü h i m eseri: Hendeseden bir meselenin Ali Kuşçu ta raf ından F a ti h hu zurunda izah ın a aittir. Sinan paşa kaleme almıştır. Diğeri d e : Beyazıt zam an ında Sinan paşanın b u lu n d u ğ u meclisinde mubahasede konuşulan iîmî meselelerin izahına aittir., Sinan paşanın en m ü h im EBEDÎ* eseri T a zarr u ’namedir. Ve edebiyat ta r ih in d e pek meşhurdur. T AD AR BU A T ’D AN ALINAN PARÇA : Cihan P ad işah a hüd-alık senin Ezel tâ ebed P ad işah lık senin Ser oldun hüdaven di balavüpes't Vücudunla oldu ne varsa hest Verir v a h d etinden ha ber kâi nat Rev and ır nesimiııle âbu hayat. ( L ü g . t S. 1 2 0 d )
_ Yine mensur kısmından aşktan b ir kaç satır Aşk : Bir cevheri bimislü h a m t a d ı r k i m anın vasfı emsal ile gösterilemez. Aşıkların dili altında sözler v ar d ırk im leb ana m ah r em olamaz. Aşk ehlinin sinesi içre nefesler vardı r k i m dem ona h emde m olamaz. Aşk b ir zehirdirkim görül mez. Aşk b ir sırdırkim açılmaz, kimseyle kârı olamaz. V, ı : nei aşk jenkarı olamaz, aşk ser azadeleri bendeder. Aşk efsane ve efsun değildir, her aşk davası eden aşık olamaz, m uh a b b e tt e n dem vuran sadık olamaz, aşk bir cev herdirki-m an m kanı kân olur. Yine hilahiyattım,' Ulu Ta nrı ya h ita b e n : Alimsin ki ilmine gayet yok, kadimsin kudre tin e n ih a y e t yok. Kadimsin u k u lim ü tek ad d im in ve mütca hhirin d a iroi kıdemine kadem basamaz. Hakimsin hukemayı evvelin ve ah irin hikm etinin mar if eti nden dem vuramaz. L ü g a tle r : C ihan — Dünya. Eze! îâ ebed — Önünden sonu na kadar, H ü d a v eea d ü b alâvüpesı - - En yük sek ten en aş a ğ ıy a k a d a r bütün rnahlû katın tan rısı. Hest == B ütü n v a r lı k l a r .senin k u d re tin le v ar o ld a . Ve r i r v ahdetin den h a b e r k â i n a t == B ü tü n y a rlik senin a z a m e t i n in - b i r l i ğ in in ş a h id id ir. A b u h a y a t || § | ö y l e b i r s u ki içenlere eb e d î b ir hay a t verir. M e n s u r — Ş iir o lm a y a n .yazılar. A şk , aşk-ş ?B- Çok fazla c a n l a n sevm ek. Bimisl,ühemtâ.B H E a siz b enzersizdir. E m s a l — ö r n e k l e r . Leb = D udak. S ise = Göğüs, kalb. S ır = Gizli işler. Kâr: -- îşi. Âyiııeyi a ş k == Aşk aynası; J e n k â r i | § | | P a s ve kir. S ar â z a d e îe r i b en d e d er = K im seye boyun eğ m e y e n le re boyun e ğ d irir. E fs u r S ih ir büyü. Ef san e ----- A s lı o lm a y a n ş » jie r# M u h ab b e tte n d em vu ra n — S evm ekten bahseden. Sadık = D o ğ ru , Â lim — Çok bilen. Kadimsin',, k a d im =? Bütün v a rlığ ı y a r a t a n ve bütü n v a r lı k l a r ın evv«H. D aireyi k ıdem ine k i r m a »yak b a s a m a z = T a n r ıd a n evvel kim sen in o lm a s ın a im k ân yok t u r , yani evvelleri en evveli, son ola n l a n n da en sonu. U ku ii m ü t e k a i d i m i n ve m ü te a b h irin == Evvel gelen ve so n ra d a n gelen b ilg ln îer akılMlar. Hukeroayi evvelin "ve a h irin = B u n d an evvel gelip geçen b u n dan s o n ra gelecek h a k im le r. H ik m etin in m arife tin d e n = H ik m e t, sanat ve fen b ilg ilerin i b ilem ezler, a n c a k senin v erd iğ in akıl ve fikirle b ile b i li r l e r h ep sin i d eğ il bazıların !.
Bir maşu ks ınkim aşkıır "kavasında felekler - çerha girip oynar. Bir mahbubsünkifii der dinden bütün gün asıyapı çaıh inler. Bir hâkim sin kim kazan mahkemesinde .aklî kül k âtib i emin. Bir haf ızsm kim hıfzının lıızanesinde bir nokta ki i âb) mübin. ' •
Evliya nvnakiöinden • Ol birisi şol kudvei etkıya ve Zübdei Asfiya Sultanı şe riatı nebeviye ve b u r h a n ı ta r ik a tı Mustafeviyye âlimi f a zılü kâmil. Meyvei dil enbiya ciğer köşei en biya zeyni âli nebi ve F ahri evlâdi Ali Arifü aşık M uhamm edi Caferi Sa dık hazretleri Camii meşayıhm kudvesi zümrei evliyanın umdesi Ariflerin murtazasi, aşıkların pişuvası idi. Meanii tefsirde rnearifi çoktu. Esrarı tenzilde letaiîine had yoktu, Mâcunü. t m a t i âb u deryayı mübüvv etten idi, terkibi t a b i atı aslü bürhan ü m u habbett en idi. Ceddi Resul ceddesi be tülü azrâ idi. L ü g atler ; M âşuk = Sevgililer.' Felek = Gökler. Ç a ıh = Lönüp işleyen. A sıyab ı ç a rh = D e ğ irm e n ç a r h l a n vani diitfyj vs seyy areler. Kâz.uı m a h k e m e s in d e = ' M ah k e m e d e. Âkiiküî = Hazret! M a h ım m e t. Kâtibi en» in == Açık o la r a k yazan z a b ıt kâtibi. Akli- külden m a k s a diiî, I e \ h i m a h fu z e l m a s ı d a m u h s a m s îd ir. Kudvei etkıy.* ,\fl»h tan k o r k a n la r ın b a ş ı. Z übdetülâsfiya - S ü zü lm ü ş, a rı, in san ları o h u lâ sa s ı. Bo>han = A ş ik â r . H ü c c e t . - İlânı, h ü k ü m . Meyvei di*, enbiya - - P*yg a m b e r i z iş a m m ız m gönül m eynesi, to ru a a, Peyg »mberim^z Haşan, "Aüseyin...efendimizi m ü b a r e k k u c a k la rın a a h r oğ>ı*larnn, re y h s a la r ım diye severdi. C aferi sadsk i m a a ı H üsayia «‘fend im izin o ğ la Zeyn.ds b id in o ıutt oğ lu M u h a m m e d ttlb e k ir on un o £ k ı Caferi «adık h a s r e t l e rid ir. Zeyni âHaba = P e y g a m b e r im iz soyunun zinetlerinden. Kudve = İn-.anların u lu su , büyüğü, t i m d e —- Bir ş-y in d a y a n ıla c a k yeri. Arifl e ü n m urtaz-ası —- Allahın ■r ı z a s ı n ı 'k a z a n m'lar.n pişuvası. P iş u v â E n ile ri gideni m e a n ii tefsird e mearifs Kura m azi m t e f s i r i .de bilgisi çoKdu. E s r a r ı tenzilde letaifine had yoktu. - K a rV n d ak i b ü tü n e s r a r ı ilâhiyye vakıftı. M âcunu tın a tı = Y aradılışın m ac u n u , •*ç a m u r sı. Aba dery ayı m übü'vvetten idi ■P ey g am b eri m izin nuri d e ry a s ı su y un dan iki. T e r k ib i ta b i a t ı a s lu b u r h a n u m u h a b b e tte n idi - ‘ bü tü n dü ny an ın ve bü tü n m a h l û k a t m y a r a d ış m m sebebi o 'a n h a z re ti -M u h n m m rd ia iıü.r d e ry ası, s u y u n d an idi. Geddi = Fain-i kâinat ef.ndî?«i»{. Ceddesi helii ü a r z a — H azreti P a tim a tü z z e h r i a h rm ız . İm a m ı Crf<-ri s ad ık h a z r e tle ri = İ m a m ı a z a n ım a n a s ım a l m ı ş ve İm a m ı â z a m C fert sad ık h a z re tle rin d e n istifaza e tm iştir.
' _
121 —
Sinan paşa 844 de Sivrihisarda doğmuş. Babasının ölü münde 20 y a ş ın d a idi, O t a r ih te n itibaren Hoca paşa de nilmiştir, 881 de F a ti h azil ve hapsetmiş. Sivrihisar kadı ve müderrisliği verildi. 1485 milâdide 48 yaşın da öldü. Is tan bulda Ebâ ey yub civar ında medfundur. Eserleri : Hendeseye ait eser, Tazarru at* Menakıbi evliya. Ebiizziya zade şöyle yazar Kasası enbiya, Çağmini haşiye si, tezkiretül evliyam enbiya: şerhi, me vakıf üzerine lıaşi yesi, seyyid şerife ait tarizi Iıavi b ü y ü k b ir risalesi vardır. Şeyh Vefaya intisabı ve tasa vvufla alâkası vardı. (1)
Sinan paşanın
oğulları
Sinan paşa Küpelioğlu Muhiddinin kızını aldı. Ondan Mehmet çelebi doğdu Bu zat Camiikebir şerhi adlı kitab ını medresei hazreti E b a E y y u b u Ansariye vakf ettiği bu k i tap kendi el yazısını taşıdığı gibi dedesi H ıd ırb e y in de y a zısı vardır. Hıdırbe y çelebi S. 44 A h m e t çelebi : Sinan paşanın oğludur. M a h m u t paşanın îs t a n b u ld a yap tırd ığ ı medresenin müderrisi idi. Bilâhare Silivri kazasına kadı Oldu, orada vefat etti. Şeyh ibni Ve fanın mescidine yakın yerde med fu ndu r. Şekayrk S. 215 Derviş m e h m e t : Sinan paşanın kızının oğludur. Kemal paşa zadenin m uidi idi. Edirnede üç şerefeli medresenin müderrisi iken 9(32 de ölmüştür. Şekayıktan.
Sinan paşanın talebeleri T acü ddin İ b r a h i m : Babası teba ktır kendisi lâciverdi sahtiy an ı iç ad etmiştir. Sinan paşanın talebesidir, Sinan paşa nikbete uğ r ad ığ ın d a azil edilmişti. Bilâh ar a A nkarada Ak medresede müderris oldu. Şekayık S, 333 Karasili Nuriddin bini Y u s u f : Sinan paşamın taiebele.rindendir. Anadolu R u m iii ka d )askerliklerin d e bulundu. 908 de öldü Şekayık S. 317
Mevlâna Liitfi paşa azil edilerek Çok alim ye zeki garezleriyle id a m
: Sinan paşanın talebelerindendir. Sinan Sivrihisara geldiğinde beraber gelmiştir. idi, hazmedemiyerek H a ti p zade'İzarinin edildi.
L Ü T F İ PAŞANIN ESERL ER İ : Mevzuatı ulûmi beyan etmek üzre ulû m u şeriyyei ve ga kısımlarını ve s.nıflarım t a k sim eden b ir risale yazmıştır. Seyyidi şerif Cürcaninin şerhi m i f t a h m a cevap yazdı. Kendisi şeyh Vefa müntesi pl er i n d en idi. Sinan paşa Tezkîretülevliyasında şairlerden mevlâna, A tta r hazretlerini istisna etmiştir.
şeyh Irakî
Matba ai E b u z z i y a d a n : Sinan paşanın eserlerini şu su su retle tavzih e d er : Kısası en biya ve müteallik bi r telifi. Çağmini haşiyesi Tezkiretülevliya şerhi mevakıf üzerine Seyyidi şerife tarizi h a v i büyük bir risalesi -vardı Müste şarı sultanı ü n v a n m ı aldı m ü şa h ip ü k m ü şte ş ar h ğ a tahvil edildi.
Hızıröeyln oğlu Yakup paşa ' Y akup paşa H-ızırbeyin oğludur. Ahlâkı ve ilmi çok ö ğülür. Bursada Sultaniye - Yeşil medresede ..ve Semaniye medresesinde müderristi. Nihayet Bursa kadısı oldu. Sinan paşanın F a t i h i n : gazabına uğ rad ığın da yani 891 senesinde ölmüştü Kabri b i r rivayete göre şair Necati mezarı m uka b ilind e defnediimiştir. Eserleri Sadıüşşerianm vikayeye yaz dığı şerha haşiyesi vardır. Bu haşiyeler pek makbuldür. Kendisinin m ütalâa ettiği ş erh i mevakıf nüshasına ilâve et tiği -haşiyeleri Taş köprülü -zade görmüş ve çok beğenmiş tir. Bir de Ki fay e fi şerhi 1 hidayesi vardır. L ütfü Ahm et p a ş a : R ızırbe yin oğludur. Ahm et paşa •çok ha lim ve mütevâzidir. Fakirleri kendisine çok yakın t u ta r d ı. F a t i h külliyesinde Semaniye medreselerini, y a p t ı r dığında bir ini Ahmet paşaya vermişti. Sinan paşa Fatihin, gazabına, uğr ad ığ ın d a Ahm et paşayı da azlederek Üsküdar medresesine verildi. İkinci Beyazıt devrinde Edirnede üç
şeref eli medrese ve Seman iye medresesinden birini de yev miye '100 akçe ile ona verdi. Sonra Bursava m ü ftü ya ptı ve Bursaya tâb i b ü y ü k b i r köyü ona bahşetti.; 90 yaşını geçtiği halde 927 de öldü.. ES ERL ER İ ; F ’atih kütüp hanesinde No. 1290 d a kayıtlı eser el yazısı iledir. Müftü Ahm et paşa, Bursada b ir m ed rese y a ptırm ış tır. Müftü medresesi diye anılır. Bütün k i t a p larını oraya v a k f e tm iş tir. 'B u rs a d a E m ir Buharî türbesinde medfun olduğunu Taş köprülü zade Molla Güraninin oğlun dan rivayet etmiştir. Hızırbey : Müftü A hm et paşanın oğlu ve H ız u b e y in to r un udu r. î ;kinei Beyazıt -devri şairlerindendir ve Meşayıh--. dendir. Hızrî nami-yle tehallüs ederdi. Ol4 de ölmüştür. E mir Buharî hazretlerine müntesipti. Türkçe ve Farisî ehli d ilân e şiirleri -vardır, Nakşibendi ta r ik a tm d a n d ı r . Ş İİR LERİN DEN : Ger hicab olursa talati c anarca te n im Bir avuç ha k nedir k a l a gözümde benim Nice sabr ey ley i m cefa t ı ğ ı r a kim Taş değildir yü reğim burç değildir bedenim. H a y d e r : F a t ih devri şairlerindendir. Sivrihisar n a m k a sabadandır. Sultan Gemin defterdarıdır ve 'yarı . gam küsa rı dır. Gem m er h u m u n bir cu du şeker küftarı vardı. Gayet fasilıüllisan idi. Bıı kuşu siyaha boyay ıp g urabaya döndü. Matem libası geydirip gâh, gâh elhükmülillâh payende t*ad - ö m r ü P adişah - dermiş b u t a l i m Bayezidin hoşuna gide rek Germeyan kas abasında kendisine b i r âlâ ziamet ihsan etti. B u n u n la müteselli olm ay ar ak P a d i şa h a bir şiir gönder di ki şudur . L ü g a tle r :Hicap = P etd e. T a l â t = Yüz, ç hre. H âk - T o k ra k . T iğ — KıÜç. Cefa = M ihnet, eziyet, Yâri g a m k ü s a r = G a m ve k ederi gi d e rip teselli eden dost. K ü fta r = Söyleyen kuş. G ıirab = K a rg a M a t e m lib ası — A c ım a elbisesi, a ğ la m a . E lh ü k m ü H ilâ h = H ük ü m Allah içindir. P ayende bad ö m r ü P a d iş h = AH'ih P adişah ın. İkinci B*-yez id in ö m rü n ü «zatsın. Z is m e t = G eliri 160 b ia akça ya k a d a r ola a s a n c a k la r, eski ta b irle m u t a s a r r ı f l ık l a r , bıı güne göre Vilâyetler.
— 124 — •
Asılanında şeha cürm ü g ün ah ım yok iken Neden oldu acep ben kulun lâyık kuleye. Şu şiir de onundur : Rayd era ârifisen tevbei câm. etme sakın Bir işi işlemekim sunra peşiman olasın. Kamusulalâmda d a H a y d a r şuarayı Osmaniyedendir. Sivrihisarlıdır. Sultan Cem’in defterdarı idi, şehzadenin vefa tından sonra muhal lefatı ve yadigârlarının alıp Sultan B a yezide teslim etti. Kendisine bir âlâ ziamet verdi. Ham merde ve Murad tarih lerinde şuarayı Osmaniyeden dir. Sivrihisarlıdif ve Sivrihisarda ziâmet ihsan olunm uş tur. Sultan Cemin ölümünden sonra m uhaliefa tı nı Bavezide teslim etmiştir. Sultan Cemin Mısır s ultanında n dul kalan kızı Mısır sultanı Gori tarafı ndan Kutâde ailesinden vi r e mire v a a t ettiğini ha ber alınca Bayezit sefiri Haydar vasıtasile Bayezit n a m ın a talep etmiş ve İstanbul a getirilerek Beylerbeyi Sinan paş aya verilmiştir. H a y d a r efendi 931 de | Reisülküttab - Dış işleri vekili - olmuş, Sadrazam İ b r a h i m paşanm Mısırda b u l u n d u ğ u sırada Yeniçerilerin, isyanında medhali var dır, diye i d a m -olundu. İlk reisülküttabdır. Sâidi Cem : Sultan Cemin k âtib id ir, Sivrihisarm Sürez köyündendir. Şuarayı Osmaniyedendir. Ahmet Paşayı ta k l i t etmiştir. Sâdi; rahmetullahi aleyh Sivrihisar kaddığ.na, tâbi S ü rez nahiyesindendir. Sultan Cemin nişancısı ve musahibi idi. Kâbeye beraber gitmiş ve Frenkistam beraber gezmiştir. Sâdii Siruzi : Sivrihisarhdır. Derviş kıyafetinde Cem t a t a r a f m d a n İstanbul a gönderilmiş, teşhis olunarak Istan bul d a denize atılıp öldürülmüştür. Sivrihisar kad ıl ığına tâbi Sürez nahiyesindendir. Sultan Cemi teselli için yazdığı şiirler :
— 125 -
Gâmı cem nuş eyle ey Cem F ir en kis tandır bu Her kulun başına yazılan dev randır bu. Kimisi bu halkın h an d an kimi giryan Kimi etmede ter ennü m kimi nalân Kimi serteser garku .dibâ kimi ü r y a n d ır Her kulun baş ına gelen dev ran dır b u Yazdığım eün kâ tibi ta k d ir ta ğ y ir eylemez 01 nüvişti mahvedip b ir dahi ta h r i r eylemez. Hikmete nâzır olan efkârı teksir eylemez Akıl olan b u c i h a n d a hiç bir tedbir eylemez Her ne kısmetse sana kassa mü ezel irişir her k a n d a isa ol sana gam yime gel Her kulun başıoa gelen de vrandır b u İzzetli zillet a nın dır ger mahal ve ger nâ bemehal Arif olan l ütfü k a h r a eylemez asla cedel Çünkü haleti halete iletir razıgârm gerdeşi Nice su?et gösterir gerdunu gerden ciinbüşü Böyle kalmaz d a i m a b ir ha l üzre kişi Rast gelmez ney m e yere tak lirin işi
Şeyh Baba Yusuf Sivrihisarlıdır, meşhur vaizlerdendir. 2 nci Bayezit İst a n b u ld a k i m eşhur camiini y a p tı r d ığ ı n d a ilk Cuma günü P adişa h da dahil okluğu halde B a b a Yusuf vaaz ve nasi h a t etmiş. B u n u Şekayık ve T a cü tte v arih vâzar. Yavuzun, i p tid a i s a lt a n a tı n d a Î staobulda ölmüş ve E bâ E y y u b ü A n sarî türbesi c iv arın da medf undur. Baba Yusuf un üç oğlu Lügatler : Câmicnm nuş eyle = G üya şarabı ic.ad eden Cem veya çemşidîn sihirli kadehinden şarap iç. H a n d a n = Gülen. Giryan — A ğ layan . Terennüm = K e y f i n d a n öton. N alân î n l e y r n , "ağlayan. Ser teser garku diba Baştan aşağı ip e k kum aş g i y i n m i ş . M r y a n Ç ıp lak. K âtibi' takdir Ulu Tanrı ta ğ y ir eylem,ez, bozmaz. Hikm ete nâzır olan A er işe baş v u r u p üst t a r a f ın ı Allaha bırakır. K a ssa m u ezel Ulu T anrı. İzzet Şeref. Zillet D üşüklük. Cedel Kavga m ü n a kaşa etmek. —
126
-
camiin kıble tar af ındak i türbe de m ed fund ur, (1) B a b a Yusuf Sivrihisarlıdır. Hacı bay ra m ta r ik a t ı n a m en suptur, Sultan Bavezit Islan bulda ya ptırd ığı camide ilk Cumasında Padişah h u z u r u n d a minbere çıkarak vâzu nas i h a t eyledi. Hazır bulunan ha lk azîm'vecdii istiğr ak a gelerek hün gür hüngür ağlayarak kendilerinden geçtiler. Mescidin k apusunda vâiz dinleyen yedi _hıristiyaıı, * müslüman o l d u lar. Bayezit bun dan zevka geldi, mühtedilere kendisi ve vezirleri ih sa nd a b u l u n d u la r ve onlar pa rmak la gösterilir zengin oldular. Bayezit ile Baba oğulları tevsik edip Sivri hisara geldi. R üy as ın d a Haceri e sve d in y a n ın d a bir kita p nazm e tm işe işaret olup istanbula gitti. S ultan Bayezide anlattı. Baye zit b ir parça altun verdi, b u ben im kazanç;imdir Ravzai m u tah h ar ad ak i kandillerin tezyinine sarf ve b u n u Bayezit kulun gönderdi buu un kab ulünü tazarru ediyor, diye söy lemesini rica etti. Şeyh Baba Yusuf Kâbede bir yıl müca vir kaldı Bundan evvel n âz ım a ka a d ir değilken mülhem ati gaybiyeyei ol k i t a p t a dercetti. Medineye varıp eski çullar geyindi. Ekni arkasına bağlatıp Ravzai m u t a h h a r ay a karşı yüz üzeri sü rünerek ağlayarak tazarru ederek istişfâ etti. T ü rbenin dışın da bir makb ul âsa vardı. P eyga m ber imiz o n u üçe taksim ederek birisini Bursada E m i r sultana, d i ğerini de HcCi B ay ram ı Veliye ve birisini de kendi cami ine konmasını emretmiş. O da getirerek -emri peygamberi mucibince har ek et etti. 899 d a camii y ap tı 913 de öldü (2) ( 1 ) A hm et tevhid m a a r i f mecmuası S - 138 ( 2 ) Ş e k a y ı k C. 1, S. 376 Lügatlar : Vaiz N asiha t etmek. Vecdii istiğrak A ş k ı İlâhi ile kendin den geçmek d ü n ya d a n habersiz olmak. Mülıtedi Y e n i mhslüman olaz. Revzai mntahhara Peygamberi z iş a n ım tz ın türbesi. M azarru Alhaha ağlayarak yalvarm ak. T e z y i n Süslemek. Mücavir Kâheye k a p a n ı p kalan. Mülhematı g a y b iy e Gaibten ilham olunmuş. İ s t i ş f a ' Ş e fa a t istemek. —
127
—
3 — Baba Yusuf Si vrihisarhdır. 913 de ölmüştür. (1) Baba Yusuf Sivrihisarlıdır. Akşemseddin halifelerindendir. Haceri esvet yanında inşa ettiği manzumeı arifanesi şayanı mütalâadır. (2) Baba Yusufun şeyh oğlu ve babasının şeyh Hali! baba olduğu, bir çok eserlerde yazılıdır. Hamdi baba türbesinde 8o0 ölüm tarihini taşıyan bir kitabe varsa da kime ait ol duğu yazılı değildir. Bu zâta ait olsa gerektir. Esasen bu tü r bede şeyh Halil baba ve şeyh baba Yusufun o ğ u l la n : Hamdi baba, Fahri baba, Hamit baba. Sofi baba bir de Hamdi babanın ailesi medfundur. Hamit baba Sofu babanın oğlu dur. Şeyh baba Yusufun ailesi de minarenin yanındaki k a birdedir. Burada şeyh Osman efendinin oğlu şeyh Ahmet efendi da medfundur. ASA EVİ : Hamdi baba türbesinin karşısında idi, şimdi yıkılmıştır. Asâ için şöyle rivayet de vardır : 1 — Bundan evvelki sahifede bildirildiği üzere şevh baba Yusuf rav.zai mutahhereden getirmiştir. 2 — Yemen meliklerinden Peygamberimize bir Asa gel miş, Peyga mberimiz bir müddet kullanıldıktan sonra sevdiği Zeydibni Erkama vermiş onun soyundun Alâiddini Semrkaodi şeyh baba Yusufa Mısırda vermiştir. Galatad adlı kitapta da Peygamberimiz tarafından Ze y dibni Erkam hazretlerine vermiştir. H*ien Asayı şerif diğer muhallef ,tiar!a Eskişehire gönderilmiştir. (Mukayyit Süley man Şükrü bahsine bak ila).
Şeyh baba Yu s u f hazretlerinin msvliubu mafıbyb adlı kitabından Peygamberimize ait kısımdan Medina hicretinden bir yıl evvel Farz oldu sa'jatu hamse mükemmel Çünkü etti hicreti Mekkeden Muhammed Nice oldu bak emri Ahmet (Lügat S. 129 da) ( 1 ) H a d ık atülcevami S. 243 - 244 ( 2 ) Osmanlı m ü ellifleri C. 2. S. 41 -
128 —
Ezani emretti resul o sene Binayı mescit ettiler ey dede îb a d e t etmek i d n o zati ekme! iiu b a mescidini yapd ı en evvel İkinci senede- evlendi Ah met Ay şeyi aldı Sultan Mubammed Savmii, zekat, fıtra b u yılda oldu, Bilinsin kıb le b u yılda oldu Bedir gazası da b u yı lda olubdur. 3 üncü y ıld a Hafsayı aldı Nikâh edip de aldı Muhammed H a m ir bu sene h a r a m oldu bil Hakkın birliğine h a m d ü sena kıl O lubdur gazvei Uhu d b u yılda Ha m za şehit oldu bu yılda Nice olubdur 4 üncü yı lda T e y em m ü m ayeti b u n d a gelüptür Resul Selmeyi a l u b d u r bu yılda. CAMİ İÇİN YAZDIĞI-: Riv ayet şöyledir şeyh Hacı Bayra m O sultanüş şüyuh zül’lûtfu nik n am Dermiş kırkların bud-ur makamı Güzaf görmen dermiş mak am ı Persenbe gecesi mescit içinde Olurken m utek if gece içinde Denildi b an a nefsini kâni eyle Bu mescidi duruş y ap cami eyle Lügatler : M u a lle fa t — P eygam berim izin öldüktsn sonra kalan m ira, sı. Hicret — Göç etmek, Salatü hamse = 5 Vahit namaz. B i n a y ı mes cit : Cami y a p m a k . S avum Oruç. 'Hamir Ş a r a p . S ulta nü ş ş ü y u h Şeyhlerin sultanı. Z u l l u t f L ü t u f sahibi, N i k n a m E y i şöhretli. M u tekif i t i k â f a giren.
Tevekkel tü alel lalı deyüp filhal D u r a geldim yerimden farigülbâl Yetişti şeyhimiz ş#emsül mehâmid Dedi y ap camii hizmet ederiz Atâ nusret him m e t ederiz. Fakire oldu çünkü işaret İşaretle oldu ayni beşaret Bi hamdillah yapılıp cami oldu İçi kıraet zikriyle aoldu. S İV R İ HİS ARİ ÖĞDÜĞÜ : Mübarek ravzasıçün giilizarm R a h im kıl ha lkına Sifrihisarın Veriip emnü em anü istikam et Civanii pirini kıl garikıı rahmet Mübarek yer dir bimislü manent. Nazarıpâk ile hor b a k m a Hüdavend Öudur b u r a d a hassa eycan Merız olmaz h a v a zahminden can-insan 2 nci veçhi b u d u r k im hob dur havası Mizaei ku vv et b u l u r ar ta r z.yası 3 ncü vecih b u d u r k m v a t a n d ı r B uy u r m u ştu r hadisinde sultanı mükemmel Va tan h ubbi için o zâti ekmel H u b b u lv a ta n minel’im an Hadisi görüp eylemeli t a v a tt u n Anın için bizde bu d i v a n kıldık t a v a t t u n 4 ncü vecih b u d u r k im bir nice zâti ekmal Velilerden her biri zâti kümrnel Olurla rmış miidâm pürmesti halet Edip gark anları envarı sübuııat. Azizlermiş hususa Yun us Emre Edermiş uzlet bu yerde uyup Km reye Bu yerdedir b u zümrenin mezarı Müşerref eylemişlerdir b u diyarı, v
(Lügat S. 1.‘2 d-i)
vüçudî
İn s a n î
Vücudun âlemi k ü b r a d ır ey e an Vücudun seyrini edendir insan Vüçudun gencini edüp teferrüç Çü deryaçüş edip eyler temevvüç. Cihanda bildiğ in ne varsa hep sende va r Eğer eflakuarz bâd eğer nâr Nazırleri sende eflâkin gözün sil Reis, Fahız, Yedan, sakandır bil Baar. n u tu k, semi. lems. şem Nuzırdır encüme. fesma valem Cesedin arz gibi nehir çün ema. Vücud da v a r d ı r b ir ulu sultan Veziri hacib id e v a r d ır ey can Denilsin her birine Fes ma’ v a ’lem F e h m et olasın Eşrefüâlem Melik aklındır fikir veziri Ey imdi ak la olma nefsin esiri Havassü hamse bil hacipleridir Bu süzün her biri lü,lüiı dürd ür Y a k m a kıl tevekkül recavu havfi İslâm, ihsan şevkü inabet. borçlara muadildir. KİTABİN B İ T T İ Ğ İ N E DAİR : T a m a m oldu ki tap m in n e t H u d a y a 913 de ben garip kedava Hidayet kıldı hak E l h a m d ü lillah P ü r eti ti men kulun feyzi la allah K itabın adını m ev h u b u m a h b u b Kodum fath etti h ak etmedi mahcup. (Lügat S, 132 de)
Derviş Şemsi Sivrihisarlıdır. 919 göç yılında Yavuz T n ltan Selime t a k d i m ettiği b i r eseri vardır. M a n ti k u tt a y r tesiri altında yazılmıştır. Derviş Şemsi an asıl Sivrihisarlıdır. îra n lıy ım diye İ s tanbııla gitmiş DEMÜRG adli yazdığı bir manzumeyi Y a vuz Sultan Selime t a k d i m etmiştir. Büyük mansıplar verilmiş n ih av et Sivribjsarh olduğu an la ş d m c a mansıpları elinden alınmıştır. (1) DEMÜRGDA'N Haneniz yükşeklere ka ldırdınız Kursağınız daneden fi oldurdunuz Kuyalım her kıssa efsaneyi Murgm ağzından kaparsınız dâneyi. ( 1 ) L â t i f i tezkiresinde de Sivrihisarlı olduğu. Liigatlar: Tevekkel’tüalallah = Allaha güvenerek. Farigülbâl Gön lünde ilinti olmayarak. Beşaret M iijde. Mübarek ravzasıçün fü liz a rın P eygam berim izin kabri için. Civan Genç. P ir Ih iiy a r . Hiidaoent A llah. B i mislü maneııd Benzeri o lm ayan. Mariz Hasta. Sultanü V kü m m el P eygam berim iz. HubbüVvatan miııeViman Vatanı sevmek im andandır. T a fa ttu n ■■ A n la m a k . Tavattun B ir yerde y e r leşmek. A lem i kübra İn s a n görünüşle küçük alem fa k a t hakikaten biıyiik alemdir. Genç Hazine. Temevvüç dalgalanmak. E f l â k Gökler. A rz D ü n y a . Bad Y el rüzgâr. iSar - Ateş. N a z ır Ben zerleri. Reis Baş. Falıiz O yluk. Y edan Eller. Sakarı B ilek ler. Basar Görmek. N u tu k Söylemek. Sem i İşitm ek, Lemis D o k u n u p his etmek. Fehim A n la m a k. Şem K oklam ak. Encüm Y ıldızlar. Fesma İşit. Va'lem B il. Havassı hamse Görmek, işitm ek, dalmak, koku alm ak, d o k u n u p d u y m a k . L ü ’lü Der inci M u adil M üsavi olan. M a n tik u tta y r ( B u k i t a p ş t y h Attara a ittir) kuş dili demektir. Demiirg 10 kuş. E fs a n e A s ıls ız olan şey.
Baş açık .abdalmam ben şah hakkı y a Hüseyin Tekyegâhı gamde zikrim ah Hüseyin va h Hüseyin E tti tığın iştiyakın şerha şerha cismimi Yaz dım sufu sineme ah Hüseyin vah Hüseyin, Eski el y azm a k i t a p l a r ı n d a da b u zatın Sivrihisarlı ol duğu anlaşılmıştır.
A ziz Mahmut Hüdayi
hazretleri
1 - K utbu laktap . Sahibüzzeman. Sivrihisarlıdır. Nâzır zadeden okumuştur. Sultan Selimin Edirnedeki medresesi verilmişti. Dımışk ve Mısır naibi oldu. Sulehadan bir zatın kalbini kırmıştı. R üya sın da niranıcehimi seyrettirdiler. Sa bah leyin şeyh üftadeden in abet aldı. 1000 Muharreminde zavivesinde yaptırd ığ ı camide vâz ederdi 1038 de vefat etti. ( 1)
2 - Hüdayi İsmi Aziz M ah muddur. Sivrihisarlıdır. Alel usul medrese tahsili görm ü ş ,'B u r sa d a naib iken üftadeden irşat edilmiş. Üsküdarda n a m ın a izafetle b üyük bir tekyenin banisi olmuştur. (2) 3 - Hüdayî M ahm ut efenJi. Anad oluda Sivrihisar nam kasabadandır. Ve bilâhare İstanbul a gitti. (3) 4 - Hazreti M a hm udu edayî SHivrihisar beldesindendir. Orada sivrilüp m eydana gelmiştir. (4) 5 - Uzun çarşılı İsmail Hakkı beyin Amasya kitabesi adlı kitabından. Niksarlı keşfi c am iinin banisi Osman keşfî efendinin Sivrihisarlı Aziz M ah mu dun müridlerinden olduğu yazılıdır. ^5) 1 — Necibi A s ı m tarihi. — 2 L â t ı f ı tezkiresi S. 209 K a m u s S. 2873 3 — T ü rk edebiyatı Sadeddin S. 282 4 — K â t i p Çelebi S. 1135 5 — E v liy a çelebiden. Liigatlar: Şah hakkı — Hazreti A l i hakkıçun. T ıp K ılıç , Sin e gönüs. şerha şerha parça parça, K u t p u l a k t a p t a s a v v u f da en bii y ü k mertebe. N ir â n ı c a h ı m ™ Cehennem ateşi.
=
-
133 —
6 - Aziz Akılım udu hüdayi Sivrihisarlıdır. Tarika tı ce!~ vetiyyenin büyüklerindendir. (1) 7 - Aziz Mahrnııd Hüdayi Sivrihisarlıdır. (2) 8 - Vecihî pasa zade, Kemal paşa dan 94 üncü sahifede (3)
1001 hadis k i t a b ı n
Hazreti Seyyid Hüdayî vasfı bu günakirn ismü zati Mahmudu ak tap Reşat efza. Hisarı ittikası asüma na oldu peyveste Z u h u r etmişdi hisardan ühri'ıveş âsa 9 - Atain in şekayık zeşlinde Sivrihisardandır; demektedir. Gelveti tarik a tı ' a ait İsmai! Hakkı m erhum (tarikatı celve tiyye) adlı k i t a b ı n d a M ahm udu Hedayi bini fazullah bini M a h m u t efendi Koohisarda doğm uştur demekte ve tercemei halini şu suretle anlatır. Hedayi 948 de üf tadiye intisap ve üç sene rivaza t edenden sonra şeyhinin emri ile Aoadoluda Sivrihisar Nam kas ab ay a gönderildiğini ve ehli ayalinde be rab er götürd üğ ünü evvelce Sivrihisard ad a Bab a Yusuf n a m ı n d a b ir aziz halveti erenleri vardı. Bu hedayi ondan bi r -mikdar tariki esma görmüş ve tecelliyatı ilâhiyyeden hayli mertebeye yetişmişti. Iledayinin geldiğinde Aziz Baba Yu suf vefat etmişti. Sivrihisarda-ı hedayi (4) te kra r Bursaya gelmiş ve işareti iif tade ile te k r a r Üsküdara gitmiştir. Sultan Ahmet evvelin rüyasını ta b ir d e n sonra Mihrimah Sultan ta r afın d an yapJı< 1 2 3 4
— — — —
A m a s y a kitabeleri S. 73 Osınanlı müeclifleri. Vecihipaşa zade Kemaldan. Şeyh baba Y u s u f hazretleri 918 göç y ı l ı n d a vefat ettiğinden A z i z hazretlerinin bu zatla görüşmesine imkân yokrur. Baba Yu suf un oğulları Hamdi, S o f i, Fahri ve Fahri babanın oğlu Hamid baba ile gö rüşmesi muhtemeldir. Lügatlar : Tariki çelvetiyye ; B a y ra mı tarikatının kollarından. A d ı d a Mahmut = ismide y a n i öğülmüş Reşat Ef za — doğru yolu çok arayan. Hisarı ittika = Doğruluk kal’ası, peyveste — Ulaşmış. Ava mı nas — Halk.
il lan cam.kle avsunı nasa ve Sıdtan Ah.med camiinde h av a ssı ümmete tellSni zebati m ar if et ederlerdi. 1038 de vefat etti. Yine b u k i t a b d a Âhmed Evvelin Aziz M ah m u d u Hûda yi hazretlerinin üzengisinden t u t a r a k saraya getirildiğini ve saray da yemek yedikten sonra padişah, eline su kuyarken Vâlide Sultanda peşkir t u t t u ğ u bir sırada Valide sultanın a k i m a acebe şeyhimizin bi r kerametini görseydik deyince Aziz hazretleri eevaken kızmı b ir adarnakim, padişahı Rû yi zemin eline su k u v a r Vâlide Su lta n d a peşkir tu tars a bun dan b ü y ü k kerametini olur buyur muş lardır. Yine Sultan Ahmedin rüyasını t a b i r edince 1000 altın görîdermif. M a h m u d u Hüdayî hazretleri karısını çağırarak senelerce istediğin yalar, d ü s y a b u deyilmi demiş ve yüzü ne bile bakmadan karısına vermiştir. Sultan A hm et tebdili Gâme ile Mürid olmuştu ve zavi yesine 80 bin lcujuş vakf etmişti. Aziz hazretleri bunu ka bul etmedi zaviyesini kendi akçesile va pdıraı. Eserleri Nefaisilmecâlüs, tecelliyat divanı, ilah iyyat, ta rikatı m u h am m ed iy y e Vakıf atı üîtade, M uhab bet ullah . Mu habbetti resulullah, Muhabbeti âli resulu 11ah ve sairedir. Aziz M ahmudu Hüdayi hazretlerinin Sivrihisarda y a p tırdığı camii şerif h ak k ın d a camiler bahsine bakıla. NEFERLERİNDEN Nidem düny ay ı b a n a al la hım gerek allahım gerek Gerekmez masımayı b a n a allah ım gerek allahım gerek Dertlu d e r m a n ı n ister kullar sultanın ister Aşık ca nanın ister bana allahım gerek allahım gerek Lügatlar . Havassı iimmet = Elbisesini değiştirmek. Za vi y e = — Dünya.
Allaha ulaşmış zümre. Tebdili câme Tekye ve yemek pi şen yer. Masiva
Fâni devlet gerekmez düıîü zinet gerekmez. Haksız cennet gerekmez ban a Allahım gerek Allanım gerek Mecnun ister L e y li y i vamık arzular azrayı Nidem gayrı sevdayı b a n a Allahım gerek Allahım gerek Acı, ver îûtf edip doğru yolu Allahım Allah ım güzel Allahım Şensin esirgeyen aşık k u l u n u Allahım Allahım güzel Allahım Dustula ettiğim ahdi u n u t m a Gel gönül dost illerine gidelim Sakın bu viranede mekân tutma. Gel gönül dost illerine gidelim Can iline varup girmek dilersen Can iklimine ermek dilersen Solmaz gül şen gülünü dermek dilersen Gel gönül dost illerine gidelim Hakd an Hedâyiye ihsan olurdu Her veçhile yollarsan olurdu. Umulmaz derdin dermanı olurdu. Gel gönül dost illerine gidelim Tecellii cemâl ister gönül ağlenmez. Teselli i visâl ister gönül eğlenmez Cihana gezse serteser Görünmez eni berrü b a h r Gönül eğlenmez gönül eğlenmez Ne dü n y a d a ne uk b â d a Gönül bir özke sevdada Demâdem fakrü mevlâda gönül eğlenmez Ne ha lv et de ne devlet de ne kesrette Ne to bada gönül eğlenmez Eğer dün ya eğer u h r a visalsiz ku ru sevda Hedayi nitsin mevlâ gönül eğlenmez.
Peygamberimiz için söylp4ikTe,ri ms^hiyesinden : Sadri cemi mürs.elin setisin y a resulallah Nuri eflâki yakın sensin ya hab ibullah Ey menbaı lû tfu cud p irim mak am ı M ah mut Y aradılıştan maksut sensin y a Resulallah Can içinde canan madenî ilrnü irfan Geddim pi ri m sultan sensin y a Resulallah
Soyundan olan zatlar Mehmet Em in Üsküdarî, Hedâyı hazretlerinin kerime zadesidir. Seyyit Abdülhay efendinin oğludur. 1149 da öl dü. Otuz a yakın eseri vardır. Sadııllah bini Ahmed efendi Hedâyınm evlâtlarından dır. 1288 de müneccim başı oldu. Ceddi tekyesinde med fundur.
p
E b uz iy a tak v im in in 15 Haziran 1951 Cuma ya p r a ğ ın d a Aziz M ah mudun 1543 te Sivrihisarda doğ duğunu ve 1628 de Ü skudarda vefat ettiğini yazar. Şu nefes o y a p r a k t a yazılıdır. Kuldan sana lâyık nola Aşk seni k a n d a bula Meğer senden ihsan ola Yarabbena yarabbena Senden kerem senden ata Sonra senin k ü b r a senin Ulâ sen i o u h r a senin Dün ya senin u k b a senin Yarabbena yarabbena Senden kerem senden ata
 z i ı hazretlerinin Slvrshîsardaki eserleri 1 - Aziz M a h m u t camii. 2 - T orun la rınd an îz m i t kadısı iken Sultan 4 Murat ta rafı ndan idam edilen Abdülvehhabın kabri ve vakfiyesi. -
r
137 -
3 - İkinci Afodülvehhab tar alından Abdüîv'ehh&b k ü t ü p hanesi ve yenihan vakfiyeleri. Yine Abdülvehhab ta r a f ın dan dedesinin camiine vakf edilen bahçe ve dükkânlar. Bu zat Akçeşme ve Baeı Ü m it çeşmesini de yaptırm ıştır. AZÎZ H A Z R E TL ER İN İN NÜK TEL ER İNDEN: Müderris olduk naib - k a d ı - olduk hiç biricim se üzeri mize nokta koyam ad ı, A hir yine biz bir n o k ta koyd uk naib - k a d ı - iken t a i b - tevbe edici - olduk buyurmuşlardır. Şeyhi olan Üftade hazretleri de Bursada camii kebirde hasbeten lillfth Allah rızasıiçün - ü c r e t s i z - Ezan okurdu. Bir m üddet sonra b i r kaç akçe maaş bağlamışlar. O gün minareye çıkarken üf tade oldun - düş tün - demişler. Derhal istifa etmiş ve kendisi üftade lâkabile lâkablan mış, adı Meh mettir üftade Mehmet efendi derler. Yine Aziz hazretleri buyurmuşlar k i: Bir gün Peygam ber i zişan efendimiz hazretlerile Aliyv ü lm u rta z a oturuyorlardı. Hazreti Aliye hitaben; Ya Ali sen, ve ben b u üm m etin babasıyız. Hazreti Ali; Yaresulellah b iz Haşi miyiz bizim soyumuzdan gelenlerin babasıyız. F a k a t bü tü n ü m m e ti n nasıl babası oluruz? Sebebi hilkati k âin at olan Pey gam be rimiz b u y u r m u ş la r ki; Ya Ali bu ü m m e t ilmi irfanı fazileti bizden öğrendiler. Ümm et im izi n alimleri ve fazılları manen bizim soy umuzdandır b u y u r muşlardır, Z a y ım H a y d a r Sivrihisar ziamet olarak verildi bah sine bakılar.
H ay dar
2 , inci Bayezid devrinde Zâyım. Koca bey Üçüncü Mustafa devrinde 1150 senesin de Sivrihisar zayi mı olmuştu. Bu zatin evi ya ğ m a edilmiş ve halk arasında Koca bey yağması diye darbı mesel ol muştur. Koca Zayi m m oğlu Miralay Süleyman bey zayım
iken
Kayserili oğlu denilen id am edilmiştir.
b ir
kim&eaiû
gar.azma
uğr ay ar ak
0 zaman müft ü olan şair Nedimi efendinin bulabildiği miz mersiyelerinden bazı parçalar şunlardır. Kimsenin yanmaz çırağı haşrederek asla medid Böyledir m u ta d ı çerhi bi sebatın ey nurid idid Kaf bekaf h ü k m eyleyem Süleymanı zaman. Bad ordu t a h tın ı ha rap etti sabedid, Bi sebep kati o lund u Miralay S üleym anı zayi m Men mate mazlumen fa kat m ate şehid Bu na sebep Kayserili oğlu Na halef A n m dahi kap us un a t ak ıl a k a r a k ı l i d Kara zayımm 4 oğlu vardı oğ ullarından Ahm et ağa Voy voda İ b r a h i m ağa z am an ın d a yaşamıştır. Bunun oğlu Sü leyman bey Hicazda kaldı. Süleyman beyin iki oğlu k a l mıştı birisi Bila Veled olup kardeşi haeı .Musta fanm oğlu Kâmil Z a y im oğlu halen sağdır ve d âv a vekilidir. Kara Za yım oğullarından Haşan beyin oğlu Mehmet ağa ve oğulları hacı Ali Haşan ve Şefik Ağalarda ölmüş tür. Soyun dan H am di sağdır. Koca beyin ve Kara zayımm h a y r a tl a rı B aba çeşmesi, Yenice mahalle camiini yeaiden yapdırdığı gibi Z â y ım mescidini de yapdır mışiardır.
Voyvodalar Yey vo dalar a a i t m a l u m a t b u la bildiklerimiz: 1 — Salih Paş a Voyvoda Salih paşa vakfından yövmi ye üç akça ile T u t l u mekteb Sıbyan muallimliğine hafız Mehmet efendinin tayin edildiğine dair vakfiye tarih 1170 göç yılı müft ü Rasih efendi bahsine bakılâ. Kumarcı voyvoda: Çiftelerde kumar cı adlı yovv oda olup Lüg. Subhadek asla medid— kim s enin mumu sabaha kadar yanmaz. E y nurdid e y — gözüm nuru Nabedid = görmez bir halde. Menmale mazlu men fa k ad mate ş e h i d e Mazlumen öldürülen şehitdir. N â h a l e f = çocu ğu, ziİTTİyeti olmayan kimse.
-
139
Çifteler malikânesi idi Sultan M ahmud z am anında ordu fcu radan geçerken yemek vermediğinden 1311 milâdı senesin de Bursa Valisi General Mustafa ta r a fın d a n öldürülmüş b u nun bıraktığı h a y v a n a tla Çifteler harası kurulmuştur. Çifte ler harası sahile 456. 3 •— Alışan bey: Ayni tar ihd e kum ar cı ile har p ederek y a r a la n m ı ş ve 1128 göç y ılı n d a uzun beyde ölmüştür. Emin ekinin de oturm uştur. 4 — Kav acı köyü vakfiyesinde Voyyoda silâhşöranı hassadan Seyyid Osmana ait vakfiyyenin tar ihi 1250 göç yılıdır, • 5 — Voyvoda Halil ağa : İ b r a h i m ağadan evvel voyvo d a idi T a h t a altı denilen yeri yapdırm ış tı r. Belediye t ar a findan yıktırı larak dü kkânla r inşa edilmiştir İ b r a h i m ağa : Sivrihisar voyvodası İ b r a h i m ötedenberi halinde tav r ve Rız ac ûyan a harekette b u lu n u r makul eden ol madığından ve b u defa hasbel iktiza in h a o lunduğuna bi naen mehabetr iz sudu r olan h a tt ı h ü m a y in celâdeti m a k r u ni şahane m ucibince rnerkuırıün id am ı maddesi halen H ü davendigâr koca ili, Eskişehir sancağı mutasarrıfı Nuru! 1ah Paşanın reyine ihale o lu n duktan sonra b u n u du yan İ b r a h i m ağa Haccı şerif kasdile 200 nefer delil askeriyle S iv rihisardan hareketle Şam tar a fı n a azimet eylediği Nurull ah paşa taraf ından ifade olunması üzerine m erhum un Allah rızasıçün Hacce gidenlerden olm adığına binaen çare b u lursa kati olunması hususu müehhar en sâdır olan hattişerif üzre halen Şam valisi E m ir hacı hafız Ali pa şaya irsal olunan fermanla tenb ih ve tek it kılınmıştı. F a k a t m er hu m Şam canibine gitmiyerek beş on nefer ad amile Hacı Bektaş kazasına v arup der gâhta ikam et ettiği, Lügatlar: Kıza Cuyâne - e y i t i ğ i araşdlran makule insanlardan. Mehabetriz. Sudur ■■■■■■■■ Heybet saçan p ad iş ah emri, Hattu H üma yun Padişahın emrini havi y az ı , 1) ( Sivrihisar v akı fl ar defterinden al ın
mıştır).
Nuruîlah paşa isti m a ile keyfiyeti halen Kırşehir ve Yeni şehir mutasarrıfları Mehmet Sait Galip paşaya y a z u m o l d a hi m erku mun adam lar ile dergahda olduğu ye 50-60 kada r delil askeri m e r k u m u m u h a f a z a için kazayı mezkûr etrafın d a keştiîküzar etmekde olduklarını ta h k i k ile Hacı Bektaş kasabası ezkadim serbest olup u m u r hu susa tm ın Konya t a rafından rüyet olunduğunu mü bey yin Galip paşanın cev ab namesi dahi Deraliyyoye ta k d im kılındı. Merkumun behemehal idamı m a t l u b u m ü l â k i n e olmalı dan naşi hal ve ahvalini teharriye ve Hacı Bektaş tekkesin den. h uruç ederse derakap cezasının verilmesini-ve-seı i mak tun un deri devlete irsali hususu halen Kar am an valisi Ga lip pa şaya Evaili Muharremde Memur palındı vekayıı sene 1232. Şan i zade G. 2. S. 230 Yazıcı İ b r a h i m Ağanın Sivrihisar'daki eserle*i. 1 — Hazinedar bitişiğinde 1 dershane ve' 15.oda Hoşkadem bitişiğinde b ir dershane ve 15 oda. Cami kebir haylisinde iki çeşme. Ağa pınarı halen Ali bey çiftliği denilen yerde 1231 ta rihinde ya pılan çeşme. B unlar için vakf edilen 2 Keçeci dükkânı bir m u m h a n e ve hacı ü m i t civarındaki bahçe Bedestan dükkânları vakf edilmiştir. Yazıcı İ b r a h i m ağanın oğlu Hüseyin beye ait eserler. Hüseyin beyin Sivrihisar nahiyesi m üd ürü olduğu ve 1278 göç y ılın d a kaza olduğunda çekildiği anlaşılmaktadır. Rütbesi k ap u cu başı idi. (binbaşı demektir) Soga bey medresesi için 5 dükkân v a k f e t m iş t i r 1279 se nesi No 144 Sivrihisar vakıflar defterinden Bey pınarı d e nilen çeşme, nahiye yolundaki Geçeğe ayrıla n yerde bir çeş mesi vardır. Hüseyin beyin eşi Ayşe pembe h a n ı m a ait k a bir taŞı kitabesinden parçalar. —
14 1
—
Sivrihisar’d a m ü d ir zâti pescndidesi Mir Hüseyin mahlası Hüsnü forrüh lika Zevcesin etti ecel hâke d ı n g Ayşe pembe h a n ı m kıldı bakayı Çü ca 1261 senesi. Voyvoda İ b r a h im ağa : Afyon kar ah isa r voyvodasıdır, yani Vali idi. Sultan M a h m u t birer ba hane ile derebeyle rini ve voyvodalarını orta dan kaldırıyordu. Bu zatın ve oğlu Hüseyin beyin memleketimizde b i r çok eserleri vardır. Oğlu Hüseyin bey de kapucu başı idi ki binb aş ı rü tb e s i dir, Kay m akam lık teşkilâtı olan 1278 tar ih i n e kadar S i v r i li işarda m ü d ü r idi. Soylarından b ir çok zevat elyövm h e r li ay attır. İzzet, Hulusi, Neşet, İhsan, Hüseyin Yazıcı oğul ları sağlardır. Feudal ite us ulü: Devlet âşar ve sair arazi vergilerini doğrudan doğr uy a almaz. B unu fedakârlık edenlere verirdi. Bu suretle . 1 - T im a r : Geliri 3000 akçadan - 20 bin akçaya kada r olan dirlikti. 3000 akçadan sonrasını her 3 bin akça için ti m ar cı b ir cebeci gönderirdi. C e b e c i= Z ırh lı sınıfına men sup asker. Ziam et : Geliri 20 bin akçadan 100 bin akçaya ka d a r olaıı dirliktir. Bunlar da gelirinden 5 b in akçadan sonra her 5 bin için bi r cebeci gönderirlerdi. H a s : Geliri 100 bin akçadan fazla olan dirliktir. P a d i şahlara, vezirlere, beyler beyine aitti. B unlar da her 5 bin akçası için b i r cebeci gönderirlerdi. Dirlikler çiftlik değildi, Dirlik sahipleri yalnız üşürlerini ferağ ve intikalde vergi lerini alırlardı. Bir sefer v u k u u n d a devlete yü k olmaksı«m 100 binlerce kişilik ordu hazır b u l unurd u. Sivrihisar bi r çok za m an lar ziamet olmuş ve Bayezit, Kanuni Sultan Süleyman devirle rinde Has olmuştur. V o y v o d a : Şarkta bi r nevi Vali. Y u g o s la v y a d a o rd u k u -
142 -
.mandam. Bizde Beyler beyi. idiler.
Vali, K aym ak am , rütbesinde
Sivrihisardaki voyvoda. Vali rütbesinde. Kumarcı. Kay mak am , Em in ekinindeki Alışan bey de Nahiye m üd ürü rütbesinde idiler, Şeyh İ b r a h im efendi : Âlim b ir zattır. Tasavvufla işti gal ederdi. Bilâhar e d amad ı Çallı hocanın tam am ladığı Müftahüs seade adlı eseri b u zat ta r a fı n d a n başlanmıştır. Damadı Ahm et Ham di efen di: Uşaklı olup 1272de Sivrilıisara gelmiş şeyh İ b r a h i m efendiye d a m a t olmuş, S iv rihisa rd a kalmasının sebebi de bu yerin evliya ve şüheda mak am ı Saidler ve âlimler diyarı b u l u n d u ğ u n d a n ileri gel diğini yaz m ak tadır. Kayın pederinin başladığı ve kendisi nin bitirdiği Miftahüs,seade adlı eserin tarihi 1303 tür. Bu ki ta p Arapçadır. Ta sav vuf tan akaidden bahseder. Başlıca bahisleri : R ü ’yetullah, Te vh idibâr i, İsmi m u t lak ve sair bahislerdir. B u r a d a Çallı hoca diye meşhurdur. (1) Müftü ve şairdi. söylediği Süleyman
Nedimi efendi: 1150 tarihler inde m üft ü idi, âlim Vefatı tarih i bilinemedi. Karazayim h ak k ın d a mersiyesinin bazı parçaları vardır. (Zavim mirlay bey bahsine bakıla),
Şeyh Osman efendi : Âlim, şair, tasavvufa aşina kemal sahibi bir zat idi. Kürt Osman efendi derlerse de aslen Kes kinin Çönker köyünden gelmiş, Eskişehirin Cöoker köyünde ölmüştür. Kabri orada ziyaretgâhtır. Kürt değil Türkmen dır. Bu zat Nakşibendi t a r ik a tın d a n dır. ESERLER!: 1 - Bursalı T a h ir bey siyasete ait eser yaz an lar fihris tinde Sivrihisarlı Osman Arif efendinin siyasete ait eseri olduğunu tasrih ediyor S. '18 de ( 1 ) Çallı hacı Ahmet efendinin torunlarından M ustafa, Ahmet Eviner Polatlıda. Süleyman Eviner Istanbuldadır. Torunlarından M ustafa da E m irdağındadır..
-2 - D iyar ba kır kütüphanes inin 1295 n u m ar asın d a kayıtlı evrakı perişanda - b u k ita b ın Sivrihisarlı şeyh Osman Afif efendi ta raf ından o zaman Şeyhülislâm Atıf zade Celâl efendi to ru n u Ömer Hüsamettin hazretlerine i tli h a f ed ildi ğini - b u eserde yazar. Bu kitab ında, zulmedenleri ağır su rette t e n k it eder. Aydın meşahiri k it a b ı n ı n 77 nci sahifesinde meşayıhı n akş ibe ndind en A b d ü lm en n an oğlu Osman efendinin İ sta n b u l d a Sivrihisarlı şeyh Osman efendiden okud uğun u ve 1309 da öldüğünü yazar. Eski el y a z m ala rın da şu ya zılarına tesadüf ed ilm iş tir : Diyarı gurbette kald ım halimden anlar yad igâ rım yok Sevdai mihnette bi mecal old um derdü gamdan özke elimde var ım yok. Bu cerhin elinden gülmedim b ir dem Akan çeşmim yaşını silmedim bir dem Derdü gam dan âzad olmadım bi r dem Çok divaz eyledim geçmedi dilek A h u n d a n âciz gökteki melek. Yazdığı Kur’anı kerim nüshaları ve güzel levh a yazıları mevcuttur. Oğlu şeyh Ahm et efendi de sulehadan bir zattı. Kurşunlu camiinin y a n ı n d a Hamdi baba türbesinde med fundur. 1331 de Allahın rah metine kavuşmuştur. Şeyh A h m et efendinin oğullarından B ah a ve Necmettin efendiler elyövm hay at tad ır lar. Şeyh İ b r a h i m Efendi: Halk arasında Cıkc-ık evliya der ler. Kab ir taşında: Koyup dün yay ı oldevvar Bu gavsi seyyidülebrar Mesihi sahibi gülzar Şeyh İb ra h im b u d u r ey yâr Cinan içre t u t u p ka r a r Okusun f a tih a ah yar Erdi çün b u arifi esrar diyyer ek r u h u y a gaffar Sene 1287 Bu zat Allah a ulaşmıştır. Sivrihisarın meşhur müf t ele rinden Hubuş Mustafa efekdi öldüğünde b u zatıo takyesini teberrukeıı baş ına geçirilerek defn edilmesini vasi yy et et miştir.
- 144 —
Müftü Haşan efendi: Bu zat Sivrihisarlı olup Konyada ve sair yerlerde tahsil etmiştir. 1279 tarihli yazıcı zade Hüseyin beyin Soga bey vakfiyesinde şahittir. Köprülü zade F u a t beyin Bursalı T a h ir beyden naklen bu zatın Mecmuai Maarif adlı nâ t a m a m bir eseri oldu ğun dan bahis ediyorsa da çok ar aş tırmalar a rağmen bu lunam am ıştır. Bu zatın şair okluğu Dimek köyündeki İ b r a h i m k a n l a şın türbesi duva rına yazdığı : îki c ih a n d a tasarruf eder r u h u veîi Deme b ir m ürdedir b u n d a n nice ihsan ola R u h u şimşiri İ mda ttır ten gıiaf olmuş ana Dahi âla kâ r eder tığ kim üryan ola. Ali efendi: Sivrihisarm İlikviran köyündendir. Medrese tahsili görmüştür. O zamanın halk şairlerindendir. 40 sene evvel vefat etmiştir.
Zamanın eşrafına yazdığı şiirlerden Voyvodanın oğlu Hüseyin bey için yazdığı : Hüseyin bey b i r zalimin evlâdı Ehali etti elinden feryadı Birkaç karyeyi çiftlik eyledi Ganca attı B a b a d a ta Koltana Hüseyin bey şol mazağı azdırdı (mazak eniştesidir) Sâyesinde Sivrihisard a gezdirdi Son deminde yet im li ğe yazdırdı Mazak değirmen de öldü divâne Z a yım zadelerden Mehmet ağa Boynundan y ukarı girme suya Kilci oğlundan ibret al m adm m ı d ah a Demezmidi ben Süleymanı zamanım L ü g a tla r : Mürde ~ Ö lm ü ş / İhsan = Kötülüğe i y ilik . kılıç. G ı l a f = K ı n . T ığ . K ılıç .
Ş im şir =
Otur konağına mesnet gözleme Gelenin.-gidenin izini izleme Her kes rüşvet yer ondan sana ne Git Hicaza ver A r a b a surrayı Hem yerine getir farzı Mevlâyı Kafile kalk ar erişemezsin kervana Zayi m zadelerden hacı Mustafa ağa Kendi malinle kendin sür safa Komsiyuna çağırırlarsa sakın v a r m a Y ak dır çamı ver m etanet kü lh a n a Hacı M ahm ut girdi altm ış yaşına Düşündükçe geldi aklı başına. Yeni haşladı ahiret işine Şeref verdi şeyh M a hm udu suzâna Eşraf d an Kilci oğlu Süleyman ağa D ü n y a malını versen az gelir dah a Oğlunun birisi oldu za btıva Biri medyun düştü gitti y a b a n a O zamanın müftüsü Hacı Ali efendi için. — Müftü efendi der kim H o r t u y u k i m aldı? B a b a d a t her kimin üstünde kaldı? Kapuluyu alan mâdeni b uldu Hicaz yo lu t u t t u Beyti u ly ay a Müftü efendi de rk im şeriklerim An b a r ın kapusunu oy i kilitleyin Gece h a r m a n l a r d a nöbet bekleyin Şaban zade Süleyman ağa Garibe dost idi miskine vefa Kimseye taşlanm az böyle bir arslan Sana derim sana hacı Muştan tık (1) Hafızsın alimsin aleme faik. Bursaya gelince Ahmedi Vefik Selâm verdin süvariye y a y a n a 7 T F M u k a y y i t Sü leym an Şükrüdür.
-
146 - -
Sabık b arutçu noldu?. Uğradı belâya sarardı soldu Son dem inde . A nkaraya defn oldu Sağ kalaydı menfi idi Fizana. Ol hacı ibiş zade Halil efendi muştan tıklar babası D ük k ân ın d a dol dur ur köylü heybesi İçini ararsan yağ bal heybesi D ü nya yağlı bir k u y r u k tu r yiyebilene Ol Hobuş zade Mustafa efendi Kalıbı takyede gönlü mahkemede Yeni düştü şimdi üstada Kalayladı ka bı oldu nuranî. Olunca ey ta m m üdürü harcı Kassamı Kendi devşirir Dede zukkum kadı basmaz m ü h rü Bizim kassamlar gitti t â Nail i han a SARI ZADE ÎÇ İN : Sarı zade eyliyor maline vekar Kapudan çıkınca kal ay a ba kar Meroanlı teşbihi ardın a ta kar Aleti ibadet -suî edibana. DERVİŞ AHM ET H U L U S İ : .Nazenin tar ik atından dır . Nâzenin, Bektaşiliğ’in bir koludur. 1296 t a rih in de hazinedar vakfı için yazdığı şiirlerden: Hazinedar vakfı beldei Sivrihisar H a r a b a meyletmiş tam ire kılınmış içtisar İkinci ta m ire b e d ’i has betenlillâh olup Sene 1188 de badeleliftir kıl şumar. Bir tükenmez ecra nail ölmüş el 'naibi kaza Müftü zade ismi Sunul)ah efendi n a m ü d a r Sâyü gayret eyleyüp ikmalini etmiş ha k nasip Ciaan içre anı m ih m a a etsin perverdigâr. Liigatlar : Hasbetenlillâh ■ Allah rızası için. Badel senesinden sonra. Şumar S a y ’ Nâmiidar — Ünlü.
e l i f ■■■-- 1000
Küçük Mehmet ağa 3 ncü tam ir i eden Hacı ibiş zade Halil efendi dilfigâr Cennet içre b unlara dahi vere hak âli m akam Düzah içre görmesinler şiddeti nâr. Sene 1296 Ketebehiilfakir fukarai nazeninden derviş Ahmet Hulûsi Essivrihisarî - ke na rında şunlar yazılı Çırağu mescidü m i h r a b ü minber. E b u bekrü, Ömer, Osman, Haydar. Bu yazı Böğürtlen çiftliğindeki camiden alınmıştır. Der viş Ahm et Hulüsinin 1305 ta r ih in d e vefat ettiği anlaşıl mıştır, SÜLEYMANI ŞÜKRÜ EFENDİ (Mukayyit) : Âlim ve şair bir zat olup âsayi şerif için yazdığı m an zu m parça aynen yazılıdır. Torunları; İlh ami ve Süleyman, Şükrü Ünlüoğlu sağlardır. T o r u n u n u n oğulları; Şevket, Ahmet, Rifat, Niyazi ve Hilmi Ünlüoğlu Eski şehirdedirler. Hazreti fahrin mübarek destine almış asa dır b u ~ Nid ai ümmeti de sinesi yan mış asa dır b u Lisan i ha] ile söyler Hemişe derdini mâna Hücresinde aşık âsâ âh eder asadır bu. Firakı iştiyakından b ü t ü n ya nm ış denir a m m a Şefii âzamin destine- yüz sürmüş asadır bu Halip ür suzanına bakd ık ca verir lıayretüvelh Serapa sinesin dağ eylemiş I sa d ır bu . Öyle lütfa m azhar olmuşkim b u belde ehli hak ka F ahri alem desti pâkiie şeref b ulm uş asadır bu Enbiyanın serveri dü cihanın bâisi Aşikinı üm m ete yadigâr kılınmış asadır bu. Şükrüye yüzün sürüp eyle tezarru hem niyaz Kim şefii ruzi mahşerden eser kalmış asadır bu. Lügatlar : D i l f ig â r ----------- Gönlü yaralı. Hazreti fa h ri âlem -- P e y • gamberi z işa n ım ız. Dest ---------- E l A ş ı k , âşâ aşık gibi. F ir a k ı iş tiy a k ( a y r ıl ı k derdi). Sera pa ■ - Başd an başa, server ----- baş olan. Dü ciha nın baisi D ü n y a ve ahiretin y a r a d ılm a sın a sebep olan Peygamberi zişanım ız.' Tezarru -------- Y alvarm ak. -
14-8 —
Eser hamei aeizî Süleyman şükrü elmaruf mukayyit. Bi Medinei Sivrihisar Günyüzü sene İ280, Bir çok vakfiyelerde b u zat şahittir. Müftü Mehmet Ali efendi; Müftüler bahsine bakılal Şiir le uğraşmazdı. Kendisinden sonra m üft ü olan talebesi Râsıh efendiye yazdığı şu yazı: Elimize geçti teberrüken yazıyo ruz. Teşne dil müminleri e ttin şaduman ömrini müzdad kılsun Müstean F a d ıl ü m a h ir edeb verdi zebân Pertevi feyzi misali neyviran Âlimü rasih olanlar okum uş Mektebi e r ra h m a n u allemelkuran Müsmirü öm rü m il m im zübdesi Fai kul akran iflah bubule inan Kamil insan vasf eder lisan Vasıf un şanında n a tık d ır zeban Hasidun kalbi zulmet d a im a Afita bı nurun eylesin taban Halkai tedrisinde saf saf olup . Şarku gaibe hazır olsun tâ li b a n Varisi ilmi resuli k i b r iy a Silsilemizde bulunsun her an. Aferin ey n u r u ay n im aferin îftih a r ım s m benim iki cihan R a h m e t etsin hak bizim ab am ıza Hem dahi üstazırmza dercihan. Müftü Mehmet Ali efendi, en meşhur vaizlerdendi. Oğu.1arından Necati Mahkemei temyiz azastndandır. Diğer oğlu ı Nuri de Sivrihisar t a h r ir a t kâtibidir. Her ikisi de sağlardır. Lügatler : Medine ■ ■ Şehir. Hâme Kalem. K a m il insan Ol gun adam. A f i t a b Güneş . Tâban P arlayan, Tâliban İstekliler. Şark Doğu. Garp ■■■■■■■■■■ B atı. Varisü ilmü nebi Peygamberimize va ris. Dercihan . ; dünyada.
i 49 -
Müftü ftasih efendinin de müftü Mehmet yazdığı :
Âli efendiye
İk tib as ettim, ziyayı şemisten h ep b u h u r verdiklerini Feyzinin Asarıdır ilmi kelâmın varsa bildiklerim. Öyle horşidi f ünu n gibi p a r l a t ır zulmetleri Can verir bu n c a n e b a ta ea uf ak himmetlerin. Müsteniddir cümle meali zatine bizden ettiyse zuhur Hep nevâkis bizdedir sen berisin andan ey bedri b ü d u r Sayei feyzinde b i l d i m cihanı ey zülhimem Benm iyim söyleyen kürside send en mi dihen. M a n tık u tta y r m esas gül zebanı şivesi Mürgı efkârda gitirdi hoş lisanın cilvesi Mâşiri nuru şeratsiH. Kim artık m a t l a m oldu ilim Ey lerim devri ziyada etsin d a i m a kerim. Aslı tedrisin feyzindendir niy az ım b u l d u tedriste rüsuh Pende m u h ta ç bendeler sayende oldu nasuh Feyzü ömıün im tid a d ettikçe etsin eylerim h ak d an niyaz Him metinden bekleriz nuri necâtı eylersün hakserfiT’az. Müftü Mehmet Ali efendinin 25 Temmuz 1339 göç y ı lında sulh imzasında Hüküm et konağı önünde okuduğu ' kendi yazdığı m an zu m d u a : Değil Y una n mahsusan bütün âdâyı din üzre Cihad ejder cunudi müsîimin azmi metin üzre H ak ik at n u r u gizlenemez eracif ebri a lt ın d a Yaşarmı müsliman ehlisalibin kahri altında Âdâyı kalır için ulu ta nr ının emri a ltın d a Cihad etti. Cünudi m ü sîim in azmi metin üzre. Diriğ etmez ibAdinden atâyı r a b b u gaffarı Murad ettik de katiyen h u d â t edm ir eder küffarı î lâ yevm ilkıyam ib d a eder islâma an san Salibin zulmetinden k u r tu lu p n u r u h u d a parlar Hilâlin n u r u n u izhar içîn nârı gaza parlar Bütün etbâı şeya tm mahvolup e h li h u d â parlar Cihad etti cunudi müsîimin azmi metin üzre. (Lügatiar S, 151 de) - i 50 -
i
İt JP
Hücu m etmezdeniz ad ay a ey cemiyyet.i İslâm Müverrihler tarihlerinde kaydeyler sizi bednam Hu da m ü n h a e m ı ilâ için peyda eder akv am Cihad etti eu nudi müslimin azmi metin üzre. Bulunm az hiç esaret zilletinden zilleti bedter Bu ara irtika b etmez zaifulakl olan bi r er Boyun büks ünm ü b ir millet ki t ın alı tınet i havder Cihad etti eunudi müslimin azmi metin üzre Hay atı ca vı danidir şehadet ehli im â n a Huzuru ha k m ü h e y y a d ır ol ervahı şehidaaa Koşarlar h a k rızasıçün hemeniiâyı Kur’ana Cihad etti cünudi müslimin azmi metin üzre H u J a euyan olan tercih eder ukbâyı dünyaye Seyirdir cinsini im dad içi o meydanı heycane Hayatını terk eder m ü m in beni İslâm ihvanına Bilıamdillah zafer b u l d u k sulh geldi Türkiyaya.
L ttg atlar : ik t ib a s
Güneşin
ziyası.
H o rş id i fiinun
^ Fen bilgi
güneşi. Z u lm e t — . K a ran lık . M e â lî Y ükseklikler. B ^dri b u d a r . A yın 15 nci geceleri gibi p a rla y a n . Z ebân Dil. Zülhitsıem - H im m e t sah ip leri. Çil ve Naz. M ü rg — Kuş. E flâk = Gökler. N aşiri n u ru şeriatsın = . İs lâ m nurunn yayansın. M atla — Güneş, ysldızlarm doğ dv ğu yer. Âdâyı din = Din d ü ş m a n l a n . Cihad ™ H arp. C u n u i ; m üslim in — M üslim an a s k e rle ri. Ebr Bulut, yâni güneş b alçık la sıvanmaz. Ehlisalip - B iü e ş m iş h ıris tiy a n o rd u s u . Â dâ D üşm an la r. H ud â T a n r ı. T e d m i r K a h retm ek . Küffar M ü s lim a n o l m a y a n la r. llâ y e v m ilk ıy a m Kıyam ete k a d a r. îb d â B ir şeyi yoktan var etmek. A a s a r — Y a rd ım c ıla r. S alip H ıris tiy a n lığ ı te m s il eden Zulmet — Kt ra n h k . N u r A ydınlık, bilgi. H ilâl M ü s ü m a n l.ğ ı te m s il eden ay. B e d n â m ^ Kötü adlı. M inhac Açık yol. A k v a m K avim ler. B e d te r Çok fena. Zayıfülakl A k lı az olan. T ına t Y aradılış, H a y d a r — H a zreti A linin isimlerindendi!-, şecaatin c e s a r e tin tim s a li o la ra k k u lla n ılır . H ayatı câvidan Ebedi hayat. Şahadet Şehid olm ak. M üheyyadır = H a z ırd ır, E rv ahı şeh id an = Ş ehidlerin ruhları. İlâyı K u r ’an =* K u r’an d ilin i y ü k s e ltm e k . H uda == Hile oyun. H âdâ ceyan = s A llahın rızası a ra y a n la r . U k b â = Ahiret. Heyca — H a rp meydanı. -
151
—
Âli Feyzi efendi : Holandalı olup, Yörmede ve Holanda d a müderrislik etmiştir. Âlim v e ş a i r b i r z a t t ı r . 1318 de etmiş tir. vefat Sivrihisar müftüsü Hasarı Kâmil m er hu m için yaz dığı şiir. (Müftü Haşan efendi bahsine bakıla). Masivâ k a y d ı n d a n azadın h u d a gördü sev ab îrcıı emrine r a m ol deyu geldi hıtab. R u h u pakin istedi mevlâ b u zati pakden Daveti r a h m a n a karşı d uram az şeyhü şab Sine suzan olarak talipleri kodu bu gün Z ir ’i hake azm eder misli g r ubu afitab Nam u vâlâsı Haşan Kâmil dediler. F a t i h a bahş eylesun herkes bihisap Fey zıya tarih ini söyle Dümui ayıı ile ■îş b u 1302 de etti u k b a y a şitap. Bu zatın soyundan Arif pâkin, çocukları ve to ru n u H u lûsi ber hay at tır lar . Halk Şairlerinden M a h m u t Gürbüzden alm a n parça : Ey a talar yadigârı Sivrihisar, Uyan ar tık kad rin bilen dostun var. ' Neşen artsın geçti b ü tü n ahu zar, Sana t ebrik gönderiyor bütün yâr. Ovaların boş değildir ekilir, Derelerin türlü ağaç dikilir, Pek süslendin ar tık nâzın çekilir, Diyen olmaz böyle yerden ne çıkar. Belli oldu, [yatırların izzeti Nasraddinin, H ıdırl arın himmeti Y arad an m türlü tü rl ü hikm et i Dilediği hemen olur ba h ti yar. 1944 senesinde yazılmıştır. Halk Şairlerinden Derviş Yesâriye ait : E v liy ala r ka ynağıd ır Sivrihisar. Gazilerin k a h r a m a n la r oy mağ ıdır Sivrihisar. G ureb alar ba r ı n a ğ ı d ır Sivrihisar, Güruh, güruh ulemanın madenid ir ocağıdır Sivrihisar F akir fuk aray a müşfik âlicenap ağnıyan m kucağ ıdır Sivrihisar Namus, şeref, vicdan, türlü meziyyet buc ağ ıdır Sivrihisar. — 152 -
Lâ mekân şehrinde varını nişanım-? Ne ka dar çok olsa yok olur günahını. Arşı âzami t itr e t ir ahım, Melekler bize vecdedip hay ran olmuşlar. Yo klukta var, v a r lık ta yoğuz Ahseni t a k v i m i m mikatı hakkın. Melekler b a n a vecdedip hayran olmuşlar. BEHÇET GÜNDÜZ Bu zat Sivrihisarlı m ü ft ü Rasih Gündüz’ün kardeşidir. GÖZ YAŞIM (1) Silâdan kesildi ekmeğim aşım Ka nş dı göz yaşım sellere medet Düşdü bin belâya şu garip başım G i r d ik dolambaçlı yollara medet Gitdi gençliğim ömür tacımız Doldu içimize hasret acımız Ah çeker annemiz ağlar bacımız Y a r d ım eyle garip gullara medet Galdık gurb et elde halden bilen yok Dert ortağı olup yüze gülen yok Sıla ta r afın d an b i r tek gelen yok Muhtacız p ar ay a p ullara medet Çöktü sılanın hasreti üstüme Zali m felek dolanıyor kastime Mektup yazd ım yarime dostum a Selâmım değdimi bu n la r a medet Yok dinliyen derdimizi dökmiye İğne b u l u n m u y o r sökük dikm iye Yorgan y o k tu r üstümüze çekmeğe Yatar ız has ır a b u n la r a medet Uzak kaldı gavim kardeş hanemiz Feleğin elinden çoktur dâvamız
-
153 —
Dağılıp d a viran oldu hanemiz Şimdi iskân ettik h an lar a medet B u âşık Mevlüdü y a k a n ateşler Bilmem nasıl oldu gavim kardeşler Nideyim başıma geldi bu işler Derviş gibi girdik şallara medet. (1) Sivri hisarın Koçaş köyünden Halk Şairi Mevlüt Çe likten alınmıştır. Asayı Şerif şiirini yazan M ukay yit Süleyman Şükrünün oğlu Eşref Ünlüoğlu mezar t a ş m a toru nu Hilmi Ünlüoğlu taraf ında n yazılan p a r ç a : YALNIZ TANRI BAKİDİR Doğdum yaş ad ım Sivrihisarda Ölmek istemezdim dışarda Gelmiştim ölüm buldu, b u r a d a Adım Eşref Soyadı m Ünltioğludur, İnsanlığa eser kızımla oğlumdur. Bıı kökenimin meyvesi torunu m du r. T a n rım etsin. Ahir eti mi b a y ın d ır Gör! Beni kendini hay ır la andır. Oğul, b ir f a tih a ile r u h u m u sevindir. D oğum : 1877, Ö l ü m : 1941 Halk Şairlerinden, Sivrihisarm ATLASLI Mehmet Kadrinin şiiri :
Günyüzü
nahiyesinden
Açıl ruh u n d ak i nevruzu bahar Senin de olsun kalbindeki şeb nehar Ziya paş olsun kalbindeki maarif Ey ulu millet şenindir nevruzu bahar. Bir u d sesi hicran mı? Namei elem mi? H ıçkır m a kta şadalar hasta kızın Veremi mi? Uç mak ta şadalar sarı renk ile mâli Bir ha sta kızın hüsranı veya melali.
154 -
- TÜ TÜN T ütün, zira bir nevi otdur Y akandan tu ta rs a kurtu luş y o ktur B u n a m übtelâ olanlar daim i ha sta dır K u r t u la n la ra ne m utl u dur. Lügatlar : Ş ep — Gece. Nehar — Gündüz. Z i y a p a ş =* parlasın . M a a r i f = B ilgi. Hicran — A y r ı l ık . Nefhei elem İçli seş. M âli — Dolu. Hüsran Zarar, Melal — Keder.
S İ V R İ H İ S A R Muhitsin ta r ih te çok eskiden n a m bıra k mış bir belde İlim, irfan v ü c u d u n d a bilgilerle değerlenmiş b u ilde Çevreleyen köylerinle şehirlenmiş merkezinde Ağniyalar, evliyalar, âlimler, Hızır, Yunus, Nasrettinler Çok yetişmiş nezdinde R am az an d a zekât, fıtra, i ft ar lar da bol aşın Sahavetler sofrasında ik ramlarsın kardeşim Sırma cepken al şalvarlı gelinlerle güvey lerin beylerin Düğünlerde davul, zurna, cirit oyun meydanlar ı köylerin H aned an lık Ağaların sofrasında bal baklava doluydu Gelen geçen yer, içerdi köylerimiz kervansaray yoluyd u Erkeklerin, kad ınlar ın, seferlerde h u d u tl a ra koşardı Koç yiğitler göz kırp m ada n y a k a r yı k ar siperleri aşardı. Vatan için çeker kılıç gazilerin kükrerler Şehit düşer zafer y a p a r ka hram anız biz erler İk tisatta, tasarrufta: Altın Gümüş bizde çok Çalışmakda, y a r a t m a k d a gücümüz va r ataletler bizde yok. AHMET GOŞKUNTÜRK Sivrihisarlı Baca Yapan Oğlu
Sivrihisarlı Özalptao :
(Halk Şairlerinden)
Manifaturacı Muzaffer
KORE Ş E H İT L E R İ N E Garketti rahmeti ne Gök kubb'ehin sahibi Ey yazılı tarihin En şanlı muha rib i Fezalar sarsan hışmın Önünde ü r k tü cihan Allahı da coş turdu Bu verdiğini i m ti h a n K avuştu ulu ha kka O asil, necip ruhun Yarın mahşer gününde Bizi ere şefaat sun O m übar ek kanını Vatan için Allah, Allah diyerek Seni ya ratan için Şanını tebcil etmek Mümkün mü? Aziz şehit Kâfidir tarihlere Bıraktığın iz şehit R u h u n u tebcil etsin U tarid, Merih şehit Türklüğün sinesinde Müsterih uyu şehit.
Tasavvuf Tasavvuf kelimesini bazıları Y u n a n c a bilgi \ e irfan m a nasına gelen Sofu kelimesinden alındığını, b i r kısmı da So filerin geydikleri sof veya yün k u m aşa nisbetle Sofi den diğini bildirmektedirler. İslâmiyet!en evvel de tasavvuf vardı, fakat İ sli m t a savvufu, İran ve H in t felsefelerinden değil, Kur’an ve h a disten alınmıştır. TASAVVUF : Güzel ahlâk, havf 've m ükâfat üzerine d e ğii, m u h a b b e t, aşk ve sevgi üzerine kur ulmuştur. . Bütün ta r ik a tlar ın silsilei irşadları,Âli resule, Ehlibeyte ve b u suretle Cenabı Murtazaya vaçır. Yalnız Nakşibendi tarik a tı üç kola ayrılır. Birisi S ıd dıkı âzâme, birisi Aliyyülmurtazaya, diğeri de Selmanı pâke varır. B unlarda n da Hazreti fahriâlem efendimize varı-'’. Ta rik at dün ün i h t iy a c ı n a göre ku ru lm uştu r. alâk ad ar eden t a r i k a t l a r :
Sivrihisarı
1 - A b d ü lk a d ir Geylanî hazretlerine mensup olan Kadiri tar ik a tı. Bu zat, Peygamberi zişanımız soy undandır. 481 göç yılında Geylanda doğmuş ve 521 göç y ılı n d a vefat e t miştir. Sivrihis arda Yunus Emre dergâhında müntesipleri vardır. NAK ŞİBEND İ: Kurucusu Muhammed B ah a id din Nakş ibendîdir ve Türktür. B u r a d a müntesiplerinden Hıd ırb ey in t o r u n u Hıdırbey, b u t a r ik a ta mensuptu. Aynı zam an da şeyh Osman efendi ve onun oğlu şeyh Ahm et efendi, D a ğıstanlı Hüsameddin hazretleri de b u t a r i k a ta mensup id i ler. Dağıstanlının b ir çok eserleri vardır. B A YRAM İY YE : Hacı B ayram Veli hazretleri k u r m u ş tur, Türktür. Sivrihisarlı şeyh Bab a Yusuf b u yolda idiler. MEVLEVİ TARİKATI : Şöhreti âfakı saran, Peygamber
— 157 -
değildir, faka t kitabı var. Diye öğülen Arifi ilahi Mevlâna Celâleddini Rum i hazretleri ta r a fın d a n ku ru lm uştu r, T ü r k tür. B u r ad a b i r çok salikleri vardır. HE DAYİ TARİKATI : Aziz M a h m u d u Hedayi hazretleri kurmu ştu r. Sivrihisarlıdır, Türktür. Buradaki, camiini ta m i r ettiren 1313 senesinde K a y m a k a m M a h m u t bey diye b i r çok müntesipleriyle Üsküdarda dergâhı vardır. BEKTA ŞİLİK : Horasanlı hacı Bektaşi Veli k u rm uş tur, Tür ktür. Bu zat Türk dilini ölümden ku rtarm ışt ır . Biliyo ruz ki Türk âlimlerden m ü h im bir kısmı eserlerini Arapça yazmışlar ve Arapcayı diriltmişlerdir. Bir kısım Türk uleması da, Mevlâna, Attar, Muhteşem, Firdevsi gibi bunlar da Acemce yazmışlar ve Acem dilini diriltmişler. Tü rk dilinin diriltilmesi de A hm et Yesevî, Âli şir. Nevayı, hacı Bektaşi Veli ve onun müntesipleri Yunus Emreye kalmıştır. Haci Bektaşi Veli bunun lada kal mı y ar ak kurd u ğ u tarik atı n âyinleri, nefesleri, gülbenkleri, bütün merasimi Türk diline çevirmiş ve b u suretle herhangi bir milletten olursa olsun,. O ta r ik a ta giren Türkçe öğrenmiye mecburdur. Denebilir ki, T ü r k dilini hacı Bektaşi Veli ve onun arkadaşları diriltmiş tir. Ne çare ki b u güzel ta r i katı B a h m Sultan bozmuştur. Bu ta r ik a tı n müntesipleri pek çoktur : Yunus Emre, Seyyid Nureddin, Karaca Ahmet, Sultan H aydar IJryan, Haşan kadı, Ali Baba, Kavacık Baba, îli rikçi Sari İsmail, T a p d ık Emre büyüklerindendir. AHİLE R : Arapeadır, kardeşler dernektir. An ad olunun hemen her t a r a fı n d a bu teşkilât vardır. 1.2, 13, 14, 15 nci asırlarda A nad oluda gördüğümüz Ahi ler fütüv vel ve m ürü vvet mesleğine silik idiler. İrşad sil silesi diğer ta r i k a tl a r gibi Iıazreti Aliye varır. Diğer Sofi lerin Hırkasına mukabil, bunların d a Şalvarları vardı. İç lerinde Kadılar, Müderrisler bulunurdu. Bunların h ü k ü m e t teşkilâtı gibi t e ş k i l â t l a r ı , mevcuttu. -
1
58
-
ÂŞIK PAŞANIN : Alplar, Alp erenler, Âşık Paşa zade nin GâziYanîrum unv an la r ın ı verdikleri bu zümre An ad o lunun ilk İslâmlaşmasında içtimai b ir teşekküldür. Selçukluların, Dânişmendlilerin; Atabeklerin o rdula rı nda Herasandan Maveraunnehirden gelen gazilerin bu lunduğu nu biliyoruz. Şeyh Üdebâli, Osman. Gazi Orhan, Gazi Birinci Murad, birer Ahi reisleri idi. îb n i B atuta, şöyle a n l a t ı r : Ahiler h ü k ü m d a r b u l u n m a dığı yerde adeta birer h ü k ü m d a r rolü oynadıklarını; Moğullar şehre ait işlerini ve b u şehrin askerî ku mandanlığını ve şehrin vergi işlerini şehrin ayanına bırakırlardı. Şehirde bulunan Ahi, valinin ve ku m an d an ın k a y m a k a m ı olurdu. Ahilerin verdiği ziyafete (Gefne) derlerdi, Arapcadır. Tiirkçesi : Deve. Kesilip, etini b ü y ü k t a b a k l a r içine koyarak hal ka ziyafet vermeye derler. Mahfeller güzide T ü r k h a l ılarile. Ira k c am ın dan yapılan avizelerle süslenir. Çırağcı denilen b i r kimse de, ba k ır d a n y ap ılm ış kandili yakardı. Ahiliğe girmek için ik ra rl arı: Yalan söylememek, h a r a m yememek, zina ve lıv a ta yapm am ak, elinle kom ad ığm bir şeyi alm am ak , kimsenin ayıbını görmemek, gördüğünü söy lememekti. Ahiler ta r ik a tı n a giremeyenler : Dellâklar, kâfirler, m ü nafıklar, kâhinler, sâhırlar, ayyaşlar, m uhtekirle r, m a d r a bazlar, avcılar giremezlerdi.
Ahilik hakkında malûmat Ahilik, şimdiki belediyenin yaptığı vazifeyi yapardı. Ayni zamanda' Ziraat, Ticaret, Sanayi odalarının gördüğü vazifeyi de b u n l a r ya pa rlard ı, Diğer ta rik a tl ardan farkı Lügatl ar : Madrabaz Ucuz a l ı p pahal ı satan. M ü n a f ı k -■ ■ îç i dışına u y m a y a n , iki yüzlü adam. Kâhinler — Falcılar. A y y a ş - Sar hoşlar. Livata - Oğlancılık y a p a n la r. Tarikat ~ Yol. Zümre — S ı n ı f Sahirler • Büyücülük ya p a n la r .
— 159 -
Hem Dine ve hem de d ü n y a y a çalışmalarıdır. Bunlar 10 kişilik bi r heyet ta raf ından idare olunurdu, Şehrin b ü t ü » esnafı cemiyete girer, her gün kazançlarından bir kısmini buraya verirlerdi. H a f ta d a 4 saat askerî ta li m yaparlardı. S abahta n akş ama kada r 150 silâhlı asker, akşamdan sabaha kad ar da 250 asker memleketi beklerlerdi. Bunlar kervansarayda toplanırlar, kervan gelince alış, veriş yaparlardı, Giderken de gideceği yere kadar - soyul m am al arı için - 200 askerle gönderirlerdi. Kervansaray i n sanların toplandığı yerler olup, hayvanlar ı da ker vansaray ların küçük kısmî olan hanlara konulurdu. Sivrihisarda : birisi Em ined din Mikâil kervansarayı, di ğeri de Soga bey - ş i m d ik i hâl - de iki kervansaray ve 18 han vardı. Ki o zamana göre b u m ik ta r b ü yük vilâyet mer kezlerinde ancak olurda.
TOrkiyeûIn - Anadolunun îki m ü h i m edeb iy at merkezi vardı. Birisi Fars edebiyati, ki Konya ve havalisi. İkincisi Türk edebiyatın ın ve Türk dilinin merkezi olup birisi Kırşehir, diğeri de Sivrihisardır. SİV R İH İS A R : Nasıl ki Bektaşîli ğin b ü yüm e merkezle rinden ise, Ahilik de hemen denebilir ki ayni derece idi. Bu lab ildiğim iz Türkiye dahilindeki Ahilere ait köyler: Ahi köyü Sivasa tâb i Divrikde; Koca ilinde Tasdi Ahiler köyü; Bileciğe tâbi Gölpazarında Ahi köyü; Yeni pazara tâbi SorguDC.uk-' Ahiler köyü; Ahi mes’u t (Etimesut 1 A n k a radadır. Mahalle adını alan Ahi Haşan mahallesi Edirnede; Ahi mahallesi K'ütahyada; Ahi Çelebi mahallesi İstan bu ld a, Ahi Haş Murad mahallesi An karada; Ahi Sadeddin mahallesi Amasvada; Ahi Sabık ad d in mahallesi de Amasy adadır. Ahi Çelebi, Edirne Vilâyetine tâbi bir Kazadır. Merkezi P a ş m a k lı ’dır. Kamus S, 806.
Siv rih isarda A h i l e r : Ahiler köyü, Ahi Fet hullah mahallesi vardır.
Ahi Karaca köyü ve
Merkez k a z a d a : Ahi Rüstem, Ahi Yeki, Ahi paşa, Mah m u d u Suzan, Ahi Mezit bini Bayezit, Ahi Mustafa. Köylerde: îbikseydide İ b ra h i m Seyyid, Mülk köyünde A h ı b a b a , Ayvalı kö yünde Ahi Abdal, Seran Geçek kö yünde Ahi Evren. (Bu husus için Sivrihisarda medfun olan zevat bahsine bakıla).
Sivrihisarda m edfon olası ze v a î CAFERİ TAYYAR : Bu zat E b u Talib in oğlu ve haz reti Alinin kardeşi, Pey gamber izişanım ızm amcasının oğ ludur. Caferi T a y y a r hazretleri : 2 nci kafile ile Habeşistan a gitmiş ve H ayberin fethi sırasında gelince Peygamber imiz kuc aklıyarak, Yâr ab bi Caferin gelmesinemi? Hayberin fe thinemi? sevineyim, buyur muş tur. Hicretin sekizinci sene sinde Peygamberimiz bütün cihan h ü k ü m d a r la rı n a İslâmi • yeti ka bul için m ektup göndermişti. Bunlar dan Havran emiri Islâm elçisini öldürmüştü. B undan i n t i k a m almak için 3 bin kişilik b ir ordu gön dermişti. Orduyu teşyi ederken ku m an d an ın ız Zeyd, o şe h i t olursa Cafer, o d a şehit olursa A bdullah , o da şehit olursa Halidibni Velit olsun buyu rm uşlard ı. Karşılarında 100 bin kişi bulmuşlardı. Zeydihni Harise şehit olunca k u m andan olan Caferi Tayyar, ondan sonra Abdullah şehit olmuş, ondan sonra k u m a n d a y ı Haiidiboi Velit almış. Mahirane b i r hareketle ordunun şehit olmayan kısmını Medineye getirmişti. Caferi T a y y a r Mütede şehit olmuş, kabri oradadır. Peygamberimiz Caferin evine teselli için gitmiş, Caferin üç yaşındaki oğlu Mehmet Peygamberimizin dizine oturarak; b a b a n ı nerede? Diye sormuş. Peygamber imiz de; b a b a n a Allah iki k a n a t verdi cennette uçuyor, b u y u r m u ş (Liigatlar S. 162 de) -
l
161 —
lar. B undan galat olarak güya Caferi T a y y a r uçarak bi r ko lu nu n da (Sivrihisara) b u r a y a geldiği kan aa tind eler ise de b u n l a r asıl ve esastan âridir. B üyü k zatın ka bri Mütededir. Buradaki Caferi T a y y a r Horasan ulema ve e v l i y a sından b i r zattır. AB DÜ LV EHAP GAZİ : Bu zat için rivayetler : 1 - Alemdarı peygamberi olduğu. Bunu şeyh Bab a Y u suf M ahbubiyesinde yazar. 2 - Sivrihisarlı Çallı zade hacı Ahm et efendi de bu ka^ n aatte olduğu. 3 - Ev liya Çelebi de Suh ay bı R um inin adı Abd ülvahap olduğu ve Sivasta medfun bulund uğu nu. 4 - Akşehir kitabeleri adlı eserde P eygam berim izin esh a b m d a n olup İstanbul'un fethine giderken, Abdülvehabın Akşehirde öldüğü ve k a b r i n in Akşehirde olduğunu. 5 - Bazıları da Seyyit Ba ttal Gazi arka daş larından ve peçenek Türklerinden olduğunu. 6 - İ zm it kadısı Abdü lv ehap Dördüncü Murat ta r a fın dan zulmen i d a m edilmiştir. Bu türbe, b u Ab'dülvehaba ait olduğu. 7 - Aziz M a h m u t camiine kitap ve han vakf eden kendi so yunda ikinci Abdiilvehhap vardır. Bu cihet tetkik edil diğinde Suh ay bî R um i olmadığı gibi. Peygamber imizin alemdarı da değildir. Seyyit Bat ta l Gazinin arkadaşı olması muhtemeldir. Çünkü Seyyit Battalın oğlu Beşir Gazinin türbesi İstan bu lda Tekfur sarayının a ltın d a b u l u n d u ğ u gibi, Battalın arka da şlar ın da n A h m et Tarran Gazi yine İ s ti n bulda Karaca Ahm et mezarlığında babası Hüseyin Gazi A nkar ad a, arka d aşlarından Abdiilvehhap Sivrihisarda, yine arkadaşların dan Ömer Gazi Kaymaz da kendisi de Seyyidigazide’dir. Bu ihti m a l kuvvetli olduğu gibi, Sivrihisarlı iki A b d ü l v eh ap d an birisine ait olması ihtimali de vardı. Lügatlar : Zevat = İnsanlar. T e şy i — Yola gidecekleri yola çıkar ma. Alem dar = Orduda sancak taşıya n . T edkik — İnceleme. Muhtemel — İh tim a li olan.
— 162 -
Horasan meşayıhından Şeyh HACI MEH MET efendi : Kılınç mescidi altındaki yerde medfundur. Şimdi sebzeci lik meydanı olmuş ve k a b i r taşları k ald ırım çakılmıştır. (Kılınç mescit camii bahsine bakıla). CEMALEDDİN İSMAL Bini Akça bey : Ulu cami m i naresinin kapusu üstünde kitabesi vardır. (Sölpük mesci b a h sine bakıla). MAHMUDU SUZANÎ : Şimdi alt katindadır.
Dispanser
olan b in a n ın
ARAPÇA KİTABE K a d intekale m in dâril fe n a ilâ dâril beka ve m in merkezli gurur ilâ m a v îm issu ru r. E l merhum E l m a ğ fu r . Esseit, Eşşehit. K utbul meşa yıh zahit A a b it sahibül fü tü v v u S e y y i d i M ahm ut bini Ş erefeddin nevvereVlahu kabrehu. Sene selâsin ve sittemieh ameli hoca A h m et bini M ahm ut.
TÜRKÇESİ Dâri fe n a olan d ü n y a d a n dâri beka olan ahirete ve gurur merke zinden sevinç y u r d u n a giden şehit Seit A lla h ın rahmet ve g u fr a n ın a vasıl olan şeyhlerin kutbu. A b id . Z ahi. fütüvvet sahibi Şere fü d d in oğlu S e y y ı d M a h m u d u n kabrini yüce T anrt ışıkla n d ırsın . Sene 630
Ru yazıyı yazan M ah mud un oğlu Ahmeddir. Bu zat A hilerdendir. Yazıyı yazan da oğlu olsa gerektir. YAKUP BİNİ BE LZ A .T : M ah m u d u Suzaninin kapusu mescidinin sol d u v a r ın d a Selçuk ta r z ın d a b ir k a b ir vardır. ARAPÇA KİTABESİ ŞUDUR K a d intekale m in dâril fe n a ilâ dâril beka Y a k u p bini B e h a t nevverellahu kabrehu sene H a m sü ışrin semânemieh.
TÜRKÇESİ
;
Dâri fe n a d a n dâri bekaya göç eden Belzatın kabrini ış ık la n d ır s ın . Sene 830 dur.
oğlu Y a k u b u n Tanrı
M a h m u d u Suzanı tekyesi içindeki türbe de Sadrülkebir y a k u p bini Hoca BAHADIR ÖMER’in kab ri vardır. (Mah m u t Suzani içindeki cami bahs ine bakıla).
— 163 -
YUNUS HOCA : Pervanenin dayısı ümerayı Selçukiye den Meliküssevahil Sadreddin hoca Yunus sahip A tanın oğu llarının Akşehir önünde şehadetlerinden sonra S i v r ih isara il tic a etmişti. Cimri ve Karaman oğlu Mehmet heyfıd yei necat ile hoca Yunus u afv etmişlerse de bilâhare fikir lerinden ca ym ışl ar ve Yunusu öldürmüşlerdir. R e v z a t u la h b a r sahibi E b u b e k ir îb n ü z z e k iv v ü l m ü t e ta b b i p 673 göç yılında ifn a edilen Selçuk Fâzımı için yazdığı mer siyedir : Biçare hoca Yunus gûyi güca südend Anserver yegâne ve an mirüeivan Ki an heme tekabbür* sahi izzünaz An hukıım der sev ah il hem çün keza re’.'an. TÜRKÇESİ : Zavallı Yunus hoca (Pervanenin dayısı idi) acaba nereye gitmiştir. O benzersiz server o taze yiğit bey ne oldu? O kaza gibi yalı bo y l a r ın a b u y u r t edişi. Bu zatın türbesi askerlik şubesi yolu üzerindeki k ü m bett ed ir (halen gazhanedir). Selçuk büyükleri mezarları iki k at olup, altları mezar üzerleri mescittir. Alemşah kümbeti ve Mülk kümbetleri de bövledir. 8— S E Y İT N UR ET TİN Kabri par m ak kapı içindedir. Bu zat Karaca Ahm et sultanın hem şeyhi ve hem de kayınpe deridir. Kâmil Durali, kemiklerini t o play arak Kurşunlu k a b ristanına defn etmiştir. f ' . 9 - NASREDDİN HOCANIN KIZI FATMA Dispanser bi nası karşısındaki Seyide hamamının d i v a n dib inde med-f un dur. (Nasreddin hoca bahsine bakıla). 10— S EY YİDE N U R İ Y E : Seyit Nureddinin kızı ve Karaca Lügatlar : Ü m erayı Selçukiye Selçukluların vezirlerinden. M eR küssevahil Deniz n â z ı n , deniz kum a n d a n ı. F id y e i necat — B ir esiri kurtarm ak için verilen para. İltica S ığ ın m a k . Pervane Selçuklu lar ve Ilh anlılar devirlerinde bazan Sadrazam lık (B a şv ekillik ) ve çok zam an da vezirlik rütbesi idi. İ n tik a l Ölmek ve göçmek.
A h m e t sultanın eşidir. Kabri mamı b a h s i n e b a k ı l a ) .
ayni yerdedir.
(Seyyide h a
A H İ R Ü S T E M : Kum aeık ham am ının karşısındaki k a b ri sİ a n d a d ı r .
ARAPÇA KİTABESİ K a d in te k a h nıin dar il fena ilâ daril keka el merhum e lm a ğ fu r E s =. suid Eşşehit sahibülfütüvve vel mürüvve A h i Rüstem Kevverallahü kabr.ehu tisin v& sab'a mie
TÜRKÇE5İ Dâri fe n a d a n ââri bekaya in tikal eden şehit, T a n r ın ın rahmetine ve ya r g ıla n m a s ın a ulaşan fiitüvvet ve mürüvvet sahibi A h i R üstem 790 y ılın d a şehit oldu. Yüce T a nrı kabrini n u r la n d ırs m sene 790 göç y ılıd ır .
A H İ M EZÎT BİN İ BA YEZ İT : K u r ş u n l u m a h a l l e s i n d e M u r t a z a n m h a c ı ' A l i n i n e v i n i n k u m l u yol t a r a f i n d e k i d ı v a n n d s k r kitabe:
= A R A F C AS İ
-
.
K a d i n t e k a l e mir. d â r i l f e n a i l â d â r i l b e k a E l m e r h u m el m a ğ f u r e s s a i t e ş ş e h i t A h i İMez.it b i n i B a y e z i t n e v v e - e l l a h ü k a b r e h u sene i s n e y n v e t i s i n s e b a m ie . TÜRKÇESf 79 2 göç y ı l ı n d a ş e h i t o l a n B a y e z i t o ğ l u .Alıi M e z i t ecel ş5e r b e t i n i içti. T a n r ı k a b r i n i n u r l a n d ı r s m . S e n e 7 9 2 s;öo ycJı l ı . -
O
.İ?V-
A H İ B A B A : 84 0 s e n e s i n d e K a r a m a n o ğ l u S i v r i h i s a r a g e l m i ş t i r . S i v r i h i s a r k a l ’asmı- m u h a s a r a s ı r a s ı n d a ş e h i t ol m u ş t u r . . S o b a c ı B a h a n . n evi y a u n d a k a b r i v a r d ı r . B u - a d a ( S i v r i h i s a r d a ) A r a p ! e v l i y a a : il e r , d o ğ r u s u Âdi - e v l i y a d ı r . ( K a İ ’a b a h s i n e b a k ı l a). SU LTA M B EY ; T a b a k h a n e n in a ltın d a k i Acıca m e v k iin d e k i eski S e l ç u k m e z a r ı d e n i l e n y e r d e b i r k a b i r k i t a b e s i çıkmvştir. Lügatlar : Fiitüvvet ve mürüvvet - B u n la r Ahilere ait tabirlerdir. Y u n u s kocaya ait y a n i sahiller naşiri ( Deniz n a z ır ı). Mehazlar : M üsam eratül ah ya r ve Tavsatüi ahbab h itap larında n a lın m ış tır .
ARAPÇASI Kad intekale min dâril fena ilâ dâril beka D er ban i se^ seha madeni vefa Sultan bey bini Tevfik bey sene sebin ve seba mie 770. TÜRKÇESİ Derbani seha madeni vefa olan Tevfik oğla Suitan bey 770 göç y ı lın d a Allahın rahmetine kavuşmuştur. Bu zata a it bir çok a r aştırm alar y a p ılm ış ise de birşey bu lu nam am ışt ır. Çünkü b u satın kabri eski Selçuk mezarı denilen yerdedir. FEŞA OĞLU İSMAİL : H azın ed ar Nee i b üttün M us t.af a— m n yap tırd ığ ı camii şerif avlusunda bir kitabe bulun m uş tur. ARAPÇA KİTABE Kad intekale m in darilfena ilâ da rilb ek a El m er h u m e m ağfur essaiteşşehit İsmail bini Feşa. Sene semanin tisa mie. TÜRKÇESİ . Şehit Feşanm oğlu İsmail 980 senesinde ecel içmiştir.
şerbetini
Bu zat Ahilerden olduğu an laş ılm ak la ise de hazine ’ar Necibüttün Mustafanın akrabalarından mıdır? Değil midir? bilinemedi. POSTA HA NE’nin arkasın daki türbede Kitabenin Arapçası: Kad intekale min dâril fena ilâ dâril beka El merhum, el mağf ur essait eşşehit el hacı hoca Osman tisu tisin seba mie. TÜRKÇESİ Şeh it ve Sait hacı hoca Osman 799- göç yılında. Allahın rahmetine kavuştu. Bu zatın Ahilerden olduğu mezar tasındaki yazı ve t â birlerinden anlaşıl maktad ir. Lügatlar: Derbani seha = zünde duran.
Cömertlik kapucıtsu. M adeni vefa — Sö
A H Î P A Ş A : M av ikadm çeşmesinin üzerinde med fundur. A ! l i Y E K İ : Her ikisinin Arapça Kitabeleri : Kad intekale min dâril fena ilâ dâril beka El m er hu m el m ağ fu r essait eşşehit . s ah i bul fütüvve vel mü rüvve Ahi paşa bini Ahi Yeki nevverellehuma k a b r e h u m a sene erbeu ve seman i n ve seb’a mie. TÜRKÇESİ Dârü fenadan dârü bek ay a intikal eden Allahın ra h m e t ve af fi ne kavuşan şehit fütüvvet ve m ür üvve t sahihleri Ahi Yeki oğlu Ahi paşa 784 senesinde şehit oldular, Ulu Tanrı kabirlerini nurlandırsın. Ahi paşa H ükü met konağının bahçesindeki küçük h a mamı 782.göç yshnda yaptırm ıştır. Ahi paşanın ailesi Mavi kadın tarafından d a ayni senede Mavi kadın çeşmesi y a p tırılm ıştır. (Çeşmeler ve h a m a m la r bahsine bakıla). Yenice mahallesinde ALÎ BA BA: Hurasan erlerindendir. Bu türbe de medfundur. Ali Bada türbesi dışında AHİ HACI İBRAHİM v a r d ı r : Arapça kitabesi şudu r :
kabri
Kad: intekale min dârilfeıia. ilâ dârilbeka. essait eşşehit Hacı İ b r a h im nevverellahu k abrehu selâsü tisin seba mie. TÜ RK ÇES İ Bu kab ir d ü nyadan ahirete göçen sait Ahi îıacı İ b r a h i mindir. Allah kabr ini nurlandırsıu. Ölüm tar ihi 793 göç yılıdır. HAMDİ BA BA: Şeyh B ab a Yusufun 'oğludur. K u r şunlu cami inin kıblesine bitişik yerdedir. Y a n ı n d a dedesi şeyh Halil B aba ve kardeşleri Sofu Baba, F ah ri Bab a ile F ah ri Babanın oğlu H a m i t B a b a ve Ha mdi Babanın ailesi Hacer h a t u n ve ayni türbe şeyh Osman efendi oğlu şeyh A h m e t efendi medfundur. Ha md i ba b a n ın anası, Minareye
-
167 —
bitişik yerdedir. K itabeleri yoktur. Y alnız
8 6 0 , göç
yılını
t a ş ı y a n b i r t ü r b e v a r d ı r ki o d a ş e y h H a l i l b a b a ’i l i n d i r . D E V L E T Ş A H : D evi et ş a h k ö y ü n d e n d i r . B u g ü n a d ı ( d o l a ş a d ı r . ) B u n a ait. r i v a y e t l e r . 1 — O y ö ı a k r eis i o l u p z ı ı l ü m î e T i m u r t a ş p a ş a t a r a f ı n d a n 726 göç y ı l ı n d a .ş e h i t e d i l m i ş t i r . 2 — H azinedar, D evletşah a yak talp m m d 'a n d ır. A nadolu vergilerini zulüm le alıyordu. T i m u r ta ş ta ra fın d a n öldürüldü. 3 —• İ l h a n l a r d a n E b u S a i d i n ö l ü m ü ü z e r i n e ' A n k a r a , t a r a f ı n d a Ç a v d a r ' a ş i r e t i n i n r eis i D e v l e t ş a h t ü r e m i ş d i . 4 — E b u s a i t b a h a d ı r z a m a n m b a A n k a r a v a li s i D e v l e t ş a h b e y v a r d ı . B u n l a r m ü s a m e r a t d a n a l ı n m ı ş t ı r . Bıı z a t ı n O y m a k reisi ve z u lü m le şehid edildiği a n l a ş ı l m a k t a d ı r . Süley m an sofuda D evletşah m arkadaşlarındandır. K a r a c a l a r m a h a l le s in d e Yeşil i m a m d e n ile n b ir T ü r b e vardır. T ü rb e n in içindeki k â b ir ta şın ın birisinde h o c a A h m e t ö ğ l u ş e h i t Ö m e r b e y , 2 nc i t a ş ı n d a d a ş e h i t S a l i h h o c a n ı n o ğ l u N a h ş i ’n i n k a b r i d i r , h e r s k i s i n d e d e t a r i h y o k t u r . B u z a tla rın A h ilerd e n olması k u v v e tle m u h te m e ld ir. 5 — Sait E lvan
Çel eb i : K a r a c a Vören k ö y ü n d e k i k a b i r
k i t a b e s i n d e : K a d i n t e k a l e ’m i n m d a r i l f e n â i l a D a f i 1balca efe ; er; h u m E s s a i t E ş ş e h i t E l v â n ç e le bi b i n i D i d e n ç ele bi B i n i b o s t a n c ı Ç e l e b i- N e v v e r a l l a h u k a b r e h u sene ı ş r e n t i s a m i e TÜRKÇESİ B ostancı çelebinin to ru n u . Diden çelebinin oğlu Sait şehit Elvan çelebinin k ab rid ir. Ç alap kabrini, nurlan d ırsm . S e n e 92 0 göç y ı l ı E s k i eî y a z m a l a r ı n d a . B e y g i i m S u l t a n , F a r a k l a r m a h a l 1e s i n d e d i r . A r a p A b d u c r a h r n a n v e Gaz i S u l t a n E t r e k k a y a d a d ı r . A l i E v l i y a S o b a c ı n ı n B a h a n ı n evi y a n ı n d a d ı r . K a san k a d ı İstiklâl b a ğ ılıd a d ır. K a v a c ık B a b a K a v a c ık köy ü n dedir. V a k fiy e lerd e b i r çok zev at ş a h i t .Olarak g ö s te riliy o rs a d a b u n lard an tesb it edilem ivenler : -
168
-
tü
İ İ İ ^ j İ g f c /: ■ S-f Ü P
lll
SİS . ' «
. .
* .. i r . - ; . '
.J i 'a - ,'.,- i ı
,.ıû i. .
B a yra m Musalla Şehrin cenubun da dır. Çok geniştir. Evvelce B a y r a m ve Cuma na mazları buruda k ılın ır d ı. E m i n i t ü n M ikâU , haznodar Necibuddin M u ş ta f a y i Sivri-hisara göndererek bu yere Ulu Cami' için temel attırmışsa da cami y a p ı l a m a m ı ş ve musalla olarak kalmıştır. 1201 göç y ılın d a Hacı H a m za oğlu H ü s e y in ağa ta r a fın d a n tamir ettirilmiştir.
SBgsyasasgga^gBsgzaEs^^
i
/ ı! ^ a s 9 s a a ^ 9 { S i ^ ^ m > ^ ss ^ L i i
1 —. 7%Q -gög y ı l ı n d a S a h ad at köyü vakfiyesinde Ahmet bini Arif çelebinin Babad at köyünün Mehmet oğlu N a s irittia Ömere sattığına ait vakfiyede b u zatlar tesbit edileme d iği gibi vakfiye şahitleri olan F a h r e t ti n Kemal, Kasım oğlu Yusuf, E b u Talip oğlu İzzettin de tesbit edilememiştir. 2 — 999 tarihli Şeyh B a b a Yusuf to ru nu H a m i t B a b a y a ait vakfiyede şah it Bud^k F a k ı h , . Sipahi Halife, Hoca Selimi ve oğlu Süleyman çelebi, Cafer Fakilı, Hoca Bali, 3 — Kumacık h a m a m ı n a ait Safiyetullah v a kfında şa h i t Mevlâna Sioan, Mevlâna mustafa, P i r Ahmet, Mermer sin paşa, ve Demirdaş. 4 — Çifeeler ha m a m ı n a ait 1218 tar ihli vakfiyede şah it Şeyh İ b ra h im , Kadı Hacı Ömer efendi, Gokman oğlu İ b rahim. 5 — 1177 tarihli Yeni h a m a m a Kağnı pazar çeşmesin den su verilmesine d a ir vakfiyede şahit Karabaşlı m a h a l lesinden Şab an çelebi, Seyit Ahmet, Ömer Peşe, T o s u n oğlu Hacı Ömer efendi, Eyvup çelebi, Gedik mahallesinden H e kim oğlu A hm et çelebi, Alemşah oğlu Ali peşe, S i y r i h i s a r a ilk gelen Acem Hacı Mustafa. 6 — Yazıcı zade Hüseyin beyin 1279 tar ihli vakfiyesin de şahit Müftü Haşan efendi, Mukayyit Süleyman Şükrü, (bu zat asayı şerif şiirini yazan). 854 tarihli Hafizittin oğlu L ütfuliaha ait vakfiyede şa hit, Hacı Kerimittin oğlu Mevlâna Mehmet, Mustafa bini Çakmak, Yahşi oğlu Hacı Mehmet.
Âtâtürkün tarihî nutuklarından Sivrihisarı alâkadar eden kısımları Rauf be3r filhakika îstanb uldan çıkmak lüz um un u his etmiş ve çıkmış. F a k a t benim y a n ım a gelmedi. Arkadaşı olan Miralay Bekir Samiye mülâki olmuş ve İzmir cephe sine d a h a yakın bir yerde d ah a faydalı olacağını farz ede rek B a n d ır m a - Akhisar yolile Mağnisa havalisiue gitmiş, gittiği yerde ahvali maneviyyeyi bozuk ve vaziyyeti 'miih . ....
( L ü g a t l a r S. 1 7 0 . d e ) ’
J,i,k görmüş, derhal tebd ili naip ederek o m dan Ödemiş. - Na zilli y o lu y la Afyon, ka rah isa r JfÂziziye - Emi^d'ağı,■*S ivrih i sar tarikiyle A n k a r a y a F u a t paşanın y a n m a geldi. Ve b a na m üra caat etnjjşli. S. 20 M artın 24 ncü günü makine baş ında ben n o t a y a verile cek olan cevabı heyeti vekiieye bildirdim. Heyeti vekile de An kar ad a hazırladıkları b i r cevap suretini b a n a bildirm iş lerdi. îki cevap suretleri arasında b a z ı farklar görüldü. Ni hayet 2 4 - 2 5 M a r t gecesi heyeti vekile ile Sivrihisarda b i r lenerek c e v a b i n o t a y ı b i l müzakere fcesbit etmeğe ka r a r verdik. E f e n d i l e r Sivrihisarda müzakere teklifine a i t o l a n nota cevabım k a r a r l a ş t ı r d ı k t a n sonra h e y e t i v e k i l e An kar ay a - a v d e t e t t i . S. 40 0 A T A T Ü R E ’ü n b i l u m u m müdaf aai h u k u k cemiyetlerine ve b u arada Sivrihisar m ü d a f a a i h u k u k cemiyeti başkan* lığına gönderdiği 6 K a n u n u s a n i 1336 tarih li telgrafını t e -
berrükeıı yazıyoruz. Sivastao Ank araya k a d a r devam eden sev a batımızdaki ' m eşb u d a t ve te tk ik a tım ız bizlere Cenabı Hafız hakikin in inayeti Rabfeaniyyesiyle tecelli eden millî birliğimizin m üs■,tenid olduğu teşkilâtı millîyenin tam am en taazzuv ve m u kadderatı millet ve memleketi tahlis içiu b ihakkın şayanı istinad kuvvet ve k ud ret haline gelmiş olduğunu, m a a t t e şekkür gösterdi. Vazivyeti hariciyye bu azm ve va hdeti millî sayesinde Er zu rum ve Sivas koogrası esasatı dairesin de menafiü mül kü millete müsait bir şekle girmiştir. M u kaddesat ve mukaddes vahdet ve azmü im a n ım ız a i sti na den bu m at al i bat] meşrııamızın temini gününe kad ar bütün milletin h aberdar kılınması ta mim en reca olunur, 5 Kânunusani 1336 Heyeti Temsiliyye Namına MUSTAFA KEMAL Lügatlar: M ü lâ ki —— Ulaşmak. M ü h lik — Tehlikeli. Tebdili nam A d değiştirmek. T a rik = . yol. S eyahat — Gezmek. Meşhudat Gö rünenler. Tedkikat incelemeler. Cenabı H a f ı z hakiki — T anrı. İ n a y e ti Rabbani ■■■■■■■■ A lla h ın y a r d ı m ı . Taazzuv ■ Kökleşmek. Maatteşekkür Teşekkürle. Vahdeti m illiy e ~ M i llî birleşme. M e n a f i ü m ülkü millet M ü l k Ve millet m enfaatleri. M ukadderat — A l ı n yaztsı. Mukaddesat ~ H a lis m itli emeller.
■
il
-1
İstiklâl.'Savaşında SivrIMfsr... ..
.
Sivriiıisarda Mü d af a ai h u k u k cemiyetinin kurulu şuna ait vesaik aynen yazılıdır. 161 Ev liya zade Salim efendi 160 Çam zade Mehmet efendi 138 Em ir E yyüp oğlu Mustafa efendi 80 Bekir bey zade İ b r a h im bey 61 A m asy a51 zade T a lâ t bey 58 Çerkez zade Ahmet efendi 49 Köfter zade A hm et efendi 48 Müftü Mehmet Ali efendi 41 Bölük emini Süleyman efendi 38 Sarının Hacı Ali ağa 37 Kuzad zade Hacı Halil İ b r a h i m ağa 37 ;4 Kuzad zade h a c ı Hai l İ b r a h i m ağa 25 Sabık K a y m a k a m Rıfat bey 23 Z a y im zade Hacı Ali ağa 22 Hacı Köse zade Mustafa efendi 19 Potuoğlu Abidin efendi 14 Berber Hacı A h m e t ağa 12 Sölpük zade Ali efendi 11 Boyacı oğlu Mustafa efendi Eskişehir Heyeti merkeziyyesinden Anadolu ve Rumeli Müdafaai h u k u k u milliyye nizamnamesi a hkâm ınca Sivri li işara bilv ur ud - g e l e r e k - beledivye marifetiyle merkez kazaya davet - çağırılan ah ali i k u r r a — köylüler ve m a h a l lâttan mahallelerden müteşekkil ve camiikebirde t o p l a nan Cemmigafir - b ü y ü k topluluk - h u z u r u n d a bad e âdâyı sal ât ~ namaz kılındıktan sonra bazı nesayhı diniyye. -dinîn a s i h a t - dan sonra Müdafaai h u k u k cem iyetinin gayesi ar lı aliye ve sureti in tih a p seçim işi- anlatılmış herkesin gözü önünde sandık kilitlenerek mühürlenmiş sandık- içine niza mna me mucibince her şahıs için beşer reyi havi pusu lalar at tı rı ld ık ta n sonra heyeti belediyye ve vücııhu belde -m e mleke tin ileri gelenleri önünce- ve nazareti alt ın d a san dık açılmış ve. sayılarak yukarıda adları yazılı zevat isim
-
171 -
lari, hizalaM'&dja gösterilen reyleri ka&anımşlar, bunlardan, en çok rey alan E v liy a zade Salim efendi, Çam zade Meh met efendi ve E m ir Eyyüp oğlu Mustafa efendi, Bekir bey zade İ b r a h i m bey, Am as ya h zade Ta lâ t bey ihrazı ekseri y et etmiş o ld ukları ndan Niza m na men in üçüncü maddesi mucibince heyeti idareyi teşkil etmeleri tabii b u l u n d u ğ u n dan işbu m a z b a t a bittarızim tasdik olunur. 17 Teşrinievvel 1335 Eskişehir Heyeti Merkeziyye Âzayı miintehifeesinden Ta k ıy ü d d in İmza
Eskişehir Heyeti Merkeziyye Âzavı Tabiiyyesindeo Binbaşı Hüseyin Hüsnü İmza
Sîvrihisarın istiklâl harbinde yaptığı fedakârlıklar Makamı Kay m ak amîn in- İ/Kân unsani/1339 ve 2 n u m aralı ta h r ir a t ı âliyyeleri üzerine millî salaameye derci tensip edi len Sivrihisar kazasının i b r a ettiği h izm etler: Sivrih isar kazası halkı kuvvei milliyenin bidayeti t e şekkülünden itibaren vazifei milli-yesini diğer kaza ve h a t t â Livalar a faik bir surette m ad dî ve manevî b ü y ü k fedakâr lık lar icrasiyle ta rih î yararl ıklar göstermeğe m uv af fak ol muştur. 1 — Sivas kongresi naukarreratı üzerine Anadolu ve m ü cadelei milliyenin başlangıcı b ulu nan kazamız Ali F u a t Paşa hazretlerinin Eskişehirde bulunan İngilizler üzerine ilk hareketi ân ında paşayı müşarünileyhe i lti h a k suretiyle vazifei tar ihiyesim nü munei imtisal olacak bi r şekilde is~ b a t etmiştir. Bu suretle kazamız mehdi milliye t un vanına kesbi istihka k eylemiştir. 2 — Münhasıran ehalinin muavenetiyle 50 kişilik ter tip edilen müfreze marifetiyle ka za ve civarının asayişi ve kon* gre m uk ar rera tı ha k k ın d a gelen emirlerin bihak kın infazına sâyü gayret ettiği gibi Bolu harekâtı isyan i yesin i tenkil -
172
—
için m eşk û r m üfrezesini sevk v e ' isyanı tenkil
ve .teskinde
.birço k h ı d e m a t ı f e v k a l â d e d e b u l u n a n m ü f r e z e n i n ş ü h e d a v e m e c r u h i h i n i n a i l e s i n e m u a v e n e t i n a k d i y e ile m ü k â f a t t a b u lunduğu. 3 •- E s k i ş e h i r d e n îngilizlerin t a r d v e t e b ’i d i n d e S i v r i h i sar M üfrezesinin b ü y ü k y a ra r lık gösterdiği, m a k a m ı m u t a s a m finin t a k d i r a t i l e s a b it ti r . 4 — G a rp cephesinin vazifei
asi i y e s i n e
m übaşeretinde
n a k d e n 35 b i n l i r a v e r m e k s u r e t i l e m u a v e n e t i f e v k a l â d e i b ra z ın a ve cephei m ezk û r em rin e iltih a k edecek efradın m alzem ei askeriyesi k a z a d a n ik m a l edilerek gönderilm eye m u v affak olm uştur. 5 — M a r a ş m ü d a f a a i h u k u k c e m i y e t i n e 50 b i n 3ı r a v e d i ğ e r m ü f r e z e l e r i n her. t ü r l ü t a l e p e t t i k l e r i n o k s a n l a r ı n i k m a l i n e gebeli g ü n d ü z l ü ç a l ı ş ı l m ı ş t ı r .
6 — H u l â s a o l a r a k 5 m i l y o n 877 b i n k u r u ş n a k l e n , 500 a d e t m a t e ç h i z a t ı m a v z e r t ü f e n g i v e 43 reis t a k ı m i l e b e r a ber at ih d a etm ek gibi k azam ız h alk ın ın fevkalâde y a rd ım ı kavden sabittir. 7 — B u n d a n m a a d a elyövm Y o z g a tta b u lu n a n S iv rih i sar h a sta h a n esin in İn ö n ü h a rb in i m ü te a k ip m erkez k azad a f a a l i y e t t e b u l u n m a s ı h a ş e b i l e h a n e l e r i n d e n 2500 t a k ı m t e f e r r u a t i l e y a t a k ve z u â f a i a s k e r i y e i ç i n b i n ’i m ü t e c a v i z k i lim ve y o r g a n ve m e c r u h in i g u z a te m ü k â f a tı n a k d iy e itası gibi h a r i k a la r gösterm iştir.
8, — H i l a l i a h m e r e ( K ı z ı l a y a ) p e r a k e n d e s u r e t i y l e b i r ç o k e ş y a y e ‘n a k d i m u a v e n e t t e b u l u n d u ğ u g i b i d e f a t e n 10 o i n lir a m u a v e n e te de ( y a r d ım a ) iş t i r a k e tm iş tir. 9 — B i l u m u m A n ad ol u y a n ü m u n e i i m t i s a l - g ü z e l ö r n e k o l m a k ü z e r e S i v r i h i s a r n a m il e o r d u y a T a y y a r e m u b a y a a - s a tın a lm ak suretile- ih d a - b a ğ ış la m a k ref e y l e m i ş t i r . 10 — E s k i ş e h i r m u h a r e b e s i n i m ü t e a k i p
etm ekle kosbişe. menzil ve n o k
ta n ın in fikakı - a y r ı l ı ş ? - .üzerine d ü ş m a n ın istilâsına değin k a z a d a n g e ç ^ n b ü t ü n kıtaatı i a ş e g i b i s o n v a z i f e s i n i f e l â k e t günlerinin hu lu lü n d e d ah i u n u tm a m ıştır.
i
11
~ B u h arik aları gösterm ekle m ü fte h ir -ö ğ ü n en ha m iv e t m en d an - h a m i y e tl i- K aza ahalisi vahşi h u n h a r - k a h döken- h a in d ü şm a n ın pek elim m ezalim ine -acık lı z u lü m lerine m a r u z b u l u n d u ğ u h a l d e a s l a f ü t u r g e t i r m i y e r e k ve k a tiy e n d ü ş m a n ın emellerine h iz m e t e tm e k gibi h iy a n e ti d ü s ü n m i y e r e k i s t i l â a n l a r ı n d a b i l e â m â l i m i' U iy e y e ç a l ı ş m ı ş ve a k m c ı m ü frezelerim izin K azay a d u h u lle rin d e gösterdiği fevkalâdelikle isb a t etm iştir. -■ 12 — K a s a b a e h a l i s i n i n b u
azmine
en şeni z u l m i y l e 72 k ö y ü t a m a m e n
vakıf olan düşm an
y a k m ı ş , '150 b i n k o y u
n u i l e 40 d u n s ı ğ ı r ı n ı ve. s a y ı l a m ı y a c a k k a d a r e ş y a y ı g a s p e t t i ğ i g i b i b i r ç o k z a v a l l ı eh al iyi ş e h i t e t m e k l e A n a d ol u d a '
1|
v a h ş e tin in c a n a v a rlığ ın ın açık n u m u n e sin i gösterm iştir. 13
— S a k a ry a zaferini
m üteakip
bu
felâketzede' kaza
eh a l i s i g ö r d ü ğ ü m u s i b e t l e r v e f e l â k e t l e r d e n a s l a y e i s v e f ü t u r a k a p ı l m a y a r a k servetleri k a lm a m a s ı h a seb ile o r d u y a m ân e v i m u a v e n e te k a r a r vererek e v lâ tla rın ı askere g ö n d erm iş olan i h t i y a r a n a ve b a b a l a r , o m u z l a r ı n d a o r d u n u n iaşe * ve m alzem esin i nakil etm e k
gibi fe d a k â rlık
ve b ir seneyi
k a z a d a geçiren 3 ııcü K o lo rd u n u n b ü t ü n z a b i t a n ve e f r a d ı nı y a r a l ı s i n e l e r i n d e K ı ş t a n ç ı k a r m a k v e k e n d i i a ş e l e r i n i bile feda etm ek, ulviyetini gösterm iştir. i
'i — O r d u n u n
lagar
-zayıf-
hayvanatını
yanan
h a l k ı n a d a ğ ı t ı l m ı ş . B u h a y v a n l a r ç a l ı ş k a n eh ali t a r a f ı n d a n işe y a r a r b i r h a l d e b e s l e n e r e k so n m u z a f f e r i y d i a z i m e v e - b ü y ü k z a f e r e - b u ö k ü z l e r ile 500 a r a b a 10 k u l ü z e r i n e b ir ay m ü te m a d iy e n 2 nci O rd u e m rin d e h ıd e m a tı v atan iyelerini ifa e ttik le ri resmî k a y ıt la r la sa b ittir.
M ü d afaa! H u k u k Cemiyeti Reis ve A z a l a n İm zalar
-
174 -
köy
5
Belediye teşkilât! -
.
-
T an z i m a t t a n e v v e l B e l e d i y e v a z i f e l e r i n i A h i l e r cemiyet---
leri t a r a f ı n d a n y a p ılır d ı. D a h a sonra K a d ıla r -ta ra f ın d a n g ö r ü l m e k t e i d i . H ı d ı r b e y İ s t a n b u l K a d ı s ı i k e n şe hi i’- e m i n l i ğ i n i d e y a p ı y o r d u . 1242 göç y ı l ı n d a
ihtisap ağaları, d a h a s o n - :
r a b u n l a r l a b e r a b e r p o l i s ve d e v l e t
zabıtası
ta r a fın d a n ve;
t a n z i r a a t t a n s o n r a 1283 g öç y ı l ı n d a i h t i s a p a ğ a l ı ğ ı edilerek yeni teşkil edilen beled iy elere verildi. -
lağv
B e l e d i y e m e c l i s i : B i r re is v e b i r r e i s m u a v i n i , a l t ı ■azan d a n i b a r e t i d i. 26 Ş u b a t 1340 d a b e l e d i y e r e i s l i ğ i n i n i n t i h a p l a iş b a ş ı n a g e t i r i l m e s i k a r a r l a ş t ı r ı l m ı ş t ı r . E y l ü l 1930 d a y a n ı l a n 1580 n u m a r a l ı y e n i b e l e d i y e k a n u n u t a t b i k m ev k iin e geçmiştir. Sivri hisardaki beled iy e reisle rin d e n b u la b ild ik le rim iz i aşağıya y a z ıy o r u z : i
.
— H a c ı Vel i e f e n d i :
1 30 4
göç y ı l ı n d a
belediye.-reisi
olmuş. Z a m a n ın d a şehrin içinde b u lu n a n ta b a k h a n e d ü k - , k â n la rım k a ld ıra ra k şehrin d ışın a y ap tırm ış. -2 — D e m i r y o l u n u n S i v r i h i s a r d a n g e ç m e s i t a k a r r ü r e t m i ş k e n b i l â h a r e S u l t a n H a m i t t a r a f ı n d a n A l m a n 1a r a d e v i r e d ilm iş A lm a n la r d a Sivri h is a r d a n g e ç irm iy e re k nisbeten u ğ r a k ve d a h a d ü z olan S a k a r y a vadisi y o l u n u te rc ih e t mişler. B u n u n ü zerin e o z a m a n ın K a y m a k a m ı P e r te v beyle b e l e d i y e reisi v e b i r h e y e t A n k a r a y a V a l i A b i d i n p a ş a y a g i d e r e k y o l u n ' S i v r i h i s a r d an g e ç m e s i n i v e b u m a s r a f ı n Si rih is a rlıla r t a r a f ı n d a n verileceğini ta a h h ü t etm işler. A b id in p a ş a İ s t a n b u l ! g i t m i ş s e de S u l t a n H a m i d e s ö z ü n ü g e ç i l e m e m i ş t i r . H a c ı V e l i n i n s o y u n d a n L ü t f ü , C e l â l, V e l i. S ü l e y m an A tasoylar s a ğ d ır ., P o tu oğlu h a c ı S ü l e y m a n e f e n d i : 1308 d e belediye r eis i o l m u ş t u r . - Z a m a n ı n d a k a s a e k m e k ç i l e r i n e h a s u n d a n ekmek yaptırm ıştır. davranm ıştır.
B elediye
kanununun
tatbikinde
tîtiz
S a r ı z a d e h a c ı A li a ğ a : 1320 d e b e l e d i y e reisi olmuş.. B ü y ü k dedesi O s m a n a ğ a t a r a f ı n d a n K u t b u d d i n c a m ii y a n ı n d a k i S ib y a n m e k te b i y a p tır ıld ığ ı gibi hacı Ali ağa d a
__ 1 7 5 -
Y,enice mahalle camii y a y a d a k i şsgmayi yaptırm rşt ır Ş,oîr in d a n R îz^ ; Süleymaiı, Eşçef S a n o ğ ı ü l a r r sağlardır, ■ Yü&ügüllü hacı Mehmet efen di: İki kere belediye reisi olmuş Sa&thane (Saat kulesi) şad revan, mektepler, T a h t a &İU y a n ın daki dükkân lar b u n u n zam an ında yaptırılm ış tır . Oğulları : Şükrü, A hm et ve soydan Eskişehir Vilâyeti n ü fus m üdürü Rüştü Yüztigüilüler sağlardır, Potuoğlu Mustafa efendi : 1324 senesinde belediye re isi olmuştur. B u soydan Potuoğlu hacı Süieymanla Mustafa efendi ve oğlu Abidin, torunu Muzaffer Potuoğlu belediye reisi olm uş lardır. Muvaffakiyetleri takdirle anılmaktadır. Zayi m oğlu Haşan a ğ a : 1334 de belediye reisi olmuştur. Sölpük zade M a h m u t efendi ; 1323 de belediye reisi olmuştur. Toru n la r ın d an Ham di, Celâl Sölpük sağdır. H a m di Avukat, Celâl Tüccardır. Halen Eskişehirdeler. T a lâ t bey : 1337 de belediye reisi olmuş Eczalıane ve Salhane b u n u n zam a n ın d a y a ptı rı lm ış tır. Şevket bey : 1338 de belediye reisi olmuştur. Oğlu Hü seyin Yazıcıoğlu sağdır. P otuoğlu Abidin bey : Z a m a n ı r d a Elektrik santralı, T a h t a alt ın d a 11 dükkân, um um i belâ, Sinema binası, Dis panser yaptırılmış. Ofis binaları, sonradan Orta mektep olan İlk okul ya ptırı lm ış 1946 da Eskişehir Mebusu olarak ayrılmıştır. Kâmil Çam : Belediye reisliği zam an ın da Mezbaha y a pılmış ve halk ihtiyac ı için otobüs alınmıştır. Mehmet Evcimen : İlk okul O rta okul haline getirilmiş ve hâl yaptı rı lm ış tır. Ahm et Çıracı : Oğlu dâva vekili İsmet Çıracı sağdır. Mustafa Çamoğlu : Elektrik direkleri demire çevrilmiş. Su tesisatı yapılmış, Eskişehir ve Ankara yolu üzerindeki evlerin istimlâk muameleleri ikmale yaklaşmış, p ar tiye ait iki okul binası belediyeye mal edilmiş. Soyundan Çam za de Mehmet efendi ilk devre Mebuslarm dandır. 1955 d e Muzaffer Potuoğlu belediye reisi olmuş ve h a len reistir. Garaj, Sanayi çarşısı, yapılmış, İstimlâk işi ik -
mal, e d i l m i ş , A l e m ş a h ; p a r k ı , t esi s, E l e k t r i k s a n t r a l ı , l o j m a n Y a p t ı r ı l m ı ş , p a r k i ç i n d e k a h v e h a n e . 80 0 m e t r e p a r k e dö ş e n m iş . B i r e l e k t r i k m o t o r a a l ı n m ı ş m a h a l l e a r a l a r ı n a k a l d ı r ı m döşenm iştir. K asabanın im a r ın a b ü y ü k hizm etleri o lm u ştu r B u n la rd a n : Eskişehir, istikam etinden b a ş la y ıp A nkaraya ç ı k ı ş y o l u t a m a m e n p a r k e y a p t ı r ı l m ı ş . . V e b u yo l k e n a r ı n a t r u t u v a r y a p ılm ış ve y o l: b o y u a ğ a ç la n d ırılm ış 'o lu p bu gibi h i z m e t l e r i {e va lî e t m e k t e d i r .
Sivrihisarda kaymakamlık teşkilâtı ¥e kaymakamlardan bazıları
- -
1278 göç y ı l ı n d a k a y m a k a m l ı k t e ş k i l â t ı y a p ı l m ı ş 1279 d a ilk gelen k a y m a k a m Ayaşlı İ b r a h i m beydir. 2, i n c i k a y m a k a m M u s t a f a b e y o l u p k a y m a k a m e v i n i y a p t ı r m ı ş t ı r . 1305 g ö ç y ı l ı n d a A h m e t N a f i b e y A s k e r l i k ş u besi b i n a s i l e b u b i n a y a n ı n d a k i h a l e n ü s t ü a ç ı k b i n a y ı y a p tırm ıştır. 1306 d a K a y m a k a m P e r t e v b e y g e l m i ş . A y n i s e n e d e h ü . k ü m e t k o n a ğ ı y a p t ı r ı l m ı ş . B u g ü n t a b a k h a n e ç e şm e s i o l a n y e r d e t a b a k h a n e d ü k k â n l a r ı o l u p h e r t a r a f p i s l i k i ç i n d e ol d u ğ u n d a n b u n la rı y ık tırm ıştır. Belediyeler ba h sin d e (Hacı V e l i) y e b a k ı l a, 1311 d e k a y m a k a m M a h m u t b e y : Z a m a n ı n d a A z i z M a h m u t c â m i i . y e n i d e n y a p tı r ıl m ı ş saat kulesi in şa edilmiş. B i risi ç a r ş ı d a ,, d i ğ e r l e r i h ü k ü m e t k o n a ğ ı n d a v e a s k e r l i k ş u b e s i b i n a s ı n d a , K o z a ğ a c ı m e r k e z i n d e o l m a k ü z e r e 1316 g öç y ı l ı n da 4 sadrevan yapılm ıştır. 1318 de g e l e n M u s t a f a b e y : Z a m a n ı n d a e v v e l c e T ü r k o c a ğı b i n a s ı o l a n v e b u n u n a l t ı n d a k i d ü k k â n l a r b u n l a r ı n k a r ş ı s m d a k i ik i m e k t e p i n ş a e d i l m i ş t i r . 1324 d e k a y m a k a m F e v z i b e y z a m a n ı n d a K a n l ı p a z a r çeş mesi y a p ılm ış tır . '
-
177 -
Cumhuriyet devrinde ve biraz da ondan evvel gelen
kaymakamlar
K a y m a k a m Mahmud Nedim bey 1327 göç yılında gel mistir. K a y m a k a m Ali Rıza bey iki kere gelmiştir. Birinci gelişi 1328-1331 seneleri arasında idi. A nkara şosesinin y a pırnası için b ü y ü k himmetleri sebk etmiştir. Belediye parkı da b u za m anda yabılmıştır. 2. inci gelişi 1926 senesi Dümreğe giden K a yabur nu y o lu n u ve çocuk bahçesini ikmal etmiştir. Memleket eşrafı arasındaki ikiliği kaldırmıştır, bilâhare Manisa valisi o l m u ş tur. 1935 senesinde gelen K a y m a k a m Rüşd ü Özil: 1942 sene sine k ad ar k ay m ak am lık etmiştir. Bunun zam anında Günyü yüzü h ü küm et konağı, Kaymaz h ü k ü m e t konağı, 14 köyde îlk okul binası, Elektrik tesisatı, sinema binası, belediye dükkânları, um um i helâ, sıfat istasyonu telefon tesisatı, b ü tün köylere, teşmil edilmiştir, A lâiddin Özkiper: ayrılmıştır.
1952
de gelmiş ve 2 nisan 1959 da
Z a m a n la rın d a elektrik direkleri demire çevrilmiş, su t e sisatı yapılmış, m ezb ah a ve garaj inşa edilmiş, Alemşah par kı tesis ve parke döşenmiş, hulâsa olarak bulunduğu m ü d det zarfında bilerek v e isteyerek memleket imarına çalışmış tır. Denebilirki hiç b ir k a y m a k a m b u zat ka dar muvaffak olamamıştır. Yeai gelen kay m ak am ım ız Mustafa Fikr i Yavuz genç ça lışkandır.
Mahiye Müdürleri Günyüzü Nahiye müdürleri : Bulabildiklerimiz. 1 — H ali m bey b ir çok zamanlar Nahiye M ü d ü r l ü ğ y a p mış ve te kaüde sevk edilmiştir. 2 — F u a t hey Hava k u r u m u muhasipliğinden sonra Gün yüzü Nahiye m ü d ü rü olmuştur.
-
178 —
Bilerek çalışmış nâ hiye merkezinde ve köylerinde okul lar yaptırı lm iş ve telefon tesisatı ikmal edilmiş. Nahiye ve köylerinden ne varsa hemen bir çoğu bunun zam a n ın d a y a pılmıştır. Şimdiki na hiye m ü d ü rü Kemal Karslı da aynı ga yeyi güdüyor. Kaymaz nahiyesi : Nureddin bey. Bu zât memleketimizin yetiştirdiği son âlimlerden Kara hafız Ah medin kardeşidir. Vazifesinde çan la başla çalışmış ve tekaüde sevk edilmiştir. Oğlu Selçuk Özer Eskişehir gelir m üdü rü dü r. Amcası Kara hafız ve babası gibi ateşli bir zekâya sahiptir. Şimdiki nahiye m ü d ü rü M. Nedim Onarmış başlanmış işleri t a m a m l a m a ğ a gayret sa rf ediyor.
Tayyare cemiyeti -
T .H .K . :
A nadoluda 1335 senesi sonunda ilk tayya re yi Sivrihisar almış ve o r duya ihda etmek şerefini kazanmıştır. T .H .K ur um u Sivribis arda 1925 de k u r u lm u ş ve b u g ü n den 1946 senesine k ad ar Abidin Potuoğlu H.K. Sivrihisar şubesi başkanı idi. Muhasipleri. 1- Fııad Akın alp. 1927 senesinde mulı asip olmuş 1929 senesinde ayrımıştır. b u m ü d d e t zarfında k u r u m u n gelir yollnrını tem ind e b üvük b i r âmil olmuşdur. 2- Tahsin Özalp . 1929 senesinden 1952 senesine kadar muhasiplik yapm ış 20 seneyi mbtecaviz b i r zam an da Siv rihisar şubesi gelir itibarile kaza şubelerinde değil vilâyet şubeleri derecesine yükselmiştir. Denebilir ki Sivrihisar Hava k u r u m u n u n gelirinin en b ü y ü k âmilleri F u a t A kın Alpla Tahsin Özalptır. Her ikisi de m ü t e a d d i t t akdirn a m e le r ve ikramiyelerle taltif edil mişlerdir.
K ız ıla y -c e m fe ti S i v r i l ı i s a r d a tes is i e s k i d i r . İ s t i k l â l s a v a ş ı n d a b ü t ü n y o k l u k l a r i ç i n d e b i l e 10 b i n l i r a m u a v e n e t i n a k d i y e ile b i r çok eşya
ihda
ettiği
gibi Yozgad d a
bulunan
Sivrihisar
h a s t a n e s i n e 2 500 h e r t a k i m i 1e y a t a k v e 1000 a d e t p a l a = k i l i m hediye e tm iştir. İstiklâl sa v aşın d a n sonra d a v u k u b u la n sarsıntılarda da fevkalâde y a rd ım la rd a b u lu n m u ştu r. Bilhassa
K ızılayın
C um huriyet B ayram ıyla
70
nci
yıl d ö n ü m ü
başlayan
m ünasebetiyle
Geuel m erkezce
en ç o k
üye kaydeden şubelerin m ü k âfatlan d ırılacağ ı vaad edilm işti. A ç ı l a n b u k a m p a n y a d a b ü t ü n S i v r i h i s a r [ h a l k ı elel e ' v e r e r e k T ü r k i y e d e a d e d i m a h d u d o la n b u m ü s a b a k a y ı d a S i v r i h ı sa rım ız d a k a z a n a n şu b e le r a ra s ın a k a tılm ış ve b u n u n m ü k â f a t ı o la r a k Genel m e r k e z d e n aldığı y a r d ı m l a n e m a binasını alm ıştır.
Kızılay s i
B u b ü y ü k m u v a f f a k i y e t i n en b ü y ü k â m i l i U N U R S A L ü y e l i k ş e r e f i n i k a z a n a n v e o z a m a n C e m i y e t i n b a ş k a n ı o la n C e lâ l A t a s o y d u r , N e t i c e i t i b a r i l e A n a d o l u d a i l k t a y y a r e a l m a k ş e re f in i S i v r i h i s a r k a z a n d ı ğ ı g i b i 70 n c i y ı l k a m p a n y a s ı n d a d a y i ne S ivrihisarlılâr kazanm ışlardır. Ş i m d i k i b a ş k a n d a D o k t o r M u s t a f a K ı l ı ç a l ’d ı r . B u şe refl i v a z i f e y i m ü d r i k o l a n g e n ç D o k t o r u m u z d a b ü t ü n v a r lığıyla çalışm aktadır. V eznedar Cevdet \ikandır.
180 -
Yanlış doğru cetveli Sehife
Satır —— -
8
9 Çizginin a l t ın d a 15 Çizgi ü s t ü n d e 15
2
Y ardış E rikom ya N icebi âsim Çancık
Doğru T irikom ya Necibi issm Çandır Y alınız çam H acı Bektaşm
15 23 9 25 31 16
Y alınız gam H a c ı B e k leş teb.er.rühen Koçaş D arayayım
34 35 31
K araburhan Doğmuş Geydilli
K araburan Arslan d o ğ m u ş Beydilli
28 36 41
24
M e k ii
M evkii
Ne fi Kıtri
Nısfı Fıtrî
43 43
17 23
Fibrizli
Tebriz! i
Kadı mevcut olduğu Elkazı
K a d ı olduğu.
19
21 2! 22
.
23 ' 23 24
8 28
43
13
48
8
4 ü n c ü s ı r a d a n 11 ne i s ı r a d a h i l y a z ıl d ığ ı n d a n d o ğ ru su şöyled ir : 50
teberrüken Kocaç Kar azayım
Elle âdı Oğlu İbra h i m sağdır y a n lış ve eksik
T ü t ü n c ü oğlu. h a c ı H a ş a n , H a l l e m c i o ğ l u H a f ı z v e o ğ l u M u s t a f a , Çerkeş z a d e A h m e t e f e n d i Allahın r a h m e t i n e kav u ş m u ş l a r d ı r ; t e r u m ı E c z a c ı Z e k i , Çalışkan d ır.
Kadı oğl u hafız Ahmet efendi. K a r a c a , v i r a n l ı Ş ü k r ü hoca, Yâkapm arlı Eyyup hoca, Bel i k u ş a k l ı Mehmet, Çil Eyyup oğlu hafız Ali, E v l i y a z a d e Kâzım, Ateş-oğlu Ahmet, Tombak hacı Abdullah, h a c ı İ b a t o ğ l u Mehmet A li, Şamdan oğlu Hüseyin, D eğir menci o ğ l u A h m e t , Kaymaktan Abdil, Kadı oğlu Mehmet, Ç a k ı r o ğ l u Ma»t fa, K a y m a z d a n hacı Haşan ve haeı İsma il, Y u n u s oğlu- M e h m e t A l i , Ankaralı hai’ız Mehmet, Mer Sa rı
zade
B; h r i , A k m e t Çaracı,
•
- 181 -
mer işi kİ i Mustafa T a n rın ın ra hm etin e kavuşmuşlardır» İ b r a h i m Çıram sağdır. Muallimlerden Karacaoğlu Mehmet Ali Ölmüştür. Halen Sanat okulunda, Metin Karaca, Rasim Or ta okulda, Abidin Sölpük, Muzaffer Karınca İlk okulda, Ali Osman Demir, Sabahattin- Eroğlu, Bikter Demir Polat, İ b r a h i m İpek, Do ğan, Atlasdan Necati Hanay, Haşan Topkaya, Şefik Öner, Sami Kıdan, Hola ntadan Akif, Kâmil Bal, Dümrekten Mus tafa Orbay, Şevket Demir, Satılmış Özdemir, Kaymazdan Orh an, Süleyman Öztaş, Remzi İşık Osman ve Orta okul müdü rlerinden Yavuz Özalp haîen çalışmaktadırlar: Bir çok değerli öğretmen ve sair arkadaşlarımızı yazamad ığım ızda n dolayı özür dileriz, Bununl a beraber k i t a b ı n t a b ’ı bitm ek üzere iken yeni gelen K aym akam ım ız T u r g u t T i m u r ’un çalışkanlığını ve idareciliğini takdirle yad ederiz Sahi f e
Satır
52 53 54 55 55 56 60 63 63
71 73 74 75 77 79 79
«
Y anlış
D oğ ru temiz 33 temyiz 25 Tirikomva F iri kom ya 33 Büyüklerin büyüklerin O Pasin us Peşin un t us 23 k abristanda kabrptanda Peşin iis 22 Pesinuntus Sahibi ata 25 sahip ata 9 tü rk m en üzerine Pörtek t ü r k m en 1er i 11 Oradan P.Örtek t ü r k menleri üzerine git- b u n la r y o k tu r tiler yanlıştır 1 caddede ceddede Binkir Bini kiro balto 15 sahibi 28 sahibe 3 Bani Bakı 25 kaboİiU kabreho 1 beka ben a 3 Sil müminelîezi Lil müminillezi
S.'dıife 79 79 83 89 89 90 92 • - 93 93 9^ 99 - 102
S a tı r 4 3 14 20 25 27 20 - 13 8 9 en son sıra 24
102
25
102
son ’sıra
. i o;-;
6
• 105 108 111 ili 111 112 112 113 114
15 25 24 24 son sıra 19 21 16 24
115 116
31 1
116 117
18 16
. Yanlış kala kudei ab aüke Vasılı illallah mad üd din Nesibi ver r a b b u afvi b a lı n a şahidine 805 korken hevedgiz muh ammedin arşın Cemalin gösteren
Doğru
kale kuds’i abdüke Vâsılı il el lah î m a düd din Nesimi ve r a b b u âf i haline sehibine 801*. • okurken Hevlengiz Muh ammedin arşi m üstüne Cemalim gös tereni Şefaat kan) mızdır şefaat k anim iz dir Hadıka tek ra r yazılmış tır ihinci ikinci Taleatü Tâl atü harrektöçenuni Cünuni zafi zâti min şerabilıi min şaribMti .... en mea hu r en meşhur caletül Ucaletül Dürer ' Gurer şerhiretrirl üla— kayyide tecridülakayıd O serraya O seraya farscinın tercü- 115. 116 fa hife m e s ijt lerde tekrar y a zılmıştır î l i m alimi ilim âlemi aköyide akayid e
183
k
Sahife S atır 118 29~*~ 119 34 120 12 121 11 121 25 121 38 121 39 122 29 123 13 123 29 127 çizgi altında 3 130 21 131 10 132 2 O Q 132 4&Ö 133 29 134 9 i 34 9 o 135 135 20 135 27 136 21 136 23 . 137 24 139 24 140 ' 9 140 18 141 2 7 143 143 29 144 18 144 25 32 144 145 / 146 10
Yanlış Fazıh ser Kadimsin Camii Aü,şeyin ■" Betülüü Cfer Nurîddin E d b iy a ve Lu tfi Ah met mazarru Bu d u r k m Baar Tu ltan Der Edayı - ührüveş Iı işardan zeb ati vakıf at masimay ı Ağlanmaz Cihana Sonra Yövrni kav acı 11 ii m ay in yazımı mü f t ah esman arif Diyaz yijrüm Güftelerinden Dimek yakdır
Doğru Fat^h sen Kadirsin ’ «•emi i Hüseyin betulü Cafer NurikFdm E n b i y a y a " '’* Müftü Alımed tadar ru Bu durkim Basar Sultan Dür Hüdayi mührüveş Sivrih işardan zebani vâki at n? asi vay > eylenmez cihanı Sogra yevmi kavacık hüm ay u n yazmış rai fi ah Osman afif niyaz yevim müftülerinden D inek yıkd ır
T .t.
S 184 — ,
il