Hans Morgenthau realizmin 6 temel ilkesini oluşturmuştur.Bu oluşturmuştur.Bu ilkeler şunlardır. •
•
•
•
•
•
Siyasal gerçekçilik: Siyasetçiler bulundukları nüfuzun tolumsal yasalarını g!zetmek zorund zor undad adır ır.. "!y "!yle le ki bir siy siyase asetçi tçinin nin bul bulund undu#u u#u to tolum lumdan dan far farklı klı ola olarak rak be besle sledi# di#ii kanaatlar elbet olabilir. $akat bunları hayata geçirirken son dere%e dikkatli olmalıdır. Bulundu#u siyasi ortamın gere#ini düşünmelidir düşünmelidir.. &ıkar: Siy &ıkar: Siyase asetçi tçi ba başın şında da bul bulund undu#u u#u to tolum lumun un çık çıkarı arını nı hiy hiyera erarşi rşisin sinin in te teesi esine ne koymalıdır. 'üç: Siya Siyasi si gerçe gerçekli#i kli#i !nem !nemseme semek( k( onu de#i de#iştirme ştirmemek mek anla anlamına mına gelm gelmez. ez. )n% )n%ak ak siyasetçi kişisel kanaatlerini g!zetirken bile onu siyasal gerçeklik ile harmanlamalıdır harmanlamalıdır.. Bu konuda onun en büyük silahi güçtür. 'üç ne kadar fazla olursa siyasal gerçekli#in de#işmesi bir o kadar kolay olur. )hlak: Siyasetçinin ahlakı bireyler gibi olamaz.*'erekirse herkes iyilik için yansın* diyemez. +nun ahlakını bulundu#u tolumun gü,enli#i oluştururur. -lımlılık -lımlı lık:: Siy Siyase asetçi tçi içi içinn bul bulund undu#u u#u to tolum lumun un çık çıkarı arı ege egeme menn ols olsaa dah dahii !z !zell ellikl iklee uluslararası alanda ta,iz ,ermeden egemenli#ini arttırmamalı. )ksi takdirde bu gü,enlik sorunu soru nu do#u do#ura%ak ra%aktır. tır. &ıkarların maks maksimize imize edilm edilmesi esi elze elzemdir mdir.. aki akinn çıka çıkarlar rlar u#run u#runaa yaılmış da,ranışlar sonu%unda düşmanlık kazanılmamalıdır. Siyasal olan ile olmayan arasındaki ilişki: Siyasetçi olitikasını meşru kılmak için etik de#erleri( de#e rleri( huku hukuku ku ,s kulla kullanmal nmalıdır ıdır.. 'erek 'erekirse irse aslın aslında da çıka çıkarı rı u#ru u#runa na sa,a sa,aşırke şırkenn bunu se,imli kılabilmek için bu akt!rleri kullanmalıdır. din için sa,aşıyoruz( hukuk için hak için sa,aşıyoruz ya da tüm ezilenler için sa,aşıyoruz diyebilmelidir. diyebilmelidir.
Hans Morgenthau/nun 6 ilkesinin tamamı ş!yledir: ş! yledir: 01 Siyasal gerçekçilik( genel olarak tolum gibi( siyasetin de( k!kleri insan do#asında bulunan ob2ektif yasalar%a y!netildi#ine inanır. 3olumu geliştirmek için( her şeyden !n%e( tolum yaş aşam amın ında daki ki yas asal alar arıı an anla lama makk ge gere reki kirr. Bu ya yasa sala ları rınn iş işle leyyiş işle leri ri bi bizi zim m be be#e #eni ni ,e ye#leyişlerimizden !zgür bulundu#u için( insanın bu yasalara karşı çıkması için yenilgiyi g!ze alması gerekir. 'erçekçik( siyaset yasalarının ob2ektifli#ine oldu#u gibi( ne kadar noksan ,e tek yanlı olursa olsun( bu ob2ektif yasaları yansıtan rasyonel bir kuram geliştirmenin mümkün bir şey oldu#una da inanır. Siyasal gerçekçilik( aynı şekilde( siyasette gerçek ile kanat ka natın ın 4ob 4ob2ek 2ektif tif ,e ra rasyo syonel nel ola olarak rak ge gerçe rçekk ola olan( n( de delill liller% er%ee de deste stekle klenen nen ,e us yol yoluy uyla la aydın ay dınlı# lı#aa çık çıkarı arılab labile ilenn ile ile55 sad sade%e e%e süb süb2ek 2ektif tif bir ya yargı rgı ola olann ge gerçe rçekk ,e olg olgula uları rı ha hakik kikatl atlee oldukları şekilde ele almaktan uzak düşmüş bulunan( sahi oldu#u bilgileri !nyargı ,e arzular y!nünde y!n ündenn ayrı ayrılmaya lmayann düşü düşün%ele n%elerden rden başk başkaa bir kayn kaynaktan aktan elde edem edememek emek durum durumunda undaki ki yargıların birbirinden tefrik* edilebile%e#ine de inanır. Siyaset yasalarının derinliklerine k!k saldı#ı insan do#ası( &in7in( Hindistan7ın( ,e 'rek dünyasının klasik felsefelerinden bugüne kadar ka dar de de#iş #işmiş miş de# de#ild ildir ir.. Bu kla klasik sik fel felsef sefele elerr de de(( ken kendil dileri erini( ni( ins insan an do# do#ası asını nı ay aydın dınlı# lı#aa çıkarmaya adamışlardı. Bu yüzdendir ki( siyasal kuramda yenilik sade%e yenilik oldu#u için bir erdem taşımadı#ı gibi( eski ça#lardan kalmış olmak da sade%e eski olmak yüzünden kusur sayılamaz. Bugün( siyaset siyaset kuramı diye bir şey ,arsa( siyaset kuramı diyebile%e#imiz b!yle bir teorinin( kendisinin ne kadar sa#lam bir teori oldu#unu g!stermek yerine( kendisine karşıt bir çıkarsamada bulunmamış olması gerekti#i bir gerçektir. 8i#er yandan bir başka gerçek de 4 güç dengesi kuramında oldu#u gibi1 yüzler%e ,eya hatta binler%e yılda geliştirilmiş bir siyaset
kuramının( kendisini gerçeklikten kaldıra%ak( zamanı geçmiş kıla%ak bir çıkarsamada bulunmamış olması gerekti#idir. Siyaset kuramı diyebile%e#imiz bir teori( demek ki( hem akılın hem deneyimin ikili sınamasına tabi bulunmaktadır. B!yle bir kuramı( sırf geçmiş yüzyıllarda ortaya çıkmış bulunan bir kuram oldu#u için karalamak ,e geçersizlik saymak rasyonel bir sa,7da bulunmak de#il( olsa olsa( bugünün dünden üstün oldu#u yolunda modern%i bir !nyargıyla hareket etmek olabilir. 9ski diye( b!yle bir teorinin bugün de geçerli olabile%e#ini g!rmezlikten gelmek( siyasal konulardaki kuramları bir moda* ,eya geli geçi%i bir be#ini akımı* gibi de#erlendirmek5 siyasal sorunlara gerçekler açısından de#il de kanatlar açısından bakmak demektir. 'erçekçilik açısından kuram( olguların gerçe#ini aramak ile( bu olguları us yoluyla anlama ka,uşturmaktan meydana gelen bir şeydir. ealizm belli bir dış olitikanın karakterinin( sade%e ,e sade%e( i%ra edilen siyasal edimlerin ;a%ts*< ,e bu edimlerin !nkestirimi mümkün ;foreseable*< sonuçlarının in%elenmesiyle anlaşılabile%e#i g!rüşüyle hareket eder. B!yle%e( hem hangi de,let adamının fiilen ne yatı#ını ortaya çıkarabilir5 hem de hareketlerinin tahmin edilebilir sonuçlarından( aynı de,let adamlarının kendi zamanındaki ereklerinin neler olmuş olması gerekti#ini çıkarsayabilir. =aldı ki( gerçek ,e olguların in%elemesi ,e sınanması da yeterli de#ildir. 8ış olitika konusunda hammadde şeklindeki gerçek ,e olguları anlama ka,uşturmak için siyasal gerçe#e( ilgili dış olitikanın mümkün anlamlarını !nerebilen bir lanla( belli bir çeşit rasyonel çerçe,e ,eya taslakla yaklaşmak gerekir. Bir başka deyişle( kendimizi belli şartlar altında belli bir dış olitika sorunu ile karşılaşan bir de,let adamının yerine koymamız( ,e bu koşullar altında kalmış bulunan bir de,let adamının ilgili sorunun karşısında ;de,let adamının her zaman rasyonel olarak hareket etti#ini düşünerek< seçebile%e#i ne gibi rasyonel alternatiflere sahi oldu#unu( ,e bu koşullar altında hareket eden de,let adamının bu alternatiflerden hangisini seçe%e#ini düşünmemiz gerekir. >luslararası olitika alanındaki gerçek ,e olguları anlama ka,uştura%ak ,e bir siyaset kuramını mümkün kıla%ak olan da işte bu rasyonel hiotezin fiili gerçekler ,e sonuçları bakımından sınanması olabilir. ?1 >luslararası olitika denen geniş alanda siyasal gerçekçili#e yolunu bulmakta yardım eden en !nemli nirengi noktası* ise güç terimi ile ifade edilen çıkar ka,ramıdır. >luslararası olitikayı ka,rayı anlamaya çalışan akıl ile( anlaşılması gereken gerçekler arasındaki ba#lantıyı bu ka,ram sa#lamaktadır. &ıkar ka,ramı( siyaseti( ;zenginlik ,eya ser,et olarak tarih edilen çıkar ka,ramıyla anlaşılan< ekonomi( ahlak ;ethi%s*<( estetik( ,e din gibi konulardan ayrı ,e ba#ımsız bir eylem ,e anlayış konusu ,e alanı olarak ele alır b!yle bir ka,ram olmaksızın( >luslararası ,eya ulusal( hiçbir siyaset kuramı kurulması hiçbir şekilde mümkün olamazdı. @ira b!yle bir ka,ram ;,e anlayış< olmaksızın ne siyasal olan gerçek ,e olgularla siyasal1olmayanları ayırabilmemiz( ne de olitika alanına sistematik bir düzen ,ere%ek tek bir !lçü tesis edebilmemiz mümkün olabilirdi. 8e,let adamının da güç olarak tanımlanan çıkar terimine uygun düşündü#ünü ,e hareket etti#ini farz eder( tarihin ise bu ,arsayışı do#rulayan delillerle dolu oldu#unu düşünürüz. Bunu b!yle düşünmemiz sayesindedir ki( bir de,let adamının geçmişte( bugün( ,e gele%ekte nasıl hareket etmiş oldu#unu ,eya nasıl hareket ede%e#ini anlamamız( tahmin etmemiz mümkün olmaktadır. B!yle%e( de,let adamı denen kimsenin s!yle,lerini kaleme alırken neyi( niçin yazdı#ı g!rebilir5 di#er de,let adamlarıyla konuşurken neyi( niçin yazdı#ını s!yledi#ini anlayabilir5 kafasının içindeki düşün%eleri gerçek yüzüyle okuyabilir( tahmin edebilir. 'üç şeklinde tanımlanan çıkar terimi çerçe,esi içinde düşünmekle ele aldı#ımız de,let adamı nasıl düşünüyorsa !yle düşünebilir5 de,let adamının kendisi kadar konuya ba#lı bulunmadı#ımız için o7nun düşün%e ,e eylemlerini( belki de( olitika sahnesinde akt!r durumunda bulunmak zorunda olan de,let adamının kendisinden daha iyi anlayabiliriz. 'üç şeklinde tanımlanan çıkar ka,ram ,e anlayışı g!zlem%inin entelektüel bir disilin taşımasını( siyasete konu olan şeyleri rasyonel bir düzen içinde ele almasını( b!yle%e( siyaseti kuramsal olarak anlaşılabilir kılmasını gerektirir. Siyasetin g!zlem%isi de#il de akt!rü durumda bulunanlar açısından ise( gene aynı anlayış eylemlerde rasyonel bir disilin sa#lar( ,e
)merikan( Angiliz( ,eya us dış olitikasının farklı güdülere ;moti,es<( farklı ter%ihlere( ,e birbirini izleyen farklı de,let adamlarının entelektüel ,e moral nitelik farklarına ra#men akıl yoluyla anlaşılabilir( rasyonel bir de,amlılı#a sahi( şu ,eya bu !lçüde kendi içinde tutarlı bir olgu !zelli#ini kazanmasını temin eder. Bu bakımdan( >luslararası olitikaya ilişkin gerçekçi bir teorinin çok yaygın iki safsatadan* kendini uzak tutması gereke%ektir: olitikayı olitikanın güdüleri açısından ele almak ,e bu güdülerle ilgilenmek ,e olitikayı ideolo2ik ter%ihler açısından de#erlendirmek. Bir dış olitika hakkında bilgi edinmek için sade%e de,let adamlarının hangi güdülerle hareket etti#ine bakmak hem yararsız ,e boş( hem de( aldatı%ı bir yoldur. ararsız ,e boştur( zira güdü* denen sikolo2ik olgular( gerek edimde bulunanın gerekse g!zlem%inin duygu ,e çıkarlarına g!re( gerçek !zlerinden satırılabilir( ço#u kez bilme1tanıma aşamasından bile !n%e bozulabilir ,e aldatı%ı sikolo2ik bilgi* durumunda kalabilir. =endi içimizdeki güdüleri bile tam ,e gerçe#e uygun olarak biliyor muyuzC Başkalarının içlerindeki güdüler hakkında ne biliyoruz. =aldı ki de,let adamı denilen kişinin ,eya kişilerin içlerindeki güdüler hakkında bilgiye sahi olsak bile( bu bilginin dış olitika konusundaki sorunu anlamaya fazla yardım%ı ola%a#ını( yolumuza ışık tuta%a#ını düşünmemeliyiz. B!yle bir bilgi olsa olsa( ilgili de,let adamının izleyebile%e#i dış olitikanın y!nünden ne olabile%e#ini g!steren birçok belirtiden sade%e bir teki olabilir. $akat( ilgili de,let adamının izleye%e#i dış olitikayı !n1kestirimle ;redi%t< bilebilmemiz sade%e bu belirti ile mümkün olamaz. @aten tarih g!stermektedir ki( güdülerin niteli#i ile dış olitikanın niteli#i arasında tam ,e zorunlu bir ilinti bulunmamaktadır. Bu( gerek moral gerekse siyasal açıdan do#rudur. Bir de,let adamının iyi niyetli olmasına bakı da( bu de,let adamının izleye%e#i dış olitikanın ahlaken üstün niteliklere sahi bir dış olitika( ,eya başarılı bir dış olitika ola%a#ı sonu%unu çıkaramayız. 8e,let adamımızın güdülerini de#erlendirdikten sonra( kendisini bile bile ,e kasten ahlaken e#ersiz bir olitika izlemeye%e#ini düşünmemiz mümkün olsa bile( b!yle bir olitikanın başarı kazanma olasılı#ı hakkında kesin hiçbir şey s!yleyemeyiz. An%eleyebile%e#imiz de,let adamının girişmiş oldu#u eylemlerin moral ,e siyasal niteliklerini bilmek istiyorsak( de,let adamımızın içindeki güdüleri de#il( girişmiş oldu#u eylemlerini de#erlendirmemiz( !#renmemiz gerekir. =aç kez de,let adamları dünyayı daha iyi bir dünya yama güdüsü ile yola çıkmışlardır da( oldu#undan da beter hale sokmuşlardırC =eza( kaç kez belli bir amaçla yola çıkı( hiç istemedikleri ,eya hiç ummadıkları neti%elere ulaşmışlardırC De,ille Ehamberlain7in yatıştırma olitikası ;aeasement*<( bilebildi#imiz kadarıyla( iyi niyet taşıyan güdülerle dolu bir dış olitikaydı. Ehamberlain( belki de( di#er Angiliz Başbakanları içinde kişisel iktidar tutkusu en az olan biriydi( ,e başlı%a ama%ı barışın de,amı ,e herkesin esenlik içinde yaşamasıydı. )ma buna ra#men Akin%i 8ünya Sa,aşını kaçınılmaz bir sa,aş haline sokan( ,e milyonlarla insanı beklemedikleri felaketlere iten de o7nun bu olitikası olmuştur. Sir Finston Ehur%hill7in içindeki güdüler ise( daha dar ufuklu( kişisel ,e ulusal güç tutkunlu#u yüzünden( daha dar g!rüşlüydüler. Ehur%hill7in dış olitikası ise( moral ,e siyasal nitelikleri y!nünden daha üstün olmuştur. obesierre bile güdüleri açısından de#erlendirile%ek olursa yaşayan ,e yaşamış olan insanların belki de en iyisiydi. $akat kendi kişisel erdemi yüzünden salandı#ı ütoya%ı radikalizmi sonu%unda( kendisinden daha az erdemli olan ek çok kişiyi !ldürtmüş( kendisi de giyotinle %an ,ermiş( !nderi oldu#u de,rim de yıkılmıştır. 'üdülerin iyi olması( bile bile k!tü bir olitika izlenmeye%e#i konusunda bir gü,en%e ;teminat< olabilir5 ama( bunlardan hayat bulan olitikaların moral açısından iyi olması ,eya siyasal açıdan başarılı olması için bir gü,en%e olamaz. 8ış olitika bir sorun ise( bu sorunu anlamak istiyorsak( asıl bilmemiz gereken !nemli nokta( bir de,let adamının içindeki Saikler* de#il( s!z konusu de,let adamının dış olitikasının !zlerini( esaslarını ka,ramadaki entelektüel yetene#i( ,e bu yetene#i sayesinde ka,rayı anlamayı başardı#ı şeyleri başarılı bir siyasal eylem haline d!nüştürme yetene#inin bulunu bulunmadı#ıdır. 'üdülerin moral niteli#ini soyut landa yargılaya%ak olan ahlaktır( fakat siyasal bir kuram entelektüel yetene#in iradenin( ,e eylemin
siyasal niteliklerini yargılama durumundadır. >luslararası olitika konusunda gerçekçi bir kuram keza bir başka a,ami* safsatadan da kendisini uzak tutmak zorundadır. B!yle bir kuram bir de,let adamının izleye%e#i dış olitika ile bu de,let adamının felsefesini ,eya siyasal e#ilim ,e sematilerini birbirine karıştırmamak5 birin%isini ikin%isine bakarak çıkarmamak durumundadır. Gzellikle ça#daş koşullarda de,let adamları halk kitlelerinin destek ,e se,gisini kazanmak ama%ıyla( izledikleri dış olitikayı felsefi ,e siyasal sematileri açısından sunma alışkanlı#ında bulunabilirler. $akat günümüzün de,let adamları ulusal çıkar açısından düşünmek ,e eylemde bulunmak şeklindeki resmi g!re,* anlayışları ile( kendi moral de#erlerinin ,e siyasal ilkelerinin bütün dünyada uygulandıklarını g!rmek şeklindeki kişisel arzuları* açısından geçmişin in%oln7ünden farklı kişiliklere sahitirler: siyasal gerçekçilik siyasal idealler ile normal ilkelerin bir kenara bırakılmalarını( unutulmalarını gerektirmez( ,eya bunun b!yle olmasını !zürlü g!stere%ek bir ,esile teşkil etmez. Siyasal gerçekçilik1her yerde ,e her zaman arzu edilebilir şeylerle( zaman ,e yer y!nünden somut şartlar altında mümkün olanlar arasında kesin ,e sert bir ayrılık oldu#una dikkat edilmesini gerektirir. Siyasal gerçekçilik her olitikanın her zaman rasyonel( her zaman ob2ektif( ,e her zaman duygusallıktan uzak bir gelişme çizgisi izleyemeyebile%e#ini bilmemizi hatırlatır. =işilikle ilgili !#eler( !nyargılar( süb2ektif ter%ihler( her çeşit entelektüel zaaflar( ,e iradesizlik yüzünden dış olitikanın halk kitlelerinden destek bulmasını sa#lamak için halkın hissiyatın* baş,urma ihtiya%ı yüzünden( bizzat dış olitikanın kendisinin rasyonel bir dış olitika olma !zelli#i de zarara u#rayabilir. Bununla beraber( rasyonellik !#esine !nem ,eren bir siyaset kuramının( geçmişte oldu#u gibi bugün için de( bu gibi irrasyonel !#eleri soyutlaması ,e deneyimlerden elde edilebile%ek rasyonel bir !z sunan bir dış olitika g!rüntüsü çizmeye5 keza gene deneyimlerle elde edilmesi mümkün samaları bir tarafa bırakmaya katlanması gerekir. 'erçekte %ereyan eden >luslararası olitika ile b!yle bir olitikadan çıkarsanmış ;deri,ed*< rasyonel bir kuram arasındaki fark bir foto#raf ile bir ortre resim arasındaki fark gibidir. $oto#raf( çılak g!zle g!rülebile%ek her şeyi g!sterir5 resim ise çılak g!zle g!rülebile%ek her şeyi g!stermese de( çılak g!zle g!rülemeyen şeyi g!sterir( ,eya hiç de#ilse g!stermeye çalışır: ortresi yaılan kişinin insan* olarak !zünü. Siyasal gerçekçilik sade%e kuramsal bir !#eyi de#il( normatif bir !#eyi de kasar. Siyasal gerçekçilik bilir ki siyasal gerçek bir yı#ın rastlantısal !#elerle de doludur ,e bunlar dış olitika üzerine etkide bulunuyor olabilir. )ma buna ra#men( bütün tolumsal kuramlar gibi( siyasal gerçekçilik kuramı da( teorik anlamlama çabası u#runa( siyasal gerçekçilik kuramı da( teorik anlamlama çabası u#runa siyasal gerçekteki rasyonel !#elere ,urguda bulunmanın bir ihtiyaç oldu#unu kabul eder5 zira gerçe#in kuram içinde anlaşılabilir ;intelligible*< olmasını mümkün kılanlar da bu rasyonel !#elerden başkası de#ildir. Siyasal gerçekçilik deneyimlerle hiçbir zaman tam olarak elde edilemeye%ek olan rasyonel bir dış olitika için kuramsal bir yaı kurar. Siyasal gerçekçilik( aynı zamanda( rasyonel bir dış olitikanın iyi bir dış olitika ola%a#ı g!rüşündedir5 zira( an%ak rasyonel bir dış olitika riskleri en azına indirebilir( yararları en yüksek noktasına çıkarabilir5 b!yle%e( başarının siyasal gerekliliklerini ,e ihtiyatlılı#ın moral kuralını haklı kıla%ak koşulları yerine getirebilir. Siyasal gerçekçilik siyasal dünyanın foto#raf şeklindeki g!rüntüsüyle( resmedilen g!rüntüsünün mümkün oldu#u kadar birbirlerine benzemesini ister. Ayi1yani rasyonel1dış olitika ile gerçek hayattaki dış olitika arasındaki kaçınılmaz uçurumun bilin%inde bulunan siyasal gerçekçilik sade%e bir kuramın siyasal gerçekteki rasyonel !#eler üzerinde durması gereklili#ine de#il( fakat keza bir dış olitikanın da kendi moral ,e ratik amaçları y!nünden rasyonel olması gerekti#i inanır. Bu bakımdan( bu kitata oraya konulan kuramın gerçek hayattaki dış olitikalar karşısında tutarsız kaldı#ını sa,unmak do#ru ,e haklı olmaya%aktır. B!yle bir sa,da bulunmak bu kitabın niyetini yanlış anlamak demektir. =itabın niyeti siyasal realiteyi kusursuz( ,eya bir başka deyişle( g!zü kaalı bir şekilde tanımlamak de#il( >luslararası olitika konusunda gerçekçi bir teori sunmaktır. Grne#in tam bir güç dengesi olitikasının realitede çok ender bulunabilmesi gibi(
gerçekler tarafından geçerlili#inin kaldırılması ş!yle dursun( siyasal gerçekçilik kuramını sa,unan bu kita( gerçe#in bu bakımdan noksan bile olsa( ideal bir güç dengesi sistemi y!nünde bir yaklaşım olarak anlaşılması ,e de#erlendirilmesi gerekti#i g!rüşündedir. 1 gerçekçilik en temel ka,ramı olan güç şeklinde tanımlanan çıkar ka,ramını hiç de#işmeyen ,e sabit bir anlam içinde hasetme niyetinde de#ildir ,e b!yle bir g!rüş taşımaz. &ıkar fikri gerçekten de olitikanın !züdür( ,e( zaman ,e yere ba#lı de#ildir5 onlardan etkilenmez. 9ski unan7ın te%rübelerine sahi bulunan 3hu%ydides7in de,letler arasında olsun bireyler arasında olsun en emin ba# çıkarların !zdeşli#idir* şeklindeki s!zleri ondokuzun%u yüzyılda ord Salisbury7nin( ulusların arasında uzun !mürlü olabilen biri%ik beraberlik ba#lantısı( çelişkin çıkarların me,%ut olmayışıdır* s!zlerinde de yansımaktadır. )ynı s!zler 'eorge Fashington tarafından genel de,let ,e hükümet etme ilkeleri şeklinde de ifade olunmuşlardır: Ansan do#ası hakkında az bir bilgi bile( insanlı#ın çok büyük bir kısmı için başı çeken* ilkenin çıkar oldu#unu5 ,e az ,eya çok( her insanın çıkar ;!#esinin< etkisi altında bulundu#unu kabul etmemizi gerektire%ektir. 'enel yarar güdüleri bir belli zaman içinde( ,eya bazı belli !rnekler için( insanların çıkarlarını düşünmeksizin hareket etmelerini sa#layabilirler5 fakat tolumsal g!re,e ilişkin yükümlülüklere ,e gerekirliklere de,amlı şekilde uyulmasını sa#lama konusunda tek başlarına bunlar yetersizdirler. Her çeşit !zel çıkarlardan uzak kalabile%ek ,e genel yarar için kendi a,anta2larından de,amlı olarak ,azgeçmeye katlanabile%ek çok azdır. Bu yüzden( insan do#asının ahlaken bozuk oldu#unu s!ylemek do#ru olmaz5 gerçe#in kendisi bunu b!yle kılmakta( her ça#ın ,e her ulusun geçmişi bunu g!stermekte5 aksini s!yleyebilmek için( !n%e insan do#asını de#iştirmek için gereken tedbirleri uygulayabilmiş olmak zorunda bulunmaktayız. Bu s!zlerle ifade edilmiş olası gerçe#e dayanmayan hiçbir ;tolumsal< kurum başarı kazanamaz. üzyılımızda ise( gene aynı g!rüş Ma% 9ber7in g!zlemleriyle daha geniş yankısını bulmuştur: Ansanın eylemlerini( fikirler de#il( çıkarlar ;maddi ,eya mane,i< dolaysız olarak etkilemektedir. =aldı ki( bu fikirler tarafından yaratılmış bulunan dünyanın ima2ları* bile( ço#u zaman( çıkarların dinamizmine eylemlerine hareket ettirmekte yararlanabile%e#i yol ,e izi bulmasına yarayan bir de#nek g!re,i g!rmektedir. 3arihin belli bir d!neminde siyasal eylemi belirleyen çıkar türü dış olitikanın formüle edildi#i siyasal ,e kültürel içeri#e ;muhte,a< ba#lıdır. >lusların kendi dış olitikalarında izlemiş olabile%ekleri amaç ,e erekler her ulus için( ya izlemiş oldu#u ya da izlemiş olması mümkün çok çeşitli amaçlara uygun olarak( sayısız dene%ek kadar farklıdır. )ynı g!zlemler güç ka,ramına ;anlayışına< da uygulanabilirler. Bu ka,ramın muhte,ası ,e kullanılış tarzı da siyasal ,e kültürel çe,re%e belirlenir. 'üç ;,eya iktidar< insanın insan üzerinde denetim kurmasını ,e de,am ettirmesini sa#laya%ak olan her şeyi kasayabilir. Bu yüzden( güç bu ama%a hizmet eden bir tolumsal ilişkiyi5 fiziksel şiddet kullanımından bir insanın bir başka insanın aklını ,e düşün%esini kontrol etmesini sa#layan en g!rünmez sikolo2ik ba#lantılara kadar her şeyi kasar. 'üç ;,eya iktidar< Batı demokrasilerinde oldu#u gibi( moral erekler%e disilin altına alınmış ,e anayasal gü,en%elerle ka,uşturulmuş bulundu#u zaman olsun( meşruiyet ,e hukukili#ini kendi sahi oldu#u ku,,etinden başka hiçbir yerde bulamadı#ı kaba ku,,et şekline girdi#i zamanlarda olsun insanın insan üzerindeki egemenli#ini kasar. Siyasal gerçekçilik aşırı istikrarsız( ,e her an geniş !lçüde şiddet kullanımına yol açabile%ek günümüz koşullarının ,e işlerli#i bu koşullar altında belirlenen dış olitikanın de#işmesinin olanak dışı oldu#u g!rüşünde de#ildir. 3he $ederalist yazarların da çok iyi bildikleri gibi( !rne#in güçler dengesi gerçekten tüm luralist tolumların en de#işmez !#elerinden biridir. $akat bununla beraber( nisbi bir istikrar ,e barışı zedeleye%ek dere%elere ,armayan çatışma hallerinde dahi( tıkı Birleşik )merika7da oldu#u gibi( işlerlik taşıma yetene#i g!stermektedir. Bu şartların meydana gelmesine yol açan fakt!rler >luslararası saha da yaratılabilirse( tarih boyun%a belli
ulusların arasında oldu#u gibi( >luslararası olitikada da( istikrar ,e barışa ilişkin benzer şartların etkenlik kazanması sa#lanabilir. >luslararası ilişkilerin genel karakteri konusunda do#ru olan şeyler( ça#daş ,e dış olitikanın sonul ilinti noktası ;final oint of referen%e*< olan ulusal de,let için de do#rudur: gerçekçiler( bir yandan çıkarı siyasal eylemin de#erlendirilmesi ,e y!netilmesinde başlı%a de#işmez Standard sayarlarken( bir yandan da( ulusal de,let ile çıkar arasındaki ça#daş ba#ıntının ;%onne%tion*< tarihin bir ürünü oldu#una( ,e bu yüzden de tarihin akışı içinde ortadan kalkmak kaderinde oldu#una inanırlar. ealist tutumda( bugünkü siyasal dünyanın ulus de,letlerine b!lünmüş olmasının yerine çok farklı karakterde ,e çok daha büyük birimlerin geçebile%e#i ,arsayımına engel teşkil ede%ek hiçbir !#e bulunmadı#ı gibi( ça#daş dünyanın teknik olanakları ;otentialities*< ,e moral gereklilikleri karşısında bunun uygun bir gelişim ola%a#ı g!rüşündedirler. 'erçekçilerin di#er düşün%e ekollerinden ayrıldıkların nokta ça#daş dünyanın nasıl d!nüştürülebile%e#ine ilişkin esas ana soruna gelindi#i noktadadır. 'erçekçili#in inan%ı bu d!nüşüşün geçmişe bugünkü biçimini ,ermiş bulunan ,e gele%e#i de biçimlendire%ek olan temel ;erennial*< güçlerin çok başarılı bir şekilde y!netilebilmesine ba#lı bulundu#udur. 'erçekçiler( s!z konusu d!nüşümün kendine !zgü yasaları olan siyasal gerçe#e( bu yasaları kabule yanaşmayan soyut bir ideal ile karşı çıkarak gerçekleşebile%e#ini sananlara katlanamazlar. I1 Siyasal gerçekçilik( siyasal eylemin moral !neminin farkındadır. $akat ço#u zaman başarılı bir olitikanın gerekleriyle ahlakın emirleri arasında giderilmesi güç bir gerilim oldu#unu da g!zden kaçırmaz. B!yle%e( meselenin hem moral hem de siyasal yanına !nem ,e a#ırlık ,ermek istedi#i için( siyasetin çılak olgularının moral y!nünden gerçekte olduklarında daha tatminkar oldukların s!ylemeye kalkışmaz( ,eya ahlaki yasansın gerçekte oldu#undan daha kusursuz odlu#u y!nünde bir sa,da bulunmaz. 'erçekçilik( e,rensel moral ilkelerin( e,rensel soyut formüller biçimi içinde( de,letlerin eylemlerine uygulanamaya%a#ı g!rüşündedir ,e bu ilkelerin zaman ,e yer konusundaki somut şartlara g!re ayıklanması gerekti#ine inanır. Bireyler kendi başlarına $iat 2ustitia( ereat mundus* ;dünya yıkılsa da bırak adalet yerini bulsun< diyebilirler. )ma( de,letler( gele%eklerinden sorumlu oldu#u insanlar adına b!yle bir s!z s!yleme hakkına sahi de#illerdir. Birey olsun( de,let olsun( !zgürlük gibi konularda( siyasal eylemi e,rensel moral ilkelerle düşünü de#erlendirmek zorundadırlar. $akat bununla beraber( bireyler b!yle bir moral ilke u#runa kendilerini feda etmek hakkına sahi oldukları halde de,letin başarılı bir siyaset izlemek için !zgürlük ilkesinden samış olmayı moral açıdan onaylamaya hakkı yoktur. ;zira< de,letin kendi ,arlı#ının nedeni de ulusal ,arlı#ı sürdürmenin sa#lanması gibi moral bir ilkeye ba#lı bulunmaktadır. Ahtiyatlı ,e tedbirli olmayı bir kenara ata%ak kadar %oşkun bir siyasal ahlakilik olamaz. Her siyasal ahlakilik( ahlaki g!rünen bir eylemin siyasal sonuçlarını hesaba katmak zorundadır. 'erçekçilik( bu nedenledir ki( ihtiyatlı ,e tedbirli olmayı1alternatif siyasal eylemlerin neti%elerini düşünü tartmayı1 siyaset alanında en üstün erdem !lçüsü sayar. )hlak ;ethi%s*< soyut açıdan eylem ,eya eylemleri moral yasalara uygunluk !lçüsüne g!re de#erlendiri yargılar. =lasik felsefe ,e ortaça# felsefesi bunu bilmekteydi. in%oln de şu s!zleri s!ylemekle( bunu bildi#ini g!stermiştir: 9n iyisinin nasıl olması gerekti#ini bilirim( ama en iyi elimden ne gelirse !yle yaar ,e sonuna kadar b!yle yamaya çalışırım. 9#er sonunda en iyi olanı yaabilirsem( benim için s!ylenmiş olan s!zler hiçbir kıymet ifade etmeye%ektir. Sonunda k!tü bir yere gelir ,e iyi olanı yaamamış olursam bütün melekler benim haklı oldu#uma yemin ede%eklerdir( ,e neti%e de#işmeye%ektir. J1 siyasal gerçekçilik belli bir ulusun ahlaki hareket edi etmedi#ini belirleyi anlamakta dünya çaındaki moral yasaların !lçüt olarak alınması g!rüşünü kabul etmez. 'erçek ile kanaat arasında bir ayrım ,e benzemezlik oldu#una inandı#ı gibi( gerçek ile gerçek yerine konan şeylere taınma arasında da ayrım oldu#una inanır. Bütün uluslar kendi !zel istek ,e eylemlerinin dünyanın moral amaçlarına uygun oldu#un ileri sürme e#ilimindedirler5 ,e hiçbir ulus uzun süre bu e#ilimden kendisini kurtaramamıştır. >lusların moral kurallara
uymak durumunda olduklarını bilmek ile( ulusların aralarındaki ilişkilerde neyin iyi neyin k!tü oldu#unu tam olarak bilir g!zükmek ayrı şeylerdir. 8ünyamız bile( bütün ulusların an%ak ,e an%ak 3anrı tarafından yargılanabile%e#i ,e buna insan aklının yetilerinin yetmeye%e#i inan%ı ile( her ulusun 3anrının sade%e kendi saffında oldu#u ,e kendi ;uluslarının< iradelerine 3anrısal iradenin karşı çıkmaya%a#ı inan%ı arasında g!rülen çelişki ile dolu bir dünyadır. Belli bir milliyetçilik ile Eenabı Hakk7ın* g!rüş ,e takdirleri arasında yaılan bu fütursuz eşleşme ;eKuation< moral açıdan sa,unulabile%ek şey de#ildir. 'rek filozofları ,e =itabı Mukaddes* Leygamberleri bile b!yle ma#rur%a düşün%elere karşı karlarlı ,e tabalarını uyarmışlardır. B!ylesi eşlemlemeler siyasal açıdan da her türlü k!tülük için kullanılmaya el,erişlidirler5 fütuhatçı çılgınlı#ı içinde yargıların bozulu satırılmasına yol açabilir5 ulusların ,e uygarlıkların1moral ilkeler( idealler( ,eya hatta 3anrı7nın kendisi adına1 yakılı yıkılmalarına sebe olabilirler. +ysa( güç çerçe,esi içinde anlamlandırılı düşündü#ümüz çıkar ka,ramı bizi bu gibi moral aşırılıklardan ,e siyasal çılgınlıklardan korumaya yaramaktadır. @ira( bizimki de dahil( ulusları( güç çerçe,esi içinde anladı#ımız kendi çıkarları için çaba g!steren siyasal ,arlıklar olarak ele alırsak( tüm uluslara karşı daha adil olabiliriz. e tüm uluslara karşı adil da,ranırken ikili bir anlayış içinde hareket etmemiz de mümkün olabilir. 8i#er ulusları( tıkı kendi ulusumuz hakkında yargıda bulundu#umuz gibi yargılayabilir. +nları bu şekilde yargılamakla( di#er ulusların çıkarlarına saygı g!stere olitikalar izleme yetene#i kazanabilir( ayrı%a kendi çıkarlarımızı da korumaya ,e geliştirmeye de,am edebiliriz( siyasette ılımlılık( moral yargıdaki ılımlılı#ın bir yansıması gibi ortaya çıkmaktadır. 61 '!rülüyor ki( siyasal gerçekçilik ile di#er düşün%e ekolleri arasında gerçek ,e !nemli bir fark ,ardır. Bununla beraber siyasal gerçekçilik kuramının büyük kısmı( siyasal meselelere karşı( entelektüel ,e moral tutumu inkar edilmese de( yanlış anlaşılmış ,e yanlış yorumlanmış olabilir. 9ntelektüel açıdan( siyasal gerçekçiler( iktisatçıların( hukukçuların( ,e ahlakçıların kendi konularında yatıkları gibi( siyasal alanın da kendi başına ,e ba#ımsız bir alan oldu#una inanırlar. Aktisatçının ser,et ,e zenginlik şeklindeki çıkar anlayışı açısından düşünmesine5 hukukçuların eylemin yasal kurallara uygunlu#u5 eylemin ahlak kurallarına uygunlu#u açısından düşünmesine karşılık( siyasal gerçekçi güç şeklinde tanımlanan çıkar açısından düşünür. iktisatçılar Bu olitikanın tolumun ,eya tolumun bir kesitinin zenginlik ;,eya ser,eki< üzerinde ne gibi etkileri ola%aktırC diye düşünürler. Hukukçular( bu olitika hukuk kurallarına uygun mudur C* diye düşünürler. )hlakçılar( Bu olitika moral ilkelere uygun mudur C* diye düşünürler. Siyasal gerçekçiler ise( Bu olitika ulusun gü%ünü ne y!nde etkileye%ektir C* diye düşünürler. ;8uruma g!re( ulus* yerine( federal hükümet( kongre( arti( tarım ,s. de konu olabilir< Siyasal gerçekçiler( siyasal olmayan düşün%e standartlarının ,arlı#ından ,e bunların da konu ile ilgili olabile%e#inden habersiz de#illerdir. Siyasal gerçekçi( bu standartları bir tarafa bırakmaz5 siyasal1olmayanları siyasal1olanlara ba#ımlı kılar. Siyasal gerçekçi olarak da( olitika alanından olmayan standartları olitika üzerine emoze etmek istediklerinde( bu gibi düşün%e ekollerinden ayrılır. Siyasal gerçekçili#in >luslararası olitikada hukuki1ahlaki yaklaşım*dan yana olanlarla anlaşamaması da bu noktada başlar. Bu anlaşmazlık ço#u kez iddia edildi#i gibi( sade%e hayali bir uydurma de#il( bir !ze dayanan bir çatışma5 bir g!rüş ayrılı#ıdır. Bunun b!yle oldu#unu g!steren tarihi !rnekler çoktur. Meseleyi açıklamak için üç !rnek yete%ektir. 0NN yılında So,yetler Birli#i $inlandiya7ya saldırmıştır. Bu eylem $ransa ,e Angiltere7de hukuki ,e siyasi iki sorun yaratmıştır. Bu eylem Milletler Eemiyeti misakını ihlal etmiş midir( ,e( e#er etmişse( $ransa ,e Angiltere7nin ne gibi tedbir alması gerekmektedir C Birin%i soruya( So,yetler Birli#i ilgili misak7da yasaklanmış bir eylemde bulundu#u için( kolaylıkla olumlu %e,a ,erebilirdi. Akin%i soruya ,erile%ek %e,a ise( !n%e( usya7nın bu eyleminin Angiltere ,e $ransa7nın çıkarlarına ne gibi bir zarar ,erdi#ine5 ikin%i olarak da( bir yanda Angiltere ,e $ransa bir yanda da başta )lmanya olmak üzere otansiyel düşman ülkeler ,e usya( o günkü güçler da#ılımına5 üçün%ü olarak da( alına%ak karşı tedbirlerin Angiltere ,e $ransa7nın çıkarlarına( ,e güçler
da#ılımının gele%ekteki şekline yaabile%e#i olası etkilerine ba#lı bulunmaktaydı. Angiltere ,e $ransa( milletler Eemiyeti7nin !nde gelen üyeleri olarak So,yetler Birli#i7ni ihraç etmişlerdir. Bu arada( koşullar gere#i( So,yetlere karşı sa,aşta $inlandiya ile birleşmeye me%bur kaldıklarını hissetmeye başlamışlar( fakat As,eç7in kendi toraklarından yaban%ı askeri birliklerin geçmesine izin ,ermeye%e#ini açıklaması üzerine bu durumdan kurtulmuşlardır. 9#er As,eç( Angiltere ,e $ransa7nın askeri birliklerini kendi torakları üzerinde geçmesine izin ,ermiş olsaydı( Angiltere ,e $ransa( hem So,yetler Birli#i ile hem de )lmanya ile aynı anda sa,aşmak zorunda kala%aklardı. $ransa ,e Angiltere7nin bu olitikaları hukuki !lçülerle hareket eden olitika için klasik bir !rnektir. Aki ülke bu olitikalarında( olitik eylemlerini kararlaştırırken kendi çerçe,eleri içinde hukuka uygunlu#u esas almışlar5 hukuk ,e güç açısından düşünmek yerine sade%e hukuk açısından düşünmüşler( buldukları %e,a ise( kendi ,arlıklarını bile etkileyebile%ek bir %e,a olmuştur. Akin%i !rnek( >luslararası olitikada ahlakçı yaklaşımı* g!stermektedir. Grnek( komünist &in de,letinin >luslararası statüsüne aittir. =omünist &in 8e,letinin ortaya çıkışı Batılı de,letleri biri ahlaki( di#eri siyasal iki sorunla karşı karşıya bırakmıştır. &in 8e,letinin do#ması ,e siyasal tutumları batı dünyasının moral ilkeleri ile uygunluk halinde midir C Batı dünyası b!yle bir de,let ile ilişki kurmak zorunda mıdır C birin%i sorunun %e,abının olumsuz ola%a#ı kolaylıkla g!rülebilir. $akat( birin%i %e,abın olumsuzlu#u yüzünden ikin%isinin de olumsuz ola%a#ını s!ylemek kolay de#ildir. Birin%i soruda uygulanan düşün%e standardı1moral1&in7deki komünist de,letin siyasal tutumlarını ,e do#asını batılı ahlak ilkeleri ile derlendirmekten ibarettir ,e kolaydır. 8i#er yandan( ikin%i siyasal soruna %e,a ,ermek için ise konu ile ilintili çıkarların ,e her iki tarafın sahi oldukları güçlerin komleks bir şekilde sınanmasını( ,e bu çıkarlara ,e gü%e g!re girişile%ek eylemin getire%eklerine ba#lıdır. B!yle bir sınamaya gidilmesi sonunda( komünist &in ile ilişki kurmamanın daha akıllı%a ola%a#ına karar ,erilmiştir. Sorunun bu y!nünün ihmal edilmesi ,e siyasal olan soruya moral bir mesele ile karşı karşıyaymış gibi ,erilmesi halinde( >luslararası olitikada ahlakçı yaklaşım*ın kullanımı için klasik bir !rnek ,erilmiş ola%aktı( ,e b!yle olmuştur. Oçün%ü !rnek ise( dış olitika konusundaki gerçekçilik ile( di#er iki yaklaşım arasındaki zıddiyeti g!stermektedir. Belçika7nın tarafsızlı#ını ihlal etti#i gerekçesiyle )lmanya7ya karşı sa,aşa girmiştir( Angiltere7nin bu eylemi gerçekçi açıdan oldu#u kadar ahlak ,e hukuk açısından da sa,unulabilir bir eylemdi. ani( gerçekçi açıdan( Angiltere için( ;Belçika1Hollanda7nın< düşman bir ku,er tarafından kontrol edilmesinin !nlenmesi yüzyıllardan beri( Angiliz dış olitikasının temel g!rüşü olmuştur denilebilirdi. Bu durumda ise( Belçika7nın tarafsızlı#ının ihlali( ihlal%i de,letin Angiltere7ye karşı hasma ne niyetler taşıdı#ı anlamına gele%ek( bu ise ( Angiltere7nin müdahalede bulunmasına akıl%ı bir neden teşkil ede%ekti. Ahlal%i de,let )lmanya7dan başka bir de,let olsa idi( Angiltere (işe karışmayabilirdi. + yıllarda Angiliz 8ışişleri Bakanı olan Sir. 9dPard 'rey7in ,ardı#ı sonuç bu şekilde idi . 0NQR yılında ise( 8ışişleri bakan yardım%ısı Hardinge aynı düşün%eyi ş!yle dile getirmiştir. )lmanya7ya karşı sa,aşmak için $ransa( Belçika7nın tarafsızlı#ını ihlal etmiş olsaydı Angiltere7nin ,e usya7nın Belçika7nın tarafsızlı#ını korumak için armaklarını bile kıırdatmaya%aklarını( buna karşılık Belçika7nın tarafsızlı#ının )lmanya tarafından ihlal edilmesi halinde( işlerin hiç de b!yle seyretmeye%e#ini sanıyorum*. Bunun üzerine Sir 9dPard 'rey ş!yle %e,a ,ermiştir: Bu( duruma g!re de#işir.* =aldı ki( Belçika7nın tarafsızlı#ının ihlalinin karşılıksız bırakılmaması gerekti#i g!rüşü( ihlal eden tarafın kimli#i ,e tehlikeye attı#ı çıkarlar açısından düşünülmese bile( hukuki ,e ahlaki açıdan düşünülerek de haklı g!rülebilir5 Angiltere7nin ,eya )merika7nın müdahalede bulunmasını haklı kılabilirdi. 3heodore oose,elt( ?? +%ak 0N0J7de Sir 9dPard 'rey7e yazdı#ı mektubunda bu açıdan hareket etmiştir5 Ben%e bu durumun en %an alı%ı noktası Belçika olmuştur. Belçika7ya karşı Angiltere ,eya $ransa7da )lmanya gibi hareket etmiş olsaydı( şimdi nasıl )lmanya7ya karşı duruyorsam Angiltere ,e $ransa7ya da karşı koymak zorunda kala%aktım. S!zleşmelere iyi niyetle uyulması gerekti#i ,e >luslararası ahlak diye bir şeyin me,%udiyetine inanılarak iyi
bir !rnek teşkil etmiş bulundu#unuz için( girmiş oldu#unuz eylemi yerinde buldu#umu belirtmek isterim. Bu tutumumda ne )lman ,e Angiliz olan )merikalı bir kişi olarak5 sadıkane bir şekilde ülkesinin çıkarlarını düşünmekle beraber( bütün bir insanlı#a karşı adil ,e nezih hareket etmeye çalışan( ,e bu yüzden de kendisini di#er uluslardan her birini kendi hareket ,e edimlerinde yargılamaya me%bur hisseden biri olarak kendimi haklı g!rüyorum. 8i#er düşün%e tarzlarına karşı olitika alanının ba#ımsızlı#ını sa,unmadaki bu gerçekçi g!rüş( di#er düşün%e tarlarının ,arlı#ını ,e !nemini bir tarafa bıraktırmayı gerektirmez. Bunun yerine( her düşün%e tarzını kendisine uygun yer ,e g!re,ini aşmamasını sa,unur. Siyasal gerçekçilik insanın do#ası hakkında luralist bir anlayışa dayanır. 'erçek insan( iktisadi insanın(* siyasal insanın(* ahlaki insanın(* dindar insanın(* bir birleşimidir. Sade%e siyasal insan*( olan bir insan( moral kayıtlar tanımaya%a#ı için( an%ak bir ayı olabilir* Sade%e ahlaki insan* olanı ise( hiçbir ihtiyat tedbir düşünemeye%e#i için( an%ak saf* olabilir. Sade%e dindar insan* olan ise( dünye,i arzulardan uzak kala%a#ı için an%ak bir aziz* olabilir. Ansan do#asının b!yle de#işik g!rünümleri oldu#unu g!zden uzak tutmayan siyasal gerçekçilik bu g!rümlerden herhangi birini anlayabilmenin sade%e o7nun çe,resi ,e o7nun anlayış !lçülerinde düşünmekle mümkün ola%a#ını da bilir. ani( e#er dindar insan7ı* ele ala%aksan bir an için( insan do#asının başka g!rünümü yokmuş gibi düşünmem gerekir. )yrı%a( dinsel alanı( bu alanın kendi düşün%e standartlarını uygulamam( ,e di#er standartların ,arlıklarını ,e bunların insanın dinsel nitelikleri üzerindeki fiili nüfuzlarını g!zden uzak tutmamam gereke%ektir. Ansan do#asının bir g!rünümü hakkında do#ru olanlar( insan do#asının di#er ,eçhelerin* için de do#rudur. Modern iktisatçıların içinde bir teki bile yoktur ki kendi bilim dalını ,e bunu bilim dalının di#er insansal beşeri* bilimler ilintisini başka türlü almış olsun. 9konominin( insanın ekonomik faaliyetleri hakkında ba#ımsız bir kuram olarak gelişebilmiş olması da( di#er düşün%e standartlarından azade* kalmayı sa#layan ,e her konunun uygun alanda gelişmesine olanak hazırlayan bu süreç sayesinde olmuştur. Lolitika konusunda da benzeri bir gelişmeye katkıda bulunmak siyasal gerçekçili#in ere#idir