Resumen del libro "Desde el diván", libro que trata de casos clínicos de pacientes de psicoterapia.Descripción completa
rata y divanDescripción completa
Psicoanálisis sin diván de Irene Greiser
Un psicoanalista en el divan extractoDescripción completa
Un psicoanalista en el divan extracto
Ahmed Yesevi ve Divan i Hikmet Kaynak; http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/TR,78485/karahanli-devri-turk-edebiyati.html
The divan of Moshe Ibn Ezra. Cd.
Divan e Ali: Mutarjam Urdu - Maulana Muhammad Hasan BaandviFull description
Descripción completa
M. Casteluovo Tedesco - The Divan of Moses
Songs by Castelnuovo TedescoFull description
Descripción: Blum-Gordillo & Ito (2008). Mas Alla Del Divan. Psicoanálisis, Investigación e Interdisciplina. Ed. PyV
Baki Divanı Author: Baki Hazırlayan: Sabahattin Küçük
Publisher: TDK Yayınları - 1994 Format / Quality: Pdf Size: 1,4 Mb Language:Turkish Quote: Baki (1526-1600) Divan şiirinin büyük üstadı. Asıl adı Mahmud Abdülbaki’dir. Hem şair, hem de alimdir. İstanbul’da 1526 yılında doğdu. Babası Fatih Camii müezzinlerindendi. Oğlunu küçük yaşta sanatkar yapmak düşüncesiyle saraç çıraklığına verdi. Fakat Baki yaratılışı icabı ilme düşkün olduğundan tahsile başladı. Uzun yıllar zamanın büyük medreselerinde, devrin en ileri gelen hocalarından ders gördü. Tahsilini tamamladıktan sonra ilk olarak 1563 yılında Silivri’deki Piri Paşa Medresesi müderrisliğine getirildi. Sonra sırayla, Murad Paşa, Eyyub, Sahn ve Süleymaniye medreselerinde müderrislik yaptı. Selim-i Kadim Medresesi müderrisliğinden sonra, Mekke kadılığı, Anadolu ve Rumeli kazaskerliği görevlerinde bulundu. Kendi divanında yer alan bir minyatüre göre şair Baki. Divan-ı Baki» Seyit Ali el-Bursavi tarafından kopya edilmiştir (XVI. yy.). Türk ve İslâm Eserleri Müzesi, İstanbul. Türk divan edebiyatının büyük şairlerinden biridir. Kanuni Sultan Süleyman devrinde İstanbul'da doğdu. Asıl adı Abdülbaki Mahmut'tur. Babası Fatih Camii müezzinlerinden Mehmet Efendi'dir. Babası onu saraç çıraklığına verdi. Ama Baki bu işte çok kalmadan medreseye girerek okumağa başladı. Yirmi yaşına gelmeden İstanbul'un çok beğenilen genç şairlerinden biri olarak ün yaptı. "Doğu Seferi'nden dönüşünde Kanuni'ye sunduğu bir kaside ile onun ilgisini çekti (1554). Şeyhülislâm olmak istedi ama bu isteğine ulaşamadan öldü. «Şairler Sultanı» diye anılan Baki'nin cenazesine bütün devlet büyükleri, tanınmış adamlar katıldı. Şeyhülislâm Sunullah Efendi'nin, musalla taşında şairin tabutunun önünde onun şu dizelerini söylediği anlatılır: "Kadrini sengi musallada bilüp ey Baki Durup el bağlayalar karşında yaran sal saf" (Ey Baki! Dostların senin değerini ancak musalla taşında anladılar ve karşında sıra sıra el bağladılar). SANATI VE KİŞİLİĞİ Baki zevke ve eğlenceye düşkün olmasına rağmen ölçülü ve hesaplı bir hayat yaşadı. Yükselmek tutkusuyla büyüklere yaranmak için elinden geleni yaptı. Ama Kanuni'nin ölümüne yazdığı mersiye, onun hükümdara duyduğu gerçek saygı ve bağlılığı ispatladı. İçtenliği, ifade ve ahenk güzelliği ile bu mersiye divan edebiyatının şaheserlerinden sayılır. Divan'ında bulunan bir dizesinde «Şairler Sultanı» diye tanınmış olmasını kastederek «bu devirde söz ülkesinin padişahı benim» diyen, kaside ve gazel yazmanın kendisine özgü olduğunu söyleyen bu övüngen ve gururlu şairin övünmelerinden biri de
şöyledir: "Meddah olalı çeşm-i gazâlanına Baki öğrendi gazel tarzını Rûmun şuarâsı" (Baki onun ahu gözlerini övmeğe, onlar için şiir yazmağa başlayalı beri, Osmanlı şairleri gazelin ne olduğunu, nasıl yazılacağını öğrendiler). Eserleri En büyük eseri Divan'ıdır. Divan'ından başka Fedail-i Mekke, Hadis-i Erbain (Hazret-i Halid bin Zeyd’in bildirdiği hadis-i şerifler), Fedail-i Cihad, Mealim-ül Yakin (Mevahib-i Ledünniyye tercümesidir) adlarıyla Arapçadan çevrilmiş eserleri vardır.