KPDS - ÜDS Sınavlarına Hazırlık Soru Bankası - 1
-Tümüyle Sınavda Çıkmış Sorular -Sınavda Çıkan Kelimeler
Murat AĞARI
Kasım- 2004
II GENEL DAĞITIM Üniversite Kitabevi Ofis Ekinciler Caddesi Karadeniz Apt. Kat: 1 No: 2 / DİYARBAKIR Tel: 0.412.223 49 88 / 223 89 67 • Faks: 228 13 60 • Cep: 0.532.374 01 32 e-mail:
[email protected]
AÇA YAYINLARI © Copyright Bu eserin yayın hakları Murat AĞARI’ya aittir.
ISBN: 975-98522-0-9 Basım Tarihi: Kasım 2004
Teknik Hazırlık - Baskı UYUM AJANS - ANKARA Tel: 229 39 72 • Faks: 229 31 07
III www uyumajans.com.tr
IV
ÖN SÖZ Bilindiği üzere dil sınavları, özellikle akademik kimlik taşıyanlar için, son derece önemlidir. Zira bu sınavlarda elde edilecek başarılı bir sonuç, sınava girenler açısından önemli bir engelin arkada bırakılması olarak algılanmaktadır. Bu algının altında “bir dili bilmek ile dil sınavlarında başarılı olmanın birbirine paralel olarak ilerlemeyen” bir ikili olması yatmaktadır. Daha açık bir ifade ile, dili bildiğini iddia eden arkadaşlarımız, sınavlardan beklemedikleri puanları almakta ya da, belki de daha kötüsü, uzun bir çalışma döneminin sonunda sınavlara giren arkadaşlarımız arzulanan başarıyı elde edememektedirler. Böyle bir durumun sebebi ise temelde, sınavlara yanlış bir perspektiften yaklaşmaktır. KPDS ve ÜDS sınavları olarak beraber değerlendirebileceğimiz bu iki sınav, ne tamamiyle gramer ağırlıklı ve ne de bütünüyle okuma ve anlama ağırlıklıdır. Ancak diğer tüm sınavlarda olduğu gibi, yabancı dil sınavlarında da ağırlıklı oldukları konuları kapsayan bir sistem bulunmaktadır. Bu sistemin ana hatları ile anlaşılmadığını düşündüğümüzden 2003 yılı Haziran ayında KPDS ve ÜDS’nin sahip olduğu sistem dahilinde “New Methods in English Teaching KPDS and ÜDS” adlı çalışmamızı sınava giren kitle ile buluşturmuştuk. Büyük ilgi çeken ve şu anda ikinci baskısını okuyucunun hizmetine sunduğumuz bu çalışmada biz, temel olarak, Türkçe düşünen insanlara İngilizce’yi en iyi nasıl anlatabileceğimizin ve bu anlatımın ardından en iyi nasıl soru çözdürebileceğimizin hedefini güttük. Zira anadil temeli bulunan insanların zihninde, “dil öğretme” adı altında yeni bir “yapı kurmak” hem gereksiz ve hem de niteliği tam anlaşılmayan bir eylemdir. Bugüne kadar dil öğretmek adı altında yapılanların başarısızlığı ortada iken bu yapılanların sürdürüldüğü de bir gerçektir. Bu ortamda olan ise bizlere yani dili layıkıyla öğrenemeyenlere olmaktadır. Bunun çözümü hem Türkçe alt yapısına ve hem de sınav mantalitesine uygun eserler ile sınava hazırlanmak olacaktır. “KPDS-ÜDS Soru Bankası” adıyla sunduğumuz bu çalışma da bu tarz bir sıkıntı yaşayan arkadaşlarımıza “doğru yön” tavsiyesi amacıyla hazırlamış olduğumuz bir kitaptır. Bu kitapta tümüyle sınavlarda çıkmış sorular detaylı olarak açıklanarak çözülmüştür. Gramer kitabımızda Phrasal Verb eki vermiştik. Bu çalışmamızda da sınavda çıkan kelimelerden oluşan bu kelimelerin kaç adet çıktıklarını gösteren bir “kelime eki” verdik. Bu ek, bu sınava hazırlanan arkadaşlarımıza son derece yararlı olacaktır.
V Her kitabın hazırlanışında çok sayıda kişnin emeği geçmektedir. Bu kitabın hazırlanışında da yine çok sayıda kişinin emeği bulunmaktadır. Bunlar içinde özellikle ham metni okuyarak düzelten ve değerli fikirleri ile eserin olgunlaşmasında yardımcı olan Şerife UZUN’a buradan teşekkür etmek istiyorum.
Dr. Murat AĞARI
VI
VII
İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ ...................................................................................................................III BİRİNCİ BÖLÜM KELİME SORULARI.............................................................................................. 1 A. ÇÖZÜM METODU ................................................................................... 1 B. ÇÖZÜMLÜ SORU ÖRNEKLERİ ............................................................. 1 İKİNCİ BÖLÜM EDAT SORULARI................................................................................................. 21 A. ÇÖZÜM METODU ................................................................................. 21 B. ÇÖZÜMLÜ SORU ÖRNEKLERİ ........................................................... 22 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM GRAMER SORULARI.......................................................................................... 29 A. ZAMAN SORULARI .............................................................................. 29 B. CLAUSE SORULARI.............................................................................. 29 C. DİĞER GRAMER SORULARI ............................................................... 30 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM CÜMLE TAMAMLAMA SORULARI ................................................................ 73 A. ZAMAN SORULARI .............................................................................. 73 1. Verilen Cümlede Clause Elemanı Bulunan Soru Yapısı................ 73 2. Verilen Cümlede Clause Elemanı Bulunmayan Soru Yapısı ......... 73 a. Boşluk başta ise................................................................... 73 a. Boşluk sonda ise ................................................................. 74 BEŞİNCİ BÖLÜM ÇEVİRİ SORULARI............................................................................................ 121 A. İNGİLİZCE’DEN TÜRKÇE’YE ÇEVİRİ SORULARI ........................ 121 1. Çözüm Metodu............................................................................. 121 B. TÜRKÇE’DEN İNGİLİZCE’YE ÇEVİRİ SORULARI ........................ 145 1. Çözüm Metodu............................................................................. 145 ALTINCI BÖLÜM DİYALOG SORULARI....................................................................................... 171 A. ÇÖZÜM METODU ............................................................................... 171 YEDİNCİ BÖLÜM ANLAM BÜTÜNLÜĞÜ SORULARI................................................................. 197 A. ÇÖZÜM METODU ............................................................................... 197
VIII SEKİZİNCİ BÖLÜM PARAGRAF TAMAMLAMA SORULARI....................................................... 221 A. ÇÖZÜM METODU ............................................................................... 221 1. Boşluk Başta İse........................................................................... 221 2. Boşluk Sonda İse.......................................................................... 221 3. Boşluk Ortada İse......................................................................... 221 DOKUZUNCU BÖLÜM PASAJ SORULARI.............................................................................................. 249 EK KELİMELER ....................................................................................................... 369
BİRİNCİ BÖLÜM KELİME SORULARI Kelime sorularını örnekler üzerinde vermeden önce çözüm tekniği üzerinde duralım: A. Çözüm Metodu A kitapçığında başta gelen bu soru tarzı ideal bir başlangıç soru tipini oluşturmaktadır. Herhangi bir teknikten ziyade bilgiye dayanmaktadır. Cümleyi anlama ve buna bağlı olarak en doğru yanıtı işaretleme stratejisi üzerine kuruludur. Kimi arkadaşlar, bilemeyeceklerini düşünerek bu soruları işaretlememeyi veya rasgele işaretlemeyi tercih etmektedirler. Halbuki bu uygulama yanlıştır. Önerimiz şudur: İster bilelim, isterse de bilmeyelim, öncelikle bu soruları okuyarak sınava başlamalıyız. İçlerinden bildiklerimizi işaretlemeli, doğru yanıtı bulamasak da şıklar içerisinde anlamını bildiklerimizi kitapçık üzerine yazmalıyız. Eğer kesin emin olduklarımız varsa bunları cevap anahtarına işaretlemeliyiz. Eğer yoksa en azından bilmediğimiz kelimeleri öğrenmiş oluruz. Bu kelimelerin sınavın herhangi bir yerinde karşımıza çıkması muhtemeldir. Şimdi bu soru tipine örnekler verelim: B. Çözümlü Soru Örnekleri Soru: 1 Every community in the world recognizes certain activities as crimes, and has developed its own way of __________ them. A) depending on B) breaking into C) looking after D) making for E) dealing with 1
1
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “toplumların bir takım eylemleri suç olarak kabul ettiği” ve “suçla ilgilenmenin değişik yollarını geliştirdikleri” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: depend on: bağlı olmak/ break into: bir yere zorla girmek/ look after: Gözetmek, kollamak/ make for: telafi etmek/ deal with: ile ilgilenmek.
2
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 2 The visitors were taken to the airport, and there they were _________ by the assistant manager. A) made off B) seen off C) put through 2 D) turned out E) looked over Soru: 3 I’m sure the boy is not really backward, but it is certainly difficult for him to ________ the other students in his class. A) pull up B) make up for C) keep up with 3 D) turn down E) take over Soru: 4 Even in developed countries it is not unusual to see wage and job ________ against women. A) separation B) difference C) discrimination 4 D) insurance E) diversity Soru: 5 The origins of stress vary from person to person, and people ________ differently to stressful events A) refer B) rely C) adopt 5 D) react E) appeal
2
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında “turistlerin hava alanına götürüldüğü” ve “orada yardımcı yönetici tarafından uğurlandığı” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu anlamı veren yanıt B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: make off: kaçmak/ see off: birisini uğurlamak/ put through: bitirmek, sona erdirmek/ turn out: dönüştürmek/ look over: gözden geçirmek.
3
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “öğrencinin bir alt yapısının bulunmadığı” ve bu nedenle “sınıfındaki diğer öğrencilerle baş etmesinin zor olduğu” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şu şekildedir: pull up: çekmek/ make up for: oluşturmak/ keep up with: ile başa çıkmak, baş etmek/ turn down: kıvırmak/ take over: bir şeyin sorumluluğunu üstlenmek.
4
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “gelişmiş ülkelerde bile kadınlara karşı iş ve maaş konularında cinsiyet ayrımı yapıldığı” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şu şekildedir: separation: ayrılık/ difference: farklılık/ discrimination: cinsiyet ayrımı/ insurance: sigorta, güvence/ diversity: ayrım, fark.
5
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “stresin kökeninin kişiden kişiye değiştiği” ve “stresli olaylara kişilerin farklı tepkiler verdiği” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı, bu anlamı veren D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamlarına gelince: refer: atfetmek, hamletmek/ rely: güvenmek/ adopt: benimsemek/ react: karşılık vermek, tepki vermek/ appeal: başvurmak.
Murat AĞARI
3
Soru: 6 This hotel certainly offers a high standard of service at ________ rates. A) contemporary B) competitive C) relative 6 D) conceivable E) relilable Soru: 7 Syndicalism embodies the idea that workers, through direct action, ________ a general strike, should seize control over the means of production and hence gain political power. A) especially B) previously C) tremendously D) respectfully E) consistently 7 Soru: 8 In his fiction Willian Faulkner uses a complex literary style that seems to ________ intricate themes of good and evil. A) fit in with B) put up with C) clear out D) make out E) take after 8 Soru: 9 The Goevrnment has ________ a set of new policies and measures which are designed to combat violence in the big towns. A) got off B) found out C) let down D) taken down E) worked out 9
6
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “hotelin yüksek standartlarda ve makul fiyatlarda hizmet sunduğu”şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı, bu anlamı veren D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamlarına gelince: contemporary: çağdaş, muasır/ competitive: rekabete dayalı/ relative: ilgili, bağlı/ conceivable : makul, akla yatkın/ reliable : güvenli
7
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında, “sendikacılığın, işçilerin doğrudan bir eylemle, özellikle bir genel grev ile üretim araçları üzerinde kontrolü ele geçirmesi ve böylelikle politik güç kazanması anlamını dile getirdiği” şeklinde olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı, bu anlamı veren A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamlarına gelince: especially: özellikle/ previously: öncelikle/ tremendously: son derece/ respectfully: saygılıca/ consistently: sürekli olarak.
8
Bu bir kelime sorusudur. Görülüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Cümlenin anlamına göz atıldığında “kurgusunda William Faulkner kompleks bir edebî sistem kullanır. Bu sistem onun karışık ‘iyi ve kötü’ temalarına benzer gibi görünmektedir” şeklinde olduğu görülecektir. Bu anlamı veren phrasal verb ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: fit in with: ile uyumlu olmak/ put up with: ..e katlanmak/ clear out: çıklamak, deşifre etmek/ make out: yazmak, not etmek/ take after: benzemek.
9
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “hükümet, büyük şehirlerdeki şiddetle başa çıkmak için yeni önlemler ve politikalar araştırmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren phrasal verb ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: get off: inmek; üzerinden bir şeyi çıkarmak/ find out: araştırmak; ortaya çıkarmak/ let down: hayal kırıklığına uğratmak/ take down: yazmak; not etmek / work out: çözüm yolu bulmak; halletmek.
4
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 10 The judge quickly ________ his notes before sentencing the accused. A) took over B) made up C) looked through 10 D) put iff E) found out
Soru: 11 When Shakespeare died in Stratford in 1616, no collected ________ of his plays has been published. A) title B) edition C) section D) print E) manuscript 11 Soru: 12 British supermarkets have more political influence than ________ any other corparate sector in Britain. A) often B) immediately C) almost D) fairly E) quite 12 Soru: 13 Reflex behaviour is ________ ; it arises automatically in response to an appropriate stimulus. A) insignificant B) invalid C) insufficient D) involuntary E) inadequate 13
10
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “yargıç, suçluyu mahkum etmeden öne hızla notlarına göz attı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren phrasal verb ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: take over: sorumluluk üstlenmek/ make up: yapmak; oluşturmak/ look through: göz atmak; göz gezdirmek/ put off: ertelemek/ find out: araştırmak; ortaya çıkarmak.
11
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Shakespeare 1616 yılında Stratford’da öldüğünde, onun oyunlarının müsvedde/ karalamaları basılmamıştı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren isim ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: title: başlık/ edition: baskı/ section: bölüm/ print: baskı/ manuscript: el yazması; müsvedde; karalama
12
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “İngiliz süpermarketler diğer sektörlerden hemen hemen daha fazla politik etki altındadırlar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren isim ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: often: sık sık/ immediately: derhal/ almost: hemen hemen/ fairly: oldukça/ quite: oldukça.
13
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere sorular sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Refleks davranışlar istem dışıdır;….” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren isim ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: insignificant: önemsiz/ invalid: geçersiz/ insufficient: yetersiz/ involuntary: gönülsüz; istem dışı/ inadequate: yetersiz.
Murat AĞARI
5
Soru: 14 To increase exports, the company is ________ highly motivated professionals with experience in international trade. A) applying B) agreeing C) replacing D) holding E) seeking 14 Soru: 15 As regards the proposals for the treaty on economic cooperation, my government has certain ________ concerning them. A) complications B) reservations C) disturbances D) restrictions E) competition 15 Soru: 16 The ________ concerning total disarmament have broken down without leading any fruitful results. A) intentions B) complaints C) negotiations 16 D) commitments E) involvements Soru: 17 A well organized company that knows its products are of a high standard does not fear ________. A) conversion B) concentration C) competition 17 D) departure E) pretension 14
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “şirket, ihracatı artırmak için uluslararası ticarette deneyimli yüksek motivasyonlu elemanlar tutuyor” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren isim ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: apply: uygulamak/ agree: karar vermek/ replace: yerine geçmek; yerini almak/ hold: adam tutmak; kiralamak/ seek: araştırmak; incelemek.
15
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “ekonomik işbirliği ile ilgili anlaşma üzerine olan önerilerle ilgili olarak hükümetimizin bir takım çekinceleri vardır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: complication: zorluk/ reservation: çekince/ disturbance: rahatsızlık/ restriction: kısıtlama/ competition: rekabet.
16
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Silahsızlanma üzerine yapılan müzakereler verimli herhangi bir sonuca ulaşılamadan kesildi” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: intention: niyet/ complaint: şikayet/ negotiation: müzakere/ commitment: taahhüt/ involvement: alaka, ilgi.
17
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “ürünlerinin yüksek kalitede olduğuna inanan bir fima rekabetten çekinmez” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: conversion: evirme, çevirme/ concentration: yoğunlaşma/ competition: rekabet/ departure: kalkış/ pretension: iddia, sav.
6
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 18 When births outnumber deaths, the population increases; when the ________ is true, then it falls. A) opposite B) growth C) proportion D) rate E) decreases 18 Soru: 19 I am not _________ that his proposal actually will lead to an improvement in the situation. A) impressed B) deterred C) convinced D) refrained E) deserved19 Soru: 20 Nearly half of the world's countries have ________ capital punishment in law or in practice, and some two dozen of them have done so formally since 1985. A) accused B) abolished C) executed 20 D) entailed E) frustrated Soru: 21 Since most of the world's commercial apples lack genetic diversity, they are unable to ________ a disease or a pest. A) put away B) hold up C) fight off 21 D) get off E) break out 18
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “doğumlar ölümleri geçtiğinde nüfus artar; eğer aksi doğru olursa bu kez nüfus düşer” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: opposite: zıt/ growth: gelişme/ proportion: oran/ rate: oran/ decrease: azalma.
19
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “bu önerinin, durumda bir iyileşmeye sebep olacağından emin değilim” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: impress: etkilemek/ deter: vazgeçmek/ convince: ikna etmek, emin olmak/ refrain: çekinmek: deserve: hak etmek
20
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “dünydaki ülkelerin yarısından çoğu ya uygulamada veya yasalarda idam cezasını kaldırmıştır; ve bunların bazısı ise 1985’den itibaren bunu resmen uygulamaktadırlar” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: accuse: suçlamak/ abolish: yürürlükten kaldırmak/ execute: yerine getirmek/ entail: neden olmak/ frustrate: bozulmak
21
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “dünyadaki elma türlerinden çoğu, genetik farklılıkları olmadığı için hastalık ya da zararlılara karşı mücadele edememektedir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: put away: uzaklaştırmak/ hold up: tutmak, kaldırmak/ fight off: mücadele etmek/ get off: inmek, çıkarmak/ break out: patlak vermek
Murat AĞARI
7
Soru: 22 A hundred years ago the chestnut ________ a quarter of the hardwood trees in America. A) turned down B) got through C) made up D) made out E) put down 22 Soru: 23 The practical ________ of soil mechanics includes the design of foundation and earth-retaining structures. A) application B) appreciation C) reference D) detention E) elimination 23 Soru: 24 A detailed understanding of why the world Trade Center towers collapsed will mean that engineers can ________ the lessons learned into future designs. A) participate B) reproduce C) incorporate 24 D) reinstate E) demonstrate Soru: 25 It was the research of the Sabine at Harvard at the end of the 19th century that the subject of acoustics was put on a _______ scientific footing. A) random B) quantitative C) constructive 25 D) selective E) competitive 22
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “yaklaşık yüzyıl önce kestane ağaçları Amerika’nın kereste ihtiyacının dörtte birini oluşturuyordu” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: turn down: bükmek/ get through: temas kurmak/ make up: oluşturmak/ make out: yazmak, not etmek/ put down: söndürmek
23
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “toprak mekaniğinin pratik uygulaması kaynakların ve yer-tutan yapıların tasarımını içerir” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: application: uygulama, tatbik/ appreciation: değerlendirme, takdir/ reference: tavsiye, ilgi/ detention: alıkoyma, tutuklama/ elimination: seçme, eleme, çıkarma, ayırma
24
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Dünya Ticaret Merkezi kulelerinin niye çöktüğüne dair detaylı bir anlama, bundan alınan derslerin ileriki tasarılarda sergilenebileceği anlamına gelmektedir” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: participate: katılma, iştirak/ reproduce: çoğalma/ incorporate: bir araya getirmek, birleştirmek/ reinstate: eski haline getirmek, tamir etmek/ demonstrate: sergilemek, kanıtlamak
25
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “akustik konusunu ayırıcı bilimsel bir adım olarak ortaya koyan çalışma, 19. yüzyılın sonunda Harvard’da Sabine’in araştırmasıydı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: random: rastgele, tesadüfi, quantative: nicel, niceliğe ait/ constructive: yapıcı, olumlu/ selective: seçici, ayırıcı/ competitive: rekabete dayalı
8
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 26 The probable resources of petroleum cannot be estimate as _______ as can those of coal. A) considerably B) ultimately C) essentially D) suitably E) accurately 26 Soru: 27 A motion study of assembly procedures ________ the design and disposition of the bench, tools, containers and materials used. A) gets on with B) makes up for C) puts pressure on D) takes into account E) cuts free from 27 Soru: 28 In a effort to ________ air pollution levels in busy cities, driving is banned in 150 cities in Italy for 10 hours every Sunday. A) put up with B) force out C) cut back on D) move off with E) bring off 28
26
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “petrolün muhtemel kaynakları, kömür kaynaklarının tespit edilebildiği oranda doğru bir şekilde tahmin edilememektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: considerably: dikkate değer bir biçimde, epeyce, oldukça/ ultimately: nihai olarak, sonunda/ essentially: esasen, temel olarak/ suitably: uygun bir biçimde, münasip olarak/ accurately: doğru bir biçimde, doğru olarak.
27
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “montaj işleminin hareket çalışması tezgahın, aletlerin, kutuların ve kullanılan malzemelerin tertip ve düzenini dikkate almaktadır” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: get on with: ilerlemek, kayda geçmek/ make up for: oluşturmak, bir araya getirmek/ put pressure on: baskı kurmak, baskılamak/ take into account: dikkate almak, göz önünde bulundurmak/ cut free from: …den kurtulmak, bağlarını koparmak.
28
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “hava kirliliği oranını kalabalık şehirlerde düşürmek için İtalya’nın 150 şehrinde pazar günleri 10 saat boyunca araba kullanmak yasaklanmaktadır” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: put up with: ile başa çıkmak, mücadele etmek/ force out: zorlamak/ cut back on: düşürmek, azaltmak/ move off with: harekete geçmek, ilerlemek/ bring off: başarılı olmak, kurtulmak.
Murat AĞARI
9
Soru: 29 All science is _______ the fact that every natural event has a natural cause. A) come across B) put through C) carried on 29 D) based on E) set off Soru: 30 The suggestions put forward by the research team were immediately ________ by management and with shortly go into effect. A) made out B) taken up C) ruled out 30 D) put off E) turned back Soru: 31 Various treaties and conferances have ________ the prohibition of chemical warfare . A) looked down B) put up with C) turned off 31 D) killed in E) dealt with
29
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “bilimlerin tümü, ‘her doğal olayın doğal bir nedeni vardır’ temeline dayanmaktadır” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: come across: rastlaşmak, karşı karşıya kalmak/ put through: yeteneğini ölçmek/ carry on: devam etmek/ base on: temel olmak, dayanmak/ set off: hesaba katmak, yola çıkmak, dikkate almak.
30
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “araştırma ekibi tarafından ileri sürülen öneriler idare tarafından hemen işleme sokuldu ve kısa süre içerisinde etkisini gösterecek” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: make out: anlamak, fark etmek/ take up: başlamak, ele almak, işleme koymak/ rule out: çıkarmak, kenarda bırakmak/ put off: ertelemek/ turn back: geri dönmek
31
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “kimi anlaşmalar ve konferanslar kimyasal silahların yasaklanmasını ele almaktadır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: look down: küçümsemek/ put up with: ile başa çıkmak/ turn off: kapatmak/ kill in: öldürmek/ deal with: ele almak, ilgilenmek
10
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 32 Over two million corn farmers in Mexico have been ________ business following the import of heavily subsidised corn form the US. A) put out of B)brought up to C) made up of 32 D) played down to E) turned back Soru: 33 Quartz is one of the most abundant rock-forming minerals and the most ________ to weathering. A) resistant B) reliable C)convenient 33 D) reluctant E) indifferent Soru: 34 When she referred in paper to “bio-complexity”, many in the audience scratched their heads and ________ what that word meant. A) expected B) suspected C) wondered 34 D) improved E) rejected Soru: 35 Pollution could one day endanger the world’s ________ of oxygen. A) exploitation B) supply C) extinction 35 D) recovery E) decline 32
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Meksika’daki 2.000.000’dan fazla mısır üreticisi Birleşik Devletlerden sübvanse edilmiş dış alım üzerine işten kovuldu” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: put out: yayınlamak, söndürmek, kovmak/ bring up: yetiştirmek, büyütmek/ make up: oluşturmak/ play down: oynamak/ turn back: geri dönmek
33
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “Kuartz en çok bulunan kaya biçimli minerallerden birisidir ve yıpranmaya karşı en dayanıklısıdır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: resistant: dayanıklı/ reliable: güvenilir/ convenient: uygun, elverişli, münasip/ reluctant: gönülsüz, isteksiz/ indifferent: kayıtsız, aldırmaz
34
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “bildirisinde ‘bio-complexity’ye gönderme yapınca dinleyicilerin çoğu başını salladı ve kelimenin ne anlama geldiğini merak ettiler” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: expect: ummak, beklemek/ suspect: şüphelenmek/ wonder: merak etmek/ improve: geliştirmek/ reject: reddetmek.
35
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “kirlilik günün birinde dünyanın oksijen kaynaklarını tehlikeye atabilir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: exploitation: sömürü/ supply: kaynak, stok/ extinction: neslini tüketme/ recovery: iyileşme/ decline: düşüş, azalma
Murat AĞARI
11
Soru: 36 No model is ever perfect, and scientists are ________ trying to refine their models. A) uniformly B) formerly C) mentally D) constantly E) equally 36 Soru: 37 For the chemists of the 18th and 19th centuries, an understanding of the chemical nature of food was a major ________ . A) objective B) agreement C) submission D) significance E) estimation 37 Soru: 38 The green button on the far left of the machine ________ the volume. A) interferes B) discloses C) regulates D) allows E) arises 38 Soru: 39 You should have attended that lecture on durability testing of fibres; it really was most ________ . A) irrelevant B) stımulating C) dull D) reluctant E) feasible 39
36
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “hiçbir model mükemmel değildir ve bilimadamları modellerini sürekli olarak yenilemeye çalışıyorlar” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: uniformly: tek tip olarak/ formerly: eskiden/ mentally: zihinsel olarak/ constantly: sürekli olarak/ equally: eşit bir biçimde
37
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “18. ve 19. yüzyılların kimyacıları için gıdaların kimyasal doğasını anlamak başlıca hedefti” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Şeçeneklerin anlamları ise şöyledir: objective: hedef, amaç/ agreement: anlaşma, uzlaşma/ submission: boyun eğme, itaat / significance: önem, ehemmiyet/ estimation: tahmin
38
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiilerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “makinenin şu sol uç tarafındaki yeşil düğme sesi ayarlar” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: interfere: müdahale etmek, karışmak/ disclose: ifşa etmek, açığa çıkarmak/ regulate: ayarlamak, düzenlemek/ arise: artmak, yükselmek
39
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “fiberlerin dayanıklılığı üzerine olan konferansa katılmalıydın; gerçekten çok eğlendiriciydi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: irrelevant: ilgisiz, alakasız/ stimulating: canlandırıcı, eğlendirici/ dull: ağır, hantal/ reluctant: isteksiz, gönülsüz/ feasible: mümkün, tatbik edilebilir.
12
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 40 His forecast turned out to be _____ accurate considering how little information he had to work on. A) lately B) effortlessly C) intentionally D) surprisingly E) heavily 40 Soru: 41 The new engineer is highly knowledgeable; but can we ________ him to lead the team successully? A) run on B) put on C) make on D) take up E) rely on 41 Soru: 42 Many of the lesser developed counties find it hard to ________ the more developed ones, due to the rapid advances in technology there. A) make up for B) keep up with C) look out for D) tum upon E) run through 42
40
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “ne kadar az bir malumatla çalışmak zorunda olduğunu göz önüne aldığımızda, onun hava tahmini şaşırtıcı bir biçimde doğru çıktı” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: lately: geçenlerde, bugünlerde/ effortlessly: çabasızca, gayret göstermeden / surprisingly: şaşırtıcı bir biçimde/ heavyly: şiddetli bir biçimde.
41
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “yeni mühendis oldukça bilgili; ancak biz onun ekibi başarılı bir biçimde idare edeceği konusunda ona nasıl güvenebiliriz?” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: run on: devam etmek, ilerlemek/ put on: giymek, üstüne almak/ make on: yapmak, işletmek/ take up: almak, kaldırmak/ rely on: güvenmek.
42
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “teknolojideki hızlı gelişmelerden dolayı az gelişmiş ülkelerin gelişmiş ülkelerle başa çıkmaları zor görünmektedir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: make up for: telafi etmek/ keep up with: ile başa çıkmak/ look out for: dışarıya bakmak, ilgisini çekmek/ run through: kılıç saplamak, süngülemek.
Murat AĞARI
13
Soru: 43 Many experiments ________ blood composition are carried out in this laboratory. A) related to B) led from C) followed through 43 D) contained in E) denied by Soru: 44 Malnutrition and undernutrition are not ________ to the Third World; they also occur in affluent societies. A) exposed B) permitted C) restricted 44 D) disposed E) convinced Soru: 45 In the past 25 years new knowledge about cancer has led to changes in dietary ________ for the public. A) disorders B) admissions C) obligations 45 D) obsessions E) recommendations
43
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “kan kompozisyonu ile alakalı olan pek çok araştırma bu laboratuarda gerçekleştirilmektedir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: relate to: bir şey ile alakalı olmak/ lead from: …den sürüklemek, götürmek/ follow through: ..i izlemek/ contain in: …de barındırmak/ deny by: tarafından yalanlanmak.
44
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “kötü beslenme ve yetersiz beslenme Üçüncü Dünya ülkelerine daraltılamaz; bunlar zengin toplumlarda da görülür” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: expose: maruz kalmak, açığa vurmak, ifşa etmek/ permit: izin vermek, fırsat vermek/ restrict: daraltmak, sınırlamak/ dispose: başından savmak, atmak/ convince: ikna etmek, inandırmak.
45
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “geçtiğimiz 25 yıl içerisinde kanserle ilgili yeni bilgiler, toplumun beslenme referanslarını değiştirdi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: disorder: rahatsızlık, karışıklık/ admission: itiraf, kabul/ obligation: mecburiyet, zorunluluk/ obsession: endişe, sıkıntı/ recommendation: referans, tavsiye.
14
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 46 Biotechnology offers opportunities to improve the quality and ________ value of foods. A) nutritional B) conditional C) collective 46 D) deceptive E) complacent Soru: 47 Studies of the survivors of the atomic bomb blasts and radiation accidents have ________ demonstrated the leukemogenic effect of radiation. A) reluctantly B) properly C) sensitively 47 D) unmistakably E) understandably Soru: 48 Only after a great deal of pressure had been ________ the registrar did he agree to give up the recovery ward in favour of a second operating theatre. A) weighed up B) taken to C) put on 48 D) brought down E) turned over
46
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “biyoteknoloji, besinlerini kalitesini ve besinsel değerlerini geliştirme fırsatı sunmaktadır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: nutritional: besinsel, besine ait/ conditional: şartlarla ilgili, koşullara ait/ collective: bütüncül, toplu, müşterek/ deceptive: yanıltıcı/ complacent: kendini beğenmiş, ukala.
47
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “atom bombası patlamalarından ve radyasyon kazalarından hayatta kalanlar üzerine yapılan çalışmalar radyasyonun kanserojen etkisini açıkça ortaya koymuştur” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: reluctantly: isteksizce, gönülsüzce/ properly: muhtemelen, olası bir şekilde/ sensitively: duyarlı bir şekilde/ unmistakably: hata kabul etmez bir biçimde/ understandably: anlaşılır bir biçimde, açıkça.
48
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “büyük oranda bir baskı uygulandıktan hemen sonra kayıt memuru işi bırakmaya karar verdi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: weigh up: ağır gelmek, ağır basmak/ take to: alışmak, başlamak/ put on: giymek, uygulamak/ bring down: indirmek, azaltmak/ turn over: üzerinde değişiklik yapmak, devirmek, teslim etmek.
Murat AĞARI
15
Soru: 49 He claims he has ________ a cure for the common cold, but I don’t suppose he has. A) waited for B) made sure of C) put through 49 D) taken care of E) come up with Soru: 50 Our pediatrician said we should always ________ her if the little boy’s temperature continued for more than 24 hours. A) come across B) get in touch with C) look forward to 50 D) make up to E) look into Soru: 51 Fat can be ________ for energy only by aerobic metabolism. A) brought up B) cut out C) put down 51 D) broken down E) turned on
49
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “O soğuk algınlığının tedavisini dikkate aldığını iddia ediyor; ancak ben dikkat ettiği kanısında değilim” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: wait for: beklemek/ make sure of: emin olmak/ put through: ilave etmek, birleştirmek/ take care of: dikkate almak/ come up with: yetişmek, ulaşmak.
50
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “çocuk doktoru, eğer küçük çocuğun ateşi 24 saatten fazla devam ederse kendisi ile temas halinde olmamız gerektiğini söyledi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: come across: rastlaşmak, karşılaşmak/ get in touch with: temasta olmak, ilişki kurmak/ look forward to: dört gözle beklemek, hararetle istemek/ make up: teşkil etmek, hazırlamak/ look into: içine bakmak, derinlemesine incelemek.
51
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “yağlar, metabolizma tarafından enerjiye dönüştürülebilir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: bring up: yetiştirmek, büyütmek/ cut out: kesip çıkarmak/ put down: bir yere koymak, yerleşmek/ break down: bozulmak, devre dışı kalmak/ turn on: döndürmek, dönüştürmek.
16
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 52 We will ________ this treatment for a further week by which time recovery should be complete. A) take down B) bring in C) run out 52 D) put through E) keep to Soru: 53 The main focus of the research to be ________ by a multidisciplinary team will be the study of the genes and proteins of organisms in the context of their informational pathways or networks. A) looked after B) carried out C) made out 53 D) settled down E) brought about Soru: 54 During the worldwide malaria epidemic of 1992, it was observed that the disease had developed a ________ to certain drugs that had once been effective. A) resistance B) reserve C) denial 54 D) separation E) condition
52
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “iyilişmenin tamamlanabilmesi için tedavi iki hafta daha devam edecek” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: take down: indirmek, parçalara ayırmak/ bring in: arzetmek, takdim etmek/ run out: uzatmak, salıvermek/ keep to: korumak, sürdürmek, muhafaza etmek.
53
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “çok farklı alanlardan bir ekip tarafından gerçekleştirilen araştırmanın amacı genlerin ve proteinlerin bir çalışmak olacak” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: look after: çocuk bakmak, büyütmek, gözetmek/ carry out: yapmak, ifa etmek, gerçekleştirmek/ make out: fark etmek, anlamak/ settle down: yerleşmek, yerleştirmek/ bring about: neden olmak, sebep teşkil etmek.
54
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “1992’deki sıtma salgını esnasında hastalığın, önceden etkili olan bir takım ilaçlara direnç geliştirdiği gözlemlendi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: resistance: direnç, dayanıklılık/ reserve: stok, depo malzemesi/ denial: inkar, yalanlama/ separation: ayrım, farklılaştırma/ condition: koşul, durum.
Murat AĞARI
17
Soru: 55 The body ________ most of the carbohydrates we eat either into glucose or into glycogen. A) removes B) deducts C) converts 55 D) destroys E) unites Soru: 56 Moderate amounts of sugar are usually not harmful but, taken in excess, sugar can be ________ to health. A) significant B) nutritious C) dependent 56 D) preventive E) detrimental Soru: 57 The doctors are _________ pleased with the progress he is making, and he can leave hospital tomorrow. A) comfortably B) apparently C) successfully 57 D) carefully E) nearly
55
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “vücut, yediğimiz karbonhidratların çoğunu ya glikoza ya da glikojene dönüştürür” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: remove: taşımak, götürmek, atmak/ deduct: hesaptan çıkarmak, sonuç çıkarmak/ convert: dönüştürmek/ destroy: tahrip etmek, yakıp yıkmak/ unite: birleştirmek, bir araya getirmek.
56
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “aşırı kullanılmayan şeker zararlı değildir; ancak fazla kullanıldığında sağlığa zararlı olabilir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: significant: önemli, kıymete değer/ nutrituous: besleyici/ dependent: bağlı/ preventive: önleyici, engelleyici/ detrimental: zararlı, zarar verici.
57
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “doktorlar onun gösterdiği iyileşmeden açıkça memnun oldular, bu nedenle hastaneden yarın ayrılabilir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: comfortably: rahatça, huzurluca/ apparently: açıkça, bariz bir şekilde/ succesfully: başarılı bir şekilde/ carefully: dikkatli bir şekilde/ nearly: hemen hemen.
18
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 58 In the past, too people relied on plant substances to ________ a wide range of illness. A) recover B) undermine C) infect 58 D) cure E) restrain Soru: 59 He has discharged from hospital but was advised to return after a month for further ________ . A) treatment B) recovery C) admission 59 D) diagnosis E) expansion Soru: 60 Some women are ________ troubled with backache as they get older. A) relevantly B) consecutively C) continually 60 D) sufficiently E) reluctantly Soru: 61 A poorly planned vegetarian diet will typically be ________ in iron, zinc and calcium. A) unhealthy B) deficient C) varied 61 D) nutritious E) essential
58
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler fiillerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “geçmişte pek çok insan çok sayıda hastalığı tedavi etmek için bitkisel maddelere başvururlardı” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: recover: iyileşmek/ undermine: altını kazmak, dibini oymak/ infect: bulaşmak/ cure: tedavi etmek/ restrain: alıkoymak, zaptetmek.
59
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler isimlerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “o hastaneden çıkarıldı fakat bir ay sonra bir süre daha tedavi olması için geri dönmesi tavsiye edildi” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise A seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: treatment: tedavi/ recovery: iyileşme/ admission: kabul, itiraf/ diagnosis: tanı, teşhis/ expansion: yayılım, genişleme.
60
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler zarflardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “kimi kadınlar, yaşlandıklarından dolayı sürekli olarak sırt ağrısından şikayetçidirler” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: relevantly: ilgili olarak/ consecutively: arka arkaya gelerek/ continually: sürekli olarak/ sufficiently: yeterince, yeterli miktarda/ reluctantly: gönülsüz olarak,gönülsüzce.
61
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler sıfatlardan oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “basit bir vejeteryen beslenmesi tipik olarak demir, kalsiyum ve çinko bakımndan yetersiz olacaktır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: unhealthy: sağlıksız/ deficient: eksik, yetersiz/ varied: çeşitli/ nutritious: besleyici/ essential: temel.
Murat AĞARI
19
Soru: 62 I don’t know how the nurse ________ the constant demands of that elderly patient. A) thinks over B) change over C) turns on 62 D) wakes up E) puts up with Soru: 63 As he has taken those antibiotics it will be very difficult to _________ just what the problem is. A) turn up B) give up C) put down 63 D) find out E) look up Soru: 64 The brain and the spinal cord ________ the central nervous system. A) stand for B) turn down C) make up 64 D) get on E) count on
62
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “şu yaşlı hastanın sürekli taleplerine hemşirenin nasıl katlandığını bilemiyorum” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise E seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: think over: üzerinde düşünmek/ change over: üzerinde değişiklik yapmak/ turn on: döndürmek, dönüştürmek/ wake up: uyanmak, uyandırmak/ put up with: katlanmak, sabretmek.
63
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “şu antibiyotikleri aldığından dolayı problemin ne olduğunu ortaya koymak zor olacak” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise D seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: turn up: bulunmak, ortaya çıkmak/ give up: bırakmak, terk etmek/ put down: indirmek, yerleştirmek/ find out: ortaya çıkarmak/ look up: gelişmek, iyileşmek.
64
Bu bir kelime sorusudur. Görüldüğü üzere seçenekler phrasal verb’lerden oluşmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına göz attığımızda, “beyin ve omurilik merkezi sinir sistemini oluşturmaktadır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: stand for: anlamına gelmek, talip olmak/ turn down: kıvırmak, bükmek/ make up: oluşturmak, tesis etmek/ get on: ilerlemek, gelişme kaydetmek/ count on: değeri olmak.
20
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Murat AĞARI
21
İKİNCİ BÖLÜM EDAT SORULARI Edat sorularını örnekler üzerinde vermeden önce çözüm tekniği üzerinde duralım: A. Çözüm Metodu Aslında hem gramer sorusu ve hem de kelime sorusu olarak değerlendirilebilecek olan bu soru tipi her sınavda en az iki adet olmak üzere kimi zaman da üç adet karşımıza çıkmaktadır: 1. Bir phrasal verb’e ait edatın sorulması. Bu tarz sorularda fiil soru metninde verilirken edat seçeneklerde erimektedir. Örneğin cope/with, coincide/with, believe/in, take care/of, recruit from gibi phrasal verb’lerin ikiye ayrılarak kullanılmaları bu tarz soru tipine örnek olarak verilebilir. Eğer boşluğun önünde bu tarz belirli bir edat ile kullanılan fiil varsa bu edat seçeneklerde aranır. Örnek Soru: We have yet to take ________ consideration the problem of how large future national armies should eventually be, regardless ________ their current size. A) onto/ at B) in/ in C) for/with D) under/ from E) into /of Yanıt: Bu soruda ilk boşluğun önündeki “take” yapısı dikkatimizi çekmelidir. Zira bu soruda bizden istenen “take into consideration” yapısıdır. Bu phrasal verb’in bir bölümü soruda verilirken diğer edatlı kısmı ise seçeneklerde istenmektedir. O halde bu yapıya uygun olan seçenek ise E seçeneğinde bulunmakta ve sorunun doğru yanıtı bu seçenek olmaktadır. 2. Özellikle Relative Clause cümlelerinde edatlı kullanım söz konusudur. İşte bu tarz kimi edatlar, soru olarak karşımza çıkmaktadır. Şimdi sınavda farklı bir versiyonla sorulmuş olan bir soruyu yukarıda ifade ettiğimiz tarzda bir soru şeklinde değerlendirelim: Örnek Soru: Communication is perhaps the most important of the numerous tasks ________ which engineers are responsible in time of war. A) on B) by C) at D) for E) about
22
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Yanıt: Bu soruda boşluğun devamında bulunan “which” yapısı, boşluğa gelecek edatın, clause cümlesinde aranması gerektiği kanısını bizde uyandırmaktadır.(New Methos: 264) Bu durumda Relative Clause yapısının yüklemine, bu soruda ‘responsible’, dikkat etmeliyiz. Bilindiği üzere ‘responsible’ yapısı ‘for’ edatı ile kullanılmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır. 3. Yukarıda bahsettiğimiz iki yapının olmadığı durumlarda, bu kez anlam ön plana çıkacaktır. Bir başka deyişle cümlede edatlı kullanılan herhangi bir yüklem bulunmayacak ve bu nedenle karşımıza çıkacak olan edatlar cümlenin anlam akışı ile bağlantılı olan edatlardır ve bu durumda cümlenin anlamı önem kazanacaktır. Örnek Soru: In Ethiopia, primitive farming practices and uncontrolled clearing of natural vegetation have transformed much of the country’s highlands ________ bore landscapes, all but destroyed ________ erosion. A) above/of B) with/to C) into/by D) in/under E) under/through Yanıt: Bu soruda her iki boşluğa göz attığımızda, yukarıda bahsettiğimiz iki olasılığı gündeme getirecek bir yapının bulunmadığını görürüz. Bu durumda cümlenin anlamına yön veren edatları bulmamız gerekecektir. Bu bağlamda ilk boşluk yönüyle anlamın “bir şeye dönüşmek…”, ikinci boşluk yönüyle anlamın ise “erozyon tarafından zarara uğratılmak…” olduğunu görmekteyiz. Bu iki anlamı ise seçeneklerden C seçeneği vermektedir. Şimdi bu soru tipine örnekler verelim: B. Çözümlü Soru Örnekleri Soru: 1 The period ________ which Margaret Mee painted the Amazon flora coincided ________ the time when the Amazon rain forest was being destroyed. A) on / from B) in / at C) at / on 1 D) during / with E) for / by Soru: 2 Some delicate fruits and vegetables need to ripen gradually as they make their way ________ producer nations to consumer markets ________ the globe. A) from /around B) with / on C) for / in D) of / over E) through / through 2
1
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, “coincide” fiilinin sürekli olarak with ile kullanıldığı dikkatimizi çekecektir. Ayrıca period kelimesi bir süreci yansıtmakta ve bu nedenle çoğunlukla during edatı ile birlikte kullanılmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
23
Soru: 3 Meanwhile, unemployment ________ a vast scale hit basic industries, and a series of strikes emphasised the contrast _________ Labour ideals and post-war facts. A) through / through B) in / over C) to / among D) over / under E) on / between 3 Soru: 4 The Janissaries were mainly recruited ________ conquered Christian lands and gained great power ________ Suleyman the Magnificant in the sixteenth century. A) across / after B) from / over C) within / by 4 D) in / under E) over / before Soru: 5 The union of Great Britain and Ireland finally came ________ force ________ 1 January 1801. A) by / until B) at / at C) into / on 5 D) with / through E) on / in
2
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, belirli bir edat ile kullanılan herhangi bir kelimenin bulunmadığı görülecektir. O halde cümlenin anlamına göz gezdirmemiz gerekecektir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “üretici ülkelerden tüketici pazarlara doğru” şeklinde bir anlamın olduğu görülecektir. O halde bu cümlede “from/around” şeklinde bir edat yapısı kullanılmıştır. Bu yapı ise seçeneklerden A seçeneğinde bulunmaktadır. Diğer seçenekler bu anlamı vermemektedir.
3
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğun devamında “labour ideals and post-war facts” “phrase” yapısının bulunduğunu görürüz. O halde boşluğun önü bu iki şey arasında oluşan bir eylemi vermelidir. Bu yaklaşımı sadece E seçeneği vermektedir. O halde bu cümlede “on/between” şeklinde bir edat yapısı kullanılmıştır. Bu yapı ise seçeneklerden E seçeneğinde bulunmaktadır. Diğer seçenekler bu anlamı vermemektedir.
4
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, “recruit” kelimesinin “…den devşirmek” anlamında “from” edatı ile kullanıldığını görürüz. Bu durumda cülemizin ilk boşluğu “from” olmak durumundadır. Seçeneklere baktığımızda, bize bu yapıyı sadece B seçeneğinin sunduğunu görürüz. O halde bu cümlede “from/over” şeklinde bir edat yapısı kullanılmıştır. Diğer seçenekler bu yapıya uymamaktadır.
5
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğun belirli bir edat ile kullanıldığını görürüz. Bilindiği üzere tam tarihler “on” edatı ile kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra ilk boşlukta da “come into force” phrasal verb yapısı söz konusudur ve bu şekliyle “güçbirliği yapmak” anlamına gelmektedir. O halde bu cümlede “into/on” şeklinde bir edat yapısı kullanılmıştır. Bu yapı ise seçeneklerden C seçeneğinde bulunmaktadır. Diğer seçenekler bu yapıda kullanılmamaktadır.
24
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 6 Infectious diseases are those which are caused ________ an invasion of the body ________ organisms from outside. A) through / with B) by / by C) over / through D) in / without E) upon / within6 Soru: 7 He looked _______ nervously ________ his shoulder hoping that no one was paying him any attention. A) out / of B) up / through C) back / over D) down / from E) in / for7 Soru: 8 A chemistry journal plans to publish this hotly disputed article ________ an addendum that questions some of its conclusions. A) over against B) along with C) from under 8 D) up against E) out of Soru: 9 Superconductivity occur only ________ certain materials, for example lead, and only then --- very low temperatures. A) with / at B) at / in C) in / by 9 D) for / from E) by / for
6
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ilk boşluğumuzun önünde pasif bir fiilin olduğunu görürüz. Bilindiği üzere pasif yapılar “by” edatı ile karşılanmaktadır. Seçeneklerimizde bize bu pasifliği verecek olan B seçeneğinin bulunduğunu görürüz. Diğer seçeneklerimizde pasif yapısı bulunmadığından bu sorunun doğru yanıtını B seçeneği olarak işaretleyebiliriz.
7
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, seçeneklerdeki bütün elemanların ilk boşluğumuzdaki “look” fiili ile kullanılabildiğini görürüz. İkinci boşluğumuzda da çok net bir belirteç bulunmamaktadır. Bu nedenle bu soruda bizi cümlenin anlamı ilgilendirmektedir. Cümlemize baktığımızda, yaklaşık anlamının “omzunun üzerinden sinirli bir şekilde geriye baktı” şeklinde olduğunu görürüz. O halde bu anlamı verecek olan edatların “back” ve “over” olması gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu edatları barındıran seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
8
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, boşluğun önünde ve sonunda bizi sonuca götürecek herhangi bir ipucunun olmadığını görürüz. Bu durumda cümlemizin anlamı bizi ilgilendirecektir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “kimya dergisi bu çok tartışmalı konuyu bazı sonuçlarını sorgulayan bir ek ile birlikte yayınlamayı düşünmektedir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı verecek edatın “along with” olması gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu anlamı veren edatın B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
25
Soru: 10 ________ what extent does his article deal ________ the problem of water pollution? A) to / with B) on / to C) with / about D) for / in E) at / by 10 Soru: 11 There is talk ________ sending a bacterium, genetically enginered to digest atomic waste, ________ space missions to Mars. A) about / over B) of / on C) for / with D) for / after E) over / from 11 Soru: 12 It took him several months to set ________ the experiment, but results are beginning to come ________ now. A) up / in B) off / over C) in / up D) over / out E) back / through 12
9
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, birinci boşluktan sonra bir ismin bulunduğunu, ikinci boşluğun devamında ise sıcaklık bildiren bir ifadenin bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen herhangi bir ipucunun bulunmadığı dikkatimizi çeker. Bu durumda cümlenmizin anlamı bizi ilgilendirecektir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “üstün iletkenlik sadece kurşun gibi bir takım materyal ile ve sadece çok düşük ısıda olmaktadır” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamı verecek edatların “with” ile “at” olmaları gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu edatların A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun yanıtı A seçeneği olmaktadır.
10
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğumuzun hemen önünde “with” edatı ile kullanılan “deal” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bu durumda başka herhangi bir ipucu aramaya gereksinim kalmamaktadır. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin ikinci tarafında bize uygun edatın bulunduğunu görmekteyiz. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Bu durumda Seçeneklerin niye yanlış oldukları hususunda fikir ileri sürmek gereksizdir.
11
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğumuzdan sonra cümlede bir “to” edatının bulunduğunu örürüz. Bu tarz sorularda bu “to” edatı genellikle “from/to” yapısı şeklinde kullanılmaktadır. O halde bize ikinci boşluğu dolduracak bir “from” edatına ihtiyacımız bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu yapıya uygun edatların E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı “uzay görevlerinden Mars’a” şeklinde bir anlamı barındıran E seçeneğidir.
12
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ilk boşluğun önünde çok sık karşımıza çıkan “set” fiili ile ikinci boşluğumuzun önünde yine çokça karşılaştığımız “come” fiili yer almaktadır. O halde seçeneklerimizin bu iki fiil ile kullanılan edatlardan oluşması gerekmektedir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “deneyi uygulaması aylarını aldı; ancak sonuçları yeni yeni ortaya çıkıyor” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. “Come” fiili “up” edatı ile birlikte kullanıldığında “ortaya çıkmak” anlamına gelmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bize uygun edatların C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
26
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 13 Obviously, during the Second World War, many scientists were involved ________ the development of new weapons. A) by B) in C) at D) through E) about 13 Soru: 14 Prohibition ________ exporting animals and plants prevents worker ________ collecting any thing by any means. A) over / over B) in / to C) of / by D) from / through E) on / from 14 Soru: 15 Depression could be one of the fastest growing ailments of the 21st century ________ young, unmarried people most ________ risk. A) about/ in B) for / from C) through/ of 15 D) of / on E) with / at Soru: 16 Overt morphological lesions are relatively late manifestations of nutritional disorder and may be preceded ________ long periods of time ________ functional deficits. A) through/ to B) in/ from C) for/by 16 D) over/ for E) at / through 13
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğun önünde bize yol gösteren bir “involve” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “involve” fiili sürekli olarak “in” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerden bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “in” edatının B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır.
14
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğun önünde bize yol gösteren bir “prevent” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “prevent” fiili sürekli olarak “from” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerden bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “from” edatının E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
15
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, bize yol gösterecek bu tarz bir elemanın bulunmadığını görmekteyiz. Bu durumda cümlenin anlamı önem kazanmaktadır. Cümlenin anlamına baktığımızda, “depresyon, 21. yüzyılın genç ve bekar insanları için en hızlı gelişen hastalığıdır” şeklinde bir anlamının bulunduğu görürüz. Bu anlam bizi “for” edatının bulunduğu B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
16
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığı-
Murat AĞARI
27
Soru: 17 Some observes estimate that all the African wildlife will be ________ danger of extinotion within forty years if numbers diminish _______ this rate. A) in / at B) by / in C) within / from D) under / for E) at / through 17 Soru: 18 Miners who inhale large quantities ________ manganese dust ________ prolonged periods, may show symptoms of a brain disease. A) out of / in B) from / during C) by / after D) of / over E) through / under 18 Soru: 19 Malaria is caused ________ a single-celled parasite that invades the red blood peils ________ its host. A) through / from B) from / in C) of / to D) out of / around E) by / of 19
mızda, ilk boşluğun önünde “precede” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “precede” fiili “in” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerden bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “in” edatının B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır. 17
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ilk boşluğun önünde “diminish” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “diminish” fiili “for” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerde bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “for” edatının D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır. Ayrıca ilk boşluğun devamında “danger” kelimesi bulunmaktadır. Klasik olarak “tehlike” kelimesi “tehlike altında bulunmak” şeklinde kullanılmaktadır. O halde ilk boşlukta da “altında/under” edatı bulunmalıdır. Bu edat yine D seçeneğindedir.
18
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, bize yardımcı olacak herhangi bir elemanın bulunmadığını görürüz. Bu durumda bizi, cümlenin anlamı ilgilendirmektedir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “uzun bir süre boyunca manganez tozundan büyük bir miktarı içlerine çeken madenciler beyin rahatsızlığı belirtileri gösterebilirler” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Seçeneklere yerleştirdiğimizde, bu anlamı B seçeneğinin sağladığını görürüz: “from/during” O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
19
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ilk boşluğumuzun önünde pasif bir yapının (is caused) ve devamında ise eylemi yapanın bulunduğunu (a single-celled parasite) görürüz. Bu durumda boşluğa pasiflik belirteci olan “by” gelmek durumundadır. Seçeneklere baktığımızda, bu edatın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
28
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 20 The patient was not satisfied _________ the treatment he received. A) on B) for C) of D) from E) with 20 Soru: 21 Be sure ________ take a look ________ that article on infant mortality rates. A) in / for B) to / at C) of / for D) for / up E) by / from 21
20
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, boşluğun önünde “diminish” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “satisfy” fiili “with” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerden bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “with” edatının E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
21
Bu bir edat sorusudur. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelikle belirli bir edat ile kullanılan bir yapının bulunup bulunmadığına bakılır. Eğer bu yoksa anlam üzerinde durulur. Cümlemize baktığımızda, ikinci boşluğun önünde “look” fiilinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “look” fiili “bakmak” anlamında “at” edatı ile kullanılmaktadır. O halde seçeneklerden bu edatın bulunduğu şık doğru yanıt olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, “at” edatının B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
29
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Gramer Soruları Gramer soruları “kelime soruları” gibi tek bir başlık altında değerlendirilebilecek soru tipi değildir. Soru sayısı ise farklı sınavlarda farklı sayıda gelmektedir. Kendi içerisinde bir bütünlük arzetmediği için benzer gramer formatlarını aynı başlık altında toplayarak soruları vereceğiz. Klasik olarak iki türde gramer soru tipi gelmektedir: 1. Zaman Soruları 2. Clause Soruları Bir de bunun dışında kalan ve her sınavda çıkmayan soru türleri bulunmaktadır. Biz bu soru türlerini, 3. Diğer Soru Tipleri başlığı altında vereceğiz. Şimdi ilk soru tipimizden başlayalım: A. Zaman Soruları Her sınavda dört veya beş adet gelen soru tipidir. Öncelikle çözüm tarzı üzerinde duralım; daha sonra da soru örneklerini verelim: Çözüm Tekniği: Bu soru tarzında öncelikle şıklarda birbirine uymayan zamanlar elenir.(New Methos: 30-175) Şıklardaki pozisyona göre bir sıralama yapılır. Daha sonra metne müracaat edilir ve buradaki ipuçlarından hareketle doğru yanıt bulunur: B. Clause Soruları Her sınavda dört veya beş adet gelen soru tipidir. Öncelikle “Clause Soruları” başlığı altında hangi soru tiplerini topladığımızı görelim: - Noun Clause Yapısı - Relative Clause Yapısı - Adverbial Clause Yapısı - Everwords Yapısı - Sentence Connectors - Superlative/ Comperative - Correlative Conjunctions
30
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Şimdi öncelikle çözüm tarzı üzerinde duralım; daha sonra da soru örneklerini verelim: Çözüm Tekniği: Bu soru tarzında öncelikle şıklarda clause elemanlarının bizim zihnimizde canlandırdığı imge önemlidir. Bu nedenle öncelikle şıklara bakarak bir değerlendirme yapmamız gerekmektedir. Daha sonra metindeki boşluğun bize ne verdiği önem kazanmaktadır. Bu iki değerlendirmenin ardından, şıklarda en az iki olmak üzere bir eleme ortaya çıkmaktadır. Bunun sonucunda kalan şık veya şıkların anlamlarına bakılır. C. Diğer Gramer Soruları Sınavlarda değişik türde sorular gelmektedir. Bunlar her sınavda gelmeyebildikleri gibi bazen bir sınavda birkaç adet gelebilmektedirler. Öncelikle bu soru tiplerini genel başlıklar halinde verelim; daha sonra da soru örnekleri üzerinde çözüm tekniklerini gösterelim. Soru Tipleri: Bu başlık altında toplanabilecek soru tipleri şunlardır: - Taq Question Yapısı(New Methos: 429) - Auxiliary Yapısı(New Methos: 431) - Zamir/Pronoun Soruları(New Methos: 9) Şimdi soru örneklerimizde bunları görelim: Soru: 1 The purpose of this bridge project is ________ to eliminate the cause of such accidents ________ to keep traffic moving at a steady rate. A) only / but also B) both / and C) not only / and 1 D) as much / than E) so / as
1
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Correlative Conjunction sorusu olduğu görülecektir. Ancak seçeneklerden A, C, D ve E seçeneklerinin kalıp olarak gramerde bulunmadığı görülecektir. Gramatik anlamda doğru olabilecek sadece B seçeneği bulunmaktadır. Bu seçeneğin özelliği ise her iki tarafının aynı olma zorunluluğudur. Cümlemize baktığımızda, her iki tarafın “to infinitive” yapısında olduğu görülecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Konuyla ilgili detaylı bilgiyi “New Methods in English Teaching KPDS and ÜDS” adlı kitabımızın 428. sayfasında bulabilirsiniz.
Murat AĞARI
31
Soru: 2 The term “man-machine system” fell somewhat into disrepute and was replaced by “person-machine system” ________ the need to avoid sexist language. A) contrary to B) despite C) in case of D) in accordance with E) instead of 2 Soru: 3 The slavery issue was ________ one reason ________ the northern and southern states fought against each other during US Civil War. A) on the other hand / which B) as such / whereas C) only / why D) moreover / that E) thus / in that 3 Soru: 4 The United Nations has, on numerous occasions, tried to assert its authority to mediate a dispute between nations, ________ has often been ineffective ________ the nations involved refused to acknowledge the right of the United Nations to intervene. A) yet / that B) but / because C) either / or D) therefore / because of E) however / as far as 4 2
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun Sentence Connector ve Adverbial Clause ortak sorusu olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorular cümlenin anlamına bakılarak çözülebilmektedir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “erkek-makina sistemi terimi yerini, cinsiyete dayalı bir dilden sakınma ihtiyacı ile uyumlu olarak, “kişi-makina sistemi” terimine bırakmıştır” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu anlamı D seçeneğinin verdiğini görürüz. Seçeneklerin anlamlarına gelince: contrary to (SC): aksine/ despite (AC): …e rağmen/ in case of (AC): Durumunda/ in accordance with (SC): ..ile uyumlu olarak/ instead of (SC): …yerine.
3
Seçeneklere baktığımızda, Noun Clause, Relative Clause, Adverbial Clause ve Sentence Connector yapılarının ortak bir sorusu olduğu görülecektir. Bu durumda seçenekler kadar cümlenin yapısı da bizi ilgilendirmektedir. Seçeneklere baktığımızda, ilk boşluğun elemanlarının tümüyle Sentence Connector olduğu görülecektir. Bu boşluktan soruyu çözmenin olanağı yoktur. Ancak sadece B seçeneği yanlışlanabilir; zira “as such” şeklinde bir yapı yoktur. Boşluğun diğer tarafında ise which, that ve why elemanları doğru yanıt olabilecektir. İkinci boşluğun önünde bulunan “reason” kelimesi, bizde bu sorunun bir Relative Clause sorusu olduğu yargısını uyandırır. Bu kelimeyi açıklayacak olan seçenek ise C seçeneğidir.
4
Seçeneklere baktığımızda, Noun Clause, Relative Clause, Adverbial Clause, Sentence Connector ve Correlative Conjunction yapılarının ortak bir sorusu olduğu görülecektir. Bu durumda seçenekler kadar cümlenin yapısı da bizi ilgilendirmektedir. Seçeneklere baktığımızda, C seçeneği her iki tarafın aynı olması şartıyla doğru olabilecektir. D seçeneğinin ikinci tarafı ise kendisinden sonra “phrase” olmak zorundadır. Cümlemize baktığımızda, her iki boşluktan sonrasının aynı olmadığını görürüz. O halde öncelikle C seçeneği yanlış olmaktadır. İkinci boşluktan sonrası “tam cümle” olduğundan D seçeneği de yanlıştır. Bilindiği üzere “as far as” yapısı bir Sentence Connector’dur ve çoğunlukla “S+be regarded” ve “S+be concerned” yapıları ile birlikte kullanılmaktadır. Bu yapılar ikinci boşluktan sonra bulunmadığından E seçeneği de yanlış olmaktadır. Geriye kalan iki seçenekten A seçeneğinin doğru olabilmesi için “that” yapısını değerlendirmemiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “that” Noun Clause yapısında tam cümleye karşılık gelmektedir. İkinci boşluğun devamına baktığımızda, burada bir “tam cümle” olduğunu görürüz. O halde A seçeneği doğru ise Noun Clause yapısında doğru olmalıdır. Halbuki “ineffective” kelimesi nesnedir ve Noun Clause yapısını bozmaktadır. O halde doğru yanıt zorunlu olarak B seçeneğidir.
32
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 5 Multinational companies account for ________ 60 per cent of trade in manufactured goods in the developed world. A) so much B) rather than C) as far as D) by no means E) no less than 5 Soru: 6 Until the time of World War II, it ________ that human beings ________ to the requirements of technological systems with great ease. A) is assumed / adapted B) has been assumed / were adapting C) was assumed / are adapting D) had been assumed / could adapt E) assumed / have adapted 6 Soru: 7 In his acknowledgement, the writer thanked his wife for the support she ________ him while he ________ the book. A) had given / was writing B) gave / is writing C) gives / has been writing D) has given / will be writing E) was giving / had written 7
5
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause, Sentence Connector ve Comperative yapılarının ortak bir sorusu olduğu görülecektir. Bu durumda seçenekler kadar cümlenin yapısı da bizi ilgilendirmektedir. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneği, bize verilen cümlede bir “that” varsa doğru yanıt olacaktır; ancak olmadığına göre yanlıştır. C seçeneği çoğunlukla “S+be regarded” ve “S+be concerned” yapıları ile birlikte kullanılmaktadır. Bu yapılar bulunmadığından C seçeneği de yanlış olmaktadır. Diğer üç seçenek kendilerinden sonra “phrase” almaktadırlar. Boşluğun devamı da “phrase” olduğundan her üç seçenek de doğru olabilecektir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “çok uluslu şirketlerin ticaretlerinin % 60’ından fazlasının” anlamına geldiği görülecektir. Bu anlamı B seçeneği vermektedir. O halde doğru yanıt B seçeneği olmaktadır.
6
Bu bir çift taraflı zaman sorusudur. Seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin zaman uyumu olmadan verildiği görülecektir. O halde cümleye müracaat etmemiz gerekmektedir. Cümleye baktığımızda, “until” yapısını görürüz. Bilindiği üzere “until” bir perfect zaman belirtecidir. Bu durumda B ve D seçenekleri kalmaktadır. Cümlenin anlamının past olması bizi D seçeneğine götürmektedir. Ancak bilindiği üzere “had V³” yapısının kullanımı bu şekilde değildir. Bu soru tarzı, son 15 yıl içinde bu şekilde genel konsepte uymayan 3 “had V³” sorusunda birisidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
7
Bu bir çift taraflı zaman sorusudur. Seçeneklere baktığımızda, present olmaları hasebiyle doğru yanıtın C veya D seçeneklerinden birisi olduğunu düşünmekteyiz. Eğer past belirteci varsa A, B ve E seçenekleri doğru olabilecektir. Cümlemize baktığımızda, cümlede “thanked” şeklinde bir past zamanın ve bir Adverbial Clause elemanı olan “while” elemanının bulunduğunu görürüz. O halde C ve D seçenekleri present olduklarından, B seçeneği ise while yapısı zaman uyumu istediğinden yanlış olmaktadır. Geriye A ve E seçenekleri kalmaktadır. Bilindiği üzere while yapısı çoğunlukla
Murat AĞARI
33
Soru: 8 Since Swedish industrial relationships ________ so many fundamental changes, it is hardly surprising that the existence of a “Swedish model” ________ . A) were undergoing / will be questioned B) underwent / has been questioned C) had undergone / had been questioned D) are undergoing / was being questioned E) have undergone / is being questioned 8 Soru: 9 If it ________ for the severe air pollution of 1952, which was responsible for 4.000 deaths, the UK Clean Air Act of 1956 ________ . A) weren’t / hadn’t been passed B) was not / won’t be passed C) hadn’t been / wouldn’t have been passed D) wouldn’t be / hadn’t been passed E) isn’t / was not passed 9 Soru: 10 ________ corporations grow in size and diversity, the difficulty of managing employee relations increases. A) lest B) in case C) whether 10 D) so that E) as “continuous” zamanlarla kullanılmaktadır. O halde doğru yanıt ikinci tarafı continuous yapısında olan A seçeneğidir. 8
Bu bir çift taraflı zaman sorusudur. Seçeneklere baktığımızda, present olması hasebiyle doğru yanıtın E seçeneği olduğunu düşünmekteyiz. Eğer cümlede “since” yapısı varsa B seçeneği doğru yanıt olabilecektir. Diğer üç seçenek muhtemel yanlış gibi görünmektedir. Cümlemize baktığımızda, “den beri” anlamına gelen ve “simple past” bir zamanı “present perfect” bir zamana birleştiren “since” yapısının başta geldiğini görürüz. Bu durumda elimizde tek bir B seçeneği doğru cevap olarak kalmaktadır.
9
Bu bir çift taraflı zaman sorusudur. Seçeneklere baktığımızda, zaman uyumu gösteren sadece A seçeneği vardır. C seçeneği kurallı “if” cümlesinde, D seçeneği ise kurallı “if” cümlesinin zaman kayması durumunda doğru yanıt olabilecektir. Diğer iki seçenek muhtemelen yanlış gibi görünmektedir. Cümlemize baktığımızda, bunun bir kurallı “if” cümlesi olduğunu görürüz. O halde doğru yanıtımız “if” elemanı başta geldiğinden zorunlu olarak C seçeneğidir. If cümlesi ile ilgili detaylı bilgiyi “New Methods in English Teaching KPDS and ÜDS” adlı kitabımızın 339. sayfasında bulabilirsiniz.
10
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun, bir Noun Clause ve Adverbial Clause ortak sorusu olduğu görülecektir. Bu durumda öncelikle seçenekleri sıralamamız gerekecektir. Noun Clause elemanı olması hasebiyle öncelikle “whether” yapısının bulunduğu C seçeneğini değerlendirmeye alırız. Daha sonra ise Adverbial Clause yapısının en önemli elemanlarından olan E seçeneğini ve ondan sonra da D seçeneğini değerlendiririz. Diğer iki A ve B seçenekleri bu elemanların yanında muhtemelen yanlış yanıt olacaklardır. Cümlemize baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu ve cümlenin virgül’le ayrıldığını görürüz. Bu yapı bize Adverbial Clause kurgusu vermektedir. Bu durumda Noun Clause e-
34
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 11 ________ had so many people complained so loudly for so little cause. A) Only once B) For the first time C) At the beginning 11 D) Up to this time E) From the start
Soru: 12 ________ economic development projects in developing countries are carefully thought and implemented, they can actually contribute to environmental deterioration. A) Provided that B) Unless C) Since D) So long as E) Whenever 12 Soru: 13 In the States, a person travelling 10 miles to work every day by train instead of by car, saves ________ 314 gallons per years. A) as much as B) the most C) as much more D) equal to E) even more 13
lemanı olan ve ayrıca virgül’den sonra kullanılan “whether” yanlış olmaktadır. Geriye kalan seçenekleri önceliği “as” yapısına vererek okuruz. “As” yapısının anlam olarak da uyduğunu görmekteyiz. O halde doğru yanıtımız E seçeneği olmaktadır. Bu arada cümlemizin zamanının present olması da bu seçeneği doğrulamaktadır. 11
Cümlemize baktığımızda, giriş cümlesi mahiyetindeki elemanlardan oluştuğunu görürüz. Bu durumda bizi cümlenin anlamı ilgilendirecektir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “bugüne kadar daha fazla kişi şikayetçi olsaydı, daha az gürültü olurdu” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı seçeneklerden D seçeneği vermektedir. O halde doğru yanıt D seçeneğidir. Seçeneklerin anlamlarına gelince: only once: sadece bir kere/ for the first time: ilk olarak/ at the beginning: başlangıçta/ up to this time: şimdiye kadar/ from the start: başlangıçtan itibaren.
12
Seçeneklere baktığımızda, tümüyle Adverbial Clause elemanlarında oluştuğunu görürüz. Bu durumda cümlenin anlamı bize yol gösterecektir. Ancak cümlenin anlamına bakmadan önce, seçenekleri bir sıralamaya tabi tuttuğumuzda ilk seçeneğimiz B seçeneğidir; zira cümlede bir “can” modal yapısı bulunmaktadır. Bu durumda önceliği B seçeneğine veririz. Daha sonra ise C seçeneği muhtemel doğru yanıt olacaktır. Diğer seçenekler bu önemli elemanların arasında muhtemel yanlış yanıt gibi görünmektedirler. Cümlenin anlamına bakıldığında da B seçeneğinin doğru yanıt olduğu görülecektir.
13
Seçeneklere baktığımızda, “comparative-süperlative” elemanları ile (B, C, D) “as adj. as” yapısının bir arada kullanıldığını görürüz. Seçeneklere göre D seçeneğindeki “equal to” yapısı herhangi bir kurala tabi gözükmemektedir. Öncelikle “comparative-süperlative” seçeneklerini değerlendirdiğimizde, C ve E seçeneklerinin doğru olması için mutlaka bize verilen cümlede “than” yapısının bulunması gerekmektedir. Cümlemizde bu yapının olmaması nedeniyle bu iki seçenek yanlış olmaktadır. “As much as” yapısı da “much” sıfatı sayılanları belirlediği için yanlış olmaktadır; zira “314 gallons” sayılan bir yapıdır. “As much as” için söylediğimiz şeyler az çok “the most” için de geçerlidir. Zira “the most” yapısı ya bir sıfatla, “the most important”, ya da bir sıfat isimle, “the most important problem”, kullanılmalıdır. Bir başka deyişle “the most” yapısından sonra her halükarda sıfat gelmelidir. Halbuki boşluğun devamında sıfat bulunmamaktadır. Bu durumda A ve B seçenekleri de yanlış olmaktadır. Geriye sadece, başta herhangi bir kurala tabi olmadığını söylediğimiz D seçeneği kalmaktadır. Bu seçenekte daha ziyade anlam önem kazanmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Cümlemizin anlamı da şöyle olmaktadır: “ABD’de 10 mil mesafedeki işine, araba yerine trenle giden kişi yıllık 314 varile eşit miktarda petrol tasarruf eder.”
Murat AĞARI
35
Soru: 14 The organisation ________ advises industrial firms on their day-to-day psyhological problems, ________ gives vocational advice to school leavers. A) both / but B) thus / also C) more / and D) even / so E) not only / but also 14 Soru: 15 ________ business plans are failing metarialise, while ________ are progressing at an astounding pace. A) Those / each B) Some / others C) All / either D) Each / another E) Any / none 15 Soru: 16 ________ coping with the bitterly cold temperatures, any explorer attempting to cross the Arctic has ________ to battle with the strong tidal pull on the ice. A) Besides / also B) As well as / even so C) In spite of / as much D) Including / moreover E) Contrary to / nevertheless 16 14
Seçeneklere baktığımızda, şıkların “comparative-superlative” yapısı (C) ile correlative conjunction yapılarının (A, B ve E) bir araya gelmesi ile oluştuğunu görürüz. D seçeneği ise herhangi bir kurala tabii değildir; ancak eğer bize verilen cümlede “that” varsa eğer “so/ that” şeklinde doğru yanıt olabilir. Genel hatları ile seçenekler değerlendirildiğinde muhtemel doğru yanıt E seçeneği gibi görünmektedir. Bu çerçevede cümlemizi incelediğimizde, bize verilen cümlede hem “more” seçeneğini (C) doğrulayacak “than” hem de “so” seçeneğini (D) doğrulayacak “that” bulunmamaktadır. Bu durumda C ve D seçenekleri yanlıştır. Geriye A, B ve E seçenekleri kalmaktadır; bunların içerisinde de sadece E seçeneği teknik olarak doğrudur; zira "both / but” ve “thus / also” şeklinde correlative onjunction yoktur. Bu şekilde seçeneklerden hareketle doğru yanıtı bulmak olanaklıdır. Fakat biz yine de E seçeneğinin doğru yanıt olması için gerekli olan son kuralı da hatırlayalım: Bilindiği üzere bu yapılar, her iki tarafı da eşit elemanlarla kullanılmaktadır. Bir başka deyişle her iki yanı da isim, sıfat ya da “tam cümle” olmalıdır. Cümlemize baktığımızda, her iki boşluğun devamının fiil olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
15
Seçeneklere baktığımızda, şıkların pronoun/zamir yapılarından oluştuğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda tekillik çoğulluk uyumu ile özne nesne dengesi son derece önemlidir. Zira boşluğun yerine göre bir yanıt üretme zorunluluğu bulunmaktadır. Cümlemize baktığımızda, her iki boşluğun da özne boşluğu olduğunu görürüz. Seçeneklere dikkat ettiğimizde, de, tümü özne konumunda kullanılabilecek elemanlardan oluşmaktadır. Bu durumda tekillik ve çoğulluğa dikkat etmemiz gerekecektir. Her iki boşluktan sonra çoğul yapıların bulunması (business plans are/are progressing) tekil yapıları yanlışlamaktadır. Seçeneklerden A (each), C (either), D (either) ve E (any/none) şıklarının biri veya her ikisi de tekildir. Her iki tarafı da çoğul olarak kullanılabilecek sadece B seçeneği vardır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
16
Seçeneklere baktığımızda, Sentence Connector elemanları ile Adverbial Clause elemanlarının bir araya gelmesi ile oluşmuş olduğunu görmekteyiz. Bilindiği üzere bu iki yapı birbirleri ile kullanıldığında daha ziyade anlam ön plana çıkmaktadır. Yine de anlam kategorisinde olmayan elemanlar bulunmaktadır. Öncelikle bunları değerlendirelim: Örneğin C seçeneğindeki “as much” yapısı mutlak bir başka “as” ile kullanılmalıdır. Bize verilen cümlede ikinci bir “as” elemanının bulunmaması nedeniyle bu seçenek ilk etapta yanlıştır; geriye A, B, D ve E seçenekleri kalır. Dikkat edildiğinde ilk boşluğun devamında bir “gerund” yapısı vardır ama geride kalan dört seçeneğimizin ilk tarafı gerund yapısı ile kullanılabilmektedir. İkinci boşluğumuzun yerine göz attığımızda, da bu boşluğun daha ziyade bir zarf boşluğu olduğuna dikkat ederiz. Bu durumda geriye kalan dört seçeneğimizin ikinci taraflarına bakarız ve zarf ypısına uygun olan A seçeneğine öncelik vererek diğer seçenekleeri de oku-
36
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 17 Practially every philisopher since Plato ________ the relationship between humour and laughter, but Sigmund Freud ________ the first to put forward a conclude theory. A) has considered / was B) considered / would be C) was considering / is D) would consider / has been E) has been considering / had been 17 Soru: 18 When I accidentally broke Mrs Parker’s antique Chinese vase, I felt as if I ________ a criminal. A) am being B) have been C) am 18 D) were E) had been
maya başlarız. Ancak A seçeneğini okuduğumuzda anlamının da uygun olduğunu görerek diğer seçenekleri okumadan bu seçeneği doğru olarak işaretleriz. Zira A seçeneği doğru olarak işaretlendiğinde cümlemizin anlamı şu şekilde olmaktadır: “Antartika’yı geçmeye teşebbüs eden herhangi bir kaşif, dondurucu soğukla mücadelenin yanında, aynı zamanda buzun üzerindeki gelgitlerle de mücadele etmek durumundadır.” 17
Seçeneklere baktığımızda, bunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğruya en yakın seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Seçeneklerin doğru yanıt olabilmesi için cümlede herhangi bir zaman uyumsuzluğunun bulunması bir zorunluluktur. Cümlemize baktığımızda, present perfect belirteci olarak kullanılan “since” yapısını görürüz. Bu durumda ilk boşluğumuzun “present perfect” bir yapıda olması gerekmektedir. Bu yapıya uyan ise sadece A seçeneği vardır. Diğer seçenekler, bu belirteçten dolayı yanlıştır. Burada kullanılan “since” ise “…den beri” anlamında kullanılan “since” yapısıdır. Cümlemizde bulunan “but” yapısı zaman uyumsuzluğunun ortya çıkmasının sebebidir.
18
Seçeneklere baktığımızda, bunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğruya en yakın seçenekler C, D ve E seçenekleri gibi görünmektedir. Cümlemize baktığımızda, bunun çift clause elemanına sahip bir Adverbial Clause yapısı olduğunu görürüz. Bunlardan “when”, zaman uyumunu zorunlu olarak isterken, “as if” yapısında zaman uyumu kurala bağlıdır. Ancak clause yapısı past olduğunda, esas cümle past olmak zorundadır. Cümlemize baktığımızda, iki simple past zaman olduğunu görürüz. Bu durumda boşluk yapımız da mecburen past olacaktır. Bu durumda A, B ve C seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye D ve E seçenekleri kalır. Eylem çok uzak bir geçmişte olmadığından bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
37
Soru: 19 Actually, the position of the small farmer ________ only slightly even if all these changes _______ . A) has improved / had been introduced B) would improve / were introduced C) will improve / could be introduced D) improved / have been introduced E) would have improve / will be introduced 19 Soru: 20 The authories in India ________ that the country’s highly qualified young researchers ________ by multinational compaines as cheap labour. A) were worried / have been used B) are worrying / were used C) are worried / are being used D) worry / had been used E) have worried / will have been used 20
19
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğruya en yakın seçeneğin B seçeneği olduğunu düşünürüz. Zira diğerlerinde zaman uyumsuzlukları göze çarpmaktadır. Bu seçeneklerden birisinin doğru yanıt olabilmesi için cümlede zaman uyumsuzluğunu gerektirecek herhangi bir yapının bulunması gerekmektedir. Cümlemize baktığımızda, cümlemizin “even if” elemanı ile kullanılan bir Adverbial Clause yapısı olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu yapımızda zaman uyumu zorunludur. Bu durumda başta tahmin etmiş olduğumuz gibi B seçeneği doğru yanıt olacaktır. O halde bu sorunun doğru yanıtı mecburen B seçeneği olmak durumundadır.
20
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğruya en yakın seçeneğin C seçeneği olduğunu düşünürüz. Zira diğerlerinde zaman uyumsuzlukları göze çarpmaktadır. Bu seçeneklerden birisinin doğru yanıt olabilmesi için cümlede zaman uyumsuzluğunu gerektirecek herhangi bir yapının bulunması gerekmektedir. Cümlemize baktığımızda, cümlemizin “that”li bir Noun Clause yapısı olduğunu görürüz. A seçeneği zaman uyumzusluğundan yanlış olmaktadır. Zira A seçeneğine göre clause cümlesi present, esas cümle past olmaktadır ki, bu tarz bir işleyiş söz konusu değildir. Diğer seçenekler Noun Clause yapısı için uygundur. Ancak bunların içerisinde D seçeneği “had V³” zamanının kullanımından dolayı yanlıştır. Geriye B, C ve E seçenekleri kalmaktadır. Bunlardan B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için clause cümlesinin olduğu tarafta bir past belirtecinin bulunması zorunluluğu vardır. Cümlemize baktığımızda, bunun olmadığını görürü. E seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için de herhangi bir perfect belirteci bulunmalıdır. Bu da olmadığından geriye sadece C seçeneği kalmaktadır ki, sorumuzun doğru yanıtıdır.
38
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 21 Geoffrey Chaucer is often called the father of English poetry, although, as we _______ , there ________ many English poets before him. A) know / were B) have known / had been C) knew / have been D) had known / are E) might have known / would have been 21 Soru: 22 Several people made some very relevant suggestions but ________ of Dr. Fairbanks met with ________ approval. A) some / all B) those / everyone’s C) any / his 22 D) most / ours E) which / nobody’s Soru: 23 It is almost impossible to find two people ________ opinions on this matter are the same. A) which B) who C) that 23 D) whose E) what
21
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, uyumlu zamanın bulunmadığını görürüz. Ancak elimizdeki seçeneklerden A veya C seçeneklerinden biris doğru yanıt olacak gibi görünmektedir. Zira her ikisi temel zamanlardan oluşmuştur. B ve D seçenekleri, “had V³” zamanının kullanımından dolayı muhtemelen yanlış olacaklardır. Zira bu zamanın kullanımının özel koşulları bulunmaktadır. E seçeneğinde ise iki perfect modal yapısı vardır ve bu yapılar aynı cümle içerisinde kullanılmazlar. Cümlemize baktığımızda, cümlemizin “ikili bir Adverbial Clause” yapısı olduğunu görürüz. Bunlar “as” ve “although” yapılarıdır. Her iki elemanın zaman yapısı aynıdır ve zaman uyumu kurala göre işlemektedir. Buna göre clause yapısının bulunduğu taraf past, esas cümle present olabilmektedir. Bize verilen cümlenin zamanının present olması nedeniyle (is called) hem A hem de C seçeneği yapı itibariyle doğru olabilmektedir. Ancak “as” yapısı çoğunlukla simple zamanlarla kullanılmaktadır. Bu nedenle A seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
22
Seçeneklere baktığımızda, şıkların pronoun/zamir yapılarından oluştuğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda tekillik-çoğulluk uyumu ile özne-nesne dengesi son derece önemlidir. Zira boşluğun yerine göre bir yanıt üretme zorunluluğu bulunmaktadır. Cümlemize baktığımızda, ilk boşluğun bir özne, ikinci boşluğun ise bir nesne boşluğu olduğunu görürüz. Seçeneklere dikkat ettiğimizde, ilk olarak dikkatimizi E seçeneği çeker; zira bu seçeneğin ilk tarafı bir clause yapısıdır. Cümlemize baktığımızda, clause boşluğu olmadığını görürüz; bu nedenle ilk eleyeceğimiz seçenek E seçeneği olur. Daha sonra ise D seçeneğinin ikinci tarafında bulunan “ours” yapısı dikkatimizi çeker. Zira bu eleman hangi poziyonda kullanılırsa kullanılsın tek başına kullanılmak durumundadır. Ancak ikinci boşluğumuzun devamında bir isim vardır; bu nedenle bu seçenek de yanlıştır. Geriye A, B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bunların içerisinde cümlenin anlam konteksine uyan ise B seçeneğidir.
23
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir clause sorusu olduğunu görürüz. Cümlemize baktığımızda, boşluğun her iki tarafında isim bulunduğu ikkatimiz çeker. Bu nedenle tek bir yanıt elimizde kalmaktadır; bu ise D seçeneğidir. Zira D seçeneği iki isim arasında kullanılmaktadır. Boşluğun önündeki ismin canlı olması nedeniyle A (which) seçeneği, boşluğun devamında isim olması nedeniyle B
Murat AĞARI
39
Soru: 24 Naturally I will come to you for advice whenever I feel in need of ________ . A) them B) one C) some 24 D) none E) a few Soru: 25 ________ hard he works, he'll never be the equal of his father, he's just not capable of it. A) So B) However C) As D) Whatever E) Just as 25 Soru: 26 We know nothing at all about the company's new chairman ________ that he's just had his fiftieth birthday. A) since B) instead C) in case D) on condition E) except 26 (who) seçeneği, boşluğun devamının bir isim olması nedeniyle C (that) seçeneği, bize verilen cümle bir Relative Clause cümlesi olduğu için de E (what) seçeneği yanlış olmaktadır. 24
Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, “sayı sıfat ve zarfları” ile “nesne pronounlarının” bir araya gelmesi ile oluşan bir soru tipi olduğunu görürüz. Seçenekleri incelediğimizde, bunlarla ilgili olarak aşağıdaki bilgiler hatırımıza gelmektedir: them: Nesne pronounudur; ya bir edat (preposition) ile ya da fiilin ardından kullanılmalıdır. one: teklik bildirmek için kullanılacaktır. some: “Biraz, bir miktar” anlamına gelmektedir ve genelde soyut isimlerle birlikte kullanılmaktadır. none: Olumsuz anlamda “hiçbiri” anlamına gelmekte ve olumlu cümlelerde kullanılmaktadır. a few: “Birkaç” anlamına gelmekte ve sayılabilen nesneler için kullanılmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, cümlemizin anlamının “her ne zaman bir miktar ihtiyaç duysam, tavsiye için tabii ki size geleceğim” şeklinde olduğunu görürüz. Burada nitelenen “tavsiye” kelimesidir ve soyut bir isimdir. Seçenekleri değerlendirirken belirttiğimiz üzere bu tarz soyut isimlerle birlikte “some” sıfatı kullanılmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı “some”, doğru seçenek ise C seçeneğidir.
25
Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, Adverbial Clause elemanları ile birlikte bir Senetence Connector’un bir arada kullanıldığını görürüz. Bu durumda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek bir değerlendirme yaparız. Seçeneklerdeki elemanları değerlendirdiğimizde, önceliğin C seçeneğinde kullanıldığını görürüz. Bilindiği üzere “as” yapısı Adverbial Clause kullanımında son derece önemli bir elemandır. (New Methods: 298) Daha sonra “ever words” yapısının iki önemli elemanı olan “however” ile “whatever” elemnalrı diğer iki önemli elemanı oluşturmaktadır. (New Methods: 380) Bu üç elemanın bulunduğu bir ortamda muhtemelen A ve D seçenekleri yanlış olacaktır. Bu ön değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, boşluğun başta, boşluktan sonra da bir sıfatın bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere kendisinden sonra bir sıfat ile birlikte kullanılacak olan eleman B seçeneğindeki “however” yapısıdır. (New Methods: 388) O halde bu sorunun doğru yanıtı “however”, doğru seçenek ise B seçeneğidir. Boşluğun devamında bulunan “sıfat”, diğer seçenekleri tümüyle yanlışlamaktadır.
26
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause elemanları ile Connector’lardan oluşan bir soru olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri değerlendiririz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, ilk önceliğimiz A seçeneği olmaktadır. Bilindiği üzere “since” yapısının üç farklı kullanımı bulunmaktadır. (New Methods: 288) Since’den sonra gelen Adverbial Clause elamanı ise C seçeneğindeki “in case” yapısıdır. (New Methods: 324) Diğer elemanlar ise kendilerine has kullanımları olan elemanlardır. Örneğin “instead”, of ile “except”, for veya that ile “on condition” ise that ile kullanılmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun devamında bir “that” elemanının bulundu-
40
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 27 ________ wins will be expected to take the rest of us for a meal. A) Whoever B) Who C) Whomever 27 D) Whomsoever E) Whatever
Soru: 28 Today, ________ rapid transportation and communications, the whole world is becoming one community with common economic interests. A) as long as B) in spite of C) just as D) because of E) such as 28 Soru: 29 Of all the drugs that have been prescribed so far, this has proved to be ________ effective one. A) most B) the most C) more D) just as E) the more 29 ğunu görürüz. Bu durum öncelikle iki Adverbial Clause seçeneğinin yanlış olduğunu göstermektedir. Geriya kalan seçeneklerden de sadece D ve E seçenekleri “that” ile birlikte kullanılabilme özelliğine sahiptir. Cümlenin analmına baktığımızda, “şirketin yeni başkanı hakkında elli yaşına yeni girdiğinden başka bir şey bilmiyoruz” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı ise E seçeneğindeki “istisna” elemanı vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır. 27
Seçeneklere baktığımızda, Noun Clause, Relative Clause ve Ever Words elemanlarının bir arada kullanıldığını görürüz. Bu tarz sorularda anlamdan ziyade yapı bizi ilgilendirmektedir. Bize verilen cümlede, boşluğun devamının “fiil” olması, kısmen önümüzü açmaktadır. Zira “whomever” yapısı kendisinden sonra özne almakta, “whomsoever” yapısı ise cümle sonunda ve olumsuz cümlelerde kullanılmaktadır. (New Methods: 390) Geriye A, B ve E seçenekleri kalmaktadır. Cümlemize müracaat ettiğimizde, arka arkaya iki fiil örgüsünün bulunduğunu görmekteyiz: “wins will be” Bu yapı bize verilen cümlenin bir Noun Clause cümlesi olduğunu göstermektedir. O halde elimizdeki her üç seçenek de doğru yanıt olabilecektir. Bu durumda fiilin anlamı bize doğru yanıtı bulmada yardımcı olacaktır. Clause cümlemizin fiili olan “win” daha ziyade canlı özenelerle birlikte kullanılmaktadır. O halde doğru yanıtımız A veya B seçeneklerinden birisi olacaktır. Bilindiği üzere bu iki yapı birbirinin aynısı olmasına rağmen aralarında “tekillik/çoğulluk” yönüyle fark bulunmaktadır. (New Methods: 380) Cümlemizin anlamına baktığımızda, “her kimin kazandığı” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlamı veren yapı ise A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı “whoever”, doğru seçenek ise A seçeneği olmaktadır.
28
Seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin birer Adverbial Clause seçeneği olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin yapısı bizi ilgilendirmektedir. Cümlenin yapısını değerlendirmeden önce seçeneklere göz atmak soruyu doğru yanıtlamamızda bize yardımcı olacaktır. Seçeneklerimizden A ve C seçenekleri devamlarında birer “tam cümle” ile kullanılırlarken diğer üç seçenek kendilerinden sonra “phrase” almaktadırlar. Cümlemize baktığımızda, boşluğun devamında bir “phrase” elemanının bulunduğunu görürüz. Bu durumda A ve C seçenekleri yanlış olmaktadır; zira bu iki seçenek kendilerinden sonra “tam cümle” almaktadır. Geriye kalan seçeneklerden B seçeneği zıtlık, D seçeneği paralellik, E seçeneği ise örnekleme belirtmektedir. Biz önceliği paralellik bildirene vererek cümlemize yöneliriz. Cümlemizi okuduğumuzda da bir paralelliğin bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun yanıtı D seçeneği olmaktadır. Cümlemizin anlamı ise şu şekildedir: “hızlı iletişim ve taşımacılıktan dolayı…”
29
Seçeneklere baktığımızda, “superlative ve comperative” elemanlarından oluştuklarını görürüz. Bu arada D seçeneği ise bir Adverbial Clause elemanıdır ve doğru yanıt olabilmesi için kendisinden sonra bir “tam cümle” alması gerekmektedir. Diğer seçenklere gelince: A seçeneği, kendisinden sonra
Murat AĞARI
41
Soru: 30 Of course nobody knows what the outcome of the election ________ but at the moment Malcolm ________ as the most likely candidate. A) would have been / is being regarded B) is / has been regarded C) was / would have been regarded D) will be / is regarded E) has been / has been regarded 30 Soru: 31 The doctors are of the opinion that if the disorder ________ a few months earlier, it _______ treated successfully. A) had been diagnosed / could have been B) were diagnosed / would be C) has been diagnosed / will be D) is being diagnosed / is being E) were to be diagnosed / has been 31 bir “sıfat” ya da “sıfat+isim” ile birlikte kullanıldığında doğru yanıt olacaktır. B seçeneği bu tarz soruların genel doğrusu olarak karşımıza çıkmaktadır ve kendisinden sonra ya bir “sıfat” ya da bir “sıfat+isim” ile birlikte doğru yanıt olmaktadır. Bilindiği üzere C seçeneği özellikle sınav İngilizcesinde “more/ than” şeklinde kalıp olarak kullanılmaktadır. E seçeneği ise C seçeneğine benzer biçimde “the more/ the more” şeklinde kalıp olarak kullanılmaktadır. (New Methods: 420) Bu ön değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, boşluğun devamında bir sıfat olduğunu görürüz. Bir sıfatla birlikte kullanılabilecke olan eleman ise B seçeneğidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı “the most”, doğru seçeneği ise B seçeneğidir. 30
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, A ve C seçeneklerinin muhtemel yanlış seçenekler gibi durduğunu görürüz. B, D ve E seçenekleri ise bize muhtemel doğru seçenekler gibi gelmektedir. Bu durumda cümlemize müracaat etmemiz gerekmektedir. Cümlemize baktığımızda, bir Noun Clause yapısı olduğunu görürüz. Bu yapıda cümlenin clause elemanının bulunduğu tarafı hem past hem de present olabilecektir. Bu nedenle ilk boşluğa göre bütün seçenekler olabilecek gibi durmaktadır. Ancak cümlenin ikinci tarafında bir “at the moment” belirteci vardır. Bu belirteç çoğunlukla present continuous ve simple present zamanların belirteci olarak kullanılmaktadır. Bu durumda B, C ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye kalan A ve D seçeneklerinden ise hem zaman uyumu bulunan hem de anlam olarak doğru olan seçenek D seçeneğidir.
31
Seçeneklere baktığımızda, bunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneği ancak bir “if” cümlesinde doğru yanıt olabilecektir; B seçeneği ise hem bir “if” cümlesinde hem de normal bir past cümlede doğru yanıt olabilecek bir seçenektir. C ve D seçenekleri ise present bir cümlede doğru olabilecek elemanlardır. E seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için zaman uyumsuzluğunu gerektirecek bir konumun bulunması gerekmektedir. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, bize verilen cümlenin bir “if” cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda C, D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye A ve B seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenekten ise doğru yanıt olan anlamı past olan A seçeneğidir. Bilindiği üzere ikinci yapıdaki (B seçeneği) bir “if” cümlesi yapı olarak past olmasına rağmen anlam olarak present bir içeriğe sahiptir ve genel olarak “gerçekdışı (unreal)” durumları ifadede kullanılmaktadır. (New Methods: 339) Halbuki bize verilen cümlede “doktor “teşhis erken konulsaydı, tedavi edilebilirdi’ düşüncesinde” şeklinde anlam olarak past bir ifade vardır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
42
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 32 He's certainly going to recommend that the changes in the structure of the company be introduced step by step, and ________ . A) so I am B) so am I C) so do I D) I do, too E) I also do 32 Soru: 33 Private investments play ________ important a part in the country's longrunning economic expansion ________ no government dares to increase taxation on personal savings. A) too / that B) such / as C) much / so D) so / that E) as / as 33
32
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Auxiliary/Ben de o da” tarzında bir soru olduğunu görüyoruz. (New Methods: 432) Bilindiği üzere bu tarz sorularda kural, “olumlu yapıya olumlu question; olumsuz yapıya da olumsuz question” şeklindedir. Bu arada esas cümlemizin zamanı ile “question”un zamanı aynı olmalıdır. Bu ana bilgiden hareketle seçeneklere baktığımızda, A ve E seçeneklerinin yapı olarak yanlış olduğunu görürüz. Zira seçeneğindeki “so” yapısı devrik bir yapıdır ve bu nedenle düz bir cümle yapısında verilen seçeneğimiz yanlış olmaktadır. E seçeneği ise bu tarz sorularda kullanılmayan bir “also” yapısıdır. Aynı zamanda “also”nun bu şekilde cümle sonunda değil de cümle ortasında kullanıldığını unutmayalım. Geriye kalan B, C ve D seçenekleri içerisinde C ve D seçenekleri birbirinin aynısıdır; aralarında sedece devriklik ve düzlük farkı bulunmaktadır. O halde geriye sadece B seçeneği kalmaktadır ki, sorumuzun doğru yanıtı budur. Bize verilen cümleye baktığımızda, da “olumlu bir yapıda” ve “am/is/are going to”lu bir zamanda olduğunu görürüz. Bu tarz bir cümlenin Question’u ise “so am I” şeklinde yapılır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
33
Seçeneklere baktığımızda, bir Adverbial Clause elemanı ile kalıp halinde kullanılan gramer unsurlarının bir arada geldiğini görürüz. Ancak seçenekler içerisinde yer alan A, B ve C seçenekleri muhtemel yanlışlar olarak gözümüze çarpmaktadır. Zira bu tarz kullanılan elemanlar yoktur ve bu elemanlar bireysel olarak kullanılmaktadırlar. Beraber kullanılan D ve E seçeneklerinin yanlış olması durumunda bu seçeneklere müracaat ederiz. Bilindiği üzere D seçeneği “so adj./adv. that” yapısı olarak bilinmekte ve that’li taraf kendisinden sonra “tam cümle (SVO/SLVC)” almaktadır. (New Methods: 326) “As/as” kalıbı ise “as adj. as” kullanılmakta ve kendisinden sonra hem tam cümle (SVO/SLVC) hem de “phrase” yapısı alabilmektedir. (New Methods: 433) Bu ön bilgilendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, ilk boşluktan sonra bir sıfatın (adjective), ikinci boşluktan sonra ise bir tam cümlenin bulunduğunu görürüz. Bu durumda hem D hem de E seçenekleri doğru yanıt olabilecektir. Bu durumda önceliği D seçeneğine vererek cümleye anlam vemeye çalışırız. Kaba hatları ile bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Özel yatırımlar ülkelerin uzun vadeli ekonomik yayılmalarında o kadar önemli bir rol oynarlar ki hiçbir hükümet bunlar üzerine vergilendirme yapmaya cesaret edemez.” Görüldüğü üzere cümlemizin anlamı D seçeneğini doğrulamaktadır. Zira sınav İngilizcesinde de bu yapı en çok doğru olanlar arasında bulunmaktadır. O halde bu sorumuzun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
43
Soru: 34 Several members of the research team haven't handed in their reports yet, and I must admit I haven't ________ . A) as well B) too C) either 34 D) also E) neither Soru: 35 Adhesives are now frequently being used where previously mechanical methods of fastening ________ essential. A) would be considered B) have been considered C) are being considered D) were to be considered E) were considered 35
34
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Auxiliary/Ben de; o da” tarzında bir soru olduğunu görüyoruz. (New Methods: 432) Bilindiği üzere bu tarz sorularda kural “olumlu yapıya olumlu question; olumsuz yapıya da olumsuz question” şeklindedir. Bu arada esas cümlemizin zamanı ile “question”un zamanı aynı olmalıdır. Bu ana bilgiden hareketle seçeneklere baktığımızda, cümle ortasında kullanılan D seçeneği ile “too” ile aynı işlevi gören “as well” (New Methods: 435) seçeneklerinin ilk etapta yanlış olduklarını söylemek mümkündür. Boşluğumuzun sonda olması hasebiyle, bu konumda kullanılmayan E seçeneği de yanlış olmaktadır. Zira E seçeneği devrik bir yapıdır ve “neither do I; neither does he” örneklerinde olduğu şekliyle kullanılmaktadır. Geriye B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenek arasındaki fark ise olumluluk ve olumsuzluk üzerine kurguludur. Bize verilen cümlenin olumsuz olması ise C seçeneğini doğrulamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
35
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir tek taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Seçenekleri kaba hatları ile değerlendirdiğimizde, muhtemel doğru seçeneklerin B veya D seçenekleri olduklarını görürüz. Diğer üç seçeneğin olabilmesi için cümlede past’a ait bir belirtecin bulunması gerekmektedir. Eğer past’a ait bir belirteç olması durumunda A, D ve E seçeneklerinden birisinin doğru olma olasılığı yüksek görünmektedir. Eğer “if” gibi kurallı bir eleman yukarıdaki cümlede bize verilmişse bu durumda A seçeneğinin doğru olma olasılığı yüksektir. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, cümlemizin “where” edatı ile bağlanmış bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu görürüz. Bilindiği üzere Adverbial Clause elemanı olarak “where”, kendisinden sonra “tam cümle” alır ve zaman uyumu zorunlu olurdu. (New Methods: 296) Bu durumda bize verilen cümlenin zamanı önemli olmaktadır. Cümlemizin zamanına baktığımızda, “present” olduğunu görürüz. Bu durumda past seçenekler olan A, D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye B ve C seçenekleri kalır. Cümlemizde bulunan “continuous” belirteci (now) bizi doğrudan C seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
44
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 36 All the speculations of engineers about the mechanism of the collapse of the World Trade Center tower ________ , in fact, hypotheses , theories of what ________ . A) were / might happen B) are / might have happened C) will be / has happened D) would have been / might happen E) have been / may happen 36 Soru: 37 For four decades, researchers ________ the heavens for radio signals that an advanced civilization ________ into the vastness of the galaxy. A) have been scanning / may have emitted B) scanned / will have emitted C) had scanned / could have been emitted D) scan / would have emitted E) are being scanned / could have emitted 37
36
Seçeneklere baktığımızda, bunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Kaba hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, B ve E seçeneklerinin zaman yapısı itibariyle bir araya gelemeyecek seçeneklerden oluştuklarını görürüz. O halde bu iki seçenek muhtemel yanlış seçeneklerdir. Geriye A, C ve E seçenekleri kalmakta ve bunlardan A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için bir past belirtece ihtiyaç duyulmaktadır. Diğer iki seçenek ise birbirinin hemen hemen tersi bir pozisyonda gelen iki seçenektir. Muhtemelen bu son iki seçenekten birisi doğru yanıt olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, cümlemizde geçmişe ait herhangi bir belirtecin bulunmadığını görürüz. Bu durumda A seçeneği de yanlış olmaktadır. Bu durumda geriye C ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenek, yukarıda belirttiğimiz üzere birbirinin tersidir ve bunlardan hangisinin doğru yanıt olacağına dair cümlemizde herhangi bir belirteç bulunmamaktadır. Bu durumda bize düşen esas cümlemizi temel zamanlardan birisi olarak değerlendirmektir. Zira herhangi bir belirtecin olmadığı durumlarda esas cümlenin temel zaman olması en kuvvetli olasılıktır. Bu nedenle bu sorunun doğru yanıtı olarak biz E seçeneğini işaretleriz. Cümlemizin anlamına müracaat ettiğimizde, anlamının da bu seçeneği doğruladığını görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
37
Seçeneklere baktığımızda, bunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Ana hatlarıyla seçenekleri değerlendirdiğimizde, B, D ve E seçeneklerinin muhtemel yanlış seçenekler olduklarını görürüz; zira bu seçeneklerin zaman yapılarının bir araya gelme olasılığı son derece zayıftır. C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için Adverbial Clause elemanı olarak “if” elemanının bulunması gerekmektedir. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, herhangi bir “if” elemanının cümlede bulunmadığını, ayrıca cümle başında “present perfect” belirteci olarak çoğunlukla kullanılan bir “for” belirtecinin bulunduğunu görürüz. Bu durumda doğru yanıtımız A seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
45
Soru: 38 Satellite observations ________ that space ________ in a sea of X-rays. A) had shown / has been bathed B) showed / has bathed C) will show / would have bathed D) have shown / is bathed E) would show / would be bathed 38 Soru: 39 Currently, a great deal of attention ________ to the phenomenon, known as acid rain, the incidence of which appears to be growing in developed countries. A) had been paid B) was paid C) is being 39 D) has been paid E) will be paid Soru: 40 In studying protein-coding sequences, the initation and the termination codons are usually excluded ________ these two codons almost never change with time. A) whereas B) in case C) but 40 D) instead E) since
38
Seçeneklere baktığımızda, bunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Ana hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, A, C ve E seçeneklerinin muhtemel yanlış seçenekler olduğunu görmekteyiz. Geriye B ve D seçenekleri kalmaktadır. B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümlemizde zaman bildiren bir “since” elemanının bulunması gerekmektedir. Eğer bu eleman varsa bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği, olmadığı takdirde ise D seçeneği olacaktır. Cümlemize baktığımızda, bir Adverbial Clause elemanı olarak zaman bildiren “since” elemanının bulunmadığını görürüz. Bu durumda bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
39
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Ana hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, muhtemel doğru yanıtın C veya D seçeneklerinden birisi olduğunu düşünürüz. Eğer cümlemizde past’a ait bir belirteç bulunursa bu durumda A veya B seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. Ancak A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için bize verilen cümlede onu tamamlayacak bir simple past zamanın bulunması gerektiğini unutmayalım. Bunların dışında cümlede gelecek belirten bir belirteç olma durumunda E seçeneğinin de doğru olma olasılığı vardır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizde “continuous” belirtecinin (currently) bulunduğunu görürüz. Bu durumda diğer seçenekler otomatik olarak yanlış olmaktadır. Zira belirteç olması durumunda diğer seçeneklerin niye yanlış olduklarını değerlendirmenin bir gereği yoktur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
40
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause elemanları ile Connector’lardan oluşan bir soru olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri değerlendiririz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, öncülümüz E seçeneği olmaktadır. Bilindiği üzere “since” yapısının üç farklı kullanımı bulunmaktadır. (New Methods: 288) Since’den sonra gelen Adverbial Clause elemanları ise D seçeneğindeki “in case” yapısı (New Methods: 324) ile B seçeneğindeki “whereas” yapısıdır. (New Methods: 316) Diğer elemanlar kendilerine özgü kullanımları olan elemanlardır. Örneğin “instead”, of ile “but” hem Connector hem de İstisna Edatı olarak kullanılmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun devamında bir tam cümlenin bulunduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle D se-
46
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 41 The environmental in which we live changes continuously ________ “natural causes” over which we have little control. A) in spite of B) due to C) thus D) hence E) however 41 Soru: 42 Farmers depend on meteorologists ________ accurate forecasts assist in successful agricultural planning. A) who B) in which C) that D) what E) whose 42
çeneği yanlış olmakta, halbuki diğerleri “tam cümle” alabilmektedir. Geriye kalan seçeneklerden E seçeneğine öncelik vererek cümlemize anlam verdiğimizde, cümlenin her iki tarafı arasında bir paralelliğin bulunduğunu görürüz. E seçeneğini yerleştirerek bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “protein kodlu dizeleri çalışırken başlangıç ve sonuç kodonları genellikle, bu iki kodon zamanla değişmediğinden dolayı, dışarıda bırakılır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı ise E seçeneğindeki “since” elemanı vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır. 41
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause elemanları ile Connector’lardan oluşan bir soru olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri değerlendiririz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, ilk öncülümüz B seçeneği olmaktadır. Bilindiği üzere “due to” yapısı kendisinden sonra “phrase” alarak kullanılan ve paralellik bildiren bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 305) İkinci doğru olma olasılığı olan elemanımız E seçeneğindeki “however” elemanıdır. Bilindiği üzere bu elemanın 5 kullanımı bulunmakta ise de “Connector” kullanımı ile daha çok karşımıza çıkmaktadır. (New Methods: 386) Geriye kalan elemanların tümü Connector olarak kullanılan elemanlar olup bunlardan A seçeneğindeki “inspite of” kendisinden sonra “phrase” almakta, C ve E seçeneklerindeki iki eleman ise kendilerinden sonra “tam cümle” almaktadırlar. Ancak bu iki eleman synonym/eş anlamlı olduklarından birbirlerini götürürler; bir başka deyişle her ikisi de yanlıştır. Geriye kalan seçeneklerden önceliği B seçeneğine vererek cümlemizi okuruz. Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun devamında bir “phrase” yapısının bulunduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle E seçeneği yanlış olmakta, halbuki diğer iki seçenek “phrase” alabilmektedir. Geriye kalan seçeneklerden B seçeneğine öncelik vererek cümlemize anlam verdiğimizde, cümlenin her iki tarafı arasında bir paralelliğin bulunduğunu görürüz. B seçeneğini yerleştirerek bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “üzerinde çok az kontrol sağlayabildiğimiz doğal nedenlerden dolayı sürekli olarak değişmektedir” olduğunu görürüz. Bu anlamı ise B seçeneğindeki “due to” elemanı vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır.
42
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Noun Clause ve Relative Clause yapılarının ortak bir sorusu olduğu nu görürüz. Bu durumda seçenekler kadar cümlenin yapısı da bizi ilgilendirmektedir. Cümlemize baktığımızda, boşluğun önünde canlı bir ismin bulunduğunu görürüz: Meteorologist. Boşluğun devamında ise yine bir isim bulunmaktadır: accurate forecasts. Bu durumda doğru yanıtımız Relative Clause elemanı gibi görünmektedir. O halde ilk yanlış seçeneğimiz, Noun Clause yapısının önemli elemanı olan D seçeneğidir. İkinci yanlış seçeneğimiz ise B seçeneğidir. Zira bu eleman Relative Clause yapısında önündeki yer ismini açıklamaktadır. Boşluğun önü canlı isim olduğuna göre B seçeneği yanlış olmaktadır. Bunların dışında geriye A, C ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu üç eleman boşluğun önüne göre doğru yanıt olmakla birlikte, boşluğun devamına göre sadece E seçeneği doğrudur; zira diğer iki seçenek kendilerinden sonra ya özne veya fiil almaktadırlar. (New Methods: 259) O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
47
Soru: 43 ________ astronomers have so far found no Earth-like planets, this does not main that there are none. A) While B) As C) Even though 43 D) As if E) Unless Soru: 44 Irrigation is the art of using water, ________ direct rainfall, for crop cultivation. A) in case of B) besides C) compared with 44 D) other than E) ranging from
43
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Adverbial Clause sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda bizi seçenekler daha ziyadesiyle ilgilendirmektedir. Seçeneklere baktığımızda, doğru olma olasılığı en yüksek olan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Bilindiği üzere “as” elemanı A (while) ve D (as if) seçenekleri ile synonym/eş anlamlı olduğundan bu iki eleman otomatik olarak yanlış olmaktadır. (New Methods: 366) Geriye kalan iki seçenekten C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümlede bir olumsuzluğun bulunması gerekmektedir. Diğer seçenek ise (unless) zaman uyumu konusunda kurallı bir cümle olduğundan karşı cümlede modal varsa öncül olarak değerlendireceğimiz bir konumdadır. Bize verilen cümleye baktığımızda, karşı cümlede bir olumsuzluğun bulunduğunu görürüz. Bu durumda öncülümüz B seçeneği değil, C seçeneği olmaktadır. Bu durumda önce C seçeneğini, ikinci olarak B seçeneğini, üçüncü olarak ise E seçeneğini okur ve cümlemize anlam veririz. C seçeneğine göre cümlemize anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “astronomlar dünya benzeri bir gezegen bulamamalarına rağmen, bu durum bunun hiç olmadığı anlamına gelmemektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam doğrudur; o halde bu sorunun doğu yanıtı C seçeneğidir.
44
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause elemanları ile Connector’lardan oluşan bir soru olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri değerlendiririz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, ilk önceliğimiz bir Adverbial Clause elemanı olan A seçeneği olmaktadır. Eğer A seçeneği yanlış olursa bu kez Connector elemanlarına dikkat ederiz. Connector’ların doğru olma olasılıkları üzerinde dururuz. Bilindiği üzere A seçeneği “durumunda” anlamına gelmektedir. Cümlemize bu seçeneğe göre bir anlam verdiğimizde, “sulama, doğrudan yağmur olması durumunda ürün yetiştirmek için suyu kullanma sanatıdır” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam uygun bir anlam değildir. Bu durumda sırasıyla diğer seçenekleri okuruz. B seçeneğine göre anlam verdiğimizde, ise cümlemizin anlamının “sulama, doğrudan yağmurun dışında, ürün yetiştirmek için suyu kullanma sanatıdır” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam ise genel olarak doğru bir içeriğe sahiptir ve diğer seçenekleri okumadan bu seçeneğin doğru olduğu kanısını ileri sürebiliriz. Diğer üç seçeneğe ana hatları ile göz gezdirdiğimizde, D ve E seçeneklerinin çok sık karşımıza çıkan seçenekler olmadıklarını görürüz. Eğer B seçeğinin anlamıda uygun olmasaydı, bu kez ilk olarak C seçeneğini boşluğa yerleştirirdik ve muhtemelen doğru olurdu. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır.
48
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 45 In statistics, random samples are obtained ________ by sampling with replacement from a finite population ________ by sampling without replacement from an infinite population. A) either / or B) whether / and C) just / as 45 D) as / as E) so / that Soru: 46 So far, ________ £ 24 million have been invested in this relatively new Building Society because it cares for the environment. A) more of B) so much C) much as 46 D) the most E) more than
45
Seçeneklere baktığımızda, beraber kullanılan Correlative Conjunction elemanları ile Adverbial Clause elemanlarının bir arada kullanıldığı bir soru tipi ile karşı karşıya bulunduğumuzu anlarız. Bilindiği üzere bu tarz kalıp ifadelerinin bulunduğu sorularda genelde kalıp olarak kulanılan elemanlar doğru yanıt olmaktadır. Bu nedenle seçeneklerden B ve C seçeneklerinin ilk etapta yanlış olduklarını söyleyebiliriz. Zira bu tarz kalıp ifadeler bulunmamaktadır. Geriye kalan seçeneklere göz gezdirdiğimizde, ise şunları söylemek mümkün görünmektedir: Öncül seçeneğimiz bir Aderbial Clause elemanı olan E seçeneği oluşturmakta ve bu seçeneğin doğru yanıt olabilmesi için ilk boşluğun devamında bir sıfatın ya da zarfın, ikinci boşluktan sonra ise bir tam cümlenin bulunması gerekmektedir. (New Methods: 320) Eğer E seçeneği yanlış olursa, muhtemel doğru seçenek ise A seçeneğidir ve bu seçeneğin doğru yanıt olabilmesi için her iki boşluktan sonrasının aynı olması gerekmektedir. (New Methods: 429) Bu iki seçeneğin yanlış olması durumunda D seçeneğinin doğru yanıt olma olasılığı gündeme gelecektir. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, her iki boşluktan sonra aynı yapının bulunduğunu görürüz. Bu durumda doğru yanıtımız A seçeneği olmaktadır.
46
Seçeneklere baktığımızda, bu yapının bir Superlative/Comparative sorusu olduğunu görürüz. Ana hatları ile bu seçenekleri değerlendirdiğmizde, muhtemel doğru yanıt D seçeneği gibi görünmektedir. Bu seçenekte bulunan “the most” yapısı bilindiği üzere kendisinden sonra bir sıfat ile birlikte kullanılmaktadır. (New Methods: 426) Eğer bu eleman yanlış olursa diğer elemanların doğru olma ihtimalleri eşdeğerdir. Ancak bunların içerisinde B seçeneğinin doğru yanıtı olabilmesi için bize verilen cümlede tamamlayıcı konumda bir “that” elemanının bulunması gerekmektedir. (so/ that yapısı) C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için boşluğun önünde bir “as” elemanının bulunması gerekmektedir ki biz bu elemanı “as much as” şeklinde değerlendirebilelim. Eğer bu yapılar yanlış olursa diğer iki seçenek, A seçeneği “çoğu” anlamıyla ve E seçeneği “den fazla” anlamıyla kendilerinden sonra “phrase” alarak doğru yanıt olabilecektir. Bu çerçevede bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun devamında “sıfat” ya da “that” bulunmadığını görürüz. Bu durumda öncül olarak değerlendirdiğimiz D seçeneği ile B seçeneği yanlış olmaktadır. Boşluğun önünde bir başka “as” bulunmadığından C seçeneği de yanlış olmaktadır. Bu durumda geriye A ve E seçenekleri kalmakta ve bizi cümlenin anlamı ilgilendirmektedir. Cümlenin anlamına baktığımızda, “şimdiye kadar 24 milyon sterlinden fazlası bu yeni Building Society’ye yatırıldı. Zira bu kurum çevreyi gözetip kollamaktadır” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu durumda bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
49
Soru: 47 The scientist endeavours ________ to produce power as efficiently and cheaply as possible, ________ to apply it economically. A) over / just as B)so / unless C)not only for / but also 47 D)as much / as if E) most / that Soru: 48 The World chemical industry developed very rapidly from 1935 ________ particularly in the organic sector at the industry. A) onwards B) upwards C) afterwards 48 D) outwards E) towards Soru: 49 ________ mechanical impact, certain chemical impurities would make such explosives unstable if they were stored in warm conditions. A) involving B) including C) in case 49 D) contrary to E) even without
47
Seçeneklere baktığımızda, C seçeneğinin birlikte kullanıldığını, diğer elemanların ise teker teker değerlendirildiğini görürüz. (New Methods: 429) Bilindiği üzere C seçeneği her iki tarafının da aynı olmasını şart koşan bir yapıya sahiptir. Bu nedenle seçenekler bazında olay değerlendirildiğinde, ilk seçeneğimiz C seçeneği gibi görünmektedir. Eğer C seçeneği yanlış olursa bu kez diğer seçeneklere bakmamız gerekecek ve ilk doğru yanıtımız E seçeneği olacaktır. Bu bakış açısı ile cümlemize müracaat ettiğimizde, her iki boşluktan sonra “to infinitive” yapısının bulunduğunu görürüz. Bu yapıya uyan sadece C seçeneği olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır. Diğer seçeneklerin olmama sebebi her iki tarafın aynı olmasıdır.
48
Seçeneklere baktığımızda, “adverb” olarak değerlendirebileceğimiz elemanlardan oluştuğunu görürüz. Bütün seçeneklerin yapı olarak birbirlerine benzemesi nedeniyle, seçeneklerin anlamları bizi ilgilendirmektedir. Seçeneklerin anlamları ise şöyledir: onwards: …den doğru/ upward: ..den yukarı doğru/ afterwards: …den sonra/ outward: ….dışa doğru/ toward: ..e doğru. Bu çerçevede cümlemize müracaat ettiğimizde, anlamının “dünya kimya sanayi 1935’ten günümüze doğru çok hızlı gelişmiştir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamı da A seçeneğinde bulunan eleman vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır.
49
Seçeneklere baktığımızda, Connector’lar ile Adverbial Clause elemanlarının ortak sorusu karşımızda durmaktadır. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elamanlarına vererek cümlenin anlamına dikkat ederiz. Seçeneklerden öncelikle Adverbial Clause elemanı olan C seçeneğine dikkat ederiz. Bilindiği üzere “incase”, “tam cümle” alıp, zaman uyumu isteyen ve tedbir bildiren bir Adverbial Clause elemanıydı. (New Methods: 324) Diğer elemanlar ise Connector’lardan oluşmaktadır ve anlamları önemlidir. Bu bakış açısıyla cümlemize müracaat ettiğimizde, boşluğun başta bulunduğunu ve boşluğun devamında phrase (mechanical impact) olduğunu görürüz. Bu durumda C seçeneği yanlış olmaktadır. Geriye kalan seçeneklerin ise, belirttiğimiz üzere, anlamları önemlidir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “mekanik bir etki olmaksızın bile, belirli bir takım kimyasallar eğer sıcak ortamlarda depolanırlarsa patlayıcı etki gösterirler” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren seçenek ise E seçeneğidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
50
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 50 ________ simply transmitting voice, the Joint Tactical Radio System(JTRS), as the pentagon refers to it, will also simultaneously carry video and data transmission. A) rather than B) according to C) due to 50 D) in contrast to E) in spite of Soru: 51 Communication is perhaps the most important of the numerous tasks ________ engineers are responsible in time of war. A) that B) by which C) what 51 D) for which E) for whom
50
Seçeneklere baktığımızda, Connector’lar ile Adverbial Clause elemanlarının ortak sorusu karşımızda durmaktadır. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elamanlarına vererek cümlenin anlamına dikkat ederiz. Seçeneklerden öncelikle Adverbial Clause elemanları olan C ve E seçeneklerine dikkatimizi çekeriz. Bilindiği üzere bu iki eleman kendilerinden sonra “phrase” almakta ve “due to” paralellik bildirirken “in spite of” zıtlık bildirmektedir. Eğer bu iki seçenek yanlışsa bu kez Connector seçeneklerinden birisinin doğru olma olasılığı bulunmaktadır. Bu Connector seçenekleri içerisinde de ilk değerlendirmeye almamız gereken ise A seçeneği olacaktır. Zira “rather than” “…den ziyade” anlamına gelmekte ve kendisinden sonra “phrase” alarak doğru yanıt olmaktaydı. Bir başka özelliği de sınav İngilizcesinde özellikle boşluktan sonra “Ving-Gerund” gelmesi durumunda doğru yanıt olmasıydı. Bu seçenek değerlendirmesinin ardından cümlemize baktığımızda, boşluğun hemen ardından bir zarfın bulunduğunu ve bu zarfın devamında ise bir “Ving-Gerund” yapısının bunduğunu görürüz. Bu durumda öncülümüz Adverbial Clause elemanları olan C ve E seçeneklerinden ziyade A seçeneği olacak ve muhtemelen doru yanıt da bu seçenek olarak karşımıza çıkacaktır. Bu durumda cümleye bir anlam vermemiz gerekmektedir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “JTRS, basitçe sesi aktarmaktan ziyade eş zamanlı görüntü ve bilgi de aktaracak” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır.
51
Seçeneklere baktığımızda, bu seçeneklerin Noun Clause ile Relative Clause elemanlarından oluştuğunu görmekteyiz. Eğer cümlemiz bir Noun Clause cümlesi ise A ve C seçeneklerinden birisi, Relative Clause cümlesi ise A, B, D veya E seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. Bu minval üzere cümleye müracaat ettiğimizde, bize verilen esas cümlenin hem özne’sinin (Communication) hem de complement’inin (the most important of the numerous tasks) bulunduğunu görürüz. Bu durumda sadece Noun Clause seçeneği olan C seçeneği yanlış olmaktadır. Geriye Relative Clause seçenekleri kalmaktadır. Boşluğun önündeki isim (task) cansız bir isim olduğundan E seçeneği de yanlış olmaktadır. Dikkat edildiğinde, boşluğun devamındaki clause cümlesinin hem özne’sinin (engineers) hem de complement’inin (responsible) bulunduğunu görürüz. Bu durumda A seçeneği de yanlış olmaktadır. (New Methods: 249) Geriye kalan seçeneklerden B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için Clause cümlesinin past bir yapıda olması gerekmektedir. O halde zorunlu yanıt D seçeneği olmaktadır. Which elemanının başına gelmiş olan “for” ise clause cümlesinde bulunan “responsible for” yapısının farklı bir kullanım versiyonudur. (New Methods: 264) O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
51
Soru: 52 What’s left of the world’s forest ________ at such a rate that the remaining tropical rainforests ________ by the middle of the century. A) has been logged / is destroyed B) will be logged / would have been destroyed C) is being logged / will have been destroyed D) was being logged / is being destroyed E) would be logged / were being destroyed 52 Soru: 53 The controversy ________ in 1924 by Edwin P. Hubble who ________ that the great spiral nebula in Andromeda contained Cepheid variables. A) was being settled / has found B) has been settled / finds C) had been settled / found D) was settled / found E) would be settled / will find 53
52
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin muhtemel yanlış olduğunu görürüz. Geriye kalan seçenekler içerisinde, D seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için muhtemel bir zaman uıyumsuzluğu gerektirecek pozisyonun bulunması, E seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümlede past’a ait bir göstergenin bulunması, C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için de cümlede “by the time” yapısının bulunması gerekmektedir. Bu bağlamda muhtemel doğru yanıtımız A seçeneği gibi görünmektedir. Bu çerçeveden cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizde bir “by the middle of the century” yapısının bulunduğunu görmekteyiz. Bu yapı ise bizi doğrudan C seçeneğine götürmektedir. Bu durumda diğer seçeneklerin niye yanlış olduklarını sorgulamak gereksizdir. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “Dünyadaki ormanlar çok büyük oranda kesilmektedir; geride kalanlar ise yüzyılın ortalarına değin tahrip edilmiş olacak.” O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
53
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, E seçeneği muhtemel yanlış gibi görünmektedir. A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi cümlemizde zaman uyumunu bozucu herhangi bir unsurun bulunması gerekmektedir. C ve D seçeneklerinin doğru yanıt olabilmeleri için cümlede past’a ait bir görüntünün olması gerekmektedir. Bu durumda seçenekler açısından bakıldığında, B seçeneği doğru yanıt olması en muhtemel seçenek gibi görünmektedir. Bu değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizde bizi C veya D seçeneklerinden birine götürecek bir past belirtecinin bulunduğunu görürüz: in 1924. O halde doğru yanıt muhtemelen bu iki seçenekten birisi olacaktır. Bu durumda C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için ilk boşluktaki eylemin önce yapılması gerekmektedir. D seçeneği için böyle bir durum yoktur. Bu durumda cümlemizin anlamına müracaat etmemiz gerekecektir. Cümlemizin anlamın baktığımızda, “….bulan Edwin Hubble tarafından bir tartışma başlatıldı” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu durumda ilk boşluktaki eylem önce yapılmamıştır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
52
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 54 If space weather forecasters ________ timely warning of storms, telecomunications companies ________ to take steps to protect their satellites. A) could have been provieded / had been able B) could have provided / should be able C) can be providing /will be able D) can provide / will have been able E) could provide / would be able 54 Soru: 55 Even now at this late date, oceanographers ________ seafloor mountains they ________ existed. A) were finding / don’t know B) have found / haven’t known C) are finding / didn’t know D) will find / wouldn’t know E) will have found / hadn’t known 55
54
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, B, D ve E seçenekleri muhtemel yanlış seçenekler gibi görünmektedir. C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için “if” cümlesindeki istisna yapısının gerçekleşmesi gerekecektir. (New Methods: 344) Bu durumda muhtemel doğru yanıt A seçeneği gibi görünmektedir. Cümlemize müracaat ettiğimizde, sorumuzun bir “if” sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda A, B ve D seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye C ve E seçenekleri kalmakta, cümlemizin yapısı ve anlamı present bir seçeneği gerektirmektedir. Bu durumda doğru yanıt ise C seçeneği olmaktadır.
55
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, D ve E seçenekleri muhtemel yanlış seçenekler gibi görünmektedir. A ve C seçeneklerinin doğru yanıt olabilmeleri için cümlede herhangi bir zaman uyumsuzluğunu gerektirecek bir elemanın bulunması gerekecektir. Seçenekler itibariyle bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği gibi görünmektedir. Cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizin başında bir “present continuous” belirteci olan “now” zaman edatını görürüz. Bu durumda başka herhangi bir argümana gereksinim kalmadan C seçeneğini doğru yanıt olarak işaretleriz. Diğer seçeneklerin niye yanlış olduklarını bu noktada düşünmek gereksizdir. Cümledeki zaman uyumsuzluğu Relative Clause yapısından kaynaklanmaktadır: “…mountains (which) they…” O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
53
Soru: 56 The Eric Canal was the first of the US artificial waterways built ________ the Great Lakes with the sea. A) to be connected B) connecting C) to have connected 56 D) to connect E) having connected Soru: 57 If he had realised just how potantially dangerous his discovery was, he would surely have suppressed it, ________ ? A) didn’t he B) wouldn’t he C) hadn’t he 57 D) wasn’t it E) wouldn’t it Soru: 58 This is not a new theory; quite a lot of scientists ________ on it for several decades. A) would have worked B) had worked C) have been working 58 D) would work E) have to work
56
Seçeneklere baktığımızda, Gerund ve Infinitive yapılarına ait bilgiler ile clause kısaltmalarına ait bilgilerin ortak olarak değerlendirileceği bir soru tipi ile karşılaştığımızı görürüz. (New Methods: 413) Bu durumda seçenekleri teker teker değerlendirmemiz gerekecektir: C ve E seçeneklerinin doğru yanıt olabilmeleri için boşluğun hemen önünde bir fiilin olması gerekecektir. B seçeneği, ya Relative Clause kısaltması ya da Gerund yapısı olabilecektir. A ve E seçenekleri ise özellikleri aynı olmakla birlikte aktiflik ve pasiflik yönüyle birbirlerinden ayrılmaktadır. Bu durumda cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizde iki şeyin varlığı dikkatimizi çekmektedir: Öncelikle cümlemizde bir nesne vardır: the Great Lakes. Bu durumda pasif seçenek olan A seçeneği yanlış olmaktadır. Boşluğun hemen önünde bir ismin (artificial waterways built) bulunması dolayısıyla C ve E seçenekleri de yanlış olmaktadır. Bu durumda geriye B ve D seçenekleri kalmaktadır. Boşluğun önünde ismin bulunması nedeniyle biz bu sorunun bir Relative Clause sorusu olduğunu düşünürüz ve bu durumda bu yapıya uygun olan B seçeneğini doğru yanıt olarak işaretleriz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
57
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Taq Question” sorusu olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz soruların kısa çözümü “esas cümleye göre aynı özne, aynı zaman ama farklı olumluluk” şeklindedir. (New Methods: 429) Bu durumda bize verilen cümlenin yapısı önem kazanmaktadır. Bize verilen esas cümleye baktığımızda, “he would have” şeklinde olduğunu görürüz. “Esas cümleye göre aynı özne, aynı zaman ama farklı olumluluk” şeklinde bir yanıt öngörüldüğüne göre doğru yanıtın özne’sinin “he” olması gerekmektedir. Bu durumda D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Bize verilen cümle “modal” yapısında kullanıldığından A ve C seçenekleri de yanlış olmakta, geriye kalan B seçeneği mecburi doğru olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
58
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, ilk doğru yanıtımız C seçeneği gibi görünmektedir. Bunun dışında kalan zamanların doğru yanıt olabilmeleri için farklı kurguları gündeme getirmek gerekecektir. Örneğin B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için mutlaka ikinci bir zamana ihtiyaç vardır; ya da A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için muhtemel bir “if” cümlesi kullanılmalıdır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlenin sonunda “perfect” belirteci olarak kullanılan “for” edatının bulunduğunu görürüz. Bu edat bizi seçenekleri değerlendirirken tahmin ettiğimiz üzere C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
54
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 59 If the equipment ________ us on time, we _________ the bridge by now. A) would have reached / could complete B) reached / had completed C) reaches / will have completed D) will reach / can complete E) had reached / could have completed 59 Soru: 60 Unfortunately there was an electricity cut just as we ________ the new computer. A) are installing B) would install C) have installed 60 D)were installing E) will install
59
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneği muhtemel yanlış seçenek gibi görünmektedir. D ve E seçeneklerinin doğru yanıt olabilmesi için bize verilen cümlede bir “if” Adverbial Clause elemanının bulunması, C seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için ise bize verilen cümlede bir “by the time” yapısının bulunması gerekmektedir. Bu durumda muhtemel doğru yanıt B seçeneği gibi görünmektedir. Bu minval üzere cümleye müracaat ettiğimizde, cümlemizde bir “if” Adverbial Clause elemanının bulunduğunu görürüz. Bu durumda A, B ve C seçenekleri otomatik olarak yanlış olmaktadır. Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır ancak cümlenin anlamına baktığımızda, “eğer malzeme zamanında ulaşsaydı köprü şimdiye kadar tamamlanırdı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu da bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
60
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçeneklere müracaat etmemiz gerekmektedir. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, önceliği present seçeneklere vermemiz gerekmektedir. Bu durumda muhtemel doğru yanıtlarımız C, A ve E seçenekleri olacaktır. Eğer cümlede past yapıyı gerektiren bir durum varsa D ve B seçeneklerinden birisinin doğru yanıt olma olasılığı bulunmaktadır. Bu minval üzere cümleye müracaat ettiğimizde, bize verilen cümlenin bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu ve esas cümlenin past olduğunu görürüz. Bu durumda Clause cümlesi mecburen past olmak durumundadır. O halde C, A ve E seçenekleri yanlış olmakta ve geriye D ve B seçenekleri kalmaktadır. Bilindiği üzere “just as” iki kullanıma sahiptir. (New Methods: 366) Burada “while/…ken” anlamına kullanılmıştır ve bu kullanımında continuous zamanlarla kullanılmaktadır. Bu durumda doğru seçeneğimiz iki past yapıdan D seçeneğine gitmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
55
Soru: 61 It is recommended that you wear a helmet in this part of the plant, but It's up to you; you ________ . A) have got to B) will have to C) shouldn't have 61 D) need to E) don't have to Soru: 62 ________ a piece of metal is denser than water, it sinks in water. A) Because of B) While C) Since 62 D) Despite E) Therefore
61
Seçeneklere baktığımızda, kısaltma şeklinde kulanılan zorunluluk elemanlarından oluşan bir soru tipi ile karşılaştığımızı görürüz. Bu tarz soruların yanıtlanmasında bize verilen cümlenin nasıl olduğu önemlidir. Bize verilen cümleye baktığımızda, ilk tarafının anlamının “atölyenin bu tarafında şapka giymeniz tavsiye edilmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Devam cümlesi “fakat, size kalmış” şeklinde devam ettiğine göre, doğru yanıt olumsuz olacaktır. Bu durumda A, B ve D seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye C ve E seçenekleri kalmaktadır. Cümlemizde herhangi bir past belierteci bulunmadığından doğru yanıt olarak E seçeneğini işaretleriz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
62
Seçeneklere baktığımızda, Connector’lar ile Adverbial Clause elemanlarının ortak sorusu karşımızda durmaktadır. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elamanlarına vererek cümlenin anlamına dikkat ederiz. Seçeneklerden öncelikle Adverbial Clause elemanları olan A, B,C ve D seçeneklerini değerlendiririz. Bu seçeneklerden ikisi (B ve C) “tam cümle” ile kullanılırlarken, diğer ikisi (A ve D) “phrase” alarak kullanılmaktadırlar. Bu durumda cümleye müracaat etmemiz gerekmektedir. Cümleye müracaat ettiğimizde, boşluğun başta bulunduğunu ve devamında tam cümlenin yer aldığını görürüz. Bu durumda A, D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye B ve C seçenekleri kalmaktadır. Biz bu iki seçenekten önceliği C seçeneğine veririz; zira bu seçenek paralellik bildirmektedir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “bir parça metal, sudan daha yoğun olduğu için suda batar” şeklinde olduğunu görür ve C seçeneğini doğru yanıt olarak işaretleriz. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
56
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 63 ________ he was aware of the dangers of this kind of research, he still continued with the project. A) If B) Even though C) So that 63 D) Whereas E) However Soru: 64 ________ the semester is over, Dr. Baines will supervise the sinking of the shaft as it seems likely that they’ll strike oil. A) In order that B) As a result C) If only 64 D) Once E) In case
63
Seçeneklere baktığımızda, tümüyle Advebial Clause elemanlarından oluştuğunu görürüz. Bu durumda cümlenin anlamı kadar bize verilen clause elemanlarının yapıları da bizi ilgilendirecektir. Bu minval üzere seçeneklere baktığımızda, ilk doğru yanıt olması muhtemel seçeneğin A seçeneği olduğunu düşünürüz. Ancak bu seçenek muhtemelen bir “modal” yapısı ile birlikte kullanılacaktır. C seçeneği için de aynı durumu düşünmek olasıdır. (New Methods: 368) B, D ve E seçenekleri ise zıtlık bildiren elemanlar olmalarına rağmen aralarında nüanslar bulunmakta ve bunların içinden öncül yapıyı B seçeneği oluşturmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümleye müracaat ettiğimizde, cümlemizde herhangi bir “modal” yapısının bulunmadığını ve cümlede past bir zaman uyumunun bulunduğunu görürüz. Bu durumda A ve C seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye kalan seçenekler içerisinde ise muhtemel doğru yanıt B gibi görünmektedir. Zira E seçeneği daha ziyade “bununla birlikte” anlamında Connector olarak, D seçeneği ise daha ziyade “halbuki” anlamında virgül’den sonra” kullanılmaktadır. Başta gelen bir boşlukta kullanılması en muhtemel eleman B seçeneğidir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, cümlemizin “tehlikenin farkında olmasına rağmen çalışmayı sürdürdü” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
64
Seçeneklere baktığımızda, Connector’lar ile Adverbial Clause elemanlarının ortak sorusu karşımızda, durmaktadır. Bilindiği üzere bu tarz sorularda önceliği Adverbial Clause elamanlarına vererek cümlenin anlamına dikkat ederiz. Seçeneklerden öncelikle Adverbial Clause elemanları olan A, C, D ve E seçeneklerine dikkat ederiz. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, ikincil derecede önemli Adverbial Clause elemanlarının bir araya geldiğini görürüz. Bunlardan A ve C seçenekleri belirli kurallar çerçevesinde kullanılan elemanlardır. (New Methods: 324-359) Eğer bu kurallar işliyorsa doğru yanıt olma olasılıkları bulunmaktadır. Aksi takdirde D ve E seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. Cümlemize baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu görürüz. Bu durumda Connector seçeneği olan B seçeneği yanlış olmaktadır. Bize verilen cümlenin her iki tarafı da present olarak kullanılmıştır; bu nedenle modalla kullanılan A ve C seçenekleri de yanlış olmaktadır. Geriye D ve E seçenkleri kalır. Bu iki seçenekten önceliği D seçeneğine veririz; zira E seçeneği tedbir bildirmekte ve günlük yaşamda fazla kullanılmamaktadır. Yine de cümlemizin anlamına müracaat etmemiz gerekmektedir. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “sömestir bittiğinde Dr. Baines…” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamı ise D seçeneği vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
57
Soru: 65 An honorary degree will be conferred upon the physicist ________ contributions to energy studies have proved the most beneficial. A) which B) who C) whose 65 D) that E) whom Soru: 66 Is that the professor _________ received the Nobel Prize in chemistry? A) whom B) whose C) where 66 D) which E) who Soru: 67 Dairy farming has received a lot of coverage in the media. Lately, _____ on account of the dry season ________ because of the radiation scare. A) both / more than B) more / even so C) only / also 67 D) not only / but also E) such / as well as
65
Seçeneklere baktığımızda, bu seçeneklerin Noun Clause ile Relative Clause elemanlarından oluştuğunu görmekteyiz. Eğer cümlemiz bir Noun Clause cümlesi ise A, B, C ve D seçeneklerinden birisi, eğer cümlemiz bir Relative Clause cümlesi ise tüm seçenekler doğru yanıt olabilecektir. Bu minval üzere cümleye müracaat ettiğimizde, bize verilen esas cümlenin pasif olduğunu görürüz. O halde bu soru bir Relative Clause sorusudur. Bu durumda boşluğun hemen önündeki isim ilk etapta bizi ilgilendirecektir. Boşluğun hemen önüne baktığımızda, canlı bir ismin (physicist) bulunduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle A seçeneği yanlış olmaktadır. Diğer seçenekler bir canlı isimle kullanılabilmektedir. Bu durumda boşluğun devamı önem kazanmaktadır. Boşluğun devamına baktığımızda, bir isim bulunmaktadır: contributions. Bilindiği üzere Relative Clause yapısında iki ismin arasına “whose” girmektedir. (New Methods: 259) Bu durumda bir de cümlenin anlamına bakmakta fayda bulunmaktadır. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “onur ödülü bir fizikçiye verilecek, ki onun enerji çalışmalarına katkıları çok faydalı bulunmaktadır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. “ki onun” yapısı da bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
66
Seçeneklere baktığımızda, Noun Clause ile Relative Clause elemanlarından oluştuğunu görmekteyiz. Eğer cümlemiz bir Noun Clause cümlesi ise B, C, D ve E seçeneklerinden birisi, eğer cümlemiz bir Relative Clause cümlesi ise tüm seçenekler doğru yanıt olabilecektir. Bu minval üzere cümleye müracaat ettiğimizde, bize verilen esas cümlenin hem özne’sinin (that) hem de complement’inin (professor) bulunduğunu görürüz. O halde bu soru bir Relative Clause sorusudur. Bu durumda boşluğun hemen önündeki isim ilk etapta bizi ilgilendirecektir. Boşluğun hemen önüne baktığımızda, canlı bir ismin (professor) bulunduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle C ve D seçenekleri yanlış olmaktadır. Diğer seçenekler bir canlı isimle kullanılabilmektedir. Bu durumda boşluğun devamı önem kazanmaktadır. Boşluğun devamın baktığımızda, bir fiil bulunmaktadır: received. Bilindiği üzere Relative Clause yapısında “who, whose” ve “whom” elemanlarından sadece “who” kendisinden sonra fiil almaktadır. (New Methods: 259) Bu durumda bir de cümlenin anlamına bakmakta fayda bulunmaktadır. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “Nobel kimya ödülünü kazanan profesör bu değil mi?” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. “en/an profesör” yapısı da bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
67
Seçeneklere baktığımızda, D seçeneğinin birlikte kullanıldığını, diğer elemanların ise ayrı ayrı değerlendirildiğini görürüz. (New Methods: 429) Bilindiği üzere D seçeneği her iki tarafının da aynı olmasını şart koşan bir yapıya sahiptir. Bu nedenle seçenekler bazında olay değerlendirildiğinde, ilk seçeneğimiz D seçeneği gibi görünmektedir. Eğer D seçeneği yanlış olursa bu kez diğer seçeneklere bakmamız gerekecek ve ilk doğru yanıtlarımız, “and” varsa A, “than” varsa B seçenekleri olacaktır.
58
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 68 Thanks to improvements in car design ________ of the power produced is wasted in friction ________ was formerly the case. A) far less / than B) as much / as C) as little / than D) little / than E) more / as 68 Soru: 69 As regards the decision to modernise the mines in the region, here is a report which contains ________ relevant information. A) another B) any C) many D) a E) some 69 Soru: 70 If Julie ________ herself like that while we were away, she ________ from anorexia nervosa today. A) hasn’t starved / wouldn’t suffer B) didn’t starve / isn’t suffering C) hadn’t starved / wouldn’t be suffering D) wouldn’t starve / won’t be suffering E) wasn’t starving / isn’t suffering 70
Zira bu elemanlar birlikte kullanılmaktadır. Bu bakış açısı ile cümlemize müracaat ettiğimizde, her iki boşluktan sonra da clause yapısının (because of/on account of) bulunduğunu görürüz. Bu yapıya uyan sadece D seçeneği olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır. Diğer seçeneklerin olmama sebebi her iki tarafın aynı olmasıdır. 68
Seçeneklere baktığımızda, klasik bir Comparative sorusu olduğunu görürüz. Bilindiği üzere sınav İngilizcesinde “more/than” yapısı beraber kullanılan kalıplardandır. (New Methods: 423) Bu nedenle seçeneklerden hareketle C, D ve E seçeneklerinin yanlış seçenekler olduklarını söylemek mümkündür. Geriye A ve B seçenekleri kalmaktadır. Her ikisi de yapı itibariyle buraya uygun seçeneklerdir. Bu durumda cümlemizin anlamı önem kazanmaktadır. Cümlenin anlamına baktığımızda, “araba tasarımındaki gelişmeler vasıtasıyla, eskiden olduğundan çok daha az üretilmiş güç heba edilmektedir” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
69
Seçeneklere baktığımızda, şıkların pronoun/zamir yapılarından oluştuğunu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda tekillik çoğulluk uyumu ile özne nesne dengesi son derece önemlidir. Zira boşluğun yerine göre bir yanıt üretme zorunluluğu bulunmaktadır. Cümlemize baktığımızda, boşluğun devamında “information” kelimesinin bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere “information, suggestion” gibi soyut isimler “some” sıfatı ile kullanılmaktadır. Bu durumda biz de seçeneklerden bu sıfatı işaretlemek durumunda kalır ve E seçeneğini işaretleriz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
70
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, D seçeneği muhtemel yanlış gibi gözükmektedir. Zira iki modal İngiliz gramer yapısında sıklıkla bir araya gelmemektedir. A ve E seçeneklerinin doğru yanıt olabilmesi için de cümlede zaman uyumsuzluğu gerektirecek bir yapı bulunmalıdır. Geriye C seçeneği kalmaktadır. Bu seçenek muhtemelen bir “if” seçeneğinde doğru yanıt olacak ve bunun ötesinde bir zaman kayması da gerektirecektir. (New Methods: 344) Bu değerledirmenin ardından soru metnine baktığımzda, cümlemizde bir “if” elemanının ve aynı zamanda zaman kaymasını gerektirecek “now” belirtecinin bulunduğunu görürüz. Bu durumda A,
Murat AĞARI
59
Soru: 71 Health Watch, which, initially at least, ________ by pharmaceutical companies, ________ an aggressive campaign against natural medicines. A) was financed / is waging B) had financed / was waging C) has been financed / had waged D) was being financed / had been waging E) will be financed / would wage 71 Soru: 72 From time to time, many different theories of heredity ________, only some of which ________ valid now. A) had been advanced / had been B) were advanced / would be C) are advanced / were D) have been advanced / are E) will be advanced / would be 72
B, D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Seçenekleri değerlendirirken belirttiğimiz üzere C seçeneği doğru yanıttır. 71
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, B, C, D ve E seçeneklerinin “had” yapısının kullanım formalarına uymamaları nedeniyle yanlış seçenekler olduklarını görürüz. (New Methods: 52) Bu durumda geriye sadece A seçeneği kalmakta, bu seçeneğin doğru olabilmesi için bir zaman uyumsuzluğunun bulunması gerekmektedir. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, bize verilen cümlede, zaman uyumsuzluğunu sağlayan bir Relative Clause yapının bulunduğunu ve anlam itibariyle cümlenin ilk tarafının past olduğunu görürüz: “başlangıçta parfümeri şirketlerince desteklendi”. Bu durumda başta yaptığımız değerlendirme doğru olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
72
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, öncelikle A seçeneğinin, “had” yapısının kullanım formlarına uymaması nedeniyle yanlış olduğunu görürüz. (New Methods: 52) İkinci olarak E seçeneği muhtemel yanlış gibi görünmektedir. Zira iki modal İngiliz gramer yapısında sıklıkla bir araya gelmemektedir. Muhtemel doğru yanıt D seçeneği gibi görünmesine rağmen bize verilen cümlenin past olması durumunda B seçeneği, zaman uyumsuzluğunu gerektirecek bir durumun olması durumunda da C seçeneği doğru yanıt olacaktır. Bu değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, ikinci boşluktan sonra bir “present” belirtecin (now) bulunduğunu görürüz. Bu durumda ikinci boşluğumuzun “present” olması gerekmektedir. Seçeeklerimiz içerisinde, ikinci tarafı present olan sadece D seçeneği bulunmaktadır. Cümlede belirteç bulunduğundan diğer seçeneklerin niye yanlış oldukları üzerine bir fikir ileri sürmenin bir anlamı yoktur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
60
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 73 It would be foolish of them not ________ genetic advice as their first child was abnormal. A) to seek B) having sought C) to have sought 73 D) seeking E) being sought Soru: 74 The students who ________ a top grade in pharmacology were admitted to postgraduate studies. A) have received B) had received C) receive 74 D) will receive E) are receiving Soru: 75 A lot of my colleagues work with radiation, but they don’t seem to have been adversely affected by it, and ________. A) neither do I B) I have too C) neither was I 75 D) nor was I E) nor did I
73
Seçeneklere baktığımızda, baktığımızda, “Gerund” ve “Infinitive” yapılarına ait bilgiler ile “Clause Kısaltmaları” ile ilgili bilgilerin ortak olarak değerlendirileceği bir soru tipi ile karşılaştığımızı görürüz. (New Methods: 413) Bu durumda seçenekleri teker teker değerlendirmemiz gerekecektir: A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için boşluğun önünde sıfat, isim ya da fiil bulunabilir. Eğer fiil ya da sıfat varsa, bu durumda “Infinitive” konumunda olacaktır. Eğer A seçeneğine göre boşluğun önünde isim olması durumunda, bu kez iki farklı konumda değerlendirme söz konusu olacak, ya Relative Clause kısaltması olarak ya da “mek-mak için” anlamında kullanılacaktır. (New Methods: 413) B ve C seçeneklerinin doğru yanıt olabilmeleri için boşluğun önünde mutlaka bir fiil bulunmalıdır. Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenek, biri aktif diğeri ise pasif pozisyonda, aynı işleve sahiptir. Eğer boşluğun önünde isim varsa Relatie Clause yapısının kısaltması, eğer fiil varsa bu kez Gerund yapısıdır. Bu değerlendirmenin ardından cümlemize baktığımızda, boşluğun önünde hem bir “nesne” zamirinin (them) hem de bu zamire bağlı olarak bulunan bir sıfatın (foolish) bulunduğunu görürüz. Bilindiği üzere hem sıfatlardan hem de nesne zamirlerinden sonra “to infinitive” yapısı kullanılmaktadır. (New Methods: 409) O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
74
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek tarflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğruya en yakın seçenekler C ve A seçenekleri gibi durmaktadır. Eğer cümlemiz “simple past” yapıda bir past cümle ise, bu durumda B seçeneğinin doğru yanıt olma olasılığı bulunmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen cümleyi incelediğimizde, “simple past” yapıda bir past cümle olduğunu görürüz. Bu durumda sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır. Dikkat edildiğinde, “farmakolojiden yüksek not alma eyleminin, yüksek lisans programına alınma” eyleminden önce olduğu görülecektir.
75
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Auxiliary/Ben de o da” tarzında bir soru olduğunu görüyoruz. (New Methods: 432) Bilindiği üzere bu tarz sorularda kural, “olumlu yapıya olumlu auxiliary, olumsuz yapıya da olumsuz auxiliary” şeklindedir. Bu arada esas cümlemizin zamanı ile “question”un zamanı aynı olmalıdır. Bu ana bilgiden hareketle seçenekleri değerlendirdiğimizde, D ve E seçeneklerinin teknik açıdan yanlış seçenekler olduklarını görürüz. Bu durumda A, B ve C seçenekleri kalmaktadır geriye. Bu üç seçenekten B seçeneği bize verilen esas cümle olumsuz olduğu için (they don’t seem) yanlıştır. Olumsuz iki seçenekten (A ve C) zaman yapısı itibariyle doğru olan seçenek ise A seçeneğidir. Zira bize verilen metindeki cümlenin zamanı simple present’tır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
61
Soru: 76 In Africa, the irresponsible sewage discharge of an exclusive hotel gradually put an end to the seafood harvest on ________ a local village depended for its livelihood. A) that B) which C) what D) where E) whom 76 Soru: 77 The inquiry into the foot and mouth epidemic will bring together veterinary scientists, virologists and epidemiologists ________ the representatives of farming and consumer groups. A) as well as B) such as C) especially 77 D) as to E) but for Soru: 78 Scientists wondered ________ Dolly, the cloned sheep, would live a normal life span ________ simply live out the remaining years of the sheep from which she had been cloned. A) more / than B) so / that C) whether / or 78 D) neither / nor E) just / as 76
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun Noun Clause ve Relative Clause elemanlarının bir ortak sorusu olduğunu görürüz. Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun önünde bir isimle beraber bir edatın kullanıldığını görürüz. Bilindiği üzere bu yapı bir Relative Clause yapısıdır. (New Methods: 263) Bu durumda sadece Noun Clause seçeneği olan C seçeneği ilk etapta yanlış olmaktadır. A ve D seçenekleri de edatla kullanılmadıkları için bu soruda yanlış seçeneklerdir. Geriye edatla beraber kullanılabilecek B ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenek arasındaki farkı ise boşluğun önündeki isim oluşturmaktadır. Boşluğun önündaki isme baktığımızda, bu ismin cansız bir isim olduğu görülür. Bu durumda E seçeneği yanlış olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
77
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause (but for/ such as) ve Sentence Connector (as well as/ especially/ as to) yapılarının ortak bir sorusu olduğu görülecektir. Bu durumda seçenekler kadar cümlenin anlamı ve yapısı da bizi ilgilendirmektedir. Cümlemize baktığımızda, ise, boşluğun devamında bir “phrase” yapısının (the representatives of farming and consumer groups) bulunduğunu görürüz. Bu durumda ilk yanlış seçenek E seçeneğidir. Zira E seçeneği bir “if” kısaltmasıdır: if it hadn’t been… Bu durumda karşı cümlenin “would have/ could have/ might have” modal yapılarından birisi ile gelme zorunluluğu bulunmaktadır; ancak bize verilen cümlenin zamanı bunlardan değildir. Geriye kalan A, B, C ve D seçeneklerinin dördü de yapı itibariyle doğrudur. Bu durumda cümlenin anlamı önem kazanmaktadır. Cümlenin anlamına göz attığımızda, “çiftçi ve tüketici kesimlerinin temsilcileri kadar, epidemiyologlar ile virologlar ve veteriner hekimleri bir araya getirecek” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam ise A seçeneğini doğrulamaktadır.
78
Seçeneklere baktığımızda, E seçeneği hariç diğer seçeneklerin birlikte kullanıldıklarını görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda öncelik birlikte kullanılan elemanlara verilmelidir. Zira doğru yanıt çoğunlukla bu yapılardan gelmektedir. Bu durumda E seçeneğini muhtemel yanlış olarak değerlendirmekte bir sakınca bulunmamaktadır. Geriye kalan seçeneklerden A seçeneği bir Comparative yapısıdır ve “more” kendisinden sonra hem “isim”, hem “sıfat” hem de “sıfat+isim” alabilmektedir. “than”den sonra da bunlarla birlikte “tam cümle (SVO)” gelebilmektedir. (New Methods: 420) B seçeneğindeki “so/that” yapısı bir Adverbial Clase elemanıdır ve “so” kendisinden sonra “sıfat ya da zarf”, “that” ise kendisinden sonra “tam cümle (SVO)” almaktadır. (New Methods: 326) C seçeneğinin iki kullanımı bulunmakta ve her iki kullanımında da “tam cümle (SVO) ile karşımıza çıkmakta-
62
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 79 ________ obesity results basically from an excess of calories, in some instances, genetic background may be a contributing factor. A) Since B) However C) Nevertheless D) Even though E) Unless 79 Soru: 80 It may have something to do with the rising price of medicines, but certainly ________ people are beginning to show an interest in natural remedies. A) as many more B) the more C) the most D) as many E) more and more 80
dır. (New Methods: 203) E seçeneğinde bulunan “neither/nor” yapısı ise bir Correlative Conjunction elemanıdır ve her iki tarafın da aynı gramatik yapıda olması gerekmektedir. (New Methods: 428) Bu değerlendirmenin ardından bize verilen soru metnini incelediğimizde, ilk boşluktan sonra bir tam cümlenin bulunduğunu görürüz: Dolly would live.. Bu durumda A, B ve E seçenekleri kendilerinden sonra ilk boşluk için “tam cümle” almadığından yanlış olmaktadır. Geriye C ve D seçenekleri kalmaktadır. Ancak cümle yapısı Noun Clause yapısından olduğundan (wondered….Dolly), seçenekler içerisinde, bu yapının elemanı olan D seçeneği doğru olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Bu ve benzeri sorularda, ayrıca, “wonder” fiilinin Noun Clause elemanı pozisyonunda “whether” ya da “if” yapılarını doğruladığını unutmayalım. 79
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause elemanları (since/however/ even though/ unless) ile Connec-torlardan (nevertheless) oluşan bir soru tipi ile karşı karşıya bulunduğumuzu görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorular önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek cümlenin anlamını dikkate alırız. Seçeneklerde bulunanlara göre Adverbial Clause elemanları üzerine bir değerlendirme yapacak olursak, önceliği olumlu olması nedeniyle A seçeneğine veririz. (New Methods: 288)Bize verilen cümlede herhangi bir olumsuzluk varsa önceliğimizi D seçeneği alır. (New Methods: 310) E seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümlede zaman kurallarının işlemesi gerekmektedir. (New Methods: 349) Bu değerlendirmelerin ardından cümlemize baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu görürüz. Bu durumda Connector özelliği ağır basan B ve C seçenekleri ilk etapta yanlış seçenekler olur. Bu durumda A, D ve E seçeneklerinin tümü de doğru olabilecektir; zira zaman yapısı her üçüne birden uygundur. Bu durumda cümlenin anlamı önem kazanmaktadır. Bize verilen cümlenin anlamına baktığımızda, “şişmanlık başlıca kalori fazlalığından meydana gelmesine rağmen….” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamı veren yapı ise D seçeneğindeki “even though” yapısıdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
80
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Superlative ve Comparative” elemanlarından oluştuklarını görürüz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğinin klasik olarak sınav İngilizcesinde “more/than” yapısı olarak bir bütün halinde kullanılmaktadır. C seçeneği bu tarz soruların genel doğrusu olarak karşımıza çıkmakta ve kendisinden sonra ya bir “sıfat” ya da bir “sıfat+isim” ile birlikte doğru yanıt olmaktadır. B seçeneği ise A seçeneğine benzer biçimde “the more/ the more” şeklinde kalıp olarak kullanılmaktadır. (New Methods: 420) D seçeneği ise klasik bir “as adj. as” kalıbıdır ve arasına sıfat almaktadır. (New Methods: 433) E seçeneği ise nadir kullanılan bir yapıdır ve “gitgide daha çok” anlamına gelmektedir. Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonunda herhangi bir sıfatın bulunmadığını görürüz. Bu durumda C seçeneği yanlış olmaktadır. Yukarıda belirttiğimiz üzere, boşluğun devamında A, B ve D seçeneklerini doğrulayacak birer “than/ the more” veya “as” kalıplarının bulunmaması bu üç seçeneği yanlışlamaktadır. Bu durumda E seçeneği tek doğru olarak kalmaktadır.Anlamı “gitgide daha fazla insan” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
63
Soru: 81 Unfortunately, adults don’t usually offer early adolescents ________ warm indulgence and social protection than they provided a decade earlier. A) too B) as much C) more 81 D) the same E) such as Soru: 82 All cells, whether they come from animals, plants or bacteria, contain ________ elements in very nearly ________ proportions. A) more / all B) some / more C) any / the most 82 D) the same / the same E) the other / some Soru: 83 Recommendations to reduce cardiovascular disease risk include ________ screening ________ intervention. A) neither / but B) as / as C) such / as 83 D) some / just as E) both / and 81
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Superlative ve Comparative” elemanlarından oluştuklarını görürüz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğinin “too adj. to inf. (too old to play football)” yapısı olduğunu görürüz. Bu seçeneğin doğru yanıt olabilmesi için bize verilen cümlede boşluğun devamında bir “to inf.” bulunmalıdır. B seçeneği klasik bir “as adj. as” kalıbıdır ve arasına sıfat almaktadır. (New Methods: 433) C seçeneği ise klasik olarak sınav İngilizcesinde “more/than” yapısı olarak bir bütün olarak kullanılmaktadır. D ve E seçenekleri bu tarz sorularda “dolgu” malzemesi olarak kullanılan ve genelde yanlış olan iki elemandır. (New Methods: 367) Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen soru cümlesini okuduğumuzda, boşluğun hemen devamında bir sıfatın (warm), biraz ileride de bir “than” formatının bulunduğunu görürüz. Bu yapı bizi doğrudan C seçeneğine götürür. Zira yukarıda belirttiğimiz üzere sınav İngilizcesinde “more/than” şeklinde bir bütün olarak kullanılmaktadır. Bu durumda bu sorunun “more” seçeneğidir. O halde bu soruda doğru yanıt C seçeneği olmaktadır.
82
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraftan oluştuğunu ve klasik bir “Superlative ve Comparative” sorusu olduğunu görürüz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, öncelikle E seçeneğinin bir dolgu seçeneği olduğunu söylememiz gerekmektedir. A ve B seçenekleri klasik olarak sınav İngilizcesinde “more/than” yapısı olarak bir bütün olarak kullanılmaktadır. D seçeneği ise “the more/ the more” şeklinde kalıp olarak kullanılmaktadır. (New Methods: 420) C seçeneği bu tarz soruların genel doğrusu olarak karşımıza çıkmaktadır ve kendisinden sonra ya bir “sıfat” ya da bir “sıfat+isim” ile birlikte doğru yanıt olmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen soru cümlesine baktığımızda, cümlemizde bir “than” yapısının bulunmadığını görürüz ve bu durumda A ve B seçeneklerini yanlış seçenekler olarak işaretleriz. İkinci boşluğun devamında bir sıfatın olmaması nedeniyle C seçeneği de yanlış olmaktadır. E seçeneğini başta “dolgu malzemesi” olarak değerlendirdiğimize göre elimizde sadece D seçeneği kalmakta ve her iki boşluğun ardında bulunan “phrase” yapısı bu seçeneği doğrulamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
83
Seçeneklere baktığımızda, Correlative Conjunction elemanlarından oluşan bir soru olduğunu görürüz. Bilindiği üzere Correlative Conjunction elemanları beraber kullanılan elemanlardır. (New Methods: 428) Seçeneklerde ayrıca bir de “as adj. as”seçeneği bulunmaktadır ki, muhtemelen ilk boğluktn sonra sıfat bulunması durumunda doğru olabilecek seçenektir. (New Methods: 433) Diğer seçenekleri değerlendirdiğimizde, A, C ve D seçeneklerinin yanlış ve teknik açıdan uyumsuz seçenekler olduklarını görürüz. Geriye teknik açıdan doğru olabilecek bir tek E seçeneği kalmaktadır. Bu durumda seçeneklere göre ilk doğru yanıtımızı E seçeneği, eğer E seçeneği yanlışsa doğru yanıt B seçeneği ola-
64
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 84 At room temperature, unsaturated fats, such as those found in oil, are usually liquid, ________ saturated fats, such as those found in butter, are solid. A) whereas B) indeed C) moreover D) whether E) so far as 84 Soru: 85 Japan, which is the world’s second largest market for mobile phones, plans to limit their use ________ growing concern about the impact of electromagnetic radiation on the brain. A) in case of B) as a result of C) in spite of D) by means of E) in terms of 85 Soru: 86 ________ two-thirds of the energy the average person spends in a day supports the body’s metabolic activities. A) Already B) As C) At least 86 D) Such as E) So caktır. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, boşluğun her iki tarafında da ismin bulunduğunu görürüz. Bu durumda doğru yanıt E seçeneği olmaktadır. Bu seçeneği yerleştirdiğimizde, ise cümlenin anlamı “kardiyovaskular rahatsızlığı riskini azaltma tavsiyeleri hem ön tedbir almayı hem de müdahaleyi içermektedir” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 84
Seçeneklere baktığımızda, Noun Clause (whether), Adverbial Clause (whereas) ve Connector yapılarından oluştuklarını görürüz. Bilindiği üzere bu durumda önceliği Noun Clause ve Adverbial Clause yapılarına vererek seçenekleri yerleştiririz. Bu değerlenmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, karmaşık bir metin karşımıza çıkar. Ancak, fazlalıklarından arındırıldığında geriye basit şekliyle şöyle bir metin kalmaktadır: “unsaturated fats are usually liquid, ________ saturated fats are solid” Görüldüğü üzere her iki tarafta birer “tam cümle” ve boşluğun önünde ise bir “virgül” (,) bulunmaktadır. Bu durumda seçeneklerin beşi de kullanılabilecektir. Zira hem Noun Clause elemanı “whether” (New Methods: 203), hem Adverbial Clause elemanı “where as” (New Methods: 316) hem de Connector yapıları (New Methods: 392) virgül’den sonra kullanılabilmektedir. Bu durumda “anlam” Cümlenin anlamında bulunan zıtlık, devreye girecek ve önem kazanacaktır. “saturated/unsaturated” bizi doğru yanıt olarak A seçeneğine götürür. Zira A seçeneğini yerleştirdiğimizde, cümlenin anlamı “doymuş yağlar katıdır, halbuki doymamış yağlar sıvıdır” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
85
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause (in case of/ in spite of) ve Connector yapılarından oluştuklarını görürüz. Bilindiği üzere bu durumda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri yerleştiririz. Bu değerlenmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, boşluğun ortada olduğunu ve “virgül” (,) bulunmadığını görürüz. Boşluğun devamında da bir “phrase” bulunmaktadır. Seçeneklerdeki bütün elemanlar “phrase” alabildiğinden bu sorunun doğru yanıtı ancak anlama müracaat edilerek bulunacaktır. Cümlenin anlamına göz attığımızda, “elektro-manyetik radyasyonun atan etkisinin bir sonucu olarak Japonya cep telefonlarının kullanımını kısıtlamayı düşünmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamı ise B seçeneğindeki “as a result of” elemanı vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
86
Seçeneklere baktığımızda, Adverbial Clause (as/ such as) ve Connector yapılarından oluştuklarını görürüz. Bilindiği üzere bu durumda önceliği Adverbial Clause elemanlarına vererek seçenekleri yerleştiririz. Bu değerlenmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, boşluğun başta bulunduğunu görü-
Murat AĞARI
65
Soru: 87 In his book Beyond Laughter, the psychiatrist Martin Grotjohn claims that ________ an infant begins to smile and laugh, ________ intelligent he is likely to prove. A) the earlier / the more B) the earliest / the most C) earlier / more D) as early / as much 87 E) as early as / the more Soru: 88 If there ________ any delay in getting him to hospital the outcome ________ fatal. A) had been / could have proved B) is / would have proved C) were / will have proved D) has been / is proving E) will be / would prove 88 rüz. Bu durumda, ilk etapta, sanki Connector elemanları başta kullanılmadığından doğru yanıt B seçeneği gibi bir kanı oluşur; ancak metne baktığımızda, soru metninde iki fiilin (spends/ supports) bulunduğunu görürüz. Ancak bunlardan birisi Relative Clause cümlesidir ve aslında cümle şu şekildedir: “________ two-thirds of the energy, which the average person spends in a day, supports the body’s metabolic activities”. Bu durumda iki ayrı yapı ile kullanılan Adverbial Clause yapıları olan B ve D seçenekleri yanlış seçeneklerdir. Geriye kalan seçenekler içerisinde anlam önem kazanmaktadır. Cümlenin anlamına baktığımızda, “ortalama bir insan enerjisinin en azından üçte ikisi vücudun metabolik aktivitelerini destekler” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu durumda, seçeneklerden bu anlamı veren C seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır. 87
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraftan oluştuğunu ve klasik bir “Superlative ve Comparative” sorusu olduğunu görürüz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, teknik olarak uygun olan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira A seçeneği “the more/ the more” yapısında bir comparative seçeneğidir. Bunun dışında B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için her iki boşluktan sonra da bir sıfatın bulunması gerekmektedir. Zira B seçeneğinin her iki tarafı da “Superlative” yapısıdır. (New Methods: 420) C seçeneği ise klasik bir Comparative yapısıdır ve bu seçeneğin doğru olabilmesi için metinde “than” yapısının bulunması gerekmektedir. D seçeneği ise teknik olarak yanlış bir seçenektir; zira burada olması gereken “as adj. as” yapısıdır ve bu yapı tek olarak kullanılmamaktadır. (New Methods: 423) E seçeneği ise ilk boşluk itibariyle teknik açıdan doğru olmakla birlikte, ikinci boşluk itibariyle metinde bir “the more” yapısının daha bulunması gerekmektedir. Bu genel değerlendirmeler ışığında, muhtemel doğru seçeneğin A seçeneği olduğunu söylemek mümkündür. Diğer seçeneklerin doğru yanıt olabilmeleri için metinde karşılıklarının bulunması ya da uyumlu bir yapının olması gerekmektedir. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, B seçeneğini doğrulayacak “sıfatın”, C seçeneğini doğrulayacak bir “than” yapısının, D seçeneğini doğrulayacak “ikinci bir as’in” ve E seçeneğini doğrulayacak bir “the more” yapısının bulunmadığını görürüz. Bu konum, A seçeneğinin bu sorunun tek doğrusu yapmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Cümlenin anlamına baktığımızda, anlamının “bir çocuk ne kadar erken gülmeye başlarsa, o kadar çok zeki olur” şeklinde olduğunu ve bu anlamı A seçeneğinin verdiğini görürüz.
88
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümle başında bir “if” yapısının bulunması bir gerekliliktir. B, C ve E seçenekleri bu şekilde kullanılmaya müsait olmayan yapılardır (New Methods: 170); bu nedenle muhtemel yanlış seçenekler gibi görünmektedirler. D seçeneği ise eğer A seçeneğini doğrulayan bir “if” yapısı cümlede yok ise muhtemel doğru gibi görünmektedir. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, cümle başında bir “if” yapısının bulunduğunu görürüz. Bu durumda doğru yanıtımız, seçenekleri değerlendirirken belirttiğimiz üzere A seçeneğidir.
66
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 89 The use of sweeteners in food manufacturing ________ steadily over the past two decades and ________ no signs of abating. A) would rise / will show B) had risen / would show C) has risen / shows D) would have risen / had shown 89 E) rose / will show Soru: 90 As long as he ______ reasonable care of himself he has every chance of ______ a complete recovery. A) will take / being made B) took / having made C) has taken / having been made D) takes / making 90 E) was taking / having to make
89
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin muhtemel yanlış seçenek olduğunu görürüz. D seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için bize verilen cümlede bir “if” elemanının bulunması gerekmektedir. B seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için bize verilen cümlede yine bir “if” yapısının bulunması, bunun yanında zaman kaymasını gerektirecek bir elemanın olması gerekmektedir. (New Methods: 344) E seçeneği ise zaman uyumsuzluğunu gerektirecek bir yapıda karşımıza çıkmalıdır. Bu değerlendirmeler ışığında muhtemel doğru yanıtın C seçeneği olduğunu söylemek mümkündür. Diğer seçeneklerin doğru yanıt olabilmeleri için cümlede karşılıklarının bulunması gerekmektedir. Bu değerlendirmelerin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlede herhangi bir “if” yapısının ya da zaman uyumsuzluğunu gerektirecek bir durumun bulunmadığını görürüz. Bu durumda geriye sadece C seçeneği kalmaktadır. Bunun dışında cümlede bulunan “over the past two decades” ifadesi süreç bildirmektedir. Bilindiği üzere süreç ifadeleri “present perfect” yapılarla kullanılmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
90
Seçeneklere baktığımızda, çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görmekteyiz. Ancak, bu sorunun ilk tarafı zaman sorusu iken ikinci tarafı “Gerund, Inf. ve Clause kısaltmalarından” oluşmaktadır. Bu nedenle iki taraf birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmek durumundadır. Seçeneklerin ilk tarafına göre bir değerlendirme yapmamız gerektiğinde ilk doğru yanıtımız bir “simple present” yapı olan D seçeneğidir. Eğer D seçeneği yanlış olursa ikinci doğru seçeneğimiz C seçeneği olacak. Cümlede past belirteci olması durumunda ise doğru yanıtımız muhtemelen B seçeneği olacaktır. Bunların dışında kalan iki seçeneğin doğru yanıt olma olasılığı zayıf gibi görünmektedir. Boşluğun ikinci tarafına göre bir değerlendirme yaptığımızda, C, D ve E seçeneklerinin doğru yanıt olabilmeleri için boşluğun ön tarafında bir fiilin olma zorunluluğu bulunmaktadır. (New Methods: 402) A ve D seçenekleri ise benzer nitelikli iki eleman olup birbirlerinden aktiflik ve pasiflik yönüyle ayrılmaktadırlar. Eğer cümlede nesne varsa D seçeneği, yoksa A seçeneğinin doğru olma olasılığı vardır. Bu genel değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, ilk boşluk yönüyle cümlede herhangi bir past belirtecinin olmadığını ve cümlenin bir Adverbial Clause yapısı olduğunu görürüz. Past belirtecinin bulunmaması nedeniyle ilk etapta C ve E seçenekleri yanlış seçeneklerdir. Ayrıca bilindiği üzere “as long as” yapısı çoğunlukla “simple” zamanlarla kullanılmaktadır. (New Methods: 289) Bu durumda doğru yanıt, boşluğun ilk tarafına göre, D seçeneği gibi durmaktadır. Boşluğu diğer tarafına göre bir değerlendirme yapmamız gerekirse, boşluğun hemen önünde bir edat görmekteyiz. Bu edatın varlığı, önlerinde bir fiil ile birlikte kullanılan B, C ve E seçeneklerini yanlışlamaktadır. (New Methods: 404) Geriye A ve E seçenekleri kalmaktadır. Cümlemizde nesnenin bulunması (a complete recovery) pasif seçenek olan A seçeneğini yanlışlamakta ve D seçeneği doğru yanıt olmaktadır. Bu durumda her iki boşluk tarafından da elimizde D seçeneği kalmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
67
Soru: 91 A new book ________ which ________ to give the interested layman an overail picture of modern medicine. A) is being published / will have been designed B) has been published / is designed C) had been published / had designed D) would have been published / was designed E) will have been published / is being designed 91 Soru: 92 Compared with their body size, mammals and birds have much larger brains than ________ . A) are other vertebrates B) that other vertebrates have C) other vertebrates do D) other vertebrates are E) another vertebrate would 92
91
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun çift taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, C seçeneğinin ilk yanlış seçenek olduğunu görürüz. Bilindiği üzere past perfect yapıdaki bir zaman kendisi ile kullanılmamaktadır. (New Methods: 49) A ve E seçenekleri ise birbirlerinin tersi konumda bulunan muhtemel yanlış iki seçenektir. Zira bu iki zaman yapıları birbirleri ile uyumlu değildir. D seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için hem cümlede bir “if” elemanının bulunması hem de “zaman kaymasını gerektirecek bir durumun bulunması” gerekmektedir. (New Methods: 344) Bu durumda muhtemel doğru olarak elimizde sadece B seçeneği kalmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, B seçeneğini yanlışlayacak herhangi bir belirtecin, bir başka deyişle diğer seçenekleri doğrulayacak herhangi bir yapının bulunmadığını görürüz. Bu durumda B seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
92
Seçeneklere baktığımızda, tek taraflı bir zaman sorusu ile karşı karşıya bulunduğumuzu görürüz. Bu durumda seçenekleri değerlendirmemiz gerekecektir. Ancak seçeneklere baktığımızda, bunun tek taraflı bir zaman sorusunun ötesinde kısaltma sorusu olduğunu da görürüz. Zira bize verilen cümlede bir “more/than” yapısı vardır ve bindiği üzere “than” kendisinden sonra bu soruda “tam cümle” almıştır. O halde biz, seçeneklerden “tam cümle” yapısında olanı doğru yanıt olarak işaretlememiz gerekecektir. Seçeneklere baktığımızda, “tam cümle” olarak sadece B ve C seçeneklerinin bulunduğunu görürüz. Bu iki seçenekten fiili uyan B seçeneğidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Bunun dışında ilk elememiz gereken seçenek ise A seçeneğidir. Zira bu seçeneğin formatı soru formatıdır.
68
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 93 Before Alexander Fleming _______ penicillin, a great many people ________ of meningitis. A) has discovered / would die B) discovered / died C) would discover / died D) will discover / have died E) was discovering / were dying 93 Soru: 94 When the new hospital ________ in March, you ________ one of the first patients to be admitted. A) opened / have been B) will open / will be C) has opened / can have been D) is opening / are E) opens / will be 94
93
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, ilk yanlış seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu iki seçenek birbirleri ile uyumlu seçenekler değildir. Eğer bize verilen cümlede geçmiş belirteci yoksa doğru yanıt D seçeneği olacaktır. Bunun dışında kalan seçenekler “past” seçeneklerdir. Eğe bu past seçeneklerden birisi doğru yanıt olacaksa bunu da etindeki bir belirteçten anlamak durumundayız. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, metnin geçmişten bahsettiğini görürüz: Alexander Fleming. Bu durumda A ve D seçenekleri yanlış seçenekler durumundadır. Geriye üç past seçenek kalmaktadır. Biz bu üç past seçenekten birisini doğru yanıt olarak seçmek durumundayız. Bu noktada bize cümlemizdeki “before” zarfı yardımcı olacaktır. Bilindiği üzere “before” yapısı çoğunlukla simple ve perfect zamanlarla kullanılmaktadır. (New Methods: 294) Bu bilgi zaviyesinden past seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin “simple past”, diğerlerinin ise “past continuous” ve “past modal” olduklarını görürüz. Bu durumda sorumuzun doğru yanıtı B seçeneğidir.
94
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir çift taraflı zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, ilk yanlış seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira klasik olarak bir cümlede iki modal elemanı sıklıkla bir arada kullanılmamaktadır. Bunun dışında ikinci muhtemel yanlış seçeneğimiz C seçeneğidir. Zira bu iki yapının bir araya gelmesi zor görünmektedir. Üçüncü olarak A seçeneği üzerine yorum yapmamız gerekecektir. Bilindiği üzere bu zaman yapısı “since” elemanı ile birlikte kullanılmaktadır. (New Methods: 288) Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bunların içerisinde önceliğimiz E seçeneğidir; zira simple zamandır. Bu değerlendirmenin ardından metne baktığımızda, cümlemizin “when”li bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu görürüz. Bilindiği üzere “when”, çoğunlukla simple zamanlarla kullanılan bir Adverbial Clause elmanıdır. (New Methods: 194) Bu durumda elimizde kalan D ve E seçeneklerinden doğru yanıt başta da belirttiğimiz üzere E seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
69
Soru: 95 Don’t take him into the opening room until the anesthetist ________ you to. A) tells B) will tell C) is telling 95 D) can tell E) told Soru: 96 If you had followed the doctor’s advice, you ________ a complete recovery by this time. A) would make B) would have made C) had made 96 D) will make E) were making Soru: 97 ________ she gave up smoking, she has enjoyed the best of health. A) Although B) If C) Since 97 D) For E) When
95
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere göre ilk doğru yanıtımız A seçeneği gibi görünmektedir; zira İngilizce’nin en önemli zamanı konumundadır. Bunun dışında cümlemizde past’a ait bir belirteç varsa doğru yanıt muhtemelen E seçeneği olacaktır. Bunların dışında kalan seçeneklerin doğru yanıt olabilmeleri için cümlede belirtece ihtiyaç duyulacaktır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, cümlemizde herhangi bir geçmiş belirtecinin bulunmadığını görürüz. Bu durumda E seçeneği yanlış olmaktadır. Cümlemiz, “until” ile bağdaşmış bir Adverbial Clause cümlesi olduğuna göre bu eleman göre bir tavır belirlememiz gerekecektir. Bilindiği üzere “until” çoğunlukla simple ve perfect zamanlarla kullanılan bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 294) Bu durumda B, C ve D seçenekleri yanlış olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
96
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun tek taraflı bir zaman sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekleri değerlendirmemiz gerekmektedir. Seçeneklere göre cümlede past’a ait bir belirteç yoksa doğru yanıt D seçeneği gibi görünmektedir. Eğer geçmiş anlamlı bir cümle bize verilmişse, bu durumda doğru yanıtı bulmak için belirtece ihtiyacımız olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından cümlemize müracaat ettiğimizde, cümlemizin “if” yapısı ile kurulmuş bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda bizim için cümledeki zaman önem kazanmaktadır. İlk cümlenin zamanı “past prefect” olduğuna göre devam cümlesinin zamanı “would have/ could have” ya da “might have” yapılarından birisi olmak durumundadır. (New Methods: 339) Bu durumda doğru yanıt seçenekler içerisinden “would have” yanıtıdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
97
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Adverbial Clause sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekleri önemine göre değerlendirmemiz gerekecektir. Seçeneklere baktığımızda, hepsinin önemli Adverbial Clause elemanları olduklarını görürüz. Buna göre eğer cümlede bir olumsuzluk varsa A seçeneği, kurallı zaman yapısını gerektiren bir konum varsa B seçeneği doğru yanıt olacaktır. Boşluk başta olduğu için D seçeneği yanlıştır. Zira “for” elemanı cümle başında “tam cümle” ile kulanılmamaktadır. (New Methods: 304) Eğer cümlede zaman kurgusu ön planda ise E seçeneği, bir sebep kurgusu ön planda ise C seçeneği doğru yanıt olacaktır. Ayrıca C seçeneği “simple past/ present perfect” birlikteliğini de sağlamaktadır. Cümlede bu şekilde bir zaman kurgusu varsa doğru yanıt zorunlu olarak C seçeneği olacaktır. Bu minval üzere metne müracaat ettiğimizde, zaman yapısının “simple past/ present perfect” kurgusunda bulunduğunu görürüz. Bu zaman kurgusu C seçeneğini zorunlu bir yanıt haline getirmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
70
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 98 Millions of children in these Third World countries will suffer and die ________ these infectious diseases remain uncontrolled. A) If B) Unless C) as soon as 98 D) however E) so as Soru: 99 He was advised not to discontinue the medicine ________ this might bring on a recurrence of the complaint. A) so that B) despite C) until 99 D) as E) due to Soru: 100 AIDS is a disease ________ has given rise to much speculation. A) whom B) whose C) what 100 D) which E) who
98
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Adverbial Clause sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekleri önemine göre değerlendirmemiz gerekecektir. Seçeneklere baktığımızda, ilk yanlış seçeneğimiz E seçeneğidir. Zira İngilizce’de bu şekilde kullanılan eksik bir yapı bulunmamaktadır. Belki “so as/ to” şeklinde doğru yanıt olma olasılığı bulunmaktadır. Bunun dışında önem açısından A ve B seçenekleri daha ön planda bulunmaktadır. Eğer zaman yapıları kurala uygun değilse bu kez C veya D seçeneklerinden birisinin doğru olma olasılığı bulunacaktır; ancak bu küçük bir olasılık gibi görünmektedir. Bu değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, zaman yapılarının A ve B seçeneklerine uygun olduğunu görürüz. Bu durumda anlam önem kazanmaktadır. Cümlenin anlamına baktığımızda, “bu bulaşıcı hastalıklar kontolsüz kalırsa milyonlarca çocuk acı çekecek ve ölecek” şeklinde oumsuz bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam da A seçeneğini doğrulamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
99
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir Adverbial Clause sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekleri önemine göre değerlendirmemiz gerekecektir. Seçeneklere baktığımızda, B ve E seçeneklerinin kendilerinden sonra “phrase” alarak kullanıldıklarını (New Methods: 305/ 317), A seçeneğinin devam cümlesinde bir modal yapısı ile doğru yanıt olabileceğini (New Methods: 320), bu elemanlar arasında C seçeneğinin muhtemelen yanlış olacağını ve bunların dışında kalan D seçeneğinin ise ilk etapta muhtemel doğru yanıt olduğunu söylememiz mümkündür. Bu genel değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, devam cümlesinin bir “tam cümle” olduğunu görürüz. Bu durumda ilk etapta B ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. “might” modal yapısı ile kullanım bizi hemen A seçeneğini doğrulamaya götürmektedir. Zira “so that” yapısı modal ile doğru yanıt olarak karşımıza çıkmaktadır. Cümlemizin anlamı da şu şekildedir: “Ona, şikayeti tekrar nüksedebilir diye ilacı kesmemesi tavsiye edildi”. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
100
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun muhtemel bir Noun Clause ya da Relative Clause sorusu olduğu kanısına varırız. Eğer soru metni bir Noun Clause yapısında ise muhtemelen C seçeneği, Relative Clause yapısında ise D veya E seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, boşluğun önünün “tam cümle” olduğunu ve bir ismin bulunduğunu görürüz. Bu durumda soru metni bir Relative Clause cümlesidir. O halde ilk etapta C seçeneği yanlış olmaktadır; zira Noun Clause elemanıdır. Boşluğun önündeki isim (disease) cansız bir isim olduğundan A ve E seçenekleri, boşluğun devamı bir fiil (has given) olduğundan da B seçeneği yanlış olmaktadır. Zira “whose” elemanı Relative Clause yapısında iki ismin arasında kullanılmaktadır. (New Methos: 250)Bu durumda geriye “cansız” ismi açıklayan eleman olarak D seçeneği kalmaktdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
71
Soru: 101 A lot of people want to become surgeons but ________ make the grade. A) few B) not much C) very little 101 D) any E) all Soru: 102 A drug of this kind is ________ dangerous to be sold without a prescription. A) as B) just C) too 102 D) so E) enough Soru: 103 Of all the medicine we have tested, this is obviously ________ effective. A) much B) more C) less 103 D) a little E) the most
101
Seçeneklere baktığımızda, sayı sıfatlarından oluşan bir soru ile karşılaştığımızı görürüz. Bilindiği üzere bu tarz sorularda tekillik çoğulluk ile sayılabilirlik ve sayılamazlık önem kazanmaktadır. Ayrıca son kertede cümlenin anlamı önemlidir. Seçeneklere baktığımızda, B ve C seçeneklerinin sayılamayan elemanlar için sıfat olduklarını, A seçeneğinin ise sayılan elemanlar için kullanıldığını görürüz. D seçeneği ise genellikle soru cümleleri ile olumsuz cümlelerde kullanılmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, cümlenin “öğrencilerden” bahsettiğini görmekteyiz. Bu durumda B ve C seçenekleri sayılamayan sıfatlar olduklarından yanlış seçeneklerdir. Ayrıca cümlemiz olumlu olduğundan D seçeneği yanlış olmaktadır. Geriye A ve E seçenekleri kalmaktadır. Cümlenin anlamına baktığımızda, anlamının “pek çok insan cerrah olmak ister; ancak çok azı derece yapar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
102
Seçeneklere baktığımızda, bir Adverbial Clause elemanı (as) ile bir Connector’un (so) ve kalıp halinde kullanılan “to adj. to inf.” yapısında bir elemanın önem kısmını oluşturduğu bir soru tipi ile karşılaştığımızı görürüz. (New Methods: 433) Bu durumda cümledeki boşluğun önü ve ardı bizim için önemlidir. Metne baktığımızda, boşluğun devamında bir “sıfatın (dangerous)” ve sıfatın devamında “to inf.” yapısının bulunduğunu görürüz. Bu yapı C seçeneğini doğrulamaktadır. Zira C seçeneği “too adj. to inf.” şeklinde kullanılmaktadır. A seçeneği “as adj. as” şeklinde doğru yanıt olabilir. B seçeneği “present perfect” bir yapıda doğru olacaktır. Boşluk bir Connector boşluğu olmadığı için (New Methods: 392) D seçeneği yanlış yanıttır. E seçeneği ise devamında bir sıfat ile değil, aksine sıfattan sonra doğru yanıt olmaktadır: “dangerous enough” gibi… O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
103
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir “Superlative ve Comparative” elemanlarından oluştuklarını görürüz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğinin sayılamayan isimleri niteleyen bir çokluk sıfatı olduğunu ve doğru yanıt olabilmesi için boşluğun devamında sayılamayan bir ismin bulunması gerekmektedir. B ve C seçenekleri ise klasik olarak sınav İngilizcesinde “more/than” ya da “less/than” şeklinde kullanılan yapılar olarak bir bütün olarak kullanılmaktadırlar. D seçeneği de A seçeneğinin aynısıdır ve sayılamayan bir isimle kullanılmaktadır. E seçeneği ise bu tarz soruların genel doğrusu olarak karşımıza çıkmaktadır ve kendisinden sonra ya bir “sıfat” ya da bir “sıfat+isim” ile birlikte doğru yanıt olmaktadır. (New Methods: 425) Bu genel değerlendirmenin ardından bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonunda bir sıfatın (effective) bulunduğunu görürüz. Bu durumda “the most” otomatik doğru olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
72
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 104 The nurse claimed that it wasn’t ________ responsibility but the doctor’s. A) herself B) hers C) theirs 104 D) her E) himself
104
Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun bir pronoun sorusu olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle seçenekleri değerlendirmemiz gerekecektir. Bilindiği üzere A ve E seçenekleri özne ile uyum istemektedir. B ve C seçenekleri tek başlarına kullanılırlarken D seçeneği bir isim ile birlikte kullanıldığında doğru yanıt olmaktadır. (New Methods: 9) Bu genel değerlendirmenin ardından metne müracaat ettiğimizde, boşluğun devamında bir ismin bulunduğunu görürüz. Bu ismin varlığı B ve C seçeneklerini ilk etapta yanlışlamaktadır. Bunun dışında bize verilen soru cümlesinde boşluğun hemen önündeki öznenin “it” olması da A ve E seçeneklerini yanlışlamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı “her responsibility” şeklinde gelmelidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçenğidir.
Murat AĞARI
73
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM CÜMLE TAMAMLAMA SORULARI Son sınav yapısında soru sayısının 12’ye çıkmasıyla önemi daha da artan bir soru tipidir. Eğer arkadaşlarımız vereceğimiz stratejileri iyi uygularlarsa, bu soru tipinin tüm sorularını yanıtlama olanağına sahip olacaklardır. A. Çözüm Metodu Bu tarz soruların iki farklı çeşidi bulunmaktadır: 1. Verilen cümlede clause elemanı bulunan soru yapısı 2. Verilen cümlede clause elemanı bulunmayan soru yapısı Şimdi bu iki yapıyı ayrı ayrı değerlendirelim: 1. Verilen Cümlede Clause Elemanı Bulunan Soru Yapısı Bu yapıda gelen bir soruyu çözmek nispeten kolaydır. Bu tarz soruda, zihnimizi, oluşan yapıya göre şekillendirerek hareket ederiz. Örneğin bize verilen soruda “when” var ise bunun muhtemelen bir Adveraial Clause olduğunu düşünür, zaman uyumu aldığını hatırlar ve bu yapılanma ile şıklara yöneliriz. UYARI Bu tarz sorularda boşluğun başta veya sonda olması önemli değildir. Mühim olan, clasue elemanının kendisidir. Ancak yine de her ikisinin farklı stratejilerinin bulunduğunu unutmayalım. 2. Verilen Cümlede Clause Elemanı Bulunmayan Soru Yapısı Bu yapıda gelen bir soruyu çözmek diğerine nispetle daha zordur. Bu tarz sorularda clause elemanları seçeneklerde gelmektedir. Bu durumda cümle analizi önem kazanmaktadır. Cümleyi analiz ederken, iki yönlü düşünmek durumundayız: a. Boşluk başta ise: Bu durumda biz, öncelikle bize verilen cümlenin zamanını önemseriz. Ayrıca boşluğun hemen önünde bir virgülün olup olmadığı da önem kazanmaktadır. Zira virgülün varlığı kimi yapıları olumsuzlamaktadır. Bu pozisyon daha ziyade Noun Clause ve Adverbial Clause ağırlık olarak gelmektedir.
74
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
b. Boşluk sonda ise: Bu durumda biz, öncelikle diğer yapıda olduğu gibi, bize verilen cümlenin zamanını önemseriz. Ayrıca boşluğun hemen önünde bir virgülün olup olmadığı da önem kazanmaktadır. Zira virgülün varlığı kimi yapıları olumsuzlamaktadır. Bu boşluk ise daha ziyade Adverbial Clause ağırlıklı gelir. Yukarıdaki iki yapının haricinde önemli olan bir diğer nokta ise cümlenin ne ile bittiğidir. Şimdi bunları analiz edelim: 1. Eğer aktif bir fiil ile bitiyorsa Noun Clause olma ihtimali yüksektir. 2. Eğer pasif bir fiil ile bitiyorsa Adverbial Clause veya cümleye karşılık gelen bir Relative Clause olma ihtimali yüksektir. 3. Eğer isim ile bitiyorsa, Relative Clause olma ihtimali yüksektir. 4. Aynı şekilde eğer isim ile bitiyorsa, Relative Clause dışında Adverbial Clause olma ihtimalini gözardı etmemeliyiz. 5. Eğer boşluğun önünde virgül varsa, bir başka deyişle cümle virgülle bitiyorsa, Relative Clause veya Sentence Connector olma ihtimali yüksektir. UYARI: 1 Bu tarz soruları yanıtlamadan önce, kitabımızın şu konularını tekrar gözden geçirerek, hangi elemanlarda zaman uyumu kuralının nasıl işlediğine dikkat edin - Noun Clause - Relative Clause - Adverbial Clause - Sentence Connector - Ever Words UYARI: 2 Bu tarz sorularda nesnenin varlığı ile yokluğunun ve aynı zamanda cümlenin pasif olup olmamasının son derece önemli olduğunu da unutmayalım. Şimdi bu soru tipine örnekler verelim:
Murat AĞARI
75
Soru: 1 Much has been written about theories of knowledge , ________ . A) that philosophical discussions in general threaten empirical research and should therefore be avoided B) though little attention has been given to their implications for empirical research C) unless they can resolve some of the problems faced by social scientists D) whether the status of social science is seriously in doubt E) in case methodology needs to be critical and not merely descriptive 1 Soru: 2 Hungary was founded by peoples of Finno-Ugrian and Asiatic Turkish origin ________ . A) who had moved westward in the early Middle Ages and conquered the native Slavs B) as they were traditionally called “the Magyars” C) so that they could have escaped persecution by their enemies D) even though their leader Arpad united them E) so long as Arpad’s warriors had been a community of free and equal men 2
1
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümleyi iyi analiz etmemiz gerekmektedir. Cümlemizin zamanı present’tır. Ayrıca cümle sonunda bir virgül (,) vardır. O halde seçeneklerden Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Relative Clause ve Adverbial Clause olma ihtimalleri bulunmaktadır. Her ne kadar Adverbial Clause elemanları cümle ortasında çoğunlukla virgül’le ayrılmasa kimi zaman bu şekilde karşımıza çıkabilmektedir. Seçeneklerin zamanlarına baktığımızda, hepsinin present olduğunu görürüz. Bu durumda zamandan eleme imkanımız olmamaktadır. Clause elemanlarına baktığımızda, önemli üç elemanımızın bulunduğunu görürüz. Bunlar A, B ve C seçeneklerinde bulunan “that”, “though” ve “unless” elemanlarıdır. Önceliği “that” yapısına vermemiz gerekmektedir; ancak bilindiği üzere virgül’den sonra “that” kullanılmamaktadır. Bu durumda, bize verilen cümlede modal olmadığından önceliği “though” yapısına vererek seçenekleri okur ve anlamca en uygun olanını buluruz. Bu ilk okuduğumuz B seçeneğidir. Diğer seçenekler yapı itibariyle doğru olsalar anlam olarak yanlış olmaktadırlar. Cümlemizin anlamı “bilgi hakkında çok şey yazılmasına karşın, onun uygulamalarına az önem verilmiştir” şeklindedir. O halde B seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
2
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümleyi iyi analiz etmemiz gerekmektedir. Cümlemizin zamanı past’tır. Bize verilen cümlenin sonunda virgül (,) bulunmaması nedeniyle bu sorunun yanıtı hem Relative Clause hem de Adverbial Clause olabilir. Seçeneklerin zamanlarına baktığımızda, tümünün zamanının uygun olduğunu görürüz. Bu durumda seçenekler arasında bir değerlendirme yapmamız gerekecektir. Seçeneklerden ilk okuyacağımız A seçeneğidir. Zira bu yapı bir Relative Clause yapısıdır. Daha sonra ise Adverbial Clause yapısının en önemli elemanlarından olan B seçeneğindeki “as” yapısını okuruz. C ve D seçeneklerini bu iki yapının ardından okuruz; zira “so that” ve “ even though” yapıları “as” yapısından sonra gelmektedir. Eğer bize verilen cümlede bir olumsuzluk olsaydı, “as” seçeneğinden önce “even though” yapısını okurduk. Bu genel değerlendirmenin ardından A seçeneğini okuduğumuzda, anlam itibariyle uygun olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı “Macaristan, Ortaçağlarda batıya göç etmiş ve Slav milletlerini hakimiyeti altına almış
76
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 3 American interest in the African economy has been recently intensified ________ . A) that many American companies had invested heavily in mining B) even if the Bush administration fully supports the American involvement in Africa C) as a series of articles published in The New York Times last year gave the issue new prominence D) because most American multinationals had recognized that Africa might constitute a threat E) before the United Nations began carrying out a survey country by country 3 Soru: 4 ________ , there is rarely one simple cause. A) Though the result of the incident were devastating B) However closely the boy kept his secret C) Since so many children witness violence within their own family D) When biological factors were also involved E) When young people manifest serious emotional problems 4
Asyalı Türkler ve Fin kökenli insanlar tarafından kurulmuştur” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 3
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görmekteyiz. Bu durumda bize verilen cümleyi iyi analiz etmemiz gerekmektedir. Cümlemizin zamanı present’tır. Bize verilen cümlenin sonunda virgül (,) bulunmaması nedeniyle bu sorunun yanıtı hem Relative Clause hem de Adverbial Clause olabilir. Seçeneklerin zamanlarına baktığımızda, A ve D seçeneklerinin zamanlarının “had V³” yapısından dolayı, E seçeneğinin zamanının ise “before” elemanı zaman uyumu kabul ettiğinden dolayı uymadığını görürüz. O halde geriye B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenekten önceliği C seçeneğine veririz; zira “as” hem öenmli elemandır hem de “even if” yapısının doğru olabilmesi için gerekli olan zıtlık bize verilen cümlede bulunmamaktadır. Bu durumda önce C’den başlayarak kalan iki seçeneği okuruz ve anlam itibariyle doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise “The New York Times gazetesindeki bir dizi makalenin belirtmiş olduğu gibi, Amerika’nın Afrika ekonomisine gösterdiği ilgi yoğunlaşmıştır” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
4
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görmekteyiz. Cümlemizin zamanı present’tır. Bize verilen cümlenin başında virgül (,) bulunması nedeniyle bu sorunun yanıtı muhtemelen Adverbial Clause olacaktır; zira Adverbial Clause elemanları cümle başında kullanıldıklarında virgül’le ayrılmaktadırlar. Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, tümünün Adverbial Clause olduğunu görmekteyiz. Seçeneklerin zamanlarına baktığımızda, B ve D seçeneklerinin zaman itibariyle yanlış olduğu dikkatimizi çeker. Zira “however” ve “when” yapıları zaman uyumunu kabul etmektedir. (New Methos: 386-282) Geriye kalan seçeneklerden A seçeneğinin zamanı past olmasına rağmen, bu seçeneğimizin elemanı olan “though” bu tarz bir zaman uyumsuzluğunu kabul etmektedir. Yani clause elemanının bulunduğu cümle past, karşı cümle present olabilmektedir. (New Methos: 312) Geriye kalan üç seçenek önemli elemandır; ancak biz en çok kullanılan eleman olarak öncelikle E seçeneğinden okumaya başlarız. Daha sonra bize verilen cümlede olumsuzluk bulunmadığı için C seçeneğini okuruz. E seçeneğini okuduğumuzda anlam itibariyle doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı “genç insanlar ciddi duygusal sorunlarla
Murat AĞARI
77
Soru: 5 The Minister emphasized how necessary it was ________ . A) if inflation could have been avoided B) that all institutions should be willing to work with the government to bring down inflation C) as long as private enterprises worked alongside state institutions to ensure prosperity D) if privatization may be desirable and cost-effective E) as, in my opinion, unemployment is the crucial factor 5 Soru: 6 When we stop trying to fit people into a common mold, ________ . A) it should be realized that people develop differently B) their natural talents as well as their limitations became apparent C) people who don’t fit the mold are regarded as stupid D) we’ll be able to produce brighter, more effective citizens E) this should be recognized by educators and parents alike 6
karşılaştığında bunun basit bir sebebi vardır” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 5
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görmekteyiz. Bu durumda bize verilen cümleyi iyi analiz etmemiz gerekmektedir. Cümlemizin zamanı past’tır. Bize verilen cümlenin sonunda virgül (,) bulunmaması ayrıca cümlemizin fiille bitmesi, bizde bu sorunun yanıtının muhtemelen Noun Clause olacağı şeklinde bir kanı uyandırmaktadır. Seçeneklerin zamanlarına baktığımızda, C ve E seçeneklerinin zaman itibariyle yanlış olduğu görülecektir. Geriye kalan üç seçenekten A ve B seçenekleri Noun Clause yapısında doğru olabilir. Eğer bu iki seçenek yanlış olursa, bu kez Adverbial Clause yapısında C seçeneğinin doğru olma olasılığı vardır. Noun Clause yapısına uygun olan A ve B seçeneklerinden önceliği, çok önemli olması hasebiyle B seçeneğine vererek okumamıza başlarız ve B seçeneğinin anlam itibariyle doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı “bakan, enflasyonu sona erdirmek için bütün kurumların enflasyonla mücadelede gönüllü çalışmasının nasıl gerekli olduğunu vurgulamıştır” şeklindedir. O halde doğru yanıt B seçeneğidir.
6
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmeliyiz. Hatırlanacağı üzere “when” her üç clause yapısının elemanı olmasına rağmen, Adverbial Clause yapısında daha önemlidir. En önemli özelliklerinden birisi zaman uyumunu zorunlu kabul etmesidir. Bize verilen cümlenin zamanı present’tır. O halde seçeneklerden past yapıda olanlar her halükarda yanlış olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, A, B ve E seçeneklerinin zaman itibariyle yanlış oldukları farkedilecektir. Geriye kalan C ve D seçeneklerinden anlam itibariyle D seçeneği uymaktadır. Cümlemizin anlamı “ortak bir kalıpta uygun insan yetiştirmeyi bıraktığımızda, daha etkin ve parıltılı vatandaş yetiştirmeye muktedir olacağız” şeklindedir. O halde D seçeneği doğru yanıttır.
78
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 7 Although the colonists enjoyed unusual prosperity at least until 1764, ________ . A) Britain would have attempted to tighten imperial supervision B) the system did, in fact, fit the needs of the new country C) they had nevertheless certain economic grievances D) only the commercial laws have irritated the colonists E) monetary legislation came in too late 7 Soru: 8 ________ if there are no shared activities. A) It is almost impossible to create a sense of community B) Cultural diversity has many advocates C) The problem with relativism is that it has led, almost inevitably, to separatism D) Too many people failed to recognize the dangers of diversity E) This sense of common purpose would have been undermined 8
7
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmeliyiz. Hatırlanacağı üzere “although” Adverbial Clause yapısının önemli elemanlarından birisidir ve zıtlık bildirmektedir. (New Methos: 310) Zaman uyumunu ise kurala bağlıdır; yani cümlenin clause elemanının bulunduğu tarafı past karşı tarafı present olabilmektedir; bunun tersi ise yanlıştır. Bize verilen cümlenin zamanı past olduğuna göre seçeneklerin muhtemelen tümü doğru olabilecektir. Seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin doğru olma olasılığının bulunduğunu görürüz. Ancak yine de biz, zaman itibariyle cümlenin zamanına en uygun olan B, C ve E seçeneklerine bakarız; zira simple past bir yapının kendisi ile kullanılmaya en uygun olan zamanı yine kendisidir. Bu elemenin ardından bu kez bu üç seçeneğin öznelerine bakar ve en uygun öznenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz: colonists/ they. Bu durumda önceliği C seçeneğine vererek okuma eylemine başlarız ve ilk okuduğumuz C seçeneğinin anlam olarak uygun olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise “sömürgeciler sıradışı bir servete sahip olmalarına rağmen, onların yine de ekonomik şikayetleri vardır” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı seçeneğidir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
8
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmeliyiz. Hatırlanacağı üzere “if” elemanı hem Noun Clause hem de Adverbial Clause yapısının elemanıdır; ancak . Adverbial Clause yapısında daha çok karşımıza çıkmaktadır. Boşluğun sonunda bir virgül (,) bulunmaması nedeniyle her iki yapıyı gözeterek bir değerlendirme yapmamız gerekmektedir. Cümlemizin zamanı simple present bir isim cümlesidir. Bu durumda her iki yapıda doğru seçeneğin zamanının present olması bir zorunluluk olmaktadır. Zira clause yapısı present olduğunda karşı cümlenin past olma olasılığı yoktur. Bu minval üzere seçeneklere indiğimizde, D ve E seçeneklerinin zaman itibariyle yanlış olduğunu görürüz. Geriye A, B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bu üç seçeneği incelediğimizde, A seçeneğinin complement’inin, B ve C seçeneklerinin nesnelerinin bulunması, cümlenin bir Noun Clause cümlesi değil, bir Adverbial Clause cümlesi olduğu kanısını bizde uyandırmaktadır. Bu durumda önceliği A veya B seçeneklerinden birine vererek seçenekleri okuruz. Zira B seçeneği simple present bir fiil cümlesi, A seçeneği simple bir isim cümlesi, C seçeneği ise present perfect bir fiil cümlesidir. Bu durumda tercihimizi simple present yapılardan yana kullanmalıyız. Bu bağlamda A seçeneğinin anlam itibariyle doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı “paylaşılan
Murat AĞARI
79
Soru: 9 Though many workers apparently approach the fatigue state by Friday ________. A) workers in factories are usually classed as skilled semi-skilled and unskilled B) the nature of the work performed cannot be overlooked C) it is generally acknowledged that boredom and fatigue are interrelated D) a shorter working week created other problems E) they are able to recover during the weekend rest 9 Soru: 10 ________ when they believe that teachers care about them personally and educationally. A) As a group, these students reached high levels of achievement B) The psychological needs of students cannot be over-estimated C) The learning context should have received as much attention as the students D) Students develop a positive attitude towards school E) There has been a remarkable improvement in student performance 10
eylemler yoksa, toplum bilinci oluşturmak olanaksızdır” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 9
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmeliyiz. Hatırlanacağı üzere “though” Adverbial Clause yapısının önemli elemanlarından birisidir ve zıtlık bildirmektedir. Zaman uyumu ise kurala bağlıdır; yani cümlenin clause elemanının bulunduğu tarafı past karşı tarafı present olabilmektedir; bunun tersi ise yanlıştır. Bize verilen cümlenin zamanı present olduğuna göre seçeneklerden, present olanlar doğru olabilir. Seçeneklere baktığımızda, sadece D seçeneğinin zaman itibariyle yanlış olduğunu görürüz. Geriye kalan dört seçeneği incelediğimizde, zaman yapısına göre şu sıralamayı izlememiz gerektiği kanısına varırız: A, C, B ve E; ancak seçeneklerin öznelerine baktığımızda, ilk okumamız gereken seçenek E seçeneği olacaktır: workers/ they. Bu durumda özne uyumu yönüyle öncelikle E seçeneğini okuyarak seçeneklerimizi elemeye başlarız ve ilk okuduğumuz E seçeneğinin doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı “işçilerin çoğu cumaya kadar yorulmalarına rağmen, onlar hafta sonunda dinlenebilmektedirler” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
10
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmeliyiz. Hatırlanacağı üzere “when” her üç clause yapısının elemanı olmasına rağmen, Adverbial Clause yapısında daha önemlidir. En önemli özelliklerinden birisi zaman uyumunu zorunlu kabul etmesidir. Bize verilen cümlenin zamanı present’tır. O halde seçeneklerden past yapıda olanlar her halükarda yanlış olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, A ve C seçeneklerinin zaman itibariyle yanlış olduğunu görürüz. Geriye kalan seçenekleri sıraladığımızda, öncelikle D seçeneğini, daha sonra E ve C seçeneklerini okuruz. Dikkat edildiğinde D seçeneğinin özne olarak uyduğu görülecektir: students/they. D seçeneğini okuduğumuzda anlam olarak uygun olduğu farkedilecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Cümlemizin anlamı “öğrenciler, öğretmenlerinin kendileriyle ilgilendiğini farkettiklerinde, okula karşı olumlu tavır geliştirirler” şeklindedir.
80
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 11 Novels often deal with characters and actions that give readers an illusion of reality ________ . A) while they were experiencing things that actually happened B) in case it includes among other things, a pict or story and a setting C) whether Dicken’s novals are mostly social novels, depicting life and society in Viction England D) though some of them are predominantly fancifull or fantastic E) if Jane Austen had based her novels on the people and places with which she was familiar 11 Soru: 12 Many linguists advise mastering a vocabulary of two or three thousand words in Chinese ________ . A) before beginning the difficult task of learning the language’s symbols B) when we hear words and expressions from a native speaker C) that one ought to try to write sentences on the basis of the grammer rules D) so a knowledge of reading and writing may have been acquired E) unless one had developed an adequate conversational ability for simple situations 12 11
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen cümleyi incelediğimizde, nesnesinin (characters and actions) bulunduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Ayrıca bize verilen cümlede herhangi bir virgül bulunmamaktadır; bu durumda ise virgül’le kullanılan elemanlar varsa yanlış olacaktır. Cümlemiz bir Adverbial Clause cümlesine benzemektedir. Relative Clause olma durumunda sondaki ismi açıklaması muhtemeldir. Cümlemizin zamanı simple present’tır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, ilk olarak C seçeneğini eleriz. Zira “whether” ya Noun Clause yapısında ya da virgül’den sonra kullanılır. Halbuki bize verilen cümlede Noun Clause yapısı yanlıştır; virgül olmadığından bu seçenek ilk etapta yanlış olmaktadır. Geriye kalan seçeneklerden A ve E seçeneği zaman yapısı olarak yanlış olmaktadır. Muhtemel doğru seçeneğimiz ya B ya da D seçeneklerinden birisi olacaktır. Ancak bu iki seçenekten, sınav İngilizcesinde daha önemli olanı D seçeneğidir. Bu seçeneğin aynı zamanda özne’si uyumludur: Novels/ some of them. Bu durumda öncelikle D seçeneğini okuruz ve anlamının uyumlu olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise şu şekildedir: “Bazıları eğlenceli ve fantastik olmalarına rağmen romanlar çoğunlukla karakter ve eylemleri ele alırlar.” O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
12
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde bulunduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen cümleyi incelediğimizde, nesnesinin (mastering a vocabulary) bulunduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Ayrıca bize verilen cümlede herhangi bir virgül bulunmamaktadır; bu durumda ise virgül’le kullanılan elemanlar varsa yanlış olacaktır. Cümlemiz muhtemel bir Adverbial Clause cümlesine benzemektedir. Relative Clause olması durumunda sondaki ismi açıklaması muhtemeldir. Cümlemizin zamanı ise simple present’tır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, öncelikle D seçeneğini eleriz; zira bu yapı kurallı kullanılmaktadır; ve aynı zamanda zaman yapısı uyumsuzdur. İkinci olarak C seçeneğinin yanlış olduğunu görürüz. C seçeneğine baktığımızda, nesneli bir cümle olduğunu dikkatimizi çeker: sentences/nesne. Bu durumda
Murat AĞARI
81
Soru: 13 Bach brought the art of polyphony to the highest pitch of mastery ________. A) unless his music rose above technical brilliance to achieve intense emotional power B) why Handel’s working life was mostly spent in England where his operas were widely popular C) as his instrumental music contains many of his deeper thoughts D) though, like him, Handal began looking for a new style E) that has ever been achieved or is ever likely to be achieved 13
“that”li cümlemiz Noun Clause elemanıdır. Ancak, ilk yaptığımız analizde bu yapının elemanlarının yanlış olduğunu belirtmiştik. Geriye kalan seçenekleri sıralamaya tabi tuttuğumuzda, önceliği çok kullanılması nedeniyle B seçeneğine, ikinciliği ise yine bir Adverbial Clause olması nedeniyle A seçeneğine veririz. D seçeneğini bir Sentence Connector elemanı olması nedeniyle en sona bırakırız. Anlam itibariyle A seçeneğinin doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise “dilin sembollerini öğrenme gibi zor bir eyleme başlamadan önce dilciler Çince’de 2.000 ya da 3.000 civarında bir kelime hazinesini tavsiye etmektedirler” şeklindedir. O halde bu sorunun doğu yanıtı A seçeneği olmaktadır. 13
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu ve clause elemanlarının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen cümleyi incelediğimizde, nesnesinin (the art of polyphony) bulunduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Ayrıca bize verilen cümlede herhangi bir virgül bulunmamaktadır; bu durumda ise virgül’le kullanılan elemanlar varsa yanlış olacaktır. Cümlemiz bir Adverbial Clause cümlesine benzemektedir. Relative Clause olma durumunda sondaki ismi açıklaması muhtemeldir. Cümlemizin zamanı simple present’tır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, öncelikle B seçeneğine bakarız. Zira bu seçeneğimizin elemanı olan “why” ya Noun Clause yapısında ya da Relative Clause yapısında kullanılmaktadır. Ancak cümle değerlendirmemizde Noun Clause seçeneklerinin yanlış olduğunu belirtmiştik. Bu durumda “why” eğer Noun Clause yapısında kullanılmışsa bu nedenle yanlıştır. Eğer Relative Clause ise bu kez bir sebep ismini (reason) açıklamak durumundadır; bu olmadığına göre B seçeneği yanlış olmaktadır. İkinci olarak ise A seçeneği yanlıştır. Zira A seçeneği zamanını kurala göre almaktadır. Ancak bu zaman kuralı bize verilen cümleye uymamaktadır. Bu nedenle A seçeneği yanlıştır. C seçeneğinin ise zaman yapısı uymamaktadır. Zira esas cümle past olduğunda “as”li cümle past olmak durumundadır. Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bunlardan önceliği Relative Clause yapısı olması nedeniyle E seçeneğine veririz. Eğer bu seçenek anlam itibariyle uymazsa sorumuzun doğru yanıtı D seçeneği olacaktır. E seçeneğini okuduğumuzda anlam itibariyle doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise “Bach, çok sesli müziği başarılacak ya da başarılması muhtemel en yüksek zirveye eriştirmiştir” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
82
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 14 ________ that financial growth is “development” and that this “development” is good for the underdeveloped countries. A) Multinational companies often have negative environmental effects B) The great increase, in recent years, of corporate profits is never taken into account C) Over the years, magazines like tha Economist have prometed the idea D) Globalisation and free trade have undermined the socio-economic structure of the non-industrialised countries E) Self-interest is not the only value for global economic activities 14 Soru: 15 ________ , he would have to face a great deal of criticism from his own party. A) Until people started to forget this rather scandalous affair B) However trivial the matter clearly seemed to you C) Unless he decides to make a public apology for the way he has behaved D) If he were to object to these amendments to the Housing Bill E) As no one’s attention is presently centered upon the budget15 14
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu ve clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen clause elemanına göre davranmamız gerekecektir. Bilindiği üzere “that” hem Noun Clause hem de Relative Clause yapısında önemli elemandır. O halde öncelikle cümlenin yapısının hangi clause yapısında olduğunu bilmemiz gerekmektedir. Bize verilen cümleye baktığımızda, complement’li bir “tam cümle” olduğunu görürüz. O halde bize verilen cümledeki “that” bir Noun Clause “that”idir. Bu durumda seçeneklerdeki herhangi bir cümleye nesne veya complement konumunda yerleşecek bir ana cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, A, C, D ve E seçeneklerinin nesne veya complement’lerinin olduğunu, B seçeneğinin ise pasif olduğunu görürüz. A: negative environmental effects; B: is never taken into account; C: the idea; D: the socio-economic structure; E: the only value. Bu durumda bize verilen cümle Noun Clause yapısında olmasına rağmen, seçeneklerde böyle bir cümlenin karşılığı yok gibi bir konum ortaya çıkmaktadır. Ancak hatırlanacağı üzere “opinion, suggestion, idea ve information” gibi soyut kelimlerin ardından Relative Clause yapısında “that” gelebilmekteydi. Bu durumda “that” cümlesi Noun Clause yapısında olmasına rağmen cümle yapısı Relative Clause yapısındadır. (New Methos: 192) Bahsettiğimiz yapıya uyan kelime ise C seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bize verilen cümle, C seçeneğindeki “idea” ismini açıklamaktadır. Diğer seçenekler bu yapıya uymadıkları için yanlış olmaktadır. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “Yıllar içerisinde The Economist gibi dergiler ‘finansal büyümenin bir gelişme olduğu ve bu gelişmenin az gelişmiş ülkeler için iyi olduğu’ görüşünü dile getirmektedirler.” O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
15
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Ayrıca boşluğun hemen devamında bir virgül (,) bulunmaktadır. Bu durumda bu sorunun bir Adverbial Clause olduğu kanısına varırız. Seçeneklere baktığımızda benzer bir durumla karşılaşırız. Bu durumda bizi cümlemizin zamanı ilgilendirmektedir. Cümlemizin zamanına baktığımızda, “would (past modal)” olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle present seçenekleri eleriz. Buna paralel olarak C ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye A, B ve D seçenekleri kalır. Bilindiği üzere “if” yapısı modal elemanları ile birlikte kullanıldığından önceliği D seçeneğine veririz. Eğer D seçeneği anlam itibariyle uygun değilse ikinci olarak okuyacağımız seçenek ise A seçeneğidir. “However” yapısı çoğunlukla Sentence Connector olarak karşımıza çıktığından bu seçeneği
Murat AĞARI
83
Soru: 16 While man has been learning to control his own environment, ________ . A) they continue to blame each other in much the same way as their fathers had before them B) there would have been as many volunteers as were needed C) such adverse conditions will have to be avoided D) this can only be achieved by the destruction of other environments and this is to be avoided E) his activities have often upset the balance of natural communities of animal and plants16 Soru: 17 ________ which is the media of the national culture. A) A majority of these people are probably of non-Welsh origin. B) Welsh people are deeply attracted to their native tongue C) The Welsh system of education closely resembles that of England D) The Welsh are people of quick intelligence E) In 1955 Cardiff was recognized as the capital of Wales 17
en son olarak okuruz. Anlam itibariyle ikinci okuduğumuz seçeneğin doğru olduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “Toplum, bu skandal olayı unutmaya başlayıncaya kadar kendi partisinde çok eleştiri almak zorunda kalacak.” O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 16
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bu elemana göre bir tavır takınmalıyız. Hatırlanacağı üzere “while” zaman uyumunu kabul eden bir elemandır. (New Methos: 314) Bu nedenle cümlemizin zamanı önem kazanmaktadır. Cümlemizin zamanına baktığımızda, present olduğunu görürüz. Ayrıca cümlenin özne’si “man (insanoğlu)” kelimesidir. Cevap cümlemizin öznesinin bu özne ile uyumlu olması gerekmektedir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, zaman itibariyle B seçeneğinin yanlış olduğunu görmekteyiz. Geriye A, C, D ve E seçenekleri kalmaktadır. Hatırlanacağı üzere cümlemizin özne’si “man (insanoğlu)” kelimesi idi. Geriye kalan seçeneklerden özne’si uyan seçenek ise E seçenğidir. Bu durumda öncelikle E seçeneği okuruz. Eğer E seçeneği yanlışsa, bu durumda zaman itibariyle önemli olan A seçeneğinden başlayarak geriye kalan C ve D seçeneklerini değerlendirmeye alırız. Anlam itibariyle E seçeneğinin uyduğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “İnsanoğlu kendi çevresini kontrol etmeyi öğrenirken, onun eylemleri tabiatın dengesini altüst etmektedir.” O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
17
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bu clause elemanına göre bir pozisyon almalıyız. Hatırlanacağı üzere “which” Relative Clause yapısının önemli elemanıdır ve kendisinden önceki cansız bir ismi açıklamaktadır. (New Methos: 237) Bu durumda doğu cevap olacak seçeneğin sonunda bir cansız ismin bulunması ve cümlenin bu ismin açıklaması muhtemeldir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, seçeneklerde şu isimlerin bulunduğunu görürüz: A: Non-Welsh origin; B: native tongue; C: England Education; D: Welsh people; E: Capital of Wales. Bunların içerisinde cümlenin anlamı ile uyumlu olan seçenek ise B seçeneğidir. Zira “ana dil” milli kültürün merkezi konumundadır. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “Galler insanı, milli külürün merkezi olan ana dillerine derinden bağlıdır.” O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
84
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 18 If an industry is made up of perhaps 10 or 20 firms which agree to restrict competition between themselves, ________ . A) in most countries they are now subject to legal control B) many of these practices have been declared illegal C) such trade practices have been a common feature of the business world D) then we have a monopoly situation E) it might be interesting to look at some of the practices followed in the West 18 Soru: 19 Though the Britain painter Turner had a profound influence on the French impressionists and the German Expressionists, ________ . A) this is because his works are exhibited in a few galleries in Britain B) in output he would have been the most prolific of all painters C) his work remain for the most part little known by the world at large D) it is because he loved and interpreted certain themes from classical mythology E) another great landscape-painter is Gainsborough 19
18
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bu clause elemanına göre bir pozisyon almalıyız. Hatırlanacağı üzere “if” yapısı başta kullanıldığında bir Adverbial Clause elemanıdır ve kendisine has zaman özellikleri taşımaktadır. (New Methos: 337) Buna göre cümlenin zamanı önem arzetmektedir. Cümlemizin zamanına baktığımızda, “simple present” olduğunu görürüz. Bu durumda karşı cümle simple present ya da modal olabilecekir. Bu bakış açısıyla seçeneklere indiğimizde, B, C ve E seçeneklerinin zaman yapısından yanlış olduğunu görmekteyiz. Bu durumda geriye A ve D seçenekleri kalmaktadır. Önceliği fiil cümlesine vererek okuduğumuzda önce D seçeneğini, sonra A seçeneğini okuruz. Anlam itbariyle D seçeneğinin doğru oluğunu görürüz. Cümlemizin anlamı ise şu şekilde olmaktadır: “Eğer bir sanayi, kendi aralarında rekabeti kaldıran 10 ya da 20 firmadan oluşursa, bu durumda biz tekelci bir yapıya sahip oluruz.” O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
19
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bu clause elemanına göre bir pozisyon almalıyız. Hatırlanacağı üzere “though” yapısı zıtlık bildiren bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman uyumu kurala bağlıdır. Ayrıca zıtlık bildiren bir eleman olduğundan cümlenin herhangi bir yerinde bir olumsuzluğun olması gerekmektedir. Bu bağlamda öncelikle cümlemizin zamanına bakmalıyız. Cümlemizin zamanına baktığımızda, “simple past” olduğunu görürüz. Hatırlanacağı üzere “though” yapısının bulunduğu cümle past olduğunda karşı cümle hem past hem de present olabilmekteydi. Bu durumda seçeneklerin muhtemelen tümü doğru yanıt olabilir. Fakat biz önceliğimizi yine past’a veririz; zira cümlenin zamanı past’tır. Bunun yanı sıra cümlenin özne’si önemlidir. Öznemizin “he” olduğunu göz önünde bulundurarak seçeneklere ineriz. Seçeneklere indiğimizde, B seçeneği hariç diğer seçeneklerin present olduklarını görürüz.Ancak B seçeneğinin zamanı “would have” modal yapısıdır. Bu yapı ise genelde “if” cümlelerinde kullanılmaktadır. Bu seçeneği en sona bırakarak diğer seçenekleri değerlendirmeye alırız. Cümlemizde “though” yapısı bulunduğundan, öncelikle zıtlığı dikkate alırız. Bu zıtlık nedeniyle A ve D seçeneklerinin yanlış olduğunu söylemek mümkündür. Zira “because” zıtlık değil, paralellik bildirmektedir. Geriye kalan iki seçenekten özne’si uyan C seçeneğidir. Cümleye zıtlığı ise “little” ifadesi katmaktadır. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “İngiliz ressam Turner’ın Almanlar ve Fransızlar üzerinde çok derin bir tesiri bulunmasına rağmen, onun çalışmaları dünyanın pek çok yerinde çok az bilinmektedir.” O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
85
Soru: 20 ________ , it is equally true that the cannot live without it. A) Since a large percentage of the human race still lives in very small peasant communities B) While it is true that man cannot live by bread alone C) Although a worker has the right to go on strike D) However loyal he had been to us E) In case every survivor needs urgent medical care 20 Soru: 21 I wished I hadn't given him a job in the firm ________. A) although he is less efficient than I once assumed B) unless he makes a big effort to prove he can be useful C) wherever a suitable vacancy may occur D) if he came so early every day E) when I saw him behaving in such an irresponsible manner 21
20
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta bulunduğunu, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görmekteyiz Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Cümlemizin hemen önünde bulunan virgül (,) bu cümlenin bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu göstermektedir. Cümlemizin zamanı “simple present”, özne’si ise “it” pronoun’udur. Bu değerlendirmenin ardından üzere seçeneklere indiğimizde, öncelikle zaman yapısı itibariyle D seçeneğinin yanlış olduğu kanaatine varırız. Geriye kalan seçenekleri önem sıralamasına göre “since”, “while”, “although” ve “in case” şeklinde okuruz. Eğer bir zıtlık dikkatimizi çekerse önceliği “although” yapısına veririz. Ancak bize verilen cümlede bir zıtlık bulunmadığı için bu önceliği kullanamayız. Son olarak cümlelerin özne’sine bakarız ve ilk olarak özne’si uyan B seçeneğini okuruz. Eğer anlam olarak bu seçenek yanlış olursa önce A seçeneğini, ardından C seçeneğini okuruz. Ancak bu iki seçeneği okumaya gerek kalmadan B seçeneğinin doğru olduğunu görürüz. Zira B seçeneği anlam olarak uymaktadır. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “İnsanın yalnız ekmekle yaşayamayacağı doğruyken, onsuz yaşayamayacağı doğrudur.” O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
21
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, doğru yanıt olacak cümle eğer sondaki ismi açıklayacaksa bir Relative Clause yapısı, bunun haricinde bir şey ise Adverbial Clause olması muhtemeldir. Bu durumda cümlenin zamanı bizim için önemli olmaktadır. Cümlemizin zamanına baktığımızda, “had V³” yapısında olduğunu görürüz. Bilindiği üzere bu zaman yapısı istisnalar dışında ya “simple past” veya “if” cümlesinde perfect modallar ile kullanılmaktadır. (New Methods: 52) Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, tümüyle Adverbial Clause elemanlarından oluştuklarını görürüz. Bu durumda zaman yapısını dikkate alarak elemelerimizi gerçekleştiririz. Bize verilen esas cümle past bir yapıda olduğundan clause cümlesinin present olmak gibi bir lüksü bulunmamaktadır. Bu durumda present seçenek varsa yanlış olacaktır; o halde A, B ve C seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bilindiği üzere D seçeneğinde bulunan “if” yapısı kurallı zaman uyumu almaktadır. (New Methods: 420) Bir başka deyişle D seçeneğinin doğru yanıt olabilmesi için cümlenin past modal yapısında gelmesi gerekmektedir: would/could/might. Bu durumda geriye sadece E seçeneği kalmaktadır ki, bize verilen cümleyi uygun bir şekilde tamamlamaktadır. Cümlemizin anlamı ise şöyledir: “Onu saygısız bir şekilde davranırken gördüğümde “keşke onu işe almasaydım” diye içimden geçirdim.” O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
86
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 22 Unless the northern part of the country gets some rain soon ________ . A) the plants hadn’t run so effectively B) cotton would not have been a suitable crop for the area C) they have already started to irrigate the rice fields D) it seems that the new dam is not very efficient E) there'll be a poor fruit crop this year 22 Soru: 23 ________ not even his wife will be allowed to visit him. A) Before the results of the tests had come through B) Although the surgeon was unwilling to operate for a week C) As long as the patient started to recover D) Despite the fact that he proved allergic to certain medicines E) While he remains in the intensive care unit 23
22
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu, clause elemanının cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda elimizdeki clause elemanına göre bir tavır belirlemeliyiz. Bilindiği üzere “unless” yapısı “if” yapısının özelliklerini taşıyan ama anlamı olumsuz olan bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 349) Zaman uyumu kurala bağlı olan elemanımızda, eğer cümlenin unless’li tarafı simple present olursa, karşı cümle ya bir simple present cümle ya da “will/can” veya “may” modallarından birisi olmak durumundaydı. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, A, B ve C seçeneklerinin zaman yapısı açısından yanlış olduğunu görmekteyiz. Geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu yapıda önceliğimizi, varsa, modal’lı seçenek almaktadır. (New Methods: 368) O halde önceliği E seçeneğine vererek cümlemize anlam veririz. Kaba hatları ile cümlemizin anlamı şu şekildedir: “Ülkenin kuzey kesimleri yeterince yağış almazsa, bu yıl hasat az olacak.” O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
23
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, bu yapı bir Adverbial Clause yapısına uygun görünmektedir. Cümlemizin zamanı ise present bir modal’dır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, tahmin etmiş olduğumuz üzere, Adverbial Clause elemanlarından oluştuğunu görürüz. Bu durumda cümlenin zamanının present olduğunu unutmayarak seçenekleri değerlendirmeye başlarız. Bu durumda A ve C seçenekleri zaman yapısı açısıından uyumsuz gözükmektedir. Geriye B, D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu üç seçenekten önceliği E seçeneğine vererek anlam vermeye gayret ederiz. Önceliği E seçeneğine vermemizin sebebi ise B ve D seçeneklerinin zıtlık bildirmeleri nedeniyledir. Eğer bize verilen cümlede olumsuzluk bulunsaydı, bu kez önceliği bu iki seçeneğe verecektik. Bunun yanısıra B ve D seçeneklerinin zaman uyumlarının Noun Clause yapısındaki gibi olduğunu unutmayalım. E seçeneğini okuyarak cümlemize anlam verdiğimizde, anlamının “yoğun bakım ünitesindeyken karısının bile ziyaretine izin verilmedi” şeklinde olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
87
Soru: 24 So long as certain countries continue to shelter terrorists ________ . A) the hope of preserving international security was sheltered B) the United Nations should have taken suitable action against them C) the government had taken the matter to the Helsinki Conference D) the chances of eradicating terrorism unfortunately remain silent E) their aims would have been publicly condemned throughout the West 24 Soru: 25 As unemployment is currently a major social issue, ________. A) the strikes have really crippled the industry and, consequently, the export of manufactured goods has come to a standstill B) the measures introduced had little effect on the improvement of the country's economic performance C) its worst economic effects have been partly softened by the government's introduction of unemployment compensation D) the economic prospect was far from encouraging E) people are not working as hard as their belief in the work ethic indicates that they should be 25
24
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda elimizdeki clause elemanına göre bir tavır belirlemeliyiz. Bilindiği üzere “so long as” yapısı zaman uyumunu isteyen bir yapısıdır. (New Methods: 289) Cümlemizin zamanı present olduğunua göre past seçeneklerin yanlış olacağını düşünerek seçenekleri değerlendirmeye alırız. Seçeneklere baktığımızda, A, B, C ve E seçeneklerinin zaman yapısı itibariyle yanlış olduklarını görürüz. Geriye sadece D seçeneği kalmaktadır ve bu seçenek sorumuzun doğru yanıtını oluşturmaktadır. Bu seçeneğe göre cümlemize anlam verdiğimizde, anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Bir takım ülkeler, teröristleri barındırmayı sürdürdükçe terörizmin üstesinden gelme düşüncesi sessizliğini sürdürecek.” O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
25
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda elimizdeki clause elemanına göre bir tavır belirlemeliyiz. Bilindiği üzere “as” dört kullanımı olan bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 298) Ancak bize verilen clause cümlesinin zamanı present olduğundan doğru seçeneğin zamanı present olma zorunluluğu bulunmaktadır. Bu duruma göre seçeneklere müracaat ettiğimizde, A ve D seçeneklerinin zaman yapısı itibariyle uyumsuz olduğunu görmekteyiz. Geriye kalan seçenekler birbirlerine benzemektedir. Bu durumda önceliği özne yapısı uyan varsa ona vermek gerekecektir. Cümlemizin özne’si “unemployement/işsizlik” olduğundan, C seçeneğinin özne’si ile uyum arzetmektedir. Zira “onun olumsuz etkileri”nden kasıt doğal olarak “unemployement/işsizlik” olabilir. Bu değerlendirmenin ardından önceliği C seçeneğine vererek cümlemize anlam verdiğimizde, kabaca anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “İşsizlik şu anda önemli bir sosyal sorun olduğundan onun kötü ekonomik etkileri, hükümet tarafından uygulanan işsizlik ödeneği ile kısmen yumuşatılmaktadır.” O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
88
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 26 Before the national Health Service Act came into force in 1948 in England, ________. A) the funding of hospitals was a major issue in home politics B) there have been angry debates about the necessity for it C) these people aren't able to afford medical advice D) everyone realised that these were all, fundamentally, political issues E) London traffic has been driven by mental handicapped drivers 26 Soru: 27 The helicopter has the ability to climb vertically, ________. A) even though the winds were blowing at gale force B) if it can takes off in a very restricted space C) which, in certain circumstances, is its main advantage over other types of aircraft D) whenever the pilot felt himself obliged to make a forced landing E) if the cost of its upkeep hadn't been a heavy burden on the budget 27
26
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda elimizdeki clause elemanına göre bir tavır belirlemeliyiz. Bilindiği üzere “before” zaman uyumu kabul eden bir yapıdır. (New Methods: 294) Bu nedenle seçeneklerde bulunan present yapılar yanlış olacaktır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, zaman yapısı itibariyle B, C ve E seçeneklerinin yanlış olduğunu görmekteyiz. Geriye A ve D seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçeneğin öznelerine baktığımızda, E seçeneğinde bir önceki cümleye gönderme yapan bir “these” özne’sinin bulunduğunu görürüz. Bize verilen cümlede bu özneyi karşılayacak herhangi bir çoğul unsur bulunmamaktadır. Bu durumda önceliği A seçeneğine vererek anlam vermeye çalışırız. A seçeneğine göre bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının kabaca şu şekilde olduğunu görürüz: “İngiltere’de Milli Sağlık Servisi 1948 yılında devreye girmeden önce hastanelerin mali konumu ülke için önemli bir sorundu.” O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır.
27
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, bu yapı, boşluğunu hemen önünde bulunan virgül nedeniyle Relative Clause yapısına benzemektedir. Zira hem Noun Clause hem de Adverbial Clause yapısında cümle ortasında virgül (,) kullanılmamakta; bu durum ancak Adverbial Clause yapısında istisna olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda varsa Relative Clause seçeneği bizce öncül olacaktır. Eğer bir Reative Clause seçeneği, yoksa zaman itibariyle uygun olan bir Adverbial seçeneği doğru olacaktır. Bu durumda öncelikle seçeneklerde bir Relative Clause elemanının bulunup bulunmadığına bakmamız gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, C seçeneğinin bir Relative Clause elemanı, diğerlerinin ise Adverbial Clause elemanları olduğunu görmekteyiz. Bu konumda öncelikle C seçeneğini okuruz. Eğer C seçeneği yanlış olursa bu kez diğer Adverbial Clause seçeneklerine bakar ve zaman yapısına dikkat ederiz. C seçeneğini dikkate alarak bir anlam vermemiz gerektiğinde, kabaca karşımıza şöyle bir anlam çıkmaktadır: “Helikopter dik tırmanma özelliğine sahiptir; ki bu durum diğer hava taşıtlarına nazaran onun başlıca avantajıdır.” Görüldüğü üzere bu anlam doğrudur ve bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
89
Soru: 28 I suggest you finish all the work by noon ________. A) whenever there happened to be an important match on the television B) why you want to go to the lake for a swim C) whether you demanded an increase in your wages D) however impossible it was E) so that you can take the afternoon off 28 Soru: 29 I would require a number of people in this company to take early retirement, ________. A) until the affair is forgotten B) since I have the authority to do so C) that such a scandal had really happened D) were I in full charge E) even if I had been fully informed of matters well in advance 29 28
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, bu yapı Noun Clause yapısı değildir; zira cümlenin nesnesi vardır: all work. Eğer Relative Clause yapısında bir cümle ise boşluğun önündeki zaman ismini açıklayacağından bir “when” cümlesi ile devam etmesi uygundur. Bunun haricinde zaman yapısı ile birlikte değerlendirlecek bir Adverbial Clause yapısının doğru olma olasılığı bulunmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, ilk elenen seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira cümlemiz bir Noun Clause yapısı değildir. Eğer bu yapı bir Relative Clause cümlesi ise bu durumda boşluğun önünde sebep bildiren bir ismin olması gerekmektedir. Bu olmadığını göre B seçeneği yanlış olmaktadır. İkinci eleyeceğimiz seçenek ise C seçeneğidir. Bilindiği üzere “whether” elemanının iki kullanımı bulunmaktadır. (New Methods: 203) Bunlardan birisi Noun Clause yapısındaki, diğeri ise virgül’den sonraki kullanımıdır. Başta Noun Clause yapısının nesne varlığı dolayısıyla yanlış olduğunu söylemiştik. Geriye sadece virgül’den sonraki kullanımı kalmaktadır. Bize verilen cümlede virgül olmadığı için bu kullanımı yanlıştır. O halde C seçeneği her iki kullanım yönüyle yanlış olmaktadır. Geriye A, D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu üç seçenekten önceliği E seçeneğine vererek anlam vermeye başlarız. Zira seçeneğinin özne’si bize verilen cümleye uymaktadır. E seçeneğine okuduğumuzda kabaca anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Öğleden sonran boşalsın diye öğleye kadar bütün işleri bitirmeni tavsiye ederim.” O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
29
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi son derece önemli olmaktadır. Genel hatları ile değerlendirdiğimizde, bu yapı Noun Clause yapısı değildir; zira cümlede bir virgül (,) bulunmaktadır. O halde C seçeneği hemen yanlış olur. Zira virgül’den sonra kullanılan “that” seçeneği yanlış olmaktadır. Virgül dolayısıyla öncelik Relative Clause elemanlarının olmaktadır. Eğer Relative Clause elemanı seçeneklerde yoksa, bu durumda, istisna kabilinden Adverbial Clause seçeneği doğru olabilecektir. Bu arada cümlemizin zamanının past bir modal (would) olduğunu unutmayalım. Bu modal yapısı Adverbial Clause yapısında hatırımıza “if” ve “unless” seçeneklerini getirmektedir. Seçeneklerde olması durumunda bu iki elemana öncelik tanırız. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, ilk elediğimiz seçeneğin C seçeneği olduğunu daha önce belirtmiştik. Geriye kalan seçeneklere baktığımızda, tümünün Adverbial Clause elemanlarından oluştuğunu görürüz. Bunların içerisinden bizde önceliği D seçeneği almaktadır. Zira bu seçenek bir “if” yapısıdır ve karşı cümleyi
90
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 30 ________ as if surgery may be unnecessary. A) They had already explained B) In the light of the latest report, it looks C) The doctor might have decided D) According to the final tests one can conclude E) The patient was encouraged 30 Soru: 31 There are seasons of plentiful water and others of scarcity ________. A) when water has to be used sparingly B) though irrigation schemes were introduced C) since these outlets are designed to deliver supplies of water automatically D) where traditional methods of irrigation still remain in use E) so flow irrigation is best suited to a flat countryside 31 modal (would/could/might) olarak almak zorundadır. Bize verilen cümlenin zamanının modal olması dolayısıyla önceliği bu seçenek almaktadır.Eğer bu seçenek uymazsa, bu kez okuyacağımız ikinci seçenek ise B seçeneği olacaktır. D seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, kaba hatları ile anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Eğer ben tam sorumlu olsam, bu şirketteki pek çok insanı erken emekli ederim.” Anlam olarak D seçeneğinin uygun olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
30
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda elimizdeki clause elemanına göre bir tavır belirlemeliyiz. Bilindiği üzere “as if” yapısı “mış gibi” anlamına gelen ve zaman uyumu Noun Clause yapısına benzeyen bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 336) Bize verilen cümlenin zamanı present modal olduğuna göre seçeneklerdeki past yapılar otomatik olarak yanlış olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, A, C ve E seçeneklerinin zaman yapısı itibariyle past olmalarından dolayı yanlış olduğuna karar veririz. Geriye B ve D seçenekleri kalmaktadır. Bu durumda her iki seçeneği anlam olarak doğrulamaya çalışırız. Ancak bunu yapmadan önce B seçeneğindeki “look” fiilinin anlamının daha ziyade Adverbial Clause kullanımına, D seçeneğindeki “conclud” fiilinin anlamının Noun Clause yapısına uygun olduğunu, bir başka deyişle çoğunlukla bu şekilde kullanıldığını unutmayalım. Bu bağlamda önceliği B seçeneğine vererek kabaca bir anlam verdiğimizde, anlamın şu şekilde olduğunu görürüz: “Son rapora göre, ameliyata gerek yokmuş gibi görünüyor.” O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
31
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda bulunduğunu, clause elemanlarının seçeneklere olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Soru cümlesine baktığımızda, cümlemizin complement’li bir isim cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda seçeneklere varsa Noun Clause elemanları yanlış olacaktır. Eğer Relative Clause elemanları varsa bu durumda “season” kelimesini açıklayacak bir “when” cümlesi doğru yanıt olabilir. Aksi durumda Adverbial Clause yapısında bir eleman varsa, bu durumda cümlemizin zamanı ve teknik bir takım kriterler önem kazanmaktadır. Esas cümlemizin zamanı present olduğundan seçeneklerdeki past zamanlar doğru yanıt olabilecektir. Seçeneklere baktığımzda A seçeneğinin hem Relative hem de Adverbial Clause elemanı olarak doğru olabileceğini görürüz. Bunun dışında B seçeneğinde bulunan “though” yapısı bir olumsuzluk olması durumunda öncül olan bir elemandır. C seçeneği ise parallelik bildirdiğinden A seçeneğinden sonra okuyacağımız ikinci önemli elemandır. Bu üç elemanın anlam itibariyle yanlış olması durumunda D ve E seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. Cümlemizin anlamın baktığımızda, “suyun bol bol bulunduğu ve bunun tersine az bulunduğu mevsimler vardır; bu yüzden kırsal alanlarda serpme sulama tarzı en uygun sulama metodudur” şeklinde bir anlamının
Murat AĞARI
91
Soru: 32 More attention is being given to improved efficiency in the use of fuel ________. A) because they cause environmental pollution B) if prices continue to rise at this rate C) as the cost of fuel increases D) whether cleaner methods are forthcoming E) which should have been discovered earlier 32 Soru: 33 After take-off, the pilot of an aircraft is often given a course to steer ________. A) though the air traffic control officer will still be using field glasses B) whether the weather conditions were suitable or not C) since he will be watched no direct visual means from the control tower unless there is fog D) until a specific reporting point or height is reached E) so long as the landing gear retracts correctly 33 bulunduğunu görürüz. Bu durumda en son okuyacağımız E seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır. Diğer seçenekler hem özne hem de anlam itibariyle bize verilen soru metni ile uyum göstermemektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 32
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının seçeneklere olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Soru cümlesine baktığımızda, cümlemizin pasif yapıda bir soru cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause yapıları yanlış olacaktır. Eğer Relative Clause yapısında ise boşuğun önünde bulunan “use of fuel” terkibini açıklaması muhtemeldir. Adverbial Clause seçeneklerinin bulunması durumunda ise cümlemizin zamanı önem kazanmaktadır. Cümlemizin zamanına baktığımızda, Esas cümlemizin zamanı present olduğundan seçeneklerdeki past zamanlar doğru yanıt olabilecektir. Seçeneklere baktığımızda, yanlış olacak ilk seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira, bilindiği üzere “whether” yapısının iki kullanımı bulunmaktadır: Bunlardan ilki olan Noun Clause kullanımı cümlemiz pasif olduğu için, diğeri ise bir virgül’den (,) sonra kullanıldığı için yanlıştır. (New Methods: 203) Yanlış olan ikinci seçeneğimiz ise B seçeneğidir. Zira bilindiği üzere “if” yapısının zaman kalıpları bize verilen cümle ile uyuşmamaktadır. Bu durumda ilk okuyacağımız seçenek bir Relative Clause elemanı olan E seçeneğidir. Eğer E seçeneği anlam olarak yanlış olursa bu durumda paralellik bildiren iki seçenekten önceliği C’ye vererek A seçeneğini okuruz. Öncelikle E seçeneğini okuduğumuzda anlam olarak yanlış olduğunu görürüz. Zira cümlenin anlamı kaba hatları ile “yakıt fiyatları arttığından dolayı yakıt kullanımında geliştirilmiş etkinliğe daha fazla önem verilmektedir” şeklindedir. Bu durumda ikinci okuyacağımız C seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
33
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Soru cümlesine baktığımızda, cümlemizin mastar ile sona ermiş pasif bir cümle olduğunu görürüz. Bu durumda öncelikle Noun Clause elemanlarının doğru yanıt olabileceğini düşünürüz. Bu durumda isimle bitmemiş olması muhtemel olarak varsa Relative Clause elemanlarının yanlış olduğu sonucunu bize verecektir. Eğer seçeneklerde Adverbial Clause elemanları varsa bu durumda cümlemizin zamanı ve bir takım teknik özellikler önem kazanacaktır. Seçeneklere baktığımızda, ilk okumamız gereken seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Eğer B seçeneği yanlışsa bu durumda önceliği paralellik arzedenlere vermek koşuluyla diğer elemanları okumaya başlarız. Öncelikle B seçeneğini okuduğumuzda B seçeneğinin teknik olarak
92
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 34 Why didn’t remind him ________? A) not to have overlooked the possibility of a breakdown in the electric circuit B) having stabilized the pressure to a reasonable extent C) to check the temperature of the solution at regular intervals D) the printer will be checked for compatibility with the microcomputer E) to have got rid of all outdated equipment 34
Soru: 35 The collapse of a British company developing genetically engineered vaccines in plants has raised fears ________. A) why the public has shown sp much hostility to genetically modified plants B) that medical biotechnology may also be adversely affected C) if industry analysists had been intimidated by rival companies D) unless all such plants are grown in glass houses and not in open fields E) though it failed to raise adequate funds to finance the next stage of its vaccine development programme 35 yanlış olduğunu görürüz. Zira bize verilen cümle boşluğu bir Noun Clause boşluğu olmasına rağmen seçeneklerdeki “whether” elemanı virgül’den (,) sonra gelen klasik kullanımdır. Bu durumda diğer dört seçeneğe bakmamız gerekmektedir. Bu dört seçenek içerisinde önceliği bize verilen cümlede zıtlık olmaması nedeniyle C seçeneğine verir, daha sonra D seçeneğini okuruz. Eğer bu iki seçenek yanlış olursa bu durumda A veya E seçeneğinden birisinin doğru olma olasılığı ortaya çıkacaktır. Cümlemizin anlamını irdelediğimizde, “kalkıştan sonra pilota, spesifik rapor gelinceye kadar takip etmesi için izleyeceği güzergahı gösteren bir rapor verilir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu durumda bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da anlamları uyumsuzluk göstermektedir. 34
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise kısaltma şeklinde seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin doğru analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen esas cümleye baktığımızda, zamanının past olduğunu ve aynı zamanda fiille bittiğini görürüz. Bu durumda muhtemelen bir Noun Clause yapısının söz konusu olduğunu düşünmek durumundayız. Bu soru ile ilgili olarak fiilin devamında bir “him” nesnesinin bulunduğunu görmekteyiz Bu unsuru göz önüne alarak seçeneklere indiğimizde, seçeneklerde herhangi bir clause elemanının bulunmadığı dikkatimizi çekecektir. Bu durum, seçeneklerin kısaltma olduğunu hatırımıza getirmelidir. Bu konumda öncelikle yanlış olan seçeneğimiz D seçeneğidir; zira D seçeneği “tam cümle”dir, bu nedenle Noun Clause yapısındaki “that” cümlesinin kısaltması gibi görünmektedir. Ancak bilindiği üzere bu kısaltma doğrudan fiilin izlendiği durumlarda yapılmaktadır. (New Methods: 220) Fiil ile “kimi nesnesi” arasına giren “him” zamiri bu kısaltmayı bozmaktadır. İkinci olarak eleyeceğimiz seçenek ise B seçeneğidir. Zira nesne zamirlerinden sonra sadece “to infinitive” yapısı gelmektedir. Bu nedenle B seçeneği yanlış olmaktadır. Geriye A, C ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu seçeneklerden A ve E seçenekleri iki eylemin farklı zamanlı kullanımları iken C seçeneği iki eylemin eş zamanlı kullanımıdır. (New Methods: 407) Biz önceliği eş zamanlı kullanım olan C seçeneğine vererek cümlemize anlam veririz ve cümlemizin anlamının “ona, çözeltinin sıcaklığını düzenli aralıklarla kontrol etmesini niye söylemedin?” şeklinde olduğunu görürüz. Bu durumda C seçeneğinin anlamı uygun olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı ilk okuduğumuz seçenek olan C seçeneğidir.
35
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Soru cümlesine baktığımızda, cümlemizin nesneli (fears) bir fiil cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause elemanları yan-
Murat AĞARI
93
Soru: 36 ________, because there was a shortage of coal for smelting. A) In Japan, steel expansion has been subsidized for several years B) Italy has only every limited supplies of iron are C) In Sweden, steel-making on a large scale developed late D) French reserves are among the best in Europe as regards quantity E) Stimulated by the rapid growth of the railways, the iron and steel industry expanded rapidly in Russia 36
lış olacaktır. Eğer seçeneklerde Relative Clause elemanları varsa bu durumda boşluğun önündeki isim olan “fears” kelimesini açıklaması gerekmektedir. Geriye Adverbial Clause elemanları kalmaktadır ki, bu elemanlar için önemli olan cümlenin zamanı ve ayrıca bir takım teknik özelliklerdir. Cümlemin zamanına baktığımızda, present olduğunu görürüz. Bu durumda seçeneklerdeki clause cümlesi hem past hem de present olabilecektir. Seçeneklere baktığımızda, ilk elenecek seçenek olarak karşımıza A seçeneği çıkmaktadır. Zira bu seçenekteki “why” elemanı hem Noun Clause hem de Relative Clause yapısında kullanılmaktadır. Bize verilen cümlenin nesnesi bulunduğundan Noun Clause yönüyle, boşluğun önünde bir sebep ismi (reason) bulunmadığından ise Relative Clause yönüyle yanlış olmaktadır. İkinci yanlış seçeneğimiz ise B seçeneğidir. Zira bu seçenekte bulunan “that” cümlesine baktığımızda, pasif olması nedeniyle “tam cümle” olduğu kanısına varırız. Bu durumda bu seçenek bir Noun Clause yapısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak başta belirttiğimiz üzere, cümlenin nesnesi bulunduğundan Noun Clause seçenekleri yanlış olmaktadır. Bu nedenle B seçeneği teknik olarak yanlış bir seçenektir. Geriye C, D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bilindiği üzere C ve D seçenekleri belirli zaman kuralları çerçevesinde hareket eden yapılardır ve her iki yapı karşı cümlesinde “present perfect” bir zaman kalıbı ile birlikte kullanılmamaktadır. Bu nedenle bu iki seçenek yanlış olmaktadır. Geriye sadece E seçeneği kalmaktadır ve bu seçenek doğru olmak zorundadır. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “aşı geliştirme programının bir sonraki aşamasını finanse etmek için yeterli fonu karşılamada başarısız olmasına rağmen bitkilerde kullanılan genetik aşıyı üreten İngiliz şirketinin çökmesi bir korku doğurmuştur” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz ve bu anlam doğrudur. O halde doğru yanıt hangisi olmalıdır. Bu aşamada devreye şu bilgi girmektedir: Kimi kelimeler (suggestion, idea, fear, opinion) Relative Clause yapısında “that” ile birlikte kullanıldıklarında kendilerinden sonra “tam cümle” alabilmektedirler. (New Methods: 243) O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır. 36
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bizdeki clause elemanına göre bir tavır almamız gerekmektedir. Bilindiği üzere “because” sadece Adverbial Clause elemanı olarak kullanılan ve zaman uyumu isteyen bir özelliğe sahiptir. Bu durumda cümlemizin zamanı bizi ilgilendirmektedir.Cümlemizin zamanına baktığımızda, past yapıda olduğunu ve “these” şeklinde bir özne’sinin bulunduğunu görürüz. Muhtemelen doğru seçeneğimizn zamanı past olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, zaman uyumu yönüyle A, B ve D seçeneklerinin yanlış olduğunu görmekteyiz. Geriye C ve E seçenekleri kalmaktadır. Her ikisinin zamanı aynı olan bu iki seçenekten öncelikle sıralama itibariyle C seçeneğini okur ve anlamının “eritmede kullanılacak kömür miktarı az olduğundan dolayı İsveç’te çelik üretimi geç gelişmiştir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamda parallelik bulunduğundan bu sorunun doğru yanıtı olarak C seçeneğini işaretleriz.
94
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 37 ________ if nuclear energy is to supplant conventional methods of generating electricity. A) There will be further increases in the total energy consumption B) The National Industry Fuel Efficiency Service is prepared to advise C) Oil and natural gas are in competition with the older fuels D) Mechanical methods of mining will increase the competitive power of coal E) A great many difficulties will have to be overcome 37 Soru: 38 ________ why no one warned him to check the pressure in the tank constantly. A) Surely someone could have thought of it B) I simply cannot comprehend C) It’s just another example of irresponsibility D) The instructions state expressly E) It should have been a matter of common sense 38 37
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanının yapısı bizi ilgilendirecektir. Bilindiği üzere “if”, cümle ortasında kullanıldığında hem Noun Clause hem de Adverbial Clause yapısında doğru olabilen bir elemandır. Ancak karşımıza çıkan “if”lerin büyük çoğunluğu Adverbial Clause elemanıdır. Fakat hangisi olursa olsun cümlemizin zamanı bizi ilgilendirmektedir Cümlemizin zamanına baktığımızda, “present” olduğunu görürüz. Bu durumda hem Noun Clause yapısında hem de Adverbial Clause yapısında esas cümlemiz present olmak durumundadır. Bu durumda Adverbial Clause yapısına ve bu yapıda “modal/will/can/may” kullanımına öncelik vererek seçenekleri okumaya başlarız. Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, zaman yapısı itibariyle yanlış seçeneğin bulunmadığını görürüz. Bütün seçenekler Noun Clause yapısında yanlış olduğu için bu “if” elemanı bir Adverbial Clause yapısıdır ve doğal olarak Noun Clause yapısı değildir; zira C seçeneği isim cümlesidir ve complement’i vardır. B ve D seçenekleri ise nesneli birer fiil cümlesidir. Diğer iki seçenek olan B ve E seçenekleri ise pasif olduklarından Noun Clause yapısına uygun değillerdir. Bu durumda önceliği modal yapılarında kullanılan A, D ve E seçeneklerine vererek seçenekleri okumaya başlarız. Bu durumda sırasıyla önce A seçeneğini okuruz ve anlamının “eğer klasik elektrik üretme metodlarının yerine nükleer enerji monte edilirse enerji tüketiminde daha fazla bir artış olacaktır” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlam bize verilen cümle ile bağlantılı ve uyumlu bir anlamdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı ilk okuduğumuz A seçeneğidir.
38
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanının yapısı bizi ilgilendirecektir. Bilindiği üzere “why” hem Noun Clause yapısında hem de Relative Clause yapısında kullanılabilen bir elemandır. Noun Clause yapısında bu yapının klasik özelliklerini taşırken Relative Clause yapısında önündeki sebep ismini (reason) açıklamaktadır. Bu durumda Noun Clause yapısını dikkate alarak cümlenin zamanına dikkat etmeliyiz. Bize verilen cümlenin zamanına baktığımızda “past” olduğunu görürüz. Bu durumda seçeneklerden hem past hem de present olanlar doğru yanıt olabilecektir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, seçeneklerin sonlarında “reason” kelimesinin bulunmadığını görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki “why” Noun Clause yapısında kullanılan bir elemandır. Bu yönüyle değerlendirme yaptığımızda, A, C ve E seçeneklerinin yanlış seçenekler olduğunu görmekteyiz. Zira A seçeneğinin nesnesi vardır (it); C seçeneği ise bir isim cümlesidir ve complementi bulunmaktadır. E seçeneği A seçeneği gibi bir fiil cümlesidir ve nesnesi (matter)
Murat AĞARI
95
Soru: 39 ________ as it contains salt. A) The sea freezes at temperatures below the normal freezing point off water B) She tries to avoid such types of blood C) In polar regions glaciers frequently flow down into the sea D) The warmer the air the more moisture it can carry E) Snowflakes, like other forms of water vapour, nearly always possess a crystal structure 39 Soru: 40 ________ which are invisible in ordinary telescopes. A) It is now possible to design and plan experiments concerning space B) Radio astronomers are able to study the more distant parts of the Milky Way C) Since then it has been possible to observe celestial bodies on radio wavelengths D) Following this work on Cepheid variables, our knowledge of the universe E) Conclusive evidence has been put forward about the Milky Way 40 bulunmaktadır. Bu durumda fiille biten iki seçeneğimizin doğru yanıt olma olasılıkları yüksektir. Bunlardan önceliği sırayla B seçeneğine vererek anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “tanktaki basıncı sürekli olarak kontrol etmesi hususunda onu niye hiç kimsenin uyarmadığını aklım almıyor” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bize verilen cümleyi tamamlayıcı bir anlam olduğu için bu sorunun doğru yanıtının ilk okuduğumuz B seçeneği olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 39
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanının yapısı bizi ilgilendirecektir. Bilindiği üzere “as” dört ayrı kullanımı olan bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 298) Bize verilen cümlede simple present bir zamanla kullanıldığından, buradaki anlamının “den dolayı” olabileceğini düşünürüz. Bu durumda doğru yanıt olacak seçeneğin zamanı muhtemelen present bir zaman olacaktır. Bu arada cümlenin özne’sinin “it” olduğunu ve bu öznenin karşılığının doğru yanıtımızda bulunması gerektiğini göz ardı etmeden seçeneklere inebiliriz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, zaman yapısı itbariyle yanlış olan seçeneğin bulunmadığını görürüz. Bu durumda dikkate aldığımız diğer unsuru ön plana çıkarır ve bu beş seçenekten hangisinde tekil bir özne olan “it” özne’sine karşılık olabilecek elemanın bulunduğuna göz atarız. Bu yönüyle seçenekleri değerlendirdiğimizde, ise B, C, D ve E seçeneklerinin özne yönüyle uyumsuz olduklarını ve özne’si uyumlu seçeneğin ise A seçeneği olduğunu görürüz. Bu aşamada A seçeneğine anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “tuz içerdiğinden dolayı deniz suyu normal donma derecesinin altındki sıcaklıkta donar” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bize verilen cümle ile uyumludur. O halde bu sorunun doğru yanıtı ilk okuduğumuz seçenek olan A seçeneğidir.
40
Bize verilen cümleye baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanının yapısı bizi ilgilendirecektir. Bilindiği üzere “which” hem Noun Clause hem de Relative Clause yapılarının elemanı olmasına rağmen daha ziyade Relative Clause yapısında doğru yanıt olan ve kullanılan bir elemandır. Biz bu soruda Relative Clause yapısına göre düşünmek durumundayız. O halde bize verilen cümledeki “which” elemanı önündeki cansız bir ismi açıklayacaktır. Ancak bize verilen cümledeki çoğul yapıdan hareketle ( are invisible), bu elemanın çoğul bir ismi açıkladığını düşünür ve buna göre seçenekleri değerlendiririz. Seçeneklere baktığımızda, bu çoğul ismin D ve E seçeneklerinde bulunmadıklarını görürüz. A ve B seçeneklerinde bu yapıya uyan “experiments” ve “distant parts” kelimeleri bu eleman ile açıklanabi-
96
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 41 The management wishes to get the solid-mounted engine and handlebar into production ________. A) whether electronic fuel injection had proved efficient or not B) though the new braking system was still on trial C) since it contributes greatly to ease of handling D) unless the balance shaft reduced primary vibration E) if it were mounted with sufficient rigidity 41 Soru: 42 ________ , the Earth’s crust is actually in a state of continual flux. A) If only they had been better prepared B) When ever there are sudden changes in temperature C) However unreliable the method has proved D)When such an event is least expected E) Though it may not appear to be so 42 lecektir. Bize verilen cümlenin anlamı “sıradan teleskoplarla görülemeyen” şeklindedir. Bu iki kelimeden sıradan bir teleskopla görülemeyecek olan ise “distant parts” olmalıdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. C seçeneği ise teknik olarak yanlıştır. Zira C seçeneği bir Adverbial Clause elemanı ile başlamaktadır: since. Bu durumda bu elemanın bir cevap cümlesinin olması gerekmektedir. Bize verilen cümle bir açıklama cümlesi olduğundan bu seçenek doğru olarak kabul edildiğinde cümle yarım kalmaktadır. 41
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Cümlemizi değerlendirdiğimizde, cümlemizin present bir fiil cümlesi olduğunu ve nesnesinin bulunması sebebiyle Noun Clause yapısına uygun olmadığını görürüz. O halde varsa Noun Clause elemanları yanlış olacaktır. Bu arada boşluğun sonunun isimle bittiğine ve herhangi bir virgül (,) bulunmadığına dikkat edelim. Son olarak cümlenin özne’sine ve nesnesine dikkatlerimizi yoğunlaştıralım; zira devam cümlesi ya bu özneden veya nesneden açılacaktır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, A seçeneğinin yanlış olduğunu görürüz. Zira “whether” yapısının iki kullanımı bulunmaktadır. (New Methods: 203) Bunlardan biri Noun Clause kullanımı iken diğeri “virgül’den sonra” kullanımıdır. Halbuki her iki unsur bize verilen soru cümlesinde bulunmamaktadır. Bize verilen soru cümlesinin zamanı present olduğundan D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Zira bu iki yapı kurallı zamanlarda kullanılmakta ve bu iki seçeneğin zamanları past olduğundan bize verilen soru cümlesine uymamaktadır. Geriye B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenekten önceliği, bize verilen cümlede herhangi bir olumsuzluk bulunmaması nedeniyle C seçeneğine veririz. Aynı zamanda cümlenin özne’si bir önceki cümlenin nesnesi ile uyum içerisindedir. Fakat biz yine de cümleye kaba hatları ile bir anlam vermeye çalışalım. C seçeneğine göre cümlenin anlamının “hareket büyük kolaylık sağladığından dolayı yönetim yeni katı yakıtlı motoru üretmeyi düşünüyor” şeklinde bulunduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
42
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Cümlemizi incelediğimizde, boşluğun hemen önünde bir virgül (,) bulunduğunu, cümlemizin present olduğunu ve özne’sinin “the Earth’s crust” şeklinde geldiğini görürüz. Boşluğun hemen önünde virgül bulunması, bize bu cümlenin Noun Clause olamayacağını göstermektedir. O halde seçeneklerde bu clause yapısına ait bir eleman varsa yanlış olacaktır. Aynı şekilde bu virgül dolayısıyla, cümlenin bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu söylemek imkan dahilindedir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, ilk yanlış seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu elemanın zaman yapısı uygun değildir. Geri-
Murat AĞARI
97
Soru: 43 Unmanned planes are presently being developed for missions ________. A) since they would be capable of exceedingly high-speed manoeuvres B) if they can fly entire mission upside down C) so that submarines can be used as aircraft carriers D) that are regarded as too dangerous for pilots to be sent on E) though the risk to civilians on the ground would have been minimised 43 Soru: 44 ________ that it will cut emissions of greenhouse gases by about 65 million tonnes per year over the next five years. A) Scientists are engaged in research. B) The Canadian government has announced C) A group of scientists at the conference argued D) The Council on Environmental Protection is afraid E) The government had objected 44 ye B, C, D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bunların içerisinde B ve D seçenekleri daha sık karşımıza çıkmakta ve doğru olma olasılıkları fazla bulunmaktadır. Ancak geriye kalan bu dört seçenek içerisinde özne’si uyan E seçeneğidir. Bu durumda önceliği E seçeneğine vererek cümleye anlam vermeye uğraşırız. E seçeneğini yerleştirerek cümleye anlam verdiğimizde, cümlemizin “görünmemesine rağmen dünyanın kabuğu sürekli bir hareket halindedir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu mananın, cümlenin konsepti ile uyum içerisinde olduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 43
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem arzetmektedir. Cümlemizi değerlendirdiğimizde, cümlemizin present ve pasif bir fiil cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Bunun yanısıra boşluğumuzun hemen önünde bir ismin bulunduğuna ve ayrıca cümlemizin özne’sine (unmanned planes) ve nesnesine (missions) dikkat edelim. Boşluğun önünde ismin bulunması nedeniyle varsa Relative Clause seçeneklerine öncelik vermemiz gerekecektir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, D seçeneğinin Relative Clause, diğer seçeneklerin ise Adverbial Clause olduğunu görürüz. Bu durumda ilk doğru yanıtımız D seçeneği olacaktır. Ancak biz yine de kaba hatları ile bir değerlendirme yaptığımızda, A, B ve E seçeneklerinin zaman yapılarının uygun olmadığını görürüz. Bu durumda geriye C ve D seçenekleri kalmaktadır. Başta belirttiğimiz üzere bu iki seçenekten önceliği D seçeneğine vermek durumundayız; zira bu seçenek bir Relative Clause seçeneğidir ve sınav İngilizcesinde önceliği bulunmaktadır. Bu durumda cümlemizin anlamına dikkat etmemiz gerekmektedir. Önceliği D seçeneğine vererek cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “insansız uçaklar, pilotlar için tehlikeli kabul edilen görevler için geliştiriliyor” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Bu anlam bize verilen cümle kurgusuna uymaktadır. Bu durumda ilk okuduğumuz seçenek doğru yanıt olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
44
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir değerlendirme yapmamız gerekecektir. Bilindiği üzere “that”, hem gramatik olarak hem de sınav İngilizcesi açısından son derece önemli bir elemandır ve iki kullanımı vardır. (New Methods: 191-239) Bunlardan birisi Noun Clause kullanımı iken diğeri Relative Clause kullanımıdır. Bu iki kullanım arasındaki temel fark ise birisinin tam cümleye karşılık gelmesi, diğerinin ise ya özne’sinin veya nesnesinin olmamasıdır. Bu durumda bize verilen “that”li cümlenin hangi yapıda olduğu önem kazanmaktadır. Cümlemize baktığımızda, “that”li cümlenin nesneli (emissions of greenhouse gases) bir cümle olduğunu gö-
98
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 Soru: 45 Though Kenya had been self-sufficient until the 1980s, ________. A) the same problem faces small farmers in all parts of the world B) the situation in developing countries is becoming critical. C) the economic interests of small farmers have been disregarded D) wheat prices there are dropping fast E) it now imports 80 percent of its food 45 Soru: 46 ________ if heat energy is being passed on from one molecule to the next A) They decided not to use aliminium B) Silver and copper were the metals chosen C) The transmission of heat by convection proved equally dangerous. D) Conduction caused the fire to spread with alarming speed E) We say heat is transmitted by conduction 46 rürüz. O halde bu “that”li cümle bir Noun Clause cümlesidir. Bunun yanı sıra bize verilen clause cümlesinin zamanının present olduğunu unutmayalım. Bu durumda seçeneklerdeki past cümleler yanlış olacaktır. Ayrıca doğru yanıt olacak seçeneğin ya complement’i- nin veya nesne’sinin bulunmaması gerektiğini hatırlayarak seçeneklere bakalım. Genel hatları ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneği pasif olması, B ve D seçenekleri ise past olmaları nedeniyle yanlış seçeneklerdir. D seçeneği ise complement’i (afraid) bulunması nedeniyle yanlış seçenektir. Ayrıca cümlenin özne’si (it) ile doğru yanıt olan seçeneğimizin özne’si (the Canadian government) uyum içerisindedir. Elimizde başka seçenek kalmadığından doğru seçeneğin anlamına bakmaya gerek olmasa son aşamada doğru yanıt olarak düşündüğümüz cümlenin bize verilen cümle ile anlamının uyuşup uyuşmadığına göz gezdirelim. Cümlemizin anlamına baktığımızda, “Kanada hükümeti seraların atıklarını ……. keseceğini açıkladı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
45
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir tavır takınmalıyız. Bilindiği üzere “tough” zıtlık bildiren bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 312) Bunun yanı sıra cümlemizin zamanının “had V3”, özne’sinin ise “Kenya” olduğunu dikkate alalım. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, bütün seçeneklerin present olduğunu görmekteyiz. Bu nedenle zaman yapısından hareketle bu soruyu doğru yanıtlayamayız. Ancak cümlenin özne’sinden hareketle ilk doğru yanıt olarak kabul edeceğimiz seçenek E seçeneğidir: Kenya/it. Bu durumda önceliği E seçeneğine vererek seçenekleri okumaya başlarız. Ayrıca dikatimizi çeken bir diğer nokta seçenekler içerisinde bariz bir “olumsuzluk” içeren seçeneğin bulunmamasıdır. E seçeneğine göre cümlemize anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “Kenya 80’lere kadar kendi kendine yeten bir ülke olmasına karşın, şimdilerde yiyeceğinin % 80’ini dışarıdan karşılamaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doru yanıtı E seçeneğidir.
46
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir tavır takınmalıyız. Bilindiği üzere “if” hem Noun Clause hem de Adverbial Clause cümlesinin bir elemanı olmasına karşın, karşımıza çıkan “if”lerin büyük çoğunluğu Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 204339) Bu durumda bize verilen cümledeki elemanın muhtemelen bir Adverbial Clause elemanı olduğunu dikkate alarak bir değerlendirme yaptığımızda, cümlenin zamanının present olduğunu ve cümlemizin özne’sinin “heat energy” şeklinde geldiğini görürüz. Bu genel değerlendirmenin ardında seçeneklere indiğimizde, A, B, C ve D seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış olduğunu gör-
Murat AĞARI
99
Soru: 47 X-rays are generated ________. A) if the sun is a copious source of energy B) when electrical charges are accelerated or deccelerated C) after the larget had been bombarded by electrons D) untill the circuit gave off practically pure direct current E) because the radiation was being emitted at a tangent 47 Soru: 48 A chief defect of wire ropes is fatigue ________. A) that stress is set up by these vibrations. B) as if there has been a gradual development of transverse cracks. C) which is induced by the vibrations set up in hoisting or lowering loads. D) even though the elastic limit of wire ropes declined with use E) if the maximum load had been exceeded 48 mekteyiz. Geriye E seçeneği kalmaktadır. E seçeneğinin özne’si uymaktadır. Zira E seçeneğindeki clause cümlesinin özne’si “heat” kelimesidir. Bize verilen cümlenin özne’si “heat energy” olduğuna göre özne uyumundan bahsetmek mümkündür. Son olarak E seçeneğinin anlamına bakarız. Bu durumda cümlemizin anlamının “eğer ısı enerjisi, bir molekülden diğerine geçirilirse, biz deriz ki; ısı ileti ile aktarılıyor” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 47
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Cümlemizi değerlendirdiğimizde, present zamanlı ve pasif bir cümle olduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olmaktadır. Cümlemizin sonunda bir ismin bulunmaması nedeniyle seçeneklerin Adverbial Clause elemanlarından oluştuğunu söylemek olanak dahilindedir. Son olarak cümlenin özne’sinin “X-rays” olduğunu unutmayalım. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, C, D ve E seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış olduğunu görmekteyiz. Bu durumda geriye A ve B seçenekleri kalmaktadır. Eğer bize verilen cümlede modal yapılarından birisi kullanılmış olsaydı önceliğimizi A seçeneğine verirdik. (New Methods: 368) Böyle bir durum olmadığı için önceliğimizi B seçeneğine vererek cümlemize anlam veririz. Cümlemizin anlamına baktığımızda, anlamının “elektrik güçleri hızlandırılıp yavaşlatılırsa X ışınları elde edilir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
48
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Cümlemizi değerlendirdiğimizde, present ve complement’i olan bir cümle olduğunu görürüz. Bu nedenle seçeneklerde Noun Clause elemanı olan bir seçenek varsa yanlış olacaktır. Bunun yanı sıra boşluğun hemen önünün bir isim olması nedeniyle varsa, Relative Clause seçeneklerine öncelik vermemiz, aksi durumda Adverbial Clause seçeneklerini değerlendirmemiz gerekecektir. Son olarak cümlemizin özne’sinin “a chief defect of wire ropes” olduğuna dikkat edelim ve seçenekleri bu minval üzere değerlendirmeye geçelim. Seçeneklere indiğimizde, ilk değerlendirmeye almamız gereken seçeneklerin A ve C seçenekleri olduğunu görmekteyiz. Zira bunlar Relative Clause seçenekleridir. Genel olarak değerlendirdiğimizde, ise ilk olarak E seçeneğinin yanlış olduğunu görürüz. Zira zaman yapısı itibariyle bu seçenek uyumsuz görünmektedir. Bu durumda geriye kalan A, B, C ve D seçeneklerinden önceliği Relative Clause elemanları olan A ve C seçeneklerine vererek değerlendirmemizi sürdürürüz. Ancak A seçeneğine baktığımızda, pasif yapılı bir “tam cümle” olduğunu ve bu nedenle Relative Clause elemanı değil, aksine bir Noun Clause elemanı olduğunu görürüz. O halde geriye öncül olarak sadece C seçeneği kalmaktadır. Bu durumda C seçeneğini ilk olarak okuyarak cümlemize anlam veririz. Bu du-
100
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 49 Since the bismer, which is the simplest weighing instrument known, is not capable of accuracy ________. A) spring balances have been more successful. B) a heavy load could be weighed at short distance from the fulcrum C) various techical improvements were soon introduced D) weighing continued to be a laborius aperation E) its use is illegal in England 49 Soru: 50 Unless there is adequate foam to completely cover the borning material ________. A) there is little hope of extinguishing the fire B) the starvation principle hasn’t been effective C) an alternative method would be to demolish nearby buildings and create a fire stop D) it is smothering that works by limiting oxygen E) there is no fear of further combustion 50
rumda cümlemizin anlamının “tel halatların başlıca kusuru yorgunluktur; ki bu yorgunluk kaldıran ve indiren titreşimlerle oluşturulur” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 49
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen soru cümlesindeki elemana göre bir tavır takınmamız gerekmektedir. Bilindiği üzere “since” Adverbial Clause yapısının en çok kullanılan ve karşımıza çıkan elemanlarından birisidir. (New Methods: 288-298) İki kullanımı bulunmasına rağmen, cümlenin zamanının simple present olması nedeniyle buradaki kullanımı sebep bildirdiği kanısına varırız. O halde seçeneklerden past yapıda olanlar yanlış seçeneklerdir. Cümlemizin özne’sinin “the bismer” olduğunu dikkate alarak seçenekleri değerlendirelim. Seçeneklere indiğimizde B, C ve E seçeneklerinin zaman yapılarının past olması nedeniyle yanlış olduklarını görmekteyiz. Geriye A ve E seçenekleri kalmakta, bu iki seçenekten özne’si uyduğu için öncül olan ise E seçeneği olmaktadır: Bismer/its use. Bu durumda E seçeneğine göre cümleye anlam vermemiz gerekmekte ve cümlemizin anlamı “bismer akım iletme kabiliyetinde olmadığından kullanımı İngiltere’de yasaktır” şeklinde olmaktadır. Bu anlam bizi E seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
50
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “unless” Adverbial Clause yapısının önemli elemanlarından birisidir. (New Methods: 349) Zaman uyum yapısı kurala bağlı olan bu elemanı barındıran cümlemizin zamanına baktığımızda, “simple present” olduğunu görürüz. Bu durumda doğru yanıt olacak seçeneğin zamanı ya “simple present” veya “will/can/may” modallarından birisi olacaktır. Cümlemizin özne yapısının “there is/vardır” şeklinde geldiğini dikkate alarak seçenekleri irdelemeye geçebiliriz. Seçeneklere indiğimizde, zaman yapısı itibariyle B, C ve D seçeneklerinin yanlış olduğunu görmekteyiz. Geriye A ve E seçenekleri kalmakta ve dikkat edildiğinde her ikisi gerek zaman gerekse özne yapısı itibariyle birbirine benzemektedir. Bu durumda yapılması gereken şey A ya da E seçeneğinden başlayarak cümlelere anlam vermek olacaktır. Biz de sırayı takip ederek A seçeneğinden anlam vermeye başlayabiliriz. A seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “yanan materyalin üzerini tümüyle örten yeterli köpük olmazsa yangını söndürmede çok az bir umut vardır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi doğru yanıt olarak A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
101
Soru: 51 While the Captain was working on that film about underwater life, ________. A) a whole new fascinating world has opened up for him B) his team of divers are taken ill C) he accidentally discovered the wreck of an old ship D) he had been attacked by sharks E) his boat will be in danger of drifting ashore 51 Soru: 52 ________ even though it was obviously very limited in scope. A) The experiment he has recently been engaged in has produced some interesting results B) His paper aroused considerable interest C) The research project will be assigned to a team of specialists D) The hypothesis will finally be put to the test E) His intention will, in all Iikelihood, be misunderstood 52
51
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bu elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “while” Adverbial Clause yapısının önemli elemanlarından birisidir. (New Methods: 287) Cümlemizin zamanına dikkat ettiğimizde, ise “past continuous” bir yapıda olduğunu görürüz. Bu durumda varsa present zamanlar yanlış olacaktır. Son olarak cümlemizin özne’sinin “the Captain” olduğuna dikkat ederek seçenekleri irdelemeye geçebiliriz. Seçeneklere indiğimizde, zaman yapısı itibariyle A, B ve E seçeneklerinin yanlış olduğunu görmekteyiz. Bu durumda geriye C ve D seçenekleri kalmaktadır. Bilindiği üzere “past perfect/had V3” zamanı “past continuous” bir zamanla kullanılmamakta, daha ziyade simple past bir zaman ile kullanılmaktadır. (New Methods: 52) Bu durumda sorumuzun doğru yanıtı zorunlu olarak D seçeneği olmaktadır. Fakat biz yine de C seçeneğine göre cümlemize bir anlam verelim. Bu durumda cümlemizin anlamının “Kaptan denizaltı dünyası üzerine bir film çekerken kazar eski bir batık gemi keşfetti” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
52
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre hareket etmemiz gerekecektir. Bilindiği üzere “even though”, zıtlık bildiren önemli bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 311) Cümlemizin zamanı past olduğundan karşı cümle hem past hem de present olabilir. O halde bu yönüyle soruyu yanıtlamak zor olacaktır. Son olarak cümlemizin özne’sinin “it” olduğunu dikkate alarak seçeneklere inebiliriz. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, zaman yapısı itibariyle tümü uymasına rağmen biz present perfect zaman yapısında olan A seçeneğine öncelik veririz. Bu seçeneğimizin özne’si bize verilen cümle ile uyum göstermektedir: The experiment/it. Bu durumda önceliği A seçeneğine vererek cümlemize anlam veririz. Cümlemizin “çok dar çerçeveli olmasına karşın, üzerinde uğraştığı deney birtakım ilginç sonuçlar ortaya koydu” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
102
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 53 ________ that the sun had not illuminated the earth for more than one hundred to five hundred million years. A) Thomson's studies concentrated on the dissipation of energy B) Thomson is just one of several physicists who were awarded the Nobel Prize C) Thomson, through his experiments on heat and energy, showed conclusively D) Thomson was to gain universal recognition as, one of the greatest physicists of his time E) One of Thomson's earlier research projects was concerned with the age of the earth 53 Soru: 54 ________ which expands when heated. A) A thermometer contains mercury B) This is a characteristic of all metals C) The atmosphere contains various gases D) Parts of the sea floor remain unexplored E) The hole in the ozone layer is becoming more and more dangerous 54 53
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir değerlendirme yapmamız gerekecektir. Bilindiği üzere “that”, hem gramatik olarak hem de sınav İngilizcesi açısından son derece önemli bir elemandır ve iki kullanımı vardır. (New Methods: 191-239) Bunlardan birisi Noun Clause kullanımı iken diğeri Relative Clause kullanımıdır. Bu iki kullanım arasındaki temel fark ise birisinin tam cümleye karşılık gelmesi, diğerinin ise ya özne’sinin veya nesnesinin olmamasıdır. Bu durumda bize verilen “that”li cümlenin hangi yapıda olduğu önem kazanmaktadır. Cümlemize baktığımızda, “that”li cümlenin nesnesinin (the earth) bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümlede bulunan “that”, bir Noun Clause “that”idir. O halde doğru yanıt olacak seçeneğimizin ya özne’sinin veya nesnesinin bulunmaması gerekecektir. Bunun yanısıra cümlenin zamanının “had V3” olduğunu ve bu zamanın çoğunlukla simple past bir yapıda kullanıldığını unutmayalım. Bu zaviyeden seçenekleri değerlendirdiğimizde, A, D ve E seçenekleri, nesneleri bulunduğundan: “the dissipation of energy/ universal recognition/ the age of the earth”; B seçeneği ise complement’i bulunduğundan: “one of several physicists” yanlış seçeneklerdir. Bu durumda geriye tek bir seçenek kalmakta ve bu seçeneğin nesnesi bulunmamaktadır. O halde C seçeneği zorunlu olarak doğru yanıt olmaktadır. C seçeneğine göre cümlemize anlam verdiğimizde, anlamının “Thomson, güneşin …………dünyayı aydınlatmadığını gösterdi” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
54
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen soru cümlesindeki elemana göre hareket etmemiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “which” hem Noun Clause hem de Relative Clause yapısının elemanı olmasına rağmen karşımıza çıkan “which”lerin büyük çoğunluğu Relative Clause elemanıdır. (New Methods: 198-237) Bu durumda bize verilen cümle, önündeki ismi ya da zayıf bir ihtimalle de olsa cümleyi açıklar nitelikte olmalıdır. Seçenekleri değerlendirirken cümle sonundaki isim üzerinde yoğunlaşmamız gerekecektir. Ayrıca cümlenin yapısından, bu ismin tekil bir isim olduğunu anlamaktayız: expand/s. Relative Clause yapısında zaman uyumu bulunmadığından cümlemizin zamanı ikinci planda önemli olmaktadır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, açıklanabilecek nitelikte bir isme A ve C seçeneklerinde rastlarız: mercury/ gases. Bunlardan C seçeneğindeki “gases” ismi çoğul olduğundan biz doğru yanıt olarak A seçeneğini düşünür ve A seçeneğine göre
Murat AĞARI
103
Soru: 55 Since the buildings on the north side had been well-constructed, ________. A) the landslide cannot be prevented B) the architect has received more than his share of praise C) the town council will be reluctant to give a licence D) they were unaffected by the earthquake E) the mayor of the city is obsolutely opposed to the Project 55 Soru: 56 If energy could be produced efficiently by clean methods, ________. A) oil prices were expected to rise again B) the production of coal had to be reduced C) these would naturally be preferred D) most governments would have invested in them E) a lot of firms might have been expected to contribute generously 56
cümlemize bir anlam veririz. Bu durumda cümlemizin anlamının “termometre civa içermektedir; ki bu civa ısındığı zaman genişlemektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 55
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen soru cümlesindeki clause elemanına göre bir tavır takınmalıyız. Bilindiği üzere “since” Adverbial Clause yapısının en çok kullanılan ve karşımıza çıkan elemanlarından birisidir. (New Methods: 288-298) İki kullanımı bulunmasına rağmen, cümlenin zamanı simple present olduğundan buradaki kullanımı sebep bildiren anlamdaki kullanımıdır. O halde aşağıdaki seçeneklerden present olanlar yanlış olacaktır. Ayrıca cümlenin zamanının “past perfect/had V3” olduğuna dikkat edelim. Bu durumda seçeneklerde, varsa, simple past seçenekler doğru olacaktır. Son olarak cümlenin özne’sinin “the buildings” olduğuna dikkat edelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, zaman yapısı itibariyle A, B ve C seçeneklerinin yanlış seçenekler olduğunu görmekteyiz. Geriye kalan D ve E seçeneklerinden özne’si uyan seçenek, D seçeneğidir: the buildings/they. Bu seçeneği doğru yanıt olarak işaretlemeden önce, buna göre bir anlam vermeye çalışalım. Cümlemizin anlamı “kuzey kesimindeki binalar iyi inşa edilmiş olduğundan, bunlar depremden etkilenmemektedir” şeklindedir. Bu anlam bizi D seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
56
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen cümledeki clause elemanına göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “if” hem Noun Clause hem de Addverbial Clause yapısının bir elemanı olmasına karşın, karşımıza çıkan “if”lerin büyük çoğunluğu Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 204-339) Bu durumda bize verilen cümledeki elemanın muhtemel bir Adverbial Clause elemanı olduğunu dikkate alarak bir değerlendirme yaptığımızda, cümlenin zamanının past olduğunu ve cümlemizin özne’sinin “energy” şeklinde geldiğini görürüz. Bu genel değerlendirmenin ardında seçeneklere indiğimizde, A, B, D ve E seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış olduğunu görmekteyiz. Zira, bilindiği üzere Adverbial Clause yapısında cümlenin “if”li tarafı past olduğunda, karşı cümlenin zamanı “would/could ve might”tan birisi olmak durumundadır. Bu çerçeveden seçeneklere baktığımızda, elimizde tek doğru seçenek kalmaktadır; bu ise C seçeneğidir. C seçeneğini doğru yanıt olarak kabul edip cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “eğer enerji temiz metotlarla elede edilebilirse işte bu doğal olarak tercih edilecektir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
104
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 57 They consulted several geologists ________. A) why the coal mines are in Zonguldak B) before they began constructing the dam C) if they are employed by North Sea oil D) that new oil fields will have to be opened E) unless the region turned out to be an earthquake one 57 Soru: 58 ________, the annual rainfall has a profound influence on the success or failure of agriculture. A) As has been emphasized in a recent article B) Given the fact that population growth in most countries has become one of the top issues C) Whatever decision the Government may have taken about food exports D) Until all the data concerning the world climate are gathered and processed E) Even though groundwater resources were fully exploited 58
57
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen soru cümlesini değerlendirdiğimizde, boşluğun past bir cümle olduğunu ve boşluğun hemen önünde bir ismin bulunduğunu görürüz. Ayrıca cümlemizn özne’si “they” şeklinde çoğul bir öznedir. Bu durumda cümlemizin “ne’yi nesne’si” bulunmadığından öncelikle varsa Noun Clause seçeneklerini dikkate alırız. Aksi bir durumda, boşluğun hemen önünde canlı bir isim bulunduğu için varsa Relative Clause elemanlarını değerlendirmeye alırız. Daha sonra Adverbial Clause seçeneklerine göre bir tavır belirleriz. Bu minval üzere seçeneklere indiğimizde, A, C ve D seçeneklerinin Noun Clause seçenekleri olduğunu görürüz. Ancak bize verilen esas cümlenin zamanı past olduğundan bu seçenekler yanlış olmaktadır. Geriye Adverbial Clause elemanı olarak B, C ve D seçenekleri kalmaktadır. Bu üç seçenek içerisinde ise zaman yapısı uyan B seçeneğidir. Diğer iki seçeneğin zaman yapısı uyumsuzdur. C seçeneğine göre cümlemize anlam verdiğimizde, anlamının “Onlar, baraj yapımına başlamadan önce birkaç jeoloğa danıştılar” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde her iki cümlenin öznelerinin uyumu görülecektir. Bu anlam bizi doğru yanıt olarak B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
58
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen soru cümlesini değerlendirdiğimizde, present bir isim cümlesi olduğunu görürüz. Ayrıca boşluğun hemen başında bir virgül (,) bulunduğuna dikkat etmeliyiz. Zira bu virgül (,) boşluğun bir Adverbial Clause boşluğu olduğunu göstermektedir. Bu durumda varsa Noun Clause ile Relative Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Ayrıca cümlemizin özne’sinin “the annual rainfall” olduğunu gözardı etmeyelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, bütün seçeneklerin Adverbial Clause elemanlarından oluştuğunu görürüz. Zaman yapısı açısından seçenekleri değerlendirdiğimizde, yanlış seçenek bulunmadığını görürüz. Bu durumda önceliği bu tarz clause yapısının en önemli elemanı olan A seçeneğine vererek cümleye bir anlam veririz. Bu durumda cümlenin anlamının “son makalede vurgulandığı gibi, yıllık yağış tarımın başarısında ya da başarısızlığında derinden bir etkiye sahiptir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi doğru yanıt olarak A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
105
Soru: 59 Recently scientists have been working on substitutes for fossil fuels _______. A) though Japan had strongly objected to the results B) whether they could have been used in the car industry C) if the problems of environmental pollution had not prevented this D) unless more money is poured into research on the subject E) as the oil reserves in the world are diminishing rapidly 59 Soru: 60 _________, they still haven't chosen the team of engineers. A) Since the bridge had already been planned B) When they start work on the dam next week C) Whoever made the designs for this block of flats D) Although work on the project should have started last week E) As soon as the new model becomes available 60
59
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda bize verilen soru cümlesinin analizi önem kazanmaktadır. Bize verilen soru cümlesini değerlendirdiğimizde, present ve nesneli (substitutes for fossil fuels) bir cümle olduğunu görürüz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Eğer Relative Clause elemanlarından birisi doğru yanıt olacaksa, muhtemelen, boşluğun hemen önündeki ismi açıklayacaktır. Son olarak Adverbial Clause elemanlarının doğru yanıt olma olasılığı bulunmaktadır. Bu arada cümlemizin özne’sinin “scientists” olduğuna dikkat edelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, B seçeneği haricindeki diğer seçeneklerin Adverbial Clause elemanlarından oluştuğunu görmekteyiz. Bu durumda öncelikle B seçeneğine dikkat etmemiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “whether” Noun Clause yapısının bir elemanıdır ve iki kullanımı bulunmaktadır. (New Methods: 203) Bize verilen cümlenin nesnesinin bulunması ve ayrıca boşluğun devamında virgül (,) bulunmaması nedeniyle her iki kullanımı yanlış olmaktadır. Bu durumda geriye Adverbial Clause elemanı olan seçenekler kalmakta ve bu seçeneklerin zamanlarına dikkat etmemiz gerekmektedir. Zaman yapısı itibariyle seçenekleri değerlendirdiğimizde, A, C ve D seçeneklerinin zamanlarının uyumsuz olduklarını görürüz. Geriye sadece E seçeneği kalmaktadır; bu eleman (as) ise Adverbial Clause yapısının en önemli elemanı konumundadır. Ancak biz yine de bu seçeneği doğru yanıt olarak işaretlemeden önce bu seçeneğe göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “dünyadaki petrol rezervleri giderek azaldığı için bilim adamları bunların yerine geçecek yakıtlar üzerinde çalışmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
60
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanlarının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Bize verilen soru cümlesini değerlendirdiğimizde, present bir cümle olduğunu görmekteyiz. Boşluğun sonunda bir virgül (,) bulunması bu cümlenin bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu göstermektedir. Bu durumda varsa diğer seçenekler yanlış olacaktır. Bunun dışında cümlenin özne’sinin “they” şeklinde çoğul bir özne, ve yapısının olumsuz olduğuna dikkat edelim. Bu olumsuzluk bizi seçeneklerde, eğer varsa, zıtlık elemanlarına öncelik vermeye götürecektir. Bu minval üzere seçeneklere indiğimizde, zaman yapısı itibariyle A ve C seçeneklerinin yanlış seçenekler olduğunu görmekteyiz. Geriye kalan seçeneklerden ise önceliğimizi, cümlenin olumsuz olması nedeniyle D seçeneğine veririz. D seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, ise, cümlenin anlamının “çalışma geçen hafta başlamış olmasına rağmen onlar hala mühendis ekibini seçmediler” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi doğru yanıt olark D seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
106
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 61 There is no justification for special hospitals except in large university centres ________. A) whatever the opinion of the inspector had been B) if there were large numbers of medical student C) unless infectious diseases became prevalent D) as there has been an increased outlay in equipment E) where postgraduate teaching is carried out on a large scale 61 Soru: 62 Hemlock is a poison ________ . A) that there are several alkaloids including coniine B) as the smell is most unpleasant C) which paralyses the motor nerves D) as the respiratory nerves were affected E) if it is sometimes used as a sedative 62
61
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bu durumda seçeneklerden, varsa, Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun sonunda bir ismin bulunması dolayısıyla bu ismi açıklayan bir Relative Clause seçeneği muhtemel doğru yanıt olacaktır. Eğer yoksa, bu durumda zaman yapısına uygun olarak Adverbial Clause elemanlarına göre bir değerlendirme yapmak gerekecektir. Bu duruma göre, önceliği Relative Clause elemanlarına vererek seçenekleri yerleştiririz. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, E seçeneğinin, bir Relative Clause olması nedeniyle ilk değerlendirmemiz gereken seçenek olduğunu görürüz. E seçeneğinin yanlış olması durumunda bu kez muhtemel doğru yanıtımız D seçeneği olacaktır. A, B ve C seçenekleri ise zaman yapıları itibariyle uyumsuz seçeneklerdir. D seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “lisansüstü eğitimin büyük çaplı gerçekleştirildiği üniversite merkezleri dışında özel hastanelerin bir mazereti yoktur” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi doğru yanıt olarak E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
62
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bu durumda seçeneklerden, varsa, Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun sonunda bir ismin bulunması dolayısıyla bu ismi açıklayan bir Relative Clause seçeneği muhtemel doğru yanıt olacaktır. Eğer yoksa, bu durumda zaman yapısına uygun olarak Adverbial Clause elemanlarına göre bir değerlendirme yapmak gerekecektir. Bu duruma göre, önceliği Relative Clause elemanlarına vererek seçenekleri yerleştiririz. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, C seçeneğinin, bir Relative Clause olması nedeniyle ilk değerlendirmemiz gereken seçenek olduğunu görürüz. Bu arada A seçeneği bir Relative Clause elemanı olması hasebiyle doğru yanıt olabilecek gibi görünse, bu seçenek ilk elden elenmesi gereken bir seçenektir. Zira A seçeneği tam cümledir ve bir Noun Clause yapısındda doğru yanıt olma olasılığı vardır. Eğer C seçeneği anlam itibariyle yanlış olursa, bu durumda zaman yapıları uygun olan B, D ve E seçeneklerinden birisi doğru yanıt olacaktır. C seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “hemlock, merkezi sinirleri felç eden bir zehirdir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi doğru yanıt olarak C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
107
Soru: 63 The effect of “fast food” on personal health has been harmful ________. A) if it has an adverse impact on the farm economy B) since it is based on refined foods stripped of nutrients C) why the rising costs of health care should be considered D) that such foods do not satisfy the body’s basic needs E) so there has been a drop in the fruit and vegetable intake of the average person 63 Soru: 64 In Britain, the practice of anaesthesia was established on a firm basis by John Snow, ________. A) until Clover’s inhaler permitted a rapid onset of anaesthesia B) whether this was actually the start of modern anaesthetics as we know it today C) as either had first been used in America as an anaesthetic in about 1846 D) which writings reveal his striking knowledge of applied physiology E) who administered chloroform to Queen Victoria in 1853 at the birth of Prince Leopold 64 63
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bu durumda seçeneklerden, varsa, Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun sonunda bir sıfatın bulunması dolayısıyla bu sorunun bir Relative Clause olma ihtimali zayıf görünmektedir. Bu durumda, bu soru muhtemel bir Adverbial Clause sorusu gibi görünmektedir. Bu durumda bize verilen soru cümlesinin özne’si ve zamanı bizim için önem arzedecektir. Cümlemize baktığımızda, özne’sinin “the effect of “fast food” on personal health”, zamanının ise “present perfect” olduğunu görürüz. Bu bilgiler ile seçenekleri değerlendirmeye geçebiliriz. Seçeneklere baktığımızda, bütün clause elemanlarının bulunduğunu görürüz. Bu durumda ilk etapta Noun Clause ile Relative Clause elemanları yanlış olacaktır. O halde C ve D seçenekleri ilk etapta yanlış seçeneklerdir. Zira D seçeneği ya Relative Clause yapısında bir ismi açıklamalı veya “so adj./adv. that” kalıbı olarak kullanılmalıdır. Seçeneklerdeki “that” seçeneğinin “tam cümle” olması, bu seçeneğin bir Noun Clause olduğunu göstermektedir; o halde yanlış seçenektir. C seçeneği aynı şekilde hem Noun Clause hem de Relative Clause kullanımı yer itibariyle yanlıştır. Bu iki seçeneğin ardında yanlış olan ikinci seçenek ise A seçeneğidir. Zira bu seçenek Noun Clause olarak kullanıldı ise yer olarak, Adverbial Clause olarak kullanıldı ise zaman olarak yanlıştır. (New Methods: 339) Geriye B ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenekten önceliği clause olması nedeniyle B seçeneği almaktadır. Eğer B seçeneği anlam olarak uymuyorsa, bu kez doğru yanıt E seçeneği olacaktır. E seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, anlamının “kişi sağlığı üzerinde hazır gıdanın etkisi, besleyenlerinden arındırılmış gıda temeline dayandığı için zararlıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
64
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bu durumda seçeneklerden, varsa, Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun sonunda bir canlı ismin (John Snow) bulunması, bu sorunun doğru yanıtının öncelikle bu ismi açıklayan bir Relative Clause olma olasılığı bulunmaktadır. Eğer bu sorunun yanıtı ismi açıklayan bir Relative Clause değilse, bu kez Adverbial Clause olma olasılığı üzerinde durmamız gerekecektir. Boşluğun hemen önünde virgül (,) bulunması ve esas cümlemizin pasif olması nedeniyle varsa Noun Clause elemanları yanlış olacaktır. Bu durumda cümlemizin zamanının ve özne’sinin önemli olduğunu unutmayalım. Buna göre cümlenin zamanı “simple past”,
108
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 65 ________, the quantity of the radiation is a major factor in determining its potential consequences. A) If the dose of radiation can induce the desired biological effect B) Though the repair of radiation injury may occur between divided doses C) Whatever the characteristics of a particular form of radiation are D) When radiation was delivered in divided doses E) Until the rate of delivery was established 65 Soru: 66 If a child has nightmares frequently ________. A) this is probably due to some sort of insecurity B) this manifested itself in an unwillingness to go to bed C) crying at night due to fear of the dark needs sympathetic handling D) it created problems at home or at school E) a healthy child can sleep through almost any disturbance 66 özne’si ise “the practice of anaesthesia” yapısıdır. Bu değerlendirmelerin ardından seçeneklere baktığımızda, ilk okumamız gereken seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Bunun dışında D seçeneğinin boşluğun hemen önündeki isim “canlı” olduğundan yanlış olduğunu söyleyebiliriz. E seçeneğinin anlam olarak yanlış olması durumunda ise doğru yanıtımız muhtemelen önemli bir Adverbial Clause elemanı olan C seçeneği olacaktır. E seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “anestezi uygulaması, Prens Leopold’un doğumunda, 1853 yılında Kraliçe Viktorya’ya kloroform uygulayan John Snow tarafından geliştirilmiştir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 65
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında önemli olan nokta boşluğun hemen önünde bir virgül (,) bulunmasıdır. Bu virgül’den kaynaklanan nedenle varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun yeri itibariyle Relative Clause seçenekleri yanlıştır. Bu durumda geriye Adverbial Clause seçenekleri kalmakta, bu seçenekler için bize verilen soru cümlesinin zamanı ve özne’si önem kazanmaktadır. Cümlemize baktığımızda, zamanının “simple present”, özne’sinin ise “the quantity of radiation” olduğunu görürüz. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, zaman yapısı itibariyle D ve E seçeneklerinin yanlış seçenekler olduklarını görürüz. Geriye A, B ve C seçenekleri kalmaktadır. Bu üç seçenekten öncül seçeneğimizi C seçeneği oluşturmaktadır. Zira A seçeneğinin öncül olabilmesi için cümlenin zamanının “modal” yapısında olması gerekmektedir. B seçeneğinin öncül olabilmesi için ister bize verilen cümlede olsun isterse karşı cümlede olsun, bir olumsuzluğun bulunması bir gerekliliktir. Ancak her iki durumunda bulunmadığını görmekteyiz. Bu durumda öncül olarak C seçeneğini değerlendirmemiz gerekecektir. C seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, anlamının “radyasyonun karakteristiği ne olursa olsun radyasyonun miktarı onun potansiyelini belirleyici temel etmendir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
66
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere cümle başında kullanılan “if”, bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman uyumu kurala bağlı olarak işlem görmektedir. (New Methods: 339) Bu durumda cümlenin zamanına ve özne’sine dikkat ederek seçeneklere inmemiz gerekecektir. Cümlemizin zamanına baktığımızda, zamanının simple present olduğunu ve cümlenin özne’sinin “child” oduğunu görürüz. Buna göre seçenek elemesi yaptığımızda, B ve D seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış seçenekler olduklarını
Murat AĞARI
109
Soru: 67 As children vary so much in their individual requirements, ________. A) it hasn’t been useful to compare the development of the cousins B) one should not try to follow the book too closely C) we certainly hadn’t encouraged them to eat any more D) I suppose he slept as much as he needed to E) in fact, they compare well with the so-called “average” child 67 Soru: 68 ________ because so many of them are born premature or with low birth weights. A) Protein-energy under nutrition over a prolonged period of time produces many syndromes B) In children the condition kwashiorkor is characterized among other things by apathy and a distended stomach C) Protein-energy malnutrition impairs the immune response D) Protein–energy malnutrition is rampant among infants in Third World countries E) Over 10 million people died of under nutrition last year 68 görürüz. Zaman açısından öncül seçeneğimizi E oluşturmaktadır; ancak bu seçeneğin özne’si uyumlu değildir: a child/ a healthy child. Özne yönüyle A seçeneğinin özne’si daha uyumludur: a child…../ this. Bu durumda tercihi arkadaşlarımıza bırakırız. İsteyen E, isteyen A seçeneğini öncül olarak kabul edebilir. Biz burada özneye göre bir öncül belirleyelim ve bu seçeneğe göre bir anlam verelim. A seçeneğine göre cümlemize bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “eğer çocuk sık sık kabus görürse, bu bir tür güvensizlik nedeniyledir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 67
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere cümle başında kullanılan “as”, önemli bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman yapısı itibariyle çoğunlukla zaman uyumu içerisinde kullanılmaktadır. (New Methods: 366) Bu bakımdan cümlenin zamanı önemlidir. Bu durumda cümlemizin zamanı ile özne’sini değerlendirelim. Bize verilen cümlenin özne’si “children”, zamanı ise simple present’tır. Seçeneklere baktığımızda, ilk elememiz gereken seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin zamanı uyumsuzdur. İkinci eleyeceğimiz seçenek ise özne’si uymayan D seçeneğidir. Yine muhtemel zaman yapısı uyumsuz olan E seçeneğini sona bırakarak öncül konumunda, özne uyumundan dolayı, B seçeneğini, eğer B seçeneği anlam olarak uymaz ise A seçeneğini doğru yanıt olarak işaretleriz. Anlamları yerleştirdiğimizde, A seçeneğinin anlamının “çocuklar bireysel gelişimlerinde farklılık gösterdikleri için kuzenlerin gelişimini karşılaştırmak faydalı değildir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
68
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “because”, önemli bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman uyumu ile kullanılmaktadır. (New Methods: 303) Bu bakımdan cümlenin zamanı önemlidir. Bu durumda cümlemizin zamanı ile özne’sini değerlendirelim. Bize verilen cümlenin özne’si “so many of them”, zamanı “simple present” yapıdır. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, E seçeneğinin zaman yapısı itibariyle uyumsuz olduğunu görürüz. Geriye kalan seçenekler içerisinde özne uyumu yönüyle D seçeneğinin bize yön gösterdiğini fark etmekteyiz. Zira bize verilen cümlede bulunan “so many of
110
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 69 ________ in which patients not confined to bed may have their meals. A) Air-conditioning is recommended for all dressing and treatment rooms B) Boredom is a major factor in poor morale C) The current trend is reduce the size of wards D) The disagreement was about the size of the ward E) A lot of the newer hospitals provide day rooms 69 Soru: 70 ________ whether there is whole body exposure or exposure only of parts. A) The effects on hypothermia depend on B) The reduction in the metabolic rate that accompanied the hypothermia C) Abnormal core body temperature above 40C occurred D) Children have recovered totally after hours of submersion in icy waters E) There have been cases of successful resuscitation of those in hypothermiarelated coma 70 them” özne’si, D seçeneğindeki “infants” çoğul nesnesi ile karşılanmıştır. D seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “protein-enerji yetersizliği, 3. Dünya ülkelerindeki çocuklar arasında, çoğu ya prematür ya da düşük kilolu doğdukları için artış halindedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi D seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. 69
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “in which”, önündeki “yer” ismini açıklayan bir Relative Clause elemanıdır. (New Methods: 264) Bu durumda, seçeneklerden zamanı önemli olmaksızın bir yer bilgisi bulunan seçeneği doğru yanıt olark işaretlemeliyiz. Bu arada bize verilen soru cümlesinin özne’sinin “patients” olduğunu unutmayalım. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere müracaat ettiğimizde, içerisinde yer imajı barındıran A ve E seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: treatment room/ day room. Bu iki yer elemanından devam cümlesinin kurgusuna uyan ise, özne’si “patients” olması nedeniyle E seçeneğidir. E seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “pek çok yeni hastane, hastaların yemek yerken yatağa bağlı kalmadıkları dün odalarına sahiptir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürür; o halde E seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
70
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “whether”, iki kullanımı bulunan bir Noun Clause elemanıdır. (New Methods: 203) Boşluğun hemen önünde bir virgül (,) bulunmadığına göre bu yapı klasik Noun Clause yapısı olmak durumundadır. Bu durumda doğru yanıt olacak seçeneğin ya nesnesi ya da complement’i olmamalıdır. Noun Clause yapısında bir istisna dışında zaman uyumu bulunduğundan cümlenin zamanı ile özne’si öenm kazanmaktadır. Bu aşamada cümlemizin belirgin bir özne’sinin olmadığı dikkatimizi çeker ve zaman yapısının “simple present” olduğuna dikkat ederek seçenekleri elemeye geçebiliriz. Clause cümlesinin zamanı “present” olduğundan, esas cümlenin zamanı “present” olmak zorundadır. Bu durumda seçeneklerden “past” olanlar yanlış olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, C seçeneği zaman itibariyle yanlış seçenektir. Geriye kalan seçenekler içerisinde B ve E seçeneklerinin nesneleri bulunmaktadır: hypothermia/cases. Bunların ardından geriye A ve D seçenekleri kalmaktadır ki, bu iki seçeneğin hem zaman yapıları uymakta hem de nesneleri bulunmamaktadır. Bu iki seçenekten önceliği, eylemi daha belirgin olan ve “whether”ın anlamına uygun olan A seçeneğine vererek cümleye anlam veririz. A seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, anlamının “hipotermiyanın etkileri
Murat AĞARI
111
Soru: 71 If the problem is caught in time, ________ . A) one must sincerely hope that the war on hunger will be won B) several types of treatment had proved effective C) these patients were three times less likely to have heart attacks D) dysentery has further depleted the store of nutrients in the body E) the life of a starving child may be saved by careful nutrition therapy 71 Soru: 72 Though it is important to clear the whole area of a cancer, ________. A) as much healthy tissue as possible must be left behind B) more cancerous cells could have been removed C) the brain tumour was the major exception D) with the laser a breakthrough in treatment seems likely E) statistically, the chances of recovery seem to be the same 72
ya tüm vücut etkilenmesinin ya da kısmi vücut etkilenmesinin var olup olmamasına bağlıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 71
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “if”, cümle başında kullanıldığında önemli bir Adverbial Clause elemanı olarak karşımıza çıkmakta ve zaman uyumunu belirli kurallar çerçevesinde kabul etmektedir. Bu durumda hem cümlenin hem de seçeneklerin zamanları, ayrıca cümlenin özne’si önem kazanacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından secümlemizin zamanının “simple present” bir yapı, özne’sinin “the problem” olduğuna dikkat ederek seçeneklere inelim. Seçeneklere indiğimizde, E seçeneği hariç diğer seçeneklerin zaman yapılarının uyumsuz oldukları görülmektedir. Bu durumda E seçeneği zorunlu yanıt olmaktadır. E seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlemizin anlamının “eğer problem zamanında tespit edilirse açlıktaki çocuğun hayatı kurtarılabilir” şeklinde olduğu görülür. Bu anlam bizi E seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
72
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “though”, önemli bir Adverbial Clause elemanı olarak karşımıza çıkmakta ve zaman uyumunu Noun Clause yapısındaki gibi istemektedir. (New Methods: 312) Cümlenin though’lu tarafı present olduğuna göre karşı cümle “present” olmak durumundadır. Bu durumda B ve C seçenekleri yanlış seçeneklerdir. Geriye kalan üç seçenek içerisinde doğru yanıt olacak seçeneğin anlamının uyması gerekmektedir. Anlam itibariyle A seçeneğinin doğru olduğunu görürüz. A seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “kanserli bölgeyi tamamen temizlemek önemli olmasına rağmen sağlıklı dokular geride bırakılmalıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
112
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 73 Even if broncoli doesn’t protect one from colon cancer, ________. A) some authorities continued to argue that it did B) one can’t enjoy it more than twice a week C) several other vegetables were found to be equaily rich in vitamins D) it certainly has other beneficial functions E) it might also increase the risk of heart trouble 73 Soru: 74 ________ that active people need more protein than do sedentary people. A) They ignored the essential aim of the Project B) The evidence we’ve gathered through our research suggests C) Long-distance runners are exceptional D) The reference is to athletes in training E) Activities of ail kinds are encouraged 74
73
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “even if”, zıtlık bildiren bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman uyumu kuralı çerçevesinde kullanılmaktadır. (New Methods: 316) Bize verilen cümlenin zamanı present olduğuna göre, seçeneklerden past olanlar yanlış olacaktır. Bu arada cümlemizin özne’sinin “broncoli” olduğunu unutmayalım. Seçeneklere indiğimizde, A, C ve E seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış olduklarını görürüz. Geriye B ve D seçenekleri kalmakta, bu iki seçenekten özne’si uyan ise D seçeneğidir. Zira D seçeneğinin özne’si “broncoli”yi kasteden “it” zamiridir. D seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “bronkoli, kolon (kalın bağırsak) kanserinden korumasa da faydalı yönleri vardır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi D seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
74
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “that”, hem Noun Clause hem de Relative Clause yapısının önemli bir elemanıdır. Noun Clause yapısında tam cümleye karşılık gelirken, Relative Clause yapısında ya özne’si ya da nesnesinden birinin bulunmaması gerekmektedir. Bu bağlamda soru cümlemizdeki “that”in hangi “that” olduğu önem kazanmaktadır. Cümlemize baktığımızda, bize verilen soru cümlesinin özneli ve nesneli bir “tam cümle” olduğunu görürüz. Bu durumda seçeneklerden doğru olan seçeneğin nesnesinin ya da complement’inin olmaması gerekmektedir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, A, B ve D seçenekleri “tam cümle” olduklarından Noun Clause yapılarına uygun değildirler ve bu nedenle yanlış seçeneklerdir. E seçeneği ise pasif yapıda olduğundan yanlış seçenektir. Geriye bir tek B seçeneği kalmaktadır ve bu seçenek zorunlu doğru yanıt konumundadır. B seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “araştırmamızdan elde ettiğimiz kanıtlar, aktif insanın durağan insandan daha fazla proteine ihtiyaç duyduğunu göstermektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
113
Soru: 75 As he is very advanced in age, ________. A) the others scarcely seemed worried by it B) I wished I could have sent for his daughter C) they will operate on him only in the last resort D) no one will be prepared for such an event E) any other patient would have complained bitterly 75 Soru: 76 Some people may be obese ________. A) that the real cause is under-activity B) although they eat far too much C) because they spend too little energy D) if this would jeopardise health E) as often as they go on a new diet 76
75
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “as” önemli bir Adverbial Clause elemanıdır ve zaman yapısı itibariyle çoğunlukla zaman uyumu içerisinde kullanılmaktadır. (New Methods: 366) Bu bakımdan cümlenin zamanı önemlidir. Bu durumda cümlemizin zamanı ile özne’sini değerlendirelim. Bize verilen cümlenin özne’si “he”, zamanı ise present’tır. Bu durumda seçeneklerden zamanı “past” olanlar yanlış olacaktır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, A, B ve E seçeneklerinin zaman yapısı yönüyle yanlış olduğunu görürüz. Geriye C ve D seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenek birbirinin aynısı gibi görünmesine rağmen bize verilen cümledeki “he” özne’sinin karşılığı C seçeneğinde nesne konumunda “him” şeklinde bulunmaktadır. Bu durumda önceliği C seçeneğine vererek cümleye bir anlam vermeye çalışırız. Cümleye anlam verdiğimizde, anlamının “o çok yaşlı olduğu için ona son aşamada ameliyat uygulayacaklar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürür. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
76
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, “present” bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında boşluğun hemen önünde bulunan “sıfat” nesne konumunda bulunduğu için varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Bunun dışında “obese” kelimesi bir sıfat olduğundan muhtemelen Relative Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Bu durumda muhtemel doğru yanıt Adverbial Clause seçeneklerinden gelecektir. Cümlemizin zamanının “present” bir modal (may), özne’sinin “some people” olduğunu dikkate alarak seçenekleri değerlendirmeye geçebiliriz. Seçeneklere kabaca baktığımızda, A seçeneğinin hemen yanlış olduğu kanısına varabiliriz. Zira “that” ya Noun Clause ya da Relative Clause yapısının bir elemanıdır. D seçeneği ise zaman itibariyle uyumsuz olduğundan yanlıştır. Geriye kalan üç seçeneğin özneleri yanlış olduğundan anlam önem kazanmaktadır. Bu üç seçenekten öncül seçeneğimizi C seçeneği oluşturmaktadır. Eğer herhangi bir olumsuzluk ya bize verilen cümlede veya B seçeneğinde bulunsaydı öncül seçeneğimiz B seçeneği olurdu. Bu iki seçenek yanlış ise E seçeneğinin oluştururuz. C seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, anlamının “çok az enerji harcadıkları için kimi insanlar şişman olabilir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
114
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 77 The results of these experiments suggest ________. A) that such a serious heart condition has responded to treatment B) that genetics does not play an important role in determining a person’s susceptibility to cancer C) whether the body can adapt itself to such a drastic change D) if ail such fat gains were followed by corresponding losses E) where the adverse reactions are certainly quite minor 77 Soru: 78 In this chart, each group has been colour-coded ________. A) though these aren’t the major sources for the data B) that are listed at the head of each page C) as if there will have been several different categories D) which makes it easier to find individual items E) which would have helped to conserve space 78
77
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir cümle olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında boşluğun hemen önünde bulunan fiil, bu cümlenin nesnesinin bulunmadığını ve muhtemel doğru yanıtın Noun Clause yapısında geleceğinin göstermektedir. Bu kısa değerlendirme bu sorunun doğru yanıtlanması için yeterlidir. Bu minval üzere seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin Noun Clause yapısına uygun olduğunu görürüz. Esas cümlemiz present olduğundan past seçeneklerinde doğru olma olasılığı bulunmaktadır. Bu durumda zaman uyumundan doğru seçeneği bulma olasılığımız bulunmamaktadır. Bu durumda önceliği “that”li seçeneklere vererek seçeneklere anlam vermemiz gerekecektir. Zaman itibariyle “simple present” olması hasebiyle öncelikle B seçeneğini okuruz ve anlamının “bu çalışmaların sonuçları, genetiğin kişinin kansere olan yatkınlığını belirlemede önemli bir rol oynamadığını göstermektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam, bizi doğru yanıt olarak B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
78
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir cümle olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında cümlenin pasif olması nedeniyle seçeneklerde, varsa, Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Boşluğun önünde bir ismin bulunmaması nedeniyle muhtemelen Relative Clause seçenekleri yanlış olacak ve bu durumda, doğru yanıt muhtemelen Adverbial Clause seçeneklerinden gelecektir. Ancak bu tarz durumlarda cümleyi açıklayıcı bir Relative Clause olma olasılığı söz konusudur. Bize verilen cümlenin zamanının present, özne’sinin “each group” olduğunu göz önüne alarak seçenekleri değerlendirebiliriz. Seçenekleri incelediğimizde A, D ve E seçeneklerini cümleyi açıklayan birer Relative Clause olarak düşünür ve önceliği D seçeneğine veririz. Zira e seçeneğinin zaman yapısı modal elemanıdır. D seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “bu tabloda her grup, bireysel başlıkları bulmayı daha kolay hale getiren farklı bir renkle kodlanmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi D seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
115
Soru: 79 His temperature has returned to normal _______. A) until he goes off to another football match B) if he stays quietly at home for a da yor two C) that he will take two more aspirins in the evening D) why we all worried so much about him E) so there is no need to call a doctor 79 Soru: 80 Some studies report greater weight losses ________. A) as if motivation can be taken into account B) which had already been confirmed C) when people eat or drink artificially sweetened products D) because the last meal of the day would be a light one E) though there is a “sugar-free” label on the packet 80 79
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında boşluğun hemen önünde bulunan sıfat (normal) nesne konumunda bulunduğu için varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Bunun dışında “normal” kelimesi bir sıfat olduğundan muhtemelen Relative Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Bu durumda muhtemel doğru yanıt Adverbial Clause seçeneklerinden gelecektir. Cümlemizin zamanının “present”, özne’sinin “his temperature” olduğunu dikkate alarak seçenekleri değerlendirmeye geçebiliriz. Seçeneklere kabaca baktığımızda, öncelikle Noun Clause ve Relative Clause yapılarında karşımıza çıkan C ve D seçeneklerinin yanlış olduğu kanısına varırız. B seçeneği Adverbial Clause yapısında zaman kurgusu açısından yanlış seçenektir. Bu durumda geriye Adverbial Clause elemanı olarak A seçeneği ve Connector olarak E seçenekleri kalmaktadır. Bunlardan önceliğimizi A seçeneğine vererek anlam itibariyle uygun olan seçenek doğru yanıt olacaktır. Anlam olarak soruya yaklaştığımızda, doğru anlamın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. E seçeneğine göre cümlemize anlam verdiğimizde, anlamının “ateşi normale döndü, bu nedenle doktor çağırmaya gerek kalmadı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam ise bizi E seçeneğine götürmektedir O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
80
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, present bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında boşluğun hemen önünde bulunan isim nesne konumunda bulunduğundan, varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Eğer seçeneklerde Relative Clause seçenekleri varsa “weight losses” ismini açıklayacaktır. Cümlemizin özne’sinin “some studies”, zamanının ise simple present olduğuna dikkat ederek seçenekleri değerlendirmeye geçebiliriz. Seçeneklere baktığımızda, yapı itibariyle uygun olan B seçeneğinin, zaman yönüyle yanlış seçenek olduğu hemen dikkatimizi çekecektir. Geriye kalan seçeneklerin tümü Adverbial Clause elemanları olduğundan, bunların değerlendirmesini bu yapıya göre yapmamız gerekecektir. Kalan seçenekler içerisinde D seçeneği ise zaman yapısından dolayı yanlıştır. Bu durumda öncül seçeneğimizi C seçeneği oluşturur. Eğer bize verilen cümlede ya da E seçeneğinin metninde bir olumsuzluk bulunsaydı bu durumda öncül seçenek olarak E seçeneğini okurduk. Eğer C ya da E seçenekleri anlam olarak uyumsuz olurlarsa, bu durumda A seçeneği zorunlu doğru yanıt olacaktır ki, bu zayıf bir ihtimal gibi görünmektedir. C seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, anlamının “kimi raporlar, insanlar suni olarak tatlandırılmış gıdalar yedikleri ya da içtikleri zaman daha fazla kilo kaybının meydana geldiğini bildirmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
116
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 81 Dr. Hall’s secretary wanted to know ________. A) unless the pain got worse B) If I had an appointment C) that he is feeling better D) so the medicine was having bad side-effects E) whether I will take another course of treatment 81 Soru: 82 Dr. Martin took his students to see the patient _______. A) if he had had an open heart operation B) that he was coughing badly C) who had made such a good recovery D) unless he were given the right medicine E) whoever he is treating 82
81
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, “past” bir cümle olduğunu görmekteyiz. Bunun dışında boşluğun hemen önünde bulunan fiil, bu cümlenin nesnesinin bulunmadığını ve muhtemel doğru yanıtın Noun Clause yapısında geleceğini göstermektedir. Bu kısa değerlendirme, sorunun doğru yanıtlanması için yeterlidir. Bu minval üzere seçeneklere baktığımızda, Noun Clause yapısında üç seçeneğin (B, C ve E) bulunduğunu görmekteyiz. Bu üç seçenekten C ve E seçeneklerinin zaman yapıları “present” olduğu için uyumsuz görünmektedir. Bu durumda öncül seçeneğimizi B seçeneği oluşturmaktadır. Eğer B seçeneği yanlış olursa, bu durumda, diğer iki seçeneğin doğru yanıt olma olasılıkları bulunacaktır ki, bu olasılık zayıf görünmektedir. B seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, anlamının “Dr. Hall’ın sekreteri, randevumun olup olmadığını bilmek istedi” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
82
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, past bir cümle olduğunu görmekteyiz. Boşluğun sonunda bir canlı ismin (patient) bulunması nedeniyle, bu sorunun doğru yanıtının öncelikle bu ismi açıklayan bir Relative Clause olacağını düşünürüz. Eğer bu sorunun yanıtı, ismi açıklayan bir Relative Clause değilse, bu kez Adverbial Clause olma olasılığı üzerinde durmamız gerekecektir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, öncül seçeneğimizin C seçeneği olduğunu, B seçeneğinin ilk etapta elenmesi gerektiğini düşünürüz. Zira B seçeneği “that”li bir “tam cümle” olduğu için Noun Clause boşluğuna uygundur; ancak soru cümlesi, sonundaki canlı isimden dolayı Relative Clause yapısına uygundur. Geriye kalan üç seçenek (A, D ve E seçenekleri) ise C seçeneğinin yanlış olması durumunda devreye girecektir. C seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, anlamının “Dr. Martin öğrencilerini, iyi bir iyileşme süreci yaşayan hastasını görmeye götürdü” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
117
Soru: 83 There was no one but the anesthetist there ________. A) unless the operation was cancelled B) if the surgeon required more C) and so were the nurses D) though it is already 9 o’clock E) when we arrived 83 Soru: 84 Dr. Dougles won’t operate until tomorrow ________. A) unless the case proves to be particularly urgent B) so that he is seriously ill C) if someone helps him D) that he has made an appointment E) when he would talk to him privately 84 83
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, “past” bir “tam cümle” olduğunu görmekteyiz. Bu durumda varsa Noun Clause seçenekleri yanlış olacaktır. Eğer doğru yanıt bir Relative Clause seçeneği olacaksa, bu durumda öndeki yer ismini (there) açıklamalıdır. Bunun haricinde muhtemelen bir Adverbial Clause yapısı doğru yanıt olacaktır. Ayrıca cümlemizin, olumsuz yapıda olduğuna dikkat edelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, seçeneklerin Adverbial Clause elemanları (A, B, D ve E) ile Connector yapısından (C) oluştuğunu görmekteyiz. A, B ve D seçenekleri zaman kurguları yönüyle yanlış seçeneklerdir. C seçeneği ise bir “Auxiliary” yapısıdır. (New Methods: 432) Bilindiği üzere bu yapıda esas cümlenin olumluluğu ile olumsuzluğu koşut olarak ele alınmaktadır. Bu bakımdan bize verilen soru cümlesin yapısı olumsuz olduğundan bu seçenek yanlıştır. Bu durumda E seçeneği zorunlu doğru yanıt olarak elimizde kalmaktadır. E seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, anlamının “biz vardığımızda, anestezi uzmanından başka kimse yoktu” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürmektedir O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
84
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, “present” bir cümle olduğunu görmekteyiz. Eğer doğru yanıt bir Relative Clause seçeneği olacaksa, bu durumda öndeki zaman ismini (tomorrow) açıklamalıdır. Bu durumda muhtemelen bir Adverbial Clause yapısı doğru yanıt olacaktır. Bunun dışında cümlemizin olumsuz bir yapıda olduğuna dikkat edelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere inmeden önce zaman kurgusunun olumsuz bir modal (will not) olduğuna dikkat edelim; zira seçenekler içerisinde “if” ya da “unless” gibi elemanlar, sınav İngilizcesinde “modal” kullanımları ile genelde doğru olmaktadırlar. Ayrıca “Dr. Douglas” özne’sini unutmayalım. Seçeneklere ana hatları ile baktığımızda, ilk yanlış seçenek olarak D seçeneğini işaretleriz. Zira “that” Noun Clause ile Relative Clause yapılarının elemanıdır ve bu iki kurgu burada söz konusu değildir. E seçeneğindeki “when” Relative Clause elemanı gibi görülüp doğru yanıt olma olasılığı bulunsa, bu eleman çoğunlukla Adverbial Clause elemanı olarak kullanılmakta olup bu yönüyle zamanı uyumsuz durumdadır ve muhtemel yanlış seçenektir. Kalan seçenekler içerisinde öncüllerimiz C ve E seçenekleri oluşturur. Bu ikisinin anlam yönüyle yanlış olması durumunda B seçeneğinin doğru olma olasılığı söz konusu olacaktır. A seçeneği ile C seçeneği arasında yapısal olarak herhangi bir fark bulunmamaktadır. Bu nedenle anlam olarak uyan seçenek doğru yanıt olacaktır. Anlam olarak bu iki seçeneğe yaklaştığımızda, A seçeneğinin uygun olduğunu görmekteyiz. A seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, “durum aciliyet arzetmezse Dr.
118
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 85 They didn’t operated on him ________. A) unless they have to B) until they had got the results of the tests. C) if they think it is necessary D) so he was 7 years old E) while his blood pressure has been so high 85 Soru: 86 After he had lost five kilos, ________. A) he looked and felt much better B) he tends to discontinue his diet after a short while C) this is the most effective diet he has come across D) he had started to go to a fitness centre E) he will have achieved his goal 86
Douglas yarına kadar ameliyat yapmayacak” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 85
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise seçeneklerde olduğunu görürüz. Bu durumda cümlenin değerlendirmesi önem kazanmaktadır. Soru cümlesine baktığımızda, “past” bir cümle olduğunu görmekteyiz. Boşluğun hemen önünde bir isim bulunmadığından Relative Clause olma olasılığı zayıf görünmektedir. Bunun haricinde muhtemelen bir Adverbial Clause yapısı doğru yanıt olacaktır. Bunun dışında cümlemizin olumsuz bir yapıda olduğuna dikkat edelim. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, seçeneklerin Adverbial Clause elemanları (A, B, C ve E) ile Connector yapısından (D) oluştuğunu görmekteyiz. A ve C ve E seçenekleri zaman kurguları yönüyle yanlış seçeneklerdir. D seçeneği ise B seçeneğinin yanlış olması durumunda muhtemel doğru seçenek olacaktır. Bu durumda B seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “test sonuçlarını alıncaya kadar onu ameliyat etmediler” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
86
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “after”, bir Adverbial Clause elemanı olarak karşımıza çıkmakta ve zaman uyumunu zorunlu olarak kabul etmektedir. (New Methods: 293) Bize verilen cümlenin zamanı “past perfect” olduğuna göre muhtemel doğru yanıt “simple past” zamanda olacaktır. Ayrıca cümlenin özne’sinin “he” olduğunu unutmayalım. Bu genel değerlendirmenin ardından A seçeneği hariç diğer seçeneklerin zaman yapıları itibariyle yanlış seçenekler olduklarını görürüz. Bu durumda zamanı uyan sadece A seçeneği kalmaktadır. A seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “beş kilo kaybettikten sonra daha iyi ve sağlıklı göründü” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi A seçeneğine götürmektedir O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
119
Soru: 87 However qualified the young surgeon may be, ________. A) his appointed was approved by the Board B) they have already promoted him C) his colleagues always admire him greatly D) he will have to be on probation for some time E) he had carried out his studies at a top medical school 87 Soru: 88 ________ whether or not the patient will respond to this new treatment. A) The only advice I can give you is B) Naturally the doctors have diagnosed C) It is still too early to say D) Various forms of therapy have been recommended E) It is felt that an injection should have been given 88
87
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun sonda, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “however”, bir Adverbial Clause elemanı olarak karşımıza çıkmakta ve zaman uyumunu zorunlu olarak kabul etmektedir. (New Methods: 386) Bize verilen cümlenin zamanı “present modal” olduğuna göre muhtemel doğru yanıt “present” bir zamanda olacaktır. Ayrıca cümlenin özne’sinin “young surgeon” olduğunu unutmayalım. Bu genel değerlendirmenin ardından A ve E seçeneklerinin zaman yapıları itibariyle yanlış olduklarını görürüz. Kalan seçeneklerden B ve C seçeneklerinin özneleri uyumsuzdur. Bu durumda geriye özne’si uyan D seçeneği kalmaktadır. Eğer özne’si uymasına rağmen D seçeneği anlam olarak yanlış olursa, okuyacağımız seçenekler B ve C seçenekleri olacaktır. D seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, anlamının “ne kadar kaliteli bir cerrah olursa olsun bir süreliğine denenmek zorunda kalacak” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi D seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
88
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “whether”, iki kullanımı bulunan bir Noun Clause elemanıdır. (New Methods: 203) Boşluğun hemen önünde bir virgül (,) bulunmadığına göre bu yapı klasik Noun Clause yapısı olmak durumundadır. Bu durumda doğru yanıt olacak seçeneğin ya nesnesi veya complement’i olmamalıdır. Noun Clause yapısında bir istisna dışında zaman uyumu bulunduğundan, bu aşamada bize verilen cümlenin zamanı ile özne’si önem kazanmaktadır. Bu aşamada cümlemizin özne’sinin “the patient” olduğuna dikkat ederiz. Zaman yapısı ise present modaldır: will. Clause cümlesinin zamanı “present” olduğundan, esas cümlenin zamanı “present” olmak zorundadır. Bu durumda seçeneklerden “past” olanlar yanlış olacaktır. Seçeneklere baktığımızda, E seçeneği zaman itibariyle yanlış seçenektir. Kalan seçenekler içerisinde D seçeneği pasif yapıda olduğu için yanlıştır. Zira pasif yapıda nesne mevcuttur. Geriye kalan seçeneklerin ise hem nesne/complement yapıları bulunmamakta hem de zamanları uymaktadır. Bu durumda bizi cümlenin anlamı ilgilendirecektir. Anlam itibariyle soruya yaklaştığımızda, öncül seçeneğimiz “simple present” bir yapıda ve nesnesi eksik olan C seçeneğidir. C seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “yeni tedaviye hastanın yanıt verip vermeyeceğini söylemek için çok erken” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi C seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
120
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 89 ________ whose diagnosis turned out to be correct. A) There’s still no information B) That’s the doctor C) Several doctors are of the same opinion D) Their advice seems to be the best E) There is still a question 89 Soru: 90 ________ as soon as they get him into the ambulance. A) We were still waiting for news of him B) It was your job to find out C) His condition deteriorated rapidly D) Be sure to give me a call E) The situation has proved urgent 90
89
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda cümledeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “whose”, hem Noun Clause hem de Relative Clause yapısının önemli bir elemanıdır. (New Methos: 200/250) Noun Clause yapısında nesne ya da complement konumunda gelmesi gerekirken Relative Clause yapısında iki isim arasında gelmektedir. Bize verilen soru cümlesinde “whose” elemanından sonra bir isim (diagnosis) bulunduğuna göre bu soru muhtemel bir Relative Clause gibi görünmektedir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere müracaat ettiğimizde, A, C ve E seçenekleri hem “tam cümle” oldukları hem de hem de “canlı bir isim” bulunmadığı için yanlıştır. Kalan seçenekler içerisinde sonunda isim bulunan seçenek B seçeneğidir. B seçeneğine göre cümleye anlam verdiğimizde, cümlenin anlamının “işte şu teşhisleri doğru çıkan doktor” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bizi B seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
90
Bize verilen soru cümlesine baktığımızda, boşluğun başta, clause elemanının ise bize verilen cümlede olduğunu görmekteyiz. Bu durumda bizdeki elemana göre bir tavır belirlememiz gerekmektedir. Bilindiği üzere “as soon as” bir Adverbial Clause elemanıdır. (New Methods: 290) Bu yapı zaman uyumunu kabul ettiğinden, bize verilen soru cümlesinin anlamı önemli olacaktır. Zamanımız “present” olduğuna göre, varsa “past” seçenekler yanlış olacaktır. Bunun dışında cümlemizin özne’sinin “they” olduğunu unutmayalım. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere müracaat ettiğimizde A, B ve C seçeneklerinin zamanlarının uyumsuz olduklarını görmekteyiz. Bu durumda geriye D ve E seçenekleri kalmaktadır. Bu iki seçenekten zaman anlam itibariyle uyan seçenek doğru yanıt olacaktır. Öncül seçeneğimizi, diğerinin “imperatiev/emir” yapısında olması hasebiyle E seçeneği oluşturur. E seçeneğine göre cümleye bir anlam verdiğimizde, anlamının “ambulansa biner binmez durum aciliyet arzetti” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bizi E seçeneğine götürmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
121
BEŞİNCİ BÖLÜM ÇEVİRİ SORULARI Son sınav yapılarında, her iki sınavda da (KPDS/ÜDS) sayıları azaltılmıştır. Bu nedenle sınav yapısındaki ağırlığı azalmıştır. Biz burada soru örnekleri ile kısa sürede bu soruları çözmenin metodları üzerinde duralım. A. İngilizce’den Türkçe’ye Çeviri Soruları 1. Çözüm Metodu Bu tarz sorularda aşağıdaki kurallara riayet edilmelidir. a.) Noun Clause cümleleri olduğu yerde, Relative Clause cümleleri niteledikleri ismin başına getirilerek, Adverbial Clause cümleleri ise clause cümlesinin bulunduğu taraf başa getirilerek çevirilir. b.) Sınav İngilizcesinde fiilin zamanından ziyade anlamı önemlidir. c.) Bir cümlenin en önemli iki elemanı özne ile yüklemdir. Eğer özne ile yüklemden sonuca ulaşamıyorsak cümlenin diğer öğelerine bakarız. d.) Noun Clause cümlesinin çevirisi “-mesi, -ması, -dığı, -diği”, Relative Clause cümlesinin çevirisi “-en, -an, -diği, -dığı” şeklinde yapılır. Adverbial Clause yapısında ise clause elemanının anlamına göre çeviri yapılır. e.) Relative Clause ve Noun Clause cümlelerinin öznesi Türkçe’de mutlaka “-ın, -in” eki alır. f.) Noun Clause yapısında that’li cümleyi iki şekilde çevirmek mümkündür: - Ahmet söyledi ki ……. - Ahmet ………söyledi. g.) Giriş cümleleri olduğu yerde çevrilir. h.) “There is, there are, there was, there were” tarzındaki cümleler “vardır, bulunmaktadır, vardı, bulunmaktaydı” tarzında çevirilir. i.) “It is..... that” kalıpları yüklem olarak geriye döner. Şimdi bu soru tipine örnekler verelim:
122
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 1 Okul binalarındaki bakım giderleri hızla artıyor ve bunları karşılayacak fonların sağlanması giderek zorlaşıyor. A) As maintenance costs for school buildings were rising quickly, it was getting harder to find the necessary funds to meet them. B) With the rise in maintenance costs for school buildings it is becoming extremely difficult to get hold of funds to meet them. C) Maintenance costs for school buildings are rising rapidly and funds to meet them are becoming increasingly difficult to get hold of. D) The rapid rise in maintenance costs for school buildings means that funds to meet them are becoming increasingly difficult to find. E) It had got increasingly difficult to raise funds to meet the ever-increasing rise in school maintenance costs.1 Soru: 2 Rusya Cumhurbaşkanı Putin, Afganistan’ın Kuzey ittifakı güçlerini Taliban’a karşı mücadelelerinde destekleyeceğini söyledi. A) The Northern Alliance in Afghanistan is reportedly being supported by President Putin of Russia in its struggle against the Taliban. B) The Russian President, Putin, agreed to support the armies of Afghanistan’s Northern Alliance while they fought the Taliban. C) The armies of Afghanistan’s Northern Alliance sought the help of President Putin of Russia in their fight against theTaliban. D) It is reported that Russia’s president, Putin, is ready to assist the force of the Northern Alliance in Afghanistan in their struggle against the Taliban. E) President Putin of Russia said he would support the forces of Afghanistan’s Northern Alliance in their fight against the Taliban. 2
1
Bize verilen Türkçe cümlede iki ayrı basit cümle vardır. İlk cümlenin özne’si “okul binalarındaki bakım giderleri”, yüklemi ise “artıyor” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece C seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “maintenance costs for school buildings”, yüklemi ise “are rising” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
2
Bize verilen Türkçe cümlede biri esas cümle, diğeri ise Noun Clause cümlesi olmak üzere iki ayrı cümle vardır. Esas cümlemizin özne’si “Rusya Cumhurbaşkanı Putin”, yüklemi ise “söyledi” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece E seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “President Putin of Russia”, yüklemi ise “said” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
123
Soru: 3 Hudson Körfezi her yıl tamamen donmasa da gemi seferlerine ortalama olarak üç aydan daha kısa bir süre açıktır. A) When Hudson Bay is completely frozen over, which on average is for less than three months of the year, it is closed to navigation. B) On the average, Hudson Bay is open to navigation for as little as three months each year though it is only rarely completely frozen over. C) Hudson Bay is open to navigation for as little as three months in an average year even though it is never completely frozen over. D) Even though Hudson Bay is not completely frozen every year, on the average, it is open to navigation for less than three months. E) On the average, Hudson Bay is closed to navigation for less than three months of the year, which is when it is completely frozen over. 3 Soru: 4 Hemingway edebiyat kariyerine gazeteci olarak başlamıştır ve gerçekten, romanlarının çoğu kendisinin çok değişik deneyimlerine dayanır. A) It was as a reporter that Hemingway began his literary career, which is why so many of his novels are based upon his own quite varied experiences. B) Hemingway began his literary career as a reporter, and indeed many of his novels are based upon his own, extremely varied experiences. C) Many of Hemingway’s novels and other literary works are based upon his extremely varied experiences as a reporter starting on his literary career. D) Hemingway’s various experiences as a reporter, as he set out on his literary career, supplied him with the materials for his novels and other literary works. E) Hemingway’s literary career began when he was a reporter and so his own very colorful experiences became the core of many of his novels. 4
3
Bize verilen Türkçe cümlede biri esas cümle, diğeri ise Adverbial Clause cümlesi olmak üzere iki ayrı cümle vardır. Adverbial Clause elemanı “-sa da” anlamını veren bir eleman olmalıdır. Bu eleman muhtemelen zıtlık bildiren Adverbial Clause elemanlarından birisi olacaktır. Esas cümlemizin özne’si “Hudson Körfezi”, yüklemi ise “açıktır” eylemidir. Seçeneklerde bu özne, yüklem ve clause yapısına uyan D seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “Hudson Bay”, yüklemi ise “is open” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya yüklemleri ya da vurguları uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
4
Bize verilen Türkçe cümlede iki ayrı basit cümle vardır. İlk cümlenin özne’si “Hemingway”, yüklemi ise “başlamıştır” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece B seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “Hemingway”, yüklemi ise “began” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
124
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 5 On altıncı yüzyılın sonlarından itibaren hümanizma, klasik geleneğe dayalı bir eğitim sistemi olarak görülmeye başladı. A) By the late sixteenth century humanism had come to be considered as a system of education that had its roots in classicism. B) Towards the end of the sixteenth century, humanism was being regarded as a system of education closely following the classical tradition. C) From the late sixteenth century onwards, humanism began to be perceived as a system of education based on the classical tradition. D) Towards the end of the sixteenth century, humanism was already being recognized as a classical-based system of education. E) The classical-based system of education derived from humanism, came into being late in the sixteenth century. 5 Soru: 6 Başka ülkelerde çevre yasalarını çiğneyen çokuluslu şirketleri dava etmek için ABD mahkemelerine başvurulması, son yıllarda daha sık görülmektedir. A) In recent years, people have frequently gone to the USA courts to sue multinational corporations that violate environmental laws in other countries. B) Application to the USA courts to sue multinational corporations that violate environmental laws in other countries has been noticed more frequently in recent years. C) Application to the USA courts to take action against violation of environmental laws in other countries has become very common over the last few years. D) The USA courts have recently sued various international corporations for their violation of environmental laws in other countries. E) In recent years, many multinational corporations have often been condemned by the USA courts because of violating environmental laws. 6
5
Bize verilen Türkçe cümlede biri giriş cümlesi diğeri esas cümle olmak üzere iki ayrı cümle bulunmaktadır. Esas cümlemizin özne’si “hümanizm”, yüklemi ise “görülmeye başladı” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan C seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “humanism”, yüklemi ise “began to be perceived” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
6
Bize verilen Türkçe cümlede biri esas cümle, diğeri Relative Clause cümlesi olmak üzere iki ayrı cümle bulunmaktadır. Esas cümlenin özne’si “ABD mahkemelerine başvurulması”, yüklemi ise “daha sık görülmektedir” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan B seçeneğidir. Bu seçeneğin öznesi “Application to the USA courts”, yüklemi ise “has been noticed more frequently” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
125
Soru: 7 Dünya Ticaret Örgütü’nün, mal ve hizmetlerini diş pazarlara satan her çiftçiye ve şirkete yarar sağladığı akılda tutulmalıdır. A) One should not overlook the fact that it would be to benefit of the World Trade Organization if every farmer and every business sold goods and services to foreign markets. B) One must ignore the fact that the World Trade Organization benefits every farmer and every business selling goods and services to foreign markets. C) It should be remembered that the World Trade Organization benefits whenever a farmer or a business sells goods or services to foreign markets. D) One must bear in mind that the World Trade Organization benefits every farmer and every business that sells goods and services to foreign markets. E) The World Trade Organization is very well aware of the fact that every farmer and every business benefits when goods and services are sold to foreign markets.7 Soru: 8 Eski Yunan ve Mısır sanatı geçmişe ait değildir; bugün, dün olduğun daha çok canlıdır. A) Ancient Greek and Egyptian art do not belong to the past; they are even more alive today than they were yesterday. B) Though ancient Greek and Egyptian art belong to the past, they are just as alive today as they were then. C) The ancient arts of Greek and Egyptian continue to live now just as vitally as they did then. D) In ancient times the Greeks and Egyptians produced works of art that have never been surpassed in liveliness. E) Ancient Greek and Egyptian works of art are now admired more for their vitally than they were in the past.8
7
Bize verilen Türkçe cümlede biri Noun Clause, diğeri Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümle bulunmaktadır. Bunların dışında kalan esas cümlemizin yüklemi “akılda tutmak” eylemidir. Bu eylem ise sadece D seçeneğinde bulunmaktadır. Bu seçeneğin öznesi “one” yüklemi ise “bear in mind” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
8
Bize verlen Türkçe cümlede iki ayrı basit cümle vardır. Bu nedenle bu basit cümleleri ayrı ayrı değerlendirmek durumundayız. İlk cümlemizin özne’si “Eski Mısır ve Yunan sanatı”, yüklemi ise “geçmişe ait değildir” şeklindedir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme uyan sadece A seçeneği bulunmaktadır: “Ancient Greek and Egyptian art”, özne, “not belong to the past” ise yüklemdir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
126
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 9 Bir kitabı okurken işaretlemeniz esasında yazarla görüş ayrılığımızın veya görüş birliğimizin ifadesinden başka bir şey değildir. A) There is no need to mark a book you read unless your opinions are strongly opposed to those of the writer. B) When reading a book it is normal to mark it to show where your opinion differs or agrees with that of the author. C) There is no real reason for marking a book as you read it unless you want to remind yourself of where you agree or disagree with the writer. D) When reading a book it is essential to mark the places where you agree or disagree with the ideas of the author. E) Marking a book while you read it is essentially nothing but an expression of your differences, or agreements of opinions, with the author.9 Soru: 10 Yakın zamanda yayımlanmış olan Bir Yabancı Dili Öğrenme adlı kitabında Eugene A. Nida, dinleme, konuşma, okuma ve yazma becerilerinden oluşan dil öğrenme sürecini tartışmaktadır. A) Eugene A. Nida has recently published a book celled Learning a Foreign Language in which he discusses the language learning process including competence in listening, speaking, reading and writing. B) In his recently published book Learning a Foreign Language , Eugene A. Nida discusses the language learning process which consists of the listening, speaking, reading and writing skills. C) Eugene A. Nida has just published a book entitled Learning a Foreign Language in which he divides the language learning process into the listening, speaking, reading and writing skills. D) Eugene A. Nida has recently published a book called Learning a Foreign Language , which studies the learning process of a language under the headings listening, speaking, reading and writing. E) According to Eugene A. Nida in his recently published book entitled Learning a Foreign Language, the language learning process leads to competence in reading, listening, speaking and writing.10 9
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause yapısında olmak üzere iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “bir kitabı işaretlemek”, yüklemi ise “başka bir şey değildir” şeklindedir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme uyan sadece E seçeneği bulunmaktadır: “Marking a book” cümlenin özne’si, “it is nothing” ise yüklemidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
10
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative Clause yapısında olmak üzere iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Eugene A. Nida”, yüklemi ise “tartışmaktadır” şeklindedir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme uyan sadece B seçeneği bulunmaktadır: “Eugene A. Nida” cümlenin özne’si, “discusses” ise yüklemidir. . Diğer
Murat AĞARI
127
Soru: 11 Ülkenin en kalabalık kenti ve İsviçre bankacılığının kalbi olan Zürih, kendi okullarında dil ögretiminin iyileştirilmesi için bir danışma kurulu oluşturdu. A) Zurich, one of the most crowded cities in the country and the main centre of Swiss banking, has decided to establish a working committee for the improvement of language schools. B) Zurich, the most populous city of the country and the heart of Swiss banking, set up an advisory committee for the improvement of language teaching in its own schools. C) The first of the advisory committee to be set up for the advance of language teaching in schools was in Zurich, which is an extremely crowded city and the heart of banking centre of Switzerland. D) For the development of language teaching in schools a special committee was set up for Zurich, since it was a very crowded city and the heart of banking in Switzerland. E) Zurich, which is an over-populated city and has been the heart of banking in Switzerland has launched a policy for efficient language teaching in its schools in line with the advisory committee's recommendations.11 Soru: 12 Kamuoyu yoklamaları farklılık gösterir, ancak Avusturalyalıların yaklaşık üçte ikisi cumhuriyet istediklerini açıkça söylemektedir. A) Opinion polls are inconclusive, but roughly two-thirds of all Australians are clearly pleased to have a republic. B) Opinion polls may vary, but well-over two-thirds of the Australians admit that they want a republic. C) Opinion polls conclusively show that roughly two-thirds of the Australian people actually want a republic. D) Opinion polls are unreliable, but nevertheless it is apparent that two-thirds or so of the Australian people are in favour of a republic. E) Opinion polls vary, but about two-thirds of the Australians openly say that they want a republic.12
seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 11
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative Clause, diğeri ise Adverbial Clause yapısında olmak üzere üç ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Zürih”, yüklemi ise “oluşturdu” şeklindedir. Seçeneklere inerek bu özne ve yüklemi aradığımızda, bu iki yapının B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira B seçeneğinin özne’si “Zurich”, yüklemi ise “set up” fiilidir. . Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
12
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, iki ayrı basit cümlenin bulunduğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “kamuoyu yoklamaları”, yüklemi ise “farklılık gösterir” şeklindedir. Seçeneklere indiğimizde, bu özne ve yükleme uyan sadece E seçeneği bulunmaktadır. Zira E
128
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 13 İnsanlar, uygarlığın doğuşundan beri gökyüzünü incelemişlerdir; ancak orada var olanların büyük çoğunluğu hala bilinmemektedir. A) People have studied the sky since the dawn of civilization, yet the bulk of what is out there is still unknown. B) If people had studied the sky throughout civilized times, the bulk of what is out there would now have been known. C) People were studying the sky even before the dawn of civilization, but little was known about what was out there. D) A large portion of space remains unexplored though man has been interested in it since the dawn of civilization. E) The sky has been under observation ever since civilization began, but not much is known about it.13 Soru: 14 Yönetim, yeni hisse senetlerinin, rayiç piyasa değerinden % 20 daha düşük olarak fiyatlandırılmasını uygun görmüştür. A) The board has proposed the sale of new shares on the market at a price 20 % less than their current value. B) The management has suggested that the new shares be issued at a price 20 % lower than the present market value. C) The management has agreed that the new shares be priced 20 % below their current market value. D) The board has announced that the price of the shares currently coming onto the market should be reduced by 20 % . E) The managing board has accepted the pricing of the new shares, which will be 20 % down on their actual value on the market.14
seçeneğinin özne’si “opinion polls”, yüklemi ise “vary” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 13
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, iki ayrı basit cümlenin bulunduğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “insanlar”, yüklemi ise “incelemişlerdir” şeklindedir. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, bu özne ve yükleme sahip A ve C seçenekleri bulunmaktadır. Ancak ikinci cümlede bulunan olumsuzluk ise sadece A seçeneğinde vardır. A seçeneğindeki ilk cümlenin özne’si “people”, yüklemi ise “studied” fiilidir. İkinci cümlenin yüklemi ise “unknown” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
14
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause yapısında olmak üzere iki ayrı cümlenin var olduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “yönetim”, yüklemi ise “uygun görmüştür” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne C seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bu seçeneğin özne’si “the management”, yüklemi ise “agreed” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
129
Soru: 15 Tam Avrupanın siyasi birliğe doğru gittiği sırada, ekonomik politika ile ilgili çeşitli şüpheler ortaya çıktı. A) Various doubts regarding economic policy surfaced and prevented the political unification of Europe. B) Before the political unity of Europe can be really achieved, doubts regarding economic policy must be overcome. C) Just when Europe was heading towards political unity, various doubts regarding economic policy came to the surface. D) If Europe could have achieved political unity, doubts regarding economic policy would not have emerged. E) If only Europe could have achieved political unity, economic unity would, doubtless, have followed easily.15 Soru: 16 Sadece demir ve kobalt ile nikel gibi diğer birkaç madde güçlü manyetik etkiler gösterir. A) Iron and a few other materials including cobalt and nickel have a strong magnetic force. B) Only iron and a few other materials such as cobalt and nickel show strong magnetic effects. C) It is only iron and a few other materials like cobalt and nickel exert a strong magnetic force. D) The magnetic force of iron and a few other materials such as cobalt and nickel, are the only strong ones. E) The only metals, other than iron, to show a strong magnetic force are cobalt and nickel. 16
15
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause cümlesi olmak üzere iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “çeşitli şüpheler”, yülkemi ise “ortaya çıktı” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan C seçeneğinin bulunduğunu görürüz. Zira bu seçeneği özne’si “various doubts”, yüklemi ise “came to surface” filidir. A seçeneği bu bağlamda biraz çeldirici gibi görünmesine rağmen, bu seçeneğin Adverbial Clause tarafı uygunluk göstermemektedir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzluk göstermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
16
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, basit tek bir cümlenin bulunduğunu görürüz. Cümlemizin özne’si “sadece demir, kobalt ve nikel gibi birkaç madde”, yüklemi ise “gösterir” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “Only iron and a few other materials such as cobalt and nickel”, yüklemi ise “show” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
130
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 17 Son araştırmalar, canlılarda oluşan kimyasal tepkimelerin hemen hemen tümünün, protein molekülleri tarafından katalizlendiğini göstermiştir. A) Recent studies have shown that almost all chemical reactions that take place in living organisms are catalysed by protein molecules. B) It seems from recent studies, that the majority of chemical reactions that occur in living organisms are catalysed by protein molecules. C) Recent studies suggest that the chemical reactions that take place in all living organisms are catalysed by protein molecules. D) Recent studies have established that, in the organisms, the catalysed is almost always protein molecules. E) The result of recent studies into the chemical reactions that occur in living organisms has been to established that protein molecules are almost invariably the catalyst. 17 Soru: 18 Bir hipotez, genellikle, bir soruna olası bir çözüm getiren birbiriyle bağlantılı bir ifadeler grubundan oluşur. A) On the whole, by a hypothesis is meat a group of interrelated statements that together suggest a solution to a problem. B) In general, a hypothesis means a collection of related statements that suggest a plausible solution to a problem. C) A hypothesis usually consist of a group pf interconnected statements that give a possible solution to a problem D) A hypothesis suggest a likely solution to a problem based on a set of interrelated statements. E) A set interconnected statements that offer a possible solution to a problem is known as a hypothesis. 18
17
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümlenin bulunduğunu görmekteyiz. Esas cümlemizin özne’si “son araştırmalar”, yüklemi ise “göstermiştir” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan A seçeneğinin bulunduğunu görürüz. Zira A seçeneğinin özne’si “recent studies”, yüklemi ise “show” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
18
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “bir hipotez”, yüklemi ise “oluşur” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özneyi taşıyan C ve D seçeneklerinin bulunduğunu görürüz. Ancak bu iki seçenekten yüklemi uyan seçenek ise C seçeneğidir. Zira bu seçeneğin özne’si “a hypothesis”, yüklemi ise “consist” fiilidir. Ancak D seçeneğinin yüklemi “suggest” fiilidir. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
131
Soru: 19 Alman gökbilimci Kepler, gezegenlerin güneş çevresindeki hareketlerinin ayrıntılı bir betimlemesi olan önemli gökbilimi eserleri yazmıştır. A) In his works on astronomy, the German astronomer Kepler, describes in great detail the movement of the planets around the sun. B) The German astronomer Kepler described in detail the motions of the planets around the sun in his important works on astronomy. C) Kepler is an important German astronomer who described in detail the movement of the planets around the sun in his famous works on astronomy. D) The German astronomer Kepler wrote important astronomical works, which are a detailed description of the motions of the planets around the sun. E) Kepler, the German astronomer, whose works on astronomy are well-known given an elaborate description of the planets that move around the sun. 19 Soru: 20 Satürn, buz kalıplı sayısız parçacıktan oluşan muhteşem halka sistemi ile tanınır. A) What makes Saturn remarkable is its superb ring system composed of countless ice-covered particles. B) Saturn has a magnificent ring system, composed of innumerable ice-covered particles. C) The special characteristic of Saturn is its fantastic ring system made up of millions of ice-covered particles. D) The incredible ring system of Saturn is made up of ice-covered particles. E) Saturn is noted for its magnificent ring system , which is composed of myriads of ice-covered particles. 20
19
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Alman gökbilimci Kepler”, yüklemi ise “yazmıştır” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özneyi taşıyan B ve D seçeneklerinin bunduğunu görürüz: “The German astronomer Kepler” Ancak bu iki seçenekten yüklemi uyan seçenek D seçeneğidir. Zira bu seçeneğin yüklemi “write” fiilidir. Halbuki, özne’si uyan diğer seçeneğin yüklemi “describe” fiilidir. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
20
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Satürn”, yüklemi ise “tanınır” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özneye sahip B ve E seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: Saturn. Ancak bu iki seçenekten yüklemi uyan seçenek ise E seçeneğidir. Zira E seçeneğinin yüklemi “is noted” şeklinde pasiftir. Halbuki B seçeneğinin yüklemi aktif “has” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
132
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 21 Birkaç ay önce Yeni Zelandalı bilim adamları Antartika ozon tabakasındaki deliğin, ilk kez, güney Şili’nin bir bölümünü kapladığını bildirdiler. A) New Zealand scientists noticed, only a few months ago, that parts of southern Chile were once more attecked by the hole in the Antarctic ozone layer. B) Scientists in New Zealand realised a few months ago that a hole in the Antarctic ozone layer had, for the first time, spread over parts of southern Chile. C) A few months ago scientists from New Zealand reported that the hole in the Antarctic ozone layer had, for the first time, stretched over a part of southern Chile. D) According to scientists in New Zealand, the hole in the Antarctic ozone layer had, only a few months previously, stretched over parts of southern Chile. E) New Zealand scientists discovered only a few months ago, that the hole in the Antarctic ozone layer was affecting large parts of southern Chile.21 Soru: 22 Dünya, Güneş sisteminde diğerlerine oranla küçük bir gezegen olmasına rağmen, çok geniş demir çekirdeği nedeniyle aşırı derecede ağırdır. A) Although Earth is a comparatively small planet in the solar system, it is extremely heavy due to its large iron core. B) Earth is one of the smaller planets in the solar system but, as it has a large iron core it is extremely heavy. C) Since Earth has a massive iron core, it is one of the heaviest of the planets in the solar system but one of the smallest. D) It is the large iron core of Earth that accounts for its weight, for it is comparatively one of the smaller planets of the solar system. E) Even if Earth is a comparatively small planet in the solar system, it is extremely heavy on account of its huge iron core.22
21
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Yeni Zelandalı bilim adamları”, yüklemi ise “bildirdiler” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özneye sahip A, C ve E seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: New Zealand scientists/ scientists from New Zealand. Ancak bu seçeneklerden yüklemi uyan seçenek ise C seçeneğidir. Zira C seçeneğinin yüklemi “reported” fiilidir ve “bildirdiler” anlamını karşılamaktadır. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
22
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, ikisi Adverbial Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Dünya”, yüklemi ise “ağırdır” kelimesidir. Seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin aynı özneye sahip olduğunu görürüz: Earth. Ancak bunların içerisinde yüklemi uyan A, B ve E seçenekleri bulunmaktadır. Bu üç seçenekten clause yapıları uygun olan seçenek ise A seçeneğidir: “altough:..e rağmen/ due to: …den dolayı” Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
133
Soru: 23 Küresel ısınma hızlandıkça ve enerji gereksinimlerimiz artmaya devam ettikçe, bizim daha temiz ve daha sürekli enerji kaynaklarına sahip olmamız gerekir. A) Cleaner and more reliable sources of energy must be found or global warming will accelerate, and it will be impossible to meat energy demands. B) As the process of global warming speeds and demands for energy rise, we need to find cleaner and more sustainable sources of energy. C) If global warming continues and the demands for energy increase, we shall be forced to seek cleaner and more sustainable sources of energy. D) The demand for cleaner and more reliable sources of energy will increase if global warming continues and energy requirements increase. E) As global warming accelerates and our energy demands continue to rise, we have to have cleaner and more sustainable sources of energy.23 Soru: 24 Galilei bilime yaklaşımı bakımından, çoğu kez, “çağdaş bilimin babası” olarak adlandırılmıştır. A) Galilei is known as the “father of modern science” in spite of his approach to science. B) Galilei in often called the “father of modern science” because of his approach to science. C) The term “father of modern science” is used for Galilei because of his great contributions to science. D) By his contributions to scientific method, Galilei has named the title of “father of modern science”. E) The influence of Galilei on science earned him the name of “father of modern science”.24
23
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, ikisi Adverbial Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “biz”, yüklemi ise “sahip olmamız gerekir” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özneye sahip B, C ve E seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: “We”. Ancak bu üç seçenek içerisinde yüklemi uyan seçenek ise E seçeneğidir: have to have. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de nesneleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
24
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Galilei”, yüklemi ise “adlandırılmıştır” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan A, B ve D seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: Galilei. Ancak bu seçenekler içerisinde yüklemi uyan seçenek B seçeneğidir: called. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri yanlıştır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
134
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 25 Hidroelektrik güç çevreyi kirletmez, fakat bu gücün üretimi mevcut olan suyla sınırlıdır. A) As there is not an adequate supply of water, hydroelectric power cannot be produced even though it does not pollute the environment. B) Hydroelectric power does not pollute the environment but it can only be produced when plenty or water is available. C) Hydroelectric power does not pollute the environment, but the production of this power is limited by the availability of water. D) Even though hydroelectric power does not pollute the environment it cannot be produced as there is not sufficient water available. E) As there is only a limited amount of water available, hydroelectric power, which does not pollute the environment, cannot be produced.25 Soru: 26 Joseph Henry, manyetik bir alanda bir çarkın dönmesi elektrik üretebileceği gibi, elektriğin de bir çarkı döndürebileceğini gösterdi. A) Joseph Henry discovered that, in the presence of a magnetic field, electricity can both be generated by turning wheels and cause wheels to turn. B) Joseph Henry showed that, in the presence of a magnetic field, just as the turning of a wheel can generate electricity, so electricity can turn a wheel. C) Joseph Henry discovered that, in the presence of a magnetic field, electricity could both turn wheels and be generated by the turning of these wheels. D) Joseph Henry proved that the electricity produced by a turning wheel in the presence of a magnetic field could be immediately used turn the wheel. E) Joseaph Henry showed that, in the presence of a magnelic field, electricity is generated by turning a wheel and at the same time causes the wheel to turn.26
25
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, iki ayrı cümlenin Connector ile bağlandığını görmekteyiz. Bu durumda iki cümleyi ayrı ayrı değerlendirmemiz gerekmektedir. İlk cümlemizin özne’si “hidroelektrik güç”, yüklemi ise “kirletmez” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan B ve C seçeneklerinin bulunduğunu görürüz: “Hydroelectric power”. Bu iki seçeneğin yüklemleri aynıdır: “does not pollute”. Bu durumda ikinci cümleyi incelememiz gerekecektir. İkinci cümlenin özne’si, “bu gücün üretimi”, yüklemi ise “sınırlıdır” kelimesidir. Bu iki seçenekten özne’si uyan ise C seçeneğidir: “the production of this power”. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
26
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Joseph Henry”, yüklemi ise “gösterdi” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bütün seçeneklerin öznelerinin uyduğunu görmekteyiz: “Joseph Henry”. Bu durumda yüklemlerine bakmamız gerekecektir. Yüklemlere göz gezdirdiğimizde, ise sadece B ve E seçeneklerinde bulunduğunu görürüz: showed. Bu durumda bizi clause cümlesinin özne’si ilgilendirmektedir. Bu iki seçeneğin clause cümlelerinin öznelerine baktığımızda, B seçeneğinin özne’sinin uyumlu olduğunu görürüz: “electricity”. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
135
Soru: 27 İzafiyet kuramının ortaya koyduğu bir diğer önemli gerçek, kütlenin enerjiye dönüşebilmesidir. A) The relativity theory is mainly concerned with the conversion of mass into energy. B) More important is the fact that the relativity theory relates speed to energy. C) According to the relativity theory, there is a close relationship between speed, mass and energy. D) One other important fact demonstrated by the relativity theory is that mass can be converted into energy. E) Until the discovery of the relativity theory, little was known about mass and energy.27 Soru: 28 Yerkürenin iç yapısı, depremlerin veya büyük patlamaların neden olduğu şok dalgalar kullanılarak araştırılabilir. A) The internal structure of the earth can be investigated using shock waves caused by earthquakes or large explosions. B) Shock waves which cause earthquakes and various massive explosions can be used to investigate the internal structure of the earth. C) Our knowledge of the internal structure of the earth derives from the investigation of shock waves caused by earthquakes and explosions. D) Earthquakes and large-scale explosions produce shock waves which, in turn, give us information concerning the internal structure of the earth. E) The shock waves that accompany earthquakes and violent explosions increase the problems of examining the internal structure of the earth.28
27
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause, bir başkası Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “önemli gerçek”, yüklemi clause cümlesidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan tek bir seçenek vardır; bu D seçeneğidir: “One other important fact”. Bu seçeneğin yüklemi clause cümlesi şeklinde gelmiştir. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
28
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “yerkürenin iç yapısı”, yüklemi ise “araştırılabilir” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan sadece A seçeneği vardır: “The internal structure of the earth” Bu seçeneğin yüklemi uymaktadır: “can be investigated”. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
136
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 29 Uzun vadede doğal afetlerin hiçbiri ülke için orman yangınları kadar zararlı değildir. A) It is a long time since any natural disaster has caused so much harm as this forest fire. B) In the future no natural disaster will prove as harmful as a forest fire. C) From time to time forest fires are more harmful to the country than other natural disasters. D) It took a long time for the country to recover from the harmful effects of forest fires and other natural disasters. E) In the long run, none of the natural disasters are as harmful to a country as forest fires.29 Soru: 30 Galaksinin bir başka önemli özelliği de zayıf fakat son derece yaygın bir manyetik alana sahip olmasıdır. A) The galaxy is also important because its wide magnetic field is very strong. B) Another important feature of the galaxy is that it has a weak but enormously extensive magnetic field. C) The other important fact about the galaxy is that its magnetic field is actually very weak. D) Another special feature of the galaxy is the fact that its magnetic field is very weak. E) Another important feature of the magnetic field of the galaxy is that, though weak, it is extremely extensive.30
29
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “doğal afetlerin hiçbiri”, yüklemi ise “zararlı değildir” yapısıdır. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan sadece E seçeneği vardır: “None of the natural disaters” Bu seçeneğin yüklemi uymaktadır: “are harmful”. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
30
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Galaksinin bir başka önemli özelliği”, yüklemi ise Noun Clause cümlesidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan sadece B seçeneği bulunmaktadır: “Another important feature of the galaxy”. Bu seçeneğin yüklemi Noun Clause cümlesi olarak gelmiştir. Diğer seçeneklerin ise hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
137
Soru: 31 Beyin hücrelerinin düzenli işleyişi, diğer vücut sistemlerinin, özellikle kan dolaşımının, solunum sisteminin ve kandaki besin bileşimini düzenleyen sistemlerin düzgün çalışmasına bağlıdır. A) To function correctly, the brain cells in particular require the proper functioning of the body’s other systems including the blood circulation, the respiratory system and the systems and the systems regulating the nutrient composition of the blood. B) The proper functioning of the brain cells is dependent on the proper functioning of the other body systems especially the blood circulation, the respiratory system, and the systems regulating the nutrient composition of the blood. C) For the brain cells to function properly, the other body systems such as blood circulation, respiration and the systems regulating the nutrient composition of the blood, must all be working correctly. D) The brain cells can only function properly when the body’s other systems are doing so; in this respect, blood circulation, respiration and the systems controlling the nutrients in the blood are especially important. E) The blood circulation, respiration and the system whereby the nutrient content of the blood is regulated must all be functioning effectively if the brain cells are to do so.31 Soru: 32 Mesane kontrolünü kaybetmiş olan yaşlılar çok su içmekten kaçınabilirler. A) Elderly people who have lost bladder control may avoid drinking a lot of water. B) Old people lose bladder control and so are afraid of drinking a lot of water. C) The elderly may be reluctant to drink much water if they have lost control over the bladder. D) Older people may fear they will lose control of the bladder if they drink too much water. E) Loss of bladder control in the elderly is the result of drinking too much water. 32
31
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, basit bir cümle olduğunu görürüz. Cümlemizin özne’si “beyin hücrelerinin düzenli işleyişi”, yüklemi ise “bağlıdır” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si uyan sadece B seçeneği bulunmaktadır: “the proper unctioning of the brain cells”. Bu seçeneğin yüklemi “is dependent on” şeklinde gelmiştir. Diğer seçeneklerin hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
32
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, birisi Relate Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemizin özne’si “yaşlılar”, yüklemi ise “kaçınabilirler” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, özne’si ve yüklemi uyan seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçeneğin özne’si “elderly people”, yüklemi ise “may avoid” şeklindedir. Diğer seçeneklerin hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
138
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 33 Takma dişler, iyi oturmuş olsa bile, doğal dişler kadar etkili değildir ve yetersiz çiğneme boğulmaya neden olabilir. A) False teeth, even well fitting ones, are never as efficient as real ones when it comes to chewing and there is thus a danger of choking. B) Even well-fitting dentures are inefficient compared with natural teeth and inadequate chewing can result in choking. C) However well dentures may fit, they are less efficient than real teeth and result in poor chewing and consequently choking. D) Dentures even when they fit properly are not as efficient as natural teeth, and insufficient chewing can cause choking. E) Natural teeth are far more efficient than false ones which even if they do fit well can lead to choking through inadequate chewing. 33 Soru: 34 Kurşun zehirlenmesinin yol açtığı kansızlık, yanlışlıkla, basit bir demir eksikliği olarak algılanabilir ve bunun sonucu olarak yanlış tedavi edilebilir. A) Lead poisoning can lead to an anaemia, which is often wrongly diagnosed as mere iron deficiency, and accordingly incorrectly treated. B) The anaemia which is caused by lead poisoning is often mistaken for mere iron deficiency, and hence incorrectly treated. C) The anemia caused by lead poisoning may be mistaken for a simple iron deficiency and, as a result, may be incorrectly treated. D) The anemia that accompanies lead poisoning closely resembles a mere iron deficiency and frequently gets treated as such. E) Lead poisoning can result in an anemia that is hardly distinguishable from a simple iron deficiency and gets treated as such. 34
33
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, “ve” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu, ilk cümlenin birisi Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. İlk cümlemizin temel cümlesine baktığımızda, özne’sinin “takma dişler”, yükleminin ise “kadar etkili değildir” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçenek D seçeneğidir. Zira bu seçeneğin özne’si “dentures”, yüklemi ise “are not as efficient as” şeklindedir. Diğer seçeneklerin hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
34
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, “ve” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu, ilk cümlenin birisi Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. İlk cümlemizin temel cümlesine baktığımızda, özne’sinin “kansızlık”, yükleminin ise “yanlış algılanabilir” şeklinde olduğu dikkatimizi çeker. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçenek olarak C seçeneği karşımıza çıkar. Zira C seçeneğinin özne’si “the anemia”, yüklemi ise “may be mistaken” şeklindedir. Diğer seçeneklerin hem özneleri hem de yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
139
Soru: 35 Kusma pek çok değişik hastalığın bir semptomu olabilir veya uçak ve deniz yolculuğu gibi vücudun dengesini bozan durumlarda meydana gelebilir. A) Vomiting is a symptom of various different diseases and also a sign that the body’s equilibrium has been upset as in air or sea travel. B) Many different diseases can cause vomiting but so can air and sea travel which upset the body’s equilibrium. C) Vomiting occurs when the body’s equilibrium is upset whether this is owing to various diseases or something like air or sea travel. D) Vomiting can be a symptom of many different diseases or may arise in situations that upset the body’s equilibrium, such as air and sea travel. E) Vomiting is a sign that the body’s equilibrium has been upset, as in air or sea travel or it may be caused by a wide variety of diseases. 35 Soru: 36 Sağlık bakanlığınca üretim ruhsatı verilmedikçe hiçbir yeni ilaç, reçeteyle veya reçetesiz satılamaz. A) Unless there is a prescription for them, new drugs cannot be sold though they have received a production licence from the Ministry of Health. B) Until the Ministry of Health grants a production licence these new drugs cannot be sold even with a prescription. C) No new drug can be sold, with or without a prescription, unless it has been granted a production licence by the Ministry of Health. D) No new drugs can go into production or be prescribed unless they receive a licence from the Ministry of Health. E) With or without a prescription, new drugs cannot be sold until a production licence has been approved by the Ministry of Health. 36
35
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, “veya” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu ve bu cümlelerin basit cümleler olduklarını görmekteyiz. İlk cümlemize baktığımızda, özne’sinin “kusma”, yükleminin ise “semptomu olabilir” olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçenek olarak D seçeneği karşımıza çıkar. Zira C seçeneğinin özne’si “vomiting”, yüklemi ise “can be a symptom” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
36
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, birisi Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemize baktığımızda, özne’sinin “hiçbir yeni ilaç”, yükleminin ise “satılamaz” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçenek olarak C seçeneği karşımıza çıkar. Zira bu seçeneğin özne’si “no new drug”, yüklemi ise “can be sold” şeklindedir. Cümlenin olumsuzluğu ise öznenin yapısında bulunan “no” elemanından gelmektedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
140
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 37 Omurga kesinlikle tek bir kemik olmayıp omur olarak bilinen küçük kemiklerden oluşur. A) The backbone is definitely not a single bone, but is made up of small bones known as vertebrae. B) The backbone is not a single bone at all, but a series of small bones and vertabrae. C) Though the backbone seems like a single bone it is not so, it is made up of a series of small bones called vertebrae. D) Actually the backbone is not a single bone but a series of small bones known collectively as vertebrae. E) The small bones that make up the complex backbone are collectively known as vertebrae. 37 Soru: 38 Geçmişte kan zehirlenmesinin tedavisi hemen hemen olanaksızdı; ancak bugün, tedavi oranı yüzde doksanın üzerindedir. A) In the past, septicemia could not be effectively treated, but the rate of cure now has reached over ninety per cent. B) Formerly, septicemia was quite incurable, but nowadays almost ninety per cent of all cases are cured. C) Septicemia was, in the past, always regarded as fatal, but now the rate of cure is over ninety per cent. D) In the past, septicemia used to be almost incurable, but today the rate of cure is over ninety per cent. E) It was virtually impossible in the past to treat septicemia, but nowadays over ninety per cent of cases are curable. 38 37
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. İkinci cümle ise biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluşmaktadır. İlk cümleye göre değerlendirdiğimizde, A, B ve C seçeneklerinin benzer cümleler olduklarını görürüz. Bu durumda ikinci cümleye müracaat etmemiz gerekecektir. İkinci cümlelere göre bir değerlendirme yaptığımızda, bize verilen Türkçe cümledeki özne ve yükleme sahip olan seçeneği aramamız gerekecektir. Bu cümlenin özne’si “omurga”, yüklemi ise “oluşmak” fiilidir. Elimizde bulunan üç seçenek içerisinde bu özne ve yükleme sahip seçeneğin ise A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneği özne’si “the backbone”, yüklemi ise “made up” fiilidir. Diğer iki seçeneğin ya özne’si ya da yüklemi uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
38
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, iki ayrı basit cümleden oluştuğunu görmekteyiz. İlk cümlemizin özne’si “geçmişte kan zehirlenmesinin tedavisi”, yükleminin ise “olanaksızdı” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçeneğin D seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçeneğin özne’si “in the past septimica”, yüklemi ise “incurable” şeklinde gelmiştir. Eğer soruyu bu şekilde çözmek tatmin edici değilse bu kez, ikinci cümleden çözmek durumunda kalırız. İkinci cümleye baktığımızda, özne’sinin “bugün tedavi oranı”, yükleminin ise “üzerindedir” olduğunu görürüz. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan seçenek ise D seçeneğidir. Zira bu seçeneğin özne’si “today the rate of cure”, yüklemi ise “is over” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur.
Murat AĞARI
141
Soru: 39 Mikroplar vücuda girdiğinde, vücudun tüm savunma mekanizmaları harekete geçirilir ve hızlandırılır. A) As soon as germs enter the body, a defence system is built up at great speed. B) When germs enter the body, all the body’s defence mechanisms are mobilised and speeded up. C) The defence system of the body quickly goes into action whenever germs enter the body. D) The defence mechanism of the body is activated and speeded up to deal with entering germs. E) The body has a defence system which goes into action rapidly when germs enter. 39 Soru: 40 Araştırmalar düzenli süt tüketiminin kemik sağlığını korumaya ve osteoporozu önlemeye yardım ettiğini göstermektedir. A) Studies have indicated that the drinking of milk habitually helps to strengthen bones and overcome osteoporosis. B) Studies have suggested that the consumption of milk at regular intervals helps to maintain healthy bones and cure osteoporosis. C) Studies have shown that, by consuming milk regularly, one can ensure bone health and avoid osteoporosis. D) Studies have proved that if the consumption of milk is habitual, it helps to protect bone health and prevent osteoporosis. E) Studies have shown that the regular consumption of milk helps to maintain bone health and prevent osteoporosis. 40
39
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, bir Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümleye baktığımızda, özne’sinin “vücudun tüm savunma mekanizmaları”, yükleminin ise “harekete geçirilir ve hızlandırılır” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “all the body’s defence mechanisms” yükleminin ise “are mobilised and speeded up” şeklinde olduğunu görürüz. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzudur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
40
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, bir Noun Clause olmak zere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemize baktığımızda, özne’sinin “araştırmalar”, yükleminin ise “göstermektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin C ve E seçeneklerini bulunduğunu görürüz. Zira bu seçeneklerin özneleri “studies”, yüklemi ise “have shown” şeklindedir. Bu durumda Noun Clause cümlesinin özne ve yüklemi dikkatimizi çekmelidir. Bu cümleyi değerlendirdiğimizde, özne’sinin “düzenli süt tüketimi”, yükleminin ise “yardım etti” şeklinde olduğunu görürüz. Elimizdeki iki seçenekten clause cümlesinin özne’si ve yüklemi bu şekilde olan seçeneğin E seçeneği olduğu dikkatimzi çeker. Zira bu seçeneğin clause cümlesinin özne’si “regular consumption of milk”, yüklemi ise “help” fiilidir. Diğer seçeneğin hem özne’si hem de yüklemi yuyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
142
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 41 Kusursuz dişlere sahip olmanın gerçekten çok büyük bir ayrıcalık olduğunu hiç düşündünüz mü? A) Have you ever happened to meet anyone with really perfect teeth ? B) Would you agree that it is a really great pleasure to have perfect teeth ? C) Do you realise how lucky you are to have such perfect teeth ? D) Has it ever occurred to you that it is really a great privilege to have perfect teeth ? E) Do you think that people with perfect teeth actually realise how fortunate they are ? 41 Soru: 42 Ağrı kesici ve ateş düşürücü niteliklerinden dolayı yaygın kullanılan aspirin bile mide ve ince bağırsaklarda kanamaya neden olabilir. A) The widespread use of aspirin for its relieving and fever reducing qualities has led to an increase of ceases of bleeding in the stomach and small intestine. B) Even through aspirin can cause bleeding in the stomach and small intestine, it is still widely used for the relief of pain and for bringing down the temperature. C) Since aspirin causes bleeding in the stomach and small intestine, it is being used less to control pain and fever. D) Aspirin is widely used to relieve pain and bring and fever reducing qualities, can cause bleeding in the stomach and small intestine. E) Even aspirin, widely used for its pain relieving and fever reducing qualities, can cause bleeding in the stomach and small intestine. 42
41
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esa cümlemizin özne’si “sen”, yüklemi ise “düşündünüz mü” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin çok belirgin olmadığını görürüz. Bu durumda diğer clause cümlesini değerlendirmemiz gerekecektir. Bize verilen Türkçe cümlede clause cümlesinin özne’si “kusursuz dişlere sahip olmak”, yüklemi ise “ayrıcalıktır” yapısıdır. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçeneğin D seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçeneğin özne’si “to have perfet teeth”, yüklemi ise “is great privelage” yapısıdır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur.
42
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Relative, bir diğeri Adverbial olmak üzere üç ayrı cümlenin bulunduğunu görmekteyiz. Esas cümleyi değerlendirmeye aldığımızda, özne’sinin “aspirin”, yüklemini ise “neden olabilir” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “aspirin”, yüklemi ise “can cause” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da nesneleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
143
Soru: 43 Çalışmalar gösteriyor ki insanlar ne kadar çok protein alırlarsa, idrarlarında o kadar çok kalsiyum atılıyor. A) Research shows that the lack of protein in the diet leads to the over-excretion of calcium. B) Studies show that the more protein people take in the calcium is excreted in the urine. C) The project is designed to show that there is a relationship between the amount of protein eaten and the amount of calcium in the urine. D) Research has shown that people are eating more protein and excreting more calcium. E) According to study, more people are taking in protein to increase to amount of calcium in the urine. 43 Soru: 44 Tiroit bezi önemli organlardan biri olduğu halde, çoğu kimse onun vücudun neresinde olduğunu bilmez. A) Although the thyroid gland is one of the most important organs, most people don’t know in which part of the body it is. B) Even through the thyroid gland is such an important organ in the body, most people don’t know what is does. C) Since most people don’t realise how important the thyroid gland is, they don’t know where it is. D) Many people don’t seem to understand that the thyroid gland in their body is an organ of great importance. E) Despite the importance of the thyroid gland in the working of the body, many people don’t even realise that they have one. 44
43
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, birir Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümle bulunmaktadır. Esas cümlenin özne’si “çalışmalar”, yüklemi ise “gösteriyor” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklem sahip seçeneğin B seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçeneğin özne’si “studies”, yüklemi ise “show” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri ya da yüklemleri uyumusuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
44
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause diğeri ise Noun Clause olmak üzere üç ayrı cümlenin bulunduğunu görmekteyiz. Esas cümlemizi değerlendirdiğimizde, özne’sinin “çoğu kimse”, yükleminin ise “bilmez” şeklinde geldiğini görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçenek ise A seçeneğidir. Zira bu seçeneğin özne’si “most people”, yüklemi ise “don’t know” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri veya yüklemleri uyumsudur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
144
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 45 Yüksek ateş, her zaman durumun ciddi olduğu anlamına gelmez, ama yine de bir hekime başvurulmalıdır. A) It is not necessary to consult a doctor every time there is a high temperature but no other serious symptoms. B) A high temperature invariably suggest that sometimes is seriously wrong and that a doctor should be called C) A high temperature does not always mean that the situation is serious but still a doctor should be consult. D) A high temperature usually indicates a serious condition and the advisability of consulting a doctor. E) The doctor advised us to call him ay once temperature rose indicating sometimes serious. 45
45
Bize verilen Türkçe cümleye baktığımızda, “ama” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. İlk cümlenin özne’si “yüksek ateş”, yüklemi ise “anlamına gelmez” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “a high temperature”, yüklemi ise “does not mean” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzudur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
145
B. Türkçe’den İngilizce’ye Çeviri Soruları Bir önceki bölümde tersi bir soru tarzı üzerinde durduk. Aslında kurallar da söylediklerimizin tersine işlemektedir; ancak biz yine de hatırlatalım: 1. Çözüm Metodu Bu tarz sorularda aşağıdaki kurallara riayet edilmelidir: a.) Noun Clause cümleleri olduğu yerde, Relative Clause cümleleri niteledikleri ismin başına getirilerek, Adverbial Clause cümleleri ise clause elemanının bulunduğu taraf başa getirilerek çevirilir. b.) Sınav İngilizcesinde fiilin zamanından ziyade anlamı önemlidir. c.) Bir cümlenin en önemli iki elemanı özne ile yüklemdir. Eğer özne ile yüklemden sonuca ulaşamıyorsak cümlenin diğer öğelerine bakarız. d.) Noun Cluase cümlesinin çevirisi “-mesi, -ması, -dığı, -diği”, Relative Clause cümlesinin çevirisi “-en, -an, -diği, -dığı” şeklinde yapılır. Adverbial Clause yapısında ise clause elemanının anlamına göre çeviri yapılır. e.) Relative Clause ve Noun Clause cümlelerinin öznesi Türkçe’de mutlaka “-ın, -in” eki alır. f.) Noun Cluase yapısında that’li cümleyi iki şekilde çevirmek mümkündür: - Ahmet söyledi ki … - Ahmet ………….. söyledi. g.) Giriş cümleleri olduğu yerde çevrilir. h.) “There is, there are, there was, there were” tarzındaki cümleler “vardır, bulunmaktadır, vardı, bulunmaktaydı” tarzında çevirilir. i.) “It is..... that” kalıpları yüklem olarak geriye döner. Şimdi bu soru tipine örnekler verelim: Soru: 1 Education in the Middle Ages was conducted in Latin, and the main goal for receiving an education was to become a cleric. A) Ortaçağda eğitim Latince yürütülüyordu ve eğitim almanın başlıca amacı rahip olmaktı. B) Ortaçağda, Latince verilen bir eğitimi almanın temel amacı, din adamı olmaktı. C) Ortaçağda, eğitim Latince’ydi ve bunun temel nedeni rahipler tarafından yürütülmesiydi. D) Ortaçağda, din adamı olmak amacıyla alınan eğitim, Latince olarak veriliyordu. E) Ortaçağ eğitimi tümüyle Latince yürütülüyordu ve rahip olmak ancak böyle bir eğitim almakla mümkündü. 1 1
Bize verilen İngilizce cümlede iki ayrı basit cümle vardır. İlk cümlenin özne’si “education in the Middle Ages”, yüklemi ise “conduct” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece A
146
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 2 Sustainable development is development that meets the needs of the present without endangering the ability of future generations to meet their own needs. A) Gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılamasını engellemeden, sadece günümüz ihtiyaçlarının tümünü karşılayan kalkınmaya, sürdürülebilir kalkınma denir. B) Sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleşmesi için bugünün ihtiyaçlarının karşılanması yetmez, gelecek kuşaklara da kendi ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağı sağlanmalıdır. C) Günümüzde ihtiyaçlarını karşılayan kalkınmaya sürdürülebilir kalkınma denir, ancak bu, gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılamasını tehlikeye sokmamalıdır. D) Sürdürülebilir kalkınma bugünün ihtiyaçlarını gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılama gücünü tehlikeye sokmadan karşılayan kalkınmadır. E) Gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılama gücünü tehlikeye sokmayı ve bugünün ihtiyaçlarını karşılamayı amaç edinen kalkınma, sürdürülebilir kalkınmadır.2 Soru: 3 The unemployment statistics published by the government contain a number of problems and some of these are related to hidden unemployment. A) Hükümetçe açıklanan işsizlik istatistikleri bazıları gizli işsizlikten kaynaklanan pek çok sorunu ortaya koymaktadır. B) Hükümetin yayımladığı işsizlik istatistikleri pek çok sorun içermektedir ve bunlardan bazıları doğrudan doğruya gizli işsizlikle bağlantılıdır. C) İşsizlik istatistikleri hükümetçe yayımlanmış olup bunlar birçok sorunu da ifade etmektedir ve bu sorunların bazıları sadece gizli işsizlik konusuna ilişkindir. D) Pek çok sorunu ortaya koyan işsizlik istatistikleri hükümet tarafından açıklanmıştır ve bu sorunlardan bazıları tamamen gizli işsizliğe ilişkindir. E) Hükümet tarafından yayımlanan işsizlik istatistikleri birçok sorunu içermektedir ve bunların bazıları gizli işsizlikle ilgilidir.3 seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “Ortaçağda eğitim”, yüklemi ise “yürütülüyordu” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır. 2
Bize verilen İngilizce cümle basit bir isim cümlesidir ve bu isim cümlesinin complement’i bir Relative Clause ile açıklanmıştır. Cümlemizin özne’si “sustainable development”, yüklemi ise “development” kelimesidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece D seçeneği vardır. Bu seçeneğin öznesi “sürdürülebilir kalkınma”, yüklemi ise “kalkınmadır” şeklindedir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
3
Bize verilen İngilizce cümlede iki ayrı cümle vardır. İlk cümlenin özne’si “unemployment statistics”, yüklemi ise “contain” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme sahip olan sadece E seçeneği vardır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uymamaktadır. B seçeneği benzer
Murat AĞARI
147
Soru: 4 When the terrorists attacked the World Trade Center on September 11th, voting was already under way in the primary election for New York’s new mayor. A) 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi teröristlerin saldırısına uğrayınca, New York’ta yeni belediye başkanı için önseçim yapılması yoluna gidildi. B) Teröristlerin 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’ne saldırmaları üzerine, New York’un yeni belediye başkanı için derhal önseçime gidildi. C) Teröristler 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’ne saldırdıklarında, New York’un yeni belediye başkanı için önseçimde oy verme işlemi devam ediyordu. D) Dünya Ticaret Merkezi 11 Eylül’de teröristlerin saldırısına uğradığında yeni New York belediye başkanının önseçimi için oy verme işlemi başlamak üzereydi. E) 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi teröristlerce saldırıya uğradığında New York’un yeni belediye başkanı için önseçim oylaması yapılıyordu.4 Soru: 5 Most Cuban exiles in America believe that Cuba possesses biological-warfare technology and is also on friendlier terms with Iraq than the Pentagon thinks. A) Amerika’daki Kübalı sürgünlerin çoğu Küba’nın biyolojik savaş teknolojisine sahip olduğuna ve ayrıca, Irak’la Pentagon’un sanıldığından daha dostça ilişkiler içinde olduğuna inanmaktadır. B) Amerika’daki pek çok Kübalı sürgün, Küba’da biyolojik savaş teknolojisinin varlığına ve aynı zamanda Küba’nın Irak’la Pentagon’un düşündüğünden daha dostça ilişkilere sahip olduğuna inanıyor. C) Amerika’daki çoğu Kübalı sürgünün de inandığı gibi, Küba’nın biyolojik savaş teknolojisi vardır ve ayrıca Küba Irak’la Pentagon’un zannettiğinden daha dostça ilişkiler sürdürmektedir. D) Amerika’daki Kübalı çoğu sürgünün inancına göre Küba biyolojik savaş teknolojisine sahiptir ve Irak’la Pentagon’un düşündüğünden de ileri düzeyde dostça ilişkiler içindedir. E) Amerika’daki pek çok Kübalı sürgün, Pentagonun tersine Küba’nın biyolojik savaş teknolojisine sahip olduğuna ve Irak’la sanıldığından daha dostça ilişkiler sürdürdüğüne inanmaktadır.5
gibi görünse de “doğrudan doğruya” zarfı bize verilen İngilizce cümlede bulunmamaktadır. Bu seçeneğin öznesi “işsizlik istatistikleri” yüklemi ise “içermektedir” şeklindedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır. 4
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “when”li bir Adverbial Clause cümlesi olduğunu görürüz. Bu durumda çeviriye clause cümlesinden başlamamız gerekecektir. Clause cümlesine baktığımızda, özne’sinin “terrorists”, yükleminin ise “attacked” olduğu görülecektir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme uyan sadece C seçeneği bulunmaktadır. Bu seçeneğin öznesi “teröristler”, yüklemi ise “saldırdıklarında” şeklindedir. Diğer seçeneklerin özne veya yüklemleri uygun değildir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
148
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 6 In the 1980’s Margaret Thatcher attracted great interest, not only because she was the first woman Prime Minister of a Western state, but also because of the radical policies she put into effect. A) Batılı bir devletin ilk kadın başbakanı olması kadar, ortaya koyduğu radikal politikalar sonucu Margaret Thatcher, 1980’lerde herkesten büyük ilgi görmüştür. B) Margaret Thatcher’ın batılı bir devletin ilk kadın başbakanı olması kadar, uyguladığı radikal politikalar da herkesin dikkatini çekmiştir. C) Hem batılı bir devletin ilk kadın başbakanı olduğu hem de radikal politikalar uyguladığı içim, Margaret Thatcher 1980’li yıllarda herkesin ilgisini çekmiştir. D) 1980’lerde, batılı bir devletin ilk kadın başbakanı olan Margaret Thatcher’ın uyguladığı radikal politikalar büyük dikkat çekmiştir. E) Margaret Thatcher, 1980’lerde, sadece batılı bir devletin ilk kadın başbakanı olduğu için değil, aynı zamanda, uyguladığı radikal politikalar nedeniyle büyük ilgi çekmiştir.6 Soru: 7 The name “Protestant” was first given to those who favoured the cause of Martin Luther and who protested against the cruel decisions of the Catholic Church. A) Martin Luter’indüşüncesini benimseyerek Katolik Kilisesi’nin acımasız uygulamalarına tepki gösterenlere, başlıca, “Protestan” adı verilmişti. B) “Protestan” adı ilk kez , Martin Luter’in davasını destekleyen ve Katolik Kilisesi’nin acımasız kararlarına karşı çıkanlara verilmiştir. C) Martin Luter’in görüşünü ilk kabul edenlere ve Katolik Kilisesi’nin acımasız yaptırımlarına karşı koyanlarına “Protestan” adı veriliyordu. D) “Protestan” adı verilen kişiler, Martin Luter’in hareketini benimsiyor ve Katolik Kilisesi’nin katı uygulamalarına karşı direniyordu. E) Gerek Martin Luter’in davasına arka çıkanlara gerekse de Katolik Kilisesi’nin acımasız kararlarını eleştiren kişilere önceleri “Protestan” adı veriliyordu.7
5
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “that”li bir Noun Clause cümlesi olduğunu görürüz. Esas cümlenin özne’si “most Cuban exiles in America”, yüklemi ise “believe” fiilidir. Seçeneklerde bu özne ve yükleme uyan A, B ve E seçenekleri bulunmaktadır. Bu durumda “that’li cümlenin özne’si ve yüklemi bizim için önemlidir. That’li cümleye baktığımızda, özne’sinin “Cuba”, yükleminin ise “posses” olduğunu görürüz. Bu özne ve yükleme uyan seçenek ise A seçeneğidir. Bu seçeneğin öznesi “Küba’nın”, yüklemi ise “sahip olduğuna” şeklindedir. Diğer iki seçeneğin özne ve yükleminde uyumsuzluk bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır.
6
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “not only/but also” yapısında bir araya getirilmiş bir cümle olduğunu görürüz. Ayrıca esas cümlemizin özne’si “Margeret Thatcher”, yüklemi ise “attracted” yapısıdır. Bu özne ve yüklemi taşıyan C ve E seçenekleri bulunmaktadır. Ancak bu iki yapıdan sadece E seçeneğinde “not only/but also” yapısı bulunmaktadır. Bu seçeneğin öznesi “Margeret Thatcher”, yüklemi ise “çekmiştir” şeklindedir. Diğer seçeneklerin özne veya yüklemleri uygun değildir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
149
Soru: 8 In his controversial book The Breakdown of Climate: Towards A Global Disaster? Peter Bunyard maintains that severe man-made climate changes could occur much sooner than previously predicted. A) Peter Bunyard, insandan kaynaklanan ciddi iklim değişikliklerinin daha önce tahmin edilenden de hızlı oluşabileceği görüşünü, İklim Değişikliği: Küresel Bir Felaket mi?adlı, çok tartışılan kitabında dile getirmiştir. B) Çok tutulan , İklim Değişikliği: Küresel Bir Felaket mi? adlı kitabında Peter Bunyard, insanın neden olduğu büyük İklim değişikliklerinin, daha önce tahmin edilenin tersine, hemen olabileceğini savunmaktadır. C) İklim Bozulması: Küresel Bir Felaket mi? adlı, tartışmalı kitabında Peter Bunyard, insanın neden olduğu ciddi iklim değişikliklerinin, daha önce tahmin edilenden çok daha erken meydana gelebileceğini ileri sürmektedir. D) Çok tepki çeken, Bozulan İklim: Küresel Bir Felakete mi Doğru? kitabında Peter Bunyard, insanın yol açtığı ciddi iklim değişikliklerinin, daha önce de tahmin edildiği gibi hızla oluşmaya başladığını belirtmektedir. E) Peter Bunyard’ın İklim Bozulması: Küresel Bir Felakete mi Doğru? adlı çok konuşulan kitabında savunduğu ve insandan kaynaklanan ciddi iklim değişikliklerinin tahmin edildiğinden daha erken meydana geleceği yolundaki görüş, tartışmalara yol açmıştır.8
7
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemize baktığımızda, özne’sinin “the name Protestant”, yükleminin ise “first given” olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan sadece B seçeneği bulunmaktadır. “Protestan ismi” özne, “ilk kez verildi” ise yüklemdir Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorumuzun doğru yanıtı B seçeneğidir.
8
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemize baktığımızda, özne’sinin “Peter Bunyard”, yükleminin ise “maintains” olduğu dikkatimizi çeker. Seçeneklerde ise bu özne ve yüklemi taşıyan sadece C seçeneği bulunmaktadır. “Peter Bunyard” özne, “ileri sürmektedir” ise yüklemdir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorumuzun doğru yanıtı C seçeneğidir.
150
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 9 The pyramids of Egypt, on the west bank of the Nile, are vast structures of stone or brick, which contain hidden chambers, subterranean enterances and mysterious passages. A) Nil’in batı yukarısındaki Mısır piramitleri, gizli odalar, yeraltı girişleri ve esrarengiz geçitler içeren, büyük taş veya tuğla yapılardır. B) Nil’in batısında yer alan Mısır piramitleri, gizli odalar, yer altında esrarengiz girişler ve geçitlerden oluşan, çak büyük taş veya tuğla eserlerdir. C) Taş veya tuğladan yapılmış muazzam eserler olan ve gizli odaları, yeraltı girişleri, karmaşık koridorları bulunan Mısır piramitleri, Nil’in batı tarafında yer almaktadır. D) Nil’in batı kıyısında bulunan Mısır piramitleri, taş veya tuğladan yapılmış muhteşem anıtlardır ve gizli odalar, yeraltı girişleri ve esrarengiz geçitleri içerir. E) Taş veya tuğladan inşa edilmiş büyük yapılar olan ve Nil’in batı tarafında bulunan Mısır piramitleri, gizli odalardan, yeraltı girişlerinden ve esrarengiz geçitlerden meydana gelmiştir.9
9
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, ikisi Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemize baktığımızda, özne’sinin “The pyramids of Egypt”, yükleminin ise “are vast structures of stone or brick” şeklinde olduğu dikkatimizi çeker. Seçeneklerde bu özne ve yüklemi taşıyan sadece A seçeneği bulunmaktadır: “Mısır piramitleri” özne, “büyük taş veya tuğla yapılardır” ise yüklemdir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O bu halde sorumuzun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
151
Soru: 10 In ancient Greece, in opposition to Heraclitus who claimed that nothing is permanent, Xenophanes asserted that the universe is a solid, immovable mass forever the same. A) Hiçbir şey ebedi değildir diyen Heraklitos’a karşı çıkarak, evrenin, ebedi hareketsiz ve katı bir kütle olduğunu savunan Ksenofanes eski Yunan düşünürlerinden biridir. B) Eski Yunanda, Heraklitos hiçbir şeyin sabit olmadığını iddia etmişse de Ksenofanes buna karşı çıkmış ve evrenin ebediyen hareketsiz, katı bir kütle olduğunu savunmuştur. C) Eski Yunanda, hiçbir şeyin daimi olmadığını iddia eden Heraklitos’a karşı Ksenofanes, evrenin ebediyen aynı kalan hareketsiz, katı bir kütle olduğunu ileri sürmüştür. D) Eski Yunanda, hiçbir şey kalıcı değildir görüşü de olan Heraklitos’a karşı çıkan Ksenofanes evrenin ebediyen aynı kalan hareketsiz, katı bir kütle olduğunu ortaya koymuştur. E) Eski Yunanda, her ne kadar Heraklitos, hiçbir şeyin sürekli olmadığını ileri sürmüşse de, Ksenofanes, buna karşı çıkarak, evrenin, her zaman hareketsiz, katı bir kütle olduğunu ifade etmiştir.10 Soru: 11 I would probably have reacted in a similar manner if I had been faced with the same situation. A) Böyle bir durumla karşılaşırsam, onunkine benzer bir tepki gösterebilirim. B) Aynı durumla herhalde ben de karşılaşırsam onunkine benzer bir tepki gösterebilirim. C) Eğer aynı durumla karşılaşsaydım herhalde ben de benzer şekilde tepki gösterirdim. D) Eğer aynı durumla yine karşılaşırsam, herhalde aynı tepkiyi gösteririm. E) Belki ben de aynı durumla karşılaştım ve tepkim de benzer şekilde oldu.11
10
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause, ikisi ise Noun Clause olmak üzere dört ayrı cümlenin olduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Ksenofanes”, yüklemi ise “asserted” fiilidir. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, bu özne ve yüklemi taşıyan C seçeneğinin bulunduğunu görürüz: “Ksenofanes” özne, “ileri sürmüştür” ise yüklemdir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorumuzun doğru yanıtı C seçeneğidir.
11
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, bir Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümlenin olduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “I”, yüklemi ise “reacted” fiilidir. Bu soru yapısında, Adverbial Clause elemanının olasılık bildiren bir “if” cümlesi olduğunu ve bu elemanın “if” yapısının üçüncü kullanımında ve past olarak karşımıza çıktığını hatırlayalım. Bu bağlamda hem özne ve yükleminin uyması hem de past bir çevirisinin olması gerekmektedir. Bu genel değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, hem özne-yüklem dengesi hem de “if” cümlesinin kullanımı açısından bize uyugun olan seçenek C seçeneğidir. Seçeneklere dikkat edildiğinde diğer seçeneklerin anlamlarının present oldukları görülecektir. Bu seçeneğin özne’si
152
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 12 Some people are of the opinion that privatisation should be first implemented in the areas which are a big burden on the budget. A) Bazı çevreler, öncelikle bütçe üzerinde etkili olan alanlarda özelleştirmeye gidilmesini savunuyor. B) Bütçe üzerinde büyük bir yük olan alanlarda özelleştirmeye gidilmesi düşüncesi bazılarınca kabul ediliyor. C) Bazıları, özelleştirmenin öncelikle bütçeye büyük bir yük olan alanlarda uygulanması gerektiği görüşündedir. D) Bazıları özelleştirme uygulanırken önceliğin, bütçeye büyük bir yük olan alanlara verilmesini savunuyor. E) Bazılarının görüşü, bütçe üzerinde büyük bir etkisi olan alanların özelleştirmeye öncelikle alınması doğrultusundadır.12 Soru: 13 Sooner or later a time comes when a rapid increase in the population of a country exceeds the usual supply of food. A) Böyle giderse bir süre sonra ülke nüfusundaki hızlı artış yıllık gıda arzını çok geride bırakır. B) Ne yazık ki bir gün ülke nüfusundaki bu hızlı artış yıllık gıda üretimini aşacak. C) Bir zaman gelecek ki ülkedeki hızlı nüfus artışını karşılamak için gıda üretimi normalin üzerine çıkacak. D) Eninde sonunda bir zaman gelir ki bir ülkenin nüfusundaki hızlı artış normal gıda arzını geçer. E) Söyle veya böyle, bir gün gelir ki ülkenin normal gıda arzı hızlı nüfus artışını karşılayamaz.13
“ben”, yüklemi ise “tepki göstermek” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 12
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, ikisi Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görmekteyiz. Esas cümlemizin özne’si “some people”, yüklemi ise “are of the opinion” yapısıdır. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan C seçeneği bulunmaktadır. Zira C seçeneğinin özne’si “bazıları”, yüklemi ise “görüşündedir” yapısıdır. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
13
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, birisi Relative Clause, diğer ise giriş cümlesi olmak üzere üç ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “a time”, yüklemi ise “comes” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan D seçeneğinin bulunduğunu görürüz. Zira D seçeneğinin özne’si “zaman”, yüklemi ise “gelir” fiilidir. Bizi yanıltabilecek olan seçenek C seçeneğidir; ancak bu seçeneğin giriş cümlesi bulunmamaktadır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
153
Soru: 14 Originally, humanism was a concept used to define the education based upon the ancient Greek and Latin classics. A) Hümanizm kavramının temelinde öncelikle eski Yunan ve Latin klasiklerine dayalı bir eğitim anlayışı vardır. B) Esas itibariyle, humanizm eski Yunan ve Latin klasiklerini de içine alan bir eğitim anlayışını tanımlamak için kullanılıyordu. C) Hümanizm, ilk kez eski Yunan ve Latin klasiklerinde eğitime dayalı olarak tanımlanmış bir kavramdır. D) Özgün anlamıyla hümanizm, eski Yunan ve Latin klasiklerini kapsayan bir eğitim yaklaşımıdır ve bu amaçla kullanılmıştır. E) Başlangıçta, hümanizm eski Yunan ve Latin klasiklerine dayalı eğitimi tanımlamak için kullanılan bir kavramdı.14 Soru: 15 In his talk he stressed that economic relationships are complicated and changeable, since everything happens at once. A) Konuşmasında, ekonomik ilişkilerin karmaşık olduğunu ve sürekli değiştiğini, bunun da her şeyin bir anda olup bitmesine yol açtığını ileri sürdü. B) Yaptığı konuşmada, her şeyin bir anda olup bitmesinin nedeninin ekonomik ilişkilerdeki karmaşıklık ve değişkenlik olduğunu iddia etti. C) Olaylarin bir anda olup bitmesi sonucu ekonomik ilişkilerin ne denli çapraşık ve farklı olduğunu konuşmasında açıkça ortaya koydu. D) Konuşmasında da belirttiği gibi, ekonomik ilişkiler hem karmaşık hem de değişken, çünkü her şey aniden ortaya çıkıyor. E) Konuşmasında, herşey bir anda olup bittiği için ekonomik ilişkilerin karmaşık ve değişken olduğunu vurguladı.15
14
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, ikisi Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “humanism”, yüklemi ise “was concept” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçenek E seçeneğidir. Bu seçeneğin özne’si “Hümanizm”, yüklemi ise “kavramdı” fiilidir. Bu noktada bizi çeldirebilecek olan seçenek C seçeneğidir; ancak bu seçeneğin zaman yapısı present’tır; halbuki bize verilen İngilizce cümlenin zamanı past’tır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
15
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri giriş, biri Noun Clause, biri de Adverbial Clause cümlesi olmak üzere dört ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “he”, yüklemi ise “stressed” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip olan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “o”, yüklemi ise “vurguladı” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
154
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 16 Electricity can be generated far more cheaply in nuclear reactors in which the uranium atoms are split. A) Nükleer reaktörlerde, uranyum atomlarının parçalanmasıyla oldukça ucuz elektrik elde etmek mümkündür. B) Nükleer reaktörlerde, oldukça ucuz bir şekilde üretilebilen elektrik, uranyum atomlarının parçalanmasıyla elde edilir. C) Uranyum atomlarının parçalandığı nükleer reaktörler, olabildiğince ucuz elektrik üretmek için kullanılmaktadır. D) Uranyum atomlarının parçalaması sonucu nükleer reaktörlerde üretilen elektrik, çok daha ucuza mal olabilir. E) Elektrik, uranyum atomlarının parçalandığı nükleer reaktörlerde çok ucuz olarak üretilebilir. 16 Soru: 17 It has been estimated that 35 to 45 per cent of all the energy used in developed countries is consumed by industry. A) Gelişmiş ülkelerde kullanılan tüm enerjinin yüzde 35 ile 45’inin sanayi tarafından tüketildiği tahmin edilmektedir. B) Yapılan hesaplamalara göre, gelişmiş ülkeler, ürettikleri tüm enerjinin yüzde 35 ile 45’ini sanayide tüketmektedir. C) Gelişmiş ülkelerde sanayinin tükettiği tüm enerjinin , yüzde 35 ile 45 civarında olduğu hesaplanmaktadır. D) Gelişmiş ülkelerde tüketilen enerjinin yüzde 35 ile 45’inin sanayide kullanıldığı hesaplanmaktadır. E) Tahminlere göre, gelişmiş ülkelerde sanayide kullanılan enerji, üretilen tüm enerjinin yüzde 35 ile 45’ini oluşturmaktadır. 17
16
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, birisi Relative Clause olmak üzere iki cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “electricity”, yüklemi ise “can be generated” şeklindedir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan E seçeneğinin bulunduğunu görürüz. Zira bu seçeneği özne’si “elektrik” yüklemi ise “üretilebilir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
17
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “it/that” kalıbı içerisine yerleştirilmiş bir Noun Clause cümlesi olduğunu görürüz. Cümlemzin özne’si “that cümlesinin tümü”, yüklemi ise “estimate” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneği özne’si “that cümlesinin tümü”, yüklemi ise “tahmin edilmektedir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
155
Soru: 18 The British aircraft industry, first established in 1909, initially supported only a few pioneer aviators, but World War I greatly accelerated the technology and led to mass production. A) İlk kez 1909’da kurulmuş olan, başlangıçta bazı maceraperest havancılara destek veren İngiliz uçak sanayi, I. Dünya Savaşı ile teknolojiyi çok hızla ilerletmiş ve seri üretime geçmiştir. B) İngiliz uçak sanayi, 1909’da kurulmuş ne özellikle bir avuç maceracı havacıya destek sağlamıştır, ancak I. Dünya Savaşı ile teknoloji çok hızlı ve seri üretime geçmiştir. C) Başlangıçta sadece bir kısım amatör havacıya destek olan İngiliz uçak sanayi 1909’da kurulmuştur, ancak teknoloji I. Dünya Savaşı nedeniyle çok hızlı ilerlemiş ve seri üretime başlamıştır. D) İlk kez 1909’da kurulmuş olan İngiliz uçak sanayi, başlangıçta sadece birkaç öncü havacıya destek vermiştir, ancak I. Dünya Savaşı teknolojiyi çok hızlandırmış ve seri üretime yol açmıştır. E) İngiliz uçak sanayi ilk kez 1909’da kurulunca öncelikle gönüllü birkaç havacıya destek olmuş ve I. Dünya Savaşı’nda teknolojiyi hızla geliştirerek seri üretime başlamıştır. 18
18
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, birisi Relative clause ile bağlantılanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. Bunlardan ilk cümlemizin özne’si “The British Aircraft Industry”, yükleminin ise “support” fiilidir. İkinci cümlemizin ise özne’si “World War I”, yüklemi “accelerate” fiilidir. Bu iki ayrı cümle “but” bağlacı ile birleşmiştir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte ilk cümlenin özne’si “İngiliz uçak sanayi”, yüklemi ise “destek vermiştir” fiilidir. İkinci cümlemizin özne’si ise “Birinci Dünya Savaşı”, yüklemi ise “yol açmıştır” fiilidir. Bu iki ayrı cümle “ancak” bağlacı ile birleşmiştir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
156
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 19 Since the late 1950s, various techniques have been developed in molecular biology and this has generated much interest in the study of evolutionary relationships. A) Moleküler biyolojide çeşitli teknikler 1950’lilerin sonlarından itibaren geliştirilmiş ve bunun sonucu olarak evrim ilişkilerinin araştırılmasına ilgi duyulmaya başlanmıştır. B) Moleküler biyolojide farklı tekniklerin geliştirilmesi 1950’lerin sonlarında olmuştur ve bunun sonucu olarak evrim ilişkilerinin araştırılmasına yuğun ilgi duyulmuştur. C) 1950’lerin sonlarında, moleküler biyolojide pek çok teknik geliştirilmiş ve evrim ilişkilerinin araştırılmasına yönelik aşırı ilgi bunun sonucunda olmuştur. D) 1950’lerin sonlarından beri moleküler biyolojide geliştirilen değişik teknikler, evrim ilişkilerinin araştırılmasına olan ilgiyi çok artırmıştır. E) 1950’lerin sonlarından bu yana moleküler biyolojide çeşitli teknikler geliştirilmiş ve bu, evrim ilişkilerinin araştırılmasına büyük ilgi yaratmıştır. 19
19
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, iki ayrı basit cümlenin “and” bağlacı ile bir araya getirildiğini görmekteyiz. Bu iki ayrı basit cümleden ilkinin özne’si “various techniques”, yüklemi ise “develop” fiilidir. İkinci cümlenin ise özne’si “this”, yüklemi “generate” fiilidir. Bunun dışında bize verilen cümlede bir “giriş cümlesi” bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, “giriş cümlesi” yönüyle D ve E seçeneklerini uygun olduğunu görmekteyiz. Ancak cümlelerin özne ve yüklemleri yönüyle doğru olan seçenek E seçeneğidir. Zira bu seçenekte ilk cümlenin özne’si “çeşitli teknikler”, yüklemi ise “geliştirilmiş” fiilidir. İkinci cümlenin ise özne’si “bu”, yüklemi ise “yaratmıştır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
157
Soru: 20 Nucleic acid were first isolated from white blood corpuscles and fish sperm by the Swiss biochemist Miescher in a remarkable series of investigations which began in 1869. A) 1869’da başlayan bir dizi mükemmel araştırma sonucunda, İsviçreli biyokimyacı Miescher, nükleik asitleri akyuvarlardan ve balık sperminden izole edebilmiştir. B) Nükleik asitlerin ilk kez 1869’da akyuvarlardan ve balık sperminden izole edilmesi, İsviçreli biyokimyacı Miescher tarafından başlatılan bir dizi ciddi araştırma sonucunda gerçekleşmiştir. C) İsviçreli biyokimyacı Miescher, 1869’da başladığı bir dizi önemli araştırma sayesinde, nükleik asitleri ilk kez akyuvarlardan ve balık sperminden izole edebilmiştir. D) Nükleik asitler, ilk kez 1869’da başlayan dikkate değer bir dizi araştırma tarafından İsviçreli biyokimyacı Miescher tarafından akyuvarlardan ve balık sperminden izole edilmiştir. E) İsviçreli biyokimyacı Miescher, nükleik asitleri akyuvarlardan ve balık sperminden izole etmek için ilk kez 1869’da bir dizi dikkate değer araştırma gerçekleştirmiştir. 20 Soru: 21 Robert Boyle, who was a leading English scientist in the seventeenth century, had a great influence on the development of science in Europe. A) Ünlü İngiliz bilim adamı Robert Boyle on yedinci yüzyılda Avrupa'da bilimsel araştırmaların başlamasına önemli katkıda bulunmuştur. B) On yedinci yüzyılda önde gelen bir İngiliz bilim adamı olan Robert Boyle'un Avrupa'da bilimin gelişmesinde büyük bir etkisi olmuştur. C) On yedinci yüzyıl İngiltere'sinin en ünlü bilim adamı olan Robert Boyle, Avrupa'daki bilimsel çalışmalar üzerinde çok etkili olmuştur. D) Avrupa'daki bilimsel çalışmalara büyük katkıları olan Robert Boyle, on yedinci yüzyılda İngiltere'de çok ünlü bir bilim adamıydı. E) Avrupa'da bilimin gelişmesine katkıda bulunan on yedinci yüzyılın önde gelen İngiliz bilim adamlarından biri de Robert Boyle'du.21
20
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “nucleic acid”, yüklemi ise “isolate” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “nükleik asitler”, yüklemi ise “izole edilmiştir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
21
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Rober Boyle”, yüklemi ise “had influence” fiilidir. Seçeneklerimize baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “Robert Boyle”, yüklemi ise “etkisi olmuştur” fiilidir. Diğer
158
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 22 One reason why supercomputers can achieve such high speeds is that they can do several calculations simultaneously. A) Süper bilgisayarların bu kadar yüksek hıza ulaşabilmelerinin bir nedeni, birkaç işlemi aynı anda yapabilmeleridir. B) Süper bilgisayarların bu kadar çok işlemi kısa sürede yapmalarının bir nedeni, çok hızlı çalışmalarıdır. C) Aynı anda birkaç işlem yapabilmeleri için süper bilgisayarların çok yüksek bir hızla çalışmaları sağlanmıştır. D) Süper bilgisayarların çok tercih edilmesinin bir nedeni çok farklı işlemleri aynı anda yapma özelliğine sahip olmalarıdır. E) Bu kadar yüksek bir hızla süper bilgisayar üretilmesinin nedenlerinden biri, aynı anda yapılabilen işlemlerin artmış olmasıdır. 22 Soru: 23 Crop yields per acre are declining in some parts of the world because of air pollution as well as the build-up of salt and other chemicals. A) Hava kirliliği sonucu dünyanın bazı bölgelerinde tuz ve kimyasal madde oranının artması, ekinlerde dönüm başına verimi azaltıyor. B) Dünyanın bazı bölgelerinde ekinlerde görülen bozulmanın yanı sıra tuz ve kimyasal madde birikimi de hava kirliliğine bağlanıyor. C) Dünyanın bazı bölgelerindeki hava kirliliği, ekin çeşitlerinde azalma yanında, tuz ve kimyasal, madde birikimine de yol açıyor. D) Dünyanın bazı bölgelerinde verimli tarım alanlarının azalmasının nedeni, havadaki kirlenmeyle birlikte tuz ve kimyasal madde oranının artmasıdır, E) Hava kirliliğinin yanı sıra, tuz ve diğer kimyasal maddelerin birikimi yüzünden, dünyanın bölgelerinde dönüm başına ürün verimi düşüyor. 23
seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 22
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause, bir diğeri Noun Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “one reason”, yüklemi ise Noun Clause cümlesidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “bir nedeni”, yüklemi ise Noun Clause cümlesidir. B ve D seçeneklerinin öznelerinin “bir nedeni” olduğunu görmekteyiz. Özneler aynı olmasına rağmen özneye yüklenen Relative Clauselar uygun değildir. Diğer seçeneklerin ise ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
23
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “crop yields per acre” yüklemi ise “are declining” fiilidir. Seçeneklere baktığımzda bu özne ve yükleme sahip seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira E seçeneğinin özne’si “dönüm başına ürün verimi” yüklemi ise “düşüyor” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
159
Soru: 24 Plutonium is also produced in all nuclear reactors fuelled by uranium, including those built for generating electric power. A) Yakıt olarak uranyum kullanılan nükleer reaktörlerde elektrik enerjisinin yanı sıra, plütonyum da üretilir. B) Elektrik enerjisi üretmek için kurulan reaktörler arasında yakıt olarak uranyum kullanılanlarda plütonyum üretimi de yapılır. C) Elektrik enerjisi üretmek amacıyla kurulanlar da dahil, plütonyum üreten tüm nükleer reaktörlerde yakıt olarak uranyum da kullanılabilir. D) Elektrik enerjisi elde etmek amacıyla kurulmuş olanlar da dahil, yakıt olarak uranyum kullanılan tüm nükleer reaktörlerde plütonyum da üretilir. E) Yakıt olarak uranyum kullanılanlar dahil, elektrik üretmek için kurulmuş nükleer reaktörlerde plütonyum da üretilebilir.24 Soru: 25 The geometry of the straight line and the circle goes back to the ancient Egyptians and Babylonians, but it was only with the ancient Greeks that geometry was developed as a logically organised field of study. A) Doğru ve çember geometrisi eski Mısırlılar'a ve Babilliler'e kadar gider, fakat geometrinin mantıkla birlikte ele alınması eski Yunanlılar'da olmuştur. B) Eski Mısırlılar ve Babilliler zamanında başlayan doğru ve çember geometrisi, eski Yunanlılar tarafından geliştirilerek mantık gibi düzenli bir çalışma alanı haline gelmiştir. C) Doğru ve çember geometrisi eski Mısırlılara ve Babilliler'e kadar uzanır, fakat geometrinin mantıksal biçimde düzenlenmiş bir çalışma alanı olarak gelişmesi ancak eski Yunanlılar'la olmuştur. D) Doğru ve çember geometrisi eski Mısırlılar Babilliler'den çok, eski Yunanlılar tarafından mantıksal bir çalışma alanı olarak düzenlenmiştir. E) Eski Mısırlılar ve Babilliler doğru ve çember geometrisinde oldukça geriydiler, ancak eski Yunanlılar bunu mantıksal bir çalışma alanı olarak düzenlemiş ve geliştirmişlerdir. 25 24
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “plutonium” yüklemi ise “is produced” fiilidir. Seçeneklere baktığımzda bu özne ve yükleme sahip seçeneğin A ve E seçeneklerinin olduğunu görürüz. Ancak A seçeneğinin yüklemi “üretilir” şeklinde gelmişken, E seçeneğinin yüklemi “üretilebilir” şeklinde gelmiştir. Bize verilen cümlede yüklem “is produced” olduğundan bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
25
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “The geometry of the straight line and the circle” yüklemi ise “goes back” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan A ve C seçenekleri vardır. Bu durumda diğer cümleye bakmamız gerekmektedir. Bu cümlenin özne’si “geometrinin gelişmesi”, ülkemi ise “olmuştur” fiilidir. Bu iki seçenekten özne’si ve yüklemi uyan ise C seçeneğidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
160
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 26 Although the Japanese Goverment is seeking to make farming more efficient, much of Japanese rice-farming is still on a small-scale. A) Japon hükümetinin tarımı çok daha verimli hale getirme çabasına karşın, Japonya’daki pirinç tarımı giderek küçülmektedir. B) Japonya’da pirinç tarımı çok küçük ölçekli olsa da Japon hükümeti pirinç tarımını verimli hale getirmek için büyük çaba sarf etmektedir. C) Japon hükümetinin tarımı verimli bir hale getirmesine karşın, Japonya’daki pirinç tarımı çok küçük ölçekte kalmıştır. D) Japon hükümetinin tarımı daha verimli hale getirmenin yollarını aramasına karşın, Japonya’daki pirinç tarımının çoğu hala küçük ölçeklidir. E) Japonya’da çok küçük ölçekli olan pirinç tarımı, Japon hükümeti tarafından verimli hale getirilmeye çalışılıyor.26 Soru: 27 The computer age is producing rebet- mahines which are directed by electronic brains and replace human labour in industrial operations. A) Bilgisayar çağı, elektronik beyinler tarafından yönlendirilen robotmakinelerin endüstride insan gücünün yerine geçmesini sağlamıştır. B) Bilgisayar çağında elektronik beyinlerin yönlendirdiği robot-makineler, endüstriyel üretimde insan gücünün yerini almaktadır. C) Bilgisayar çağı, elektronik beyinler tarafından yönlendirilen ve endüstriyel işlemlerde insan gücünün yerini alan robot-makineler üretmektedir. D) Endüstriyel işlemlerde insan gücünün yerini alan ve bilgisayar çağının ürünü olan robot-makineler, elektronik beyinler tarafından yönlendirilmektedir. E) Elektronik beyinlerin yönettiği robot-makineler, bilgisayar çağında, endüstriyel işlemlerce insan gücünün yerini almıştır. 27
26
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “much of Japanase ric farming”, yüklemi ise “is still on a small-scale” yapısıdır. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin D seçeneğidir. Zira bu seçeneğin özne’si “Japonya’daki pirinç tarımının çoğu”, yüklemi ise “hala küçük ölçeklidir” yapısıdır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
27
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “computer age”, yüklemi ise “is producing” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “bilgisayar çağı”, yüklemi ise “üretmektedir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
161
Soru: 28 The geological investigations of B. Pallisy, inspired by his work with ceramics, are one of the best examples of art influencing science. A) Sanatın bilim üzerindeki etkisine, B. Pallisy’nin seramik çalışmalarına dayanarak yaptığı jeolojik araştırmaları örnek verebiliriz. B) B. Pallisy’nin kendi seramik çalışmalarının ilham verdiği jeolojik araştırmaları, sanatın bilimi etkilemesinin en iyi örneklerinden biridir. C) B. Pallisy’nin seramik çalışmalarından ilham alınarak yapılan jeolojik araştırmalar, sanatın bilim üzerindeki etkisine iyi bir örnektir. D) Seramikle ilgili çalışmalardan ilham alan B. Pallisy, jeolojik araştırmalarıyla sanatın bilim üzerindeki etkisine iyi bir örnek vermiştir. E) B. Pallisy’nin jeolojik araştırmaları ve seramik çalışmaları arasındaki ilişki, sanatla bilim arasındaki etkileşimin iyi örneklerinden biridir.28 Soru: 29 The vast majority scientists have accepted the theory of relativity as an accurate description of nature. A) Bilim adamlarının büyük çoğunluğu, görecelik kuramını, doğanın doğru bir tarih olarak kabul etmektedir. B) Doğanın tam tarifi olan görecelik kuramı, bilim adamlarının çoğundan kabul görmektedir. C) Bilim adamlarının çoğu doğanın tarifi olan görecelik kuramının büyük bir bölümünü kabul etmektedir. D) Bilim adamlarının büyük çoğunluğunun kabul ettiği görecelik kuramı, doğayı çok doğru bir biçimde tarif etmektedir. E) Görecelik kuramı, doğayı doğru bir biçimde tarif ettiği için, bilim adamlarının çoğu tarafından kabul edilmektedir.29
28
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “The geological investigations of B. Pallisy”, yüklemi ise “are one of the best examples” yapısıdır. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “B. Pallisy’nin jeolojik araştırmaları”, yüklemi ise “en iyi örneklerinden biridir” yapısıdır. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
29
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “The vast majority scientists”, yüklemi ise “have accepted” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yükleme sahip seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “bilim adamlarının büyük çoğunluğu”, yüklemi ise “kabul etmektedir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
162
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 30 Early work in electricity that led to the discovery of the electric battery and electric current was done by a phsiologist, Luigi Galvani, in the eighteenth century. A) İlk olarak fizyolog Luigi Galvani tarafından yapılan çalışmalar, 18. yüzyılda elektrik pilinin ve elektrik akımının bulunmasını sağlamıştır. B) Elektrik pilinin ve elektrik akımının bulunmasını sağlayan elektrik üzerine ilk çalışmalar, 18. yüzyılda fizyolog Luigi Galvani tarafından yapılmıştır. C) 18. yüzyılda elektrik üzerine ilk çalışmaları yapmasıyla tanınan fizyolog Luigi Galvani, elektrik pilinin ve elektrik akımının bulunmasına ortam hazırlamıştır. D) Elektrik pilinin ve elektrik akımının bulunması, 18. yüzyılda fizyolog Luigi Galvani’nin elektrik üzerine yaptığı çalışmalar sayesinde gerçekleşmiştir. E) 18. yüzyılda elektrik üzerine yapılan ilk çalışmalar fizyolog Luigi Galvani’nin elektrik pilini ve elektrik akımını bulmasıyla sonuçlanmıştır. 30 Soru: 31 The most effective measure people can take against hypertension is to find out whether they have it. A) İnsanlar kendilerinde yüksek tansiyon olup olmadığını öğrenerek buna karşı etkili önlemler alabilirler B) Yüksek tansiyonu olup olmadığını öğrenmek insanların alabileceği en etkili önlemlerden biridir. C) Yüksek tansiyonla ilgili olarak insanların en başta alması gereken önlem, kendilerinde bunun olup olmadığını araştırmaktır. D) Yüksek tansiyona karşı insanların alabileceği en etkili önlem, kendilerinde bunun olup olmadığını öğrenmektir. E) Yüksek tansiyona karşı son derece etkili bir önlem alabilmek için, insanlar kendilerinde bunun olup olmadığını bilmelidirler. 31
30
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “Early work in electricity”, yüklemi ise “was done” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “elektrik üzerine ilk çalışmalar”, yüklemi ise “yapılmıştır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
31
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “the most efective measurement”, yüklemi ise “is to find out” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “en etkili önlem”, yüklemi ise “araştırmaktır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
163
Soru: 32 More than a decade of basic research had been carried out before the gene responsible for Huntington’s disease was identified and cloned in 1993. A) On yıl süren temel araştırmalardan sonra, Huntington hastalığının sorumlusu olan gen 1993’te bulunmuş ve klonlanmıştır. B) On yıldan fazla süren temel araştırmalarda, Huntington hastalığına neden olan gen bulunmuş ve 1993’te klonlanmıştır. C) Huntington hastalığına yol açan ve 1993’te klonlanan geni belirlemek için on yıl boyunca birçok temel araştırma yapılmıştır. D) Huntington hastalığının sorumlusu olan gen, on yıldan fazla süren temel araştırmalar sayesinde bulunmuş ve 1993’te klonlanmıştır. E) Huntington hastalığının sorumlusu olan gen 1993’te belirlenmeden ve klonlanmadan önce, on yıldan fazla bir süre temel araştırmalar yapılmıştır. 32 Soru: 33 Sometimes cells of the immune system do recognize cancer cells but are unable to destroy them. A) Kanser hücrelerini bazen tanıyabilen bağışıklık sisteminin hücreleri onları tamamen ortadan kaldıramaz. B) Zaman zaman kanser hücrelerini belirleyen bağışıklık sistemi hücreleri onları yok etme gücüne sahip değildir. C) Bağışıklık sisteminin hücreleri bazen kanser hücrelerini tanırlar ancak onları yok edemezler. D) Bağışıklık sistemi hücreleri kanser hücrelerini bazen belirleseler de onları tamamen ortadan kaldırma gücünden yoksundurlar. E) Bağışıklık sisteminin hücreleri kanser hücrelerini belirleyebilirler fakat bazen onları ortadan kaldıramazlar. 33
32
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “basic research”, yüklemi ise “had ben carried out” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “temel araştırmalar”, yüklemi ise “yapılmıştır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
33
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “but” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “cells of immune system”, yüklemi ise “recognize” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “bağışıklık sisteminin hücreleri”, yüklemi ise “tanırlar” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
164
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 34 Before a transplant is performed, tissues taken from the patient and from the donor must be typed and matched as closely as possible. A) Organ nakli yapılmadan önce, hastadan ve vericiden alınan dokuların tipi ve benzerliği tam olarak ortaya konmalıdır. B) Organ nakli yapılmadan önce, hastadan ve vericiden alınan dokular, olabildiğince yakın olarak tiplenmeli ve eşlenmelidir. C) Organ nakline karar verilmeden önce, hasta ve vericiden alınan dokular mümkün olduğunca hızlı bir şekilde tip ve benzerlik bakımından belirlenmelidir. D) Organ nakline karar verilmeden önce, tip belirleme ve eşlemenin olabildiğince hassas bir şekilde yapılabilmesi için hasta ve vericiden dokular alınması gerekir. E) Organ nakli yapılmadan önce, hasta ve vericiden dokular alınarak bunların tiplenmesi ve eşleşmesi olabildiğince çabuk yapılmalıdır. 34 Soru: 35 Adolescence is a crucial period for bone development, and the requirement for calcium reaches its peak during these years. A) Kalsiyum gereksinimi, kemik gelişiminin çok önemli olduğu ergenlik döneminde doruk noktasına ulaşır. B) Ergenlikte, kemik gelişimi hayati bir önem taşır ve bu yıllar kalsiyuma duyulan gereksinimin en yüksek düzeyde olduğu dönemdir. C) Kalsiyum gereksiniminin çok yüksek olduğu ergenlik döneminde, kemik gelişimi çok önemlidir ve bu yıllarda doruğa oluşur. D) Kemik gelişimi için kalsiyum gereksinimi, ergenlikte çok önem kazanır ve bu yıllarda doruğa ulaşır. E) Ergenlik, kemik gelişimi için çok önemli bir dönemdir ve bu yıllarda kalsiyum gereksinimi doruk noktasına ulaşır. 35
34
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, ikisi Relative Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “tissues”, yüklemi ise “must be typed and matched” fiilleridir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “dokular”, yüklemi ise “tiplenmeli ve eşlenmeli” fiilleridir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
35
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “and” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “adolescence”, yüklemi ise “is a crucial period” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “ergenlik”, yüklemi ise “çok önemli bir dönemdir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
165
Soru: 36 Rabies is a very frightening disease because once symptoms develop, it is absolutely fatal. A) Kuduz çok korku verici bir hastalıktır, çünkü, bir kez belirtileri ortaya çıkınca kesinlikle öldürücüdür. B) Kuduz, ancak belirtileri kesinlik kazandıktan sonra öldürücü olan bir hastalıktır. C) Kuduz, korku verici bir hastalıktır, çünkü belirtileri ortaya çıkar çıkmaz öldürücü olur. D) Belirtileri görüldükten sonra öldürücü bir hal alan kuduz, korku verici bir hastalıktır. E) Korku verici bir hastalık olan kuduz, belirtileri görülür görülmez hastayı öldürür. 36 Soru: 37 In most countries, there has been a very great increase in recent years in the incidence of sexually transmitted diseases. A) Cinsel yolla geçen hastalık sayısının son yıllarda büyük bir artış göstermesi, bütün ülkelerde gözlenen bir olgudur. B) Son yıllarda, pek çok ülkede, cinsel yolla geçen hastalık vakalarında çok büyük bir artış olmuştur. C) Son yıllarda, cinsel yolla geçen hastalıklarda görülen büyük artış nedeniyle pek çok ülkede çeşitli önlemler alınmıştır. D) Pek çok ülkede, son yıllarda gözlenen en büyük artış cinsel yolla geçen hastalıklarda olmuştur. E) Pek çok ülkede, cinsel hastalıkların bulaşma hızında son yıllarda büyük bir artış vardır. 37
36
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere üç ayrı cümleden oluştuğunu ve bu cümlelerden ikisinin temel cümle olduğunu görürüz. İlk esas cümlemizin özne’si “rabies”, yüklemi ise “is a frightening disease” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “kuduz”, yüklemi ise “korku verici bir hastalıktır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
37
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, basit bir cümle olduğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “very great increase”, yüklemi ise “there has been” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “büyük bir artış”, yüklemi ise “vardır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
166
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 38 There are several types of malaria which vary in frequency from one part of the world to another. A) Dünyada, bir bölgeden diğerine farklılık gösteren pek çok sıtma türü vardır. B) Dünyanın her bölgesinde, farklı şekillerde ortaya çıkan değişik sıtma türleri bulunmaktadır. C) Dünyanın çeşitli bölgelerinde birbirinden farklılık gösteren sıtma türlerine rastlanmaktadır. D) Sıklık bakımından dünyanın bir bölgesinden ötekine farklılık gösteren değişik sıtma türleri bulunmaktadır. E) Sıtmanın değişik türleri dünyanın her bölgesinde farklı bir sıklıkla ortaya çıkmaktadır. 38 Soru: 39 Cramps may follow a severe loss of body fluid and minerals as, for example, with severe diarrhoea, vomiting or sweating. A) Kramplar, örneğin, şiddetli ishal, kusma veya terlemenin neden olduğu sıvı ve mineral kayıplarını izleyebilir. B) Şiddetli ishal, kusma ve terleme örneklerinde olduğu gibi aşırı vücut sıvısı ve mineral kaybı kramplara yol açabilir. C) Örneğin şiddetli ishal, kusma ve terleme sonucu görülen vücut sıvısının ve minerallerin kaybı, krampların sıklaşmasına yol açabilir. D) Kramplar, şiddetli ishal, kusma ve terlemelerden dolayı vücudun sıvı ve mineral kaybetmesi sonucu ortaya çıkabilir. E) Örneğin, şiddetli ishal, kusma veya terlemede olduğu gibi, vücut sıvısının ve minerallerin aşırı kaybını kramplar izleyebilir. 39
38
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Relative Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “several types of malaria”, yüklemi ise “there are” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “pek çok sıtma türü”, yüklemi ise “vardır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
39
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “cramps”, yüklemi ise “may follow” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “kramplar”, yüklemi ise “izleyebilir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
167
Soru: 40 In cases of drowning it is not right to tip the patient up to drain the water out of his lungs. A) Boğulma vakalarında, hastanın akciğerlerindeki suyu almak için hastayı yan yatırmak uygun değildir. B) Boğulma vakalarında, akciğerlerinden suyu boşaltmak için hastayı baş aşağı tutmak doğru değildir. C) Boğulma esnasında hastanın ciğerlerindeki suyu boşaltmak için onu baş aşağı çevirerek silkelemek yararlı değildir. D) Boğulma durumunda, akciğerleri dolduran suyu boşaltmak amacıyla hastayı hareket ettirmek doğru değildir. E) Boğulmalarda, hastanın akciğerlerinden suyu atmak için onu sürekli sallamak kesinlikle yanlıştır. 40 Soru: 41 Nobody really knows very much about the causes of sleeplessness, but everyone knows how necessary sleep is. A) Uykusuzluğun ne olduğunu bilenlerin sayısı çok olmasa da herkes buna karşı ne yapmak gerektiğini bilir. B) Uykusuzluğun nedenlerini bilen pek fazla kimse yoktur, ancak bunları bilmek herkes için gereklidir. C) Uykusuzluğun nedenleri hakkında kimse aslında fazla bir şey bilemez, ama herkes uykunun ne kadar gerekli olduğunu bilir. D) Uykusuzluğun asıl nedenini bilenlerin sayısı çok olmasa da herkes buna karşı bir şeyler yapmak gerektiğini bilir. E) Uykusuzluğun nedenlerini kimse fazla araştırmadığı halde, herkes uykunun gerekli olduğunu savunur. 41
40
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “to tip the patient up”, yüklemi ise “is not right” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “hastayı baş aşağı tutmak”, yüklemi ise “doğru değildir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
41
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, “but” bağlacı ile bağlanmış iki ayrı cümlenin bulunduğunu görürüz. İlk cümlemizin özne’si “nobody”, yüklemi ise “knows” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “kimse”, yüklemi ise “bilemez” fiilidir. Fiilin anlamındaki olumsuzluk “no” ekinden kaynaklanmaktadır. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
168
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 42 While modern practice in patient care is the central theme of the educational programme, considerable stress is placed on research and teaching in all fields related to health. A) Eğitim programının ana konusu hasta bakımında modern uygulama olduğu halde, sağlıklı ilgili tüm alanlarda araştırma ve öğretime de gerek vardır. B) Hasta bakımında eğitim programının ana konusu modern uygulama oluşturmasına rağmen, sağlıkla ilgili her alanda her alanda araştırma ve öğretime de yer verilmelidir. C) Eğitim programının ana konusu hasta bakımında modern uygulama olmakla birlikte, araştırmaya da oldukça önem verilmekte ve sağlıkla ilgili her alanda öğretim sürdürülmektedir. D) Bir yandan eğitim programının ana konusu olarak hasta bakımında modern uygulama sürdürülürken, öte yandan sağlıkla ilgili tüm alanlarda araştırma ve öğretimin önemi de yerine göre gereğince vurgulanmaktadır. E) Eğitim programının ana konusu hasta bakımında modern uygulama olmakla birlikte, sağlıkla ilgili her alanda araştırma ve öğretime oldukça önem verilmektedir. 42 Soru: 43 With the aid of advanced technology, forensic medicine is now contributing greatly to crime detection. A) Günümüzde adli tıp, ileri teknolojinin yardımıyla, suçların belirlenmesine büyük katkı sağlamaktadır. B) Bugün adli tıpta, ileri teknolojiden yararlanıldığı için, suçların belirlenmesinde büyük başarı sağlanabilmektedir. C) İleri teknolojiden yararlanan adli tıp, günümüzdeki suç türlerine ilişkin önemli veriler sağlanmaktadır. D) Adli tıp, suçların belirlenmesinde sağladığı büyük gelişmeyi bugünün ileri teknolojisine borçludur. E) Adli tıbbın suçları belirlemede sağladığı başarıda, günümüzdeki ileri teknolojinin katkısı büyüktür. 43
42
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Adverbial Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “considerable stress”, yüklemi ise “is placed” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “oldukça önem”, yüklemi ise “verilmektedir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
43
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, birisi Giriş cümlesi olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “forensic medicine”, yüklemi ise “contributing” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “adli tıp”, yüklemi ise “katkı sağlamaktadır” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
169
Soru: 44 When there are outbreaks of cholera or thyroid it is necessary to take such precautions as the boiling of drinking water. A) Kolera ve tifo salgınlarını önlemek için alınacak en iyi önlem içme suyunu kaynatmaktır. B) Tifo ve kolera gibi salgınlarda, suyu kaynatarak içmek alınması gereken bir önlemdir. C) İçme suyunu kaynatmak, kolera ve tifo gibi salgınlarda alınması gereken ilk önlemlerden biridir. D) Kolera ve tifo gibi salgınlarda alınması gereken ilk önlem, içme suyunun kaynatılarak içilmesidir. E) Kolera ve tifo salgınlar olduğunda, içme suyunun kaynatılması gibi önlemler alınması gerekir. 44 Soru: 45 Experts also argue that children born to older women risk having weaker immune systems. A) Uzmanlar bu arada, ileri yaştaki kadınlardan doğan çocuklarda bağışıklık sisteminin zayıf olması şeklinde bir riskin bulunmadığını öne sürüyor. B) Uzmanların tartıştıkları konulardan biri de bağışıklık sistemi zayıf kadınların çocuk doğurmalarının riskli olup olmadığıdır. C) Uzmanlar ayrıca, ileri yaştaki kadınlardan doğan çocukların daha zayıf bağışıklık sistemine sahip olma riskiyle karşı karşıya olduğunu öne sürüyorlar. D) Uzmanlar ayrıca, bağışıklık sistemleri zayıf olmadıkça yaşlı kadınların çocuk doğurmalarının riskli olmadığı görüşündeler. E) Uzmanlar bunun dışında, yaşlandıkça kadınların bağışıklık sistemlerinin zayıfladığını ve çocuk doğurmalarının daha riskli olduğunu öne sürüyorlar. 45
44
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, ikisi Adverbial Clause olmak üzere üç farklı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “precautions”, yüklemi ise “is necessary” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçeneğin özne’si “önlemler”, yüklemi ise “gerekir” fiilidir. Diğer seçeneklerin ya özneleri ya da yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
45
Bize verilen İngilizce cümleye baktığımızda, biri Noun Clause olmak üzere iki ayrı cümleden oluştuğunu görürüz. Esas cümlemizin özne’si “experts”, yüklemi ise “argue” fiilidir. Seçeneklere baktığımızda, bu özne ve yüklemi taşıyan A, C ve E seçeneklerinin bulunduğunu görürüz. Zira bu seçeneklerin özneleri “uzmanlar”, yüklemleri ise “ileri sürüyor” fiilidir. Bu durumda clause cümlesinin özne ve yüklemi bizi ilgilendirecektir. Clause cümlesini değerlendirdiğimizde, özne’sinin “children” yükleminin ise “risk” olduğunu görürüz. Bu üç seçenek içerisinde bu özne ve yükleme sahip olan seçenek ise C seçeneğidir. Zira bu seçenekteki clause cümlesinin özne’si “çocuklar”, yüklemi ise “riskle karşılaşmak” şeklindedir. Diğer iki seçenekteki clause cümlelerinin ya özneleri veya yüklemleri uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
170
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Murat AĞARI
171
ALTINCI BÖLÜM DİYALOG SORULARI Uzun süredir standardını koruyan bir soru tarzıdır. ÜDS sınavında beş adet, KPDS sınavında ise altı adet gelmektedir. Şimdi bu soru yapısının çözüm tarzını verelim: A. Çözüm Metodu Bu soruların çözüm tarzı genel olarak aşağıdaki gibidir. 1. Bu soru tarzı paragraf tamamlama soru tarzının benzeridir. Hatırlanacağı üzere paragraf tamamlama sorularında eksik olan cümleyi buluyorduk. Bu tarz soru da onun konuşma metni versiyonudur. Konuşma metni içerisinde eksik olan cümleyi bulmamız istenmektedir. 2. Boşluğun devamı, öncesinden daha önemlidir. Zira aradığımız yanıtın şekli buradan açığa çıkmaktadır. 3. Kısa sorular ve cevaplar, aynı zamanla yapıldığından bize yol göstericidir. 4. Taq Question ve Auxiliary yapıları da aynı zamanla yapıldıklarından bize yol göstermektedir. 5. Soru cümlesine soru ile karşılık verilmediğini unutmayalım. 6. Şıkları okuma eylemimizi aşağıdaki gibi gerçekleştirmeliyiz: - Boşluğun önü / A seçeneği / Boşluğun devamı - Boşluğun önü / B seçeneği / Boşluğun devamı - Boşluğun önü / C seçeneği / Boşluğun devamı - Boşluğun önü / D seçeneği / Boşluğun devamı - Boşluğun önü / E seçeneği / Boşluğun devamı Şimdi soru örneklerimizi görelim:
172
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 1 Phil: Were the Fabians communists? Ton : ___________ . Phil: Can you give me an example? Ton: Yes. They believed that reform must come from the enlightened cooperation of all classes, not from their opposition. A) Why do you ask? No one remembers them now. B) Everyone will give you a different answer to that question. C) They weren’t really a group you know. They were a collection of unusual people. D) Some people reckon they were. But some of their beliefs were quite different. E) George Bernard Shaw was the best known member of the group. And I don’t think he was a communist.1 Soru: 2 Frank: At last I’ve managet to get a copy of his month’s Practical Matters. Dan: _____________ . Frank: Do you really have one? I thought you never read magazines so I never even thought of asking you. Dan: I don’t, usually. But this month I heard there were a couple of interesting articles in it. A) Then when you’ve finished with it pass it on to me. B) Why didn’t you ask me for mine? C) Good. There are some interesting articles in it this month D) You were lucky then. They are usually all sold by the 17th of the month. E) I took out a subscription so mine comes through the post.2
1
Boşluğun önüne baktığımızda, Phil’in, “Fabianların komünist olup olmadığını” sorduğunu görmekteyiz. Boşluğun devamında ise Phil, bu kez “bir örnek” istemektedir. Devamında Tony “onların inandıkları şeyleri” sıralamaktadır. Bu durumda boşluğun “onların inançları ile ilgili olarak” dile getirilen bir ifade olması gerekmektedir. Bu ifade ise D seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bu seçenekte Tony, “onların bazı inançlarının çok farklı olduğunu” söylemektedir. Bu ifadeye karşılık olarak ise Phil örnek istemektedir. Diğer seçenekler ise boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
2
Boşluğun önünden Frank’ın, “derginin bu ayki sayısını sonunda elde ettiğini” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Frank, “Dan’in magazin almadığını düşündüğünü” ifade etmektedir. Buna karşılık olarak Dan, “genellikle almadığını ama bu sayıda önemli iki makalenin bulunduğunu” belirtmektedir. Bu durumda boşlukta Dan’in “niye benimkini istemedin” şeklinde bir soru sorması gerekmektedir. Bu ifade ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Zira buna karşılık Frank, “Dan’in magazin almadığını düşündüğünü” ifade etmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
173
Soru: 3 Clara: Welcome back! When were you last here? It must be something like 15 years. Sarah: More even than that. Nearly 20! Clara: __________ . Sarah: I certainly have. For one thing everywhere is very much greener. A) Then I’m sure you must have found everywhere very changed. B) How long do you expect to be here this time? C) Well, you’re certainly looking fine. All things considered, you haven’t changed very much. D) It doesn’t seem that long, but I suppose it is. E) Is it really? And where have you been in the meanwhile?3 Soru: 4 Pat: What is the function of the jury in a trial? Colin: It has to listen to all the evidence and decide whether or not the accused person is quilty. Pat : __________ . Colin: He advises the jury and passes sentence on the accused if he is found guilty. A) How does the jury know that the accused really is guilty? B) Does the jury have a legal training? C) How are the jury members chosen? D) What happens if the judge and the jury disagree? E) Well, then what is the duty of the judge?4
3
Boşluğun önüne baktığımızda, Sarah’ın “daha fazla; neredeyse 20 yıl” dediğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Sarah, “tabi ki; her yer daha yeşil” demektedir. Bu durumda boşlukta Clara’nın “eminim ki pek çok şeyi değişmiş buldun” demesi gerekmektedir. Zira böyle bir soruya ancak Sarah “tabi ki; her yer daha yeşil” şeklinde bir cevap verebilir. Bu ifade ise A seçeneğinde mevcuttur. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde A seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
4
Boşluğun önüne baktığımızda, Pat’in, “jürinin mahkemedeki pozisyonunun ne olduğu” şeklindeki bir soruya, “jüri delilleri dinlemeli ve suçlanan kişinin suçlu olup olmadığına karar vermeli” şeklinde cevap verdiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında “o jüriye tavsiyede bulunur, eğer suçlanan kişi uçlu bulunmuşsa onu hapse gönderir” şeklinde bir ifade vardır. Bu durumda boşlukta “o” ile kastedilenin kim olduğu açıklanmalıdır. Bu açıklama ise E seçeneğinde vardır. Zira E seçeneğinde “o halde yargıcın görevi ne” şeklinde bir soru bulunmaktadır. Bunun yanıtı ise “o jüriye tavsiyede bulunur, eğer suçlanan kişi uçlu bulunmuşsa onu hapse gönderir” şeklinde olmalıdır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde E seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
174
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 5 Ken: If you go to the Lake District, be sure to visit the little town of Grasmere. The scenery there is magnificent. Mary: _________ . Ken: That’s right. He lived there for nine years in Dove Cottage and was buried in the churchyard of St. Oswald. A) Is that one Lake Windermere too? B) The poet Wordsworth is associated with Grasmere isn’t he? C) I plan to avoid all tourist centers and head for the mountains. D) I’m told that one walks up the mountains there; there is no serious climbing. E) Yes, Wordsworth describes that particular view in a number of his poems.5 Soru: 6 Patrick : I hear you’re spending your holiday in Withby. Brenda : Yes, that’s right. I’ve never been there before so I’m looking forward to going. Patrick : ________ . Brenda : Yes, everyone tells me that. Especially on the cliffs when the mind blows. A) You’ll enjoy it there. It’s a picturesque resort; but it can be very cold. B) We go quite often. I like to walk on the beach there. C) I mush prefer it to Scarporough which more or less acjoins it. D) Whitby was quite important historically, you know. E) There’s lovely sand there, and you’ll enjoy exploring the coastline.6
5
Boşluğun önüne baktığımızda, Ken, “eğer District gölüne gidersen buradaki Grasmere kasabasını ziyaret edin” şeklinde tavsiyede bulunmaktadır. Boşluğun devamında ise yine Ken, “Bu doğru! O orada 9 yıl yaşadı ve orada gömülü” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu durumda boşluk cümlesinde Kathy “şair Worsdsworth orası ile anılmaktadır; değil mi?” tarzında bir ifade kullanmalıdır. Bu ifade ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
6
Boşluğun önüne baktığımızda, Patrick’in “duyduğuma göre tatilini Withby’da geçiriyosun” tarzındaki yaklaşımına Brenda’nın “Evet, doğru. Daha önce oraya hiç gitmemiştim, bu nedenle oraya gitmeyi çok arzu ediyorum” şeklinde karşılık verdiğini görürüz. Boşluğun devamında ise Brenda “Evet, herkes bana bunu söylüyor. Özellikle rüzgar estiği zaman kayalıklarda.” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “bu tatilden çok hoşlanacaksın. Orası çok güzel görüntüleri olan bir tatil yeridir. Fakat çok soğuk olabilir” demesi uygun olmaktadır. Bu ifade ise A seçeneğinde bulunmaktadır. Zira “özellikle rüzgar estiğinde oluşabilecek ortam muhtemelen soğuk olacaktır.” Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
175
Soru: 7 Molly : It says here Getruce Stein was one of the century’s most published but least read authors. Elleen: I find that very sad. If one writes, one must want to be read. Molly : ________ . Elleen: Right. And just look who listened to her: -Hemingway, Thornton Wilder and even Picasso! A) In fact, Picasso painted her portrait. B) Yes. But she had the satisfaction of knowing that people visited her to listen to her talking. C) She actually spent more of her life in Paris than in America. D) Though she spent very little time there she actually understood America very well. E) It wasn’t very wise of her to stay in France during the German occupation for she was Jewish.7 Soru: 8 Gerald: Well, all three candidates seemed pretty good to me. Mary: ________ . Gerald: Why? Mary: He has both the academic qualifications and the organising ability we are looking for. A) I’m not sure that any of them could work under pressure B) The first one, though, didn’t really impress me. C) Agreed, But, the last one we interviewed is the one I favour. D) The young one seemed to me too immature for this post and lacking in experience. E) Right. There’s not much to judge between them.8 7
Boşluğun önüne baktığımızda, Molly’nin “burada Getruce Stein’in, yüzyılın en çok eseri olan ama aynı zamanda en az okunan yazarı olduğu yazıyor” tarzındaki konuşmasına Elleen’in “bunu çok üzücü buluyorum; eğer birisi yazıyorsa mutlaka okunmak ta isteyecektir” şeklinde bir karşılık verdiği okumaktayız. Boşluğun devamında ise Ellen “Doğru. Onu dinleyenlere bir bak: Hemingway, Thornton, Wilder ve hatta Picasso” dediğini okumaktayız. Bu durumda boşluk cümlesinde “Evet. Ancak kendisi insanların söylediklerini dinlemek için kendisini ziyaret etmelerinden memnundu” şeklinde bir yanıt vermelidir. Zira devam cümlesinde “onu dinleyenlerin listesine bir bak” şeklinde, “dinlemeye” yapılan bir vurgu bulunmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
8
Boşluğun önüne baktığımızda, Gerald’ın “her üç aday iyi göründü” dediğini okumaktayız. Boşluğun devamında ise Gerald “niçin” diye sormakta, Mary ise bu soruya “O hem akademik yeterliğe hem de bizim aradığımız organizasyon yeteneğine sahip” demektedir. Bu durumda muhtemelen boşlukta “Seninle aynı kanıdayız. Fakat mülakata aldığımız sonuncusu benim
176
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 9 Pam: Why it’s Robinson! I haven’t seen you around for a long time. Mrs Robinson: Well, I tend to stay indoors when the weather is cold and wet. Pam: ________ . Mrs Robinson: When I was your age and working, I couldn’t either. A) Then what do you do all day? Read or watch the TV? B) That’s the best thing to do. I wish my mother would. C) Don’t you get bored, setting at home alone all day? D) That’s very sensble of you. I’m sure I would, if I could ; but as I’m working can’t. E) Lucky you! When I stop working I shall do the same.9 Soru: 10 Hilary: Were you able to watch that film last night? Pauline: ________ . Hilary: Oh! Was it really so bad? Pauline: Yes it was! I loved the novel and wasn’t going to let the film spoil it for me. A) Yes. Some parts were well-done, but I didn’t like the leading actress. B) Yes I did. But can’t say I enjoyed it. C) No. I was late home and only managed to watch the last scene. D) Yes, some of it. But we had visitors so we turned the TV off. E) Well, I watched it for a very short time and then turned the TV off!10 favorim” demesi uygundur. Zira boşluğun devamında onun özelliklerini saymaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece C seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 9
Boşluğun önüne baktığımızda, Pam’in “Bay Rabinson, hayırdır? Sizi uzun süredir göremiyorum” tarzında bir diyaloga girdiğini görmekteyiz. Bu konuşmaya mukabele olarak Bay Rabinson ise “hava ıslak ve yağmurlu iken evde kalmayı tercih ettim” dediğini okumaktayız. Boşluğun devamında ise Bay Rabinson “Genç ve senin yaşında iken ben de yapmazdım” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşluğun muhtemelen “çalıştığım için ben bu şekilde evde kalamam” diyecektir. Zira senin yaşlarında iken ben de yapamazdım” şeklinde bir cevap bulunmaktadır. Bu nedenle “evde kalamamasının sebebini” çalışmasına bağlamaktadır. Burada “I could” şeklindeki kısa cevaba dikkat etmek gerekmektedir. Zira kısa cevaplar aynı zamanla yapılmak durumundadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
10
Boşluğun önüne baktığımızda, Hilary’nin “dün geceki sinemayı izleyebildin mi?” şeklinde konuşmaya girdiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Hilary “Çok mu kötüydü?” şeklinde bir konuşma ile söze karşılık vermektedir. Bu soruya Pauline’in yanıtı ise “Evet öyleydi. Ben onun romanını sevmiştim ve kimse onu elimden alamamıştı” şeklinde gelmiştir. Bu durumda boşluğun “Evet seyrettim; ama hoşuma gittiğini söyleyemem” şeklinde olması muhtemeldir. Zira ancak bu şekildeki bir konuşmaya “çok mu kötüydü” tarzında bir soru ile mukabele edilebilir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
Murat AĞARI
177
Soru: 11 Director: We're being hit badly by the recession. Consultant: ________ . Director: Well, what do you suggest? Consultant: Boost the exports. A) I know. And something must be done about it quickly. B) Stop worrying! There's nothing we can do. C) Yes, everyone is saying the same. Let's reduce the work force. D) They should raise the interest rates at once. E) I only hope there won't be another general strike. 11 Soru: 12 Under-secretary: We have received reports that the epidemic is spreading in the area. Minister: Then we must take immediate action. Under-secretary: ________ . Minister: Yes, do that. A) But we're short of medical staff there. B) Then I'll give the orders for doctors and medical supplies to be sent there right away. C) It seems the children are suffering most. D) We have already flown in adequate supplies of food and blankets. E) Who else do you think we could consult? 12
11
Boşluğun önüne baktığımızda, yöneticinin “durgunluktan çok kötü zarar görüyoruz” şeklinde bir cümle ile konuşmaya başladığını görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine aynı kişi: “Ne önerirsin?” diye bir soru sormakta, devam cümlesinde ise danışman önerisini dile getirmektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde: “Biliyorum; ve acilen bir şeyler yapılmalı.” demelidir. Zira devam cümlesinde “ne önerirsin” tarzında bir soru bulunmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece A seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
12
Boşluğun önüne baktığımızda, müsteşarın “salgının yayıldığına dair bir mektup aldık” diyerek konuşmaya başladığını görmekteyiz. Bu girişe bakanın cevabı ise “derhal acil önlem almalıyız” şeklinde olmuştur. Boşluğun devamında ise yine bakan: “Tamam. Bunu uygula.” şeklinde karşılık vermektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde müsteşarın “o halde ben oraya doktor ve acil tıbbi malzeme gönderilmesi için emir vereceğim” demesi uygundur. Zira devam cümlesinde: “Tamam. Bunu uygula.” Şeklinde bir karşılık bulunmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece B seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
178
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 13 Mrs. Smart: How is Barry getting on in his new job? Mrs. Palmer: Well, he doesn't complain, but clearly he finds it very tiring. Mrs. Smart: ________ . Mrs. Palmer: Yes, I suppose you're right. A) Can't his uncle help him to a job in the bank? B) Oh, I'm sorry to hear that. C) He's only complaining because he wants some sympathy. D) That's only natural. He hasn't had time yet to get used to the work. E) What's the salary like? Is it worth it? 13 Soru: 14 Alan: Have you read Blake's review of the play in The Times? David: Yes, I have. And I think it's most unfair. Alan: ________ . David: Well, that just shows he hasn't understood the least thing about the play. A) Of course it was. That's what one expects of review by Blake B) I have too. It will be interesting to see what other critics say C) Well, I don't know. In my opinion, it's the best play he's written to date D) Do you really? I don't know what he really intends to achieve. E) So do I. His comments on the artificiality of the dialogue in particular are quite unacceptable 14
13
Boşluğun önüne baktığımızda, Bayan Smart’ın: “Barry’nin yeni işi ile arası nasıl?” şeklinde bir soru sorarak cümleye giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya karşılık olarak ise Bayan Palmer “iyi; şikayetçi değil ama çok yorucu buluyor” demektedir. Daha sonra ise Bayan Palmer söylenenleri tastiklemektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde Bayan Smart’ın: “Bu çok doğal; henüz işe alışmak için zamanı olmadı.” şeklinde bir karşılık vermesi uygundur. Zira devam cümlesinde Bayan Smart söylenenleri tasdik etmektedir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
14
Boşluğun önüne baktığımızda, Alan’ın: “Blake’in Times’da çıkan oyun hakkındaki eleştirisini okudun mu?” tarzında bir soru ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya karşılık olarak David: “Evet, okudum ve çok haksız buldum.” dediğini okumaktayız. Devam cümlesinde ise yine David: “Bu da onun oyundan hiçbirşey anlamadığını göstermektedir.” şeklinde bir karşılık vermektedir. Bu durumda boşlukta Alan’ın: “Ben de aynı kanaatteyim. Onun, ‘diyoloğun suni olduğu konusundaki yorumu’ ise tamamen kabul edilemez.” şeklinde bir cümle ile mukabelede bulunması uygundur. Zira devam cümlesinde David: “Bu da onun oyundan hiçbirşey anlamadığını göstermektedir.” şeklinde bir karşılık vermektedir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
179
Soru: 15 Telephone receptionist: Bengo Kitchen Equipment. Can I help you? Customer: Yes, there's something wrong with the fridge I bought from you last year. Telephone receptionist: ________. Customer: Thank you very much. A) How long is it since you had it serviced? B) Have you kept the guarantee? C) Please explain carefully just exactly what the problem is. D) Then, I'll put you through to the Servicing Department. E) That's strange, there's never been a complaint about them before.15 Soru: 16 Alec: Have you been following this debate about how far the industrial scientist is free? Peter: ________ . Alec: You clearly have been following the debate. Peter: Yes I have; and it’s all very disturbing. A) No I haven’t. What’s been happening ? B) I think you mean not free. He’s hired for a particular job and the data obtained becomes the property of the company that pays for the research. C) I read something about it on the newspaper last week, and then forgot all about it. D) There’s been a lot about it on the TV recently, but as it doesn’t concern us I’ve rather ignored it. E) A good scientist is always free. It is only the second-rate ones who complain and fell they are being ill-treated. I’m quite out of sympathy with the whole issue. 16 15
Boşluğun önüne baktığımızda, telefondaki görevlinin: “Buyurun; burası Bengo Mutfak Gereçleri! Yardımcı olabilir miyim?” diyerek konuşmaya bir giriş yaptığını görmekteyiz. Müşteri ise “geçen yıl aldığım buzdolabında bir takım sorunlar var” diyerek karşılık vermektedir. Boşluğun devamında ise aynı müşteri bu kez “teşekkür ederim” yanıtını vermektedir. Bu durumda telefondaki kişinin: “O halde ben sizi Servis Bölümüne bağlayayım.” demesi uygundur. Zira devam cümlesinde müşteri “teşekkür ederim” diyerek telefonu kapatmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece D seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
16
Boşluğun önüne baktığımızda, Alec’in “endüstriyel bilim adamının ne derece özgür olduğuna dair tartışmayı izliyor musun?” şeklinde bir soru ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Alec, Peter’in söylediklerine karşılık olarak “sen açıkça bu tartışmayı izliyorsun” dediğini görmekteyiz. Buna yanıt olarak Peter “evet” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta Peter’in “tartışma ile ilgilendiğini” belirten bir cümlenin olması gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu tarz bir ifadenin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “iyi bilim adamının daima özgür olduğu, ikinci derecedeki bilim adamlarının ise rahatsız edildiklerinden şikayetçi oldukları ve bütün bunlardan Peter’in rahatsızlık duyduğu”
180
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 17 Pat: Listen to this! In Australia , they are starting to recycle mobile phones. Stan: ________ . Pat: The old phones are being melted down and the harmful gases extracted for commercial re-use. Stan: Good for them, I hope other countries follow suit. A) Well, that is interesting! Tell me more. B) Yes, I read about that. I’m not convinced. C) Yes I know. I reckon it could be dangerous. D) That’s just a newspaper article. Don’t take it seriously. E) The next article on dormant seeds is much more interesting. 17 Soru: 18 David: Do you think there are any significant differences between organic and non-organic foods ? Bob: ________ . David: Yes; that’s what it say here. There are apparently a great many extraneous variables. Bob: Exactly. In my opinion, though, the organic tastes better. A) Probably not; but I’m not a fan of the organic B) Well, certainly not as regards the flavour. C) It’s hard to say. And it’s not easy to research the subject. D) It stands to reason that there are. E) Frankly, I don’t take the debate seriously. 18 dile getirilmektedir. Bunun karşılığı olarak Alec “sen gerçekten bu konu ile ilgilisin” demektedir. Peter ise bu ifadeyi “evet” diyerek doğrulamakta ve “bundan rahatsız olduğunu” eklemektedir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. Bu ifade sadece E seçeneğinde bulunmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 17
Boşluğun önüne baktığımızda, Pat’in "şunu dinle! Avustralya’da cep telefonlarını yenilemeye başlamışlar” şeklinde konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Pan, “eski telefonlar eritilmekte ve zararlı gazlar atılmaktadır” şeklinde konuşmaya karşılık vermektedir. Buna karşılık olarak ise Stan “bu onlar için iyi. Umarım diğer ülkeler bunu yapar” şeklinde bir cümle ile konuşmayı tamamlamaktadır. Bu durumda boşlukta Stan’ın “bu yapılanları olumladığını ve bu konuda bilgi aldığını” içeren bir ifadenin bulunması gerekmektedir. Zira boşluğun devamında Pat bu konuda aydınlatıcı malumat vermektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru yönlendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira A seçeneğinde Stan “ilginç, biraz daha bilgi verir misin” şeklinde bir ifade kullanmaktadır ve bu ifade üzerine Pat “eski telefonlar eritilmekte ve zararlı gazlar atılmaktadır” şeklinde detay bilgi vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
18
Boşluğun önüne baktığımızda, David’in “organik gıdalar ile organik olmayan gıdalar arasında herhangi bir fark bulunduğunu düşünüyor musun?” tarzında bir soru ile konuşmaya giriş yaptığını görüyoruz. Boşluğun devamında ise yine David “evet, işte bu, burada söylenen şey bu. Açıkça ikincil dereceden değişiklikler bulunmakta” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu
Murat AĞARI
181
Soru: 19 Paul: It says here that workers in the poorer countries are less productive than those in the richer ones. Colin: ________ . Paul: But why? Colin: Because, among other things, their machinery is less advanced. A) That used to be the case; but it isn’t any longer. B) I find that hard to believe. C) I don’t think it’s been proved. D) Yes, that’s true. E) One shouldn’t generalize like that. 19
konuşmayı Bob “Doğru, bana kalırsa yine de organik olanlar daha iyi” şeklinde bir ifade kullanarak konuşmayı bitirmektedir. Boşluğun devamındaki “yine de” ifadesi bize yön göstermekte ve boşlukta Bob’un “organik olanların lehinde” bir takım sözler söylediğini göstermektedir. Bu açıdan seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Bob, “organik gıdalar ile organik olmayan gıdalar arasında herhangi bir fark bulunduğunu düşünüyor musun?” tarzında bir soruya karşılık olarak “muhtemelen yok fakat ben organik olanların taraftarı değilim” şeklinde bir karşılık vermekte ve bu sözünü “Doğru, bana kalırsa yine de organik olanlar daha iyi” şeklinde bir ifade ile tasdik etmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 19
Boşluğun önüne baktığımızda, Paul’ün “burada fakir ülkelerin işçilerinin zengin ülkelerin işçilerinden daha az üretken olduğunu söylüyor” şeklinde bir ifade ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Boşluğun devamında yine Paul “peki niye?” diye bir soru sormakta ve bu soruya Colin “çünkü onların makineleri daha az gelişmiş” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında Paul’ün “niye?” diye sorması ve devamında paralel bir düşünce ileri sürmesi, boşlukta Colin’in olumlu bir fikir beyan ettiğini göstermektedir. Bu durumda seçeneklere göz attığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Colin az önce dile getirilen düşünenin “doğru olduğunu” söylemektedir. Bu olumlamaya karşılık olarak Paul “niye?” diye sormakta ve bu soruya Colin son diyalogda bir izah getirmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
182
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 20 Andy: Did you know that, by flying in formation aircraft can reduce fuel consumption by up to 25%? David: ________ . Andy: Really? How interesting. David: Yes, the leader has to work hardest; so on long flights, the stronger birds take it in turn to lead. A) Well I’m not surprised. It’s a question of air displacement. And it’s why birds fly in formation. B) Is that so? Personally, I find it hard to believe! C) I wonder why! I wonder if that’s why birds like to fly in formation. D) I don’t think they often achieve a 25% reduction in fuel consumption! I think it rather depends on how fast they are flying. E) Yes, that’s right. Have you never wondered why birds so often fly in formation? 20 Soru: 21 Mary: What's in that bottle? Paul: Sulphuric acid. Mary: ________? Paul: Yes. I am sorry. I’ll do it straight away. A) Don't you know that all dangerous substances have to be properly labelled B) Do you mind if I use some of it in my experiment C) Do you know where all the acids and other dangerous substances are kept D) Then what is it doing here E) You haven't been burned, have you 21 20
Boşluğun önüne baktığımızda, Andy’nin “uçakların belli bir formda uçarak yakıt tüketimlerini % 25 oranında azalttıklarını biliyor muydun?” tarzında bir soru ile diyaloğa girdiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yibe Andy “gerçek mi? Ne kadar ilginç” şeklinde bir ünlem ifadesinin bulunduğunu görmekteyiz. Buna karşılık David “lider olan çok çlışmak zorundabu nedenle uzun uçularda daha güçlü olan kuş önde gitmektedir” şeklinde bir açıklama ile konuşmayı noktalamaktadır. Boşluğun devamından anladığımız kadarıyla David, Andy’nin ilgisini çekecek bir cümleyi boşlukta dile getirmiştir. Bu açıdan seçeneklere baktığımızda, bize bu konuda doğru bilgiyi veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte David “bu bana pek ilginç gelmedi ve kuşlar bu nedenle formasyon içerisinde uçarlar” şeklinde bir ifade yer almaktadır ve bu ifadeye Andy’nin “gerçek mi? Ne kadar ilginç” tepkisi üzerine devam konuşmasında David açıklama getirmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
21
Boşluğun önüne baktığımızda, Mary’nin “şu şişenin içindeki ne?” şeklinde bir soru cümlesi ile diyaloga başladığını görmekteyiz. Bu soruya Paul “sülfirik asit” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Paul, “Evet, üzgünüm. Hemen yerine getireceğim” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamından anladığımız kadarıyla Mary boşluk cümlesinde özür dilemeyi gerektirecek bir eylem içerisinde olmuş ve özür dilemesi gerekmiştir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere
Murat AĞARI
183
Soru: 22 Roger: Where will the new bridge be? Bill: Five miles downstream. Roger: ________ Bill: No, the rock formation isn't suitable. A) People Iiving there won't be pleased, will they? B) Have the engineers submitted their plans? C) Couldn't they build it nearer here? D) But the river is very wide there. E) There's already a good road there.22 Soru: 23 David: I thought there was an abundance of aluminium in the earth's crust. Peter: There is. David: ________? Peter: Because most of it is not in a form that can be removed and processed at a profit. A) Then what is special about bauxite B) Is it really necessary to import so much C) Where are the major deposits in France D) Then why is it in short supply E) Are processing costs still going up23 baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Mary “bütün tehlikeli maddelerin etiketlenmesi gerektiğini bilmiyor musun?” şeklinde sert bir ifade kullanmaktadır. Bu azarlama ifadesine Paul “Evet, üzgünüm. Hemen yerine getireceğim” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 22
Boşluğun önüne baktığımızda, Roger’ın “yeni köprünün nereye yapılacağını” sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya Bill, “5 mil aşağıda” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Bill, “hayır, kaya formasyonu uygun değil” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “olumsuz” yanıtı vermeyi gerektiren bir cümlenin bulunması gerekecektir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin C seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Roger, “daha yakın bir yere inşa edilemez mi?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak Bill “hayır, kaya formasyonu uygun değil” yanıtını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
23
Boşluğun önüne baktığımızda, David’in “dünya kabuğunda yeterli miktarda alüminyum olduğunu düşünüyordum” diyerek konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu girişe Peter, “Evet, var” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Peter, “çünkü çoğu kazanca dönüştürülecek ve elde edilebilecek formasyonda değil” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta bu “olumsuz” yanıtı vermeyi gerektirecek bir cümlenin bulunması gerekecektir. Ayrıca teknik açıdan “because” şeklinde yanıtlanan bir sorunun “why” ile sorulmasının olası olduğunu unutmayalım. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte David “o halde niye bu stoklar bu derece az?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak Bill “çünkü çoğu kazanca dönüştürülecek ve elde
184
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 24 Fred: What's the first item on the agenda? Ben: Rubbish disposal and the recycling of waste. Fred: ________ Ben: I know it is. But no one takes it seriously. One day we'll have to, though! A) It just can't be done under these circumstances. B) But we discussed that last week. C) Then what follows? D) Who's brought this subject up? E) That's always on the agenda.24 Soru: 25 Farmer: What can I do to increase the harvest? Expert: Well, there are a number of ways I can suggest. One is irrigation. Farmer: ________? Expert: Quite a lot, I'm afraid. A) Yes, but much expense will that entail B) You mean a modern irrigation method C) Are you trained in irrigation engineering D) Do you think there is plenty of underground water E) The rainfall in this region is adequate, isn't it25
edilebilecek formasyonda değil” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 24
Boşluğun önüne baktığımızda, Fred’in “ajandadaki ilk başlık nedir?” diye sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya Ben, “çöp sepeti ve çöplerin geri kazanımı” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Fred, “ben bunun olduğunu biliyorum; fakat onu kimse ciddiye almaz, yine de biz bir gün almak zorunda kalacağız” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “zorunluluğu” verecek bir cümlenin bulunması gerekecektir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Fred, “bu zaten her zaman ajandadadır” karşılığını vermekte, buna karşılık olarak Ben ise “ben bunun olduğunu biliyorum; fakat onu kimse ciddiye almaz, yine de biz birgün almak zorunda kalacağız” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
25
Boşluğun önüne baktığımızda, çiftçinin “ürünü artırmak için ne yapabilirim? şeklinde bir soru sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya uzman, “önerebileceğim çok şey var; sulama bunlardan birisi” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise uzman, “korkarım bir hayli maliyetli” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “maliyetli” yanıtını verdirecek bir cümlenin bulunması gerekecektir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Çiftçi, “evet, ama maliyeti ne kadar?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak Uzman, “Korkarım bir hayli maliyetli” yanıtını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
Murat AĞARI
185
Soru: 26 Jennifer: I like to buy clothes made from natural fibres. Polly: But why? Man-made fibres have certain advantages you know. Jennifer: ________ Polly: The man-made ones are usually harder wearing and easier to wash and iron. A) What about their disadvantages? B) Such as what? C) No, I’m not going to change my mina! D) And what about natural fibres? E) But the jacket you are wearing is made from a natural ficre.26 Soru: 27 Andrew: Do you happen to know anything about the Nye committee? Colin: Yes, it was appointed in 1934 to investigate the munitions industry following allegations that armament firms were working against the cause of peace. Andrew: ________ Colin: The allegations were found to be true, and there fore, the industry was nationalised. A) What were the results of their investigations? B) What a world we live in! C) How is it you know all this? D) I wonder just how much money these people make out of armaments. E) How long old these investigations take them?27 26
Boşluğun önüne baktığımızda, Jennifer’ın “doğal liflerden yapılma kıyafet almayı seviyorum” diyerek konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu girişe Polly, “Fakat, niye? Suni lifler, biliyorsun ki, bir takım belirli avantajlara sahip” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Polly, “Suni liflerin ütülemesi ve yıkaması kolaydır ve vücudu daha iyi sarar” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “bu avantajları anlatmasını” gerektirecek bir bilgiye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Jennifer, “ne gibi?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak Polly “suni liflerin ütülemesi ve yıkaması kolaydır ve vücudu daha iyi sarar” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
27
Boşluğun önüne baktığımızda, Andrew’in “Nye komitesi hakkında bir şey biliyor musun?” sorusunu sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu girişe Colin, “Evet. 1934 yılında silah firmalarının barış karşıtı çalıştıkları iddiaları üzerine savaş gereçleri endüstrisini araştırma üzere görevlendirildi” yanıtını vermektedir. Boşluğun devamında ise Colin, “iddialar doğru bulundu ve bu nedenle bu sanayi millileştirildi” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “bu sonuca varmayı” gerektirecek bir cümleye ihtiyaç vardır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Andrew, “araştırmalarının sonucu ne oldu?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak Colin “iddialar doğru bulundu ve bu nedenle bu sanayi millileştirildi” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
186
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 28 Researcher: We were using an instrument that measures the optical clarity of water Interviewer: ________ Researcher: It’s very simple, really, it snines a light from point A to point B. And if there is less light at the end, it’s because there are particles in the water. A) And how does it work? B) How long have you been using it? C) Yes, I’ve heard about them. They aren’t very accurate, are they? D) What were you heeing to learn? E) How accurate can suen an instrument be?28 Soru: 29 Mark: What is traffic physics? Peter: Oh, everyone is talking about it these days in Germany. Mark: ________ Peter: Yes it is. For instance one method treats cars on a highway as molecules in a gas that want to move in one direction at a certain velocity. A) Perhaps they are doing something similar on Dutch roads. B) Well, tell me about it. C) It sounds rather improbable to me. What do you think of it? D) Why in Germany? Has it originated there? E) But what is it? Is it really scientific?29
28
Boşluğun önüne baktığımızda, araştırmacının “suyun parlaklığını ölçen bir alet kullanıyorduk” şeklinde bir ifade ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Boşluğun devamında yine araştırmacı, “Çok basit gerçekten, A noktasından B noktasına bir ışık geçer ve eğer ışıkta bir azalma söz konusu ise bu durum, sudaki parçacıklar dolayısıyladır” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta kendisiyle konuşulan kişinin bu “açıklamayı” yapmasını gerektirecek bir cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte kendisiyle konuşulan kişi, “nasıl çalışır?” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak araştırmacı, “Çok basit gerçekten, A noktasından B noktasına bir ışık geçer ve eğer ışıkta bir azalma söz konusu ise bu durum, sudaki parçacıklar dolayısıyladır” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
29
Boşluğun önüne baktığımızda, Mark’ın “trafik fiziği nedir?” diye sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya Peter, “Ha, evet, bugünlerde Almanya’da herkes bunu konuşuyor” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Peter, “evet, öyle. Örneğin bir metod, belirli bir sürat ile bir yönde ilerleyen gazdaki moleküller ile otobandaki araçları denetler” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “bu bilgilendirmeyi” gerektirecek bir cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Mark, “Fakat nedir bu? Gerçekten bilimsel mi?” demekte ve bu sorunun yanıtı olarak Peter “evet, öyle. Örneğin bir metod, belirli bir süratta bir yönde ilerleyen gazdaki moleküller ile otobandaki araçları denetler” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
Murat AĞARI
187
Soru: 30 Brian: The subject of whether there are any civilisatinos other than that of Earth seems to be back in favour. James: Yes it rather got forgotten after Fermi’s famous question. Brian: ________ James: He simply asked “ if extra terrestrials are commonplace, where are they?” A) But a lot of people seem pretty sure that there are a lot of earth-like planets B) He want nuclear physicist, wasn’t he? C) No one has so far managed to detect radio transmissions from other planets. D) What was that? I’ve forgotten all about it. E) Yes, except by the writers of science fiction.30 Soru: 31 Paul: I can’t understand why they are incorporating accident hospitals into general hospitals. Ken: I think it’s because the nature of accidents is changing. Take car accidents, for instance. Paul: ________ Ken: Because, with the speeds involved, people can be really badly hurt and several specialists are sometimes needed to treat just one patient. A) Yes, they are on the increase, aren’t they? B) I don’t understand. Why should they make such a difference? C) But in the factories, the numbers of accidents have decreased quite considerably. D) Yes, some people seem to be accident-prone. E) It’s usually the car that gets damaged not the people! 31
30
Boşluğun önüne baktığımızda, Brian’ın “dünya dışında başka gezegenlerde medeniyet olup olmadığı sorusu artık gündemde değil” şeklinde bir ifade ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu girişe James, “o gerçekten Fermi’nin meşhur sorusundan sonra unutuldu” yanıtını vermektedir. Boşluğun devamında ise James, “O basitçe şunu sordu: Eğer başka gezegenler varsa neredeler?” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta “bu soruyu” vermeyi gerektirecek bir cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görüyoruz. Zira bu seçenekte Brian, “neydi bu soru, gerçekten unuttum” diye sormakta ve bu sorunun yanıtı olarak James, “O basitçe şunu sordu: Eğer başka gezegenler varsa neredeler?” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
31
Boşluğun önüne baktığımızda, Paul’ün “kaza hastanelerinin niye genel hastanelerle birleştirildiğini anlayamadığını” dile getirdiğini görmekteyiz. Bu şekilde başlayan konuşmaya Ken, “sanırım bunun sebebi, kazaların değişen doğası; örneğin taksi kazalarını düşün” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Ken bu kez, “çünkü hız dolayısıyla insanlar ciddi anlamda yaralanabilirler ve kimi zaman uzmanlar sadece bir tür hastayı tedavi etmek isteyebilirler”
188
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 32 Fred: Have you read this article on vegetarianism ? Molly: Yes, I have. And I must say I find it rather extreme. Fred: ________ Molly: I’m not sure. It’s certainly trying to give that impression; but I don’t think I’m convinced. A) To get an argument over, you’ve got to illustrate fully. B) So did I . There’s not much basis in facts. C) Really? I don’t agree at all. But then I am, more or less vegetarian. D) It seems to me that it has been very well researched. Don’t you agree? E) Maybe it is in parts. Don’t you believe any of it? 32 Soru: 33 Alison: What has caught your attention there? Jenny: They’re advertising for a postdoctoral research scientist with experience in immunology. Alison: ________ Jenny: Yes, I’m. It could be just the chance I’m looking for. A) Then go on and apply for it. B) Have you any chance of getting the post? C) Well, are you thinking of applying for it? D) Aren’t you a bit old for such a position? E) But why immunology? That’s not your subject. 33 şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu durumda boşlukta, “çünkü” diye cümleye başlamayı gerekli kılacak bir sorunun bulunması muhtemeldir. Bu soruda görüldüğü üzere B seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bu seçenekte Paul, “anlamıyorum, niye bunlar böyle bir ayrım yapmak zorundalar?” diye sormaktadır. Bu sorunun yanıtı olarak Ken, “çünkü hız dolayısıyla insanlar ciddi anlamda yaralanabilirler ve kimi zaman uzmanlar sadece bir tür hastayı tedavi etmek isteyebilirler” karşılığını vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 32
Boşluğun önüne baktığımızda, Fred’in “vejeteryanizm üzerine olan bu makaleyi okudunuz mu?” şeklinde bir soru ile mülakata başladığını görmekteyiz. Bu soruya yanıt olarak Molly, “evet, okudum ve oldukça uç noktada buldum” yanıtını vermektedir. Boşluğun devamında ise Molly, “emin değilim, o gerçekten böyle bir izlenim vermeye çalışıyor, ancak sanırım ikna olmadım” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu durumda boşlukta “oluşturmaya çalıştığı izlenimini” bize verecek bir ifadeye ihtiyaç vardır. Seçeneklere baktığımızda, bu ifadenin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte Fred, “evet, okudum ve oldukça uç noktada buldum” ifadesine karşılık olarak “bana iyi araştırılmış göründü, değil mi?” şeklinde bir soru sormakta ve bu soruya yanıt olarak Molly “emin değilim, o gerçekten böyle bir izlenim vermeye çalışıyor, ancak sanırım ikna olmadım” şeklinde bir karşılık vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
33
Boşluğun önüne baktığımızda, Alison’un “burada senin dikkatini ne çekiyor?” şeklinde bir soru ile cümleye başladığını görmekteyiz. Bu soruya yanıt olarak Jenny, “immünolojide deneyimli bir bilim adamını reklamla arıyorlar” karşılığını vermektedir. Boşluğun devamında ise Jenny, “evet, bu
Murat AĞARI
189
Soru: 34 Bernard: What’s the problem? Is it a case of vitamin D deficiency? Craig: It could be but I’m not sure. There is a background of malnutrition. Bernard: ________ Craig: Not sufficient for a definite diagnosis. A) Was there radio logic evidence of osteomalacia? B) Have you done the biochemical tests for it ? C) It’s a condition that is difficult to diagnose. D) Well then, what else could it be? E) Some patients respond to vitamin D and calcium therapy. 34
benim aradığım şans olabilir” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu durumda boşlukta, bu şansın ne olduğunun ifade edilmesi gerekmektedir. Seçeneklere bu göz ile baktığımızda, bu ifadenin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira C seçeneğinde “başvurmayı düşünüyor musun?” tarzında bir soru bulunmaktadır ve bu soruya yanıtı olarak Alison, “evet, bu benim aradığım şans olabilir” karşılığını vermektedir. Bunun dışında boşluğun devamında “Yes, I’m” şeklinde verilen kısa yanıt, cevap seçeneğinin zamanının eş zamanlı olduğunu göstermektedir. Seçeneklere bu gözle bakıldığında A, B ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 34
Boşluğun önüne baktığımızda, Bernard’ın “sorun ne, vitamin D eksikliği mi?” şeklinde bir soru ile cümleye başladığını görmekteyiz. Bu soruya yanıt olarak Craig “olabilir, ama emin değilim; altyapısında yetersiz beslenme olabilir” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Boşluğun devamında ise Craig, bu kez “kesin bir tanı için yeterli değil” ifadesini kullanmaktadır. Bu durumda doğru yanıt olacak seçenekte “tanı ile ilgili bilgilerin bulunması” bir zorunluluk olmaktadır. Zira devam cümlesinde “kesin bir tanı işin yeterli değil” ifadesi doğrulanmak durumundadır. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere müracaat ettiğimizde, bu ifadenin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “olabilir, ama emin değilim; altyapısında yetersiz beslenme olabilir” şeklinde bir ifadeye karşılık olarak “peki, biyokimyasal testler yaptırdın mı?” şeklinde bir soru sorulmakta ve bu soruya yanıt olarak “kesin bir tanı için yeterli değil” ifadesi dile getirilmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
190
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 35 Brenda: It seems strange to me that some types of cancer can be successfully treated with radiation though radiation can sometimes cause cancer. Andy: Well, that’s how it is. There’s an awful lot that we still have to learn about these things. Brenda: ________ Andy: Because of the known treatments, that’s often the one that works best on certain types of cancer. A) Aren’t there other ways of treating cancer apart from radiation? B) Then why do they use radiotherapy on cancer patients? C) Did the atomic bomb blasts at Hiroshima and Nagasaki create a higher or a lower rate of cancer than was expected? D) Is there likely to be a breakthrough soon? E) True. But why is the treatment of cancer so unpleasant? 35 Soru: 36 Father: Well, what did the doctor say about Sally? Mother: He was pleased. He says she’s making a good recovery. Father: ________ Mother: Yes, but mornings only and gradually we reduce the amount. A) Well, that’s good news. But she doesn’t look too good to me. B) Can she go back to school then? C) But she’s lost weight. You’d better start feeding her up! D) And the medicine? Does she continue to take that? E) Did they give her another blood test? 36 35
Boşluğun önüne baktığımızda, Brenda’nın “kanserin kimi türlerinin, kimi zaman kansere sebep olabilen radyasyon ile tedavi edilmesi bana ilginç geldi” şeklinde bir ifade ile konuşmaya başlamaktadır. Bu ifadeye karşılık olarak Andy, “nasıl oluyorsa oluyor, bizim bu konularda öğrenmemiz gereken çok şey var” şeklinde konuşmaktadır. Boşluğun devamında ise “bilinen tedaviler dolayısıyla, bu sadece birisi ki belirli tip kanserlerde işlev görmekte” şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Bu durumda boşlukta, Brenda’nın “çünkü” şeklinde cevap vermeyi gerektirecek bir soru sorması gerekmektedir. Seçeneklere bu gözle baktığımızda, B ve E seçeneklerinin bu tarz iki soru içerdiğini görmekteyiz. Bu iki sorudan bizim yanıtımıza uygun olanı B seçeneğidir. B seçeneğinde, “o halde onlar radyoterapiyi kanser hastalarında niye kullanıyorlar?” şeklinde bir soru bulunmaktadır. Bu sorunun yanıtı olarak bize verilen cümlede “bilinen tedaviler dolayısıyla, bu sadece birisi ki belirli tip kanserlerde işlev görmekte” şeklinde bir ifade kullanılmaktadır ki bu ifade B seçeneğine yanıt olacak niteliktedir. E seçeneğine baktığımızda, “kanser tedavisi niye hoş değil?” şeklinde bir soru vardır. Tabiatıyla bu sorunun yanıtı olarak boşluğun devamındaki gibi bir yanıt ile karşılık verilemeyecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
36
Boşluğun önüne baktığımızda, babanın “doktor Sally’ye ne dedi?” şeklinde bir soru sorarak konuşmaya başladığını görmekteyiz. Buna yanıt olarak anne, “memnun kaldı ve onun iyi bir gelişme kaydettiğini söyledi” karşılığını verdiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise anne bu kez, “evet, ancak sadece sabahları, giderek dozajı azaltıyoruz” karşılığını vermektedir. Bu durumda seçeneklerde, muhtemelen bir kullanım şekli sorgulanmaktadır ki, yanıtı “evet, ancak
Murat AĞARI
191
Soru: 37 Mary: I’ve been visiting my father who is still in hospital after six weeks. Jack: ________ Mary: No, I suppose not. But he feels a fair amount of discomfort. Jack: Yes, I suppose that is inevitable. A) And you’re not looking too good yourself. B) I had no idea. Has he undergone surgery? C) How is he doing now? Is he still in much pain? D) If I cail in next week, will that be alright? E) That’s a long time. When is he expected to leave? 37 Soru: 38 Ann: I don’t know why, but these days, I always feel exhausted. Jane: I do wish you’d go and see your doctor. Ann: I don’t think it is necessary. Except for this tiredness, I’m fine. Jane: ________ A) I certainly hope you are. But you may have a thyroid disorder. B) Of course, you are. You look very healthy. C) Have you checked your blood pressure recently? D) I prefer to have a medical check-up once a year. E) Well, you should know. Perhaps you’re just tired. 38
sadece sabahları, giderek dozajı azaltıyoruz” karşılığını verilebilir. Bu bakış açısı ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, bize doğru bilgiyi D seçeneğinin verdiğini görmekteyiz. Zira bu seçenekte “ya ilaç, ilacı almaya devam ediyor mu?” şeklinde bir soru sorulmaktadır. Bu sorunun yanıtının “evet, ancak sadece sabahları, giderek dozajı azaltıyoruz” olması uygun görünmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 37
Boşluğun önüne baktığımızda, Mary’nin “altı haftadır hastanede olan babamı ziyaret edeceğim” diyerek konuşmaya başladığını görmekteyiz. Boşluğun devamında ise Mary bu kez, “hayır, sanmıyorum; fakat bir miktar rahatsızlık hissediyor” şeklinde bir ifade kullanmaktadır. Bu ifadeye karşılık olarak “evet, sanırım bu kaçılmaz bir durum” şeklinde konuşmaktadır. Bu durumda boşlukta, “hayır, sanmıyorum; fakat bir miktar rahatsızlık hissediyor” şeklinde bir ifade kullanmayı gerektirecek bir beyanın bulunması gerekmektedir. Bu ifade, muhtemelen rahatlık ya da rahatsızlık ile ilgili bir bilgilendirmenin ardından kullanılabilir. Seçeneklere bu açıdan bakıldığında, bu konuda bize doğru bilgi veren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, “o şimdi ne yapıyor, hala rahatsızlık hissediyor mu?” şeklinde bir ifade yer almaktadır. Bu ifadenin yanıtı, muhtemelen, bize verilen devam cümlesindeki gibi, “hayır, sanmıyorum; fakat bir miktar rahatsızlık hissediyor” şeklinde olmalıdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
38
Boşluğun önüne baktığımızda, Ann’in “bugünlerde kendimi niye heyecanlı hissettiğimi bilmiyorum” diyerek konuşmaya başladığını görmekteyiz. Bu ifadeye karşılık olarak Jane, “doktora gitsen ve muayene olsan iyi olacak” şeklinde bir tavsiyede bulunmaktadır. Ann ise “bunun gerekli olduğunu düşünmüyorum, yorgunluk haricinde iyiyim” karşılığını vererek sözü Jane’e devretmekte ve bizden bu durumda Jane’in “ne diyeceği” istenmektedir. Tavsiyeyi yapan Jane olduğuna göre, bizden istenen cümlede Jane’in benzer ifadeler kullanması muhtemel görünmektedir. Bu değerlendirme ışığında seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği
192
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 39 Emily: Whatever are you doing? Tony: ________. Emily: Well that won’t help! Bend the foot up at the ankle and straighten the leg. A) Just doing my daily exercies. B) I’m changing the plaster on my foot. C) I’m trying to get rid of a terribly bad cramp in my calf. D) Warning up. I’m getting ready for the 100-yard sprint. E) I’m trying out my new sports shoes. 39 Soru: 40 Jennifer: You’ve lost a lot of weight! How have you done it? Amanda: Well, I’ve done it gradually, over a period of six months or so. Jennifer: ________ Amanda: No, nothing drastic like that; but I do try to eat only a moderate amount of everything. A) I can’t keep to what they cail’a healthy diety, it’s so duil and tasteless! B) Well, tell me your secret. C) Well, you certainly look a lot healthier, and happier too! D) I enjoy my food far too much to go on a diet! E) I suppose you’ve cut out fat and sugar altogether? 40 olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte Jane, “sen bilirsin, belki de gerçekten yorgunsunuzdur” şeklinde bir karşılık vererek konuşmayı bitirmektedir. Dikkat edersek, “bunun gerekli olduğunu düşünmüyorum, yorgunluk haricinde iyiyim” diyen birisinin bu sözüne karşılık olarak “sen bilirsin, belki de gerçekten yorgunsunuzdur” denilmesi olası görünmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 39
Boşluğun önüne baktığımızda, Emily’nin “ne yapıyorsun?” diyerek konuşmaya bir giriş yaptığını görmekteyiz. Bu girişe karşılık olarak Tony’nin yanıtının üzerine Emily bu kez, “bunu bu şekilde yapma, ayağını bilekten yukarı kaldır ve bu şekilde bacağını sıkılaştır” karşılığını vermektedir. Bu durumda Tony’nin, “ne yapıyorsun?” sorusuna karşılık olarak muhtemelen “yaptığı şeyi söylemesi ve bu yaptığı eylemin ayağıyla ilgili olması” gerekecektir. Bu değerlendirme ışığında seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde “ayağımdaki yakıyı değiştiriyorum” şeklinde karşılık vermektedir. Bunun üzerine Emily bunu nasıl yapması gerektiği hususunda öneri getirmektedir. O halde bu sorunun doğru yanıt seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
40
Boşluğun önüne baktığımızda, Jennifer’in “çok kilo kaybettin, bunu nasıl gerçekleştirdin?” şeklinde bir soru sorarak diyaloga giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya yanıt olarak Amanda’nın “aşama aşama, yaklaşık altı ya da ona yakın bir süreçte” karşılığını verdiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise Amanda, bu kez “hayır, bu şekilde katı bir şey değil, fakat ben sadece herşeyden belirli bir miktar yemeye çalıştım” şeklinde bir ifade kullanarak konuşmayı bitirmektedir. Bu durumda boşlukta Jennifer’ın “katı” olarak nitelendirilebilecek bir şeyden bahsetmesi gerekecektir. Bu gözle seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Jennifer, “sanırım sen yapı ve şekeri tümüyle kestin” şeklinde bir ifade ile Amanda’ya karşılık verdiği görülmektedir. Bu ifadenin devamında söylenmesi gereken en muhtemel şey bize verilen cümlede boşluktan sonra verilmiş ve Amanda,
Murat AĞARI
193
Soru: 41 Doctor: When did you first realise Tim had a temperature ? Mrs. Foster: ________ Doctor: Did you give him anything ? Mrs. Foster: Yes, two aspirins. A) I put him to bed straight away B) Last night he looked alright C) His temperature was quite normal again this morning D) He left school early because he was ill E) Last night when he was going to bed 41 Soru: 42 Doctor: Is Mark only child ? Mrs. Walker: ________ Doctor: Do they have similar symptoms? Mrs. Walker: No, they are both quite well. A) No, there are two others B) Yes, that’s right C) Yes, he is only fourteen D) no, he has a younger brother E) Yes, he is used to playing by himself 42
“hayır, bu şekilde katı bir şey değil, fakat ben sadece herşeyden belirli bir miktar yemeye çalıştım” şeklinde bir karşılık vererek konuşmasını bitirmiştir. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur. 41
Boşluğun önüne baktığımızda, Doktor’un “Tim’in ateşinin olduğunu ilk ne zaman farkettin?” şeklinde bir soru ile konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Boşluğun devamında ise yine Doktor, bu kez, “ona bir şey verdin mi?” diye sormakta ve bu soruya yanıt olarak Mrs. Foster “evet, iki aspirin” karşılığını vermektedir. Doktor’un cümleye girişi “ne zaman” sorusu üzerine kurgulu olduğuna göre yanıtın “zaman” kavramına vurgu yapan bir pozisyonda gelmesi muhtemeldir. Bu minval üzere seçenekleri değerlendirdiğimizde, “zaman” kavramının B ve E seçeneklerinde verildiğini görürüz. Bu iki seçenekten doğru yanıt olarak karşımıza çıkacak olan seçenek E seçeneğidir. Bu seçenekte Doktor’un “Tim’in ateşinin olduğunu ilk ne zaman farkettin?” sorusuna karşılık olarak “dün gece, yatağa gittiğinde” karşılığı verilmiştir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
42
Boşluğun önüne baktığımızda, Doktor’un “Mark sizin tek çocuğunuz mu?” şeklinde bir soru sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu sorunun yanıtını Mrs. Walker verdikten sonra, boşluğun devamında Doktor, bu kez, “onlarda benzer sendromlar var mı?” tarzında bir soru sormakta ve bu soruya Mrs. Walker “hayır, o ikisi gayet iyi” karşılığını vermektedir. Bu durumda boşlukta Mrs. Walker’ın “tek çocuk olup olmadığına” yanıt vermesi gerekmektedir. Ayrıca bu yanıtın olumsuz olduğunu devam cümlesindeki “hayır, o ikisi gayet iyi” ifadesinden anlamak mümkündür. Bu değerlendirme ışığında seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Mrs. Walker, “hayır, iki tane daha var” karşılığını vermektedir. Bu yanıtın devamında da, yanıta uygun olarak Doktor, “onlarda benzer bir durum var mı?” şeklinde bir soru sormaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
194
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 43 Dr. Morgan: Has Dr. Peters seen these X-rays? Dr. Green: Yes he has Dr. Morgan: ________? Dr. Green: His diagnosis was the same as yours. A) He’s known the patient for sometime, hasn’t he? B) What other tests did he want C) When did he see the patient D) What was his opinion E) Has treatment started 43 Soru: 44 Patient: The pain in my stomach still hasn’t gone away. Doctor: ________ Patient: Well, I did for a day or two. But it didn’t seem to help. A) It will, in time, don’t worry. B) Have you been taking the medicine as I prescribed? C) In that case I’ll give you some more medicine D) How long has this been going on? E) I should have come to see you earlier. 44
43
Boşluğun önüne baktığımızda, Dr. Morgan’ın, “Dr. Peters bu filmi gördü mü?” şeklinde bir soru sorarak konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. Bu soruya yanıt olarak Dr. Green, “evet gördü” karşılığını vermektedir. Bu yanıta Dr. Morgan’ın karşılık vermesinin ardından Dr. Green, boşluğun devamında “onun teşhisi seninki ile aynıydı” karşılığını vererek konuşmayı bitirmektedir. Boşluğun devamında Dr. Green, “onun teşhisi seninki ile aynıydı” karşılığını verdiğine göre, Dr. Morgan’ın, boşluk cümlesinde “teşhis” üzerine bir fikir dile getirdiğine göre boşlukta teşhis üzerine bir ifadenin bulunması muhtemeldir. Bu değerlendirme açısından seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “onun fikri neydi?” tarzında bir cümle ile konuşma sürdürülmektedir. Bu soruya karşılık olarak Dr. Green “onun teşhisi seninki ile aynıydı” karşılığını vermiştir ve bu konuşma akışı bize doğru yanıtı vermektedir O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
44
Boşluğun önüne baktığımızda, hastanın, “dişimdeki ağrı hala geçmedi” diyerek konuşmaya giriş yaptığını görmekteyiz. İfadeye karşılık olarak doktorun sorduğu soruya hastanın bu kez, “bir ya da iki gün yaptım, ancak faydası var gibi gelmedi” şeklinde bir karşılık verdiğini görmekteyiz. Bu durumda doktorun bu şekilde yaptığını söylemesini gerektirecek bir soru ile konuşmaya girmesi gerekecektir. Bu değerlendirme ışığında seçeneklere baktığımızda, bize doğru bilgi veren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Doktor, “benim sana önerdiğim gibi ilaç alıyor musun?” tarzında bir soru sormakta ve hasta olan kişi bu soruya “bir ya da iki gün yaptım, ancak faydası var gibi gelmedi” şeklinde bir karşılık vermiştir. Bu akış ise konuşma üslubuna uygundur. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
Murat AĞARI
195
Soru: 45 Mrs. Barton: I hear your mother is in hospital. I’m so sorry Mrs. Flemming: Actually, it’s hardly necessary for her to be in hospital; but she didn’t feel comfortable at home alone. Mrs. Barton: ________ Mrs. Flemming: Only four. And they enjoy each other’s company. A) Do give my very best wishes within you see her. B) That’s not surprising. And you work long hours, don’t you? C) She’ll get good treatment there. D) That’s understandable. How many people are there in her ward? E) How sensible of her! Wish my mother would admit that she can’t cope. 45
45
Boşluğun önüne baktığımızda, Mrs. Barton’un “duyduğuma göre anneniz hastanedeymiş, çok üzgünüm” şeklinde bir soru sorarak konuşmaya başladığını görmekteyiz. Buna karşılık olarak Mrs. Fleming, “evet, onun hastanede kalması gerçekten gerekli değildi, ancak o kendini evde, yalnız pek iyi hissetmedi” şeklinde bir karşılık vermektedir. Boşluk cümlesindeki Mrs. Barton’un ifadesinin ardından, Mrs. Fleming, “sadece dört, ve herkes bir diğerinin dostluğundan hoşlanıyorlar” şeklinde bir karşılık vermektedir. Bu durumda, boşluk cümlesinde Mrs. Barton’un “sadece dört, ve herkes bir diğerinin dostluğundan hoşlanıyorlar” şeklinde bir karşılık vermesini gerektirecek bir cümlenin bulunması gerekmektedir Anlaşıldığı kadarıyla yanıtta “rakam” verilmesini gerektirecek bir sorunun sorulması muhtemeldir. Bu gözle seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte Mrs. Barton, “bu anlaşılabilir bir durum, peki odada kaç kişi var?” şeklinde bir soru sormakta ve bu soruya yanıt olarak Mrs. Fleming “sadece dört, ve herkes bir diğerinin dostluğundan hoşlanıyorlar” şeklinde bir karşılık vermektedir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Diğer seçenekler boşluğun ya önü ya da devamı ile uyumsuzdur.
196
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Murat AĞARI
197
YEDİNCİ BÖLÜM ANLAM BÜTÜNLÜĞÜ SORULARI Uzun süredir standardını koruyan bir soru tarzıdır. ÜDS sınavında beş adet, KPDS sınavında ise altı adet gelmektedir. Şimdi bu soru yapısının çözüm tarzını verelim: A. Çözüm Metodu Bu soruların çözüm tarzında genel olarak aşağıdaki gibidir. 1. Bu tarz sorular bir önceki soru tarzımızın tersinedir. Hatırlanacağı üzer o soru tarzında cümlenin eksiğini tamamlarken, bunda fazlayı çıkarmaktayız. 2. Nesne bir cümlenin en önemli elemanlarından birisidir. Cümle bir önceki cümlenin nesnesinden açılır. O halde özne / nesne dengesinde bağlantı koptuğu anda doğruyu muhtemelen yakalamış oluruz. 3. Bu tarz cümlelerde bize verilen (I / II / III / IV ve V) numaralı cümleler bir pasajı veya bir bütünü oluşturmaktadır. Dolayısıyla her cümle bir önceki cümle ile ilintilidir. Örneğin I no’lu cümle bir giriş cümlesi olmak zorundadır. V no’lu cümle ise sonuç cümlesi olmalıdır. 4. Yukarıdaki bilginin gereği olarak şunu düşünmek yanlıştır: I no’lu cümle VI no’lu cümle ile bağlantılı, V no’lu cümle II no’lu cümle ile bağlantılı vs. 5. Sıralama şu şekilde olmalıdır: I: Giriş Cümlesi II: I no’lu cümle ile bağlantılı III: II no’lu cümle ile bağlantılı VI: III no’lu cümle ile bağlantılı V: Hem VI no’lu cümle ile bağlantılı olmalı ve hem de sonuç cümlesi olmalıdır. 6. Bunların arasında ilgi koptuğu anda doğru yanıt bulunmuştur. 7. Bu tarz sorularda kendi düşüncelerimizi bir kenara bırakmalı ve yorumdan kaçınmalıyız. Şimdi soru örneklerimizi görelim:
198
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 1 (I) In the field of interior decoration glass has come into high favor in recent times. (II) There have also been many innovations in lighting methods allowing lighting system to be worked into the structure of rooms. (III) This is largely on account of its versatility. (IV) It can take any color and is capable of a large variety of surface treatment. (V) The use of a mirror-wall has also become popular as it doubles the size of an interior and gives it completeness and symmetry. A) I B) II C) III D) IV E) V 1 Soru: 2 (I) The education systems of the world are constantly being criticized. (II) They are criticized because emphasis is given to theories instead of values, to concepts instead of human beings, to efficiency rather than conscience. (III) Children are taught to compete. (IV) One might expect that education would serve as an adequate barrier to barbarity. (V) But they are not taught how best to live in a truly sustainable society. A) I B) II C) III D) IV E) V 2 Soru: 3 (I) Advertising by its very nature is obtrusive and attracts attention to itself as well as to the goods and services it offers. (II) This is why everyone has something to say about it. (III) So it is not surprising that it has become a popular subjects of controversy. (IV) As a matter of fact in the long run, products sell on their merits. (V) Nor is it likely that the arguments that rage around it will soon be settled one way or the other. A) I B) II C) III D) IV E) V 3
1
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır. İlk cümlemiz “iç dekorasyon alanında camın son zamanlarda çok kullanılan bir malzeme olduğunu” dile getirmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümle konuyu buradan, bu bağlamda “camdan” açacaktır. Bu açıdan ikinci cümlemize baktığımızda, “ışıklandırma sistemlerinde yeniliklerin bulunduğundan” bahsetmektedir. Dikkat edildiğinde bu iki cümlenin birbiri ile ilgisi bulunmamaktadır. O halde bu durumda üçüncü cümle bize doğru yanıtı bulduracaktır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda “bunun sebebinin onun çok yönlülüğünden olduğu” şeklinde bir anlamın bulunduğu görülecektir. O halde bu “çok yönlülüğün” ya “cama” ya da “ışıklandırma tekniklerine” ait olması gerekecektir. Cümlenin gelişinden, bu çok yönlülüğün “cam ve onun kullanım alanı ile alakalı” olduğu anlaşılacaktır. O halde ikinci cümle, sırayla okunduğunda anlamı bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
2
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır. İlk cümlemiz “dünyanın eğitim sisteminin eleştirildiğinden” bahsetmektedir. Devamında gelen cümlenin cümleyi açmak için bu eleştirilerden bahsetmesi gerekecektir. Bu bağlamda konuya yaklaştığımızda, II, III ve V no’lu seçeneklerimizin bu eleştirilerden bahsettiği görülecektir. Seçeneklerden sadece IV no’lu olanı “eğitimin barbarlığa bir engel olmasından” bahsetmektedir. Bir başka deyişle “herhangi bir eleştiri” ifadesi kullanmamaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
199
Soru: 4 (I) The causes of depression differ in men and women. (II) Research shows that women usually internalize distress while men externalize it. (III) Depressed women are more likely to talk about their problems and reach out for help. (IV) Depressed men often have less tolerance for internal pain and turn to some action or substance for relief. (V) Male depression is thus less obvious than female depression, as the male, instead of trying to deal with, seeks to run away from it. A) I B) II C) III D) IV E) V 4 Soru: 5 (I) Dante’s influence on the literature of his country is unparalleled in literary history. (II) Especially with his Divine Comedy, he set the final pattern of literary Italian. (III) His epistles and eclogues owed a lot to Latin rhetorical writings. (IV) This great masterpiece is a poetic narrative of a journey though hell, purgatory and heaven in which he passed moral judgement on early 14th century Italy. (V) Already in his lifetime imitations of this great work were attempted but he was too great to be successfully imitated. A) I B) II C) III D) IV E) V 5
3
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır. İlk cümlemiz “reklamın, doğası gereği kendini zorla kabul ettiren bir özelliğinin bulunduğundan ve bu nedenle sunduğu ürünün dikkat çektiğinden” bahsetmektedir. Bu başlangıcın ardından devamındaki cümlenin muhtemelen “reklamın bu doğasından bahsetmesi” gerekecektir. İkinci cümleye baktığımızda, “işte bunun herkesin söylediği şey olduğu” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz ki, bu anlamıyla ikinci cümle iyi bir devam cümlesi görüntüsündedir. Üçüncü cümleye baktığımızda, benzer bir devam cümlesi olduğunu görürüz. Cümlenin anlamı şu şekildedir: “Bu yüzden reklamın bir tartışma konusu olmasının şaşırtıcı değildir.” Bu da bir önceki cümle ile bağlantılı bir devam cümlesidir. Ancak dördüncü cümle “gerçek şu ki, ürünler uzun vadede gerçek değerleri ile satılır” anlamına gelmektedir. Dikkat edildiğinde “reklam” bağlamında oluşturulan akıcılık bu cümle ile bozulmuştur. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
4
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır. İlk cümlemiz “depresyonun sebeplerinin kadında ve erkekte farklı olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bu sebeplerin farklılığı üzerinde duracaktır. İkinci cümleye baktığımızda, anlamının “kadın sıkıntısını içe atarken, erkek dışa vurur” şeklinde olduğu görülecektir. Ancak bu cümle, bir önceki cümlemiz ile bağlantılı değildir. Zira ilk cümlemizin muhtemel açılımının “sebepler” ile alakalı olması gerekmektedir. Bu durumda üçüncü cümle bize doğru yanıtı verecektir. Üçüncü cümleye baktığımızda, anlamının “depresyona girmiş kadınların daha çok konuşmaya meyilli oldukları” şeklinde, devamındaki dördüncü cümlenin anlamının ise “depresyondaki erkeklerin iç ağrılara daha az toleranslı oldukları” şeklinde olduğunu görürüz. Bu iki cümle depresyonun sebepleri üzerine kurgular içermektedir. O halde ilk cümle ile bağlantılı cümlelerdir. Bu nedenle bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
5
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Dante’nin kendi ülkesinde, edebiyata olan etkisinin edebiyat tarihi ile paralel olmadığı” dile getirilmektedir. Muhtemelen ikinci cümle bunun örneklemesi üzerine olacaktır. Bu bağlamda ikinci cümleye baktığımızda “İlahi Komedya ile onun İtalyan edebiyatının son örneğini ortaya koyduğunu” anlamaktayız. Halbuki üçüncü cümle “Dante’nin mektupları ile konuşmalarının daha ziyade Latin retorik yazınına ait olduğunu” dile getirmektedir. Dikkat edildiğinde bir önceki cümle ile bağlantısı yoktur. Zira İlahi Komedya ile bağlantılı bir cümlenin olması muhtemeldir. Dördüncü cümleye baktığımızda, bu cümlenin “İlahi Komedya ile ilgili
200
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 6 (I) The semi-settled tribal Penan people of Sarawak have been fighting logging compaines for more than twenty years. (II) To them, their timber-rich forest is more than a home; it is a life-support system upon which their very lives and existence depend. (II) Now the loggers are carving roads deeper and deeper in to the forest. (IV) One side effect of the logging is soil erosion. (V) As a result, the Penan, though basically peace loving community, are starting to erect barricades in an effort to obstruct the activities of logging companies. A) I B) II C) III D) IV E) V 6 Soru: 7 (I) There are several reasons why the Industrial Revolution started in Great Britain rather than in France. (II) In the first place, Britain had the money necessary to finance the larger enterprises. (III) The Industrial Revolution brought about radical changes in not social life. (IV) Further, England’s supremacy on the seas had encouraged commerce and thus, indirectly, industry. (V) Moreover, there was a new rich class in England, a merchant class, which was ready to devote itself to industry. A) I B) II C) III D) IV E) V 7
bilgiler” verdiğini görürüz. O halde sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 6
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemizde “Penanlıların 20 yıldan fazla bir süredir kereste şirketleri ile mücadele içerisinde oldukları” dile getirilmektedir. Muhtemel ikinci cümlenin benzer bir bağlamı olmalıdır. Bu çerçevede ikinci cümleye baktığımızda, “ormanların onlar için evden ziyade önemli bir konumda olduğunu ve hayatlarının bu ormana bağlı olduğunu” öğrenmekteyiz. Bu cümle, bir önceki ile bir bağlantı içerisindedir. Üçüncü cümle ise “kerestecilerin giderek daha içerilere ilerlediklerini” belirtmektedir, ki bu konu bütünlüğü içerisinde bağlantılı bir cümledir. Ancak dördüncü cümlemize baktığımızda, “keresteciliğin yan etkilerinden birisinin toprak erozyonu olduğunu” belirtmektedir; bu ise hem genel konteks ile hem de bir önceki cümle ile uyumlu değildir. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Tasdik bağlamında son seçeneğe baktığımızda, bunun “Penanlıların kereste tüccarları ile olan mücadelesi” ile ilgili olduğunu görmekteyiz. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
7
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemizde “Endüstri Devrimi’nin Fransa’dan ziyade İngiltere’de ortaya çıkmasının değişik sebepleri bulunduğundan” bahsedilmektedir. Muhtemelen bundan sonraki cümlelerimiz “bu sebepleri açıklayıcı” mahiyette olacaktır. İkinci cümlemizi okuduğumuzda, “bunun ilk sebebinin, İngiltere’de gerekli paranın olması” olduğunu öğrenmekteyiz. O halde bu cümlemiz ikinci cümle ile bağlantılıdır. Üçüncü cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “endüstri devrimi hem ekonomik hem de sosyal yapıda köklü değişiklikler getirdi” şeklinde olduğunu görürüz. Bir önceki cümlemiz hatırlanacağı üzere sebepler üzerine kurguludur. Halbuki üçüncü cümlemiz “sebep izahı” yapmamaktadır. Bu nedenle anlam bütünlüğü bozulmaktadır. O halde C seçeneği doğru yanıt olmalıdır. Bunu doğrulamak amacıyla dördüncü cümlemizi okuduğumuzda anlamının “üstelik İngiltere’nin denizlere hakimiyeti ticareti ve buna bağlı olarak endüstriyi tetiklemiştir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu cümle sebepler üzerine durmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
201
Soru: 8 (I) The bicycle is grossly unappreciated. (II) It takes us where we want to go, and makes streets great places to be in, rather than to drive through. (II) There is a constant call to get youths off the streets- but that’s exactly where they should be. (IV) Following the popularity of mountain bikes, there is now wide range of city bikes on the markets. (V) In fact, it’s where we all should be enjoying our streets and communities; and not hiding away alone in our homes. A) I B) II C) III D) IV E) V 8 Soru: 9 (I) The word “utopia” is taken from a Greek word meaning “nowhere”. (II) It was first used in 1516 by Sir Thomas More as the title of a book he wrote about an imaginary country. (II) In it he descibed an ideal society with the aim of directing public attention to the corruption in his own country. (IV) Since then, the term has been used of any idealised society. (V) Actually More wrote his Utopia in Latin as this was still the language of serious writing in Europe. A) I B) II C) III D) IV E) V 9
8
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “bisikletin yeterince değerlendirilemediğini” belirlemektedir. Muhtemelen bundan sonraki cümlemiz bu bağlamda bir “bisiklet” örgüsü ile karşımıza çıkacaktır. Bu çerçeveden ikinci cümlemize baktığımızda, “onun bizi istediğimiz her yere götürdüğünü ve caddeleri içerisinde dolaşılacak alanlar haline getirdiğini” belirttiğini fark ederiz. Bu anlam çerçevesi bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Üçüncü cümlemizde ise “gençlerin sürekli olarak caddelere çağrıldığı” anlamı bulunmaktadır. Bu cümle bir önceki cümlenin nesnesinden açılan bir cümledir. Ve aralarında bağlantı bulunmaktadır. Ancak dördüncü cümlemiz bu yönüyle bağlantılı değildir ve şu şekilde bir anlamı bulunmaktadır: “Dağ bisikletlerinin popülaritesinin artması ile beraber şehir bisikletleri de pazarlarda görülmeye başladı.” Halbuki bir önceki cümlemiz bisikletin sosyal işlevinden bahsetmektedir. O halde D seçeneği bu sorunun doğru yanıt olmaktadır. Teyit maksadıyla son cümlemizi okuduğumuzda, bu cümlenin yine “bisikletin sosyal içeriği ile bağlantılı olduğunu” görürüz.
9
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “ütopya kelimesinin, ‘hiçbir yer’ anlamına gelen Grekçe bir kelimeden geldiğini” bize ifade etmektedir. Bu giriş cümlesi bağlamında ikinci cümlemize baktığımızda, anlamının “bu kelime ilk kez 1516 yılında Thomas More tarafından hayali bir ülkeyi betimlemek için kullanılmıştır” olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bir önceki cümlenin nesnesinden cümleyi açtığı ve bu sebeple bağlantılı olduğu görülecektir. Üçüncü cümlemize geldiğimizde, anlamının “bu kelime ile o, ‘ideal toplumu’ tanımlamaktadır” olduğunu görürüz. Ve yine genel konteks içerisinde bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Daha sonraki dördüncü cümlemizin anlamına baktığımızda, “o zamandan beri bu kelime “ideal toplumu” ifade için kullanılmaktadır” şeklinde olduğu dikkatimizi çeker. Bu da düzenli bir yapının sonuç cümlesi hükmündedir ve bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda muhtemelen son cümlemiz yanlış olmaktadır. Son cümlemizi okuduğumuzda anlamının “More, Ütopya adlı eserini Latince yazmıştır” şeklinde olduğu dikkatimizi çeker. Bu cümle ne bir önceki ile ne de ondan bir önceki ile bağlantılıdır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
202
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 10 (I) Yoga is back in fashion in the West. (II) There is evidence everywhere of its return to prominence. (III) In New York, for instance, classes in yoga studies have sprung up all over the metropolitan area. (IV) The origins of yoga can be traced back to ancient Hindu theistic philosophy. (V) One company also retails CDs, videos and books and sends a yoga-accessories catalogue out to 800.000 customers every year. A) I B) II C) III D) IV E) V 10 Soru: 11 (I) Fairs were first established in Medieval times as a means of bringing traders and customers together at stated places and periods. (II) Among the earliest examples were those of Winchester and Stourbridge in England. (III) To these fairs came traders from the Continent and the Baltic region. (IV) Today's fairs are of a different nature, being largely expositions of high technology. (V) They did business with the English merchants, and goods of every kind were exchanged. A) I B) II C) III D) IV E) V 11
10
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Yoganın Batı’da tekrar yaygınlaştığı” hakkındadır. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz bununla bağlantılı bir cümle olacaktır. İkinci cümlemize baktığımızda, anlamının “her yerde bu geri dönüşün kanıtları bulunmaktadır” şeklinde bir anlamının olduğu dikkatimiz çeker ve bu cümle bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Üçüncü cümlede ise anlam şu şekildedir: “Örneğin Newyork’da yoga çalışma salonları mantar gibi her yerde bitmektedir”. Bu da bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Dördüncü cümlemizin anlamı ise şu şekildedir: “Yoganın kökeni antik Hindu dönemine değin götürülebilir.” Bu cümle bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. O halde D seçeneği doğru olmaktadır. Bunu teyit amacıyla E seçeneğinin okuduğumuzda C seçeneği ile bağlantının kurulabildiğini görürüz. Bu cümlenin anlamı ise şöyledir: “Bir şirket kaset, CD ve videoları 800.000 civarındaki müşterisine her yıl göndermektedir.” O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
11
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “fuarlar, ilk olarak Ortaçağlarda, tacirlerle müşterileri bir araya getirmek amacıyla kurulduğunu” belirtmektedir. Muhtemelen devam cümlemiz “bu fuarlarla ilgili daha detaylı bilgi veren” bir cümle olacaktır. Bu çerçeveden ikinci cümlemize baktığımızda, “en erken örnekleri arasında İngiltere’deki Winchester ve Stourbridge fuarları vardır” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamı ile ilk cümleyi açmaktadır. Üçüncü cümlemizde ise “bu fuarlara Avrupa kıtasından ve Baltık bölgesinden tacirler gelmektedir” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Dikkat edildiğinde, bahsi geçen fuarlar bir önceki cümlemizde dile getirilen fuarlardır ve bu nedenle bir önceki cümle ile bağlantıları bulunmaktadır. Dördüncü cümlemizde “bugünün fuarlarının doğasının farklı olduğu” dile getirilmektedir. Bir önceki cümle ile birlikte değerlendirildiğinde bağlantının bulunmadığı görülecektir. Zira bir önceki cümlede “fuarlara gelen tacirlerden” bahsedilmektedir. Son cümlemize baktığımızda, “onlar İngiliz tacirlerle iş yapmaktadır” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Burada kastedilen tacirler, üçüncü cümlemizde bahsi geçen tacirlerdir. Bu yüzden dördüncü cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
203
Soru: 12 (I) The government of the USA work upon a written constitution. (II) The constitution was framed when the USA came into existence as a republic out of the federation of thirteen states. (III) It was adopted in 1789. (IV) The USA government has always followed a policy of peaceful coexistence in the world. (V) Its strength has been well tested and is now the foundation of a federation which comprises fifty states. A) I B) II C) III D) IV E) V 12 Soru: 13 (I) Throughout the Middle Ages Christian Europe launched many allied expeditions against the Muslim rule in Spain to bring it to an end. (II) Historically the ancient palace of the Muslim rulers at Granada in Spain is called "Alhambra". (III) Originally, it was designed, built, and developed into an architectural masterpiece in the 13th and 14th centuries. (IV) Unfortunately, the stylistic uniformity of the palace was spoiled when in the 16th century Charles V turned part of it into a modern residence. (V) However, the most beautiful parts of the interior, including the Court of Alberca and the Court of Lions, have survived and preserve their original charm. A) I B) II C) III D) IV E) V 13
12
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Amerikan hükümetinin yazılı bir anayasaya bağlı olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen ikinci cümlemiz “bu yazılı anayasanın daha detaylı bilgisini” içerecektir. Bu çerçeveden ikinci cümlemizi okuduğumuzda anlamının “Bu anayasa 13 eyalet bir cumhuriyet oluşturmak amacıyla bir araya geldiği zaman şekillendi” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki cümle ile tamamen bağlantılıdır. Üçüncü cümlemizi okuduğumuzda ise anlamının “Anayasa 1789 yılında kabul edildi” denilmektedir ki, bu cümle bir önceki ile bağlantılıdır. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda ise şöyle bir anlamla karşılaşmaktayız: “Amerikan hükümeti dünyada sürekli olarak barışın sağlanması için mücadele etmiştir.” Dikkat edildiğinde bu cümlenin anayasa ile bir bağlantısı bulunmamaktadır. Son cümlemizi okuduğumuzda bu durum daha netlik kazanacaktır. Zira son cümlemiz “bu anayasanın 50 eyaletin temelini oluşturduğunu” dile getirmektedir. Bu son cümle üçüncü cümle ile ilintilidir. O halde bu soruda anlam bütünlüğünü dördüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneği olmaktadır.
13
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Ortaçağlarda Hıristiyan Avrupa’nın İspanya’daki İslam hakimiyetini sona erdirmek için çok sayıda Haçlı Seferi düzenlediğini” belirtmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz bu “Haçlı seferlerini anlatan bir detay cümlesi” olacaktır. Bu çerçeveden hareketle ikinci cümlemizi okuduğumuzda anlamının “Müslüman hükümdarların Granada’da ikamet ettikleri saray ‘Elhamra’ olarak adlandırılmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu cümle bir önceki ile bağlantılı değildir. O halde bundan sonra okuyacağımız seçeneğin hangisi ile bağlantılı olduğu önem arzetmektedir. Zira C seçeneğinin açıkta bıraktığı cümle bu sorunun doğru yanıtını oluşturacaktır. Üçüncü seçeneğimizi okuduğumuzda anlamının “bu saray 13. ve 14. yüzyılın üstün bir eseri olarak inşa edilip tasarlanmıştır.” şeklinde olduğunu görürüz. Anlaşıldığı kadarıyla bu seçenek B seçeneği ile ilintilidir. Bu durumda A seçeneği yanlış olmaktadır. Diğer iki seçeneği (D ve E seçenekleri) okumaya gereksinim yoktur; zira bu iki seçenek mecburen “Elhamra sarayından” bahsetmek durumundadır. O halde bu soruda anlam bütünlüğünü ilk cümlemiz bozmakta, dolayısıyla doğru yanıt A seçeneği olmaktadır.
204
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 14 (I) "Flying saucers" is the name given to saucer-like shapes which have, on occasion, been seen traveling through the atmosphere. (II) For some time speculation was rife, especially in America, as to what they were. (III) So it is time they were taken seriously and studied scientifically. (IV) Now, however, it is believed that they are nothing more than atmospheric phenomena. (V) That is to say they are as unreal as mirages or mock suns caused by unusual atmospheric conditions. A) I B) II C) III D) IV E) V 14 Soru: 15 (I) In general, the term "abstract art" is used to describe new movements and techniques in plastic arts in the 20th century. (II) The underlying principle of this art is that it is not the subject at all but form and colour which really possess aesthetic value. (III) Obviously, we cannot disregard the fact that the vitality of art throughout history is closely bound up with some form of religion. (IV) Most art historians suggest that the Impressionists, especially Cezanne, can be considered to be the pioneers of this art. (V) Also, there are some who strongly argue that the origins of abstract art are to be sought in the designs of primitive people as well as folk art. A) I B) II C) III D) IV E) V 15
14
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “uçan nesnelerin fincan tabağı biçimli ve atmosferde dolaşan nesnelere verilen bir isim olduğu” belirtilmektedir. İkinci cümlemiz muhtemelen bu nesneler ile ilgili detay bilgi verecektir. Bu çerçeveden ikinci cümlemizi okuduğumuzda anlamının “özellikle Amerika’da bunların ne olduklarına dair söylentiler yaygındır” şeklinde olduğunu görürüz ve bu mana bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Üçüncü cümlemiz okuduğumuzda ise “bu nedenle şu anda bunların bilimsel olarak ve ciddice ele alınmalarının zamanıdır” şeklinde bir anlamla karşılaşırız ki, bu mana bir önceki cümle ile tümüyle ilintili değildir. Zira “onların ne olduğuna dair spekülasyon” ile “bunların bilimsel ve ciddi ele alınması” arasında kurulabilecek net bir bağlantı yoktur. Bu durumda dördüncü cümle belirleyici olacaktır. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda karşımıza şu şekilde bir anlam çıkmaktadır: “Onların atmosferik bir fenomenden başka bir şey olmadığına inanılmaktadır.” Dikkat edildiğinde bu anlam bir önceki cümle ile değil, daha ziyade “spekülasyon” üzerine bina edilecek şekilde ikinci cümle ile bağlantılıdır. O halde üçüncü cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde C seçeneği bu sorunun doğru yanıtı olmaktadır.
15
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “soyut sanat teriminin, 20. yüzyılda plastik sanatlardaki yeni akımları ifade etmede kullanıldığını” ifade etmektedir. Muhtemelen devam cümlemiz “soyut sanat” terimi ile ilgili detaylı bilgi içerecektir. Bu çerçeveden ikinci cümlemizi okuduğumuzda “bu sanatın temel prensibi konudan ziyade şekil ve renktir; ancak bu renk ve form gerçekten estetik bir değere sahiptir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz ve bu anlam, cümlenin detayını vermesi açısından bir önceki cümle ile bağlantılı bir konumdadır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda ise “tarih boyunca sanat, din ile bağlantı içerisinde olmuştur” şeklinde bir anlam dikkatimizi çeker. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bu durumu dördüncü cümle teyit etmektedir. Zira dördüncü cümlenin anlamı “Cezanne bu sanatın önderi kabul edilir” şeklindedir ve bu cümle bir önceki cümle ile değil, ikinci cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda üçüncü cümle anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde C seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
Murat AĞARI
205
Soru: 16 (I) A series of birth defects among frogs in Canada caused great consternation.(II) Most of the defects concern the legs.(III) The deformity is indeed widespread and the cause has not as yet been identified.(IV) Some have extra legs, some legs that are webbed together and some with paralyzed legs.(V) In some, missing eyes have also been noticed. A) I B) II C) III D) IV E) V 16 Soru: 17 (I) Nasa is concerning using nuclear boosters to lift spacecraft into orbit at a fraction of the cost of today’s all-chemical launchers.(II) The nuclear assisted rocket produce far more thrust than any of the conventional ones which meant the time required for the launching was still further reduce.(III) But antinuclear protesters claim nuclear launchers would make accidents much more dangerous and accuse NASA of “playing Russian Roulett.” (IV) NASA , however, disregards all this and remains keen to move away from conventional chemical rockets to lighter, more powerful propulsion systems.(V) “Nuclear system give you a chance to reduce your mass and so your overall costs to orbit” says R. Adams of NASA’s Marshall of Space Flight Center in Alabama. A) I B) II C) III D) IV E) V 17 16
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Kanada’daki kurbağalar arasında görülen bir dizi doğum kusurunun büyük bir korkuya neden olduğunu” dile getirmektedir. Muhtemelen devam cümlemiz ya “bunların ne tür kusurlar olduğunu” ya da “bu kusurların sebeplerini” bize verecektir. Bu çerçeveden ikinci cümlemizi okuduğumuzda, “kusurların çoğu bacakları ilgilendirmektedir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda ise anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Bozukluk gerçekten yaygındır ve sebep henüz tespit edilememiştir.” Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümlenin anlamı ile uyuşmadığı görülecektir. Bunun daha iyi tespit edilebilmesi açısından bir sonraki cümle bize yol gösterici olacaktır. Bir sonraki cümlenin anlamına baktığımızda, “bazıları fazladan ayağa sahiptir; bazıları birleşik ya da felçli ayaklara sahiptir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu cümle bir önceki cümle ile değil, aksine ikinci cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda üçüncü cümle anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde C seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
17
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “NASA’nın uzay araçlarını yörüngeye oturtmak için bugünkü bütün kimyasal fırlatıcıların oranında nükleer destek kullanmakla ilgilendiğinden” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz bu ilginin daha detaylı bilgisini içerecektir. Bu çerçeveden bir sonraki cümlemize baktığımızda, anlamının “nükleer destekli roket klasik fırlatıcılardan daha fazla itiş sağlamakta ve bu da fırlatma için gerekli olan zamanın daha kısalması anlamına gelmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlamıyla ikinci cümlemiz, ilk cümlemiz ile anlam olarak uygun görünmektedir. Bir sonraki cümlemizi, muhtemelen benzer bir açıdan konuya yaklaşacağını düşünerek okur ve anlamının “ancak nükleer karşıtı gruplar şunu iddia etmektedirler ki, nükleer fırlatıcılar daha fazla tehlikeli kazanın meydana gelmesine sebep olacağından NASA Rus ruleti oynamaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümlenin anlamı ile bağlantılıdır. Cümlemiz “fakat” bağlacı ile farklı bir yöne kaymıştır. Bu durumda son iki cümlemizi okumamız gerekmektedir. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda anlamının “yine de NASA bütün bunları göz ardı etmekte ve klasik kimyasal roketlerin yerine daha hafif ve daha güçlü itiş sistemlerini kullanmakta kararlı görünmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu cümlenin bir önceki cümle ile bağlantılı olduğu görülecektir. Bu durumda E seçeneği artık yanlış olmak
206
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 18 (I) When a tunnel is to go through rock, holes are drilled and charged with explosives.(II) The pattern of the holes and the timing of the explosives are worked out carefully.(III) The aim is to get as clean a cut as possible.(IV) But the problems of removing the soil have also to be taken into consideration.(V) If the rock is solid, huge chambers can be cut out cheaply. A) I B) II C) III D) IV E) V 18 Soru: 19 (I) An important secondary effect of noise is noise-induced vibrates.(I) For example, certain construction operations in urban areas may be prohibited during specified hours.(III) Sound of sufficient intensity may cause building to vibrate and windows to break.(IV) This is moat likely to happen in construction areas where explosives are used or where blatting operations are conducted.(V) In such circumstances, it is important that precautions are taken to project nearby structures. A) I B) II C) III D) IV E) V 19
durumundadır. Bunu teyit mahiyetinde bu cümlemizi okuduğumuzda anlamının “NASA’dan R. Adams ‘nükleer sistem size alanınızı daraltma ve buna bağlı olarak maliyetleri azaltma şansı vermektedir’ demektedir” şeklinde görürüz. O halde bu soruda beşinci cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde E seçeneği doğru yanıttır. 18
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “kayaya doğru bir tünel kazılmak durumunda kalındığında, çukurların kazıldığından ve patlayıcılarla doldurulduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümle “bu patlayıcıların nasıl patlatıldığından” bahsedecektir. Bu çerçeveden bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “deliklerin türü ve patlayıcıların zamanlaması dikkatlice gerçekleştirilmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bize verilen ilk cümleyi güzel bir biçimde açan ikinci bir cümle konumunda olduğunu görürüz. Üçüncü cümlemizi değerlendirdiğimizde, anlamının “bunun amacı mümkün olduğunca temiz bir iş üretmektir” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki ile bağlantılıdır. Bu durumda dördüncü ve beşinci cümleleri okumamız gerekecektir. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda anlamının “fakat ortaya çıkan kumların nasıl taşınacağı dikkate alınmalıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümlenin anlamı ile bağlantılıdır. Bunu teyit mahiyetinde son cümlemizi okuduğumuzda anlamının “eğer kayalar büyük kitleler halinde ise bu durumda büyük parçalar kolaylıkla çıkartılabilir” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. O halde bu soruda beşinci cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. Bu durumda E seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
19
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “gürültünün ikinci önemli etkisinin gürültü üreten titreşimler olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz “bu titreşimler” hakkında daha detaylı bilgi içerecektir. Bu çerçeveden bir sonraki cümlemize baktığımızda, anlamının “örneğin kırsal kesimlerdeki inşaat faaliyetleri belirli saatlerde yasaklanmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz ki bu cümlenin bir önceki cümle ile uzaktan ve yakından herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Bu durumu daha iyi kavramak amacıyla bir sonraki cümlemizi okumamız gerekmektedir. Bu cümleyi okuduğumuzda anlamının “yeterli yoğunluktaki ses binaların sallanmasına sebep olmakta ve pencereleri kırmaktadır” şeklinde olduğunu görmekteyiz ve bu anlam bir önceki cümle ile değil, ilk cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda diğer iki seçeneği okumaya gerek bulunmamaktadır. O halde bu soruda ikinci cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. Bu durumda B seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
Murat AĞARI
207
Soru: 20 (I) Lubrication reduces friction and, because the surfaces do not scrape against each other, it reduces wear on the material.(II) Although dry friction can be eliminated in this way, some power will still be lost depending on the thickness of the lubricant used.(III) If the lubricate is too thick, the lubricant itself will offer some resistance to motion.(IV) A greater force is required to start surfaces moving than to keep them in motion.(V) The selection of the correct lubricant depends on many factors, chief among them being the operating speed of the machinery. A) I B) II C) III D) IV E) V 20 Soru: 21 (I) When rainfall occurs regularly, the moisture of the surface soil is maintained in a constant condition.(II) In some countries irrigation can be costly.(III) This is made possible by the downward movement of water through the soil.(IV) However, during periods of drought the surface soil becomes very dry, its moisture having evaporated into the air.(V) On the whole this is not harmful since within two or three inches of the surface moist soil can still be found. A) I B) II C) III D) IV E) V 21 20
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “yağlamanın sürtünmeyi azalttığından ve bu nedenle yüzeylerin birbirine sürtünmediğinden, ayrıca materyal üzerindeki aşınmayı azalttığından” bahsetmektedir. Bu bağlamda bir sonraki cümlemiz, muhtemelen, “bu eylemin faydalarından” ya da “daha ileri düzeylerinden” bahsedecektir. Bu zaviyeden bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda anlamının “her ne kadar kuru sürtünme bu şekilde yok edilebilirse, bir takım güçler kullanılan yağın kalınlığına bağlı olarak kaybedilecektir” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki ile bağıntılıdır; özellikle “bu şekilde” ifadesi bir önceki cümleye gönderme yapmaktadır. Bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “eğer yağ çok kalın ise harekete karşı bir direnç oluşturacaktır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda son iki cümlemizi okumamız gerekecektir. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda anlamının “yüzeyin aşınması için, hareketi sağlayandan daha fazla güç gerekmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümlenin anlamı ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde son cümlemizi okuduğumuzda anlamının “doğru yağın seçimi pek çok faktörle bağlantılıdır; bunların başında makinenin işlem hızı vardır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, aksine üçüncü cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda dördüncü cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. Bu durumda D seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
21
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “düzenli yağmur olduğunda, yüzeydeki yağmurun sabit bir düzeyde kaldığından” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz bu eylemin “nedenlerinden” ya da “sonuçlarından” bahsedecektir. Bu bağlamda bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda, “bazı ülkelerde sulamanın pahalı olduğundan” bahsettiğini görürüz. Dikkat edildiğinde bu cümlenin anlamının bir önceki cümle ile bağdaşmadığı farkedilecektir. Bu durumda bir sonraki cümlenin anlamı doğru yanıtı belirleyecektir. Üçüncü cümlemizi okuduğumuzda anlamının “bu durum kum üzerindeki suyun aşağı doğru akışını olası hale getirmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam, “bazı ülkelerde sulamanın pahalı olduğundan” bahseden ikinci cümle ile değil, aksine “yüzeydeki yağmurun sabit bir düzeyde kaldığından” bahseden ilk cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda ikinci cümlemiz anlam bütünlüğünü bozmaktadır. Bu durumda B seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
208
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 22 (I) Biologists have made various studies of living organisms.(II) First of all, they have classified them on the basis of their structure.(III) They have divided them into two classes, the single celled organisms and the many-celled organisms.(IV) In almost all plants and animals, the individual cells have different functions.(V) For instance, bacteria and algae are single-celled, while insects, fish and the flowering plants are many-celled. A) I B) II C) III D) IV E) V 22 Soru: 23 (I) Cyclones are a constantly recurring fact of life in Bangladesh.(II) But the one that hit the country on 29 April 1991 was the worst for a decade.(III) However, controlling the flow of water can reduce the risk of floods.(IV) Within hours, 130.000 people were dead and four million people were homeless.(V) Conditions were so bad that, only a week after the cyclone, many felt that the dead, not the living, were the fortunate ones. A) I B) II C) III D) IV E) V 23
22
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “biyologların canlı organizmalar üzerine değişik çalışmalar yaptıklarından” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bu çalışmaları ele alacak ve bunların neler olduğundan bahsedecektir. Bu bağlamda ikinci cümlemizi okuduğumuzda anlamının “ilk olarak onlar, onları temel yapılarına göre sınıflamaktadırlar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı ve onu nesneden açar niteliktedir. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekecektir. Cümlelerin gelişinden bu cümlenin farklı bir çalışma şeklini ele almasını bekleyebiliriz. Bu bağlamda üçüncü cümlemize baktığımızda, anlamının “onlar onları iki gruba böldüler: Tek hücreli organizmalar, çok hücreli organizmalar” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümlenin anlamı ile bağlantılı olduğu görülür. Bu durumda dördüncü cümlemize bakmamız gerekecektir. Dördüncü cümlemize baktığımızda, anlamının “hemen hemen bütün bitki ve hayvanlarda bireysel hücreler farklı fonksiyonlara sahiptirler” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlamın bir önceki cümle ile herhangi bir bağlantısının bulunmadığı hemen dikkatimizi çeker. Doğru yanıtı teyit mahiyetinde E seçeneğini okuduğumuzda, anlamının “örneğin bakteriler ve su yosunları tek hücrelidir, halbuki böcekler, balıklar ve bitkiler çok hücrelidir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu cümle doğal olarak bir önceki cümle ile değil üçüncü cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda dördüncü cümle anlam bütünlüğünü bozmaktadır. Bu durumda D seçeneği doğru yanıt olmaktadır.
23
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “siklonların, Bangladeş yaşamının sürekli tekrarlanan bir gerçeği olduğu” dile getirilmektedir. Muhtemelen devam cümlemiz “bu siklonlardan” ya da “bunların nasıl meydana geldiklerinden” bahsedecektir. Bu değerlendirme üzerine bir sonraki cümlemize baktığımızda, anlamının “fakat 29 Nisan 1991’de son 10 yılın en büyük siklonu ülkede meydana geldi” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. O halde bir sonraki cümleye bakmamız gerekecek ve bu cümle muhtemelen bahsi geçen siklon ile alakalı olacaktır. Üçüncü cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “suyun akışını kontrol etmek sel riskini azaltabilir” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümle ile bağlantılı olmadığı fark edilecektir. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bir saat içerisinde 130.000 kişi öldü ve dört milyon kişi evsiz kaldı” şeklinde olduğunu görürüz. Bu seçeneğin anlamı bir önceki cümle ile değil üçüncü cümlemiz ile bağlantılıdır. O halde bu soruda anlam bütünlüğünü dördüncü cümle bozmaktadır. Bu durumda D seçeneği bu sorunun doğru yanıtıdır.
Murat AĞARI
209
Soru: 24 (I) It is common for a liquid to turn into a vapour when heated.(II) It is less common for a solid substance to turn directly into a vapour without ever going through a liquid stage.(III) The best known example of this latter process is solid carbondioxide, which has the appearance of cloudy ice.(IV) When this is heated, it doesn't turn to liquid but to gas.(V) Indeed, nuclear reactions involving certain substances are highly complex and unpredictable. A) I B) II C) III D) IV E) V 24 Soru: 25 (I) In the universe, hydrogen is apparently the most abundant of all the elements.(II) For instance, analysis of the light emitted by stars indicates that most stars are predominantly hydrogen.(III) Molecular hydrogen is the lightest of all gases.(IV) Similarly, of the sun's mass, approximately 90% is hydrogen.(V) However, hydrogen is much less abundant on the earth. A) I B) II C) III D) IV E) V 25
24
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “sıvının ısıtıldığında buhara dönüşeceğinden” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümle “bunun nedenleri” üzerinde duracak ve belki de “bu duruma değişik örnekler” verecektir. Bu minval üzere ikinci cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “ancak katı bir cismin, ısıtıldığında, sıvı aşamaya geçmeden buharlaşması pek olağan bir durum değildir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda üçüncü cümleye bakmamız gerekecektir. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bu son sürecin en iyi bilinen örneği, bulutlu bir buz görünümde olan katı karbondioksittir” şeklinde olduğunu görürüz ve bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. O halde bu durumda dördüncü cümlemizi okumamız gerekecektir. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda, “karbondioksitin ısıtıldığında doğrudan gaza dönüştüğünden” bahsettiğini görürüz. Bu seçeneğin anlamına dikkat edildiğinde bir önceki cümle ile bağlantılı olduğu görülecektir. Bu durumda E seçeneği zorunlu olarak yanlış seçenektir. Bunu teyit mahiyetinde son seçeneğimizi okuduğumuzda, “nükleer reaktörlerden” bahsettiğini görürüz. Bu durumda anlam bütünlüğünü beşinci cümle bozmaktadır. Bu durumda bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
25
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “alemde hidrojenin en çok bulunan element olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümlemiz yine hidrojenden bahsedecek ve bu bağlamda onun farklı özellikleri gündeme girebilecektir. Bu minval üzere bir sonraki seçeneğe baktığımızda, anlamının “örneğin, yıldızlardan gönderilen ışınların analizi çoğu yıldızların baskın bir biçime hidrojen içerdiğini göstermektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda bir sonraki cümlemizi okumamız gerekecektir. Bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda, “molüküler hidrojen gazların en hafifidir” şeklinde bir anlam karşımıza çıkar. Dikkat edildiğinde bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda, anlamının benzer biçimde “güneşin kütlesinin yaklaşık % 90’ı hidrojenden oluşmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ikinci cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda bu soruda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. Bu durumda bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
210
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 26 (I) Deserts are dry are as found in both temperate and tropical regions.(II) The low water content of the desert atmosphere leads to daily temperature extremes of heat and cold.(III) Not surprisingly, the flowers of many desert plants are extremely beautiful.(IV) Deserts vary greatly depending on the amount of precipitation they receive.(V) Some are so dry that virtually no plant life occurs on them. A) I B) II C) III D) IV E) V 26 Soru: 27 (I) Far from being a sinister pest, bats are actually a good friend to humankind.(II) For a start, they eat huge quantities of insects.(III) They are, sometimes inscribed as “mice with wings,” but this is totally untrue.(IV) The little brown bat, for instance, is capable of catching and eating 1200 small insects in an hour.(V) They also play an important role in pollinating flowers. A) I B) II C) III D) IV E) V 27
26
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “çöllerin hem sıcak hem de tropikal bölgelerde bulunan kuru araziler olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen bir sonraki cümle, bu giriş cümlesinin ardından “çöllerin özelliklerinden” bahsetmeye geçecektir. Bu minval üzere bir sonraki cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “çöl atmosferinin düşük su içeriği günlük ısının sıcak ve soğuk uçları arasında gerçekleşmesine olanak tanır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam çölü özelliğini vermesi açısından bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda bir sonraki cümleyi okumamız gerekecektir. Bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “şaşırtıcı değildir ki, pek çok çöl bitkisinin çiçekleri çok güzeldir” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat ettiğimizde bu anlamın, “çölün özelliklerinden bahseden” bir önceki cümle ile bağlantılı olmadığını görmekteyiz. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “aldıkları yağış miktarına göre çöller değişirler” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam çiçeklerden bahseden bir önceki cümle ile değil ikinci cümle ile bağlantılıdır. O halde bu soruda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. Bu durumda sorumuzun doğru yanıtı C seçeneğidir.
27
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemizde “yarasaların insanlığa faydalı olduğundan” bahsedilmektedir. Muhtemelen devam cümlesi “bu faydanın nasıl olduğunu” anlatacaktır. Bu minval üzere devam cümlesini okuduğumuzda, anlamının “örneğin onlar büyük miktarlarda böcek yemektedirler” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlam, bir önceki cümlenin anlamı ile bağlantılıdır. Bu durumda bir sonraki cümleyi okumamız gerekecektir. Bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “onlar kimi zaman kanatlı fare olarak adlandırılırlar, ancak bu tümüyle yanlıştır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümlenin anlamı ile uyuşmamaktadır. Bunu teyit mahiyetinde devam cümlesini okuduğumuzda, anlamının “küçük kahverengi yarasa bir saatte 1.200 küçük böceği yakalayıp yeme kapasitesine sahiptir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ikinci cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda, bize sorulan soruda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır.
Murat AĞARI
211
Soru: 28 (I) So far, no one has managed to complete a solo crossing of the Arctic. (II) This is primerily because of the extremely harsh natural conditions.(III) To start with, there are the bitterly cold temperatures to be endured.(IV) The attempt has been made several times, but has never met with success.(V) But that is not all; the explorer has also to battle against the strong tidal pull on the ice. A) I B) II C) III D) IV E) V 28 Soru: 29 (I) Leaves are the main photosynthetic organs of most plants.(II) Because leaves have such a large surface area, water loss by evaporation is inevitable.(III) Their structure is superbly adapted for its primary function of photosynthesis.(IV) Most leaves are thin and flat to allow them maximum absorption of light energy.(V) Further, their ordered arrangement on the stem makes them efficient at catching the sun’s rays. A) I B) II C) III D) IV E) V 29
28
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “kimsenin bugüne kadar tek başına Antartika’yı ek başına geçmeyi başaramadığından” bahsetmektedir. Bir sonraki cümlemiz muhtemelen “bunun sebepleri” üzerinde duracaktır. Bu minval üzere ikinci cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “bunun başlıca sebebi sert iklim koşullarıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat ettiğimizde, bu anlamın bir önceki cümle ile bağlantılı olduğunu görürüz. Bu minval üzere üçüncü cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “örneğin, dayanılamayacak kadar zor soğuk bir hava vardır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda bir sonraki cümleyi okumamız gerekecektir. Bir sonraki cümleyi okuduğumuzda ise, anlamının “teşebbüs birkaç kez yapıldı ama başarıya ulaşılmadı” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde cümledeki bu anlamın bir önceki cümle ile bağlantısının bulunmadığı görülecektir. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “fakat hepsi bu değil, kaşif buzun üzerindeki şiddetli gel-gitlerle de mücadele etmek durumundadır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu ve bu anlamın bir önceki cümle ile değil, üçüncü cümle ile bağlantısının bulunduğunu görürüz. Bu durumda bize sorulan soruda anlam bütünlüğünü dördüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
29
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “yaprakların bitkilerin temel fotosentez organları olduklarından” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bu eylemin nasıl gerçekleştiğinden bahsedecektir. Bu minval üzere devam cümlemize baktığımızda, anlamının “yapraklar geniş bir yüzeye sahip olduklarından dolayı buharlaşma yolu ile su kaybı kaçınılmazdır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki cümleyi okuduğumuzda, anlamının “onların yapıları fotosenteze uygun bir yapıdadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ilk cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda, bize sorulan soruda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
212
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 30 (I) The terms velocity and speed are often used interchangeably in ordinary language.(II) But in physics we make a distinction between the two.(III) An aircaft travelling faster than the speed of sound breaks the sound barrier.(IV) Most importantly the term velocity is used to signify both the magnitude of movement and the direction in which an object is moving.(V) Speed, on the other hond, relates to magnitude only. A) I B) II C) III D) IV E) V 30 Soru: 31 ( I ) Nothing affects the back more than the way we stand, walk and sit.( II) A bad posture makes for a bad back. ( III ) People with bad backs should avoid carrying heavy weights.( IV) Similarly, a bad back makes for a bad posture. (V) What we all need to do is improve our posture by training ourselves to walk, stand and sit properly. A) I B) II C) III D) IV E)V 31
30
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “hız ve sürat terimlerinin sıradan bir dil ifadesinde birbirlerinin yerine kullanılabildiklerinden” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bu konuyu daha detaylı bir şekilde ele alan bir cümle olmalıdır. Bu bağlamda ikinci cümleye baktığımızda, anlamının “fakat fizikte ikisi arasında fark vardır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu cümle bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekmektedir. Üçüncü cümle, “ses hızından daha hızlı uçan bir uçağın ses duvarını kırdığını” ele almaktadır. Dikkat edildiğinde bu cümlenin bir önceki cümle ile bağlantılı olmadığı görülecektir. Bunu teyit mahiyetinde bir sonraki seçeneği okuduğumuzda, anlamının “daha önemlisi, sürat terimi hem hareketin büyüklüğünü hem de hareket eden şeyin yönünü ifadede kullanılır” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ikinci cümle ile bağlantılıdır. Buradan hareketle bu soruda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
31
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “sırtımızın dikilmenin, yürümenin ve oturmanın dışında başka bir şeyden etkilenmediğinden” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bunların “nasıl etkilendiği” konusu üzerinde duracaktır. Bu açıdan devam cümlesini okuduğumuzda, anlamının “kötü bir duruş kambur bir sırt oluşturur” şeklinde olduğunu görürüz. Bu cümle, ilk cümleyi açması bağlamında bağlantılı görünmektedir. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekmektedir. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “sırtı kambur olan insanlar ağır şeyler taşımaktan sakınmalıdırlar” şeklinde olduğunu görürüz ki, “kambur sırtın oluşumundan” bahseden ilk iki cümle ile bağlantısı olmayan bir cümledir. Bunu teyit mahiyetinde dördüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “benzer bir şekilde kambur sırtta kötü bir oturuş ortaya çıkarır” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümleyle değil ikinci cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda sıra ile okunduğunda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
213
Soru: 32 (I) It has long been known to bacteria experts that the tubercle bacillus is the germ in milk, which most strongly resists heat treatment. (II) The bacteria left were mostly found to be of the inert type. (III) To destroy this organism it is necessary to heat milk to about 60°C for 15 minutes. (IV) Its destruction has always been regarded as a way of testing the efficiency of pasteurisation. (V) A heat treatment of this kind destroys about 99% of the common bacteria in milk. A) I B) II C) III D) IV E) V 32 Soru: 33 (I) Virchow’s greatest work was his foundation of the science of cellular pathology. (II) This is an interesting case of physiologic deviation from the normal. (III) He put the microscope to great use in pathology, and was the first to give a complete pathological description of leukaemia. ( IV) He believed that every cell arises from an older cell. ( V) He also believed that the fundamental changes in disease affect the cells of the body. A) I B) II C) III D) IV E) V 33 Soru: 34 (I) XP is a rare genetic disorder which affects one in a million children. II) Because of an enzyme deficiency, their skin is overtly sensitive to sunlight. (III) If they are exposed to sunlight, they get terribly badly burnt. (IV) The general feeling is that a cure for this condition is being hindered by lack of funds. (V) Eventually, they develop fatal skin cancers and brain tumours. A) I B) II C) III D) IV E) V 34 32
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “bakteri uzmanlarının tüberküloz basilinin sütün içerisinde bulunan ve sıcaklığa oldukça dayanıklı bir mikrop olduğunu uzun zamandır bildiklerinden” bahsetmektedir. Bu durumda devam cümlesi muhtemelen “bu mikrobun özelliklerinden” bahsedecektir. Bu bakış açısı ile ikinci cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “geride bırakılan bakteri, çoğunlukla hareketsiz bir pozisyonda bulunur” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde, bu anlamın bir önceki cümle ile bağlantısının bulunmadığı görülecektir. Bu durumda bu iki cümleden birisi doğru yanıt olacaktır. Bu belirlemek amacıyla üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bu organizmayı yok etmek için süt 60 derecede 15 dakika kaynatmak gerekmektedir” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Bu anlam, bir önceki cümle ile değil, ilk cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda, sıra ile okunduğunda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
33
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “Virçov’un büyük çalışmasının hücresel patolojinin temeli olduğundan” bahsetmektedir. Bu bağlamda devam cümlesi muhtemelen bu çalışma ile ilgili olacaktır. Bu bağlamda devam cümlesini okuduğumuzda, anlamının “bu, normalden fizyolojik bir sapmaydı” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümle ile bağlantısı bulunmamaktadır. Zira ilk cümlenin bizde oluşturduğu izlenime göre bu cümlenin Virçov’un büyük çalışmasından ya da en azından Virçov’un bu çalışmada ortaya koyduklarından bahsetmesi gerekmektedir. Bunu teyit mahiyetinden üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “o, mikroskobu patolojik çalışmaların hizmetine soktu” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ilk cümle ile bağlantılanmaktadır. Bu durumda, sırasıyla okunduğunda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
214
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 35 (I) The impact of noise from traffic may be reduced by the installation of special equipment on motor vehicles and by urban development plans. (II) The precise health and environmental effects of noise pollution are not fully known. (III) Prolonged noise exposure may cause general personal stress, and even permanent damage to the auditory system. (IV) Exposure to moderate intensities in the environment affects the cardiovascular system, but no definite permanent effects on the circulatory system have been demonstrated. (V) Moderate noise levels have been known to cause vasoconstriction of the peripheral areas of the body and papillary dilation, but there is no evidence that these changes are harmful over time. A) I B) II C) III D) IV E) V 35 Soru: 36 (I) Caffeine occurs in several plants including the familiar coffee bean, the tea leaf and the cocca bean. (II) Most human societies use carfeine regularly, most often in beverages, for its stimulant effect and flavour. (III) Cafeine contents of beverages vary depending on the plants they are made from, the grind or cut size and the method and duration of brewing. (IV) In developed countries drug industries use caffeine in many kinds of drugs. (V) In general a cup of coffee contains the most caffeine, a cup of tea less than half as much, and cocoa less still. A) I B) II C) III D) IV E) V 36
34
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “XP’nin çocuklarda milyonda bir görülen bir hastalık olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bu hastalık hakkında bilgi içerecektir. Bu bakış açısı ile bir sonraki cümleye baktığımızda, anlamının “enzim eksikliğinden dolayı bu çocukların derileri güneş ışığına aşırı bir şekilde duyarlıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Başta tahmin ettiğimiz üzere devam cümlesi hastalıktan bahsetmektedir. O halde ilk cümle ile ikinci cümle birbiri ile bağlantılıdır. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekmektedir. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “eğer bu deri güneş ışığına maruz kalırsa buralar korkunç bir şekilde yanar” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlam “hastalığın nasıl olduğunu” ifade ettiği için bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda doğru yanıt son iki cümleden birisi olacaktır. Dördüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “genel düşünce şudur ki bunun tedavisi parasal yetersizliklerden engelleniyor” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam hastalığın oluşumundan bahseden bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde son cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bunun sonucu olarak öldürücü deri kanseri ve beyin tümörü gelişir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, üçüncü cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda, sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü dördüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
35
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “motorlu araçlara bir takım aletlerin yüklenmesi ile trafik gürültüsünün etkisinin azaltılabileceğinden” bahsetmektedir. Bu durumda devam cümlesi muhtemelen bu “azaltma” eyleminin nasıl yapılabileceğinden” bahsedecektir. Bu minval üzere ikinci cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “gürültünün sağlık ve çevre üzerine etkisi bilinmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlam ile “gürültünün azaltılabileceğinden” bahseden ilk cümlenin anlamları birbirleri ile bağlantılı değildir. Bu durumda üçüncü cümle, doğru yanıtın ya da anlam bütünlüğünü bozan cümlenin hangisi olduğunu belirleyecektir. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “uzun süre gürültüye maruz kalmak hem strese hem de duyu sistemide kalıcı zarara neden olabilir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam ile bir önceki cümlenin anlamı uyumludur. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü ilk cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
215
Soru: 37 (I) Some athletes believe that by taking vitamin or mineral supplements directly before a competition they will enhance their performance. (II) In general, active people who eat well-balanced meals need no vitamins in supplement form. (III) These beliefs are contrary to scientific reality. (IV) Most vitamins and minerals function as small parts of larger working units. (V) After entering the blood they have to be combined with their appropriate other parts, and this takes time. A) I B) II C) III D) IV E) V 37 Soru: 38 (I) The philosophical and scientific approach of the British cancer establishment is frightaningly narrow. (II) Its interest in researching environmental or chemical causes of cancer appears negligible. (III) There are over 600 cancer charities in the U.K. and they make up a multi-million pound industry. (IV) The great weight of its research is concerned with the unravelling of the human genome in the hope that this will provide the sciution to ail human illnesses. Cancer included. (V) They seem to forget the fact that no more than five per cent of cancers are considered to be hereditary. A) I B) II C) III D) IV E) V 38
36
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “kafeinin kakao çekirdeği, çay yaprağı ya da kahve çekirdeği gibi değişik bitkilerde olduğundan” bahsetmektedir. Bu durumda devam cümlesi muhtemelen bu kafeinin özelliklerinden bahsedecektir. Bu gözle ikinci cümleyi okuduğumuzda, anlamının “çoğu insan toplumlarının kafeini tadından ve uyarıcı etkisinden dolayı içeceklerde kullandığı” ifade edilmektedir ki, ilk cümle ile bağlantılı olarak cümleyi açması yönüyle ilgili görünmektedir. Bunu teyit mahiyetinde üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “içeceklerin kafein içerikleri, imal edildikleri bitkiye, yaprakların kesim ve öğütme metoduna ve mayalanma sürecine bağlı olarak değişir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümleyle bağlantılı görünmektedir. Ancak doğru yanıt olması için devam cümlesi ile bağlantısının bulunmaması gerekmektedir. Buna göre dördüncü cümleye baktığımızda, anlamının “gelişmiş ülkelerde ilaç endüstrileri pek çok ilaç türünde kafeini kullanmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam, kafein içeriğinin değişiminden bahseden bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bu durumda sırayla okunduğunda üçüncü cümle anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
37
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “bazı atletlerin yarışma öncesi mineral ve vitamin takviyesi alarak performanslarını artırdıklarına inandıklarından” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bunun doğruluğu ya da yanlışlığı üzerine olacaktır. Bu genel değerlendirmenin ardından devam cümlesine baktığımızda, anlamının “genelde, dengeli beslenen insanın destek mahiyetinde herhangi bir vitamine ihtiyaç duymayacaktır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu genel anlamlı cümlenin, dikkat edildiğinde, bir önceki cümle ile herhangi bir bağlantısının bulunmadığı fark edilecektir. Zira ilk cümle “atletlerin değerlendirmesini” verirken bu cümle “genel bir yargı” gütmektedir. Bu durumu teyit mahiyetinde üçüncü cümleyi okuduğumuzda durum daha netlik kazanacaktır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda “bu inançlar bilimsel realiteye terstir” şeklinde bir anlamla karşılaşırız. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümle ile değil, “atletlerin inanışından” bahseden ilk cümle ile bağlantı olduğu görülecektir. Bu durumda sıra ile okunduğunda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
38
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “İngiliz kanser teşkilatının felsefî ve bilimsel yaklaşımının son derece dar çerçeveli
216
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 39 (I) Imagine your brain as a house filled with lights. (II) There is evidence to suggest that high-fat diets also include the risk of Alzheimer’s disease. (III) Now imagine someone turning othe lights one by one. (IV) That’s what Alzheimer’s disease does. (V) It turns off the lights so that the flow of ideas, emotions and memories from one room to the next slows and eventually ceases. A) I B) II C) III D) IV E) V 39 Soru: 40 (I) Bacteria are important pathogens in man. (II) A wide variety of them normally inhabit various parts of the human body, including the throat and the intestine. (III) Most of these residents are harmless bacteria and often prevent harmful micro-organisms from flourishing. (IV) Pathogens can enter the body in food or air or through damaged skin. (V) Some, however are opportunist pathogens and can cause disease when, for instance, one’s immune system is compromised. A) I B) II C) III D) IV E) V 40
olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bunun sebepleri üzerinde duracaktır. Bu değerlendirme ışığında ikinci cümleye baktığımızda, anlamının “onun ilgi alanı ihmal edilmiş gözüken kanserin çevresel ve kimyasal sebeplerini araştırmaktır” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Bu anlamın, dikkat edildiğinde bir önceki cümle ile bağlantılı olduğu görülecektir. Zira ilk cümle “İngiliz kanser teşkilatından” bahsederken, ikinci cümle “bu teşkilatın ilgi alanını” bize vermektedir. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekecektir. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “İngiltere’de 600’ün üzerinde kanser yardım kuruluşu bulunmaktadır. Bu kuruluşlar milyonlarca poundluk bir sanayi oluştururlar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam “teşkilatın ilgi alanından” bahseden bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde dördüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “onun ilgi alanının büyük kısmı …… ile ilgilidir” şeklinde olduğunu ve yine ikinci cümlede bahsedilen “ilgi alanlarının bir devamı olduğunu” görürüz. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 39
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemizde bizden “beynimizi ışıklarla dolu bir ev olarak tasarlamamız” istenmektedir. Devam cümlesi muhtemelen “bu senaryo” üzerine kurulu olacaktır. Bu minval üzere ikinci cümlemiz okuduğumuzda, anlamının “yüksek yağ diyetleri Alzemer hastalığı riskini artırmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam, dikkat edildiğinde, bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Zira ilk cümlemizde bir senaryo kurgulanmıştı. Bu durumda doğru yanıt ya da anlam bütünlüğünü bozan cümle bu iki cümleden birisi olacaktır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “şimdi bu ışıkların birer birer söndüğünü düşünün” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümleyle değil “senaryo kurgulayan” ilk cümle ile bağlantılı olduğu görülecektir. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
40
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “bakterilerin insanlardaki önemli patojenler olduğundan” bahsetmektedir. Devam cümlemiz, bunun sebepleri üzerinde durup bize açıklama verecektir. Buna göre ikinci cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “onların çoğu insan vücudunun değişik yerlerine yerleşiktir” şeklinde olduğunu görürüz. Bahsedilen yine “bakteri” olduğundan bu cümle iyi bir devam cümlesi görünümündedir. Bu durumda üçüncü cümle ile okumamızı sürdürürüz. Üçüncü cümleye baktığımızda, anlamının “bu yerleşenlerin çoğu zararsız bakterilerdir ve çoğu zaman zararlı bakterilerin üremesini önler” şeklinde olduğu dikkatimizi çeker. Aynı zamanda bu anlam ile bir önceki cümlenin anlamı bağdaşıktır. Bu durumda doğru yanıt bir başka deyişle anlam bütünlüğünü
Murat AĞARI
217
Soru: 41 (I) The population of the world continues to increase at an alarming rate. (II) During the last decade health services have improved greatly in the West. (III) This is causing two major problems.(IV) The more obvious one is the problem of what man is going to eat.(V) But equally important is that of where he is going to live. A) I B) II C) III D) IV E) V 41 Soru: 42 (I) It is claimed that, in certain conditions, the presence of reservoirs is actually harmful to human health. (II) This is because the surfaces provide an ideal place for mosquilities to breed. (III) The internal disease known as bilharzia is another illness that is aid to be encouraged by the presence of manmade lakes and canals. (IV) In some dams the disease-carrying mosquitoes are so numerous that measures to control them are proving very costly. (V) But costly or not it is vital that we do control them. A) I B) II C) III D) IV E) V 42
bozan cümle son iki cümleden birisi olacaktır. Dördüncü cümleyi okuduğumuzda ise anlamının “patojenler vücuda gıda, hava ya da yaralı deri üzerinden girerler” şeklinde anlamının olduğunu görürüz. Bu anlam, “patojenlerden” bahseden ilk üç cümle ile bağdaşık değildir. Bunu teyit mahiyetinde son cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “bazıları fırsatçıdır ve bağışıklık sistemi zayıfladığında hastalığa sebep olabilir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir bakterilerin vücuda giriş noktalarından bahseden bir önceki cümle ile değil, üçüncü cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda sırayla okunduğunda dördüncü cümle anlam bütünlüğünü bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. 41
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “dünya nüfusunun endişe verici düzeyde artmaya devam ettiğini” dile getirmektedir. Muhtemelen devam cümlesi ya bu artışın düzeyinden ya da bu artışın sebeplerinden bahsedecektir. Bu bağlamda ikinci cümleye baktığımızda, anlamının “geçtiğimiz on yılda sağlık hizmetleri Batı’da büyük oranda gelişti” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde, bir önceki cümle ile bu cümle arasında herhangi bir bağlantının bulunmadığı görülecektir. Bu durumda üçüncü cümle belirleyici olacaktır. Üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bu iki büyük probleme sebep olmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. “Son on yılda gelişen sağlık hizmetleri” iki büyük probleme sebep olmayacağına göre sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü ikinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
42
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “belirli koşullarda su havzalarının varlığının insan sağlığına zararlı olduğunun iddia edildiğinden” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi bunun sebepleri üzerinde duracaktır. Bu değerlendirme ışığında ikinci cümleyi okuduğumuzda, “bunun sebebi, buraların sivrisineklerin yaşamaları için ideal bir ortam oluşturmaları dolayısıyladır” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu iki cümlenin birbiri ile bağlantılı olduğu görülecektir. Bu iki cümlenin ardından üçüncü cümleyi okuduğumuzda, anlamının “bilzarya olarak bilinen iç hastalık, insan yapımı göller ile kanallardan türeyen bir başka hastalıktır” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlamın bir önceki cümle ile herhangi bir bağlantısının bulunmadığı görülecektir. Bunu teyit mahiyetinde dördüncü cümleyi okuduğumuzda, “bazı barajlarda, hastalık taşıyan sivrisinekler o kadar çoktur ki, onları kontrol etmek için önlem almak son derece pahalıdır” şeklinde bir anlam karşımıza çıkar. Dikkat edildiğinde, bu anlamın bir önceki cümle ile değilikinci cümle ile bağlantılı olduğu görülecektir. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü üçüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
218
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 43 (I) People keep animals for various reasons.(II) Sometimes it’s simply because they love them.(III) But many people keep pets because they want companionship.(IV) This is especially true for elderly people and the lonely.(V) Equally, pets cause problems when you go on holiday. A) I B) II C) III D) IV E) V 43 Soru: 44 (I) for most people, spring, with all the flowers it brings is a very welcome season.(II) For some, however, spring means pollen, which bring on fits of sneezing and watering eyes.(III) Actually, most people are allergic to something or other.(IV) These reactions to pollen are caused by an allergy.(V) Medical treatment can usually bring some relief but rarely. A) I B) II C) III D) IV E) V 44
43
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “insanların, hayvanları değişik nedenlerden dolayı koruduklarından” bahsetmektedir. Bu durumda ikinci cümlemiz muhtemelen bu korumanın nedenleri üzerinde duracaktır. Bu bakış açısı ile ikinci cümlemize baktığımızda, anlamının “kimi zaman bu durum basit olarak onları sevdiklerinden dolayıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Başta tahmin ettiğimiz üzere bu anlam bir sebep içerdiğinden dolayı bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Cümlenin gelişinden, üçüncü cümleninyine “sebep içereceği” az çok anlaşılmaktadır. Bu değerlendirme ile üçüncü cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “fakat çoğu insan evcil hayvanları dostluk istedikleri için barındırırlar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam “sebepleri irdelemeye devam ettiği” için doğru görünmektedir. Bu durumda son iki cümlemizden birisi doğru yanıt olacaktır. Dördüncü cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “bu durum özellikle yaşlı insanlar için geçerlidir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı görünmektedir; zira “bu durum” diye belirttiği, bir önceki cümlede ifade edildiği şekliyle “fakat çoğu insan evcil hayvanları dostluk istedikleri için barındırırlar” konumudur. Bu durumda geriye tek bir seçenek kalmakta ve bu seçenek zorunlu doğru yanıt olmaktadır. Yine de yanıtı doğrulama açısından bu seçeneğe anlam verdiğimizde, anlamının “evcil hayvanlar tatile gitiğinizde sorun teşkil ederler” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü beşinci cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
44
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda, şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “çoğu insan için baharın çiçekleriyle birlikte güzel bir mevsim olduğundan” bahsetmektedir. Muhtemelen devam cümlesi “baharın bu güzelliklerinden” bahsedecektir. Bu değerlendirmeye göre ikinci cümlemizi okuduğumuzda, “ama yine de bazıları için bahar, gözlerin sulanmasına neden olan polen demektir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. İlk etapta bağlantısız gibi görünse de “however/yine de” bağlacı ile ilintilendiği için güzel bir devam cümlesi karşımızdadır. Muhtemelen üçüncü cümlemiz bu kez “bu polenler” üzerinde duracaktır. Bu gözle üçüncü cümlemize baktığımızda, anlamının “çoğu insan bir şeye ya da bir başka şeye alerjiktir” şeklinde olduğunu görürüz. İlk etapta bağlantılı gibi görünen bu seçenek, aslında bir önceki cümle ile bağlantılı değildir; zira bir önceki cümlede “polen alerjisi” dile getirilmiştir. Bu durumda dördüncü cümle bize yol gösterecektir. Dördüncü cümleye anlam verdiğimizde, “polene karşı olan bu reaksiyonlar bir allerjen tarafından sebep olunur” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, ikinci cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda, sıra ile okunduğunda, anlam bütünlüğünü üçüncü cümlenin bozduğunu görürüz. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
219
Soru: 45 (I) The treatment of a burn depends, to a large extent, on how deep it goes.(II) Unfortunately, current techniques to judge the depth of a burn rely on personal judgement. (III) Assessment is made by looking for characteristic colours and textures. (IV) A shallow burn will usually heal itself in time.(V) But in up to 40 per cant of cases doctors fail to judge the depth of a burn correctly. A) I B) II C) III D) IV E) V 45
45
Bize numaralandırılarak verilen cümleleri okuduğumuzda şöyle bir tablo karşımıza çıkmaktadır: İlk cümlemiz “yanık tedavisinin büyük oranda ne kadar derine gittiği ile bağlantılı olduğundan” bahsetmektedir. Bu bağlamda devam cümlesi, muhtemelen “bu derinlikle” ilgili olacak ve konuyu bu noktadan açacaktır. Buna göre devam cümlesini okuduğumuzda, anlamının “ne yazık ki şimdiki teknikler, yaranın derinliğini belirlemede kişisel yargılarla sınırlıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde bu anlam, “yaranın derinliğinden” bahseden ilk cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda üçüncü cümleyi okumamız gerekecektir. Bu cümleyi okuduğumuzda, “değerlendirme karakteristik renklere ve dokulara bakarak yapılır” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz ve bu anlam “yaranın derinliğini belirlemenin kişisel yargılarla olduğunu” belirten bir önceki cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda doğru yanıt son iki seçenekten birisi olacaktır. Dördüncü cümleyi okuduğumuzda “hafif bir yanık zaman içerisinde kendiliğinden iyileşecektir” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlam “yanığın derinliğinden” bahseden bir önceki cümle ile bağlantılı değildir. Bunu teyit mahiyetinde son cümlemizi okuduğumuzda, anlamının “ancak yanık vakalarının % 40’ında doktorlar yanığın derinliğini tahminde yanılırlar” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam bir önceki cümle ile değil, aksine üçüncü cümle ile bağlantılıdır. Bu durumda sırayla okunduğunda anlam bütünlüğünü dördüncü cümle bozmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
220
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Murat AĞARI
221
SEKİZİNCİ BÖLÜM PARAGRAF TAMAMLAMA SORULARI Uzun süredir standardını koruyan bir soru tarzıdır. ÜDS sınavında beş adet, KPDS sınavında ise altı adet gelmektedir. Şimdi bu soru yapısının çözüm tarzını verelim: A. Çözüm Metodu Üç tip boşluk doldurma sorusu gelir. Paragrafın başında, ortasında ve sonunda olmak üzere. Ama çoğunlukla ortada gelir ve bu soru tipinin en zoru budur. 1. Boşluk başta ise; Giriş cümlesi, tanım cümlesi veya yargı cümlesi aranır. Bu tarz boşluklarda Sentence Connector’lar yanlış cevaptır. 2. Boşluk sonda ise; Sonuç cümlesi, bir toparlama cümlesi aranır. “Consequently, as a result” muhtemel doğru cevaplar olmalarına rağmen her zaman doğru cevap olurlar diye bir kural yoktur. 3. Boşluk ortada ise; Boşluğun devamındaki cümle öndeki cümleyi belirleyicidir. Kesin olmamakla birlikte boşluğun önü ve sonu aynı zamanlarda ise ortası da muhtemelen aynı zamandadır. Bu tarz soruyu okuma ve yanıtlama tarzı ise aşağıdaki gibidir: Paragraf baştan sona okunmaz. Anlaşılacak kadar boşluğun önü ve sonu okunur ve çevirileri yapılır. Daha sonra bu araya sırasıyla bütün seçenekler yerleştirilir. Paragrafı baştan sona okuduktan sonra, şıkları arka arkaya okumak yanlıştır. Bu tarz sorularda zamirlere dikat etmek gerekir. Son olarak cümlelerin genellikle nesnelerinden açılarak sürdürüldüğünü ve izlendiğini unutmamak gerekmektedir.
222
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 1 Everyone in the US has been shocked by the recent series of high school murders committed by male students. People are also extremely puzzled by them. ________ . Presently, many scientists are even seeking biological explanations for this not common but certainly destructive social pathology. A) In fact, only a relatively small percentage of adolescents will agree to overlook acts of violence B) No one knows where the border between normal and abnormal is C) Some people argue that the brain is the cause of aggression and the cure for it D) Clearly there is no easy way to eliminate school violence E) They want to know why they have happened1 Soru: 2 The arguments for and against advertising have been complicated by the difficulty of isolating advertising costs. ________ . For instance, the expense involved in making the yearly style changes in American cars is put down as a manufacturing cost, but it could well be argued that it should be put down as a selling cost. A) It has been claimed that, in some cases, one cannot distinguish between manufacturing and selling costs B) Conversely it can be argued that advertising contributes to economics in manufacture C) Nevertheless the true cost of advertising is extremely difficult to assess D) this is because advertising on a mass scale enables a manufacturer to produce goods in greater quantities and therefore more cheaply E) The two main types of advertising are the informative and the competitive2 1
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlemiz “Amerika’daki herkesin özellikle erkek öğrenciler tarafından işlenen cinayetlerden şaşkın durumda olduğunu ve bu olaylardan tedirgin olduklarını” dile getirmektedir. Boşluğun devamında ise “pek çok bilim adamının bu, genel değil ama, yıkıcı olan bu sosyal bir patoloji için biyolojik araştırmalar yaptıkları” dile getirilmektedir. Boşluğun devamındaki cümleden, farklı bir takım eylemlerin yapılmakta olduğu anlamını çıkarmaktayız. (….even seeking…) Bu duruma uygun ifade E seçeneğinde bulunmaktadır. Buna göre, boşluğun önündeki cümlede tedirgin olduklarını dile getiren insanlar, ‘bunun niye olduğunu’ merak etmektedirler. Boşluğun devamı ise bilim adamlarının “bu genel değil ama yıkıcı olan bu sosyal bir patoloji için biyolojik açıklamalar aradıklarını” dile getirmektedir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
2
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlemizde “reklamın lehinde ya da aleyhinde olan argümanların, reklam maliyetlerini dışlamanın zorluğu nedeniyle çok karmaşık oldukları” dile getirilmektedir. Devamındaki cümlede ise buna örnek verilmekte ve şöyle denilmektedir: “Amerikan otomobillerinde yıllık değişiklik yapmanın maliyeti üretim maliyetinin içerisine dahil edilmektedir. Fakat aslında bunların satış fiyatlarına dahil edilmesi tartışılmalıdır.” Boşluğun devamında bir örnekleme yapıldığına göre, boşluk cümlesinin bu örneklemeyi gerektirecek bir ifade olması gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin anlamının “bazı durumlarda üretim ve satış
Murat AĞARI
223
Soru: 3 The precise health and environmental effects of noise pollution are not fully known. _______ . Moreover sounds of high intensity and long duration can cause permanent damage to the auditory system. A) Noises from industrial operations are usually confined to the plant structure B) The impact of vehicle noise on a population usually depends on traffic concentrations rather than on any individual vehicle C) Prolonged noise exposure may cause general personal distress either singly or in combination with other stress D) The other important secondary effect of noise on human health is noiseinduced vibration E) Noise has the same general effects on animals as it does on humans3 Soru: 4 It has been argued that “capitalism” entails the production of goods or the provision of services for profit. ________ . Even though many of these transactions were barter exchanges, this does not mean that profit was entirely absent. It was simply some from of profitable exchange that did not involve money. A) By capital we mean not just money but more especially a means of production B) As it happens in a capitalist society only a very small proportion of industrial activity is under the control of the government, and sometimes none at all C) This notion of private ownership of the means of production as a central feature of capitalism should not arouse controversy D) This however, will not serve to identify capitalism as a distinctive system since goods and services have at all times been exchanged with a view to striking a good bargain E) However, it is necessary to limit the application of the term “capitalism” to a discemible pattern of social and economic relations4
maliyetlerinin birbirinden ayırtedilememektedir” şeklinde olduğu görülecektir. Bir sonraki cümlede buna bir örnek verilmekte ve “reklam maliyetlerinin, üretim maliyetine mi yoksa satış fiyatlarına mı eklenmesi gerektiğinin tartışılmasının bir gereklilik olduğu” belirtilmektedir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir. 3
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlemizin “gürültü kirliliğinin sağlık ve çevre üzerine olan etkilerinin tam olarak bilinmediğini” ifade ettiğini görürüz. Boşluğun devamındaki cümlede ise “üstelik, yüksek yoğunluktaki seslerin ve bu seslere uzun süreli maruz kalmanın işitme sistemine kalıcı zararlar verdiği” dile getirilmektedir. Boşluğun devamının “moreover (üstelik)” ifadesiyle başlaması, boşluktaki ifade ile boşluğun devamındaki ifadenin benzer niteliklerde olduğunu göstermektedir. Bu çerçevede seçeneklere baktığımızda, C seçeneğindeki anlamın boşluğun devamı ile bağlantılı olduğunu görmekteyiz. C seçeneğindeki cümlede şöyle denilmektedir: “Gürültüye uzun süre maruz kalma, kişisel strese sebebiyet vermektedir.” Bu cümle “moreover/üstelik” ifadesiyle başlayan devam cümlesi ile bağlantılıdır. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
224
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 5 The troubadours belong to 11th- century France. They were poet-musicians about whom we know little as practically none of their music has survived. _______ . Contemporary with them in Germany were “the Minnesingers” but their songs were mostly similar to ecclesiastical hymns. A) Not until the 15th century did England begin to make a significant contribution to the history of music B) The earliest history of Western music is closely bound up with the Church C) Probably their music was largely secular and their songs were mostly about love and beauty D) Meanwhile in 14th-century Italy a quite separate form of music was developing E) Indeed, little is known about the history of secular music5
4
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlemizde “kapitalizmin, kazanç için eşyaların üretimini ve hizmetlerin provize edilmesini öngördüğü” dile getirilmektedir. Boşluğun devamındaki cümlede ise “bu muamelelerin çoğunun mal değiş tokuşu olmasına rağmen bu durumun kazancın yok olduğu anlamına gelmemesi gerektiği” ifade edilmektedir. O halde boşluktaki cümle bu iki farklı cümleyi birleştirmelidir. Bu aşamada ikinci cümlenin özne’si bize yol gösterecektir. Zira “these transactions” özne’si bir önceki cümlenin, yani seçeneklerdeki doğru cümlenin ya özne’si ya da nesne’si konumunda olmak durumundadır. Bu bakış açısıyla seçenekleri değerlendirdiğimizde, bağlantıyı D seçeneğinin sağladığını görürüz. Zira D seçeneğinde, öndeki cümleyi kasıtla, “bu” şeklinde cümleye başlanmakta ve şöyle devam edilmektedir: “Bu, kapitalizmin farklı bir sistem olduğu anlamına gelmeyecektir.” Cümlenin devamında ise bunun örneklemesi verilmektedir. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
5
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, şu şekilde bir anlamının olduğunu görürüz: “Toubadours 11. yüzyıl Fransa’sına aittir. Onlar bizim haklarında çok az şey bildiğimiz müzisyenlerdir.” Devam cümlesinde “Almanya’da ise onlarla çağdaş Minnesinger vardı; fakat onların müziği daha ziyade dini müzikti” denilmektedir. Bu açıdan bakıldığında, bir bağlantı cümlesinin gerekli olduğu görülmektedir. Seçenekleri incelediğimizde, bu bağlantı cümlesinin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “onların müzikleri oldukça sekülerdi ve şarkıları çoğunlukla aşk ve güzellik hakkındaydı” denilmektedir. Dolayısıyla devam cümlesinde onlardan farklı bir grubun örneği verilmektedir. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
225
Soru: 6 “Art Deco” is the name given by modern collectors to the decorative style of the 1920s and 1930s. ________. The style of Art Deco is not austere but gay, elegant and even frivolous. It is related superficially to Cubism, using squares, circles and triangles in interesting combinations for ornament. A) The main stream of art in the eighteenth century had been orderly and polished B) In recent decades some critics have argued that art, science and technology should cooperate to improve the environment of cities C) On the other hand, impressionism ultimately led to the anti-naturalist movement of Post-Impressionism D) Cubism, for example, with its attention to form, is classical, whereas Surrealism, with its attention to content, is romantic E) The term is derived from the long official name of the Paris Exhibition of 1925, which concentrated on the decotive arts6 Soru: 7 Christopher Wren will always be remembered as a great architect, and London abounds in examples of his architectue. ________ . Later he turned to secular buildings including Hampton Court and Kensington Palace. A) Wren’s architectural abilities actually developed late B) The great fire of London meant that there was a great need for new buildings C) It was a visit to Paris that brought Wren’s interests in architecture to the fore D) His earlier buildings were nearly all ecclesiastical ones E) At one time he was professor of Mathematics at Gresham’s College in London7 6
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, cümlenin “Art Deco, çağdaş koleksiyoncular tarafından 1920’lerin ve 30’ların dekoratif tarzlarına verilen isimdir” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Devamındaki cümlede ise “Art Deco’nun nasıl olduğu açıklanmakta” ve “onun “sert değil, yumuşak ve zarif hatta bir miktar uçarı olduğu” dile getirilmektedir. Boşluğun her iki tarafı aynı nesnel değerlerden bahsettiğine göre ilk etapta C ve D seçenekleri yanlış olacaktır; zira bunlardan birisi “Kübizm’den”, diğeri ise “İmpresyonizm’den” bahsetmektedir. A ve B seçenekleri ise genel olarak “sanattan” bahsettikleri için yanlış olmaktadır. Konuyla ilintili olarak “Art Deco’dan” bahseden seçenek ise E seçeneğidir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. Seçeneğin anlamı ise şöyledir: “Bu terim, 1925 yılındaki Paris sergisinin dekoratif sanatlar üzerine yoğunlaşan uzun isminden gelmektedir.
7
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, cümlemizin “Cristhopher Wren görkemli mimarisi ile anılacaktır ve Londra onun eserleri ile doludur” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. Devamındaki cümlede ise “daha sonra seküler binalar yapmaya başladı; Hampton Adliye Binası ile Kensington Sarayı bunların arasındadır” denilmektedir. Dikkat edildiğinde, boşluğun her iki tarafı aynı şahıstan bahsetmektedir. Devam cümlesi “daha sonra” şeklinde başladığına göre boşlukta “daha önce” yapılan bir şeyden bahsetmesi gerekecektir. Seçeneklere baktığımızda, öncelikle B seçeneğinin yanlış olduğunu görürüz. Zira bu seçenek “Londra’daki büyük yangından” bahsetmektedir. Geriye kalan dört
226
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 8 Over the past hundred years or so, glaciers in the Alps have changed almost beyond recognition. In this the Alps are not unique. ________ . What is special about the glaciers of the Alps is that the very small changes in them have been recovered over a very long period of time. A) From the Andes to the Himalayas the story is the same B) The melting of mountain ice is more than just an aesthetic concern C) Without the water from the melting snow throughout the summer, agriculture would become nearly impossible D) There has been a two-degree rise in minimum temperatures in the Alpine region E) The Alps feed Europe’s major rivers, and river levels are starting to sink8 Soru: 9 ________. Indeed, productivity-driven deflation, in which costs and prices are pushed down by technologiacal advances, is benefical. This is because lower prices lift real incomes and hence spending power. A) Deflation only becomes acceptable when it is unavoidable B) People rightly fear deflation, but it is a condition that has to be faced C) Deflation is not necessarily a bad thing D) The risk of outright deflation has clearly increased E) Deflation is particularly dangerous for countries that have a large corporate debt like Japan9 seçenek içerisinden bize verilen cümlede bulunan “daha sonra” belirtecinden hareketle D seçeneğine yöneliriz. Zira bu seçenekte “onun erken dönem yapıları çoğunlukla eklestikti” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu cümlenin devamı ise “daha sonra o seküler yapılara döndü” şeklinde gelebilecektir. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. 8
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlemizde “geçen 100 yıldan daha fazla bir süredir, Alplerdeki buzullar farkedilmeden sürekli değişmektedir; bu nedenle Alpler tek tip değildir” tarzında bir anlam bulunmaktadır. Boşluğun devamında “Alplere özgü olan şeyin uzun sürede çok küçük değişiklikler olduğu” ifade edilmektedir. Dikkat edildiğinde boşluğun her iki tarafının “buzullardan” bahsettiği anlaşılacaktır. O halde boşluk cümlesinin “buzullardan” bahsetmesi olasıdır. Bu durumda seçeneklere baktığımızda, öncelikle “buzullardan” bahsetmeyen C, D ve E seçenekleri yanlış olmaktadır. Geriye kalan A ve B seçenekleri içerisinde ise B seçeneği “dağlardaki buzullardan değil, buzlanmış kardan” bahsetmektedir. A seçeneği ise “Andlar’dan Himalayalar’a kadar durum aynıdır” şeklinde bir anlam içermektedir. Bu anlam doğrudan boşluğun her iki tarafındaki “buzulları” kastetmektedir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
9
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Ancak sorumuza baktığımızda boşluğun başta bulunduğunu görürüz. Bu durumda bizi sadece boşluğun devamı ilgilendirecektir. Ayrıca boşluğun başta olması nedeniyle bize gerekli olan bir giriş cümlesidir. Boşluğumuzun devamına baktığımızda, cümlenin anlamının “gerçekte üretim-destekli deflasyon faydalıdır” şeklinde olduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, “hepsinin deflasyondan bahseden giriş cümleleri” oldukları dikkatimizi çeker. Bu durumda devam cümlemiz bize yön gösterecektir. Dikkat
Murat AĞARI
227
Soru: 10 The Whispering Gallery is a circular gallery immediately under the dome in St. Paul’s Cathedral, London. Here , a mere whisper can be heard with startling distinctness all the way round the circumference. ________. Others suggest that the mechanism may be more complicated. A) Some have tried to explain the phenomenon on the basis of successive reflections round the wall B) People enjoy listening to each other’s whispers in the cathedral C) So far, nobody has managed to give a logical explanation of why this happens D) In a church in Newburtport there is a similar effect E) This phenomenon naturally gives an added charm to the cathedral10 Soru: 11 ________. The feudal lords in England had always run their own law courts and profited by the fines paid by those brought to court. But King John took many cases out of their courts and tried them in his own, taking the money for himself. A) King John always had the full support of the feudal lords B) The administration of justice in Medieval England was completely centralized C) King John who lived in the 13th century, was unpopular mainly because he was greedy D) Medieval economy in England was based on agriculture E) The history of the British Parliament goes back to the signing of Magna Carta 11 edildiğinde devam cümlemizin “deflasyonun gerçekte kötü bir şey olmadığından” bahsettiği görülecektir. O halde giriş cümlesi bu bağlamda “bir iyilik-kötülük muhasebesi” yapacaktır. Bu ifade C seçeneğinde karşımıza çıkmaktadır. Bu seçeneğin anlamı şu şekildedir: “Deflasyon aslında kötü bir şey değildir.” Diğer seçenekler deflasyondan bahseden giriş cümleleri olmalarına rağmen “deflasyonun gerçekte kötü bir şey olmadığından” bahseden devam yapısına uygun seçenekler değillerdir. Bu durumda bu girişi C seçeneği yapmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneği olmaktadır. 10
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “dairevî biçimli Whispering Galeri’de fısıltıların daire boyunca bariz bir şekilde duyulabildiğinden” bahsettiğini görürüz. Devamındaki cümlede “diğerleri ise bunun mekanizmanın sebebinin çok kompleks olmasından kaynaklandığını ileri sürmektedirler” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu zaviyeden olaya baktığımızda, devam cümlesinin bize bu soruyu çözmede yeterli argümanı verdiğini görürüz. Zira “diğerlerinin farklı bir tezi ileri sürmeleri, boşluk cümlesinde benzer tarzda fikir ileri sürenler olduğunu göstermektedir. Bu anlayışla seçeneklere baktığımızda, aradığımız yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira A seçeneğinde “kimileri bu olguyu duvarın çevresinde bulunan sıralı olgularla açıklamaya çalıştılar” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Muhtemelen devam cümlesi“diğer bazıları ise” şeklinde başlayabilecektir. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneği olmaktadır. Diğer seçeneklere göz gezdirdiğimizde, ilk etapta elenecek seçenek D seçeneğidir. Zira bu seçenek “farklı bir kiliseden” bahsetmektedir. Geriye kalan üç seçenek, ilk etapta olabilir görünmesine rağmen boşluğun devamı ile bağlantılı değildir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
11
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Sorumuzda boşluk başta olduğundan devamı bizi ilgilendirecektir. Bu arada boşluğun başta olması, doğru yanıtımızın bir
228
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 12 The most important ideas of the 19th century was that everyone had the right to personal freedom which was the basis of capitalism. This idea had spread widely through Adam Smith's book Wealth of Nations, written in the 18th century. ________ . Fewer laws, they claimed, meant more freedom, and freedom for individuals would lead to happiness for the greatest number of people. A) The British government at this time was reluctant to make use of his ideas B) The result was a number of laws were passed to prevent people carrying guns C) Obviously Adam Smith was well informed about working conditions in the factories D) After Adam Smith, several capitalist economists argued that governments should not interfere in trade and industry at all E) By the turn of the 20th century, capitalism had grown less popular outside England 12
“giriş cümlesi” olduğu intibâını uyandırmaktadır. Bu değerlendirmenin ardından boşluğun devamına baktığımızda, bu cümlenin “İngiltere’deki feodal lordların kendi mahkemelerini işlettikleri ve mahkemeye getirilenlerin ödedikleri cezalardan gelir elde ettikleri” hakkında olduğunu görürüz. Buradan hareketle giriş cümlemizin, az önce anlamını verdiğimiz yukarıdaki durum ile ilintili bir bağlamda devam etmesi gerekmektedir. Seçenekleri incelediğimizde, bize bu girişi B seçeneğinin sağladığını görürüz. Zira B seçeneği hem bir giriş cümlesi hüviyetindedir hem de devam cümlesi ile bağlantılıdır. B seçeneğinin genel anlamı şu şekilde ifade edilmektedir: “Ortaçağ İngiltere’sinde adaletin uygulanması tümüyle merkeziydi.” Bu şekilde başlayan bir cümlenin devamında, merkeziyetçiliği anlatan bir devam cümlesinin bulunması gereklidir. Bu devam cümlesi elimizdeki cümle ile uyumludur. C, D ve E seçeneklerinin devam cümleleri “İngiltere’deki feodal lordlardan” bahsetmemektedir. Bizi yanıltma olasılığı sadece A seçeneğinde bulunmaktadır; ancak bu seçenek içerik itibariyle devam mahiyeti taşımamaktadır. Bu durumda bu girişi B seçeneği yapmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneği olmaktadır. 12
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, ilk cümlede “19. yüzyılın en önemli düşüncesinin kapitalizmin temelini oluşturan bireysel özgürlük hakkı olduğu” ve “bu fikrin Adam Smith’in kitabı ile yayıldığı” dile getirilmektedir. Boşluğun devamında ise “onlara göre daha az kanunun, daha çok hak olduğunu ve bireysel özgürlüğün mutluluğa sebep olacağını” dile getiren satırları okumaktayız. Bu çevirilerin ardından boşlukta, muhtemelen, devam cümlesinde “onlara göre” diye nitelenen “bir grubun varlığından” bahsedilecektir. Bu bağlamda seçeneklere baktığımızda, boşluğumuzu dolduracak nitelikteki cümlenin D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “onlara göre”nin karşılığı olarak değerlendirebileceğimiz bir grup bulunmaktadır. Bu seçenekte “Adam Smith’den sonra çok sayıda kapitalist, hükümetin endüstriye müdahale etmemesi gerektiğini ileri sürdü” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Burada adı geçen “çok sayıda kapitalist”, devam cümlesinde “onlara göre” şeklinde kendilerinden bahsedilen grubun yerini almaktadır. Diğer seçeneklere baktığımızda, devam cümlesinde bulunan “onlara göre” ifadesinin karşılığının bulunmadığını görürüz. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
229
Soru: 13 For centuries, scientists and philosophers have speculated on the structure of the universe and the existence of galaxies outside our own. But until the 20th century, they were able to do no more than speculate. ________ . Using grant telescopes, ultraviolet and infrared instruments, and high speed computers, they are studying the formation of galaxies for further insights into the nature of cosmos. A) Meanwhile, the study of other galaxies has led to an extraordinary insight into the possible structure of the universe B) We know, of course, that the universe is designed on a scale far more grand C) After decades of speculation, in fact, we have started to penetrate to the very center of our own galaxy D) Now, however, scientists have determined that the universe is made up of thousands of millions of galaxies E) They have located regions that are very much disturbed with hot turbulent gases swirling at great force about the center. 13 Soru: 14 The word "psychology' was coined by the ancient Greeks as a label for their philosophic probings into the human "psyche". ________ . But how does this go about studying the mind scientifically? Science implies measurement. How does one measure something which can neither be seen nor heard nor touched? A) This is why psychology has come to be known as the study of behavior B) It is not the only discipline that is concerned with a systematic study of behavior C) All of these disciplines are rightly regarded as behavioral sciences D) Sociology, on the other hand, is devoted in largest part to the nature and development of human society E) Gradually it came to mean the study of the "mind", and still, in part, retains that meaning. 14 13
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “bilim adamlarının ve filozofların yüzyıllardır alemin yapısı ve dışımızdaki galaksilerin varlığı konusunda spekülasyon yaptığını” ve “20. yüzyıla kadar spekülasyondan öteye gidemediklerini” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “büyük teleskopları, kızılötesi ışınları ve yüksek kapasiteli bilgisayarları kullanarak galaksilerin formasyonunu çalışıyorlar” şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Dikkat edildiğinde “20. yüzyıla kadar spekülasyon” olan bir konumdan “ileri teknolojinin kullanıldığı bir yapıya doğru ilerleyiş” arasında bağlantı sağlayacak bir ara cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu bağlantıyı D seçeneğinin sağladığını görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bilim adamlarının evrenin milyonlarca galaksiden oluştuğunu belirledikleri” dile getirilmektedir. Bu belirleme, boşluğun hem önü hem de devamı ile bağlantılıdır. Zira “20. yüzyıla kadar devam eden spekülasyon sürecinin ardından bu belirleme yapılmıştır. Şu anda teknolojik yardımlar ile bu galaksilerin formasyonu çalışılmaktadır. Diğer seçeneklere baktığımızda, boşluğun ya önü ya da devamı ile bağlantılı olduğunu ancak, her iki bağlantıyı bir arada vermediğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
230
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 15 In recent years remarkable results have been achieved in the field of organ transplants. Formerly, a genetically alien tissue could not be transplanted. ________. This is now no longer the case. A) Naturally the future of the medicine will be affected greatly by developments in organ transplants B) We are familiar with it as the response of the body to an infectious germ C) Actually the body generates an army of antibodies to fight off the invading germs D) Eventually, it will be possible to transplant any organ from one person to another E) Plastic surgery used to depend on using the skin or tissues of the patient himself or of a genetically identical twin. 15
14
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “psikoloji kelimesinin Yunanlılar tarafından, insan ruhunun felsefi düzeyde araştırılması anlamında kullanıldığını” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “bunun nasıl zekanın bilimsel çalışması olduğu” sorgulanmaktadır. Bu bağlamda boşluğun önü ile devamının farklı iki olgudan bahsettiği ve bu iki farklı olgu arasında bağlantıyı sağlayacak bir ara cümleye ihtiyacımız olduğu dile getirilebilir. Seçeneklere baktığımızda, bu bağlantıyı E seçeneğinin sağladığını görürüz. Zira E seçeneğinde şöyle bir anlam bulunmaktadır: “Aşamalı olarak ruhun çalışılması, aklın çalışılmasına dönüştü ve şu anda bu anlamını muhafaza etmektedir.” Dikkat edildiğinde ruhtan akla giden bağlantıyı çok güzel kuran bir cümle karşımızda durmaktadır. Diğer seçeneklere baktığımızda, ya boşluğun sadece önü ya da sadece devamı ile bağlantılı olduklarını ve her ikisi arasında bir bağlantı sağlayamadıklarını görmekteyiz. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
15
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “son zamanlarda organ nakli konusunda gözle görülür ilerlemelerin sağlandığını” ve “eskiden genetik olarak yabancı dokuların nakledilemediğini” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamından ise “artık böyle bir durum yok” bilgisini edinmekteyiz. Bu bağlamda şunu söylemek mümkündür ki, “eskiden bu şekilde olan bir durum” ile “şu anda bu durumun olmaması” arasında bağlantıyı sağlayacak bir cümleye ihtiyacımız bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu bağlantıyı sağlayan cümlenin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “plastik cerrahide hastanın ya kendi derisi ya da genetik olarak ikizi olan deri kullanılmak durumundaydı” şeklinde bir ifade vardır ki, bu ifade hem boşluğun önü hem de devamı ile bağlantılıdır. Zira eskiden bu şekilde olan durum artık söz konusu değildir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
231
Soru: 16 Space research is the scientific study of the universe by means of vehicles in space. ________. Unlike other scientific disciplines, space research is thus distinguished by technical means not by field of study. A) The long life of satellites makes possible the observation of occasional phenomena such as the effects of solar flares B) Geophysics and astrophysics are also subjects for space research but are not completely comprehended in it C) This is why space vehicles can make direct studies of phenomena of interest above the dense atmosphere D) Experiments involving the artificial creation of new condition in space have also been conducted E) Space, in the connection, means regions beyond the earth which cannot be reached by airborne vehicles such as balloons or aeroplanes.16 Soru: 17 Food industrialists hail biotechnology as a miracle, but there are many people who feel distinctly uneasy about this new development. ________. They wonder what unknown changes take place when the genes of living things are manipulated and what the long-term consequences might be. A) One of the most exciting and fearful areas in genetic research today is the cloning of animals B) These people feel that tampering with genetics may change organisms in ways not yet fully understood, even by the scientific who developed the techniques C) Indeed it is now possible to select desirable traits from a number of species and insert them into the genetic material of crops and animals D) Biotechnology means the use of biological systems or organisms to cerate or modify products E) Biotechnology promises to produce greater crop yields, leaner meat and better nutrient composition. 17 16
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “uzay araştırmalarının, kainatın uzaydaki araçlar vasıtasıyla bilimsel çalışması olduğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamını okuduğumuzda ise “diğer disiplinlerin aksine uzay araştırmalarının çalışma alanı yönüyle değil, bilakis teknik araçlar yönüyle ayrıldığını” öğrenmekteyiz. Boşluğun önünün ve devamının anlamlarından anladığımız kadarıyla her iki cümle“uzay araştırmalarından” bahsetmektedir. Bu nedenle, bu ikisi arasında iletişimi sağlayacak benzer anlamlı bir cümleye ihtiyacımız bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu anlamda bağlantıyı sağlayan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira C seçeneğinde “işte bu araçlar nedeniyle atmosferin ötesine olan ilgi doğrudan bir çalışma olgusu haline dönebilmektedir” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam, hem boşluğun önü hem de devamı ile bağlantılıdır. Bu nedenle sorumuzun doğru yanıtıdır. Diğer seçeneklerin öznelerine baktığımızda “the long life of satellites, geophysics and astrophysics, experiments” ve “space” gibi bize verilen cümlelerle hiç bağlantısı olmayan özneler olduğu göze çarpmaktadır. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorumuzun doğru yanıtı C seçeneğidir.
232
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 18 The drag of an airship is made up of two parts. ________. The latter include an often important increase of the former due to disturbance of flow, and may approach 50% of the former. A) The maximum cross-sectional area is about one-seventh of the “wetted surface” B) Hulls are usually given a fineness ratio of about 6, which means the length is ix times the maximum diameter C) There is the drag of the bare hull and the effective drag of all appendages D) As a result, model experiment is quite unsuitable E) One brake horse-power for each 100 I gross weight may be expected to give a speed of about 75 miles per hour 18
17
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “gıda sanayicilerinin biyoteknolojiyi bir mucize olarak karşıladıklarını, fakat bundan rahatsız olan insanların var olduğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamına göz attığımızda, anlamının “onlar, genler manipüle edildiğinde nelerin değiştiğini ve bunun uzun vadeli sonuçlarının neler olacağını merak etmektedirler” şeklinde olduğunu görürüz. Boşluğun her iki tarafından anladığımız kadarıyla, boşluğun önü konuya güzel bir giriş yaparken, devamı bu konuda yapılan bir spekülasyonu vermekte ve cümle “they” özne’si ile başlamaktadır. Muhtemelen bu “they” özne’sinin karşılığı cümlede bulunacaktır. Bu çerçeveden bir bağlantı cümlesi aradığımızın bilincinde olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, çoğul öznenin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Bu seçeneğimizin “bu şahıslar, genetikle oynamanın organizmalarda değişikliklere sebep olabileceğini düşünmektedirler” şeklinde bir anlamı vardır. Seçenekte bulunan “these people” özne’si devam cümlesinde “they” olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
18
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, bize verilen cümlenin “uçağın gövdesinin iki kısımdan oluştuğundan” bahsettiğini öğrenmekteyiz. Boşluğun devamındaki cümlenin anlamı ise “sonraki, bir öncekinden önemli miktarda bir artış içermektedir” şeklindedir. Boşluğun önü ve sonu, bu soruyu kolaylıkla yanıtlamamızı sağlayacak ipuçları içermektedir. Dikkat edildiğinde, boşluğun önünde iki parçadan oluştuğu dile getirilmektedir. Muhtemelen boşlukta bu iki parçanın neler olduğu ifade edilecektir. Bu çerçeveden seçeneklere baktığımızda, ilk parçadan bahseden seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bare hull” ile ek gövdeden bahsedilmektedir. Boşluğun devamında ise bu ikinci gövdenin ilkine göre olan pozisyonu dile getirilmektedir. Diğer seçeneklere bu açıdan bakıldığında, bize yararlı olacak herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
Murat AĞARI
233
Soru: 19 When an aircraft collides with a bird, the result can be a potentially catastrophic damage. ________. This is why a team at Britain’s Defence Evaluation and Research Agency plans to use crystals that glow when fractures to warn of such unseen damage. A) In this instance, the impact damage resulted in 60 per cent of the material’s compressive strength being lost B) This makes visual inspected for damage unreliable C) Getting an aircraft back into the air quickly can be vital D) But, if planes are made of carbon composites, one cannot see the damage E) Ultrasound and X-ray techniques have both been used, but these are slow and costly 19 Soru: 20 Dust devils, which look like minlature tornadoes, form when sunlight warms air just above the ground. _________. Once it has started spinning, it can draw in more air, forming a whirlwind that picks up dust from the ground. A) This is why there is always a dusty haze to be seen around Mars B) Dust devils often develop in dry areas on Earth too C) A few much larger ones have been spotted on Mars D) These small whirlwinds load the Martian atmosphere with dust E) Small breezes can then give a twist to the rising warm air 20 19
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “bir uçağın bir kuşa çarpması durumunda sonucun çok kötü olabileceğini” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamının anlamı ise “işte bu nedenle BDER ajansı böyle bir kaza olduğunda kızaran kristaller kullanmayı planlamaktadır” şeklindedir. Boşluğun önünde “uçağın bir kuş sürüsüne çarpması” dile getirilirken, devamında “bunun önlemi” anlatılmaktadır. Bu zaviyeden doğru seçeneğin bu iki konu arasında bağlantı kuran bir içerikte olması gerekmektedir. Seçeneklere baktığımızda bu içeriğin D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, “eğer uçaklar karbon içerikli malzemelerden yapılırsa, birisi bu hasarı göremez” denilmektedir. Bu nedenle kullanılacak olan kristaller de, görülmeyen bu hasarı görünür hale getirecektir. Her ne kadar bu seçenek boşluğun başı ile alakalı gibi görünmese de, seçeneğimizin başında bulunan “but” Connector’u, cümleyi farklı bir yöne kaydırmaktadır. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
20
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “küçük bir tornado gibi görünen kum fırtınalarının, güneş ışınları yerin üzerindeki havayı ılıttığı anda oluştuğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “bu toz tanecikleri bir kez dönmeye başladığında, yerden toz taneciklerini toplayan bir döngü oluşturarak havada yukarı doğru çıkar” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Dikkat edildiğinde, boşluğun her iki tarafı “kum fırtınasından” bahsetmekte ve devam cümlesi bunun oluşumunu dile getirmektedir. Muhtemelen boşluk cümlesi, ilk cümlenin açılımını sağlayacak bir nitelikte olacaktır. Bu açıdan seçenekleri değerlendirdiğimizde, açılımı B seçeneğinin sağladığını görmekteyiz. Zira B seçeneğinde “bu olgunun dünyadaki kuru arazilerdemeydana geldiği” dile getirilmektedir. Buna bağlı olarak bir sonraki seçenekte “bunun nasıl olduğu” açıklanmaktadır. Diğer seçeneklere baktığımızda, C, D ve E seçeneklerinde “small breezes, these small whirlwinds, few much larger ones” gibi konumuzla bağlantısı bulunmayan öznelerin bulunduğunu görürüz. A seçeneği, kısmen doğru yanıt
234
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 21 Most mysterious, perhaps, of all substances in the sea is lodine. In sea water it is one of the least common of the non-metals, difficult to detect and resisting exact analysis. ________. Sponges, corals and certain seaweeds, in particular, accumulate vast quantities of it. A) The ocean is the earth's greatest storehouse of minerals B) In the human body iodine functions as a regulator of the basal metabolism C) Yet it is found in almost every marine plant and animal D) The plants and animals of the sea are very much better chemists than men E) lodine deficiency in the body causes certain metabolic disorders 21 Soru: 22 Bridges are among the most important, and often the most spectacular, of all civil engineering works. ________ . Without them it would be impossible to imagine how traffic in İstanbul could circulate. Moreover, they are the symbolic link of two continenta. A) A further aspect of civil engineering is the choice of a suitable site. B) The bridges across the Bosphorus are a case in point. C) One of the major problems posed by long bridges is that of maintenance. D) The construction of bridges requires a number of engineering skills. E) Historically there has always been a dream to construct a bridge across the Bosphorus.22 gibi görünmesine rağmen boşluğun devamı ile uyumlu değildir. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 21
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden “denizdeki gizemli şeylerden bir tanesinin iyodin olduğunu, metal olmayan maddelerin içerisinde en az bulunduğunu, tanınmasının zor ve bir takım analizlere karşı dayanıklı olduğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “süngerler, mercanlar ve belirli bir takım deniz kabuklarının büyük miktarda bu maddeyi içerdikleri” dile getirilmektedir. Dikkat ettiğimiz takdirde, boşluğun her iki tarafının iyodinden bahsettiğini farkederiz. Muhtemelen boşluk cümlesi benzer iki konu arasında bağlantıyı sağlayacak bir cümle olacaktır. Bu açıdan seçenekleri incelediğimizde, bu bağlantıyı C seçeneğinin sağladığını görürüz. Zira bu seçenekte “iyodinin hemen hemen bütün deniz bitki ve hayvanlarında bulunduğu” dile getirilmektedir. Bunun ardından, boşluğun devamında bunlara örnekler vermektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A ve D seçeneklerinin konuyla tamamen bağlantısız olduklarını, B seçeneğinin insan vücudundaki iyodinden bahsederken E seçeneğinin ise iyodin eksikliğinden bahsettiğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
22
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “köprülerin inşaat mühendisliği çalışmalarının en önemli çalışmaları arasında bulunduğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “köprüler olmaksızın İstanbul trafiğinin nasıl olacağını tahmin etmenin zor olduğu” dile getirilmektedir. Bu bağlamda boşluk cümlemizin, köprülerin fonksiyonu ile İstanbul trafiği arasında bağlantıyı kuracak bir cümle olması muhtemeldir. Bu değerlendirme üzere seçeneklere indiğimizde, dile getirdiğimiz bağlantıyı B seçeneğinin kurduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “Boğaz’ın iki yakasındaki köprülerin buna örnek olduğu” belirtilmekte ve devam cümlesinde onlar olmaksızın İstanbul trafiğinin nasıl olacağı üzerine yargı dile getirilmektedir. Bu arada diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde mühendislik
Murat AĞARI
235
Soru: 23 When scientists are trying to understand a particular set of phenomena, they often make use of a model: A model, in the scientist's sense, is a kind of anology or mental image of the phenomena in terms of something we are familiar with. ________. We cannot see waves of light as we can see water waves; but it is valuable to think of light as if it were made up of waves because experiments indicate that light behaves in many respects as water waves do. A) Other natural laws have been discovered over centuries B) The atomic model of matter has gone through many refinements C) Models often lead to important theories D) One example is the wave model of light E) This is the obvious difference between a theory and a model 23 Soru: 24 Evaporation can be described as the process by which a liquid is changed into vapour by heat. ________. The higher the temperature the quicker the process. Obviously, evaporation is a fundamental process in nature. A) Desalination depends upon the process of evaporation B) Whenever a liquid is exposed to heat, evaporation takes place C) The average annual temperature in the arctic region is far below that in the Mediterranean D) The human body can easily adapt to a humid climate E) Some plants are more affected by evaporation than others 24 amaçlarından, C seçeneğinde köprü yapımında karşılaşılan zorluklardan, D seçeneğinde, C seçeneğindekine benzer şekilde bu tarz mühendisliğin beceri istediğinden ve E seçeneğinde ise Boğaz’a köprü yapma düşlerinden bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 23
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “bilim adamlarının bir fenomeni anlamak istediklerinde, bir model yaptıklarını ve bu modelin bilim adamı bakışında benzeri ile bağlantı kurulacak zihinsel bir obje olduğunu” öğrenmekteyiz. Devam cümlesinde ise “deniz dalgalarını görmemiz gibi ışık dalgalarını göremediğimiz, fakat bu dalgaları deniz dalgaları gibi düşünebileceğimiz” dile getirilmektedir. Bu durumda bilim adamının kafasındaki fenomenden, dalga örneğine geçecek bir bağlantı cümlesi bulmamız gerekmektedir. Bu bağlamda seçeneklere baktığımızda, bu bağlantıyı D seçeneğinin sağladığını görürüz. Bu seçenekte “bunun bir örneğinin ışık dalgaları olduğu” dile getirilmekte ve devam cümlesinde örneklemesi yapılmaktadır. Diğer seçeneklere göz attığımızda, A seçeneğinde konuyla bağlantılı olmayan doğal yasalardan, B seçeneğinde atom modelinden, C seçeneğinde modellerin teoriye yol verdiğinden ve E seçeneğindeteori ve model arasındaki farktan bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
24
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “buharlaşmanın ısı aracılığı ile sıvının buhara dönüşmesi olduğunu” anlamaktayız. Boşluğun devamında ise “daha yüksek ısının daha hızlı bir süreç anlamına geleceği” ve “bu olayın tabiattaki temel süreçlerden biri olduğu” ifade edilmektedir. Bu bağlamda boşlukta gelecek olan cümlenin buharlaşma ile süreç arasında bağlantıyı sağlayacak bir bağlantı cümlesi olması gerekmektedir. Seçeneklere indiğimizde, bu bağlantıyı B seçeneğinin sağladığını görürüz. Zira bu
236
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 25 ________. He was one of the earliest to argue that the interior of the earth was not solid but that it consisted of a condensed though highly heated fluid or gas. He also argued that on its exterior the earth had a reletively thin shell of matter. The great achievements of Benjamin Franklin in natural science should not blind us to the fact that he was a great statesman A) The great achevments of Benjamin Franklin in natural science should blind us to thje fact that he was a great statesman. B) When Benjamin Franklin was a young man he moved from Boston to Philadelphia where he spent the rest of his life studying political science. C) In the eighteenth century, Benjamin Franklin made remarkable contributions to the field of electricity. D) Benjamin Franklin played an important part in the early development of American political thought E) Benjamin Franklin had many original and penetrating ideas on geology.25 Soru: 26 Scientitsts are only just beginning to explore the seabed. Remote-controlled submarines are bringing up sediment from an apparently lifeless sea floor. ________. Indeed, so many new species are being identifled that the deep seabed may turn out to support a greater bio-diversity than the rainforests. A) There are trenches in the seabed that are 11 km deep. B) But under the microscope this sediment teems with life. C) By means of echo-sounding much can be learned about the surface of the seabed. D) Sedimentation is a slaw process of creating land masses. E) There, ocean-floor magma vents support an ecology independent of sunlight. 26 seçenekte “sıvının ısıya maruz kalmasının buharlaşmayı doğurduğu, bu ısının çok olması durumunda buharlaşmanın o derece çabuk olacağı” ifade edilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda A seçeneğinin konumuzla alakası olmayan “damıtmadan”, C seçeneğinin “Antarktika’daki yıllık ısının Akdeniz’den düşük olduğundan”, D seçeneğinin “insan vücudunun nemli iklimlere kolay uyum sağladığından”, E seçeneğinin ise “bazı bitkilerin buharlaşmadan daha ziyade etkilendiğinden” bahsettiğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 25
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun başta bulunduğunu görmekteyiz. Bu durumda bize gerekli olan bir giriş cümlesidir ve bu cümlenin boşluğun devamı ile bağlantılı olması gerekmektedir. Boşluğun devamından, “o kişinin, dünyanın çekirdeğinin katı değilsıvı ve gazlardan oluştuğunu ileri süren ilk kişi olduğunu” öğrenmekteyiz. Bu bağlamda bizim, bu noktaya yerleşebilecek bir giriş cümlesine ihtiyacımız bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda bu girişin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “onun jeoloji alanında orijinal düşüncelere sahip olduğu” dile getirilmekte ve devamında “dünyanın merkezi ile ilgili olan düşünceleri” açıklanmaktadır. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin “onun devlet adamlığından”, B seçeneğinde “yaşamının bir kesitinden”, C seçeneğinde “elektrik alanına katkılarından”, D seçeneğinde “Amerikan politik yaşamında oynadığı rolden” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
237
Soru: 27 The science of how fire spreads is simple enough. ________. This means that in a typical house fire, the flames and fumes move upwards until they meet an obstruction, such as a ceiling, where they mushroom out laterally-until they reach a wall. A) The opening of a door or window requires great caution as it may cause a vicient outbreak of flames. B) Today fire-fighters begin their basic training with physics. C) One of the most skilled techniques employed by fire-fighters is ventilation. D) Ventilation helhps to reduce the risk of explasions resulting from the build-up or hot cases. E) Once air is heated, it becomes lighter, rises and seeks to escape through any openings that may be avaliable. 27
26
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “bilim adamlarının deniz dibini yenice incelemeye başladıkları ve uzaktan kontrollü denizaltıların deniz dibinden çözeltiler getirdiği” bilgisini ediniyoruz. Boşluğun devamında ise “pek çok deniz canlısı türünün tespit edildiğini ve bu türlerin deniz altlarının, yağmur ormanlarından daha fazla biyolojik çeşitliliğe sahip olduğunu gösterdiği” dile getirilmektedir. Bu durumda boşluk cümlesinin, yeni incelenmeye başlanan denizaltlarından, buralarda çok sayıda canlı türünün bulunmasına geçişi sağlayacak bir bağlantı cümlesi olması gerekmektedir. Bu minval üzere seçenekleri değerlendirdiğimizde, bizi doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “mikroskop altında bu çökeltinin canlılarla dolu olduğundan” bahsedilmektedir. Bu cümle hem “sedimentin cansız olduğundan” bahseden boşluk öncesi ile hem de “pek çok canlının yaşadığından bahseden boşluğun devamı ile bağlantılıdır. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin konumuz ile alakası bulunmayan “deniz diplerinde çukurların bulunduğundan”, C seçeneğinin “deniz dibi yüzeyinden”, D seçeneğinin “sedimantasyondan”, E seçeneğinin ise “okyanus dibindeki magma bacalarından” bahsettiğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.
27
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önü, “yangının nasıl yayıldığının bilimsel açıdan çok basit olduğunu” bize ifade etmektedir. Boşluğun devamında ise “klasik bir ev yangınında alevlerin ve dumanların, önlerine bir engel çıkana kadar yukarı doğru ilerlediği” dile getirilmektedir. Bu durumda boşlukta gelen cümlenin, bu “basit” eylemi açıklaması ve bunun devamının açıkladığı anlama uygun olması gerekmektedir. Bu minval üzere seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenek bir açıklama cümlesi hüviyetindedir ve manası “hava ısınınca daha hafifler, yükselir ve mümkün bir boşluk arar” şeklindedir. Bu anlam, hem “basit” olduğu açıklanan boşluğun önündeki cümleye hem de “önündeki cümleyi açıklayan” devam cümlesine uygundur. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin, “yangının çıkışına dikkat etmenin gerekliliğinden”, B ve C seçeneklerinin “itfaiyecilikten”, D seçeneğinin ise “havalandırmadan” bahsettiğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneği olmaktadır.
238
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 28 The power loom was invented by Dr. Edmund Lartwrignt in the early 19. century. However, many improvements were necessary before it came into common use. Gradually its range was extended to include all fibres and types of cloth. ________. At the same time, speed and precision were increased. A) Recently, the craft of hand-loom weaving has gained in popularity. B) The running speeds of looms vary accorcing to various factors, including width and type of cloth. C) In fact, by about 1850, it had superseded the hand loom almost entirely. D) The warp threads are kept taut by iron weights E) Since about 1900 automatic looms have been progressively introduced. 28 Soru: 29 Some years ago, measurements on ice cores showed that the concentration of carbon dloxide in the almosphere was lower during ice ages than it is today. ________. Some researchers have sought an explanation by suggesting that the whole-ocean reservoir of algal nutrients was larger during glacial times than it is now. Others by proposing that the biological pump was more efficient than. A) So far no one has ever tried to solve this puzzle. B) As yet there is no broadly accepted explanation for this difference. C) The reason for this was soon obvious. D) There have been large cyclic variations in climate and glaciation during the past two million years. E) The experiment focuses on the open ocean surrounding Antarctica.29
28
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “dokuma tezgahının Dr. Edmund tarafından 19. yüzyılın başlarında keşfedildiğini ancak yaygın kullanıma geçmeden önce pek çok gelişmeye ihtiyaç duyduğunu ve öncelikle yapısının tüm liflere ve kumaşlara uygun hale getirildiğini” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “aynı zamanda hızının ve hassasiyetinin artırıldığı” ifade edilmektedir. Bu durumda boşlukta bu gelişmelerden bahsetmesi olasıdır. Zira hem boşluğun önünde hem de devamında “dokuma tezgahındaki ilerlemelerden” bahsetmektedir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “1900’lerden itibaren otomatik tezgahların piyasaya sürüldüğü” ifade edilmektedir ki, bu ifade hem “gelişmeleri anlatan” boşluğun önü ile hem de “bu gelişmeleri sürdüren” boşluğun devamı ile bağlantılıdır. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin “el tezgahı dokumaların popülarite kazandığından”, B seçeneğinin “tezgahların hızlarının bağlı olduğu faktörlerden”, C seçeneğinin “el tezgahlarının yerini alan tezgahlardan”, D seçeneğinin ise “dokuma ipliklerinin demir ağırlıklarla elde edildiğinden” bahsettiğini görmekteyiz. Bütün bu seçenekler konuyla bağlantılı değildir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
29
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “atmosferdeki karbondioksit oranının buzul çağlarında bugünkünden daha az olduğunu araştırmaların ortaya koyduğundan” bahsettiğini görmekteyiz. Boşluğun devamında ise “araştırmacıların bu konuya getirdikleri açıklamalara” yer verilmektedir. Bu bağlamda boşluk cümlesinin boşluğun önündeki iddia ile boşluğun devamındaki açıklamalar arasında bağlantı
Murat AĞARI
239
Soru: 30 Concrete is strong in compression but it is relatively weak in tension. That means it is strong when pushed together, but a continuous flat slab will not stretch well and might crumble. ________. Steal is generally used for this purpose as it improves the elasticity of concrete. A) To overcome this weakness and control cracking, concrate has to be reinforced. B) The base materials of concrate are sand, cement and aggregate. C) Different percentages of the base ingredients are used depending on the strength required. D) Signs of corrosion and cracking sometimes appear soon after constructing. E) Nevertheless, concrate is not as popular a building material as previously. 30 Soru: 31 The symptoms of metabolic diseases are easily confused with much more common conditions. ________. But correct diagnosis is essential for appropriate treatment. A) In 1964 widespread neonatal testing began for PKU B) Metabolic diseases arise from inherited defects in enzymes involved in the production of energy C) These diseases arise from account for a significant fraction of chronic illness and death in infancy D) The benefits of such testing are obvious for individuals and families E) Consequently, their diagnosis is challenging even to specialists 31 kuracak bir yapıda olması gerekmektedir. Bu değerlendirmenin ardından seçeneklere indiğimizde, bizi bu konuda doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “geniş kapsamlı bir açıklamanın daha yapılamadığından” bahsedilmekte ve hemen devamında “yapılan kimi açıklamalar” gündeme getirilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “kimsenin bu problemi çözemediğinden”, B seçeneğinde “bu olayın sebebinden”, D seçeneğinde “iklimdeki 2 milyon yılda meydana gelen değişikliklerden”, E seçeneğinde ise “çalışmaların Antarktika üzerinde yoğunlaştığından” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 30
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “betonun baskı yönüyle güçlü, ancak dayanma yönüyle zayıf olduğunu” öğreniyoruz. Boşluğun devamında ise “bu amaç için çeliğin kullanılabileceğinden” bahsedilmektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde, devam cümlesinde ifade edilen “amacı” açıklayan ve “betondan çeliğe geçişi sağlayan” bir konudan bahsedilmesi olasıdır. Bu bağlamda seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, “betonun zayıflığının üstesinden gelebilmek için güçlendirilmesi gerektiği” ifade edilmekte ve devam cümlesinde “bu amaç için çeliğin kullanılabileceği” belirtilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin “betonun malzemesinden”, C seçeneğinin “betonun içeriğinden”, D seçeneğinin “çökmenin emarelerinden”, E seçeneğinin ise “betonun popüler olmadığından” bahsettiğini görmekteyiz. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
31
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “metabolik rahatsızlıkların belirtilerinin çoğunlukla sıradan rahatsızlıklarla karıştırıldığını” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamında ise “ancak doğru tanının muhtemel tedavi için gerekli
240
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 32 The cause of the immeasurable loss of memory and concentration that come with normal ageing is still shrouded in mystery. ________. This is known and explains the disease. But there is little evidence for the death of neurons in healthy people as they age. A) There appears to be some connection between this and detectable amounts of a protein called p75 B) More subtle changes are thought to be responsible for mental decline C) The brain cells of other primates are being examined D) In Alzheimer’s disease and in some other age-linked disorders, neurons are killed E) The death of Ch4 cells causes some of the symptoms of Alzheimer’s disease 32
olduğu” dile getirilmektedir. Bu durumda devam cümlesinde, boşluğun önündeki “karıştırma eyleminden”, boşluğun devamında dile getirilen “doğru tanıya geçişi” sağlayacak bir bağlantı cümlesine ihtiyaç duyulmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, A, B ve D seçeneklerinin ne boşluğun önü ne de devamı ile bir bağlantısının bulunmadığı görülecektir. E seçeneği “tanı” bilgisinin verilmesi ile bağlantılı görülmektedir; ancak boşluk sonda olmadığından “consequently” şeklinde başlaması olası görünmemektedir. Bu durumda geriye C seçeneği kalmaktadır. Bu seçenekte “bu hastalıkların kronik rahatsızlıklardan kaynakladığı” ifade edilmektedir. Bu anlamıyla boşluğun önü ile bağlantılıdır. Ayrıca “but” bağlacı aynı yöndeki iki cümlenin devamına farklı bir yön vermektedir. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 32
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, anlamının “hafıza ve yoğunlaşma kaybının sebebi hala gizemini korumaktadır” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Boşluğun devamında ise “bu bilinmektedir ve hastalığın sebebini açıklamaktadır” şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Bu durumda boşluk cümlesinde “gizemini hala koruyan rahatsızlık ile ilgili bilgi verilmesi” muhtemel görünmektedir. Ayrıca devam cümlesinin özne’si konumundaki “this” özne’sinin boşlukta ifadesi bulunmak durumundadır. Bu bakış açısıyla seçeneklere baktığımızda, doğru bağlantının D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “alzemayır ve diğer bazı yaşla bağlantılı rahatsızlıklarda sinirlerin öldüğü” dile getirilmekte ve devam cümlesinde “bu durumun bilindiği ve hastalığı açıkladığı, ayrıca bu ölümün yaş ilerlemesinden kaynaklandığına dair çok az delilin bulunduğu” ifade edilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “protein eksikliğinden”, B seçeneğinde “daha gizemli değişimlerin söz konusu olduğundan”, C seçeneğinde “farklı beyin hücrelerinin araştırıldığından” bahsedilmekte ve bu seçeneklerin boşluğun devamı ile herhangi bir bağlantısı bulunmamaktadır. Sadece E seçeneği kısmî doğruluk içermektedir. Ancak boşluğun devamındaki “sinirlerin ölmesi” bilgisi ile bağlantı kurulamamaktadır. Bu durumda bağlantıyı D seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.
Murat AĞARI
241
Soru: 33 Sleep is still essentially a mystery. ________. Though sleep has value for the entire body, its chief beneficiary appears to be the brain. Scientists suggest that sleep helps repair the wear and tear of consciousness and aids in the assimilation of information. A) Even the basic question “Why do we sleep” has not been adequately answered B) REM sleep occurs at intervals through the night and has characteristics of wakefulness C) The biological clock takes its cue largely from variations in the amount of sunlight entering the eye D) Most dreaming occurs during REM sleep E) People deprived of REM sleep one night will spend more time in that state on subsequent nights 33 Soru: 34 Scarlet fever occurs less frequently than it used to and the course it takes is less serious. ________. This latter can, perhaps, be accounted for by the improved physical condition of people, consequent on their being much better fed and housed than formerly. A) Then there was rarely and real cause for anxiety provided treatment was prompt and rigorous B) Indeed, streptococci caused a high mortality particularly among mothers and babies in maternity wards C) This is partly due to the effective treatments available today and partly to a definite reduction in its severity D) Even so, all signs of infection must be promptly dealt with by a doctor E) The classical picture of signs and symptoms is now rarely seen 34
33
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünde baktığımızda, “uykunun hala gizemini koruduğunun” ifade edildiğini görmekteyiz. Boşluğun devamına baktığımızda, anlamının “uyku bütün vücut için değerli olmasına rağmen onun başlıca faydası beyin üzerinde görünmektedir” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Bu durumda doğru yanıt olacak seçeneğin, boşluğun baş tarafına göre “gizemle”, devamına göre ise “uykunun vücut için önemi” ile ilgili olması gerekmektedir. Bu değerlendirme ışığında seçeneklere baktığımızda, bize bağlantı sağlayan cümlenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “niçin uyuduğumuz şeklindeki temel soru bile yanıtlanmamıştır” şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Bu ifade, “gizemi” dile getiren A seçeneğinin ardından hala gizemin devam ettiğini ifade ederek bağlantı kurmaktadır. Devam cümlesi ise “olumsuzluk (though)” bildirerek giriş yaptığından bağlantı devam etmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda B, D ve E seçeneklerinin konu ile hiç alakası olmayan “REM uykusundan” bahsettiği görülecektir. C seçeneği ise yine konu ile bir bağlantısı olmayan “biyolojik saatten” bahsetmektedir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
34
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “kızıl hastalığının olması gerekenden daha az meydana geldiğinden” bahsettiğini görmekteyiz.
242
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 35 Of the early gases used in anaesthesia, cyclopropane alone achieved a permanent place. This gas is a potent narcotic and can be given with a high percentage of oxygen. ________. As a result, it came to be much used for thoracic surgery. A) It is not irritating to the respiratory passages and depresses breathing B) As it is an expensive gas, it is always used in a closed circuit to avoid waste C) In its pure form it is highly inflammable D) Actually, all of the gases that had been tried had had certain disadvantages E) A constant search for new and better agents continued 35 Soru: 36 Broken bones in themselves are not the most serious consequances of injuries causing fractures. ________. The First Aid treatment of immobilising the part, before transporting the casualty, is designed to avoid this. A) Sometimes nearby tissues or organs can be damaged by the broken ends of the bones, and this is far more serious B) A “simple” or “closed” fracture is where cniy the bone is broken without damage to surrounding tissues C) Then there are compound fractures, and the danger here is that the bone may become infected D) A “greenstick” fracture is quite common in children E) A bone infection does not yield easily to treatment with antibiotics 36 Boşluğun devamında ise “bu sonraki, ilkinden, daha iyi şartlarda beslenme ve barınmanın sonucu olarak insandaki daha gelişmiş fiziki kondisyon olarak algılanabilir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Bu bağlamda boşluk cümlesinin, iki şey arasında bağlantı kurmayı sağlayacak bir nitelikte olması gerekmektedir. Bu bakış açısı ile seçeneklere baktığımızda, bu bağlantıyı sağlayan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bunun sebebi kısmen etkili tedaviden ve kısmen şiddetindeki azalmadan dolayıdır” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu anlam bir sonraki cümlede bulunan “önceki/ sonraki” belirlemesine imkan tanımaktadır. Cümlenin akışı şu şekildedir: “Kızıl hastalığının bir yönü-bunun sebebisebep konuları arasında karşılaştırma. Diğer seçeneklere baktığımızda A seçeneğinin “endişeden”, B seçeneğinin “konu ile bir alakası bulunmayan “streptococci”den, D ve E seçeneklerinin ise “belirtilerden” bahsettiğini görmekteyiz. Bunların hiçbiri devam cümlesinde verilen “karşılaştırmayı” vermemektedir. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 35
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “geçmişte kullanılan anestezi gazlarından sadece cyclopropane’ın kalıcı olduğundan, bu gazın potansiyel bir uyuşturucu olduğundan ve büyük miktarda oksijen ile birlikte verilebildiğinden” görmekteyiz. Boşluğun devamında “sonuç olarak göğüs cerrahisinde kullanılmaya başlandı” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Bu durumda hala “gazdan ve bu gazın giderek kullanım alanının artmasından” bahsedecek bir cümlenin doğru yanıt olacağını söylemek olanaklıdır. Bu bakış açısı ile seçeneklere baktığımızda, doğru bağlantıyı sağlayan seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “o solunum yollarını sulandırmamakta ve nefes almayı zorlaştırmamaktadır” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Bu anlam doğal olarak “bu gazın göğüs cerrahisinde kullanılmasını” gerektirecektir. Bağlantı şu şekilde kurulmuştur: Uyuşturucu gaz-onun solunumu tıkamayan özelliği-göğüs cerrahisinde kullanılması. Diğer seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinde “gazın pahalı olmasından”, C seçeneğinde “saf halinin özelliğinden”, D ve E seçenekleri ise “diğer gazlardan” bahsetmektedir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
Murat AĞARI
243
Soru: 37 The real benefit of using sugar alcohols is that they do not contribute to dental caries. _______. They are, therefore, valuable in chewing gums, breath mints and other products that people keep in their mounts for a while. A) Provided they are not given to children, they will cause no harm B) Bacteria in the mouth cannot metabolise sugar alconoise as rapidly as sugar C) As well as sugar alcohols there are artifical sweeteners and, of course, sugar itself D) They are used as an alternative to sugar by people with diabetes E) Their side effects make them less attractive than the artifical sweeteners 37
36
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önü “kırık kemiklerin kırığa sebep olan ciddi yaralanmaların sonucu olmadığından” bahsetmektedir. Boşluğun devamının ise “kazazedeyi nakletmeden önce hareketsiz parçanın tedavisi bundan sakınmak için tasarlanmıştır” şeklinde bir anlamı bulunmaktadır. Boşluğun önünden ve sonundan anladığımız kadarıyla, boşluk cümlesinde, ilk cümledeki “tespit” ile devam cümlesinde ifade edilen “durum” arasında bağlantı kuracak bir cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu gözle seçeneklere baktığımızda, bağlantıyı sağlayan cümlenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “kimi zaman yakın dokular ile organların kemiklerin kırık uçlarınca zarara uğratılabileceği ve bu durumun daha tehlikeli olabileceği” dile getirilmektedir. Devam cümlesi ise bundan sakınmak için yapılan uygulamadan bahsetmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, B, C ve D seçenekleri “değişik kırık türlerinden”, E seçeneği “kemik enfeksiyonundan” bahsetmektedir. Bu anlamlar bizim için bağlantı sağlamamaktadır. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
37
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünün, “şeker alkolü kullanmanın temel faydasının bunların diş çürüğüne sebep olmadığından” bahsettiğini görmekteyiz. Devam cümlesinde “onlar, ayrıca, sakız ve naneli nefes açıcı gibi insanların bir müddet ağızlarında tuttukları şeyler için değerlidir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Dikkat edildiğinde her iki boşluk benzer şeylerden bahsetmektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde “diş çürümesine sebep olmayan ‘şeker alkolünden’ değişik ürünler için önemli olan malzemeye” geçişi sağlayacak bir bağlantı cümlesine ihtiyaç bulunmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu ifadeyi içinde barındıran seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer çocuklara verilmezse bunların herhangi bir zararının bulunmadığından” bahsedilmektedir. Bu ifadenin ardından da, zararsız olması ile bağlantı kurularak onların “ayrıca, sakız ve naneli nefes açıcı gibi insanların bir müddet ağızlarında tuttukları şeyler için kıymetli oldukları” ifade edilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin “bakterilerden”, C seçeneğinin “şeker alkolü dışındaki tatlandırıcılardan”, D seçeneğinin “şeker hastası kişilerce şeker alkolü kullanılmasından”, E seçeneğinin ise “bu maddenin yan etkilerinden” bahsettiğini görürüz. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
244
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 38 Except for people with Phenyl Keton Uria, aspartame is safe. Some individuals may exhibit vague, but not dangerous symptoms due to unusual sensitivity to aspartame. _______. Indeed, like saccharine, aspartame has been approved for use in more than 100 countries. A) Methyl alcohol, a potatially toxic compcund, is momentanty produced B) Some people are still worried about the products aspartame yields in the body C) Nevertheless, it is generally regarded as safe D) Long-term studies using animals have directly tested this product E) Clearly more tests are called for 38 Soru: 39 The vitamins are powerful substances as their absence proves. Vitamin A deficiency can cause blindness, and lack of Vitamin D can retard bone growth. ________. In particular one should not put too much trust in vitamin supplements as they do not offer the many benefits that come from vitamin rich foods. A) A well-balanced diet is far more important B) A diet that includes plenty of vegetables, fruits and grain products is low in fat and rich in vitamins C) The role of vitamins in supporting a strong immune system should not be underestimated D) Vitamins are organic and so they can easily be destroyed E) Even so, vitamins should not be regarded as a cure for all kinds of health problems 39
38
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önü, “Phenyl Keton Uria’sı olanların ışında aspirinin güvenli olduğundan ve kimi insanların belirsizlik içerisinde bulunmalarına rağmen aspirine olan aşırı duyarlıktan dolayı tehlikeli belirtiler olmadığından” bahsetmektedir. Boşluğun devamında, “sakarin gibi aspirinin 100’den fazla ülkede kullanımdadır” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Dikkat edildiğinde her iki cümlede aspirinden bahsedilmektedir. Bu durumda boşluğun devamındaki 100’den fazla ülkede kullanımda olmasını gerektirecek bir cümlenin seçeneklerde bize verilmesi gerekmektedir. Bu bakış açısı ile seçeneklere baktığımızda, bağlantıyı sağlayan seçeneğin C seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “yine de, bu bulanıklığa rağmen, aspirinin genel olarak güvenilir kabul edildiğinden” bahsedilmektedir. Buna dayanarak devam cümlesinde “100’den fazla ülkede kullanıldığı” dile getirilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “metil alkolden”, B seçeneğinde “aspirin ile ilgili olarak insanların endişelerinden”, D ve E seçeneklerinde ise “bu ürün ile ilgili olarak yapılan testlerden” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.
39
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “vitaminlerin güçlü maddeler olduklarını ve A vitamini eksikliğinin körlüğe, D vitamini eksikliğinin ise kemik gelişiminde gerilemeye sebep olduğunu” öğrenmekteyiz. Boşluğun devamının ise, “birisi vitamin desteğine fazla güvenmemeli zira bunların faydası vitaminli gıdalar kadar değildir” şeklinde bir anlamı bulunmaktadır. Bu durumda boşluğun önünde bahsedilen “eksiklik” noktası ile devamında bahsedilen “güven” unsuru arasında bağlantı sağlayacak bir cümleye ihtiyacımız bulunmaktadır. Bu gözle seçeneklere baktığımızda, bağlantıyı sağlayan ifadenin E seçeneğinde
Murat AĞARI
245
Soru: 40 Industrial work lasts for a good many hours everyday, and inevitably causes a certain amount of fatigue, but a good night’s rest can lead to complete recovery and enable the worker to be quite fit to start on his work next day. ________. This state is liable to be cumulative over successive days and weeks, and tends to impair his health and lower his efficiency of production. A) If not he is probably suffering from the beginnings of over-fatigue B) Boredom is another related condition C) Thus, the weekend rest is not a luxury, it is a necessity D) In the Iong run, excessive working hours lead to a fall of output E) The fatigue produced naturally varies very greatly with the nature of the work performed 40
bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bunun yanında vitaminlerin bütün hastalıkların tedavisinde faydalı olduğu düşünülmemelidir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Bu anlam “even so” ile başladığı için boşluğun önü ile, “güvenilmemesi gerektiğini belirttiği” için boşluğun devamı ile bağlantılıdır. Diğer seçeneklere baktığımızda, A ve B seçeneklerinin “diyetlerden”, C ve D seçeneklerinin ise “vitaminlerin yapı ve özelliklerinden” bahsettiğini görmekteyiz. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir. 40
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önünden, “endüstriyel çalışmanın her gün saatlerce sürdüğünü, yorgunluğun kaçınılmaz olduğunu ancak iyi bir gece dinlenmesinin bir sonraki güne dinlenmiş başlamak için yeterli olduğunu” öğrenmekteyiz. Devam cümlesinde ise “bu durum arka arkaya gelen günlerin ve haftaların sonucudur ve sağlığa zarar vermekte, aynı zamanda etkinliği düşürmektedir” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu durumda boşluk cümlesinde “dinlenme” ile “yorgunluk” arasında bağlantı kuracak bir cümleye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu açıdan seçeneklere baktığımızda, bağlantı cümlesinin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte ana hatlarıyla “kimi zaman insanlar aşırı yorgunluktan bahsedebilirler” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu anlam devam cümlesi ile birebir ilintilidir; zira devam cümlesinde bunun sebepleri irdelenmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinde “can sıkıntısından”, C seçeneğinde “hafta sonu dinlenmesinin bir gereklilik olduğundan”, D seçeneğinde “aşırı çalışmanın üretim düşüklüğüne sebep olduğundan”, E seçeneğinde ise “yorgunlukla iş performansı arasındaki bağlantıdan” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
246
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 41 Development in the field anaesthesia have been remarkably rapid. Now it is sometimes possible to grant the patient his choice as to type of anaesthesia. Often, however, a certain kind of anaesthesia as better suited to a particular operation. ________. A) In such cases the actual choice of technique should be left to the anaesthetist and the surgeon. B) As anaesthesia is a complicated field of study it requires a full knowledge of medicine C) Without anaesthesia it would be impossible for a surgeon to operate successfully D) However, there is still a great shortage of trained anaesthesists, especially in developing countries. E) In the past, anaesthesia was not regarded as a field of medicine study. 41 Soru: 42 Many patients need special diets. ________. In their diet, vegetables and dairy products should be given preference. Only very small quantities of fat, sugar and salt are permitted. A) Patients with heart disease, however, can eat everything. B) For instance, people with diabetes have to be very careful about what they eat C) However, very few patients keep to their diets D) The elderly are one big exception E) Most hospitals take special care of their patients’ diets 42
41
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Bize verilen soru cümlesinde sonuç cümlesi istendiğinden bu soruda boşluğun önü daha önemli hale gelmektedir. Boşluğun önü, “anestezi alanındaki gelişmelerin hızlı olduğundan, hatta anestezi türünü belirlemenin kimi zaman hastaya bırakıldığından ve kimi zaman anestezinin belirli türlerinin özel bir operasyon için daha uygun olduğundan” bahsetmektedir. Bu ön bilgilerin ardından bizden bir sonuç cümlesi istenmektedir. Bu bakış açısı ile seçeneklere baktığımızda, doğru sonlandırmanın A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte, “bu durumlarda tekniğin seçimi cerraha ve anestezi uzmanına bırakılmalıdır” şeklinde bir anlam vardır ve bu anlam bize verilen pasajla alakalıdır. Zira pasajda “seçim yapılabildiği” dile getirilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin “anestezi alanının karmaşıklığından”, C seçeneğinin “anestezi uzmanının öneminden”, D seçeneğinin “anestezi uzmanı eksikliğinden”, E seçeneğinin ise “geçmişte anestezi uzmanlığının tıbbın bir kolu olmadığından” bahsedildiğini görmekteyiz. Bu durumda bağlantıyı A seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.
42
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önüne baktığımızda, “pek çok hastanın özel diyete ihtiyaç duyduğundan” bahsettiğini görmekteyiz. Devam cümlesinde ise “onların diyetlerinde öncelikle sebze ve süt ürünlerinin verilmesi gerektiği” ifade edilmektedir. Bu durumda boşluk cümlesinde “pasajda bahsedilen ve diyetleri verilen hastalar hakkında bilginin” bulunması bir zarurettir. Bu bakış açısı ile seçeneklere baktığımızda, doğru bağlantının B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “örneğin şekerli hastalar ne yediklerine dikkat etmelidirler” denilmekte ve devam cümlesinde ise “onların yemeleri gereken şeyler” verilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “kalp hastalarının
Murat AĞARI
247
Soru: 43 Although doctors do not know all the causes of high blood pressure, they know that overweight people and people with a family history of hypertension often suffer from this problem. ________. Therefore, it is advisable to have regular periods of relaxation, and avoid stimulants. A) The usual treatment for mild cases is a change of diet B) It can be correctly treated to avoid rheumatic fever C In severe cases of high blood pressure a specialist should be consulted D) High blood pressure can never be brought under control E) Emotion and worry can also cause the blood pressure to rise 43 Soru: 44 ________. But most psychotherapists would say that such depression stem from buried grief or pain. For example, someone who has been unhappy as a child may become depresses as an adult. A) One should not let oneself get depressed B) People who are depressed for aren’t good company C) Sometimes one may be depressed for no apparent reason D) During the last two decades problems pertaining to mental health have steadily increased E) Newspaper are full of depressing stories of human behavior 44 her şeyi yiyebileceklerinden”, C seçeneğinde “çok az hastanın diyetlerine sadık kaldıklarından”, D seçeneğinde “yaşlı insanların istisna olduklarından”, E seçeneğinde ise “hastanelerin uygulamalarından” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı B seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir. 43
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önü, “doktorlar yüksek tansiyonun tüm sebeplerini bilmemelerine rağmen, kilolu ve ailelerinde bu sorun bulunan insanların bu sıkıntıya maruz kaldıklarını bildiklerinden” bahsetmektedir. Boşluğun devamında ise “bu durumda düzenli dinlenmenin ve heyecandan kaçınmanın tavsiye edilebileceği” dile getirilmektedir. Bu durumda “yüksek tansiyon sorunu” ile “onlara tavsiye edilecek yöntem” arasında bağlantıyı sağlayacak bir cümleye ihtiyacımız bulunmaktadır. Bu bakış açısı ile seçenekleri değerlendirdiğimizde, bağlantıyı sağlayan cümlenin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “sevinç ve üzüntünün yüksek tansiyona sebep olduğu” dile getirilmektedir. Devam cümlesinde “bundan sakınmanın gerekliliği” dile getirilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “hafif durumlardaki tedaviden”, B seçeneğinde “eğer ateşten sakınılırsa tedavi edilebileceğinden”, C seçeneğinde “şiddetli durumlarda bir uzmanın gerekli olduğundan”, D seçeneğinde ise “bu durumun tedavi edilemeyeceğinden” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
44
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Bu sorumuzda boşluk başta bulunduğundan bizi devam cümlesi ilgilendirmektedir. Devam cümlesine baktığımızda, anlamının “fakat çoğu psikoterapist depresyonun gizlenmiş bir ağrı ya da kederden kaynaklandığını söylemektedirler” şeklinde olduğunu görürüz. Bu ifade ile devam edebilecek bir giriş cümlesi gözüyle seçeneklere baktığımızda, bu giriş cümlesinin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “kimi zaman birisi açık bir sebep olmaksızın depresyona girmektedir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlamın devamında ise bize verilen cümlenin beyanı uygun görünmektedir. Zira devam cümlesinde “depresyonun sebebi” verilmektedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinde “depresyondan kurtulmanın zor olduğu”, B seçeneğinde “depresyonlu kişinin iyi bir arkadaş olmadığı”, D seçeneğinde “zihinsel problemlerin arttığı”, E
248
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 45 The cause of tooth decay in human beings is a bacterium that feeds on the sugar in our food. ________. The acid then dissolves the enamel, the outer coating of the teeth, and finally attacks the living nerve within. The result is the agonizing pain we know as toothache. A) In that case one must follow the advice of a reliable dentist. B) So we should brush our teeth after every meal C) In most animals, dental decay is a rarely encountered problem D) Sugar is known to have a harmful effect upon the teeth E) It digests the sugar more easily by converting it into an acid 45
seçeneğinde ise “gazetelerin depresyon hikayeleri ile dolu olduğu” dile getirilmektedir. Bu durumda bağlantıyı C seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir. 45
Bu tarz sorularda boşluğun önü ile devamı bizi ilgilendirmektedir. Boşluğun önü, “insanlardaki diş çürümesinin sebebinin gıdalarımızdaki şekerle beslenen bir bakteri olduğundan” bahsetmektedir. Devam cümlesinde ise “asit mineyi çözer ve dişin içerisindeki canlı sinirlere saldırır” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu durumda, bağlantıyı sağlayacak olan cümle, bakteri ile onun eylemleri arasında ilgi kurmak durumundadır. Bu bakış açısı ile seçeneklere müracaat ettiğimizde, bağlantıyı sağlayan cümlenin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bakteri şekeri sindirir ve onu aside dönüştürür” denmektedir. Devam cümlesinde ise “bu asidin yaptıkları” ifade edilmektedir. Diğer seçeneklere göz attığımızda, A seçeneğinde “bir dişçiye görünmekten”, B seçeneğinde “dişlerimizi temiz tutmanın gerekliliğinden”, C seçeneğinde “hayvanlarda bu sorunun dikkate alınmadığından”, D seçeneğinde ise “şekerin dişlere zararlı olduğundan” bahsedilmektedir. Bu durumda bağlantıyı E seçeneği kurmaktadır. O halde bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.
Murat AĞARI
249
DOKUZUNCU BÖLÜM PASAJ SORULARI 1-3. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. In surveys of British public opinion, journalists typically rank below politicians, lawyers and used-car salesman as trustworthy characters. And yet we depend upon journalists to guide us through today’s rapidly e9*volving, information-rich “media age”. The internet, digital television and technologies as yet unbom all promise to revolutionize how we learn about what’s going on, in a world increasingly shaped by the forces of economic globalization. But there is surely no substitute for goodquality, probing journalism. After all, it is the great crusading craft. It is the great support of democracy. In every society, authority-whether government, corporate or pressure group-needs to be constantly and vigorously challenged by an independent press. In every society too that challenge rarely comes from the right. Indeed in theory at least, it should come from the campaigning, liberal media. Soru: 1 The important point stressed in this passage is that ________ . A) the internet will replace the press unless the press improves its standards B) the standard of journalism in Britain is particularly high C) journalism has a very important duty to fulfill D) the importance of the press is very often overestimated E) there is no valid role left for the press in the “media age” Soru: 2 It is pointed-out in the passage that, in general the British people ________ . A) do not have much faith in the press B) are more influenced by what they see on the television than by what they read in the newspapers C) are indifferent to the forces of economic globalization D) prefer right-wing to left-wing journalism E) equate journalism with democracy
250
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 3 The writer of this passage is clearly firmly convinced that the various newsproviding technologies such as the internet and television ________ . A) are very liberal in their attitudes towards human behavior B) will presently take over all the functions of the press C) already present matters of global importance in a far more convincing manner than the press can D) cannot serve the same purpose as an independent press E) are being unfairly criticized by a great many journalists3 4-6. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. As one steps out of the busy commercial streets in front of the station in a Japanese city and moves on into the side streets, one often encounters old shops and historic temples and shrines which hint at the former character of the city. It is in the side streets rather than the main roads that the original face of a city is to be found. But even in antique-looking houses in side streets one can often see that their interiors may have been rebuilt and their fittings replaced in an attempt to keep abreast of the times. This applies in farming villages as well as cities, old style houses and buildings decrease year by year, and in some cases the changes have been even more radical than those which have occurred in the cities. But although outward appearance and facilities may have been renovated, there has surely been no renovation in the sensibilities and attitudes of the people who live in these new environments.
3
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “pasajda vurgulanan önemli bir noktayı”, ikinci sorumuz “İngiliz insanını”, üçüncü sorumuz ise “değişik haber sağlayan vasıtaları” sorgulamaktadır. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Kamuoyu yoklamalarına göre gazeteciler, güvenilirlik açısından politikacıların, avukatların ve ikinci el araba satanların gerisinde kalmıştır. Bizler bu medya çağında onlara güvenmek durumundayız. Zira internet ve televizyon gibi iletişim araçları dünyada olanları öğrenmemizde bize yardımcı olmaktadır. Fakat bunların hiçbiri gazeteciliğin yerini tutmamaktadır. Gazetecilik demokrasiye destektir. Bütün toplumlarda otorite konumundaki yapı bağımsız basın tarafından izlenmektedir. Yine her toplumda eleştiri liberal medya tarafından yapılmaktadır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “önemli bir nokta” olduğunu görürüz. Seçeneklere indiğimizde, bu önemli noktanın C seçeneğinde dile getirildiğini görürüz. Zira C seçeneği “gazeteciliğin yerine getirilmesi gereken çok önemli bir görev olduğunu” belirtmektedir. Bu yanıt parçanın genel kurgusu ile uyumludur. İkinci soru ise “İngiliz insanı” hakkındadır. Seçeneklere indiğimizde, bu konu ile ilgi doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira A seçeneği “İngiliz insanı basına güvenmemektedir” şeklinde bir anlama sahiptir. Bu ise parçanın içeriği ile uyumlu bir anlamı içerisinde barındırmaktadır. Üçüncü soru ise “haber sağlayan değişik teknolojiler” üzerine kurgulanmıştır. Bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir. Zira bu seçenekte “bahsedilen bu teknolojilerin bağımsız basının işlevini yerine getirmediği” ifade edilmektedir. Bu ifade ise parçanın içeriği ile uyumludur. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları C, A ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
251
Soru: 4 The passage contains a lot about renovation within the old houses and buildings _________. A) though many of them are being pulled down B) including the decorations of temples and shrines in the main streets C) though a large proportion of the interiors have remained unchanged D) which are largely situated around the main station E) but the people are basically still traditional Soru: 5 An interesting point made in the passage is that _________ . A) the old history of Japanese city is to be found in side streets not in busy commercial ones B) the Japanese villages have completely avoided the city trends of modernization C) the character of the Japanese is changing rapidly as a result of modernization D) Japanese temples and shrines no longer play a significant role in the Japanese way of life E) in modern Japan more and more people are moving from farming villages to cities Soru: 6 This passage is primarily concerned with ________ . A) the pride that the Japanese people feel for their great historic heritage B) the economic importance of activities in the side streets of Japanese cities C) the contrast in life-styles between the villages and the cities of Japan D) the social importance of Japanese temples and shrines E) the blend of old and new in present-day Japan6 6
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “eski bina ve evlerin restorasyonunu”, ikinci sorumuz “pasajda vurgulanan ilginç bir noktayı”, üçüncü sorumuz ise “pasajın genel olarak ilgisini” sorgulamaktadır. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Birisi bir Japon şehrinde kalabalık yerlerin arka kesimlerinde kalan sokakları adımlarsa eski dükkanlar, tarihi tapınaklar ve şehrin eski yüzünü yansıtan yapılarla karşılaşır. Şehrin orijinal yüzü ana caddelerden ziyade ara sokaklardadır. Ancak ara sokaklardaki eski görünümlü evlere içten bakıldığında bunların yeniden inşa edildiği ve görülmektedir. Bu eylem ise bir zaman ayak uydurma hareketidir ve şehirlerde olduğu kadar köy evlerinde uygulanmaktadır. Zira eski evler zamanla azalmaktadır. Hatta köy evlerine yapılan uygulamalar daha radikal olabilmektedir. Ancak eserlerin dış görünümlerinde yenilenme olmasına rağmen, insanların bu evlere karşı olan tutum ve davranışlarında bir değişiklik söz konusu değildir.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “eski bina ve evlerin restorasyonu” hakkında
252
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
7-9. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. In the past decade the term “internal marketing” has emerged in many companies to describe the application of marketing internally within the firm. This seems to be an area where practice appears ahead of theory. Despite to existence of many internal marketing programmes no books, at least in English, have been published on internal marketing and only a handful of articles have addressed this important and emerging area. There are two key aspects to this. One involves the notion of the internal customer. That is, every person working within an organization is both a supplier and a customer. Here we are concerned with getting staff to recognize that both individuals and departments have customers and than determining what can be done to improve levels of customer service and quality levels within the organization. The second aspect is concerned with making certain that all staff work together in a manner that is attuned to the company’s mission strategy and goals. Soru: 7 We learn from the passage that as a term, “internal marketing”_________. A) refers to the qualifications required of a company’s staff B) has only been in use since the 1990s C) has been extensively dealt with in academia publications D) has as yet no practical application E) has been in use in marketing strategies for several decades Soru: 8 According to the passage one of the aims of internal marketing is to ________. A) upgrade the quality of a company’s customer service B) ensure that there is a continual supply of goods C) encourage in-service training for all employees D) promote a spirit of competition between departments E) increase the number of customers through promotions
olduğunu görürüz. Seçeneklere indiğimizde, ise E seçeneği bu bağlamda doğru yanıt olmaktadır. Zira E seçeneği, “insanların hala klasik ve geleneksel olduğunu” dile getirmektedir ki, bu ifade paragrafın sonunda mevcuttur. İkinci sorumuz ise “pasajda vurgulanan ilginç bir nokta “ üzerine kuruludur. Seçeneklere indiğimizde, bu ilginç noktayı A seçeneğinde buluruz. Zira A seçeneği “Japonya’nın eski tarihinin, ana yollardan ziyade ara sokaklarda bulunduğunu” dile getirmektedir. Bu ifade parçanın genel içeriği ile uyumludur. Son sorumuzda ise parçanın genel ilgisi sorgulanmaktadır. Bu sorunun yanıtı E seçeneğindedir. Zira E seçeneğinde “günümüz Japonya’sında, eski ile yeninin bir karışımı ile ilgilendiği” dile getirilmektedir. Bu ifade parçanın içeriği ile uyumludur. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları E, A ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
253
Soru: 9 According to the passage when there is internal marketing within a film ________. A) its activities will be reviewed at regular intervals and its employees encouraged to make their suggestions B) every employee should be instructed as to the company’s aims and strategies C) the employees are invariably seen to be contented D) all the employees are expected to work together in harmony with the company’s objectives E) there are regular meetings between management and representatives of the employees9
9
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “iç pazarlama (internal marketing)” kavramını, ikinci sorumuz “iç pazarlamanın amacını”, üçüncü sorumuz ise “bir firmada iç pazarlamanın olması durumunu” sorgulamaktadır. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Geçtiğimiz 10 yılda “iç pazarlama” terimi, firmanın içerisinde gerçekleşen pazarlamayı ifadede kullanılmaktadır. Bu durum, teoriden ziyade pratik bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle İngilizce’de “iç pazarlama” konusu üzerine herhangi bir basılı kitap olmamasına rağmen bir kaç küçük risale ve makale bu konuyu ele almaktadır. Bu noktada iki anahtar yön vardır: Bunlardan birisi iç tüketicinin görevini ele almaktadır. Yani bir firmada çalışan herhangi bir kişi hem tüketici hem de üreticidir. Burada biz ekibimizi tanıma yoluna gitmeliyiz. Çünkü hem bireyler hem de bölümler müşteri sahibidir. Böylelikle satışın kalitesini artırma yolunda ne yapılabileceğini belirlemektedirler. Bunların ikincisi ise şirkette çalışan kişilerin şirketin görev, sorumluluk ve misyonlarına uygun olarak birlikte davranmaları konusu ile ilgilenmektir.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “iç pazarlama (internal marketing)” kavramı hakkında olduğunu görürüz. Seçeneklere indiğimizde, ise B seçeneği bu bağlamda doğru olmaktadır. Zira B seçeneğinde “bu kavramın geçtiğimiz 10 yıl içerisinde gündemimize girdiği” belirtilmektedir. İkinci sorumuz ise “iç pazarlamanın amacını” sorgulamaktadır. Bu sorgulamanın yanıtını A seçeneğinde bulmaktayız. Zira A seçeneğinde “iç pazarlamanın amaçlarından birisinin şirketin müşteri hizmetlerinin kalitesini yükseltmek olduğu” vurgulanmaktadır. Bu durum “böylelikle satışın kalitesini artırma yolunda ne yapılabileceğini belirlemektedirler” cümlesi olarak paragrafımızda belirtilmektedir. Son sorumuz ise “bir firmada iç pazarlamanın olması durumunu” sorgulamaktadır. Bu soru karşımıza “nerede bir iç pazarlama yapılıyorsa…” şeklinde çıkmıştır. Sorumuzun cevabı D seçeneğinde bulunmaktadır. Zira D seçeneğinde “şirketin hedefleri doğrultusunda beraber bir uyum içerisinde çalışma beklentisi vardır” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Pasajımızda ise benzer anlam son satırlarda bulunmaktadır. Buna göre “şirkette çalışan kişilerin şirketin görev, sorumluluk ve misyonlarına uygun olarak birlikte davranmaları konusu ile ilgilenmektir” ifadesi bizi bu seçeneğe götürmektedir. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları B, A ve D seçenekleridir.
254
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
10-12. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. This advertising techniques and methods used today were for the most part devised in Britain, Europe and America and as a new technique evolved in one country it was quickly taken up elsewhere. The practice continues on a world-wide scale. The simplification of the words and illustrations in advertisements has come about as the result of the skill of copywriters, artist and photographers combined with the findings of advertising research workers. Advertises have found it is often more effective to concentrate on putting across one aspect of their product than to go into lengthy descriptions. They have seized on the truth of the saying that a picture can be worth a thousand words. Some critics of advertising have argued that an advertiser should be content to furnish the public with information about his product and draw the line at persuasion, but in practice the dividing line between informing and persuading is impossible to draw. Persuasion starts at the point where information is first supplied, particularly when, as must happen for reasons of space and time, the information given is selective. Soru: 10 As it is pointed out in the passage advertising in this age ________. A) has not grown rapidly more effective in spite of the increased enthusiasm and skill of copywriters and artists B) has tended to give more and more detailed information C) tends to concentrate on the arts of persuasion D) seems to have forgotten how effective an illustration can be E) has grown more selective and simpler Soru: 11 According to the passage, as new techniques in advertising evolve in one part of the world ________ . A) other parts of the world feel under pressure to come up with something new B) they rapidly spread to another C) the competition for markets is intensified D) and are copied in another local differences disappear E) copywriters start to lock for fresh inspiration elsewhere
Murat AĞARI
255
Soru: 12 We understand from the passage that advertising is generally regarded as serving the dual functions of informing and persuading __________. A) though the information supplied is not always reliable B) persuasion however, is by far the more important C) however these two functions are actually inseparable D) but the amount of information offered is restricted by lack of space E) and this is the reason why advertisements have grown longer12
12
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “bu çağdaki reklamcılığı” ikinci sorumuz “dünyanın bir yerinde geliştirilen reklamları”, üçüncü sorumuz ise “reklamcılığın bilgi verme ve ikna etme tarzındaki çift yönelimini” sorgulamaktadır. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Günümüzde kullanılan reklamcılık teknik ve metotları çoğunlukla İngiltere, Avrupa ve Amerika’da üretilmektedir. Bir reklam tekniği dünyanın herhangi bir yerinde geliştirildiğinde çabucak dünyanın farklı bir köşesine yayılabilmektedir. Dolayısıyla uygulama dünya çağında ilerlemektedir. Reklamlardaki kelime ve çizgilerin sadeleştirilmesi sanatçı, fotoğrafçı ve reklam çalışanlarının ortak uğraşısı sonucu meydan çıkmaktadır. Reklamcıların bu eylemi, uzun tanımlamaların hedefe ulaşmada yetersiz kalması nedeniyle daha etkili olmaktadır. Reklamcılar, bir resmin binlerce kelimeye eşdeğer olduğu gerçeğini kavramışlardır. Bazı reklam eleştirmenleri ise şunu ileri sürmektedirler: Bir reklamcı ürünün bilgisi ile halkın gözünü boyamalı ve bu konuda ikna edici bir yapı oluşturmalıdır. Fakat uygulamada ikna etme ile bilgilendirme arasında bir çizgi belirlemek olanaksızdır. Zira ikna eylemi bilgilendirme eyleminin başladığı yerde sona erer. Özellikle zaman ve yer gibi sebeplerden dolayı verilen bilgi genellikle seçilmiş olmaktadır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “bu çağdaki reklamcılık” konusunu sorguladığını görürüz. Seçeneklere indiğimizde, doğru yanıtı E seçeneğinde buluruz. Zira E seçeneği “bu çağdaki reklamcılığın daha sade ve seçici olduğu” konusuna vurgu yapmaktadır ki, her iki bilgi parçamızda mevcuttur. İkinci sorumuz ise “dünyanın herhangi bir yerinde geliştirilen reklamları” konu edinmektedir. Bu sorunun yanıtı ise B seçeneğinde bulunmaktadır. Zira B seçeneği “bu reklamların çabucak diğerine sıçradığı” konusunu dile getirmektedir ki, bu bilgi parçada bulunmaktadır. Son sorumuz ise “reklamcılığın bilgi verme ve ikna etme tarzındaki çift yönelimini” ele almaktadır. Bu sorunun yanıtı D seçeneğinde bulunmaktadır. Zira D seçeneği “yer darlığından dolayı verilen bilgi miktarı sınırlıdır” demektedir; bu ise parçamızın son cümleleri ile uyumludur. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları E, B ve D seçenekleridir.
256
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
13-15. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The growth of the importance of libraries in both the social and the scientific spheres has led to a great development in library science and in educational training for the profession of librarianship. In Germany and France requirements for admission to the profession of librarian have been laid down by the state, in other countries where there are library schools and professional examinations, professional qualifications are usually expected though they are not necessary for admission to the profession. The American Library Association, founded in 1876, was the first such association to be established in the world, and has been responsible in no small measure for the advances in Library techniques in America and elsewhere. Library associations now exist in most countries; the English Library Association, founded in 1878, holds national and local conferences, maintains an excellent library and information bureau, promotes facilities for professional educations conducts examinations (elementary, intermediate and final) and maintains a register of qualified librarians. Soru: 13 We understand from the passage that as libraries have grown in importance _________. A) the state has in most countries taken over their administration B) it has been necessary to find separate facilities for scientific subjects C) the need to train people in Librarianship has been recognized D) professional qualifications are everywhere essential for admission to the profession of librarian even in a very junior capacity E) library associations have been formed in most countries to ensure that all libraries are organized in the same manner Soru: 14 It is pointed out in the passage that advances in library technique__________. A) have slowed down and are now almost standstill B) have to a large extent been the work of the American Library Association C) comprise only a very small part of a librarian’s training D) are still little known outside of America E) are of interest only to the professional librarian and do not affect the general public
Murat AĞARI
257
Soru: 15 It is clear from the passage that the English Library Association __________. A) plays a very active role in the training of librarians B) rarely makes and contact with the general public C) is almost an exact replica of the American Library Association D) is in many important respects very different from its counterpart in the States E) has been responsible for the rapid development in library science throughout the world 15
15
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “kütüphanecilik sürekli olarak geliştiği için…” cümlesini tamamlayacak bir devam cümlesi aramaktadır. İkinci sorumuz ise “kütüphanecilik tekniklerindeki gelişmeyi” sorgulamaktadır. Son sorumuz “İngiliz Kütüphanecilik Derneği” üzerine kuruludur. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Hem sosyal hem de bilimsel alanda kütüphanelerin öneminin artması kütüphanecilik biliminin ve kütüphanecilik mesleğinin eğitiminde gelişme sağlamıştır. Almanya ve Fransa’da kütüphanecilik mesleğine kabul şartları devlet tarafından planlanmaktadır. Kütüphanecilik okullarının ve profesyonel eğitimin bulunduğu diğer ülkelerde ise bu mesleğe girmek için gerekli olmamasına rağmen meslekî nitelik aranmaktadır. 1878 yılında kurulan Amerikan Kütüphanecilik Derneği, dünyada bu tarzda kurulan ilk dernektir. Bu dernek gerek Amerika’da gerekse başka yerlerde kütüphanecilik adına sağlanan ilerlemenin başlıca mimarıdır. Şimdi pek çok ülkede kütüphane dernekleri bulunmaktadır. Yine 1878 yılında kurulan İngiliz Kütüphanecilik Derneği yöresel ve ulusal konferanslar düzenlemekte ayrıca harika bir kütüphane ve danışma bürosu oluşturmakta, bunun yanı sıra meslekî eğitim olanakları sağlamaktadır. İlk, orta ve son seviyede kurslar düzenlemekte nitelikli kütüphanecilerin kaydını tutmaktadır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “kütüphanecilik sürekli olarak geliştiği için…” cümlesini tamamlayacak bir devam cümlesi aradığını görürüz. Bu sorunun karşılığı olan cümle C seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bu seçenekte “nitelikli insanlara ihtiyaç duyulduğu” ifade edilmektedir. İki cümlemiz bir araya getirildiğinde “kütüphanecilik sürekli olarak geliştiği için nitelikli insanlara ihtiyaç duyulmaktadır” cümlesi oluşmaktadır ki, bu anlam, pasajımızın anlamı ile uyumluluk arzetmektedir. Zira pasajımızın genel kurgusu bu konu üzerinedir. İkinci sorumuzu ise “kütüphanecilik tekniklerindeki gelişmeyi” sorgulamaktaydı. Bu sorgunun cevabını da B seçeneğinde bulmaktayız. Zira bu seçenekte “kütüphanecilik tekniklerindeki gelişme çoğunlukla Amerikan Kütüphanecilik Derneği tarafından gerçekleştirilmiştir” denilmektedir ki, bu anlam parçamızın içerisinde bulunmaktadır. Son sorumuz ise “İngiliz Kütüphanecilik Derneği” üzerine kuruluydu. Bu sorunun doğru yanıtı da A seçeneğinde bulunmaktadır. Bu seçenekte “İngiliz Kütüphanecilik Derneği kütüphanecilerin eğitiminde çok aktif bir rol oynar” denilmektedir. Parçamızda da bu derneğin pek çok faaliyetinden bahsedilmekte, bunlar arasında kütüphanecilerin eğitimi de bulunmaktadır. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları C, B ve A seçenekleridir.
258
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
16-18. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The art of Leonardo da Vinci, like his character, is full of conflicting tendencies and apparent contradictions. His tireless curiosity, combined with his deep feeling for a living things, led him as a scientist to explore the entire range of natural phenomena, while at the same time a fantastic creative imagination caused him as a artist to transform the result of his scientific researches in a thousand ways. These two elements of his nature alternated throughout his life and explain his restless changes of occupation and the fact that he never devoted himself exclusively to painting for very long at a time. Although in his versatility and scientific interest he is usually regarded as the quintessence of the man of the renaissance, yet some of the product of his tortured imagination are a direct reminder of the middle ages. Even in his artistic output conflicting tendencies are apparent. In the “Last Supper” he reaches the peak of his renaissance classicism whereas in other works, such as the Anghiari cartoon, his sense of restless movement clearly foreshadows the baroque. Finally, in the “Deluge” drawings, he produces works which are completely unrelated to European art and suggest that of the Far East. Soru: 16 This passage about Leonardo do Vinci puts the emphasis on ________ . A) his scientific activities rather than on his artistic ones B) his versatility and the apparently conflicting elements in his works C) the masterly execution of his “Last Supper” painting D) how medieval influences are apparent in all his paintings E) how fully representive he was of the renaissance spirit of Italy in his age Soru: 17 The writer of this passage offers an explanation as to why da Vinci ________. A) fills his pictures with so much restless movement B) preferred scientific exploration to creative painting C) had to keep his scientific activities quite separate from his creative ones D) chose to paint the “Last supper” in the high renaissance style E) did not concentrate exclusively on his art for any long period of time
Murat AĞARI
259
Soru: 18 It is clear from this passage that the writer does not share the commonly held view that da Vinci ________ . A) was a lonely, isolated figure who did not share in the activities of own age B) was the greatest artist of the renaissance C) should have devoted himself exclusively to his artistic activities D) is the embodiment of the typical renaissance man E) had a creative imagination but it was stifled by his scientific curiosity18
18
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “Leonardo da Vinci üzerine olan pasajın genel vurgusunu” sorgulamaktadır. İkinci sorumuz ise “pasajın yazarının Leonardo da Vinci ile ilgili olarak dile getirdiği vurguyu” ele almaktadır. Son sorumuzun kurgusu “yazarın genel bilinenin aksine sahip olduğu kanıyı” ele almaktadır. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Leonardo da Vinci’nin sanatı, tıpkı karakteri gibi, eğilimleri ile açık çelişkileri arasındaki çatışmalarla doludur. Canlı şeylere karşı derin his ile birleşik yorulmaz merakı onu bir bilim adamı olarak doğal olguların tümünü araştırmaya sevketmiştir. Aynı zamanda yaratıcı tahayyül yeteneği ise binlerce yoldan elde ettiği bilimsel araştırmaların sonuçlarını sanatsal bir şekle dönüştürme çabasına itmiştir. Onun tabiatının bu iki unsuru hayatı boyunca birbirlerinin yerine geçmiştir ve bu geçişler onun meslek yaşamındaki sıkıntılı değişimleri ve aynı zamanda onun kendisini hiçbir zaman resim sanatına tam anlamıyla adayamamasını açıklamaktadır. Bilimsel ilgilerine ve bu çok yönlülüğüne rağmen o Rönesans sanatçılarının cevheri olarak kabul edilir. Bununla birlikte onun elemli tahayyülü Ortaçağların bir kalıntısıdır. Hatta onun sanata ait ürünlerinde çatışan eğilimler açık olarak görülebilmektedir. “Son Akşam Yemeği” adlı eserinde o Rönesans klasizminin zirvesine erişir. Halbuki bir başka çalışmasında ise onun duyguları Barok esintiler taşımaktadır. Son olarak “Deluge” çizimlerinde o Avrupa sanatı ile bağlantısı olmayan tamamen Uzak Doğu’ya has bir sanat üretmiştir.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “Leonardo da Vinci üzerine olan pasajın genel vurgusu” olduğunu hatırlayalım. Seçenekleri okuduğumuzda bu vurguyu B seçeneğinde bulmaktayız. Zira bu seçenekte “onun çok yönlülüğünden ve çalışmalarında bariz olarak görünen çelişkilerden” bahsetmektedir. Parçamıza dikkat ettiğimizde, de aynı vurgu üzerine kurgulu olduğunu görürüz. İkinci sorumuzun ise “pasajın yazarının Leonardo da Vinci ile ilgili olarak dile getirdiği vurgu” olduğunu hatırlayalım. Bu sorgulamanın yanıtını D seçeneğinde bulmaktayız. D seçeneğinin anlamına göz gezdirdiğimizde, şöyle bir anlam karşımıza çıkmaktadır: “Yazar pasajda Leonardo da Vinci’nin neden ‘Son Akşam Yemeği’ isimli eserini Rönesans tarzında çizdiğine bir açıklama getirmektedir. Zira parçadan biz bunun sebebinin Leonardo da Vinci’nin içerisinde barındırdığı çelişkiler olduğunu anlamaktayız. Bilindiği üzere son sorumuz ise “yazarın genel bilinenin aksine sahip olduğu kanıyı” kurgulamaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu kurguyu D seçeneğinde bulmaktayız. Zira D seçeneğinin “onun Rönesans ile özdeşleştirilmesi” şeklinde olduğunu görmekteyiz. Parçaya baktığımızda, da yazarın bu tarz görüşler ileri sürdüğünü görürüz. Parçada yazar örnekler vererek onun bir Rönesans sanatçısı olmadığına vurgu yapmaktadır. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları B, D ve D seçenekleridir.
260
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
19-21. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The extension of French as a second or acquired language is particularly striking. This was to some extent the result of military and political prestige, but the virtues of the language itself and French cultural achievements actually played a much greater role. The lead which France took in the 12th century in literature and in other domains made its language a sort of lingua franca of the cultured classes of Europe; and in the 17th and 18th centuries French was-cultivated assiduously by the royal courts and the upper classes of most European countries and was written by many non-French authors. But even before the end of the 18th century French began to lose ground, and the movement was accelerated by the revival of national sentiment in Europe at the turn of the century and later by the rise of English under the influence of Britain and America. Many things, however, have found their supreme expression in French; and its precision, beauty and eloquence make it a classical language in the true sense of the word. Soru: 19 According to writer of this passage, French was widely used outside of Frence ________ . A) Especially in Britain and America B) only during the years of France’s military and political supremacy C) though this was not gratify to the French people D) among all classes of society E) largely account of its intrinsic merits and because France was culturally to the fore Soru: 20 It is pointed out in the passage that French ________ . A) is ideal language of literature and culture but lacks the definition necessary for the conduct of everyday life B) is a language of great beauty and eloquence, but that these qualities cannot be appreciated out of France C) was the language favored by many non-French writer in Europe in the 17th and 18th centuries D) should not have been replaced by English E) has scarcely changed at all since it rose to importance in the 12th century
Murat AĞARI
261
Soru: 21 It is clear from the passage that the spread of nationalism in Europe in the opening years of the 19th century ________ . A) slowed down the emergence of English as an international language B) contributed to the decline in the importance of French as a foreign language C) followed the sudden loss of the military prestige of France D) Was firmly encouraged by a group of non-French writers E)Was a sure sign that the period of France’s lead in cultural matters was completely over21
21
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “Fransızca’nın Fransa dışarısında çokça kullanılmasını” kurgulamaktadır. İkinci sorumuz ise ilk soruya benzer bir şekilde “Fransızca” üzerine kuruludur. Son sorumuz ise “19. yüzyılın başlarında Avrupa’da meydana gelen milliyetçilik yayılmasını” konu edinmektedir. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “İkinci dil olarak Fransızca’nın yaygınlaşması göze çarpıcı bir gelişmedir. Bu durum kısmen askerî ve politik prestijin bir sonucudur. Fakat dilin kendine has değerleri ve Fransa’nın kültürel başarıları da büyük bir rol oynamıştır. Fransa’nın 12. yüzyılda edebiyat alanında eline aldığı liderlik ve diğer alanlardaki üstünlükler bu ülkenin dilini, Avrupa’nın kültürlü sınıflarının dili haline getirdi. 17. ve 18. yüzyıllarda Fransızca, krallık yetkililerince geliştirildi ve Avrupa’nın çoğu ülkesinin üst sınıfları tarafında kullanıldı. Bu esnada Fransız olmayan pek çok yazar da bu dilde eserler verdi. Fakat 18. yüzyılın hemen öncesinde Fransızca bu konumunu kaybetmeye başladı. Bu gerileme eylemi yüzyılın başında ortaya çıkmaya başlayan milliyetçilik hareketleri tarafından hızlandırıldı. Ayrıca Amerika ve İngiltere’nin gölgesinde İngilizce’nin yükselen grafiği de bu gerilemeyi ileri bir seviyeye taşıdı. Yine de pek çok şey ileri derecedeki açıklamalarını Fransızca’da bulmaya devam etti. Ayrıca bu dilin mükemmellik, letafet ve zarafet gibi özellikleri bu dili, duyguların gerçek ifadesinde klasik bir haline getirdi.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “Fransızca’nın Fransa dışarısında çokça kullanılmasını” kurguladığını hatırlayalım. Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun doğru yanıtını E seçeneğinde bulmaktayız. Zira E seçeneği bu kullanımın sebebini “çoğunlukla bu dilin gerçek değerlere sahip olması ve Fransa’nın kültürel olarak önde bulunması” ile açıklamaktadır ki, bu açıklama pasajımızın genel anlam kategorisi ile uygunluk arzetmektedir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuz ilk soruya benzer bir şekilde “Fransızca” üzerine kuruluydu. Fransızca üzerine olan bu genel kurguyu bulmak üzere seçeneklere yöneldiğimizde, doğru yanıtı C seçeneğinde bulmaktayız. Zira C seçeneğinde “17 ve 18. yüzyılın Avrupası’nda Fransızca pek çok Fransız olmayan yazar tarafından tercih edilmekteydi” şeklinde bir anlam mevcuttur ki, bu anlam pasajın genel içeriği ile uygunluk arzetmektedir. Daha önce okuduğumuz üzere son soruda ise “19. yüzyılın başlarında Avrupa’da meydana gelen milliyetçilik düşüncesinin yayılması” sorgulanmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile alakalı doğru yanıtın B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Bu seçenekte “milliyetçilik akımı bir yabancı dil olarak Fransızca’nın gözden düşmesine katkıda bulunmuştur” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz ki, bu anlam pasajımızın genel içeriği ile uyum içerisindedir. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları E, C ve B seçenekleridir.
262
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
22-24. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Hans C. Andersen the Danish author was born on 2nd April at Odense in Fünen. His father, a poor shoemaker, was devoted to reading and thinking but died when Hans was a child. His mother was a simple uneducated woman, who after her second marriage sank still deeper into poverty and took to drinking in her old age. Andersen, who loved her dearly has told her story in “She was Worth Nothing”. His grandmother did her best to spoil the boy who was given to daydreaming. After a very meager education in a pauper-school it was intended to apprentice him to a tailor but as a fortune-teller had foretold that Odense would one day be illuminated in his honour his mother permitted him to go to Copenhagen, where he tried to become an actor or a singer, but cut a pitiable figure. Fortunately kid people supported him. Thanks to the support and guardianship of Jonas Collin an influential councilor of state, Andersen at the age of 17 was sent to school. In 1828 he matriculated and at once began to write mostly plays and poems. In the 30s he travelled abroad twice. From 1835 his fairy tales began to appear in installments, and were soon translated into almost all the European languages and gained for him a world reputation. The full acknowledgement of his own countrymen fro which he longed so much, came much later. But it came at last. He lived to see Odense his native town illuminated in his honour as prophesied. Soru: 22 We understands from the passage that the story of Andersen’s own life ________ . A) reads like a fair story B) is one continual hardship and disappointment C) lacked intensity and variety D) provided him with no materials for the stories he wrote E) shows how lonely is the life of a gifted writer Soru: 23 It is clear passage that the great turning point in Andersen’s career came ________ . A) with the publication of the story “She was Worth Nothing” B) when his father died C) when his first poems were published D) during his first tour of Europe E) when, aged 17, Collin sent him to school
Murat AĞARI
263
Soru: 24 It is pointed out in the passage that though Andersen got world acclaim early in his career ________ . A) this did not make up for the fact that his own country never recognized him B) he never set foot outside his own country C) this only lasted for a short time D) his own country was slow to recognize his gifts E) his happiest days were those he had spent with his family in his childhood24
24
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “Andersen’in kendi yaşamı” üzerine kurgulanmıştır. İkinci sorumuz da “Andersen’in meslek yaşamındaki önemli dönüşüm noktasını” ele almaktadır. Son sorumuz ise “Andersen’in meslek yaşamının başlarında dünyanın dikkatini çekmesine rağmen, sonrasında meydana gelen bir takım olayları” konu edinmektedir. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Danimarkalı yazar Andersen Nisan’da Fünen’de doğdu. Fakir bir ayakkabı imalatçısı olan babası kendisini okumaya ve düşünmeye adamıştı; fakat Andersen daha çocukken öldü. Annesi ise ikinci evliliğinden sonra daha bir fakirliğe gömülmüş ve kendisini ileriki yaşlarında içkiye vermiş eğitimsiz sıradan bir kadındı. Andersen sonraları “She was worth nothing” adlı hikayesinde annesini anlatmıştır. Büyükannesi ise hayal kurmayı öğreterek bu çocuğa en büyük yardımını yaptı. Fakirlerin devam ettiği bir okulda çok zayıf bir eğitimin ardından bir terzinin yanına çırak olarak verilmek istendi; ancak bir kehanet kabilinden bir gün “Odensa’nın kendisi ile aydınlanacağını” söylemişti. Böylelikle annesi onun Kopenhag’a gitmesine izin verdi. Burada o bir aktör ya da ses sanatçısı olmaya çalıştı; ancak sadece acınacak bir rolde görev aldı. Ne mutlu ki, kibar bir insan onu destekledi. Devletin etkin bir milletvekili olan Jonas Collin’in destek ve koruması sayesinde Andersen 17 yaşında iken okula gönderildi. 1828 yılında Andersen üniversiteye kaydoldu ve bu zamanda oyunlarını ve şiirlerini yazmaya başladı. 30’lu yaşlarında iki kez yurt dışına çıktı. 1835 yılından itibaren onun masalları parçalar halinde ortaya çıkmaya başladı. Ardından bu masallar bütün Avrupa dillerine çevrildi ve Andersen’e dünya çapında bir ün kazandırdı. Uzun süre beraber olduğu kendi vatandaşlarının onu kabullenmeleri ise daha sonra gerçekleşti; fakat sonunda bu kabul gerçekleşti. Daha sonra önceden tahmin edildiği gibi onun ününün ışığı ile aydınlanan Odensa’yı görmek için yaşadı.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “Andersen’in kendi yaşamı” üzerine kurgulanmış olduğunu hatırlayalım. Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, bu sorunun yanıtı olabilecek satırları A seçeneğinde buluruz. Zira bu seçenekte, “Andersen’in hayatının bir masal gibi okunduğu” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçanın geneli için doğrudur. Ayrıca diğer seçeneklere baktığımızda, bunların ya kısmen ya da tamamen parça ile uyumsuz olduğunu görmekteyiz. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuz “Andersen’in meslek yaşamındaki önemli dönüşüm noktasını” ele almaktaydı. Seçeneklere göz gezdirdiğimizde, ise bu sorunun doğru yanıtını E seçeneğinde bulmaktayız. Zira E seçeneğinde “Collin’in onu 17 yaşında okula gönderdiği” ifadesi yer almaktadır ki, bu ifade parçanın genel içeriği ile uyumludur. Bilindiği üzere son sorumuz ise “Andersen’in meslek yaşamının başlarında dünyanın dikkatini çekmesine rağmen, sonrasında meydana gelen bir takım olayları” konu edinmekteydi. Bu sorunun karşılığı olan cümle ise D seçeneğinde bulunmaktadır. D seçeneğini okuduğumuzda “kendi ülkesi onun yeteneği kavramakta geç kaldı” şeklinde bir anlamın olduğunu görürüz. Bu anlam içeriği ise parçadaki “kendi vatandaşlarının onu kabullenmeleri ise daha sonra gerçekleşti; fakat sonunda bu kabul gerçekleşti” cümlesi ile uyum göstermektedir. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları A, E ve D seçenekleridir.
264
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
25-27. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız If the term employment is used in its wider sense as meaning work which is of economic value not only to the family but to the community, women have at all times been thus employed. In primitive societies and in agricultural communities women shared in the productive work on the land, in the workshops and the home; they took part in trade and they cared for the old, the sick and the infirm at a time when there were no health and welfare services in the modern sense. Indeed , in any society in which the productivity of labour is low, women’s active participation in the daily work is indispensable. To this day, women work in the fields an all agricultural communities; they spin and weave, do building work and various other kinds of hard physical labour in many parts of the world which have not yet reached the threshold of industrialisation. Soru: 25 According to the passage, if we use the word “employment” in its general meaning ________. A) we are referring to early domestic industries B) it refers almost wholly to activities of women C) it signifies any kind of wor which contributes economically to society D) it primarily signifies low paid or unpaid working activities E) it stands for all kinds of work in an agricultural society Soru: 26 The author points out that, historically, women ________. A) have played a pioneering role in the growth of industrialisation B) have been involved in domestic activities but not in outdoor ones C) have never been reagrded as economically useful D) have never been expected to do hard physical work E) have always played an importsnt part in the communities working activities
Murat AĞARI
265
Soru: 27 The passage points out that, in this present age, inmany underdeveloped countries, ________. A) health care and other social services are starting to be more effective B) women are still being used in physically demanding jobs C) it is still the women’s responsibility to carry on traiding activities D) spinning and weaving are the only major economic activities E) child labour is no longer practised27
27
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz ‘iş sahibi’ kelimesini genel anlamı ile kullanmamız” üzerine vurgu yapmaktadır. İkinci sorumuz ise “tarihsel olarak kadın” üzerine bir soru anlamı içermektedir. Son sorumuz ise “asrımızın çok sayıdaki az gelişmiş toplumlarının durumu” üzerine bir kurgu içermektedir. Bu üç sorunun vurgularına dikkat ederek pasajı okuduğumuzda genel hatları ile pasajın anlamının aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Eğer “iş sahibi” kelimesi, o çok bilinen ve sadece topluma değil, aynı zamanda aileye de katkısı olan ekonomik anlam içerikli “çalışma” anlamı ile düşünülürse kadınlar “iş sahibi” insanlardır. İlkel toplumlarda kadınlar hem toprakla, hem ticaretle hem de ev işleri ile ilgilenmektedirler. Bunun yanısıra yaşlı, hasta ve zayıf kimselerle de ilgilenmektedirler. Bu işlemlerin yapıldığı o dönemlerde günümüzdeki anlamıyla bir hizmet sektörün bulunmadığını da hatırlamak gerekmektedir. Bunun yanısıra ücretlerin düşük olduğu ülkelerde ise kadınların iş yaşamına katılımları kaçınılmazdır. Günümüzde ise kadınlar tarlada çalışır, yün eğirip kilim dokur, inşaat işlerinde ve bunun haricinde fizikî güç gerektiren daha pek çok işte çalışır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun ‘iş sahibi’ kelimesini genel anlamı ile kullanmamız” üzerine vurgu yaptığını hatırlayalım. Seçeneklere baktığımızda, bu bağlamda parça ile uyumlu seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “topluma ekonomik katkısı olacak herhangi bir iş” kastedilmektedir. Bu ifade parçanın çevirisinden de anlaşılacağı üzere parçanın konteksi ile uyumludur. Diğer seçeneklere baktığımızda, konuyu değişik alanlarda daralttığını görürüz. Örneğin A seçeneğinde ev işlerine, B seçeneğinde kadın işlerine, E seçeneğinde ise tarımsal eylemlere hasredilmiştir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuz “tarihsel olarak kadın” vurgusu yapmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, pasajın bu bölümünde verilen bilgilerle paralellik arzeden ifadelerin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira, parçadan anladığımıza göre kadın her dönemde çalışma eylemlerinde sürekli olarak önemli roller üstlenmiştir. Diğer seçenekler ya eksik ya da eksik bilgi içermektedir. Son sorumuz, hatırladığımız kadarıyla az gelişmiş ülkelerdeki kadının konumu üzerine vurgu yapıyordu. Seçeneklere baktığımızda, pasajdaki bilgilerle bağlantılı olarak ele alınabilecek olan bilgilerin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira pasajdan anladığımız kadarıyla ilkel toplumlarda ticaret ile ilgilenmek kadınların işiydi. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları C, E ve C seçenekleridir.
266
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
28-30. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. If you wish glimpse the ancient trophies of Pedra Furada, in a difficult, mountainus area of north-eastern Brazil, you must be prepared to face intense dry, heat, treacherous rocky ground, sudden flooding, boulders falling from cliffs, aggressive snakes and swarm of mosquitoes. It’s worth it, though, for the archeological treasures to be found there are exceptionally ancient. Rock paintings vivid depictions of prehistoric ways of life, including dancing, hunting, war and sex rituals- have been dated at more than 12.000 years old, while curious pebble strucrures, primeval bonfires and early stone tools are up to 50.000 years old. The discovery of the remains had a profound effect on our knowledge of American prehistory, for they suggested that the first people in the New World arrived not via a bridge of ice from Siberia but by sea from Africa or possibly even Australia. Soru: 28 It is pointed ot in the passage that Pedra Furada ________ . A) is jealously guarded and few people are allowed to see its treasures B) is situated in an extremely hostile environment C) is just one of many archeological sites in northeastern Brazil D) has rock paintings depicting activities of 50.000 years ago E) is easily accessible, especially during the summer months Soru: 29 We can understand from the passage that the rock paintings in Pedra Furade ________. A) depict a wide variety of activity in prehistorical Brazil B) are far older than any of the other archeological trophies there C) have been blackened by the smoke from primeval bonfires D) are in a bad state of repair owing to the dry climate E) are of less interest than the early stone tools found there
Murat AĞARI
267
Soru: 30 We can understand from the passage that, before the ancient trophies of Pedra Furade came to light, ________ . A) people presumed that northeasthern Brazil had never been inhabited B) people believed that the first inhabits of the American continents came either from Africa from Australia C) it had always been assumed that the first people in the New World came from Siberia over a bridge of ice D) this area was already attracting tourists E) no one even suspected that the rituals of dancing and hunting went back 12.000 years30
30
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “Pedra Furada” üzerine kurgulanmıştır. İkinci sorumuz ise vurgusunu “Pedra Furada’daki kaya mezarları” üzerine vurgu yapmaktadır. Son sorumuz ise kurgusunu “Pedra Furada’daki hazineler gün ışığına çıkmadan önceki durumu” üzerine yerleştirmiştir. Bu üç soru zaviyesinden parçamızı okuduğumuzda, genel hatları ile aşağıdaki anlam bütünlüğünü içerdiğini görürüz: “Eğer siz Brezilya’nın kuzeyindeki dağlık alanda bulunan Pedra Furada antik hazinelerini görmek istersiniz, kuru sıcağa, ani sel baskınlarına, uçurumlardan düşen kaya parçalarına, saldırgan yılanlara ve sivrinsek sürülerine katlanmak zorunda kalırsınız. Ancak bütün bunlar yine de bu bölgede bulunan hazineleri görmeye değer. Canlı betimlemlerle Antik dönemin dans, av ve seks adetlerini anlatan kaya resimleri 12.000 yıldan daha önceki zamanlara tarihlenmektedir. Ayrıca tuhaf taş yapılar, şenlik ateşleri ve kayadan yapılma aletler 50.000 yıllık bir sürece tarihlenmektedir. Buranın keşfi, Amerika’nın tarihi üzerine çok derin bir etki uyandırmıştır. Zira bu konuda söylenenlere göre Amerika’ya ilk insan buzdan bir köprü vasıtasıyla değil de deniz yolu vasıtasıyla Afrika’dan ya da Avustralya’dan ulaşmıştır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “Pedra Furada” antik kenti üzerine kurgulandığını hatırlayalım. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili bilgilerin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde antik kentin çok düşmanca bir çevrede olduğundan bahsedilmektdir ki, bu ifade parçanın konsepti ile uyumludur. Zira parçada çok sayıda tehlikeye işaret edilmektedir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuzun kurgusu “Pedra Furada’daki kaya mezarları üzerine” yapılmıştı. Seçeneklere baktığımızda, bu kurgu ile ilgili doğru bilgilerin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bu kaya resimlerinin çok geniş bir alanda bilgi verdiği” tezi işlenmektedir ki bu bilgi doğrudur. Parçamızda bununla ilgili olarak dans, av ve seks sahnelerinin yer aldığı” dile getirilmektedir. Son sorumuzu hatırladığımızda, “Pedra Furada’daki hazinelerin keşfinden önceye” vurgu yapıldığını görmekteyiz. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilgilerin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “Amerika’ya ilk insanların Sibirya üzerinden buzdan bir köprü vasıtasıyla geldikleri sanılmaktaydı” denilmektedir ki, bu yaklaşım parçanın son satırlarında verilen bilgilerle uyumludur. O halde bu parçadan çıkarılan üç sorunun doğru yanıtları B, A ve C seçenekleridir.
268
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
31-33. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. New evidence suggests that Noah’s flood really did happen. A recent expedition has confirmed that a huge flood occurred 7.000 years ago in the Black Sea. The theory was first put forward last year by marine geologists William Ryan and Walter Pitman. In their book Noah’s Flood, they argue that the great flood resulted from the last ice age, which peaked 12.000 years ago. When the poles froze, ocean levels dropped and but off the Mediterranean from the Black Sea, which dropped 150 m to become a lake with fertile shores. When the ice thawed, the Mediterrinean rose back up and broke through what is now known as the Bosphorus with a force equal to 200 Niagara Falls for a period of two years. The Black sea rose, consuming a mile of shore a day. Those who had settled there, fled, spreading their stones of the flood. Soru: 31 According to the passage, the poles forze during the last ice age which caused ocean levels to drop and ________. A) remain low for the next 7.000 years B) the Mediterranean become a lake only 150 m deep C) and they never again returned to normal D) so no further flooding on such a scale is likely E) the Mediterranean was separated from the Black Sea Soru: 32 It is pointed ot in the passage that as the ice melted towards the end of the last ice age, ________. A) the waters of the Mediterranean rose and forced a way through to the Black Sea B) the people living along the Bosphorus moved inland to avoid flooding C) several new seas came into being including the Mediterranean and Black Sea D) the Mediterranean and the Black Sea once more became a unified ocean E) there was considerable flooding though it was not on the scale of the known as Noah’s flood
Murat AĞARI
269
Soru: 33 It is suggested in the passage that the Black Sea flooded the land around it ________. A) when it was cut off from the Mediterranean B) and so the Bosphorus was formed C) until all the ice at the poles had thawed D) when the last ice age peaked 12.000 years ago E) at the rate of a mile a day33
33
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “okyanus seviyelerinin düşmesine sebep olan kutup donmasına” vurgu yapmaktadır. İkinci sorumuz, “Buzul çağının sonuna doğru buzların erimesi sonucu oluşan bir takım şeylere” vurgu yapmaktadır. Son sorumuzun vurgusu ise “Karadeniz’in etrafındaki araziyi sel altında bırakması” üzerinedir. Şimdi bu üç sorunun oluşturmuş olduğu çerçeveden ana hatları ile parçamızı çevirmeye çalışalım: “Yeni bir delil Nuh Tufanının gerçekten olduğunu iddia etmektedir. Son zamanlarda yapılan bir araştırma, 7.000 yıl önce Karadeniz’de büyük bir sel baskınının olduğunu ortaya koymaktadır. Bu teori öncelikle deniz jeologları William Ryan ve Walter Pitman tarafından ileri sürülmüştür. “Nuh Tufanı” adlı kitaplarında, onlar bu büyük selin 12.000 yıl önce son buz çağında meydana geldiğini ileri sürmektedirler. Kutuplar donunca okyanus düzeyleri düşmüş, Akdeniz ise Karadeniz’den 150 m daha düşük seviyede verimli bir kıyı sahili olan bir göl haline gelmiştir. Buzlar çözüldüğü zaman ise Akdeniz tekrar yükselerek bugün “İstanbul Boğazı” olarak bilinen bölgeyi 200 Niagara Şelalesi’ne eşit bir güçle 2 yıl boyunca parçalamıştır. Bunun sonucu olarak Karadeniz yükselmiş ve günde yaklaşık bir millik bir mesafeye taşmıştır. Orada oturanlar da buralardan kaçmışlardır.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “okyanus seviyelerinin düşmesine sebep olan kutup donmasına” vurgu yaptığını hatırlayalım. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilgilerin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “Akdeniz’in Karadeniz’den ayrıldığı” dile getirilmektedir ki, pasajımız da anlama vurgu yapmakta ve Akdeniz’in ayrılarak kıyıları verimli bir göl haline dönüştüğünü dile getirmektedir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuzda “buzların çözülmesi” dile getirilmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, D seçeneğinin bu soru ile ilgili doğru ifadeleri verdiğini görmekteyiz. Zira ilk sorunun tersine, buzların çözülmesi ile birlikte Akdeniz ile Karadeniz tekrar birleşerek bir kez daha okyanus haline dönüşmüşlerdir. Bu ifade ise D seçeneğinde bulunmaktadır. Son sorumuzda ise “Karadeniz etrafında gerçekleşen sel üzerine” bir vurgu yapılmaktadır. Bununla ilgili olarak doğru yanıt ise E seçeneği olmaktadır. Zira E seçeneğinde “günde bir millik bir hızla” ifadesi yer almaktadır ki, bu ifade parçanın içeriği ile uyuşmaktadır. O halde bu pasaj sorusunun doğru yanıtları E, D ve E seçenekleridir.
270
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
34-36. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Mr. Mellon senior was a Croesus whose golden touch gave him a grip on much of American industry, including power, mining, civil engineering and insurance. His son, Paul Mellon, was a very different sort of person but no less remerkable. His achievement was that he managed to dispose of more money and goods than any other American of his time, but did it in an unobtrusive and well-regarded way. The great capitalists of the 19th century, particularly Andrew Carnegie and John Rockefeller, pioneered American philanthropy. Carnegie said the same aggressive energy that had made a capitalist rich should be employed to return his profits to society. The man who died rich, died disgraced, Carnegie thundered. Without necessarily agreeing with such strictures, Paul Mellon set out to redistribute some of his wealth: Both men thought that what America needed was culture. Carnegie had favoured public libraries. Mr Mellon went for public art galleries. Soru: 34 The writer makes the point that Mellon senior made the money and that Mellon jonior disposed of it, ________. A) so it is Mellon senior who is to be admired B) but that the achievement of each was equally great C) which accounts for the tension between the two men D) but that both men were primarily interested in culture E) he is therefore very critical of Mellon junior’s behaviour Soru: 35 As we understand from the passage, Carnegie passionately believed that ________. A) his father ought to have been more philanthropic B) the capitalist system was wrong C) the best expression of a nation’s culture was its art galleries D) the same energy that makes a man rich should be used for the benefit of society E) Rockefeller was the first and the greatest of the American philanthropists
Murat AĞARI
271
Soru: 36 The writer admires Paul Mellon because he used his father’s money ________. A) in a discrete manner, for the benefit of the American people at large B) and he had the same business skills as his father but refused to use them C) to make those who had worked for his father rich D) to set up new business and increase his wealth E) rather more extravagantly than even Carnegie had ever done36
36
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuz “Baba Mellon’un parayı tuttuğu, oğul Mellon’un ise bu parayı savurduğu” kurgusu ön plana çıkarmaktadır. İkinci sorumuz ise “Carnegie’nin heyecanla savunduğu bir düşünceyi” ön plana çıkarmaktadır. Son sorumuzun vurgusu, “babasının parasını kullanan oğul Mellon hakkında yazarın düşüncelerini” içermektedir. Şimdi de soruların kafamızda oluşturmuş olduğu çerçeveden konuya yaklaşarak ana hatlarıyla pasajımızı okuyalım: “Baba Mellon para babası birisiydi; onun altın dokunuşu sayesinde madencilik, inşaat, sigorta ve enerji alanında büyük başarılar elde etti. Oğul Mellon is tarz olarak babasından tümüyle farklı bir insan olmasına rağmen daha az dikkate değer birisi değildi. O zamanının diğer adamlarına göre elinden en çok para ve eşya çıkaran kişiydi. Fakat o bunu son derece mütevazi bir şekilde gerçekleştirdi. Başta Carnegie ve Rockefeller olmak üzere 19 yüzyılın büyük kapitalistleri hayırseverlikte öncü rolü oynadılar. Carnegie bu konuda, kapitalist zenginin gelir elde ederken kullandığı enerjinin toplumsal faydaya dönük olarak geri dönmesi gerektiğini dile getirmiştir. Ona göre zengin ölen kapitalist onursuz ölmüş demektir. Bu tarz bir kınamayı dile getirmeyen Paul Mellon ise kazandıklarının bir kısmının geri dönüşümüne imkan tanımıştır. Her iki adam da Amerika’nın kültürel alanda bir takım şeylere ihtiyaç duyduğunu düşünmektedir. Bu nedenle Carnegie daha ziyade kütüphane üzerine hayır işleri ile yoğunlaşırken, Mellon daha ziyade sanat galerisi ile hayır işlerine girişmiştir.” Bu genel anlamanın ardından sorulara geçtiğimizde, ilk sorunun “baba Mellon’un parayı tuttuğu, oğul Mellon’un ise bu parayı savurduğu” kurgusunu ön plana çıkardığını hatırlarız. Bu bağlamda seçeneklere baktığımızda, bize doğru bilgi veren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte her iki davranışın da önemli olduğu vurgusu yapılmaktadır ki, bu durum parçanın konsepti ile uyum içerisindedir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuz, “Carnegie’nin heyecanla savunduğu bir düşünce” üzerine vurgu yapmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgi veren malumatın D seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, insanı zengin yapan enerjinin toplum faydasına da kullanılması gerektiği vurgulanmaktadır ki, pasajımız da benzer bir düşünceyi ileri sürmektedir. Son sorumuzun kurgusu ise “babasının parasını kullanan oğul Mellon hakkında yazarın düşüncelerini” içermekteydi. Bu bakış açısı ile seçenekleri incelediğimizde, bize doğru bilgi veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira yazar pasajda oğul Mellon’u farklı ama toplum için faydalı bir metoda sahip olması nedeniyle savunmaktadır. A seçeneği bu tarz bir anlam içermektedir. Buna göre A seçeneğinde “yazarın, oğul Mellon’u topluma faydalı bir metoda sahip olduğu için alkışladığı” dile getirilmektedir; bu ifade de pasajımız ile uyum içerisindedir. O halde bu pasajımızın üç doğru yanıtı B, D ve A seçenekleridir.
272
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
37-39. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Venice is famed for it architecture and for its paintings. Venetian architecture reflects the Byzantine influence, though Gothic became the main style in the 14th century; and the first Renaissance building dates from the second half of the 15th century. The Venetian school of painters did not into prominence until the 15th century. The best known of this school are Gentile, Giovanni Bellini, Titian, Tintoretto and Veronese. The centre of Venetian life is St. Mark’s square which is paved with curble. Round this and the adjoining Piazzetta are buildings of great beauty and interest. At the eastern end of the square is the basilica of St. Mark, a leading cathedral for the patriarch of Venice. Soru: 37 The author points out that Venetian architecture ________. A) makes used of marble as the building material B) is best represented by the basilica of St. Mark C) actually reflects two different architectural styles prior to the Renaissance D) has remained almost unchanged since the 15th century E) has been an important source of inspiration for Venetian painters Soru: 38 We can understand from the passage that prior to the 15th century, Venice ________. A) could show no examples of building in the Gothic style B) was not influenced in any way by Byzantine architecture C) was already famous for its great painters and architecture D) was already pround of her Renaissance buildings E) hardly produced any painters of importance Soru: 39 It is stressed in the passage St Mark’s square in Venice ________. A) stands next to the Piazzetta which architecturally has been neglected B) is dominanted by buildings in the Gothic style C) was frequently painted by the Venetian school of painters D) is both the cultural and the social centre of the city E) is surrounded by buildings which house the works of Titian and other great Venetian painters39 39
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “Venedik mimarisi” üzerinedir. İkinci sorumuz ise “15. yüzyılın öncesinde ki Venedik” üzerine vurgu yapmaktadır. Son
Murat AĞARI
273
40-42. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Radical changes in the life of western society were brought about by the new technical inventions of the 18th and 19th centuries which resulted in a gradual but complete recognisation of the productive process. This is generally known as “the Industrial Revolution”. The outstanding feature of this industrial revolution was the increasing specialisation of labour and, with it, the removal of more and more industries from the home to the factory. At the same time, a growing number of activities such as baking, soap making and dressmaking were taken over by industry. These changes profoundly affected the lives of woman. Many of them worked in the new factories for very low wages and for excessively long hours; others worked at home for manufacturers. Soru: 40 According to the passage, the 18th and 19th centuries in the West ________. A) were a time when working conditions were greatly improved B) domestic industry developed alongside the reorganisation of industry C) experienced a great economic and industrial decline D) saw great technical advances which led to radical changes in the production process E) gave priority to domestic industries
sorumuzda ise “Venedik’teki St. Mark’s meydanı ile ilgili bir konu” gündeme getirilmektedir. Bu sorular çerçevesinden pasajımızı okuduğumuzda genel hatları ile aşağıdaki şekilde olduğunu görürüz: “Venedik, mimarisi ve resimleri ile meşhur bir şehirdir. Gotik stil 14. yüzyılda merkezi stil olmasına ve ilk Rönesans dönemi binaları 15. yüzyılın ikinci yarısına tarihlenmesine rağmen Venedik mimarisi Bizans etkisini yansıtmaktadır. 15. yüzyıla kadar Venedikli ressam ekolleri ön plana çıkmamıştır. Bu ekollerin bilinenleri Gentile, Giovanni Bellini, Titian, Tintoretto ve Veronese’dir. Venedik hayatının merkezi ise Aziz Mark meydanıdır. Bu meydanı çeviren binalar ve bu binalara bitişik Pizzetta binası büyük ilgi çeken binalardır. Meydanın doğu ucunda Aziz Mark kilisesi bulunmaktadır. Burası Venedik patriğinin kilisesidir.” Genel hatları ile parçayı anladıktan sonra bu kez seçenekleri okuyarak soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuz “Venedik mimarisi” üzerine kurguluydu. Seçeneklere baktığımızda, bize bu konuda pasajla bağlantılı doğru yanıtı veren seçeneğin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira C seçeneğinde Rönesans öncesi iki farklı mimari sistemi yansıttığı dile getirilmektedir ki, bu ikisi Bizans ve Gotik stilleridir. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuzun vurgusu “15. yüzyıl öncesinde Venedik” üzerineydi. Bu zaviyeden seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın yine C seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “15. yüzyıldan önceki dönemlerde de Venedik’in mimarları ve ressamları aracılığı ile tanındığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi parçanın konsepti ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “Aziz Mark meydanı ile ilgi bir sorgulama” söz konusudur. Seçeneklere baktığımızda, adı geçen meydan ile ilgili en doğru bilginin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçeneğimizde, şehrin hem kültürel hem de sosyal merkezi olduğu dile getirilmektedir. Bu bilgi pasajımızdaki “Venedik hayatının merkezi ise Aziz Mark meydanıdır” bilgisi ile örtüşmektedir. O halde bu pasajımızdaki üç sorunun doğru yanıtları C, C ve D seçenekleridir.
274
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 41 It is pointed out in the passage that one of the most important changes introduced by the Industrial Revolution was ________. A) the development of such domestic skills as baking and soap making B) the improvement of the position of women in society C) the gradual rise of specialised labour D) the reorganisation of working conditions for women E) an unprecedented increase in wages Soru: 42 The writer makes point that the Industrial Revolution ________. A) had a totally destructive effect upon the social structure B) had a great effect on the way of life in the West C) encouraged domestic activities, in particular dressmaking D) led to the building of very many factories just for women workers E) had little effect on traditional production methods42 42
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “Batı toplumundaki 18. ve 19. yüzyıllar” üzerinedir. İkinci sorumuz “Sanayi Devriminin getirmiş olduğu en önemli yenilikler” üzerine vurgu yapmaktadır. Son sorumuz ise “Sanayi Devrimi üzerine yazarın yapmış olduğu vurguyu” vermektedir. Bu soruların zaviyesinden pasajımızı okuduğumuzda kaba hatları ile pasajın anlamının şöyle olduğunu görürüz: “Üretim sürecindeki yeniden yapılanmanın sürklase ettiği 18. ve 19. yüzyıl teknik keşiflerin etkisiyle Batı toplumunun yaşamı değişti. Bu durum genelde “Sanayi Devrimi” olarak bilinir. Bu Sanayi Devrimi’nin belirgin özelliği iş yaşamındaki uzmanlaşmanın artması ile buna bağlı olarak pek çok üretimin evlerden ziyade fabrikalarda yapılmaya başlanmasıdır. Aynı zamanda fırıncılık, çorba yapımı ve konfeksiyon üretimi gibi alanların giderek sanayileşmesidir. Bu değişiklikler kadınların yaşamın da kökünden etkilemiştir. Bu kadınların çoğu artık düşük ücretler karşılığında ve uzun saatler boyunca fabrikalarda çalışmaktadır; geri kalanlar ise evde üretim yapmaktadır.” Genel hatları ile anlamı bu şekilde olan pasajımızı okuduktan sonra sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “Batı toplumundaki 18. ve 19. yüzyılları” sorguluyordu. Seçeneklere baktığımızda, bize doğru bilgiyi D seçeneğinde bulmaktayız. Zira bu seçenekte “bu yüzyılların üretim sürecindeki köklü değişimlerin ivme katmasıyla büyük teknik gelişmelere sahne olduğu” dile getirilmektedir ki, bu pasajımızın genel konsepti ile uyumludur. İkinci sorumuz ise “Sanayi Devrimi’nin sürklase ettiği en önemli değişiklikler” üzerine vurgu yapmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtı C seçeneğinde bulmaktayız. Zira bu seçenekte “iş yaşamının uzmanlaşmasında görülen düzenli bir ilerlemeden” bahsedilmektedir. Bu bilgi parçamızda “Sanayi Devrimi’nin belirgin özelliği iş yaşamındaki uzmanlaşmanın artması ile buna bağlı olarak pek çok üretimin evlerden ziyade fabrikalarda yapılmaya başlanmasıdır” şeklinde ifade edilmektedir. Son sorumuzda ise “Sanayi Devrimi üzerine yazarın bir vurgusundan” bahsedilmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu vurgunun B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte yazarın “Batı toplumunun yaşam tarzı üzerine yaptığı etki” dile getirtilmektedir. Bu ifade ise parçanın genel seyri ile uyum içerisindedir. Pasajımızda bu ifade “üretim sürecindeki yeniden yapılanmanın sürklase ettiği 18. ve 19. yüzyıl teknik keşiflerin etkisiyle Batı toplumunun yaşamı değişti” şeklinde bize verilmektedir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, C ve B seçenekleridir.
Murat AĞARI
275
43-45. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Winchester is a cathedral city in England. Once a royal city and residence of the kinds of Wessex, Winchester competed with London to be capital of England and rivailed Salisbury as a great centre of learning. The progressively intensified agricultural use of the land and the increasing population of the nearby town and villages gave prosperity to Winchester and turned it into a major economic centre. Wool was an important local product, and its collection and distribution formed part of the city’s economy. Under King Alfred, whose statue stands in the city, the cultural and ecclesiastical life of Winchester became firmly established. Soru: 43 The passage puts emphasis on ________. A) the cultural and economic importance of Winchester in its early history B) King Alfred and how he made Winchester his capital C) London’s supremacy over Winchester D) the architectural excellence of Winchester’s cathedral E) the lives and deeds of the ancient kings of Wessex Soru: 44 The author explains that, in early times Winchester ________. A) depended solely on the wool trade for her economy B) was a royal city for the Kings of England C) was hardly less important, in some respects, than either London or Salisbury D) sold most of her wool to London and Salisbury E) had a small population compared with surrounding areas Soru: 45 According to the passage, it was King Alfred ________. A who encouraged the growth of towns and villages in the Winchester region B) himself who had his statue set up in Winchester C) who made Winchester the capital of England D) who first had the idea of building a great cathedral in Winchester E) who turned Winchester into a cultural and ecclesiastical centre45 45
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajın yapmış olduğu temel vurguyu” sorgulamaktadır. İkinci sorumuz “erken dönemlerde Winchester’in nasıl olduğunu” dikkatlere sunmaktadır. Son sorumuzda “King Alfred’in yaptıkları” bizden istenmektedir. İşte bu üç sorunun çerçevesinden seçeneklere baktığımızda, kaba hatları ile pasajımızın anlamının şu şekilde olduğunu görürüz: “Winchester İngiltere’de bir katedral şehridir. Bir dönem kraliyet şehri ve Wessex krallarının ikametgahı olan Winchester, İngiltere’nin başkenti olmak konusunda
276
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
46-48. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. George Vancouver was a British naval explorer who served as a seaman on Captain Cook’s second voyage round the world (1772-75) and as a midshipman on his third voyage. In 1791 he was placed in charge of an expedition to the northwest coast of North America to seek for a passage to the interior of the continent which was rumoured to exists in those parts. On the outward voyage by the Cape of Good Hope, a portion of the southwest coastline of Australia was examined, and Tasmania, New Zealand and Hawaii were visited. Vancouver spent three years in carefully surveying portions of the west coast of North America. He was the first to circumnavigate Vancouver island, to which his name was given by the Soaniarcs to commemorate his achievement. The standards of his survey was exceptionally high and worth of his old captain, James Cook and his voyage practically discovered the existence of a water-passage to the interior along these coasts. Soru: 46 According to the passage, by the time George Vancouver was sent to expicre the northwest coast of North America ________. A) he had led an exploratory to the West Indies B) he had already had considerable experience at sea C) Captain Cook had already instructed him on what to look for D) he had already acquired a basic knowledge of the area with Captain Cook E) others had tried to find a sea passage into the interior but had failed
Londra ile rekabet içerisinde bulunmuş ve aynı zamanda eğitimin önemli merkezi olan Salisbury’ye de rakip olmuştur. Tarım alanlarının verimli kullanımı ve yakın çevresindeki köy ve kasabaların nüfuslarının artması ile Winchester, kısa süre içerisinde refaha kavuşmuş ve bölgenin ekonomik merkezlerinden birisi haline gelmiştir. Yün yörenin en önemli yerel sanayi ürünlerinden birisiydi. Bunun üretim ve dağıtımı şehrin temel ekonomik değerini oluşturuyordu. Konumunu şehirde hala muhafaza eden Kral Alfred döneminde şehrin kültürel ve dini yaşamının dinamikleri hemen hemen belirlendi.” Genel hatları ile anlamı bu şekilde olan pasajımızı okuduktan sonra sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz: Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajın vurgusu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgiyi veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte parçanın vurgusunun “erken dönemlerde Winchester’in ekonomik ve kültürel önemi” olduğu dile getirilmektedir, ki bu vurgu pasajımızın da genel vurgusunu oluşturmaktadır. İkinci sorumuz ise “erken dönemlerin Winchesteri”ni sorgu altına almaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bize doğru yanıtı veren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “Winchester’in erken dönemlerde Lonra ve Salisbury’den bir farkının bulunmadığı” vurgusu yer almaktadır. Parçamıza baktığımızda, da aynı vurgunun “Winchester, İngiltere’nin başkenti olmak konusunda Londra ile rekabet içerisinde bulunmuş ve aynı zamanda eğitimin önemli merkezi olan Salisbury’ye de rakip olmuştur” şeklinde bulunduğunu görmekteyiz. Son sorumuza baktığımızda, bizden “King Alfred’i” sorduğunu görürüz. Seçeneklere baktığımızda, King Alfred ile ilgili doğru bilginin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Bu seçenekte King Alfred Winchester’in kültürel ve dinsel alanda bir merkez haline getiren kişi olarak tanıtılmaktadır. Bu ifade pasajımızın sonunda bulunan “konumunu şehirde hala muhafaza eden Kral Alfred döneminde şehrin kültürel ve dini yaşamının dinamikleri hemen hemen belirlendi” ifadesinde karşılığını bulmaktadır. O halde bu pasajda bizden istenen üç sorunun karşılıkları A, B ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
277
Soru: 47 According to the passage, Vancouver’s exploration of the northwest coast of America ________ . A) caused the Spaniards to give up their claims to North America B) was greatly admired by English sailors who named Vancouver Island after him C) brought to a successful end the explorations initiated by Captain Cook D) more or less established that there was no water-passage into the interrior E) was more successful than any expection he had taken part in Soru: 48 It is pointed out in the passage that Vancouver ________ . A) made a thorough survey of the western parts of North America B) wanted to be recognised as a greater explorer than Captain Cook C) was clearly feared by Spanish sailors D) was only interested in the exploration of North America and paid no attention to other territories E) bought supplies for his ship and crew in Australia on his voyage home48 48
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “Vancouver’in Kuzey Amerika’nın kuzey batı kıyılarını araştırmaya gönderildiği dönemi” üzerindedir. İkinci sorumuzda ise “Vancouver’in Amerika’nın kuzey batısında yaptığı keşifler” üzerine bir vurgu bulunmaktadır. Son sorumuz pasajda “Vancouver ile ilgili olarak dile getirilen bilgi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu değerlendirmeyi yaptıktan sonra genel hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “George Vancouver Kaptan Custo’ya 1772-75 yılları arsında gerçekleştirdiği ikinci dünya turunda denizci olarak ve ayrıca 1776-80 yılları arsında gerçekleştirdiği üçüncü dünya turunda da deniz asteğmeni olarak yardımcı olan bir İngiliz gemiciydi. 1791 yılında varlığı konusunda değişik söylentiler bulunan Kuzey Amerika’nın kuzey batısında içeriye bir geçiş olup olmadığını araştırmak üzere görevlendirildi. Farklı bir yolculuk yapan “the Cape of Good Hope” adlı gemisiyle Avustralya’nın güney batı sahilleri ile Tazmanya civarı araştırıldı; daha sonra da Yeni Zelanda ile Hawai ziyaret edildi. Vancouver Kuzey Amerika’nın batı sahillerini dikkatli bir şekilde araştırarak tam üç yıl geçirdi. Kendisi, Vancouver adasının etrafını dolaşan ilk kişiydi. Adaya onun ismi başarılarını hafızalarda canlı tutmak amacıyla verilmişti. Onun araştırmalarının standardı gerçekten yüksekti. Gezileri ise kıta Amerika’sında içeriye doğru bir geçiş olduğu iddialarını da çürüttü.” Genel çerçevesi bu şekilde olan pasajı okuduktan sonra artık soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuz “Vancouver’in Kuzey Amerika’nın kuzey batı kıyılarını araştırmaya gönderildiği dönemi” sorgulamaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru malumatı B seçeneğinin verdiğini görürüz. Zira B seçeneğinde “bu dönemde yeterli deneyiminin bulunduğu” ifade edilmektedir. Pasajımıza göz gezdirdiğimizde, de bu göreve çıkmadan önce iki kez Kaptan Custo’nun gezilerine katıldığını öğrenmekteyiz. Bu da bize yeterli deneyiminin olduğunu göstermektedir. İkinci sorumuzda “Vancouver’in Amerika’nın kuzey batısında yaptığı keşifler” üzerine bir vurgu bulunmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru yaklaşımın E seçeneğinde bunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “Vancouver’in Amerika’nın kuzey batısında yaptığı keşiflerin daha önce yapılanlardan daha başarılı olduğu” dile getirilmektedir, ki bu ifade doğrudur; zira söylenti düzeyindeki bir takım rivayetlerin yanlış olduğu ispat edilmiştir. Son sorumuzda ise “Vancouver ile ilgili olarak dile getirilen bilgi” bizden
278
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
49-51. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. In 1964 the United Nations Conference on Trade and Development was held. For the first time the poorer nations of the world came together to act as a pressure group on trading matters. The Conference made the following recommendations. The Developing countries should be given free access to world markets for their manufactures and semi manufactures by the elimination of quotas and tariffs. International commodity agreements should be made for each major primary commodity in world trade to stabilise commodity prices. Moreover, compensation schemes, whereby the underdeveloped countries are compensated for the declining prices of their primary products, were recommended for consideration. The Conference also resolved that the developed countries should aim to provide at least 1 per cent of their national income as aid for the underdeveloped countries. Soru: 49 As can be understood from the passage, the 1964 United Nations Conference on Trade and Development was remarkable because ________. A) the developing countries now had the chance, for the first time, to have free access to the markets of the developed countries. B) it failed to formulate a policy that would ensure the stabilisation of world commodity prices. C) all the demands of the underdeveloped countries were accepted without reservation by the developed countries. D) a number of deadlines were set for the signing of international commodity agreements. E) the world's poorer countries participating in the Conference took joint action to influence the resolutions on trading matters. Soru: 50 With reference to this Conference, one development mentioned in the passage was that ________. A) each country was to benefit from compensation schemes. B) the idea of compensation schemes came to the fore. C) developed countries should not benefit from compensation schemes. D) compensation schemes were to be put into effect as soon as possible. E) the poorer countries should be compensated for their general trade deficits.
istenmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki bilginin A seçeneğinde olduğunu görürüz. A seçeneğine göre Vancouver, Kuzey Amerika’nın batı yakasında araştırmalar yapmıştır; bu bilgi ise pasajda verilen bilgilerle uyum içerisindedir. O halde bu pasajda bizden istenen üç sorunun doğru yanıtı B, E ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
279
Soru: 51 From the passage we learn that one of the resolutions adopted by the United Nations Conference on Trade and Development ________. A) was soon revoked due to strong pressure coming from underdeveloped member countries. B) considerably raised the world trade tariffs on a variety of commodities. C) concerned the amount of aid to be given by the developed countries to the underdeveloped. D) envisaged a step-by-step lifting of the world's trade barriers. E) made it imperative for the developed countries to open up their markets to the manufactured goods of the underdeveloped countries 51
51
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “1964 Birleşmiş Milletler Konferansının dikkate değere olduğu” üzerinedir. İkinci sorumuz ise “konferansa atıfla pasajda bahsi geçen bir gelişmenin ne olduğu” üzerine vurgu yapmaktadır. Son sorumuz ise “Ticaret ve İlerleme üzerine Birleşmiş Milletler konferansının uyarlamış olduğu çözümlemelere” dikkatimizi çekmektedir. . Sorularla ilgili bu değerlendirmeyi yaptıktan sonra genel hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Ticaret ve İlerleme üzerine 1964 yılında Birleşmiş Milletler konferansı düzenlendi. Dünyanın fakir ülkeleri ilk kez ticari meseleler üzerine baskı grubu oluşturmak üzere bir araya geldiler. Bu konferans aşağıdaki tavsiyeleri aldı: Gelişmiş ülkeler, fiyatlandırmaların ve kotaların kaldırılması yoluyla fakir ülkelerin ürünlerine dünya pazarlarına geçiş izni vermelidir. Uluslararası ticaret anlaşmaları, dünya ticaretinde mal fiyatlarını sabitlemek için öncül ticarete göre yapılmalıdır. Dahası, fakir ülkelerin öncül ticari ürünlerinin fiyatlarını düşürmek amacıyla finanse edilen bedel karşılıkları da dikkatlere sunuldu. Konferans ayrıca şuna da çözüm getirdi ki, gelişmiş ülkeler en azından milli gelirlerinin yüzde birini az gelişmiş ülkelere yardım amacıyla vermeyi amaç edinmeliler.” Genel çerçevesi bu şekilde olan pasajı okuduktan sonra artık soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuz “1964 Birleşmiş Milletler Konferansının dikkate değer olduğu” üzerine vurgu yapmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu vurgunun E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira E seçeneğinde “konferansa katılan dünyanın fakir ülkelerinin ticari meselelerin çözümü yönünde bir eylem birliği içerisinde oldukları” dile getirilmektedir ki, bu bilgi pasajda verilen bilgilerle paralellik arzetmektedir. Zira parçada “dünyanın fakir ülkeleri ilk kez ticari meseleler üzerine baskı grubu oluşturmak üzere bir araya geldiler” ifadesi yer almaktadır. Hatırlanacağı üzere ikinci sorumuz konferansa atıfla “pasajda bahsi geçen bir gelişmenin ne olduğu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu gelişmenin bize B seçeneğinde verildiğini görürüz. Zira B seçeneğinde “bedel karşılıklarının gündeme getirilmesi düşüncesi” ileri sürülmektedir ki, bu düşünce parçamızda “dahası, fakir ülkelerin öncül ticari ürünlerinin fiyatlarını düşürmek amacıyla finanse edilen bedel karşılıkları da dikkatlere sunuldu” şeklinde verilmektedir. Son sorumuzda ise “Ticaret ve İlerleme üzerine Birleşmiş Milletler konferansının uyarlamış olduğu çözümlemeler” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu çözümlemeleri C seçeneğinde bulmaktayız. Zira C seçeneğinde “ gelişmiş ülkelerden az gelişmiş ülkelere verilmesi gündeme gelen yardımdan” bahsedilmektedir ki, bu ifade parçamızın sonunda ifade edilmiştir. O halde bu pasajda bizden istenen üç sorunun doğru yanıtı B, E ve A seçenekleridir.
280
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
52-54. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. The dramatic growth of the world's population in the twentieth century has been on a scale without parallel in human history. Most of this growth has occurred since 1950 and is known as the population 'explosion'. Between 1950 and 1980 the world population increased from 2,5 to over 4 billion, and by the end of the century this figure will have risen to at least 6 billion. Growth of this size cannot continue indefinitely. Recent forecasts suggest that the total population will level-out at between 10 and 15 billion in the mid twenty-first century. Already there are encouraging signs that the rate of increase in many less developed countries is beginning to slow down. Soru: 52 According to the passage, at no period in human history has there been ________. A) so much consensus among nations concerning the population of the world B) a sharp decline in population like the one since 1980 C) a universal fear about the future of man D) as comprehensive a study of population problems as the one envisaged now E) a population explosion of the magnitude of the one in this century Soru: 53 It is pointed out in the passage that the increase in the world population ________. A) is a highly encouraging sign for the general economy B) is expected to continue even faster until 2050 C) will not continue into the next century D) has been going on noticeably since 1950 E) has been much faster in the industrialized countries Soru: 54 It has been forecast that, by the middle of the next century ________. A) various measures will have been taken to encourage population growth B) the population growth rate in less developed countries will be much higher than that in previous years C) the world population will be stabilized at around 10 to 15 billion D) the rate of increase will still be rising E) the rate of population increase will have doubled the 1950 rate54 54
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “insanlık tarihi boyunca
Murat AĞARI
281
55-57. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Real-depression cannot be as easily overcome as some people often suppose. It usually passes with time - but the time can seem endless. Activities giving companionship and a new interest can help. But for the sufferer to talk, again and again, about the causes of the depression helps most. People with depression need to be listened to and encouraged to find their own solutions, not made to feel yet more inadequate by good advice. They may need professional counselling as well as the support of family and friends. Soru: 55 In overcoming depression the support of friends and family ________. A) can best be directed into giving good advice B) is the only solution C) may cause more harm than good D) never contributes to any improvement in the patient E) is not always sufficient
hiçbir zaman olmayan bir şey” üzerinedir. İkinci sorumuz ise “dünya nüfusundaki artışı” bizim ilgi alanımıza yerleştirmektedir. Son sorumuzun kurgusu “gelecek yüzyılın ortalarına kadar tahmin edilen şeyi” bize sormaktadır. Sorularla ilgili bu genel okumanın ardından şimdi parçamızı bu sorular çerçevesinde ana hatlarıyla okuyabiliriz: "Dünya nüfusunun 20. yüzyıldaki dramatik artışı insanlık tarihi ile paralel olmayan bir ölçektedir. Bu büyümenin büyük kısmı 1950’lerden itibaren olmuştur ve “nüfus patlaması” olarak bilinmektedir. 1950’den 1980’e kadar dünya nüfusu 2.5 milyardan 4 milyara yükselmiş ve bu yüzyılın sonuna kadar en azından 6 milyar olacak. Büyüme bu şekilde devam edemez. Son tahminler 21. yüzyılın ortalarına kadar toplam nüfusun 10 ile 15 milyar arasında olacağını göstermektedir. Şimdiden bu konuda cesaret verici bir takım işaretler vardır ve nüfus artışı az gelişmiş ülkelerde düşmeye başlamıştır.” Bu genel anlamanın ardından soruların yanıtına geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “insanlık tarihi boyunca hiçbir zaman olmayan bir şey” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu “şey”i E seçeneğinde bulmaktayız. Zira E seçeneğinde “bu yüzyılda yaşana nüfus artış hızının büyüklüğü” dile getirilmektedir ki, bu doğrudur. Zira pasajımızda geçen “dünya nüfusunun 20. yüzyıldaki dramatik artışı insanlık tarihi ile paralel olmayan bir ölçektedir” ifadesi ile paralellik arzetmektedir. İkinci sorumuz ise, hatırlanacağı üzere, “dünya nüfusundaki artışı” kurgulamaktaydı. Bu bilgi de D seçeneğinde bulunmaktadır. D seçeneğinde bize “gözle görülür biçimde 1950’lerden beri ilerlemektedir” bilgisi verilmektedir. Bu bilgi, parçamızda geçen “bu büyümenin büyük kısmı 1950’lerden itibaren olmuştur” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuz ise “21. yüzyılın ortalarına kadar tahmin edilen bir noktayı” bize sorgulamaktaydı. Bu sorunu doğru bilgisini de C seçeneğinde bulmaktayız. Zira C seçeneğinde “dünya nüfusu 10 ile 15 milyar arasında sabitlenecek” demektedir. Bu bilgi, pasajımızın sonunda geçen “son tahminler 21. yüzyılın ortalarına kadar toplam nüfusun 10 ile 15 milyar arasında olacağını göstermektedir” bilgisi ile paralellik göstermektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, D ve C seçenekleridir.
282
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 56 The writer suggests that people with depression ________. A) should not be allowed much social activity B) should rely solely on professional counselling C) need, more than anything else, someone to listen to them D) ought to remain alienated from society for a long time E) receive an unnecessary amount of sympathy Soru: 57 According to the passage some people ________. A) seem to underestimate how difficult it is to get over depression B) suffer from depression over long periods of time C) refuse to get professional counselling D) suffering from depression have been cured through the good advice of friends E) with depression don't want to talk about their problems 57
57
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “depresyonun üstesinden gelme konusunda ailenin ve arkadaşların desteği” üzerine kuruludur. İkinci sorumuzda bizden “depresyonlu kişiler ile ilgili olarak yazarın ileri sürdüğü bir düşünce” istenmektedir. Son sorumuzda ise pasaja göre “bir takım insanların konumu” sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel okumanın ardından şimdi parçamızı bu sorular çerçevesinde ana hatlarıyla okuyabiliriz: "Gerçek bir depresyondan, sanıldığının aksine, kurtulmak kolay değildir. Bu depresyon zamanla geçer; fakat sonsuz da olabilir. Bu depresyonun üstesinden gelme konusunda yeni bir yön ve ilgi veren bir takım aktiviteler faydalı olabilir. Fakat daha da önemlisi depresyondaki kişi ile sürekli olarak depresyonun sebepleri üzerine konuşmak daha faydalı olabilir. Depresyondaki kişi dinlenmeye ve sorunlarına çözüm bulmaya yardımcı olacak bir cesaretlendirmeye ihtiyaç duymaktadır. Kimi zaman iyi tavsiyeler yeterli olmayabilmektedir. Onlar daha ziyade profesyonel danışmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bunun yanı sıra ailenin ve arkadaşların desteği de önemli olmaktadır.” Bu genel anlamanın ardından soruların yanıtına geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “depresyonun üstesinden gelme konusunda ailenin ve arkadaşların desteği” üzerine kuruluydu. Seçeneklere baktığımızda, bununla ilgili doğru bilginin E seçeneğinde ulunduğunu görmekteyiz. Zira burada “aile ve arkadaşların desteğinin yeterli olmadığından” dem vurulmaktadır ki, parçanın sonunda bu görüş dile getirilmekte ve “Onlar daha ziyade profesyonel danışmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bunun yanı sıra ailenin ve arkadaşların desteği de önemli olmaktadır.” denilmektedir. İkinci sorumuzda bizden “depresyonlu kişiler ile ilgili olarak yazarın ileri sürdüğü bir düşünce” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “en çok dinlenilmeye ihtiyaç duyarlar denilmektedir” ki, bu bilgi parçaya göre doğrudur. Zira parçamızda bunun la ilgili olarak “Depresyondaki kişi dinlenmeye ve sorunlarına çözüm bulmaya yardımcı olacak bir cesaretlendirmeye ihtiyaç duymaktadır.” denilmektedir. Son sorumuzda ise pasaja göre “bir takım insanların konumu” sorgulanmaktaydı Buna göre seçenekleri irdelediğimizde, bu soru ile ilgili doğru bilginin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “depresyonun üstesinden gelmenin kimi zaman göz ardı edilip küçümsendiği” dile getirilmektedir ki, bu bilgi parçanın girişinde verilmektedir. O halde bu parçadan sorgulanan üç sorunun doğru yanıtları E, C ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
283
58-60. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Those who visit the Mediterranean are invariably impressed with its unity. Everywhere it is the same, for the shades of difference here is less important than the resemblances. Yet this unity is the result of aggressive contrast; sea and mountain, sea and desert, sea and ocean! In these respects the Mediterranean is very different from either central Europe, or high tablelands of Asia, the Syrian and Saharan deserts, or even the Atlantic Ocean. Soru: 58 What distinguishes the Mediterranean from the other parts of the world is ________. A) that it is characterized by high tablelands B) the fact that the landscape varies greatly from part to part C) that it is surrounded by vast deserts D) the combination of features, everywhere, is the same E) that it is attracting more and more visitors Soru: 59 According to the passage, within the general unity of the Mediterranean ________. A) the deserts of Syria and the Sahara have their special place B) the contrast between the sea and the desert is exceptional C) one is also aware of startling contrast D) some people find a depressing monotony E) there is very little that appeals to the eye Soru: 60 It is stressed in the passage that the Mediterranean ________. A) extensively resembles the rest of the world B) is, in many ways, similar to central Europe C) has an endless changing coastline D) is the most crowded part of the world E) makes the same impression on all visitors to the area60 60
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “dünyanın diğer kesimlerinden Akdeniz’i ayıran şeyin ne olduğu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “Akdeniz’in genel birliği üzerine” pasajdan edinilen bilgi” bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “Akdeniz” ile ilgili olarak bir bilgi sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatlarıyla parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Akdeniz bölgesini ziyaret edenler onun bütünlüğünü görünce şaşkına dönmektedirler. Farklılıkların gölgesi burada benzerliklerden daha az önemli olduğu
284
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
61-63. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Dates and periods are necessary to the study and discussion of history, for all historical phenomena are conditioned by time and are produced by the sequence of events. Periods especially, are retrospective conceptions that we form about past events; they are useful to focus discussion, but very often they lead historical thought astray. Thus, while it is certainly useful to speak of the Middle Ages and of the Victorian Age, those two abstract ideas have deluded many scholars and millions of newspaper readers into supposing that during certain decades called the Middle Ages, and again during certain decades called Age of Victoria, everyone thought or acted more or less in the same way- till at last Victoria died or the Middle Ages came to an end. But in fact there was no such sameness. Soru: 61 The author argues that, contrary to common assumption, the behaviour of people ________. A) was more uniform in the Middle Ages than in the Victorian Age B) was not uniform, at all, in any given period C) is a subject that should also be studied by historians D) in any given period is always the same E) is unrelated to the age they live in
için her yer aynıdır. Bununla birlikte bu bütünlük itici bir zıtlığın sonucudur: Dağ ve deniz, deniz ve çöl, deniz ve okyanus…Bu açılardan Akdeniz bölgesi hem merkez Avrupa’dan hem de yüksek platolu Akdeniz’den ve hatta Atlantik Okyanusu ile Suriye ve Sahra çöllerinden farklıdır.” Parçayı ana hatlarıyla anladıktan sonra soruların değerlendirmesine geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “dünyanın diğer kesimlerinden Akdeniz’i ayıran şeyin ne olduğu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira D seçeneğinde “değişik özelliklerin bir birlikteliği”nden bahsedilmektedir ki, bu bilgi pasajda verilen bilgi ile bağlantılıdır. Diğer seçeneklere baktığımızda, bunların farklı bölgelerin özelliklerini yansıttığını görürüz. İkinci sorumuzun kurgusu ise “Akdeniz’in genel birliği üzerine” pasajdan edinilen bilgi üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte aynı zamanda bir zıtlıktan bahsedilmektedir ki, parçamızda bu bilgi “bununla birlikte bu bütünlük, itici bir zıtlığın sonucudur” şeklinde verilmektedir. Son sorumuzda ise, hatırlanacağı üzere, “Akdeniz” ile ilgili olarak bir bilgi sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu bilginin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “bütün ziyaretçilerde aynı etkiyi yaptığı” ifade edilmektedir ki, bu bilgi parçamızın hemen girişinde “Akdeniz bölgesini ziyaret edenler onun bütünlüğünü görünce şaşkına dönmektedirler.” şeklinde bize verilmektedir. O halde bu parça içerisinden bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, B ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
285
Soru: 62 The division of history into periods ________. A) is both useful and deceptive B) is avoided by modern historians C) was rejected in the Victorian Age D) has been in use since the Middle Ages E) serves no useful purpose at all Soru: 63 According to the passage, the study of history ________. A) began in the Middle Ages and reached its height in the Victorian Age B) has changed greatly in our time C) requires a knowledge of dates and periods D) includes a great variety of interrelated subjects E) should concentrate on the reconstruction of past events 63 63
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “genel kanının aksine olarak insan davranışları üzerine olan” bir sorguyu gündemimize taşımaktadır. İkinci sorumuz “tarihin periyotlara bölünmesi” üzerine bilgi bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “tarih çalışmaları” üzerine olan bilgi sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından genel hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Tarih çalışmaları için tarihlendirmeler ve periodlamalar gereklidir. Zira bütün tarihsel fenomenler zaman içerisinde meydana gelmekte ve olaylar dizisi ile üretilmektedir. Periyotlar, bizim geçmiş olayları tasnifte kullandığımız geçmişle ilgili düşüncelerdir. Fakat bunlar sıklıkla tarihsel düşünceyi saptırırlar. Bu nedenle de Ortaçağla ya da Viktorya çağı ile ilgili olarak konuşmak kesinlikle faydalıyken bu iki soyut düşünce pekçok alim ve gazete okurunu, Ortaçağ ya da Viktorya çağı olarak adlandırılan belirli tarihlerin bulunduğu ve Viktorya’nın ölmesi ile birlikte Ortaçağın sona erdiği ve aynı zamanda insanlarını bu periyotlarda az çok benzer davranışlar sergilediği yanılgısına sürüklemektedir. Fakat gerçekte böyle bir eşlik yoktur.” Parçayı ana hatlarıyla anladıktan sonra soruların değerlendirmesine geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “genel kanının aksine olarak insan davranışları üzerine olan” bir sorguyu gündemimize taşımaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilginin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte insan davranışlarının “tek tip olmadığı” dile getirilmektedir ki, bu ilgi paragrafımızın sonunda “insanlarını bu periyotlarda az çok benzer davranışlar sergilediği yanılgısına sürüklemektedir; fakat gerçekte böyle bir eşlik yoktur” bilgisi bize verilmektedir. B seçeneğinin bilgisi ile bu bilgi birbirine koşut bilgilerdir. İkinci sorumuz “tarihin periyotlara bölünmesi” üzerine olan bilgi bizden istemekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili bize doğru bilgiyi veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira A seçeneğinde tarihin periyotlara bölünmesinin hem faydalı hem de yanıltıcı olduğu dile getirilmektedir ki, pasajımıza göre bu bilgi doğrudur; zira pasajda “Tarih çalışmaları için tarihlendirmeler ve periyodlamalar gereklidir. Fakat bunlar sıklıkla tarihsel düşünceyi saptırırlar.” Bilgisi yer almaktadır. Son sorumuzda ise “tarih çalışmaları” üzerine olan bilgi sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira C seçeneğinde “periyotların ve tarihlerin bilgisine ihtiyaç duymaktadır” bilgisi yer almaktadır ki, bu bilgi parçamızda geçen “Tarih çalışmaları için tarihlendirmeler ve periyodlamalar gereklidir.” bilgisi ile uyumludur. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bizden sorgulanan üç sorunun doğru yanıtları B, A ve C seçenekleri olmaktadır.
286
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
64-66. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. The effects of sleep loss are subject to a number of popular misconceptions. The belief that everyone must sleep 8 hours a night is a myth. According to the results of a recent survey on the subject, adults average about 7 to 7 1/2 hours of sleep per night, and many individuals function effectively with 5 to 6 hours of sleep. In fact, 20 percent of the population (slightly more in men) sleep less than 6 hours per night. Another significant fact is that sleep time decreases with age. Soru: 64 According to the passage, the popular assumption that eight hours of sleep per night is essential ________. A) is only true for the elderly B) has been supported by scientific evidence C) is actually a fallacy D) is only true for 20 percent of the population E) is very rarely disputed Soru: 65 The survey referred to in the passage indicates that as people get older and older ________. A) they sleep less and less B) they require more sleep than formerly C) their sleep time varies between 7 and 8 hours D) they rarely sleep less than 7 hours E) sleep loss ceases to be a problem Soru: 66 It is pointed out in the passage that a sleep time under 8 hours ________. A) is not recommended in the survey B) invariably leads to noticeable inefficiency C) does not necessarily reduce a person's efficiency D) causes a number of complications in old people E) is common among women but not among men66 66
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “gecelik 8 saat uykunun yeterli olacağı genel kanısı” üzerine bilgiyi sorgulamaktadır. İkinci sorumuz ise bizden “parçada dile getirilen bir araştırmanın sonuçlarına dayanarak gittikçe yaşlanan insanlar ile ilgili olarak bilgi” istemektedir. Son sorumuzda ise “8 saatin altındaki uyumalarla ilgili olarak parçanın dile getirdiği bilginin değerlendirilmesi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından pasajımızı okuyarak ana hatları ile anlamaya çalışabiliriz: “Uyku kaybının etkileri çoğu insan
Murat AĞARI
287
67-69. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. Economic dynamics have decisively shifted from the national economy. From now on, any country and also any business, especially a large one that wants to prosper will have to accept that it is the world economy that leads and that domestic economic policies will succeed only if they strengthen or at least do not impair the country's international competitive position. This may be the most important -it surely is the most striking- feature of the changed world economy. Soru: 67 The writer explains that one significant development in economy has been ________. A) the stress on the importance of domestic economic policies. B) the growing importance of national economic policies. C) a keener competition between domestic and international companies. D) that national economics are now closely interrelated with the world economy E) the decline of competition in home markets.
tarafından yanlış anlaşılmaya müsait bir konumdadır. İnsanların gecede 8 saat uyumaları gerektiği insancı bir mittir. Son zamanlarda yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre yetişkinler günde 7, 7,5 saat civarında uyumakta ve bireylerin çoğu 5 ya da 6 saatlik bir uyuma ile etkili bir biçimde faaliyetlerini yerine getirebilmektedirler. Çoğunluğu erkeler olmak üzere toplumun yüzde yirmisi günde altı saatten daha az uyumaktadır. Bir başka dikkat çekici gerçek ise şudur: uyku süresi yaş ilerledikçe azalmaktadır.” Bu şekilde parçamızı genel hatları ile anladıktan sonra sorularımızın yanıtlarını bulmaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “gecelik 8 saat uykunun yeterli olacağı genel kanısı” üzerine bilgiyi sorgulamaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilginin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bu düşüncenin yanlış olduğu” dile getirilmektedir ki, bu yaklaşım parçaya göre doğrudur. Zira parçada “İnsanların gecede 8 saat uyumaları gerektiği insancı bir mittir” bilgisi bize verilmektedir. İkinci sorumuz ise bizden “parçada dile getirilen bir araştırmanın sonuçlarına dayanarak gittikçe yaşlanan insanlar ile ilgili olarak bilgi” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira A seçeneğinde “giderek daha az uyudukları” bilgisi bulunmaktadır ki, bu bilgi parçamızdaki “uyku süresi yaş ilerledikçe azalmaktadır” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “8 saatin altındaki uyumalarla” ilgili olarak parçanın dile getirdiği bilginin değerlendirilmesi istenmekteydi. Bu açıdan seçeneklere baktığımızda, doğru yönlendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “kişinin etkinliğinde herhangi bir azalmaya neden olmaz” bilgisi bulunmaktadır ki, bu bilgi parçamız ile uyum göstermektedir. Zira bize verilen pasajda “bireylerin çoğu 5 ya da 6 saatlik bir uyuma ile etkili bir biçimde faaliyetlerini yerine getirebilmektedirler” bilgisi yer almaktadır. O halde bu pasajda bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları C, A ve C seçenekleri olmaktadır.
288
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 68 From the passage it seems that for a country to achieve economic prosperity, it ________. A) has to encourage and support big corporations B) must protect itself from new dynamics in domestic economy. C) has to think and plan in terms of world economy D) must be ruthless in economic policies E) must create competition within the domestic market. Soru: 69 The passage deals with ________. A) the growing importance of internationalism in the field of economics. B) the dangers of foreign competition in trade. C) the dynamics in the implementation of domestic economic policies. D) the question of how big business can influence the world economy negatively. E) some of the more striking features of the current economic policies.69
69
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “ekonomide meydana gelen önemli bir gelişme “üzerinedir. İkinci sorumuzda ise “bir ülkenin ekonomik bir refaha erişmek için yapması gerekenler” sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “pasajın genel olarak ilgisi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatlarıyla pasajı anlama çabasına girişebiliriz: “Ekonomik dinamikler yanıltıcı bir biçimde milli ekonomiden ayrılmaktadır. Günümüzde büyümek ve gelişmek isteyen herhangi bir iş ya da ülke şunu kabul etmek zorundadır ki, ülke ekonomilerine yön veren temel muharrik dünya ekonomisidir ve milli ekonomiler eğer güçlenirler, daha da önemlisi ülkenin kendi içerisindeki rekabet pozisyonunu bozmazlarsa başarılı olabileceklerdir. Bu nokta, değişen ekonominin en göze çarpan ve en önemli yönünü oluşturmaktadır.” Parçamızla ilgili bu genel anlamının ardından sorularımız yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “ekonomide meydana gelen önemli bir gelişme” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “dünya ekonomisi ile yakın bir ilişki içerisinde bulundukları” ifade edilmektedir ki, bu bilgi pasajımızda verilen bilgi ile paralellik arzetmektedir. Zira pasajda “ülke ekonomilerine yön veren temel muharrik dünya ekonomisidir” bilgisi bulunmaktadır ve bu bilgi ile D seçeneği örtüşmektedir. İkinci sorumuzda “bir ülkenin ekonomik bir refaha erişmek için yapması gerekenler” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “dünya ekonomisi ile uyuşuk bir konumda düşünülmeli ve buna göre planlar yapılmalı” bilgisi yer almaktadır. Bu bilgi parçamızın genel konsepti ile uyum arzetmektedir. Son sorumuzda ise “pasajın genel olarak ilgisi” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu ilginin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira A seçeneğinde “ekonomi alanındaki enternasyonalizmin giderek artan önemi” dile getirilmektedir ki, bu ilgi parçanın genel içeriğini vermektedir. O halde bu pasajda bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, C ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
289
70-72. soruları aşagıdaki parçaya göre cevaplayınız. A great many books have been written on computers, computer programming languages, particularly Fortran. To produce another book on Fortran, even the newest Fortran IV, probably seems unreasonable to most, and it is with mild trepidation that, I, the author, embark on this project. However, several good reasons can be stated for doing just that. Most computer professionals will agree that the field of computer and information science has quickly become a valid discipline for academia and that rapid changes are occurring in computer programming languages. Both of these facts demand that a new direction be taken in presenting the subject. Soru: 70 From the passage we understand that the writer is somewhat apprehensive in case ________. A) computer sales should drop sharply B) developments in computer programming will become more and more costly C) his book will be felt, by many people, to be superfluous D) computer programming should be taken over by professionals E) programming languages should become far more complicated Soru: 71 According to the passage, publications on computer technology ________. A) are only concerned with Fortran computer programming B) have already reached a very high number C) are brought out by academia for academia D) invariably cause a great deal of public reaction E) are largely repetitive and very costly Soru: 72 The writer of this passage feels that his new book on Fortran is justified because ________. A) computer science is a new science with little relevant literature B) computer professionals have not as yet recognized the changes taking place in computer science C) it will boost the sale of computers throughout the world D) it introduces a new approach to computer programming languages E) it will change the concept of computer science among academia72 72
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “yazarın farkında olduğu” bir şey üzerine kurgulanmıştır. İkinci sorumuz ise “bilgisayar teknolojisi üzerine olan yayınları”
290
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
73.-75. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Post-war radar has been developed for an enormous range of uses from police radar speed traps to the ballistic missile early warning systems. At sea it is used on ships of all sizes from the super tankers down to pleasure craft, and in the air it guards military and civilian aircraft against collisions. It is even used to keep track of the orbital junkyard created by innumerable space launches. Radar found an unexpected use in astronomy and space navigation. Radar signals were bounced off the moon in 1946 and reflections were obtained from Venus and the sun in the late 1950s. Subsequently, radar maps were made of the moon and Venus- not that such long ranges are essential for radar maps to prove themselves useful. For example, satellite-borne radar aimed at the earth has actually led to the discover of previously unknown remnants of a Mayan canal drainage system in Central America. Soru: 73 It is clear from the passage that following World War II, ________. A) the uses of radar in many fields have expanded vastly B) space exploration has been one of the few areas of technology not to benefit from radar C) the exploration of space has been made possible through the use of radar D) the construction of super tankers has increased considerably E) radar has been replaced by other navigational devices sorgulamaktadır. Son sorumuzda ise “yazarın Fortran üzerine olan son kitabının kabul görmesinin sebebi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından parçamızı genel hatları ile anlam çabasına girişebiliriz: “Bilgisayarlar, bilgisayar programcılığı dilleri ve özellikle Fortran üzerine çok sayıda kitap yayınlanmaktadır. Özellikle yeni Fortran IV üzerine olmak üzere, Fortran üzerine yeni bir kitap üretmek makul görünmemekte ve bir yazar olarak bu eylem bana göre biraz da ürpertici bir durum gibi görünmektedir. Bununlar birlikte bu eyleme girişmek için değişik sebepler de ileri sürülebilir. Pekçok bilgisayar uzmanı şu kanıdadır ki, bilgisayar alanı akademik anlamda çok hızlı bir biçimde geçerli bir disipline dönüşmekte, bilgisayar dili üzerine çok hızlı değişimler olmaktadır. Bu gerçeklerin her ikisi konuyu sunmada yeni bir yön alınması gerektiğini kabul etmektedir.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızın yanıtlarını aramaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “yazarın farkında olduğu bir şey” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgiyi veren seçeneğin C seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “yazarın, kitabının çoğu insan tarafından gereksiz olarak algılanacağını düşündüğü” dile getirilmektedir ki, bu doğrudur. Zira bize verilen pasajda “özellikle yeni Fortran IV üzerine olmak üzere, Fortran üzerine yeni bir kitap üretmek makul görünmemektedir” bilgisi yer almaktadır. İkinci sorumuz ise “bilgisayar teknolojisi üzerine olan yayınları” sorgulamaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte bize “pek çok sayıya ulaştığı” bilgisi verilmektedir. Bu bilgi, pasajımızdaki “bilgisayarlar, bilgisayar programcılığı dilleri ve özellikle Fortran üzerine çok sayıda kitap yayınlanmaktadır” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “yazarın Fortran üzerine olan son kitabının kabul görmesinin sebebi” bizden istenmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru aydınlatan seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bilgisayar diline yeni bir yaklaşım getirmesini” neden olarak göstermektedir ki, bu bilgi parçamızda bize verilen bilgilerle paralellik arzetmektedir. Zira pasajımızda bize verilen “bilgisayar dili üzerine çok hızlı değişimler olmaktadır” bilgisi bu alanda yeni kitap yazmaya sebep olarak gösterilebilecek bir bilgidir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorula üç sorunun doğru yanıtları C, B ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
291
Soru: 74 According to the passage, one of the interesting uses of radar ________. A) was the early warning against ballistic missiles in World War II B) has been to locate and demolish the orbital junkyard C) has been its contribution towards archeological finds D) has been to determinate speed ranges for various vehicles E) was to guide aircraft towards their targets during World War II Soru: 75 We understand from the passage that radar signals ________. A) cannot provide accurate maps of the terrain of the earth B) have sometimes proved unreliable C) can control the movements of satellites D) are adversely affected by space launches E) can travel enormous distances through space75
75
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “2. Dünya savaşını müteakiben meydana gelen gelişme” üzerinedir. İkinci sorumuzda “radarın ilginç kullanımlarından birisi” bizden istenmektedir. Son sorumuza baktığımızda, bizden “radar sinyalleri” ile ilgili malumat istendiğini görürüz. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından parçamızı genel hatları ile anlama çabasına girişebiliriz: “Savaş sonrası radar, polis radarlarının hız tuzağından erken füze uyarı sistemlerine değin çok geniş bir kullanım alanında gelişimini sürdürmektedir. Denizlerde, tankerlerden yatlara kadar bütün gemilerde her alanda ve tüm boyutlarda kullanılmaktadır. Havada ise askeri ve sivil uçakları çatışmalara karşı korumaktadır. Radarlar, aynı zamanda sayısız miktarda yapılan uzay seferlerince yörüngeye oturtulan uzay araçlarının kontrolünde de kullanılmaktadır. Radar kullanımı uzay gezilerinde ve uzay biliminde de beklenmedik şekilde kullanıldı. Radar sinyalleri aya ilk kez 1946 yılında gönderildi; güneşten ve Venüs’ten 1950’li yıllarda yansımalar elde edildi. Bunların sonucu olarak ayın ve Venüs’ün haritaları yapıldı. Ancak radar haritalarında bu bilgilerin kullanışlı olması için mesafenin herhangi bir önemi bulunmamaktadır. Örneğin uydu bağlantılı radarlar önceleri bilinmeyen Merkez Amerika’daki Mayan drenaj sisteminin kalıntılarını bulmaya yardımcı olmuştur.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızın yanıtlarını almaya geçebilriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “2. Dünya savaşını müteakiben meydana gelen gelişme” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soruya parçamızla uyumlu yanıtı veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “radarın kullanımının arttığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi pasajımızda verilen “Savaş sonrası radar, polis radarlarının hız tuzağından erken füze uyarı sistemlerine değin çok geniş bir kullanım alanında gelişimini sürdürmektedir.” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. İkinci sorumuzda “radarın ilginç kullanımlarından birisi” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize parçamızla uyumlu bilgiyi veren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “uzay cisimlerini yörüngeye oturtmak ve onları bu yörüngeden almak” dile getirilmektedir ki, bu bilgi pasajımıza göre doğrudur. Zira bu ifade “even/hatta” edatı ile birlikte kullanılmıştır. Bu da, bu kullanımının “ilginç olduğuna, az kullanıldığına dair” olan vurgu nedeniyledir. Son sorumuza baktığımızda, bizden “radar sinyalleri” ile ilgili malumat istendiğini görürüz. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilginin B seçeneğinde bulmaktayız. Bu seçeneğimizde, “bazen güvenilebilir olmayacağı” dile getirilmektedir ki, bu bilgiyi doğrulayan malumat, parçamızda “Ancak radar haritalarında bu bilgilerin kullanışlı olması için mesafenin
292
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
76.-78. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A contraption that automatically fits deer with a pesticide-impregnated collar is helping to tackle the menace of Lyme disease which is usually spread among of people by ticks that live on the deer. This disease is now one of the fasted spreading infections disease in the US and can be fatal. Trapping and treating every deer in a forest with pesticides isn’t easy, so a machine has been designed to do it. The animals are lured to a feeding tray where they have to place their heads in a Vshaped trough to get to the food. The machine keeps an open pesticide-impregnated collar at the ready, drooping next to the trough where the deer will put its neck. As the animal takes the food, its neck presses down on a switch that triggers a springloaded arm. This propels one end of the open collar over the neck where it means the other end. The two ends join using Velcro, so within seconds of the animal’s arrival the collar is complete. Soru: 76 The passage is about a special collar for deer which ________. A) keeps them tick-free and from Lyme disease B) is impregnated with a poison that kills the ticks on the deer C) replace the older system of spraying them with pesticides D) is part of a research project to keep track of their movements E) has been designed to keep a check on their eating habits Soru: 77 We understand from the passage that Lyme disease ________. A) is carried and spread by ticks which live on deer B) is one of the rarer of the infection disease C) has killed a great many deer in the US D) is rapidly on the decline in the US E) affects deer more than any other animal Soru: 78 We understand from the passage that the collars are fitted to the deer ________. A) while their heads are firmly held in a V-shaped trough B) as fast as possible because the deer dislike the seconds C) while they feed and the process only lasts seconds D) with a mechanism that has to be man-operated E) before they are allowed near the food78
78
herhangi bir önemi bulunmamaktadır.” tarzında verilmektedir. O halde bu pasajda bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, B ve B seçenekleridir. Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı
Murat AĞARI
293
79-81. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Transport represents 22 per cent of total energy consumption in industrialized countries, mainly in the form of automobiles. Although this is the fastest growth sector in such countries, the rate of increase in road transport energy demand has slowed in most developed countries since the late 1960s. This has reflected both improved vehicle efficiency and a slowing down in the level of acquisition of automobiles by households. These developments have encouraged hopes that sometimes projected. In developing countries, transport represents 14 per cent of total energy consumption but the number of automobiles is approximately 20/1000 people, compared to 600/1000 people in industrialized countries. In addition to strictly technical improvements that can be made to automobiles and trucks, there is another important area of action which could help in the solution of the problems,namely, system operation. In this category, there is a variety of actions that could be preferred more efficiency such as transporting passengers and freight by other means, such as bus and rail, that would result in lower energy consumption and therefore, lower emissions.
sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “geyikler için olan özel tasma ile ilgili bilgi” üzerinedir. İkinci sorumuz ise “Lyme hastalığı” üzerine kurgulanmıştır. Son sorumuzdaysa “geyiğe uygun olan tasmalar” hakkında bizden bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından şimdi parçamızı ana hatlarıyla anlamaya geçebiliriz: “Haşeratdoymuş tasma ile geyiklere uygun bir tür alet geyiklerde yaşayan keneler vasıtasıyla insanlar arasında yayılan bir hastalık olan Lyme tehlikesini yok etmektedir. Bu hastalık şu anda Amerika’da en hızlı yayılan ve öldürücü olabilen bir hastalıktır. Ormandaki her bir geyiği kontrol ve tedavi etmek kolay bir eylem değildir. Bu nedenle bu eylemi yapmada kullanılacak bir alet geliştirildi. Hayvanlar, yemeğe doğru başlarını V şeklinde tutacakları bir yem tepsisine doğru çekilirler. Makine haşerat-doymuş bir tasmayı, geyiğin başını uzatacağı yere sarkıtacak şekilde hazır tutmaktadır. Hayvan tepsideki yemeği yerken hayvanın boynu hareket yüklü bir kolu oynatmaya yarayan bir anahtarı baskılar. Bu baskı açık olan tasmanın bir ucunu diğer ucu ile birleşeceği yer olan boyna doğru iteler. Böylelikle iki uç bir araya gelir ve birkaç saniye içerisinde hayvana bu tasmayı takma işi tamamlanmış olur.” Genel olarak anlamı bu şekilde olan parçamızı okuduktan sonra şimdi soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “geyikler için olan özel tasma ile ilgili bilgi üzerineydi. Bu bağlamda seçeneklere baktığımızda, konu ile ilgili doğru bilginin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “geyiklere özel olan bu tasmaların onları kenelerden ve Lyme hastalığından koruduğu” dile getirilmektedir. Bu bilgi, parçamızın vermiş olduğu malumat ile doğrudan ilgilidir. “İkinci sorumuz ise “Lyme hastalığı” üzerine kurgulanmıştır. Bu noktada seçenekleri değerlendirdiğimizde, ise konu ile ilgili doğru yönlendirmenin yine A seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “Lyme hastalığının geyiklerde yaşayan keneler vasıtasıyla yayıldığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi ile parçamızda geçen “geyiklerde yaşayan keneler vasıtasıyla insanlar arasında yayılan bir hastalık olan Lyme” bilgisi özdeştir. Son sorumuzdaysa “tasmaların geyiklere uygun hale getirilmesi” hakkında bizden bilgi istemektedir. Seçeneklere baktığımızda bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “tasmaların geyiklere uygun hale getirilmesinin, onların yeme yönlendirilmesinden önce yapıldığı” belirtilmektedir ki, bu bilgi parçamızla özdeş bir konumdadır. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, A ve E seçenekleri olmaktadır.
294
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 79 It is clear from the passage that transport requirements in the industrial countries ________. A) are increasing faster than ever before B) account for a large proportion of the energy consumed C) will be easier to meet as vehicle efficiency improves D) are being reviewed with the aim of meeting them with greater efficiency E) will continue to rise at roughly the sea rate Soru: 80 It is pointed out in the passage that energy consumption in industrial countries would be reduced ________. A) to the level of that in the developing countries if the number of cars per household were reduced B)if alternative energy sources could be found for buses and cars C) if the governments took appropriate action D) if more people were to make use of public transport E) significantly, if certain simple measures were put into effect Soru: 81 The writer of the passage feels that one hopeful sign relation to the energy consumption factor is ________. A) the growing concern about the pollution caused by car emissions B) that the technical improvements introduced by the car industry have led to cleaner emissions C) the unexpected drop in car sales D) the trend to send goods by train not by lorry E) that the number of cars per household is not increasing as fast as formerly81 81
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “endüstrileşmiş ülkelerdeki taşıma gereksinimleri” üzerinedir. İkinci sorumuza baktığımızda, gelişmekte olan ülkelerdeki enerji tüketiminin azaltılabileceği” üzerine kurgulanmış olduğunu görürüz. “Yazarın enerji tüketimi konusunda sahip olduğu ümitli bir işaret” ise son sorumuzun kurgusunu oluşturmaktadır. Sorularla ilgili bu ön bilgilenmenin ardından artık parçamızı ana hatları ile anlamaya geçebiliriz: “Taşımacılık, özellikle endüstrileşmiş ülkelerde, temel olarak otomobil şeklinde, toplam enerji tüketiminin %22’sini oluşturmaktadır. Bu tarz ülkelerde bu sektör en hızlı gelişen sektör olmasına rağmen, karayolu taşımacılığındaki enerji talebi artışı, 1960’ların sonlarından itibaren pek çok ülkede azalma göstermektedir. Bu durum hem gelişmiş taşıtların etkinliğinden hem de otomobil sahibi olan ev halkının sayısında olan azalmadan kaynaklanmaktadır. Bu gelişmeler kimi zaman proje olarak sunulan umutları tekrar yeşertmiştir. Gelişen ülkelerde ise taşımacılık toplam enerji tüketiminin %14’ünü oluşturmaktadır. Fakat otomobil miktarı endüstrileşmiş
Murat AĞARI
295
82-84. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The Rhine-Ruhr area became the greatest industrial region of Germany, because it had at its heart the great coalfield of the Ruhr. Mining is now almost entirely northeast and westwards across the Rhine. The region contains the greater part of the German iron, steel and heavy engineers industries. The great integrated iron and steel plants mostly cluster on the Rhine waterway. Specialized steel plants and engineering works are more widespread. With a decline in coalmining and the dismantling after World War II of certain steel plants, some of the older Ruhr towns have diversified their industries considerably: vehicles, electrical goods and clothing are now being produced. Soru: 82 It is pointed out in the passage that, following World War II, ________. A) the increase in coal production gave a new impetus to the steel industry in the towns of the Ruhr area B) new types of industry, such as textiles and car manufacturing, replaced the former steel industry in certain parts of the Ruhr area C) the electrical industry throughout the Ruhr area of Germany became economically as important as the steel industry itself D) the towns in the Ruhr area rapidly achieved a high level of prosperity through improvements in the steel industry E) all the steel plants in the Ruhr area had to be closed down to avoid the pollution of the town
ülkelerdeki 1000/600 oranı dikkate alındığında 1000/20 oranındadır. Otomobil ve kamyonlarda yapılan gelişmelere ek olarak bir eylem alanı daha vardır ki, bu alandaki başlıca sistem problemi olmak üzere sorunu çözebilecek niteliktedir. Bu kategoride değişik eylemler bulunmaktadır. Bunlar yolcular olarak daha fazla etkinliği tercih etmek olabileceği gibi, otobüs ve trenlerdeki nakliye ücretleri de olabilir. Bütün bunlar daha az enerji tüketimini ve böylece daha az zehirli atığı sonuç verecektir.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu, “endüstrileşmiş ülkelerdeki taşıma gereksinimleri” üzerineydi. Bu konuda seçeneklere göz gezdirdiğimizde, B seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “endüstrileşmiş ülkelerin taşımacılık gereksinimlerinin çok büyük bir kısmını bünyesine aldığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi pasajımızda geçen “toplam enerji tüketiminin % 22’sini oluşturmaktadır” bilgisi ile özdeştir. İkinci sorumuz ise “gelişmiş ülkelerdeki enerji tüketiminin azaltılabileceği” üzerine kurgulanmıştı. Bu çerçeveden seçeneklere göz gezdirdiğimizde, bu konuda bizi doğru aydınlatan seçeneğin D seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer daha fazla insan toplu taşım araçlarını tercih ederse” denilmektedir ki, bu bilgi pasajımızda geçen “bunlar yolcular olarak daha fazla etkinliği tercih etmek olabileceği gibi, otobüs ve trenlerdeki nakliye ücretleri de olabilir” bilgisi ile özdeştir. “Yazarın enerji tüketimi konusunda sahip olduğu ümitli bir işaret” ise son sorumuzun kurgusunu oluşturmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu hissiyatı B seçeneğinde bulmaktayız. Zira bu seçenekte teknik gelişmelerin daha az zehirli gaz yayımına olanak tanıdığı” dile getirilmektedir. Bu bilgi de pasajımızdaki “otomobil ve kamyonlarda sağlanan gelişmelere ek olarak” bilgisi ile özdeş bir konumdadır. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları B, D ve B seçenekleri olmaktadır.
296
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 83 It is clear from the passage that the immense coal deposits of the Ruhr ________. A) have had adverse effects upon the older towns of the area B) have been almost completely used up by the iron and steel industry C) turned the Rhine-Ruhr into Germany’s major industrial area D) were once regarded as inexhaustible even in the face of such intense mining E) have no equal anywhere also in Europe Soru: 84 The writer of the passage makes the point out that the major part of the iron and steel industry of Germany ________. A) has basically remained unchanged during the last hundred years B) has come into being since World War II C) is the major source of the country’s prosperity D) no longer depends on coal as its main source of power E) is located on either side of the Rhine84
84
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “Dünya Savaşı’nı müteakip olan bir olay” üzerinedir. İkinci sorumuzda ise “Ruhr bölgesinin zengin petrol yatakları” üzerine bilgi bizden istenmektedir. Son sorumuzda “Almanya’nın çoğu demir ve çelik endüstrisi” dikkatimize sunulmaktadır. Bu ön bilgilenmenin ardından parçamızı ana hatları ile anlama çabasına geçebiliriz: “Sahip olduğu zengin kömür yataklarından dolayı Ruhr bölgesi Almanya’nın en büyük endüstri bölgesi olmuştur. Madencilik, tümüyle Ren’in kuzeydoğu ve batı bölgelerinde yapılmaktadır. Bölge Almanya’nın çoğu demir, çelik ve ağır sanayisini içerisine almaktadır. Büyük demir ve çelik fabrikaları Ren nehri kıyısında dizilmektedir. Donanımlı çelik fabrikaları ile ağır sanayi tesisleri çok sayıda bulunmaktadır. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra bir takım çelik fabrikalarının sökülmesi ve kömür madenciliğinin azalması üzerine kimi eski Ruhr şehirleri sanayilerini daha ziyade motorlu araç, elektrikli eşyalar ve kumaş üretimine değiştirdiler.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu, “Dünya Savaşı’nı müteakip olan bir olay” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru malumatın B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “yeni endüstri türlerinin daha önceki çelik sanayinin yerini aldığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi doğrudur ve parçamızdaki “2. Dünya Savaşı’ndan sonra bir takım çelik fabrikalarının sökülmesi ve kömür madenciliğinin azalması üzerine kimi eski Ruhr şehirleri sanayilerini daha ziyade motorlu araç, elektrikli eşyalar ve kumaş üretimine değiştirdiler” bilgisi ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda “Ruhr bölgesinin zengin petrol yatakları” üzerine bilgi bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bize bu konuda doğru bilgi veren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “Ruhr bölgesini Almanya’nın büyük bir sanayi bölgesi haline dönüştürdüğü” ifade edilmektedir ki bu bilgi doğrudur ve parçamızdaki “sahip olduğu zengin kömür yataklarından dolayı Ruhr bölgesi Almanya’nın en büyük endüstri bölgesi olmuştur” bilgisi ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda “Almanya’nın çoğu demir ve çelik endüstrisi” dikkatimize sunulmaktaydı. Seçeneklere sorumuz çerçevesinden baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. E seçeneğinde sorumuzla ilgili olarak “Ren kıyılarında yerleştiği” dile getirilmektedir ki, bu bilgi, pasajda bize verilen “büyük demir ve çelik fabrikaları Ren nehri
Murat AĞARI
297
85-87. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Glaciers originate in areas that lie above the limit of permanent snow. Thus in tropical climates glaciers are only to be found at very great heights, whereas in polar regions they flow into the sea. The largest glaciers are found in regions receiving the heaviest snowfall. The great glaciers of the Himalayas lie in the path of the its vast water vapour content. The largest glacierized areas after Antarctica are in Greenland, North America and in central and south central Asia. It has been estimated that the volume of the world’s glaciers and ice sheets exceeds 11.000.000 cubic miles which, if returned to the oceans, would raise the sea-level by some 20 ft, submerging all existing seaports and much land besides. Soru: 85 In the passage the contrast is made between ________. A) the benefits and dangers of glaciers B) the size of glaciers in the Himalayas and in Antarctica C) the glaciers on the snowline and those at great heights D) the location of glaciers in the tropics and in arctic regions E) the climatic effects of glaciers in different parts of the world Soru: 86 We understand from the passage that ________. A) the snowline is only apparent after a heavy fall of snow B) the size of a glacier is, in part, dependent on the amount of snowfall in a region C) glaciers cannot be found in tropical regions D) the monsoon has no effect at all in the formation of glaciers in the Himalayas E) the volume of glaciers in the world is rapidly decreasing Soru: 87 From the figures given in the last part of the passage we can infer that ________. A) the glaciers around the world are rapidly melting B) all town close to the sea are under immediate threat C) the amount of water held by the glaciers really is enormous D) the ocean around the world have been rising steadily for some time E) it will impossible to prevent flooding if the glaciers continue to melt at this rate 87
87
kıyısında dizilmektedir” bilgisi ile özdeştir. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istene üç sorunun doğru yanıtları B, C ve E seçenekleridir. Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda
298
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
88-90. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The report Dams and Development, which has been recently published, provides stark evidence that the world’s 45.000 large dams which block over half of the world’s rivers , have been failed experiments. They have failed to produce as much electricity and water, or control as much flood damage, as their backers claim. They regularly suffer huge cost-overruns and time delays. They have made up to 80 million people homeless, and their benefits have largely gone to the urban well-off not the rural poor they displace. Moreover, their effects on ecosystems have been disastrous. Soru: 88 It is point out in the passage that large dams of the world today ________. A) have not given the benefits expected of them B) were primarily built to prevent flooding C) have proved more cost-effective than originally anticipated D) have contributed greatly to environmental improvement E) play a major part in the economic success of individual countries
biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “parçada yapılan iki şey arasındaki zıtlık” üzerinedir. İkinci sorumuzda “pasajdan anladığımız” bir kurgu bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “parçanın son tarafında bize verilen rakamlardan çıkarabileceğimiz bir sonuç” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu değerlendirmenin ardından parçamızı ana hatlarıyla anlamaya geçebiliriz: “Buzullar, sürekli karlı olan sınırın üst tarafında uzanan bölgelerde bulunmaktadır. Bu nedenledir ki, tropikal bölgelerde buzullar, çok yüksek bölgelerde bulunmaktadır; halbuki kutup bölgelerinde buzullar denize doğru akmaktadırlar. En büyük buzullar yoğun kar yağışı alan bölgelerde bulunmaktadır. Himalayaların büyük buzulları ise geniş miktardaki su buharının bulunduğu yerlerdir. Antarktika’dan sonra en büyük buzulluk alan Grönland, Kuzey Amerika, Merkezi Asya ile Güney Asya’da bulunmaktadır. Dünyanın buzullarının ve buz tabakalarının miktarı 11.000.000 mil küpü bulduğu tahmin edilmektedir. Bu kitle eğer okyanusa dönüşse deniz seviyesi, bütün deniz limanlarını ve bunların ötesinde bulunan karaları da içine alacak şekilde 20 ft’lik bir seviyeye ulaşırdı.” Ana hatlarıyla parçamızı anladıktan sonra sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “parçada yapılan iki şey arasındaki zıtlık” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte zıt olarak “tropik bölgelerdeki buzullar ile Antarktika bölgesinde bulunan buzulların yerleri” dile getirilmektedir ki bu bilgi doğrudur ve parçamızdaki “tropikal bölgelerde buzullar, çok yüksek bölgelerde bulunmaktadır; halbuki kutup bölgelerinde buzullar denize doğru akmaktadır” bilgisi ile özdeştir. İkinci sorumuzda “pasajdan anladığımız” bir kurgu bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda doğru anlamın B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “buzulun ebatının bölgedeki kar yağışı ile bağlantılı olduğunu dile getirilmektedir ki, bu bilgi doğrudur ve bu konu ile ilgili özdeş bilgiyi biz pasajda “en büyük buzullar yoğun kar yağışı alan bölgelerde bulunmaktadır” şeklinde bulmaktayız. Son sorumuzda “parçanın son tarafında bize verilen rakamlardan çıkarabileceğimiz bir sonuç” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru yönlendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “buzullarda barındırılan su miktarının gerçekten büyük olduğu” ifade edilmektedir ki, bu bilgi ile parçamızın sonunda verilen rakamlar birbiri ile uyumludur. Parçamızın sonunda dile getirilmek istenen bu su miktarıdır. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları D, B ve C seçenekleridir.
Murat AĞARI
299
Soru: 89 According to the passage, the construction of the world’s large dams ________.. A) has been indirectly responsible for the pollution of rivers B) has led to a huge increase in electrical production C) has been to the adverse of rural communities rather than urban ones D) has forced millions of people to abandon their homes E) has often caused fierce controversy between the backers and opponents Soru: 90 It is clear that the facts given in this passage about dams ________. A) relate to only a small proportion of the world’s dams B) give a balanced picture of their success and failures C) make no reference at all to their impact upon the environment D-) overlook the huge expense that was entailed in constructing them E-) are derived from a recent report on the subject90
90
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “dünyadaki büyük barajlar” üzerinedir. İkinci sorumuzda büyük barajların yapımı” konusunda bizden bilgi istenmektedir. Son sorumuzda ise “pasajda verilen gerçeklerden hareketle varılması gereken bir takım sonuçlar” dikkatimize sunulmaktadır. Sorularla ilgili bu değerlendirmenin ardından ana hatlarıyla parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Son zamanlarda yayınlanan “Barajlar ve Gelişme” isimli rapor, dünyadaki nehirlerin yarısının önünü geren 45.000 büyük barajın, deneyimleri boşa çıkardığının açık delillerini ortaya koymaktadır. Bu barajlar iddia edilenin aksine elektrik üretiminde ve seli önlemede başarısız olmuşlardır. Bu barajlar kapladıkları o büyük alanlara acı vermekte ve zaman kaybına neden olmaktadırlar. Bunlar 80 milyon insanı evsiz bırakmıştır. Ayrıca bunların faydaları kırsal kesimdeki insanlardan ziyade şehirlerde yaşayan insanlaradır. Üstelik bunları eko-sistem üzerindeki etkileri de felaket düzeyindedir.” Genel hatları ile parçamızı anladıktan sonra sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “dünyadaki büyük barajlar” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili bize doğru ilgiyi A seçeneğinin verdiğini görmekteyiz ki, bu bilgi doğrudur ve parçamızdaki “dünyadaki nehirlerin yarısının önünü geren 45.000 büyük barajın deneyimleri boşa çıkardığının açık delillerini ortaya koymaktadır” bilgisi ile özdeştir. İkinci sorumuzda “büyük barajların yapımı” konusunda bizden bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “milyonlarca insanı evlerini terk etmek durumunda bıraktığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi doğrudur ve parçamızdaki “bunlar 80 milyon insanı evsiz bırakmıştır” bilgisi ile özdeştir. Son sorumuzda ise “pasajda verilen gerçeklerden hareketle varılması gereken bir takım sonuçlar” dikkatimize sunulmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte bize “bu bilgilerin son zamanlarda yayınlana bir rapordan elde edildiği” bilgisi verilmektedir. Bu bilgi doğrudur ve pasajımızın başında bu durum “son zamanlarda yayınlanan “Barajlar ve Gelişme” isimli rapor” şeklinde dile getirilmektedir. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, D ve E seçenekleridir.
300
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
91-93. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Our understanding of submarine volcanic eruptions has improved substantially in the past decade owing to the recent ability to remotely detect such events and to respond rapidly with brief surveys and sampling at the eruption site. But these data are necessarily limited to observations after the event. In contrast, the 1998 eruption of the Axial volcano on the Juan de Fuce ridge was monitored by on site sea-floor instruments. One of these instruments, which measured bottom pressure, was overrun and entrapped by the 1998 lava flow. The instrument survived and was later discovered. The data recorded by this instrument reveal the duration, character and effusion rate of an eruption on a mid ocean ridge. Soru: 91 According to passage, it is only within the last ten years or so that ________. A) the studies made of the Axial volcano have given rise to a great deal of controversy B) scientists have realized how important under ocean volcanic activity is C) it has been possible to monitor volcanic eruptions under the sea D) the effusion rate of the Axial volcano has increased noticeably E) the geological causes of volcanic activity under the sea have been a major scientific concern Soru: 92 According to the passage, with the aid old instruments placed on the ocean floor, ________. A) a great deal of information concerning the eruption of the Axial volcano was obtained B) a lot of data have been collected concerning oceanic eruptions throughout the world C) it is now possible to anticipate when volcanic eruptions are going to take place D) scientists can now watch the volcanic activities at an eruption site while they are actually happening E) we have come to understand the part played by bottom pressure during a volcanic eruption
Murat AĞARI
301
Soru: 93 We can conclude from the passage that the study of submarine volcanic activity ________. A) is concerned more with the duration of an eruption than its other aspects B) has so far made very little progress C) has focused primarily upon the Axial volcano ever since 1998 D) has been greatly improved by early detection of such activity E) is frequently made more difficult due to the sudden uncontrolled flow of lava93
93
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “son birkaç yılda olan bir olay” üzerinedir. İkinci sorumuzda “okyanus zemininde yer alan aletlerin yardımıyla meydana gelen olay” bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “denizaltı volkanlarını çalışma ile bizim elde edebileceğimiz sonuç” bizden sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatlarıyla parçamızı anlamaya geçebiliriz: Bizim deniz altındaki volkan patlamalarını anlayışımız, patlama yerini tespit ederek bu tarz olayları belirleyen ve hemen yanıtı veren gelişmeler nedeniyle son zamanlarda gelişme kaydetmiştir. Ancak bu bilgiler olaydan sonraki gözlemlerle sınırlıdır. Aksine, Juan de Fuce dağ silsilesindeki Axial volkanının 1998 yılındaki patlaması deniz altı kamarası tarafından kamera ile tespit edildi. Deniz altındaki basıncı ölçen bu aletlerden biri 1998 yılındaki lav akışını tepsi etti. Bu alet sonradan keşfedildi. Alet tarafından kaydedilen bilgiler okyanusun orta yerindeki dağ silsilesindeki kırığın dışarıya akma oranını, karakterini ve sürecini bize vermektedir.” Parçamızla ilgili bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “son birkaç yılda olan bir olay” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru yönlendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “deniz altındaki volkanları görüntülemek mümkündür” denilmektedir ki bu bilgi doğrudur ve pasajımızdaki “Axial volkanının 1998 yılındaki patlaması deniz altı kamarası tarafından kamera ile tespit edildi” bilgisi ile de aynilik göstermektedir. İkinci sorumuzda ise “okyanus zemininde yer alan aletlerin yardımıyla meydana gelen olay” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru bilginin E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira E seçeneğinde, “bu alet sayesinde deniz altındaki patlama esnasında oluşan basıncı anlama imkanımızın söz konusu olduğu” ifade edilmektedir ki, bu bilgi doğrudur ve pasajımızdaki “deniz altındaki basıncı ölçen bu aletlerden biri 1998 yılındaki lav akışını tepsi etti” bilgisi ile özdeştir. Son sorumuzda ise “denizaltı volkanlarını çalışma ile elde edebileceğimiz sonuç” bizden sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru bilginin D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira D seçeneğinde “bu tarz olayların erken belirlenmesi ile son derece gelişmiştir” denilmektedir ki, bu bilgi doğrudur ve pasajımızın genel ilgisi bunun üzerine kuruludur. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları C, E ve D seçenekleridir.
302
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
94-96. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Briatin a target to deliver 10 per cent of its electrical power from renewable resources by 2010. And despite what one might hear from some quarters, superb natural and technical resources already exist that could make this possible. All that is lacking is the political will; but at present, the government seems reluctant to take any positive action. At present, “new” renewables, such as landfill gas, wind, solar, wave power and small-scale hydropower contribute around one per cent to the UK’s electrical generating capacity. Generating power from landfill gas is already fully economic, but has limited scope for growth as the country moves away from land filling waste. Energy recovery from waste is highly controversial and also limited in capacity. So, if Britain is to meet her interim target of five per cent by 2003 and per cent by 2010, she must look to other renewables for growth. Soru: 94 The passage contains a warning for Britain that, ________. A) if the produce more electricity, she has to make huge investments in renewable resources B) if she fails to meet her 2003 interim target for electrical power production, industry could come to a standstill C) in order to reach her electricity target, she will have to find other renewable resources D) since renewable resources are never cost-effective, she must develop new technologies E) although land filling is a feasible technology, it is highly likely to arouse deal of public opposition Soru: 95 It’s from the passage that the scheme to produce more electrical power from renewable resources ________. A) has aroused very little interest among scientists and economists B) gives priority to the use of landfill gas rather than to any of the natural elements C) is regarded, by the British public as technically and economically unsuitable D) will probably never even reach its interim target on account of the expenses involved E) needs government support if it is to be implemented
Murat AĞARI
303
Soru: 96 We understand from the passage that at present almost all of Britain’s electricity ________. A) is generated from non- renewable resources B) is regarded to be produced from various renewable resources C) could be proved though natural renewable resources D) is being economically produced from landfill gas E) is being produced uneconomically, and this has aroused the concern of the government96
96
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “İngiltere için yapılan bir uyarı” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “yenilenebilir kaynaklardan daha fazla elektrik gücü elde etmek için yapılan şema” sorgulanmaktadır. Son sorumuzda “şimdilerde İngiltere’nin elektriği” söz konusu edilmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: İngiltere’nin 2010 yılına kadar, enerjisinin % 10’unu yenilenebilir kaynaklardan elde etme hedefi vardır. Değişik çevrelerden duyulabilecek olan şeylere rağmen eşsiz doğal ve teknik kaynaklar bu işlemi yapmak için mevcuttur. Bütün bunlarda olmayan şey ise politik olacaktır. Ancak şu anda hükümet bu konuda herhangi bir olumlu adım atma noktasında isteksiz görünmektedir. Şimdilerde rüzgar, doğalgaz, güneş ve dalga gücü gibi yenilenebilir kaynaklar, İngiltere’nin elektrik üretme kapasitesinin % 1’ini karşılamaktadır. Doğal gazdan elektrik üretmek şu anda son derece ekonomiktir ancak bunu geliştirmek için son derece sınırlı bir miktara sahiptir. Atıklardan enerji üretme elde etme işlemi son derece karmaşık ve sınırlı bir kapasitededir. Bu nedenle eğer İngiltere öncelikle 2003 yılına kadar hedefinin % 5’ini ve 2010 yılına kadar da %10’unu karşılarsa, bu kez diğer yenilenebilir kaynaklarla ilgilenmek durumundadır.” Genel hatları ile parçamızı anladıktan sonra bu kez sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “İngiltere için yapılan bir uyarı” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgiyi veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira A seçeneğinde “İngiltere’nin bu kaynaklardan enerji üretmesi durumunda çok masraf yapmak zorunda olduğu” dile getirilmektedir ki, bu doğrudur. Zira pasajda geçen “Doğal gazdan elektrik üretmek şu anda son derece ekonomiktir ancak bunu geliştirmek için son derece sınırlı bir miktara sahiptir” ifadesi bize bunun masraflı olacağını bildirmektedir. İkinci sorumuzda ise “yenilenebilir kaynaklardan daha fazla elektrik gücü elde etmek için yapılan şema” bizden sorgulanmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bizi bu konuda doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer bir takım planlamalar gerçekleştirilmek istenirse bunun hükümet desteğinde yapılması gerektiği” ifade edilmektedir ki bu ifade doğrudur; zira pasajımızda “ancak şu anda hükümet bu konuda herhangi bir olumlu adım atma noktasında isteksiz görünmektedir” şeklinde bir bilgi bulunmaktadır. Buna göre bu işlemler yapılmak istendiği takdirde, hükümet desteği bir zorunluluk olmaktadır. Son sorumuzda ise “şimdilerde İngiltere’nin bütün elektriği” söz konusu edilmektedir. Seçeneklere göz attığımızda, bu konudaki doğru yönlendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “İngiltere’nin çoğu enerji üretiminin hemen hemen yenilenebilir kaynaklardan değil de diğer kaynaklardan olduğu” ifade edilmektedir ki, bu ifade doğrudur. Zira geri döndürülebilir kaynaklardan üretilen enerji İngiltere’nin toplam enerji üretiminin % 1’ini oluşturmaktadır. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, E, ve A seçenekleridir.
304
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
97-99. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. There are about forty distinct kinds of wild cats known to inhabit the earth today. They range in size from the mighty Siberian tiger to several little spotted species about the size of the average domestic cat. The cats are the most efficient land predators left on earth. They combine power, speed, patience, camouflage, and considerable individual skill. All swim well, most climb with great ability and at least for short distances, most can move with amazing swiftness. The African lion can reach a speed of almost forty miles per hour when it charges. Soru: 97 It is stressed in the passage that wild cats in the world today ________. A) show a remarkable range and variety B) are completely confined to the African continent C) are rapidly on the decline due to environmental changes D) are now only to be located in Siberia and the rest of Asia E) seem to be losing the ability to climb trees Soru: 98 According to the passage, wild cats are noted for a number of distinct qualities _______. A) of which their great strength is the most important B) which together make them physically superior to all other animals regardless of size C) but their sense of smell is poor D) of which their ability to hide from the enemy is of first importance E) including their unmatchable efficiency in hunting Soru: 99 It is pointed out in the passage that the speed with which most wild cats can move ________. A) compensates for their lack of efficient sight B) has never been measured C) is truly remarkable D) doesn’t exceed that of the average domestic cat E) helps them to survive in a hostile environment99 99
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “dünyadaki vahşi kediler” üzerinedir. İkinci sorumuzda “vahşi kedilerin farklı niteliklere sahip olmalarının gözlemlenmesi” bizden sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “pek çok vahşi kedinin sahip olduğu hız konusu” söz
Murat AĞARI
305
100-102. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Civil engineering offers a particular challenge because almost every structure or system that is designed and built by civil engineers is unique. One structure rarely duplicates another exactly. Even when structures seem to be identical, site requirements or other factors generally result in modifications. Large structures like dams, bridges, or tunnels may differ substantially from previous structures. The civil engineer must, therefore, always be ready and willing to meet new challenges. Soru: 100 It is argued in the passage that virtually no civil engineering work ________. A) is substantially different from another B) can be completed without benefit of other branches of engineering C) can be as complicated as the construction of a dam D) is exactly the same as any another E) is affected by site requirements Soru: 101 According to the passage, since every site will have different requirements, ________. A) modifications of all types should be avoided B) almost every bridge or dam will be different from every other C) the work of a civil engineer is likely to be monotonous D) site requirements are not important E) this does not pose a challenge
konusu edilmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Dünyada yerleşik olduğu bilinen kırk farklı vahşi kedi türü bulunmaktadır. Bu ebatlar güçlü Sibirya kaplanından ortalama boydaki bir ev kedisine doğru değişmektedir. Kediler yeryüzünün en etkili yağmacılarından birisidir. Bunlar, güç, hız, sabır, saklanma ve dikkate değer bir beceriyi bir arada barındırmaktadırlar. Hepsi iyi yüzmekte, büyük bir beceri ile tırmanabilmekte ve kısa mesafede çok çevik hareket edebilmektedir. Afrika aslanı, örneğin, avlanırken saatte kırk millik bir hıza erişebilmektedir.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “dünyadaki vahşi kediler” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili doğru yönlendirme A seçeneğinde bulunmaktadır. Zira bu seçenekte “vahşi kedilerin çok çeşitli oldukları dile getirilmektedir” ki, bu bilgi parçamızın giriş cümlesi ile özdeş bir konumdadır. İkinci sorumuzda “vahşi kedilerin farklı niteliklere sahip olmalarının gözlemlenmesi” bizden sorgulanmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru yönlendirmenin B seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bu özellikler bir araya geldiğinde bu hayvanları diğer hayvanlara üstün yapacağı” tezi işlenmektedir. Bu ifade de parçamızdaki bilgiler ile benzeşmektedir. Son sorumuzda ise “pek çok vahşi kedinin sahip olduğu hız konusu” söz konusu edilmektedir. Seçeneklere baktığımızda, bizi bu konuda doğru yönlendiren seçeneğin C seçeneği olduğunu görmekteyiz; zira bu seçenekte “bu özelliklerinin harika bir konumda olduğu” ifade edilmektedir ki, bu bilgi parçadaki konsept ile uygundur. O halde bu pasajla ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, B ve C seçenekleridir.
306
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 102 One can understand from the passage that the civil engineer ________. A) can rarely be persuaded to modify a design B) always keeps to traditional designs C) confines his interests to dams, bridges or tunnels D) is less open to new ideas ın construction than other engineers E) is likely to have to modify the orıginal design of a structure to suit the site 102 103-105. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. AII our sources of power are “natural”; we have found that matter can be turned into energy and energy into matter, but that nothing can be created. We can convert one into the other with relative ease, but all our power is based upon the control of natural sources, in the sense that the energy or fuel is never man-made. It already exists as in the wind and in rivers; or it may be stored up as in oil or coal.
102
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “hiçbir inşaat mühendisliği eserinin kurgusu” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “her zemin farklı gereksinimlere ihtiyaç duyduğundan dolayı olması gereken bir pozisyon” istenmektedir. Son sorumuzda ise “pasajdan anlaşıldığı kadarıyla inşaat mühendisliği” konusundan bizden bilgi istemektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “İnşaat mühendisliği, inşaat mühendisleri tarafından inşa edilen ya da tasarlanan binalar birbirlerine eş olmadıklarından dolayı bir takım meydan okumalar öne sürmektedir. Nadiren bir bina diğerini kopyasıdır. Hatta aynı olduğu zaman bile yer faktörü ile farklı bir takım faktörler genellikle değişikliği sonuç vermektedir. Köprü, baraj yada tünel gibi bir takım büyük projeler temelden itibaren farklı binalar olabilir. İnşaat mühendisi her zaman bir takım meydan okumalarla karşılaşmaya hazır ve gönüllü olmalıdır.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “hiçbir inşaat mühendisliği eserinin kurgusu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “asla bir diğerinin eşi olmadığı dile getirilmektedir ki, bu bilgi parçamızdaki “nadiren bir bina diğerinin kopyasıdır” bilgisi ile özdeştir. İkinci sorumuzda bizden “her zemin farklı gereksinimlere ihtiyaç duyduğundan dolayı olması gereken bir pozisyon” istemektedir. Seçeneklere baktığımızda, doğru bilginin A seçeneğinde verildiğini görmekteyiz. Zira bu seçenekte değişikliğin kaçınılmaz olduğu dile getirilmektedir ki, bu bilgi parçamızdaki “yer faktörü ile farklı bir takım faktörler genellikle değişikliği sonuç vermektedir” bilgisi ile özdeştir. Son sorumuzda ise “pasajdan anlaşıldığı kadarıyla inşaat mühendisliği” konusunda bizden bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu bilginin “E seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bir yapının orijinal halini zemine uygun hale getirmek için değişiklik yapmasının bir zorunluluk olduğu” ifade edilmektedir ki, bu bilgi parçanın genel konseptine uygundur. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları D, A ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
307
Soru: 103 One important point emphasized in the passage is that ________. A) nature is the only source of energy B) man-made energy is more economical C) energy sources have been used wastefully in recent decades D) the world's oil reserves ought to be used more carefully E) coal production should be increased to bridge the energy gap Soru: 104 According to the passage, the conversion of matter into energy and vice versa ________. A. will no longer be necessary as new energy sources are found B) has been possible only in our century C) is a fair1y easy process D) is possible only in the case of solid matter E) depends to a great extent on new technologies Soru: 105 It is obvious from the passage that energy ________. A) should be consumed more considerately B) cannot be stored for long C) can readily be created by man D) is stored more abundantly in oil and coal than in wind and water E) is derived from many different sources in nature 105 105
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “parçada vurgulanan önemli bir konu” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “maddenin enerjiye dönüşümü” sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “parçadan enerji konusunda anlaşılan nokta” bizden istenmektedir. Sorular ile ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Bütün güç kaynakları doğaldır. Bizler maddenin enerjiye, enerjinin de maddeye dönüştüğünü gözlemleyebiliriz. Fakat hiçbir şey yoktan var edilemez. Biz bir şeyi bir başkasına bağlantılı bir noktadan dönüştürebiliriz. Ancak bizim bütün gücümüz doğal kaynakların kontrolüne bağlıdır. Bir başka deyişle enerji ve yakıt insan yapımı değildir. Nehirlerde ve rüzgarda potansiyel olarak vardır ya da petrol veya kömürde depolanmıştır.” Bu genel anlamanın ardından sorularımızı yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “parçada vurgulanan bir önemli” konu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru bilginin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “doğanın tek enerji kaynağı olduğu dile getirilmektedir ki bu bilgi pasajımızda “Bütün güç kaynakları doğaldır.” şeklinde bulunmaktadır. İkinci sorumuzda ise bizden “maddenin enerjiye dönüşümü” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda bu konudaki doğru yönlendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “maddenin enerjiye dönüşümünün kolay bir süreç olduğu” ifade edilmektedir. Her ne kadar bu durum parçada net olarak dile getirilmiyorsa da diğer seçeneklerde dile getirilenlerin
308
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
106.-108. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. To astronomers, the great accomplishment of the flights to the moon was the bringing back of rocks from the lunar surface. It was the first extraterrestrial material ever to reach Earth, with the exception of meteorites. The lunar rocks seemed to show that the moon was virtually free of water and of organic material and was, therefore, a world utterly without life. In fact, this had been suspected by astronomers, since the 1600s; but there had been some hope of traces of air and water that might have made possible very primitive life at the bacterial level, if nothing more. Soru: 106 As the author explains, the study of lunar rocks has confirmed that ________. A) no life whatsoever exists on the moon B) only a very primitive form of life could have existed on the moon C) the moon is actually a large meteorite D) some of them contain bacterial remains E) the moon has traces of extraterrestrial life Soru: 107 According to the passage, it was once hoped that ________. A) there was a large variety of rocks on the moon B) the moon was capable of supporting primitive life C) the amount of water on the moon was increasing D) there were higher forms life on the moon than the bacterial ones E) the lunar surface was similar to that of the earth
parçada bulunmadığı ve bu durumda doğrudan ifade edilmese de bu seçeneğin doğru olduğunu görürüz. Son sorumuzda ise “parçadan enerji konusunda anlaşılan nokta” bizden istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “enerjinin tabiattaki pek çok farklı kaynaktan elde edilebileceği dile getirilmektedir” ki, bu bilgi ile pasajımızda bulunan “Bir başka deyişle enerji ve yakıt insan yapımı değildir. Nehirlerde ve rüzgarda potansiyel olarak vardır ya da petrol veya kömürde depolanmıştır.” bilgisi ile örtüşmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, C ve E seçenekleri olmaktadır.
Murat AĞARI
309
Soru: 108 It seems from the passage that, from the seventeenth century onwards ________. A) man has ceased to be interested in the moon B) interest in the moon has been confined to the study of rocks C) astronomers have had a reasonably correct understanding of the moon D) the existence of life on the moon has been accepted as a fact E) a large amount of extraterrestrial material excluding meteorites, has reached the earth 108 109.-111. soruları. aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. We are warm-blooded animals. The temperature inside us is generally higher than the temperature outside us. It follows from this fact that, just as a kettle of hot water cools as it loses heat to the air around it, so the human body is continually losing heat. But, unlike the kett1e, it does not cool down, for all the time fresh quantities of heat are being generated inside. The body is both making heat and losing some of it at the same time. The loss of heat is controlled by a very delicate mechanism. The body resembles a thermostat heater in that while it gives off heat it manages to remain at the same temperature.
108
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruları ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “ay yüzeyindeki kayalar üzerine yapılan çalışmaların doğruladığı şey” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “önceleri umut edilen bir nokta” istenmektedir. Son sorumuzda ise “17. yüzyıldan günümüze gelişen süreçte oluşan bir durum” sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Astronomlara göre, aya yapılan seyahatlerin gerçekleştirdiği büyük bir başarı ay yüzeyinden kayaların getirilmesiydi. Bunlar meteorlar dışında dünyaya dışarıdan ulaşan ilk materyallerdir. Ay yüzeyinden getirilen kayalar, ayın susuz ve organik materyal yoksunu olduğunu göstermektedir ki bu nedenle ayda hayat yoktur. Bu durum 1600’lerden itibaren bu şekilde sanılmaktaydı; ancak kısmî hava ve su izleri mevcuttu ve dolayısıyla, en azından, ilkel düzeyde bakteriyal bir hayatın olduğu sanılmaktaydı.” Parçayla ilgili bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuz “ay yüzeyindeki kayalar üzerine yapılan çalışmaların doğruladığı şey” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru yönlendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “ayda hayatın bulunmadığını doğruladığı” dile getirilmektedir ki, bu parçada “Ay yüzeyinden getirilen kayalar, ayın susuz ve organik materyal yoksunu olduğunu göstermektedir ki, bu nedenle ayda hayat yoktur.” bilgisi ile bize verilmektedir. İkinci sorumuzda bizden “önceleri umut edilen bir nokta” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, doğru seçeneğin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bir zamanlar ayda ilkel bir yaşamın olduğu sanılmaktaydı” denilmektedir. Bu ifade, parçada geçen “düzeyde bakteriyal bir hayatın olduğu sanılmaktaydı” bilgisi ile özdeştir. Son sorumuzda ise “17. yüzyıldan günümüze gelişen süreçte oluşan bir durum” sorgulanmaktaydı. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “astronomların giderek ayı daha iyi anladıkları” dile getirilmektedir ki, bu bilgi parçanın konsepti ile paralellik arzetmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, B ve C seçenekleridir.
310
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 109 In this passage, the body is likened to a thermostat because ________. A) the loss of heat would cause serious diseases B) the temperature of the body is always equal to the outside temperature C) the control of the body heat is unimportant D) the temperature remains constant in spite of heat loss E) the body heat is influenced by the outside temperature Soru: 110 It is pointed out in the passage that the body's loss of heat ________. A) means man is not warm-blooded B) should be regarded as a danger signal C) cannot be controlled easily D) can only be affected by the environment E) is compensated for by the generation of fresh heat Soru: 111 The passage describes the mechanism _______. A) which keeps the body at the same temperature B) which prevents loss of heat, in detai1 C) concemed with the generation of surplus heat D) which regulates the temperature of the water in a kettle E) by which the temperature of the air remains stable 111 111
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “insan vücudunun termostata niye benzediği” üzerinedir. İkinci sorumuzda “vücudun ısı kaybı” sorgulanmaktadır. Son sorumuzda “pasajın tanımladığı bir mekanizma” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Bizler sıcakkanlı hayvanlarız. İçimizdeki sıcaklık genellikle dışarıdaki sıcaklıktan yüksektir. Bu durum, bir sıcak su ısıtıcısının soğurken içerisindeki sıcaklığı dışarıya vermesine benzer ve bu nedenle insan vücudu sürekli olarak ısı kaybeder. Fakat, su ısıtıcısının aksine, insan vücudu sürekli olarak soğumaz. Zira sürekli olarak taze bir ısı insanın içerisinde üretilir. Vücut, hem ısı üretir ve hem de bu ısıyı kaybeder. Isı kaybı çok nazik bir mekanizma tarafından kontrol edilir. Bu yönüyle vücut bir termostata benzer. Bir taraftan ısıyı dışarıya verirken diğer taraftan aynı sıcaklıkta kalmayı da sağlar.” Bu genel anlamanın ardından parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “insan vücudunun termostata niye benzediği” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konu ile ilgili doğru yönlendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “ısı kaybına rağmen sıcaklığın aynı kaldığı” dile getirilmektedir ki, bu ifade, parçamızdaki “Bu yönüyle vücut bir termostata benzer. Bir taraftan ısıyı dışarıya verirken diğer taraftan aynı sıcaklıkta kalmayı da sağlar.” bilgisi ile benzeşmektedir. İkinci sorumuzda “vücudun ısı kaybı” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgi veren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “vücuttaki ısı kaybının taze ısı üretilerek kontrol edildiği” ifade edilmektedir. Bu ifade de parçamızda bulunan “Fakat, su ısıtıcısının aksine, insan vücudu sürekli
Murat AĞARI
311
112.-114. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Genetics is the study of the mechanisms of the hereditary process. Modern genetics began with the experiments of Gregor Mendel in 1865. He studied the inheritance of different factors in peas, and found that some traits were "dominant " and some “recessive”, the “dominant” appearing in a ratio of very nearly three to one. Mendel's results were ignored for many years until their rediscovery at the beginning of the twentieth century. Soru: 112 According to the passage, _______. A) the results of Mendel's experiments were immediately put into practice B) the purpose of Mendel's experiments was primarily agricultural C) genetics is essentially concerned with heredity D) modern genetics owes very little to Mendel's experiments E) the mechanics of heredity were known prior to Mendel Soru: 113 Clearly, in field of genetics, _______. A) certain traits have been given too much importance B) the 20th century has contributed very little C) Mendel's experiments have received undue attention D) Mendel is the pioneer E) new dominant and recessive traits are constantly being discovered Soru: 114 Mendel discovered that _______. A) recessive traits exceeded the dominant ones B) in peas, dominant traits appear in a ratio of three to one C) in peas, nearly one-third of the traits were dominant D) by 1865 the theory of heredity had been convincingly formulated E) genetics was becoming a popular science 114
114
olarak soğumaz. Zira sürekli olarak taze bir ısı insanın içerisinde üretilir.” bilgisi ile koşuttur. Son sorumuzda ise pasajın tanımladığı bir mekanizma” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu mekanizmanın A seçeneğinde doğru olarak nitelendirildiğini görmekteyiz. Zira A seçeneğinde “bu mekanizmanın vücudu aynı sıcaklıkta tuttuğu” dile getirilmektedir. Bu ifade, parçamızda verilen “ısı kaybı çok nazik bir mekanizma tarafından kontrol edilir, bu yönüyle vücut bir termostata benzer. Bir taraftan ısıyı dışarıya verirken diğer taraftan aynı sıcaklıkta kalmayı da sağlar” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları D, E ve A seçenekleri olmaktadır. Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajın genel bir anlaması”
312
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
115.-117. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Geologists are especially interested in the mineral content of rocks. All rocks consist of one or more minerals, many of which are needed as raw materials for industry or have properties which make them valuable or useful. Gold, for example, is valuable. Diamonds are both valuable and useful. Coal is also found in rocks, usually underground and it is vitally important as fuel in modern life. Britain is rich in coal because it was covered in dense forest more than 300 million years ago. Coal is formed from the remains of trees and other plants which have gradually been compressed and hardened in the rock structure of the earth. Soru: 115 ln all types of rocks _______. A) we can find the hardened remains of trees B) a wide variety of mineral deposits is to be found C) at least one type of mineral is to be found D) one is likely to find fuel deposits E) there are seemingly useless deposits Soru: 116 lt is pointed out that coal _______. A) is usually found in thickly-forested regions B) has lost its importance as a fuel C) is one of Britain's major exports D) takes millions of years to form E) is the most indispensable material for industry
üzerinedir. İkinci sorumuzda ise bizden “genetik alanı ile ilgili genel bir bilgi” istenmektedir. Son sorumuzda ise “Mendel’in keşfettiği şey” sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Genetik kalıtsal süreç mekanizmasının bir çalışmasıdır. Modern genetik, 1865’te Mendel’in çalışmaları ile başladı. Mendel bezelyelerdeki farklı unsurların kalıtımını çalıştı ve kimi özelliklerin baskın, kimilerini ise çekinik olduğunu ve bu baskınlığın 1/3 oranında bulunduğunu keşfetti. Mendel’in çalışmaları, 20. yüzyılın başlarında tekrar keşfedilinceye kadar yıllarca gözardı edildi.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajın genel bir anlaması” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “genetiğin kalıtım ile ilgilendiği” dile getirilmektedir ki, bu bilgi hem parçanın geneli hem de parçada geçen “Genetik kalıtsal süreç mekanizmasının bir çalışmasıdır.” bilgisi ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda bizden “genetik alanı ile ilgili genel bir bilgi” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, D seçeneğinin bu soruda doğru seçenek olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “Mendel’in genetiğin öncülü olduğu” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçamızda geçen “Modern genetik, 1865’te Mendel’in çalışmaları ile başladı.” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “Mendel’in keşfettiği şey” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, B seçeneğinin bu konuda bize doğru bilgi verdiğini görmekteyiz. Zira bu seçenekte “baskın özelliklerin 1/3 oranında olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade “bu baskınlığın 1/3 oranında bulunduğunu keşfetti” şeklinde pasajımızda da mevcuttur. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bizden isten üç sorunun doğru yanıtları C, D ve B seçenekleridir.
Murat AĞARI
313
Soru: 117 According to the passage, one of the major interests of geologists is to _______. A) determine the coal reserves in the earth B) produce diamonds in coal deposits C) explore mineral deposits in rocks D) study the properties of valuable minerals E) decide which raw materials are useful in industry 117 118.-120. sorulan, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Long after the discovery of electricity, man found that he could use the great power of water to produce it. At first, he used natural waterfalls. Later, man began to build dams to generate hydroelectric power. Dams are immense structures which hold back the water of a river and form a lake behind. The water is let through under control and allowed to fall through pipes to the turbines below. The rushing water drives the turbines, and as they revolve, they spin electro-magnets; these magnets generate electricity. 117
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “bütün kaya formlarının pozisyonu” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “kömür ile ilgili olarak parçada dile getirilen bir nokta” istenmektedir. Son sorumuzda ise, pasaja göre “jeologların temel ilgi alanlarından birisi” sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Jeologlar genel olarak kayaların mineral içerikleri ile ilgilenmektedirler. Kayaların çoğu bir veya daha fazla mineralden oluşmaktadır. Bunların çoğu endüstri için hammadde olarak ihtiyaç duyulan minerallerdir ve bunları kullanışlı ya da değerli kılan özellikleri bulunmaktadır. Örneğin altın kıymetlidir. Gümüş ise hem kıymetli hem de yararlı olarak çifte bir değere sahiptir. Kömür de genellikle yeraltında bulunan kayalarda bulunur. Bu maden modern hayatta yakıt olarak son derece önemli bir madendir. İngiltere kömür madeni bakımından zengindir; zira 300 milyon yıl önce buralar sık ormanlarla kaplıydı. Kömür ise yeryüzünün kaya tabakaları arasında sıkışan ve baskılanan ağaçların ve diğer bitkilerin kalıntılarından oluşmaktadır.” Parça ile ilgili bu genel anlamanın ardından pasajı okumaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “bütün kaya formlarının pozisyonu” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bütün kaya türlerinde en az bir tip mineralin bulunduğu” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçamızda bize verilen “kayaların çoğu bir veya daha fazla mineralden oluşmaktadır” bilgisi ile örtüşmektedir. İkinci sorumuzda bizden “kömür ile ilgili olarak parçada dile getirilen bir nokta” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu noktanın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “kömürün oluşumunun milyonlarca yıl aldığı” ifade edilmektedir. Bu ifade ile parçamızda verilen “İngiltere kömür madeni bakımından zengindir; zira 300 milyon yıl önce buralar sık ormanlarla kaplıydı. Kömür ise yeryüzünün kaya tabakaları arasında sıkışan ve baskılanan ağaçların ve diğer bitkilerin kalıntılarından oluşmaktadır” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise, pasaja göre “jeologların temel ilgi alanlarından birisi” sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu temel ilgi alanının C seçeneğinde doğru olarak betimlendiğini görmekteyiz. Bu seçeneğe göre “jeologların temel ilgi alanı kayalardaki mineral depozitlerini keşfetmektir.” Bize verilen parça okunduğunda da, jeologların temel ilgi alanları ile ilgili olarak bize “jeologlar genel olarak kayaların mineral içerikleri ile ilgilenmektedirler” bilgisinin verildiğini görmekteyiz. Bu iki bilgi birbirleri ile uyum içerisindedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize soruklan üç sorunun doğru yanıtları C, D ve C seçenekleridir.
314
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 118 According to the passage, dams _______. A) are primarily used to form lakes B) can be used to prevent flooding C) date back to very ear1y times D) were in use well before electricity was discovered E) are important for the production of hydroelectric power Soru: 119 When electro-magnets are set in motion by turbines, ______. A) electricity is generated. B) the water is allowed to fall through the pipes C) the water has to be held back D) the speed is immediately reduced E) the water power becomes uncontrollable Soru: 120 According to the passage, electricity was discovered _______. A) after observing the immense power of water in natural waterfalls B) long before man learned to generate hydroelectric power C) soon after the first dams were built D) because of the need to create artificial light E) as soon as he realised how much power there was in water 120 120
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasaja göre barajlarla ilgili olarak verilen bir bilgi” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “elektro-manyetikler türbinleri hareket ettirdiğinde” meydana gelen işlev hakkında bilgi istenmektedir. Son sorumuzda ise “elektriğin keşfedilmesi üzerine bir bilgi” gündeme getirilmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından genel hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Elektriğin keşfinden çok sonraları insanoğlu güç elde etmek için su gücünü kullanabileceğini keşfetti. Bu konuda öncelikle doğal şelaleleri kullandı. Daha sonra insanoğlu hidroelektrik güç elde etmek için barajlar inşa etmeye başladı. Barajlar, arkalarında bir nehrin ya da gölün sularını barındıran devasa yapılardır. Su kontrol edilerek borulardan aşağıya doğru akıtılır. Çılgınca akan sular türbinleri harekete geçirir. Bu türbinler dönerken aynı zamanda elektromıknatısları da harekete geçirir. Bu mıknatıslar da elektrik üretir.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasaja göre barajlarla ilgili olarak verilen bir bilgi” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru bilgi veren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte barajların “hidroelektrik güç üretmek için önemli olduğu” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçanın genelinde bize verilen bilgiler ile uyum arzetmektedir. İkinci sorumuzda bizden “elektromanyetikler türbinleri hareket ettirdiğinde” meydana gelen işlev hakkında bilgi istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, bu konuda bize doğru yön veren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “elektriğin üretildiği” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçamızda “akan sular türbinleri harekete geçirir. Bu türbinler dönerken aynı zamanda elektromıknatısları da
Murat AĞARI
315
121.-123. sorulan, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Weeds are plants out of place, either as the wrong plant in cultivated ground, or as any plant where one should be. They can cause considerable financial loss through the cost of their control and the damage they do to crops. Plants which become really troublesome as weeds are those which persist despite man’s efforts to control them. Such persistency is due to several factors of which perhaps the most important are prolific seed production, coupled with the often remarkably long periods of dormancy of the seed, and the ability of vegetative parts of some plants to survive mechanical damage and adverse conditions and to set up new plants. Weeds may be controlled by hand, by cultivation and other mechanical means, by biological means and by chemical weedkillers. Chemical weedkillers are widely used, either to give a total kill and suppress all vegetation or to control weeds selectively in crops. Soru: 121 The writer points out that weeds lead to considerable financial loss ________. A) because they appear where they are not wanted B) because very little effort is made to control them C) as all weedkillers destroy the crops as well as the weeds D) as they are all aggressive and able to resist man’s efforts to control them E) as the control of them is expensive and it they are left uncontrolled they harm crops Soru: 122 We understand from the passage that one reason why some weeds can be particularly troublesome is ________. A) because they produce large quantities of seeds several times a year B) that they develop a resistance to chemical weedkillers C) because new plants can grow out of the damaged parts of a plant D) that they can become dormant when weedkillers are applied E) because it is impossible to kill them
harekete geçirir. Bu mıknatıslar da elektrik üretir” şeklinde bize verilmektedir. Bu durumda A seçeneğindeki ifade ile parçadaki bilgilerin birbirleri ile uyum içerisinde oldukları görülmektedir. Son sorumuzda ise “elektriğin keşfedilmesi üzerine bir bilgi” gündeme getirilmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, parçamızda verilen bilgiler ile uyumlu olan seçeneğin B seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “elektriğin, insanoğlu barajlar vasıtasıyla elektrik üretmeyi öğrenmelerinden çok önce keşfedildiğini” dile getirmektedir. Bu ifade, parçamızda geçen “elektriğin keşfinden çok sonraları insanoğlu güç elde etmek için su gücünü kullanabileceğini keşfetti” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları E, A ve B seçenekleridir.
316
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 123 It is clear from the passage that some chemical weedkillers have been specially designed ________. A) to rid the soil of all unwanted seed B) to prevent weeds from producing seeds C) to destroy a weed’s capacity to produce seeds that can lie dormant over long periods of time D) to destroy only unwanted vegetation E) to sterilise the earth and prevent all forms of vegetation from appeaning 123
123
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “yabani otların sebep olduğu maddi kayıp” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “bazı yabani otların özellikle zararlı oldukları” bizden sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “bazı kimyasal yabani ot öldürücülerinin özel olarak tasarlanmaları” konusunda bilgi istenmektedir. Bu genel anlamanın ardından genel hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Yabani otlar ya ekili alanlarda yetişen ya da herhangi bir yerde olabilen bitki türleridir. Bu otlar hem ürünlere zarar verdikleri hem de kontrol maliyetleri çok olduğu için maddi açıdan büyük kayba yol açmaktadır. İnsanoğlunun bunları kontrol çabalarına rağmen bu otlar, bitkiler için çok zararlı olabilmektedir. Bu otların yaygın olması değişik faktörlere bağlanabilir. Bunların ilki verimli tohum üretimidir ki, bu tohum uzun süre uykuda gibi kaldıktan sonra devreye girer. Diğeri ise bazı bitkilerin otsu kesimlerinin mekanik zararlara ve kötü koşullara koyabilmeleri ve yeni bitki üretebilmeleridir. Yabani otlar el vasıtasıyla, tarımsal yolla, mekanik ya da biyolojik araçlar ile ya da kimyasal öldürücülerle yok edilebilir. Kimyasal öldürücüler ya toplu ölüm vermek, yayılmasını önlemek ya da bitkilerdeki yabani otları öldürmek şeklinde geniş çaplı olarak kullanılmaktadır.” Parça ile ilgili bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “yabani otların sebep olduğu maddi kayıp” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, bize doğru bilginin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “yabani otları kontrol etmenin pahalı olduğu ve eğer kontrol edilmezlerse ürünlere zarar verdikleri” dile getirilmektedir. Bu ifadenin, parçanın geneli dikkate alındığında, parça ile uyumlu olduğu görülmektedir. Ayrıca parçada geçen “insanoğlunun bunları kontrol çabalarına rağmen bu otlar, bitkiler için çok zararlı olabilmektedir” bilgisi ile de paralellik arzetmektedir. İkinci sorumuzda bizden “bazı yabani otların özellikle zararlı oldukları” konusu sorgulanmaktaydı. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Ancak seçenekleri incelediğimizde, diğer seçeneklerin de doğruya yakın oldukları ve bunlar arasında bir seçim yapmanın zor olduğu gözümüze çarpacaktır. Fakat parçamıza göz attığımızda, bize verilen “bazı bitkilerin otsu kesimlerinin mekanik zararlara ve kötü koşullara karşı koyabilmeleri ve yeni bitki üretebilmeleridir” bilgisi dikkatimizi çekecektir. Bu bilgi ile B seçeneğindeki ifade birbiri ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “bazı kimyasal yabani ot öldürücülerinin özel olarak tasarlanmaları” konusunda bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun doğru yanıtının yine D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “ sadece istenmeyen otları yok etmenin amaçlandığı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda geçen “bitkilerdeki yabani otları öldürmek şeklinde” bilgisi birbiri ile örtüşmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, B ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
317
124.-126. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A typical explosives factory is divided into two parts: the non-danger and danger areas. The main business of the non-danger area lies in the manufacture of nitric and sulphuric acids for the nitration processes, including the recovery of these acids from the waste products of nitration. Other raw materials are also prepared in the non-danger area. The actual manufacture of explosives and their mixing and packing are carried out in the danger area, subject to rigorous safety measures. The main danger in manufacture is ignition by spark, friction or impact, the latter two being especially hazardous if the explosive is allowed to become contaminated with gritty material. Naked lights, steel tools or anything which might produce spark or flame are, therefore excluded from the danger buildings. Each building has a “clean” floor which may be approached only in specially cleaned shoes, while the workers are provided with factory clothing to ensure that grit is not carried into the buildings. Soru: 124 We learn from the passage that, in the non-danger zone of typical explosives factory ________. A) nitric and sulphiric acids are produced and various other raw materials are got ready B) the workers are provided with heavy factory clothing C) the explosives are packaged and stored D) nothing that might produce a spark or a flame is permitted E) the main waste products are the nitric and sulphuric acid Soru: 125 We learn from the passage that the danger of ignition by friction or impact is greatly increased _______. A) while the waste products of nitration are being exracted B) if the explosive is contaminated with nitric acid C) after the explosives have been packaged D) if the manufacturing process is carried out in artificial light E) if grit is present
318
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 126 It is pointed out in the passage that one of the safety measures taken in an explosives factory is ________. A) the regular washing of the factory floors to keep them sterile B) the education of the workers in fire-fighting procedures C) the provision of special factory clothing for the workers in the danger area D) to keep the manufacturing processes separate from the packaging and storing processes E) the immediate removal of the explosives after packaging 126
126
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “tipik bir patlayıcı fabrikasındaki tehlikeli olmayan bölge” üzerinedir. İkinci sorumuzda “sürtünme ya da dokunma yolu ile tutuşma tehlikesinin artması” bizden sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “ patlayıcı fabrikalarında alınan güvenlik önlemlerinden birisi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından genel hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Tipik bir patlayıcı fabrikası ikiye ayrılır: Tehlikeli olmayan bölge ile tehlikeli olan bölge. Tehlikeli olmayan bölgenin başlıca görevi nitrasyon sürecinde kullanılmak üzere nitrik ve sülfirik asitleri üretmektir. Ayrıca bunları atık nitrasyon ürünlerinden yeniden elde etme görevi de bulunmaktadır. Diğer hammaddeler de yine tehlikeli olmayan bölgede hazırlanır. Patlayıcıların gerçek hazırlanmaları ve onların karıştırılıp paketlenmeleri ise tehlikeli bölgede gerçekleştirilir. Bu bölgede çok sıkı güvenlik önlemleri alınır. Buradaki temel tehlike kıvılcım, sürtünme ya da dokunma suretiyle bir tutuşmanın olmasıdır. Son iki eylem, sürtünme ya da dokunma, tozlu malzeme ile karıştığında daha da tehlikeli olmaktadır. Çıplak lambalar, çelik malzemeler ya da kıvılcıma ve aleve sebep olacak herhangi bir malzeme bu tehlikeli alandan çıkarılır. Her bina temiz bir zemine sahiptir. Buralara özel temizlenmiş ayakkabılarla girilir ve işçilere, tozu binanın içeri girdirmemeleri için özel elbiseler temin edilir.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “tipik bir patlayıcı fabrikasındaki tehlikeli olmayan bölge” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “nitrik ve sülfirik asitin üretildiği ve bunun yanında diğer hammaddelerin hazır hale getirildiği” dile getirilmektedir. Bu ifade parçada bize verilen “nitrik ve sülfirik asitleri üretmektir. Ayrıca bunları atık nitrasyon ürünlerinden yeniden elde etme görevi de bulunmaktadır. Diğer hammaddeler de yine tehlikeli olmayan bölgede hazırlanır” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. İkinci sorumuzda “sürtünme ya da dokunma yolu ile tutuşma tehlikesinin artması” bizden sorgulanmaktaydı. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer toz varsa” ifadesi yer almaktadır ki, bu ifade parçada verilen bilgi ile aynıdır. Zira parçada “son iki eylem, sürtünme ya da dokunma, tozlu malzeme ile karıştığında daha da tehlikeli olmaktadır” bilgisi yer almakta ve bu bilgi ile E seçeneğindeki ifade birbiri ile örtüşmektedir. Son sorumuzda ise “patlayıcı fabrikalarında alınan güvenlik önlemlerinden birisi” bizden istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin doğru seçenek oluğunu görürüz. Zira A seçeneğinde “fabrika zemininin sürekli yıkanması burayı temiz tutmaktadır” ifadesi yer almaktadır ki, bu ifade parçadaki bilgilerle özdeştir. Zira parçamızda “her bina temiz bir zemine sahiptir. Buralara özel temizlenmiş ayakkabılarla girilir ve işçilere, tozu binanın içeri girdirmemeleri için özel elbiseler temin edilir” bilgisi yer almaktadır. O halde bu parça ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, E ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
319
127.-129. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The cultimination of the classic age of the machine tool was the work of Joseph Whitworth. His pre-eminence lay not so much in any far-reaching innovations as in the quality and accuracy of the workmanship he was able to obtain. It was Whitworth who introduced the standard screw thread which was used in British engineering until 1948, and it was he who revolutionised standards of measurement. Indeed, the many measuring machines of the second half of the 19th century, though increasing the facility, did not greatly increase the accuracy Whitworth had attained. At the Great Exhibition of 1851 his planing, slotting, shaping, drilling, punching and shearing machines made him the outstanding machine-tool maker of the age. Soru: 127 We understand from the passage that Joseph Whitworth ________. A) will be remembered for the improvements he made to the first standard screw thread B) was the most versatile and gited machine-tool maker of his age C) had only a few machine tools ready in time for the Great Exhibition of 1851 D) had brilliant ideas but was not a practical person E) invented nothing of lasting importance Soru: 128 The author points out that the machine tools Joseph Whitworth produced ________ . A) were soon replaced by new and better desings B) were all unnecessarily complicated C) were remarkable for their quality and precision D) went unappreciated E) have received more attanition than they deserve Soru: 129 We understand from the passage that, in the field of measurement _______. A) British engineers were slow to appreciate accuracy B) Whitworth’s work was soon to be surpassed by far better quality tools C) No new advances would be made until the middle of the 20th century D) Whitworth achieved a remarkable degree accuracy E) Whitwort’s innovations attracted little attention 129 129
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “Joseph Whitworth” üzerinedir. İkinci sorumuzda ise bizden “Joseph Whitworth’un ürettiği makine aletleri” hakkında
320
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
130.-132. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Just as railway bridges were the great structurel symbols of the 19th century, highway bridges became the engineering emblems of the 20th century. The invention of the automobile created an irresistible demand for paved roads and vehicular bridges throughout the developed world. The type of bridge needed for cars and trucks, however, is fundamentally different from that needed for locomotives. Most highway bridges carry lighter loads than railway bridges do, and their roadways can be sharply curved or steeply sloping. To meet these needs, many turn-of-the-century bridge cesigners began working with a new building material: reinfoced concrate, which has steel bars embedded in it. And the master of this new material was Swiss structural engineer Robert Maillart, who designed some of the most orginal and influential bridges of the modern era. Soru: 130 According to the passage, one important way in which highway bridges differ from railway bridges is that they________. A) are in costant use B) can have quite a sharp incline C) have to carry heavier loads D) must be quite straight E) are comparatively short bilgi istenmektedir. Son sorumuzda ise “ölçü ve tartı alanında pasajdan çıkarmamız gereken bir bilgi bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Makinalı aletler çağının klasik döneminin zirvesi Joseph Whitworth’du. Onun üstünlüğü sadece yapılması güç keşifleri gerçekleştirmesinden ve ustalığının kalitesinden değildi. İngiliz mühendislik alanında 1948’lere kadar kullanılan klasik yivli vidayı piyasaya süren ve yine ölçü-tartı alanında devrim niteliğinde standartlar ortaya koyan oydu. Artan kolaylıklara rağmen, 19. yüzyılın ikinci yarısında, pek çok ölçü ve tartı aleti Whitworth’un elde ettiği doğruluk oranını yakalayamamıştı. 1851 yılındaki Büyük Sergi’de onun düzleme, kırma, biçimlendirme, kazma, delme, yivleme makineleri, onu döneminin önde gelen makine aleti yapımcısı konumuna yükseltti.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “Joseph Whitworth” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konudaki doğru bilgilendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte ana hatlarıyla “Joseph Whitworth’un standart yivi ilk yapan kişi olarak hatırlanacağı” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçamızda geçen “İngiliz mühendislik alanında 1948’lere kadar kullanılan klasik yivli vidayı piyasaya süren ve yine ölçü-tartı alanında devrim niteliğinde standartlar ortaya koyan oydu” bilgisi ile uyumluluk arzetmektedir. İkinci sorumuzda ise bizden “Joseph Whitworth’un ürettiği makine aletleri” hakkında bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu sorunun yanıtı olan doğru seçeneğin C seçeneği olduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “Joseph Whitworth’un yaptığı aletlerin kalite ve kesin değer açısından son derece dikkate değer olduğu” ifade edilmektedir. Pasaj okunduğunda, “pek çok ölçü ve tartı aleti Whitworth’un elde ettiği doğruluk oranını yakalayamamıştı” bilgisinin bulunduğunu görürüz. Dikkat edildiğinde, C seçeneğindeki ifade ile bu bilginin birbirleri ile uyumlu oldukları görülecektir. Son sorumuzda ise “ölçü ve tartı alanında pasajdan çıkarmamız gereken bir bilgi” bizden istenmekteydi. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, D seçeneğinde doğru bilginin verildiğini görürüz. Bu seçenekte “Joseph Whitwort’un dikkate değer bir doğruluk oranı yakalandığının ifade edildiğini” görmekteyiz. Bu ifade parçamızda geçen, az önce dile getirdiğimiz “pek çok ölçü ve tartı aleti Whitworth’un elde ettiği doğruluk oranını yakalayamamıştı” bilgisi ile uyumludur. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, C ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
321
Soru: 131 We understand from the passage that, around the beginning of the 20th century, bridge designers ________. A) were equally involved in the building of roads B) followed Robert Maillart’s lead and concentrated on highway bridges C) made highway bridges on the same design as railway bridges D) made some of the most spectacular bridges of the modern era E) began to use a new building material, known as reinforced concrate Soru: 132 We understand from the passage that there was a great demand for highway bridges in the 20th century _______. A) as more and more cars come into use B) so many many railway bridges were turned into highway bridges C) even though the designing and building of them was uninteresting work D) but railway bridges continued to attract the best designers E) and structural engineers found they could not produce enough bridges 132
132
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “karayolu köprülerin demiryolu köprülerinden ayrıldığı bir önemli nokta” üzerinedir. İkinci sorumuzda “20. yüzyıl başlarında köprü tasarımcıları ile ilgili bir bilgi” bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “20. yüzyılda karayolu köprülerine olan büyük talep hakkında bir sorgulama” yapılmaktadır. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Demiryolu köprüleri 19. yüzyılın mimari sembolleri iken karayolu köprüleri 20 yüzyılın mühendislik simgeleridir. Otomobilin keşfi, gelişen dünyada kaldırım döşemeli yollara ve büyük araç köprülerine büyük bir talep meydana getirdi. Karayolu araçları için ihtiyaç duyulan köprüler temel olarak lokomotifler için ihtiyaç duyulan köprülerden farklıdır. Çoğu karayolu köprüleri, demiryolu köprülerinin taşıyabileceğinden daha hafif yük taşımakta ve bu yollarda keskin kıvrımlar ve eğimler bulunabilmektedir. Bu ihtiyaçları karşılamak üzere 20. yüzyılın başlarında köprü tasarımcıları yeni bir malzeme kullanmaya başladılar: Güçlendirilmiş beton. Bu betonun içerisine çelik çubuklar ilave edilmiştir. Bu malzemenin uzmanı İsveçli inşaat mühendisi Robert Maillard’dır. Kendisi modern çağın çoğu etkileyici köprülerinin tasarımcısıdır.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “karayolu köprülerin demiryolu köprülerinden ayrıldığı bir önemli nokta” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde “karayolu köprülerinin keskin eğimlere sahip olabilecekleri” dile getirilmektedir. Bu ifade, parçamızda verilen “çoğu karayolu köprüleri, demiryolu köprülerinin taşıyabileceğinden daha hafif yük taşımakta ve bu yollarda keskin kıvrımlar ve eğimler bulunabilmektedir” bilgisi ile koşuttur. İkinci sorumuzda “20. yüzyıl başlarında köprü tasarımcıları ile ilgili bir bilgi” bizden istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “köprü tasarımcılarının “güçlendirilmiş beton” olarak anılan yeni bir inşaat malzemesi kullandıkları” ifade edilmektedir. Bu ifade aynı şekilde pasajımızda da bulunmakta ve “20. yüzyılın başlarında köprü tasarımcıları yeni bir malzeme kullanmaya başladılar: Güçlendirilmiş beton” şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Son sorumuzda ise “20. yüzyılda, karayolu köprülerine olan büyük talep hakkında bir sorgulama” yapılmaktadır. Seçeneklere baktığımızda, bu sorgulamanın doğru olarak A seçeneğinde
322
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
133.-135. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Strictly speaking the term avalanche should be restricted to falls of snow and ice in mountainous regions but popular usage has extended its meaning to cover rock falls and landslips in all environments. The period of greatest danger from avalanches proper is during a thaw, when melt-water makes a good atmosphere for the snow and ice banked steeply against rock faces. The rising cloud of white dust, the vertical grooves and patones of bare rock formed by the souring action and the dull roar of the avalanche are all common features of mountains above the permanent snow line. Rock fragments may also be carried down for the recurrant freezing and thawing of water lodged in joints and crevices of the rock forms a powerful agent of disintegration. The action is the same as that which leads to burst pipes. Freezing causes expansion of the water in the spaces of a joint and produces a pressure sufficient to break the rock. Soru: 133 The writer points out that most true avalanches _______. A) consist of falling rock not of snow or ice B) occur when the snow has started to melt C) occur when the snow has melted a little and then frozen hard again D) cause considarable disintegration of the rock surfaces they come in contact with E) rarely leave behind them a bare rock surface Soru: 134 We learn from the passage that during an avalanche _________. A) pieces of rock are likely to be carried down with the falling snow B) the falling snow and ice soon start to melt C) there is absolute silence D) the falling snow is immediately followed by extensive rock falls E) falling snow banks up steeply against the nearest rock face
yanıtlandığına şahit olmaktayız. Zira bu seçenekte bunun sebebi olarak “gitgide artan sayıda aracın kullanıma girmesi” gösterilmektedir. Bu ifade ise pasajımızda “otomobilin keşfi, gelişen dünyada kaldırım döşemeli yollara ve büyük araç köprülerine büyük bir talep meydana getirdi” şeklinde bilgi olarak bize verilmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları B, E ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
323
Soru: 135 The writer points out that the constant freezing and thawing of water in rock crevices ________. A) is what causes an avalanche B) is an unimportant detail C) produces a smooth rock surface D) cause a build-up of snow E) will cause the rock to break up 135
135
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “çoğu gerçek çığlar” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “bir çığ süresince meydana gelen şey” istenmektedir. Son sorumuzda ise “kaya yarıklarındaki suyun sürekli donması ve erimesinin meydana getirdiği pozisyon” sorgulanmaktadır. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Çığ kelimesi, dar anlamıyla dağlık alanlardaki karın ya da buzun düşmesi anlamına gelmektedir. Ancak bu kelimenin geniş anlamda kullanımı her tarafta toprak kaymaları ile kaya düşmelerini ifade edecek şekilde genişlemiştir. Herhangi bir çığdan gelebilecek en büyük tehlike erime esnasındadır. Bu esnada erimiş su yalçın kayalıkların yüzeylerine yaslanmış buz ve karların kayması için güzel bir ortam oluşturur. Kalkan beyaz toz dumanı, düşey oluklar ve çığ kükremeleri kalıcı kar kitlelerinin üzerindeki dağların ortak noktasıdır. Kaya parçaları, ayrışıp dağılmanın güçlü bir unsuru olan kaya yarıklarında ve çukurlarında birikmiş suyun tekrar erimesi ve donması ile de aşağılara doğru taşınabilir. Bu eylem su borularının patlamasına yol açan eylemle aynıdır. Donma eylemi yarık yerlerdeki suyun genişlemesine sebep olur ve kayayı kırmak için yeterli olacak basıncı ortaya çıkarır.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu, “çoğu gerçek çığlar” üzerineydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “gerçek çığın su erimeye başladığı zaman meydana geldiği” ifade edilmektedir. Pasajımıza göz attığımızda, ise, bunun benzeri bir ifadenin “bu esnada erimiş su yalçın kayalıkların yüzeylerine yaslanmış buz ve karların kayması için güzel bir ortam oluşturur” şeklinde parçamızda bulunduğunu görmekteyiz. İkinci sorumuzda bizden “bir çığ süresince meydana gelen şey” istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “kaya parçalarının düşen kar ile birlikte taşındığı” dile getirilmektedir. Bu ifade, bize verilen parçada “kaya parçaları, suyun tekrar erimesi ve donması ile aşağılara doğru taşınır” bize sunulmaktadır. Son sorumuzda ise “kaya yarıklarındaki suyun sürekli donması ve erimesinin meydana getirdiği pozisyon” sorgulanmaktadır. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, E seçeneğinde doğru bilgilendirmenin yapıldığını görürüz. Bu seçeneği okuduğumuzda, anlamının “kayanın kırılmasına yol açmaktadır” şeklinde olduğunu görürüz. Bu ifade, pasajımızın sonunda bize verilen “donma eylemi yarık yerlerdeki suyun genişlemesine sebep olur ve kayayı kırmak için yeterli olacak basıncı ortaya çıkarır” bilgisi ile özdeştir. O halde bu parçadan bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları B, E ve A seçenekleridir.
324
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
136.-138. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Aircraft landing-wheel brakes are fitted to all sizes of aircraft for arresting motion after touch-down for steering during taxiing by differential control of port and starboard brakes and to hold the aircraft stationary while the engine is warmedup or tested. Small aircrafts have simple two-shoe internal expanding brakes manually operated and very similar to the standard road- vehicle brake, but the larger machines require power-operated brakes using compressed air or hydrulic pressure from compressors or pumps driven by the engine. Besides being as light and compact as possible, landing–wheel brakes must remain effective and balanced during very high rates of enegy dissipation due to the great weight of the aircraft and the very high landing speeds. Soru: 136 It is clear from the passage that one of the functions of an aircraft’s landingwheel brakes is to ________. A) act as a substitute steering aid B) prevent the craft from moving during engine warm-up C) keep the aircraft steady after touch-down D) assist in the dissipation of energy on landing E) prevent the aircraft from landing at very high speeds Soru: 137 We understand from the passage that the high landing speed of a large aircraft A) has been one of the determining factors in the design of brakes for large craft B) is directly related to its weight C) only becomes a problem on poor runways D) has accasionally led to wheel-locking E) opened the way to a more scientific study of friction Soru: 138 According to the passage the braking system of small aircraft ________. A) differs little from that of larger aircraft B) is not very different from that of ordinary cars and buses C) is both power-operated and manual D) is specially designed for coping with high-speed landings E) cannot be used to sister the eraft alter landing 138 138
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “uçaklardaki fren sisteminin
Murat AĞARI
325
139.-141. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The main advantages of electric traction on railways are that it is both pleasant and efficient. It brings the removal of a smoke nuisance from tunnels and from the vicinity of larger cities. Further, owing to high acceleration, it is possible to provide a more frequent and faster service on densely populated suburban lines. The track capacity is improved by electrification on mountainous lines because of increase of speed, both up and down the gradient, generally using electric forms of braking in the latter case. Some of the major electirification schemes of the world, for instance, those in Switzerland and Sweden have been largely dictated by the desire to operate the railway system without dependence upon imported fuel. Soru: 139 As is pointed out in the passage, the benefits of electric railway traction ________. A) include a cleaner environment and an improved performance B) can best be seen in Sweden and Switzerland C) do not outweigh the problems involved D) have only recently become apparent E) are confined to mountainous conditions
fonksiyonlarından bir tanesinin ne olduğu” üzerinedir. İkinci sorumuzda, bizden “büyük bir uçağın yüksek bize hızda yere inmesi” konusunda bilgi istenmektedir. Son sorumuzda ise bu kez “küçük uçaklardaki fren sistemi üzerine pasajda verilen bilgi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: Uçaklardaki fren sistemi bütün uçak tiplerine uygundur. Bunun sebebi motor ısındığında ya da test edildiğinde uçağı sabit tutmak ve yere dokunduktan sonra hareketi kontrol edebilmek içindir. Küçük uçaklar, standart karayolu araçlarındakine benzeyen ve elle idare edilen basit iki pabuçlu fren tertibatına sahiptir. Ancak daha büyük makineler ya motorla çalışan pompalar veya kompresörden hidrolik basınçlı ya da basınçlı hava kullanan güç idareli fren tertibatı kullanmaktadır. Bunun yanı sıra mümkün olduğunca hafif ve basınçlı olarak uçak fren sistemi enerji dağılımının yüksek olduğu süreçte dengeli ve etkili olmalıdır. Bunun sebebi uçağın ağırlığı ve uçağın inişte sahip olduğu yüksek hızıdır.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “uçaklardaki fren sisteminin fonksiyonlarından bir tanesinin ne olduğu” üzerineydi. Seçeneklere, bu soruya yanıt verme amacı ile göz gezdirdiğimizde, doğru yanıtın C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “frenin, uçak yere indikten sonra sabit kalmasını sağladığı” dile getirilmektedir. Bu ifade “uçağı sabit tutmak ve yere dokunduktan sonra hareketi kontrol edebilmek için” şeklinde bilgi olarak bize verilmektedir. İkinci sorumuzda, bizden “büyük bir uçağın yüksek hızda yere inmesi” konusunda bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, A seçeneğinin bu konuda bize doğru bilgi verdiğini görmekteyiz. Genel hatları ile A seçeneğinin anlamı “büyük uçakların yüksek iniş hızı, büyük uçakların tasarımında belirleyici unsurlardan birisidir” şeklindedir. Bu ifade, pasajımızın sonundaki “bunun sebebi uçağın ağırlığı ve inişte sahip olduğu yüksek hızdır” tarzında bilgi olarak bize verilmiştir. Son sorumuzda ise bu kez “küçük uçaklardaki fren sistemi üzerine pasajda verilen bilgi” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, doğru yönlendirmenin B seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “küçük uçaklardaki fren tertibatının karayolu taşıtlarındakilerden farklı olmadığı” ifade edilmektedir ki, bu ifade, parçamızda verilen “küçük uçaklar, standart karayolu araçlarındakine benzeyen ve elle idare edilen basit iki pabuçlu fren tertibatına sahiptir” bilgisi ile özdeştir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları C, A ve B seçenekleridir.
326
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 140 The author points out that on mountainous lines the track capactiy is improved by electrification ________. A) but the safety aspect is causing much concern B) but upkeep expenses are high C) because it enables trains to go faster both up and down the line D) though this is not the case in other locations E) unless electric forms of braking are appiled Soru: 141 Sweden and Switzerland, we are told, have some of the world’s major electrified railway systems ________. A) since they have small populations and the electrified system seemed adequate B) as they were determined to keep their mountain air unpolluted C) as other railway systems were not practical in high altitudes D) because they wanted to develop a railway system that did not rely on imported fuel E) because the only safe braking siystem on a steep gradient is an electric one 141 141
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “elektrikli demir yolu taşımacılığının faydaları” üzerine kurgulanmıştır. İkinci sorumuzda “dağlık alanlarda taşıma kapasitesinin elektrikli donanım aracılığı ile artırılabileceği” bilgisi üzerine bir yorum istenmektedir. Son sorumuzda ise “İsveç ve İsviçre’nin dünyanın önde gelen elektrikli taşıma sistemlerine sahip oldukları” dile getirilmekte ve bu konuda bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından, ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: "Demiryollarında elektrikli taşımacılığın temel avantajları hem rahat hem de etkin olmasındandır. Bu tarz taşımacılık, tünellerdeki ve büyük şehirlerin civarlarındaki eksoz dumanı sorununu ortadan kaldırır. Üstelik, yüksek hıza ulaşılabildiğinden dolayı nüfusu fazla yerleşim yerlerinde daha hızlı hizmet imkanı sağlayabilmektedir. Çekici kapasitesi, dağlık arazilerde hem aşağı hem de yukarı yönde artırılabilmektedir. Aşağı doğru hız kapasitesi artırıldığında, fren sistemi olarak elektrikli türler kullanılmaktadır. Dünyada, bu konuda İsveç ve İsviçre iyi birer örnektir. Bu iki ülke petrol ithal etmeye ihtiyaç duymadan demiryolu sistemini işletmektedirler.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “elektrikli demir yolu taşımacılığının faydaları” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. A seçeneğini değerlendirdiğimizde, anlamının “demiryolu taşımacılığı daha temiz bir çevre ve gelişmiş performans içermektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam içeriği bütünüyle parçanın genel konsepti ile bağlantılıdır. Ayrıca parçamızda verilen “bu tarz taşımacılık, tünellerdeki ve büyük şehirlerin civarlarındaki eksoz dumanı sorununu ortadan kaldırır” bilgisi de bu seçeneği doğrulamaktadır. İkinci sorumuzda, “dağlık alanlarda taşıma kapasitesinin elektrikli donanım aracılığı ile artırılabileceği” bilgisi üzerine bir yorum istenmekteydi. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, C seçeneğinde bu konu ile ilgili doğru yorumun bulunduğu dikkatimizi çekmektedir. Zira C seçeneğinde “hem aşağı hem de yukarı yönde hızlı gitme olanağı sağladığı” dile getirilmektedir. Bir önceki soruda olduğu gibi, bu ifade hem parçanın genel konsepti hem de parçada verilen “zira hem aşağı hem de yukarı yönde hız kapasitesi artırılabilmektedir” bilgisi ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “İsveç ve İsviçre’nin dünyanın önde gelen elektrikli taşıma sistemlerine sahip oldukları” dile getirilmekte ve bu konuda bilgi
Murat AĞARI
327
142.-144. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Botanic gardens may be regarded as having a threefold function: to please and educate the public; to carry out investigations regarding the economic value of native and foreign plant products and accilimatisation of plants; and to act as centers of information and scientific investigation in various fields of botany, such as anatomy, morphology and physiology, for which museums, libraries and laboratories are also needed. The search for drugs and spices particularly has tempted men from early times to explore all parts of the world and this has promoted close link between exploration and botanic gardens. One well-known botanic garden is the Royal Botanic Garden in Edinburgh which was founded in 1670 by Robert Siboald for the cultivation of medical plants. Since that date, it has been removed to several different sites. It is now one of the major botanic gardens in Britain with an era of over 60 acres. Soru: 142 We learn from the passage that one of the main functions of botanic garden is to ________. A) send out explorers in search of new spices B) provide scientists with the means for carrying out investigations into botanic subjects C) make more and more land suitable for cultivation D) encourage the production of natural medicines to replace chemical ones which sometimes have serious side-effects E) be economically self-supporting and encourage young people to take an interest in gardens Soru: 143 The author points out that there is a close link between exploration and botanical gardens ________. A) as few British native plants are of use medically and many people now prefer natural medicines to chemical ones B) as many people are curious about the medicinal properties of various plants C) because the desire to find new drugs and spices has long been a reason behind many exploratory expeditions D) since plants from foreign parts will only grow in the special conditions they are used to E) though this is still a very new development istenmekteydi. Bu minval üzere seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira parçamızda verilen “çekici kapasitesi, dağlık arazilerde hem aşağı hem de yukarı yönde artırılabilmektedir. Aşağı doğru hız kapasitesi artırıldığında, fren sistemi olarak elektrikli türler kullanılmaktadır” bilgisi, dağlık arazilerde elektrikli fren sisteminin bir gereklilik olduğu kanısını bizde uyandırmakta, E seçeneği de bu yönde bir ifade içermektedir. E seçeneğinin anlamına baktığımızda, da “zira yalçın arazilerde tek güvenli fren sistemi elektrikli olanıdır” şeklinde bir anlamının olduğunu görürüz. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, C ve E seçenekleridir.
328
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 144 In this pasage about botanic gardens ________. A) they are presented as a very pleasent luxury B) the historical aspect is completely ignored C) the problems of financing them are carefully considered D) it is the functional aspect that is emphasized E) the focus is on the rare plants of foreign origin 144
144
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “botanik bahçelerinin temel fonksiyonlarından birisi” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “botanik bahçeleri ile keşifler arasında bulunan yakın irtibat ile bağlantılı bir yorum yapmamız” istenmektedir. Son sorumuzda ise “botanik bahçeleri ile ilgili olarak pasajdan ne anladığımızın yorumu” istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel anlamanın ardından ana hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: “Botanik bahçelerini üç fonksiyonu bulunduğundan bahsedilebilir: memnunluk vermek ve halkı eğitmek; ekonomik değeri olan yerel ya da yabancı bitki ürünleri üzerine araştırma yapmak; buraların bilgi ve bilimsel araştırma merkezi olarak işlev üstlenmesini sağlamak. İlaç ve baharat niyetine araştırma yapma eğilimi, insanoğlunu ta eski zamanlardan itibaren dünyanın her tarafını araştırmaya yöneltmiştir. Bu nedenle keşfetme eylemi ile botanik bahçeleri arasında yakın bir ilgi bulunmaktadır. Meşhur botanik bahçelerinden bir tanesi, Edinburg’da Robert Siboald tarafından tıbbi bitkilerin yetiştirilmesi amacıyla kurulan Royal Botanik Bahçesidir. O tarihten itibaren bu bahçe farklı yerlere taşınmıştır. Şu anda da İngiltere’nin önemli botanik bahçelerinden birisidir ve yaklaşık 60 dönümlük bir arazi üzerine kuruludur.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “botanik bahçelerinin temel fonksiyonlarından birisi” üzerineydi. Bu soru yönüyle seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görmekteyiz. Bu seçeneğin anlamına göz attığımızda, “ekonomik açıdan kendini destekleyici olmak ve genç insanları bahçelerle ilgilenmeye yönlendirmek” şeklinde bir anlamının bulunduğunu görürüz. Bu anlam parçamızın girişinde bulunan “halkı eğitmek; ekonomik değeri olan yerel ya da yabancı bitki ürünleri üzerine araştırma yapmak” bilgisinde bize verilmiş bulunmaktadır. İkinci sorumuzda bizden “botanik bahçeleri ile keşifler arasında bulunan yakın irtibat ile bağlantılı bir yorum yapmamız” istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu doğru yorumun C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “insanların yeni ilaç ve baharat bulma arzusunun pek çok keşfin sebebi olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda bize verilen “ilaç ve baharat niyetine araştırma yapma eğilimi, insanoğlunu ta eski zamanlardan itibaren dünyanın her tarafını araştırmaya yöneltmiştir” “bilgisi ile ayniyet arzetmektedir. Son sorumuzda ise “botanik bahçeleri ile ilgili olarak pasajdan ne anladığımızın yorumu” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin D seçeneği olduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “parçanın botanik bahçelerinin fonksiyonel amacını dile getirdiği” ifade edilmektedir. Parçanın geneli dikkate alındığında da bu özellik görülmektedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları E, C ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
329
145.-147. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. For years, it has been assumed that obesity is the result of “ too much food and too little exercise.” While this maxim is largely correct, the etiology of obesity can be much more complex. There is a well-documented familial tendency, but whether this is of environmental or genetic origin is unclear. Studies of twins separated at birth and living apart provide strong evidence for a substantial genetic influence. Children of overweight parents, when adopted by “ lean “ families, have a greater tendency to become obese than do adoptees from nonobese natural parents. “ Energy efficiency” may contribute to obesity; with reserves of fat deposits readily available to metabolise in the obese, a given amount of activity requires a smaller expenditure of energy. This theory has been invoked by those who complain that they “gain weight whether they eat or not”, and indeed there is evidence of differences in energy efficiency among individuals. Similarly, obesity has been attributed to abnormally low basal metabolic rates (BMRs) since obese individuals do show lower BMRs. However, this fact is due to an artifact of BMR measurement; a larger proportion of the total fat mass of an obese person is inert, low-metabolising fat, a fact that makes BMR calculations lower. Soru: 145 The main idea of this passage is ________. A) to discredit the idea that there is a greater degree of energy efficiency in the obese B) that the environmental and the genetic causes of obesity are more or less the same C) to establish that the factors behind obesity are highly complex and even contradictory D) that obesity is a serious health hazard and that a great deal more research into the treatment of it is Required E) to impress on overweight parents the need to watch their children’s diet and life-style Soru: 146 According to the passage, the theory that obesity has a strong genetic basis ________. A) seems more likely than the one concerning the BMRs B) is slowly falling into disfavour and being replaced by one that puts the emphasis on energy efficiency C) has not so far been well researched, but as it is the most likely theory, it deserves to be D) is supported by some studies of twins that have been brought up separately E) is soon likely to be fully substantiated
330
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 147 The passage suggests that the theory that obesity is due to a low BMR ___________. A) has never had any serious recognition B) needs to be reconsidered as the manner of calculating this rate in the obese is inaccurate C) has been invented by the obese who claim that the amount they eat makes no difference to their weight D) will probably turn out to be the correct theory E) has been thoroughly researched in several cases of twins 147 147
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajın temel düşüncesinin ne olduğu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “şişmanlığın genetik temele dayalı olduğu teorisini” kurgulamaktadır. Son sorumuzda ise bizden “şişmanlığın düşük BMR’den dolayı olduğu” konusunda bir yorum istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından genel hatları ile parçamızı anlamaya geçebiliriz: Yıllarca şişmanlığın çok yemenin ve az enerji harcamanın bir sonucu olduğu düşünüldü. Bu düşünce büyük oranda doğruyken şişmanlığın nedenleri daha kompleks olabilir. Örneğin ailevi yatkınlık konusu iyi dökümante edilmiştir. Ancak bu yaklaşımın çevresel mi yoksa genetik mi olduğu tam anlaşılır değildir. Doğumda ayrılan ve ayrı yaşayan ikizler genetik etki konusunda güçlü deliller sağlamaktadır. Kilolu anne babaların çocukları, üvey anne-babalar tarafından evlat edinildikleri takdirde şişman olmayan anne babaların çocuklarından daha fazla oranda şişmanlığa meyilli olmaktadırlar. Enerji etkinliği şişmanlarda metabolize etmek için varolan yağ rezervleri ile şişmanlığa katkı sağlayabilir. Bu teori, ister yesinler ister yemesinler kilo almaktan şikayetçi olanlar tarafından dile getirilmektedir. Bu bireylerin enerji harcamaları arasında da farklar bulunmaktadır. Aynı şekilde şişmanlık, “sıra dışı düşük metabolik oran” demek olan BMR oranı şişmanlarda düşük olduğundan bu şekilde değerlendirilir. Yine de bu gerçek BMR ölçümünün insan eliyle yapılmasından dolayıdır. Zira şişman insanda yağın büyük bir kısmı hareketsiz konumdadır. Bu yağ miktarı da BMR ölçümlerini de düşük hale getirmektedir.” Bu genel anlamanın ardından soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajın temel düşüncesinin ne olduğu” üzerineydi. Bilindiği üzere bu tarz sorular pasajın giriş ya da sonuç cümleleri anlaşılarak çözülür. Seçeneklere bakmadan önce pasajın genel olarak “şişmanlıktan ve şişmanlığın kalıtımla bağlantılı olduğundan ve özellikle şişmanlığın nedenlerinin kompleks olduğundan” bahsettiğini söyleyebiliriz. Bu genel değerlendirme ile bağlantılı olarak seçeneklere baktığımızda, doğru seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “şişmanlığın arkasındaki nedenler oldukça karmaşık ve hatta ters etkileşimlidir” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu ifade, parçamızda geçen “doğruyken şişmanlığın nedenleri daha kompleks olabilir” ifadesiyle paralellik arzetmektedir. İkinci sorumuzda “şişmanlığın genetik temele dayalı olduğu teorisini” kurgulanmaktaydı. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilginin D seçeneğinde bize verildiğini görürüz. Bu seçeneğe göz gezdirdiğimizde, anlamının “şişmanlığın genetik kökenleri üzerine olan teori, ayrı olarak büyüyen ikizler üzerine yapılan çalışmalarca desteklenmektedir” şeklinde olduğunu görürüz. Parçamızda da bu konuda bir örnek bulunmakta ve bu örnek bize “Doğumda ayrılan ve ayrı yaşayan ikizler genetik etki konusunda güçlü deliller sağlamaktadır” şeklinde verilmektedir. Son sorumuzda ise bizden “şişmanlığın düşük BMR’den dolayı olduğu” konusunda bir yorum istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru yorumun C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “bu iddiayı, yeme miktarı değiştiği halde kilosu değişmeyen insanların dile getirdiği ifade edilmektedir, ki bu yorum parçada geçen “bu teori, ister yesinler ister yemesinler kilo almaktan şikayetçi olanlar tarafından dile getirilmektedir” bilgi ile bize verilmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları C, D ve C seçenekleridir.
Murat AĞARI
331
148.-150. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The site of a hospital needs careful consideration. More and more people now agree that a hospital should, wherever possible, be part of the community it serves. This makes for the convenience of patients, particularly outpatients, and eases staff recruitment. While it may be necessary to serve small communities by peripheral separate out-patient departments, in general, in-patient and out-patient buildings should be on the same site. It is not, however, always practicable to build extensively in a town or city, and it is difficult to make provision for expansion. The actual design of a hospital is also of great importance. Medicine is ever changing, and it is difficult to forecast changes that lie ahead. Doctors invariably call for flexibility in planning, which is really only practicable if hospital construction is on ground-floor level and if the wards and the special investigator departments are so designed that they can be readily extended. Soru: 148 Clearly, the writer of the passage believes that, ideally, a hospital should ________. A) be designed carefully so that no changes will be needed in the future B) have a series of separate, peripheral out-patient departments C) concentrate either on out-patient departments or on in-patient ones, but not both D) be small and serve quite a small community E) be situated within easy distance of the people who come to it for treatment Soru: 149 We understand from the passage that one problem of building a hospital within a town is that ________. A) there are likely to be constant changes in the staff B) it will very likely be impossible to make any additions to it at a later date C) there will be more patients than the doctors will be able to cope with D) the size necessary to treat so many patients makes administration extremely complex E) it is usually impossible to have an out-patient department
332
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 150 It is pointed out in the passage that the flexibility that the medical profession looks for in a hospital building ________. A) has to be planned in accordance with the changes that are forecast for the future B) is an unnecessary luxury C) can be provided easily and inexpensively D) is really only feasible in single-storey constructions E) largely concerns the size of the wards that are favoured 150
150
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “ideal olarak bir hastane” üzerinedir. İkinci sorumuzda “bir kasabada inşa etme konusundaki bir problem” dile getirilmektedir. Son sorumuzda ise “tıbbi personelin bir hastanede aradığı esneklik” gündeme getirilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Hastanenin yeri dikkatli bir düşünmeyi gerektirmektedir. Gitgide daha fazla insan hastanenin, hizmet verdikleri şehrin bir parçası olması gerektiğini düşünmektedir. Bu durum özellikle dışarıdan gelen hastalara bir güven vermekte ve hizmeti kolaylaştırmaktadır. Küçük toplumlara hizmet ederken dışarıdan gelen hastalara ayrı bir bölüm gerekli iken, genel olarak şehirden gelen hastalar ile dışarıdan gelen hastaların binaları aynı yerlerde olmalıdır. Bir şehir ya da kasabada geniş bir biçimde bina inşa etmek pratik bir eylemdir ve genişleme sağlamak zor bir olaydır. Hastanelerin tasarımı da son derece önemlidir. Zira tıp sürekli olarak değişmekte ve bu değişiklikleri önceden tahmin etmek de zor olmaktadır. Doktorlarda sürekli olarak bir esneklikten dem vurmaktadırlar. Zira bu esneklik, eğer hastane inşası zeminde ise bu olay daha kolaydır. Bunun yanı sıra koğuşlar ve özel donanım bölümleri kolaylıkla genişletilebilecek şekilde tasarlanmalıdır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “ideal olarak bir hastane” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu soru ile ilgili olarak parçamızla uyumlu seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira A seçeneğinde, “bir hastane ileride değişikliğe ihtiyaç duyulmayacak şekilde dikkatlice tasarlanmalı ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, parçamızda verilen “bina inşa etmek pratik bir eylemdir ve genişleme sağlamak zor bir olaydır. Hastanelerin tasarımı da son derece önemlidir. Zira tıp sürekli olarak değişmekte ve bu değişiklikleri önceden tahmin etmek de zor olmaktadır” bilgisi ile uyumludur. Bu soru ile ilgili olarak diğer seçeneklere göz atıldığında parça ile uyumlu A seçeneği haricinde bir seçeneğin olmadığı görülecektir. İkinci sorumuzda “bir kasabada hastane inşa etme konusundaki bir problem” dile getirilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Sorunun mantığı göz önüne alındığında, bir önceki soru ile bağlantılı olduğu görülecektir. B seçeneğine göz attığımızda, “ileriki tarihlerde bir ekleme yapmanın zorluğu dile getirilmektedir. Hatırlanacağı üzere bu bilgi parçamızda “Bunun yanı sıra koğuşlar ve özel donanım bölümleri kolaylıkla genişletilebilecek şekilde tasarlanmalıdır” şeklinde verilmektedir. Bir başka deyişle parçanın genelinde, B seçeneğinde dile getirilen sorun ön plana çıkarılmaktadır. Son sorumuzda ise “tıbbi personelin bir hastanede aradığı esneklik” gündeme getirilmekteydi. Seçenekleri incelediğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “hastane binasının gelecekte oluşabilecek değişiklikleri tahmin eder tarzda tasarlanmanın gerekliliği” dile getirilmektedir. Bu ifade, parçanın genel havası ile uyum içerisindedir. Diğer seçeneklere baktığımızda, örneğin, B seçeneğinin “gereksiz olmaktan”, C seçeneğinin “kolaylık ve pahalılıktan”, D seçeneğinin sadece “tek katlı yapıya müsait olmasından”, E seçeneğinin ise “duvarların ebatından” bahsettiğini ve bunların parçanın konsepti ile uyumlu olmadığını görürüz. Bu durumda bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, B ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
333
151.-153. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The government of Britain is again looking at fluoridation of the public water supply as a possible means of achieving nationwide improvements in dental hygiene. To the casual observer, given the highly erroneous impression that the presence of fluoride in toothpaste is beneficial in the prevention of dental caries, such a measure may understandably appear desirable and worthy of public support. However, many water authorities across the country have long understood the risks associated with fluoridation; but the government and the various official organizations that support such a measure continually deny these risks. It should be realized that there are two forms of fluoride. One of these is calcium fluoride, which is a natural substance occurring in water at very low levels of 0.01-1 parts per million and a substance which the various organizations involved in promoting fluoridation constantly draw attention to when attempting to justify their case. The other form of fluoride is sodium fluoride, which occurs alongside various related substances such as fluosilicic acid and is an extremely dangerous industrial byproduct produced by such industries as aluminium, ceramics, phosphate fertilizes and nuclear power. This form of fluoride is an accumulative poison even more toxic than lead and only slightly less toxic than arsenic. Soru: 151 The writer of the passage informs us that, contrary to the facts, a great many people believe that ________. A) the public water supply is slowly being polluted by fluoride from industrial waste B) both types of fluoride are extremely dangerous C) fluoride helps to keep teeth strong and healthy D) the water supply could be fluoridated at little expense E) no risks would be entailed if the water supplies were fluoridated Soru: 152 We learn from the passage that calcium fluoride ________. A) in the public water supply could in time endanger the health of the people B) is used in toothpaste because it cures dental cavities C) is an important ingredient in many fertilizers D) and sodium fluoride can be used interchangeably E) is naturally present in water but in minute amounts
334
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 153 The writer of the passage puts great emphasis on the fact that one type of fluoride ________. A) is an industrial by-product and highly toxic B) certainly helps to prevent tooth decay C) leads to lead poisoning D) is being factory produced so that the water supplies can be fluoridated E) only occurs naturally in such small amounts that ways of supplementing it must be found153 153
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “gerçeklerin aksine pek çok insanın inandığı şey” üzerinedir. İkinci sorumuzda, “kalsiyum florid” dikkatimize sunulmaktadır. Son sorumuzda ise “floridin bir türü” hakkında bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “İngiltere hükümeti diş temizliğinde ulus çağında bir gelişmeyi başarmanın bir vasıtası olarak halkın su stoklarının floride edilmesine tekrar göz atıyor. Sıradan bir gözlemciye göre “diş macunlarındaki floridin varlığı diş çürümelerini önlemede faydalıdır” kanısı büyük bir hata oluşturmaktadır. Bu nedenle bu tarz bir önlem halkın desteğini çekebilir ve dikkate değer bir konuma gelebilir. Bununla birlikte ülke çapındaki çoğu su uzmanları floridle ilgili riskleri uzun süredir bilmektedirler. Fakat hükümet ve diğer yetkili otoriteler, bu tarz bir önlemin doğuracağı riskleri sürekli olarak yalanlamaktadırlar. Burada iki farklı floridin olduğu dikkatlerden kaçmamalıdır. Bunlardan birisi kalsiyum floriddir. Bu florid doğal bir maddedir ve sularda milyonda bir miktarında bulunmaktadır. Faydasından bahsedilen ve değişik kuruluşların sürekli olarak dikkat çektikleri florid işte budur. Floridin diğer türü ise sodyum floriddir. Bu ise fluosilicic asit gibi değişik yakın maddeler ile birlikte bulunan ve son derece tehlikeli ayrıca alüminyum, seramik, fosfat gübresi ve nükleer enerji gibi sanayiler için üretilen bir maddedir. Floridin bu türü potansiyel bir zehirdir. Bu zehir kurşundan daha zehirleyici iken arsenikten daha az zehirleyicidir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “gerçeklerin aksine pek çok insanın inandığı şey” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, parçamızda bize verilen bilgilerle uyumlu olan seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “florid dişleri sağlıklı ve kuvvetli tutar” şeklinde bir anlam bulunmaktadır. Bu ifade, parçamızda geçen ““diş macunlarındaki floridin varlığı diş çürümelerini önlemede faydalıdır” kanısı büyük bir hata oluşturmaktadır” bilgisi ile uyum arzetmektedir. Parçanın genel içeriği de bu bilginin tersini ispata yöneliktir. İkinci sorumuzda, “kalsiyum florid” dikkatimize sunulmaktaydı. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri incelediğimizde, doğru ifadenin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “doğal olarak suda az miktarda bulunur” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu ifade, parçamızda geçen “Bu florid doğal bir maddedir ve sularda milyonda bir miktarında bulunmaktadır. Faydasından bahsedilen ve değişik kuruluşların sürekli olarak dikkat çektikleri florid işte budur” bilgisi ile uyum içerisindedir. Her ne kadar B seçeneği ile karıştırma olasılığı bulunsa da, B seçeneğinde verilen bilgiler genel bilgilerdir ve parçamızda bu konuda bilgi verilmemektedir. Son sorumuzda ise “floridin bir türü” hakkında bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, doğru ifadenin A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira A seçeneğinde “kalsiyumun bir türü endüstriyel bir üründür ve oldukça zehirlidir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu ifade parçamızda geçen “Floridin diğer türü ise sodyum floriddir. Bu ise fluosilicic asit gibi değişik yakın maddeler ile birlikte bulunan ve son derece tehlikeli ayrıca alüminyum, seramik, fosfat gübresi ve nükleer enerji gibi sanayiler için üretilen bir maddedir. Floridin bu türü potansiyel bir zehirdir. Bu zehir kurşundan daha zehirleyici iken arsenikten daha az zehirleyicidir” bilgisi ile uyum içerisindedir. O halde parçamızla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları C, E ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
335
154.-156. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Ionising radiation has proved to be most valuable, for example, in clinical diagnosis and radiotherapy. However, inadvertent exposure to relatively high doses of ionising radiation is capable of injuring and killing cells, inducing mutations, producing developmental abnormalities in fetuses exposed in utero or even producing latent cancers. On earth, it is impossible to escape exposure to radiation. Cosmic rays bathe the earth continuously, as do terrestrial concentrations of radionuclides, such as radon gas. The two constitute natural “ background” radiation. Few humans in developed countries escape diagnostic X-rays, and many require radiotherapy as a potential cure for various types of neoplasia. The “early” injurious effects of radiation appear only when certain cumulative levels of exposure to radiation have been exceeded. However, the later appearing consequences may have no thresholds; hence, the public’s concern about the possible carcinogenecity of even low-level exposures. Soru: 154 According to the passage, ionising radiation ________. A) will, in the long run, inevitably produce carcinogenecity B) affects different people in different ways C) is at the same time useful and dangerous D) has no long term adverse effects E) is the major reason for abnormalities in fetuses Soru: 155 We understand from the passage that no one __________. A) need worry about low level exposure to radiation B) can avoid diagnostic X-rays C) who has not been exposed in utero to radiation has latent cancers D) can escape exposure to “ background” radiation E) should go on with a course of radiotherapy if “early” harmful effects appear Soru: 156 We understand from the passage that there is considerable concern about the later appearing effects of radiation ________. A) although the level of cumulative radiation that causes them is very high B) since the degree of radiation needed to produce them is unknown C) even though it has been demonstrated that diagnostic X-rays do not cause any such effects D) particularly, as they may cause mutations in yet unborn generations E) though these may include the cure for certain types of neoplasia 156 156
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda
336
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
157.-159. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The importance of early detection of deafness in childhood is generally recognized. Detection is normally a two-stage process of which the first is a screening test of hearing. Screening tests sift out children with impaired hearing from those with normal hearing and can be successfully administered at any time after the age of seven months. Children who fail a screening test are given a diagnostic test, as the second stage in the process, to determine the nature and extent of their hearing loss. Both screening and diagnostic tests must be appropriate to the developmental level of the children to whom they are administered. Special techniques for testing babies and young children have been evolved at Manchester University. When deafness has been diagnosed, parents are advised to seek guidance about the management and early training of their children at the audiology clinics established by an increasing number of local authorities and hospitals.
biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “iyonize radyasyon” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “hiç kimsenin yapmadığı” bir eylem sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “radyasyonun sonradan ortaya çıkan etkisi üzerine olan dikkat” değerlendirmeye sunulmaktadır. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “İyonize radyasyon hastalık tedavilerinde ve radyoterapide çok faydalıdır. Bununla birlikte iyonize radyasyona yüksek dozda maruz kalma hücreleri yaralayıp öldürmekte mutasyonu azaltmakta, laten kanseri geliştirmekte ve fetusta anormalliklere neden olmaktadır. Dünyada radyasyondan kaçmak olanaksızdır. Kozmik ışıklar yeryüzüne sürekli olarak yayılmaktadır. Radon gazı gibi radyonükleik oluşumlar da bunlardandır. Bu ikisi radyasyonun doğal arka planını oluşturmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise çok az kişi X ışınlarından kaçınabilmektedir. Bunun dışında çoğu insan da neoplasianın çoğu türü için tedavi metodu olarak radyo terapiyi kullanmaktadır. Radyasyonun erken yaralanma etkileri birikmiş radyasyon miktarı sınırları aşıldığında görülmeye başlar. Bununla birlikte geç ortaya çıkan sonuçların başlangıçları olmayabilir. Bu nedenle düşük düzeyde de olsa bir radyasyona maruziyetin olduğu bilinmelidir.” Bu genel anlamanın ardından parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “iyonize radyasyon” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “iyonize radyasyonun hem faydalı ve hem de zararlı olduğu” dile getirilmektedir ki, bu bilgi, parçamızda “iyonize radyasyon hastalık tedavilerinde ve radyoterapide çok faydalıdır. Bununla birlikte iyonize radyasyona yüksek dozda maruz kalma hücreleri yaralayıp öldürmekte mutasyonu azaltmakta, laten kanseri geliştirmekte ve fetusta anormalliklere neden olmaktadır” şeklinde hem fayda ve hem de zarar bağlamında dile getirilmektedir. İkinci sorumuzda bizden “hiç kimsenin yapmadığı” bir eylem sorgulanmaktaydı. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçenekte “background radyasyondan kimsenin kaçamadığı” dile getirilmektedir ki, bu bilgi “Dünyada radyasyondan kaçmak olanaksızdır. Kozmik ışıklar yeryüzüne sürekli olarak yayılmaktadır. Radon gazı gibi radyonükleik oluşumlar da bunlardandır. Bu ikisi radyasyonun doğal arka planını oluşturmaktadır” şeklinde bize verilmekte ve her iki bilgi birbiri ile uyuşmaktadır. Son sorumuzda ise “radyasyonun sonradan ortaya çıkan etkisi üzerine olan dikkat” değerlendirmeye sunulmaktaydı. Bu göz ile seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin A seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “bu etkiyi oluşturan radyasyonun miktarının bilinmemesi” dile getirilmektedir ki, bu ifade parçamızda verilen “Radyasyonun erken yaralanma etkileri birikmiş radyasyon miktarı sınırları aşıldığında görülmeye başlar. Bununla birlikte geç ortaya çıkan sonuçların başlangıçları olmayabilir” bilgisi ile uyum içerisindedir. O halde parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları C, D ve B seçenekleridir.
Murat AĞARI
337
Soru: 157 We understand from the passage that screening tests ________. A) can be effectively administered well before a child is one year old B) indicate whether a child is completely deaf or has normal hearing C) require a certain degree of cooperation from the child D) can be more accurate than the diagnostic ones E)can be very upsetting for the child Soru: 158 It is made clear in the passage that both the screening tests and the diagnostic tests for hearing ________. A) are in need of a thorough up-dating B) are still not really reliable C) can be used to determine the degree of the hearing loss D) have detected hearing defects in very young babies E) have to be suited to the level of development of the individual child Soru: 159 We understand from the passage that once it has been established that a child is deaf, ________. A) the parents should apply to various local authorities for advice and support B) the child will be sent to a special school for training C) the child will be admitted to hospital for further tests D) the parents are encouraged to go to audiology clinics for help and advice on how to assist their child E) the parents should check what the neighbourhood has to offer in the way of special schooling for the deaf 159 159
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “tarama testleri” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “duyma için hem tarama ve hem de tanı testleri üzerine bilgi” istenmektedir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “çocuğun sağırlığı” üzerine çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Çocuklarda sağırlığın erken teşhisinin önemi bilinmektedir. Bu sağırlık tespiti iki aşamalıdır. Bunlardan ilki “tarama” testidir. Tarama testi ile duyma eksikliği olanlarla normal duyanlar birbirlerinden kolaylıkla ayrılabilir ve yedi aylık bir çocukta kolaylıkla tedavi edilebilir. Tarama testinde başarısız olan çocuklar kendilerindeki duyma kaybının genişliğini ve niteliğini belirlemek için sürecin ikinci aşaması olarak tanı testine tabi tutulurlar. Hem tanı ve hem de tarama testleri tedavi uygulanan çocukların iyileşme düzeylerine uygun olmalıdır. Bebekler ve genç çocuklar için özel teknikler Manchester Üniversitesi’nde geliştirilmektedir. Sağırlık teşhis edildiğinde anne babalara yapmaları gerekenler ile hastanelerin kulak kliniklerinde çocukların ilk eğitimi konusunda yapılması gerekenler konusunda rehberlik edilmektedir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu
338
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
160.-162. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. By far the most common sleep complaint is insomnia. About a third of Americans have trouble falling asleep or staying asleep, problems that result in listlessness and loss of alertness during the day. Most of the time the distress is temporary, brought on by anxiety about a problem at work or a sudden family crisis. But sometimes sleep difficulties can extend for months and years. Faced with a chronic situation, insomniacs frequently medicate themselves with alcohol or drugs. Doctors warm that in most cases sleeping pills should not be taken for longer than two or three weeks. Such drugs can lose their effectiveness with time, and it takes higher and higher dosages to work. People run the risk of becoming dependent on the pills. Soru: 160 We understand from the passage that insomnia ________. A) is a condition about which very little is known B) has an adverse effect on one’s daytime performance C) seems to be a bigger problem in American than elsewhere in the world D) is a common cause of alcoholism E) is on the increase as people have to face more and more problems
“tarama testleri” üzerineydi. Seçeneklere baktığımızda, bu konuda bizi doğru yönlendiren seçeneğin A seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “çocuk bir yaşına gelmeden önce başarılı bir biçimde tedavi edilebilir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görmekteyiz. Bu anlam ile parçada bize verilen “Tarama testi ile duyma eksikliği olanlarla normal duyanlar birbirlerinden kolaylıkla ayrılabilir ve yedi aylık bir çocukta kolaylıkla tedavi edilebilir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda bizden “duyma için hem tarama ve hem de tanı testleri üzerine bilgi” bizden istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak bizi doğru yönlendiren seçeneğin C seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “duyma kaybının düzeyini belirlemede kullanılabilir” şeklinde bir anlamın bulunduğunu görürüz. Bu anlam ile parçamızın hem genel konsepti ve hem de parçada bize verilen “sağırlık tespiti iki aşamalıdır. Bunlardan ilki “tarama” testidir. Tarama testi ile duyma eksikliği olanlarla normal duyanlar birbirlerinden kolaylıkla ayrılabilir ve yedi aylık bir çocukta kolaylıkla tedavi edilebilir. Tarama testinde başarısız olan çocuklar kendilerindeki duyma kaybının genişliğini ve niteliğini belirlemek için sürecin ikinci aşaması olarak tanı testine tabi tutulurlar” bilgisi ile uyumludur. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “çocuğun sağırlığı” üzerine çekilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, D seçeneğindeki “anne babalar çocuklarına nasıl yardım edecekleri hususunda “kulak kliniklerine” yönlendirilmeye teşvik edilmelidir” bilgisi ile parçamızda verilen “Sağırlık teşhis edildiğinde anne babalara yapmaları gerekenler ile hastanelerin kulak kliniklerinde çocukların ilk eğitimi konusunda yapılması gerekenler konusunda rehberlik edilmektedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, C ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
339
Soru: 161 The point is made in the passage that “short-term” sleeplessness ________. A) is very often caused by a worrying situation B) produces no ill-effects and should be disregarded C) should never be treated with drugs D) refers to the type of insomnia that lasts no longer than three weeks E) responds well to sleeping pills Soru: 162 It is emphasized in the passage that sleeping pills ________. A) can intensify certain types of insomnia B) are used regularly by almost a third of the American people C) are only rarely habit-forming D) undermine one’s daytime efficiency E) should not be taken over a long period of time 162 162
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “insomnia (uykusuzluk)” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “kısa süreli uykusuzluk” üzerine bilgi istenmektedir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “uyku hapları” üzerine çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Şimdiye kadarki en yaygın uyku şikayeti insomnia (uykusuzluk)’dır. Amerikalıların üçte biri uyuyamama ve uykulu kalma şikayetine sahiptirler. Bu şikayetler gün boyu halsiz olmayı ve heyecansızlığı doğurmaktadır. Çoğu zaman sıkıntı geçicidir, zira işyerindeki bir sıkıntıdan ya da aile içi bir geçimsizlikten kaynaklanmaktadır. Ancak kimi zaman uyuyamama sıkıntısı aylarca ya da yıllarca sürebilir. Kronik durumla karşılaşılması durumunda, uykusuz kalanlar kendilerini ilaçla ya da alkol ile tedavi etmeye kalkışmaktadırlar. Doktorlar, bu gibi durumlarda uyku haplarının iki ya da üç haftadan fazla alınmaması gerektiği hususunda uyarmaktadırlar. Bu ilaçlar zamanla onların etkinliklerini kaybetmeye neden olabilmektedir. Bu nedenle çalışabilmek için gitgide daha fazla doz almaktadırlar. Sonunda bu insanlar ilaca bağlı olma riski ile karşı karşıya kalmaktadırlar.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “insomnia (uykusuzluk)” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, “uykusuzluğun gün içi performansına olumsuz etki yaptığı” dile getirilmektedir. Bu seçenekteki ifade ile parçamızda verilen “Bu şikayetler gün boyu halsiz olmayı ve heyecansızlığı doğurmaktadır” bilgisi uyum içerisinde bulunmaktadır. İkinci sorumuzda bizden “kısa süreli uykusuzluk” üzerine bilgi istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğindeki bilgilerin doğru bilgiler olduğunu görürüz. Zira A seçeneğinde “geçici uykusuzluğun sıkıntı verici bir durumdan kaynaklandığı” dile getirilmektedir ki, bu ifade ile parçamızda verilen “Çoğu zaman sıkıntı geçicidir, zira işyerindeki bir sıkıntıdan ya da aile içi bir geçimsizlikten kaynaklanmaktadır” bilgisi birbiriyle uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “uyku hapları” üzerine çekilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, E seçeneğinin doğru olduğunu görürüz. Zira E seçeneğinde “uyku haplarının uzun vadeli olarak alınmaması gerektiği” dile getirilmektedir. Dikkat edildiğinde bu bilginin “Doktorlar, bu gibi durumlarda uyku haplarının iki ya da üç haftadan fazla alınmaması gerektiği hususunda uyarmaktadırlar” şeklinde bize verilen metinde bulunduğu görülecektir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları B, A ve E seçenekleridir.
340
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1 163.-165. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Asthma may be defined as a malady characterized by attacks of breathlessness due to paroxysmal narrowing of the smaller bronchi and bronchioles. Asthma may start at any age, but most commonly in childhood. The typical attack starts suddenly with breathlessness and wheezing, the difficulty being mainly in expiration. A small amount of viscid mucus is usually expectorated towards the end of the attack. Attacks may occur at any time, but especially during the night or in the early morning. Their duration is variable, some ending in an hour or so, others, especially if complicated by bronchitis, continuing for days. The frequency of attacks varies from one or two a year to several daily. During attacks the lungs become overdistended with air, since the obstruction to respiration is greater in expiration than in inspiration and the muscles of forced inspiration which are brought into action are stronger than the expiratory muscles. Soru: 163 We understand from the passage that asthma ________. A) leads to a narrowing of the smaller bronchi B) is a respiratory disorder C) is relatively rare in childhood D) is commonly found among people with distended lungs E) is a condition that can cause serious damage to the lungs Soru: 164 It is clear from the passage that, when an asthmatic patient contacts bronchitis, … . A) attacks of breathlessness may last as long as an hour B) hem ay start to expectorate a small amount of viscid mucus C) he will find inspiration more difficult than expiration D) the expiratory muscles will be weakened E) the attacks are likely to be of long duration Soru: 165 It is pointed out in the passage that, during an attack of asthma, ________. A) it is breathing out that is the real problem B) a condition of breathlessness will very gradually develop C) the recommended treatment varies according to the age of the patient D) the cause of the respiratory obstruction can easily be observed E) people automatically start to breathe more rapidly 165 165
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “astım rahatsızlığı” üzerinedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “astım hastasının bronşit olması” üzerine çekilmektedir.
Murat AĞARI
341
166.-168. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Malaria remains probably the most serious single threat to health throughout the tropics and subtropics. A newcomer to an area in which malaria is highly endemic may be misled by the apparently robust health of most the local people. The adults, however, are simply the relatively resistant survivors of a disease that regularly kills a large percentage of infants. The previously unexposed immigrant to virtually all of Africa, most of Southeast Asia, and much of Latin America is at grave risk of contracting malaria, some forms of which have a mortality rate of 10% in untreated cases. Military forces and construction crews throughout history have been inactivated by this disease. Experiences in Vietnam and on construction projects in Africa continue to demonstrate that antimalarial drugs do not offer complete protection. Malaria is almost always underestimated as to its very wide geographic distribution, the high risk of infection, and the severity of the disease in non immune subjects.
Son sorumuzda ise “astım atağı esnasında olan şeye” dikkatimiz çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Astım küçük bronşların daralması sonucu oluşan, nefes darlığı ataklarıyla kendini belli eden bir rahatsızlıktır. Astım rahatsızlığı herhangi bir dönemde başlayabilir. Ancak çoğunlukla çocuklukta görülmekte, tipik bir atak ani bir nefes darlığı ve hırıltılı nefes alışverişi ile başlamakta ve solunum zorluğu ile devam etmektedir. Bunun sonucunda az bir miktar balgam atağın sonuna doğru dışarı atılır. Astım atakları herhangi bir zamanda, ama özellikle gece boyunca ve sabahın erken saatlerinde meydana gelmektedir. Bu atakların günlük sıklığı da bir, iki ya da daha fazla olmak üzere değişmektedir. Eğer rahatsızlık bronşit ile bağlantılı ise bu ataklar günlerce sürebilmektedir. Atak boyunca ciğerler hava ile aşırı şişmektedir; zira soluk almak, vermekten daha zor meydana gelmektedir. Kaslar da nefes alma esnasına zorlanmaktadır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “astım rahatsızlığı” üzerineydi. Seçeneklere “astım rahatsızlığı” ile ilgili olarak müracaat ettiğimizde, parçada bize verilen bilgi ile uyumlu olan seçeneğin B seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçeneğin anlamına göz attığımızda, “astımın bir solunum yolu rahatsızlığı olduğu” dile getirilmektedir. Bu bilgi ile hem parçamızın genel konsepti hem de parçada verilen “astım küçük bronşların daralması sonucu oluşan nefes darlığı ataklarıyla kendini belli eden bir rahatsızlıktır” bilgisi ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “astım hastasının bronşit olması” üzerine çekilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin E seçeneğinde yapıldığını görürüz. Zira bu seçenekte, “astım hastası bronşit olduğunda astım ataklarının muhtemelen daha uzun süreceği” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda verilen “eğer rahatsızlık bronşit ile bağlantılı ise bu ataklar günlerce sürebilmektedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “astım atağı esnasında olan şeye” dikkatimiz çekilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde yapıldığını görmekteyiz. Zira bu seçenekte “astım atağı esnasında nefes alma darlığının sebebi kolayca gözlemlenmektedir” denilmektedir. Parçamızın sonunda da bu konu ile ilgili malumat bulunmakta ve “atak boyunca ciğerler hava ile aşırı şişmektedir; zira soluk almak, vermekten daha zor meydana gelmektedir. Kaslar da nefes alma esnasına zorlanmaktadır” denilmektedir. Bu ifadeler ise yapılan kolay bir gözlemin sonucu dile getirilmektedir. Her ne kadar E seçeneği ilk etapta doğru yanıt gibi görünse de parçada bu konu ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
342
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 166 An important point that is stressed in the passage is that ________. A) outsiders going to work in areas where malaria is endemic should avoid contact with the local people B) malaria is only dangerous if it goes untreated C) most forms of malaria are harmless D) a great many people do not realize just how dangerous malaria is E) the incidence of malaria even in Africa is rapidly decreasing Soru: 167 We understand from the passage that where malaria is endemic ________. A) the whole population is in poor health B) it causes the death of very many young children C) people easily develop an immunity to the disease D) strenuous physical effort should be avoided E) medical care is ineffective Soru: 168 It is clear from the passage that people who have not been exposed to malaria and acquired an immunity to it ________. A) are only at risk if they are in poor health B) have nothing to fear so long as they take anti malarial drugs when in areas where it is endemic C) can very easily contract the disease D) should take certain precautions until they have acquired an immunity E) are in the majority even in regions where malaria is endemic 168 168
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajın genel vurgusu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “sıtmanın bölgesel bir hastalık olduğu yerde olacak şey” dikkatimize sunulmaktadır. Son sorumuzda ise “sıtmaya maruz kalmayan ve bu nedenle bağışıklığa gereksinim duymayan kişi” hakkında ilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Tropik bölgeler ile bu bölgelerin aşağı kesimlerinde sıtma en tehlikeli sağlık sorunudur. Sıtmanın yaygın olduğu bölgeye yeni gelen kişi bölge insanının sağlıklı olduğu konusunda yanlış yönlendirilmektedir. Yetişkin insanlar, yeni doğmuşların büyük kısmını öldüren bu hastalığa karşı dirençlidirler. Afrika’nın her tarafında, Güneydoğu Asya’nın çoğu yerinde ve Latin Amerika’da görülen bu hastalığa maruz kalmayan yerler de sıtma riski altındadır. Bunların bazıları tedavi edilmediği takdirde % 10 oranında ölümcül olabilmektedir. Askeri güçler ve yeniden yapılandırma ekipleri tarih boyunca bu hastalık karşısında etkisiz kalmışlardır. Vietnam’daki deneyimler ve Afrika’daki yeniden yapılanma çalışmaları göstermektedir ki, sıtma karşıtı olan ilaçlar, tam koruma sağlamamaktadır. Sıtma gerek geniş kapsamlı coğrafi yayılışı ve gerekse yüksek bulaşma riski ve ayrıca bağışıklığı bulunmayan hastalardaki şiddeti yönüyle küçümsenmektedir.” Bu genel
Murat AĞARI
343
169.-171. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Aspirin used to be regarded as a safe cure for numerous ills, and was widely used both in its soluble and insoluble form. Now, however, it is not so well thought of. It is useful for the relief of headache or other pains and it will reduce a fever for 2 or 3 hours and so make a patient feel more comfortable, but except in very rare cases it will cure nothing. Moreover, there have been some very serious cases of poisoning as a result ot taking aspirin. This is why children's aspirins are not recommended, for they are often nicely flavoured, so the children are tempted to eat them like sweets. For small children, suitably small quantities of ordinary adult soluble aspirin should be used after having checked the dose with the doctor. Soru: 169 We learn from the passage that aspirin is a medicine which ________. A) can safely be given, in quite large amounts, to all patients including children B) is indispensable in the treatment of many serious illnesses C) is used not to provide a cure but to give relief D) should only be given in very special cases E) is particularly disliked by small children Soru: 170 It is argued in the passage that children's aspirins ________. A) are the safest for chirdren B) have proved dangerous C) are usually of the insoluble type D) are specially designed to relieve Headaches E) have a long-lasting effect upon the patient's cordition.
anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajın genel vurgusu” üzerineydi. Bu “vurgu” ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde yapıldığını görürüz. Zira bu seçenekte “parçanın vurgusunun pek çok insanın sıtmanın nasıl tehlikeli olduğunun pek çok insan tarafından farkedilmediği” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda bize verilen “Sıtma gerek geniş kapsamlı coğrafi yayılışı ve gerekse yüksek bulaşma riski ve ayrıca bağışıklığı bulunmayan hastalardaki şiddeti yönüyle küçümsenmektedir” bilgisi ile uyuşmaktadır. İkinci sorumuzda “sıtmanın bölgesel bir hastalık olduğu yerde olacak şey” dikkatimize sunulmaktaydı. Seçeneklere dikkat ettiğimizde, B seçeneğindeki ifadeler ile parçanın dile getirdiği bilgilerin birbiri ile paralellik arzettiği görülecektir. Zira B seçeneğinde “sıtmanın salgın olduğu yerlerde, çok sayıda genç çocuk ölmektedir” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, parçada bize verilen “yetişkin insanlar, yeni doğmuşların büyük kısmını öldüren bu hastalığa karşı dirençlidir” bilgisi ile eş bilgidir. Son sorumuzda ise “sıtmaya maruz kalmayan ve bu nedenle bağışıklığa gereksinim duymayan kişi” hakkında bilgi istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, C seçeneğinin doğru seçenek olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “sıtmaya maruz kalmayan ve bu nedenle bağışıklığa gereksinim duymayan kişilerin bu hastalığa kolaylıkla yakalanabilecekleri” ifade edilmektedir. Bu ifadenin karşılığı olarak bize verilen parçada “bulaşma riski ve bağışıklığı bulunmayan hastalardaki şiddeti” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade, onların “kolaylıkla bu hastalığa bulaşabileceklerini göstermektedir. O halde bu pasajla ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, B ve C seçenekleridir.
344
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 171 The author suggests that children ________. A) can be given adult aspirin upon the advice of a doctor B) prefer soluable aspirin to flavoured aspirin C) frequently suffer from bad headaches D) should not be given any medicines including aspirin except in an emergency E) recover from a fever more easily than adults do 171
171
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “aspirinin nasıl bir ilaç olduğu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “çocuk aspirinleri” dikkatimize sunulmaktadır. Son sorumuzda ise “çocuklara yapılan bir öneri” hakkında bizden bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Aspirin çoğu hastalık için koruyucu olarak kullanılmakta ve hem çözünür formu hem de çözünmeyen formu çok bulunmaktadır. Fakat hakkında şu anda çok iyi şeyler düşünülmemektedir. Aspirin baş ağrısının ve diğer bazı ağrıların tedavisinde faydalıdır ve ağrıyı 2 saat içerisinde kesmektedir. Bu nedenle hastayı rahatlatmaktadır; ancak bunun haricinde herhangi bir tedavi imkanı sunmamaktadır. Üstelik aspirin alımı sonucu ortaya çıkan zehirlenmeler de görülmektedir. İşte bu durum, çocuklara niye aspirin verilmediğini açıklamaktadır. Bu nedenle çocuklara verilen aspirinler tatlandırılmakta ve çocuklardan bunları sakız gibi çiğnemeleri istenmektedir. Küçük çocuklara doktor tavsiyesinden sonra normal yetişkin aspirinin çok küçük bir miktarı verilmelidir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “aspirinin nasıl bir ilaç olduğu” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “aspirinin tedavi etmediği sadece bir rahatlama sağladığı” dile getirilmektedir. Parçamıza göz attığımızda, buna benzer bir bilginin “aspirin baş ağrısının ve diğer bazı ağrıların tedavisinde faydalıdır ve ağrıyı 2 saat içerisinde kesmektedir. Bu nedenle hastayı rahatlatmaktadır; ancak bunun haricinde herhangi bir tedavi imkanı sunmamaktadır” şeklinde bulunduğunu görmekteyiz. İkinci sorumuzda “çocuk aspirinleri” dikkatimize sunulmaktaydı. Seçenekleri dikkatlice incelediğimizde, bu soru ile ilgili olarak doğru seçeneğin C seçeneği olduğunu görmekteyiz. Bu seçeneğin anlamına göz attığımızda, “çocuk aspirinlerinin genellikle çözünür olmayan cinsten olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “bu nedenle çocuklara verilen aspirinler tatlandırılmakta ve çocuklardan bunları sakız gibi çiğnemeleri istenmektedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “çocuklara yapılan bir öneri” hakkında bizden bilgi istenmekteydi. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğinin bizi bu konuda doğru yönlendirdiğini görürüz. Zira A seçeneğinde “çocuklara doktor tavsiyesini takiben yetişkin aspirininin verilebileceği” dile getirilmektedir ki, bu ifade ile parçada bize verilen “küçük çocuklara doktor tavsiyesinden sonra normal yetişkin aspirininin çok küçük bir miktarı verilebilir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları C, C ve A seçenekleridir.
Murat AĞARI
345
172.-174. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Some underweight people enjoy an active, healthy life, but other’s are underweight because of smoking habits or poor health. An underweight person, especially an older adult, may be unable to preserve lean tissue during the fight against a wasting disease such as cancer or a digestive disorder, especially when accompanied by malnutrition. Without adequate nutrient and energy reserves an underweight person will have a particularly tough battle against such medical stresses. In fact, many people with cancer die, not from the cancer itself, but from malnutrition. Underweight women may become infertile. Exactly how infertility develops is unclear, but contributing factors include not only body weight, but also restricted energy and fat intake and depleted body fat stores. Soru: 172 The writer points out that infertility in women ________. A) may be due to underweight B) can always be effectively treated with a balanced diet C) follows a distinct patter as it develops D) can lead to variety of wasting diseases E) undermines the body's energy reserves Soru: 173 The point is made in the passage that an underweight person ________. A) is most probably suffering from cancer. B) is not necessarily unhealthy C) is likely to be a heavy smoker D) obviously has poor eating habits E) easlly develops some form of digestive disorder Soru: 174 We learn from the passage that underweight coupled with malnutrition ________. A) is rarely found among old people B) has a fatal effect among heavy smokers C) means that the body finds it difficult to resist a wasting disease D) is best treated with a generous intake of fat E) has no damaging effect on the body’s energy reserves 174 174
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “kadınlarda kısırlık” üzerinedir. İkinci sorumuzda “düşük kilolu insanlar” üzerine bilgi bizden istenmektedir. Son
346
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
175.-177. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. For many years whooping cough has been regarded merely as a bother to the patient and a nuisance to others; as, in fact, a trivial disease. Unfortunately, this is not so: because statistics show that it has caused more deaths than polio, diphtheria, scarlet fever, and measles put together. Whooping cough begins in a child as an ordinary cold with cough and slight fever and this stage lasts for a week or ten days. Then begins a series of coughs following in rapid succession, during which time, the patient is unable to breathe. The “whoop” is caused by the noisy indrawing of breath when the fit stops. The face may become blue and congested. Bronchitis is usually present, and bronchopneumonia may result as a complication, so inoculation of ail children before the disease has a chance to strike them is most important. Soru: 175 The writer points out that formerly whooping cough ________. A) was taken more seriously than scarlet fever B) was far more wide-sprread than any of the other infectious diseases C) could be treated but not prevented D) rarely lasted for more than ten days E) was considered to be an unimportant children’s disease sorumuzda ise dikkatlerimiz “yetersiz beslenen düşük kilolu insanlar” üzerine çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Kimi az kilolu insanlar aktif ve sağlıklı bir yaşama sahip olurlar. Fakat kimileri de ya sigara alışkanlıklarından ya da kötü yaşam koşullarından dolayı bu durumdadırlar. Özellikle yetersiz beslenme ile bir araya geldiğinde ileri yaştaki zayıf bir kişi, zayıf dokusunu, kanser ya da sindirim bozukluğu gibi rahatsızlıklarda hastalığa karşı koruyamamaktadır. Yeterli besin ve enerji olmaksızın az kilolu bir kişi bu tarz rahatsızlıklara karşı savaşıyormuş gibi yapacaktır. Zira kanserli pek çok hasta kanserden dolayı değil, yetersiz beslenmeden dolayı ölmektedir. Yetersiz beslenen kadınlar kısır olabilmektedir. Tam anlamıyla nasıl bir kısırlığın geliştiği belirsizdir. Ancak yan faktörler bulunmaktadır. Bu yan faktörler sadece vücut ağırlığı değil aynı zamanda az miktarda yağ ve enerji alımı ile vücudun yağ stoklarını tükenmesidir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “kadınlarda kısırlık” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “kadınlarda kısırlığın kimi zaman düşük kilodan kaynaklanabileceği” dile getirilmektedir ki, bu ifade ile parçamızda verilen “yetersiz beslenen kadınlar kısır olabilmektedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda “düşük kilolu insanlar” üzerine bizden bilgi istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, D seçeneğindeki ifadenin bu soru ile ilgili doğru bilgiler olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “düşük kilolu insanların yemek eylemlerinin yetersiz olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda verilen “kimi az kilolu insanlar aktif ve sağlıklı bir yaşama sahip olurlar. Fakat kimileri de ya sigara alışkanlıklarından ya da kötü yaşam koşullarından dolayı bu durumdadırlar. Özellikle yetersiz beslenme ile bir araya geldiğinde” bilgisinin birbirlerini doğruladığı görülecektir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “yetersiz beslenmenin düşük kilo ile bir araya geldiğinde olabilecekler” üzerine çekilmekteydi. Seçeneklere bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın C seçeneği olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “yetersiz beslenmenin düşük kilo ile bir araya gelmesinin vücudun hastalıklara karşı direnmesinin zor olacağı anlamına geldiği” ifade edilmektedir ki, bu ifade ile hem pasajın genel konsepti hem de “özellikle yetersiz beslenme ile bir araya geldiğinde ileri yaştaki zayıf bir kişi, zayıf dokusunu, kanser ya da sindirim bozukluğu gibi rahatsızlıklarda hastalığa karşı koruyamamaktadır” bilgisi uymaktadır. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, D ve C seçenekleridir.
Murat AĞARI
347
Soru: 176 We understand from the passage that the main immediate problem caused by whooping cough in a patient is ________. A) the lasting damage it causes in the lungs B) a dangerously high temperature C) the inevitable development of bronchopneumonia D) its adverse effect on breathing E) that it results in physical weakness which exposes the patient to other disease Soru: 177 The important point made by the writer in this passage is that ________. A) the cause of whooping cough has only recently been fully understood B) inoculation is vital for the prevention of whooping cough C) such disease as polio and measles always used to cause more deaths than whooping cough D) bronchitis can also be controlled through incculation E) basically healthy children rarely catch infectious diseases 177
177
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “önceleri boğmaca” üzerinedir. İkinci sorumuzda “öksürme sonucu hastada oluşan bir probleme” dikkatlerimiz çekilmektedir. Son sorumuzda ise “pasajda yazarın yapmış olduğu bir vurgu” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Boğmaca yıllar boyunca hem hastaya bir sıkıntı hem de etrafında bulunanlara rahatsızlık verici ama sıradan bir rahatsızlık olarak değerlendirildi. Ne yazık ki durum bu şekilde değildir. İstatistikler göstermektedir ki, bu rahatsızlık çocuk felci, difteri, kızamık ve kızıl gibi hastalıklar bir araya getirildiğinde meydana gelen ölümlerden daha fazla ölüme neden olmaktadır. Boğmaca bir çocukta üşütme ile bağlantılı öksürük ve hafif ateş ile başlar. Bu süreç bir hafta ile on gün arasında devam eder. Bunun devamında bir dizi öksürük dönemi başlar ve bu süreç içerisinde hasta nefes alma güçlüğü çeker. Hırıltı, nöbet geçtiği anda nefesi içe çekerken oluşan gürültüden meydana gelir. Bu esnada hastanın yüzü mavimsi ya da kanlanmış bir şekil alabilir. Bronşit halihazırda vardır ve bu bronşit rahatsızlığı bir komplikasyonun sonucu olarak meydana gelmiş olabilir. Bu nedenle rahatsızlık öncesinde çocukların aşılanması onları bu rahatsızlıktan kurtarmak açısından son derece önemlidir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “önceleri boğmaca” üzerineydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere baktığımızda, bizi doğru yönlendiren seçeneğin E seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira E seçeneğinde “boğmacanın önceleri önemsiz bir çocuk hastalığı olduğu” ile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “boğmaca yıllar boyunca hem hastaya hem de etrafında bulunanlara rahatsızlık verici sıradan bir rahatsızlık olarak değerlendirildi” bilgisi ile uyuşmaktadır. İkinci sorumuzda “öksürme sonucu hastada oluşan bir probleme” dikkatlerimiz çekilmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Bu seçeneğe dikkat ettiğimizde, anlamının “öksürme sonucu hastada oluşan problem, bu öksürüğün nefes alam üzerindeki olumsuz etkisidir” denilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “bunun devamında bir dizi öksürük dönemi başlar ve bu süreç içerisinde hasta nefes alma güçlüğü çeker” bilgisi birbiriyle paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “pasajda yazarın yapmış olduğu bir vurgu” bizden istenmekteydi. Bu vurgunun hangi seçenekte olduğunu bulmak üzere
348
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
178.-180. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Thalidomide was unique, in every animal test used in the late 1950s. It had a clean bill of health. It was chemically related to other drugs which had been in use for a long time. Over-dosage with thalidomide was unlikely to prove fatal. It was marketed in Europe and in Britain as a “safe sedative”. The tragic results that followed its use by women in the early weeks of pregrancy are now well known. Babies were born with severe deformities of limbs, internal organ or both. That effect could not have been foretold from any animal tests in use at that time. Since that date new drugs have been subjected to strict testing in various animal species to check the effect on foetal development, along with the older tests for toxicity which had always been undertaken by well-known drug companies. Soru: 178 We understand from the passage that when thalidomide was first developed in the late 1950s it looked safe ________. A) so there was no need for extensive animal testing B) even though the testing results were controversial C) so long as it was used in reasonable quantities D) except in the case of pregnant women E) because chemically it was very similar to drugs already long in use Soru: 179 We understand from the passage that the tragic halidomide experience ________. A) has forced drug companies to make drug testing even more rigorous B) has turned people against drug testing on animals C) was soiely confined to Britain D) actually affected very few people indeed E) put many well-known drug companies out of business
seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru vurgunun B seçeneğinde olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte vurgu, “çocukların boğmacaya karşı aşılanması” olarak bize verilmiştir. Parçamızın sonunda verilen “bu nedenle rahatsızlık öncesinde çocukların aşılanması onları bu rahatsızlıktan kurtarmak açısından son derece önemlidir” bilgisi de bu vurgu ile paralellik arzetmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, D ve B seçenekleridir.
Murat AĞARI
349
Soru: 180 The passage in effect is saying that the testing of thalidomide on animals ________. A) showed that it could cause physical defects B) was carried out by incompetent people C) produced controversial results D) included its effect on foetal development E) misled people into believing it was a perfectly safe drug 180
180
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “thalidomidenin ilk geliştiği 1950’li yıllarda güvenli görünmesi” üzerinedir. İkinci sorumuzda ise dikkatlerimiz “trajik thalidomide deneyimi” üzerine çekilmektedir. Son sorumuzda ise bizden “hayvanlar üzerinde yapılan thalidomide testleri” hakkında bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Thalidomide 1950’lere kadar kullanılan bütün hayvan testlerinde tek tipti. O sağlığın bir faturasıydı ve uzun süreden beri kullanımda olan diğer ilaçlarla kimyasal yönden bağıntılıydı. Thalimodenin aşırı dozda alımı sıra dışı bir ölümcüllük sergiledi. Halbuki Avrupa’da ve İngiltere’de “güvenli sakinleştirici” olarak satılmaktaydı. Şu anda onun hamileliğin ilk haftalarında kullanımı sonucu ortaya çıkan trajik sonuçlar bilinmektedir. Bebekler iç organ ya da dış organ bozuklukları ya da kimi zaman her iki durumla birlikte doğabilmektedirler. Bu durumlar hayvanlara uygulanan testlerde karşılaşılmayan bir durumdu. Bu zamandan itibaren ana karnındaki çocuklar üzerine etkileri konusunda çok daha detaylı araştırmalar yapılmaktadır. Bunun yanında zehirleyici özelliği dikkate alınarak bu yönde de araştırmalar yapılmaktadır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “thalidomidenin ilk geliştiği 1950’li yıllarda güvenli görünmesi” üzerineydi. Seçeneklere bu sorunun yanıtını aramak üzere göz gezdirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin E seçeneğinde yapıldığını görmekteyiz. Zira E seçeneğine baktığımızda, anlamının “kimyasal yönden uzun süredir kullanımda olan ilaçlara benzemekte olduğu için thalidomide ilk geliştiği 1950’li yıllarda güvenli görünmekteydi” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam ile parçada bize verilen “uzun süreden beri kullanımda olan diğer ilaçlarla kimyasal yönden bağıntılıydı” bilgisi birbiri ile örtüşmektedir. İkinci sorumuzda ise dikkatlerimiz “trajik thalidomide deneyimi” üzerine çekilmekteydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. A seçeneğine baktığımızda, karşımıza “trajik thalidomide deneyimi, ilaç şirketlerini daha titiz ilaç testleri yapmaya sevketti” şeklinde bir anlam çıkmaktadır. Bu anlam hem parçanın genel içeriği ile ve hem de parçada bize verilen “bu zamandan itibaren ana karnındaki çocuklar üzerine etkileri konusunda çok daha detaylı araştırmalar yapılmaktadır” bilgisi ile örtüşmektedir. Son sorumuzda ise bizden “hayvanlar üzerinde yapılan thalidomide testleri” hakkında bilgi istenmekteydi. Seçenekleri değerlendirdiğimizde, bu bilginin E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira E seçeneğini okuduğumuzda, karşımıza “hayvanlar üzerinde yapılan thalidomide testleri, insanları “bu ilacın çok güvenli olduğu” şeklinde bir yanlış anlamaya sevketti” şeklinde bir anlam çıkmaktadır ki, bu anlam hem parçanın genel konsepti hem de parçada bize verilen “halbuki Avrupa’da ve İngiltere’de “güvenli sakinleştirici” olarak satılmaktaydı” bilgisi ile uyum içerisindedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, A ve E seçenekleridir.
350
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
181.-183. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Combined active and passive prophylactic immunisation is designed to obtain both the immediate but temporary benefit of protection afforded by serum and the more remote but lasting benefit afforded by vaccine injection. It has been used chiefly in diphtheria. If, for example, this disease breaks out in a school, a small dose of serum, such as 500 antitoxic units, may be injected at once into all the children, and a first dose of diphtheria prophyiactic vaccine given simultanecusly. A second dose of vaccine is administered four weeks later. The serum confers passive protection during the time that active immunity is developing. Since the main effect of the serum passes off in 3-4 weeks and active immunity is not established for 5-6 weeks, there may be a short intermediate period of relative susceptibility, but it has been found in practice that, provided the children are protected from infection by temporary segregation of carriers, there is very little risk of diphtheria breaking out again. An outbreak can thus be brought to an abrupt end. Soru: 181 We understand from the passage that the protection afforded by serum injection ________. A) should only be considered in exceptional conditions B) is immediately effective but short-termed C) is unreliable and can have an adverse effect on the patient D) lasts long and is entirely safe E) has generally proved unsuccessful except during diphtheria epidemics Soru: 182 The passage gives a detailed account of ________. A) how to determine who the carriers are in an outbreak of diphtheria B) the special advantages of active prophylactic immunisation C) an immunisation programme specially designed to deal with an outbreak of diphtheria in a school D) the various symptoms of diphtheria and the treatment cailed for at different stages of the disease E) the stages through which diphtheria develops into an epidemic Soru: 183 The author suggests that, in an outbreak of diphtheria in a school it is wise to keep carriers away from the other children ________. A) since this will make the treatment more effective B) even if there are very few of them C) even if this means closing the school D) otherwise they will all become re-infected E) especially in the period just before active immunity commences 183 183
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı
Murat AĞARI
351
184.-186. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Worms are intestinal parasites, but the only common types found in Britain are threadworms, the tiny thread-like worms which cause irritability and itching in the skin of children, less often in adults. Then there are round-worms, somewhat resembling the ordinary garden earthworm, which seldom lead to symptoms. Finally the third group is the tapeworms which may reach a length of 3 or even 6 m. Many parasitic worms lead a double life, they spend part of their life in the human intestine and the other part in the muscles of another animal. The tapeworm, for example, while in the human intestine, lays eggs which pass out of the body in the excreta, and are then swallowed by various animals, especially in those parts of the world where human excreta are used as manure in the fields.
sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “serum enjeksiyonu yolu ile yapılan koruma” üzerinedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “pasajın detaylı olarak verdiği bilgi” üzerine çekilmektedir. Son sorumuzda ise “bir okulda difteri salgını ortaya çıktığında diğer çocukları korumak noktasında bir tavsiye” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Aktif ve pasif koruyucu bağışıklık hem acil ama geçici koruma yararı yönüyle serum şeklinde hem de uzun vadeli koruma yararı yönüyle aşı enjeksiyonu şeklinde yapılır. Bu metot başlıca difteri rahatsızlığının tedavisinde kullanılmaktadır. Örneğin, bu rahatsızlık bir okulda patlak verirse bütün çocuklara öncelikle küçük dozda serum enjekte edilir ve difteri aşısının ilk etabı enjekte edilir. Aşının ikinci dozu dört hafta sonra uygulanır. Serum aktif bağışıklık gelişinceye kadar pasif bir koruma sağlar. Serumun etkisi 3 yada 4 hafta içerisinde geçtiği ve 5 ya da 6 hafta içerisinde de aktif bağışıklık sağlanamadığı için bu arada yatkınlığın sağlanmasına kadar geçecek kısa bir süre olabilir. Buna da pratik bir çözüm bulunmuştur. Eğer çocuklar taşıyıcı olanlardan geçici bir süreliğine ayrı tutulurlarsa difterinin tekrar patlak vermesi için çok az olasılık bulunacaktır. Böylelikle salgının önü aniden alınabilmektedir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “serum enjeksiyonu yolu ile yapılan koruma” üzerineydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın B seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde “serum enjeksiyonu yolu ile yapılan korumanın hemen etkin olduğu ama kısa süreli etkin kaldığı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızda dile getirilen “aktif ve pasif koruyucu bağışıklık acil ama geçici koruma yararı yönüyle serum şeklinde ve hem de uzun vadeli koruma yararı yönüyle aşı enjeksiyonu şeklinde yapılır” bilgisi ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “pasajın detaylı olarak verdiği bilgi” üzerine çekilmekteydi. Bu bilginin hangi seçenekte doğru olarak verildiğini seçenekleri irdelediğimizde, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde yapıldığını görürüz. Zira bu seçenekte “parçada bir okuldaki difteri salgını ile başetmek üzere tasarlanmış bir aşılama programından bahsedildiği” ifade edilmektedir. Parçanın geneli dikkate alındığında da bu ifade ile paralel bir anlatımın bulunduğu görülecektir. Son sorumuzda ise “bir okulda difteri salgını ortaya çıktığında diğer çocukları korumak noktasında bir tavsiye” bizden istenmekteydi. Seçeneklere baktığımızda, bu tavsiyenin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde “bir okulda difteri salgını ortaya çıktığında diğer çocukları koruma noktasında sayıları çok az da olsa onların uzaklaştırılmaları” tavsiye edilmektedir ki, bu bilgi, parçada bize verilen “eğer çocuklar taşıyıcı olanlardan geçici bir süreliğine ayrı tutulurlarsa difterinin tekrar patlak vermesi için çok az olasılık bulunacaktır. Böylelikle salgının önü aniden alınabilmektedir” bilgisi ile benzeşmektedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları B, C, B seçenekleridir.
352
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 184 This passage is largely concerned with ________. A) how people in Britain get infected.with parasitic worms B) the measures that should be taken to get rid of parasitic worms in British children C) the harmful effects parasitic worms have on people in Britain D) the life cycle of several parasitic worms commonly found in Britain E) the three common kinds of parasitic worms found in Britain, and their characteristics Soru: 185 We learn from the passage that the eggs of the tapeworm ________. A) are laid in the muscles of various animals B) are the cause of itching in children C) lead a double life in the human intestine D) leave the human body by way of the excreta E) quickly develop into 6 m worms Soru: 186 The author explains that of the three main kinds of parasitic worms in Britain, the round-worm ________. A) is often found in gardens B) usually goes undetected in the body C) grows in human excreta when it is used as manure D) is more commonly found in adults than in children E) is the one that most often causes irritability in the body 186 186
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajın ilgisi” üzerinedir. İkinci sorumuzda “tenya yumurtaları” üzerine dikkatlerimiz çekilmektedir. Son sorumuzda ise “üç tip temel parazit türü içerisinde “yuvarlak” olanlar hakkında bilgi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Kurtçuklar bağırsaklara ait parazitlerdir. İngiltere’de bunların çok bulunan türleri “tel kurtçuklar”dır. Zira bunlar ince iplik gibidirler ve yetişkinlerden ziyade çocukların derilerinde kaşıntıya ve tahrişe sebep olmaktadırlar. Bunun dışında yuvarlak kurtçuklar vardır ki, kimi zaman bunlar tarla kurtçuklarına benzetilmektedir. Bu tarz kurtçuklar nadiren bir tesir icra etmektedirler. Bunları üçüncü grubuna gelince; bunlar şerit kurtçuklardır ve kimi zaman uzunlukları 5 ya da 6 m olabilmektedir. Çoğu parazit kurtçuklar ikili bir yaşam sürmektedirler. Onlar yaşamlarının bir parçasını insan bağırsaklarında geçirirken diğer parçasını ise bir başka hayvan kasının içerisinde sürdürürler. Örneğin şerit tipli kurtçuk insan bağırsağında iken yumurtalarını bırakır ve böylelikle insan vücudunun dışarısına çıkar ve başka hayvanlarca yutulur. Bu durum özellikle insan dışkısının gübre olarak kullanıldığı yerlerde meydana gelir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk
Murat AĞARI
353
187.-189. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Typhus used to be known as “jail fever” because was frequent in prisons; but overcrowding, poverty and bad hygienic surroundings anywhere are suitable conditions for epidemics of typhus. Improved conditions in industrialised countries have made it unusual, since typhus is carried from one person to another by infected body lice. Typhus comes on suddenly with a rise in temperature to about 39 0C, but within four days it may be as high as 42 0C. There may, or may not be a rash at this time, and in the second week, when the temperature is at its highest, there is delirium, physical weakness, and a weak pulse. Soru: 187 According to the passage, typhus is commonly found ________. A) in overcrowded, dirty places B) in contemporary industrialised countries C) among school children D) in the neighbourhoods close to prisons E) in areas where the population is on the increase Soru: 188 The author points out that once typhus has started, ________. A) it is very difficult to avoid an epidemic B) the body is immediately covered in a rash C) the non-hygienic conditions of prisons receive the blame D) it develops very fast E) the working conditions in factories have to be improved immediately
sorumuzun kurgusu “pasajın ilgisi” üzerineydi. Seçeneklere bu sorunun doğru yanıtını bulmak düşüncesiyle göz attığımızda, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira E seçeneğinde, “bu pasajın çoğunlukla Britanya’da bulunan üç tip parazit ve bu parazitlerin nitelikleri üzerinde durduğu” dile getirilmektedir. Parçamıza göz attığımızda, da, esas olarak üç tip parazitten (tel kurtçuklar, yuvarlak kurtçuklar ve şerit kurtçuklar) ve bunların özeliklerinden bahsettiği görülecektir. İkinci sorumuzda “tenya yumurtaları” üzerine dikkatlerimiz çekilmekteydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “tenya yumurtalarının insan bağırsağında ikili bir yaşam sürdürdüklerine” dikkat çekilmektedir ki, bu bilgi ile parçada bize verilen “onlar yaşamlarının bir parçasını insan bağırsaklarında geçirirken diğer parçasını ise bir başka hayvan kasının içerisinde sürdürürler” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “üç tip temel parazit türü içerisinde “yuvarlak” olanlar hakkında bilgi” bizden istenmekteydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilginin B seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira B seçeneğinde “yuvarlak parazitlerin insan vücudu içerisinde tespit edilemediği” dile getirilmektedir. Parçamızda ise buna benzer ifade “bunun dışında yuvarlak kurtçuklar vardır ki, kimi zaman bunlar tarla kurtçuklarına benzetilmektedir. Bu tarz kurtçuklar nadiren bir tesir icra etmektedirler” şeklinde bulunmaktadır. O halde bu parça ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, D ve B seçenekleridir.
354
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 189 As is pointed out in the passage, when the fever reaches a peak ________. A) the weight of the patient has to be carefully watched B) one of the effects is that the patient's pulse becomes very slow C) the patient will usually be confused and his speech disordered D) the danger ot the illness being passed on decreases E) the rash on the patient's body usually begins to disappear 189
189
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “tifüsün yoğun olarak bulunması” üzerine kurgulanmıştır. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “tifüs bir kez başladığında olacaklar” üzerine çekilmektedir. Son sorumuzda ise bizden “ateşin belirli bir yüksek seviyeye ulaşınca yapılması gerekenler” hakkında bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Tifo “kodes ateşi” olarak bilinmekteydi; zira hapishanelerde çok yaygın olarak görülmektedir. Aşırı kalabalık, fakir ve temiz olmayan ortamlar tifüs salgını açısında uygun ortamlardır. Endüstriyel ülkelerdeki gelişmiş ortamlar bu rahatsızlığı ortadan hemen hemen kaldırdı; zira tifüs bir insandan diğerine kirli bedenler aracılığı ile bulaşmaktadır. Tifüs ateşin aniden 39 dereceye çıkması ile kendini belli eder. Fakat üç ya da dört gün içerisinde bu ateş 42 dereceye kadar çıkabilir. Bu dönem içerisinde bir isilik olur da olmayabilir de. İkinci hafta içerisinde ateşin en yüksek seviyesine çıktığı anda sayıklama vücut zayıflığı ve düşük nabız durumu ortaya çıkar.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “tifüsün yoğun olarak bulunması” üzerine kurgulanmıştı. Seçeneklere bu kurgunun hangi seçenekte olduğunu bulmak üzere göz gezdirdiğimizde, doğru kurgunun A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “tifüsün aşırı kalabalık ve kirli yerlerde oluştuğu, meydan çıktığı” ifade edilmektedir. Bu ifade ise “aşırı kalabalık, fakir ve temiz olmayan ortamlar tifüs salgını açısında uygun ortamlardır” şeklinde bize bilgi olarak verilmektedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “tifüs bir kez başladığında olacaklar” üzerine çekilmekteydi. Seçeneklere bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere göz gezdirdiğimizde, doğru yanıtın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “çok hızlı geliştiği” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “tifüs ateşin aniden 39 dereceye çıkması ile kendini belli eder. Fakat üç ya da dört gün içerisinde bu ateş 42 dereceye kadar çıkabilir” bilgisi birbiri ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise bizden “ateş belirli bir yüksek seviyeye ulaşınca yapılması gerekenler” hakkında bilgi istenmekteydi. Bu bilginin hangi seçenekte olduğunu belirlemek üzere seçeneklere göz attığımızda, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde olduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “ateş belirli bir yüksek seviyeye ulaşınca nabzın yavaşlamaya başladığı” bilgisi verilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “ikinci hafta içerisinde ateşin en yüksek seviyesine çıktığı anda sayıklama vücut zayıflığı ve düşük nabız durumu ortaya çıkar” bilgisi ile uyum içerisindedir. O halde bu parça ile ilgili olarak bizden istenen üç sorunun doğru yanıtları A, D ve B seçenekleridir.
Murat AĞARI
355
190.-192. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Basic sanitary facilities are absent in many parts of the tropics particularly in rural areas, and this state of affairs is responsible for the prevalence of preventable diseases such as hookworm infection, dysentery and cholera. The solution lies in the provision ot toilet facilities which are suitable for the local conditions, and the villagers must be educated to use them and to appreciate their value to the community. In view of the need to improve the fertility of the soil, local authorities are becoming increasingly interested in simple methods of composting village waste, in this way invigorating the soil with valuable humus without the risks of infection involved in the old practices of direct application. Soru: 190 We understand from the passage that such diseases as dysentery and cholera are common in many parts ot the tropics ________. A) though the villagers have teen taught how to deal with epidemics B) as these are examples of diseases that cannot be prevented C) even though excellent sanitary facilities have been supplied. D) but more.in the towns than in rural areas E) because of the lack of basic sanitary conditions Soru: 191 The author emphasises the fact that the provision of adequate toilet facilities will not prevent cholera, ________. A) unless the villagers can be made to understand how valuable they are to the community B) unless the general health of the community improves C) while the children, in particular, remain undernourished. D) as the real problem is inadequate supplies of safe Water E) as this is not one of the diseases that can be prevented Soru: 192 As it is pointed out in the passage, if village waste could be composted before being added to the soil ________. A) the risks of infection would be halved B) this would improve the composition of the soil but would provide a health hazard C) the risk of infecting water supplies would hardly be lessened D) this would increase the soil's fertility in a safe manner E) this would be beneficial, but the prccess is a long and complicated one 192 192
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “tropik bölgelerin çoğu
356
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
193.-195. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Feeling the pulse is part of the doctor’s routine in examining a patient. In hospital, the nurse counts the pulse night and morning. The pulse gives the doctor useful information about his patient’s condition, so helping him to diagnose the trouble. The cause of the pulse is the beating of the heart. At each heart beat from four to six ounces of blood are pumped into the main artery of the body, and in consequence a wave of pressure goes along the arteries all over the body. It is this wave which is the pulse the doctor feels at the wrist. A beat of the heart is responsible for each wave.
yerinde difteri ve kolera gibi hastalıkların yaygın olması” üzerinedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz, “yeterli tuvalet imkanlarının sağlanmasının kolerayı önlemeye yetmeyeceği” noktasına çekilmektedir. Son sorumuzda ise bizden “eğer bir köy atığı toprağa karıştırılmadan önce gübrelenebilirse neler olacağı” konusunda bilgi istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Temel sıhhî ortamlar çoğunlukla tropik ve kırsal alanlarda bulunmamaktadır. Bu durum aynı zamanda kancalı kurtçuk salgını, dizanteri ve kolera gibi önlenebilir hastalıkların yaygın olmasının da sebebidir. Bunu önlemenin yolu yerel koşullara uygun tuvalet olanaklarını geliştirmekten geçmektedir. Ayrıca köylüler bunları kullanma ve toplum için önemlerini anlama konusunda eğitilmelidir. Toprağın bereketini geliştirme ihtiyacı açısından olaya bakıldığında yerel yetkililer köylülerin atıklarını dışarıya götürmenin basit metotlarına son derece ilgi göstermektedirler. Bu nedenle toprak eski metotların doğrudan uygulanması yoluyla herhangi bir bulaşma riski olmaksızın kıymetli humus ile güçlendirilmektedir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “tropik bölgelerin çoğu yerinde difteri ve kolera gibi hastalıkların yaygın olması” üzerineydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekteki ifade “köylüler bu salgınla nasıl baş edecekleri hususunda eğitilmelerine rağmen tropik bölgelerin çoğu yerinde difteri ve kolera gibi hastalıklar yaygındır” şeklindedir. Bu ifade ile parçanın giriş kısmında bize verilen “bu durum aynı zamanda kancalı kurtçuk salgını, dizanteri ve kolera gibi önlenebilir hastalıkların yaygın olmasının da sebebidir. Bunu önlemenin yolu yerel koşullara uygun tuvalet olanaklarını geliştirmekten geçmektedir” bilgisi birbirleri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz, “yeterli tuvalet imkanlarının sağlanmasının kolerayı önlemeye yetmeyeceği” noktasına çekilmekteydi. Seçeneklere bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer köylüler toplum için ne derece önemli olduklarını anlamazlarsa yeterli tuvalet imkanlarını sağlamak kolerayı önlemeye yetmeyecektir” denilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “ayrıca köylüler bunları kullanma ve toplum için önemlerini anlama konusunda eğitilmelidir” bilgisi birbiriyle uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise bizden “eğer bir köy atığı toprağa karıştırılmadan önce gübrelenebilirse neler olacağı” konusunda bilgi istenmekteydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçenekleri incelediğimizde, doğru yanıtın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “böylelikle güvenli bir biçimde toprağın bereketinin artırılacağı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçamızın sonunda bize verilen “bu nedenle toprak eski metotların doğrudan uygulanması yoluyla herhangi bir bulaşma riski olmaksızın kıymetli humus ile güçlendirmektedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, A ve D seçenekleridir.
Murat AĞARI
357
Soru: 193 As is pointed out in the passage, when a doctor examines a patient, he ________. A) is primarily interested in diagnosing heat trouble B) is often assisted by a nurse C) frequently recommended a blood test D) gives little importance to the heart beats E) will, as a matter of course, check the pulse Soru: 194 The passage points out that, from the pulse, ________. A) a doctor is able to get data which will help in his diagnosis B) a doctor can only gain a very superficial impression of the patient’s condition C) it is possible for a nurse to understand a patient’s heart condition D) it is always possible to understand whether one has heart trouble E) on can guess how much blood is being pumped into the brain Soru: 195 It is explained in the passage that with each beat of the heart ________. A) the arteries throughout the body contract B) the amount of blood pumped into the main artery is about five ounces C) the blood pressure in the body decreases noticeably D) the rhythm of the pulse changes suddenly E) a number of waves occur in the arteries.195 195
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “doktor hastayı muayene ettiği zaman yaptığı bir eylem” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “nabızla ilgili olarak pasajda dile getirilen bir nokta” istenmektedir. Son sorumuzda ise “kalbin her vuruşu hakkında pasajda verilen bilgi” bizden istenmekteydi. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Nabzı dinlemek bir doktorun hastayı tedavi etmesinin başlangıcını oluşturmaktadır. Hastanelerde hemşireler hem geceleri hem de gündüzleri nabzı sayarlar. Nabız atışı doktora, hastasının durumunu anlamada faydalı bilgi sunar ve ona rahatsızlığı belirlemede yardımcı olur. Nabız atışlarının sebebi ise kalp atışlarıdır. Her bir kalp atışında dört ya da altı ounce kan vücudun ana arterine pompalanır. Bunun sonucu olarak bir baskı dalgası bütün vücudu kaplar. İşte doktorun bilekte hissettiği şey bu dalgadır. Kalbin her atışı ise her bir nabzın sorumlusu konumundadır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “doktor hastayı muayene ettiği zaman yaptığı bir eylem” üzerineydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “doktor hastayı muayene ettiğinde muhakkak nabzını dinleyecektir” denilmektedir. Bu ifade ile parçamızda bize verilen “nabzı dinlemek bir doktorun hastayı tedavi etmesinin başlangıcını oluşturmaktadır” bilgisi birbiri ile uyuşmaktadır. İkinci sorumuzda bizden “nabızla ilgili olarak
358
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
196.-198. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Tooth decay is dealt with by drilling out the decayed matter and filling up the resulting cavity. All decay and weakened areas must be removed, otherwise decay will continue beneath the filling. Also the cavity must be shaped so that the filling will stay in securely and withstand pressure from chewing. High speed electric drills are now usual, and so is the use of an injected local anaesthetic to make the procedure from painless. A lining of chemical cement is put into the prepared cavity to protect the pulp from heat and chemicals. The filling, placed on top of this, is usually an amalgam of silver, tin, copper, zinc, alloy and mercury. Soru: 196 In drilling a cavity an a tooth it is important that ________. A) a high speed electric drill is never used, as it is more painful B) the tooth should not be drilled too deeply as this may cause it to break C) the process is completed without any injection D) the shape of the cavity be such that it will hold the filling firmly E) weak areas should remain untouched Soru: 197 Unless the decayed parts of a teeth are entirely removed, ________. A) an amalgam of several metals is not advised B) a lining of chemical cement should not be used C) the filling will be of no benefit to the tooth D) the pulp will be exposed to heat and chemicals E) the shape of the cavity will not be suitable
pasajda dile getirilen bir nokta” istenmekteydi. Bu noktayı bulmak üzere seçeneklere baktığımızda, doğru noktanın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Bu seçeneğin anlamına göz attığımızda, anlamının “nabızdan, doktorlar teşhislerinde yardımcı olacak bilgiyi elde edebileceklerdir” şeklinde olduğunu görürüz. Bu anlam ise parçada bize verilen “nabız atışı doktora hastasının durumunu anlamada faydalı bilgi sunar ve ona rahatsızlığı belirlemede yardımcı olur” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise “kalbin her vuruşu hakkında pasajda verilen bilgi” bizden istenmekteydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın E seçeneği olduğunu görürüz. Bu seçenekte “kalbin her vuruşu ile atardamalarda dalganın oluştuğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “her bir kalp atışında dört ya da altı ounce kan vücudun ana arterine pompalanır. Bunun sonucu olarak bir baskı dalgası bütün vücudu kaplar. İşte doktorun bilekte hissettiği şey bu dalgadır” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, A ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
359
Soru: 198 Before the filling itself is put into the tooth, ________. A) care must be taken to completely remove the pulp B) a futher injection of anaesthetic is usually required C) the amalgam of silver and other metals must be removed D) the patient should be consulted as to the type of filling E) the cavity should first be lined with chemical cement 198
198
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “çürümüş dişteki oyuğu delme esnasında önemli olan şey” üzerinedir. İkinci sorumuzda “eğer çürük kesim tümüyle temizlenmezse” meydana gelecek olan şey bizden sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “dişin içerisini doldurmadan önce yapılması gereken bir eyleme” çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Diş çürüğü, bozuk bir şeyden dolayı dişin oyulması ve bunun sonucu oluşan boşluğun doldurulması ile alakalıdır. Bütün çürük ve dayanıksız olan kesim boşaltılmalıdır; aksi takdirde dolgunun altındaki çürüme devam edecektir. Bununla birlikte oyuk, çiğnemeden kaynaklanan baskıya dayanması ve dolgunun güvenli olarak kalması için şekillendirilmelidir. Şu anda yüksek hızlı matkaplar kullanılmaktadır. Aynı zamanda ağrısız tedavi gerçekleştirmek için lokal anestezi de kullanılmaktadır. Kimyasal tortu tabakası hazırlanmış boşluğa diş özünü sıcaktan ve kimyasallardan korumak amacıyla yerleştirilir. Bunun üzerine yerleştirilen dolgu gümüş, kalay, bakır, çinko ve karışımıdır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “çürümüş dişteki oyuğu delme esnasında önemli olan şey” üzerineydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde yapıldığını görmekteyiz. Bu seçeneğin anlamına göz attığımızda, “bir çürük boşluğunu doldurmada dolgu maddesi ile doldurulacak olan çürük boşluğunun şeklinin” önemli olduğunu dile getirildiğini görürüz. Bu ifade ile parçamızda bize verilen “oyuk, çiğnemeden kaynaklanan baskıya dayanması ve dolgunun güvenli olarak kalması için şekillendirilmelidir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda “eğer çürük kesim tümüyle temizlenmezse meydana gelebilecek olan şey” bizden sorgulanmaktaydı. Bu sorgunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “eğer çürük kesim tümüyle temizlenmezse, dolgunun dişe faydasının bulunmayacağı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “bütün çürük ve dayanıksız olan kesim boşaltılmalıdır; aksi takdirde dolgunun altındaki çürüme devam edecektir” bilgisi birbirini tamamlamaktadır. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “dişin içerisini doldurmadan önce yapılması gereken bir eyleme” çekilmekteydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçenekleri değerlendirdiğimizde, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “dişin içerisini doldurmadan önce oyuğun kimyasal bir tortu ile kaplanmasının gerekliliği” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “kimyasal tortu tabakası hazırlanmış boşluğa diş özünü sıcaktan ve kimyasallardan korumak amacıyla yerleştirilir” bilgisi birbirini tamamlar niteliktedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, C ve E seçenekleridir.
360
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
199.-200. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Colour blindness is a genetically transmitted condition in which a person cannot detected all colours. The defect is more common in men than in women. Most colour blind people can see only two basic colours, and they tend to confuse other colours, especially red with green. This impairment can bring about problems because many colour blind people do not realise that their eyesight is detective. They have learned to use the colour terms that everyone else uses, and they are not aware that they do not see what others see. There is a risk that their condition might place them in danger. Soru: 199 It is pointed out in the passage that colour blindness ________. A) is a heredity defect B) can easily be treated C) occurs equally in men and women D) leads to the confusion of all the shapes E) does not run in a family Soru: 200 In the passage, attention is drawn to the fact that most people who are colour blind ________. A) see everything as either red or green B) are not aware of the fact C) have poor eyesight in general D) are very self-conscious of the condition E) have no sense of colour whatsoever Soru: 201 It is stressed in the passage that being colour blind ________. A) is almost as serious as being blind B) as a disease which gradually gets worse C) is a condition which improves with age D) may have certain unavoidable drawbacks E) does not interfere with the normal pattern of one’s life 201 201
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “renk körlüğü” üzerinedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “renk körü olan çoğu insan üzerine” çekilmektedir. Son sorumuzda ise “renk körü olma üzerine bilgi” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Renk körlüğü genetik olarak aktarılan bir durumdur ve bu durumda kişi bütün renkleri seçemez. Bu kusur erkelerde kadınlardan daha fazla yaygındır. Çoğu renk körü erkekler sadece temel iki rengi görebilirler ve diğer renkleri
Murat AĞARI
361
202.-204. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. The presence of fever in a patient does not necessarily prove that he is suffering from an injection. An accurate clinical diagnosis will depend on several important factors- the age and sex of the patient, the clinical history and any physical sign which point to a focus of injection. Whatever may be the underlying cause of fever, the important thing is to keep the patient as comfortable as possible. This will include keeping the temperature down. Further, good nursing in clean surroundings with frequent bed bathing will add greatly to the patient’s well-being and may even life-saving. Soru: 202 It is pointed out in the passage that fever in a patient ________. A) may be due to a variety of factors. B) is very rarely the sign of injection C) is independent of age and sex D) is very often underestimated E) seldom responds to good nursing Soru: 203 According to the passage, the well-being of a patient with fever ________. A) reflects the accuracy of clinical diagnosis B) depends, to a large extent, on the quality of the nursing C) is related to the type of injection D) is of little concern in the nursing profession E) is more important than the type of treatment offered
birbiri ile karıştırmaktadırlar; bunlar özellikle yeşil ile kırmızıyı karıştırlar. Bu rahatsızlık, çoğu renk körü görüş açılarını belirleyemedikleri için beraberinde sorunları da getirmektedir. Onlar herkesin kullandığı renk terimlerini kullanmakta ve diğerlerinin gördüklerin görmediklerini farkında olmamaktadır. Bu nedenle bunların durumlarında kendilerini tehlikeye atacak bir risk ortamı bulunmaktadır.” Bu genel anlamanın ardından parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “renk körlüğü” üzerineydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “renk körlüğünün kalıtsal bir rahatsızlık olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “renk körlüğü genetik olarak aktarılan bir durumdur” ifadesi birbiri ile uyuşmaktadır. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “renk körü olan çoğu insan” üzerine çekilmekteydi. Bu soruyu yanıtlamak üzere seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “renk körü olan çoğu insanın aslında bu durumun farkında olmadıkları” ifade edilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “onlar herkesin kullandığı renk terimlerini kullanmakta ve diğerlerinin gördüklerin görmediklerini farkında olmamaktadırlar” ifadesi ile benzeşmektedir. Son sorumuzda ise “renk körü olma üzerine bilgi” bizden istenmekteydi. Bu soruyu yanıtlamak üzere seçeneklere baktığımızda, doğru yanıtın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira D seçeneğinde “renk körü olmanın sakınılmaması gereken bir engel olduğu” dile getirilmektedir. Bu “sakınılmamazlık” beraberinde riskler getirecektir. Bu ifade ile parçamızda bize verilen “bunların durumlarında kendilerini tehlikeye atacak bir risk ortamı bulunmaktadır” bilgisi birbirini tamamlar niteliktedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, B ve D seçenekleridir.
362
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 204 It is to be inferred from the passage that, in some cases, good nursing techniques ________. A) do not necessarily take patient’s comfort info consideration B) basically mean physical cleanliness C) are essential for the success of diagnosis D) are only beneficial in cases of infection E) may, in themselves, be sufficient to save a patient’s life 204 205.-207. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. A bruise is caused by damage to the tissues under the skin, which leads to bleeding. The common everyday bruise is due to the tearing of some small blood vessels and to the escape of blood beneath the surface; it usually causes no more than a slight bluish discoloration and clears up without treatment. A severe blow, however, may cause bruising in the muscles, usually accompanied by tears in the fibres of the muscle; the pool of the blood that results may lead to a large and painful swelling 204
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “bir hastadaki ateş” üzerinedir. İkinci sorumuzda “ateşli bir hastanın iyileşmesi” hakkında bilgi bizden istenmektedir. Son sorumuzda ise “iyi hemşirelik teknikleri üzerine” bilgi bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Bir hastada ateşin varlığı onun bir enfeksiyondan acı çektiği anlamını taşımamaktadır. Doğru bir klinik teşhis birkaç önemli unsuru içermektedir: yaş, cinsiyet, klinik tarihçe ve enjeksiyonun yapıldığı yerdeki fiziki işaret. Ateşin altında yatan sebep ne olursa olsun burada önemli olan nokta, hastayı mümkün olduğunca rahat bir pozisyonda tutmaktır. Bu ortam hastanın ateşinin düşmesini sağlayacaktır. Bunun dışında iyi bakım, temiz ortam ve yatağın temizliği hastanın kısa sürede iyileşmesini ve belki de hayatının kurtulmasını sağlayacaktır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “bir hastadaki ateş” üzerineydi. Bu kurguyu bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru kurgunun A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte, “hastadaki ateşin değişik nedenlerden dolayı meydana geldiği” ifade edilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “doğru bir klinik teşhis, birkaç önemli unsuru içermektedir: yaş, cinsiyet, klinik tarihçe ve enjeksiyonun yapıldığı yerdeki fiziki işaret” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda bizden “ateşli bir hastanın iyileşmesi” hakkında bilgi istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “ateşli bir hastanın iyileşmesi için iyi bakıma ihtiyaç duyduğu” ifade edilmektedir. Bu ifade ile parçada bize verilen “ateşin altında yatan sebep ne olursa olsun burada önemli olan nokta, hastayı mümkün olduğunca rahat bir pozisyonda tutmaktır. Bu ortam hastanın ateşinin düşmesini sağlayacaktır. Bunun dışında iyi bakım, temiz ortam ve yatağın temizliği hastanın kısa sürede iyileşmesini ve belki de hayatının kurtulmasını sağlayacaktır” bilgisi birbirini tamamlar niteliktedir. Son sorumuzda ise “iyi hemşirelik teknikleri üzerine” bilgi bizden istenmekteydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “iyi hemşireliğin kimi zaman hastanın hayatını kurtarmaya yetebildiği dile getirilmektedir” ki bu bilgi ile pasajın sonunda bize verilen “iyi bakım, temiz ortam ve yatağın temizliği hastanın kısa sürede iyileşmesini ve belki de hayatının kurtulmasını sağlayacaktır” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları A, B ve E seçenekleridir.
Murat AĞARI
363
Soru: 205 It is explained in the passage that ________. A) all kinds of bleeding in the blood are the result of bruising B) bruises are all of the same kind C) bruising is always followed by swelling D) the discoloration known as bruising is caused by bleeding under the skin E) even a light blow usually causes a tear in the muscles Soru: 206 It is clear from the passage that cases of slight bruising ________. A) require no treatment and are unimportant B) cause heavy bleeding in the muscles C) require immediate treatment D) have no connection with under-skin bleeding E) often lead to serious complications Soru: 207 We understand from the passage that if the muscle fibres are torn ________. A) a bruise is not likely to result B) there may be very little bleeding C) there will probably be a noticeable swelling D) there will be no sign of it on the skin surface E) there will be a swelling but no pain 207 207
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajda açıklana bir konu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “hafif yaralanma durumlarında olması gerekenler” bizden sorgulanmaktadır. Son sorumuzda ise “kas lifleri yırtıldığında meydana gelecek olan bir duruma” dikkatlerimiz çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Bir bere, kanayan bir derinin altındaki dokuların zarar görmesi sonucu oluşan bir zarardır. Sıradan ve çok karşımıza çıkan bereler, küçük kan damarlarının kanaması ve kanın yüzey altına doğru gitmesi nedeniyledir. Bu durum genellikle mavimsi bir renk görünümü kazanmanın ötesinde bir zarara neden olmamakta ve herhangi bir tedavi uygulanmaksızın iyileşmektedir. Daha şiddetli bir kanama kaslarda bir yaralanmaya neden olabilir. Bu durum çoğunlukla kas hücrelerindeki bir kanama ile bağlantılıdır. Kanın toplanması ise büyük oranda ve ağrılı bir kabarıklığın oluşmasına neden olabilir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajda açıklanan bir konu” üzerineydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “berelenme olarak bilinen renkteki bozukluğun, derinin altında meydana gelen kanama sonucu ortaya çıkan bir durum olduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “sıradan ve çok karşımıza çıkan bereler, küçük kan damarlarının kanaması ve kanın yüzey altına doğru gitmesi nedeniyledir. Bu durum genellikle mavimsi bir renk görünümü kazanmanın ötesinde bir zarara neden olmamakta” bilgisi birbirini tamamlar niteliktedir. İkinci sorumuzda “hafif yaralanma durumlarında
364
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
208.-210. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Nobody should be ashamed of being depressed. It is either a natural aspect of grief, or an illness which is treatable. It is normal to be depressed after a divorce or the death of a loved one. But, in today’s rushing society, people may feel they should recovery from depression faster than is really natural. Recovery from mouming should be expected to be a matter of many months, not weeks, and nobody should be afraid to let this depression run its natural course. In fact, trying to rush the pace or brighten up with antidepressants is seldom the best route to a full recovery. Soru: 208 It is pointed in the passage that depression, in certain circumstances, ________. A) soon leads to many other serious types of illness B) should be regarded as a very normal and natural condition C) does not respond to any clinical treatment D) has always been regarded as an illness E) is a heredity illness which can seldom be cured Soru: 209 The auther pointes out that, in order to recover from depression, ________. A) it is better to let nature take its course rather than turn to antidepressants B) one most change one’s working habits C) it is advisable to take tranquillizers until one fully recovers D) you must do everything possible to forget your grief E) it is best to ignore other people’s problems
olması gerekenler” bizden sorgulanmaktaydı. Bu sorgulamayı yanıtlamak bağlamında seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “hafif berelerin tedavi gerektirmediği ve önemsiz olduğu” belirtilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “bir zarara neden olmamakta ve herhangi bir tedavi uygulanmaksızın iyileşmektedir” bilgisi ile bağdaşmaktadır. Son sorumuzda ise “kas lifleri yırtıldığında meydana gelebilecek olan bir duruma” dikkatlerimiz çekilmekteydi. Seçeneklere doğru yanıtı bulmak düşüncesi ile baktığımızda, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “kas lifleri yırtılırsa dikkate değer bir kabarıklığın meydana gelebileceği” ifade edilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “daha şiddetli bir kanama kaslarda bir yaralanmaya neden olabilir. Bu durum çoğunlukla kas hücrelerindeki bir kanama ile bağlantılıdır. Kanın toplanması ise büyük oranda ve ağrılı bir kabarıklığın oluşmasına neden olabilir” bilgisi birbirini tamamlamaktadır. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları D, A ve C seçenekleridir.
Murat AĞARI
365
Soru: 210 It is explained in the passage that those who try to speed up the process of recovery from depression ________. A) are actually afraid of seeking medical help B) are the people who have lost a loved one C) almost always succeed in their aim D) are not doing the right thing E) usually end up with a divorce 210
210
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “depresyon” üzerinedir. İkinci sorumuzda bizden “depresyondan kurtulmak için yapılması gereken bir eylem” istenmektedir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “depresyondan bir an önce kurtulmak isteyen kişi” üzerine çekilmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Hiç kimse depresyonda bulunmaktan utanmamalıdır. İster doğal bir üzüntüden isterse de tedavi edilebilir bir rahatsızlıktan kaynaklansın durum değişmemektedir. Bir boşanmadan veya sevdiğiniz birisinin ölümünden sonra deprese olmak normaldir. Fakat günümüzün hararetli toplumlarında insanlar depresyondan normalden daha hızlı kurtulduklarını düşünebilirler ama matemden kurtulmak haftalar değil, aylar sürecek bir sorun olarak düşünülmelidir. Kimse depresyonu kendi doğasına bırakmaktan korkmamalıdır. Gerçekte, adımları hızlandırmaya çalışmak ve antidepresanlara sarılmak ise tam iyileşmenin baş koşulu gibi görünmektedir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “depresyon” üzerineydi. Bu sorunun doğru yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin B seçeneğinde bulunduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “depresyonun son derece normal ve doğal bir durum olarak değerlendirilmesinin gerekliliği” vurgulanmaktadır. Bu ifade ile, pasajda bize verilen “Hiç kimse depresyonda bulunmaktan utanmamalıdır. İster doğal bir üzüntüden isterse de tedavi edilebilir bir rahatsızlıktan kaynaklansın durum değişmemektedir. Bir boşanma veya sevdiğiniz birisini ölümünden sonra deprese olmak normaldir” bilgisi birbiri ile örtüşmektedir. İkinci sorumuzda bizden “depresyondan kurtulmak için yapılması gereken bir eylem” istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru seçeneğin A seçeneği olduğunu görmekteyiz. Zira bu seçenekte “antidepresanlara başvurmaktansa bu durumu kendi akışına bırakmanın daha iyi olacağı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “kimse depresyonu kendi doğasına bırakmaktan korkmamalıdır” bilgisi ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise dikkatlerimiz “depresyondan bir an önce kurtulmak isteyen kişi” üzerine çekilmekteydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere indiğimizde, doğru yanıtın D seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “depresyondan bir an önce kurtulmak isteyen kişiler doğru bir eylem yapmıyorlar” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade hem pasajın genel konsepti hem de pasajda bize verilen “Fakat günümüzün hararetli toplumlarında insanlar depresyondan normalden daha hızlı kurtulduklarını düşünebilirler ama matemden kurtulmak haftalar değil, aylar sürecek bir sorun olarak düşünülmelidir” bilgisi ile örtüşmektedir. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları B, A ve D seçenekleridir.
366
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
211.-213. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Studies show that more than two cups of coffee a day can cause unpleased symptoms such as nervousness, irritability, stomach pain and insomnia. Thus although many people build up a certain tolerance for the stimulant, experiments indicate that caffeine users take longer to fall asleep than nonusers and they also wake up more often. The effects of caffeine are similar in persons of all ages, but certain groups are particularly sensitive to the drug, including the elderly, children, pregnant women, and those suffering from heart disease, hypertension, and emotional illness. Soru: 211 We learn from the passage that, ________. A) children are particularly sensitive to all types of drugs B) the effects of caffeine are deadly for all age groups C) coffee drinkers must sleep lees D) caffeine is the only cause of nervousness E) most people can tolerate a moderate amount of coffee each day Soru: 212 It is stated in the passage that ________. A) caffeine helps us to sleep better B) the elderly are more sensitive to caffeine than any other age groups C) caffeine in more than moderate quantities, has a harmful effect on our health D) heart patients can tolerance fairly large amounts of caffeine E) the more caffeine one takes the earlier one gets up Soru: 213 The author emphasizes ________. A) that certain people should be particularly careful about their daily caffeine intake B) how useful coffee is in our everyday life C) the need for many people to watch their health in old age D) how serious some badly disorders are E) the need to determine an individual’s tolerance to various drugs 213 213
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “pasajdan öğrendiğimiz bir konu” üzerinedir. İkinci sorumuzda “pasajda vurgulanan bir konu” dikkatlerimize sunulmaktadır. Son sorumuzda ise yazarın “vurguladığı bir nokta” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Çalışmalar göstermektedir ki, günde iki fincandan fazla kahve uykusuzluk, sinirlilik ve diş ağrısı gibi rahatsız edici durumlara neden olabilmektedir. Bu nedenle insanlar belirli miktarlarda uyarıcılar almalarına rağmen araştırmalar kafein kullanıcılarının kullanmayanlara nazaran daha fazla uykulu
Murat AĞARI
367
214.-216. soruları, aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Excessive vitamin consumption is a potential problem. Some people take unnecessarily large quantities of vitamins and minerals for years assuming that if a little is a good for them, o lot must be better. There is no evidence to support their convictions. In fact, s study released last month in a public health journal says that people who take supplements are not healthier and do not live longer. According to researchers almost no one needs to take them. Vitamin deficiencies are almost nonexistent in the West except for among some elderly people whose diets do not usually include sufficient fresh fruit and vegetables. Soru: 214 The writer maintains that a higher level of vitamin consumption ________. A) makes one live much longer B) is vital for a health life C) should be avoided by the elderly D) has been proved, scientifically, to be beneficial for health E) does not lead to better health
olduklarını ve bu kişilerin daha sık uyandıklarını ortaya koymaktadır. Kafeinin etkisi bütün yaşlardaki insanlarda aynıdır. Fakat bir takım belirli gruplar ilaca daha duyarlıdır. Bunlar yaşlı insanlar, çocuklar, hamile bayanlar, kalp rahatsızlığı bulunanlar ile yüksek tansiyondan ve panik ataktan şikayetçi olanlardır.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “pasajdan öğrendiğimiz bir konu” üzerineydi. Bu kurgunun hangisi olduğunu bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru kurgulamanın E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “çoğu insanın her gün ortalama bir miktar kahveyi tolare edebileceği” dile getirilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “bu nedenle insanlar belirli miktarlarda uyarıcılar almalarına rağmen araştırmalar….” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. İkinci sorumuzda “pasajda vurgulanan bir konu” dikkatlerimize sunulmaktaydı. Bu konuyu bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru bilgilendirmenin C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “ortalama bir miktarın üzerindeki sağlığımız üzerinde olumsuz etkisinin bulunduğu” dile getirilmektedir. Bu ifade hem pasajın genel konsepti hem de pasajda bize verilen “bu nedenle insanlar belirli miktarlarda uyarıcılar almalarına rağmen araştırmalar kafein kullanıcılarının kullanmayanlara nazaran daha fazla uykulu olduklarını ve bu kişilerin daha sık uyandıklarını ortaya koymaktadır” bilgisi ile paralellik arzetmektedir. Son sorumuzda ise yazarın “vurguladığı bir nokta” bizden istenmekteydi. Bu vurguyu bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın A seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “yazarın vurguladığı bir noktanın, bir takım insanların günlük kafein alımında daha dikkatli olmaları gerektiği” olduğu ileri sürülmektedir. Bu ifade ile pasajın sonunda bize verilen “fakat bir takım belirli gruplar ilaca daha duyarlıdır. Bunlar yaşlı insanlar, çocuklar, hamile bayanlar, kalp rahatsızlığı bulunanlar ile yüksek tansiyondan ve panik ataktan şikayetçi olanlardır” bilgisi birbiri ile bağdaşmaktadır. O halde bu pasaj ile ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, C ve A seçenekleridir.
368
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Soru: 215 It is pointed out in the passage that Western societies ________. A) are fully informed as to the dangers of excessive vitamin consumption B) have to rely heavily on vitamins to supplement their diet C) do not generally suffer from any serious vitamin deficiency D) do not have adequate fruit and vegetables in their diet E) disregard the health problems of the elderly Soru: 216 According to the passage, research has established the fact that ________. A) vitamin consumption is no longer popular in the West B) excessive amounts of vitamins should not be consumed by the elderly C) healthy people do not need vitamin supplements D) the consumption of minerals is more necessary than that of vitamins E) the problems of vitamin consumption never receive adequate attention in health journals 216
216
Bu tarz paragraf sorularında öncelikle soruları ve daha sonra soruların ışığında baştan sona paragrafı okumamız gerekmektedir. Bu iki eylemin ardından, bu paragraftan genel hatları ile ne anladığımızı sorgularız. Eğer genel hatları ile paragrafı anlamış isek bu kez soruları yanıtlayabiliriz. Bu durumda biz de öncelikle soruların vurgularını okuyalım: İlk sorumuzun kurgusu “yüksek vitamin tüketimi” üzerinedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz “Batı toplumları” üzerine çekilmektedir. Son sorumuzda ise “parçada dile getirilen araştırmanın ortaya koyduğu bir gerçek” bizden istenmektedir. Sorularla ilgili bu genel değerlendirmenin ardından ana hatları ile parçayı anlamaya geçebiliriz: “Aşırı vitamin tüketimi sorundur. Kimi insanlar “azı iyi ise çoğu da iyi olmalıdır” düşüncesinden hareketle gereksiz bir biçimde büyük oranlarda vitamin ve mineral desteği tüketmektedirler. Onların bu inanışlarını destekleyen herhangi bir delil bulunmamaktadır. Geçen ay yayınlanan bir çalışmada vitamin desteği alan insanların sağlıklı olmadıkları ve uzun süre yaşamadıkları dile getirilmektedir. Araştırmacılara göre bunları almaya aslında kimsenin ihtiyacı bulunmamaktadır. Vitamin eksikliği yaşlı insanlar haricinde Batı toplumlarında bulunmamaktadır. Bu yaşlı insanların da yemekleri yeterli taze meyve ve sebze içermediği için bu şekildedir.” Bu genel anlamanın ardında parça ile ilgili soruları yanıtlamaya geçebiliriz. Hatırlanacağı üzere ilk sorumuzun kurgusu “yüksek vitamin tüketimi” üzerineydi. Bu kurguyu bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru kurgunun E seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “yüksek vitamin tüketiminin daha iyi bir sağlık ortamı doğurmayacağı” dile getirilmektedir ki, bu ifade ile pasajda bize verilen “aşırı vitamin tüketimi sorundur. Kimi insanlar “azı iyi ise çoğu da iyi olmalıdır” düşüncesinden hareketle gereksiz bir biçimde büyük oranlarda vitamin ve mineral desteği tüketmektedirler. Onların bu inanışlarını destekleyen herhangi bir delil bulunmamaktadır” bilgisi birbiri ile örtüşmektedir. İkinci sorumuzda dikkatlerimiz, “Batı toplumları” üzerine çekilmekteydi. Bu sorunun yanıtını bulmak üzere seçeneklere müracaat ettiğimizde, doğru yanıtın C seçeneğinde bulunduğunu görürüz. Zira bu seçenekte “Batı toplumlarının genel anlamda vitamin eksikliğinden bir sıkıntı çekmediği” dile getirlmektedir ki, bu ifade ile pasajda bize verilen “vitamin eksikliği yaşlı insanlar haricinde Batı toplumlarında bulunmamaktadır. Bu yaşlı insanların da yemekleri yeterli taze meyve ve sebze içermediği için bu şekildedir” bilgisi birbiri ile uyum içerisindedir. Son sorumuzda ise “parçada dile getirilen araştırmanın ortaya koyduğu bir gerçek” bizden istenmekteydi. Bu soru ile ilgili olarak seçenekleri değerlendirdiğimizde, A seçeneğinin doğru yanıtı içerisinde barındırdığını görürüz. Zira A seçeneğinde “Batı toplumunda vitamin tüketiminin artık popüler olmadığı” dile getirilmektedir. Bu ifade ile pasajda bize verilen “araştırmacılara göre bunları almaya kimsenin aslında ihtiyacı ulunmamaktadır. Vitamin eksikliği yaşlı insanlar haricinde Batı toplumlarında bulunmamaktadır” bilgisi birbirini tamamlayıcı niteliktedir. O halde bu pasajla ilgili olarak bize sorulan üç sorunun doğru yanıtları E, C ve A seçenekleridir.
EK KELİMELER Abandon: (f) terketmek Abdomen: (i) karın Abduct: (f) (kadın, çocuk) kaçırmak Abide: (f) tahammül etmek Ability: (i) yetenek, kabiliyet Abnormal: (s) anormal Abnormality: (i) anormallik Abolish: (f) feshetmek Abolishment: (i) fes etme Abortion: (i) çocuk düşürme Above all: hepsinden önemlisi Abrupt: (s) ani Abruptly: (z) aniden Absence: (i) yokluk, bulunmayış Absolute: (s) kesin, kati Absolutely: (z) kesinlikle Absolutism: (i) mutlakiyet Absorb: (f) içine çekmek, emmek Abstain: (f) sakınmak, kaçınmak Abstract: (f) ayırmak veya tecrit etmek; özetlemek Abul: (f) dayanmak, bitişik olmak Abundance: (i) çokluk, bereket Abuse: (i) kötüye kullanma, suistimal Accede: (f) iktidara gelmek; razı olmak Accept: (f) kabul etmek Acceptable: (s) kabul edilebilir Access: (i) giriş Accessible: (s) içine girilebilir; erişilebilir, kolay bulunur Accession: (i) ulaşma, varış; artma, çoğalma Accident: (i) kaza Accidentally: (z) istemiyerek, rasgele, kazara
Accommodate: (f) yerleştirmek, yer tedarik etmek Accomplish: (f) başarmak; tamamlamak Accordance: (i) uyum, ahenk, uzlaşma Accordingly: (z) binaen, binenaleyh Account: (i) hesap; izahat Accrue: (f) artmak, çoğalmak Accuracy: (i) doğruluk, dikkat Accurate: (s) doğru, tam, kesin Accurately: (z) doğru olarak, kusursuz bir şekilde Accure: (f) artmak, çoğalmak Accuse: (f) suçlamak Ache: (f) ağrımak Achieve: (f) başarmak Achievement: (i) başarı Acknowledge: (f) (gerçekliğini, doğruluğunu) kabul etmek onaylamak Acquire: (f) elde etmek Acquirement: (i) kazanç, elde etme, ilim, hüner Acquisition: (i) kazanılan şey Acquit: (f) suçsuz çıkarmak, beraat ettirmek Acquittal: (i) suçsuzluk hükmü, beraat Act: (f) hareket etmek, davranmak; rolünü oynamak Action: (i) iş, çalışma, faaliyet Active: (s) etkin; faal, çalışkan; pratik; hareketli Actively: (z) aktif şekilde Activist: (i) eylemci Activity: (i) faaliyet, iş Actual: (s) gerçek, hakiki Actually: (z) aslında Acule: (s) ağır, şiddetli; sivri Acutely: (z) zeka ile; şiddetle Adamant: (s) hoşgörüsüz; çok sert
370
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Adamantly: (z) hoşgörüsüz, sertçe Adapt: (f) adapte etmek Add: (f) ilave etmek Addition: (i) ilave; (mal) toplama Additional: (s) ilave edilen, ek Additionally: (z) ilave olarak Address: (f) hitap etmek Adequate: (s) uygun, elverişli, yeterli Adequately: (z) layıkiyle Adinit: (f) itiraf etmek, kabul etmek Adjourn: (f) ertelemek Adjust: (f) düzeltmek Administration: (i) yönetim, ilaç verme Administrative: (s) yönetimle ilgili, idari Admirable: (s) takdire şayan, çok güzel Admire: (f) hayran olmak Admirer: (i) hayran, tutkun Admit: (f) itiraf etmek, kabul etmek Adopt: (f) benimsemek; evlat edinmek Adoption: (i) kabul, benimseme: evlat edinme Adorn: (f) süslemek, donatmak Adult: (i) yetişkin Adulthood: (i) yetişkinlik Advance: (f) ilerlemek, yol almak Advancemet: (i) ilerleme Advanlage: (i) avantaj Advent: (i) gelme, olma, vuku bulma Adventure: (i) macera Adversary: (i) düşman Adverse: (s) zıt, muhalif, ters, düşman Adversely: (z) karşı olarak, muhalefet ederek Advertise: (f) reklam, ilan vermek Advertisement: (i) ilan, reklam Advice: (i) öğüt, nasihat Advisable: (s) tavsiy e edilebilir; uygun, münasip Advise: (f) tavsiye etmek Adviser: (i) danışman, müşavir Advisory: (s) tavsiye niteliğinde; akıl öğreten, öğüt veren Advocate: (f) savunmak, müdafaa etmek Affect: (f) etkilemek Affective: (s) hissi, dokunaklı Affluence: (i) bolluk, refah Affluent: (s) bol akan; bol, zengin Afford: (f) paraca gücü yetmek After all: bununla beraber, yinede After: den sonra Afterwards: daha sonra, takiben
Age: (f) yaşlanmak Aggravate: (f) kötüleştirmek, şiddetlendirmek Aggression: (i) tecavüz, saldırı; saldırganlık Aggressive: (s) saldırgan Agree: (f) kabul etmek, aynı fikirde olmak Agreeable: (s) hoş, tatlı; münasip, uygun Agreemont: (i) anlaşma Agricultural: (s) zırai Agriculture: (i) ziraat Aid: (f) yardım etmek Ailment: (i) rahatsızlık, hastalık Aim: (f) amaçlamak Air: (i) hava, nefes Alarm: (f) tehlikeyi haber vermek; birdenbire korkutmak Alarming: (s) endişe verici Alarmingly: (z) korku verecek surette Alert: (s) açıkgöz, atik, uyanık Alien: (i) yabancı, yabancı uyruklu Alienate: (f) yabancılaştırmak, (aşk) vazgeç(ir)mek Alive: (s) sağ, canlı, hayatta Allowance: (i) harçlık, aylık, müsaade, rıza Also: aynı zamanda, keza Alter: (f) değiştirmek Alteration: (i) değişiklik düzeltme, yabancılaşma Although: e rağmen Amass: (f) yığmak, toplamak Amaze: (f) şaşırtmak, hayrete düşürmek Amazingly: (z) şaşılacak suretle Ambiguous: (s) belirsiz, muğlak Ambitions: (s) hırslı Ambivalence: (i) kararsızlık Amendment: (i) değiştirme; değişiklik; düzeltme; toprağı ıslah etme Amuse: (f) eğlendirmek, avutmak Analyse: (f) analiz etmek Analysis: (i) analiz, tahlil, çözümleme Analyst: (i) tahlilci Anew: (z) yeniden, tekrar, baştan, bir daha Anger: (f) darıltmak, kızdırmak, öfkelendirmek Angry: (s) öfkeli, hiddetli Animate: (f) hayal vermek, canlandırmak Annotate: (f) notlarla izah etmek Announce: (f) bildirmek, anons etmek Annoy: (f) kızdırmak Answer: (f) cevap vermek Anticipate: (f) ummak, beklemek
Murat AĞARI Anxiety: (i) endişe; büyük arzu Anxious: (s) endişeli, istekli Anyhow: zaten, her halükarda Apologise: (f) özür dilemek Apology: (i) özür Apparent: (s) kolay anlaşılır; açık; gözle görülebilir Apparently: (z) görünüşte, açıkça Appeal: (f) yalvarmak; temyize başvurmak; hoşuna gitmek, hitap etmek; baş vurmak Appear: (f) görünmek, ortaya çıkmak Appearance: (i) görünüş; meydana çıkma, zuhur etme Applaud: (f) alkışlamak; beğenmek Applicable: (s) uygulanabilir Applicant: (i) aday Application: (i) uygulama, müracaat, talep Apply: (f) baş vurmak, uygulamak Appoint: (f) atamak, tahsis etmek Appointment: (i) atama, tayin; görev, iş Appraisal: (f) değer biçme, kıymet takdir etme, tahmin Appreciate: (f) takdir etmek Appreciation: (i) takdir, değerlendirme Apprehensive: (s) endişeli, vesveseli; anlayışlı; duygulu Approach: (f) yaklaşmak Appropriate: (s) münasip, uygun Appropriately: (z) uygun bir şekilde Appropriateness: (i) uygunluk Approval: (i) onaylama, tasvip Approve: (f) tasdik etmek, beğenmek Approximately: (z) hemen hemen Argue: (f) tartışmak; iddia etmek Argument: (i) iddia, tartışma Arise: (f) yükselmek, ortaya çıkmak Arm: (f) silahlandırmak, donatmak Army: (i) ordu Arouse: (f) uyan(dır)mak, canlan(dır)mak, harekete geç(ir)mek Arrange: (f) düzenlemek Arrangement: (i) düzenleme, tanzim Arrest: (f) (suçlu) yakalamak, tutuklamak Arrival: (i) geliş, varış; gelen kimse Arrive: (f) varmak, ulaşmak Arriver: (i) gelen kişi Art: (i) sanat Articulate: (f) ifade etmek; teleffuz etmek Artifact: (i) insan eliyle yapılan sanat eseri
371 Artificial: (s) yapma, suni, sahte Artificiality: (i) yapmacık tavırlar; sunilik; taklit şey Artist: (i) sanatçı Artistic: (s) sanatsal As a matter of fact: aslında As a result: sonuç olarak As long as: dığı sürece As soon as: er, -ermez As: -dığında; -ken; -dikçe, dığı için, gibi Ascertain: (f) doğrusunu anlamak, araştırmak, soruşturmak Ascribe: (f) atfetmek, isnat etmek Aspire: (f) arzu etmek, göz dikmek Assassination: (i) suikast, adam öldürme Assemble: (f) topla(n)mak, birleş(tir)mek Assembly: (i) toplantı, meclis, kongre Assert: (f) öne sürmek, iddia etmek Assess: (f) kıymet t akdir etmek, değerlendirmek Assessment: (i) takdir edilen kıymet Assign: (f) ödev, görev vermek, atamak Assimilate: (f) benzetmek, uydurmak Assist: (f) yardım etmek Assistance: (i) yardım Assistant: (i) yardımcı, asistan Associae: (f) birleştirmek, ortaklık kurmak; arkadaşlık etmek Association: (i) kurum, cemiyet; şirket Assort: (f) sınıflandırmak, cinslere ayırmak Assume: (f) farzetmek, sanmak; üstüne almak Assumption: (i) tahmin, zan; üstüne alma Assure: (f) temin, ikna etmek, söz vermek Astonish: (f) şaşırtmak, hayrete düşürmek Astonishment: (i) hayret, şaşkınlık Astrology: (i) astroloji Astronomor: (i) astrolog Astronomy: (i) astronomi At first: önce, ilk etapta Atract: (f) cezbetmek Attach: (f) iliştirmek, tutturmak Attack: (f) saldırmak Attain: (f) erişmek, ulaşmak, kazanmak Attempt: (f) teşebbüs etmek Attend: (f) katılmak, iştirak etmek Attendant: (i) katılımcılar Attract: (f) cezbetmek Attractive: (s) çekici, cazip Attribute: (f) atfetmek
372
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Augment: (f) büyü(t)mek, art(ır)mak Authoritanan: (i) sıkı idare kuralları Authority: (i) yetki, yetkili Authorize: (f) yetki vermek Avert: (f) yön değiştirtmek; önlemek Avidity: (i) istek, arzu, hırs Avoid: (f) sakınmak, çekinmek Avoidance: (i) sakınma, içtinap; (huk) iptal Await: (f) beklemek, gözlemek Awaken: (f) uyan(dır)mak; uyarmak, canlanmak, dirilmek Award: (i) ödül Aware: (s) haberdar, farkında Awaronoss: (i) farkında olma Awful: (s) korkunç, dehşet verici Awfully: (z) çok fena şekilde Balance: (i) denge Ban: (f) yasaklamak Bandage: (i) sargı, bağ Bank: (i) banka Banker: (i) bankacı Bankrupt: (f) iflas et(tir)mek, tüketmek Bankruptcy: (i) iflas Bare: (s) çıplak, açık, yalın; sade Barely: (z) ancak, güçbela; açıkça, gizlemeden Bargain: (f) pazarlık etmek Barrel: (f) fıçıya koymak Barren: (s) kısır; meyvasız; kıraç, verimsiz (toprak) Barrow: (f) ödünç almak Base: (f) (on) (bir esasa) dayandırmak Basic: (s) esas, temel Basically: (z) temel olarak, esasında Basis: (i) kaide, temel; menşe, kaynak;ana prensip Battle: (f) savaşmak Battlement: (i) kale burcundaki mazgallı siper Beam: (i) şua, ışın (radyo, güneş) Beautiful: (s) güzel, hoş, zarif Beautify: (f) güzelleştirmek Beauty: (i) güzellik Because of the fact that: dığı için Because: dığı için, çünkü Before: den önce Beg: (f) yalvarmak, dilemek Begin: (f) başlamak Behave: (f) davranmak Behavior: (i) hal ve hareket, tavır, davranış Behavioral: (s) davranışla ilgili
Belief: (i) inanç Believe: (f) inanmak Bend: (f) bük(ül)mek, eğ(il)mek Beneficial: (s) hayırlı; faydalı, yararlı Benefit: (f) faydalanmak Bent: (i) eğim; temayül, meyil Besides: bunun yanısıra Bias: (f) meylettirmek, aleyhte tesir etmek Bid: (i) teklif Bidder: (i) teklif veren kimse Bill: (f) fatura çıkarmak; ilan etmek, afişe etmek Bind: (f) bağlamak; engel olmak; ciltlemek Biographer: (i) hayat hikayeleri yazan kimse, biyografi yazarı Biographical: (s) biyografik Biography: (i) biyografi Biological: (s) biyolojik Biology: (i) biyoloji Bite: (f) ısırmak Blame: (f) suçlamak, ayıplamak Blend: (i) harman, karışım Blind: (f) kör etmek Block: (f) bloke etmek, engellemek Blood: (i) kan Blossom: (f) çiçek açmak; gelişmek Blow: (i) darbe, vuruş; rüzgar, şiddetli esinti Board: (i) kurul, tahta Boast: (f) desteklemek Boast: (f) övünmek Boiler: (i) kazan, buhar kazanı Bomb: (f) bombalamak Bombardment: (i) bombardımsn, topa tutma Boom: (f) gürlemek; hızla büyümek, gelişmek Boost: (f) des teklemek Bore: (f) can sıkmak, bizar etmek, baş ağrıtmak Boring: (s) can sıkıcı Borrow: (f) ödünç almak Borrowing: (i) ödünç para, kredi Both…..and: hem….hem de Bother: (f) canını sıkmak, rahatsız etmek Bottle: (i) şişe Boundary: (i) sınır Boycott: (f) boykot etmek Brake: (f) fren yapmak Break: (f) kırmak Breakage: (i) kır(ıl)ma Breathe: (f) nefes almak, teneffüs etmek Breed: (f) yavrulamak; sebep olmak; beslemek
Murat AĞARI Bribe: (f) rüşvet teklif etmek veya vermek Bring: (f) getirmek Broadcast: (f) yayın yapmak Budget: (i) bütçe Budgetary: (s) bütçeyle ilgili Build: (f) inşa etmek Building: (i) bina Burden: (i) yük; sorumluluk, mesuliyet Burn: (f) yanmak; yakmak Burst: (f) patlamak Bury: (f) gömmek Bustle: (f) telaş etmek, koşuşmak Buy: (f) satın almak Buyer: (i) alıcı, müşteri By the time: e kadar By the way: yeri gelmişken, bu arada Calculate: (f) hesaplamak Calm: (f) sakinleş(tir)mek Calmly: (z) sakince, heyecan göstermeden Camoullage: (f) kamufle etmek, gizlemek Camp: (f) kamp yapmak Campaign: (f) kampanya yapmak Cancel: (f) iptal etmek Capital: (i) başkent; büyük harf Capitalism: (i) kapitalizm Capitalist: (i) kapitalist Capture: (f) zaptetmek, esir etmek Care: (f) endişelenmek; ilgilenmek; sevmek Career: (i) kariyer, iş, meslek Careful: (s) dikkatli Carefully: (z) dikkatli bir şekilde Carry: (f) taşımak Carve: (f) oymak Cast: (f) atmak, fırlatmak; (oy) vermek; rol taksimi yapmak Catch: (f) yakalamak Categorize: (f) sınıflandırmak; vasıflandırmak Category: (i) kategori, bölüm, sınıf Cater: (f) yiyecek tedarik etmek Cause: (f) sebep olmak Cease: (f) sona ermek, son vermek Celebrate: (f) kutlamak Cement: (i) çimento; tutkal, zamk, macun Center: (i) merkez, orta Central: (s) merkezi Centralize: (f) merkezde topla(n)mak Chain: (f) zincirlemek Chair: (f) başkanlık etmek
373 Chairman: (i) başkan Challenge: (f) meydan okumak Chance: (i) şans,fırsat Change: (f) değiş(tir)mek Changeable: (s) değişebilir Character: (i) karakter, özellik Characterisation: (i) tavsif, tanımlama, tarif, nitelendirme Characteristic: (s) tipik; kendine has Characterize: (f) tanımlamak, tavsif etmek Charge: (f) yüklemek Charm: (i) cazibe Chart: (i) harita; plan, grafik; çizelge Cheaf: (f) kandırmak, dolandırmak Cheap: (s) ucuz Cheaply: (z) ucuz şekilde Cheat: (f) kandırmak, dolandırmak Check: (f) kontrol etmek Cheer: (f) alkış tutmak;neşelen(dir)mek;teşvik etmek Cheerfully: (z) neşeyle Chemical: (s) kimyasal, kimya ile ilgili Chemist: (i) kimyager; (ing) eczacı Chemistry: (i) kimya Cherish: (f) aziz tutmak; bağrına basmak Chew: (f) çiğnemek Chief: (s) önemlisi; başta geleni Chiefly: (z) başlıca, ençok Choice: (i) seçim Choose: (f) seçmek Ciculate: (f) dolaş(tır)mak Circle: (f) etrafını kuşatmak; etrafında dolaşmak; dönmek Circulate: (f) dolaş(tır)mak Circulation: (i) dolaşım Circumnavigate: (f) denizden etrafını dolaşmak Cite: (f) bahsetmek, atıfta bulunmak Civilisation: (i) medeniyet Civilize: (f) medenileştirmek Claim: (f) iddia etmek, talep etmek Clarify: (f) aydınlatmak, açıklamak Class: (i) sınıf, tabaka, zümre Classic: (s) klasik Classify: (f) sınıflandırmak Clean: (f) temizlemek Clear: (f) temi zle(n)mek Clearly: (z) açıkça Climb: (f) tırmanmak
374
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Climber: (i) dağcı Cling: (f) (clung) yapışmak; bağlı olmak Close: (s) yakın; kapalı Closely: (z) yakından Closure: (i) kapa(n)ma Clutch: (i) kavrama, sıkıca tutma Coexistence: (i) bir arada var oluş Cognitive: (s) bilmeye veya kavramaya ait Coherence: (i) tutarlık; uygunluk; yapışma Coherent: (s) uygun, ahenkli Coincide: (f) aynı zamanda olmak, tesadüf etmek; uymak Collapse: (f) çökmek, yıkılmak Collect: (f) toplamak Collection: (i) toplama; koleksiyon Collective: (s) toplanan, biriktirilen;toplu, müşterek, ortak Collectively: (z) toplu şekilde Collide: (f) çarpışmak Collision: (i) çarpışma Colonial: (s) koloniye ait, sömürge ile ilgili Colonialism: (i) kolonicilik, sömürgecilik Colonization: (i) sömürge kurma Colonize: (f) sömürgeleştirmek Colony: (i) sömürge, koloni Colour: (i) renk Colourful: (s) renkli, canlı Comb: (f) taramak Combat: (f) dövüşmek, savaşmak Combination: (i) karıştırma, birleştirme; bileşim Combine: (f) birleştirmek Come: (f) gelmek Comfort: (f) rahatlatmak Command: (f) emretmek, kumanda etmek Commander: (i) kumandan, komutan Comment: (f) yorum yapmak Commentator: (i) eleştirmen; yorumcu Commerce: (i) ticaret, iş, alım satım Commercial: (s) ticari Commission: (f) tayin etmek, atamak; komisyon Commit: (f) işlemek, yapmak; emanet etmek Commitment: (i) vaat; sadakat, bağımlılık Common: (s) ortak; yaygın Commonly: (z) yaygın bir şekilde Communal: (s) toplumla ilgili, toplumsal, halka ait Communicate: (f) haberleşmek Communication: (i) haberleşme Communist: (i) kominist
Community: (i) toplum, cemiyet, halk Compare: (f) kıyaslamak Comparison: (i) karşılaştırma, mukayese Compel: (f) zorlamak Compensate: (f) tazminat vermek Compensation: (i) tazminat Compete: (f) yarışmak Competence: (i) yetenek, kaabiliyet Competent: (s) kabiliyetli; yetkili Competition: (i) yarışma; rekabet Competitive: (s) rakip; rekabet ile ilgili Competitor: (i) rakip, yarışmacı Compilation: (i) derleme; derleme eser Compile: (f) derlemek Complain: (f) şikayet etmek Complaint: (i) şikayet Complete: (f) tamamlamak Completely: (z) tamamiyle Completion: (i) tamamlama Complex: (s) kompleks, karmaşık Complexity: (i) güçlük, karmaşıklık Complicate: (f) karmaşık hale getirmek, zorlaştırmak Complication: (i) karmaşık hale getirme; zorluk; karışıklık Compliment: (i) iltifat, kompliman Complimentary: (s) hediye olarak, parasız; övme kabilinden Comply: (f) (with) uymak; itaat etmek Compose: (f) oluşturmak; bestelemek Composed: (s) sakin, kendi halinde, etkisiz Composer: (i) besteci, bestekar Composition: (i) derleme; nitelik, mahiyet Compound: (i) bileşik Comprehensive: (s) geniş, etraflı; idraklı, anlama yeteneği olan Comprehensively: (z) etraflıca, geniş bir şekilde Compress: (f) sıkmak, basmak Compromise: (i) uzlaşma, uyuşma Compulsion: (i) zorlama; mecburiyet Compulsive: (s) zorlayıcı Compulsory: (s) mecburi; zorunlu Computer: (i) bilgisayar Computerize: (f) kompüter ile hesaplamak Conceal: (f) saklamak, gizli tutmak Conceive: (f) tasarlamak Concentrate: (f) konsantre olmak, yoğunlaş(tır)mak
Murat AĞARI Concentration: (i) topla(n)ma; zihni bir noktaya toplama Concept: (i) kavram, görüş, fikir Conception: (i) gebe kalma, ana rahmine düşme; başlangıç; kavram, görüş Concern: (f) ilgilen(dir)mek; endişelenmek Concerned: (s) ilgili, alakalı; endişeli, düşünceli Concise: (s) az ve öz, kısa, özlü Conclude: (f) son vermek; sonuç çıkarmak Conclusion: (i) sonuç, netice; karar Conclusive: (s) kesin; katı, son, nihai, ikna edici Conclusively: (z) ikna edici şekilde Concrele: (s) maddi somut; betondan yapılmış Condemn: (f) ayıplamak; suçlu çıkarmak Condition: (i) hal, durum; şart Conduct: (i) davranış, tavır, hareket; idare Conductive: (s) iletken, geçirgen Conductor: (i) kılavuz, önder lider, kondüktör, iletken madde Confainer: (i) kap; iri sandık Confess: (f) itiraf etmek; doğrulamak Confidence: (i) güven, itimat Confident: (s) emin, inanmış Confidentially: (z) güvenerek; sır olarak Confidently: (z) güvenle, tereddüt etmeden Confine: (f) kuşatmak; hapsetmek; sınırlamak Confinement: (i) hapsedilme; loğusalık Confirm: (f) teyit etmek, onaylamak Conflict: (i) anlaşmazlık, ihtilaf Conform: (f) uydurmak; (to/with) uymak Conformity: (i) uygunluk, benzeyiş Confort: (f) rahatlatmak Confortable: (s) rahat; rahatlatıcı Confrontation: (i) yüzleştirme Confuse: (f) karıştırmak Confusing: (s) kafa karıştırıcı Confusion: (i) şaşkınlık, bozulma, karışıklık Congest: (f) kalabalık etmek, doldurmak; tıkanmak Congestion: (i) tıkanıklık, izdiham, kalabalık Congratulate: (f) tebrik etmek, kutlamak Congratulation: (i) kutlama Congress: (i) kongre Connect: (f) birleştirmek, bağlamak Connection: (i) bağlantı, ilgi, ilişki Connotation: (i) kavram, çağrışım Conquer: (f) fethetmek, zaptetmek Conquest: (i) fetih, zapt; zafer
375 Conscience: (i) vicdan; vicdanlık Conscientious: (s) vicdanlı, dürüst, insaflı Conscientiously: (z) vicdani olarak; dikkatle Conscious: (s) bilinçli, şuurlu,farkında olan; uyanık Consciousness: (i) bilinç, şuur; idrak, anlayış Consent: (f) razı olmak, kabul etmek Conseqently: sonuç olarak Consequence: (i) sonuç, netice; önem Conservation: (i) koruma, himaye Conservationist: (i) doğal kaynakları koruma taraflısı kimse Conservative: (s) tutucu, muhafazakar Consider: (f) düşünmek Considerable: (s) önemli; büyük ölçüde, epeyce Considerably: (z) epeyce, oldukça Considerate: (s) düşünceli, saygılı Consideration: (i) saygı, düşünce Consist: (f) den oluşmak, içermek Consistency: (i) tutarlık, uyum, ahenk; yoğunluk, oyuluk Consistent: (s) birbirine uygun, tutarlı Console: (f) teselli etmek, avundurmak Consolidate: (f) birleş(tir)mek, pekiş(tir)mek, sağlamlaştırmak Constant: (s)değişmez; sürekli, sabit Constantly: (z) daima, hiç durmadan Constituency: (i) seçmenler; seçim bölgesi Constituent: (i) seçmen; öğe, unsur Constitute: (f) teşkil etmek; meydana getirmek Constitution: (i) anayasa; tüzük; bileşim Constitutional: (s) anayasal, anayasaya uygun; yapısal Construct: (f) inşa etmek Construction: (i) inşaat,yapı Constructive: (s) yapıcı, olumlu; yapısal Consult: (f) danışmak, başvurmak Consultant: (i) müşavir, danışman Consultation: (i) danışma; konsültasyon Consume: (f) tüketmek Consumer: (i) tüketici Consumption: (i) tüketim Contact: (f) temas etmek, dokunmak Contain: (f) kapsamak Contaminate: (f) kirletmek Contamination: (i) bulaştırma; pislik Contemplate: (f) düşünmek, tasarlamak Content: (i) içerik, öz; (çoğ) içindekiler Contest: (f) karşı koymak, itiraz etmek; yarışmak
376
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Continent: (i) kıta Continental: (s) kıtasal Continual: (s) sürekli Continually: (z) sürekli, her zaman Continue: (f) devam etmek Continue: (f) devam etmek Continuous: (s) devamlı, sürekli Continuously: (z) sürekli Contract: (f) kısaltmak, büzmek; anlaşma yapmak; ilişki kurmak Contraction: (i) büzülme, kısal(t)ma Contradict: (f) yalanlamak, karşı çıkmak Contradiction: (i) aykırılık, çelişme; yalanlama Contradictory: (s) inkar ve tezkip manasında; aykırı Contrary: (s) ters, karşı, muhalif Contrast: (f) tezat göstermek, benzememek Contribute: (f) katkıda bulunmak Contribution: (i) yardım, bağış, katkı Control: (f) kontrol etmek Controversial: (s) ihtilaflı, çekişmeli Controversy: (i) tartışma, ihtilaf, çekişme Convene: (f) topla(n)mak Convenient: (s) uygun, elverişli; kullanışlı Convention: (i) toplantı; anlaşma; adet, gelenek Conventional: (s) göreneksel, geleneksel Convergence: (i) birbirine yaklaşma Conversely: (z) aksine olarak; tam tersine Conversion: (i) dönme, değişme Convict: (f) mahkum etmek, suçlamak Convince: (f) ikna olmak/etmek Cook: (f) piş(ir)mek Cool: (f) serinle(t)mek, teskin etmek, sükunet bulmak Cooperate: (f) işbirliği yapmak Cooperative: (i) kooperatif Coopperation: (i) birlikte çalışma, işbirliği Coordinate: (f) koordine etmek Coordination: (i) tanzim, düzenleme, tertip Cope: (f) (with) başa çıkmak, çaresini bulmak Correct: (f) düzeltmek Correction: (i) düzeltme, ıslah Correctly: (z) tam tamına, doğru olarak Correlate: (i) birbiri ile ilgisi olan şeylerin her biri Correspond: (f) tekabül etmek; mektuplaşmak Correspond: (f) tekabül etmek;mektuplaşmak,haberleşmek Correspondence: (i) tekabül, uygunluk; mektuplar
Corroborate: (f) (bir fikri) desteklemek, doğrulamak Corrode: (f) çürü(t)mek, aşın(dır)mak Corruption: (i) rüşvet yeme, fesat; kötü yol; çürüklük Cost: (f) (cost) mal olmak Cost: (f) mal olmak Costly: (s) pahalı Cough: (f) öksürmek Counsel: (f) nasihat vermek,öğüt vermek,akıl öğretmek Counsellor: (i) danışman, müşavir; avukat Count: (f) saymak, hesaba katmak Counteract: (f) karşı koymak, önlemek, tesirsiz hale getirmek Cover: (f) kaplamak, örtmek Coverage: (i) sigorta miktarı ve cinsi; (gazete) olay veya konunun takip edilmesi ve yazılması Crash: (f) çarpmak Create: (f) yaratmak Creation: (i) yaradılış, yaratma; kainat Creative: (s) yaratıcı Creatively: (z) yaratıcı bir şekilde Creativity: (i) yaratıcılık Creator: (i) yaratıcı Creature: (i) yaratık, varlık Cripple: (i) sakat insan Critic: (i) bir şeyin değerini ölçen kimse; eleştirici Critical: (s) eleştiren, tehlikeli Critically: (z) ciddi olarak Criticism: (i) eleştiri Criticize: (f) eleştirmek Crop: (i) mahsül, ürün Crucial: (s) önemli Crucially: (z) önemli bir şekilde Cruel: (s) zalim, insafsız Crush: (f) ez(il)mek; baskı yapmak Cry: (f) ağlamak; feryat etmek; bağırmak Culminate: (f) bitmek, sona ermek; doruğa çıkmak Cultivate: (f) tarlayı sürüp ekmek, yetiştirmek Cultivation: (i) tarım; yetiştirme Cultural: (s) kültürel Culturally: (z) kültürel olarak Culture: (i) kültür Curb: (f) mani olmak, yenmek, durdurmak Cure: (f) tedavi etmek Curiosity: (i) merak; garip, tuhaf şey
Murat AĞARI Curious: (s) meraklı; garip, acayip, görülmemiş Currency: (i) nakit para; revaç, geçerlik Current: (s) tedavülde olan, geçerli; hali hazırdaki; şimdiki zamana ait, revaçta olan, tutulan Currently: (z) halen, şu anda Curtail: (f) kesmek, kısaltmak, azaltmak Damage: (f) hasar vermek Dance: (f) dans etmek Danger: (i) tehlike Dangerous: (s) tehlikeli Dangerously: (z) tehlikeli bir şekilde Dare: (f) cesaret etmek Dazzle: (f) gözünü kamaştırmak, hayran etmek Deal: (f) ilgilenmek Deater: (i) satıcı, tacir, tüccar Death: (i) ölüm Debate: (f) tartışmak Decadence: (i) çökme, çürüme Decadent: (s) batmış, çökmüş Decay: (f) çürümek Deceive: (f) aldatmak Deceptive: (s) aldatan, aldatıcı Decide: (f) karar vermek Decision: (i) karar, hüküm Decisive: (s) kesin, kati Decisively: (z) kesin olarak, katiyetle Declare: (f) ilan etm ek, bildirmek Decline: (f) azalmak; çökmek, batmak; reddetmek Decorate: (f) dekor etmek, süslemek Decrease: (f) azal(t)mak Dectare: (f) ilan etmek, bildirmek Dedicate: (f) adamak, atfetmek Deem: (f) saymak, farz etmek, addetmek, zannetmek Deep: (s) derin derin, derinde Deepen: (f) derinleş(tir)mek Defeat: (f) yenmek, mağlup etmek Defect: (f) terketmek; karşı tarafa iltica etmek Defence: (i) savunma, müdafaa Defend: (f) savunmak, müdafaa etmek Defer: (f) ertelemek, tehir etmek Deficiency: (i) eksiklik, noksanlık Deficit: (i) açık, bütçe açığı Define: (f) tanımlamak Definite: (s) sınırlı, belirli, kesin, kati Definitely: (z) kesinlikle, tamamen, kati suretle Definition: (i) tarif, tanımlama
377 Deflation: (i) fiyatların düşmesi, deflasyon Deflationary: (s) fiyatların düşmesine sebep olan Defy: (f) meydan okumak, karşı koymak Degrade: (f) alçal(t)mak, rezil etmek Delay: (f) ertelemek, gecik(tir)mek Delegate: (f) delege göndermek; yetki vermek Delegation: (i) delegasyon, yetki verme Deliberate: (s) kasti Deliberately: (z) kasten, mahsus Deliberation: (i) üzerinde düşünme; müzakere; tartışma Delight: (f) memnun olmak, sevin(dir)mek; memnun olmak Delighted: (s) memnun Delightfully: (z) zevkle, hazla, memnuniyetle Deliver: (f) dağıtmak Delivery: (i) kurtarma, kurtuluş; teslimat, dağıtma Delude: (f) aldatmak, yanlış yola sevketmek Dely: (f) meydan okumak, karşı koymak Demand: (f) talep etmek, istemek Demonstrate: (f) göstermek Demonstration: (i) gösteri; ispat, delil Demonstrator: (i) gösterici Denial: (i) inkar Denounce: (f) ihbar etmek Dense: (s) yoğun Densely: (z) yoğun suretle Deny: (f) inkar etmek Depend: (f) dayanmak, bağlı olmak, güvenmek Dependable: (s) güvenilir Dependent: (s) asılı sarkan; bağlı, tabi Dependently: (z) bağlı olarak, tabi olarak Depict: (f) resmetmek, portresini çizmek Depiction: (i) çizme; tarif, tasvir, tanımlama Depressing: (s) can sıkıcı Depressingly: (z) can sıkıntısı vererek; üzerek Depression: (i) kasvet, keder, hüzün Deprive: (f) mahrum bırakmak Depth: (i) derinlik, derin yer, engin Derive: (f) çıkarmak, almak; birşeyden meydana gelmek Describe: (f) tanımlamak Description: (i) tarif, tanımlama Desert: (i) çöl, sahra Deserter: (i) firari, kaçak Deserve: (f) hak etmek Deservedly: (z) layık olarak Design: (f) tertip etmek, icat etmek
378
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Designate: (f) göstermek, işaret etmek; ad vermek, (to/for) tayin etmek Designer: (i) desinatör Desirable: (s) arzu edilir Desire: (f) arzu etmek Desperate: (s) ümitsiz Desperately: (z) ümitsiz şekilde Despite the fact that: e rağmen; -dığı halde Despot: (i) zalim Despotic: (s) despotça Destrection: (i) mahvetme, yok etme, helak Destroy: (f) yıkmak Destructive: (s) yıkıcı, zararlı, tahrip edici Detail: (f) tafsilatıyla anlatmak Detain: (f) alıkoymak; engellemek; gözaltına almak Detect: (f) bulmak, keşfetmek Detection: (i) keşif, meydana çıkarma, bulma Detective: (i) dedektif Detention: (i) engelleme; gecikme; hapis Deter: (f) caydırmak; yıldırmak Deteriorate: (f) fenalaşmak, bozulmak, gerilemek Determination: (i) azim, sebat, kararlılık Determine: (f) beirlemek, karar vermek Detract: (f) eksiltmek; itibarını zedelemek; kötülemek Devaluation: (i) devalüasyon, para değerinin düşürülmesi Devastate: (f) harap etmek, mahvetmek Develop: (f) geliş(tir)mek Developer: (i) geliştiren şey veya kimse, tekamül ettiren şey veya kimse; (foto) develope eden ilaç Development: (i) gelişme Devise: (f) tasarlamak, planlamak Devote: (f) adamak, tahsis etmek Devotion: (i) bağlılık, düşkünlük, adama, vakfetme Devout: (s) dindar, sofu; samimi, ciddi Diagnose: (f) teşhis etmek Diagnosis: (i) teşhis Diagnostic: (s) teşhise ait Dicussion: (i) tartışma Diet: (i) rejim, perhiz; günlük besin Dietary: (s) perhize ait Differ: (f) farklı olmak Difference: (i) fark Different: (s) farklı
Differentiate: (f) ayırmak, ayırt etmek; farklı olmak Differentiate: (f) ayırmak, ayırt etmek; farklılaşmak, farklı olmak Differentiation: (i) fark, temyiz Differently: (z) başka şekilde, başka türlü Difficult: (s) zor Difficulty: (i) zorluk Diffident: (s) çekingen, utangaç, mahcup Digest: (f) sindirmek Diminish: (f) azal(t)mak, eksil(t)mek Dine: (f) yemek ye(dir)mek Diplomacy: (i) diplomasi Diplomatic: (s) diplomatik Diplomatically: (z) diplomatça, kurnazlıkla, incelikle Direct: (f) yönetmek Direction: (i) yön, cihet, istikamet Directly: (z) doğrudan doğruya; hemen, derhal Director: (i) müdür, idareci Disagree: (f) uyuşmamak, anlaşamamak Disagreeable: (s) nahoş, hoşa gitmeyen Disagreement: (i) ihtilaf, anlaşmazlık Disappear: (f) ortadan kaybolmak Disappearance: (i) gözden kaybolma Disappoint: (f) hayal kırıklığına uğratmak Disappointment: (i) hayal kırıklığı, hüsran Disapproval: (i) beğenmeyiş, tasvip etmeyiş Disapprove: (f) (of) reddetmek; tasvip etmemek Disarmament: (i) silahsızlanma Disaster: (i) felaket Disastrous: (s) felaket getiren, feci Discernable: (s) fark edilebilir, görülebilir Discharge: (f) boşaltmak Disciple: (i) taraftar, mürit, talebe; havari Disciplinary: (s) disiplinle ilgili Discipline: (i) disiplin Discomfort: (f) sıkıntı vermek, üzmek, canını sıkmak Discomfort: (i) rahatsızlık, huzursuzluk Disconcert: (f) düzenini bozmak; sinirlendirmek; şaşırtmak Discount: (i) iskonto, tenzilat Discourage: (f) cesaretini kırmak Discouragingly: (z) hevesini kırarak Discover: (f) keşfetmek Discoverer: (i) kaşif Discrimination: (i) ayırım; fark gözetme, ayırım yapma
Murat AĞARI Discuss: (f) tartışmak Disease: (i) hastalık Disgrace: (f) gözden düşürmek; rezil etmek Dishonest: (s) namussuz, şerefsiz Dishonestly: (z) namussuzca, şerefsizce Disillusionment: (i) hayal kırıklığı, gözü açılma Disinfectant: (s) dezenfekte eden Dislike: (f) sevmemek, hoşlanmamak, hazzetmemek Dismal: (s) kederli, neşesiz, kasvetli; sönük Dismiss: (f) kovmak Dismissal: (i) azledilme, kovma; izin Disorder: (f) düzenini bozmak, karıştırmak; (sağlığını) bozmak Dispel: (f) dağıtmak, defetmek Displace: (f) yerinden çıkarmak, yerini değiştirmek Display: (f) göstermek, göz önüne sermek Disposal: (i) düzen, tertip, satma, satış, elden çıkarma Dispose: (f) (of) satmak, elden çıkarmak Disposition: (i) düzen, tertip; eğilim; huy Disprove: (f) yanlışlığını ispat etmek Dispute: (f) tartışmak Disregard: (f) önemsememek, aldırmamak Disrespectful: (s) saygısız Disrupt: (f) karışıklık içine itmek; yarmak, kesmek, çatlatmak Disseminate: (f) yaymak, neşretmek; sirayet ettirmek Distance: (i) mesafe, uzaklık Distant: (s) uzak Distaste: (i) sevmeyiş, hoşlanmayış Distinct: (s) ayrı, farklı, başka; açık, belli Distinction: (i) ayırt etme Distinctively: (z) ayırt ederek, farklı bir şekilde Distinguish: (f) ayırt etmek, seçmek Distinguished: (s) üstün, seçkin Distort: (f) çarpıtmak, biçimini bozmak Distortion: (i) çarpıklık, bükülme; tahrif Distress: (i) dert, sıkıntı, üzüntü Distribute: (f) dağıtmak Distribution: (i) dağıtım, dağıtma Distrust: (f) şüphe etmek, güvenmemek Disturb: (f) rahatsız etmek Disturbance: (i) rahatsızlık; karışıklık Disturbing: (s) rahatsız edici Disturbingly: (z) rahatsız edici şekilde Dive: (f) dalmak
379 Diverse: (s) muhtelif, çeşit çeşit, farklı Diversify: (f) değişik veya çeşitli bir hale sokmak Diversion: (i) saptırma, yoldan çevirme Diversity: (i) çeşitlilik; çeşit Divide: (f) bölmek Division: (i) böl(ün)me; parça, kısım, bölüm Document: (i) belge, vesika; senet, delil Documentary: (i) belge, vesika; senet, delil Documentation: (i) belgelerle ispatlama Dominance: (i) hakimiyet, üstünlük Dominant: (s) hakim, yöneten, baskın Dominate: (f) baskın olmak, hakim olmak Domination: (i) hükmetme Doom: (f) aleyhinde karar almak, mahkum etmek; kötü bir talihi olmak Dose: (f) belirli miktarda ilaç vermek; ilaç almak Dose: (f) belirli miktarda ilaç vermek; tatsız bir şey vermek; ilaç almak Dot: (f) noktalamak, benek benek dağıtmak; sık olarak yayılmak Double: (f) iki katına çık(ar)mak Doubt: (f) şüphe etmek Doubtful: (s) şüpheli Draft: (i) mecburi askerlik Drag: (f) sürükle(n)mek, sürü(n)mek Drain: (i) lağım, kanalizasyon Dramatic: (s) tiyatro ile ilgili Dramatically: (z) bir oyunu andırır şekilde canlı olarak, çarpıcı olarak Dramatization: (i) dramlaştırma; romanın oyunlaştırılmış şekli Draw: (f) çizmek, resmetmek, çekmek Dreadful: (s) korkunç, dehşetli Dream: (f) rüya görmek Dress: (f) giydirmek; giyinmek Dresser: (i) şifoniyer Drift: (f) sürükle(n)mek, akıntıya kapılmak Drink: (f) içmek Drive: (f) (araba) sürmek Drop: (f) düş(ür)mek Drown: (f) boğulmak Drug: (i) ilaç Dry: (f) kuru(t)mak; sütünü kes(il)mek Due to the fact that: dığı için Duplication: (i) teksir etme, teksir, suret Dwell: (f) ikamet etmek Dweller: (i) ikamet eden veya oturan, kimse, sakin Eager: (s) istekli
380
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Eagerly: (z) şiddetli arzuyla, büyük şevkle Earn: (f) kazanmak Ease: (f) rahatlatmak, kolaylaştırmak Economic: (s) ekonomik; az masraflı; mali işlere ait Economically: (z) az masraflı; iktisadi yönden Economist: (i) iktisatçı Economy: (i) iktisat, tasarruf Edit: (f) düzeltmek, düzenlemek Editor: (i) editör Educate: (f) eğitmek Education: (i) eğitim Educational: (s) tahsille ilgili, eğitimsel Educationalist: (i) eğitimci Educative: (s) eğitici Effect: (i) etki Effective: (s) etkili; yürürlükte Effectively: (z) etkili olarak Efficiency: (i) verim, randıman; etki, tesir Efficient: (s) yeterli, becerikli; etkili, tesirli Efficiently: (z) yeterli olarak; becerikli olarak Effort: (i) çaba, gayret Either….or: ya….ya da Elaborate: (f) ayrıntılı bir şekilde hazırlamak Elaborately: (z) üzerinde dikkatle durarak, inceden inceye işleyerek Eleborate: (f) ayrıntılı bir şekilde hazırlamak Elect: (f) seçmek Election: (i) seçim, tercih Elective: (s) seçime ait; seçilen; arzuya bağlı Electorate: (i) seçmenler Electric: (s) elektrikle ilgili, elektrikli, elektriki,elektriksel Electrical: (s) elektrikli, elektriğe ait, elektriksel Electricity: (i) elektrik Electronics: (i) elektronik bilimi Elegant: (s) zarif, şık Elegantly: (z) zarafetle, nezaketin Elevator: (i) asansör Eliminate: (f) çıkarmak, yok etmek Elimination: (i) eliminasyon, yok etme Emancipation: (i) özgür kılma, serbest bırakma Embargo: (f) ambargo koymak, müsadere etmek Embark: (f) gemiye bin(dir)mek; (işe) girişmek, başlamak Embark: (f) gemiye bin(dir)mek; (işe) girişmek, başlamak Embarrass: (f) şaşırtmak, mahcup etmek, utandırmak Embitter: (f) acılaştırmak, gücendirmek
Emerge: (f) ortaya çıkmak Emergence: (i) çıkma, zuhur Emergency: (i) acil ihtiyaç veya vaka Emigrate: (f) göç etmek Emission: (i) dışarı verme, yayma, neşretme Emit: (f) saçmak, yaymak Emition: (i) heyecan, duygu, his Emotional: (s) duygulu, hassas Emphasis: (i) vurgu Emphasize: (f) vurgulamak, üzerinde durmak Emphatically: (z) üzerinde durarak; kesin olarak Employ: (f) iş vermek, kullanmak Employee: (i) işçi Employer: (i) işveren Employment: (i) iş, vazife; iş verme, istihdam Emply: (f) boşal(t)mak, dök(ül)mek Empower: (f) yetki vermek; izin vermek Empty: (f) boşal(t)mak, dök(ül)mek Enable: (f) yetki vermek Enact: (f) kanunlaştırmak; harekete geçirmek Enamour: (f) aşık etmek, büyülemek, kendine bağlamak Encircle: (f) etrafını çevirmek, kuşatmak Enclose: (f) hapsetmek, kuşatmak; zarf içine koymak Encounter: (i) karşılaşma, tesadüf; dövüş Encourage: (f) teşvik etmek; cesaretlendirmek Encouragement: (i) cesaret verme, teşvik etme Encourrage: (f) teşvik etmek, cesaretlendirmek Endanger: (f) tehlikeye atmak Endearingly: (z) sevimlice, sevgiyle Endorse: (f) ciro etmek; onaylamak Endow: (f) (with) bahşetmek, ihsan etmek Endowment: (i) Allah vergisi kabiliyetler; bağış, teberru Endure: (f) dayanmak, tahammül etmek Enforce: (f) mecbur etmek, zorlamak, güçlendirmek Enforce: (f) mecbur etmek, zorlamak, kuvvetlendirmek Enforcement: (i) uygulama, tatbik Engage: (f) nişanlanmak; meşgul etmek Engagement: (i) meşguliyet; nişanlanma; randevu Enhance: (f) (kıymet veya fiyatı) artırmak, çoğaltmak Enigmatic: (s) bilmece kabilinden karışık Enjoy: (f) sahip olmak, hoşlanmak Enjoyable: (s) hoş, tatlı, zevkli, eğlenceli Enlargement: (i) büyü(lt)me
Murat AĞARI Enormous: (s) çok büyük Enormously: (z) aşırı derecede Enquiry: (i) sorgu, soruşturma, araştırma Ensure: (f) sağlamak; garanti etmek; sigorta etmek Entail: (f) gerektirmek Enter: (f) girmek Enterprise: (i) teşebbüs, yatırım Entertainment: (i) eğlence, davet, ziyafet Enthusiasm: (i) şevk, istek, çoşku Enthusiastic: (s) şevkli, istekli Enthusiastically: (z) şevkle, gayretle Entice: (f) ayartmak Entire: (s) tam, bütün Entirely: (z) tamamen Entitle: (f) yetki vermek; unvan vermek Entrance: (i) giriş Entrant: (i) başlayan kimse, kaydolan kimse Entrench: (f) hendek veya siper kazmak; sağlamlaştırmak Entrust: (f) emanet etmek; havale etmek Environment: (i) çevre Environmental: (s) çevresel, çevreyle ilgili Environmentally: (z) çevre açısından Envisage: (f) tasavvur etmek; zihninde canlandırmak; planlamak Envision: (f) tahayyül etmek, planlamak Envy: (f) kıskanmak Equal: (s) eşit, eşdeğerli Equality: (i) eşitlik Equalize: (f) eşitlemek Equally: (z) eşit olarak, aynı derecede Equate: (f) eşitlemek Equip: (f) teçhiz etmek, donatmak Equipment: (i) araç, teçhizat Equivocally: (z) şüphe kaldırır bir suretle, kapalı olarak Eradicate: (f) defetmek; yok etmek Erode: (f) kemirmek, yemek; (jeol) aşındırmak Erosion: (i) (jeol) erozyon, aşındırma, aşınma Erudite: (s) alim, geniş bilgi sahibi Eruption: (i) patlama, püskürme (yanardağ) Escape: (f) kaçmak Essence: (i) öz, cevher, asıl Essential: (s) temel, esas, önemli; gerçek, hakiki Essentially: (z) esasen, esas itibariyle, aslında Establish: (f) kurmak, oluşturmak; yerleştirmek; tanıtmak, kabul ettirmek Establishment: (i) kurum
381 Estimate: (f) tahmin etmek Estrange: (f) yabancılaştırmak, uzaklaştırmak; aralarını açmak Ethic: (i) ahlak ilmi, ahlak sistemi Ethical: (s) ahlaki, ahlaka ait Ethnic: (s) etnik, ırka ait, ırksal Evacuate: (f) boşaltmak, tahliye etmek Evacuation: (i) boşaltma, tahliye Evade: (f) kaçınmak, sakınmak Evaluate: (f) değer vermek, değerlendirmek Evaluation: (i) paha biçme, değerlendirme Evaporate: (f) buharlaş(tır)mak Evaporation: (i) buharlaşma, buğulanma Evecuate: (f) boşaltmak, tahliye etmek Eveluate: (f) değer vermek, değerlendirmek Even if: se bile; -e karşın Even though: e rağmen Event: (i) olay Eventual: (s) nihai, en sonraki Eventually: (z) sonunda, er geç Eveporate: (f) buharlaş(tır)mak Every time: (her ne zaman) -dığında Evoke: (f) uyandırmak; hissettirmek; (ruh) çağırmak Evolution: (i) evrim tekamül Exact: (f) cebren almak; mecbur tutmak Exactly: (z) tamamen, kesin olarak Exaggerate: (f) abartmak Exalt: (f) yüceltmek Exaltation: (i) heyecan, yücelik, ululuk; yükseğe çıkar(tıl)ma Examination: (i) sınav, teftiş Examine: (f) incelemek, sınav yapmak Excavate: (f) kazı yapmak Excavation: (i) kazı Exceed: (f) aşmak, fazla olmak Exceedingly: (z) fazlasıyla, ziyadesiyle Excel: (f) (led, ling) geçmek, üstün olmak Excellence: (i) fazilet, üstünlük, seçkinlik Excellent: (s) mükemmel, kusursuz Except: (f) saymamak, hariç tutmak; itiraz etmek Exception: (i) istisna; hariç tutma Exceptional: (s) müstesna, istisnai, ender, fevkalade Exceptionally: (z) istisnai olarak Excessive: (s) fazla, ifrat, aşırı Excessively: (z) aşırı olarak, ziyadesiyle Exchange: (i) değişme, değiş tokuş
382
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Excite: (f) heyecanlandırmak Excitement: (i) heyecan, telaş, galeyan, tahrik Exclusive: (s) umuma açık olmayan, tek, eşi olmayan Exclusively: (z) yalnız, münhasıran Excursion: (i) gezinti, yolculuk Excuse: (f) affetmek, bağışlamak Execute: (f) uygulamak, idam etmek Execution: (i) idam; uygulama, yapma Executive: (s) idareci durumunda olan, yetki sahibi Exercise: (f) ifa et(tir)mek; idman yap(tır)mak; hareket et(tir)mek; meşgul etmek Exert: (f) (gayret, hak, güç) kullanmak, sarfetmek Exhaust: (f) tüketmek, yormak Exhibit: (f) sergilemek Exhibition: (i) sergi; gösterme, teşhir Exile: (f) sürmek, sürgüne yollamak Exist: (f) var olmak Existence: (i) varlık, mevcudiyet, var oluş Exlend: (f) genişlemek, yayılmak, uzamak Expand: (f) büyü(t)mek; geliş(tir)mek Expansion: (i) yayılma, büyüme, genişleme Expect: (f) beklemek, ümit etmek Expectancy: (i) bekleme, bekleyiş, ümit Expectation: (i) ümit; beklenilme Experience: (f) tecrübe etmek, başından geçmek Experiment: (i) deney Experimental: (s) deneysel Experimentally: (z) deneysel metotla, tecrübe ederek Expert: (i) uzman Expertise: (i) bilirkişi raporu; ehliyet, hüner Expire: (f) bitmek, süresi dolmak Explain: (f) anlatmak, açıklamak Explanation: (i) açıklama, izah, tanımlama, tarif; yorum Exploit: (f) sömürmek, istismar etmek; işletmek Exploitation: (i) sömürme, istismar Exploration: (i) keşif Explore: (f) keşfetmek Explorer: (i) kaşif Explosion: (i) infilak, patlama Explosive: (i) patlayıcı madde Export: (f) ihraç etme Exporter: (i) ihracatçı Expose: (f) maruz bırakmak, karşı karşıya getirmek
Exposition: (i) izah,açıklama,yorumlama, sergileme; sergi Exposure: (i) maruz olma; açığa çıkarma Express: (f) ifade etmek Expression: (i) ifade, deyim Expressionism: (i) ekspresyonizm Expressly: (z) kesinlikle, açıkça; özellikle, bilhassa Extend: (f) genişlemek, yayılmak, uzamak Extension: (i) uza(t)ma, genişle(t)me, büyü(t)me Extensive: (s) geniş, yaygın Extensively: (z) geniş bir şekilde, yaygın olarak Extent: (i) boy, uzunluk, mesafe, saha, büyüklük Extermination: (i) imha, izale Extract: (f) özetini çıkarmak; iktibas etmek Extraordinarily: (z) fevkalade bir şekilde Extraordinary: (s) olağan üstü, sıradışı Extreme: (s) son derece; aşırı Extremely: (z) ziyadesiyle, aşırı derecede Eye: (f) bakmak, süzmek; delmek Eyesight: (i) görme duyusu; görüş mesafesi Face: (f) karşıla(ş)mak; cesaretle karşılamak Facililate: (f) kolaylaştırmak Fail: (f) başaramamak Faillure: (i) başarısızlık Faint: (f) bayılmak Fair: (s) güzel; dürüst, haklı, doğru, adil Fairly: (z) oldukça; haklı olarak; uygun bir şekilde; tamamen Faith: (i) inanç, iman Faithful: (s) inançlı; sadık, vefakar, doğru, güvenilir Fall: (f) düşmek Faller: (f) sendelemek, sarsılmak; tereddüt etmek Familiar: (s) aşina, bilen Family: (i) aile Famous: (s) meşhur, ünlü Fascinate: (f) büyülemek Fashion: (f) yapmak, şekil vermek Fashionable: (s) modaya uygun, revaçta Fasten: (f) bağlamak Favor: (i) teveccüh, lütuf; iltifat Favorable: (s) uygun, elverişli; taraflar, lehte Favorite: (i) sevgili, gözde; favori Favour: (f) müsamaha etmek, tarafını tutmak, tercih etmek Favour: (f) tarafını tutmak, tercih etmek Favourably: (z) lehinde Fear: (i) korku
Murat AĞARI Fearful: (s) korkunç; korkak Feed: (f) beslemek Feel: (f) hissetmek, inanmak Feeling: (i) his, duyu, duygu Female: (s) dişi, kadın cinsine mahsus Femininity: (i) kadınlık, kadınlık özelliği Feminism: (i) feminizm Feminist: (i) feminist Fertile: (s) verimli, bereketli Fertility: (i) verimlilik Fertilize: (f) gübrelemek Fertilizer: (i) gübre Fetch: (f) getirmek Fiction: (i) düz yazı, nesir Fictitious: (s) uydurma, hayali Fight: (f) dövüşmek, kavga etmek Fighter: (i) savaşçı Figure: (f) hesaplamak; şekillendirmek File: (f) dosyalamak Fill: (f) dol(dur)mak Final: (s) son, nihai; kati, kesin; sonuncu Finalize: (f) bitirmek, son şeklini vermek Finally: (z) nihayet, sonunda Finance: (f) finanse etmek Financial: (s) mali Financially: (z) mali bakımdan Find: (f) bulmak, anlamak Finding: (i) bulgu; sonuç, netice, karar Fine: (f) para cezası vermek Finish: (f) bit(ir)mek Fire: (f) ateşe vermek, ateş etmek Fit: (f) uy(dur)mak; yakışmak Fix: (f) sabitlemek, tutturmak; tamir etmek Flat: (s) düz, yassı Flatten: (f) yassılaş(tır)mak Flee: (f) kaçmak Flee: (f) kaçmak Flexibility: (s) bükülebilir, esneklik Flexible: (i) esneklik; uysallık Flight: (i) uçuş, uçma Flood: (f) sel basmak Floor: (f) taş veya tahta döşemek, kaplamak Flourish: (i) gelişme, refah; süs, gösteriş Flow: (f) akmak Fluctuate: (f) düzensiz şekilde değişmek,kararsız olmak Fluent: (s) akıcı, pürüzsüz; sürükleyici Fluently: (z) akıcı olarak, kolaylıkla
383 Fly: (f) uçmak Focus: (f) yoğunlaşmak, dikkatini toplamak Fold: (f) katla(n)mak, bük(ül)mek Follow: (f) takip etmek Fond: (s) meraklı, düşkün Fondness: (i) sevgi, merak, düşkünlük Food: (i) yiyecek Fool: (i) ahmak, budala Foolish: (s) aptal Foolishly: (z) akılsızca, budalaca For example: mesela, örneğin For this reason: bu yüzden For: dığı için Force: (f) zorlamak Forceful: (s) kuvvetli, şiddetli, güçlü, etkili Forcibly: (z) zorla Forecast: (f) önceden tahmin etmek; belirtisi olmak Foreign: (i) yabancı, ecnebi Foresee: (f) önceden görmek, ileriyi görmek Forest: (f) ormanlaştırmak, ağaçlandırmak Forestall: (f) erken davranıp önlemek, önüne geçmek Foretell: (f) önceden haber vermek; kehanette bulunmak Forge: (i) demirci ocağı, demirhane Forgery: (i) sahte şey; sahtekarlık Forget: (f) unutmak Forgive: (f) affetmek Forgot: (f) unutmak Form: (f) oluşturmak, şekillendirmek Formal: (s) resmi, biçimsel, şekli Formality: (i) resmiyet; formalite, usul, adet Formally: (z) resmi olarak, usulen, resmen Formation: (i) şekil verme, oluş, teşekkül, oluşum Former: (s) evvelki, önceki Formerly: (z) önceden Formidably: (z) dehşet verici bir şekilde Formulate: (f) formülleştirmek; kesin ve açık olarak belirtmek Forthcoming: (s) yakında çıkacak, gelecek; hazır, mevcut Fortunate: (s) talihli, bahtiyar, mesut Fortunately: (z) iyi ki, çok şükür Fortune: (i) şans, talih Forward: (f) ilerletmek; göndermek Fossil: (i) fosil Foster: (f) beslemek, büyütmek
384
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Found: (f) kurmak, oluşturmak Foundary: (i) tesis; temel, esas; vakit, kuruluş Foundation: (i) tesis, kurma; vakıf, kurum Founder: (i) kurucu Fox: (f) aldatmak, hile yapmak Frame: (f) çerçevelemek Frank: (s) açık sözlü, samimi Frankly: (z) açıkça, dobra dobra Free: (f) serbest bırakmak Freedom: (i) özgürlük Freely: (z) serbestçe Freeze: (f) don(dur)mak Freight: (i) navlun, nakliye ücreti Frequency: (i) sıklık, tekrar etme sayısı Frequently: (z) sık sık Fresh: (s) taze Freshly: (z) taze olarak, dipdiri Friction: (i) sürtüşme, sürtünme Frighten: (f) korkutmak Fruit: (i) meyva Fruitful: (s) meyva veren, yemişveren, verimli Fruitfully: (z) verimli olarak Frustrate: (f) hayal kırıklığına uğratmak Frustration: (i) boşuna uğraşma, asabiyet Fulfill: (f) yapmak, ifa etmek Function: (f) işlemek, görevini yapmak Functional: (s) görevsel, vazifeye ait Functionally: (z) görev bakımından Fund: (f) sermaye, kredi vermek Fundamental: (s) asli, önemli, mühim; birinci, temele ait Fundamentally: (z) esasen, esas itibariyle Furnace: (i) ocak, kalorifer ocağı Furnish: (f) donatmak; vermek Furniture: (i) eşya, mobilya Furthermore: dahası, üstelik Gadually: (z) derece derece, tedricen Gain: (f) kazanmak, elde etmek Gather: (f) topla(n)mak Gaze: (i) dik bakış General: (s) umumi, genel Generally: (z) genellikle, umumiyetle Generate: (f) üretmek Generation: (i) nesil, soy Generous: (s) cömert Generously: (z) cömertçe Genetic: (s) bir şeyin aslına ait, genetiye ait Genetically: (s) genetik açıdan
Geneticist: (i) genetikçi Genocidal: (s) katliamla ilgili, katliam gibi Genuine: (s) hakiki, gerçek Genuinely: (z) gerçekten, hakikaten Geological: (s) jeolojik Geologists: (i) jeolog Geopraphical: (s) coğrafyaya ait, coğrafi Geopraphy: (i) coğrafya; coğrafya kitabı Germination: (i) filiz verme, sürme, filizlenme Gesture: (i) hareket, jest Gift: (i) hediye Give: (f) vermek Glad: (s) memnun Gladly: (z) memnuniyetle Glance: (f) göz atmak, göz gezdirmek Glaring: (s) dik bakışlı, çok parlak, göze çarpan Glimpse: (f) gözüne ilişmek Global: (s) bütün dünyayı kapsayan; küresel Globally: (z) küresel olarak Globe: (i) küre Gloomy: (s) karanlık; kasvetli; sıkıcı Gossip: (f) dedi kodu yapmak Govern: (f) yönetmek Government: (i) yönetme, hükümet Governorship: (i) idarecilik valilik Graduate: (f) mezun olmak Graft: (f) aşılamak; aşılanmak Grain: (f) tanelemek Grand: (s) büyük, azim, ulu Grant: (i) bağış, (huk) ferağ, terk, hibe Grasp: (i) yakalama, kavrama; idrak Grateful: (s) memnun, minnettar Gratify: (f) memnun etmek, hoşnut etmek Gratitude: (i) şükran, minnettarlık Graze: (f) otla(t)mak Greed: (i) hırs, açgözlülük Greedy: (s) hırslı; obur, açgözlü Grief: (i) keder, ıstırap Grip: (f) yakalamak, kavramak Grossly: (z) fena halde Grow: (f) büyümek, yetiştirmek Grower: (i) yetiştirici, üretici Growth: (i) büyüme Guarantee: (f) garanti etmek Guard: (f) korumak, nöbet tutmak Guarentee: (f) garanti etmek Guess: (f) tahmi n etmek Guidance: (i) yol gösterme, rehberlik
Murat AĞARI Guide: (f) rehberlik etmek Guideline: (i) sayfasının üstüne yazılan yazı; prensip, tüzük Guilty: (s) suçlu Gun: (f) tüfekle avlamak, tüfekle ateş etmek Gusty: (s) kesik kesik; rüzgarlı, fırtınalı Habit: (i) gelenek, alışkanlık Halt: (f) durmak; duraklamak, durdurmak Hammer: (f) çekiçlemek; saldırmak, hücum etmek Hamper: (f) engellemek Handicap: (f) engel olmak Handle: (f) ele almak Hang: (f) as(ıl)mak Happen: (f) olmak, vuku bulmak Happening: (i) olay, vaka Hardly….when: daha yeni….ki Harm: (f) zarar vermek Harmful: (s) zararlı, ziyan verici Harmonious: (s) ahenkli, uyumlu Harmony: (i) ahenk, uyum Harness: (f) beygirin takımını vurmak, hayvanı koşmak çalışacak duruma getirmek Harsh: (s) sert, acı; kaba Harshly: (z) sertçe, kaba bir şekilde Harvest: (f) biçmek, hasat etmek, mahsul devşirmek Hasten: (f) acele et(tir)mek Hate: (f) nefret etmek Hazard: (i) tehlike, riziko Hazardous: (s) tehlikeli, rizikolu Head: (f) önde gelmek; yönel(t)mek Heading: (i) başlık Heal: (f) iyileş(tir)mek, düzeltmek Health: (i) sağlık Hear: (f) işitmek Heat: (i) ısı, sıcaklık Heatedly: (z) hararetle Heavily: (z) ağır bir şekilde; şiddetle Heavy: (s) ağır Heed: (f) dikkat etmek, dinlenmek, önemsemek Height: (i) yükseklik Heighten: (f) yüksel(t)mek, art(ır)mak; abartmak Help: (f) yardım etmek Helper: (i) yardımcı Helpful: (s) fadalı, zararlı, yardımcı; yardımsever Herb: (i) ot; şifalı bitki Herbalist: (i) şifalı biki satan kimse
385 Herbivorous: (s) otçul Hereditary: (s) miras yoluyla intikal eden; irsi, kalıtsal Heredity: (i) irsiyet, kalıtım, soyaçekim Hesitate: (f) tereddüd etmek Hibernate: (f) kış uykusuna yatmak Hide: (f) sakla(n)mak High: (s) yüksek Highlight: (f) (özel bir kısma) dikkat çekmek Highly: (z) yüksek derecede, son derece Hill: (f) tepe veya yığın teşkil etmek Hinder: (f) engellemek, menetmek Hire: (f) kiralamak Hiss: (i) yılan sesi, ıslık gibi ses Historian: (i) tarihçi, tarih bilgini Historic: (s) tarihsel, tarihi Historical: (s) tarihsel, tarihi Historically: (z) tarihsel olarak History: (i) tarihi Hit: (f) vurmak Hold: (f) tutmak, (toplantı vs.) yapmak Honest: (s) dürüst Honorary: (s) ücretsiz, şerefe ait Honour: (i) şeref, onur Hope: (f) ümit vermek Hopeful: (s) ümitli, ümit verici Horrify: (f) dehşete düşürmek Hostile: (s) düşmana ait; düşmanca, saldırgan Hostility: (i) düşmanlık However: yinede Human: (i) insan Humanism: (i) insanlık çıkarlarına bağlılık, hümanizma Humanist: (i) insan sever, humanist Humanitarian: (s) insancıl, yardımsever Hunt: (f) avlamak Hunter: (i) avcı Hurry: (f) acele et(tir)mek Hurt: (f) incitmek, yaralamak Hurtle: (f) çarpmak; hızla atılmak veya fırla(t)mak Ideal: (i) ideal Idealism: (i) idealizm Idealize: (f) idaalleştirmek Identical: (s) aynı, bir, tıpkı, özdeş Identifiable: (s) tanımlanabilir Identification: (i) hüviyetini tespit etme; hüviyet Identify: (f) teşhis etmek, kimliğini saptamak
386
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Ignorance: (i) cehalet, cahillik Ignorant: (s) cahil, bilgisiz Ignore: (f) ihmal etmek, önem vermemek Illuminale: (f) aydınlatmak, uyandırmak Illustrate: (f) göstermek, resmetmek Image: (f) tasvir etmek; yatsıtmak; hayal etmek Imagery: (i) tasvir; düş, hayal Imagination: (i) hayal; tasavvur Imaginative: (s)hayal gücü kuvvetli, yaratıcı; iyi planlanmış Imagine: (f) hayal etmek, tasavvur etmek Imitate: (f) taklit etmek Imitation: (i) taklit, sahte şey; taklit etme Immediate: (s) ani Immediately: (z) hemen, derhal Immedracy: (i) yakınlık; doğrudan doğruya mevcut olma Immense: (s) çok büyük; hudutsuz, engin, geniş Immensely: (z) gayret, pek çok, büyük ölçüde Immigrant: (i) göçmen Immune: (s) bağışık, bulaşıcı illetten muaf Immunization: (i) bağışıklama; aşı Immunize: (f) bağışıklık kazandırmak Impair: (f) zayıflatmak; eksiltmek, azaltmak (kuvvet) Implement: (f) uygulamak Implementation: (i) yürütme, yerine getirme Implication: (i) ima, karıştırma, dahil etme Imply: (f) ima etmek; ifade etmek Impolsively: (z) düşünmeden, birdenbire Import: (f) ithal etme Importance: (i) önem Important: (s) önemli Impose: (f) empoze etmek Impossibility: (i) imkansızlık Impossible: (i) imkansız Impress: (f) etkilemek, intiba bırakmak Impression: (i) tesir, etki; izlenim Impressionist: (i) izlenimci, empresyonist Impressive: (s) etkili, tesirli Impressively: (z) etkileyici şekilde, şaşırtıcı derecede Improve: (f) geliş(tir)mek Improvement: (i) gelişme, tekamül; ıslah In addition: buna ilaveten In case: er diye In fact: aslında In order that: sin diye
In other words: başka bir deyişle In spite of the fact that: e rağmen; -dığı halde In the meantime: bu arada, bu sırada In view of the fact that: dığı için Inadequate: (s) kifayetsiz, yetersiz Incentive: (i) dürtü, saik Include: (f) içermek Incoherent: (s) birbirini tutmayan, tutarsız Incompetent: (s) yetersiz, ehliyetsiz Incompetently: (z) yetersizce, işinin ehli olmayarak Inconclusive: (s) bir sonuca varmayan; ikna edici olmayan Inconclusively: (z) sonuçsuz olarak Increase: (f) art(ır)mak Increasingly: (z) gittikçe artarak Indecisive: (s) kararsız, kesin olmayan Indeed: aslında Indefinite: (s) belirsiz, sayısız, müddeti olmayan Indefinitely: (z) müddetsiz olarak Independence: (i) bağımsızlık Independent: (s) bağımsız Independently: (z) bağımsız olarak Index: (f) indeks yapmak; işaret etmek Index: (f) indeks yapmak;işaret etmek Indicate: (f) göstermek Indicator: (i) gösterge ibresi Indictable: (s) suçlanabilir Indifference: (i) aldırmazlık, ilgisizlik Indifferently: (z) ilgisizce Indispensable: (s) zaruri, elzem, zorunlu Individual: (i) birey, şahıs Individualism: (i) bireycilik Individually: (z) ayrı ayrı Inducement: (i) sebep, vesile; ikna, tahrik Indulge: (f) kendine vermek, müptela olmak Indulgent: (s) müsamahakar, hoş görülü Industrial: (s) sanayie ait, endüstriyel Industrialists: (i) sanayici Industrialization: (i) endüstrileşme Industrialize: (f) sanayileştirmek Industry: (i) sanayi, endüstri Inefficiency: (i) etkisizlik; randıman düşüklüğü Inefficient: (s) etkisiz, tesirsiz Inefficiently: (z) etkisiz bir şekilde Inevitable: (s) kaçınılmaz Inevitably: (z) kaçınılamaz suretle Infancy: (i) bebeklik, çocukluk
Murat AĞARI Infant: (i) bebek, küçük çocuk Infect: (f) hastalığı bulaştırmak Infection: (i) bulaş(tır)ma Infectiously: (z) bulaşıcı olarak Infer: (f) sonuç, anlam çıkarmak Inference: (i) netice çıkarma; netice, sonuç Inferior: (i) aşağı derecede olan kimse veya şey Infest: (f) istila etmek, çok olmak Infinite: (s) hudutsuz, nihayetsiz, sonsuz Infinitely: (z) son derecede Inflame: (f) alevlendirmek, (tıb) iltihaplandırmak Inflation: (i) enflasyon, para şişkinliği; şişkinlik Inflict: (f) vermek (ağrı, acı, ceza) Influence: (f) etkilemek Influential: (s) tesirli, etkili; sözü geçen Inform: (f) haberdar etmek, bildirmek Information: (i) bilgi; danışma Informative: (s) bilgi verici, eğitici Infrare: (i) kızılötesi ışınlar Ingenious: (s) hünerli, marifetli Ingeniously: (z) maharetli, ustalıkla Ingenuity: (i) yaratıcılık; maharet, hüner, marifet Inhabit: (f) ikamet etmek, oturmak Inhabitant: (i) ikamet eden kimse Inhale: (f) nefesini içine çekmek Inherent: (s) tabiatında var olan Inherently: (z) doğal olarak, doğuştan Inherit: (f) miras almak Initially: (z) başlangıçta, evvela Initiate: (f) başlatmak Initiative: (i) başlama yetkisi; kişisel teşebbüs, öncelik Injudicious: (s) tedbirsiz, akılsız Innocence: (i) masumiyet, suçsuzluk; safiyet Innocent: (s) masum Innovation: (i) yenilik Innovative: (s) yenilikçi Innovator: (i) yenilik çıkaran kimse Inoculation: (i) aşı; aşılama Inquire: (f) soruşturmak Inquiry: (i) sorgu, soruştuma, araştırma Inquisitive: (s) sual soran, meraklı Inscribe: (f) yazmak, kaydetmek Inscription: (i) kitabe, yazıt Insert: (f) sokmak, ortasına geçirmek Insist: (f) ısrar etmek Insistent: (s) ısrar edici, zorlayıcı Insomuch as: dığı için
387 Inspiration: (i) ilham; içeriye doğru nefes alma Inspire: (f) esinlemek; (nefes) çekmek Instal(l)ment: (i) taksit; kısım, bölüm Instal: (f) (tesisat) yerleştirmek, döşemek Installation: (i) tesisat, düzen; fabrika Instead: bunun yerine Instinci: (i) içgüdü Instinctively: (z) içgüdüsel olarak Institution: (i) kuruluş, müessese, tesis Institutional: (s) kuruluş veya kuruma ait; geleneğe ait Instruct: (f) öğretmek, emretmek Instruction: (i) öğretme, öğrenim, emir, talimat Instructional: (s) eğitimsel Instructive: (s) öğretici, eğitici Insurance: (i) sigorta, sigorta etme Insure: (f) sigorta etmek, sigorta olmak; temin etmek Insure: (f) sigorta etmek; temin etmek Integral: (s) bir bütünün parçası, bütün, yekpare, bölünmemiş Integrate: (f) tamamlamak, bütünlemek Integration: (i) bütünleme; birleştirme Intellect: (i) akıl, zihin, idrak, akıl sahibi kimse Intellectual: (s) akli, akıllı, alim Intelligence: (i) akıl, zeka, istihbarat Intelligent: (s) zeki Intend: (f) niyet etmek Intend: (f) niyet etmek Intensely: (z) şiddetle, kuvvetle Intensify: (f) yoğunlaşmak, şiddetini artırmak Intensive: (s) yoğun Intensively: (z) bir noktada toplanmış olmak Interaction: (i) etkileşim Interchangeable: (s) bir biriyle değiştirilebilir Interest: (f) alakadar etmek, ilgilendirmek Interest: (f) ilgilendirmek Interfere: (f) karışmak, müdahale etmek Interference: (i) müdahale, karışım International: (s) milletlerarası Internationalism: (i) enternasyonalizm Internationally: (z) milletlerarası olarak Interpret: (f) yorumlamak; tercüme etmek Interpret: (f) yorumlamak; tercüme etmek Interpretation: (i) yorum, tefsir, izah, mana Interrupt: (f) ara vermek, sözünü kesmek Intervene: (f) karışmak, araya girmek; aracılık yapmak
388
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Intervention: (i) müdahele, karışma Interventional: (s) müdaheleci Interview: (f) röportaj yapmak Interviewer: (i) röportaj yapan kişi Intimidate: (f) gözünü korkutmak, sindirmek Intractable: (s) inatçı, yola getirilemeyen Introduce: (f) tanıştırmak, (yenilik) ortaya koymak Introduction: (i) giriş, takdim, tanıştırma Introductory: (s) önsöz kabilinden; tanıtma maksadıyla yapılan Invade: (f) istila etmek Invasion: (i) istila Invent: (f) icat etmek Invest: (f) (para) yatırmak, yatırım yapmak Investigate: (f) araştırmak Investigation: (i) araştırma, inceleme Investigator: (i) müfettiş; araştırmacı Investment: (i) yatırım Investor: (i) yatırımcı Invitation: (i) davet; çağırma, çağrı Invite: (f) davet etmek Involve: (f) içermek, kapsamak Involvement: (i) bağlılık, ilgi, alaka Irresponsibility: (i) sorumsuzluk Irresponsible: (s) sorumsuz, güvenilemeyen Irresponsibly: (z) sorumsuzca Irrigate: (f) sulamak Irrigation: (i) sulama Isolate: (f) izole etmek Issue: (i) mesele, konu; yayın, basım; boşalma yeri, çıkış Jeopardize: (f) tehlikeye atmak Join: (f) katılmak Joint: (s) birleşmiş, bitişmiş; müşterek, ortak Jointly: (z) müştereken, ortaklaşa, birlikte Joke: (f) şaka yapmak Journey: (f) yolculuk etmek Joy: (i) sevinç, keyif Judge: (f) hüküm vermek, yargılamak, davayı çözmek Judgement: (i) hüküm, karar, yargı Justice: (i) adalet, hak; hakim Justification: (i) haklı çık(ar)ma, ispat Justify: (f) doğrulamak, haklı çıkarmak Justly: (z) adaletle, haklı olarak Keen: (s) keskin, sivri; acı; sert, şiddetli Keenly: (z) şiddetle; şevk ile
Key: (f) kilitlemek Kill: (f) öldürmek Killer: (i) katil Kind: (i) çeşit, cins, tür Kindly: (z) şefkatle; içten, gönülden Knit: (f) örmek Knit: (f) örmek Knock: (f) vurmak, çarp(ış)mak; tokuşmak Know: (f) bilmek Knowledge: (i) bilgi Knowledgeable: (s) bilgili, zeki Label: (f) etiketlemek; tasnif etmek Labour: (i) çalışam, iş, emek, işçilik Lack: (f) mahrum olmak Large: (s) büyük, geniş Largely: (z) büyük ölçüde; bol bol, büyük Last: (f) sürmek, devam etmek Lastingly: (z) devamlı suretle, daimi olarak Late: (s) geç, gecikmiş, geri kalmış, sabık, geçmiş Lately: (z) son zamanlarda Later: daha sonra Laterally: (z) yandan, yana doğru Launch: (f) yörüngeye oturtmak, başlatmak Launder: (f) yıkayıp ütülemek (çamaşır) Lay: (f) sermek, yaymak Laziness: (i) tembellik Lazy: (s) tembel Lead: (f) yönetmek, sebep olmak Lead: (i) rehberlik, önde bulunma; önde gelme Leadership: (i) liderlik Leak: (f) sızmak Learn: (f) öğrenmek Lease: (f) kontrat ile kiralamak Leave: (f) ayrılmak, terketmek Lecture: (f) konferans, ders vermek Legal: (s) meşru, kanuni Legality: (i) kanunlara uygunluk Legislate: (f) kanun çıkarmak, yapmak Legislature: (i) kanunları koyan millet meclisi Legistate: (f) kanun çıkarmak, yapmak Leisure: (i) boş vakit; işsizlik, serbestlik Leisurely: (z) acelesiz iş yapan; acele etmeksizin Lend: (f) borç vermek Length: (i) uzunluk Lengthen: (f) uzatmak Lengthy: (s) uzun, fazlasıyla uzun Leniency: (i) yumuşaklık Lenient: (s) yumuşak huylu, nazik, şefkatli
Murat AĞARI Leper: (i) cüzamlı kimse Leprosy: (i) cüzzam, miskin hastalığı Lest: memesi için Let: (f) izin vermek Level: (f) düzleştirmek; bir seviyeye kaldırmak veya indirmek Liberal: (i) liberal, hür fikirli Liberalism: (i) serbest fikirlilik Liberalization: (i) liberal kılma, serbest bırakma Lie: (f) yalan söylemek, uzanmak, yatmak Lift: (f) kaldırmak, yükseltmek Like: (f) sevmek Like: gibi Likelihood: (i) ihtimal, olasılık Likely: (s) muhtemel Limit: (f) sınırlamak Line: (i) çizgi, yol, hat Linear: (s) çizgilerden ibaret, çizgiye ait, çizgisel Link: (f) birbirine bağlamak, birleştirmek Link: (f) zincirlemek,birbirine bağlamak,birleştirmek Linkage: (i) bağlama, bağlayış List: (f) listelemek Listen: (f) dinlemek Listener: (i) dinleyici Literacy: (i) okuyup yazma, okur yazarlık Literally: (z) harfi harfine Literate: (s) okur yazar, tahsilli Live: (f) yaşamak Livelihood: (i) geçim, geçinme; rızık Lively: (s) canlı, neşeli Load: (f) yüklemek Loan: (f) ödünç para vermek, kredi vermek Local: (s) yerel Localize: (f) belirli bir yere sınırlamak; yerini bulup belirtmek Locally: (z) mevzii olarak, mahalli olarak Locate: (f) yerleştirmek Location: (i) yer, mahal, mekan Lock: (f) kilitle(n)mek Logical: (s) mantıka ait; makul; mantıklı Logically: (z) mantığa göre, mantıklı olarak Long: (f) çok istemek, arzulamak Look: (f) bakmak Loosely: (z) gevşek olarak; ahlaksızca; kabaca Lose: (f) kaybetmek Loser: (i) kaybeden kimse Loss: (i) ziyan, zarar
389 Love: (f) sevmek Lovely: (s) güzel, latif, hoş, sevimli, sevilir Lover: (i) aşık Low: (s) alçak, yüksek olmayan Lower: (f) in(dir)mek; azal(t)mak Loyal: (s) sadık, vefalı Luck: (i) talih, şans, baht Luckily: (z) şans eseri Lucky: (s) şanslı Lyric: (i) gazel, lirik şiir; çoğ güfte Lyrical: (s) şiir tarzında Machine: (f) makine ile imal etmek veya şekil vermek Magnet: (i) mıknatıs Magnetic: (s) mıknatıs özelliği olan, manyetik Magnificence: (i) ihtişam, görkem, azamet Magnificent: (s) muhteşem Magnitude: (i) büyüklük; önem, ehemmiyet Main: (s) asıl, esas, başlıca Mainly: (z) başlıca, esasen Maintain: (f) devam ettirmek, iddia etmek Maintenance: (i) bakım; muhafaza; nafaka, yiyecek Major: (s) büyük; başlıca Majority: (i) çoğunluk Make: (f) yapmak Maker: (i) yapan şey veya kimse Manage: (f) yönetmek, başarmak Management: (i) yönetim, idare Manager: (i) yönetici, idareci Mandate: (i) manda; vekalet; emir, ferman; emirname Mandatory: (s) zaruri, zorunlu Manicure: (i) manikür Manicurist: (i) manikürcü Manifest: (f) ispat etmek; göstermek Manifestation: (i) görünme, ortaya çıkma Manoeuvre: (f) manevra yapmak Manufacture: (f) imal etmek Manufacturer: (i) fabrikatör Manure: (i) gübre Mark: (f) işaret etmek, belirlemek Market: (f) mal satmak, alışveriş yapmak Marnage: (i) evlilik; birleşme Marry: (f) evlenmek Marvelous: (s) hayret verici, olağanüstü Mass: (i) yığın, kütle Massacre: (i) kılıçtan geçirme, katliam
390
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Massage: (f) masaj yapmak, ovmak Massive: (s) ağır, iri, cüsseli, iri yapılı Master: (f) yenmek; iyice öğrenmek; hakim olmak Masterpiece: (i) şaheser Mastery: (i) hüküm; hakim olma; üstatlık Match: (f) uy(dur)mak, benze(t)mek; birleştirmek evlendirmek Material: (i) madde, malzeme Materialize: (f) maddileş(tir)mek; gerçekleşmek Mature: (f) olgunlaş(tır)mak Meager: (s) yetersiz; bereketsiz, zayıf Mean: (f) anlamına gelmek; demek istemek Mean: (f) niyet etmek; anlamına gelmek; demek istemek Meaning: (i) anlam, mana; amaç, gaye Meaningful: (s) anlamlı, manalı Meanwhile: bu esnada, bu arada Measure: (f) ölçmek Measurement: (i) ölçü, ölçme, ölçüm Mechanic: (s) el sanatlarına ait; makinaya ait, mekanik Mechanical: (s) mekanik Mechanism: (i) mekanizma Mechanization: (i) makinalaşma, makinalaştırma Medical: (s) tedaviye ait, tıbbi; iyileştirici Medically: (z) tıbbi maksatlarla, tıbben Medicine: (i) ilaç, tıp Medium: (s) orta, vasat; ortalama, vasati Meet: (f) karşıla(ş)mak, tanışmak, buluşmak Meeting: (i) toplantı, birleşme, bitişme; miting Melt: (f) eri(t)mek Memorise: (f) ezberlemek Memory: (i) hafıza Mental: (s) zihinle ilgili Mentally: (z) aklen, zihnen Mention: (f) bahsetmek Mere: (s) katkısız, safi; önemsiz Merely: (z) sadece, yalnızca Merge: (f) birleşmek Merger: (i) birleşme Merit: (i) yararlık, değer; hüner, marifet Meterialize: (f) maddileş(tir)mek; gerçekleşmek Migrate: (f) göç etmek Migration: (i) göç, hicret Mill: (f) değirmende öğütmek Mind: (f) önemsemek Mine: (f) (maden) çıkarmak, işlemek
Miner: (i) madenci Minimal: (s) en az, en aşağı, asgari Minimise: (f) küçültmek Minimum: (s) minimum, en az Minister: (i) bakan Ministry: (i) bakanlık Minonty: (i) azınlık Minor: (s) küçük, ikinci derecede olan Minute: (s) çok ufak; önemsiz; dakik, çok ince Misinterpret: (f) yanlış yorumlamak Mislead: (f) yanlış yönlendirmek, yanıltmak Miss: (f) kaçırmak; özlemek Missioner: (i) misyoner Mistake: (i) yanlış, hata, yanlışlık Mistakenly: (z) yanlışlıkla Misuse: (f) kötü işte kullanmak, suistimal etmek Mix: (f) karıştırmak, birbirine katmak Mixture: (i) karışım; karıştır(ıl)ma Mob: (i) insan kalabalığı, izdiham Mobilise: (f) seferber etmek, silah altına almak, harekete getirmek Mobility: (i) devingenlik; değişkenlik; akışkanlık Mobilization: (i) seferberlik Model: (f) model yapmak; biçimlendirmek Moderate: (s) ılımlı, orta Modern: (s) çağdaş, yeni, modern Modernize: (f) modernleştirmek Modify: (f) değiştirmek Modify: (f) değiştirmek Mokl: (f) şekil vermek, kalıba dökmek Monitor: (f) izlemek, gözlemek Monopolize: (f) tekelleştirmek Monopoly: (i) tekel Moral: (s) ahlaka ait, ahlaki Morality: (i) ahlak ilmi, ahlak Moreover: dahası, üstelik Motion: (i) hareket Motivate: (f) motive etmek Motive: (s) itici, harekete ait; güdüsel Move: (f) taşınmak, hareket etmek Movement: (i) hareket Mud: (i) çamur Muddy: (s) çamurlu Multiplicity: (i) çokluk, çeşitlilik Multiply: (f) çoğal(t)mak; (mat) çarpmak Municipal: (s) şehre ait; belediyeye ait Municipality: (i) belediye Murder: (f) öldürmek
Murat AĞARI Murderer: (i) katil Mutual: (s) iki taraflı, karşılıklı Mutually: (z) karşılıklı Mysterious: (s) gizemli, esrarengiz Mysteriously: (z) anlaşılmaz surette Mystery: (i) sır, esrar Name: (f) isim vermek Namely: (z) yani şöyle ki Narrative: (s) hikaye kabilinden Narrow: (s) dar Narrowly: (z) dar, güçbela, darı darına Nation: (i) ülke National: (s) milli, ulusal, millete ait Nationalist: (i) milliyetçi Nationalization: (i) millileştirme Nationalize: (f) millileştirmek Nationwide: (z) ülke çapında Native: (s) yerli Natural: (s) doğal, tabii Naturally: (z) doğal olarak Nature: (i) doğa Naughty: (s) yaramaz, haylaz Navigation: (i) gemi seferi; denizcilik Navy: (i) donanma Neatively: (z) olumsuz bir şekilde Necessarily: (z) ister istemez; muhakkak Necessary: (s) gerekli Necessity: (i) gerekli şey; ihtiyaç Need: (f) muhtaç olmak Negation: (i) inkar, red; eksiklik, olumsuz şey Negative: (s) olumsuz; negatif Neglect: (f) ihmal etmek Negligence: (i) ihmal; ihmalkarlık Negotiate: (f) anlaşmayı görüşmek; (engelleri) aşabilmek Negotiation: (i) müzakere, görüşme Neighbour: (f) komşu olmak; yakın olmak Neighbourhood: (i) yöre, havali, semt; yakın komşular Neither….nor: ne….ne de Nerve: (i) sinir, asap Nervously: (z) sinirli bir şekilde Nevertheless: yinede, her şeye rağmen No Matter+Qw: se, -sesin No sooner….than: daha yeni….ki Nobility: (i) asalet, soyluluk Noble: (s) asil, soylu Noise: (i) gürültü
391 Noisy: (s) sesli, gürültülü; gürültücü Nominate: (f) aday gösterme Nonrtheless: yinede, her şeye rağmen Not only…..but also: yalnızca….değil, aynı zamanda Not only….but….as well: yalnızca….değil, aynı zamanda Notable: (s) dikkate değer, kayda değer Notably: (z) özellikle, bilhassa; kayda değer şekilde Note: (f) dikkat etmek, önem vermek, not etmek, işaret etmek Noticceably: (z) kayda değer şekilde Notice: (f) fark etmek Noticeable: (s) farkına varılabilir, görülebilir; farkedilir Notify: (f) bildirmek Notoriously: (z) dile düşmüş olarak Nourishment: (i) gıda, yemek; besle(n)me Novel: (i) roman Novelist: (i) romancı Now that: dığına göre Number: (f) saymak; hesap etmek; numara koymak Numerous: (s) sayısız Nutrient: (s) besleyici, besinli; gıdalı Nutrition: (i) gıda, yiyecek; besle(n)me Nutritional: (s) besleyici, beslenmeyle ilgili Obedience: (i) itaat, itaat etme, boyun eğme Obey: (f) itaat emek, boyun eğmek Object: (f) itiraz etmek Objection: (i) itiraz; itiraz etme; itiraz sebebi Obligate: (f) zorlamak, zorunda bırakmak Obligation: (i) mecburiyet, farz, ödev, yükümlülük Obnoxious: (s) iğrenç Observation: (i) inceleme; gözlem Observe: (f) gözlemek Observer: (i) gözlemci Obsess: (f) musallat olmak; zihnini meşgul etmek Obsession: (i) sürekli endişe; sabit fikir Obtain: (f) elde etmek Obtainable: (s) elde edilebilir, bulunabilir Obviate: (f) önünü almak, önlemek Obvious: (s) açık, besbelli, belli Obviously: (z) açıkça Occasion: (i) fırsat, hal, durum Occasionally: (z) ara sıra, bazen Occupation: (i) meşguliyet, meslek; işgal
392
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Occupy: (f) işgal etmek Occur: (f) meydana gelmek Occurence: (i) olay Ocean: (i) okyanus Oceanographic: (s) okyanus coğrafyasına ait Oceanography: (i) okyanus coğrafyası Odd: (s) acayip, tek, iki ile bölünemeyen kusur; ara sıra meydana gelen Offence: (i) kabahat, hücum, incitme, gücendirme Offend: (f) gücendirmek, kabahat işlemek Offer: (f) önermek, teklif etmek Office: (i) yazıhane Officer: (i) memur; subay; polis memuru Official: (s) resmi, memuriyete ait, memura yakışır Officious: (s) her şeye karışan, işgüzar Officiously: (z) işgüzarlık ederek Oil: (f) yağlamak Omit: (f) çıkarmak On the contrary: aksine On the one hand…on the other: bu yandan….diğer yandan On the other hand: diğer yandan Once: dığında; -dığı zaman Open: (f) aç(ıl)mak Openly: (z) açıkça, açıktan açığa Operate: (f) işlemek, ameliyat etmek Operation: (i) işleyiş Operational: (s) ameli; kullanılmaya hazır Opinion: (i) fikir Opinionate: (s) inatçı, fikrinden dönmeyen, dik kafalı Oppose: (f) karşı çıkmak Opposite: (s) karşı, aksi, zıt, ters Opposition: (i) muhalefet Oppressive: (s) zulmedici; sıkıcı Optimism: (i) iyimserlik Optimistic: (s) iyimser Oral: (s) sözlü; ağıza ait Orbit: (f) bir yörüngede dön(dür)mek Order: (f) emretmek, sıralamak, sipariş etmek Organiser: (i) organizatör Organization: (i) örgüt, kurum; düzen; düzenleme Organize: (f) düzenlemek Origin: (i) köken, kaynak, başlangıç Original: (s) asli, ilk; özgün, orijinal Originality: (i) yaratıcılık; özgünlük Originally: (z) aslen, esasında; başlangıçta
Originate: (f) meydana getirmek, yaratmak; gelmek, olmak Otherwise: aksi takdirde Outgrow: (f) büyümek, aşmak Outgrow: (f) geçmek; bırakmak vazgeçmek Outgrowth: (i) büyüyen şey; fazlalık; doğal bir sonuç veya gelişme Outrage: (i) zulüm; rezalet Outrageous: (s) çok çirkin; edebe aykırı Outrageously: (z) fazlasıyla; rezilce Overactive: (s) aşırı aktif Overcharge: (f) fazla fiyat istemek; fazla yüklemek veya doldurmak Overcome: (f) üstesinden gelmek, yenmek Overlook: (f) gözden kaçırmak; önem vermemek Overproduction: (i) fazla imalat Overstate: (f) abartmak Overweight: (f) fazla yüklemek Overwhelm: (f) bunaltmak; boğmak; başından aşmak Owing to the fact that: dığı için Own: (f) sahip olmak Owner: (i) sahip mal sahibi Ownership: (i) mülkiyet, sahiplik Pace: (f) yürümek, gezinmek Pack: (f) bavula veya sandığa koymak; hazırlamak toplamak (bavul) Pack: (f) hazırlamak, toplamak (bavul) Package: (i) paket Pad: (f) takviye etmek; (bir konuşma veya yazı) şişirmek Page: (f) sayfaları numaralamak; sayfa halinde dizmek Pain: (f) ağrı veya acı vermek; eziyet etmek Painful: (s) ıstırap çektiren; üzücü Paint: (f) boyamak Painter: (i) ressam; nakkaş Painting: (i) resim Panel: (f) aynalık tahta ile süslemek(kapı) Parcel: (i) paket Part: (i) parça, kısım Partial: (s) kısmi; taraf tutan, tarafgir Partially: (z) kısmen; tarafgirlikle, bir tarafı tutarak Participant: (i) iştirakçi Participate: (f) katılmak Particular: (s) belirli, özel Particularly: (z) özellikle, bilhassa Pass: (f) geçmek, uzatmak
Murat AĞARI Patience: (i) sabır Patient: (s) sabırlı, dayanıklı, hasta Pattern: (f) bir örneği kopya etmek, modeline göre yapmak; şekillerle süslemek Pay: (f) ödemek Payable: (s) ödenebilir; karlı, kar sağlayan Payment: (i) ödeme Peace: (i) huzur, rahat; barış Peaceful: (s) rahat, huzurlu, uysal Peacefully: (z) sükunetle Peak: (i) sivri tepe, dağ zirvesi, zirve Penetrate: (f) sızmak Penetration: (i) içine işleme, nüfuz etme, tesir; zeka, anlayış Perceive: (f) algılamak Perfect: (s) kusursuz Perfectly: (z) tamamen; mükemmel olarak Perform: (f) (görev) yapmak;sahnede oynamak rolünü yapmak Performance: (i) gösteri; iş, fiil, çalışma, işleme Perish: (f) ölmek; mahvolmak, yok olmak Permanent: (s) sürekli, daimi Permanently: (z) sürekli olarak, daima Permissible: (s) müsaade edileblir, hoş görülebilir Permit: (f) izin vermek Perpetrate: (f) (fene bir şey) yapmak, icra etmek,işlemek Perpetual: (s) daimi, sürekli Perpetuity: (i) ebediyet, sonsuz zaman Perplex: (f) zihnini karıştırmak, şaşırtmak Persecute: (f) zulmetmek, baskı yapmak Persist: (f) daim olmak; ısrar etmek, sebat etmek Persist: (f) ısrar etmek, sebat etmek Persistent: (s) ısrar eden, inatçı; devamlı Persistently: (z) ısrarla, devamlı olarak Persuade: (f) ikna etmek Pertain: (f) (to) ait olmak; ilgili olmak Pertinently: (z) alakalo olmak, ilgili olarak; uygun olarak Pervasive: (s) yayılmış kaplayan, şümullu Place: (f) yerleştirmek Plague: (i) bele musibet Plain: (s) düz; sede, şatafatsız, süssüz Plainly: (z) düz, sade bir şekilde Plan: (f) planlamak Planet: (i) gezegen, seyyare Planetary: (s) gezegenlerle ilgili Planner: (i) planlamacı Plant: (f) dikmek, ekmek
393 Pleasant: (s) hoş, güzel, latif Pleasantly: (z) hoşa gider bir şekilde Please: (f) memnun etmek Pleasure: (i) zevk Plentifully: (z) bol bol Plenty: (i) bolluk Plunder: (f) yağma etmek Plunder: (f) yağma etmek, soymak, zorla almak Plunge: (f) suya daldırmak; saplamak; dalmak Point: (f) işaret etmek; nişan almak Poise: (f) denge sağlamak; hazır tutmak; dik tutmak Poison: (f) zehirlemek; zehir içirmek Poisonous: (s) zehirli Polish: (f) cila(n)mak, parla(t)mak; süslemek Polite: (s) nazik, terbiyeli, kibar Politely: (z) nazaketle Poll: (i) secimde oylar; oysayısı; anket Pollutant: (i) havayı veyasuyu kirleten kimyasal madde Pollute: (f) kirletmek Pollution: (i) kirlilik Popular: (s) meşhur, ünlü Popularise: (f) halkın rağbet edeceği şekle sokmak; halka hitap etmek Popularity: (i) herkes tarafından sevilme, popülerite Populate: (f) nüfuslandırmak, meskun hale getirmek Population: (i) nufus Populous: (s) yoğun nufuslu, kalabalık Portrait: (i) resim, tasvir, potre Portray: (f) resmetmek, portresini yapmak Portrayal: (i) portre Pose: (i) vaziyet, poz, duruş Position: (f) yerleştirmek; yerini bulmak Positive: (s) olumlu, müspet Positively: (z) olumlu Possess: (f) sahip olmak Possession: (i) sahip olma, sahiplik Possibility: (i) imkan, olanak Possible: (s) mümkün Possibly: (z) belki, muhtemelen Post: (f) postalamak Postal: (s) posta ile ilgili Postpone: (f) ertelemek Postponement: (i) erteleme Postulate: (f) istemek, dinlemek, var saymak Potential: (s) kuvvetli, potansiyel
394
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Potentialiy: (z) potansiyel olarak Pour: (f) dük(ül)mek, akın etmek Power: (i) kuvvet, kudret, güç Powerful: (s) kuvvetli, kudretli Practical: (s) pratik; kullanışlı, uygulanabilir Practically: (z) pratik olarak Practice: (f) uygulamak, pratik yapmak Praise: (f) övmek Precarious: (s) güvenilmez, şüpheli; rizikolu Precede: (f) önde olmak, önce gelmek Precedence: (i) önce gelme; üstünlük; önce vaki olma Predict: (f) önceden haber vermek, kehanette bulunmak Prediction: (i) kehanet, önceden haber verme Predominant: (s) üstün, hakim, fark, galip Predominantly: (z) üstün gelerek, hakim olarak Prefabricate: (f) imal etmek; uydurmak yalan söylemek Prefabricate: (f) önceden imal etmek Prefabrication: (i) imal etme; yalan, uydurma Prefer: (f) tercih etmek Preferable: (s) tercih olunur, daha iyi Preferably: (z) tercihen Prejudice: (f) önyargılı hüküm verdirmek Prelension: (i) iddia, hak iddiası; haksız istek veye iddia; gösteriş Preoccupation: (i) zihin meşguliyeti Preoccupy: (f) başkasından evvel işgal etmek; zihnini işgal etmek Prepare: (f) hazırlamak Prescribe: (f) emretmek; (tıb) vermek (ilaç) Presence: (i) hazır bulunma Present: (f) sunmak, mevcut olmak Presentation: (i) sunma, takdim Presently: (z) birazdan; şimdi, şimdilik Preservation: (i) sakla(n)ma; koruma Preserve: (f) korumak Preside: (f) başkanlık etmek; nezaret etmek President: (i) başkan; baş, reis; şef, amir Press: (f) basmak, baskı yapmak, zorlamak Pressure: (i) baskı, basınç; hücum Pressurize: (f) basınç altında tutmak Presumably: (z) tahminen galiba Presume: (f) sanamk, farzetmek Presuppose: (f) önceden farzetmek; gerekmek Prevail: (f) baskın olmak Prevent: engellemek, men etmek Prevention: (i) önleme, engelleme
Previous: (s) evvel, evvelki, eski Previously: (z) önceden, evvelce Price: (f) fiyat koymak, paha bicmek Primarily: (z) evvela; aslında Primary: (s) asıl, ana, asli, birinci Prime: (i) başlangıç; seçkin şey Print: (f) basmak; yayımlamak Prior: (s) evvel, evvelki Priority: (i) öncelik Prison: (f) hapsetmek Private: (s) özel, hususi, kişisel Privatisation: (i) özelleştirme Privatise: (f) özelleştirmek Privilege: (f) imtiyaz vermek; muaf tutmak Prize: (i) ödül Probably: (z) belki de, galiba Probe: (f) araştırmak, incelemek Procceding: (i) muamele; çoğ tutanak; ilerleme Procedure: (i) işlem, muamele Proceed: (f) ilerlemek; yol almak Process: (i) yöntem; süreç, işlem Proclaim: (f) ila n etmek; açığa vurmak Produce: (f) üretmek Producer: (i) üretici Product: (i) ürün Production: (i) üretim Productive: (s) verimli, bereketli Productivity: (i) verimlilik Profession: (i) meslek Professional: (s)mesleki; ustalıklı; meslek sahibi olan Professionally: (z) mesleki açıdan Profit: (i) kar, kazanç Profitable: (s) karlı, kazançlı, faydalı Profound: (s) çok derin; engin Profoundly: (z) derinden; esaslı olarak, tamamen Program: (f) programlamak, program yapmak Program: (i) program Progressive: (s) ileri giden, ilerleyen Progrress: (i) gelişme, ilerleme Prohibit: (f) yasaklamak Prohibition: (i) yasak; yasak emri Project: (i) plan, proje, tasarı Projection: (i) fırlatma,atma,atış;çıkıntı,proje, projeksiyon Prolong: (f) uzatmak, sürdürmek Promise: (f) söz vermek Promising: (s) ümit verici
Murat AĞARI Promote: (f) terfi ettirmek, ilerletmek Promotion: (i) yerfi, yüksel(t)me Proof: (i) ispat, delil, kanıt Proper: (s) münasip, uygun Properly: (z) uygun şekilde; hakkıyle Proposal: (i) teklif Propose: (f) önermek Prose: (f) nesir yazmak; can sıkıcı şekilde konuşmak veya yazmak Prosecute: (f) ilerletmek, ileri götürmek; (huk) aleyhine dava açmak Prosecutor: (i) davacı; savcı Prospect: (i) görünüş, manzara, ümit Prosper: (f) gelişmek, büyümek, zenginleşmek Prosperity: (i) refah, zenginlik Prosperous: (s) başarılı, refah içinde Protect: (f) korumak Protection: (i) koruma, muhafaza Protective: (s) koruyucu Protest: (f) protesto etmek Protract: (f) uzatmak Prove: (f) ispatlamak Provide: (f) tedarik etmek, sağlamak, vermek Provided (That): mek şartıyla Provision: (i) tedarik, hazırlık; koşul; çok erzak Provocative: (i) tahrik edici Prowl: (i) sinsi sinsi dolaşma Prune: (f) budamak Public: (i) halk, ahali, umum Publication: (i) yayımlama; yayın, yayımlanmış eser Publicity: (i) alenilik; şöhret; ilan etme, raklam Publicize: (f) kamuya duyurmak Publicly: (z) alenen; halk tarafından Publish: (f) yayınlamak Publisher: (i) yayınevi; basımcı Punish: (f) cezalandırmak Punishment: (i) ceza, eziyet Purchase: (f) satın almak Pure: (s) saf, temiz; kusursuz, lekesiz Purely: (z) sadecce, yalnız; tamamen Pursue: (f) takip etmek; elde etmeye çalışmak Pursuit: (i) takip, peşinden koşma; meşguliyet, iş Push: (f) itmek Puzzle: (f) şaşır(t)mak Qualification: (i) liyakat, vasıf, nitelik Qualify: (f) yetki vermek, nitelendirmek Quality: (i) nitelik, kalite
395 Quarantine: (f) karantinaya koymak, ayırmak Quarrel: (f) kavga etmek Quarter: (s) dörtte bir, dörtte bire ait Question: (f) sorgulamak Questionable: (s) şüpheli, şüphe götürür Quick: (s) çabuk, seri, hızlı Quickly: (z) aceleyle Quiet: (s) sessiz Quietly: (z) yavaşça, sessizce Quite: (s) sessiz, sakin Race: (i) yarış, ırk, soy Racial: (s) ırka mahsus Racism: (i) ırkçılık Racist: (i) ırkçı Radiate: (f) ışın yay(ıl)mak Radiation: (i) ışık veya sıcaklık verme, yayılma Radical: (s) köke veya asla ait, temel; kökten, köklü Radically: (z) kökünden, temelinden Rag: (f) kızdırmak; azarlamak Rage: (f) çok öfkelenmek, hiddetlenmek Rain: (f) (yağmur) yağmak Rainy: (s) yağmurlu Raise: (f) yükseltmek Rapid: (s) hızlı Rapidly: (z) süratle, hızla Rapidness: (i) sürat, hız Rare: (s) nadir Rarely: (z) nadiren Rash: (s) fazla aceleci, atılgan, sabırsız Rashly: (z) cüretle, düşünmeden Rate: (i) oran, nispet Ratification: (i) onaylama, onama Ratify: (f) tasdik etmek, onaylamak Ravage: (f) tahrip etmek, harap etmek Ray: (f) ışın saçmak Reach: (f) ulaşmak React: (f) tepki göstermek Reaction: (i) tepki; reaksiyon Read: (f) okumak Readable: (s) okunaklı; okumaya değer Reader: (i) okuyucu Readily: (z) seve seve, gönüllü olarak Ready: (s) hazır Real: (s) gerçek Realise: (f) anlamak, idrak etmek, gerçekleştirmek Realise: (f) idrak etmek, gerçekleştirmek
396
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Realism: (i) gerçekçilik, realizm Realist: (i) gerçekçi, realist Realistic: (s) gerçekçi, gerçeğe uygun Reality: (i) hakikat, gerçek Realization: (i) fark etme; gerçekleş(tir)me; idrak Really: (z) gerçekten Reason: (i) sebep, (akıl, mantık) Reasonable: (s) makul, mantıklı, akla uygun Reasonably: (z) makul surette; oldukça Reassess: (f) yeniden değerlendirmek Reassessment: (i) yeniden takdir, tesbit etme Rebel: (f) isyan etmek, ayaklanmak Rebellious: (s) asi, sekeş, isyankar Rebuke: (f) azarlamak Rebut: (f) çürütmek; (huk) delillerle reddetmek Recall: (f) geri çağırmak; hatırlamak Recede: (f) geri çekilmek; vaz geçmek Receive: (f) almak Recent: (s) yeni, son, yakında olmuş Recently: (z) son zamanlarda Recession: (i) geri çekilme; iktisadi durgunluk Recipient: (s) verilen şeyi alan, alıcı Reciprocate: (f) misli ile karşılık vermek; birbirinin yerine geçmek Reckless: (s) dünyayı umursamayan; dikkatsiz, pervasız Recklessly: (z) pervasızca, düşünmeden Reckon: (i) saymak, sunmak, farzetmek; hesaba katmak Recognition: (i) tanıma, tanımlama; itiraf, tasdik Recognize: (f) farkına varmak, tanımak Recommend: (f) tavsiye etmek Recommendation: (i) tavsiye, öneri Reconcile: (f) barıştırmak, uzlaştırmak Reconciliation: (i) barışma, uzlaşma Record: (f) kaydetmek Recover: (f) iyileştirmek; tekrar ele geçirmek Recovery: (i) iyileşme; geri alma Recreate: (f) canlandırmak, eğlen(dir)mek Recreational: (z) eğlence kabilinden Recruit: (f) acemi asker toplamak; sıhhati iyileşmek Recurrence: (i) tekrar vaki olma, tekerrür etme Recurrent: (s) tekrar vuku bulan, tekrar eden Rediate: (f) ışın yay(ıl)mak Reduce: (f) azaltmak Reduce: (f) azaltmak, indirmek, kırmak, küçültmek Reduction: (i) azaltma, eksiltme, küçültme
Redundancy: (i) fazlalık; bir metin içindeki tekrar oranı Redundant: (s) gerekenden fazla olan; işinden çıkarılan Refer: (f) işaret etmek, ima etmek Reference: (i) havale etme veya olunma; ilgi; ima, müracaat, referans Refine: (f) tasfiye etmek, safileş(tir)mek Refinery: (i) rafineri Reflect: (f) yansıtmak Reflective: (s) aksettiren, aksedici Reform: (f) reform yapmak Refrain: (f) (from) kendini tutmak, sakınmak Refulation: (i) çürütme, yalanlama Refund: (f) ödemek; tekrar para vermek Refusal: (i) red, kabul etmeme Refuse: (f) reddetmek Refutable: (s) çürütülebilir Register: (f) kayıt olmak Regression: (i) geri çekilme Regret: (f) pişman olmak Regrettably: (z) esefle Regular: (s) muntazam, düzenli Regularity: (i) intizam, nizam Regularly: (z) düzenli olarak Regulate: (f) tanzim etmek, düzenlemek Regulation: (i) nizam, düzen; kanun Rehabilitation: (i) eski itibara iade, eski hale gelme Rehearse: (f) prova yapmak Reign: (f) hakim olmak, hüküm sürmek Reinforce: (f) takviye etmek; kuvvetlendirmek Reinforcement: (i) takviye, destek Reject: (f) reddetmek, kabul etmemek Relate: (f) ilgi kurmak, anlatmak Relation: (i) münasebet, ilişki Relationship: (i) akrabalık, ilişki Relative: (s) nispi, izafi, göreli, bağıntılı; bağlı, ilişkin Relatively: (z) nispeten Relax: (f) rahatlamak, dinlenmek Release: (f) serbest bırakma, yayınlamak Relegate: (f) sürgüne göndermek; tayin etmek; havale etmek Relevance: (i) ilgi, alaka, uygunluk Relevant: (s) uygun, konuyla ilgili Reliability: (i) itimada layık olma Reliable: (s) güvenilebilir Reliably: (z) güvenilir surette
Murat AĞARI Reliance: (i) güvenme Relief: (i) rahatlık Relievable: (s) yardım edilir, hafifletilir Relieve: (f) gönlünü ferahlatmak, rahatlatmak Religion: (i) din Religious: (s) dindar; dini, dinsel Relish: (f) lezzet vermek; lezzetinden hoşlanmak Reluctance: (i) isteksizlik Reluctant: (s) gönülsüz, isteksiz Reluctantly: (z) istemeyerek, gönülsüzlükle Rely: (f) (on) güvenmek Remain: (f) (değişmeden) kalmak, elde kalmak Remarkable: (s) dikkate değer; tuhaf, garip Remember: (f) hatırlamak Remerkably: (z) kayda değer şekilde Remind: (f) hatırlatmak Reminder: (i) hatırlatma; hatırlatan şey veya kimse Reminiscence: (i) hatırlama, hatırda tutma, hatırat Reminiscent: (s) hatırlayan; hatırlatan; hatıra kabilinden Removal: (i) kaldır(ıl)ma Remove: (f) ortadan kaldırmak, yok etmek Render: (f) geri vermek; teslim etmek; çevirmek, anlatmak Renew: (f) yenileş(tir)mek Renewal: (i) yenileme, tekerrür Rent: (f) kiralamak Repair: (f) tamir etmek Repairer: (i) tamirci Repeat: (f) tekrarlamak Repetition: (i) tekerrür, tekrar Repetitive: (s) tekrarlamalı Replace: (f) yer değiştirmek Replacement: (i) yer değiştirme Reply: (f) cevap vermek Report: (f) anlatmak; rapor vermek veya yazmak Report: (f) söylemek, anlatmak; rapor vermek veya yazmak Represent: (f) temsil etmek Representation: (i) temsil etme veya edilme Representative: (s) bir grup veya sınıfı temsil eden Repress: (f) baskı altında tutmak, bastırmak Repressive: (s) bastırıcı, engelleyici; sıkıcı Reproach: (f) iftira etmek, sitem etmek; ayıplamak, kınamak Reproduce: (f) suret çıkarmak, (biyol) yavrulamak, üremek
397 Require: (f) istemek, gerektirmek Requirement: (i) gerek, icap, ihtiyaç Rescue: (f) kurtarmak Rescuer: (i) kurtarıcı Research: (f) araştırmak Researcher: (i) araştırmacı Resemblance: (i) benzeyiş Resemble: (f) benzemek Resent: (f) kızmak, gücenmek Resentment: (i) kızma, gücenme, darılma, içerleme Reservation: (i) yer ayırtma, şüphe; ihtiraz kaydı Reserve: (f) yer ayırtmak Reservoir: (f) hazne veya depoda saklamak Residence: (i) oturma, ikamet; ev, mesken Resident: (i) bir yerde oturan kimse, yerli Residential: (s) ikamete yarar, içinde oturulur Resign: (f) istifa etmek Resignation: (i) istifa Resistance: (i) mukavemet, direnme; karşı gelme Resistant: (s) karşı gelen, direnen Resolution: (i) çöz(ül)üm; karar; teklif, önerge Resolve: (f) karar vermek; çözmek Resort: (f) (to) baş vurmak, müracaat etmek Resort: (f) (to) baş vurmak, müracaat etmek Respect: (f) saygı duymak Respectable: (s) hurmete layık; hatırı sayılır Respectively: (z) zikredildikleri sıra ile Respond: (f) cevap vermek Response: (i) cevap Responsibility: (i) sorumluluk Responsible: (s) sorumlu Responsively: (z) hevesli olarak Rest: (f) dinlenmek Restoration: (i) onarma, restore etme, yenileme Restore: (f) onarmak, yenilemek, iyileştirmek Restrain: (f) geri tutmak, zaptetmek, çekinmek Restraint: (i) menetme, kendini tutma, sıkılma çekinme Restrict: (f) kısıtlamak, bağlamak, sınırlamak Restrictedly: (z) sınırlı olarak Restriction: (i) sınırlama, kısıtlama Restrictive: (s) kısıtlayıcı, bağlayıcı, sınırlayıcı Restrictively: (z) kıstlayıcı şekilde Resume: (f) yeniden başlamak Retail: (s) perakende Retain: (f) alıkoymak, tutmak Retire: (f) emekli olmak
398
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Retirement: (i) emeklilik Return: (f) geri dönmek Reveal: (f) açıklamak, açığa vurmak; göstermek Reveal: (f) açıklamak, açığa vurmak; göstermek Revelation: (i) gizli şeyi gösterme veya söyleme; açığa vurma Revenge: (f) intikam almak Reverse: (f) ters çevirmek; tersine dönmek; geri vitese almak Revert: (i) geri dönen kimse, özellikle eski dinine dönen kimse Review: (f) gözden geçirmek Revise: (f) yeniden gözden geçirmek Revision: (i) düzeltme; yeniden gözden geçirme Revival: (i) yeniden canlanma Revive: (f) yeniden canlan(dır)mak Revoke: (f) hükümsüz kılmak, feshetmek Revolt: (i) isyan, ayaklanma Reward: (i) ödül Ridicule: (i) eğlenme, alay Ridiculous: (s) gülünç; tuhaf, saçma Rise: (i) doğuş, yükseliş Risk: (f) riske atmak, göze almak Ritual: (s) dinsel törene ait; adet edinilmiş Rival: (f) rakip olmak, rekabet etmek Rivalry: (i) rekabet Robbery: (i) hırsızlık, adam soyma Role: (i) rol Ruin: (f) yıkmak, harap etmek Rule: (i) kanun, kural, yönetmek Ruler: (i) yönetici, hükümdar Run: (f) işletmek, koşmak, akmak Runner: (i) koşucu Rush: (f) acele etmek Sacrilice: (f) kurban etmek Sadly: (z) kederle, hüzünle Safe: (s) güvenli Safeguard: (f) muhafaza etmek, korumak Safely: (z) emniyetli şekilde, güvenli olarak Said: (s) kederli, üzgün, mahzun Sail: (f) yelken açmak Sailor: (i) gemici Sanction: (i) müeyyide; zorlayıcı tedbir Saticfactory: (s) tatminkar Satirical: (s) hiciv niteliğinde Satisfaction: (i) tatmin Satisfactorily: (z) memnun edici surette Satisfy: (f) tatmin etmek
Schedule: (f) program yapmak Scheme: (f) plan yapmak; entrika çevirmek Science: (i) fen, ilim, bilim Scientific: (s) bilimsel Scientifically: (z) ilmi olarak Scientist: (i) bilim adamı Scorn: (i) tepeden bakma, küçük görme Scornful: (s) hakaret dolu, tahkir eden, ağır Sculpture: (f) oymak, kalemle hakketmek Seal: (f) mühürlemek, onaylamak Search: (f) araştırmak Secularise: (f) layıkleştirmek, dünyevileştirmek Secure: (f) korumak Security: (i) emniyet, güvenlik Seeing that: dığına göre Segregation: (i) fark gözetme, ayrı tutma, ayrım Seize: (f) kavramak; zaptetmek; anlamak Select: (f) seçmek Selection: (i) ayırma, ayrılma seçme seçilme Sensation: (i) duygu, his; duyarlık; sansasyon Sense: (i) anlam, duyu, akıl Sentence: (f) mahkum etmek, hakkında hüküm vermek Separate: (f) ayırmak, tefrik etmek; bölmek Separately: (z) ayrı ayrı, başka başka, bağlantısız olarak Serious: (s) ciddi Seriously: (z) ciddi bir şekilde Servant: (i) hizmetçi, uşak Serve: (f) hizmet etmek Service: (i) hizmet, bakım Settle: (f) yerleşmek, (problem, mesele) çözmek Settlement: (i) yerleşme, oturma; (mesele) çözüm; halletme Severe: (s) sert, şiddetli, ciddi Severely: (z) şiddetle Shade: (i) gölge; karanlık Shake: (f) sallamak Shame: (i) utanç, ayıp Shape: (f) şekillendirmek Share: (f) paylaşmak Share: (f) paylaşmak Shareholder: (i) hissedar Sharp: (s) keskin Sharpen: (f) keskinleş(tir)mek Sharply: (z) şiddetle, sertçe; keskince Shelter: (f) korumak; sığınmak Shift: (f) yer değiş(tir)mek; aydınlaştırmak
Murat AĞARI Ship: (f) gemiye yüklemek; gemiye binmek Shipbuilding: (i) gemi yapımı, gemi inşaatı Shipping: (i) gemiler; gemicilik Shock: (f) sarsmak; şiddetle çarpmak Shop: (f) alışveriş yapmak Shopper: (i) alışveriş yapan kişi Shopping: (i) alışveriş etme Shout: (f) bağırmak Show: (f) göstermek Shrink: (f) büzülmek, çekmek Shy: (i) utangaç Shyly: (z) utanarak, mahcup şekilde Sıfat/Zarf+As: dığı halde Sıfat/Zarf+Though: dığı halde Siege: (i) kuşatma Sight: (f) görmek Sign: (f) imzalamak Signal: (f) işaret vermek; işaretlerle bildirmek Significance: (i) önem, değer Significant: (s) önemli, mühim Significantly: (z) manalı bir şekilde Silent: (s) sessiz, sakın, suskun Silently: (z) sessizce Similar: (s) benzer Similarity: (i) benzeyiş, benzerlik Similarly: (z) bunun gibi, aynı şekilde Simple: (s) basit Simply: (z) basitce Simulate: (f) taklit etmek, taklidini yapmak Since: den beri, dığı için Sincerely: (z) içtenlikle, samimiyetle Sincerity: (i) içtenlik, samimiyet Situate: (f) yerleştirmek, yerini tayin etmek Situation: (i) durum Skilful: (s) yetenekli Skill: (i) hüner, maharet, ustalık Skillfully: (z) maharetle, ustalıkla Slave: (f) köle gibi çalışmak; esir etmek, köle yapmak Slavery: (i) kölelik Sleep: (f) uyumak Slice: (f) dilimlemek Slight: (s) önemsiz; ince Slightly: (z) az, hafifçe Slope: (i) bayır, yokuş Slow: (f) hızını eksiltmek, yavaşlatmak Slowly: (z) yavaş yavaş, ağır ağır Smash: (f) ezmek, parçala(n)mak, çarpmak
399 Smell: (f) kok(la)mak Smoke: (f) sigara içmek Smoker: (i) sigara içen kişi Smooth: (s) düzgün Smuggle: (f) kaçakçılık yapmak, gümrükten kaçırmak Sneeze: (i) aksırma Snow: (f) kar yağmak So that: sin diye So: böylece, bu yüzden So…that: o kadar öyle….ki Social: (s) toplumsal sosyal Socialist: (i) sosyalist Socially: (z) sosyal olarak, toplumsal bakımdan Soften: (f) yumuşatmak Solid: (s) katı; sağlam Solidarity: (i) dayanışma, birlik Solidly: (z) oy birliğiyle, ittifakla; sağlamca Solution: (i) çözüm Solve: (f) çözmek Soothe: (f) yatıştırmak, teskin etmek, yumuşatmak Sophisticate: (f) masumluğunu kaybettirmek; tecrübelendirmek; aydınlaştırmak Sort: (f) ayırmak, ayıklamak, sınıflandırmak Sound: (z) derin derin Spare: (f) canını bağışlamak, kurtarmak; esirgemek Spark: (i) kıvılcım Speak: (f) konuşmak Speaker: (i) konuşmacı Special: (s) özel, hususi Specialist: (i) uzman Specialize: (f) uzmanlaşmak Specially: (z) özellikle Specific: (s) kendine has; özel Specifically: (z) özellikle, hususi olarak, bilhassa Specify: (f) tayin etmek, kesinlikle belirtmek; listeye özel bir madde halinde koymak Spectacle: (i) görülecek şey; manzara Spectacular: (s) görülmeye değer, harikulade Speculate: (f) düşünmek, zihninde tartmak; spekülasyon yapmak Speculate: (f) düşünmek; spekülasyon yapmak Speculation: (i) üzerinde düşünme; kurgu Speech: (i) konuşma, söylev, nutuk Speed: (f) çabuk gitmek, hız vermek Speedily: (z) acele ile, süratle, hızla Spend: (f) harcamak
400
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Sphere: (f) küreler arasına koymak; küre şeklini vermek Spill: (f) dökmek saçmak; düş(ür)mek Splash: (f) su sıçratmak Splendid: (s) şahane, mükemmel Spoil: (f) bozmak, yıkmak; şımartmak; bozulmak, çürümek Sponsore: (f) kefil olmak; desteklemek; himaye etmek Spot: (f) beneklemek, lekelemek; bulmak; tanımak; nişanalmak Spread: (f) yay(ıl)mak Spring: (f) fışkırmak, hasıl olmak, başlamak Squash: (f) ezip pelte yapmak, ezmek; bastırmak Stabilisation: (i) sabit kılma veya olma Stabilise: (f) sabitleştirmek Stability: (i) istikrar Stable: (s) sabit, kararlı Stammer: (f) pepelemek, kekelemek Stand: (f) ayakta durmak Standard: (s) standart Start: (f) başla(t)mak Startle: (f) ürk(üt)mek; korkutup şaşırtmak State: (i) hal, durum, devlet Statement: (i) ifade; beyanat, demeç Steal: (f) çalmak Steep: (s) dik, sarp Steeply: (z) dikine Steer: (f) yönetmek, sevk ve idare etmek Stem: (f) saplarını koparmak; sap takmak; çıkmak, den gelmek Step: (f) adım atmak Sterilize: (f) sterilize etmek Stick: (f) yapış(tır)mak Still: yinede Stimulate: (f) uyarmak, teşvik etmek Stipulate: (f) şart koşmak; söz vermek, garanti etmek, anlaşmak Stir: (f) karıştırmak; harekete geç(ir)mek Stock: (f) stok yapmak Stop: (f) dur(dur)mak Storage: (i) depolama; depo Store: (f) depolamak Strain: (i) nesil, soy, silsile Strange: (s) görülmemiş, tuhaf, acayip Stranger: (i) yabancı; tanınmamış kimse Strategic: (s) stratejik Strategy: (i) strateji Strength: (i) kuvvet, güç
Strengthen: (f) kuvvetlendirmek Stress: (f) baskı yapmak, vurgulamak Stretch: (f) uza(t)mak; yay(ıl)mak Strict: (s) sıkı; şiddetli, sert Strictly: (z) tam manasıyla, sertlikle Stride: (f) uzun adımlarla yürümek; üzerine binmek Strike: (i) grev Stringent: (s) zorlu, sıkı, sert Stringently: (z) para darlığıyla; sıkıca Strip: (i) uzun ve dar parça; sınır; şerit Stroke: (i) vuruş, darbe Strong: (s) kuvvetli, güçlü Strongly: (z) kuvvetle, kuvvetli bir şekilde Structure: (f) bütünüyle planlamak; bir bütün olarak düşünmek Struggle: (f) kavga etmek Study: (f) çalışmak Style: (f) model çizmek, yaratmak Stylistic: (s) üsluba ait, üslupla ilgili Subject: (f) hükmü altına almak; sunmak Submit: (f) teslim etmek, sunmak Subordinate: (s) aşağı alt, küçük, ikincil Subscription: (i) abone; abone ücreti Subsequent: (s) sonra gelen, sonraki Subsequently: (z) sonradan Subsidize: (f) para vermek Subsidy: (i) para yardımı Substance: (i) madde, cisim; öz Substantial: (s) gerçek Substantially: (z) esasen, aslında Substantiate: (f) kanıtlamak; gerçekleş(tir)mek Substitute: (f) yerine geçmek Suburb: (i) varoş, dış mahalle Suburban: (s) varoşta oturan Subversive: (s) tahrip edici, yıkıcı Succeed: (f) başarmak; izlemek, takip etmek; halefi olmak Success: (i) başarı Successful: (s) başarılı, muvaffakiyetli Successfully: (z) başarıyla Succession: (i) ardıllık; silsile, birbiri arkasından gelen şey Successive: (s) ardıl, birbirini izleyen Successively: (z) sıra ile, birbiri arkasından Successor: (i) halef, varis Such…..that: o kadar öyle ….ki Sudden: (s) ani
Murat AĞARI Suddenly: (z) birden bire, ansızın Suface: (i) yüzey Suffer: (f) acı çekmek Sufferer: (i) ıstırap çeken kimse Sufficient: (s) kafi, yeterli; elverişli Suggest: (f) önermek, göstermek Suggestion: (i) teklif Suggestively: (z) imalı bir şekilde Suit: (f) uydurmak; uygun gelmek Suitability, Suitableness: (i) uygunluk Suitable: (s) uygun, münasüp, yerinde Sulficiently: (z) kafi derecede Sum: (f) toplamak, yekun çıkarmak Sun: (f) güneşlendirmek; güneşlenmek Superficial: (s) yüzeyde kelan, yüzeysel Superficially: (z) görünüşte, üstünkörü bir şekilde Supervise: (f) denetlemek, teftiş etmek Supervision: (i) denetleme, nezaret, murakabe; idare Supervisor: (i) müfettiş, denetleyetçi Supplement: (i) ilave, ek Supplementary: (s) ileve olan, bütünleyici Supplier: (i) sağlayan kimse; ihtiyacı karşılayan şey; tedarik eden firma Supply: (f) sağlamak, tedarik etmek Support: (i) destekleme,tutma; destek; geçim Supporter: (i) taraftar; tardımcı Suppose: (f) sanmak, farzetmek Suppress: (f) bastırmak, sindirmek Supremacy: (i) üstünlük, yücelik, ululuk Supreme: (s) en yüksek, ulu, yüce Supremely: (z) fevkalede, e n mükemmel surette Sure: (s) emin, sağlam, güvenilir Surely: (z) elbette, muhakkak Surge: (i) büyük dalga Surgeon: (i) cerrah, operatör Surgery: (i) ameliyat Surgical: (s) cerraha veye cerrahlığa ait, cerrahi Surgically: (z) cerrahi mudahaleyle Surpass: (f) geçmek, baskın çıkmak, üstün olmak Surplus: (s) fazla, artık, baki Surprise: (f) şaşırtmak Surprisingly: (z) hayret uyandıracak şekilde Surrender: (f) teslim etmek veya olmak Surround: (f) çevrelemek Survey: (f) dikkatle incelemek; teftiş etmek; haritasını çıkarmak Survey: (f) teftiş etmek; haritasını çıkarmak Survival: (i) bir tehlikeyi atlatıp yaşama
401 Survive: (f) (kazayı) canlı anlatmak, hayatta kalmak Survivor: (i) kazazede Susceptible: (s) hassas; alıngan Suspect: (f) şüphe etmek Suspend: (f) geçici durdurmak veya iptal etmek; muallakta bırakmak Suspicion: (i) şüphe, kuşku Suspicious: (s) şüpheli, şüphe eden Sustain: (f) destek olmak; tahammül etmek; ispat etmek Sustainable: (s) devamlı Swallow: (f) yutmak; içine çekmek, emmek Sway: (i) hüküm, idare; dalgalanma, sallanma; etki, tesir Sweep: (f) süpürmek; sürükle(n)mek Swelter: (f) ter dökmek; sıcaktan bayılacak hale gelmek Swim: (f) yüz(dür)mek Swing: (f) sallan(dır)mak Swirl: (f) girdap gibi dön(dür)mek Switch: (f) elektrik dümesini çevirmek Syllable: (f) hecelere ayırmak, teleffuz etmek Symbol: (i) sembol, simge Symbolic: (s) sembolik, simgesel Symbolically: (z) sembolik olarak Sympathetic: (s) sempatik Sympathic: (s) sempatik System: (i) usul, düzen, sistem Systematic: (s) sistemetik Systematically: (z) sistemli olarak Tackle: (i) palanga, takım; tutma, zapt etme Tactful: (s) anlayışlı, ince, nazik, zarif Take: (f) almak Talk: (f) konuşmak Tame: (f) evcilleştirmek Tariff: (i) vergi; tarife Taste: (f) tadına bakmak Tax: (i) vergi Taxation: (i) vergilendirmek Taxpayer: (i) vergi mükellifi Teach: (f) öğretmek Teacher: (i) öğretmen Team: (f) Takım kurmak; takıma girmek Technical: (s) teknik Technician: (i) teknisyen, teknikçi Technological: (s) teknolojik Technology: (i) teknoloji Tedious: (s) sıkıcı, yorucu
402
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Tempt: (f) baştan çıkartmak, ayartmak; kandırmak Tend: (f) meyletmek Tendency: (i) meğil Tension: (s) germe, gerilme, gerilim Terrace: (i) satıhtan yüksek yer; set Terrible: (s) korkunç, korkulacak Terribly: (z) müthiş derecede; aşırı derecede, çok Terrific: (s) korkunç, dehşet verici Test: (f) test etmek That is to say: yani, demek ki, mesela That is: yani The moment: dığı an Theoretical: (s) kuramsal Theorist: (i) nazariyeci, kuramcı Theory: (i) nazariye, teori, kuram Therefore: bu yüzden Thick: (s) kalın Thickness: (i) kalınlık; sıklık Think: (f) düşünmek Think: (f) düşünmek Thinker: (i) mütefekkir Thorough: (s) tam, baştan başa Thoroughly: (z) tümüylt, tamamiyle Though: e rağmen Threat: (i) tehdit, gözdağı; tehlike Threaten: (f) tehdit etmek Thrill: (f) heyecanlan(dır)mak; heyecan veya teessürle titremek Thrive: (f) muvaffak olmak; zenginleşmek Thrive: (f) muvaffak olmak; zenginleşmek, refah bulmak Throw: (f) atmak, fırlatmak Thus: böylece Thwart: (f) muhalefet etmek; engel olmak Tide: (f) gelgit gibi yükselip alçalmak Tie: (f) bağlamak Tight: (s) sıkı; su geçmez; dar; sıkışık Tightly: (z) sıkıca Tip: (f) hafif hafif vurmak, tıkırdatmak Tire: (f) yor(ul)mak, şekile sokmak Tiresome: (s) yorucu Title: (i) başlık, kitap başlığı; lakap, unvan Tolerance: (i) müssamaha, hoşgörü Tolerate: (f) hoş görmek Tool: (f) aletle şekil vermek veya yapmak Touch: (f) dokunmak Tour: (f) seyahat etmek, tur yapmak
Trace: (f) izlemek, izini sürmek Trade: (i) ticaret Trader: (i) tüccar Tradition: (i) gelenek, görenek Traditional: (s) geleneksel Traditionally: (s) geneleksel olarak Train: (f) eğitmek Transaction: (i) işgörme; iş, muamele Transfer: (f) nakletmek; devretmek Transformation: (i) dönüşüm, dönüştürüm Transfusion: (i) aktarma Translate: (f) çevirmek, tercüme etmek Translation: (i) çeviri, tercüme Transmit: (f) geçirmek; göndermek, nakletmek Transplant: (f) nakletmek Transplant: (f) nakletmek; (tıb) aşılama için doku eklemek Transport: (f) taşımak, nakletmek Transportation: (i) nakil, taşıma, ulaştırma Travel: (f) yolculuk etmek Treacherous: (s) hain, güvenilmez, korkulur, tehlikeli Tread: (i) ayak basışı; yürüyüş; lastik tırtılı Treat: (f) davranmak, muamele etmek Treatment: (i) tedavi Tree: (f) ağaca çıkarmak Trend: (f) yönelmek, meyletmek Trend: (f) yönelmek, meyletmek, temayül etmek Trick: (f) aldatmak, hile yepmak Trip: (f) yolculuk etmek Troop: (f) sürü halinde tolla(n)mak; ileri yürüyüşü yapmak Trouble: (f) rahatsız etmek, tedirgin etmek, zahmet vermek Truck: (f) kamyon ile yük tşımak; kamyon kullanmak True: (s) gerçek, doğru Truly: (z) hakikaten, gerçekten, doğrulukla, tamamen Trust: (f) güvenmek Truth: (i) hakikat, gerçeklik Truthful: (s) doğru sözlü, doğru, samimi; gerçek Truthfully: (z) doğru olarak; hakikaten Turbulent: (s) çalkantılı dagalı; karışıklık şıkaran Turn: (f) dön(dür)mek Twin: (f) ikiz doğurmak; ikiz olarak doğmak; ikiz gibi kılmak, kız doğ(ur)mak Twitter: cıvıldamak; yüreği çarpmak, heyecanlanmak
Murat AĞARI Type: (f) daktiloda yazı yazmak Type: (f) engellemek,(f) atmak, (f) daktiloda yazı yazmak Typical: (s) tipik Ugliness: (i) çirkin veya iğrenç olma Ugly: (s) çirkin Ultimate: (s) son, nihai, en son, en uzak Ultimately: (z) eninde sonunda, nihayetle Underestimate: (f) değerinin altında paha biçmek Understand: (f) anlamak Understandably: (z) anlaşılır şekilde Undoubted: (s) kesin, şüphesiz Undoubtedly: (z) şüphesiz olarak Undue: (s) aşırı; kanunsuz; uygunsuz; yersiz, vadesi gelmemiş Unduly: (z) aşırı derecede; boş yere; haksız olarak Unexpected: (s) beklenilmedik Unfair: (s) haksız, adaletsiz; hileli Unfairly: (z) haksızca Unfortunate: (s) talihsiz, bahtsız, bedbaht Unfortunately: (z) yazık ki, maalesef Uniform: (f) üniforma giydirmek; birbirine benzer şekle sokmak Uniformity: (i) aynılık, tam benzerlik Unite: (f) birleş(tir)mek Unity: (i) birlik Universal: (s) evrensel Universe: (i) evren, kainat,alem, cihan Unless: medikçe Unnecessarily: (z) gereksiz olarak Unnecessary: (s) lüzumsuz; faydasız, gereksiz Unpleasant: (s) nahoş, hoşa girmeyen, tatsız Unpleasantness: (i) nahoşluk, tatsızlık Unpopular: (s)benimsemeyen,tutulmayan;gözden düşm. Unpopularity: (i) gözden düşüş olma; rağbet görmeme Unreasonable: (s) mantıksız, makul olmayan Unreasonably: (z) mantıksızca Unstable: (s) sabit veya sağlam olmayan; kararsız Unusual: (s) görülmedik, olağan dışı Unusually: (z) nadiren, alışılmamış şekilde Unwilling: (s) isteksiz; gönülsüz Unwinlligly: (z) istemeyerek Upset: (f) altüst etmek, keyfini bozmak Upset: (f) devirmek, aıtüst etmek, keyfini bozmak Upsurge: (i) kabarma, yükselme; dalga Urban: (s) şehre ait Urbanization: (i) şehirleşme
403 Urge: (f) kışkırtmak, zorlamak Urgent: (s) acil acele olan; zorunlu Urgently: (z) önemle; acele ile Use: (f) kullanmak Useful: (s) faydalı Usefulness: (i) fayda, kullanışlılık Utilize: (f) kullanmak Utter: (f) (ağızdan) çıkarmak; söylemek, beyan etmek Utulize: (f) kullanmak Vacancy: (i) boşluk; boş yer, aralık, fasıla Vacant: (s) boş açık; işsiz Vaccinate: (f) aşı yapmak Vaccination: (i) aşı; aşılama Vague: (s) şüpheli Vaguely: (z) müphem şekilde, belli belirsiz Vagueness: (i) belirsizlik Valid: (s) geçerli Validity: (i) geçerlik, yürürlük; sağlamlık Valuable: (s) değerli Value: (f) değer vermek Vanish: (f) gözden kaybolmak, yok olmak Vapour: (f) buharlaş(tır)mak Variable: (s) değişken; kararsız Variation: (i) değişme, dönüşme; çeşitleme,varyasyon Varied: (s) çeşitli, türlü; değişik Various: (s) muhtelif, çeşitli Vary: (f) değiş(tir)mek Verge: (f) yönelmek; "on" ile yaklaşmak, -e doğru gitmek, meyletmek; sınırlamak Verify: (f) doğrulamak, tasdik etmek Veto: (f) veto etmek, reddetmek Viable: (s) yaşayabilir; tutarlı, geçerli Vicious: (s) kötü, bedbah Victim: (i) mağdur, kurban Vidid: (s) canlı View: (i) görüş, fikir, manzara Vigorous: (s) kuvvetli, etkin, dinç, gayretli Violate: (f) bozmak, ihlat etmek Violation: (i) ihlal; tecavüz Violence: (i) şiddet Violent: (s) şiddetli Violently: (z) şidetle, vahşice Visible: (s) görülür, görünür; açık, belli Vision: (f) hayal gibi görmek, Visional: (s) hayali Visit: (f) ziyaret etmek
404
KPDS-ÜDS Sınavlarına Hazırlık / Soru Bankası -1
Visitor: (i) misafir, ziyaretçi Visual: (s) görme ile ilgili Vital: (s) hayata ait, hayati, önemli Vitality: (i) hayatiyet, dirlik, canlılık Vividly: (z) çok canlı bir şekilde Voice: (f) söylemek, ifade etmek Voluntary: (s) isteyerek gönüllü Volunteer: (i) gönüllü Vote: (f) oy kulanmak Voter: (i) oy veren, seçmen Voyage: (f) yolculuk etmek Vulnerable: (s) yaralanması mümkün, incinebilir Wage: (i) ücret, maaş Wait: (f) beklemek Walk: (f) yürümek Wall: (f) etrafına duvar çekmek Wander: (f) dolaşmak, gezinmek Wane: (f) azalmak, küçülmek Want: (f) beklemek, istemek War: (f) savaş mak Warm: (f) ısıtmak, kızdırmak Warmth: (i) sıcaklık, ılıklık Warn: (f) ikaz etmek Warning: (i) ihtar, ikaz; ihbar Wary: (s) ihtiyatlı, uyanık, açık göz Wash: (f) yıka(n)mak Waste: (f) israf etmek Wasteful: (s) savurgan, boş yere ziyan eden Watch: (f) seyretmek Watchful: (s) tetik, uyanık Wave: (f) salla(n)mak, dalgalalan(dır)mak Weak: (s) zayıf, kuvvetsiz Weaken: (f) zayıfla(t)mak Weakness: (i) zaaf, zafiyet; kusur Wear: (f) giymek; eskimek, aşınmak, yıpranmak Weave: (f) dokumak, örmek Wed: (f) evlenmek Weight: (f) yüklemek, ağırlık vermek; katmak Welcome: (f) memnuniyetle, hoş karşılamak Wet: (f) ıslatmak; ıslanmak; işemek What is more: dahası Wheel: (f) dön(dür) mek; yuvarlanıp gitmek When: dığı zaman, -iken Whenever: (her ne zaman) -dığında Whereas: oysa, halbuki While: iken; -e karşın
Whole: (s) tam, bütün, tüm Wholesaler: (i) toptancı Wholly: (z) bütün bütün, tamamen; sırf Wide: (s) geniş, açık Widely: (z) genellikle; yaygın olarak Widen: (f) genişletmek Widespread: (s) yaygın Width: (i) en, genişlik Willingly: (s) isteyerek, seve seve Win: (f) kazanmak Wine: (f) şarap içirmek, şarap içmek Wing: (f) uçmak, kanatlanmak Winner: (i) kazanan kişi Wipe: (f) silmek, silip kurutmak Wise: (s) akıllı, tedbirli Wisely: (z) akıllıca Wish: (f) arzu etmek Withdraw: (f) geri çek(il)mek, banka hesabından para çekmek Witness: (f) tanıklık etmek Wonder: (f) endişelenmek, merak etmek Wood: (f) ağaçlandırmak, orman haline getirmek; odun tedarik etmek Word: (f) söylemek, ifade etmek Work: (f) çalışmak Worker: (i) işçi Worry: (f) endişelendirmek Worse: (s) daha fena, daha kötü, beter Worsen: (f) kötüleş(tir)mek Wound: (f) (argo) şaşırtmak, hayrete düşürmek Wreck: (f) (gemi) kazaya uğra(t)mak; harap etmek Wrestle: (f) güreşmek Write: (f) yazmak Writer: (i) yazar Wrong: (s) yanlış; haksız Wrongly: (z) yanlış bir şekilde Yell: (f) acı acı bağırmak, haykırmak Yet: yinede Yield: (f) mahsul vermek; boyun eğmek Young: (s) genç Youth: (i) delikanlı, genç adam Youthful: (s) genç; dinç Zone: (f) çevirmek, kuşatmak; bölgelere ayırmak