İçindekiler Maddeler Mezopotamya
1
Portal:Din
8
İbrahimî dinler
13
Yahudilik
14
Antisemitizm
42
Aşkenaz
63
İsrail
64
Sefarad
71
Siyonizm
72
Ta'anit
81
Kim Yahudidir?
82
Sinagog
97
Hıristiyanlık
101
İsa
106
Pavlus
110
Meryem
111
Mesih
112
Protestanlık
116
Katolik Kilisesi
117
Ortodoks Kilisesi
121
Ekümenik konsil
124
İslam
126
Ehl-i Sünnet
159
Şia
161
Hariciler
175
Cebrâîl
177
Mikâil
179
İsrafil
181
Azrail
183
İslam tarihi
185
Kaynaklar Madde Kaynakları ve Katkıda Bulunanlar
189
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar
191
Madde Lisansları Lisans
195
Mezopotamya
1
Mezopotamya Mezopotamya Fırat · Dicle Asuroloji · Sümeroloji
İmparatorluklar / Şehirler Sümer Eridu · Kiş · Uruk · Ur Lagaş · Nippur · Girsu Akad İmparatorluğu Akad · Mari Amurrular İsin · Larsa Babil İmparatorluğu Babil · Kalde Asur İmparatorluğu Asur · Nemrut Horsabad · Ninova/Nineveh Elam İmparatorluğu Susa Kassitler Hurriler / Mitanniler
Kronoloji Mezopotamya tarihi Sümer (kral listesi) Asur Kralları Babil Kralları Hitit Kralları
Dil Sümerce · Akkad dili Elam dili · Aramice Hurrice · Hititçe
Mitoloji Enuma Eliş · Gılgamış Ziggurat · Nibiru Marduk · Asur-Babil dinleri
Mezopotamya (Yunanca Μεσοποταμία=Mesopotamia: 'ırmaklar arasındaki ülke'), Ortadoğu'da, Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölge. Mezopotamya günümüzde Irak, kuzeydoğu Suriye, güneydoğu Anadolu ve güneybatı
Mezopotamya İran topraklarından oluşmaktadır. Büyük bölümü bugünkü Irak'ın sınırları içinde kalan bölge, tarihte birçok medeniyetin beşiği olmuştur.[1] Mezopotamya, medeniyetlerin beşiği olarak kabul edilir. Bereketli toprakları ve uygun iklim şartları nedeniyle çok eski zamanlardan beri yerleşmeye sahne olmuş ve birçok istilaya uğramıştır. Bilinen ilk okur yazar toplulukların yaşadığı bölgede birçok medeniyet gelişmiştir. Mezopotamya Sümer, Babil ve Asur gibi en eski ve büyük medeniyetlerin doğduğu ve geliştiği yerdir. Hiçbir zaman Mezopotamya olarak anılan belirli bir siyasi mevcudiyet olmadığı gibi sınırları belirli bir idari bölge de değildir. Basit anlamda Yunan tarihçileri bu bölgeyi anmak için bu ismi anmışlardır.
Coğrafya Mezopotamya Dicle ve Fırat nehirleri arasında yer alır. Bu isim geniş anlamda, Dicle ve Fırat nehirlerininvadileri ile bu iki nehrin arasında kalan topraklar için kullanılmaktadır. Mezopotamya, güneyde Basra Körfezi, kuzeyde Güneydoğu Toros Dağları, doğuda Zağros Dağları, batıda Suriye Çölü ve Arabistan Çölü ile çevrilidir. Doğu Anadolu'daki karlı dağlardan doğan ve Güneydoğu Toroslardaki kar ve yağmur sularıyla kabaran Dicle ve Fırat, Bağdat yakınlarında birbirlerine çok yaklaşır ve Kurna şehrinde birleşirler. Birleştikten sonra Şattü'l Arap ismini alan nehir, Basra Körfezi'nden denize dökülür. Nehirlerin oluşturduğu dar toprak şeridinin iki yanı çöldür. Dicle ve Fırat'ın sürükleyip getirdiği topraklar Mezopotamya'nın güneyinin çok verimli olmasına sebebiyet vermiştir. Dümdüz uzanan ova, Mezopotamya'nın kuzeyinde oldukça bereketli ve daha ılıman iklimli bir yaylaya dönüşür.[2]
Tarih Mezopotamya tarih boyunca farklı kavimlerin bir arada yaşadığı bir bölge olmuştur. Bölgeye uzun süre devam eden sürekli göçler, hem siyasi iktidarın belirli bir çizgi izlemesini engellemiş hem de kültürel ve teknolojik anlamda kent ve toplumların gelişimini körüklemiştir. Mezopotamya bölgesi dünyanın en tanınmış ve köklü medeniyetlerinden birkaçına ev sahipliği yapmıştır; Sümerler, Akadlar, Babilliler, Asurlular ve Aramiler gibi. Bunların dışında daha birçok kavim Mezopotamya'da yaşamıştır. Verimli toprakları ve uygun iklim şartları nedeniyle çok eski zamanlardan beri yoğun göçe sahne olmuş Mezopotamya, birçok farklı kültür ve halkın karıştığı bir bölge olmuştur ve bu nedenle de medeni gelişime Antik Mezopotamya haritası. sahne olmuştur. Bilinen ilk okur yazar topluluklara ev sahipliği yapmış bölgede birçok medeniyet gelişmiştir ve bu sebeplerden Medeniyet(ler) Beşiği olarak da anılmıştır. Hiçbir zaman Mezopotamya olarak anılan belirli bir siyasi mevcudiyet olmadığı gibi sınırları belirli bir bölge değildir. Son buz devrinin sonlarına doğru, hâlâ hüküm süren buzul veya buzul arası iklim koşullarından kaçmak için insanlar topluluklar halinde güneye doğru göç etmişlerdir. Bu dönemlere dair kuzey Irak'ta ve çevre bölgelerde çeşitli yerleşim alanları göze çarpar. Daha sonra iklimin tarım için uygun hale gelmesiyle kuru tarım başladığı gibi yerleşim birimleri de oluşmaya başlamıştır. Güneydoğu Anadolu'da Çayönü (Diyarbakır, Türkiye) ve Göbekli Tepe (Şanlıurfa, Türkiye) gibi yerleşim yerleri Neolitik dönemde Mezopotamya'daki göze çarpan yerleşim bölgeleridir. Bunlara kuzey Irak'taki Cermo da eklenebilir. Bu yerleşimler dönemin kültürel ve teknolojik gelişimini anlamak için önemlidirler.
2
Mezopotamya Tarım gelişimi ve köy yaşamının başlangıcından yazının ortaya çıkışına kadarki dönemin ünlü yerleşim bölgelerine örnek olarak Samarra, Tell Halaf ve Hasuna verilebilir. Bu dönemde her kent aynı zamanda ayrı bir kültürel tarz ortaya sunmaktaydı. Bu kentlerin ortak yönü konutların ortaya çıkışıdır. Yine de konutların mimari tarzı kentten kente değişiklik gösterir. M.Ö. 5500-M.Ö. 5000 dolaylarında Mezopotamya'da öne çıkan iki kültür kuzeyde Halaf Kültürü ve güneyde Ubaid (Obeyd) kültürleridir. Bölgenin bir sonraki evresi Uruk dönemi (M.Ö. 4000-M.Ö. 3100) olarak anılabilir. Bu dönemde güneydeki kentler büyük oranda gelişmiştir. Bu gelişmeler sadece kültürel planda değil aynı zamanda teknolojik plandadır da. Uruk kenti, dönemi karakterize eden kent olarak, çok önemli bir konumdadır. Sulu tarımın geliştiği bu dönemde, madencilik ve teknoloji dallarında da ortaya çıkan gelişmeler kentlerin genel durumunu yükseltmiştir. Uruk kentinin ünlü Mezopotamya kahramanı Gılgamış'ın evi olduğu da söylencelerde yer alır. Bu dönemde ticaret büyük oranda gelişmiştir ve Mezopotamya'nın o dönemde bilinen sınırları içeresinde yoğun bir ticaret ağı oluşmuştur. Ayrıca Anadolu ile yapılan ticaret, Anadolu halklarının kültürünü de Mezopotamya'ya, sınırlı anlamda da olsa, taşımıştır. Bu dönemin sonlarında yazı geliştirilmiş ve kayıt tutumu da başlamıştır. Bu dönemlerde ve daha sonra bir süre güneydeki gelişimlerin kuzeye geçmesi uzun zaman almıştır.
Sümerler Mezopotamya'da yaşayan birçok farklı kavimden ilk öne çıkan ve daha sonraki medeni oluşumların temelini atan Sümerlerdir. Gerek yazı, dil, tıp, Uruk döneminden bir heykelcik. astronomi, matematik gerekse din, fal, büyü ve mitoloji gibi alanlarda ilk öne çıkan ve bilinen toplum Sümerlerdir. "Yaratılış" ve "Tufan"a ilk kez Sümerlerde rastlanır. Sümer döneminde Mezopotamya'da 18'i büyük olan yaklaşık 35 şehir ve kasaba vardı. Bunlara örnek vermek gerekirse Kiş, Nippur, Zabalam, Umma, Lagaş, Eridu, Uruk ve Ur zikredilebilir. Lagaş'ta iktidara gelen Ur-Nanşe yaptırdığı inşaatlarla öne çıkmıştır. Urukagina da ilk yazılı reformları sayesinde tanınmıştır. Son dönemlerde Sümerlerin baş tanrısı konumundaki Enlil'in tapınağı Nippur'da idi bu nedenle Nippur Sümerlerin dini başkenti sayılırdı. M.Ö. 2400-2350 yıllarında Sümerler düşüşe geçerken, Akkadlar yükselişe geçmiştir.
3
Mezopotamya
4
Akadlar Akadlar Sami kökenli bir topluluktur. Sümerler döneminde Mezopotamya'ya göçen bu topluluk Sümer kültürünü benimsemiştir. Sümerler sonrasında Mezopotamya'nın lideri konumuna gelen halk, Mezopotamya'daki medeni gelişimin öncüsü Akkadlar olmuştur. Ayrıca Akkadlar daha sonra Mezopotamya'da güçlü konuma ulaşacak yine Sami kökenli Asur ve Babil halklarına da öncülük etmişlerdir.Zafer Anıtı'nı inşa etmişlerdir.Çok tanrılı dinlere inanmışlardır.Akkadlar, Sümerlerden farklı olarak kent krallıklarından ziyade Evren veya Dünya krallığı kavramını Mezopotamya'ya getirmiştir. Bölgenin merkezi bir idare eline geçmesi de ilk kez Akkadlar döneminde olmuştur. M.Ö. 2150'de güçlenen Sümerliler bu devleti yıkmışladır. Akkad hanedanının kurucusu kral Sargon'dur. Agade isimli bir başkent kuran Sargon kayıtlara göre 34 savaş yapmıştır. Yine de Sargon'a dair bilgilerde mitoloji ile gerçeklik karışıktır. Sargon'un torunu olan Akkad kralı Naram-Sin de dedesinin yolundan gitmiş birçok sefer yapmıştır. Fakat Naram-Sin'den sonra bölgedeki güç dengeleri değişmiş ve Akkadlar düşüşe geçmiştir. Kısa bir süre içinde Zagros Dağları'ndan inen ve işgale başlayan Gutiler yönetimi ellerine geçirmişlerdir.
Bir Akkad kralının zafer anıtının parçası, M.Ö. 2300 dolaylarına ait.
Üçüncü Ur Hanedanı Akkadların yönetimindeki zayıflıklar nedeniyle, birçok kentin yönetici hanedanı yönetimi tekrar ellerine geçirmişlerdir. Bu kentlerden öne çıkanı Ur kenti ve yöneticisi 3. Ur Hanedanıdır. Hanedan Akkadların izinden giderek bütün bölgeyi kontrol altına almak istemiştir. Yaklaşık 100 yıl kadar (M.Ö. 2100-M.Ö. 2000) süren bir dönemde Ur kenti Mezopotamya'nın en büyük siyasi gücü olmuştur. Dönemlerinin sonu yoğun göçler ve çevre toplulukların saldırıları ile gelmiş ve yönetimleri zayıflamıştır. Ur Sülalesinin yönetiminin sonu aynı zamanda Sümerlerin Mezopotamya'daki yönetimlerinin sonu demektir. Daha sonra Sümer kökenli olmayan kavim ve sülaleler egemen olmuşlardır. Yine de bu dönem kültürel, dini ve mimari açıdan medeni gelişimi büyük oranda etkilemiştir.
Mezopotamya
5
Asur ve Babil 3. Ur salamanasarının çöküşünden sonra kuzeyde büyük bir siyasi güç olarak Asur, güneyde ise din ve kültür merkezi olarak Babil öne çıkmıştır. Aynı zamanda 2. binyılın erken dönemlerinde bölgeye gelen Hurri ve Amurrular (veya Amoritler) bölgenin gerek nüfus gerekse kültürel yapısını büyük oranda etkilemiş, daha sonraki siyasi olaylara da etki etmiştirler. 2. binyılın başlarında yükselen kavimlerden biri Asurlardır. Özellikle oluşturdukları geniş ticaret ağı onların Mezopotamya kültürünü farklı bölgelere yaymasına ve farklı kültürleri de Mezopotamya'ya taşımasına neden olmuştur. Anadolu'ya yazının gelmesi de yine bu dönemdeki Asurlu tüccarlar sayesinde olmuştur.
Hammurabi kanunnamesi. Louvre Müzesi.
Diğer yükselen kavim ise güneyli Babil'dir. Amurru kökenli olan Eski Babil sülalesi, 5. kral Hammurabi ile dönemin diğer krallıkları üzerinde egemenlik kurmuştur. Bu sıralarda Anadolu'da Eski Hitit Devleti fetihlere başlamış ve sonunda Hitit Kralı I. Murşili M.Ö. 1595 yılında Babil'i alarak Babilin egemenliğine son vermiştir.
Daha sonraki dönemlerde Kassitler öne çıkmış, Anadolu'daki Hititler güçlenmiş, Hurriler Mitannilerin önderliğinde yeni bir siyasi güç oluşturmuşlardır. Yaklaşık iki yüzyıl süren Mitanni-Hurri egemenliğinin zayıflaması Asurların yükselmesine olanak vermiş ve M.Ö. 13. yüzyılda Asur kralı I. Şalmaneser Mitanni - Hurri devletini sonlandırmış ve Asur egemenliğini kesin olarak başlatmıştır. Fakat bu Asur egemenliği de yoğun göç dalgaları sebebiyle zayıflamıştır. M.Ö. 9. yüzyılın başında kuzeyde Asur'un tekrar yükselmesine kadar bölge karışık bir dönem geçirmiştir. Bu zamana kadar Mezopotamya ve çevresinde birçok yeni devlet ve kavim ortaya çıkmıştı. M.Ö. 9. yüzyıldan yaklaşık M.Ö. 5. yüzyıla kadar süren Asur yönetimine Yeni Asur Krallığı denmiştir. Bu dönemde yoğun bir yayılma politikası benimsenmiş, her kral sayısız sefer yapmıştır. Yine de güney Mezopotamya'da Babil egemenliğini korumuştur. Babil dışında Urartular ve Medler de bağımsız birer güç olarak konumlarını korumuşlardır. Bir dönem Asur zayıflasa da III. Tukultī-Apil-Ešarra (III. Tiglat-Pileser) ile tekrar yükselmeye başlamış Urartu kralını yenmiş ve yayılma politikasıyla diğer önemli güçleri, Babil ve Medleri, rahatsız etmiştir. II. Sargon ve sonrasında Asur'un konumu daha da yükselmiş; Asur birçok krallığı egemenliği altına aldığı gibi Mısır'a yapılan büyük seferlerle Mısır'ı da yağmalamıştır. Yeni Asur Krallığı'nın en geniş olduğu dönemde Medler ve Babilliler, İskitlerle birleşerek Asur'a savaş açmış ve sonunda Asur'un yıkılmasına neden olmuştur.
III. Tukultī-Apil-Ešarra (III. Tiglat-Pileser)'i gösteren rölyef. M.Ö. 8. yüzyılın üçüncü çeyreğinden. Louvre Müzesi.
Yeni Asur Krallığı sonrası dönemde Babil yükselişe geçmiş ve Yeni Babil olarak anılan bir dönem başlamıştır. Yeni Babil, Asur'un bütün topraklarına egemen olduğu gibi çevre krallıklara birçok sefer düzenlemiştirler. Bu sıralarda Medler Urartu devletine son vermiştirler. M.Ö. 539 yılında Perslerin Babil'i ele geçirmesiyle Yeni Babil son bulmuştur. Bu dönem ve sonrasında Persler tüm Mezopotamya'yı egemenlikleri altına almıştırlar.
Mezopotamya
Sonraki Dönemlerde Mezopotamya Mezopotamya Büyük İskender'in Persleri egemenliği altına alışına kadar Perslerin egemenliği altında olmuştur. Daha sonra bir süre Pers imparatorluklarının egemenliği altında kalmış, daha sonra Romalılar kuzeybatı bölümünü egemenlikleri altına almışlardır. Pers Sasani İmparatorluğu döneminde egemenlikleri altındaki Mezopotamya'nın büyük kısmı Del-i Iranşahr yani "İran'ın Kalbi" olarak anılmaya başlanır ve başkent Mezopotamya'da yer alır. M.S. 7. yüzyılın erken dönemlerinde Arap halifeleri Şam'ı kontrol altına alır ve zaman içinde Mezopotamya Arapların egemenliği altında tekrar birleşir. Yine de bu dönemde iki vilayet şeklinde idare edilir: kuzeyde Musul başkent, güneyde Bağdat başkenttir ki Bağdat daha sonra hilafetin de başkenti olur ve 1258 yılına kadar böyle kalır. 1508-1534 arasında Safaviler kısa bir dönem için Mezopotamya'yı kontrolleri altına alsalar da 1535'te Osmanlılar (Türkler) Bağdat'ı egemenlikleri altına alırlar. Osmanlı Devleti'nin egemenliği sırasında Mezopotamya üç vilayete ayrılarak idare edilir: Musul, Bağdat ve Basra. I. Dünya Savaşı'nın sonunda Mezopotamya kısa bir süre için İngilizlerin yönetimine geçer ve İngilizler bugünkü Suriye ve Irak'ı bir Haşimi yöneticiye bağlı bir devlet olarak kurar. 1920'de İngilizler tarafından Irak ulus devleti kurulur ki bugünkü Irak sınırlarının yanı sıra bugünkü Kuveyt de sınırlara dahildir. Daha sonra 1961 yılında Kuveyt bağımsızlığını ilan eder.
Eğitim ve bilim Yazının gelişimi İlk yazı denemeleri piktogramlardan geliştirilmiştir. Bunlar hikâyeleri, tarihi ve bazı olayları anlatan tabletlere çizilmiş resimlerdir. Daha sonraları farklı harfler için farklı işaretler geliştirmeye başlarlar ki buna çivi yazısı denmiştir. Bu yeni yazı türü kısa sürede yaygınlaşır ve piktogramlardan daha fazla kullanılmaya başlar. Harfler, kil tabletler üzerine çizilir ve pişirilirdi.
Matematik, tıp ve astronomi Mezopotamyalılar iki sayı sistemine sahipti. Sümerler, zamanı altmış dakikalık saatlerde ölçen ilk insanlardır ve haftada yedi günlük bir takvim de oluşturmuşlardır. Babilli astronomlar gündönümü ve tutulmaları hesaplayabiliyorlardı. Astronominin gelişimi din ve mitoloji ile iç içedir zira insanlar astronominin bir amacı olduğuna inanıyorlar ve ona bazı dini veya mistik unsurlar yüklüyorlardı. Örneğin tutulmalar kötüye işaretti. Her ne kadar anatomi ve [[tıp]VE AKLI DİLİNDE konusunda bilgileri olmasa da tıbbi tanı listeleri oluşturmuşlar, hastalıkları gözlemlemişlerdir.
Mezopotamya halkları ve dilleri Mezopotamya büyük oranda göç almış, birçok kavme ev sahipliği yapmıştır. Fakat göç eden toplulukların çoğu var olan Mezopotamya kültürünü benimsemiş, ayrı bir kültür veya dil olarak barınamamıştır. Bu nedenle Mezopotamya'da var olmuş çoğu halkın, yazılı kayıtlar sayesinde, sadece isimleri bilinmektedir. Bugüne ulaşan çivi yazılı kayıtlar, tabletler sayesinde Mezopotamya'nın en yaygın dillerinin Sümerce ve Akadca olduğu söylenebilir. Bu dillerden Sümerce, Türkçeyle büyük benzerlikler göstermektedir. Bunların dışında Hurrilerin Mezopotamya'ya girişi ve daha sonra Mitannilerin liderliğinde önemli bir siyasi konuma gelmeleriyle Hurrice de, en azından bir dönem için, Mezopotamya'nın önemli dillerinden biri sayılmıştır. Hurriceye dair pek bilgi yoktur fakat yapılan araştırmalar Hurricenin Kuzeydoğu Kafkas Dil Ailesine yakınlık gösterdiğini ortaya koymuştur. Urartuca ile aynı kökenden geldiği bilinmektedir, Urartuca da yine aynı dil ailesine yakınlık göstermektedir. Sümerce gibi diğer dillerden farklı özellikler taşıyan bir Mezopotamya dili de Elamca'dır. Sümer, Babil ve diğer Mezopotamya halkları ya savaşlarda ölerek ya da göç ederek yok oldular.
6
Mezopotamya
Hukuk Hammurabi kendi yasaları için ünlü kraldır, Hammurabi kanunları (M.Ö. 1780) bulunmuş en eski kanunlar olup eski mezopotamyadan günümüze en iyi korunarak gelebilmiş eserdir. Kanunlar 282 adet yasa içerir. Hukukun temeli atılan mezopotamyada Hammurabi kanunlarında yer alan, evlilik ile ilgili kurallar da medeni hukukunun temeli olmuştur[kaynak belirtilmeli].
Din ve mitoloji Antik Mezopotamya dini, kayıtları bilinen en eski dindir. Antik Mezopotamya dininin temelleri Erken Sümer Hanedanları tarafından atılmış, daha sonra oluşan uygarlıklar ve bölgeye yerleşen kavimler bu dini yapıyı benimsemiştirler. Her ne kadar bölgenin bölümleri arasında farklılık gözlense de temel dini figürler, destanlar ve inanışlar aynı kalmıştır. Sümerce "evren" sözcüğü an-ki'dir. Bu tanrı An (veya Anu) ve tanrıça Ki'yi işaret eder. Bu çiftin çocuğu Enlil, hava tanrısıdır ve zamanla Sümerlerin ve daha sonraki kavimlerin baş tanrısı olmuştur. Destanlar çoğu zaman hem tarihi, hem de dini/mitolojik öğeler taşımaktaydı. Yine tarihi kayıtlarda da dini ve mitolojik unsurlara rastlanır; örneğin kral listelerinde mitolojik unsurlarla gerçekler karışık biçimdedir. Daha sonraları ortaya çıkan birçok dinde de geçen ve araştırmacılarca Mezopotamya kaynaklı olduğu düşünülen anlatılara "Tufan" ve "Yaratılış" örnek olarak verilebilir. Mezopotamya mitolojisi Sümer, Akad, Asur ve Babil odaklı olmakla beraber bölgeyi etkilemiş sayısız halkın mitolojilerinden yoğun biçimde etkilenmiştir. Politeistik bir din olan Mezopotamya dininin tanrı ve tanrıçaları zaman içinde isim değiştirse de özellikleri genelde aynı kalmıştır. Bazı önemli tanrı ve tanrıçalar şunlardır: • An, Sümer gök tanrısı daha sonraları Anu olarak anılmaya başlanır. Ki ile evlidir fakat diğer Mezopotamya dinlerinde Uraš olarak anılan bir eşi vardır. • Marduk, Babil'in baş tanrısı. • Gula veya diğer bölgelerde Ninişina, şifa tanrıçasıydı. Birisi hastalandığında şifa için ona dua edilirdi. • Nanna (bazı bölgelerde Suen, Nanna-Suen veya Sin), ay tanrısı. Enlil'in çocuklarındandı. • Utu (Šamaš veya Sahamaş), güneş tanrısı. • İşTar, Asurlu aşk ve cinsellik tanrıçası. Sümer tanrıçası İnanna'dan köken aldığı düşünülür. • Enlil, Mezopotamya dininin en güçlü tanrısı olarak görülürdü. Karısı Ninlil çocukları ise: İnanna, Iškur, Nanna-Suen, Nergal, Ninurta, Pabilsag, Nuşu, Utu, Uraš Zababa ve Ennungi. • Nabu, yazı ve bilgelik tanrısı. • Ninurta, Sümer savaş tanrısı.
Zigguratlar Zigguratlar Mezopotamya'da Kil ve balçıktan yapılan tapınaklardır. Zigguratlar 7 katlı olup 3 ana bölümden oluşur. İlk katlar erzak deposu, orta katlar okul ve tapınak, son (yani en yüksek) katlar ise rasathane olarak kullanılmıştır.
Ek okuma • Michael Roaf, Mezopotamya ve Eski Yakındoğu, İletişim Yayınları [3] • Kemalettin Köroğlu, Eski Mezopotamya Tarihi, İletişim Yayınları [4] • Hand J. Nissen, Ana Hatlarıyla Mezopotamya, Arkeoloji ve Sanat Yayınlarıinek bölgesin den çıkıp baban bölgesine genişlerdir. • A Dweller in Mesopotamia [5], being the adventures of an official artist in the Garden of Eden, by Donald Maxwell, 1921 (a searchable facsimile at the University of Georgia Libraries; DjVu & layered PDF [6] format) • Mesopotamian Archaeology [7], by Percy S. P. Handcock, 1912 (a searchable facsimile at the University of Georgia Libraries; DjVu & layered PDF [8] format)
7
Mezopotamya
8
• A Companion to the Ancient Middle East, edited by Daniel Snell (Malden 2004) • Dholavira Ancient Metropolitan City.
Dış bağlantılar • Mezopotamya Uygarlıkları, Vahap Polat, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi [9] • Mezopotamya Bibliyografyası [10]
Kaynakça [1] Britannica [2] Temel Britannica [3] http:/ / www. iletisim. com. tr/ iletisim/ book. aspx?bid=964 [4] http:/ / www. iletisim. com. tr/ iletisim/ book. aspx?bid=1209 [5] http:/ / fax. libs. uga. edu/ DS49x2xM465D/ [6] http:/ / fax. libs. uga. edu/ DS49x2xM465D/ 1f/ dweller_in_mesopotamia. pdf [7] http:/ / fax. libs. uga. edu/ DS69x5xH236M/ [8] http:/ / fax. libs. uga. edu/ DS69x5xH236M/ 1f/ mesopotamian_archaeology. pdf [9] http:/ / yunus. hacettepe. edu. tr/ ~sadi/ dersler/ projeler/ bto102_bahar04/ polat. html [10] http:/ / fef. marmara. edu. tr/ tarih/ koroglu/ mezopotamya. htm
• 10 Mayıs 2006 tarihli İngilizce Vikipedi Mezopotamya maddesinden alıntı içerir. (http://en.wikipedia.org/w/ index.php?title=Mesopotamia&oldid=52521795) • Kemalettin Köroğlu, Eski Mezopotamya Tarihi, İletişim Yayınları • Kemalettin Köroğlu, Tarih Öncesinden Perslere Kadar Mezopotamya, s.16-s.27, Toplumsal Tarih, Aylık Tarih Dergisi, Sayı:149, Mayıs 2006.
Portal:Din Din Portalı Anlamak için inanıyorum (Anselmus)
Din · Din Kategorileri __notoc__
Portal:Din
9
Portaller: Budizm - Hıristiyanlık - Hinduizm - İslam - Jainizm - Mistisizm - Musevilik - Okültizm - Spiritüalizm Zerdüştçülük Kategoriler: Din ve Bilim - Din Felsefesi - Dini Kavramlar - Dini Mimari - Dini Yerler - Dini Deyişler - Dini Kişilikler - Dini Kültürler - Dini Davranış ve Deneyim - Kutsal Kitaplar ve Metinler - Liturji - Dini Unvanlar - Dini İnanç, Gelenek ve Akımlar Portal - Kategori
İslamiyet Allah - Kuran - Muhammed - Müslüman - Allah'ın adları - Ramazan - Namaz - Cami - Hac - Mekke - Medine Hicret - Sünnet - Mezhep - Tasavvuf - İslam ahlakı - Akide (din) Portal - Kategori
Hinduizm Vedalar - Upanişad - Bhagavadgita - İntegral düşünce - Brahman - Kast sistemi - Yoga - Tantra - Mahabharata Samsara - Karma - Mokşa - Vişnu - Krişna - Şiva - Ramayana Portal - Kategori
Spiritüalizm Hipnoz - Canlısal manyetizma - Rüya - Reenkarnasyon - Medyum - Metapsişik - Ruh - Demateryalizasyon Dedublüman Portal - Kategori
Okültizm Okült - Nümeroloji - Sembolizm - Egzorsizm - İstihare - Simya - Teürji - Kahinlik - Paracelsus - Demon - Gematria - Düalite - Mantika - Omen - Orakl - Tarot
Portal:Din
10 İşte yapabileceklerinizden bazıları : • •
• • • • •
İstenen maddeler: - Ahriman - Sinoptik - Arda Viraf - Sanjan Hikayesi daha fazlası... Düzenlenmesi gereken maddeler: - Zülkarneyn - Zul-Kifl - Adıgece Mevlid - Meşşâilik - Yaratmak - Siddhi - İktibas (dergi) -Umre daha fazlası... Birleştirilmesi gereken maddeler: daha fazlası... İçeriği yetersiz olan maddeler: Fitre daha fazlası... Din taslakları: İlgili sayfaya gider Tashih edilmesi gereken maddeler: -Hekimoğlu Ali Paşa Camii daha fazlası... Yardıma ihtiyaç duyan maddeler: daha fazlası...
Seçkin Resim
Pavlik Kiliseler'in kurucusu olan Pavlus, Yeni Ahit'te ve Luka'nın kaleme aldığı İncil'de önemli bir yere sahiptir. Tarsus doğumludur. Aziz Petrus Bazilikası'nın önünde yer alan pek çok heykelden biri de Aziz Pavlus'a aittir. Heykel, İtalyan heykeltraş Adamo Tadolini tarafından yapılmıştır. (Üreten:AngMoKio)
Wikipedia Diğer Portaller
Anime ve Manga Edebiyat
Müzik
Sinema
Tiyatro
VikiHaber'de Din VikiSöz'de Din Commons'ta Din VikiKaynak'ta Din VikiKitap'ta Din
Din ve bilim Din psikolojisi - Din sosyolojisi - Teoloji - İlahiyat - Kozmogoni - Din felsefesi - Mitoloji Portal - Kategori
Portal:Din
11
Hıristiyanlık İsa - Meryem - Mesih - Teslis - Vaftiz - Hıristiyan mezhepleri - Kilise - Havari - İncil - Ruhban sınıfı Portal - Kategori
Budizm Buddha - Siddhartha Gautama - Budizm Tarihi - Budizm kronolojisi - Karma - Samsara - Asoka Fermanları Nirvana - Theravada - Mahayana - Vajrayana - Zen - Üç Hazine Portal - Kategori
Zerdüştçülük Ahura mazda - Atar - Avesta - Gatalar - Zerdüşt Kategoriler Antik Mısır - Budizm tarihi - Hıristiyanlık tarihi - Osmanlı'da din - Yahudi tarihi - İslam tarihi Haftanın Kutsal Maddesi
Bodhisattva, Budist düşüncede kendini tüm duyarlı canlıların Budalığa ulaşmasına yardımcı olmaya adamış kişidir. Sanskrit Bodhisattva kelimesi "aydınlanma ('bodhi') ve gerçek ('sattva')" kelimelerinden oluşmuştur. Chen Mo von Tsongkhapa (Tibet Budizminin reformcusu) Lamrim metinlerinde der ki: “Bodhisattva’lar diğer insanların mutluluğu için uğraşırlar ve Bhavaviveka (Bhavya) ise şunları ekler: “Bodhisattvalar’ın, varoluştaki yanlışlıkları gördükleri ve başka insanlarla ilgilendikleri için Nirvana’ya ulaşma çabaları yoktur. İnsanların ihtiyaçlarını yerine getirmek için hakikat döngüsünde kalmayı tercih etmişlerdir. Diğer canlıların acılardan kurtulması ve aydınlığa ulaşmaları için çabalarlar ve Bodhisattva yemini ederler.
Portal:Din
12 Portal - Kategori
Musevilik Yom Kippur - Musa - Tur - Tevrat - Talmud - On Emir - İbrahim - Haham - Sinagog - Kudüs Tapınağı - Ağlama Duvarı - İsrailoğulları - Sebt / Şabat - Siyonizm - Kabbala Portal - Kategori
Mistisizm Teozofi - Dharma - Tekamül - Vecd - Karma - Rabıta (tasavvuf) - Nefsaniyet - Zikir - Meditasyon - Vahdet-i vücud Antroposofi - Koan - Murakabe Portal - Kategori
Jainizm Kambadahalli - Mokşa - Nirvana - Svastika - Şravanabelagola Kategori
Anarşizm - Agnostisizm - Animizm - Ateizm - Deizm - Determinizm - Ezoterizm - Gnostisizm - Henoteizm Hümanizm - Mistisizm - Monizm - Monoteizm - Monolatrizm - New Age - Pandeizm - Panendeizm - Panenteizm Panteizm - Polideizm - Politeizm - Spiritüalizm - Teizm - Teizm - Teozofi - Transandantalizm Bunları Biliyor muydunuz?
Portal:Din
Rastafarianizm, Etiyopya'nın son imparatoru olan Haile Selassie (Ras Tafari Makonnen: Veliaht Tafari Makounnen)'yi tanrının dünyadaki yansıması olarak gören dinin ve bu dine bağlı olarak ortaya çıkmış olan inanış ve düşünce biçiminin adıdır. Marcus Garvey de bu dinin peygamberi olarak görülür. Buna karşın, ne Haile Selasiye, ne de Marcus Garvey kendilerini bu dinle ilişkilendirmişlerdir. Bob Marley'nin de mensuplarından biri olduğu bu dinin kurucusu Leonard Howell olarak bilinir.
İbrahimî dinler İbrahimî dinler, tek tanrılı olup İbrahim'in soyundan gelen peygamberlere nispet edilen dinler. İbrahim'in oğullarından İshak'ın soyundan Musevilik ve Hıristiyanlık dinlerinin peygamberlerinin; İsmail'in soyundan İslam peygamberi Muhammed'in geldiği kabul edilir. İbrahim sözcüğü "pek çok milletin babası" anlamına gelir.[1] Mekkeliler Haritada, İbrahimî dinlerin (pembe) ve Hint (sarı) dinlerinin Dünya'daki yayılımı İbrahim'in dinini Sâbiîlik olarak görülüyor. nitelerdi. Kur'an'da İbrahim'den hanif olarak söz edilir. İbrahim'in adı ilk bahsi geçen kitap olan Tanah'ta Avram olarak geçer. İslâm kültüründeki semâvî dinler kavramı zaman zaman İbrahimî dinler kavramına karşılık olarak kullanılmasına rağmen birebir aynı dinleri karşılamaz. Semavî dinler daha kapsamlı olup İslam'da İbrahim'den öncekiler de dahil Âdem'den beri indirildiğine inanılan ve bugün unutulmuş bütüm dinleri içine alır.[kaynak belirtilmeli]
13
İbrahimî dinler
Din bilimlerinde din tanımları Farklı disiplinlere mensup bilim adamlarının dinlere getirdiği tanımlar farklıdır. Din tanımları genel olarak teolojik, ahlaki, felsefi, psikolojik ve sosyolojik kategoriler altında ele alınabilir. Semavî dinlerin diğer tek tanrılı dinlerden ayrıldığı nokta bu dinlerde sonra gelen dinin önce gelen dinlerin peygamberlerini ve din büyüklerini kabul edip ve saygıyla anmasıdır. Ancak tersi durum her zaman geçerli değildir. Örneğin İsa ve Muhammed Yahudilikte, Muhammed ise Hristiyanlıkta peygamber kabul edilmez.
İbrahimi dinlerin ortak noktaları Tüm semavi dinler, Tanrı'nın zat ve sıfatlarında tek olduğunu ve onun yegane yaratıcı olduğunu, ibadetin yalnız ona yapılacağını ve ondan başkasına ibadet edilemeyeceğini bildirirler. Peygamberler, Tanrı'nın kendilerine vahiy gelen elçileri olduğunu mucizelerle kanıtlamaya çalışırlar.
Kaynakça [1] "Abraham." Encyclopædia Britannica Ultimate Reference Suite. Chicago: Encyclopædia Britannica, 2011.
Yahudilik Yahudilik ya da Musevilik (Arapça yahūdī Yehud kavmi ve dini; Latince Iudaismus; İbranice yəhūdī) [1], ilk olarak İbranilerin Kutsal Kitabı (Tanah) ile gelen, ardından da Talmud'da ve diğer kutsal metinlerde daha da kapsamlı bir şekilde incelenip yorumlanan inanç, felsefe ve yaşam biçiminine ait uygulamalar bütününe verilen ad. Musevilik, dini Musevilere göre, İsrailoğulları (daha sonra da Yahudi ulusu) ile Tanrı arasındaki akde dayalı ilişkinin dışavurumudur. İlk tek tanrılı din ya da dinlerden biri olarak kabul edilmekte ve hâlen günümüzde uygulanan en eski dinî gelenekler arasında yer almaktadır. Tarihi, ilkeleri ve etiği ile Hıristiyanlık ve İslamın yanı sıra, kimi İbrahimî olmayan dinleri de etkileyen Museviliğin dini metinleri ve geleneklerinin birçoğu diğer İbrahimî dinlerin de merkezinde yer alır. Batı Hıristiyanlığının temelini oluşturan Musevilik, birçok yönü ile laik Batı kavramları olan etik ve medeni hukukla da benzerlikler gösterir. Gerek sonradan bu dine geçen gerekse doğuştan Yahudi ulusuna mensup olan (laikler de dahil), Yahudiliğin takipçilerine Yahudi adı verilir. Yahudi topluluğu, kutsal metinlerinde bir dinin takipçilerinden ziyade, bir ulus olarak tanımlanmalarından ötürü bir dinsel etnik grup olarak kabul edilir. 2007 yılı itibariyle, dünya üzerindeki Yahudi nüfusunun, yüzde 41'i İsrail'de,[2] yüzde 40'ı ise Amerika Birleşik Devletleri'nde olmak üzere 13,2 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Diğer bütün tek tanrılı dinlerde de olduğu gibi, Yahudilikte de farklı mezhepler vardır. Bunların en genişleri arasında, Ortodoks Yahudilik (Haredi Yahudilik ve Modern Ortodoks Yahudilik), Muhafazakar Yahudilik ve Reformist Yahudilik bulunur. Bu mezhepler arasındaki farklılığın temeli, Halaha’ya (Yahudilik kanunları) yaklaşımlarıdır[kaynak belirtilmeli]. Ortodoks Yahudiliğe göre, Tevrat ve Halaha ilahidir, sonsuzdur, değiştirilemezdir ve her ikisine de sıkıcı itaat edilmelidir. Muhafazakar ve Reformist Yahudilik daha liberaldir ama aralarındaki fark, Muhafazakar Yahudilik, Yahudiliğin gereksinimlerini yorumlarken, Reformist Yahudiliğe göre, daha geleneklere bağlı kalınmasını savunur. Reformist Yahudilikteki tipik düşünceye göre, Yahudilikle ilgili kurallar, kısıtlamalar ve zorunluluklardan ziyade, daha çok, bütün yahudilerin takip ettiği genel talimatlar olmalı[kaynak belirtilmeli]. Günümüz Museviliğinde, merkezi otorite tek bir kişi ya da kuruma değil, kutsal metinlere, din hukukuna ve bu metin ve kanunları yorumlayan bilge hahamlara verilmiştir. Yahudi geleneğine göre, Musevilik (M.Ö. 2000 civarında) Tanrı ile Yahudi ulusunun atası ve Yahudi soyunun başlatıcısı olan İbrahim arasındaki Akit ile başlar. Çağlar boyunca, Yahudilik bir dizi dini ilkeye riayet etmiş, bunların başında da evreni yaratan ve yönetmeye devam eden tek, her şeyi bilen, her şeye kadir, bağışlayıcı ve her yerde olan bir Tanrı'ya iman etmek gelmiştir. Museviliğin çoğu
14
Yahudilik
15
koluna göre, Tanrı İsrailoğulları ve onların soyundan gelenler ile bir akit yapmış, Tanrı'nın kanunları ve emirleri Sina Dağı'nda, Yazılı ve Sözlü Tora şeklinde vahyolunmuştur. Öte yandan, Karay Musevileri sadece Yazılı Tora'nın vahyolunduğuna inanırlar. Musevilikte, Tora çalışmaları ile Tora'da kayıt altına alınan ve Talmud'da tefsir edilen emirlere uyulmasına geleneksel olarak büyük önem atfedilmiştir.
Dini doktrin ve inanç esasları İnancın 13 Esası:
1. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan yaratılmış olan her şeyin Yaradan'ı ve Hükmeden'idir. Sadece O yarattı, yaratır ve yaratacaktır. 2. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan Tek'tir, O'ndan başkası yoktur ve sadece O bizim Tanrı'mızdır; hep vardı, var ve var olacak. 3. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan'ın bedeni yoktur ve maddenin tüm özelliklerinden berîdir ve O'na hiçbir (fiziki) kıyaslama yapılamaz. 4. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan ezeli ve ebedidir. 5. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan'a ve sadece O'na dua etmek caizdir, O'ndan başkasına dua etmek caiz değildir. 6. Tam bir imanla inanırım ki, peygamberlerin tüm sözleri doğrudur. 7. Tam bir imanla inanırım ki, rahmetle andığımız, Önderimiz Moşe'nin peygamberliği gerçektir ve O kendisinden önceki ve sonraki peygamberlerin en büyüğüdür. 8. Tam bir imanla inanırım ki, artık bizim olan Tora rahmetle andığımız, Önderimiz Moşe'ye verilenin aynıdır. 9. Tam bir imanla inanırım ki, Tora değiştirilmeyecek, Adı Kutsal olan Yaradan asla başka bir Tora göndermeyecektir. 10. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan insanın her yaptığını ve her düşüncesini bilir, zira "Hepsinin yüreğini şekil veren, tüm yaptıklarını anlayan O'dur" (Mezmurlar 33:15). 11. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan emirlerine uyanı ödüllendirir, karşı geleni cezalandırır. 12. Tam bir imanla inanırım ki, Mesih gelecektir; ve gelişi gecikmiş olsa da, her gün onun gelişini beklerim. 13. Tam bir imanla inanırım ki, Adı Kutsal olan Yaradan dilediği zamanda ölüleri ayağa kaldıracak, O'nun adı ilelebet övülecektir. —-Moşe ben Meymon
Musevilik, İbrani kutsal kitabında yer alan, Talmud ve diğer metinlerde de daha kapsamlı bir şekilde incelenip izah edilen ilke ve esaslar üzerine kurulu, tek tanrılı bir dindir. Yahudi inanışına göre, Musevilik Tanrı ile İbrahim arasında yapılan Akit ile başlar. Musevilik, teolojik açıdan tek tanrıcılığı daima son derece güçlü bir şekilde savunmuştur. Bununla beraber, Tanah'ta, birçok İsrailoğlunun Museviliğin inançlarından saptığı kaydadeğer dönemlerden bahsedilir. Tarihi olarak, Musevilik Yazılı ve Sözlü Tora'nın vahyolunduğu inancını ve kabulünü imanın temeli [3] olarak değerlendirmişse de, Musevilikte dini dogmayı dikte ettiren merkezi bir otorite bulunmaz. Bu, Tora ve Talmud'un özünde var olan belirli teolojik inançlara dair birçok farklı düzenlemenin ortaya çıkmasına da yol açmıştır. Zaman zaman kimi hahamlar kati bir düzenleme üzerinde fikir birliğine varmışsa da, diğerlerinin muhalefeti ile karşılaşmışlar, birçok haham da bu tarz teşebbüsleri Tora'nın bütünüyle kabulüne zarar verdiği gerekçesi ile eleştirmiştir.[4] Bilhassa Talmud'da, kimi inanç esasları (örn. Tora'nın Tanrısal kaynağı), reddedilmeleri halinde kişiyi "apikoros" (sapkın) konumuna düşürecek kadar önemli kabul edilir.[5]
Yahudilik
16 Yüzyıllar içinde, Musevilikte inanç esaslarına dair bir dizi düzenleme ortaya çıkmış, her ne kadar kimi detaylar konusunda aralarında farklılıklar görülmüşse de, özlerinde yatan ideoloji açısından ortaklıklar sergilemişlerdir. Bu düzenlemelerden yetkinliği en yaygın kabul görenlerden biri de Musa ibn Meymun (Moşe ben Meymon) tarafından 12. yüzyılda belirlenen imanın 13 esası olmuştur. Bu esaslar ilk ortaya atıldıklarında tartışmalara yol açmış, Hasdai Crescas ve Joseph Albo'nun eleştirilerine hedef olmuştur. İbn Meymun'un on üç ilkesi Yahudi toplumunun büyük bölümü tarafından sonraki birkaç yüzyıl boyunca gözardı edilmiştir.[6] Zaman içinde, bu ilkeler şiir halinde yeniden ifade edilerek ("Ani Ma'amin" ve "Yigdal") Museviliğin dua kitabına eklenmiş ve sonunda yaygın kabul görmüştür.
İbn Meymun'a göre, belirlediği 13 esasın tekini dahi reddeden her Yahudi dönme ve sapkın olarak kabul edilmeliydi.[7][8] Her ne kadar çoğu Yahudi alim ibn Meymun'un 13 esasından nispeten çok ufak farklılıklar gösteren görüş açılarına sahip olmuşlar [9] ve Musevilikte bugüne kadar hiçbir zaman tek bir normatif ve bağlayıcı iman ikrarı görülmemişse de [9][10][11], ibn Meymun tarafından düzenlenen bu 13 esas, Yahudi inançlarının geniş kabul gören bir listesini yaratmaya en yakın çalışmadır.[12][13] Yahudiliğe özgü cisimler (yukarıdan saat yönünde) Şabat mumlukları, el yıkama kasesi, Tora'nın kitaplarından biri ve Tanah, yad, şofar ve etrog kutusu.
Joseph Albo ve Abraham ibn Davut, ibn Meymun'un listesini, doğru olmakla birlikte, aslında imanın temelini teşkil etmeyen, bu yüzden de sadece kusurlu görülmeleri gereken çok sayıda Yahudiyi "sapkın" kategorisine sokan, gereğinden fazla sayıda madde içerdiği için eleştirmiştir. Diğer birçok kişi de, bu tarz düzenlemeleri Tora'nın bütünü ile kabulüne zarar verdiği gerekçesiyle eleştirmiştir (bakınız yukarı). Bununla birlikte, belirtildiği gibi, ne ibn Meymun, ne de çağdaşları bu esasların Yahudi inanışının tümünü kapsadığını düşünmemiş, bunları daha ziyade Museviliğin kabulünün özünü oluşturan teolojik temeller olarak görmüşlerdir. Bu çerçevede, antik dönem tarihçisi Josephus, dini inançlardan ziyade uygulama ve göreneklere vurgu yapmış, sapkınlığı Yahudi hukukuna riayet edilmemesi ile ilişkilendirmiş, Yahudiliğe geçiş için gerekli şartların sünnet (Brit Mila) olmak ve geleneklere uymak olduğunu savunmuştur. Modern zamanda, Yahudilik, merkezi bir otoriteye sahip olmadığından, belirgin bir dogma dikte edilmiyor. Bu nedenle, temel ve basit bazı inançlar bile Yahudilik içerisinde farklılıklar gösterebiliyor [9]. Bu farklılıklara rağmen, bütün mezhepler temelde Tevrat’tan, Talmud’dan ve Midraş gibi bir çok dini tefsirden gelen ilkelere dayanır. Yahudilik, farklı mezhepler de dahil olmak üzere, evrensel olarak, Tanrı’nın İbrahim’le anlaşmasını ve Musa’nın en büyük peygamber olduğunu kabul eder [9]
Yahudilik
17
Museviliğin dini metinleri Maddeleri bu dizinden ulaşabilirsiniz.
Museviler ve Musevilik
Kim Yahudidir? · Etimoloji · Kültür
Rabinik metinler Musevilik, Tora çalışmalarının yanı sıra diğer dini metinlere de daima önem vermiştir. Aşağıda, Musevilik uygulama ve düşüncesi açısında merkezi öneme sahip temel çalışmaların düzenli bir listesi bulunmaktadır. • Tanah [14] (İbrani Kutsal Kitabı) ve yorumu • Mesora • Targum • Yahudi Kutsal Kitap tefsiri (ayrıca bakınız aşağıda Midraş) • Talmud Dönemi'nin çalışmaları (klasik rabinik metinleri) • Mişna ve yorumu • Tosefta ve kısa risaleler • Talmud: • Babil Talmudu ve yorumu • Yeruşalayim (Kudüs) Talmudu ve yorumu • Midraş yazını: • Midraş Halaha • Midraş Agada • Halaha yazını • Yahudi Hukuku ve Geleneklerinin Temel Kanunları • Mişne Tora ve tefsiri • Arba Turim ve tefsiri • Şulhan Aruh ve tefsiri • Responsa (Cevaplar/Fetvalar) yazını • Yahudi Düşüncesi ve Etiği • • • •
Yahudi felsefesi Kabbala Hasidik çalışmalar Yahudi etiği ve Musar Hareketi
• Siddur ve Yahudi litürjisi • Piyyut (Klasik Yahudi şiiri)
Yahudilik
Tevrat Tevrat Tanah'ın ilk beş bölümüne verilen isimdir. Çoğu zaman Yahudilerin kutsal kitabının tamamı "Tora" kelimesiyle açıklanır. İbranice bir kelime olan Tora, Arapça'dan Türkçe'ye geçmiş olan Tevrat'ın karşılığıdır. Tevrat kelimesi "Kanun, Töre, şeriat, emir, ders" vb. anlamlara gelir. Beş bölümden oluşan Tevrat, Tanrı'nın 7704 kelimeyle Musa'ya verdiği dini esasları içeren kitap olarak görülür. Tevrat metninin orijinal dili Kutsal Kitap İbranicesidir. Bir bakıma "Şeriat" diye de tanımlanabilen Eski Antlaşma'yı oluşturan kitapların sayısı, Yahudilerce 24, Hıristiyanlarca 39'dur. Kitapların sıralanışı ve gruplanışı konusunda da her iki din de farklı görüşlere sahiptir. Tora, Tanah'ın ilk beş kitabını (Pentatök) ve Sina Dağı'nda Musa'ya açıklanan «On Emir»i (Dekalogos) içerir; bunların tamamı, Tanrı'nın kullarıyla antlaşmasını içeren ve kutlayan bir dinsel yasayı oluşturur. Her sinagogda, yani Musevi tapınağında, Tora'nın makara şeklinde iki çubuğa (Ets Hayim) sarılmış deri üzerine el ile kopya edilmiş bir nüshası (Sefer Tora) bulunur. Haftada 3 gün, törende Hazan (İslam'daki Duahan'nın karşılığı) sinagogdaki cemaat ile beraber Tora'nın her hafta okunmak üzere 54 bölüme ayrılmış bölümlerinden birini (Peraşa) okur.
Tanah ve Talmud Tanah yaklaşık olarak bin yıl içerisinde meydana gelmiştir. Ancak kitabın sınırlandırması M.S. 90 yılında toplanmış olan Yemnia Şurası'nda yapılmış ve bugünkü yazılar seçilerek tesbit edilmiştir. Tanah ile birlikte hahamların nesilden nesile sözlü olarak aktardıkları sözlü kanunların bütününe Talmud adı verilir. M.S. 150 yıllarında Yehuda HaNasi adında bir haham, kendilerine kadar aktarılan sözlü kanunların kaybolmasından endişelenerek onları Mişna'da toplamıştır. "Tekrar edilmek suretiyle belletilen" anlamına gelen Mişna, Tevrat'ın tekrarı, kanunların açıklaması ve tefsiri sayılır. Ancak belli bir seviyedeki bilgiye sahip olanların anlıyabileceği dilde yazılmış olan Mişna'nın anlaşılmasını kolaylaştırmak amacıyla O'na Yahudi alimlerince şerhler yazılmıştır bu şerhlere ve açıklamalara Gemara adı verilir. Talmud, Mişna ve Gemara adı verilen eserlerin bütününe verilen isimdir.
Kabala Kutsal Kitap dışında Musevi Tasavvuf'una ve gizemciliğine Kabala adı verilir. Kabala, İbranice "gelenek görenek" anlamına gelir. Yahudilerin harfçilik ve sayıcılıkla karışık tasavvufî varlık bilgisi öğretisidir. Daha açık bir tanımla Kabala, Kutsal Kitap metinleri ile sözlü gelenekler üzerine yapılan her tür yorumların ve uygulamaların genel adıdır. Yanlış anlaşıldığı gibi Kabala bir kitap veya kitaplar toplamı değil "Evren'in görünür kargaşasını açıklamayı ve zıtlıklarını kolay anlaşılabilir bir kalıp haline getirmeyi amaçlayan bir doktrin" dir. Başlangıcı 2. Tapınak Dönemi'nin sonuna (I. yüzyıl) kadar uzanan Kabala, Tam olarak Yahudi gizemciliğinin (esoterism) ortaya çıktığı tarih olan XIII. yüzyıldan başlayarak özel bir öğreti biçiminde gelişmiştir. Bazı Dinler Tarihçilerine göre Kabala'nın kökenleri eski gelenekte (Talmud dönemi) aranmalıdır. Kabala'nın öğreti ve uygulamaları ancak bir kılavuzun denetimi ve önderliğinde mümkündür. Kabala temelde her zaman sözlü geleneğe dayanmıştır. Tanrı'nın Musa'ya indirdiği yazılı olmayan Sözlü Tora vahyin gizli bilgisini taşımaktadır. Kabalanın en önemli kitabı 23 ciltten oluşan Sefer Zohar'dır. Kabala XV. yüzyıl Avrupa’sında da son derece yaygınlaşmıştır. Kabala'nın genel doktrinini, Evrenin bir bütün olduğu, belli bir düzene göre hareket ettiği, evrende görülen her şeyin Tanrı'nın bir parçası ve yer yüzündeki yansıması olduğu, insanın da, evrenin ve dolayısıyla Tanrı'nın bir parçası olma sebebiyle adeta küçük evren sayılması gerektiği şeklinde özetlemek mümkündür (Vahdet-i Vücud, Vahdet-i Mevcud, Macrocosmos, Microcosmos).
18
Yahudilik
19
Yahudi hukuk literatürü Ana madde: Halaha Yahudi hukuku ve geleneğinin ("halaha") temelini aynı zamanda Pentakök ya da Musa'nın (Moşe Rabenu) Beş Kitabı olarak da bilinen Tora oluşturur. Rabinik geleneğe göre, Tora'da 613 yönerge vardır. Bu yönergelerin bazıları sadece erkeklere veya sadece kadınlara, kimileri sadece kadim mabet görevlileri Kohenler ile Levilere (Levi kabilesinin üyeleri), kimileri ise, sadece İsrail diyarındaki çiftçilere yöneliktir. Birçoğu sadece Kudüs Tapınağı'nın ayakta kaldığı dönem için geçerli olan bu emirlerden günümüzde hâlen uygulanabilir durumda olanların sayısı 300'den azdır. Her ne kadar inançlarının sadece Tora'nın yazılı metnine dayalı olduğu iddia edilen Yahudi grupları olmuşsa da (örn. Sadukiler ve Karaylar), Yahudilerin çoğu Sözlü Yasa'ya inanmıştır. Kadim Yahudiliğin Farisi mezhebi tarafından aktarılan bu sözlü gelenekler, daha sonraları yazılı hale getirilmiş ve hahamlar tarafından genişletilmiştir. Rabinik Yahudilik her zaman Tora kitaplarının (Yazılı Kanun olarak adlandırılır) daima sözlü geleneğe paralel olarak aktarıldığını savunagelmiştir. Bu görüşe gerekçe olarak da, Yahudiler birçok kelimenin belirsiz bırakıldığı ve birçok usulün herhangi bir açıklama veya talimat olmaksızın zikredildiği Tora'nın metnine dikkat çekerler; bu ise, okuyucunun detaylara diğer kaynaklardan (örneğin sözlü) aşina olduğunun varsayıldığı anlamına gelir. Tora'ya paralel giden bu maddeler esasında sözlü olarak aktarılmış ve zaman içinde "Sözlü Yasa" adını almıştır. Kudüs'teki 2. Mabet'in yıkılmasının ardından, bu maddelerin büyük kısmı Haham Yehuda haNasi tarafından (M.S. 200) Mişna adı altında düzenlenmiştir. Sonraki dört yüzyıl boyunca, bu kanun İsrail ve Babil'de bulunan dünyanın en büyük iki Yahudi cemaatinde de tartışılmış ve bu cemaatlerin her birinden gelen Mişna tefsirleri zaman içinde düzenlenerek iki Talmud olarak bilinen derlemeler altında bir araya getirilmiştir. Bunlar, çağlar boyunca, çeşitli Tora alimlerinin tefsirleri ile de yorumlanmıştır. O halde, Yahudilikte Rabinik yaşam tarzını oluşturan Halaha, Tora ile sözlü geleneğin —Mişna, Midraş Halaha. Talmud ve tefsirleri— birlikte mütalaası üzerine kuruludur. Halaha, emsale dayalı bir sistem yoluyla zaman içinde gelişmiştir. Hahamlara yöneltilen sorular ve onların kesin cevaplarından oluşan yazına responsa (cevaplar; İbranice Şelot U-Teşuvot) adı verilir. Zaman içinde, göreneklerin ortaya çıkması ile, Yahudi hukukunu oluşturan kanunlar kaleme alınmaya başlamıştır; en önemli kanun olan Şulhan Aruh günümüzdeki Ortodoks dini uygulamalarına büyük ölçüde şekil vermektedir.
Yahudi felsefesi Ana madde: Yahudi felsefesi Yahudi felsefesi, ciddi felsefe çalışmaları ile Yahudi teolojisi arasındaki birleşmeye gönderme yapar. Önde gelen Yahudi felsefeciler arasında, Solomon ibn Gabirol, Saadia Gaon, Musa ibn Meymun ve Levi ben Gerşon bulunmaktadır. Aydınlanmaya (1700'lerin sonu ile 1800'lerin başı) tepki olarak meydana gelen önemli değişiklikler sonucunda, Aydınlanma sonrası Yahudi felsefecileri ortaya çıkmıştır. Modern Yahudi felsefesi hem Ortodoks hem de Ortodoks olmayan yönelimli felsefeden oluşmaktadır. Önde gelen Ortodoks Yahudi felsefeciler arasında, Eliyahu Eliezer Dessler, Joseph B. Soloveitchik ve Yitzchok Hutner sayılabilir. Tanınmış Ortodoks olmayan Yahudi felsefeciler arasında ise, Martin Buber, Franz Rosenzeig, Mordecai Kaplan, Abraham Joshua Heschel ve Emmanuel Lévinas da bulunmaktadır.
Yahudilik
20
“Yahudilik” teriminin kökeni Yahudilik terimi Latince ludaismus, Yunanca Ιουδαϊσμός Ioudaïsmos ve İbranice יהודה, Yehudah, "Judah" tan türemiştir.[62][63] İlk olarak Helenik iudaismus olarak, 2. Maccabi döneminde, M.Ö. 2. yüzyılda ortaya çıktı. Bu dönemin koşullarında, terim, kültürel bir varlık oluşturma anlamını taşıdı. Terimin ilk İngilizce kullanımı, “Yahudi dinine uymak, yahudi dininin sistemi ya da yahudi nüfusunu anlatmak” için kullanıldı.
Yahudi halkı ile Yahudilik arasındaki fark Daniel Boyarin'e göre, din ile etnik kimlik arasındaki temel fark Yahudiliğe yabancı bir kavram olup kökleri Eflatun'un felsefesine dayanan ve Helenistik Yahudiliğe de nüfuz eden ruh ile beden arasındaki dualizmin bir biçimidir.[15] Boyarin bundan ötürü, Yahudiliği din, etnisite ve kültür gibi geleneksel Batı kaynaklı kategoriler altına sokmanın kolay olmadığını savunur. Boyarin, bunun kısmen Yahudiliğin 4.000 yıllık tarihinin Batı kültürünün yükselişinin öncesine dayanmasından ve Batı'nın dışında gelişmiş olmasından kaynaklandığını belirtir. Bu süre zarfında, Yahudilerin başından kölelik, anarşik ve teokratik özyönetim, fetih, işgal ve sürgün deneyimleri geçmiş; Diyasporalarda, temas ettikleri antik Mısır, Babil, Pers ve Helen kültürlerinin yanı sıra, Aydınlanma (bkz. Haskala) gibi modern hareketlerden ve meyvesini Doğu Akdeniz'de bir Yahudi devleti ile verecek olan milliyetçiliğin yükselişinden de etkilenmişlerdir. Ayrıca, bir seçkin sınıfın (Hazarlar) Yahudiliğe geçişine, ardından da bulunduğu topraklardaki güç merkezi statüsünü bu toprakların önce Rusların ardından da Moğolların eline geçmesi ile yitirişine tanıklık ettiler. Boyarin'a göre, böylece "Yahudi kimliği hiçbir kimlik kategorisine uymaz, zira ne salt bir ulusa, ne bir soya, ne de bir dine ait olup diyalektik gerilim içinde bunların hepsini kapsar." [16] Bu bakış açısına karşı, Hümanist Yahudilik gibi uygulamalar, Yahudiliğin dini yönlerini reddederek belirli kültürel gelenekleri korurlar.
Kişiyi Yahudi yapan nedir? Ana madde: Kim Yahudidir? Geleneksel Yahudi Hukuku'na göre, bir Yahudi anneden doğan veya Yahudi Hukuku'na uygun şekilde Yahudiliğe geçen kişiye Yahudi denir. Amerikan Reform Yahudiliği ve Britanya Liberal Yahudiliği, anne-baba farkı gözetmeksizin ebeveynlerinden sadece biri Yahudi olan çocuğu ebeveynleri tarafından Yahudi kimliği ile yetiştirilmesi şartıyla, Yahudi kabul eder. Geleneksel olarak Yahudiliğe geçmek isteyenlerin cesareti kırılsa da, günümüzde Yahudiliğin tüm ana akımları içtenlikle din değiştirmek isteyenlere açıktır. Dine geçiş süreci bir otorite tarafından değerlendirilir ve kişi samimiyeti ve bilgisi konusunda bir sınamaya tabi tutulur.[17] Din değiştirenlere, "ben Abraham Avinu" veya "bat Abraham Avinu" (İbrahim'in oğlu veya kızı) adının verildiği Yahudilikte, dine geçiş bir aile tarafından evlat edinilmeye benzetilebilir. Geleneksel Yahudilik, gerek Yahudi olarak doğan gerekse Yahudiliğe sonradan geçen her bireyin ebediyen Yahudi olarak kaldığını savunur. Bu yüzden, ateist olduğunu iddia eden ya da başka bir dine geçen bir Yahudi, geleneksel Yahudilik tarafından hâlen Yahudi kabul edilir. Öte yandan, Reform hareketi başka bir dine geçen bir Yahudinin artık Yahudi olmadığını savunur [18][19]; Yüksek Mahkeme davaları ve hükümleri sonucunda İsrail Hükümeti de bu duruşu benimsemiştir.[20] İsrail Devleti'nde Yahudi kimliğini neyin belirlediği sorusu ise, 1950'lerde, David Ben-Gurion'un vatandaşlık ile ilgili meselelere bir cevap bulabilmek için dünyanın her yerindeki Yahudi dini otoriteleri ve entelektüellerden Mihu Yehudi ("Kim Yahudidir") sorusuna dair görüşlerini istemesi ile yeni bir ivme kazanmış oldu. Bu konu hâlen çözümlenmekten çok uzaktır ve dönem dönem İsrail siyasetinde de kendini gösterir.
Yahudilik
21
Yahudi nüfus istatistikleri Ana madde: Yahudi nüfusu "Kimin Yahudi olduğu" tanımlamasının yapılmasında karşılaşılan sorunlar, dünya üzerindeki Yahudilerin toplam sayısını belirlemeyi de zorlaştırmaktadır; tüm Yahudiler kendilerini Yahudi olarak tanımlamamakta, kendini Yahudi olarak tanımlayanların bazıları ise diğer Yahudiler tarafından öyle kabul edilmemektedir. Yahudi Yıllığı'na (1901) göre, 1900 yılında dünya üzerindeki Yahudi nüfusu yaklaşık 11 milyondu. Yahudi Nüfus Araştırması'na göre, 2002 yılında dünyada 13,3 milyon Yahudi yaşıyordu. Yahudi Yılı Takvimi ise bu rakamı 14,6 milyon olarak vermektedir. Yahudi nüfusunun artış hızı 2000 – 2001 yılları arasında %0,3 büyüme ile hâlen yüzde sıfıra yakındır. Yahudiliğe yapılan geçişlerin kısmi olumlu katkısına rağmen karma evlilikler ve düşen doğum oranları Yahudi nüfus sayısını olumsuz yönde etkilemektedir. Kimi yazarlar tarafından Yahudilerin toplumda nüfuslarının ötesinde bir öneme sahip oldukları kaydedilmiştir. Bir örnekte, Mark Twain şu yorumu yapar: Şayet istatistikler doğru ise, Yahudiler insanlığın sadece yüzde birini oluşturuyor. Bu, Samanyolu'nun alazı içinde yitip gitmiş sönük bir tutam yıldız tozunu andırıyor. Haliyle, Yahudinin sesinin pek duyulmaması gerekir, ancak sesi duyuluyor, her zaman da duyulmuştur. Yeryüzünün en öne çıkan halkları arasındadır ve küçük nüfusuna kıyasla son derece orantısız bir ticari öneme sahiptir. Dünyadaki edebiyat, bilim, sanat, müzik, finans, tıp ve anlaşılması güç ilimlerdeki büyük isimler listesine yaptığı katkılar da sayılarının küçüklüğü ile son derece orantısızdır. Bu dünyada, her çağda harikulade bir savaş vermiş; bunu da elleri arkadan bağlı iken yapmıştır. Mağrur olabilir ve bundan ötürü de mazur görülmelidir. Mısırlı, Babilli, Persli yükselmiş, gezegeni çıkardığı gürültü ve görkem ile doldurmuş, ardından da bir rüya gibi sönmüş, göçüp gitmiştir; onu Yunanlı ve Romalı izlemiş, çok güçlü bir ses çıkardıktan sonra onlar da yitip gitmiştir; diğerleri de sıyrılıp meşalelerini arşa tutmuşlarsa da bu meşaleler zaman içinde sönmüştür; bu halklar şimdi ya alacakaranlıkta oturuyorlar ya da silinip gittiler. Yahudi hepsini gördü, hepsini yendi ve her zaman olduğu gibi, şimdi de ne bir çöküş emaresi, ne yaşın getirdiği yıpranmayı, ne parçalarında bir zayıflama, ne enerjisinde bir azalma, ne de tetikte bekleyen ve girişken zihninde bir uyuşma var. Yahudi dışında her şeyin bir ömrü var; tüm diğer güçler geçip gidici ama o kalıcı. Bu ölümsüzlüğün sırrı nedir? [21]
Yahudi mezhepleri Ana madde: Yahudi mezhepleri Avrupa ile Batı Asya'nın Hıristiyan ve Müslüman ülkeler arasında bölündüğü Ortaçağ'ın sonlarında, Yahudiler de kendilerini iki ana gruba bölünmüş buldular. Orta ve Doğu Avrupa'da, yani Almanya ve Polonya'daki Yahudilere Aşkenaz deniyordu. Sefarad Yahudilerinin geleneği ise, Müslüman hakimiyeti altındaki İspanya ve Portekiz başta olmak üzere Akdeniz ülkelerine dayanır. 1492 yılında buradan çıkarıldıklarında, Kuzey Afrika, Doğu Akdeniz, Uzak Doğu ve Kuzey Avrupa'ya yerleştiler. İki gelenek kimi ritüelik ve kültürel detaylarla birbirinden ayrılsa da, teolojileri ve temel dini uygulamaları aynıdır. Son iki yüzyıl içinde, Aşkenaz Yahudi cemaati bir dizi mezhebe bölünmüştür; bu mezheplerin her biri (her ne kadar Yahudilikte inanç uygulama ve görenekten daha düşük bir rol oynasa da) Yahudilerin riayet etmesi gereken inanç esasları ve kişinin bir Yahudi olarak hayatını nasıl yaşaması gerektiği konularında farklı bir anlayışa sahiptir. Doktrinden kaynaklanan bu farklılıklar Yahudi mezhepleri arasında bir ölçüde hizipleşmelere de yol açmıştır. Bununla birlikte, Yahudiler arasında belirli düzeyde bir birlik vardır. Örneğin, Muhafazakar bir Yahudinin Ortodoks ya da Reform sinagogunda ibadet etmesi sıradışı bir durum değildir. Başta Amerika Birleşik Devletleri'ndekiler olmak üzere, Aşkenaz olmayan birçok Yahudi farklı hareketler ile ilişkili cemaatlere üye olsa da kendini özellikle bu mezhebin üyesi olarak tanımlamaz. Daha ziyade rahatlığından ötürü bunu yapan bu kesim dini uygulamalarını "Ortodoks" veya "Muhafazakar" değil, "geleneksel" ya da "mütedeyyin" şeklinde nitelendirir.
Yahudilik
22
• Ortodoks Yahudilik, hem Yazılı hem de Sözlü Tora'nın Tanrı tarafından Musa'ya vahyolunduğunu ve ihtiva ettiği yasaların bağlayıcı ve değişmez olduğunu savunur. Ortodoks Yahudiler, Moses Isserlis'in HaMappah adlı çalışması ve Mişna Berurah gibi, Şulhan Aruh (Halaha'nın büyük ölçüde Seferad geleneklerini öne çıkaran kısaltılmış bir formu) üzerine yapılan tefsirleri Yahudi hukukunun kati yasası kabul eder ve Kudüs Tapınağı dönemindeki Yahudilik ile, Aydınlanma öncesi Rabinik Yahudilik ve günümüzdeki Ortodoks Yahudilik arasında bir devamlılık olduğunu iddia ederler. Ortodoks Yahudiliğin büyük bölümü, ibn Meymun'un Yahudi inancının 13 esasına dayalı belirli bir Yahudi teolojisine bağlıdır. Ortodoks Yahudilik, Modern Ortodoks Yahudilik ve Haredi Yahudiliği olmak üzere genelde (ve gayri resmi olarak) iki farklı üsluba ayrılır. Bu üsluplar arası felsefi farklılık genel olarak moderniteye uyum sağlama ve Yahudilik dışı disiplinlere verilen önem çevresine odaklansa da, uygulamada farklılıklar sıklıkla giyim tarzlarına ve uygulamadaki ihtimama yansır. Çoğu Ortodoks Yahudiye göre, Şabat ve Yom Tov (bayramlar), kaşrut (beslenme kuralları) ve aile saflığı yasalarına riayet etmeyen Yahudiler imanlı değildir. En azından bu yasalara riayet eden her Yahudiyi dindar ve imanlı kabul ederler. • Modern Ortodoks Yahudilik, dini yasaların ve emirlerin katı bir şekilde, ama moderniteye ve Yahudi olmayan ya da laik bir ortamda yaşama geniş, liberal bir yaklaşım çerçevesinde uygulanmasına vurgu yapar. Modern Ortodoks kadınlar, Yahudi tören uygulamalarında giderek artan roller üstlenirken, bu Haredi toplumu açısından kabul edilmez bir durumdur. • Haredi Yahudiliği (aynı zamanda, kimileri tarafından rencide edici bulunan "ultra-Ortodoks Yahudilik" olarak da bilinir), Yahudiliğin oldukça muhafazakar bir şeklidir. Haredi dünyası dini çalışmalar, dualar ve dinin titizlikle uygulanması etrafında döner. Başta Lubavitch Hasidler olmak üzere, kimi Haredi Yahudileri modern dünyaya daha açıktır, ancak onlar için modernitenin kabul edilmesi kendi içinde bir amaçtan ziyade Yahudi inancını geliştirmenin bir aracıdır. • Hasidik Yahudilik, Haredi Yahudiliğinin Haham Yisroel ben Eliezer'in (Baal Şem Tov) öğretileri üzerine kurulu bir koludur. Hasidik felsefenin kökeninin dayandığı Kabbala, Hasidik Yahudiler tarafından kutsal kitap kabul edilir. Yüksek dini lider Rebbe'ye itimat etmeyi de içeren çeşitli adet ve uygulamaları -Mesorati- her bir Hasidik gruba has özel kıyafet kuralları ile ayırt edilirler. • ABD ve Kanada'nın dışında Masorti Yahudiliği olarak da bilinen Muhafazakar Yahudilik, 1800'lü yıllarda, Aydınlanma ve Yahudilerin serbestleşmesinin getirdiği değişimlere Yahudiler tarafından verilen bir tepki olarak Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde ortaya çıkmıştır. Muhafazakar Yahudiler, Şabat ve Kaşrut'a riayet edilmesinin de aralarında bulunduğu geleneksel Yahudi yasa ve adetlerine bağlılıkları, Yahudi inanç esaslarını özellikle köktenci olmayan bir şekilde öğretmeleri, modern kültüre yönelik olumlu yaklaşımları ve Yahudi dini metinlerinin ele alınmasında geleneksel rabinik çalışma biçimlerinin yanı sıra, modern ilmi ve eleştirel metin çalışmalarını da kabul etmeleri ile öne çıkarlar. Muhafazakar Yahudilik, Yahudi Hukuku'nun statik olmayıp, değişen koşullar karşısında sürekli olarak geliştiğini savunur. Tora'nın, Tanrı'dan aldıkları ilham ile peygamberler tarafından yazılmış ve Tanrı'nın iradesini yansıtan, ilahi bir belge olduğunu kabul etmekle birlikte, Ortodoksların savunduğu gibi Tanrı'nın Musa'ya dikte ettirdiği bir kitap olduğu inancını da reddederler.[22][23] Benzer şekilde, Muhafazakar Yahudilik Sözlü Yasa'nın ilahi ve normatif olduğunu savunurken, Ortodoksların kimi Sözlü Yasa yorumlarını reddeder. Dolayısıyla, Muhafazakar Yahudilik, hem Yazılı hem de Sözlü Yasa'nın, modern hassasiyetleri yansıtacak ve modern çağın koşullarına uyacak şekilde hahamlar tarafından yorumlanabileceğini, ancak bunu yaparken çok temkinli olunması gerektiğini savunur. Muhafazakar Yahudilik kendi içinde mutlak bir tekbiçimlik barındırmazken, daha geleneksel uygulamaları koruyan cemaatlere Mortodoks (Modern Ortodoks) adı da verilir. • Birçok ülkede, Liberal veya İlerici olarak da adlandırılan Reform Yahudiliği, Aydınlanma'ya tepki olarak Almanya'da ortaya çıkmıştır. (Birleşik Krallık'ta, Reform ve Liberal olmak üzere iki ayrı cemaat vardır. Bunlardan ilki, diğerinden çok daha geleneksel bir duruşa sahip olsa da, her ikisi de benzer teorik duruşlara sahiptir.) Diğer hareketler karşısındaki belirleyici özelliği, mevcut haliyle Yahudi ritüelinin bağlayıcı doğasını reddederek, bilgi sahibi Yahudi bireyin neyi uygulayacağı konusunda otonomiye sahip olması gerektiği inancına
Yahudilik yer vermesidir. Başlangıçta Yahudiliği bir ırk ya da kültürden ziyade, din olarak tanımlayan Reform Yahudiliği, Tora'daki tören yasalarının çoğunu reddederken ahlaki yasalara riayet etmiş ve Neviim kitabının etik çağrısına vurgu yapmıştır. Reform Yahudiliği, yerel dilde (birçok durumda İbranice ile birlikte) eşitlikçi bir ibadet şekli oluşturmuş ve Yahudi geleneğine kişisel bağın belirli ibadet biçimlerinin üzerinde olduğunun altını çizmiştir. Günümüzde, birçok Reform cemaatinde İbranice çalışmaları ve gelenekler teşvik edilirken, on dokuzuncu yüzyılın klasik reformcularının liberal tutumunu benimsemeyi sürdürenleri sayısı daha azdır. • Yeniden Yapılanmacı Yahudilik, Muhafazakar haham Mordechai Kaplan tarafından bir felsefe akımı olarak başlatılmış, sonrasında Yahudiliğin modern zaman için yeniden yorumlanmasına vurgu yapan bağımsız bir hareket halini almıştır. Reform Yahudiliği gibi, Yeniden Yapılanmacı Yahudilik de, Yahudi Hukuku'nun mevcut şekli ile göreneklere riayet edilmesini gerektirmediğine inanmakla birlikte, Reform Yahudiliğinin aksine, hangi göreneklere riayet edileceğine karar verilmesi konusunda cemaatin rolüne vurgu yapar. • Kuzey Amerika'da ortaya çıkan Yahudi Yenilenmesi, Karma oturma düzenine sahip ve erkekler ile kadınların eşit 1960'lı yıllarda Hasidik Haham Zalman katıldığı bir Reform sinagogu. Schachter-Shalomi tarafından başlatılmıştır. Yahudi Yenilenmesi, ruhaniyet ve sosyal adalet üzerine odaklanırken, Yahudi hukuku ile ilgili meseleleri ele almaz. Erkekler ve kadınlar ibadete eşit koşullarda iştirak ederler. • Hümanist Yahudilik, Yahudi kimliğinin kaynakları olarak Yahudi kültürü ve tarihine vurgu yapan, nonteist bir harekettir. Haham Sherwin Wine tarafından kurulan ve Kuzey Amerika ve İsrail'de merkezlenen Hümanist Yahudiliğin Avrupa ve Latin Amerika'da da bağlı hareketleri bulunmaktadır.
İsrail'deki Yahudi mezhepleri Bu mezheplerin tümü İsrail'de de varlığını sürdürse de, İsrailliler Yahudi kimliğini diyasporadaki Yahudilerden daha farklı şekillerde tanımlarlar. Çoğu İsrailli Yahudi, kendini "laik" (hiloni), "gelenekçi" (masorti), "dindar" (dati) veya Haredi şeklinde tanımlar. "Laik" tanımı, Yahudi kimlikleri yaşamlarında çok güçlü bir kuvvet olmakla birlikte, bunu büyük ölçüde geleneksel dini inanç ve uygulamalardan ayrı bir yerde tutan Batı (Avrupa) kökenli İsrailli aileler arasında daha revaçtadır. Nüfusun bu kesimi, gerek resmi İsrail hahamlığının (Ortodoks) gerekse diyasporadaki Yahudiler arasında yaygın olan liberal hareketlerin (Reform, Muhafazakar) önderliğindeki örgütlü dini yaşama katılmaz. "Gelenekçi" (masorti) tanımı ise, en çok "Doğu" kökenli (örn. Ortadoğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika) İsrailli aileler tarafından kendilerini tanımlamakta kullanılır. Yaygın olarak kullanılan bu terimin resmi Masorti (Muhafazakar) hareketi ile ilgisi yoktur. İsrail'de "laik" ve "gelenekçi" terimlerinin kullanımı önemli belirsizlikler içerir. Bunlar sık sık çakışabilmekte, ideoloji ve dinin gereklerinin yerine getirilmesi açısından son derece geniş bir alanı kapsamaktadırlar. "Ortodoks" ise İsrail'de bu kategoriye giren Yahudilerin yüzdesinin diyasporadakilerden çok daha yüksek olmasına rağmen, ülkede kullanılan söylemde tercih edilen bir terim değildir. Diyasporada "Ortodoks" olarak adlandırılan mezhebin İsrail'deki muadili, ülkede genel olarak dati (dindar) ve haredi (Ultra-Ortodoks) olarak adlandırılan gruplardır. Dati, "Dindar Siyonizm" ya da "Ulusal Dindar" topluluğun yanı sıra, son onyılda ortaya çıkan ve büyük ölçüde haredi yaşam tarzı ile milliyetçi ideolojiyi bir araya getiren haredi leumi (milliyetçi haredi) veya "Hardal"ı da içine alır. (Yidiş'de, mütedeyyin Ortodok Yahudilere frum, daha liberal Yahudilere ise frei da denmektedir).
23
Yahudilik Haredi, toplumun etnik ve ideolojik olarak kabaca üç farklı gruba ayrılabilecek bir kesimini içine alır: (1) Aşkenaz kökenli "Litvanyalı" (Hasidik olmayan) harediler; (2) Aşkenaz kökenli Hasidik harediler; ve (3) Sefarad haredileri. Bu gruplardan en büyüğünü oluşturan üçüncü grup, 1990'ların başından bu yana siyasette de en aktif olanıdır. [kaynak belirtilmeli]
Alternatif Yahudilik Yahudi kimliğinin bu muhafazakar-liberal çizgi dışında kalan ifade şekilleri de bulunmaktadır. Geleneksel Rabinik Yahudiliğin modern zamanın radikal değişikliklerine maruz kalması sonucunda ortaya çıkan ideolojik tepkiler olan yukarıda sayılan mezheplerin aksine, Karaim Yahudiliği modern bir Yahudi hareketi olarak ortaya çıkmamıştır. Karaizmin takipçileri, Saddukiler gibi, İkinci Tapınak döneminin Rabinik olmayan Yahudi tarikatlarının devamı olduklarına inanırken, diğerleri bunun 8. ve 9. yüzyıllarda başlatılmış bir tarikat olduğunu iddia eder. Karaylar (ya da diğer adıyla, Yazıtların Halkı), sadece İbrani Kutsal Kitabı'nı ve Peşat'ı (Açık ve Yalın Anlam) kabul ederken, kutsal kitap haricindeki metinlerin yetkinliğini reddederler. Bazı Avrupalı Karaylar kendilerini Yahudi toplumunun parçası kabul etmese de çoğunluğu eder. İlginç şekilde, Naziler sıklıkla Karayları Yahudiler ile ilişkilendirmemiş ve bundan dolayı birçok Karay cemaati İkinci Dünya Savaşı'ndan sağ çıkabilmiştir. Bu sayede, Litvanya gibi Yahudi cemaatlerinin tümüyle yıkıma uğradığı yerlerde Karaylar bugün dahi varlığını sürdürmektedir. Yunanistan gibi diğer yerlerde ise, Naziler Karayları Yahudi geleneğinin bir parçası olarak görmüş ve onları da kötü muameleye maruz bırakmıştır. Etnik Yahudiler arasındaki bir başka tarihi grup da, Yahudiliğin ana kolundan farklı bir kültürel ve dini kimliğe sahip olan ve tümüyle Batı Şeria'daki Nablus/Şehem bölgesindeki Gerizim Dağı'nın etrafı ile Tel Aviv'in yakınlarındaki Holon'da bulunan Samirîlerdir.
Yahudi görenekleri Dini kıyafetler Kipa (İbranice: כִּפָּה, çoğul kippot; Yidiş: יאַרמלקע, yarmulke), kimi Yahudi erkekler tarafından, dua ederken, yemek yerken, şükür duası okurken ya da Yahudi dini metinleri üzerine çalışırken, kimi Yahudi erkekler tarafından da her zaman takılan, siperi olmayan, hafif yuvarlak bir takkedir. Ortodoks olmayan cemaatlerde, kimi kadınlar da kipa takmaya başlamıştır. Kipalar, sadece başın arkasını kapatan küçük yuvarlak olanlarından başın tepesini tümüyle örten büyük takkelere kadar çeşitli boyutlardadır. Tsitsit (İbranice: ( )צִיציִתAşkenazlar Tzitzis şeklinde okur) tallitin (İbranice: ( )טַלִּיתAşkenazlar tallis şeklinde okur) veya dua şalının dört köşesinde bulunan özel olarak düğümlenmiş püsküllerdir. Tallit, dua sırasında Yahudi erkekler ve kimi Yahudi kadınlar tarafından giyilir. Bir Yahudinin tallit giymeye başlama zamanı ile ilgili adetler değişiklik gösterir. Sefarad topluluklarında, erkek çocukları talliti bar mitsva yaşından itibaren giymeye başlarlar. Bazı Aşkenaz cemaatlerinde ise, ancak evlilikten sonra tallit giyilmesi adettendir. Tallit katan (küçük tallit) ise gün boyunca elbisenin altına giyilen püsküllü bir giysidir. Kimi Ortodoks çevrelerde, püsküllerin giysilerin dışında serbestçe sallanmasına izin verilir. Tefilin (İbranice: )תְפִלִּין, deri kayışlar yardımı ile biri alna takılan diğeri de kola sarılan, içinde Tevrat'tan ayetlerin bulunduğu, küp şeklindeki iki kutucuğa verilen addır. Mütedeyyin Yahudi erkekler ve bazı Yahudi kadınlar tarafından, hafta içinde, sabah duasında takılır.[24] Kittel (Yidiş: )קיטל, Ulu Günler'de duaya liderlik eden kişi ve kimi mütedeyyin gelenekçi Yahudiler tarafından kıyafetlerin üzerine giyilen ve diz hizasına kadar inen bir giysidir. Geleneksel olarak, aile reisi Pesah yemeğinde kittel giyer. Kimi damatlar da, Hupa (evlilik kubbesi) altında kittel giyerler. Yahudi erkekler, öldükten sonra, defin kıyafetleri arasında yer alan tallitin yanı sıra, kimi zaman kittel giydirildikten sonra defnedilirler.
24
Yahudilik
25
Dualar Geleneksel olarak, Yahudiler günde üç vakit ibadet ederler; buna Şabat ve bayramlarda dördüncü bir vakit daha eklenir. Her ibadetin merkezinde Amida bulunur. Birçok ibadette anahtar önem taşıyan bir başka dua ise, imanın beyanı Şema Yisrael'dir (kısaca Şema). Şema, Tora'dan bir ayetin okunmasıdır (Tesniye 6: 4): Şema Yisrael Adonay Eloheynu Adonay Ehad —"Dinle, Ey İsrail! Tanrı bizim Tanrımızdır! Tanrı Tektir!" Yahudilikte geleneksel ibadette okunan duaların çoğunluğu yalnızken de okunabilirse de cemaat ile birlikte yapılan ibadet daha makbuldür. Cemaat halinde ibadet etmek için on erişkin Yahudinin bir araya gelmesi, yani minyanın oluşturulması gerekir. Neredeyse tüm Ortodoks Yahudilerde ve çok az Muhafazakar çevrede, minyanda sadece erkek Yahudilerin sayısına bakılır; çoğu Muhafazakar Yahudi ve diğer Yahudi mezheplerinin üyeleri ise Yahudi kadınların sayısını da hesaba katar. İbadete ek olarak, mütedeyyin gelenekçi Yahudiler gün boyunca gerçekleştirdikleri çeşitli eylemler sırasında da dua okurlar. Sabah yataktan kalkarken, farklı yemekleri yemeden veya içmeden önce, yemekten kalktıktan sonra v.s. dualar okunur.
Kipa takkesi, dua şalı ve tefilini ile sabah ibadetini yapan bir Yemenli Yahudi.
Dualara yaklaşım Yahudi mezhepleri arasında da farklılık gösterir. Bu farklılıklar arasında, duaların metinleri, okunma sıklığı, çeşitli dini etkinliklerde okunan duaların sayısı, müzik enstrümanlarının kullanımı ve koro tarafından okunan ilahiler, duaların geleneksel litürjik dillerde mi yoksa yerel dilde mi okunduğu konusu da vardır. Genelde, geleneğe en sıkı riayet edenler Ortodoks ve Muhafazakar cemaatlerken, Reformcu ve Yeniden Yapılanmacı sinagoglar ibadetlerinde çevirilere ve çağdaş metinlere yer vermesi en muhtemel olanlardır. Ayrıca, birçok Muhafazakar sinagog ve tüm Reformcu ve Yeniden Yapılanmacı Yahudi cemaatlerinde, kadınlar erkekler ile eşit statüde ibadetlere katılabilmekte, Tora okuma gibi geleneksel olarak erkekler tarafından yerine getirilen rolleri de üstlenebilmektedirler. Bunun yanı sıra, birçok Reform mabedinde yer verilen orglar ve karma korolarla ibadete müzik ile de eşlik edilmektedir.
Yahudilik
26
Yahudi bayramları Ana madde: Yahudi bayramları Yahudi bayramlarında, yaratılış, vahiy ve kefaret gibi Tanrı ile dünya arasındaki ilişkiye dair merkezi temalar da kullanılır. Şabat Cuma gecesi günbatımından kısa bir süre önce başlayıp cumartesi gecesi günbatımından kısa bir süre sonra biten haftalık tatil günü Şabat, Tanrı'nın yaratılışın altı gününden sonra istirahat ettiği günün anısına idrak edilir.[25] Şabat olgusu Yahudilik adetlerinde kilit bir rol oynar ve derin bir dini hukuk külliyatı ile düzenlenir. Cuma günbatımında, evin hanımı iki ya da daha fazla mum yakıp şükran duası okuyarak Şabat'ı karşılar. Akşam yemeği, bir bardak şarap üzerine yüksek sesle okunan Kiduş ve ekmek üzerine okunan Şabat yemeğinin başında işlemeli hala örtüsü altındaki iki somun Motzi şükran duaları ile başlar. Masa üzerinde iki örülmüş Şabat hala ekmeği. somun örülmüş hala (challah) ekmeği bulunması adettir. Şabat boyunca, Yahudilerin 39 melaha ("iş" olarak çevirilebilir) kategorisinden herhangi birine giren faaliyetleri yapması yasaktır. Aslında, Şabat'ta yasaklanan faaliyetler bilindik anlamda "iş"ler değildir: Bunlar arasında, ateş yakmak, yazı yazmak, para kullanmak ve kamusal alanda eşya taşımak da vardır. Modern zamanda, ateş yakma yasağı yakıt yakılmasını gerektirdiği için taşıt sürmeyi ve elektrik kullanmayı da içine alacak şekilde genişletilmiştir. Üç ziyaret (Hac) bayramı Ana madde: Şaloş regalim Yahudi kutsal günleri (haggim), Mısır'dan çıkış ve Tora'nın indirilmesi gibi Yahudi tarihinin önemli günlerini kutlarken bazen mevsim dönümlerine ve tarım dönemlerindeki geçişlere de işaret eder. Üç önemli bayram olan Sukot, Pesah ve Şavuot'a "Şaloş Regalim" (İbranice "regel" vesile ya da ayak anlamına da gelir) adı da verilir. Üç regalde, İsrailoğullarının Tapınak'ta kurbanlar adamak üzere Kudüs'e hacca gitmeleri adetti. • Pesah ("Hamursuz Bayramı"), Mısır'dan çıkışı anmak için, İbrani takviminin ilk ayı olan Nisan'ın 14. günü akşamı başlayan ve bir hafta süren bayramdır. İsrail dışında, Pesah sekiz gün boyunca kutlanır. Pesah, antik çağlarda, arpa hasatına rastlıyordu. Evde kutlamaya ya da Seder'e odaklanan tek bayramdır. Bayram öncesinde tüm mayalı ürünler (hametz) evden çıkarılır ve hafta boyunca tüketilmez. Evlerde, ekmeğin yanı sıra, buğday, arpa, çavdar, darı ve yulaf ve yan mamullerinin bulunmadığından emin olmak için etraflı temizlik yapılır ve Seder sabahı son hametz kırıntıları da sembolik olarak yakılır. Mayalı ekmek yerine, matsa yenir. • Şavuot ("Haftalar Bayramı"), Tora'nın Sina Dağı'nda İsrailoğullarına indirilmesini kutlar. Bikurim (ilk meyveler) Bayramı olarak da bilinen Şavuot, antik çağlarda buğday hasatına rastlardı. Şauvot adetleri arasında, Tikkun Leil Şavuot olarak da bilinen ve tüm gece süren Tora okumaları, süt ürünleri yenmesi, Ruth Kitabı'nın okunması, ev ve
Yahudilik
27
sinagogların yeşillikler ile süslenmesi ve saflığı temsilen beyaz kıyafetler giyilmesi de vardır. • Sukot ("Çardak Bayramı"), İsrailoğullarının Vaadedilmiş Topraklar'a giderken çölde dolaştıkları kırk yıl anılır. Dolaştıkları zaman boyunca İsrailoğullarının içinde yaşadıkları geçici barınakları temsilen sukot adı verilen (tek. sukah) geçici çardaklar inşa edilerek kutlanır. Meyve hasatına rastlar ve tarım döneminin sona erdiğini bildirir. Dünyanın her yerindeki Yahudiler yedi gün yedi gece yemeğini sukotlarda yer. Sukot, Yahudilerin yağmur duası etmeye başladığı Şemini Atzeret ile Tora okuma döneminin sonuna gelinerek yeni dönemin başlangıcına işaret eden Simhat Tora, ("Tora Sevinci") ile sona erer. Bayram, şarkılar söylenerek ve Tora tomarları ile dans edilerek kutlanır. Ulu Günler Ana madde: Ulu Günler Ulu Günler (Yamim Noraim) yargılama ve bağışlanma kavramlarına odaklanır. • Roş-aşana (Yom Ha-Zikkaron veya "Hatırlama Günü" ve Yom Teruah veya "Şofar'ın Sesinin Duyulduğu Gün"), aslında İbrani takviminin yedinci ayı olan Tişri'nin ilk gününe rastlamasına rağmen Yahudi Yeni Yılı'dır. Roş-aşana, Yom Kippur'a kadar geçen, Yahudilere vicdan muhasebesi yaparak yıl boyunca kasıtlı ya da kasıtsız olarak işledikleri günahlar için tövbe etmelerinin emredildiği on günlük pişmanlık süresinin de başlangıcına işaret eder. Bayram adetleri arasında, koç boynuzundan yapılan şofarın çalınması, elma ve bal yenmesi ve nar gibi çeşitli sembolik gıdalar için şükran duaları okunması da yer alır. • Yom Kippur ("Kefaret Günü"), Yahudi yılının en kutsal günüdür. Bu günde, topluca oruç tutulur ve kişi günahlarından ötürü Yom Kippur'da sinagogda dua eden Yahudiler, bağışlanmak için dua eder. Mütedeyyin Yahudiler tüm günü, kimi Maurice Gottlieb'in 1878 tarihli eserinden. zaman öğleden sonra verdikleri kısa ara haricinde, sinagogda, "Mahzor" adı verilen özel bayram dua kitabından dualar okuyarak geçirir. Dindar olmayan birçok Yahudi de Yom Kippur'da sinagoga giderek ibadet etmeye ve oruç tutmaya özen gösterir. Yom Kippur akşamı, mumlar yakılmadan önce, "seuda mafseket" adı verilen oruç öncesi yemeği yenir. Yom Kippur akşamı sinagogda ibadet Kal Nidre duası ile başlar. Yom Kippur'da, özellikle de Kal Nidre esnasında beyaz kıyafet ve deri olmayan ayakkabılar giyilmesi adettir. Ertesi gün, sabahtan akşama kadar dualar okunur. Ne'ilah adı verilen son dua vakti, şofarın uzunca bir süre üflenmesi ile sona erer. Diğer bayramlar Hanuka Hanuka ("Işık Bayramı"), İbrani takviminde Kislev ayının 25. günü başlar ve sekiz gün sürer. Bayram, festivalin sekiz gecesinin her birinde, mumların birer artırılarak yakılması ile Yahudi evlerinde idrak edilir. Bayrama, "adama/tahsis" anlamına gelen Hanuka adı verilmiştir, zira bu gün, Tapınak'ın IV. Antiokhos Epiphanes tarafından ele geçirilmesinin ardından yeniden Tanrı'ya adanmasını simgeler. Ruhani açıdan, Hanuka'da "Zeytin Yağı Mucizesi" anılır. Talmud'a göre, Makabilerin Selevkos İmparatorluğu karşısındaki zaferinin ardından Kudüs Tapınağı'nın yeniden Tanrı'ya adanması sırasında, Tapınak'daki ebedi ışığı sadece bir gün beslemeye yetecek kadar kutsal yağ bulunmaktaydı. Mucizevi bir şekilde, bu yağ, yeni yağın preslenmesi, hazırlanması ve kutsanması için gerekli süre olan sekiz gün boyunca yanmıştı.
Yahudilik
28
Tevrat'ta hiç bahsi geçmeyen Hanuka, Yahudilikte hiçbir zaman önemli bir bayram olarak görülmemişse de, özellikle Noel ile aynı zamanlara rastgelmesi ve İsrail Devleti'nin kurulmasından bu yana vurgu yapılan ulusal motifleri içermesinden ötürü modern zamanda çok daha yaygın şekilde kutlanmaya başlamıştır.
Purim Purim, İran Yahudilerinin, Ester Kitabı'nda yazıldığı üzere, kendilerini yok etmek isteyen Haman'ın komplosundan kurtarılmalarının anıldığı, neşeli bir Yahudi bayramıdır. Bayramda, Ester Kitabı topluca okunur, karşılıklı yiyecek ve içecek hediye edilir, yoksullara sadaka verilir ve bir kutlama yemeği yenir (Ester 9: 22). Diğer adetler arasında, şarap içilmesi, hamanteş adı verilen özel hamur işlerinin yenmesi, maskeler takılıp kostümler giyilmesi, karnavallar ve partiler düzenlenmesi de vardır. Purim, her yıl Miladi takvimde Şubat veya Mart'a denk gelen, İbrani takviminin Adar ayının 14. gününde kutlanır.
Kudüs sokaklarında Purim kutlamaları.
Tora okumaları Ana madde: Tora okuması Aftara adı verilen, Tanah'ın diğer kitaplarından bağlantılı okumaların yanı sıra toplu Tora okumaları bayramların ve Şabat ibadetlerinin merkezinde yer alır. Sonbaharda, Simhat Tora'dan itibaren yıl boyunca, tüm Tora okunur.
Sinagoglar ve Dini Yapılar Ana madde: Sinagog Sinagoglar, Yahudilerin ibadet ettikleri ve kutsal metinler üzerinde çalışmalar yaptıkları mekanlardır. Genellikle, ibadet için ayrı odalar (ana mabet), daha küçük etüd odaları ve sıklıkla da cemaat ve eğitim için bir alan içerirler. Sinagoglar için belirli bir plan olmadığı gibi sinagogların mimari şekilleri ve iç tasarımları da büyük farklılıklar gösterir. Reform hareketinde sinagoglara mabet denir. Her sinagogda geleneksel olarak şu unsurlar bulunur: • Aşkenazların Aron Hakodeş, Sefaradların ise Ehal olarak adlandırdığı, Tora tomarlarının bulunduğu bölme (bölme sıklıkla parohet adı verilen ve bölme kapısının içinde veya dışında bulunan işlemeli bir perde ile örtülüdür.
Amsterdam'daki Esnoga sinagogunun içi.
• Aşkenazların bima, Sefaradların ise teva olarak adlandırdığı, Tora'nın okunduğu ve Sefarad sinagoglarında ibadetin yönetildiği yüksek platform; • Kudüs Tapınağı'nda daima yanan menorayı hatırlatmak üzere sürekli yanan bir lamba veya fener olan daimi ışık (ner tamid);
Yahudilik
29
• Minber veya amud (İbranice, hazanın veya dua önderinin dua sırasında durduğu, Aron Hakodeş'e bakan kürsü). Sinagoglara ek olarak, Yahudilikte önem taşıyan diğer yapılar arasında, yeşiva adı verilen Yahudi din okulları ve mikve adı verilen arınma havuzları da bulunur.
Yahudi Etik Anlayışı Yahudi etiği Halaha’ya ait geleneklerle, diğer manevi ilkelerle ya da merkezi Yahudi erdemleriyle şekillenmiştir. Yahudi etiği tipik olarak, adalet, doğruluk, barış, sevmek ve naziklik, anlayış, alçakgönüllülük ve saygı gibi değerleri içerir. Bunlara ek olarak hayırseverlik (tzedakah) ve kötü konuşmaktan sakınmak (Lashon hara) gibi erdemlerde yahudi etiğinin parçalarıdır. Cinsellik ve diğer bir çok konuda ise yahudiler arasında tartışma konularıdır.
Beslenme yasaları: Kaşrut Ana madde: Kaşrut Yahudilikte beslenme yasalarına Kaşrut kuralları denir. Yahudi hukukunun gereklerine uygun gıdalara kaşer (İslamda "helal") adı verilirken, Yahudi hukukuna uygun olmayan gıdalara ise trefa (İslamda "haram") denir. Tora'da, kaşrut kuralları için hiçbir sebep gösterilmese de, hahamlar aralarında törensel arılık, insanlara dürtülerini kontrol etmenin öğretilmesi ve sağlık faydaları gibi farklı açıklamalar getirmişlerdir. Kaşrut, diğer hayvanları yiyen kuş ve hayvanların ve deniz tabanında gezinerek diğer hayvanların dışkıları ile beslenen yaratıkların tüketilmesinden sakınılmasını emreder. Pis bir hayvan olarak kabul edilen domuz eti ve kabuklularla yumuşakça deniz ürünleri ile ilgili ciddi yasaklar vardır. Hayvan kesimi özel bir işlemle yapılır ve kutsal kitapta yavruyu ana sütü içinde pişirmenin yasak edilmesinden ötürü et ile süt birlikte yenmez.Bir çok türün kesin çevirileri günümüze kadar hayatta kalmamıştır. Bir çok kaşer olmayan kuş türünün adları artık kesin değil. Ama birkaç kuşun kaşrut durumu gelenekler aracılığıyla günümüze kadar gelmiştir. Tavuk ve Hindi yenilebilir. Amfibiler, sürüngenler ve böceklerin çoğu yasaklanmıştır. Her ne kadar hijyenin sağlanması bir etken olmuş olabilirse de, kaşrutun daha derinde yatan anlamı yemek yeme fiiline ruhani bir boyut katmaktır. Bunun altında, Yahudilerin acı, hastalık, pislik ve hayvanlara eziyet gibi ruhsal "negatifler" içeren hiçbir şeyi ağızlarına koymaması düşüncesi yatar.. Ortodoks ve bazı Muhafazakar otoriteler, yahudi olmayan kişiler tarafından hazırlanmış işlenmiş üzüm ürünlerinin tüketilmesini yasaklar. Bunun nedeni antik çağda şarap kullanılarak yapılan rituellerdir.[kaynak belirtilmeli]
Aile saflığı Ana madde: Niddah Niddah ("ayrı düşen" anlamına gelir; çoğu zaman "aile saflığı" olarak da adlandırılır) yasaları ve erkekler ile kadınlar arasındaki etkileşimi düzenleyen çeşitli başka yasalar (örn. tseniut, mütevazı giyim), özellikle de Ortodoks Yahudiler tarafından, Yahudi yaşamında hayati etkenler olarak görülürse de, Reformcu ve Muhafazakar Yahudiler bunlara nadiren uyar. Cinsel ilişkileri düzenleyen yasalardan biri, kadının adet döneminin başlamasından itibaren adet akıntısının bitiminden sonra yedi gün sayıp mikveye girene kadar cinsel birleşmenin olamayacağıdır.
Yahudilik
Yaşam evreleri Yaşam evreleri, Yahudi kimliğini güçlendirmek ve kişi ile cemaat arasında bağ oluşturmak üzere bir Yahudinin yaşamı boyunca meydana gelen olaylardır. • Brit mila – Erkek bebeklerin yaşamdaki sekizinci günlerinde sünnet töreni ile akde dahil edilmesidir. Törende, bebeğe İbranice ismi de verilir. Kız bebekler için de zeved habat adı ile benzer bir isim verme töreni de düşünülmüşse de, pek rağbet görmez. • Bar mitsva ve Bat mitsva – Çocukluktan yetişkinliğe geçişi simgeleyen bu tören, Ortodoks ve kimi Muhafazakar cemaatlerde, Yahudi kız çocuk on iki, Yahudi erkek çocuk ise on üç yaşına ulaştığında gerçekleştirilir. Reform hareketinde, hem erkek hem de kız çocukların bat/bar mitzvaları on üç yaşında yapılır. Sıklıkla, törende yeni yetişkinlere, Ortodoks gelenekte ise sadece erkeklere, cemaatin ibadeti yönettirilir ve Tora'dan bir bölüm okutulur. • Evlilik – Evlilik, son derece önemli bir yaşam evresi olayıdır. Evlilik töreni, mutlu evi sergileyen bir hupa, ya da evlilik kubbesi, altında gerçekleştirilir. Törenin sonunda, Kudüs Tapınağı'nın yıkılması ve Yahudi halkının dağılması yüzünden tutulan sürekli matemi simgeleyen bir bardak damat tarafından üzerine basarak kırılır. • Ölüm ve Matem – Yahudilikte çok aşamalı bir matem uygulaması vardır. İlk aşama olan şiva ("yedi" anlamına gelir ve bir hafta boyunca tutulur) boyunca kişi evde oturarak dostlar ve aile fertleri tarafından teskin edilir. İkinci aşama olan şeloşim bir ay boyunca tutulur. Ebeveynlerinden birini kaybedenler için de, on bir ay boyunca tutulan, avelut yud bet hodeş adlı üçüncü bir matem aşaması daha vardır.
Cemaat liderliği Klasik Kohenlik (Kehuna) Yahudilikte Kudüs Tapınağı'nın işleri ve kurbanlardan sorumlu olan mabet görevliliğinin rolü İkinci Tapınak'ın M.S. 70 yılında yıkılmasından bu yana önemli ölçüde azalmıştır. Babadan oğula geçen bir statü olan Mabet görevliliği müessesesi, günümüzde artık törensel görevler dışında herhangi bir görevi olmamasına rağmen, halen birçok Yahudi cemaatinde saygı görür. Birçok Ortodoks Yahudi cemaatinde, gelecekteki Üçüncü Tapınak için Mabet görevlilerine ihtiyaç duyulacağına ve gelecekteki görevlerine hazır olmaları gerektiğine inanılır. • Kohen – Baba tarafından Musa'nın erkek kardeşi Harun'un soyundan gelir. Tapınak'ta, kurban kesme işlemi Kohenler tarafından gerçekleştirilirdi. Günümüzde, Kohen soyundan gelenler Tora okumak üzere ilk olarak çağırılır, Nesihat Kapayim'e (Cemaati Bereketlendirme) çıkar, Pidyon törenini gerçekleştirmenin de aralarında bulunduğu diğer özel yasa ve törenlere riayet ederler. • Levi (Levioğlu) – Baba tarafından Yakub'un oğlu Levi'nin soyundan gelir. Kudüs Tapınağı'nda, Leviler Mezmurları okur, yapım, bakım, temizlik ve koruma görevlerini gerçekleştirir, Kohenlere yardım eder, kimi zaman da halka yasaları ve Tapınak törenlerini yorumlardı. Günümüzde, Tora okumak üzere ikinci sırada bir Levi çağırılır.
İbadet önderleri Mişna ve Talmud zamanından günümüze dek, Yahudilik çok az ayin ve törenin uygulanması için uzmanlaşmış veya yetkin kişilerin bulunmasını gerektirmiştir. Bir Yahudi ibadet için gerekli koşulların çoğunu kendi başına yerine getirebilir. Tora ve aftara (Neviim kitabından ek kısımlar) okunması, matem tutanlar için dua edilmesi, damat ve gelin için bereketlendirme duası edilmesi, yemeklerden sonra şükran duası edilmesi gibi bazı faaliyetlerde minyan oluşturulması, yani on yetişkinin hazır bulunması gerekir (Ortodoks ve kimi Muhafazakar Yahudiler minyan için on yetişkin erkek bulunmasını şart koşarken, bazı Muhafazakar Yahudiler ile Reform Yahudileri kadınları da minyana dahil ederler). Bir sinagogda en yaygın olarak bulunan profesyonel din adamları şunlardır:
30
Yahudilik • Cemaatin hahamı – Cemaatin Yahudi hukuku ile ilgili sorularını cevaplamakla görevli Yahudi alim. Bu rol, cemaatin yetki mercii tarafından atanmayı gerektirir (örn. saygın bir Ortodoks haham tarafından veya şayet cemaat Muhafazakar ya da Reform ise, akademik ruhban okulları tarafından). Her cemaatin bir hahamı olması gerekmez. Kimi cemaatler hahamları olmasına rağmen, cemaat üyelerinin de şatz veya baal kriyah (bkz. aşağısı) olarak hareket etmesine izin verebilir. • Hazan (kantor) – Şatz olarak hareket eden eğitimli okuyucu. Güzel sesli, geleneksel ezgilere hakim, duaların anlamına vakıf ve bunları içtenlikle okuyabilen kişiler arasından seçilir. Bir cemaatin kendini bu işe vakfetmiş bir hazana sahip olması gerekli değildir. Yahudi ayinlerinde, birçok cemaatte her zaman olmasa da bazen bir haham ve/veya hazan tarafından doldurulan iki özel rol vardır. Diğer cemaatlerde, bu roller ayinin bölümlerini dönüşümlü olarak yöneten cemaat üyeleri tarafından geçici olarak doldurulur: • Şaliah tzibur veya Şatz (cemaatin lideri –kelime anlamı ile, "temsilci") ibadet için bir araya gelenlere önderlik eder, kimi zamanda cemaat adına dua eder. Şatz, cemaat adına bir dua okurken aracı değil, kolaylaştırıcı olarak hareket eder. Tüm cemaat, bu gibi duaların okunmasına, duanın sonunda amin diyerek katılmış olur; bu hareket ile şatzın duası cemaatin duası haline gelir. Duaları doğru şekilde okuyabilen her yetişkin şatz olabilir. Ortodoks ve kimi Muhafazakar cemaatlerde, sadece erkekler ibadetin başına geçebilirken, Muhafazakar ve Reform hareketleri artık kadınların da bu görevi üstlenmesine izin vermektedir. • Baal kriyah veya baal koreh Tora'dan haftanın bölümünü okur. Baal kriyah olmak için gerekli şartlar şatz olmak için gerekli olanlar ile aynıdır. Aynı kişi çoğu zaman tek bir rolden fazlasını üstlenmek için gerekli niteliklere sahiptir ve sıklıkla her iki rolü de üstlenir. Çoğu zaman bu rolleri üstlenecek çok sayıda insan vardır ve farklı ibadetler (ya da ibadetin bölümleri) farklı kişilerin önderliğinde yapılır. Başta büyük cemaatler olmak üzere, birçok cemaatte bir de Gabbay vardır: • Gabbay (Sinagog yöneticisi) – Tora okuyacak kişiyi çağırır, şayet sabit bir şatz yoksa her ibadette şatzı belirler ve sinagogun temiz tutulmasını ve ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar. Bu üç vazife genellikle gönüllülük esasına dayanır ve bunları üstlenmek onur kabul edilir. Aydınlanma'dan bu yana, büyük sinagoglarda sıklıkla şatz ve baal kriyah olarak haham ve hazanlar işe alınmaktadır; birçok Muhafazakar ve Reformcu cemaatte hâlen bu uygulama söz konusudur. Öte yandan, Ortodoks sinagoglarında bu mevkiler dönüşümlü veya geçici olarak cemaat üyelerince doldurulur. Her ne kadar çoğu cemaat bir veya daha fazla hahamı işe alsa da, ABD'de profesyonel hazanların hizmetinden yararlanan cemaatlerin sayısı genelde düşerken diğer mevkiler için profesyonellerin kullanımı hâlen nadiren rastlanan bir durumdur.
Uzmanlık gerektiren dini roller • Dayan (yargıç) – Özel hukuki eğitim almış, bet din (rabinik mahkeme) mensubu atanmış haham. İsrail'de, dini mahkemeler, Yahudi cemaatinin evlilik ve boşanma davalarına, dine geçiş ile ilgili konulara ve mali anlaşmazlıklarına bakar. • Mohel – Brit milah (sünnet) işlemini gerçekleştiren sünnetçi. İşinin ehli bir mohelden eğitim almış ve sünnet yasaları konusunda uzmandır. • Şohet (dini kasap) – Etin kaşer olabilmesi için, hayvanın, bir başka şohet tarafından eğitilmiş, kaşrut yasaları ve anatomi konusunda uzman bir şohet tarafından kesilmesi gerekir. • Sofer (yazıcı) – Tora tomarları, tefilinler, mezuzalar (kapı pervazlarını yerleştirilen içinde Tora'dan pasajlar bulunan kutucuk) ve gitinler (boşanma belgeleri), kutsal metinler yazma yasaları üzerine titiz bir eğitimden geçmiş, İbranice güzel yazı sanatında usta bir sofer tarafından yazılmalıdır. • Roş yeşiva – Yeşiva yöneten Tora alimi. • Yeşiva Maşgiah – Yeşivadaki öğrencilerin duygusal ve ruhsal refahını teftiş eder ve mussar (Yahudi etiği) konusunda ders verir.
31
Yahudilik
32
• Maşgiah – Kaşer gıda üreticilerini, ithalatçılarını, tedarikçilerini ve restoranlarını gıda ürününün kaşer olduğundan emin olmak için teftiş eder. Kaşrut yasaları konusunda uzman olmalı, şayet kendisi haham değilse, bir haham tarafından eğitilmiş olmalıdır.
Tarihçe Ana madde: Yahudi tarihi
Kökenler Geleneksel bakış Özü itibariyle, Tanah İsrailoğullarının tarihlerinin en başından İkinci Tapınak'ın yapımına kadar (M.Ö. 535 civarı) geçen dönemdeki Tanrı ile ilişkisinin hikâyesini anlatır. Bu, sıklıkla çekişmeli bir ilişki olmuş, İsrailoğulları Tanrı'ya olan inançları ile diğer tanrıların cazibesi arasında bocalamışlardır. Kutsal Kitap'ta yer alan gerçek üstü şahsiyetler arasında, inançları ile mücadele eden İbrahim, İshak ve Yakub ile İsrailoğullarını Mısır'dan çıkartan Musa da vardır. Esther kitabından sahneler M.S. 244'te inşa edilen Dura-Europos sinagogunun duvarını süslemektedir.
İlk İbrani ve Yahudi halkının babası olarak kabul edilen İbrahim, çevresinde gördüğü putperestliği reddederek tek tanrıcılığı benimsemişti. Tek Tanrı'ya iman etmesinin ödülü olarak, İbrahim'e kalabalık bir soy vaat edildi: "[Rab] sonra Avram'ı dışarı çıkararak, 'Göklere bak' dedi, 'Yıldızları sayabilir misin? İşte senin soyun o kadar çok olacak'" (Tekvin 15:5). İbrahim'in ilk çocuğu İsmail, ikinci oğlu ise Tanrı'nın İbrahim'in kültünü sürdürecek ve sürülüp kurtarıldıktan sonra İsrail Diyarı'nı (o zamanki adı ile Kenaan Ülkesi) miras alacak olan İshak'tı. Tanrı ata Yakub'u ve çocuklarını, birçok kuşaktan sonra esir edilecekleri Mısır'a gönderdi. Tanrı'nın Musa'ya İsrailoğullarını esaretten kurtarmasını emretmesinin ardından Mısır'dan Çıkış gerçekleşti. İsrailoğulları, M.Ö. 1313 (Yahudi Yılı 2448) tarihinde Sina Dağı'nda toplantılar ve onlara Tora indirildi. (Neviim ve Ketuvim ile birlikte, bu kitaplar Yazılı Tora olarak bilinirken, Mişna ve Talmud ise Sözlü Tora olarak bilinir.) Sonunda, Tanrı onları İsrail diyarına götürdü. Tanrı, Musa'nın erkek kardeşi Harun'un soyundan gelenleri İsrailoğlu toplumu içinde mabet görevlileri sınıfı olarak belirledi. İlk dinsel törenleri mişkanda (taşınabilir tapınak) yönettiler; sonrasında da onların soyundan gelenler Kudüs Tapınağı'nda ibadetten sorumlu oldular. İsrailoğulları İsrail diyarına yerleştikten sonra, taşınabilir tapınak Şiloh şehrine yerleştirildi ve 300 yılı aşkın bir süre boyunca da burada kaldı. Bu süre içinde, kimileri halkın günahlarının cezası olarak Tanrı tarafından gönderilen saldırgan düşmanlara karşı halkı toparlaması için Tanrı önemli erkekler, zaman zaman da kadınlar, gönderdi. Bu, Yeşu Kitabı ile Hakimler Kitabı'nda anlatılır. Zaman içinde, ulusun ruhani düzeyi öylesine düştü ki, Tanrı Kadim Filistinlilerin Şiloh'daki taşınabilir tapınağı ele geçirmesine izin verdi. Bunun üzerine, Samuel Kitapları'nda anlatıldığı gibi, İsrail halkı Samuel peygambere diğer milletler gibi, daimi bir hükümdar tarafından yönetilmeleri gereken bir noktaya geldiklerini söyledi. Samuel, isteksizce bu talebi kabul etti ve büyük fakat çok mütevazı bir insan olan Saul'u Hükümdar olarak atadı. Halk, Saul'a baskı yaparak kendisine Samuel tarafından aktarılan bir emre karşı gelmeye itince, Tanrı Samuel'e onun yerine Davud'u atamasını söyledi.
Yahudilik
33
Kral Davud tahta geçtikten sonra, Nathan peygambere daimi bir tapınak yapmak istediğini söyledi ve yaptıklarının ödülü olarak, Tanrı Davud'a oğlunun tapınağı yapmasına izin vermeyi ve tahtın hep çocuklarında kalacağını vaat etti (Davud'un tapınağı inşa ettirmesine izin verilmemişti, zira, birçok savaşta yer aldığı için barışı temsil eden bir tapınak yaptırması uygun olmayacaktı). Bunun sonucunda, Tanrı'nın arzu ettiği ve Krallar Kitaplarında belirtildiği gibi, ilk daimi tapınağı Kudüs'te yaptıran da Davud'un oğlu Süleyman oldu. Rabinik gelenek, Sözlü Tora veya sözlü kanun olarak bilinen hukuki yorum ve ayrıntıların esasında Tanrı'nın Sina Dağı'nda Musa'ya söylediklerine dayanan yazılı olmayan bir gelenek olduğunu savunur. Ne var ki, Yahudilere yönelik baskıların artması ve ayrıntıların unutulma tehdidi ile karşı karşıya gelmesi sonucunda, bu sözlü yasalar Haham Yehuda haNasi tarafından M.S. 200 civarında derlenerek Mişna oluşturuldu. Talmud, Mişna ile sonraki üç yüzyıl boyunca redakte edilen haham yorumları olan Gemara'nın bir derlemesinden oluşuyordu. Gemara, Yahudi ilim Kudüs'teki Batı Duvarı (Ağlama Duvarı), İkinci Tapınak'ı çevreleyen dünyasının iki önemli merkezi Filistin ve Babil'den duvardan geri kalmıştır. Tapınak Dağı, Kudüs'teki en kutsal çıkmıştır. Daha eski olan derlemeye Kudüs Talmudu mekandır. denir. Dördüncü yüzyılda, İsrail'de derlenmiştir. Babil Talmudu ise, I. Ravina, II. Ravina ve Rav Aşi tarafından M.S. 500'de derlenmiş, ancak daha sonraları da düzenlenmeye devam etmiştir. Eleştirel tarihi bakış Ana madde: Kadim Samilerin dini Eleştirel yaklaşan akademisyenler (mütedeyyin olan ve olmayan Yahudiler) aralarında İbrani Kutsal Kitabı'nın da bulunduğu kutsal metinlerin Tanrı tarafından dikte ettirildiğini reddederken kimileri bunların vahyolunduğu savını reddeder. Bunun yerine, bu metinlerin insanlar tarafından kaleme alındığını ve belirli tarihi ve kültürel bağlamlarda anlam kazandığını düşünürler. Bu akademisyenlerin birçoğu belgesel hipotezin genel ilkelerini kabul eder ve Tora'nın birbirinden ayrılan hikâyelere dikkat çekecek bir şekilde bir araya getirilmiş bir dizi tutarsız metinden oluştuğunu öne sürer.[26][27][28] Bu akademisyenler, İsrailoğullarının ve İsrail dininin kökenlerine dair çeşitli teorilere sahiptir. Çoğunluğu, Birinci Tapınak döneminde İsrail ulusunu oluşturan insanların kökenlerinin Mezopotamya ve Mısır'a dayandığı konusunda birleşse de, bazıları bu halkların atalarının bir kısmının veya tümünün Mısır'da köle olup olmadığını sorgulamaktadır. Birçoğu, Birinci Tapınak döneminde, İsrail halkının henoteist olduğunu, yani her milletin kendine ait bir tanrısı olduğuna, ancak kendi tanrılarının diğerlerinin tanrılarından üstün olduğuna inandıklarını savunur.[29][30] Kimileri ise, katı tek tanrıcılığın Babil döneminde, belki de Zerdüştlükteki dualizme bir tepki olarak geliştiğini savunur.[31]
Tora tomarı.
Yahudilik Bu görüşe göre, Yahudilerin çoğunluğu kendi tanrılarının tek tanrı (dolayısıyla da herkesin tanrısı) olduğuna ve vahyin kaydının (Tora) evrensel gerçekleri içerdiğine ancak Helenistik dönemde inanmaya başlamıştır. Bu yaklaşım, Yahudi olmayanlar arasında Yahudiliğe olan ilgideki artışı (bazı Yunanlılar ve Romalılar, görsel olarak temsil edilemeyen bir tanrıya olan inançlarından ötürü Yahudileri en "felsefi" halk olarak görüyordu) ve Yahudilerin evrensel gerçekleri belirlemeye çalışan Yunan fesefesine yönelik yoğunlaşan ilgisini yansıtıyor, dolayısıyla da –potansiyel olarak- en azından "tüm tanrılar birdir" anlamında tek tanrıcılık fikrine gidiyordu. "Yahudilik ile bire bir örtüşen, sınırları açık şekilde belirlenmiş bir Yahudi ulusu fikri de bu zamanda oluşmuştur."[32] Bir akademisyene göre, nihayetinde Hıristiyanlık dininin ve Rabinik Yahudiliğin doğuşu ile sonuçlanan ilk Hıristiyanlar ile Ferisiler arasındaki çatışma, Yahudilerin kendi ulusal adanmışlık iddiaları ile teolojik evrenselciliği bağdaştırma mücadelelerini yansıtıyordu.[33] Tel Aviv Üniversitesi'nden Prof. Ze'ev Herzog'a göre, bir devlet dini olarak tek tanrıcılık muhtemelen "İsrail Krallığı'nın ortadan kaldırılmasının ardından, Yehuda Krallığı döneminde icat edilmiştir." Herzog şöyle devam ediyor: "Tek tanrıcılığın İsrail ve Yehuda krallıkları tarafından ne zaman benimsendiği sorusu, iki tanrıdan bahseden eski İbranice yazıtların keşfedilmesi ile ortaya çıkmıştır; Yehova ve Aşerah'ı. Negev tepesi bölgesinin güneybatısındaki Kuntiliet Ajrud ve Yahudiye eteklerindeki Khirbet el-Kom'daki iki kazı alanında, "Yehova ve Aşerah'ı," "Yehova Şomron ve Aşerah'ı," "Yehova Teman ve Aşerah'ı"ndan bahseden yazıtlar bulunmuştur. Yazıtları hazırlayanlar, iki tanrıyı, Yehova ve eşi Aşerah'ı tanıyorlar ve bu ikilinin adına şükranlarını sunuyorlardı." [34] Kenaan etkisi Yehova'nın kökenleri, merkezinde Yunan panteonuna çok benzer bir tanrılar panteonunun bulunduğu daha önceki Kenaan dinine dayanıyor olabilir. Bu panteonun en tanınan tanrısı, Tevrat'ta da ismi altmışdan fazla defa geçen Ba'al'di.[35] Ba'al, tapılması Tanah'da defalarca yasaklanan fırtına ve bereket tanrısıydı.[36] Hayatta kalmaya odaklanmış bir toplumda, bereket en yüksek faydayı temsil ediyordu. Bununla birlikte, Ba'al panteonun başı değildi. Bu unvan, Merhametli El'e aitti. İlk olarak Mendenhall tarafından ortaya atılan bir teoriye göre, kendi kendini marjinalize etmiş, bir grup mazlum insan, yani apiru (kurulu düzenin dışında duran insanları tanımlayan, muhtemelen İbrani kelimesinin de kökeni olan bir terim) baş tanrıları olarak El'e tapınmaya başladı. Esasında bir Kenaan tanrısı olmayan Yehova olarak bilinen tanrıya tapınma, muhtemelen Levant bölgesinin güneyindeki Midyan'da[37] ortaya çıkmış, Levant bölgesine de güneyden bir grup göçebe tarafından getirilmişti (Tevrat geleneğine göre, Mısır'dan gelen köleler). Yabancı tanrı Yehova'nın yerel tanrı El ile birleştiği ve Yehova'nın El'in birçok özelliğini aldığına inanılmaktadır: yaşlı bir tanrı; bilge bir tanrı; hatta yaratıcı bir tanrı.[38] Bu birleşmeye ek kanıt olarak, Tanah'ta Tanrı için "El" kelimesi kullanılır. Özellikle, Rabinik kaynaklarda Tanrı için "El-Şaday" terimi kullanılır. El-Şaday'ın, El'in yeryüzünde oturmasına yapılan bir gönderme ile, "Dağda oturan El" anlamına gelmesi kuvvetle muhtemeldir.[39] Genellikle, İsraillilerin yeni, yerleşik bir etnik grup olarak konumlarını M.Ö. 12. yüzyılda pekiştirdikleri düşünülürse de[40], başta Israel Finkelstein olmak üzere bazı arkeologlar İsraillilerin baskı altındaki insanlar tarafından oluşturulmuş bir koalisyon olduğu iddiasını, Yahudi halkının ayrı bir etnik grup olarak ortaya çıkışının M.Ö. dokuzuncu veya sekizinci yüzyıla kadar gerçekleşmediğini savunarak reddetmektedir.[41] Zaman içinde, Yahudilik Kenaan panteonunun diğer tüm tanrı ve tanrıçaları ile tüm bağlantılarını keserek tek tanrıcı bir din olmuştur. Ancak bunun ne zaman gerçekleştiği de ayrı bir tartışmanın konusudur. Yehova'nın El ile birleşmesinden ve sadece Yehova'ya ibadeti merkez alan resmi ortodoksluğun ortaya çıkışından çok daha sonra İsrailoğullarının Yehova'nın eşi olarak Aşerat'a da tapınması veya hürmet göstermesini savunan argümanlar ortaya konmuştur. Kenaan panteonunda El'in eşi olan Aşera'dan[42], genellikle bu tanrıçaya tapınmanın veya stylize edilmiş bir ağaç şeklinde olduğuna inanılan kült sembolünün kullanımının kınanması bağlamında Tanah'da kırktan fazla defa bahsedilir.[43] Çok da puta benzemeyen bu sembolün özellikle İsrailoğulları kadınları arasında yaygın bir tapınma aracı olarak kullanılmasına (resmi ortodoksluk tarafından olmasa da halk arasında) hoşgörü gösterildiğine inanılmaktadır.[44]
34
Yahudilik
35
Kuntillet Ajurd ve Khirbet el-Kom'da bulunan yazıtlarda, "Yehova ve Aşera'sına" atıfta bulunulmaktadır.[45] Yazıtların tanrıça Aşera'ya mı yoksa Aşera kültünün bir sembolü olan "Aşera"ya mı atıfta bulunduğu tartışılmaktadır. Her iki durumda da, Yehova'nın Aşera ile ilişkilendirildiğine şüphe yoktur. Muhtemelen Yehova'nın El'in birçok özelliği ile birlikte, eşini de aldığı algılaması ortaya çıkmıştır. Aşera'nın ve tüm Kenaan tanrılarının İsrailoğullarının dininden kati olarak tasviye edilmesinde, M.Ö. 621 yılında Josiah tarafından gerçekleştirildiğine inanılan reformasyonun muhtemelen etkisi olmuştur.[46]
Antik çağ Ana maddeler: İsrail Krallığı (Kuzey), Yehuda Krallığı ve Babil Sürgünü Başkenti Kudüs olan Birleşik Monarşi Saul'un hükümdarlığı döneminde kuruldu ve Kral Davud ve Süleyman'ın hükümdarlığında devam etti. Süleyman'ın ardından, ülke İsrail Krallığı (kuzeyde) ve Yehuda Krallığı (güneyde) olmak üzere iki ayrı krallığa ayrıldı. İsrail Krallığı, M.Ö. 8. yüzyılda Asur hükümdarı II. Sargon tarafından fethedildi ve ülkenin başkenti Samarya'dan çok sayıda insan esir edilerek Media ve Habur vadisine götürüldü. Yehuda Krallığı ise, M.Ö. 6. yüzyılda Babil ordusu tarafından fethedilene kadar bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürdü. Bu sırada, Yahudilikte ibadetin merkezinde yer alan Birinci Tapınak da yıkıldı. Yehudalı seçkinlerin Babil'e sürgün edilmesi ile ilk Yahudi diyasporası da oluşmuş oldu. Bu esaret döneminde, Babil'deki Yahudiler, "Babil Talmudu"nu, Yehuda'da kalan Yahudiler ise "Filistin Talmudu"nu kaleme almışlardır. Bunlar, Tora'nın ilk bilinen yazılı halleridir ve Babil Tamudu da günümüzde kullanılan Talmud'dur. Babil'in Persler tarafından fethedilmesinin ardından, Babil Sürgünü olarak da bilinen yetmiş yıllık dönemden sonra Babil'deki Yahudilerin birçoğu memleketine döndü. Yeni İkinci Tapınak inşa edildi ve eski dini uygulamalara yeniden başlandı. İkinci Tapınak'ın ilk yıllarında, en yüksek dini otorite, Büyük Meclis olarak bilinen başını Ezra Kitabı'ndan Ezra'nın çektiği bir konseydi. Büyük Meclis'in diğer başarıları arasında, Tevrat'ın son kitaplarının bu dönemde kaleme alınması ve kanunun kesinleştirilmesidir. Helenistik Yahudilik, M.Ö. 3. yüzyıldan itibaren Ptolomeos dönemi ve sonrası Mısır'da yayılmaya başlamış ve gnostisizm ile Erken Hıristiyanlığın yükselişine paralel olarak 3. yüzyıldaki düşüşüne kadar, Roma İmparatorluğu'nun her yerinde kayda değer bir hoşgörülen din (religio licita) haline gelmiştir. Milattan sonra 66'da, Roma yönetimine karşı patlak veren Yahudi ayaklanmasından sonra, Romalılar Kudüs'ü neredeyse tümüyle yıktı. İkinci bir ayaklanmanın ardından ise, Yahudilerin Kudüs şehrine girmesi yasaklanırken çoğu Yahudi ibadeti de Roma tarafından yasaklandı. Kudüs'ün yıkılmasının ve Yahudilerin sürülmesinin ardından, Yahudilerin ibadetinin Tapınak etrafında merkezlenmesi sona erdi, kurbanın yerini dua aldı ve ibadet, cemaatin öğretmeni ve önderi olarak hareket eden hahamlar etrafından yeniden şekillendirildi (bkz. Yahudi diyasporası).
Tarihte Yahudi gruplaşmaları (1700 yılına kadar) Milattan Sonra 1. yüzyıl civarında, aralarında Farisiler, Sadukiler, Zealotlar, Esseniler, Yazıcılar ve Hıristiyanların da bulunduğu çok sayıda küçük Yahudi mezhebi bulunuyordu. İkinci Tapınak'ın M.S. 70 yılında yıkılmasının ardından bu mezhepler de yok olmuştur. Hıristiyanlık, Yahudilikten kopup ayrı bir din haline gelerek varlığını sürdürdü; Ferisiler ise Rabinik Yahudilik (günümüzde kısaca "Yahudilik") şeklinde ayakta kalmıştır. Saddukiler, Neviim ve Ketuvim'in vahyolunduğunu reddederek tek vahyolunmuş kitap olarak addettikleri Tora'ya dönmüşlerdir. Sonuç olarak, Ferisilerin inanç sisteminin (modern Yahudiliğin temelini oluşturan) bazı temel özellikleri Saddukilerden de kabul görmemiştir. Sadece Tora'yı esas alan Saddukiler gibi, 8. ve 9. yüzyıllarda bazı Yahudiler Mişna'da kayda geçen (ve daha sonra her iki Talmud ile hahamlar tarafından geliştirilen) Sözlü Yasa'nın otoritesini ve vahyolunduğunu reddetmiş, bunun yerine sadece Tanah'ı esas almışlardır. Bu gruplar kısa sürede, rabinik geleneklerden ayrılan kendi sözlü geleneklerini oluşturmuş, sonunda da Karaim mezhebini kurmuşlardır. Günümüzde hâlen az sayıda Karay varlığını sürdürmekte, bunların büyük bölümü de İsrail'de yaşamaktadır. Rabinik Yahudiler ve Karay Yahudileri birbirlerinin Yahudi olduğunu kabul etmekle birlikte, öteki inancın kusurlu olduğunu savunmaktadır.
Yahudilik Zaman içinde, Yahudiler farklı etnik gruplara bölünmüşlerdir; diğerlerinin yanı sıra, Aşkenaz Yahudiler (Orta ve Doğu Avrupalı), Sefarad Yahudileri (İspanya, Portekiz ve Kuzey Afrika'dan), Etiyopya'dan Beta Israel ve Arap Yarımadası'nın güney ucundan Yemen Yahudileri. Bu kültürel bir ayrım olup herhangi bir doktrinel anlaşmazlığa dayanmamaktadır, ancak aradaki mesafe uygulama ve dualarda küçük farklılıklara yol açmıştır.
Baskılar Ana madde: Yahudilere yönelik baskılar, Antisemitizm ve Antisemitizmin tarihi Antisemitizm (Yahudi düşmanlığı), Ortaçağ'da ortaya çıkmış, kendini, baskılar, pogromlar, din değiştirmeye zorlama, sürülmeler, sosyal kısıtlamalar ve gettolara kapatma şeklinde göstermiştir. Bu niteliksel olarak, antik çağlarda Yahudilere yönelik baskılardan farklı olmuştur. Antik çağdaki baskı siyasi sebeplere dayanıyor, Yahudiler başka herhangi bir etnik gruptan farklı bir muameleye tabi tutulmuyorlardı. Kiliselerin yükselişi ile birlikte, Yahudilere yönelik saldırıların daha ziyade özellikle Hıristiyanlığın Yahudilere ve Yahudiliğe bakışından kaynaklanan teolojik değerlendirmelerden destek almaya başlamıştır.[47]
Hasidizm Ana madde: Hasidik Yahudilik Hasidik Yahudilik, Baal Şem Tov (veya Besht) olarak da tanınan Yisroel ben Eliezer (1700-1760) tarafından kurulmuştur. Kökenleri, Yahudi halkının baskıya uğradığı, Avrupalı Yahudilerin kendi içlerine dönerek Talmud çalışmalarına odaklandığı bir döneme dayanır; çoğu kişi, Yahudi yaşamının birçok ifadesinin gereğinden fazla "akademik" hale geldiğini ve ruhaniyet ile neşe üzerinde hiç durmadığını hissediyordu. Müritleri birçok takipçi çekerek Avrupa'nın her yerinde sayısız Hasidik tarikatlar kurmuşlardır. Hasidik Yahudilik zaman içinde Avrupa'daki birçok Yahudinin yaşam biçimi haline gelmiş, 1880'li yıllardaki Yahudi göç dalgaları, bu akımı Amerika Birleşik Devletleri'ne de taşımıştır. Başlarda, Hasidik olan ve olmayan Yahudiler arasında ciddi bir hizipleşme yaşanmıştır. Avrupalı Yahudilerden Hasidik hareketi reddedenleri Mitnagdim ("Karşıtlar/Reddiyeciler") olarak adlandırıyordu. Hasidik Yahudiliğin reddedilmesinin sebepleri arasında, Hasidik ibadetin aşırı yoğun olması, liderlerine geleneklerin dışında yanılmazlık ve mucize yaratma özelliklerini isnat etmesi ve mesihçi bir mezhep haline gelebileceğine yönelik endişeler vardı. O zamandan bu yana, Hasidler ile rakipleri arasındaki farklılıklar kademeli olarak azalmış, bugün her iki grup da Haredi Yahudiliğin parçası haline gelmiştir.
Aydınlanma ve Reform Yahudiliği Ana madde: Haskala ve Reform Yahudiliği On sekizinci yüzyılın sonlarında, Avrupa Aydınlanma olarak da bilinen bir grup entelektüel, sosyal ve siyasi hareketin etkisi altına girdi. Aydınlanma, Avrupa'da Yahudilerin kendi dışlarındaki laik dünya ile etkileşimlerini yasaklayan kanunların azalmasına da yol açarak Yahudilerin laik eğitim ve deneyime erişimesine imkân vermiştir. Gerek Aydınlanma'ya gerekse bu yeni özgürlüklere tepki olarak özellikle Orta Avrupa'da Haskala veya "Yahudi Aydınlanması" adı verilen buna paralel bir Yahudi hareketi de başlamıştır. Hareket, laik toplum ile entegrasyona ve akıl gibi, dini olmayan bilgiye ulaşma çabasına önem veriyordu. Haskala'nın destekçileri ile daha geleneksel Yahudi kavramlarının takipçileri arasındaki etki ve tepkiler Yahudilikte bir dizi farklı kolun oluşumu ile sonuçlanmıştır: Haskala destekçileri Reform Yahudiliği ve Liberal Yahudiliği, gelenekselciler Ortodoks Yahudiliği, her iki taraf arasında bir denge noktası arayan Yahudiler ise, Masorti ve Muhafazakar Yahudiliği kurmuşlardır. Bu süreçte birkaç küçük grup da ortaya çıkmıştır.
36
Yahudilik
Günümüzde Yahudilik Amerika Birleşik Devletleri, İsrail, Kanada, Birleşik Krallık, Arjantin ve Güney Afrika gibi modern ekonomilere sahip sanayileşmiş ülkelerin birçoğunda, çok farklı Yahudilik uygulamaları bulunmakta, bunun yanı sıra, laik ve dindar olmayan Yahudilerin sayısında da artış görülmektedir. Örneğin, 2001 Ulusal Yahudi Nüfus Araştırması'na göre, dünyada en kalabalık ikinci Yahudi nüfusa ev sahipliği yapan Birleşik Devletler'deki Yahudi toplumunda, 5,1 milyon Yahudiden 4,3 milyonu din ile bir şekilde bağlantılıydı. Din ile ilgisi olan Yahudi nüfusun %80'i bir şekilde dini ibadete katılırken sadece %48'i bir sinagoga üyeydi. Bu durumu bir kriz olarak algılayan ABD ve Kanada'daki dini (ve laik) Yahudi hareketleri, Yahudi cemaatindeki karma evlilikler ve asimilasyon oranlarındaki artıştan büyük endişe duymaktadır. Amerikalı Yahudiler daha geç evlendikleri ve daha az sayıda çocuk sahibi oldukları için, ülkedeki Yahudiler arasındaki doğum oranları Yahudilik dünyanın her yerine yayılmıştır. 2,0'dan 1,7'ye düşmüştür (nüfus ikame oranı 2,1'dir). Karma evlilik Mumbai şehir merkezinde bir sinagog. oranları ABD'de %40 ile 50 arasında iken, karma evlilik yapan çiftlerin çocuklarından sadece üçte biri Yahudi olarak yetiştirilmektedir. Karma evlilikler ve düşük doğum oranları yüzünden, ABD'deki Yahudi nüfusu 1990 yılında 5,5 milyondan 2001 yılında 5,1 milyona düşmüştür. Bu, Diyaspora'daki Yahudi cemaatindeki genel nüfus eğilimleri açısından da gösterge niteliği taşımakla birlikte, toplam nüfus üzerine odaklanılması, Haredi Yahudilik gibi bazı mezhepler ile cemaatlerdeki büyüme eğilimlerini gizlemektedir. Baal teşuva hareketi, dine "dönen" veya daha dindar hale gelen Yahudilerin oluşturduğu bir harekettir.
Yahudilik ve diğer dinler Hıristiyanlık ve Yahudilik Ayrıca bakınız: Judeo-Hıristiyan, Hıristiyanlık ve antisemitizm, Yahudilikte İsa'ya bakış, İsa'nın kültürel ve tarihi geçmişi ve Hıristiyan-Yahudi uzlaşısı Tarihçiler ve teologlar bazı Hıristiyan gruplar ile Yahudi halkı arasındaki değişen ilişkiyi düzenli olarak gözden geçirmektedir; Hıristiyan-Yahudi uzlaşısı başlıklı makale güncel meselelerden birini ele almaktadır. İslam ve Yahudilik Ayrıca bakınız: Müslümanların hakimiyeti altındaki Yahudilerin tarihi ve İslam ve antisemitizm İslam ve Yahudilik arasında karmaşık bir ilişki bulunmaktadır. Geleneksel olarak, İslam topraklarında zımmi statüsünde yaşayan Yahudilerin dinlerini uygulamalarına ve kendi iç meselelerini yönetmelerine, çeşitli koşullar çerçevesinde izin veriliyordu.[48] Müslümanlara cizye (her özgür yetişkin gayrımüslüm erkekten alınan vergi) ödemek zorundaydılar.[48] İslami yönetim altında, zımmiler düşük bir statüye sahiptiler. Silah taşımalarının ve Müslümanları ilgilendiren davalarda şahitlik etmelerinin yasaklanması gibi çok sayıda sosyal ve yasal engelleri vardı.[49] Ancak bu engellerin büyük bölümü sembolikti. En onur kırıcı olanı ise, Kuran'a ya da hadislere dayanmayan ancak Ortaçağ başlarında Bağdat'ta ortaya çıkan ve son derece düzensiz bir şekilde uygulanan ayırt edici kıyafet giyme zorunluluğuydu.[50] Yahudiler dinleri yüzünden öldürülme ya da sürülme veya zorla din değiştirmeleri yönünde baskı ile nadiren karşılaşmışlar, çoğunlukla da ikamet ve meslek tercihlerinde serbest olmuşlardır.[51] Nitekim, Emeviler ve Abbasilerin yönetimi altında 712-1066 yılları arası dönem İspanya'daki Yahudi kültürünün altın çağı olarak adlandırılır. Yahudilere yönelik katliamların en önemli örneklerinden biri, 12.
37
Yahudilik yüzyıl Endülüs'ünde Muvahhid hanedanının hükümdarları tarafından Yahudilerin öldürülmesi ya da din değiştirmeye zorlanmasıdır.[52] İkamet ettikleri yeri seçme özgürlüklerinin ellerinden alındığı örneklerin başında ise, Yahudilerin 15. yüzyıldan başlayarak, özellikle de 19. yüzyıl başlarından itibaren Fas'ta mellah adı verilen duvarlarla çevirili mahallelerde yaşamaya zorlanmasıdır.[53] Hizbullah ve Hamas gibi Arap-İslami hareketlerin propragandasında, İran İslam Cumhuriyeti'nin çeşitli kurumları tarafından yapılan çeşitli açıklamalarda ve Refah Partisi'ne yakın gazete ve diğer yayınlarda standart antisemitik temalar yaygın olarak kullanılmaktadır.[54]
Yahudiliği içine alan sinkretik hareketler Yahudilikten unsurları diğer dinlerinkilerle birleştiren bazı örgütlenmeler de bulunmaktadır. Bunların en tanınmışı, çoğunlukla Yahudi olmayanların yanı sıra bazı etnik Yahudilerin de üyeleri arasında bulunduğu, Yahudileri Hıristiyanlığa çekmek amacıyla başlatılan, Mesihçi Yahudilik adlı Hıristiyan hareketidir. Mesihçi Yahudilik, tarihi olarak neredeyse tamamen İsa'nın ikinci defa gelmesi için Yahudilerin İsa'yı mesih olarak kabul etmesi gerektiği inancını savunan Hıristiyan Evanjelist örgütler tarafından maddi olarak desteklenmiştir. Bu gruplar, tipik olarak Hıristiyan teolojisini ve Kristoloji'yi Yahudi dini uygulamalarından oluşan ince bir cila ile bir araya getirirler. Bu gruplar arasından en tartışmalı olanı, ABD'nin büyük şehirlerinde sayısız misyonerlik kampanyaları ile etnik Yahudileri aktif şekilde Hıristiyanlığa çekmeye çalışan, İsa için Yahudiler'dir. Sinkretizmin diğer örnekleri arasında, Mesihçi Yahudilik gibi, pagan veya Vika inançlarını Yahudiliğin bazı uygulamaları ile bir araya getiren gevşek örgütlenmiş az sayıda Yahudinin oluşturduğu Judeo-Paganlar da vardır. Bir diğer gevşek örgütlü grup olan Yahudi Budistler ise, inançlarında Asya ruhaniliğine de yer verirler; bazı Yenilenmeci Yahudiler ise rahatça ve açık bir şekilde Budizm, Sufizm, Kızılderili dini ve diğer dinlerden de unsurları almaktadır. Yahudilikteki mistik Kabbala uygulaması, Kabbala Merkezi'nin temsil ettiği bir hareket doğurmuştur. Merkezde, çeşitli dinlerden öğretmenler görev almaktadır.
T.C. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Öğretim Programında Musevilik Yahudilik'te ahiret inancı tarihi bir gelişme izlemiştir. Tevrat'ın bazı bölümlerinde ahiret inancına dair ipuçları bulunmaktadır. Bazı dinler tarihçilerine göre, yeniden dirilme ile ilgili metinler günümüze kadar ulaşmadığı için Yahudiler bu tür inançları Babil Sürgünü sırasında İran'dan almışlardır. Babil Sürgünü öncesi Yahudilik'te iyi, kötü, ölen bütün insanlar "Şeol" adı verilen bir yere gidecekler, orada üzüntülü bir şekilde varlıklarını sürdürecekler, ruhları da mezarda kalacaktır. Yahudilik'te ahiret inancı konusunda, daha sonraki dönemlerde birtakım gelişmeler olmuş, yeniden dirilme, yargılanma, sonsuz yaşam, cennet, cehennem gibi inançlar ortaya çıkmıştır. Yahudilik'teki cennet (Gan Eden), cehennem (Geinam), hüküm günü vb. ilgili emirleri Talmud açıklamıştır. Yahudilerin, Müslümanlık ve Hıristiyanlık'ta olduğu gibi belli başlı iman esaslarına kavuşmaları filozof Rabbi Moşe ben Maymon (Maymonides, 1135-1204)'le mümkün olabilmiştir. O'nun meydana getirdiği günümüze ulaşan 13 Maddelik İnanç Esasları şudur; 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7.
Tanrı var olan her şeyi yaratıcısıdır. Tanrı birdir. Tanrının bedeni yoktur, hiçbir şekilde tasvir edilemez. Tanrının başlangıcı ve sonu yoktur. Yalnız Tanrı'ya dua edilmelidir. Peygamberlerin bütün sözleri doğrudur. Musa, bütün peygamberlerin en büyüğüdür.
8. Elimizdeki Tora, Tanrı tarafından Musa'ya verilen ve günümüze kadar değiştirilmeden gelen kitabın aynıdır. 9. Dinimiz ilahî bir dindir.
38
Yahudilik 10. 11. 12. 13.
Tanrı, insanların bütün hareket ve düşüncelerini bilir. Tanrı, emirlerine uyanları mükafatlandırır, uymayanları eğer tövbe etmezlerse cezalandırır. Tanrı gecikmiş olsa da Mesih'i gönderecektir. Ruhumuz ölümsüzdür. Tanrı dilediğinde ölüleri diriltecektir.
Yahudiler ibadetlerini sinagoglarda (Bet Kneset) yaparlar. Sinagoglar'da rulo halinde el yazması Tevrat tomarlarının konulduğu, Ehal HaKodeş adı verilen, Doğu'ya (Mizrah) yönelik kutsal bir bölme vardır. Sinagoglarda Yedi Kollu Şamdan (Menora) da bulunur. Bundan ayrı olarak Kral Davud'un mührü kabul edilen iki üçgenden meydana gelmiş Magen David denilen altı köşeli bir yıldız da vardır. Yahudiler sinagoglarda Tevrat'tan bazı parçaları sesli bir şeklide okurken bazı bölümler ise sessiz okunur. Tevrat rulolarının kılıfından çıkarılarak hazan tarafından okunması, ibadetin en önemli anıdır. Yahudilkte sinagog dışında evlerde de ibadet edilebilir ancak cemaat ile ibadet daha makbul sayılır. Musevi evlerinin giriş kapılarının ve tuvalet banyo hariç her kapısının sağ pervazında "Mezuza" denilen, rulo haline getirilmiş Tevrat'tan cümlelerinin yazılı olduğu kutucuklar çakılıdır. Eve giriş çıkışta Yahudiler bu kutucuğa dokunarak parmaklarını öperler. İbadet, Doğu yönüne yönelerek yapılır. Başa Kipa, adı verilen takke takılır, erkekler her sabah sırtlarına beyaz renkte ve mavi çizgileri olan dua şalı Tallit giyerler. Kadınların ibadete katılma mecburiyeti yoktur, ancak başları örtülü olarak ibadete katılabilirler. Yahudi dininde ibadet esasını ilâhiler oluşturur. İbadet sırasında okunan bazı kalıplaşmış dua ve ilâhiler vardır. Dua, dindar Yahudinin yaşamında önemli bir yer işgal eder. Yahudilikte ibadet günlük ve haftalık olmak üzere ikiye ayrılır. Günlük ibadet sabah, öğle ve akşam yapılır. Haftalık ibadet ise Cumartesi (Şabat) günü havra (sinagog)'da yapılır. Yahudiler sabah ayininde bir dua şalı (Tallit) kuşanırlar. Bayram ve Cumartesi günleri dışında sabah ayininde, sol pazu (Solaklar sağ pazuya) ile alına içinde Tora'dan bölümlerin bulunduğu küçük kutucukların takılı olduğu birer dua kayışı Tefilin bağlanır. Dualar ayakta, oturarak vücudu sallayarak ve bazen öne hafifçe eğilerek okunur. Toplu dualar 13 yaşına girmiş en az 10 erkeğin (Minyan) iştirakiyle yapılır. Cumartesi ibadeti, cuma akşamı güneşin batmasıyla başlar, cumartesi akşamı güneşin batışından sonra sona erer. Bu ibadet sinagogda yapılır. Bu maksatla cumartesi günü ateş yakmak, çalışmak, taşıt kullanmak vb. yasaktır. Musevîlik'te Tanrının adını telaffuz etmek günah sayıldığından YHWH ismi yerine Elohim, Şaday, Adonay gibi isimler kullanılır hatta bunların da yerine Haşem yani "İsim" kullanılır. Yehova, Musevîlerin millî ve hâkim bir Tanrısı'dır. İnsan da O'nun kulu durumundadır. İnançlarına göre Yehova sadece İsrâiloğulları'na şefaat eden, kıskanç bir Tanrı'dır. İsrâiloğulları yabancı bir ülkede de O'nun tarafından korunacaktır. O, İbrahim, İshak ve Yakub'un Tanrısı'dır.
Dipnotlar [1] Shaye J.D. Cohen 1999 The Beginnings of Jewishness: Boundaries, Varieties, Uncertainties, Berkeley: University of California Press; p. 7 [2] İsrail'de yaşayan dünyadaki Yahudilerin oranı 2007'de %41'e çıktı. - Haaretz - Israel News (http:/ / www. haaretz. com/ hasen/ spages/ 942009. html) [3] Haham Jonathan Rietti. Çıkış'ın Gerçekten Yaşandığını Nereden Biliyorsunuz? (http:/ / jewishinspiration. com/ tape. php?tape_id=41) "Emunah" kelimesi Kral James İncili'nde yanlış biçimde "iman" veya "inanç" olarak çevirilmiştir. Oysa gerçekte, kanaat anlamına gelmektedir; bu ise Tanrı'nın varlığına dair deneyime dayanan çok daha yadsınamaz bir bilgidir. [4] Rabbi S. of Montpelier, Yad Rama, Y. Alfacher, Rosh Amanah. [5] M. San 10:1. [6] Dogma in Medieval Jewish Thought, Menachem Kellner. [7] "Maimonides’ 13 Foundations of Judaism" (http:/ / www. mesora. org/ 13principles. html). Mesora. . "Öte yandan, bu temel inançlardan herhangi birini reddeden kişi [Yahudi] ulusu[nu] terk etmiş ve temel inançları reddetmiş, sapkın, inkarcı v.s. sayılır." [8] Haham Mordechai Blumenfeld. "Maimonides, 13 Principles of Faith" (http:/ / www. aish. com/ spirituality/ philosophy/ Maimonides_13_Principles_-_Part_1_God_as_Creator. asp). Aish HaTorah. . "İbn Meymun'a göre, inanç esaslarının kabulü kişinin İsrail Halkının bir üyesi olarak Yaradan ve Tora'sı ile bağlantı kurması için gerekli asgari şarttır." [9] Daniel Septimus. "The Thirteen Principles of Faith" (http:/ / www. myjewishlearning. com/ beliefs/ Theology/ Thinkers_and_Thought/ Doctrine_and_Dogma/ The_Middle_Ages/ Principles_of_Faith. shtml). MyJewishLearning.com. .
39
Yahudilik [10] "Jewish principles of faith - Maimonides' 13 principles of faith" (http:/ / www. experiencefestival. com/ jewish_principles_of_faith_-_maimonides_13_principles_of_faith). Global Oneness web sitesi. . "Ne var ki, birçok Hıristiyan mezhebinin aksine, Yahudi cemaati hiçbir zaman tek bir bağlayıcı kateşizm geliştirmemiştir." [11] Ronald L. Eisenberg (2004). The JPS guide to Jewish traditions (http:/ / books. google. co. il/ books?id=_qGHi_9K154C& pg=RA13-PA509& lpg=RA13-PA509& dq=Maimonides'+ thirteen+ principles+ of+ faith& source=bl& ots=TJOnG20ODX& sig=wojSBmSHzGwOIQsqzs3tf5M-1bY& hl=en& ei=IE_jSZTULIaGsAa98qzfCA& sa=X& oi=book_result& ct=result& resnum=4). Jewish Publication Society. ss. 509. ISBN 0827607601. . "'Dogma' kavramı … Museviliğin temel fikirlerinden değildir." [12] "What Do Jews Believe?" (http:/ / www. mechon-mamre. org/ jewfaq/ beliefs. htm). Mechon Mamre. . "İbn Meymun tarafından düzenlenen inancın 13 esası, Yahudi inançlarının geniş kabul gören bir listesini yaratmaya en yakın çalışmadır." [13] The JPS guide to Jewish traditions, page 510, "Zaman içinde neredeyse her kesimden kabul görmeyi başaran tek çalışma, İnancın On üç Esası'dır." [14] "Judaism 101: A Glossary of Basic Jewish Terms and Concepts" (http:/ / www. ou. org/ about/ judaism/ tanakh. htm). Union of Orthodox Jewish Congregations in America. April 12, 2006. . [15] Boyarin, Daniel (October 14, 1994). "Introduction" (http:/ / content. cdlib. org/ xtf/ view?docId=ft7w10086w& chunk. id=introduction& toc. depth=1& toc. id=introduction& brand=ucpress). A radical Jew: Paul and the politics of identity (http:/ / texts. cdlib. org/ view;jsessionid=CVFQtGjpR4aPh1TA?docId=ft7w10086w& query=& brand=ucpress). Berkeley, California: University of California Press. ss. 13–38. ISBN 0-520-08592-2 LCCN 93-36269 (http:/ / lccn. loc. gov/ 93036269). . Erişim tarihi: 2006-06-15. "Pavlus, Tek olana yönelik Helenistik bir arzudan esinlenmiş, bu ise, diğer şeylerin yanı sıra, farklılıklar ve hiyerarşinin ötesinde bir evrensel insani öz idealini de doğurmuştur. Ancak bu evrensel insanlık, beden ile ruhun ikiliğine dayanmaktaydı (hâlen de dayanır); yani beden, uygulamadan ötürü Yahudi veya Yunanlı ve anatomiden ötürü erkek veya kadın gibi kişiye mahsus özelliklere sahipken, ruh evrenseldir. Öte yandan, Pavlus, söz gelimi gnostiklerin yaptığı gibi, bedeni reddetmemiş, bunun yerine ruhun altında olmakla birlikte, bedenin de bir yere sahip olduğu bir sistemi savunmuştur. Pavlus'un antropolojik dualizmi hermeneutik bir dualizm ile de tamamlanmıştır. Tıpkı insanın beden ve ruh gibi unsurlara ayrılması gibi, dilin kendisi de farklı unsurlardan oluşuyordu. Dil, maddi işaretler gibi dışsal ve ruhani anlam gibi içsel unsurlara ayrılabilirdi. Bu, Pavlus'un miras aldığı dini sisteme uygulandığında, Tora'nın, tarihi Yahudiliğin fiziki, bedensel işaretleri, Pavlus'un insanlık için evrensel gereklilik ve imkânlar olarak gördüğü semboller olarak yeniden yorumlanabilir." [16] Boyarin, Daniel (October 14, 1994). "Answering the Mail" (http:/ / content. cdlib. org/ xtf/ view?docId=ft7w10086w& chunk. id=ch10& toc. depth=1& toc. id=ch10& brand=ucpress). A radical Jew: Paul and the politics of identity (http:/ / texts. cdlib. org/ view;jsessionid=CVFQtGjpR4aPh1TA?docId=ft7w10086w& query=& brand=ucpress). Berkeley, California: University of California Press. ss. 244. ISBN 0-520-08592-2 LCCN 93-36269 (http:/ / lccn. loc. gov/ 93036269). . Erişim tarihi: 2006-06-15. "Jewishness disrupts the very categories of identity, because it is not national, not genealogical, not religious, but all of these, in dialectical tension with one another." [17] Weiner, Rebecca (2007). "Who is a Jew?" (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ whojew1. html). Jewish Virtual Library. . Erişim tarihi: 2007-10-06. [18] http:/ / www. faqs. org/ faqs/ judaism/ FAQ/ 10-Reform/ section-15. html Reform's Position On...What is unacceptable practice? [19] Heschel, Susannah (1998) Abraham Geiger and the Jewish Jesus. Chicago: University of Chicago Press. p. 157. ISBN 0-226-32959-3 [20] "Law of Return 5710-1950" (http:/ / www. mfa. gov. il/ MFA/ MFAArchive/ 1950_1959/ Law of Return 5710-1950). Israel Ministry of Foreign Affairs. 2007. . Erişim tarihi: 2007-10-22. [21] Mark Twain ("Concerning The Jews," Harper's Magazine, 1899, The Complete Essays of Mark Twain, Doubleday [1963] pg. 249 [22] Robert Gordis. "Torah MiSinai:Conservative Views" (http:/ / masortiworld. org/ faq/ theology- beliefs/ torah-misinai. html). A Modern Approach to a Living Halachah. Masorti World. . "Tora, Tanrı'nın bir emanasyonudur… Bu anlayış, bizim açımızdan, vahiy sürecinin Tanrı tarafından dikte ettirme eyleminden oluştuğu anlamına gelmez." [23] "Conservative Judaism" (http:/ / www. jewlicious. com/ 2005/ 06/ conservative-judaism/ ). Jewlicious. . "Dolayısıyla, bu terimi Tora'nın tanrısal bir niteliğe sahip olduğu ve Tanrı'nın iradesini yansıttığı anlamına gelen bir metafor şeklinde alıyoruz." [24] "Tefillin," "The Book of Jewish Knowledge," Nathan Ausubel, Crown Publishers, NY, 1964, p.458) [25] "Shabbat" (http:/ / www. jewfaq. org/ shabbat. htm). Judaism 101. April 12, 2006. . [26] Yehezkal Kauffman, The Religion of Israel [27] Robert Alter The Art of Biblical Poetry [28] E. A. Speiser Genesis (The Anchor Bible) [29] John Bright A History of Israel [30] Martin Noth The History of Israel [31] Ephraim Urbach The Sages [32] Shaye Cohen The beginnings of Jewishness [33] Daniel Boyarin A Radical Jew [34] mideastfacts.org - Deconstructing the walls of Jericho (http:/ / mideastfacts. org/ facts/ index. php?option=com_content& task=view& id=32& Itemid=34) [35] John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 68 [36] John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 70 [37] John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 15 [38] John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, pages 17 - 20 [39] John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 32
40
Yahudilik [40] [41] [42] [43] [44] [45] [46] [47] [48] [49] [50] [51] [52] [53] [54]
J.P.M. Walsh The Mighty From Their Thrones, page 30 Finkelstein 1996: 209 John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 57 John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 42 William G. Dever Did God Have a Wife?, pages 209 - 251 John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 49 John Day Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan, page 229 Langmuir, Gavin (1993). History, religion, and antisemitism. University of California Press. ISBN 0520077288. Lewis (1984), pp.10,20 Lewis (1987), p. 9, 27 Lewis (1999), p.131 Lewis (1999), p.131; (1984), pp.8,62 Lewis (1984), p. 52; Stillman (1979), p.77 Lewis (1984), p. 28 Muslim Anti-Semitism (http:/ / www. meforum. org/ article/ 396) by Bernard Lewis (Middle East Quarterly) June 1998
Bibliyografya • Boyarin, Daniel 1994 A Radical Jew: Paul and the Politics of Identity Berkeley: University of California Press • Ancient Judaism, Max Weber, Free Press, 1967, ISBN 0-02-934130-2 • Living Judaism: The Complete Guide to Jewish Belief, Tradition and Practice Wayne Dosick. • • • • • • • •
• • • • • • •
Conservative Judaism: The New Century, Neil Gillman, Behrman House. American Jewish Orthodoxy in Historical Perspective Jeffrey S. Gurock, 1996, Ktav. Philosophies of Judaism Julius Guttmann, trans. by David Silverman, JPS. 1964 Back to the Sources: Reading the Classic Jewish Texts Ed. Barry W. Holtz, Summit Books A History of the Jews Paul Johnson, HarperCollins, 1988 A People Divided: Judaism in Contemporary America, Jack Wertheimer. Brandeis Univ. Press, 1997. Encyclopaedia Judaica, Keter Publishing, CD-ROM edition, 1997 The American Jewish Identity Survey, article by Egon Mayer, Barry Kosmin and Ariela Keysar; a sub-set of The American Religious Identity Survey, City University of New York Graduate Center. An article on this survey is printed in The New York Jewish Week, November 2, 2001. Lewis, Bernard (1984). The Jews of Islam. Princeton: Princeton University Press. ISBN 0-691-00807-8 Lewis, Bernard (1999). Semites and Anti-Semites: An Inquiry into Conflict and Prejudice. W. W. Norton & Co. ISBN 0-393-31839-7 Stillman, Norman (1979). The Jews of Arab Lands: A History and Source Book. Philadelphia: Jewish Publication Society of America. ISBN 0-8276-0198-0 Day, John. Yahweh and the Gods and Goddesses of Canaan. Chippenham: Sheffield Academic Press, 2000. Dever, William G. Did God Have a Wife?. Grand Rapids: Wm. B. Eerdmans Publishing Co., 2005. Walsh, J.P.M. The Mighty From Their Thrones. Eugene: Wipf and Stock Publishers, 1987. Finkelstein, Israel (1996). Ethinicity and Origin of the Iron I Settlers in the Highlands of Canaan: Can the Real Israel Please Stand Up? The Biblical Archaeologist, 59(4).
41
Antisemitizm
42
Antisemitizm Maddeleri bu dizinden ulaşabilirsiniz.
Museviler ve Musevilik
Kim Yahudidir? · Etimoloji · Kültür
Antisemitizm, Yahudi karşıtlığı veya Yahudi düşmanlığı; Yahudilik dinine, ırkına, kültürüne veya milletine karşı duyulan düşmanlık. Her ne kadar etimolojisi antisemitizmin tüm Sami halklarına yönelik olabileceğini ima etse de, terim ortaya çıkışından itibaren sadece Yahudilere yönelik saldırganlığı belirtmek için kullanılmıştır.[1][2] Antisemitizm Yahudi bireylere karşı gösterilen münferit nefret ve ayrımcılıktan kalabalık grupların, hatta polis ve askerin tüm bir Yahudi cemaatine yönelik örgütlü saldırılarına kadar geniş bir yelpazede meydana gelebilir. Bu baskının en aşırı örnekleri arasında, 1096'daki Birinci Haçlı Seferi, İspanyol Engizisyonu, Yahudilerin 1290'da İngiltere'den, 1492'de İspanya'dan ve 1497'de Portekiz'den kovulmaları, çeşitli pogromlar ve Nazi Almanyası'nın gerçekleştirdiği Holokost (Yahudi Soykırımı) gösterilebilir.
Türleri Katolik tarihçi Edward Flanner dört farklı antisemitizm türü belirlemiştir:[3] • Cicero ve Charles Lindbergh'i örnek gösterdiği, siyasi ve ekonomik antisemitizm; • Anti-Yahudilik olarak da bilinen, teolojik veya dini antisemitizm; • Açgözlülük ve kibir gibi belirli özelliklere sahip oldukları iddiası ve kaşrut ve şabat gibi gelenekleri uyguladıkları için Yahudilere saldıran Voltaire ve diğer Aydınlanma dönemi düşünürlerini örnek gösterdiği, milliyetçi antisemitizm; • Holokost (Yahudi Soykırımı) sırasında naziler tarafından uygulandığı haliyle, ırkçı antisemitizm.[4] Ayrıca, 1990'lardan bu yana bazı yazarlar yeni bir antisemitizm türü belirlediklerini iddia etmektedirler; aşırı sol, aşırı sağ ve radikal İslamcı kesimlerden gelen bu antisemitizm, Siyonizm ve İsrail Devleti'nde bir Yahudi vatanı karşıtlığına odaklanmakta ve alışılmış antisemitizm motiflerini kullanabilmektedir. Kavramın savunucuları, Siyonizm karşıtlığı, Amerikan karşıtlığı, küreselleşme karşıtlığı, üçüncü dünyacılık ve İsrail'in kötü gösterilmesi ya da davranışlarına yönelik çifte standartların antisemitizm ile ilişkilendirilebileceğini ya da üstü örtülü antisemitizm oluşturabileceğini öne sürmektedir. Karşıtları ise, kavram ile Siyonizm karşıtlığının antisemitizm ile birleştirildiğini, İsrail'e yönelik meşru eleştirilerin çok dar bir çerçeveye hapsedildiğini, İsrail'in kötü gösterilmesi eyleminin ise çok geniş bir çerçevede tanımlandığını, antisemitizmin anlamının sulandırıldığını ve eleştirileri bastırmak için antisemitizmin kullanıldığını iddia etmektedir.
Antisemitizm
43
Etimoloji ve kullanım Semitik terimi; Arapları, Habeşleri, Arami ve Süryanileri hem de İbranileri içine alan dil grubunu konuşanları tanımlamak için kullanılır. Ancak, Antisemitizm terimi özellikle Yahudilere karşı tavırlara atıfta bulunur.[1][2][5] Antisemitik kelimesi muhtemelen ilk olarak 1860 yılında, Avusturyalı Yahudi bilgin Moritz Steinschneider tarafından kullanılmıştır. Steinschneider terimi, Ernest Renan'ın "Sami ırklarının" "Aryan ırklar"dan daha aşağı olduğu yönündeki fikirlerini nitelendirmek için kullanmıştı.[6]
Marr'ın Cermen Ruhu için Yahudi Ruhu karşısında Zafere Giden Yol başlıklı risalesinin kapağı, 1880 baskısı
1873 yılında, Alman gazeteci Wilhelm Marr, "Yahudi Ruhunun Cermen Ruhu karşısındaki Zaferi. Dini olmayan bir bakış açısından bir inceleme" başlıklı risalesinde, "Semitismus" kelimesini hem Yahudiler hem de yahudilik (Yahudi olmak anlamında) kavramlarını belirtmek için kullanmıştır. Marr, 1880 yılında yayımlanan "Cermen Ruhu için Yahudi Ruhu karşısında Zafere Giden Yol" başlıklı risalesinde de daha önce kullandığı semitizm kelimesinden türettiği Antisemitizm kelimesini kullanmıştır. Risale büyük rağbet görmüş, aynı yıl Marr, Almanya ve Alman kültürüne karşı sözde Yahudi tehdidi ile mücadele edilmesini ve ülkeden zorla çıkarılmalarını savunan ilk kuruluş olan "Antisemitler İttifakı"nı kurmuştur.[7]
Tanımlar Her ne kadar antisemitizmin genel tanımı Yahudilere karşı husumet ya da önyargı olsa da, konu üzerinde yetkin bir dizi uzman daha resmi tanımlar geliştirmiştir. Holokost (Yahudi Soykırımı) uzmanı ve New York Şehir Üniversitesi profesörü Helen Fein, antisemitizmi, "Bireylerde tavırlar, kültürde mit, ideoloji, folklor ve imgeler, eylemlerde ise Yahudilere karşı sosyal veya yasal ayrımcılık, siyasi seferberlik ve toplu olarak ya da devlet tarafından uygulanan şiddet şeklinde kendini gösteren, Yahudilerin dışlanması, kovulması ya da yok edilmesi ile sonuçlanan ve/veya bunun için tasarlanan, Yahudilerin geneline karşı hasmane inanışlardan oluşan devamlı ve gizli yapı," şeklinde tanımlar. Köln Üniversitesi'nden Profesör Dietz Bering, antisemitik inanışların yapısını tanımlamak suretiyle bu tanımı daha da geliştirir. Antisemitlere göre, "Yahudilerin doğası sadece kısmen değil, tümüyle kötüdür, yani onları iflah etmenin yolu yoktur: (1)Yahudileri bireyler değil toplu halde görmek gerekir. (2) Yahudiler içinde yaşadıkları toplumlara temelde yabancı kalırlar. (3) Yahudiler kendilerini "misafir eden" toplumlara ya da dünyanın geneline felaket getirir, bunu da gizlice yaparlar, bu yüzden antisemitler kötü ve komplocu Yahudi karakterinin maskesini düşürmekle kendilerini yükümlü hissederler." Bernard Lewis ise antisemitizmi diğerlerinden bir şekilde farklı olan insanlara yöneltilen özel bir önyargı, nefret veya baskı durumu olarak tanımlar. Lewis'e göre, antisemitizm iki belirgin özellik gösterir: Yahudiler, diğerlerine uygulanandan farklı bir standarda göre yargılanır ve "evrensel kötülük" ile suçlanırlar.[8]
Antisemitizm
44
Uluslararası örgütler ve devletlerin de antisemitizmin resmi bir tanımını yapmaya yönelik çabaları olmuştur. ABD Dışişleri Bakanlığı 2005 Küresel Antisemitizm Raporu'nda, "Tek tek ya da bir grup olarak Yahudilere duyulan ve Yahudilik dini ve/veya etnik kimliğine yöneltilebilecek nefret," tanımını getirmiştir.[9] 2005 yılında ise, Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığını İzleme Merkezi (EUMC) daha detaylı bir tanım geliştirmiştir: "Antisemitizm, Yahudilere karşı nefret olarak da ifade edilebilecek, Yahudileri yönelik belirli bir algılama biçimidir. Antisemitizmin sözlü ya da fiziki oluşumları Yahudi olan veya olmayan şahıslara ve/veya mülklerine, Yahudi cemaatinin kurum ve dini yapılarına yöneltilmiştir. Ayrıca, bu oluşumlar, Yahudi devleti olarak tasavvur edildiği için İsrail devletini de hedef alabilir. Antisemitizm genellikle Yahudileri insanlığa zarar vermek amacıyla gizlice çalışmakla itham eder ve sık sık 'işlerin ters gitmesi'nin kabahatini Yahudilere yükler." 1889 Paris'te kendini antisemit aday olarak tanımlayan Adolphe Willette'nin seçim posteri: EUMC, bunun ardından "kamu hayatında, medyada, okullarda, "Yahudiler ırkımıza düşman, farklı bir ırktır... işyerinde ve dini alanda günümüzde antisemitizmin örneklerini" Yahudilik, işte düşmanınız!" sıralar: "Yahudiler hakkında onları kişiliksizleştiren, şeytanlaştıran veya klişelere indirgeyen asılsız iddialarda bulunmak; Yahudi bir ferdin ya da grubun işlediği gerçek ya da hayali bir kabahatten dolayı halk olarak tüm Yahudileri suçlamak; Holokost'u (Yahudi Soykırmını) inkar etmek; ve Yahudi asıllı vatandaşları, İsrail'e ya da dünyadaki Yahudilerin sahip olduğu iddia edilen önceliklere kendi ülkelerinin çıkarlarından daha sadık olmakla suçlamak." EUMC, "İsrail'in diğer herhangi bir ülkeye yöneltilenlere benzer eleştiriler yöneltilmesinin antisemitik olarak görülemeyeceği"ni izah ederken bağlama göre, İsrail'e saldırmanın antisemitik olabileceği şekilleri de ele almıştır."[10][11]
Tarihçe Antik dünya Antik dünyada Yahudilere ve Yahudiliğe karşı antipatinin çeşitli örnekleri rahatlıkla bulunabilir. Birçok putperest Yunanlı ve Romalı yazarın çalışmalarında Yahudilere ve dinlerine karşı duyulan önyargıyı ortaya koyan ifadeler yer almaktadır.[12] Kudüs Tapınağı'na saygısızlık eden ve sünnet, Şabat'ın uygulanması, Yahudi kutsal kitapları üzerine çalışılması gibi Yahudilerin dini uygulamalarını yasaklayan Yunanlı yöneticilerin örneklerine rastlamak mümkündür. Milattan önce 3. yüzyılda İskenderiye'de patlak veren Yahudi karşıtı ayaklanmalar ve İskenderiyeli Philon'un aktardığı, M.S. 38 yılında binlerce Yahudinin ölümü ile sonuçlanan İskenderiye'deki Yahudilere yönelik saldırı da bu örnekler arasında verilebilir. Yahudi halk ile topraklarını işgal eden Roma İmparatorluğu arasındaki ilişkiler de işgalin ilk dönemlerinde son derece gergindi ve çok sayıda isyanla sonuçlanmıştı. Suetonius'a göre, Roma İmparatoru Tiberius, yaşamak için Roma'ya gelen Yahudileri buradan kovmuştur. İngiliz tarihçi Edward Gibbon, M.S. 160 civarından itibaren daha hoşgörülü bir dönemin başladığını belirtir.
Antisemitizm
Orta Çağ Milattan sonra 9. yüzyıldan itibaren, Orta Çağ İslam dünyası zımmi statüsünde değerlendirdiği Yahudilerin (ve Hıristiyanların) dinlerini Orta Çağ Hıristiyan Avrupa'sında olduğundan daha özgürce yaşamalarına izin vermiştir. Müslümanların yönetimi altında, İber Yarımadası'nda Yahudilere karşı baskıların yaşandığı 11. yüzyıla kadar İspanya'daki Yahudi kültürünün altın çağı yaşanmıştır.[13] On birinci yüzyıldan itibaren Mısır, Suriye, Irak ve Yemen'de sinagogların tahrip edilmesini emreden çok sayıda karar da hayata geçirilmiştir. Kur'an'da yasaklanmasına rağmen, Yahudiler 12 ve 18. yüzyıllar arasında Yemen'in bazı bölgelerinde, Fas'ta ve Bağdat'da İslama geçmek ya da ölüm arasında seçim yapmaya zorlanmıştır.[14] 1147 yılından itibaren Mağrip ve Endülüs topraklarını kontrolleri altına alan Muvahhidler[15] de çok daha köktenciydiler ve zımmilere oldukça sert davrandılar. Din değiştirme ya da ölüm arasında seçim yapmaya zorlanan birçok Yahudi ve Hıristiyan göç etti.[16][17][18] Musa ibn Meymun'un ailesi gibi kimileri daha ılımlı Müslüman topraklarına göç ederken,[16] diğerleri ise 13. yüzyıldan itibaren Yahudilerin dinlerini değiştirmeleri yönünde gitgide daha büyük bir baskı ile karşı karşıya kaldığı büyüyen Hıristiyan krallıklarına yerleşmek üzere kuzeye gitti.[19][20] Orta Çağ boyunca, Avrupa'daki Yahudilere birçok yerde kan iftiraları, kovulmalar, din değiştirmeye zorlamalar ve katliamları içeren baskılar yapıldı. Avrupa'daki Yahudilere yönelik önyargının temel gerekçesi din kökenliydi. Katliamlar en üst düzeyine Haçlı Seferleri sırasında ulaştı. Birinci Haçlı Seferi (1096) sırasında, Ren ve Tuna boylarındaki Yahudi cemaatleri yok edildi. İkinci Haçlı Seferi (1147) sırasında, Almanya'daki Yahudiler çok sayıda katliama maruz kaldı. 1251 ve 1320 yıllarındaki Çoban Haçlı Seferleri'nde de Yahudiler saldırılara maruz kaldılar. Haçlı Seferleri'ni, aralarında 1290'da tüm İngiliz Yahudilerinin kovulması, 1396 yılında, 100.000 Yahudinin Fransa'dan kovulması ve 1421'de binlerce Yahudinin Avusturya'dan kovulması izledi.[21] On dördüncü yüzyılın ortasında, Kara Veba salgınının vurduğu ve nüfusunun yarıdan fazlasını kaybeden Avrupa'da Yahudiler günah keçisi yapıldı. Yahudilerin kasıtlı olarak kuyuları zehirlediği dedikodularının yayılmasıyla yüzlerce Yahudi cemaati yok edildi. Papa 6. Clement'in Yahudileri korumaya yönelik çabalarına rağmen, 1348 yılında 900 Yahudi henüz hastalıktan etkilenmemiş olan Strasburg'da diri diri yakıldı.[21]
On yedinci yüzyıl On yedinci yüzyılın ortasından sonlarına kadar olan dönemde çok sayıda çatışmaya sahne olan Lehistan-Litvanya Birliği, nüfusunun üçte birini (3 milyondan fazla insan) kaybederken, Yahudi kayıpları da yüz binleri buluyordu. İlk olarak, Khmelnistki Ayaklanması sırasında, Bohdan Khmelnitski'nin Rus Kazakları bugünkü Ukrayna'da on binlerce Yahudiyi katletti. Kesin sayı tam olarak bilinmese de, o dönemde Yahudi nüfustaki düşüş 100.000 ila 200.000 arasında tahmin edilmektedir. Bu sayıya, göç, salgınlara bağlı ölümler ve Osmanlı'ya esir düşenler de dahildir.[22][23]
On sekizinci yüzyıl 1744 yılında, Prusya Kralı II. Friedrich Breslau'da yaşayan Yahudilerin sayısını sadece on sözde korunan aile ile sınırlayarak diğer Prusya şehirlerinde de benzer uygulamaları teşvik etti. 1750 yılında, Yahudileri "evlilikten uzak durmak ile Berlin'i terk etmek" arasında bir seçim yapmaya zorladı. Bohemya'da da Yahudiler on yılda bir burada kalmak için para ödemek zorunda kalırken, 1752 yılında her Yahudi aileye tek erkek çocuk sınırlaması getirildi.[24]
On dokuzuncu yüzyıl Tarihçi Martin Gilbert, Müslüman ülkelerdeki Yahudilerin durumundaki kötüleşmenin 19. yüzyılda başladığını yazar. Benny Morris, Yahudilerin aşağılanmasının sembollerinden birinin Yahudilerin Müslüman çocuklar tarafından taşlanması olduğunu aktarır.[25] 1850 yılında, Alman besteci Richard Wagner, Neue Zeitschrift für Musik adlı dergide, takma bir adla Müzikte Yahudilik başlıklı bir makale yayımladı. Başta Wagner'in çağdaşları (ve rakipleri) Felix Mendelssohn ve Giacomo Meyerbeer olmak üzere, Yahudi bestecilere yönelik bir saldırı ile başlayan makale, daha da ileri giderek Yahudileri Alman kültüründe zararlı ve yabancı bir unsur olmakla suçlar.
45
Antisemitizm
Yirminci yüzyıl Yirminci yüzyılın ilk yarısında, Yahudiler iş hayatında, yerleşim ve dinlenme mekanlarına erişimde, kulüp ve örgütlere üyelikte ayrımcılığa uğruyor, üniversitelerde Yahudi öğrenci ve öğretim üyeleri sıkı kotalara tabi tutuluyordu. 1915 yılında, Leo Frank'ın Georgia'nın Marietta şehrinin önde gelenleri tarafından linç edilmesi dikkatleri ABD'deki antisemitizme çevirdi. Ülkedeki Yahudi düşmanlığı iki dünya savaşı arası dönemde zirveye ulaştı. Otomobil üreticisi Henry Ford, kendisine ait The Dearborn Independent adlı gazetesinde Nazi Almanyası'nda iki yaygın Yahudi tasviri: antisemitik fikirlerini dile getirirken, Franklin D. Roosevelt'in Yeni solda, kapitalist/komünist küresel parazit tasviri; Anlaşma'sı 1930'ların sonunda bir Yahudi finansal komplosu olduğu sağda ise, gezgin Yahudi saldırılarına maruz kaldı. Bu görüş, aralarında Louis T. McFadden'in de bulunduğu bazı önde gelen politikacılar tarafından paylaşılıyordu. 1940'larda, pilot Charles Lindbergh ve birçok önde gelen Amerikalı, Önce Amerika Komitesi'nin Faşizme karşı savaşta yer almasına karşı çabalarına öncülük etti.[26] Nazi işgali altındaki Avrupa'da, Yahudilerin üzerindeki baskı ve temel medeni haklardan mahrum edilmeleri, kitlesel katliama dönüşerek, 1941-1945 yılları arasında Holokost (Yahudi Soykırımı) ile sonuçlandı.[27] Nazilerin kıyım için hedef aldığı 11 milyon Yahudiden altı milyonu bu süreçte katledildi.[27][28][29] Bu, kimileri tarafından Avrupa'da nesiller boyunca süren antisemitizmin bir sonucu olarak görülmektedir. Antisemitizm, Stalin ile Troçki ("Yahudiler Troçkistler, Troçkistler Yahudilerdir") arasındaki anlaşmazlıktan itibaren Sovyet Rusya'da sıklıkla kişisel anlaşmazlıklarda bir araç olarak kullanılmış, resmi propaganda tarafından yayılan sayısız komplo teorisi ile de devam etmiştir. SSCB'de antisemitizm, 1948 yılında "köksüz kozmopolit"lere karşı yürütülen ve çok sayıda Yidiş dilinde yazan şair, yazar, ressam ve heykeltraşın öldürüldüğü kampanya sırasında daha da büyük boyutlara ulaştı.[30][31] Bunu, Doktorlar Komplosu takip etti. Polonya'da da, benzer Yahudi karşıtı propaganda, geriye kalan Polonyalı Yahudilerin de ülkeden kaçması ile sonuçlandı. Savaşın ardından, Avrupa'daki antisemitik olaylar arasında, komünist Polonya'daki Kielce pogromu ve Mart 1968 olayları da vardı.[31]
Yahudi anarşistler ve antisemitizm Antisemitizm, 19. yüzyıldan itibaren Yahudi anarşistlerde de açık şekilde görülmüştür. Güney Fransa'da doğan bir Fransız Yahudisi olan Bernard Lazare, 19. yüzyıl anarşistleri arasında görülen Yahudilerin içe kapanık olmaya meyilli ve dış görünümleri itibariyle farklı olduğu görüşünü paylaşıyordu. Yahudi anarşistler Yahudilikten hazzetmiyor ve Lazare'ın 1896 tarihli kitabında, aşağıdaki alıntıda belirttiği gibi, konumlarını antisemitizm olarak tanımlıyorlardı:
« ... antisemitizmin genel sebepleri daima İsrailoğullarının kendisinden kaynaklanmıştır, onlara karşı husumet gösterenlerden değil... kendi başlarına gelen felaketlerin sorumlusu, hiç olmazsa kısmen Yahudilerin kendisidir... Yahudiye bu evrensel husumeti hangi erdemler ya da hangi ahlaksızlıklar kazandırmıştır? Neden İskenderiyeliler ve Romalılar, İranlılar ve Araplar, Türkler ve Hıristiyan uluslarının hepsinden kötü muamele ve nefret görmüştür? Çünkü, bugüne kadar, her yerde, Yahudi içe kapanık bir varlık olmuştur. Peki neden içe kapanıktı? Çünkü kendi grubuna münhasır kalmış, bunu ise hem siyasi hem de dini düzeyde gerçekleştirmiş, ya da daha ziyade, siyasi ve dini mezhebine, hukukuna sıkı sıkıya sarılmıştır. »
46
Antisemitizm
Hıristiyanlık ve antisemitizm Dini antisemitizm Yahudilik karşıtlığı olarak da bilinir. İsimden de anlaşılabileceği üzere, antisemitik saldırıların belirleyici özelliği, Yahudilik dininin kendisiydi. Antisemitizmin bu türünde, Yahudilerin halk içinde dinlerinin gereklerini yerine getirmeye son vermeleri veya din değiştirmeleri, özellikle resmi veya "doğru" dine geçmeleri halinde, saldırılar sıklıkla durur, bazen de din değiştiren Yahudiler toplu ayinlerden dışlanırlardı. Yahudiler, Roma İmparatorluğu'nun Hıristiyanlığa geçmesinden bu yana Hıristiyan ve Müslüman topraklarında dini azınlık olarak yaşamışlardır. Gerek Hıristiyanlık gerekse İslam Yahudileri Tanrı yolunu reddedenler olarak resmeder. Yüzyıllar boyunca Hıristiyanlar ve Müslümanlar zaman zaman Yahudiler ile barış içinde yaşamış, zaman zaman ise onlara baskı yapmışlardır.
Yeni Ahit ve antisemitizm Bazı tarihçiler, Yeni Ahit'in (İncil) büyük ölçüde Yahudiler tarafından, Yahudilere ait bir kültürel bağlam içinde yazıldığının kabul edilmesine rağmen, Yahudilere karşı giderek artan hasmane ve saldırgan bir tarzda yazılmış olduğunu belirtir. Yuhanna İncili, birçok Yahudi karşıtı bölüm içermesinden ve Yahudilere yönelik çok sayıda aşağılayıcı atıfta bulunmasından ötürü özellikle antisemitik olarak öne çıkar.[32] Selaniklilere 1. Mektup 2:13-16, defalarca antisemitik amaçlar için kullanılmıştır. Ayet, kişinin kendi yurttaşlarının elinde çektiği sıkıntılardan bahseder. Yahudiye'de İsa'ya bağlı olan toplulukların, İsa'yı öldüren Yahudilerden baskı gördüğü, Tanrı'nın bu tür insanların hoşnutsuz olduğu, bunların tüm insanlara düşman olduğu ve Pavlus'un Yahudi olmayan uluslarla Yeni Ahit'in mesajı ile ilgili konuşmasını engelledikleri anlatılır. İkinci Tapınak döneminde, Yahudi dini grupları arasında Yahudi olmayanlarla iletişim konusunda mezhepsel farklılıklar yaşanıyordu. Kimilerinin bunun Pavlus'a isnat edilen diğer yazılar ile çeliştiğini düşünmesi ve Pavlus'un, Hıristiyanlığa geçmeden önce, Ferisi olduğu döneme dair olumsuz bir tavrı olmadığından, ayet uzmanlar arasında önemli tartışmalar doğurmuştur.[33] Yeni Ahit'e göre, İsa Romalı askerler tarafından gaddar bir şekilde ve aşağılanarak öldürülmüştür. Pontius Pilatus'un sözleri (Matta 27:24-25) İsa'nın öldürülmesinden tamamiyle Yahudilerin sorumlu olduğunu ima etmektedir. İsa çarmıha çivilendiğinde, Yeni Ahit orada bulunanların İsa'ya hakaret ettiklerini belirtir (Matta 27:39); kimileri, ismi verilmeyen bireylerin aslında Yahudiler olduğunu iddia eder. Romalıların olayla ilgisi, özellikle idam şekli Yeni Ahit'te anlatılmasına rağmen, Hıristiyanların genelindeki izlenim İsa'nın ölümü ile sonuçlanan olayları Yahudilerin kontrolünde geliştiği yönündedir. Kimileri, Hıristiyanların Yahudiliği ilk olarak rakip ardından da günah keçisi olarak görmeye başlamalarının izinin hem Yeni Ahit'in belirli kısımlarında hem de erken dönem Hıristiyan metinleri ve Havarilerin yazdıklarında sürülebileceğine inanmaktadır. İkinci Tapınak'ın yıkılması, İsa'nın ölümü yüzünden Tanrı'nın Yahudilere gazabı olarak görüldü. Benzer anlamlar taşıyan bölümlere Eski Ahit nevi'im'de (peygamberler), bilhassa da Yahudi halkının yargılanması, imhası ve Babilliler (II. Nebukadnezar yönetiminde, M.Ö. 587 yılında) tarafından Kudüs'den sürgün edilmesini anlatan Yeremya'nın Kitabı'nda görülebilir. Yeni Ahit'in büyük kısmı, İsa'nın takipçileri olan Yahudiler tarafından yazılmıştır ve ikisi hariç (Luka ve Elçilerin İşleri) tüm kitapçıklar bu gibi Yahudi takipçilere isnat edilir. Bununla birlikte, Yeni Ahit'te kimilerinin antisemitik olarak nitelendirdiği ya da antisemitik amaçlar doğrultusunda kullanılmış olan bir dizi bölümde yer alır:
« Bir grup Ferisi ile konuşan İsa: "İbrahim'in soyundan olduğunuzu biliyorum. Yine de beni öldürmek istiyorsunuz. Çünkü yüreğinizde sözüme yer vermiyorsunuz. Ben babamın yanında gördüklerimi söylüyorum, siz de babanızdan işittiklerinizi yapıyorsunuz." "Bizim babamız İbrahim'dir" diye karşılık verdiler. İsa, "İbrahim'in çocukları olsaydınız, İbrahim'in yaptıklarını yapardınız" dedi. Siz babanız İblis'tensiniz ve babanızın arzularını yerine getirmek istiyorsunuz. O başlangıçtan beri katildi. Gerçeğe bağlı kalmadı. Çünkü onda gerçek yoktur. Yalan söylemesi doğaldır. Çünkü o yalancıdır ve yalanın babasıdır. Ama ben gerçeği söylüyorum. İşte bunun için bana iman etmiyorsunuz. Hanginiz bana günahlı olduğumu kanıtlayabilir? Gerçeği söylüyorsam, niçin bana iman etmiyorsunuz? Tanrı'dan olan Tanrı'nın sözlerini dinler. İşte siz Tanrı'dan olmadığınız için dinlemiyorsunuz." (Yuhanna 8:37-39, Yuhanna 44-47)
47
Antisemitizm
İdamından hemen önce bir sinagog kurulunun önünde konuşan İstefan: "Ey dik kafalılar, yürekleri ve kulakları sünnet edilmemiş olanlar! Siz tıpkı atalarınıza benziyorsunuz, her zaman Kutsal Ruh'a karşı direniyorsunuz. Atalarınız peygamberlerin hangisine zulmetmediler ki? Adil Olan'ın geleceğini önceden bildirenleri de öldürdüler. Melekler aracılığıyla buyrulan Yasa'yı bulup da buna uymayan sizler, şimdi de Adil Olan'a ihanet edip O'nu katlettiniz!" (Elçilerin İşleri 7-51-53) "Bak, Şeytan'ın havrasından olanları, Yahudi olmadıkları halde Yahudi olduklarını ileri süren yalancıları öyle edeceğim ki, gelip senin ayaklarına kapanacak ve benim seni sevdiğimi anlayacaklar." (Esinleme 3:9). »
Bazı din uzmanları İsa ve İstefan'ın diğer Yahudilere hitap eden Yahudiler olduğunun ve İsrailoğullarına yönelttikleri geniş ithamların Musa'dan ve O'nun ardından gelen Yahudi peygamberlerden alındığının altını çizerler (örn. Tesniye 9:12-14; Tesniye 31:27-29; Tesniye 32:5, Tesniye 32:20-21; 2. Krallar 17:13-14; Yeşeya 1:4; Tesniye 9:12-14). İsa bir defasında da kendi öğrencisi Petros'a 'İblis' demişti (Markos 8:33). Diğer uzmanlar, bunlar gibi ayetlerin Yahudiler ile Hıristiyanlar arasında birinci yüzyılın sonları ve ikinci yüzyılın başlarında ortaya çıkan sürtüşmeleri yansıttığını ve İsa'dan kaynaklanmadığını iddia eder. Yahudi peygamber Yeremya'dan yola çıkan (Yeremya 31:31-34) Yeni Ahit, İsa'nın ölümü ile, Musa tarafından yapılan ilk anlaşmayı geçersiz kılan ve birçok açıdan geçen, yeni bir anlaşmanın yapıldığını öğretir (İbraniler 8:7-13; Luka 22:20). İlk anlaşmanın uygulanması geleneksel olarak Yahudiliği karakterize eder. Bununla birlikte, İsa'nın başlangıçtaki Yahudi takipçileri sünnet uygulamasına ve perhiz yasalarına riayet etmeyi sürdürmüş, bu sebepten ötürü de, Yahudi olmayan Hıristiyanların bu yasalara uymaması İsa'nın ölümünden sonraki yıllarda tartışmalara ve anlaşmazlıklara konu olmuştur (Elçilerin İşleri 11:3; Elçilerin İşleri 15:1; Elçilerin İşleri 16:3). Yeni Ahit, İsa'nın (Yahudi) öğrencisi Yahuda (Markos 14:43-46), Romalı Vali Pontius Pilatus ile Romalı askerlerin (Yuhanna 19:11; Elçilerin İşleri 4:27) ve Yahudi önde gelenleri ile Kudüs halkının (farklı derecelerde) İsa'nın ölümünden sorumlu olduklarını savunur (Elçilerin İşleri 13:27). Diyaspora Yahudileri, kendi kontrolleri dışındaki olaylardan ötürü suçlanmamıştır. Yeni Ahit, Kudüs'deki Yahudi dini liderlerinin İsa'nın ölümünün ardından İsa'nın takipçilerine karşı düşmanca davrandıklarını, zaman zaman da onlara karşı güç kullandıklarını yazar. İstefan, taşlanarak idam edilir (Elçilerin İşleri 7:58). Din değiştirmeden önce, Saul İsa'nın takipçilerini hapseder (Elçilerin İşleri 8:3; Galatyalılar 1:13-14); Timoteyus'a Birinci Mektup 1:13). Din değiştirdikten sonra, Saul da Yahudi yetkililer tarafından çeşitli zamanlarda kırbaçlanır (Korintlilere İkinci Mektup 11:24) ve Yahudi yetkililer tarafından Roma mahkemelerinde suçlanır (örn. Elçilerin İşleri 25:6-7). Öte yandan, Yahudi olmayanların muhalefetine de defalarca atıfta bulunulur (Korintlilere İkinci Mektup 11:26; Elçilerin İşleri 16:19; Elçilerin İşleri 19:23). Daha genel olarak, Yeni Ahit'te İsa'nın takipçilerinin diğerlerinin ellerinde çektiği ıstıraplara da çok sayıda gönderme yapılır (Romalılar 8:35; Korintlilere Birinci Mektup 4:11; Galatyalılara Mektup 3:4; Selaniklilere İkinci Mektup 1:5; İbraniler 10:32; Petrus'un Birinci Mektubu 4:16; Esinleme 30:4).
Erken dönem Hıristiyanlık Justyn Martyr'in diyalogları, John Chrysostom'un vaazları ve peder Cyprian'ın tanıklıkları gibi Kilise tarafından kaleme alınan bazı erken ve etkili çalışmalar güçlü bir Yahudi karşıtlığı içermektedir. Roma İmparatorluğu'da, Hıristiyanlığın 438 yılında II. Theodosius Yasaları ile tek yasal din haline getirilmesi ile Yahudilere karşı önyargı da resmiyet kazanmış oldu. Yüz yıl sonra, I. Justinianos Yasaları Yahudileri birçok haktan mahrum ederken 6. ve 7. yüzyıllarda, aralarında Orleans Konseyi'nin de bulunduğu Kilise konseyleri de yeni Yahudi karşıtı maddeleri yürürlüğe koydu. Bu tür kısıtlamaların geçmişi, Endülüs'teki İspanyol şehri Elvira'da (bugün Gırnata) Yahudilere karşı bilinen ilk kilise konseyi yasalarının ortaya çıktığı 305 yılına kadar gider. Yahudilerle evlenmek isteyen Hıristiyan kadınlarının Yahudi erkek Katolikliği kabul etmediği taktirde evlenmesi, Yahudilerin Katolikleri misafir etmesi, Yahudilerin Katolik Hıristiyan cariyelere sahip olması ve Katoliklerin tarlalarını kutsaması yasaktı. 589 yılında, Katolik İber Yarımadası'nda toplanan Üçüncü Toledo Konseyi Yahudiler ile Katoliklerin evliliğinden doğan çocukların zorla vaftiz edilmesini emretti. On ikinci Toledo Konseyi'ne gelindiğinde
48
Antisemitizm (681) Yahudilerin din değiştirmeye zorlama politikası hayata geçirilmişti.[34] Binlerce insan ülkeden kaçarken binlercesi de zorla Katolik yapıldı.
Orta Çağ ve Rönesans Avrupa'sı Orta Çağ Avrupa'sında antisemitizm yaygındı. O dönemde, Avrupa'da Yahudilere karşı önyargının ana sebeplerinden biri de dine dayanıyordu. Her ne kadar Katolik dogmasının parçası olmasa da, aralarında ruhban sınıfı mensuplarının da bulunduğu birçok kişi İsa'nın ölümünden tüm Yahudileri sorumlu tutuyordu. Bunun sosyo-ekonomik sonuçları arasında yetkililerin getirdiği kısıtlamalar da bulunuyordu. Yerel yöneticiler ve kilise yetkilileri birçok mesleğin kapılarını Yahudilere kapatarak onları muhasebecilik, kira toplayıcılığı ve faizcilik gibi, "gerekli bir şer" olarak tolerans gösterilen ancak sosyal olarak aşağı görülen mesleklere itti.[35] Kara Veba salgını sırasında, Yahudiler hastalığın nedeni olarak gösterilmiş, sıklıkla da öldürülmüştür.[36] Antisemitizm yüzünden, Yahudiler Orta Çağ boyunca İngiltere, Fransa, Almanya, Portekiz ve İspanya'dan çeşitli defalar kovulmuştur.[37] On üçüncü yüzyıl civarında ortaya çıkan Almanca Judensau (Yahudinin dişi domuzu) kavramı Yahudileri aşağılamayı ve insanlıktan çıkartmayı hedeflemiştir. Genellikle Yahudiler domuz ya da baykuş gibi temiz olmayan hayvanlar ile uygunsuz temas halinde ya da şeytanı temsil eder şekilde katedral ve kilise tavanları, sütunları vs. üzerine resmedilmiştir. Birçok defalar, Yahudiler kan iftiralarına maruz bırakılarak Hıristiyan çocuklarının kanını içtikleri yönündeki yanlış ithamlarla karşı karşıya kalmışlardır. Yahudiler Orta Çağlar boyunca, çok sayıda yasal kısıtlamaya tabi olmuşlar, bunların bazıları 19. yüzyılın sonuna kadar sürmüştür. Yahudiler, yere, zamana ve Yahudi olmayan rakiplerinin nüfuzuna göre değişen zanaat ve mesleklerden dışlanmışlardır. Yahudiler faizcilik ve seyyar satıcılık dışındaki mesleklerle uğraşması sıklıkla yasaklanmış, hatta zaman zaman bunların dahi dışında bırakılmışlardır.
19 ve 20. yüzyıllar On dokuzuncu yüzyıl boyunca ve kısmen 20. yüzyılda, Yahudilik dinine muhalefet ile ırkçı antisemitizmi birbirinden ayırmaya yönelik artan çabalara karşın Katolik Kilisesi halen güçlü antisemitik unsurları bünyesinde barındırıyordu. 1870 yılında ortadan kalkan Papalık devletlerinin son dönemlerinde, Yahudiler Getto'nun dışına çıkamıyordu. Ayrıca, Cizvitler gibi resmi örgütler de, 1946 yılına kadar " Yahudi ırkından gelen ancak babası, büyükbabası ve büyük büyükbabası açık bir şekilde Katolik inancına mensup olmayan" adaylara kapılarını kapalı tutuyordu. Brown Üniversitesi'nden tarihçi David Kretzer, Vatikan arşivlerinde yaptığı araştırmalar sonucunda, Katolik Kilisesi'nin 19 ve 20. yüzyıllarda "iyi antisemitizm" ile "kötü antisemitizm" arasında bir ayrım uyguladığını iddia ediyor. "Kötü" tür, ırklarından ötürü Yahudilere karşı nefreti körüklüyordu. Bu, gayrı-Hıristiyandı, zira Hıristiyanlığın mesajı etnik kimliğine bakılmaksızın tüm insanlığa yönelikti ve isteyen herkes Hıristiyan olabilirdi. "İyi" tür ise, gazeteleri, bankaları ve diğer kurumları kontrol etmek ve sadece servet birikimine önem vermek gibi kendilerine isnat edilen komplolardan ötürü Yahudilere eleştiriyordu. Birçok Katolik psikopos Yahudileri bu tür nedenler temelinde eleştiren makaleler kaleme almış, Yahudilere karşı nefreti desteklemek ile suçlandığında ise "kötü" antisemitizmi kınadığını belirtmiştir. Öte yandan, İkinci Vatikan Konseyi, Nostra Aetate belgesi ve Papa II. Jean Paul'ün çabaları son onyıllarda Yahudiler ile Katolikliğin uzlaştırılmasına yardımcı olmuştur. Naziler, ideolojilerine ahlaki bir temel yaratabilmek için Martin Luther'in Yahudiler ve Yalanları Hakkında başlıklı kitabını kullanmışlardı.[38] 1994 yılında, Birleşik Devletler'deki en büyük Lutherci mezhep ve Lutherci Dünya Federasyonu'nun üyesi olan Amerika'daki Evanjelist Lutherci Kilise'nin Kilise Konseyi, kamuoyu önünde Luther'in antisemitik yazılarını reddetti. 2000 yılında, birçok Amerikalı Yahudi bilim adamı tarafından Yahudi-Hıristiyan ilişkileri hakkında tartışmalara yol açan Dabru Emet belgesi yayınlanmıştır. Belge şunları söyler: "Nazizm kökenlerini Hıristiyanlıktan alan bir görüngü değildir. Hıristiyan Yahudilik karşıtlığı ve Hıristiyanların Yahudilere uyguladığı şiddetin uzun tarihi olmaksızın Nazi ideolojisi ne tutunabilir ne de uygulanabilirdi. Nazilerin Yahudilere yönelik zulmüne çok fazla sayıda Hıristiyan katıldı ya da sempati ile baktı. Diğer Hıristiyanlar ise bu
49
Antisemitizm zulmü yeterince protesto etmedi. Ancak Nazizim tek başına Hıristiyanlığın kaçınılmaz bir sonucu değildir."
İslam ve antisemitizm İslam'da antisemitizm ve hiçbir ırkçı düşünce tarzına izin verilmemiştir.[kaynak belirtilmeli] İslam bağlamında antisemitizmin çeşitli tanımları yapılmıştır. Müslümanlar arasında antisemitizmin boyutları seçilen tanıma bağlı olarak çeşitlilik gösterir: • Claude Cahen ve Shelomo Dov Goitein, bunu sadece Yahudilere karşı takınılan ve genel olarak gayrı-Müslümlere karşı uygulanan ayrımcı uygulamaları içermeyen hasmane tutum olarak tanımlar.[39][40][41] Bu uzmanlara göre, Orta Çağ'da İslam dünyasında antisemitizm genel ve yaygın olmaktan ziyade yerel ve münferit düzeydeydi [Shelomo Dov Goitein],[39] hiç yoktu [Claude Cahen][40] ya da nadiren görülüyordu.[41] • Bernard Lewis'e göre, antisemitizm iki açık özelliğe sahiptir: Yahudiler diğerlerine uygulanandan farklı bir standarda tabi tutulur ve "kozmik kötülük" ile suçlanırlar.[42] Lewis'e göre, 19. yüzyıl sonundan itibaren, Müslümanlar arasında, ilk defa tam anlamıyla antisemitizm olarak hareketler ortaya çıkmaya başlamıştır.[43]
İslami metinlerde Yahudiler Detaylı bilgi için bkz: İslam ve Antisemitizm Ayrıca bakınız: İslam ve Yahudilik ve Muhammed ve Yahudiler Leon Poliakov,[44] Walter Laqueur ve Jane Gerber,[45] Muhammed'i Tanrı'nın peygamberi olarak tanımayı reddetmelerinden ötürü Kur'an'da Yahudilere yönelik saldırılar olduğunu belirtir.[44] Muhammed'in Yahudiler arasında da dostları vardı ve Kur'an'da Yahudilere saygı gösteren (örn. Bakara: 47, Bakara: 62) ve hoşgörüyü öğütleyen (Bakara: 256) ayetler de vardır.[46][47] Poliakov, Kur'an'ın "iyi ve kötü" Yahudiler arasında bir ayrım yaptığını belirtir.[46] Laquer ise, Müslümanların kutsal kitabında bulunan Yahudiler hakkındaki çelişkili ifadelerin, başta İslami köktenciliğin yükseldiği dönemler olmak üzere, Arapların ve Müslümanların Yahudilere karşı tutumunu bugüne kadar etkilediğini öne sürer.[48] Muhammed'in yaşadığı dönemde, Arap Yarımadası'nda, özellikle de Medine'nin içi ve çevresinde Yahudiler de yaşıyordu. Muhammed'in kendilerine yaptığı din değiştirme ve kendisini Peygamber olarak kabul etme teklifini reddettikleri söylenir.[49] F.E. Peters'a göre, (bir barış antlaşması imzalamış olmalarına rağmen) Muhammed'in Mekke'deki düşmanları ile O'nu devirmek için gizliden gizliye komplo kurmaya başlamışlardı.[50][51][52] Her büyük savaşın ardından, Muhammed Yahudi kabilelerinden birini ihanet ile suçlayarak yok etmiştir. İki Yahudi kabilesi sürülmüştür. Samuel Rosenblatt bu olayların salt Yahudilere yöneltilmiş politikaların bir parçası olmadığını ve Muhammed'in putperest Arap akrabalarına yabancı tek tanrıcılara davrandığından çok daha sert davrandığını belirtir.[50] "Zillet" ve "küçülme" kelimeleri Kur'an'da ve sonraki dönem Müslüman yazılarında Yahudiler ile bağlantılı olarak sıklıkla kullanılır. Lewis'e göre, "İslami bakış açısından, bu, geçmişteki isyankarlıklar için kendilerine verilen adil bir ceza idi ve Hıristiyanlık ve İslamın kudretli güçleri arasındaki mevcut güçsüzlükleri ile kendini gösteriyordu." Kur'an'da Yahudilere yönelik standart atıf Bakara Suresi'nin 61. Ayeti'dir: "Siz şöyle demiştiniz: "Ey Musa, biz bir tek yemeğe asla dayanamayız; bizim Rabbine dua et de bize yerin bitirdiklerinden baklasından, acurundan, sarmısağından, mercimeğinden ve soğanından çıkarıversin." Musa şöyle demişti: "Siz daha aşağı bir nimete daha üstün bir nimeti mi değiştirmek istiyorsunuz? "İnin bir kasabaya; istediğiniz sizin olacaktır." Ve üzerlerine zillet, eziklik ve yoksulluk damgası vuruldu, Allah'tan bir gazaba çarpıldılar. Bu böyle oldu, çünkü onlar Allah'ın ayetlerini inkar ediyor ve haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı. İsyan ettikleri için böyle oldu. Sınır tanımıyor, azgınlık yapıyorlardı."[53] Kur'an Yahudileri dinler arası sürtüşme ve rekabet ile ilişkilendirir (Bakara: 113). Yahudilerin kendilerinin Tanrı'nın çocukları olduğuna (Maide:18) ve sadece kendilerinin kurtuluşa erişeceklerine inandıklarını (Bakara: 211) belirtir. Kur'an'a göre, Hıristiyanların İsa'nın Tanrı'nın oğlu olduğunu iddia etmeleri gibi, Yahudiler de Üzeyir'in (Ezra)
50
Antisemitizm Tanrı'nın oğlu olduğunu (Tevbe: 30) ve Tanrı'nın elinin bağlı olduğunu (Maide: 64) iddia ederek küfrederler. "İnsanların iman edenlere en şiddetli düşmanlık duyanlarını Yahudilerle şirke batanlar arasında bulursun" (Maide: 82). Yahudiler arasından bazıları, "kelimeleri yerlerinden kaydırırlar" (Nisa: 46), kabahat işlemişler, bu yüzden Tanrı "daha önce kendilerine helal kılınmış tertemiz şeyleri, Yahudilere haram" kılmıştır (Nisa: 160), "yalancılık etmek için dinlerler" (Maide: 41), ve yine bazıları yasaklanmış olmasına rağmen ribayı almaktadır ve küfre sapanlarına "korkunç bir azap" hazırlanmıştır (Nisa: 161). Kur'an, Hıristiyanların Yahudilerin İsa'ya tuzak kurdukları iddiasına da katılır, fakat "Allah da tuzak kurdu. Ve Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır" (Ali İmran: 54). Müslümanların bakış açısından, İsa'nın çarmıha gerilmesi bir göz aldanmasıdır ve bu yüzden de Yahudilerin O'na karşı komploları tamamiyle başarısız olmuştur.[54] Birçok ayette (Ali İmran: 63; Ali İmran: 71; Nisa: 46; Nisa: 160-161; Maide 41-44; Maide 63-64; Maide: 82; Enam: 92)[55] Kur'an Yahudileri kasıtlı olarak kutsal kitapları tahrif etmek ve çarpıtmakla suçlar. İslam ve Yahudilik vahiy ile inen Kutsal Kitap fikrini paylaşırlar. Her ne kadar tam olarak metin ve tefsiri konularında birbirlerinden ayrılsalar da, İbrani Tevratı ile Müslümanların Kur'anı önemli miktarda öykünün yanı sıra emri de paylaşırlar. Tevrat'ın geleneksel olarak tomar, Kur'an'ın ise kitap şeklinde olması ise her iki dinin yaşı hakkında bir fikir vermektedir. Müslümanlar genelde Yahudilerden (ve Hıristiyanlardan) kendileri gibi, İbrahim'in iman ettiği tek bir Tanrı'ya iman etmelerinden ötürü aynı genel öğretileri izleyen insanlar anlamında, "Ehl-i Kitap" olarak bahsederler. Kur'an, dinlerini bırakmak istemeseler bile hoşgörü gösterilmesi gereken "Ehl-i Kitap" (Yahudiler ve Hıristiyanlar) ile aynı hoşgörünün gösterilmediği putperestler (çoktanrıcılar) arasında ayırım yapar (Bkz. Bakara Suresi, 256. Ayet). Müslümanlara getirilen bazı kısıtlamalar da gevşetilerek, Müslüman erkeklerin "Ehl-i Kitap"tan bir kadın ile evlenmeleri ya da Müslümanların kaşer et yemelerine izin verilmiştir. Kuran İsrailoğullarının "kutsal topraklarda" yaşayacağını ve devlet kuracağını adeta müjdeler: • A'RÂF SÛRESİ (137): Hor görülüp ezilmekte olan kavmi (İsrailoğullarını), toprağına bolluk ve bereket verdiğimiz yerin doğu ve batı taraflarına mirasçı kıldık. Rabbinin İsrailoğullarına verdiği güzel söz, onların sabretmeleri karşılığında gerçekleşti. Firavun ve kavminin yaptıklarını ve (özenle kurup) yükselttiklerini yerle bir ettik. • YÛNUS SÛRESİ (93): Andolsun, biz İsrailoğullarını çok güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara temiz rızıklar verdik. Kendilerine bilgi gelinceye kadar ayrılığa düşmediler. Şüphesiz ki, ayrılığa düşmüş oldukları şeyler hakkında Rabbin kıyamet günü aralarında hükmünü verecektir. • İSRÂ SÛRESİ (104): Bunun ardından İsrailoğullarına şöyle dedik: "Bu topraklarda oturun, ahiret va'di (kıyamet) gelince hepinizi toplayıp bir araya getireceğiz." • CÂSİYE SÛRESİ (16): Andolsun biz, İsrailoğullarına kitap, hükümranlık ve peygamberlik verdik. Onları güzel ve temiz yiyeceklerle rızıklandırdık ve onları (dönemlerinde) âlemlere üstün kıldık. • TÂ HÂ SÛRESİ (80): (Allah şöyle dedi:) "Ey İsrailoğulları! Sizi düşmanınızdan kurtardık, size Tûr'un sağ yanını vadettik ve size kudret helvası ile bıldırcın indirdik." • TEVBE SÛRESİ (30): Yahudiler, “Üzeyr Allah’ın oğludur” dediler. Hırıstiyanlar ise, “İsa Mesih Allah’ın oğludur” dediler. Bu onların ağızlarıyla söyledikleri (gerçeği yansıtmayan) sözleridir. Onların bu sözleri daha önce inkar etmiş kimselerin söylediklerine benziyor. Allah onları kahretsin. Nasıl da haktan çevriliyorlar!
Hıristiyanlık ile farklılıklar Bernard Lewis Müslümanların büyük ölçüde Hıristiyanların olduğu şekilde antisemitik olmadıklarını belirtir: 1. İncil Müslüman toplumlardaki eğitim sisteminin parçası değildir, dolayısıyla da Müslümanlar Yahudilerin Tanrı katili olduğu hikâyeleri ile büyümezler; hatta tam tersine, Tanrı'nın öldürülmesi Kur'an'da küfre giren bir saçmalık olarak reddedilir. 2. Muhammed ve ilk takipçileri Yahudi değillerdi, dolayısıyla da ne kendilerini gerçek İsrailoğulları olarak sundular ne de eski İsrailoğullarının varlığını sürdürmesini kendilerine bir tehdit olarak algıladılar. 3. Kur'an Müslümanlar tarafından Tevrat'ın tamamlanması olarak değil, zaman içinde çarpıtılan asıl mesajının yeniden indirilmesi olarak görürler; Dolayısıyla, Yahudilik ile İslam arasında yorumların çatışması gibi bir
51
Antisemitizm durum söz konusu değildir. 4. Muhammed Yahudi cemaati tarafından öldürülmemiş ve Medine'deki Yahudi cemaati ile girdiği çatışmadan zaferle çıkmıştır. 5. Muhammed Tanrı'nın Oğlu ya da Mesih değil, sadece bir peygamber olduğu iddiasını taşımıştır; ki bu da Yahudilerin daha az karşı çıktığı bir iddiadır. 6. Müslümanlar Muhammed ile Yahudiler arasındaki anlaşmazlığı, Muhammed'in yaşamında fazla önemli olmayan bir şey olarak görmüşlerdir.[56]
Müslüman hakimiyeti altında Yahudilerin statüsü Geleneksel olarak, Müslüman topraklarında (Hıristiyanlar ile birlikte) zımmi statüsünde olan Yahudilerin kendi dinlerini yaşamalarına ve kendi iç işlerini yönetmelerine, bir takım koşullara uymaları şartıyla, izin veriliyordu.[57] Müslümanlara Cizye (her özgür gayrı müslim erkekten kişi başına alınan vergi) ödemek zorundaydılar.[57] İslami yönetim altında, zımmiler daha düşük bir statüdeydiler. Silah taşımalarının ya da Müslümanların da dahil olduğu davalarda şahitlik etmelerinin yasak olması gibi çok sayıda sosyal ve hukuki kısıtlamaya tabiydiler.[58] Söz konusu kısıtlamaların çoğu oldukça sembolikti. En haysiyet kırıcı olanı ise, aslında Kur'an'da da hadislerde de yeri olmadığı halde Orta Çağ'ın başlarında Bağdat'da ortaya çıkan ve düzensiz şekilde uygulanan ayırt edici kıyafet uygulamasıydı.[59] Yahudiler nadiren öldürülmüş veya sürgün edilmiş ya da din değiştirmeye zorlanmış ve çoğunlukla ikamet ve meslek seçimlerinde serbest bırakılmışlardır.[60] Yahudilere yönelik kayda değer katliamlardan biri de, Müslüman bir güruhun kraliyet sarayını basarak Yahudi vezir Joseph ibn Naghrela'yı çarmığa gerdiği ve şehirdeki Yahudi nüfusun büyük bölümünü katlettiği 1066 Gırnata Katliamı'dır. "1.500'den fazla Yahudi aile, toplam 4.000 kişi bir günde öldürüldü."[61] Bu, Yarımada'da İslami yönetim altında Yahudilere yönelik ilk saldırıydı. Ayrıca, 12. yüzyılda Endülüs'deki Muvahhid hanedanının hükümdarları tarafından da öldürüldüler ya da din değiştirmeye zorlandılar.[62] İkamet seçimlerinin Yahudilerin elinden alındığı durumlara verilebilecek en önemli örneklerden biri ise, Fas'ta 15. yüzyılda başlayan, özellikle de 19. yüzyılın başlarından itibaren Yahudilerin duvarlarla çevrili mahallelerde (mellahlar) toparlanması uygulaması gelir.[63] Din değiştirme olaylarının birçoğu ise gönüllü olmuş ve çeşitli sebeplere dayanmıştır. Ne var ki, 12. yüzyılda, Kuzey Afrika ve Endülüs'teki Muvahhid hanedanının yanı sıra, İran'da da Yahudilerin din değiştirmeye zorlandığı kimi olaylar yaşanmıştır.[64]
Modernizm öncesi Yahudilerin ilk İslami metinlerde resmediliş tarzı, onlara karşı Müslüman toplumlarda tavırları şekillendirmekte önemli bir rol oynamıştır. Jane Gerber'a göre, "Müslümanlar sürekli olarak İslam tarihinin ilk dönemlerinde, teolojiye serpiştirilen antisemitizmden sürekli olarak etkilenmiştir."[65] Yahudilerin Muhammed karşısındaki mağlubiyeti ışığında, Müslümanlar geleneksel olarak Yahudileri hor görmüş ve tezyif etmişlerdir. Yahudiler saldırgan, sinsi ve kinci ama bununla birlikte de zayıf ve etkisiz görülmüşlerdir. Yahudilere en sık yakıştırılan özellik korkaklıktı. Yahudiler ile ilişkilendirilen bir diğer klişe de, yalan ve dolana meyilli oldukları iddiasıdır. Bazı Yahudi karşıtı polemikçiler bunları sadece Yahudilere has özellikler olarak görürken, İbn Haldun, bu özellikleri, Yahudilerin hakimiyeti altında yaşadıkları milletlerin elinde gördüğü kötü muameleye bağlar. Bazı Müslüman yazarlar Yahudi karşıtı polemiklerine ırkçı motifler de sokmuşlardır. El-Cahız, Yahudi ırkının aşırı akraba evliliği yüzünden bozulduğundan bahseder. İbn Hazm da Yahudilere yönelik saldırılarında ırksal niteliklerden bahseder. Ne var ki, bunlar daha ziyade istisnai durumlardır ve ırkçı tema Orta Çağ'daki Yahudi karşıtı yazılarda pek iz bırakmamıştır.[66] Yahudi karşıtı duygular genelde Müslümanların siyasi veya askeri açıdan zayıf düştüğü ya da Müslümanların kimi Yahudilerin İslam hukuku tarafından kendilerine emredilen aşağı konumun sınırlarını aştığını hissettiği durumlarda alevlenmiştir.[67] Endülüs'te, ibn Hazm ve Ebu İshak Yahudi karşıtı yazılarında bu suçlamalardan ikincisine yoğunlaşmıştır. 1066 Gırnata katliamının ardındaki başlıca neden de bu olmuştur. 1033 yılında da Fez'de de 6.000 Yahudi katledilmiştir.[25] Bu şehirde, 1276 ve 1465 yıllarında da başka katliamlar yaşanmıştır.[68] İslam hukuku, her ikisi de zımmi statüsündeki Yahudiler ile Hıristiyanlar arasında bir ayrım yapmaz. Bernard Lewis'e göre, modern zamana kadar Müslüman yönetimlerdeki normal uygulama şeriatın bu yönü ile tutarlı olmuştur.[53] Bu görüşe, tüm zımmiler arasında Yahudilerin en düşük statüye sahip olduğunu savunan Jane Gerber
52
Antisemitizm karşı çıkar. Gerber, Osmanlı İmparatorluğu'nun verdiği Kapitülasyonlar çerçevesinde Hıristiyan cemaatlerinin Yahudilerin yararlanamadığı korumalardan faydalanabildiği sonraki yüzyıllarda bu durumun özellikle belirginlik kazandığını savunur. Örneğin, 18. yüzyılda Şam'da bir festival düzenleyen bir Müslüman soylu, tüm sosyal sınıfları önem sırasına göre davet ederken, Yahudiler sadece köylüler ve fahişelerin üzerinde kalmışlardı.[69] 1839 yılında, tüm Osmanlı vatandaşları için eşitlik ilan edildiğinde, buna ilk karşı çıkanlar, Müslümanların ardından ikinci sırada gelen Rumlar olmuştu. Bazı Rumlar, "Devlet bizi Yahudilerle aynı yere koydu. Biz, İslamın üstünlüğünden memnunduk," şeklinde itirazlar gelmişti.[70] Kimi uzmanlar, "antisemitizm" kelimesini modernizm öncesi dönemlerdeki Müslüman kültürü için kullanmanın ne kadar doğru olduğunu da sorgulamıştır.[71][8][72][73] Robert Chazan ve Alan Davies, modernizm öncesi İslam ve Hıristiyan dünyaları arasındaki en bariz farkın, Müslüman ülkelerdeki "ırksal, etnik ve dini toplulukların zengin çeşitliliği" olduğunu, bunun içinde de "daha önce çok tanrıcılığın hakim olduğu dünyada ya da sonraları Orta Çağ Hıristiyan dünyasının büyük bölümünde olduğunun aksine, Yahudilerin hiçbir şekilde yalnız muhalifler olarak göze çarpmadığı"nı savunuyorlar. Chazan ve Davies'e göre, böylesi bir eşsizliğin yokluğu Orta Çağ İslam dünyasında Yahudilerin içinde yaşadığı şartları iyileştirmiştir.[74] Norman Stillman'a göre ise, Yahudilerden Yahudi oldukları için nefret edilmesi anlamında antisemitizm "Orta Çağ Arap dünyasında, hoşgörünün en yüksek seviyede olduğu dönemde dahi vardı."[75]
19. yüzyıl Tarihçi Martin Gilbert, Yahudilerin Müslüman ülkelerdeki durumunun 19. yüzyılda kötüleştiğini yazar. 1828 yılında, Bağdat'da Yahudilere yönelik bir katliam gerçekleştirilirken,[25] 1839 yılında da İran'ın Meşhed şehrinde Yahudi Mahallesi'ne giren kalabalık sinagogu yakarak Tevrat tomarlarını parçaladı. Katliam ancak zorunlu din değiştirme ile önlenebildi. 1867'de de Barfuruş'da bir başka katliam yaşandı.[25] 1840 yılında, Şam'daki Yahudiler bir Hıristiyan keşiş ile Müslüman uşağını öldürüp Hamursuz Bayramı'nda pişirdikleri ekmeklerde kanlarını kullanmakla suçlandılar. Bir Yahudi berbere, "suçunu itiraf edene" kadar işkence edilirken, iki Yahudi daha işkence altında hayatını kaybetti. Bir üçüncüsü ise Müslümanlığa geçerek hayatını kurtardı. 1860'lar boyunca, Libya Yahudileri, Gilbert'in tabiri ile, cezai vergiye maruz kaldılar. 1864 yılında, Fas'ın Marakeş ve Fez şehirlerinde 500 civarında Yahudi öldürüldü. 1869 yılında, Tunus'da 18 Yahudi öldürülürken Jerba Adası'nda da Araplardan oluşan kalabalık Yahudi ev ve dükkânlarını yağmalayarak sinagogları yaktı. 1875 yılında, Fas'ın Demnat şehrinde 20 Yahudi öldürülürken, ülkedeki diğer şehirlerde de çok sayıda Yahudi sokak ortasında saldırıya uğradı ve öldürüldü. 1891 yılında, Kudüs'ün Müslüman liderleri Osmanlı yetkililerinden Rusya'dan gelen Yahudilerin bölgeye girmesinin yasaklanmasını talep ettiler. 1897 yılında, Trablusgarp'ta sinagoglar basılarak Yahudiler katledildi. Mark Cohen'e göre, birçok uzman modern dünyada Araplar arasındaki antisemitizmin 19. yüzyılda, Yahudi ve Arap milliyetçilikleri arasındaki sürtüşme ile yükseldiği ve Arap dünyasına öncelikle milliyetçi Hıristiyan Araplar tarafından ithal edildikten sonra ancak kademeli olarak "İslamlaştığı" sonucuna varmıştır.[76]
20. yüzyıl Müslüman ülkelerde Yahudilere yönelik baskılar 20. yüzyılda da devam etmiştir. Martin Gilbert, 1903 yılında Fas'ın Taza şehrinde 40 Yahudinin öldürüldüğünü yazar. 1905'te, Yemen'de Yahudilerin Müslümanlar önünde seslerini yükseltmeleri, Müslümanlardan daha yüksek evlerde oturmaları ve geleneksel olarak Müslümanlara ait zanaat ve mesleklerde çalışmalarını yasaklayan eski yasalar yeniden hayata geçirildi.[kaynak belirtilmeli] Fez'deki Yahudi Mahallesi 1912 yılında Müslüman kalabalıklar tarafından neredeyse tümüyle yıkıldı.[25] 1930'larda, Cezayir'de Nazilerden esinlenilmiş pogromlar yaşanırken, 1940'larda da Irak ve Libya'da Yahudilere karşı büyük saldırılar gerçekleştirildi. 1941'de Bağdatlı Nazi yanlısı Müslümanlar şehirdeki onlarca Yahudiyi öldürdü.[25] George Gruen, Arap dünyasındaki Yahudilere karşı artan husumeti Osmanlı İmparatorluğu ve geleneksel İslami toplumun parçalanması; Batılı sömürgeci güçlerin hakimiyeti ve bu dönemde bölgenin ticari, mesleki ve idari
53
Antisemitizm yaşamda Yahudilerin orantısız ölçüde yüksek bir rol kazanması; destekçilerinin devlet yoluyla yerel Yahudilerin serveti ve bulundukları pozisyonları ele geçirmek istediği Arap milliyetçiliğinin yükselişi; Yahudi milliyetçiliği ve Siyonist harekete duyulan içerleme; toplumsal desteği olmayan rejimlerin yerel Yahudileri siyasi amaçlarla günah keçisi yapmaya istekli olması gibi çok sayıda etkene bağlar.[77] Filistin'deki Britanya Mandası'nda Siyonist faaliyetlerin yayılmasıyla birlikte, husumet ve şiddet daha da arttı. Ortadoğu'daki Siyonist karşıtı propaganda, İsrail ve liderlerini şeytanlaştırmak için sıklıkla Holokost (Yahudi Soykırmını)terminolojisi ve sembollerini kullanır. Aynı zamanda, Holokost'un inkarı ve Holokost'un küçümsenmesine yönelik çabalar, bazı Ortadoğu ülkelerinde tasvip edilen tarihi söylem olarak giderek açık kabul görmektedir. Hitler'in Kavgam adlı kitabı ve Siyon Liderlerinin Protokolleri'nin Arapça ve Türkçe baskıları bölgede okuyucu kitlesi bulurken, yerel entellektüeller ve medyadan gelen eleştiriler ise kısıtlı kaldı. Robert Satloff'a göre, Fas, Tunus ve Libya'daki İtalyan ve Alman işgali sırasında Müslümanların ve Arapların hem Holokost (Yahudi Soykırımı) işbirlikçileri hem de Yahudileri kurtaranların saflarında yer aldığını belirtir.[78] Antisemitizmin Arap ve İran medyası ve okul kitaplarında yer bulduğu söylenmektedir. Örneğin, Freedom House adlı kuruluşa bağlı Dini Özgürlük Merkezi, Suudi Eğitim Bakanlığı'nın şu anki eğitim ve öğretim yılında ilk ve orta okullardaki İslam etüdleri derslerinde kullanılan okul kitaplarını araştırmıştır. Vahabi olmayan Müslümanlar ve "kafirler"e karşı ifade ve fikirler arasında, Müslümanlara Hıristiyanlardan, Yahudilerden, "çok tanrıcılar"dan, diğer "kafirlerden" ve Vahabi olmayan Müslümanlardan "nefret etmeleri" öğretilirken, tutarsız bir şekilde de, onlara karşı "adaletsiz" davranmamaları söylenmekte; Siyon Liderlerinin Protokolleri, tarihi gerçekler olarak öğretilip günümüzden olaylarla ilişkilendirilmekte; "Yahudilerin ve Hıristiyanların müdminlerin düşmanı olduğu" ve bu iki taraf arasındaki "çatışma"nın ebedi olduğu öğretilmekte; "Müslümanlar ile Yahudiler arasındaki çatışma"nın Mahşer'e kadar süreceği ve Müslümanların sonunda Yahudilere karşı zafer kazanacaklarının vaat edildiği öğretilmekte; Yahudilere karşı şiddet öğretisi seçici bir şekilde verilirken aynı zamanda, Kur'an ve hadislerde hoşgörüyü öğütleyen bölümler göz ardı edilmekte; İsrail'e 1967 öncesi sınırları içinde, "Filistin: 1948'den bu yana İşgal Altında" ibaresi ile yer veren bir Ortadoğu haritası içermekte; Yahudilerden şiddet bağlamında bahsedilmekte ve modern dünyadaki neredeyse tüm "yıkıcı eylemler" ve savaşlardan Yahudiler sorumlu tutulmaktadır.[79] Suudi Arabistan'daki müfredat ile ilgili 38 sayfalık bir rapor Hundson Enstitüsü tarafından sunulmuştur.
Irkçı antisemitizm Irkçı antisemitizm, Yahudilerin içinde yaşadıkları uluslara kıyasla farklı ve aşağı bir ırk oldukları fikridir. On dokuzuncu yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında, "Avrupalı" olmayanları aşağı ırklar olarak sınıflandıran öjenik hareketin parçası olarak ana görüş tarafından kabul gördü. Daha spesifik olarak, Nordik Avrupalı olarak adlandırılan ırkların üstün olduğunu iddia eder. Irkçı antisemitler Yahudilerin Sami ırkının parçasını olduğunu görerek "yabancı olan" Avrupa dışı kökenleri ve kültürlerine vurgu yapmışlardır. Yahudileri, çoğunluğun dinine dönseler dahi, kurtuluşu olmayan bir ırk olarak görmüşlerdir. Antropologlar, Yahudilerin Arap-Armenoid, Afrika-Nübyeli veya Asyalı-Türk atalara sahip olup olmadıklarını tartışmışlardır. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana, ırkçı antisemitizm neonaziler ve beyazların üstünlüğünü savunan gruplar dışında nadiren kullanılmıştır. Irkçı antisemitizm Yahudiliğe karşı nefretin yerine bir topluluk olarak Yahudilere karşı duyulan nefreti getirmiştir. Endüstri Devrimi ile baskıdan kurtulan Yahudiler hızla şehirleştiler ve yüksek sosyal hareketlilik dönemi yaşadılar. Kamu yaşamında dinin azalan rolü dini antisemitizmi yumuşatırken, artan milliyetçilik, öjeninin yükselişi ve Yahudilerin sosyoekonomik başarısına karşı duyulan içerlemenin bir araya gelmesi, daha yeni ve ölümcül olan ırkçı antisemitizmin gelişimine çanak tuttu.
54
Antisemitizm
Yeni antisemitizm Son yıllarda, kimi uzmanlar, aynı anda hem soldan, hem sağdan hem de İsrail Devleti ile bir Yahudi vatanının kurulmasına muhalefete odaklanan radikal İslamdan gelen Yeni antisemitizm kavramını ortaya atmış ve Siyonizm karşıtlığının ve İsrail'e yönelik eleştirilerin dilinin Yahudilere daha geniş bir yelpazede saldırmak için kullanıldığını iddia etmişlerdir. Bu bakış açısında, yeni kavramın savunucuları İsrail ve Siyonizme yönelik eleştirilerin sıklıkla ölçüsü itibariyle orantısız, türü itibariyle eşsiz olduğuna inanmakta ve bunu antisemitizme bağlamaktadırlar. Kavram, tartışmaları bastırmak ve dikkatleri İsrail Devleti'ne yönelik meşru eleştirilerden uzaklaştırmakta kullanıldığı ve Siyonizm karşıtlığını antisemitizm ile ilişkilendirerek İsrail'in eylemleri ve politikalarına karşı gelen herkese çamur atma niyetini taşıdığı iddiasıyla eleştirilmiştir.[80]
Kaşer hayvan kesimine yönelik yasaklamalar Kaşer ve Helal hayvan kesimi, halen Norveç, İsviçre ve İsveç'te tamamen, Hollanda'da ise kısmen (sadece bilincini kaybetmesi daha uzun süren yaşlı hayvanlar için) yasaktır. PETA gibi gruplar, bu yasakları, kesimden önce bayıltılmayan hayvanın acı duyduğu ve bunun gaddarca olduğu gerekçesiyle desteklemektedir. Kimileri bu yasaların antisemitik veya İslamofobik duygulara dayandığını iddia ederken diğerleri ise bunların sadece hayvan hakları konusundaki kaygılardan kaynaklandığına inanmaktadır.
Mevcut durum ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından 14 Mart 2008 tarihinde yayımlanan bir rapora göre, dünya çapında antisemitizmde "artış" yaşanmaktadır.[81]
Amerika Birleşik Devletleri Birleşik Devletler'de, Demokrat Ernest Hollings ve Cumhuriyetçi Pat Buchanan, George W. Bush yönetiminin savaşa Yahudi destekçiler kazanmak amacıyla girdiğini savunan ifadeler kullanmıştır. 2004 yılında, bazı önemli isimler Bush yönetiminin Yahudi üyelerini ABD'yi yanıltarak İsrail'e yardım etmek için Saddam Hüseyin ile savaşa soktuğunu iddia etmiştir.[82] 3 Nisan 2006 tarihinde, ABD Medeni Haklar Komisyonu, ABD çapındaki üniversite kampüslerinde yaşanan antisemitizm olaylarının "ciddi bir sorun" olduğu yönündeki bulgusunu açıklamıştır. Komisyon, ABD Eğitim Bakanlığı'na bağlı Medeni Haklar Dairesi'nin üniversite öğrencilerini antisemitizmden korumak için 1964 tarihli Medeni Haklar Yasası'nın 6. Başlığını titizlikle uygulamasını, Kongre'nin de 6. Başlığın Yahudi öğrencilere karşı ayrımcılığı da içerdiği hususuna açıklık getirmesini tavsiye etmiştir.[83] 28 Temmuz 2006 tarihinde, Navid Ezfal Haq, Seattle Yahudi Federasyonu'nu basarak altı kadını vurmuş ve bunlardan biri hayatını kaybetmiştir. İftira ve İnkarla Mücadele Birliği (ADL) tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, ABD'de yaşayanların yüzde 14'ü antisemitik görüşlere sahip. 2005 tarihli araştırmaya göre, "Yurtdışında doğmuş olan Latin Amerika kökenli Amerikalıların yüzde 35'i" ve "Afrika asıllı Amerikalıların yüzde 36'sı güçlü antisemitik inançlar taşıyor. Bu oran, beyazlar arasındaki antisemitlerin (yüzde 9) dört katına tekabül ediyor."[84]
Avrupa Avrupa'da antisemitizm 2000 yılından bu yana kayda değer bir artış göstermiş, Yahudilere yönelik sözlü saldırılar, Yahudi okullarına duvar yazıları yazılması, molotof kokteyli atılması, sinagoglar ve Yahudi mezarlıklarının tahrip edilmesi gibi olaylarda önemli yükselme kaydedilmiştir. Yahudilere yönelik fiziksel saldırılarda da ciddi artış görülmüş, dövme, bıçaklama ve diğer şiddet olayları sonucunda ciddi yaralanma, hatta ölüm vakaları yaşanmıştır.[85] 2000 yılından bu yana, Avusturya ve Almanya sürekli olarak Yahudilere yönelik fiziksel şiddet, sözlü saldırı ve vandalizm olaylarında başı çekmiştir. Bu iki ülkeyi, Hollanda ve İsveç izlemektedir.[86]
55
Antisemitizm Avrupa'daki yeni antisemitik şiddetin büyük bölümü, uzun süredir devam eden Arap-İsrail anlaşmazlığının kıtaya yansımasının bir sonucu olarak görülebilir, zira faillerin çoğunluğu Avrupa şehirlerindeki büyük göçmen Arap topluluklarından çıkmıştır. Ancak, Fransa, Birleşik Krallık ve Avrupa'nın geri kalanı ile kıyaslandığında, Almanya'da Arap ve Filistin yanlısı grupların antisemitik olayların çok düşük bir kısmına karıştığı görülmektedir. Yahudilere ve mülklerine yönelik sözlü ve fiziksel saldırıda bulunanların çok büyük bölümü ülkedeki etnik Almanlar arasından çıkmaktadır. Aynı durum İsveç ve Avusturya'da da görülmektedir.[85][87][88] Alman İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble, Almanya'nın resmi politikasını, "Aşırılığın, yabancı düşmanlığının ya da antisemitizmin hiçbir şekline hoşgörü göstermemek" olarak özetlemiştir.[89] Her ne kadar başta eski Doğu Almanya'da olmak üzere,[89] aşırı sağcı grup ve örgütlerin sayısı 141'den (2001)[90] 182'ye (2006)[91] yükselmişse de, ülkede bunlara karşı alınan önlemler etkili olmuştur. Anayasanın Korunması için Federal Ofis'in yıllık raporlarına göre, Almanya'daki aşırı sağcıların sayısı 49.700'den (2001) 38.600'e (2006) düşmüştür.[90][91] Almanya, "seyahat eden danışman ekipleri ve kurban gruplarını da içeren, aşırı sağcılıkla mücadeleye yönelik ülke çapında programlara" milyonlarca euro aktarmıştır. Ancak tüm bu çabalara rağmen, 11 Eylül 2007 tarihinde, Frankfurtlu Haham Zalman Gurevitch, bir saldırgan tarafından defalarca bıçaklanmıştır.[92] 2005 yılında, Birleşik Krallık Parlamentosu, antisemitizm konusunda tüm partilerin katıldığı bir soruşturma gerçekleştirmiş, bunun sonuçları 2006 yılında yayımlanmıştır. Buna göre, "yakın zamana kadar, gerek Yahudi cemaatinde, gerekse toplumun geriye kalanında antisemitizmin sadece toplumdaki marjinal gruplar arasında bulunduğu yönünde bir görüş hakimdi." Komisyon, bu sürecin 2000 yılından bu yana tersine döndüğü sonucuna varmıştır.[93] 1 Ocak 2006 tarihinde, Britanya'nın baş hahamı Sir Jonathan Sacks, kendi tabiriyle bir "antisemitizm tsunamisi"nin küresel ölçekte yayıldığı uyarısını yapmıştır. Fransa, Batı Avrupa'nın en kalabalık Müslüman nüfusunu (yaklaşık 4 milyon) ve en büyük Yahudi cemaatini barındıran (yaklaşık 600.000) ülkesidir. Yahudi cemaatinin önde gelenleri, Fransa'da başta Arap ve Afrika kökenli Müslümanlar olmak üzere, eski Fransız sömürgelerinden gelen Karayib asıllılar arasında da antisemitizmin yoğunlaşmakta olduğu yönünde uyarılarda bulunmaktadır.[94] Öte yandan, Holokost'tan kurtulan eski bakan Simone Veil, Fransa'daki bağnazlığın asıl kurbanlarının Yahudiler değil Müslümanlar olduğunu belirtiyor. Yahudilere yönelik şiddetin bir bölümünün Müslümanlar tarafından yapıldığını kabul etmekle birlikte, Veil, "Fransa'daki Arap karşıtlığı antisemitizmden çok daha güçlüdür" diyor.[95] Ilan Halimi'nin 13 Şubat 2006 tarihinde öldürülmesi, dönemin İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy tarafından antisemitik suç olarak nitelendirilmiştir. Önde gelen Yahudi asıllı hayırsever Baron Eric de Rothschild gibi kimi bağımsız sesler ise Avrupa'daki antisemitizmin abartıldığını belirtmektedir. Fransa'da "Hükümet ve belediyelerdeki insanların aslında oldukça Yahudi yanlısı olduğunu, hatta bunun seçim hesaplarının da ötesine giden bir boyutta olduğunu" belirten Rothschild'e göre, "Fransa hakkında söylenemeyecek bir şey varsa, onun da bu ülkenin antisemitik bir ülke olduğunu iddia etmektir."[96]
Ortadoğu Sonuçları 14 Ağustos 2005 tarihinde yayımlanan Pew Küresel Tavırlar Projesi'ne göre, Müslümanların çoğunlukta olduğu altı ülkede nüfusun büyük bölümü Yahudilere karşı olumsuz görüşe sahiptir. Katılımcılara, çeşitli dinlere mensup insanlar hakkındaki görüşlerini "çok olumlu" ile "çok olumsuz" arasında değişen bir skalada belirtmelerinin istendiği araştırmada, Türklerin %60'ı, Faslıların %88'i, Lübnanlı Müslümanların %99'u ve Ürdünlülerin %100'ü Yahudiler için "biraz olumsuz" ya da "çok olumsuz" cevaplarını işaretlemişti.[97] Ortadoğu'daki Siyonist karşıtı propaganda, İsrail ve liderlerini şeytanlaştırmak için sıklıkla Holokost (Yahudi Soykırımı)terminolojisi ve sembollerini kullanır. Aynı zamanda, Holokost'un inkarı ve Holokost'un küçümsenmesine yönelik çabalar, bazı Ortadoğu ülkelerinde tasvip edilen tarihi söylem olarak giderek açık kabul görmektedir. Mısır'da, Dar al-Fadhilah, Henry Ford'un antisemitik risalesi, Beynelmilel Yahudi'nin çevirisini kapağında oldukça antisemitik bir resim ile yayımlamıştır.[98]
56
Antisemitizm Suudi Arabistan hükümet web sitesinde, ülkeye girmek isteyen Yahudilere turist vizesi verilmeyeceği açıklanmış, daha sonra bu ifade kaldırılarak, "hatalı bilgi" konulmasından ötürü özür dilenmiştir.[99][100] 2001 yılında, Suudi Arabistan Arap Radyo ve Televizyonu, Siyon Liderlerinin Protokolleri'nin sahneye uyarlandığı, "Atsız Atlı" adlı 30 bölümlük bir dizi hazırlamıştır. Bir Suudi Arap devlet gazetesi tüm Yahudilerden nefret etmenin haklı olduğunu ifade etmiştir.[101] Suudi okul kitapları Yahudileri (ve Hıristiyanlar ile Vahabi olmayan Müslümanları) kötü göstermektedir; The Washington Post'un 21 Mayıs 2006 tarihli sayısına göre, antisemitizmden temizlendiği iddia edilen Suudi okul kitaplarında halen Yahudilere maymun (ve Hıristiyanlara domuz) denmekte, öğrencilerden Yahudilerden uzak durmaları ve onlarla dostluk kurmamaları istenmekte, Yahudilerin şeytana taptıkları iddia edilmekte ve Yahudileri mağlup etmek için Müslümanlar Cihat'a çağrılmaktadır.[102] Ortadoğu'daki kimi Müslüman din adamları sıklıkla Yahudilerden maymun ve domuzların torunları diye bahsetmektedir.[103][104] Nisan 2002'de, El-Ezher Camii İmamı ve El-Ezher Üniversitesi Şeyhi ve en yüksek mevkide bulunan Sünni Arap din adamı Mısırlı Şeyh Muhammed Seyyid Tantavi, haftalık vaazında Yahudileri "Allah'ın düşmanları, maymun ve domuzların torunları" şeklinde tanımlamıştı. BBC'de yayımlanan Panorama programında da, Mekke'deki Büyük Cami'nin İmamı Abdül Rahman El-Sudais'in benzer açıklamalarına yer verilmiştir.[105] 11 Ekim 2006 tarihinde, Tahran'da başlayan "Holokost'a Küresel Bakışı Gözden Geçirmek için Uluslararası Konferans" bazı kesimler tarafında kınanmış ve "Holokost'u inkar konferansı" ve "Holokost inkarcılarının toplantısı" şeklinde nitelendirilmişse de, İran konferansın amacının Holokost'un inkar edilmesi olmadığını açıklamıştır. 5 Mayıs 2001 tarihinde, Şimon Peres'in Mısır ziyareti sonrası, İnternet'te yayınlanan el-Ekber gazetesi, "yalan ve dolan Yahudilere yabancı değildir[...]. Bu yüzdendir ki, Allah suretlerini değiştirmiş, onları maymun ve domuz haline getirmiştir" ifadesine yer vermiştir.[106] İsrail'de, Zalman Gilichenski son on yıl içinde Rusya'dan gelen göçmenler arasında antisemitizmin yayıldığı uyarısını yapmıştır.
Notlar [1] "Antisemitism has never anywhere been concerned with anyone but Jews." Lewis, Bernard. "Semites and Antisemites" (http:/ / middleeastinfo. org/ library/ lewis_antisemitism. html), Islam in History: Ideas, Men and Events in the Middle East, The Library Press, 1973. [2] See, for example: • • •
"Anti-Semitism", Encyclopaedia Britannica, 2006. Johnson, Paul. A History of the Jews, HarperPerennial 1988, p 133 ff. Lewis, Bernard. "The New Anti-Semitism" (http:/ / hnn. us/ blogs/ entries/ 21832. html), The American Scholar, Volume 75 No. 1, Winter 2006, pp. 25-36. The paper is based on a lecture delivered at Brandeis University on March 24, 2004. [3] Flannery, Edward H. The Anguish of the Jews: Twenty-Three Centuries of Antisemitism, Stimulus Books, first published 1965, this edition 2004. • • •
Chesler, Phyllis. The New Antisemitism: The Current Crisis and What We Must Do About It, Jossey-Bass, 2003, pp. 158-159, 181 Kinsella, Warren. The New antisemitism (http:/ / www. warrenkinsella. com/ words_extremism_nas. htm), accessed March 5, 2006 "Jews predict record level of hate attacks: Militant Islamic media accused of stirring up new wave of antisemitism" (http:/ / observer. guardian. co. uk/ uk_news/ story/ 0,6903,1278580,00. html), The Guardian, August 8, 2004. • Endelman, Todd M. "Antisemitism in Western Europe Today" in Contemporary Antisemitism: Canada and the World. University of Toronto Press, 2005, pp. 65-79 • Matas, David. Aftershock: Anti-Zionism and antisemitism, p.31. Dundurn Press, 2005. [5] http:/ / www. merriam-webster. com/ dictionary/ antisemitism [6] In: Alex Bein. The Jewish Question: Biography of a World Problem. Fairleigh Dickinson University Press, 1990, Page 594. ISBN 0-8386-3252-1 [7] Wilhelm Marr. Sieg des Judenthums über das Germanenthum. Vom nicht confessionellen Standpunkt aus betrachtet. (http:/ / www. archive. org/ details/ DerSiegdesJudenthumsueberdasGermanenthum|Der) Rudolph Costenoble. 1879, 8th edition. Archive.org [8] Lewis, Bernard. "The New Anti-Semitism" (http:/ / hnn. us/ blogs/ entries/ 21832. html), The American Scholar, Volume 75 No. 1, Winter 2006, pp. 25-36. The paper is based on a lecture delivered at Brandeis University on March 24, 2004. [9] "Report on Global Anti-Semitism" (http:/ / www. state. gov/ g/ drl/ rls/ 40258. htm), U.S. State Department, January 5, 2005.
57
Antisemitizm [10] "Working definition of antisemitism" (http:/ / eumc. eu. int/ eumc/ material/ pub/ AS/ AS-WorkingDefinition-draft. pdf), EUMC. [11] European Monitoring Centre on Racism and Xenophobia, "Working Definition of Antisemitism" (http:/ / eumc. eu. int/ eumc/ material/ pub/ AS/ AS-WorkingDefinition-draft. pdf)PDF (33.8 KB), accessed March 12, 2006. [12] Daniels. J,L, Anti-Semitism in the Hellenistic-Roman Period in JBL 98 (1979) P.45 - 65 [13] Menocal, María Rosa (April 2003), The Ornament of the World: How Muslims, Jews and Christians Created a Culture of Tolerance in Medieval Spain, Back Bay Books, ISBN 0316168718 [14] The Treatment of Jews in Arab/Islamic Countries (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ anti-semitism/ Jews_in_Arab_lands_(gen). html) [15] Islamic world. (2007). In Encyclopædia Britannica. Retrieved September 2, 2007, from Encyclopædia Britannica Online (http:/ / www. britannica. com/ eb/ article-26925). [16] Frank and Leaman, 2003, p. 137-138. [17] The Almohads (http:/ / www. myjewishlearning. com/ history_community/ Medieval/ IntergroupTO/ JewishMuslim/ Almohads. htm) [18] The Forgotten Refugees (http:/ / www. theforgottenrefugees. com/ index. php?option=com_content& task=view& id=66& Itemid=39) [19] Sephardim (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ Sephardim. html) [20] Kraemer, 2005, pp. 16-17. [21] Why the Jews? - Black Death (http:/ / www. holocaustcenterpgh. net/ 2-3. html) [22] "Bogdan Chmelnitzki leads Cossack uprising against Polish rule; 100,000 Jews are killed and hundreds of Jewish communities are destroyed." Judaism Timeline 1618-1770 (http:/ / www. cbsnews. com/ htdocs/ religion/ judaism/ timeline. html), CBS News. Accessed May 13, 2007. [23] "... as many as 100,000 Jews were murdered throughout the Ukraine by Bogdan Chmielnicki's Cossack soldiers on the rampage." Martin Gilbert. Holocaust Journey: Traveling in Search of the Past, Columbia University Press, 1999, ISBN 0-231-10965-2, p. 219. [24] The Virtual Jewish History Tour By Rebecca Weiner (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ vjw/ Poland. html) [25] Morris, Benny. Righteous Victims: A History of the Zionist-Arab Conflict, 1881-2001. Vintage Books, 2001, pp. 10-11. [26] Arad, Gulie Ne'eman (2000). America, Its Jews, and the Rise of Nazism. Indianapolis: Indiana University Press. ss. 174. ISBN 0253338093. [27] Saul Friedlander (2008) The Years of Extermination: Nazi Germany and the Jews. London, Phoenix [28] Wolfgang Benz in Dimension des Volksmords: Die Zahl der Jüdischen Opfer des Nationalsozialismus (Munich: Deutscher Taschebuch Verlag, 1991). Israel Gutman, Encyclopedia of the Holocaust, Macmillan Reference Books; Reference edition (October 1, 1995) [29] Dawidowicz, Lucy. The War Against The Jews, 1933–1945. New York : Holt, Rinehart and Winston, 1975. [30] Konstantin Azadovskii and Boris Egorov (2002). "From Anti-Westernism to Anti-Semitism" (http:/ / www. fas. harvard. edu/ ~hpcws/ egorov. htm#REF31). Journal of Cold War Studies 4:1 (Winter): 66-80. . [31] The Myth of the Jewish Race. Wayne State University Press. 1989. ss. 178. ISBN 0814319483, 9780814319482. [32] Flannery (2004) pp. 33 [33] Richardson (1986) pp. 21-22 [34] Roth, A. M. Roth, and Roth, Norman. Jews, Visigoths and Muslims in Medieval Spain, Brill Academic, 1994. [35] Paley, Susan and Koesters, Adrian Gibbons, eds. "A Viewer's Guide to Contemporary Passion Plays" (http:/ / moses. creighton. edu/ JRS/ pdf/ ViewersGuide. pdf)PDF (74.4 KB), accessed March 12, 2006. [36] See Stéphane Barry and Norbert Gualde, La plus grande épidémie de l'histoire ("The greatest epidemics in history"), in L'Histoire magazine, n°310, June 2006, p.47 (Fransızca) [37] Spero, Shubert (2000). Holocaust and Return to Zion: A Study in Jewish Philosophy of History. KTAV Publishing House, Inc.. ss. 164. ISBN 0881256366. [38] Luther, Martin. On the Jews and Their Lies, cited in Robert.Michael. "Luther, Luther Scholars, and the Jews," Encounter 46 ( Autumn 1985) No.4.343-344 [39] Shelomo Dov Goitein, A Mediterranean Society: An Abridgment in One Volume, p. 293 [40] "Dhimma" by Claude Cahen in Encyclopedia of Islam [41] The Oxford Dictionary of the Jewish Religion, Antisemitism [42] Lewis, Bernard. "The New Anti-Semitism", The American Scholar, Volume 75 No. 1, Winter 2006, pp. 25-36. The paper is based on a lecture delivered at Brandeis University on March 24, 2004 [43] Lewis(1984), p.184 [44] Poliakov [45] Gerber 78 [46] Poliakov (1961), pg. 27 [47] Glazov, Jamie, "Symposium: The Koran and Anti-Semitism", FrontPageMag.com, June 25, 2004. (retrieved May 3, 2006) [48] Laqueur 191 [49] F.E.Peters(2003), p.103 [50] Samuel Rosenblatt, Essays on Antisemitism: The Jews of Islam, p.112 [51] F.E.Peters(2003), p.194 [52] The Cambridge History of Islam (1977), pp.43-44 [53] Lewis (1999), p. 128 [54] Lewis (1999), p. 120
58
Antisemitizm [55] Gerber (1986), p. 91 [56] Lewis (1999), p.117-118 [57] Lewis (1984), pp.10,20 [58] Lewis (1987), p. 9, 27 [59] Lewis (1999), p.131 [60] Lewis (1999), p.131; (1984), pp.8,62 [61] Granada (http:/ / jewishencyclopedia. com/ view. jsp?artid=412& letter=G& search=Granada) by Richard Gottheil, Meyer Kayserling, Jewish Encyclopedia. 1906 ed. [62] Lewis (1984), p. 52; Stillman (1979), p.77 [63] Lewis (1984), p. 28 [64] Lewis (1984), pp.17,18,94,95; Stillman (1979), p.27 [65] Gerber (1986), p. 82 [66] Lewis (1999), pp. 129–130 [67] Lewis (1999), p. 130; Gerber (1986), p. 83 [68] Gerber (1986), p. 84 [69] Gerber (1986), pp. 84–85 [70] Lewis (1999), pp. 136–137; Gerber (1986), p. 86 [71] Cahen, Cl. " ḎH̲imma. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_SIM-1823)" Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman, Th. Bianquis, C.E. Bosworth, E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2006. Brill Online.21 November 2006> [72] Mark Cohen (1995) p. xvii [73] Nissim Rejwan, Israel's Place in the Middle East: A Pluralist Perspective, University Press of Florida, p.31 [74] Encyclopedia of religion, anti-semitism article. [75] Stillman (1979), p. 63 [76] Mark Cohen (2002), p.208 [77] Gruen, George E. "The Other Refugees: Jews of the Arab World" (http:/ / www. jcpa. org/ jl/ jl102. htm), The Jerusalem Letter, Jerusalem Center for Public Affairs, June 1, 1988. [78] Righteous Muslims. A briefing by Robert Satloff (http:/ / www. meforum. org/ article/ 1073) by Rachel Silverman, Jewish Exponent, December 14, 2006 (Middle East Forum, December 11, 2006) [79] freedomhouse.org: Press Release (http:/ / www. freedomhouse. org/ template. cfm?page=70& release=379) •
Bauer, Yehuda. "Problems of Contemporary Anti-Semitism" (http:/ / web. archive. org/ web/ 20030705131522/ http:/ / humanities. ucsc. edu/ JewishStudies/ docs/ YBauerLecture. pdf), 2003, retrieved April 22, 2006. • Chesler, Phyllis. The New Anti-Semitism: The Current Crisis and What We Must Do About It, Jossey-Bass, 2003, pp. 158-159, 181. • Doward, Jamie. Jews predict record level of hate attacks: Militant Islamic media accused of stirring up new wave of anti-semitism (http:/ / observer. guardian. co. uk/ uk_news/ story/ 0,6903,1278580,00. html), The Guardian, August 8, 2004. • Kinsella, Warren. The New anti-Semitism (http:/ / www. warrenkinsella. com/ words_extremism_nas. htm), accessed March 5, 2006. • Sacks, Jonathan. "The New Antisemitism" (http:/ / israel. jcca. org/ articles. htm?y=620051118152416), Ha'aretz, September 6, 2002, retrieved on January 10, 2007. • Strauss, Mark. "Antiglobalism's Jewish Problem" (http:/ / yaleglobal. yale. edu/ display. article?id=2791) in Rosenbaum, Ron (ed). Those who forget the past: The Question of Anti-Semitism, Random House 2004, p 272. [81] "Report: Anti-Semitism on the rise globally" (http:/ / edition. cnn. com/ 2008/ US/ 03/ 14/ anti-semitism/ index. html). CNN. 2008-03-14. . Erişim tarihi: 2008-03-15. [82] Rafael Medoff, President Lindbergh? Roth's New Novel Raises Questions About Antisemitism in the 1940s--and Today (http:/ / www. wymaninstitute. org/ articles/ 2004-09-lindbergh. php), David S. Wyman Institute for Holocaust Studies, September 2004. Retrieved June 20, 2007. [83] U.S. Commission on Civil Rights: Findings and Recommendations Regarding Campus Antisemitism (http:/ / www. usccr. gov/ pubs/ 050306FRUSCCRRCAS. pdf)PDF (19.3 KB). April 3, 2006 [84] ADL Survey: Anti-Semitism Declines Slightly in America; 14 Percent of Americans Hold 'Strong' Anti-Semitic Beliefs (http:/ / www. adl. org/ PresRele/ ASUS_12/ 4680_12. htm) [85] Anti-Semitism In Germany Today: Its Roots And Tendencies - Susanne Urban (http:/ / www. jcpa. org/ phas/ phas-urban-f04. htm) [86] The 2005 U.S. State Department Report on Global Antisemitism. [87] Stephen Roth Institute, Tel Aviv University, http:/ / www. tau. ac. il/ Anti-Semitism/ . [88] "Annual Reports: General Analysis, 2004" (http:/ / www. tau. ac. il/ Antisemitism/ asw2004/ general-analysis. htm), The Steven Roth Institute for the Study of Contemporary Antisemitism and Racism, Tel Aviv University, accessed March 12, 2006. [89] "BBC NEWS" (http:/ / news. bbc. co. uk/ 2/ hi/ europe/ 5005472. stm). . Erişim tarihi: 2007-06-06. [90] Bundesamt für Verfassungsschutz. Federal Office for the Protection of the Constitution. Verfassungsschutzbericht 2003 (http:/ / www. verfassungsschutz. de/ download/ SHOW/ vsbericht_2003. pdf). Annual Report. 2003, Page 29 [91] Bundesamt für Verfassungsschutz. Federal Office for the Protection of the Constitution. Verfassungsschutzbericht 2006. Annual Report (http:/ / www. verfassungsschutz. de/ download/ de/ publikationen/ verfassungsschutzbericht/ vsbericht_2006/ vsbericht_2006. pdf). 2006, Page 51
59
Antisemitizm [92] ""Police: Anti-Semitic insult preceded Frankfurt rabbi stabbing"" (http:/ / www. haaretz. com/ hasen/ spages/ 902882. html). Haaretz. 2007-11-09. . Erişim tarihi: 2008-02-02. [93] All-Party Parliamentary Group against Antisemitism (UK) (September 2006). "Report of the All-Party Parliamentary Inquiry into Antisemitism" (http:/ / thepcaa. org/ Report. pdf) (PDF). . Erişim tarihi: 2008-12-28. [94] Jews for Le Pen (http:/ / www. haaretz. com/ hasen/ spages/ 841445. html) by Daniel Ben-Simon. Haaretz. 25/03/07 [95] Block, Irwin (2007-10-13). "More hatred towards Muslims and Jews in France: Holocaust survivor" (http:/ / www. canada. com/ montrealgazette/ news/ story. html?id=85ca8e66-a12c-40b0-9ce8-95823057df6c& k=46226). The Gazette. . Erişim tarihi: 2008-02-02. [96] Krieger, Leila Hilary. "Rothschild: France not anti-Semitic" (http:/ / fr. jpost. com/ servlet/ Satellite?pagename=JPost/ JPArticle/ ShowFull& cid=1150191582833). Jerusalem Post, June 15, 2006 •
PEW Globel Attitudes Report (http:/ / pewglobal. org/ reports/ display. php?ReportID=248) statistics on how the world views different religious groups • Bortin, Meg (June 23, 2006). "Poll Finds Discord Between the Muslim and Western Worlds" (http:/ / www. nytimes. com/ 2006/ 06/ 23/ world/ 23pew. html?ei=5090& en=5b361ce4828f5847& ex=1308715200& adxnnl=1& partner=rssuserland& emc=rss& pagewanted=all& adxnnlx=1180479483-EJoZc0Poq7pWF1C9iBvPng). New York Times. . Erişim tarihi: 2007-05-29. [98] Examples of anti-Semitism in the Arab and Muslim world (http:/ / www. intelligence. org. il/ eng/ sib/ 4_04/ as_egypt. htm) on intelligence.org.il, site of the Intelligence and Terrorism Information Center at the Center for Special Studies (C.S.S), Israel. Accessed 24 September 2006. [99] "Official Saudi Arabia Tourism Website: No Jews Allowed. 'Jewish People' May Not Receive Travel Visas Required To Travel Into The Kingdom" (http:/ / www. house. gov/ apps/ list/ press/ ny09_weiner/ 022604Saudi. html) by Congressman Anthony D. Weiner (D-Queens & Brooklyn) February 26, 2004 [100] "Jews barred in Saudi tourist drive" (http:/ / news. bbc. co. uk/ 2/ hi/ middle_east/ 3493448. stm) (BBC) February 27, 2004. [101] ADL (http:/ / www. adl. org/ presrele/ islme_62/ 4013_62. asp) [102] Shea, Nina. "This is a Saudi textbook. (After the intolerance was removed.)" (http:/ / www. washingtonpost. com/ wp-dyn/ content/ article/ 2006/ 05/ 19/ AR2006051901769. html), The Washington Post, May 21, 2006, p. B01. [103] Bernard Lewis. The Jews of Islam. Princeton University Press, 1984, page 33. [104] Aluma Solnick. Based on Koranic Verses, Interpretations, and Traditions, Muslim Clerics State: The Jews Are the Descendants of Apes, Pigs, And Other Animals. (http:/ / memri. org/ bin/ articles. cgi?Area=sr& ID=SR01102) MEMRI Special Report - No. 11, November 1, 2002 •
Neil J. Kressel. "The Urgent Need to Study Islamic Anti-Semitism" (http:/ / chronicle. com/ free/ v50/ i27/ 27b01401. htm), The Chronicle of Higher Education, The Chronical Review, March 12, 2004. • Tom Gross, "Living in a Bubble: The BBC’s very own Mideast foreign policy". (http:/ / www. nationalreview. com/ comment/ gross200406181018. asp), National Review, June 18, 2004. [106] Anti-Semitism in the Egyptian Media: February 2001 - February 2002 (http:/ / www. adl. org/ egyptian_media/ media_2002/ stereotypes. asp), "Classic Anti-Semitic Stereotypes", Anti Defamation League. Accessed March 4, 2007.
Bibliografya • Bat Ye'or The Dhimmi: Jews and Christians under Islam, Revised and Enlarged Edition. Translated from French by David Maisel, Paul Fenton and David Littman. Associated Universities Presses. 1985. • Bodansky, Yossef. Islamic Anti-Semitism as a Political Instrument, Freeman Center For Strategic Studies, 1999. • Bostom, Andrew G. The Legacy of Islamic Antisemitism: From Sacred Text to Solemn History, Prometheus Books, 2008. • Carr, Steven Alan. Hollywood and anti-Semitism: A cultural history up to World War II, Cambridge University Press 2001. • Chanes, Jerome A. Antisemitism: A Reference Handbook, ABC-CLIO, 2004. • Cohn, Norman. Warrant for Genocide, Eyre & Spottiswoode 1967; Serif, 1996. • Flannery, Edward H. (2004). The Anguish of the Jews: Twenty-Three Centuries of Antisemitism. Paulist Press. ISBN 0809143240. • Falk, Avner. Anti-Semitism: The History and Psychoanalysis of Contemporary Hatred. Wesport, Connecticut, Praeger, 2008. ISBN 978-0-313-35384-0. • Freudmann, Lillian C. Antisemitism in the New Testament, University Press of America, 1994. • Gerber, Jane S. (1986). "Anti-Semitism and the Muslim World". In History and Hate: The Dimensions of Anti-Semitism, ed. David Berger. Jewish Publications Society. ISBN 0-8276-0267-7 • Hilberg, Raul. The Destruction of the European Jews. Holmes & Meier, 1985. 3 volumes. • Johnson, Paul: A History of the Jews (New York: HarperCollins Publishers, 1987) ISBN 0-06-091533-1
60
Antisemitizm • Laqueur, Walter. The Changing Face of Antisemitism: From Ancient Times To The Present Day. Oxford University Press. 2006. ISBN 0-19-530429-2 • Lewis, Bernard (1984). The Jews of Islam. Princeton: Princeton University Press. ISBN 0-691-00807-8 • Lewis, Bernard (1999). Semites and Anti-Semites: An Inquiry into Conflict and Prejudice. W. W. Norton & Co. ISBN 0-393-31839-7 • Lipstadt, Deborah. Denying the Holocaust: The Growing Assault on Truth and Memory, Penguin, 1994. • McKain, Mark. Anti-Semitism: At Issue, Greenhaven Press, 2005. • Michael, Robert and Philip Rosen. Dictionary of Antisemitism (http://www.scarecrowpress.com/ISBN/ 0810858622), The Scarecrow Press, Inc., 2007 • Perry, Marvin and Frederick Schweitzer. Anti-Semitism: Myth and Hate from Antiquity to the Present. Palgrave Macmillan. 2002. • Poliakov, Leon (1997). "Anti-Semitism". Encyclopedia Judaica (CD-ROM Edition Version 1.0). Ed. Cecil Roth. Keter Publishing House. ISBN 965-07-0665-8 • Prager, Dennis, Telushkin, Joseph. Why the Jews? The Reason for Antisemitism. Touchstone (reprint), 1985. • Richardson, Peter (1986). Anti-Judaism in Early Christianity. Wilfrid Laurier University Press. ISBN 0889201676. • Roth, Philip. The Plot Against America, 2004 • Selzer, Michael (ed). "Kike!" : A Documentary History of Anti-Semitism in America, New York 1972. • Steinweis, Alan E. Studying the Jew: Scholarly Antisemitism in Nazi Germany. Harvard University Press, 2006. ISBN 0-674-02205-X. • Stillman, Norman (1979). The Jews of Arab Lands: A History and Source Book. Philadelphia: Jewish Publication Society of America. ISBN 0-8276-0198-0 • Stillman, N.A. (2006). "Yahud". Encyclopaedia of Islam. Eds.: P.J. Bearman, Th. Bianquis, C.E. Bosworth, E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill. Brill Online • Anti-semitism (http://www.jewishencyclopedia.com/view.jsp?artid=1603&letter=A&search=anti-semitism) entry by Gotthard Deutsch in the Jewish Encyclopedia, 1901-1906 ed.
Ek okumalar • List of Anti-Semitic Attacks Worldwide in 2007 (http://www.paulasays.com/articles/on_anti-semitism/ 2007_a_year_of_anti-semitism.html) • List of Anti-Semitic Attacks Worldwide in 2006 (http://www.paulasays.com/articles/on_anti-semitism/ Anti-Semitism1.html) • Anti-Semitism Multimedia (http://www.ajc.org/site/c.ijITI2PHKoG/b.2512779/k.66E6/ Fighting_AntiSemitism.htm) AJC Survey of Anti-Semitism, Roots and Responses • Global Anti-Semitism (http://www.adl.org/main_Anti_Semitism_International/Default.htm) (ADL compilation of modern day anti-semitism happening around the world.) • "Experts explore effects of Ahmadinejad anti-Semitism" (http://www.jewishjournal.com/home/searchview. php?id=17335/), Jewish Journal of Greater Los Angeles, March 9, 2007 • Arab Antisemitism (http://www.adl.org/main_Arab_World/default.htm) • Why the Jews? A perspective on causes of anti-Semitism (http://www.aish.com/seminars/whythejews/) • Stav, Arieh (1999). Peace: The Arabian Caricature - A Study of Anti-semitic Imagery. Gefen Publishing House. ISBN 965-229-215-X • Falk, Avner. (2008). Anti-Semitism: The History and Psychoanalysis of Contemporary Hatred. Wesport, Connecticut, Praeger, ISBN 978-0-313-35384-0 • Coordination Forum for Countering Antisemitism (http://www.antisemitism.org.il/) (with up to date calendar of anti-semitism today)
61
Antisemitizm • Annotated bibliography of anti-Semitism (http://har2.huji.ac.il:83/ALEPH/ENG/SAS/BAS/BAS/START) hosted by the Hebrew University of Jerusalem's Center for the Study of Antisemitism (SICSA) • Anti-Semitism and responses (http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/antisem.html) • The Stephen Roth Institute for the Study of Contemporary anti-Semitism and Racism (http://www.tau.ac.il/ Anti-Semitism/) hosted by the Tel Aviv University - (includes an annual report) • Jews, the End of the Vertical Alliance, and Contemporary Antisemitism (http://www.shma.com/nov02/pierre. htm) • An Israeli point of view on antisemitism, by Steve Plaut (http://www.freeman.org/m_online/dec04/plaut.php) • Council of Europe, ECRI Country-by-Country Reports (http://www.coe.int/t/E/human_rights/ecri/1-ECRI/ 2-Country-by-country_approach/) • State University of New York at Buffalo, The Jedwabne Tragedy (http://info-poland.buffalo.edu/classroom/J/ ) • Jews in Poland today (http://www.cyberroad.com/poland/jews_today.html) • Anti-Defamation League's report on International Anti-Semitism (http://www.adl.org/ main_Anti_Semitism_International/Default.htm) • The Middle East Media Research Institute (http://memri.org/) - documents antisemitism in Middle-Eastern media. • Judeophobia: A short course on the history of anti-Semitism (http://www.zionism-israel.com/his/judeophobia. htm) at http://www.zionism-israel.com Zionism and Israel Information Center. • If Not Together, How? (http://www.pinteleyid.com): Research by April Rosenblum to develop a working definition of antisemitism, and related teaching tools about antisemitism, for activists. • Vintage Postcards with an Anti-Jewish theme (http://www.vintagepostcards.com/mm5/merchant. mvc?Screen=CTGY&Category_Code=ethnjua) • What makes an anti-Semite? (http://www.haaretz.com/hasen/spages/818365.html) Dina Porat, Haaretz, January 27, 2007 • "Post Modern" (http://www.theaugeanstables.com/essays-on-judeophobia/anti-semitism-post-modern/) • Post-Modern Anti-Semitism: Part I (http://www.theaugeanstables.com/2006/04/02/ post-modern-anti-semitism-part-i/) • Judeophobia: Anti-Judaism, Anti-Semitism, Anti-Zionism (http://www.theaugeanstables.com/ reflections-from-second-draft/judeophobia-anti-judaism-anti-semitism-anti-zionism/) • An Attempt to Identify the Root Cause of Antisemitism (http://www.azure.org.il/article.php?id=18& page=all) by A.B. Yehoshua, Azure (http://www.azure.org.il), Spring 2008.
Dış bağlantılar • Wolfgang Benz'le söyleşi: Dışlama yerine aydınlanma (http://tr.qantara.de/webcom/show_article.php/ _c-674/_nr-441/i.html)
62
Aşkenaz
63
Aşkenaz Aşkenaz Museviler ( יהדות אשכנזYahadut Ashkenaz) Toplam nüfus:
11,2 Milyon
Nüfusun çok olduğu yerler: • • • • • • • •
[1]
ABD 5.000.000 İsrail 3.700.000 Avrupa Birliği 1.700.000 Rusya 400.000 İspanya (Katalonya) 240.000 Arjantin 200.000 Almanya 100.000 Güney Afrika Cumhuriyeti 80.000
Dil:
Yidiş, İbranice, İngilizce, Rusça
Din:
Musevi
İlgili etnik gruplar:
Sefarad
Aşkenaz (İbranice: אַשְׁכֲּנָזִים, çoğul. Aşkenazim [ˌaʃkəˈnazim], tekil. [ˌaʃkəˈnazi]) Ortaçağ İbranicesinde bugünkü Almanya topraklarını tanımlayan sözcüktür. O dönemde bu bölgede yaşayan Yahudiler bu isimle anılmaya başlanmıştır. Sözkonusu Yahudiler zaman içinde doğuya doğru göç ederek Orta ve Doğu Avrupa'nın birçok bölgesine yerleşmişlerdir. II. Dünya Savaşı sırasındaki Holokost (Yahudi Soykırımı) kurbanlarının büyük çoğunluğu Aşkenaz Yahudisi'dir. Bugün halen dünya Yahudi nüfusunun çoğunluğunu oluşturmaktadırlar. Dilleri Almanca'ya çok benzeyen Yidiş'tir.
Kaynakça [1] UC Genetics of Absolute Pitch Study - Press (http:/ / perfectpitch. ucsf. edu/ pppress. html) University of California, 2002
İsrail
64
İsrail Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
İsrail Devleti ( מְדִינַת יִשְׂרָאֵלİbranice) Medīnat Yişrā'el َ( ﺩَﻭْﻟَﺔُ ﺇِﺳْﺮَﺍﺋِﻴﻞArapça) Dawlat İsrā'īl
Bayrak
Arma Ulusal Marş: Hatikvah Umut
[1]
[2]
Başkent
de facto Kudüs, de jure Tel-Aviv [3] 31°00′N 35°00′E31°N 35°E
Resmî dil(ler)
İbranice, Arapça
Etnik gruplar
75.4% Yahudi, 20.6% Arap, 4% Diğer
Milliyet
İsrailli
Yönetim biçimi
Parlamenter Demokrasi
- Cumhurbaşkanı
Şimon Peres
- Başbakan
Benyamin Netanyahu
- Knesset Başkanı
Reuven Rivlin
- Anayasa Mahkemesi Başkanı
Dorit Beinisch
Kuruluş - İsrail Deklerasyonu
14 Mayıs 1948
Yüzölçümü - Su (%) Nüfus
~2%
İsrail
65 - 2009 tahmini
7,465,000 (96.)
- 1995 sayımı
5,548,523
GSYİH (SAGP)
2008
- Toplam
$202.562 milyar (50.)
- Kişi başına
$28,473 (31.)
GSYİH (düşük)
2009
- Toplam
$215.727 milyar (42.)
- Kişi başına
$33,394 (27.)
Gini (2008)
39.2
İGE
0.935 (çok yüksek) (2007)
Para birimi
Şekel (₪) (ILS veya NIS)
Zaman dilimi
IST (UTC+2)
- Yaz
IDT (UTC+3)
Trafik akışı
sağ
Internet TLD
.il
Telefon kodu
972
1
Golan Tepeleri ve Doğu Kudüs hariç/dahil.
İsrail (İbranice: יִשְרָאֵל, Yişra'el; Arapça: ﺇﺳﺮﺍﺋﻴﻞ, İsrā'īl), ya da resmî adıyla İsrail Devleti (İbranice: מדינת ישראל , Medīnat Yişra'el; Arapça: ﺩﻭﻟﺔ ﺇﺳﺮﺍﺋﻴﻞ, Dawlat İsrā'īl), Ortadoğu'da, Asya ve Afrika kıtalarının kesiştiği yerde bulunan bir devlet. Coğrafi olarak, Asya kıtasında bulunur. Batısında Akdeniz, kuzeyinde Lübnan ve Suriye, doğusunda Ürdün, güneyinde ise Mısır ve Kızıldeniz ile çevrilidir. Başkenti Knesset (İsrail Meclis) kararına göre Kudüs'tür.[4] Ancak bu durum Birleşmiş Milletler tarafından tanınmamaktadır.[1] İsrail, nüfusunun çoğunluğu Yahudi olan tek devlettir.[5] Uzun ve dar bir şekle sahip olan İsrail, 470 km uzunluğunda olup, en geniş bölgesi yaklaşık 135 km'dir. Sınırları ve ateşkes hatları içerisinde kalan toplam yüzölçümü 27.817 km²'dir. İsrail, yaklaşık 7.282.000'lik nüfusuyla[6], çeşitli din, kültür ve sosyal geleneklere sahip insanları bir araya getirmiştir. Para birimi Yeni İsrail Şekeli'dir.
Etimoloji Tevrat'a göre; Yakup ailesi ile göç ederken, Tanrı'nın meleği bir adam kılığında Yakup'a görünür. Ailesini nehrin karşısına taşıdıktan sonra o adam Yakup ile gün ağarıncaya kadar güreşir. Adam Yakup'u yenemeyeceğini anlayınca Yakup'a, 'beni bırak gün ağarıyor' der. Fakat Yakup 'beni kutsamadıkça seni bırakmam' der. Adam da Yakup'a Tanrı adıyla güreşen manasına gelen İsrail adıyla kutsar.[7] Tevrat'ın yaratılış kısmında da (Eski Ahit Tekvin Bap 35) Tanrı Yakup'a görünür ve O'nu kutsayarak Yakup olan adını İsrail olarak değiştirir.[8] Yakup'un soyunun devamı olarak kabul edilen kimselere Yakupoğulları yani İsrailoğulları denmektedir. Keza Tevratta, Yakup'un Mısır'a göç ettikten sonra yanında gelen halkına da İsrailoğulları denmektedir.[9]
İsrail
Tarihçe Yahudiler 19. yüzyılın ikinci yarısında devlet kurma çalışmalarına başladılar. Arz-ı mev’ut (vadedilmiş topraklar) üzerine devlet kurma çalışmaları ilk önce İngiltere’de görülür. 1848’de İngiliz hükumeti bir genelgeyle Filistin’deki konsoloslarını, Yahudilerin himayesine verdi. 1870’te Yahudi faaliyetlerinin merkezi İngiltere’den Rusya’ya geçti. Siyonist hareketlerin başına geçen Theodor Herzl, Filistin’de bir Yahudi devletinin kurulması için birçok çalışmalarda bulundu. Herzl, İngiltere gibi güçlü bir devleti arkasına alarak, gayesine ulaşma çabasındaydı. Siyonistler, devlet olabilmeleri için bir tarım sınıfına ihtiyaçları olduğunu farkettiler, bununla birlikte Avrupa Yahudilerinin neredeyse tamamı ticaretle uğraşıyordu, Rusya'da ise tarımla uğraşan Yahudiler mevcuttu. Bu dönemde Rusya'da Yahudilere karşı -özellikle çiftçi Yahudileri içeren- pogromlar ismiyle bilinen bir dizi katliam yaşandı. Katliamlara maruz çiftçi Yahudilere, Siyonistler tarafından ülkeyi terk edip Filistin'e yerleşmeleri teklifi yapıldı. 1870 yılından itibaren çiftçi Yahudiler Filistin toprakları üzerinde tarımsal yerleşme merkezleri kurmaya başladılar. Bununla birlikte, Rusya'yı terkeden Yahudilerin birçoğu Avrupa'ya göçtü. 1870-96 yılları arasında Eretz Israel'de on yedi tarım kolonisi kuruldu. I. Dünya Savaşı sonunda 2 Kasım 1917’de İngiltere dışişleri bakanı Arthur Balfour'un girişimiyle Balfour Deklerasyonu süreci başlatıldı. Milletler Cemiyeti 1920 yılında, Filistin üzerinde İngiliz mandasını tanıdı. Bundan sonra kurulan bir Yahudi bürosu İngiltere nezdinde Yahudi haklarını temsil etmeye başladı. Bundan sonraki yıllarda Siyonistler dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış bulunan Yahudi topluluklarını -devlet kurabilmek için etkili bir nüfus oluşturmak gayesiyle- Filistin'e göçmeleri için ikna etme çabalarına girişti. Nazi Almanyası'nın 1930'lardan 1940'ların ortalarına kadar Yahudilere soykırım uygulamaya başlamasıyla Filistin’e büyük bir Yahudi göçü başladı. Filistin’deki Araplar bu göçe karşı koyduklarından İngiltere, Yahudi göçlerinin durdurulmasına karar verdi. Bunun üzerine Sion’a bağlı Askeri Yahudi Teşkilatı Hagana, Filistin’e göç konusunda İngiltere'nin aldığı bu kısıtlayıcı kararı protesto amacıyla silahlı terör eylemlerine girişti. Filistin yönetimi Nazi liderliği ile işbirliğine girişti. Bu amaçla Kudüs müftüsü Almanya'ya birçok ziyarette bulundu.
66
İsrail
67 Filistin’e de gizli Yahudi göçleri düzenlenmeye başlandı. II. Dünya Harbi'nin müttefiklerin galibiyetiyle bitmesinden sonra, Filistin meselesi son safhasına ulaştı. İngiltere daha sonra Amerika’nın yardımını sağladıktan sonra, Filistin meselesini Birleşmiş Milletler'e götürüp, meselenin çözülmesini istedi. BM, Kasım 1947'de Filistin’in biri Yahudi öteki Arap olmak üzere iki devlet arasında paylaşılmasına karar verdi. Yahudiler bu karari kabul ederken Araplar reddetti. Kudüs şehrine ise BM denetiminde milletlerarası bir bölge statüsü tanındı. Bu çözüm Arapları tatmin etmedi. İsrail-Filistin Savaşı başladı. 14 Mayıs 1948’de BM paylaşım planı uyarınca David Ben-Gurion tarafından İsrail Devleti’nin kuruluşu ilan edildi. 24 saat sonra, Mısır, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak orduları saldırıya geçerek İsrail topraklarına girdiler.
Birleşmiş Milletler Paylaşım Planı (1947)
Günümüzdeki durum
1949 yılının ilk aylarında BM nezdinde İsrail ile onunla savaşan Arap ülkelerinin her biri (o dönemden beri İsrail’le müzakere masasına oturmayı reddeden Irak hariç) arasında doğrudan müzakereler düzenlendi ve bunların sonucunda bir ateşkes anlaşması imzalandı. Anlaşma uyarınca sahil şeridi, Celile ve tüm Necef İsrail’e, Yehuda ve Samiriye (Batı Şeria) Ürdün’e, Gazze Mısır yönetimine ve Kudüs'ün ise Eski Şehir'in de dahil olduğu doğu kısmı Ürdün’e, batısı da İsrail’e bırakıldı. İsrail'in Filistinliler ile olan gerginliği ise sürmektedir.
İsrail
68
Coğrafya İsrail, Ortadoğu’da Doğu Akdeniz kıyısındadır. Batısında Akdeniz, kuzeyinde Lübnan ve Suriye, doğusunda Ürdün, güneybatısında Sina Yarımadası ve Gazze vardır. Ülkenin güney bölgesi, Necef Çölü'nden meydana gelir. Kuzeydoğu kesimi ise Şeria Hendeğine açılır. Güneydoğuda dik yükseltiler vardır. Lut Gölü bu bölgededir. Akdeniz kıyı bölgesinin kuzey bölümü Yafa’dan Karmel Dağına kadar uzanarak, Şaran Ovası adını alır. Karmel Dağı'nın doğusunda Kişon Irmağı vadisi boyunca uzanan Esdradelon Ovası yer alır. Ova, Taberiye Gölü'ne kadar uzanır. Ürdün Nehri buradan geçerek deniz yüzeyinden 394 m aşağıdaki Lut Gölüne dökülür. Lut Gölü'nün sadece güneybatı sahili İsrail’indir. İsrail’in doğu bölgeleri dağlıktır. Buralar Şamiriye ve Yahudiye tepelerinden Necef Dağı'na kadar uzanır. İsrail’in en yüksek noktası 1208 m’lik Nyron Dağı, Taberiye Gölü'nün kuzeybatısındadır. Golan Tepeleri de kuzeydoğudadır. Şamiriye ve Yahudiye tepeleri üzerinde Kudüs’ün bulunduğu yaylanın bir kısmı yer alır.
Batı Şeria ve İsrail
İklim İsrail’de yazlar kurak ve sıcak geçer. Yağmur ancak Aralık, Ocak ve Şubat aylarında yağar. Yıllık ortalama yağış miktarı 1000 mm civarındadır. Yıllık sıcaklık ortalaması yazın 24-32 °C arasında, kışın ise 7 ila 16 °C arasındadır. Bu ortalama Necef Çölü'nde 38 °C’yi aşar.
Kaynaklar Ülke topraklarının yarıdan fazlasını meydana getiren Necef Çölü, çorak volkanik engebelerle sınırlanmış, geniş bir bozkır ovasıdır. Batı kesiminde kuru yaylalar bulunur. Galilea ve Carmel’in yüksek tepeleri Halep çamları ve meşe ağaçları ile kaplıdır. En tipik bitki örtüsü Akdeniz makileridir. Akdeniz kıyı bölgesi verimli ve yeşilliktir. İsrail’de hızlı bir ağaçlandırma çalışmaları yapılmaktadır. Yabani hayvanlarının soyu gittikçe azalmıştır. Çok çeşitli kuş türleri vardır.
İsrail
69
Madenler İsrail’in en verimli ve değerli maden yatakları, Lut Gölü bölgesinde bulunan potasyum, sodyum, magnezyum ve tuz kaynaklarıdır. Bakır, kaya fosfatları, manganez, cam toprağı, kaolin, demir cevheri, petrol ve tabii gaz Necef’te bulunur.
Simgeler İsrail Devleti'nin bayrağı Musevi dua şalı tallit'in deseninden esinlenilmiştir ve rengi Davud'un Kalkanı'nın (Magen David) rengi olan mavidir. İsrail Devleti'nin resmi amblemi Yedi Kollu Şamdan'dır (Menora), bu şamdanın şeklini eski çağlardan beri varolduğu bilinen moriah isimli yedi dallı bitkiden aldığı söylenir. İki yanındaki zeytin dalları İsrail'in barış arayışlarını simgeler. Menora'nın kökeni ve anlamı ile ilgili birçok iddia ortaya atılmıştır.
İsrail bayrağı
Siyasi sistem • Devlet Başkanı - Cumhurbaşkanı (İbr. Nasi) yedi yılda bir Knesset (Meclis)'in çoğunluğunun oyu ile seçilir. Devlet Başkanı genellikle törensel ve resmi görevleri yerine getirir; ancak af yetkisi gibi yürütme yetkilerine de sahiptir. Başbakanlığa Cumhurbaşkanı tarafından çoğunluğu kazanan partinin lideri seçilir. Hükümete parlamento dışından bakan tayin edilebilmektedir. • Meclis - Tek Meclis (Parlamento) Knesset: 120 üye • Seçim Sistemi - Nispi Temsil • En düşük oy verme yaşı - 18 yaş • En uzun hükümet dönemi - 4 yıl
İsrail parlamento binası
İsrail
70
Ekonomi Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
İsrail ekonomisi, yüksek teknolojik araç gereç üretimi, tarım, sanayi, elmas işlemeciliği ve turizme dayalıdır. Kişi başına düşen milli gelir, Avrupa ortalamasına yakındır. Kibbutz adı verilen kommünal tarım çiftlikleri gıda üretiminin tamamına yakınını gerçekleştirerek ülkenin gıdada kendi kendine yetmesini sağlar. Teknoloji alanında İsrail ekonomisi dünyanın en hızlı gelişen ülkesidir. Intel, IBM, Motorola, Google gibi firmaların İsrail'de Ar-Ge merkezleri bulunur, bunun nedeni silikon üretimi için ülkenin elverişli olması ve en önemlisi kişibaşına düşen bilgi teknolojilerinde çalışan sayısının çok yüksek Ramat Gan'da bir iş bölgesi. olmasıdır. NASDAQ endeksinde İsrail Firmaları en çok işlem görenler sıralamasında ABD ve Kanada'dan sonra üçüncü sırada gelir. İsrail çeşitli güvenlik sorunlarına rağmen sürekli kaliteli insan gücü yetiştirmeye önem vererek ekonomisinin büyümesini sağlamıştır.
Tarım İsrail tarımının temel birimini kibbutzlar teşkil eder. Kibbutz, bir kollektif üretim teşkilatıdır. Necef Çölü uzun çalışmalardan sonra ekilebilir duruma getirilmiş ve tarımsal üretim artmıştır. Kibbutz, kollektif çiftlikleri biçiminde teşkilatlanmış olmasına rağmen kooperatif şeklinde birimler de vardır. Bu birimlere moşavim denir. Tarım bu teşkilatlar tarafından yapılır. İsrail toplam işgücünün % 6,5’u tarım sektöründe çalışmaktadır. İsrail’de sulama şebekesi çok gelişmiştir. 400.000 hektardan büyük bir alan sulanabilmektedir. Ana tarım bölgesi Eşdraelon’dur. Sahil ovaları da vadiler kadar verimlidir. Yetiştirilen başlıca tarım ürünleri; tahıllar, turunçgiller, şekerpancarı, üzüm ve vişnedir.
Hayvancılık Otlakların az olması sebebiyle hayvancılık gelişmemiştir. İsrail’de sığır ve koyun yetiştirilir. Son yıllara kadar yasak olan domuz besiciliği önemli boyutta değildir zira Yahudiler domuz yemezler. Bunun yanında kümes hayvanları çoktur. Hayvanlardan elde ettiği ürünler kendi ihtiyacını karşılar. Balıkçılık çok gelişmiş olup, Hint ve Atlas Okyanusu'na çıkardığı gemilerle yapılan avcılık ile yılda 25.000 tondan fazla balık avlanır.
Sanayi İsrail’de sanayi yükselen bir hızla gelişmektedir. Sanayi devrimi 1958-1965 yılları arasında gerçekleşmiştir. Bu dönemde ülke sanayisi % 142 oranında artış göstermiştir. Potasyum ve bakır sanayii bunların başlıcalarıdır. Toplam işgücünün % 33.4’ü sanayii alanında çalışmaktadır. Sanayi bölgeleri Tel Aviv ve Hayfa’da toplanmıştır. Gelişen sanayi sektörlerinin başlıcaları; ilaç, optik, elektrik malzemesi, elmas işletmeciliği, silah sanayisidir.
İsrail
71
Ticaret Dış satımının üçte birinden fazlasını elmas sanayi sağlamaktadır. İhraç ettiği malların başında turunçgiller gelmektedir. Bunlar, portakal, muz, narenciye ve üzümdür. Bugün dışarıya uçak ve silah satmakta, fakat ticaret dengesi devamlı açık vermektedir. İthalat özellikle mamül eşya ve sanayide kullanılan hammaddeler üzerinde yoğunlaşmıştır. Ticaretinin büyük bir kısmını ABD, İngiltere ve Almanya ile yapar.
Kaynakça [1] 20 Ağustos 1980 tarihli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 478 sayılı kararı (United Nations Security Council Resolution 478) [2] http:/ / www. mfa. gov. tr/ no_142--2-kasim-2004_-dun-israil_in-baskenti-tel-aviv_de-gerceklestirilen_-bombali-saldirinin-kinanmasi__. tr. mfa [3] http:/ / toolserver. org/ ~geohack/ geohack. php?pagename=%C4%B0srail& params=31_00_N_35_00_E_type:country [4] Britannica'da Kudüs. (http:/ / www. britannica. com/ EBchecked/ topic/ 302812/ Jerusalem) [5] Ülkeler Raporu (http:/ / www. freedomhouse. org/ template. cfm?page=363& year=2007& country=7199) Tarih:15 07 2007 [6] Central Bureau of Statistics (http:/ / www1. cbs. gov. il/ reader/ mainind/ indengnew. html) [7] Bursa Kilisesi Eski Ahit \ Yaratılış \ 32 (http:/ / www. bursakilisesi. com/ kutsalkitap/ ?tab=2& q=Yar 32) [8] Tevrat \Yaratılış\ 35.Bap (http:/ / tr. wikisource. org/ wiki/ Eski_Ahit/ Tekvin/ BAP_35) [9] Eski Ahit Çıkış Bap 1 (http:/ / tr. wikisource. org/ wiki/ Eski_Ahit/ ÃıkıÅ/ BAP_1)
Dış bağlantılar • Türkçe içerikli İsrail portalı (http://israil.start.web.tr/)
Sefarad Müzik grubu için Sefarad Grubu maddesine bakınız. Sefarad, (İbranice: ספרד, Standard Səfardi Tiberian Səp̄arədî; çoğ. ספרדים, İspanyolca Sefardí; Portekizce Sefarditas).
Standard
Səfaradim
Tiberian
Səp̄arədîm;
İbrani dilinde "Sefarad", İspanya anlamına gelmektedir. İspanya dışında Portekiz, İtalya, Kuzey Afrika, İstanbul, Anadolu, Ege Adaları ve Bizans İmparatorluğu'ndan kalan Musevilerin de hepsi bu adla anılır. 16.yüzyılda bütün bu gruplar, Judeo-Espegnol veya "Ladino" denen ve İspanya'nın Kastilya lehçesine ilave edilmiş; Türkçe, İbranice hatta Rumcadan gelen kelimeler ve deyimler ile bezeli bir dil konuşuyorlardı. Bu dil bugünlerde unutulmaya başlanmıştır.[1] 1492'de İspanya'dan kovulan Museviler, İspanya kökenli oldukları için kendilerine "Sefarad" adını koymuşlardır. [2] Genişletilmiş anlamda ise bugün, Sefarad, Aşkenaz olmayan tüm Yahudilere verilen addır.[kaynak belirtilmeli] Bugün Türkiye'de yaşıyan 25.000 Yahudi'nin yaklaşık %96'sını oluşturan Sefaradlar'ın sayısı 24.000 civarındadır, %4'ü oluşturan Aşkenaz Museviler'in sayısı 1.000 civarındadır
Bugünkü Türkiye Yahudileri Bir Sefarat Yahudisi olan Can Bonomo, TRT tarafından Türkiye'yi Eurovision 2012'de temsil etmekle görevlendirilmiştir.[3]
Sefaradlar'ın İsrail'deki durumları "Sefarad" ifadesi, günümüz Yahudi Dünyası'nda Aşkenaz kökeninin dışında kalan tüm Yahudileri tanımlamak için kullanılmaktadır.[kaynak belirtilmeli] İsrail'de her ne kadar çeşitli etnik grupları kendi bünyesinde asimile etme çabasında olmadığını belirten bir anayasaya sahip olsa da, ülkedeki Aşkenaz baskınlığı, "Sefarad" olarak tanımlanan diğer Yahudileri de etkilemektedir. Gerek yönetimde gerekse de toplumdaki üst sınıflar çoğunlukla Aşkenazlar
Sefarad tarafından oluşturulur. İsrail'deki dinsel Shas Partisi kendisini Sefaradların dinsel özelliklerinin koruyucusu olarak tanımlar. Aşkenazlar gibi Sefaradların da İsrail'de Başhahamları bulunmaktadır. Sefarad Başhahamı'na (Hahambaşı) Rişonletsion adı verilir.
Referanslar [1] Dilleri, Eğitimleri ve Devletle İlişkileri Açısından Osmanlı Yahudileri Prof.Dr.İlber Ortaylı [2] Osmanlı-Türk Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi (http:/ / www. istanbulsephardiccenter. com/ index. php?contentId=20& mid=14) [3] "Bonomo: Seferad Yahudisi'yim" (http:/ / www. haber7. com/ haber/ 20120227/ Bonomo-Seferad-Yahudisiyim. php). . Erişim tarihi: 2012-2-27.
Dış Bağlantılar • Şalom Gazetesi (http://www.salom.com.tr) Türkçe Şalom gazetesi • Türkiye Musevi Cemaati (Resmi Site) (http://www.musevicemaati.com) (Türkçe ve İngilizce)
Siyonizm Siyonizm, Filistin'de Yahudiler için yeniden bir vatan kurulmasına destek veren uluslararası Yahudi siyasi hareketi. Söz konusu alan, Tevrat'ta bahsi geçen ve İsrail Diyarı (İbranice: Eretz Yisra'el) adı verilen topraklardır. İsrail'in kurulmasından bu yana, Siyonist hareket de şekil değiştirerek öncelikle Modern İsrail devletinin desteklenmesi amacı ile varlığını sürdürmektedir.[1] Siyonizm esas olarak Yahudi ulusu kavramının M.Ö. 1200 ile İkinci Tapınak döneminin sonları (M.S. 70 yılına kadar) arasında ilk olarak geliştiği İsrail Diyarı ile Yahudileri ilişkilendiren tarihi bağlar ve dini gelenekler kavramına dayanmaktadır. [2] [3]Büyük ölçüde Avrupa Yahudilerinin kıtanın dört bir yanında yükselen antisemitizme verdiği bir tepki şeklinde başlayan çağımızdaki hareketin kurucuları çoğunlukla laik Yahudilerden oluşmaktadır.[4] Siyonizm, modern milliyetçilik görüngüsünün bir koludur.[5] Başlangıçta, asimilasyona ve Yahudilerin Avrupa'daki durumuna karşı alternatif tepkiler sunan çok sayıdaki Yahudi siyasi hareketinden biri olan Siyonizm, hızla büyümüş, Holokost'un (Yahudi Soykırımı) ardından da Yahudi siyasi hareketleri arasında hakim güç halini almıştır. Siyasi hareket, Avusturya-Macar gazeteci Theodor Herzl tarafından, Der Judenstaat (Yahudi Devleti) adlı eserinin yayımlanmasının ardından, 19. yüzyılın sonlarında resmen kurulmuştur.[6] "İsrail Diyarı"na Yahudi göçünü teşvik etmeyi amaçlayan hareket, sonunda Yahudiler için bir anavatan olarak İsrail'i kurma hedefine 1948 yılında ulaşmıştır. Savunucuları, Siyonizmin amacını Yahudi ulusu için kendi kaderini tayin olarak görmektedir.[7] İsrail'de yaşayan Yahudilerin dünya üzerindeki Yahudiler içindeki payı hareketin hayata geçirilmesinden bu yana sürekli olarak artmıştır. Bugün, dünyadaki Yahudilerin yaklaşık yüzde 40'ı İsrail'de yaşamaktadır. Amerika Birleşik Devletleri'nde de benzer sayıda Yahudi yaşamaktadır (bakınız Amerikan Yahudileri), ancak bu rakamın İsrail'e oranla azalmaya devam etmesi beklenmektedir.
72
Siyonizm
73
Terminoloji "Siyonizm" kelimesi, Siyon (İbranice: Tzi-yon )ציוןkelimesinden türetilmiştir. İsim esas olarak, Kudüs yakınlarında bulunan Siyon Dağı ile bu dağ üzerindeki Siyon Kalesi'ni belirtmek için kullanılmaktaydı. Sonraları, Kral Davud döneminde, "Siyon" tüm Kudüs şehrine ve İsrail Diyarı'na atıfta bulunan bir kapsamlama haline geldi. Tevrat'taki birçok ayette, İsrailoğullarından Siyon halkı, Siyon'un oğulları ya da kızları olarak bahsedilir. Yahudi milliyetçiliğini tanımlamak için kullanılan bir terim olarak "Siyonizm," ilk milliyetçi Yahudi öğrenci hareketi Kadimah'ın kurucusu Avusturyalı Yahudi yayımcı Nathan Birnbaum tarafından, kendi çıkarttığı Selbstemanzipation adlı gazetede, 1890 yılında ortaya atılmıştır. (Birnbaum bir süre sonra siyasi Siyonizme sırtını dönerek ilk Haredi hareketi olan Agudat Israel'in genel sekreteri olmuştur.)[8] Siyonizm, Yahudi anavatanını sadece ve sadece Eretz Israel'de kurmayı tasarlayan bir Yahudi milliyetçi hareketi olması ile Toprakçılıktan (Tertoryalizm) ayırılabilir. Siyonizmin ilk dönemlerinde, Yahudilerin Avrupa dışına yerleştirilmesine yönelik bir dizi teklif getirilmişse de, bunlar eninde sonunda ya reddedilmiş ya da başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bu tekliflerin yarattığı tartışmalar ise Siyonist hareketin niteliği ve odağının tanımlanmasına katkıda bulunmuştur.
Örgütlenme 1939 Ziyonist Kongresi'nde ülkelere göre (Siyonizm Rusya'da yasaklanmıştı) üye ve delegeler. 70.000 Polonya Yahudisi, burada temsil edilmeyen Revizyonist Siyonizmi destekliyordu.[9] Ülke
Üyeler Delegeler
Polonya
299.165
109
ABD
263.741
114
Filistin
167.562
134
Romanya
60.013
28
Birleşik Krallık
23.513
15
Güney Afrika
22.343
14
Kanada
15.220
8
Dünya çapındaki çok uluslu Siyonist hareket bir temsili demokrasi şeklinde yapılandırılmıştır. Dört yılda bir kongreler düzenlenmekte (İkinci Dünya Savaşı'ndan önce iki yılda bir düzenlenmekteydiler) ve kongreye katılan delegeler üyeler tarafından seçilmektedir. Üyelerin, şekel adı verilen üyelik aidatını ödemesi gerekir. Kongrede, delegeler 30 kişilik icra kurulunu, bu kurul da hareketin liderini seçerdi. Kuruluşundan itibaren demokratik bir yapıya sahip olan harekette kadınlar da oy hakkını, Birleşik Krallık'ta oy hakkını kazanmadan da önce, elde etmişlerdir. 1917 yılına kadar, Dünya Siyonist Örgütü devamlı küçük ölçekli göç ve Yahudi Ulusal Fonu (1901 – Yahudilerin yerleşimi için toprak satın alan bir yardım derneği) ve İngiliz-Filistin Bankası (1903 – Yahudi işletmelerine ve çiftçilere kredi sağlayan bir kuruluş) gibi oluşumların kurulması yoluyla bir anavatan kurma stratejisini izlemiştir. 1942 yılında düzenlenen Biltmore Konferansı'nda, Siyonistler programlarını değiştirerek hareketin amacı olarak bir Yahudi devleti kurulmasını talep ettiler. 1968 yılında Kudüs'te biraraya gelen 28. Siyonist Kongresi, "Kudüs Programı"nda belirtilen beş noktayı Siyonizmin günümüzdeki amaçları olarak kabul etmiştir. Bu noktalar şöyledir:[10] 1. Yahudi Halkının birliği ve İsrail'in Yahudi yaşamında sahip olduğu merkezi önem; 2. Yahudi Halkının, tüm ülkelerden yapılacak göçler (Aliyah) yoluyla, tarihi anavatanı olan Eretz Israel'de bir araya gelmesi;
Siyonizm 3. Adalet ve barış vizyonu üzerine kurulu olan İsrail Devleti'nin güçlendirilmesi; 4. Yahudi ve İbrani dili eğitiminin ve Yahudi ruhani ve kültürel değerlerinin teşvik edilmesi yoluyla Yahudi Halkının kimliğinin korunması; 5. Yahudi haklarının her yerde korunması. İsrail'in kurulmasından bu yana, hareketin rolü önemini çok büyük ölçüde yitirmiş olsa da, hareket içindeki ideolojik farklılıklar gerek İsrail'de gerekse Yahudiler arasında yapılan siyasi tartışmaların çok önemli bir parçası olmayı sürdürmektedir.
İşçi Siyonizmi İşçi Siyonizmi Doğu Avrupa'da doğmuştur. Sosyalist Siyonistlere göre, yüzyıllar boyunca Yahudi düşmanı toplumlar içinde gördükleri baskı yüzünden Yahudiler süklüm püklüm, aciz, umutsuz bir hale düşmüşler, bu da Antisemitizmin daha da şiddetlenmesine davetiye çıkartmıştı. Bu grup, Yahudi ruhu ve toplumunda bir devrimin gerekli olduğunu, bu devrimin de kısmen İsrail'e göç ederek, kendilerine ait bir ülkede çiftçilik, işçilik ve askerlik yapan Yahudiler tarafından gerçekleştirilebileceğini savunuyorlardı. Çoğu Sosyalist Siyonist, geleneksel dine dayalı Yahudiliğin uygulanmasına Yahudi halkı arasında "Diyaspora zihniyeti"ni devam ettirdiği gerekçesiyle karşı çıkmış ve İsrail'de "kibbutzim" adı verilen kırsal topluluklar oluşturmuştur. Her ne kadar Sosyalist Siyonizm Yahudiliğin temel değerleri ve ruhaniliğinden esinlenmiş ve felsefi olarak bu esaslar üzerine kurulmuşsa da, Yahudiliğin ifade edilmesinde benimsediği ilerici yaklaşım Ortodoks Yahudilik ile arasında karşıtlığa dayalı bir ilişkiyi beslemiştir. Filistin'deki İngiliz Manda Yönetimi sırasında, İşçi Siyonizmi Filistin'deki Yahudi yerleşimi Yişuv'un siyasi ve ekonomik hayatında baskın güç haline gelmiş ve İşçi Partisi'nin yenilgisi ile sonuçlanan 1977 seçimlerine kadar da İsrail'deki siyasi yapının hakim ideolojisi olmayı sürdürmüştür. Gelenek (zayıflamış olmakla birlikte) İşçi Partisi tarafından halen sürdürmekte, parti son yıllarda Batı Şeria ve Gazze'de bir Filistin Devleti'nin kurulmasının savunuculuğunu yapmaktadır.
Liberal Siyonizm Genel Siyonizm (ya da Liberal Siyonizm), başlangıçta 1897 yılında toplanan Birinci Siyonist Kongresi'nden Birinci Dünya Savaşı'na kadar olan dönemde Siyonist hareket içindeki hakim eğilim olmuştu. Genel Siyonistler kendilerini Herzl ve Chaim Weizmann gibi Siyonist liderlerin gıpta ile baktığı liberal Avrupa orta sınıfı (ya da burjuvazi) ile özdeşleştirmiştir. Liberal Siyonizm günümüzde İsrail'deki herhangi bir parti ile ilişkilendirilemese de, İsrail siyasetinde serbest piyasa ilkelerini, demokrasiyi ve insan haklarına bağlılığı savunan güçlü bir eğilim olarak varlığını sürdürmektedir.
Milliyetçi Siyonizm Milliyetçi Siyonizm, Jabotinski'nin önderliğindeki Revizyonist Siyonistlerin içinden çıkmıştır. Revizyonistler, bir Yahudi devleti kurulmasının Siyonizmin amaçlarından biri olduğunu beyan etmeyi reddederek 1935 yılında Dünya Siyonist Örgütü'nden ayrıldılar. Revizyonistler, Arap nüfusunu Yahudilerin kitlesel göçünü kabul etmeye zorlamak ve bölgedeki İngiliz çıkarlarını savunmak üzere Filistin'de bir Yahudi Ordusu kurulması fikrini savunuyorlardı. Revizyonist Siyonizm zaman içinde evrilerek İsrail'de 1977 yılından bu yana birçok hükümetin ana ortağı olan Likud Partisi'ne dönüşmüştür. Pati, İsrail'in Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki kontrolünü sürdürmesini savunmakta ve Arap-İsrail anlaşmazlığında sert bir çizgi izlemektedir. 2005 yılında, Likud işgal altındaki topraklar üzerinde bir Filistin Devleti kurulması konusunda bölünmüş ve barış görüşmelerinden yana tavır koyan parti üyeleri Kadima Partisi'ni kurmuştur.
74
Siyonizm
Dini Siyonizm 1920'li ve 1930'lu yıllarda, Haham Abraham Izak Kook (ilk Filistin Hahambaşısı) ve oğlu Haham Zevi Judah Kook, din karşıtlığını ima eden unsurlarını reddettikleri Siyonizmin birçok idealinde muazzam bir dini ve geleneksel değer gördüler. Siyonizmin pozitif ideallerini uygun şekilde kucaklayacak ve Ortodoks ve laik Yahudiler arasında bir köprü vazifesi yapacak bir Ortodoks Yahudilik kolu kurmayı amaçladılar. Her ne kadar diğer Siyonist gruplar zaman içinde milliyetçiliklerinde yumuşamaya gitmişlerse de, Altı Gün Savaşı'nın kazanımları, dini Siyonizmi İsrail siyasi yaşamında önemli bir konuma getirmiştir. Günümüzde Ulusal Dini Parti ve Gush Emunim ile ilişkilendirilen Dini Siyonistler, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimleri konusunda ve Kudüs'ün Eski Şehir olarak adlandırılan bölümünün Yahudilerin kontrolü altına alınmasına yönelik çabalarda ön plana çıkmıştır. Büyük ölçüde Modern Ortodoksları barındıran Dini Siyonizm, artan sayıda (daha geleneksel) Ultra-Ortodoks Yahudiyi de içine almaktadır. Sefarad partisi Şas Siyonist hareket ile doğrudan ilişkili olmamakla birlikte genel olarak bir Ultra-Ortodoks gündem izlemektedir.
Siyonist inançların özellikleri Siyonizm kendini Antisemizmin her şekli ile mücadele etmeye adamıştır. Bazı Siyonistler, Antisemitizmin asla yok olmayacağına (ve Yahudilerin her yaptıklarında bunu akıllarında tutması gerektiğine) inanırken, diğerleri Siyonizmi Antisemitizmin ortadan kaldırılmasında bir araç olarak görmektedir.[11] Siyonistler, antik Yahuda'da Yahudilerin özgür olduğu koşullar altında gelişen bir Sami dili olan İbranice'yi konuşmayı tercih ederken, dili modernize etmiş ve günlük kullanıma uygun hale getirmişlerdir. Siyonistler kimi zaman Hıristiyan zulmünün etkisi altında gelişen bir dil olarak değerlendirdikleri Yidiş'i konuşmayı reddetmişlerdir. İsrail'e göç ettikten sonra, birçok Siyonist diyasporadaki anadilini konuşmayı reddetmiş ve İbranice yeni isimler almıştır. Eliezer Schweid'a göre, Diyaspora'daki yaşamın reddi, Siyonizmin merkezi ilkelerinden biridir.[12] Bu tavrın altında, Diyaspora'nın Yahudi bireyin ve ulusal yaşamın tam anlamıyla olgunlaşmasını kısıtladığı hissi yatmaktaydı.
Tarihçe Her ne kadar İsrail Diyarı'nda (Eretz Yisra'el) her zaman bir Yahudi cemaati bulunmuşsa da, M.S. 1. yüzyıldan itibaren, Yahudilerin çoğunluğu sürgünde yaşamıştır. Yahudilik inanışına göre, Eretz Yisra'el ya da diğer adıyla Siyon, Tevrat'ta Tanrı tarafından Yahudilere vaat edilmiş bir ülkedir. İkinci yüzyıldaki Bar Kokhba ayaklanmasının ardından, Romalılar Yahudileri Filistin'den sürmüş, Yahudi diyasporası da bu şekilde ortaya çıkmıştır. On dokuzuncu yüzyılda, Yahudilik içinde Filistin'e dönüşe destek veren akımın popülerliği de artmıştır. Siyonizm öncesi Aliyah ile, Yahudiler, Siyonizmin fiilen başladığı yıl olarak kabul edilen 1897 yılından önce de Filistin'e göç ediyorlardı.[13] Aktif Siyonizm'in başlangıcı kabul edilen 1897 yılından önce dahi Yahudilerin Filistin topraklarına göç ettiği görülmüştür.[14]. Filistin'e ciddi Yahudi göçü 1882 yılında başlamıştır. Göçmenlerin çoğu, sık sık gerçekleştirilen pogromlardan ve devlet yönetimindeki baskılardan kaçtıkları Rusya'dan geliyordu. Bu gruplar, Batı Avrupa'daki Yahudi hayırseverlerden gelen mali destek ile bir dizi tarımsal yerleşim alanı oluşturdular. Rus Devrimi ve Nazi zulmünün başlaması ile de yeni Aliyahlar gerçekleştirilmiştir. 1890'lı yıllarda, Theodor Herzl Siyonizme yeni bir ideoloji ve fiili aciliyet katarak, Dünya Siyonist Örgütü'nün (WZO) oluşturulduğu 1897 yılında İsviçre'nin Basel şehrinde düzenlenen ilk kongrenin toplanmasını sağladı.[15] Herzl'in amacı, Yahudi devleti hedefinin elde edilmesi için gerekli hazırlık niteliğindeki adımları başlatmaktı. Herzl'in Filistin'i hakimiyeti altında tutan Osmanlı yöneticileri ile bir siyasi anlaşma yapma teşebbüslerinin başarısızlıkla sonuçlanması üzerine başka hükümetlerin desteği arandı. Filistin'de küçük ölçekli yerleşimlere destek
75
Siyonizm
76
veren WZO, Yahudilik duygusu ve bilincini güçlendirmeye ve dünya çapında bir federasyon kurmaya odaklandı.
Dinlere göre Filistin nüfusu[16] Yıl
Müslümanlar Yahudiler Hıristiyanlar Diğerleri
1922
486.177
83.790
71.464
7.617
1931
493.147
174.606
88.907
10.101
1941
906.551
474.102
125.413
12.881
1946
1.076.783
608.225
145.063
15.488
Uzun bir devlet yönetiminde soykırım ve etnik temizleme ("pogromlar") siciline sahip olan Rus İmparatorluğu, yaygın şekilde Yahudi halkının tarihi düşmanı olarak kabul edilmekteydi. Lider kadrosunun büyük bölümü Almanca konuşanlardan oluştuğu için, Siyonist hareketin merkezi de Berlin'de bulunuyordu. Birinci Dünya Savaşı'nın başlangıcında, Yahudilerin (ve Siyonistlerin) büyük bölümü Rusya'ya karşı verdiği savaşta Almanya'nın safında yer aldı. Rusya'dan gelen Yahudi göçmen Chaim Weizmann'ın yürüttüğü lobicilik çalışmaları ve Amerikan Yahudilerinin Amerika Birleşik Devletleri'ni Almanya'ya destek vermeye teşvik edeceği endişesi Britanya hükümetini 1917 yılında Balfour Deklarasyonu'nu kaleme almaya sevk etti. Deklarasyon, Filistin'de bir Yahudi anavatanı kurulmasını onaylıyordu. Ayrıca, Britanya saflarında Filistin'de savaşmak üzere de Siyonistlerden oluşan Jabotinski komutasında bir askeri birlik kuruldu. 1922 yılında, Milletler Cemiyeti, Britanya'ya verdiği mandada söz konusu deklerasyonu kabul etti: Manda (…) önsözde de belirtildiği gibi, Yahudiler için bir ulusal vatan kurulmasını ve kendi kendini yöneten kurumların oluşturulmasını ve ırkı ve dini ne olursa olsun, Filistin'de yaşayan herkesin medeni ve dini haklarını güvence altına alacaktır. [17] Balfour Deklarasyonu'nun çıkarılmasında oynadığı rol, Weizmann'ın hareketin lideri olarak seçilmesinin de önünü açtı. Weizmann, 1948 yılına kadar bu görevde kaldı. Britanya Manda Yönetimi Filistin'e daha yüksek sayıda Yahudinin göç etmesine ve Yahudiler tarafından bölgedeki toprak ağalarından daha fazla arazi satın alınmasına yol açtı. Bunun sonucunda, yerel halkın topraksız kalması bölgedeki (çoğu zaman bizzat araziyi satan toprak ağalarının önderliğinde gelişen) huzursuzluğu körükledi. 1920, 1921 ve 1929 yıllarında yaşanan ayaklanmalara kimi zaman Yahudilere yönelik katliamlar da eşlik etti. Kurbanlar çoğunlukla Siyonist olmayan Ortodoks Yahudilerdi. Britanya ilkesel düzeyde Yahudilerin göçünü desteklemekle birlikte, Arapların çıkarttığı şiddet olaylarından ötürü Yahudi göçüne kısıtlamalar getirmiştir. Hitler'in 1933 yılında Almanya'da iktidara gelmesinin ardından, 1935 yılında kabul edilen Nürnberg Yasaları Almanya Yahudilerini (daha sonraları da Avusturya ve Çek Yahudilerini) ülkesiz mülteciler haline getirdi. Benzer kurallar, Nazilerin Avrupa'daki müttefikleri tarafından da uygulanmıştır. Zaman içinde Yahudi göçünde yaşanan artış ve Arap dünyasına yönelik Nazi propagandasının etkisi ile Filistin'de 1936-1939 Arap ayaklanması yaşandı. Britanya durumu araştırmak için Peel Komisyonu'nu kurdu. Avrupa'daki Yahudilerin durumunu dikkate almayan komisyon, iki devletli bir çözüm ve halkların zorunlu transferi yönünde bir çağrıda bulundu. Ancak, Britanya bu çözümü reddederek yerine 1939 tarihli Beyaz Kitap'ı uygulamaya koydu. Beyaz Kitap, Yahudi göçüne 1944 yılı itibariyle son verilmesini ve Yahudi göçmenlerin sayısının 75.000 ile sınırlandırılmasını planlıyordu. İngilizler, Manda yönetiminin sonuna kadar bu politikayı sürdürdüler. Filistin'deki Yahudi cemaatinin büyümesi ve Avrupa'daki Yahudi varlığının muazzam bir yıkıma uğraması, Dünya Siyonist Örgütü'nün de devredışı kalmasına neden oldu. Amerikalı Siyonistlerin para yardımı ve Washington'daki nüfuzları ile destek verdiği, David Ben-Gurion'un liderliğindeki Filistin için Yahudi Ajansı, kendi politikalarını giderek artan şekilde dikte ettirmeye başladı.
Siyonizm
77
İkinci Dünya Savaşı ve Holokost'un (Yahudi Soykırımı) ardından, başta Holokost'tan kurtulmuş olanlar olmak üzere, ülkesiz Yahudilerden oluşan muazzam bir dalga Britanya'nın belirlediği kurallara meydan okuyarak küçük teknelerle Filistin'e göç etmeye başladı. İngilizler, (aralarında çok sayıda öksüz kalmış çocuğun da bulunduğu) bu Yahudileri ya Kıbrıs'ta hapsetmiş, ya da Britanya kontrolü altındaki Almanya'daki Müttefik İşgal Bölgeleri'ne göndermiştir. Bu ise, Siyonizmin tüm Yahudilerden destek bulması ve Amerikan Kongresi'nin Britanya'ya ekonomik yardım verilmesini reddetmesi ile sonuçlandı. Siyonist grupların Filistin'de İngilizlere yönelik saldırılarına ek olarak, imparatorluğu iflasın eşiğine gelmiş olan Britanya konuyu yeni kurulan Birleşmiş Milletler'e havale etmek zorunda kaldı. 1947 yılında, Birleşmiş Milletler Filistin Özel Komitesi (UNSCOP) Filistin'in batısının bir Yahudi devleti, bir Arap devleti ve Kudüs'ü çevreleyen BM kontrolü altındaki bir bölge (Coprus separatum) olmak üzere üçe bölünmesini yönünde tavsiyede bulundu.[18] Bu taksim planı, 29 Kasım 1947 tarihinde, 181 Sayılı Birleşmiş Milletler Genel Kurul Kararı ile, 33 lehte, 13 aleyhte ve 10 çekimser oy ile kabul edildi. Oylamanın sonucu, Yahudilerin çoğunlukta olduğu şehirlerin sokaklarında kutlandı.[19] Filistinli Araplar ve Arap devletleri BM kararını reddederek tek bir devlet oluşturulmasını ve Yahudi göçmenlerin Filistin'den çıkartılmasını talep ettiler. 14 Mayıs 1948 tarihinde, Britanya mandasının sona ermesinin hemen ardından, Ben-Gurion'un liderliğindeki Yahudi Ajansı İsrail Devleti'nin kuruluşunu ilan etti ve aynı gün yedi Arap ülkesinin orduları İsrail'i istila etti. Savaş yüzünden yaklaşık 711.000 Filistinli Arap[20] yaşadıkları toprakları terk etmek, 850.000 Yahudi de Arap dünyasından büyük bir çoğunlukla İsrail'e göç etmek zorunda kaldı. İsrail Devleti'nin kuruluşundan bu yana, Dünya Siyonist Örgütü genellikle Yahudilerin İsrail'e göç etmeye teşvik edilmesi ve yardımcı olunmasına adanmış bir örgüt olarak işlev görmüştür. Örgüt, diğer ülkelerde İsrail'e siyasi destek sağlamış olsa da, İsrail'in iç politikasında küçük bir rol oynamıştır. Birleşmiş Milletler Paylaşım Planı (1947)
Hareketin 1948 yılından bu yana kaydettiği önemli başarılar arasında, göç eden Yahudilere lojistik destek sağlanması ve en önemlisi, Sovyetler Birliği'ni terk etme ve dinlerini özgür bir şekilde uygulama hakkı konusundaki mücadelelerinde Sovyet Yahudilerine yardım edilmesi de vardır.
Herzl'in II. Abdülhamid'e teklifi Theodor Herzl, dönemin sultanı II. Abdülhamid'e Kont Nevlinski (bir Leh soylusu, II. Abdülhamit'in şahsi dostu) aracılığla Filistin'e özerklik ve Musevi ikametliği ister. Buna karşılık şu taahhütlerde bulunur: 1. Osmanlı Devleti’nin 33 milyon İngiliz altınına ulaşan borçlarının tamamını ödeyelim. 2. İmparatorluğu korumak için 120 milyon altın Frank’a mal olacak deniz filosu yaptıralım. 3. Devletin mali durumunu canlandırmak için 35 milyon altın lira faizsiz borç verelim. Ancak, II. Abdülhamit teklifi kabul etmez ve şu yanıtı verir: "...Bu meselede (Theodor Herzl) ikinci bir adım daha atmasın. Ben bir karış toprağı dahi satmam. Zira bu vatan bana ait değil, milletime aittir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsûldar kılmıştır. O, bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz..."[21]
Siyonizm Tarih araştırmalarında Prof. Dr. Vahdettin Ergin tarafından ortaya çıkarılan yeni belgeler ışığında Abdülhamid ve yakın çevresi ile Siyonizm'in en önemli ismi olan Herzl arasında 1896'dan başlayarak altı sene boyunca yoğun temaslar yaşandığı kanıtlanmıştır. Theodore Herzl, Osmanlı Arşivleri'ndeki belgelere göre, Sultan Abdülhamid ile görüşmüş ama bu görüşme sırasında Herzl'in Filistin'de bir Yahudi Osmanlı Arşivleri'nden 19 Nisan 1900 tarihli bir belge Yahudi göçüne izin verilmiyor (İ.HUS.81/1317Z.48) Prof. Dr. Vahdettin Engin vatanı kurulması, dolayısıyla da Abdülhamid'in bu talebi tek bir cümleyle reddetmesi gibisinden bir olay yaşanmamış; Abdülhamid, aksine, "Filistin'e değil, Mezopotamya'ya yerleşin" demiştir.[kaynak belirtilmeli] Herzl, Sultan Abdülhamid'e daha sonra, 16 Şubat 1902'de gönderdiği bir mektupta bu görüşmenin ayrıntılarını hatırlatıyordu. Herzl, "Majesteleri, memleketinde yaşayan Yahudiler'e gösterdiği âlicenaplığı mazlum ve mağdur durumda bulunan diğer Yahudiler'e de göstermekte, onları bir peder gibi himaye altına almakta ama toplu olarak bir yerde yaşamaları yerine, değişik bölgelerde bulunmalarına izin vermektedirler" diye yazmaktaydı.[kaynak belirtilmeli]
Prof. Dr. Vahdettin Engin'in ortaya çıkardığı belgelerde, bu görüşmenin ve diğer temasların ayrıntıları açıkça görülüyor: Herzl, Yahudiler için "toprak" istemiyor, toprak satın almak gibi bir talepte de bulunmuyor, aksine Filistin'de "özerk" bir Yahudi devletine izin verilmesini istiyor. Abdülhamid ise, Yahudiler'in Filistin yerine Mezopotamya'ya yerleşmelerini ama tek bir yerde değil, değişik bölgelerde yaşamalarına sıcak bakabileceğini söylüyor.[kaynak belirtilmeli]
Siyonizme yönelik muhalefet ve eleştiriler 1920'li yıllarda, Siyonist hareketin giderek daha laik bir kimliğe bürünmesi, bazı Ortodoks Yahudi gruplarının da muhalefetini çekmiştir. Harekete, İslami kuruluşlar ve milliyetçi Arap örgütlerinin yanı sıra, kimi asimile olmuş Yahudiler ve Siyonizmin Britanya'nın Hindistan'daki kalabalık Müslüman tebaası ile ilişkilerine zarar vereceği endişesini taşıyan İngiliz emperyalistlerinin de muhalefeti ile karşılaştı. Zaman zaman Marksist örgütler de çeşitli nedenlerden ötürü Siyonizme karşı çıkmışlardır. İsrail'de, 1930'lu ve 1940'lı yıllarda başını şair Yonatan Ratoş'un çektiği Kenancı hareket, "İsraillilik"in etnik kimlikler üstü bir milliyet olması gerektiği fikrini savunmuştur. Yirminci yüzyılın son çeyreğinde, İsrail'deki klasik milliyetçilikte bir düşüş yaşandı. Bu ise, neo-Siyonizm ve post-Siyonizm gibi iki karşıt hareketin yükselmesine yol açtı. Her iki hareket de, aslında dünya çapında rastlanan bir görüngünün İsrail'e uyarlanmış haliydi: (1) küreselleşmenin, bir pazar toplumunun ve liberal kültürün yükselişi ve (2) yerel bir tepki.[22] Neo-Siyonizm ve post-Siyonizm, bir yandan "klasik" Siyonizm ile belirli özellikleri paylaşırken, diğer yandan da halihazırda Siyonizmde mevcut olan birbirine muhalif ve taban tabana zıt kutupları vurgulamaları ile birbirinden ayrılmaktadır. "Neo-Siyonizm, Siyonist milliyetçiliğin kurtarıcılık ve adanmışlık boyutlarına vurgu yaparken, post-Siyonizm ise normalleşme ve evrenselcilik boyutlarının altını çizer."[23]
Marcus Garvey ve Siyah Siyonizm Siyonistlerin, Filistin'de Yahudiler için bir Ulusal Anavatan oluşturulmasına Britanya'nın desteğini kazanmaya yönelik çabalarının başarı ile sonuçlanmasından etkilenen Jamaikalı milliyetçi Marcus Garvey, Afrika asıllı Amerikalıların Afrika'ya dönmesine adanmış bir hareket başlattı. 1920 yılında, Harlem'de yaptığı bir konuşmada, Garvey şunları söylüyordu: "diğer ırklar —Yahudiler Siyonist hareket, İrlandalılar ise İrlanda hareketi yoluyla— davalarını başarıya ulaştırmak için uğraştılar ve ben de bedeli ne olursa olsun, Zencilerin menfaatlerinin gözetilmesini sağlamak için uygun şartları yaratmaya karar verdim."[24] Garvey, Amerikalı Siyahların Afrika'ya göç etmesi için uygun şartları yaratmak amacıyla, Black Star Line adlı bir gemicilik şirketi kurduysa da, çeşitli sebeplerden ötürü bu girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. Ortaya attığı fikirler, Jamaika'da Rastafaryanizme, Siyah Yahudilere ve[25] İsrail'e yerleşmeden önce Liberya'ya taşınan Kudüs'ün Afrikalı İbrani İsrailoğulları'na esin kaynağı oldu.
78
Siyonizm
Yahudi olmayanlardan Siyonizme verilen destek Yahudilerin İsrail Diyarı'na dönüşüne verilen siyasi destek, Yahudi Siyonizminin bir siyasi hareket olarak resmen örgütlenmesinden de eskiye dayanır. On dokuzuncu yüzyılda, Yahudilerin Kutsal Topraklara Döndürülmesi'nin savunucularına Restorasyoncular adı verilmekteydi. Yahudilerin Kutsal Topraklara geri dönmesi, Kraliçe Victoria, Kral VII. Edward, ABD Başkanı John Adams, Güney Afrika Başbakanı General Smuts, Çekoslovakya Cumhurbaşkanı Masaryk, İtalyan filozof ve tarihçi Benedetto Croce, Kızılhaç'ın kurucusu ve Cenevre Konvansiyonları'nın yazarı Henry Dunant ve Norveçli bilimadamı ve hayırsever Fridtjof Nansen gibi önde gelen isimler tarafından da yaygın olarak desteklenmiştir. Bakan M. Cambon'un şahsında, Fransız hükümeti de resmen, "İsrailoğullarının yüzyıllar önce sürgün edilerek çıkarıldıkları topraklarda Yahudi milliyetinin yeniden doğuşunu" sağlamayı taahhüt etmiştir. Çin'de, aralarında Sun Yat-Sen'in de bulunduğu Milliyetçi hükümetin önde gelen isimleri Yahudilerin bir Ulusal Anavatan kurma arzularına sempati ile baktıklarını ifade etmişlerdir.[26]
Siyonizmi destekleyen Hıristiyanlar Siyonizm öncesinde, Yahudilerin Kutsal Topraklara dönüşü fikrinin Hıristiyanlar tarafından desteklenişi uzun bir tarihe sahiptir. Siyonizme destek veren ilk ünlü isimler arasında, Britanya Başbakanları David Lloyd George ve Arthur Balfour, ABD Başkanı Woodrow Wilson ve Siyonizme destek vermeye yönelik faaliyetleri yüzünden Britanya Ordusu tarafından Filistin'de görev yapması süresiz olarak yasaklanan Orde Wingate de bulunmaktadır. Carleton Üniversitesi'nden Charles Merkley'e göre, Hıristiyan Siyonizmi 1967'deki Altı Gün Savaşı'nın ardından kayda değer ölçüde güç kazanmıştır ve başta Amerika Birleşik Devletleri'ndekiler olmak üzere, birçok dönemselci Hıristiyan, bugün Siyonizme güçlü destek vermektedir. Ahir Zaman Azizleri İsa Mesih Kilisesi'nin kurucusu Joseph Smith, yaşamının son yıllarında, "Yahudiler için İsrail diyarına dönme zamanı[nın] şimdi" olduğunu ilan etmiştir. 1842 yılında, Smith, Ahir Zaman Azizleri İsa Mesih Kilisesi'nin Havarilerinden Orson Hyde'ı, toprakları Yahudilerin dönüşüne adamak için Kudüs'e göndermiştir. İsrail'e açık destek veren Hıristiyan Araplar arasında, her ikisi de Mısır doğumlu olan, İsrail'i Savunan Araplar [27] adlı Web sitesinin kurucusu Amerikalı yazar Nonie Darwish ve Viva Israele adlı kitabın yazarı, eski Müslüman Magdi Allam da bulunmaktadır. Lübnan doğumlu Amerikalı Hıristiyan gazeteci ve Gerçek için Amerikan Kongresi'nin kurucusu Brigitte Gabriel, Amerikalıları "Amerika, İsrail ve Batı medeniyetini savunmak için korkusuzca seslerini duyurmaya" çağırmaktadır.[28]
Siyonizme destek veren Müslümanlar 1873 yılında, İran Şahı Nasıreddin Şah, gerçekleştirdiği Avrupa seyahati sırasında aralarında Sir Moses Montefiore'nin de bulunduğu Britanyalı Yahudi liderleri ile bir araya geldi. Görüşme sırasında, İran şahı Yahudilerin toprak satın alarak burada Yahudi halkı için bir devlet kurmalarını tavsiye etmişti.[29] Bugünkü Ürdün kraliyet ailesinin atalarından ve Osmanlı Türklerine karşı Arap direnişinin lideri (Osmanlı karşıtı Yahudi direnişi ile birlikte) Mekke Şerifi Hüseyin bin Ali, Birinci Dünya Savaşı sırasında, "Bu ülkenin kaynakları bakir topraklardır ve bu Yahudi göçmenler tarafından [Avrupa'dan getirecekleri teknoloji ile] işlenecektir" demiş, Yahudilere abna'ihelasliyin (toprakların "öz evlatları") olarak adlandırmıştır.[30] Hiçbir zaman hayata geçirilmeyen 1919 tarihli, Faysal-Weizmann Anlaşması'nda, oğlu Emir Faysal, "Onların [Siyonist] ulusal arzularını gerçekleştirilmesinin en emin yolu, Arap devletlerinin ve Filistin'in gelişmesinde mümkün olan en yakın işbirliği yoluyladır" diyen bir bildiriye imza atmıştır. Faysal'ın 1919 yılında şunları söylediği Araplar tarafından aktarılır: "Araplar, özellikle de aramızdaki eğitimli kişiler, Siyonist harekete en derin sempati ile bakarlar… Yahudilere evlerine kalpten bir hoş geldin diyeceğiz… Hep birlikte ıslah edilmiş ve gözden geçirilmiş bir Yakın Doğu için çalışıyoruz ve iki hareket birbirini tamamlıyor. Yahudi hareketi emperyalist olmayan, milliyetçi bir harekettir… Nitekim, bu iki hareketten hiçbirinin diğeri olmadan gerçek bir başarıya ulaşabileceğine inanmıyorum." (örneğin.
79
Siyonizm Birleşik Krallık'ın Filistin Kraliyet Komisyonu Raporu'nda, Faysal'ın yaşamında sıtmanın yaygın olduğu (örn. s. 233, s. 259) ve Yahudi göçmenlerin bataklıkları kurutarak sıtmayı yayan sivrisinekleri öldürdüklerinin altı çizilir.)[31] Günümüzde halen yayınlanmakta olan El-Ahram gazetesinin editörünün bu konuda yazdıkları Faysal'ın sözlerinden pek farklı değildi: "Siyonistler ülke için gereklidir: Beraberlerinde getirecekleri para, bilgi ve zeka ve belirleyici özelliklerinden olan çalışkanlıkları ile hiç şüphesiz ülkenin yeniden canlanmasına katkıda bulunacaklardır."[32] İtalyan Müslüman Meclisi lideri ve İslam-İsrail Derneği eş kurucusu Şeyh Abdul Hadi Palazzi ve Kanadalı İmam Halil Muhammed, Kur'an'ın Siyonizmi desteklediğini belirtir.[33] Siyonizmi destekleyen diğer Müslümanlar arasında, Pakistanlı gazeteci Tashbih Sayyed ve Bangladeşli gazeteci Salah Choudhury de bulunmaktadır. 2003 yılından bu yana hapiste olan Choudhury ölüm cezası ile karşı karşıyadır.[34] Dönem dönem, Kürtler ve Berberiler gibi kimi Arap olmayan Müslümanlar da Siyonizm'e destek verdiklerini belirtmişlerdir.[35] [36] [37]
Kaynakça [1] "Başlangıçta Filistin'de bir Yahudi ulusal veya dini topluluğu oluşturulmasını, sonrasında da modern İsrail'in desteklenmesini amaçlayan bir uluslararası hareket." "Siyonizm," Webster's 11th Collegiate Dictionary). Ayrıca bakınız, "Siyonizm" Encyclopedia Brittanica'da, "Yahudilerin kadim memleketi Filistin'de bir Yahudi ulus-devleti yaratılması ve bunun desteklenmesi amacını taşıyan Yahudi milliyetçi hareketi" olarak, The American Heritage Dictionary of the English Language, Dördüncü Baskı'da da, "On dokuzuncu yüzyıl sonunda artan Antisemitizme tepki olarak çıkmış ve Filistin'de yeniden bir Yahudi anavatanı kurmayı amaçlamış bir Yahudi Hareketi. Modern Siyonizm, İsrail devletinin desteklenmesi ve kalkınması ile ilgilenmektedir," şeklinde tanımlanmaktadır. [2] "… Kral Davud'un ilk Yahudi ulusuna şekil verdiği Siyon'dan" (Friedland, Roger ve Hecht, Richard To Rule Jerusalem, s. 27). [3] "Mesih inancının ima ettikleri ve yankıları ile son derece büyük bir siyasi güce sahip olduğu ve siyasi otorite, ülke egemenliği ve bir halk olarak Yahudilerin kaderine yönelik dini inancın son derece yaygın ve şiddetli çekişmelere konu olduğu İkinci Tapınak döneminin sonlarından itibaren, Yahudi ulusunun sosyal ve kültürel bir gerçeklik olduğu açık bir şekilde görülmektedir." (Roshwald, Aviel, "Jewish Identity and the Paradox of Nationalism," içinde Berkowitz, Michael (der.) Nationalism, Zionism and Ethnic Mobilization of the Jews in 1900 and Beyond, s. 15). [4] Wylen, Stephen M. Settings of Silver: An Introduction to Judaism, Second Edition, Paulist Press, 2000, p. 392). Calaprice, Alice. The Einstein Almanac, Johns Hopkins University Press, 2004, p. xvi. [5] A.R. Taylor, 'Vision and intent in Zionist Thought', in 'The transformation of Palestine', ed. by I. Abu-Lughod, 1971, ISBN 0-8101-0345-1, p. 10 [6] Walter Laqueur (2003) The History of Zionism Tauris Parke Paperbacks, ISBN 1-86064-932-7 p 40 [7] A national liberation movement: Rockaway, Robert. Zionism: The National Liberation Movement of The Jewish People (http:/ / web. archive. org/ web/ 20071216111459/ http:/ / www. wzo. org. il/ en/ resources/ view. asp?id=111), World Zionist Organization, January 21, 1975, accessed August 17, 2006). Shlomo Avineri:( Zionism as a Movement of National Liberation (http:/ / web. archive. org/ web/ 20071012002249/ http:/ / hagshama. org. il/ en/ resources/ view. asp?id=1551), Hagshama department of the World Zionist Organization, December 12, 2003, accessed August 17, 2006). Neuberger, Binyamin. Zionism - an Introduction (http:/ / www. mfa. gov. il/ MFA/ MFAArchive/ 2000_2009/ 2001/ 8/ Zionism - an Introduction), Israeli Ministry of Foreign Affairs, August 20, 2001, accessed August 17, 2006). [8] De Lange, Nicholas, An Introduction to Judaism, Cambridge University Press (2000), p. 30. ISBN 0-521-46624-5. [9] Source: A survey of Palestine, prepared in 1946 for the Anglo-American Committee of Inquiry, Volume II page 907 HMSO 1946. [10] http:/ / www. hagshama. org. il/ en/ resources/ view. asp?id=497& subject=43 [11] Bu görüşe dair bir örnek için, bakınız, The New Anti-Zionism and the Old Antisemitism: Transformations. Yazan: Raphael Jospe http:/ / www. hagshama. org. il/ en/ resources/ view. asp?id=2095 16-11-2008 tarihinde erişilmiştir. [12] E. Schweid, ‘Rejection of the Diaspora in Zionist Thought’, in ‘’Essential Papers onZionsm, ed. By Reinharz & Shapira, 1996, ISBN 0-8147-7449-0, p.133 [13] http:/ / www. lds. org/ churchhistory/ 0,15478,3900-1,00. html#FlashPluginDetected [14] C.D. Smith, 2001, 'Palestine and the Arab-Israeli conflict', 4th ed., ISBN 0-312-20828-6, p. 1-12, 33-38 [15] Zionism & The British In Palestine (http:/ / fusion. dalmatech. com/ ~admin24/ files/ zionism_in-britishpalestine. pdf), by Sethi,Arjun (University of Maryland) January 2007, accessed May 20, 2007. [16] Anonymous (03.09.1947). "REPORT TO THE GENERAL ASSEMBLY, VOLUME 1" (http:/ / domino. un. org/ UNISPAL. NSF/ eed216406b50bf6485256ce10072f637/ 07175de9fa2de563852568d3006e10f3!OpenDocument). UNITED NATIONS SPECIAL COMMITTEE ON PALESTINE. . Erişim tarihi: 30.06.2008. [17] League of Nations Palestine Mandate, July 24, 1922, sateofisrael.com/mandate [18] United Nations Special Committee on Palestine; report to the General Assembly, A/364, 3 September 1947 [19] Three minutes, 2000 years (http:/ / youtube. com/ watch?v=rEGUPlhtMWQ), Video from the Jewish Agency for Israel, via YouTube
80
Siyonizm [20] General Progress Report and Supplementary Report of the United Nations Conciliation Commission for Palestine, Covering the period from 11 December 1949 to 23 October 1950, GA A/1367/Rev.1 23 October 1950 [21] Mustafa Armağan, Abdülhamit'in Kurtlarla Dansı, s.165 [22] Uri Ram, The Future of the Past in Israel - A Sociology of Knowledge Approach, in Benny Morris, Making Israel, p.224. [23] Steve Chan, Anita Shapira, Derek Jonathan, Israeli Historical Revisionism: from left to right, Routledge, 2002, p.58. [24] Negro World 6 March 1920, cited in http:/ / www. international. ucla. edu/ africa/ mgpp/ lifeintr. asp (accessed 29/11/2007). [25] BlackJews.org - A Project of the International Board of Rabbis (http:/ / www. blackjews. org/ RabbiBios/ RabbiFord. html) [26] Goldstein, Jonathan (1999), "The Republic of China and Israel", Goldstein, Jonathan, China and Israel, 1948-1998: A Fifty Year Retrospective, Westport, Conn. and London: Praeger, ss. 1-39 [27] http:/ / www. arabsforisrael. com/ [28] anonymous. "Mission/Vision" (http:/ / americancongressfortruth. com/ mission-vision. asp). American Congress for Truth. . Erişim tarihi: 17.04.2008. [29] World Jewish Congress (http:/ / www. worldjewishcongress. org/ communities/ mideast/ comm_iran. html) [30] Al-Qibla, 23 March, 1918. [31] Letter to Harvard law professor, future Supreme Court Justice Felix Frankfurter dated 3 March, 1919. [32] Neville Mandel, Attempts at an Arab-Zionist Entente: 1913-1914; Middle Eastern Studies, April 1965; p. 243. [33] Glazov, Jamie. "The Anti-Terror, Pro-Israel Sheikh" FrontPage Magazine, 12 Eylül 2005. "Kur'an'da, Allah'ın İsrail Diyarı'nı İsrailoğulları'na verdiğini ve buraya yerleşmelerini (Maide, 21) ve Kıyamet Günü'nden önce, İsrailoğullarını farklı ülke ve milletlerden toplayarak Toprakları'nı yeniden almalarını sağlayacağı (Isra, 104) konusunda mesajlar buldum. Dolayısıyla, Kur'an'a riayet eden bir Müslüman olarak, İsrail Devleti'nin varlığına karşı çıkmanın Tanrı kelamına karşı çıkmak olduğuna inanıyorum." [34] Freund, Michael (08.08.2008). "Pro-Israel editor goes on trial in Bangladesh" (http:/ / fr. jpost. com/ servlet/ Satellite?cid=1218104239563& pagename=JPArticle/ ShowFull). Jerusalem Post. . Erişim tarihi: 25.08.2008. [35] "Islam, Islam, Laïcité, and Amazigh Activism in France and North Africa" (2004 paper), Paul A. Silverstein, Department of Anthropology, Reed College [36] WHY NOT A KURDISH-ISRAELI ALLIANCE? (Iran Press Service) (http:/ / www. iran-press-service. com/ ips/ articles-2004/ august/ israel_kurds_11804. shtml) [37] "Berbers, Where Do You Stand on Palestine?" (http:/ / www. memri. org/ bin/ latestnews. cgi?ID=SD226209). MEMRI. 26.02.2009. . Erişim tarihi: 05.03.2009.
Ta'anit Taanit, Aşkenazların deyişiyle taanis veya Klasik İbranice'de ta'anith, Yahudilik'te oruç anlamına gelir. Yahudilik'te orucun bir veya birden çok amacı olabilir. Orucun gerekçeleri arasında şunlar bulunur: • Tövbe etmek • Matem ifadesi • Yalvarış; örneğin Ester Orucu veya Ta'anit Halom (rahatsızlık veren rüyalar)
Yahudilik'te oruç günleri Yahudilik'te en çok bilinen oruç, Kefaret Günü anlamına gelen Yom Kippur'da tutulur. Bu, Tevrat'ta adı geçen tek oruçtur.[1] Yom Kippur, tam bir oruçtur yani gün batımından ertesi gün karanlık çökene kadar tutulur. Başka bir tam oruç ise 9 Av'dır. Bu oruçlarda, yemek yememe dışında fazladan dört kısıtlama daha bulunur: kişi vücudunu yıkayamaz, deri ayakkabı giyemez, parfüm veya kozmetik kullanamaz, cinsel ilişkide bulunamaz. Diğer bütün oruçlar küçük oruçlardır yani şafak vaktinden gün batımına kadar sürer ve yemek yememe dışında fazladan kısıtlamalar bulunmaz. 9 Av orucu, Tapınağın yıkılışıyla ilgili tutulan dört oruçtan biridir. Diğer üç oruç ise şunlardır: • Gedalya Orucu (Tzom Gedalia) • 10 Tevet (Asara B'Tevet) • 17 Tamuz (Tzom Tamuz)
81
Ta'anit
82
Dördüncü küçük oruç ise Ta'anit Ester denen Ester Orucu'dur ve Purim'den bir gün önce tutulur. Ester, kralın yanına davetsiz olarak çıkmadan önce onun ve Şuşan'daki Yahudi cemaatinin tuttuğu orucun anısına tutulur. Buna ilaveten, Yahudi gelenekleri, Pesah'tan bir gün önce ilkdoğanların Ta'anit Behorot yani İlkdoğan Orucu'nu tutmasını şart koşar. Modern zamanlarda bu oruç ender olarak tutulur; bunun yerine ilkdoğanlar Talmud'un bitişini kutlama amaçlı şölen yemeği siyum'a katılmayı tercih eder. Bu, orucu "bozmak" için uygun sayıldığından ilkdoğanlar günün geri kalanında da yiyebilirler. Geleneksel olarak selihot denen özel bir dua bu oruç günlerinin çoğunda sabah dualarına eklenir.
Oruç bozmak Orucu bozmak için yenen yemek bir şölen yemeği olarak görülür. Oruçtan sonra kişi fazladan yemeğe meğillidir ve bundan kaçınılmalıdır. Oruç zamanında sindirim sistemi yavaşladığından et gibi ağır yiyecekler hazımsızlık yaratmaktadır bu nedenle sütlü mamüller gibi hafif yiycekler tercih edilir.
Kaynakça [1] Levililer 23:26-32 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Levililer+ 23:26-32)
Dış bağlantılar • How to break your fast (http://www.quickfasting.com/how_to_break_your_fast.html). Oruç bozarken en iyi yemek tanımları. • Yom Kippur break fast recipes (http://kosherfood.about.com/od/breakfastmenu/ Yom_Kippur_Kosher_Break_Fast_Menu_and_Recipes.htm)
Kim Yahudidir? Maddeleri bu dizinden ulaşabilirsiniz.
Museviler ve Musevilik
Kim Yahudidir? · Etimoloji · Kültür
"Kim Yahudidir?" (İbranice: מיהו יהודי, Mihu Yehudi) Yahudi kimliğinin temel sorusudur. Yahudi şahsın kültürel, dini, soyağacı ve kişisel boyutlarını irdeler. Bu soru, Almanya'da Nazi Partisi tarafından hazırlanan Nürnberg Yasaları'nda da ele alınmıştır. Bu konuda iftilahlı unsurlar bulunur. Ters mantık uygulanıp "Kim Yahudi değildir?" diye sorulabilir. 1962'den beri İsrail'de konuyla ilgili mahkeme kararları verilmektedir.[1][2] 2009'da Birleşik Krallık'ta gerçekleşen ihtilaflı R(E) v JFS mahkemesi ün kazandı.[3][4][5][6][7][8] Kişinin Yahudi olmasının tanımı gerek dini statü açısından veya kişinin kendisini nasıl gördüğüyle ilgili olarak Yahudi bakış açısıyla gerekse de Yahudi olmayanlar tarafından çeşitli sebeplerle değişiklikler gösterir. Yahudi kimliğinin içinde etnisite, din,[9] ve vatandaşlık bulunduğundan kimin Yahudi olduğu ile ilgili tanımlar dini, sosyolojik ve etnik açılardan değişiklikler gösterir.[10]
Kim Yahudidir? Halaha'ya göre birinin Yahudi olması için gereken en eski kuralsal tanım, kişinin ya annesinin Yahudi olması veya Yahudiliğe geçmesidir. Karaizm'in doğması, Yahudilik içinde modern grupların oluşması ve 1948'de İsrail'in kurulması, bu tanım bağlamında tartışma konusu yarattı. Tartışma konusu açan maddelerin başlıcaları şunlardır: • Anaerkillik: Çocuğun annesi Yahudi değil fakat babası Yahudiyse çocuk yine de Yahudi sayılmalı. • Din değiştirme: Tarihi Halaha prosedüründe olmayan Yahudiliğe geçiş geçerli sayılmalı. • Kimlik kaybı: Kişinin ve grubun hareketleri (örneğin başka bir dine geçmeleri) veya cemaat yaşamının içinde bulunduğu durum (örneğin kişinin ebeveyninin Yahudi olduğunun bilinmemesi) kişinin Yahudi statüsünde etki sahibi olmalıdır. • Diyaspora kimliği: Yahudilere, kendi aralarında veya Yahudi olmayanlar tarafından Yahudi diyasporasında verilen tanım dikkate alınmalı. • İsrail vatandaşlığı edinme: Yukarıdaki son üç madde İsrail Temel Yasalarınca dikkate alınmalı.
İsrailoğulları dini İsrailoğullarının soyu, Eski Ahit'te İbrahim ile yapılan ahit[11] ile kaynaklandırılmış olup Sayılar[12][13] ve Ezra[14][15] kitaplarında belirtilmiştir. Bu halkın ataları Tevrat'ta ayrı ayrı kutsandığı için önemlidir.
Tannait Yahudilik Halaha'nın ilk yazılı kaynağı Mişna'ya göre, karışık evliliklerden doğan çocukların dini statüleri anne soyu tarafından belirlenir. Tarihçi Shaye J. D. Cohen'e göre, Tevrat'ta karışık evliliklerden doğan çocukların dini statüleri baba soyu tarafından belirlenmekteydi. Mişna zamanında bu durumun değişikliğe uğramasını iki türlü açıklayabilmektedir: ilk görüşüne göre, Mişna, tüm "karışıklıklara" (kilayim) uyguladığı mantığı karışık evliliklere de uygulamaktadır. Dolayısıyla karışık evlilik bir at ile eşeğin birlikteliği gibi yasaktır. Her iki durumda da doğan nesil anne soyu ile yargılanır. İkinci görüşüne göre ise, Tanaim Roma yasalarından etkilenmiştir; bu yasalara göre gayri meşru evliliklerden doğan çocuklar anneleriyle kalmaktaydılar.[16]
Günümüzde Yahudilik Her Yahudi din akımı, kişinin Yahudiliğinin doğuştan geldiğine veya din değiştirmeyle gerçekleştiğine hemfikirdir. Halaha'ya göre çocuk Yahudi bir anneden doğmalıdır. Ayrıca yine Halaha'ya göre, Yahudi olmayan birinin Yahudi ibadetleri uygulaması onu Yahudi yapmayacağı gibi, dinini uygulamayan veya başka dine geçen Yahudiler her zaman Yahudidir. Reform ve Yeniden yapılanmacı Yahudilik'te kişinin ebeveynlerinden herhangi birinin Yahudi olması onun doğuştan Yahudi olması için yeterli bir sebeptir. Liberal Yahudi akımlarında Yahudiliğe geçenlerin Yahudilikleri daha tutucu olan akımlar tarafından tanınmamaktadır.
Doğuştan Yahudilik Halaha'ya göre, kişinin Yahudilik statüsünü (İbranice: yuhasin) belirlemek için hem anneye hem de babaya bakmak gerekir. Eğer ebeveynin ikisi de Yahudiyse çocuk Yahudidir ve babasının statüsünü devralır (ör: kohen). Eğer ebeveynlerin herhangi birinin soyağacında bir engel varsa (ör: mamzer) çocuk da bu engelin konusu olur. Eğer ebeveynlerden biri Yahudi değilse çocuk annesinin statüsünü alır.[17][18] Bu karar Tesniye[19], Levililer[20] ve Ezra[21] kitaplarını kapsayan kaynaklardan türemiştir.[18] Buna göre, annesi Yahudi olan çocuk Yahudidir; aynı şekilde, annesi Yahudi olmayan çocuk Yahudi sayılmaz. Yahudi olmayan bir anneden doğan çocuğun Yahudi sayılabilmesi için dinen Yahudiliğe geçmesi gerekir; bu gerçekleştiğinde, Yahudi yasalarınca, babasının engelli veya özel statüsünden feragat etmiş olur (ör: mamzer veya kohen).[22]
83
Kim Yahudidir?
84
Ortodoks ve Tutucu Museviliğin tüm branşlarında halaha kanunları (ör: Yahudiliğin anneden geçmesi) geçerli ve bağlayıcıdır. Reform ve Liberal Yahudilik halaha kurallarını bağlayıcı bulmaz, çocuğun Yahudi olması için anne veya babasından herhangi birinin Yahudi olması, çocuğun bir Yahudi olarak yetiştirilmesi ve dinin çocuk tarafından kabul edilmesini yeterli bulur. Buna sebep olarak da Yahudilik peygamberlerinden Yosef ve Musa'nın eşlerinin İsrailoğullarından olmayan ruhban ailelerden gelmiş olmasına bağlar.[23] Kuzey Amerika'daki reformist hahamlar belli standartlar oluşturmuştur ve buna göre ebeveynlerinden biri Yahudi olanlar İsim koyma, Brit Mila ve Bar Mitsva gibi törenlerle Yahudi ibadetine ve Yahudi halkına bağlanmalıdır. Reformist akımda ilkeler kullanıldığından bağlayıcı sayılmazlar bu yüzden farklı reformist cemaatlerde farklı yaklaşımlar mümkündür. Genel prensipte kişinin Yahudi olarak yetişmiş olması şartı kabul görmektedir.[24] Baba soyunun yeterliliği Tekvin[25] ve Tesniye[26] kitaplarına bağlanır.[27] Bu politika ata soyluluk olarak bilinmesine rağmen "çifte soyluluk" daha uygun bir terimdir. Yeniden yapılanmacı Yahudilik ile Birleşik Krallık'taki Liberal Yahudilik ilkeleri Amerikan Reform Yahudiliğine benzer. Ana soyluluk geleneğine karşı çıkan tarihi Yahudi cemaatleri vardır. Örneğin, Karaizm, Yahudilik'te babanın soyunun önemli olduğunu vurgulayıp buna gerekçe olarak Eski Ahit'te geçen kabilelerin isimlerinin erkek isimleri olması ve Tevrat'taki karakterlere babalarının isimleriyle hitap edilmeleri gösterilir.[28] Görüşler arasındaki farklılıklar sorun yaratmaktadır çünkü Reform veya Liberal cemaatlerde Yahudi olan biri Ortodoks ve Muhafazakar cemaatlerde Yahudi sayılmamaktadır. Ortodoks ve Muhafazakar cemaatlerce kişinin Yahudi olabilmesi için halaha kurallarına uygun olarak din değiştirmesi gerekmektedir. Her ne kadar baba soyluluk Ortodoks cemaatlerde tanınmasa da sadece babası Yahudi olan birinin hiç Yahudi olmayan birine kıyasla Yahudiliğe geçmesi daha kolaydır,[29] ve Muhafazakar Hahamlar Kurulu, "samimiyetle Yahudiliği seçenlere cemaatin kapısı tüm içtenliğiyle açıktır" diye karar almıştır.[30]
Yahudiliğe geçiş Bugün ana Yahudilik akımları, samimiyetle Yahudiliğe geçmek isteyenlere kapılarını açmaktadır, bir akıma bağlı alt grupta din değiştirenler aynı akıma bağlı diğer alt gruplarda da kabul edilmektedir fakat bir akım içinde Yahudiliğe geçenlerin Yahudiliği diğer akımlarda kabul edilecek diye bir kaide yoktur. Rabinik Yahudilik'te din değiştirme kanunu, başta Talmud ve Şulhan Aruh olmak üzere Yahudi kanunlarında belirtilmiştir.[31] Geleneksek Yahudi kanunu esasları Ortodoks ve Muhafazakar akımlarının temelini oluşturur. Halaha kurallarınca Yahudiliğe geçmek isteyen biri (erkekse) sünnet olmalı, şahitler önünde mikve'ye girmeli ve hahamlar meclisi önünde dini yasaları kabul etmelidir. Eğer erkek, hali hazırda sünnetliyse sembolik olarak uzvundan kan akıtılmalıdır.[32]
Yahudiliğe geçen birinin girmesi gereken mikveye bir örnek
Ortodoks yetkililer sadece geleneksel Yahudi kurallarına uygun olarak din değiştirenleri kabul edip tanımaktadır. Diğer akımlardaki hahamlar Halaha kurallarını şart koşmayabileceği için, bu akımlarda din değiştirenlerin Yahudiliği genelde ortodoks cemaatler tarafından tanınmamaktadır.[33] Muhafazakar yetkililerin görüşü de ortodokslarla aynıdır. Din değiştirme geleneksel Yahudi kanunlarına göre yapılmalı, sünnet olunmalı ve mikveye girilmelidir aksi taktirde kişinin Yahudiliği geçerli değildir.[34] Muhafazakar otoriteler için, Yahudi kanunlarına uygun olduktan sonra hangi akım altında din değiştirildiğinin bir önemi yoktur bu sebeple daha liberal görüşlü akımlarda yapılan din değişikliklerini de kabul etmektedir.[35][36] Reformist Yahudilik'te gereken şartlar genelde geleneksel şartlara kıyasla farklılıklar gösterir. Bu akımın en kuvvetli olduğu Kuzey Amerika'da "Yahudiliğe geçmek isteyenler Yahudi teolojisini, ayinlerini, tarihini, kültürünü ve geleneklerini çalışmalı ve Yahudiliğin gereklerini günlük hayatlarında gerçekleştirmelidir. Eğitimin uzunluğu ve
Kim Yahudidir? formatı hahamdan hahama ve cemaatten cemaate farklılıklar gösterebilir fakat genelde aranan şart Yahudiliğin temelleriyle ilgili ders alınması, bir hahamla birlikte çalışılması ve evlerinde ve sinagoglarda ayinlerin uygulanmasıdır."[37] Progresif Yahudilik için İsrail akımı, bir yıl yapılan eğitimin ardından Yahudi yaşam ve geleneklerinin uygulanmasını şart koşar. Bunun ardından (erkekse) sünnet olunmalı, mikveye girilmeli ve hahamlar meclisi önünde dini emirler kabul edilmelidir.[38] Her ne kadar evlat edinilmiş veya din değiştirmiş bir çiftin çocuklarının Yahudiliği hemen kabul edilse de Yahudi kanunları gereği, çocuk dini açıdan yetişkin olduğunda (genelde kızlar için 12 ve erkekler için 13 yaşında) kendisine Yahudi olarak kalmak isteyip istemediği sorulur.[39][40] Karay Yahudiliği Rabinik Yahudiliği kabul etmemektedir ve din değiştirme konusunda kendi şartları vardır.[28] 1 Ağustos 2007'de, 500 yıldan sonra ilk defa Karay Yahudiliğine geçildiği Karaylar tarafından bildirilmiştir. Bir yıl eğitimin ardından on yetişkin ve dört çocuk Kzuey Kaliforniya'daki bir sinagogda Karay Yahudiliğine geçmiştir. Bu din değiştirme olayı, Karay Bilgeler Konseyi'nin yabancıların Yahudiliğe kabul edilmeme kuralının geri çekilmesinin ardından 15 sene sonra gerçekleşti.[41]
Diğer dinleri uygulayan Yahudiler Genellikle Ortodoks Yahudilik'te kişinin inancı ne olursa olsun eğer annesi Yahudiyse kendisi de Yahudidir. Reformist Yahudilik'te ise başka bir dini seçen kişi artık Yahudi değildir. Örneğin, "...İsa'yı kurtarıcı olarak gören kişi artık Yahudi değildir..."[42][43][44][45] Tarihsel olarak, dalalete (İbranice: Minim מיניםveya notzrim )נוצריםdüşen Yahudi herem (aforoz) olur fakat toplumsal veya dini açıdan dışlanmış olsa dahi yine de Yahudidir.[46] Yahudilikte, istek dışı Yahudilikten başka dinlere geçenler de Yahudidir (İbranice: anusim ()אנוסים, anlam: "zorlananlar"); ve bunlar içinde anne soyundan gelenler de Yahudidir. Başka bir dine geçsin veya geçmesin, Yahudiliği uygulamayanlara Meşudim (İbranice: )משומדיםdenir ve yine de Yahudi gözüyle bakılır[46] Dinini terk eden bir Yahudi istediği zaman geri dönmekte serbesttir. Genelde, dine geri dönmek isteyenler için resmi bir tören gerekmemektedir. Bu durum bütün Yahudi akımları için geçerlidir. Bu kişilerden beklenen, eski adetlerini bırakıp Yahudi geleneklerine uymasıdır. Bu durum anne soyu Yahudi olanlar için de geçerlidir fakat bazı rabinik otoriteler bunun ıspatı için daha katı deliller ararlar. Bu kişilere din değiştirme töreni uygulanıp uygulanmaması cemaatten cemaate ve kişinin içinde bulunduğu durumdan duruma değişir. Örneğin, laik bir Yahudi ailesinde büyümüş, Brit Mila olmuş ve Yahudilik hakkında temel bilgileri bulunan biri için din değiştirme merasimi gerekmezken Brit Mila olmamış, başka bir din altında büyümüş veya hiç Yahudilik bilgisi bulunmayan laik bir Yahudi ailesinden gelenler genelde dinî din değiştirme törenine tabi tutulurlar.[47] Tartışma konularından biri Yahudiliğe geçmiş birinin bir zaman sonra dinden uzaklaşması ve/veya başka bir dine geçmesiyle ilgilidir. Teknik olarak din değiştirme merasimi geçerli olduğundan kişi halen Yahudidir. Fakat, Haredi Yahudilik gibi bazı akımlar, bu kişinin zamanında kuralları bozduğundan tam istekle Yahudiliğe geçmemesi sebebiyle Yahudiliğini geçersiz sayarlar.
85
Kim Yahudidir?
Etnik ve kültürel bakış "Etnik Yahudi" terimi genel anlamda, Yahudi geçmişine sahip fakat Yahudiliği icra etmeyen ve buna rağmen kendisini Yahudilik ve diğer Yahudi kültürünün ve/veya kardeşliğinin bir parçası olarak gören Yahudilerdir. "Etnik Yahudi" terimi dinlerini icra eden Yahudileri hariç tutmamasına rağmen bu kişiler için sadece "Yahudiler" denip "etnik" sıfatı kullanılmaz. Yahudi kimdir sorusu tanımının büyük bir kısmını soyağacı oluşturduğundan "Etnik Yahudi" terimi farklı geçmişlere sahip kişiler için de kullanılabilmektedir. "Etnik Yahudi" terimi bazen kişinin dindar olmadığı anlamında kullanılır. Bu nedenle bu terim yerine bazen "dinini icra etmeyen Yahudi", "dindar olayan Yahudi" ve "laik Yahudi" de denmektedir. Bu terim bazen, sebebi ne olursa olsun sadece dinlerini icra etmeyen Yahudiler için kullanılır. Genelde, etnik Yahudiler Yahudi geçmişini farkında olup, dini açıdan olmasa da kültürel açıdan kendilerini Yahudi gelenekleriyle, halkıyla veya milletiyle bağdaştırırlar. Diğer etnik gruplarda da görüldüğü üzere, dindar olmayan etnik Yahudiler genelde Yahudi olmayan kültürler içinde asimile olurlar. "Etnik Yahudiler" terimi ateistler, agnostikler, bir akıma bağlı olmayan desitler ve Hristiyanlık, Budizm veya İslam gibi başka dine geçen Yahudileri kapsar. Her mezhepten dindar Yahudiler bazen dindar olmayan etnik Yahudilerin Yahudiliği tekrar keşfetmesi için çaba sarfederler. Chabad gibi Hasidler bunun için özel çaba sarfederler.[48][49][50][51] İsrail göç yasası, dede veya ninelerinden birinin (anne veya baba tarafından olması farketmez) Yahudi olduğunu belgelerle ispatlayabilen kişilere, arzuladıkları taktirde vatandaşlık hakkı vermektedir. Bu, o kişinin "etnik Yahudi" olduğu anlamına gelmemesine rağmen o kişinin etnik Yahudilikler ile bir bağı olduğunu göstermektedir, ve bu bağ Naziler tarafından öldürülmek için yeterli bir gerekçeydi. Yahudi olmanın geleneksel tanımı Avrupa'dan Amerika'ya farklılıklar gösterir. Eski SSCB'de "Yahudilik" kanunen bir millet veya etnisiteydi. Avrupa'daki tanım daha gelenekseldir; sadece Avrupalıların Yahudileri nasıl gördüğü değil ayrıca Yahudilerin de kendilerini nasıl gördüğünü ele alır. İsrail yasaları, halaha kriterlerinden ziyade Nazi ve SSCB tanımlarına benzer tanımlar kullanmaktadır. Çoğu laik toplumda kişi (art niyetle yalan söylemediği sürece) "Yahudiyim" diyorsa Yahudi olarak kabul edilir. Bazı reformist cemaatler bu bakış açısını benimsemektedir.
Dini tanımlar Halahasal bakış Ortodoks, Muhafazakar ve Reformist Yahudilik akımlarınca kabul edilen geleneksel rabinik görüşe göre[52] Yahudi kimliği ve soyağacı ile alakalı olarak kimin Yahudi olup olmadığı halaha tarafından tanımlanır. Sonuç olarak, sırf inanç olarak Yahudiliğin bir parçası olmak kişiyi Yahudi yapmaz. Aynı şekilde, 613 Mitsvot'u takip etmeyen ve hatta başka bir inanca geçen Yahudilerin Yahudilik statüsü yok olmaz. Din değiştirmiş dahi olsa, anne tarafından kadınların soyundan herhangi birinin Yahudi olması kişiyi Yahudi yapar. Yahudi olduklarından bihaber olanlar veya başka bir dine geçenler dahi, anne soyunda bir kırılma olmadığı sürece dinen Yahudidir. Yine aynı nedenlerle, babası Yahudi olan fakat annesi Yahudi olmayan biri, mitsvaları uygulasa dahi halaha kurallarınca dini açıdan resmen Yahudiliğe geçmediği sürece Yahudi değildir.[53] Ortodoks ve Muhafazar cemmatler, annesi Yahudi olmayan birinin usulen Yahudiliğe geçmesine karşı çıkmaz ve bu kişiler "dürüst dönmeler" (İbranice: גירי צדק, Geirei tzedek) olarak kabul edilir. Buna ilaveten, Yahudiliği kabul eden kişinin dini ilkelere uyması beklenir; buna Kabbalat Ol Mitzvot (İbranice: )קבלת עול מצוותyani "Emirlere bağlanmayı kabul etmek" denir. Reformist Yahudilik'te, reform responsa ve halahaya uygun olarak kabbalat mitzvot (İbranice: )קבלת מצוותkullanılır.[54]
86
Kim Yahudidir? Son yirmi yıldır, Haredi hahamlar Yahudiliği seçenlerin kişisel yaşamlarını gözetleyip dinen imtiyazlarda bulunup bulunmadıklarını kontrol etmektedir. İlaveten, bazı Haredi hahamların Modern Ortodoks hahamların yeterince katı olmadığını düşünmektedir bu sebeple iş karmaşık bir hal almaya başlamıştır.[55] Haredi Yahudilik ve Modern Ortodoks Yahudilik benzer kuralları takip etmektedir. Anne soyunu inceleyip kişinin Ortodoks usullerince din değiştirmesini savunurlar. Bu kişilerden Şabat ve Nida gibi temel Yahudilik ilkelerinin uygulanması beklenir. Fakat bu kuralların uygulanış şekli farklı olup her geçen zaman bu fark daha da artmaktadır. Modern Ortodokslukta kişinin Yahudi olduğuna dair şaibe bulunuyorsa Yahudi olmayan biri şahit olabilmektedir. Harediler ise kişinin özel yaşamını ve Yahudiliği nasıl icra ettiğini incelemeyi tercih etmektedir. Bu iki grup arasında, Harediler Ortodoksları yeterince ortodoks bulmadıkları için sorunlar yaşanmaktadır.[55][56][57]
Karaizm Rabinik Yahudilik mezheplerinin aksine, Karaizm'de Tanah'ı öğrenme konusunda kişi kendisinden sorumludur. Talmud yani sözlü kanun ve Rabinik Yahudilikte otoroter kabul edilen hahamsal kararlar bu dinin bir parçası değildir, bunun yerine kaynağı ne olursa olsun her hahamsal görüş eşit derecede değerlidir. Karay Yahudiliği'ne göre, Ortodoks Yahudilik'teki Yahudiliğin anneden geçtiği inancının aksine Tanah baz alınarak Yahudiliğin babadan geçtiğine inanılır (bazı Karay cemaatleri hem annenin hem babanın Yahudi olması koşulunu arar). Karaylar, İsrail'in geri dönüş yasasından faydalanabilmektedir, fakat başka bir dinden Karaizm'e geçen kişini bu yasadan faydalanmasıyla ilgili hüküm henüz İsrail mahkemelerince karara bağlanmamıştır.
Reform Yahudilik Modern İlerici Yahudi akımları Yahudiliğe geçişi kendi liberal felsefelerine göre gerçekleştirmektedir. ABD'de resmi Reformits önergesiyle 1893'te kişinin sünnet olma[58] ve tevila denen mikveye girme zorunluluğu kaldırıldı. Yahudiliğe geçmek için, "Müstakbel dönme, sözlü ve yazılı olarak, biri haham olmak üzere en az iki cemaat lideri önünde Yahudilik inancını seçtiğini ve yaşamını mitsvalara uygun olarak uygulayacağını ilan etmelidir".[59] İhtilaf "Kimin Yahudi olduğu" ile ilgili dört çelişki mevzubahistir: 1. Çelişkilerden biri, Kuzey Amerikan Reformist ve Birleşik Krallık Liberal akımlarının halaha kurallarından bazılarını değiştirmesinden kaynaklanmaktadır: 1. Ebeveynlerinden herhangi biri (sadece annesi olmak zorunda değil) Yahudiyse kişinin Yahudi kimliğini benimseme hakkı vardır. Bu kimliği taşımak istemeyen kişi Yahudilik kimliğinden feragat eder. Halahaya göre annesi Yahudi olan kişi, dinini icra etse de etmese de Yahudidir. Örneğin, Katolik olarak yetiştirilen ve Yahudi atalarından bihaber olan Madeleine Albright halahaya göre Yahudidir; ilerici Yahudilik tarafından bunun tersine inanılır. 2. Brit Mila ve mikve zorunluluğu gevşetilmiştir. 2. Ortodoks Yahudiliğe göre ortodoks olmayan hahamlar bet din oluşturamazlar.[57] Bu durum, ortodoks olmayan cemaatlerde din değiştiren kişilerin Yahudilikleri Ortodoks cemaatler tarafından tanınmamasına neden olmaktadır. 3. Başka bir dine geçen Yahudi, geleneksel olarak Yahudi sayılır[60][61] fakat Reformist Yahudilik ve Liberal Yahudilik bunun tersini savunmaktadır. Aynı şekilde İsrail vatandaşlık yasalarınca da bu kişiler Yahudi sayılmamaktadır. 4. Bir diğer ihtilaf, Diyanet İşleri Bakanlığı'na muadil İsrail Başhahamlığı'nın tavırlarından kaynaklanmaktadır. İsrail'de din değiştirme ve evlilik gibi konular ortodoks olan Başhahamlığın kontrolündedir. Bugün İsrail'de, Yahudiliği başhahamlığı tatmin etmeyenler Yahudi sayılmamakta ve başka bir Yahudi ile dini nikah kıyılmasına izin verilmemektedir. Başhahamlık her ne kadar Ortodoks olmayan cemaatlerce yapılan din değişikliklerini kabul etmese de soyunun Yahudi olduğunu söyleyenleri Yahudi kabul etmektedir. Bu durum Haredilerce hatalı bulunur.
87
Kim Yahudidir? Bazı Ortodoks cemaatlerinde din değiştirenler olsa dahi bu cemaatlerin ortodoksluğu bazen Başhahamlıkça kabul edilmemektedir dolayısıyla din değiştirenler zorda kalmaktadır.[55][56][57]
İsrail'de yasal yapı Knesset'te artan dindar partiler sebebiyle "Kim Yahudidir?" sorusu gündeme gelse dahi bu sorunun cevabı kanunen yazılı olarak yer almamaktadır.
Geri dönüş yasası İsrail, 1948'de bağımsızlığını kazandıktan sonra, Yahudilere İsrail'e göç etme ve vatandaş olma hakkı veren Geri dönüş yasasını yürürlüğe soktu.[62] Fakat, kanun koyucuların, kimin Yahudi olduğunu belirleyememeleri sebebiyle bu tanım yasada yer almamaktadır, bunun yerine tanım konusunun zaman içinde kendiliğinden çözümlenmesi umuldu. Sonuç olarak, yasa, halaha tanımına sığındı. Fakat, Yahudinin kim olduğuna dair bilgi yasada yer almadığından farklı Yahudi akımları İsrail tarafından tanınmak için çaba sarfetti. Genel olarak kabul edilen halaha tanımının yanı sıra, kanun genişletilerek, bugün inançları ne olursa olsun, bir Yahudinin çocuğuna, torununa ve eşine de aynı haklar verildi.[63] Hangi akıma bağlı olursa olsun Yahudiliğe geçenlere de aynı haklar bahşedildi. Bu durum, İsrail dışında yapılan din değiştirmelerin geçerli olup olmadığı sorusunu doğurdu. Yahudiliğin farklı dallarında bu soruya verilen cevap ile kanunun kabul ettiği tanım birçok kişi için sorun teşkil etti. Hesaplamalara göre son yirmi yıl içinde, Yahudiliği icra etmediklerini ve hatta Hristiyan olduklarını söyleyen 300,000 kişi, bir Yahudinin çocuğu, torunu veya eşi olduğundan bu yasadan faydalanıp Sovyetler Birliği'nden İsrail'e göç etti.[64] Fakat, 1962'de istisna kanunu getirildi:Rufeisen Case[1] Buna görem halahada tanım ne olursa olsun Yahudilik'ten çıkan biri artık bu yasadan yararlanamaz hale geldi. Bu durum, Siyonist bakış açısıyla halaha bakış açısı arasında farklılık oluşturdu. 1970'de Shalit davasıyla İsrail Anayasa Mahkemesi aile lehine karar verip İsrail'de, İskoç anneden doğan çocuğu milliyeti gereği Yahudi olarak kaydettirdi,[1] fakat 1972'de Nüfus Kayıt Kanunu'nda yapılan bir ekleme sebebiyle bu ailenin üçüncü çocuğu Yahudi olarak kaydettirilemedi.[65] Günümüz İsrail tanımına göre alenen başka bir inanca geçen Yahudiler özellikle bu haklardan mahrum edildi, buna Mesihçi Yahudilik de dahildir. Bu tanım geleneksel Yahudi kanunlarındaki tanımdan farklıdır; bir bakıma, Yahudilerin gayri-Yahudi akrabaları bulundukları ortamlarda Yahudi olarak algılanıp antisemitizmle yüzleştiklerinden, daha geniş bir kitleyi kapsar. Geri dönüş yasasının kendisi kişinin Yahudi statüsünü tanımlamaz; sadece kimlerin İsrail'e göç etme hakkı olduğunu belirtir. 1950'lerin başında İsrail Başhahamlığı Karay Yahudilerinin göçüne karşı çıktı fakat çabalarında başarısız oldu. 2007'de Netanya başhahamı Rabbi David Chayim Chelouche, The Jerusalem Post'ta verdiği demeçte, "Karay bir Yahudidir. Onları Yahudi olarak kabul ediyoruz, [rabinik Yahudiliğe] geri dönmek isteyen her birini kabul ediyoruz. Bir ara, Karayların rabinik Yahudiliğe geçerken sembolik olarak sünnet olup olmamaları gerektiği tartışıldı fakat hahamlıkça bunun gereksiz olduğuna kanaat getirildi" dedi.[66]
88
Kim Yahudidir?
İsrail'in evlilik ve boşanma yasaları Ayrıca bakınız: İsrail'de evlilik İsrail'de evlilik, boşanma ve gömü İsrail İçişleri Bakanlığı'nın yetkisi altındadır ve kimin Yahudi olduğu sorusuna halaha tanımı uygulanır. Tartışmalı durumlarda İsrail Başhahamlığı karar verir. Toplumsal ilişkilerde çoğu laik Yahudi, Yahudi kimliklerini kültür, miras, millet veya etnisite olarak görür.[67] Ateist olan Yahudilere göre atalık anne soyuna[68][69] veya Kohen/Leviliğe bağlıdır.[70] "Kim Yahudidir?" sorusu tartışma konusudur.[71] Atalık ve etnisite ile ilgili sorunlar İsrail Başhahamlığı tarafından ele alınır.[72][73][74][75] İsrail'de, Yahudiliğe sonradan geçip de evlenmek isteyenler halaha kurallarına tabi tutulur. Bu kurallara göre, kişinin Yahudiliği'nin tanınması için din değiştirmenin halaha'ya uygun bir şekilde yapılması gerekir. Evlenmek isteyen kişiler için, Hahamlık tarafından, yurtdışında ortodoks cemaatlerde dahi yapılan din değiştirmelerin geçerli olup olmadığı incelenir.[75][76] Ortodoks cemaatinde veya İsrail'de dini nikah kıymak isteyenlerin Yahudiliği şüpheliyse, bu kişiler için resmi din değiştirme töreni düzenlenir.
İsrail'in milliyet tanımı İsrail'de kişinin Yahudilik statüsü "milliyetin" bir unsurudur. İçişleri Bakanlığı tarafından tedarik edilen İsrail kimlik kartlarında, halaha kurallarınca Yahudi kabul edilenlerin milliyet hanesinde "Yahudi" yazmaktadır. Fakat, İsrail Anayasa Mahkemesi'nin verdiği birçok kararda Reform ve Muhafazakar cemaatlerde Yahudiliğe geçenlerin de Yahudi olarak kaydettirilmesi gerektiği belirtilir. Diyasporada Reform veya Muhafazar cemaatlerde din değiştirip bir Yahudi olarak İsrail'e göç etmek isteyenlerin hakları İsrail kanunlarında detaylıca belirlenmiştir.[77] Yakın zamana kadar, Yahudi olmayıp da ülkeye göç edenlerin (ör, bir Yahudinin çocuğu, torunu, eşi vs) İsrail kimlik kartlarındanki milliyet hanesi boştu. Ayrıca, Hahamlık tarafından Yahudi olarak tanınmayanların (veya yeterince kanıt sunamayanların) kimlik kartlarında İbrani takvimi'ne göre doğum tarihleri yazılmamaktadır.
Diğer tanımlar Antisemit tanım "Kim Yahudidir?" sorusu bazen Yahudi olmayanlar için de önemlidir. Bu tanım, tarihsel olarak Yahudilere zulüm ve ayrımcılık yapan anti-Yahudi gruplar için ayrı bir önem taşımaktadır. Bu tanım doğrultusunda Yahudilerin, bazı işlerde çalışma, bazı yerlerde yaşama, özgürce eğitim alma, özgürlük veya yaşama hakları elinden alınabilmektedir. Engizisyon Engizisyon zamanında, Yahudilerin Roman Katolisizm'e geçirilmeleri onların Yahudi statüsünü ortadan kaldırmamıştır. Resmi olarak bu kişiler artık Yahudi değildi. İspanya ve Portekiz'deki engizisyonlarda zorla din değiştiren Yahudiler için, Yahudi soyundan gelmeyen Hristiyanlardan ayırt edilmeleri için gayri resmi olarak Yeni Hristiyanlar dendi. Yasal, siyasi, dini ve toplumsal baskılar nedeniyle Yahudiler göstermelik olarak din değiştirmek zorunda bırakıldılar (bkz: Kripto Yahudilik, Marrano ve Anusim) ve bu kişilere birkaç nesil boyunca şüpheyle yaklaşıldı.
89
Kim Yahudidir? Nazizm Nazi rejimi Yahudilere ayrımcılık yapan kanunları yürürlüğe sokunca kimin Yahudi olduğuyla ilgili tanım yaratma ihtiyacı doğdu. Sırf Almanya'da Ahnenpass ve Nürnberg Yasalarına göre kişinin nine ve dedelerinden en az üçü Yahudiyse, kişi Yahudi olarak sayıldı. Kişinin nine ve dedelerinden bir veya ikisi Yahudiyse kişi Mischling yani melez sayıldı. Kişinin Yahudiliği icra etmemesi, Yahudi olmayan biriyle evlenmesi ve hatta Hritiyanlığa geçmesi hükümet gözünde birşey ifade etmemekteydi. Nine ve dedelerinden en az ikisi "Alman kanı" taşıyorsa kişi Alman vatandaşı olabilirdi.[78] Naziler zamanında çoğu Türkiye, Yunanistan ve Kırım'da olmak üzere Avrupa'da birkaç Karay Yahudisi bulunmaktaydı. Karaylar Yahudi olarak sayılmayıp Holokost imha siyasetinden ihraç edildi;[79] SS Obergruppenfuhrer Gottlob Berger'in 24 Kasım 1944'te yazdığına göre, Karayların Tatarlar ile yakınlığı bulunduğundan onlara ayrımcılık yapmak yasaklanmıştı. Fakat Naziler, Karaylara karşı, dinleri gereğı azda olsa ayrımcılık ve zulüm yaptılar. Alman hakimiyetindeki Fransa'daki tanıma göre, Yahudi, nine ve dedelerinden iki taneden fazlası Yahudi olan veya Yahudilik dinine inananlardı.[80] Güney Fransa'daki Vichy rejimine göre ise, nine ve dedelerinden en az üçü Yahudi olanlar veya nine ve dedelerinden en az ikisi Yahudi olup bir Yahudi ile evlenen Yahudiydi. Richard Wisberg'e göre bu tanım daha geniş bir alanı kapsıyordu çünkü Yahudiliği icra etmeyen yarı-Yahudi, Nazi rejimine göre Yahudi sayılmazken Vichy rejimine göre bu kişi bir Yahudiyle evlenirse Yahudi sayılıyordu.[80]
"Yarı Yahudi" ABD'de, dinler arası evliliklerden ötürü, ebeveynin ikisi de Yahudi olan Yahudilere rakip ayarda "yarı-Yahudi" nüfus oluştu. Kendilerine "yarı-Yahudi" diyenler, bu terimi aile bağları ve olası Yahudi kültür ve manevi bağlılıktan dolayı kullanmaktadır.[81][82][83] Bu terim yerine bazen "kısmen-Yahudi" veya "kısmî-Yahudi" de kullanılmaktadır. "Gerşom", "Gerşomi" ve "Beta Gerşom" terimleri de alternatif olarak kullanılmaktadır; bunun sebebi, Musa'nın Midyanlı eşi Sippora'dan Gerşom isimli bir oğlu olmasıdır.[84] Bu deyiş, dinsel bir tanım olmaktan ziyade etnik bir terimdir.
Laik felsefe Yahudi olmayan Jean-Paul Sartre'nin, Anti-Semite and Jew (Antisemit ve Yahudi) (1948) eserinde yazdığına göre Yahudi kimliği "ne millidir ne de uluslararası, ne dinidir ne de etnik, ne de siyasi: bu sözde-tarihi bir cemaattir." Onları "insan" olarak değil de "Yahudi" olarak gören antisemitlerin hareketleri Yahudi cemaatinin devamlılığını sağlamaktadır. En aşırı cümlesine göre "Yahudiyi antisemit yaratır". UCSB'de sosyolog Wade Clark Roof'a (1976) göre, cemaatler içinde "karmaşık bir arkadaşlık ve akrabalık ağı, resmi ve gayri-resmi bağ, sembolik bağlılık, köklü aile yaşamı ve devam eden sosyalleşme süreci vardır."[85]
90
Kim Yahudidir?
Sosyoloji ve Antropoloji Diğer etnik kimliklerde de görüldüğü üzere, Yahudi kimliği, kişinin kendisini ve başkalarının bu kişiyi nasıl gördüğüyle ilgilidir. Ido Abram'ın görüşüne göre günümüz Yahudi kimliğinin beş unsuru vardır: 1. 2. 3. 4. 5.
Din, kültür ve gelenek İsrail ve Siyonizm ile olan bağ Antisemitizm ile uğraşma Kişisel tarih ve hayat deneyimi Gayri-Yahudi kültür ve halkla olan ilişki.[86][87]
Bu faktörlerin önemi mekandan mekana görecelidir. Örneğin, Hollandalı Yahudi, kimliğini "Yahudi olarak doğdum" diye tanımlarken, antisemitizmin daha çok olduğu Romanyalı bir Yahudi "inkar etmenin korkaklık olduğunu düşünürüm" diyebilir.[88]
Kaybolan kimlik iddiası Ayrıca bakınız: İsrailoğulları ve Kayıp On Kabile Yahudiler dışında, Tevrat'ta adı geçen İsrailoğullarından geldiklerini iddia edenler mevcuttur. Bu durum, İsrail'in geri dönüş yasasından faydalanmak isteyen bu grupların geleceği için önemlidir. İsrail'deki hahamlık bu iddia eden grupların bazılarını kabul etmiş, bazılarını reddetmiş ve bazılarını inceleme altına almıştır.
Koçin Yahudileri (Hindistan Yahudileri) Ayrıca bakınız: Koçin Yahudileri Bazı kaynaklara göre Koçin, Hindistan'daki Malabar sahillerine yerleşen ilk Yahudiler, Kral Süleyman zamanında ve İsrail Krallığı ikiye bölündükten sonra gelmiştir. Bugün Koçin Yahudileri'nin çoğu İsrail'e göç etmiştir.
Bene Israel Ayrıca bakınız: Bene Israel Hindistan'daki Bene Israel, MÖ 2. yüzyılda Celile'de yapılan zulümlerden kaçıp gelenlerin torunları olduklarını iddia etmektedir. Bene Israel'in, hem görünüşte hem geleneklerinde Yahudi olmayan Maratha halkına benzemeleri bu iki grup arasında karışık evlilikler olduğunun göstergesidir. Fakat, Marathaların aksine Bene Israel kaşer, Brit Mila ve Şabat'ı uygulamaktadır. 1964'te İsrail Başhahamlığı Bene Israel'in "her açıdan tam Yahudi" olduğunu belirtmiştir. Bene Israel, Musa'nın kardeşi olan Harun'un, yani Kohen soyundan geldiklerini iddia etmektedir. 2002'deki DNA testleriyle bunun doğru olabileceği kanıtlanmıştır.[89][90] 6000'i İsrail'de ve 5000'i Hindistan'da yaşayan bu cemaatin İsrail'de 65 sinagogu bulunur.[91]
Falaşa Ayrıca bakınız: Falaşa Eskiden Etiyopya'da yaşayan Falaşalar, geleneksel olarak Dan kabilesi soyundan geldiklerine inanırlar. Tarihte uzun süre boyunca kaşer, Şabat ve Pesah geleneklerini idame ettirdiklerinden İsrail Başhahamlığı ve İsrail tarafından 1975'de Yahudi olarak kabul edildiler. Geri dönüş yasası'ndan faydalanıp 1980'ler ve 90'larda İsrail'e toplu göçlerde bulundular. Bugün Etiyopya'da halen Falaşa olduklarını iddia edenler mevcuttur.
91
Kim Yahudidir?
Bnei Menaşe Bnei Menaşe, Hindistan'da yaşayan ve Menaşe kabilesinden geldiklerini iddia eden bir gruptur. İbranice öğrenip, Şabat ve diğer Yahudi kanunlarını uygulayan bu grup İsrail'in Sefarad hahambaşısı tarafından 2005'te desteklenmiştir. Dini açıdan resmen din değiştirip "Yahudiliğe geçenler" İsrail'in geri dönüş yasasından faydalanıp İsrail'e göç etmiştir.
Cuhurolar Ayrıca bakınız: Cuhuro Cuhurolar, MÖ 722'den beri Kuzeydoğu Kafkasya'da yaşayıp Tatça'nın bir kolunu konuşan halktır. Yakın zamanda kimlikleri tartışma konusu olan Cuhurolara yapılan DNA testlerinden çıkan sonuç dünya genelindeki Yahudi nüfusuna benzerlik gösterdiğinden genetik açıdan akrabalık olduğuna inanılır.
Kaifeng Yahudileri Bu konuda daha detaylı bilgi için, Çin'deki Yahudilerin tarihi maddesine bakınız. Henan eyaletinde Mandarin dili konuşan Kaifeng Yahudileri 1605'de bir din adamı olan Matteo Ricci tarafından keşfedildi. Modern araştırmacılara göre, bu Yahudiler Song Hanedanının ilk yıllarında ticaret için Çin'e gelen İranlı Yahudilerin soyundan gelir. Ming Hanedanı döneminde kalkındılar fakat çabuk bir şekilde asmile olup Yahudi kültürel mirasını yitirmeye başladılar. 19. yüzyılın başlarında İbranice bilen son haham öldü. Qing Hanedanı zamanında dinen yok oldular. Bugün, Çin halkından Kaifeng Yahudilerinin soyundan geldiklerini iddia edenler bulunmaktadır.[92] Yahudi diyasporasından izole olmalarına karşı asırlar boyunca geleneklerini devam ettirdiler. 17. yüzyılda bu gelenekler de erozyona uğradı. Yahudiler ile diğer halkar arasındaki karışık evlilikler çoğaldı. 1860'larda sinagogun yıkılışı cemaatin sonunu getirdi.[93] 1867'de Kaifeng'i ziyaret eden ilk batılı Yahudi bu cemaatin hala bir mezarlığı olduğunu belirtti. Shangai iş ve bilimadamı olan S.M. Perlmann, ölülerin Çin'in geleneksel tabutlarına konulmasından ziyade kefene sarıldığını bildirdi.[94] Bugüne kadar, bu topluluğun Yahudi olduğu iddialarının batılılar tarafından uydurulduğunu iddia eden Zhou Xu isimli tek bir uzman çıkmıştır.[95] Bugün, atalarının Kaifeng Yahudisi olduğunu iddia eden 600 ila 1000 Kaifeng sakini bulunmaktadır.[93] Yahudi turistlerle iletişim sayesinde ana Yahudiliğe bağlandılar. Yahudi organizasyonlarının yardımlarıyla bunların bazıları İsrail'e göç etti.[93] İsrail, Kaifengli Çin Yahudilerini 2009'da göçmen olarak kabul etti.[96][97][98]
Lembalar Lembalar, Yahudi olduklarının iddia eden, Bantu dili konuşan güney Afrika'da bir halktır. Lembalar ataerkil bir gelenek sürdürmektedir.
New Mexico'nun Kripto Yahudileri İspanya'dan Elhamra Kararnamesiyle kovulan ve/veya Katolisizm'e geçen Konverso veya Yeni Hristiyanlar, New Mexico'da yaşayan Hispanik Sefarad olup Kuzey Amerika'nın en eski Yahudilerinden olma ihtimali vardır. Yahudiliğe dönmenin veya Yahudiliğin gereklerini icra etmenin cezası genelde işkenceyle ölüm olduğundan birçok Yahudi İspanyol Engizisyonundan kaçıp İspanyol İmparatorluğu'nun kuzeybatısına göç etti. Bu gizli Yahudiler Katolik olarak görünmelerine rağmen Yahudiliklerini gizlice idame ettirdiler. Yakın zamanda yapılan bir çalışmaya göre[99] bazı New Mexicolu gizli Yahudiler din değiştirme yoluyla Yahudiliklerine geri dönmüşlerdir.[100]
92
Kim Yahudidir?
Diğer iddialar Henüz kabul edilmemiş diğer kayıp kabile iddiaları: • Orta Rusya merkezli Sibirya'da yaşayan kabile. (bkz. Hazarlar) • Batı Burma'da yaşayan ve genetik açıdan Parsimlere bağlı bir kabile.
Kaynakça Özel [1] Navot, Suzi, Constitutional law of Israel, p.189 [2] Uzi Rebhun, Chaim Isaac Waxman, Jews in Israel: contemporary social and cultural patterns, pp.296-297 [3] Rich, Danny (2009-10-29). "When state and religion mix" (http:/ / www. guardian. co. uk/ commentisfree/ belief/ 2009/ oct/ 29/ jfs-supreme-court-judaism). The Guardian (London). . [4] Lyall, Sarah (2009-11-08). "Who Is a Jew? Court Ruling in Britain Raises Question" (http:/ / www. nytimes. com/ 2009/ 11/ 08/ world/ europe/ 08britain. html). The New York Times. . [5] "Jewish school admissions unlawful" (http:/ / news. bbc. co. uk/ 1/ hi/ education/ 8118828. stm), BBC, 25 Haz 2009 [6] Chabad.Info - News | ‘Who Is A Jew’ Goes to Supreme Court (http:/ / www. chabad. info/ index. php?url=article_en& id=16308) [7] R(E) v Governing Body of JFS EWCA Civ 626 (25 Haz 2009) [8] Who is a Jew? - U.K. case sparks holy debate, The National Post (http:/ / www. nationalpost. com/ todays-paper/ story. html?id=2227657), November 16, 2009 . Retrieved 17 Kas 2009. [9] Sharot, Stephen, Judaism and Jewish Ethnicity: Changing Interrelationships and Differentiations in the Diaspora and Israel, in Ernest Krausz, Gitta Tulea, (eds.) Jewish survival: the identity problem at the close of the twentieth century, pp.87-104 [10] Will Herberg, David G. Dalin, From Marxism to Judaism: the collected essays of Will Herberg, p.240 [11] Tekvin 17:2 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 46:17#/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2) [12] Sayılar 1:2 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 46:17#/ YC1999/ arama/ Colde+ Sayim+ 1:2) [13] Sayılar 18 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 46:17#/ kitap/ Colde+ Sayim/ 18) [14] Ezra 2:59-63 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 46:17#/ kitap/ Ezra/ 2) [15] Ezra 8:1 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 46:17#/ YC1999/ arama/ Ezra+ 8:1) [16] Shaye J.D. Cohen (1999). The Beginnings of Jewishness. U. California Press. ss. 305–306. ISBN 0585246432. [17] Kiduşin 66b, Şulhan Aruh, EH 4:19) [18] "In-Laws and Shabbat Law" (http:/ / ohr. edu/ ask_db/ ask_main. php/ 202/ Q1/ ). Ohr Somayach. 2009. . [19] Tesniye 7:1-5 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2#/ kitap/ Yasanin+ Tekrari/ 7) [20] Levililer 24:10 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2#/ YC1999/ arama/ Levililer+ 24:10) [21] Ezra 10:2-3 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2#/ kitap/ Ezra/ 10) [22] The Principles of Jewish Law, Ed. Menachem Elon, p. 429m ISBN 0-7065-1415-7. [23] Patrilineal Descent, Jewish Virtual Library (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ patrilineal. html), 2 Eylül 2008. [24] Reform Movement's Resolution on Patrilineal Descent, The Status of Children of Mixed Marriages from the final text of the Report of the Committee on Patrilineal Descent adopted on 15 March 1983, Central Conference of American Rabbis [25] Tekvin 48:15-20 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2#/ kitap/ Yaratilis/ 48) [26] Tesniye 10:15 (http:/ / incil. info/ YC1999/ arama/ Yaratilis+ 17:2#/ YC1999/ arama/ Yasanin+ Tekrari+ 10:15) [27] Fighting for Patrilineal Descent, Jewish Justice (http:/ / www. jewishjustice. com/ torah. html), 2 Eylül 2008. [28] p.154, Levinson, David (Ed.), Encyclopedia of World Cultures Vol 9 : Africa and the Middle East, G. K. Hall & Co., Boston, 1995 [29] Telushkin, J. Patrilineal Descent, Jewish Virtual Library (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ patrilineal. html) [30] Katz, L. Who is a Jew?, about.com:Judaism - 14 Temmuz 2008 (http:/ / judaism. about. com/ od/ whoisajew/ a/ whoisjewdescent. htm) [31] Ben Rafael, Eliezer, Jewish identities: fifty intellectuals answer Ben Gurion, p.210 [32] Klein, Isaac. A Guide to Jewish Religious Practice. The Jewish Theological Seminary, 1979. p. 442-443 [33] Conversion to Judaism - Jewish Converting (http:/ / www. judaismconversion. org/ ) [34] http:/ / www. rabbinicalassembly. org/ teshuvot/ docs/ 20012004/ 31. pdf [35] http:/ / www. rabbinicalassembly. org/ teshuvot/ docs/ 20012004/ 16. pdf [36] http:/ / www. rabbinicalassembly. org/ teshuvot/ docs/ 20012004/ 17. pdf [37] Becoming a Jew, Union for Reform Judaism (http:/ / www. templeisrael-ne. org/ _kd/ Items/ actions. cfm?action=Show& item_id=1036& destination=ShowItem) [38] Zemer, Moshe. Evolving Halakha. Jewish Lights Publishing, 1999. p. 137-138 [39] Robinson, George. Essential Judaism: A Complete Guide to Beliefs, Customs and Rituals. New York: Simon & Schuster, 2000. ISBN 0-671-03480-4, pgs 229-232. [40] What is Conservative Judaism? (http:/ / www. shamash. org/ lists/ scj-faq/ HTML/ faq/ 02-03. html) [41] Karaites hold first conversion in 500 years (http:/ / www. jta. org/ cgi-bin/ iowa/ breaking/ 103393. html). 2 August 2007, JTA Breaking News.
93
Kim Yahudidir? [42] Contemporary American Reform Responsa, #68 [43] "Question 18.3.4: Reform's Position On...What is unacceptable practice?" (http:/ / www. faqs. org/ faqs/ judaism/ FAQ/ 10-Reform/ section-15. html). FAQs.org. 2008-07-17. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [44] Voll, Fritz. "What about Christian Jews or Jewish Christians?" (http:/ / www. jcrelations. net/ en/ ?item=961). Jewish-Christian Relations. International Council of Christians and Jews. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [45] Federow, Stuart (2003). "Jews believe that "Jews for Jesus," "Messianic Jews," and "Hebrew Christians" are no longer Jews, even if they were once Jews" (http:/ / web. archive. org/ web/ 20080628192736/ http:/ / www. whatjewsbelieve. org/ explanation09. html). What Jews Believe.org. 2008-06-28 tarihinde özgün kaynağından arşivlendi (http:/ / whatjewsbelieve. org/ explanation09. html).. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [46] Lichtenstein, Aharon (March 2004). Leaves of Faith: Selected Essays of Rabbi Aharon Lichtenstein (http:/ / books. google. com/ ?id=_QshqTu9nGIC& pg=PA369& lpg=PA369& dq=Leaves+ of+ Faith:+ Selected+ Essays+ of+ Rabbi+ Aharon+ Lichtenstein). KTAV Publishing House, Inc.. ISBN 0881256684. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [47] Zelizer, Gerald L. (1995-06-14). "The Return of Second Generation Apostates" (http:/ / www. rabbinicalassembly. org/ teshuvot/ docs/ 19912000/ zelizer_apostates. pdf) (PDF). YD (The Rabbinical Assembly) 268 (12): 146–50. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [48] Knesset Mulls Ban on Proselytizing (http:/ / www. forward. com/ articles/ 9689/ ) [49] Ethnology, Vol. 44, No. 2 (Spring, 2005) pp. 125-145 (http:/ / www. jstor. org/ pss/ 3773993) [50] County of Allegheny v. American Civil Liberties Union, Greater Pittsburgh Chapter (No. 87-2050) (http:/ / www. law. cornell. edu/ supct/ html/ historics/ USSC_CR_0492_0573_ZO. html) [51] Men In Black (http:/ / www. nytimes. com/ 2003/ 04/ 13/ books/ men-in-black. html?pagewanted=1) [52] http:/ / www. reformjudaism. org. uk/ a-to-z-of-reform-judaism/ contemporary-issues/ halachah. html [53] Angel, Marc, Choosing to be Jewish: the Orthodox road to conversion, s.114-117 [54] "Guidelines for Rabbis Working with Prospective Gerim" (http:/ / data. ccarnet. org/ glgerim7. html). Central Conference of American Rabbis. September 6, 2001. . [55] "As Rabbinate Stiffens Rules, Orthodox Rites Face Scrutiny" (http:/ / www. forward. com/ articles/ as-rabbinate-stiffens-rules-orthodox-rites-face-s/ ). Forward. 2006-06-02. . [56] Schmemann, Serge (1998-02-10). "Israel's Chief Rabbis Reject Call By Non-Orthodox on Conversion" (http:/ / query. nytimes. com/ gst/ fullpage. html?res=9C01E4DA163CF933A25751C0A96E958260& sec=& spon=). The New York Times. . [57] Gersom Gorenberg, How do you prove you're a Jew? (http:/ / www. nytimes. com/ 2008/ 03/ 02/ magazine/ 02jewishness-t. html?scp=1& sq=rabbinate+ orthodox+ conversion+ jew& st=nyt) New York Times', 2 Mart 2008 [58] Meyer, Michael "Berit Mila within the History of the Reform Movement" in Barth, Lewis (1990) Berit Mila in the Reform Context. New York: Berit Milah Board of reform Judaism [59] Tenets of Reform Judaism, Jewish Virtual Library (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ reform_practices. html) [60] Efforts to convert Jews draw fire from interdenominational group (http:/ / www. rickross. com/ reference/ jews_for_jesus/ jews_for_jesus8. html) [61] Jewish People (http:/ / www. milechai. com/ judaism/ jewish-people. html) [62] Navot, Suzi, Constitutional law of Israel, s.188 [63] Law of Return, paragraph 4A. This provision does not extend to the spouse of an Israeli Jew (a non-Israeli person who married an Israeli Jew). [64] Jonathan Rosenblum, "Our New Mixed Multitude" (http:/ / www. jr. co. il/ articles/ mixedm. txt), Jacob Richman Home Page. Retrieved 16 Mart 2006. [65] The Conversion Crisis: The Current Debate on Religion, State and Conversion in Israel (http:/ / www. adl. org/ israel/ conversion/ testing-principles. asp) [66] Joshua Freeman, Jerusalem Post, Laying down the (Oral) law, 22 Mayıs 2007 [67] Rich, Tracey R.. "What Is Judaism?" (http:/ / www. jewfaq. org/ judaism. htm). Judaism 101. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [68] Katz, Lisa. "Who is a Jew?" (http:/ / judaism. about. com/ od/ whoisajew/ a/ whoisjewdescent. htm). Judaism. About.com. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [69] "Judaism in Israel" (http:/ / atheism. about. com/ library/ world/ AJ/ bl_IsraelJudaism. html). Judaism. About.com. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [70] "The Tribe" (http:/ / www. cohen-levi. org). The Cohen-Levi Family Heritage. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [71] Weiner, Rebecca. "Who is a Jew?" (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ whojew1. html). Jewish Virtual Library. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [72] "Amar: Bnei Menashe are Descendants of Ancient Israelites" (http:/ / www. haaretz. com/ hasen/ pages/ ShArt. jhtml?itemNo=559669& contrassID=1& subContrassID=5& sbSubContrassID=0& listSrc=Y). Haaretz. 2005-01-04. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [73] Freund, Michael (2006-10-03). "Right On: A Miracle of Biblical Proportions" (http:/ / fr. jpost. com/ servlet/ Satellite?cid=1159193360806& pagename=JPost/ JPArticle/ Printer). The Jerusalem Post. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [74] "Chief Rabbi Says Indian Community Descended From Israelites" (http:/ / www. jewishvirtuallibrary. org/ jsource/ Judaism/ bneimenashe. html). Jewish Virtual Library. 2006-07-20. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [75] Tigay, Chanan (2006-05-26). "Israel’s Chief Rabbinate Rejects some Diaspora Orthodox Conversions" (http:/ / www. jstandard. com/ articles/ 1101/ 1/ Israels-Chief-Rabbinate-rejects-some-diaspora-Orthodox-conversions). New Jersey Jewish Standard. . Erişim tarihi:
94
Kim Yahudidir? 2008-07-17. [76] Meyers, Nechemia (1997-07-12). "Are Israel’s Marriage Laws ‘Archaic and Irrelevant’?" (http:/ / www. jewishsf. com/ content/ 2-0-/ module/ displaystory/ story_id/ 6943/ edition_id/ 131/ format/ html/ displaystory. html). Jewish News Weekly. . Erişim tarihi: 2008-07-17. [77] http:/ / www. haaretz. com/ jewish-world/ interior-ministry-rejects-n-y-orthodox-convert-s-bid-to-make-aliyah-1. 349806 [78] Nazi guide to the Nuremberg laws [79] Tsoffar, Ruth, The stains of culture: an ethno-reading of Karaite Jewish women, s.41 [80] Daniel C. Kramer, "Review of Vichy Law and the Holocaust in France by Rishard H. Weisberg" (http:/ / www. bsos. umd. edu/ gvpt/ lpbr/ subpages/ reviews/ weisbergg. htm), Law & Politics Book Review, Vol. 7 No. 2 (Şubat 1997) s. 41-45 . 18 Ekim 2008. [81] Half-Jewish.net (http:/ / www. half-jewish. net/ ) [82] half-jewish.org/who_is_born_a_jew.shtml (http:/ / www. half-jewish. org/ who_is_born_a_jew. shtml) [83] Daniel Klein and Freke Vuijst, The Half-Jewish Book: A Celebration, New York: Villard Books, 2000. [84] Beta Gershom (http:/ / www. half-jewish. org/ Beta_Gershom. shtml) [85] Alice Goldstein, "Jews on the move: implications for Jewish identity'", in eds. Ivan Davidson Kalmar & Derek Penslar, Orientalism and The Jews, S. 4. SUNY Press, 1995 (ISBN 0-7914-2747-1) [86] "What does it mean to be Jewish" (http:/ / www. jhm. nl/ exhibitions. aspx?ID=110), Jewish Historical Museum. 16 Mart 2006. [87] Monica Săvulescu Voudouris and Camil Fuchs, Jewish identity after the Second World War, Editura Hasefer, Bucharest, 1999, s. 16. ISBN 973-9235-73-5 [88] Monica Săvulescu Voudouris and Camil Fuchs (1999), s. 56. [89] Ahmed, Rashmee Z (2002-07-20). "India's children of Israel find their roots" (http:/ / timesofindia. indiatimes. com/ cms. dll/ articleshow?artid=16588182). The Times Of India. . [90] Genetics, history, and identity: the case of the B... [Cult Med Psychiatry. 2005] - PubMed result (http:/ / www. ncbi. nlm. nih. gov/ entrez/ query. fcgi?db=pubmed& cmd=Retrieve& dopt=AbstractPlus& list_uids=16249950) [91] Indian Jewish Community in Israel (http:/ / www. indjews. com/ ) [92] Xu, Xin. The Jews of Kaifeng, China: History, Culture, and Religion. Jersey City, NJ: KTAV Pub. House, 2003. [93] Pfeffer, Anshel (2008-06-27). Taking the Silk Route back home (http:/ / www. haaretz. com/ hasen/ spages/ 992405. html). Haaretz.2009-12-28 [94] Dawid, Heinz (1998). Goldstein, Jonathan. ed. "From Berlin To Tianjin" (http:/ / books. google. com/ ?id=V4SmEW0WXCwC& lpg=PA117& dq=german jewish china& pg=PA117#v=onepage& f=false). The Jews of China 1: 117. ISBN 9780765601032. [95] Xun Zhou, "The Kaifeng Jew Hoax: Constructing the 'Chinese Jews'", in eds. Ivan Davidson Kalmar & Derek Penslar, Orientalism and The Jews, s. 68-80. Brandeis University Press (USA), 2004 (ISBN 1-58465-411-2) [96] Descendants of Chinese Jews arrive in Israel (http:/ / jta. org/ news/ article/ 2009/ 10/ 26/ 1008728/ descendants-of-chinese-jews-arrive-in-israel), Jewish telegraphic Agency news service, 26 Ekim 3009. [97] http:/ / wn. com chinese_jews_from_kaifeng_arrive_in_israel_2009__a_moving_documentary [98] Kaifeng Jews study in Israeli yeshiva (http:/ / www. ynetnews. com/ articles/ 0,7340,L-3936926,00. html), On road to full Orthodox conversion, seven dedicated Chinese Jews plan to exchange their visitor permits for aliyah visas to make their trip to Israel a permanent one, by Rebecca Bitton, 24/8/10. [99] Hordes, Stanley M. (2005). To The End of The Earth: A History of the Crypto-Jews of New Mexico. Columbia University Press. s. 376. ISBN 978-0-231-12937-4. [100] Romero, Simon (2005-10-29). "Hispanics Uncovering Roots as Inquisition's 'Hidden' Jews" (http:/ / www. nytimes. com/ 2005/ 10/ 29/ national/ 29religion. html?_r=1). The New York Times. .
Genel • Kertzer, Morris (1996). What is a Jew?. New York: Touchstone. ISBN 0-684-84298-X. • Siedman, Lauren. What Makes Someone a Jew?. Woodstock, VT: Jewish Lights Publishing. ISBN 978-1-58023-321-X.
95
Kim Yahudidir?
Dış bağlantılar • Humanistic Judaism view on Who is a Jew (http://citycongregation.org/whoweare/ourbeliefs.html) • Reform view of who is a Jew (http://urj.org/ask/who_jew/) by the Union for Reform Judaism • Who is a Jew (http://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/Judaism/whojew1.html) by Jewish Virtual Library • Orthodox and Non-Orthodox Judaism: How to Square the Circle (http://www.jcpa.org/dje/articles2/ orth-nonorth.htm) by JCPA • Rabbi Dr. Donniel Hartman: Israel cannot be arbiter of conversions to Judaism (http://www.hartman.org.il/ Opinion_C_View_Eng.asp?Article_Id=126) by Shalom Hartman Institute • Matrilineal descent (http://judaism.about.com/library/3_askrabbi_c/bl_matri_descent.htm) Conservative view • The "Who Is a Jew?" Controversy (http://countrystudies.us/israel/46.htm) by the U.S. Library of Congress • Rabbi Dr. Donniel Hartman: The challenge and crisis of conversion in Israel (http://www.hartman.org.il/ Opinion_C_View_Eng.asp?Article_Id=74) by Shalom Hartman Institute • Who is a Jew? (http://www.beingjewish.com/identity/whoisajew.html) from www.beingjewish.com • "How Do You Prove You’re a Jew?" (http://www.nytimes.com/2008/03/02/magazine/02jewishness-t. html?fta=y) Gershom Gorenberg, New York Times, March 2, 2008 • "Rabbinical Court Puts Thousands Of Converts in Legal Limbo" (http://www.forward.com/articles/13347/) Ruling Reopens Fractious Debate Over ‘Who is a Jew?’", Nathan Jeffay, The Forward, May 8, 2008 • "Israel considers question: ‘Who is a Jew?’ - Issue heads to higher court after rabbis annul some 40,000 conversions" (http://www.msnbc.msn.com/id/27489870/) (November 2008) • Who is born a Jew? Rabbinical and Karaite interpretations side by side (http://www.half-jewish.org/ who_is_born_a_jew.shtml) from half-Jewish.org • Times Online, The law of the land collides with the Law of Moses (http://www.timesonline.co.uk/tol/ comment/faith/article6632500.ece?print=yes&randnum=1151003209000) • Israel risks alienating Jewish diaspora over definition of a Jew (http://www.telegraph.co.uk/news/worldnews/ middleeast/israel/7907114/Israel-risks-alienating-Jewish-diaspora-over-definition-of-a-Jew.html)
96
Sinagog
Sinagog Sinagog (Yunanca: συναγωγή – toplantı/meclis) Yahudilerin ibadet ettiği tapınaklara denir[1]. Modern İbranice’de sinagog ya בית כנסתbeyt Knesset (toplantı evi) ya da בית תפילהbeyt t’fila (ibadet evi) olarak adlandırılır. Sinangoglar, büyük bir ibadet salonuna (ana tapınak) ve dini çalışmalar için küçük odalara sahiptir. Bazen sosyal toplantı salonları ve ofisler de bulunur. Bazı sinagoglar Tevrat çalışmaları için, beit midraş (Sefarad) ya da beis midraş (Aşkenaz) adlı ayrı odalara sahiptir. Sinagoglar kutsal yerlerdir ve sadece ibadet amaçlı kullanılır, fakat, ibadet etmek için sinagogda olmak şart değildir. Toplu Yahudi ibadetleri, 10 Yahudinin (minyan) olduğu her yerde olabilir. İsrailliler İbranice, bet Knesset (toplanma evi) ifadesini kullanır sinagog için. Aşkenaz Yahudiler geleneğe göre Yidiş “Shul” (Almanca okul kelimesinden gelir) kelimesini kullanırlar. İspanyol ve Portekizli (Ladino) Yahudiler esnoga olarak adlandırırlar. İranlı ve Karayit Yahudiler, Aramice’den türeyen kenesa terimini kullanırlar ve Arapça konuşan Yahudiler Knis’i kullanırlar. Modern Yahudi toplumlarında sinagoglar daha geniş rollere sahiptir. Bu nedenle bazı sinagoglarda yemek salonları, kosher mutfaklar, dini okullar, kütüphaneler, günlük bakım yerleri ve küçük şapeller vardır.
Köken Sinagogların, 2. tapınağın yıkılmasından çok önce var olmalarına rağmen, tapınaktaki toplu ibadetler, din adamları (kohanim) tarafından gerçekleşen kurban ibadetleri (Korbanot) için yapılırdı. Bu dönemde cemaat, bütün gün süren Yom Kippur ayininde hem hahamın kurban ibadetini izler hem de ibadetin düzgün tamamlanması için dualar ederdi. Babil tutsaklığı döneminde, Büyük Toplantı Mensupları, Yahudi ibadetleri için kullanılan dili standartlaştırdılar. Bundan önce, insanlar doğru buldukları şekilde ibadetlerini eda ederlerdi. İkinci tapınak Kfar Bar'am sinagogundan kalan yıkıntılar döneminin sona erdiği dönemde hahamlık yapan, Rav Yohanan ben Zekayi, Yahudilerin yaşadıkları yere yakın ibadet evlerinin yapılması gerektiğini ilan etti. Bu, tapınağın yıkılmasına rağmen, Yahudilerin ibadetlerini ve kimliklerini bulundukları yerde korumalarını sağladı.
Mimari tasarım Sinagogların planlarını etkileyen standart kanunlar olsa da, mimarı tasarım konusunda sınırlayıcı kurallar pek yoktur. Bu nedenle, sinagogların iç ve dış tasarımları çok değişkenlik gösterir. Tarihi olarak, sinagoglar, yapıldıkları dönemde ve yerde ağırlık basan mimari tarza göre yapılırdı. Böylece Kaifeng-Çin’deki sinagog, Çin tapınaklarına benziyordu. İlk sinagogların tarzları, doğu Roma’daki diğer dini grupların tapınaklarına benzerdi. Ortaçağ İspanya’sından kalan sinagoglar Müslümanların (Mudejar) alçı işleriyle kaplanmıştır. Budapeşte ve Prag’daki ortaçağ sinagogları tipik gotik yapılardır. Avrupa’daki Yahudilerin özgürleşmeleriyle birlikte, Yahudiler, daha önce yasaklı oldukları girişim alanlarına girmeye başladı ve artık sinagog yapmak için özel izinler gerekmediğinden sinagog mimarisi yeşerdi ve gelişti. Geniş Yahudi toplumları, sadece zenginliklerini değil, yeni elde ettikleri vatandaşlık statülerini, muhteşem sinagoglar kurarak göstermek istedi. Neo-klasik, Neo-Bizans, Romanesk revival, Fas revival, Gotik revival ve Yunan revival tarzları gibi bir çok yenilikçi stil kullanıldı. 19. ve erken 20. yüzyılda historisist mimarı, doruklarındaydı ve bu döneme ait sinagoglar tek bir tarza sahip değildi ve daha çok eklektikti.
97
Sinagog
98
İç öğeler Bütün sinagoglar bimah diye adlandırılan, üzerinde Tevrat okunan bir masaya ve din adamları için bir kürsüye sahiptir. Tevrat Sandukası (İbranice: Aron Koden- )ארון קודשTevrat rulolarının tutulduğu ve korunduğu dolaplardır. Sandukalar, sinagoglarda önleri Kudüs’ü görecek şekilde konumlanır. İsrail’deki sinagoglarda Kudüs’e doğrudur. Bazı sinagoglar yapı gereği farklı yöne bakarlar ve bu nedenle bazı kişiler dua esnasında Kudüs’e doğru döner dua ederken, fakat bütün cemaat dönmez. Sanduka, on emrin içinde bulunduğu, anlaşma sandukasını andırır. Bu sanduka sinagog’daki en kutsal bölümdür. Sanduka parochet פרוכתadındaki süs perdesiyle örtülür. Geniş ve uzun olan Bimah ( )בימהTevrat parşömenlerinin üzerine konup okunduğu platformlardır. Bütün sinagoglarda bulunur. Sefarad sinagoglarında, bimah, din adamlarının okuma masası olarak da kullanılır. Sinagoglardaki diğer özellikler arasında, daima yanan bir lamba (ner tamid, – נר תמידsonsuz ışık) vardır. Bu lamba, Kudüs’teki tapınakta bulunan batı taraftaki hiç sönmeyen menorayı hatırlatır. Bir çok sinagogda yedi kollu Menora vardır. Günümüzdeki bir çok sinagogda ise hahamlar için rahle vardır. Sinagoglar sanatsal öğelerle dekore edilebilir, fakat Rabinik ve Ortodoks geleneğine göre, üç boyutlu heykeller ve insan vücudunu gösteren öğeler yasaktır. Putperestlik olarak algılanır. 19. yüzyıla kadar Aşkenaz sinagoglarında oturma bölümleri Tevrat Sandukasına dönüktü. Sefarad sinagoglarda oturma kısımları tapınak etrafında konumlanırdı ve dua esnasında ayağa kalkıp sandukaya dönerdi cemaat. Aşkenaz sinagoglarda, Tevrat, ortada bulunan okuma masasında okunurdu. Sefarad’larda okuma masası sandukanın karşısında bulunurdu. Böylece tapınağın ortası dini tören için gerekli alan olan kullanılırdı.
Bialystoker sinagğundaki bimah ve Tevrat sandukası.
Łańcut Sinagoğundaki bimah
Mezhepsel farklılıklar Ortodoks sinagoglarda kadın ve erkekleri ayrı tutan ayrı kısımlar vardır (mechitzah). Böylece kadınlar ve erkekler ayrı kısımlarda oturur ya da kadınlar için ayrı balkonlar vardır. 19. yüzyıl başlarında ortaya çıkan, Alman reform hareketi sinagogları, geleneksel görünüşlerinden uzaklaştırdı. Hem Yahudi kalacak hem de ev sahibi kültür tarafından kabul edilebilecek hale getirdi.
Kudüs’teki Belz Sinagoğunun içi
1811’de Hamburg’da açılan ilk reformist sinagog, kiliseye benzedi. Bu sinagoglarda büyük orglar Şabat ibadetlerine eşlik ederdi. Hazan’a bir koro eşlik ederdi ve hahamlar cübbe giyerdi [2].
Sinagog
99
Sinagoglara alternatifler Ortodoks Yahudiler, yalnız ibadet etmektense minyanlar oluşturmayı tercih ederler. Genelde önceden ayarlanmış zamanlarda; oturma odaları, ofislerde ya da başka alanlarda ibadet edilir. Bu tür toplanmalar, sinagog’a gitmekten daha uygun zamanlarda yapılır. Bu amaçla kullanılan bina ya da odalar, küçük birer sinagog ya da dua odası olarak kullanılabilir. Aşkenaz Yahudiler bu yerleri Shtiebel (küçük ev – ) שטיבלolarak adlandırırlar ve bu tür yerler dünyanın her yerinde Ortodokslar tarafından kullanılır. Günümüzde gerçekleşen bir diğer toplu ibadet gruplarından biri de Chavurah ()חבורהya da dua kardeşliği olarak adlandırılır. Bu gruplar düzenli zaman ve yerlerde, evlerde toplanır.
Büyük Sinagoglar 19. yüzyılda ve 20. yüzyıl başlarında, Avrupa’daki Yahudiler, sadece ibadet için değil, toplumun bir parçası olduklarını göstermek için oldukça büyük ve mimarı açıdan gösterişli sinagoglar yaptılar. Küçük şehirlerde bile büyük sinagoglar yapıldı. Bu büyük sinagoglar arasında; Portekiz sinagogu (Amsterdam), Roma’daki büyük sinagog, Yeni Sinagog (Berlin), Leopoldstadter Tempel, St. Petersburg’daki Büyük Sinagog, Sidney’deki Büyük Sinagog vardır.
En geniş sinagoglar • Kudüs’teki Belz Sinagoğu, dünyanın en büyük sinagogudur. 15 yılda tamamlandı ve ana tapınakta oturma bölümü 6000 kişilik. • Satmar Sinagogu, New york [3]. • Ukrayna’daki Bratzlav Center 6000 kişilik [4]. • Budapeşte’deki Dohany Sinagogu. 3000 kişilik ve 1200 metre kare.
Berlin'deki Yeni sinagogun içten görünüşü
• Kehillas Yetev Lec D’Satmar, Brooklyn. 2000-4000 kişilik.
Galeri
Berlin’deki Yeni Sinagog.
Moskova’daki Sinagog.
Amsterdam’daki Portekiz Sinagoğu.
Plzen (Çek Cumhuriyeti’ndeki Büyük sinagog.
Sinagog
100
Kristallnacht öncesinden Franfurttaki büyük sinagog.
Köln’deki sinagog.
Polonya (Lesko) sinagoğu.
Cymbalista Sinagoğu ve Yahudi kültür merkezi Tel-Aviv.
Kherson Sinagoğu, Ukrayna.
1900’da yapılan Aşkenaz Sinagoğu, İstanbul.
The Baal Shem Tov shul Ukrayna. Orjinali yıkıldı fakat yenisi inşa edildi.
[1] When broken down, the word could also mean "learning together" (from the Greek συν syn, together, and αγωγή agogé, learning or training). [2] Rabbi Ken Spiro. Aish.com (http:/ / www. aish. com/ literacy/ jewishhistory/ Crash_Course_in_Jewish_History_Part_54_-_Reform_Movement. asp), "Crash Course in Jewish History Part 54 - Reform Movement" [3] Jewish Professionals Institute (JPI) - Holocaust Thesis Chapter 7 (http:/ / www. jpi. org/ holocaust/ hlchp7a. htm) [4] (http:/ / www. breslov. com/ uman/ summer99. html)
Hıristiyanlık
101
Hıristiyanlık Hıristiyanlık
Hıristiyanlık[1][2] ya da Hristiyanlık,[3] Ortadoğu kökenli, tektanrılı,[4] İbrahimi din. İsa'nın adına atfen İsevilik, memleketine[5] atfen Nasranilik de denir. Hıristiyanlık inancına sahip kişilere Hıristiyan denir.[6][7] 2 milyardan fazla inananı ile Hristiyanlık dünyanın en yaygın dinidir.[8] Hristiyanlar, dünyanın her yerine yayılmış olmakla birlikte en yoğun olarak Avrupa, Amerika ve Avustralya'da bulunurlar. Diğer kıtalardan farklı olarak Asya ve Güney Afrika'da farklı dinlerle iç içe yaşarlar. İncil
Hristiyanlığın inanç sistemi ve ibadetleri İsa tarafından; 1. yy.da, Roma İmparatoru Tiberius'un iktidarında,[4] Filistin'de[4] ortaya konmuş, havarileri ve diğer takipçileri tarafından öğretilerek yayılmıştır. Hristiyanlığın kutsal kitabı Kitab-ı Mukaddes'tir.
Etimoloji Hıristiyan sözcüğünün kökeni, mesih kelimesinin Yunanca karşılığı olan Kristos (Χριστός) kelimesine dayanır. Mesih sözcüğü İbranicedeki maşiah kelimesine dayanır ve 'kutsal yağ ile ovulmuş, kutsanmış' anlamına gelir.[9] Kristos olarak adlandırılan İsa'ya inananlara ilk olarak Antakya/Tarsus bölgesinde Hıristiyan denmeye başlanmıştır. [6][7] Hıristiyan sözcüğü, "Mesih'in yandaşı" ve "Mesih'e bağlı" anlamlarına gelir.
Yağ ile kutsama geleneği Tarih öncesi İsrail kralları ve yüksek rahipleri, yeni görevlerinin simgesi olarak yağla kutsanırlardı. Tevrat'ın birçok yerinde bu işlemin yapıldığına dair ayetler vardır. Geniş anlamıyla bu unvan "Tanrı'nın bir görev vermek üzere seçmiş olduğu" kişileri de kapsıyordu.[10] Eski Ahit'in "Yeşaya" kitabında Yahudi'leri sürgünden kurtaran Pers kralı Kiros'a da bu ünvanla (mesih) hitap edildiği görülür.
Hıristiyanlık
102
İsa Ana madde: İsa İsa (d. MÖ 15-MÖ 11-12 - ö. 29-36), Hıristiyanlıktaki temel figürdür. Doğum ve ölüm tarihleri ile ilgili olarak kimi tarihçiler ve araştırmacılar farklı görüşler belirtirler. Hıristiyan teolojisi'nde İsa'nın kimliğini inceleyen dal Kristoloji olarak bilinir. Tanrı olarak adlandırır. Hıristiyanlıkta Nasıra'lı İsa olarak da bilinir. Hıristiyan kaynaklarında ve yer yer Kur'an'da İsa Mesih olarak anılır.[11][12][13][14] Hayatı ile ilgili başlıca kaynaklar Kanonik İncillerdir. İsa, Roma İmparatorluğu'nun Yahudiye eyaletinde, kendisi de bir Yahudi olan Meryem'den dünyaya gelmiştir. Hıristiyanlık'ta ve İslam'da, mucizevi bir şekilde babasız dünyaya geldiği kabul edilir. Marangoz, öğretmen ve şifa dağıtıcıdır. Hıristiyanlıkta, "Halkı isyana teşvik etmek" suçlamasıyla Yahudi din adamlarının baskısı ve Roma İmparatorluğu'nun Yahudiye valisi Pontius Pilatus'un emriyle çarmıha gerildiği kabul edilir. Hıristiyanlar için İsa, Mesih'tir, tanrının oğlu ve bizzat kendisidir. Baba (Tanrı) ile insanlar arasında aracı, Beklenen mesih, kurtarıcı, rab, tanrı ile aynı "öz" den olan, güçlü tanrı, tek insan, dünyanın tek kralı, Kutsal Üçlü Birlik'teki kişilerden "oğul"dur. Hıristiyan kaynakları onu "İsa Mesih" olarak anarlar.
Atina'daki Defne Kilisesi'nin kubbesindeki İsa mozaiği (1090-1100)
İsa'nın tanrısal ve insani özellikleri farklı mezheplerce farklı yorumlanır. Hıristiyanlığın Monofizit görüşüne göre insani tabiatı ile tanrısal tabiatı, Tanrısal özü altında erimiş ve ayrılmaz bölünmez tek bir tabiat meydana gelmiştir. Çarmıhta, İsa'nın insani tabiatı gibi ilahi tabiatı da acı çekmiştir. Meryem Theotokosdur, yani Tanrı anasıdır. Diofizit görüşe göre ise insani ve tanrısal olmak üzere birbirinden bağımsız iki tabiatı vardır. Çarmıha gerildiğinde ilahi tabiatı bedeninden ayrılmış, sadece insani tabiat acı çekmiştir. Meryem, insan olan İsa'nın annesidir dolayısıyla da ona Theotokos yani Tanrı anası denemez. Ortodoks, Katolik ve Protestanlara göre İnsani ve Tanrısal iki tabiatı olup bunlar asla birleşmezler, karışmazlar ve ayrılmazlar. İsa ismi köken olarak Arapça'dan gelmektedir. Ancak İsa'nın orijinal ismi Yeşua(Yahşuah) olarak geçer. Orijinal ismin anlamı İbranice dilinde "YHVH Kurtarır" anlamına gelir.[15] Ayasofya'da bulunan İsa motifi
Kitabı Mukaddes Hıristiyanlığın kutsal kitabı, Kitabı Mukaddestir. Kitabı Mukaddes, Eski Ahit ve Yeni Ahit olmak üzere başlıca iki bölümden oluşur.
Hıristiyanlık
Eski Ahit Kitabı Mukaddes'in ilk kısmı Eski Ahit ya da Eski Antlaşma olarak adlandırılır. Yahudilerin kutsal kitaplarından Tanah ile bölüm adları ve sınıflandırmalar hariç hemen hemen aynıdır. Eski Anlaşma İsa'nın doğumundan önceki çok uzun bir zaman diliminde Yahudi peygamberler tarafından yazılmıştır. Bu bölümde İsa veya Meryem'den, henüz dünyaya gelmemiş oldukları için ismen bahsedilmez ancak Eski Anlaşma'nın bazı kitaplarında İsa'ya atıfta bulunulur. İsa'dan söz eden Eski Anlaşma pasajları arasında Yaratılış 3:15; Yaratılış 12:1-3; Yaratılış 49:10 Yasa'nın Tekrarı 18:15; 2. Samuel 7:1-29; Mezmurlar'da birçok ayet; Yeşaya 7:14; Yeşaya 9:6-7; Yeşaya 52:13-53:12; Daniel 7:13-14; Mika 5:2 ayetleri sayılabilir.
Yeni Ahit Kitabı Mukaddes'in ikinci bölümünü oluşturan Yeni Anlaşma ise İsa'nın sağlığında ve/veya ölümünden sonra Havariler, ve elçiler tarafından yazılmıştır. Hıristiyanlarca kanonik kabul edilen Matta, Markos, Luka ve Yuhanna İncil'leri Yeni Anlaşma'nın ilk dört bölümünü oluşturur. Yahudi kutsal metinlerinden oluşmuş Tanah'ın Hıristiyanlıkta Eski Anlaşma'nın olarak adandırılmasının nedeni Tanrı'nın İsa'dan asırlar önce Musa ile Sina Dağı'nda yaptığına inanılan anlaşmadır. Hıristiyanlar Tanrı'nın İsa aracılığı ile yeni bir antlaşma yaptığına inandıklarından ötürü Kitabı Mukaddes'in İsa'dan bahseden ikinci bölümünü Yeni Anlaşma olarak adlandırırlar.
İncil İncil, Kitabı Mukaddes'in, Yeni Ahit kısmının ilk dört bölümünün her birine verilen isimdir. Matta, Markos, Luka ve Yuhanna tarafından kaleme alınmış olan dört İncil yazarlarının adıyla anılır. Hıristiyan dinine göre İnciller İsa'nın hayatını ve öğretilerini anlatır. Türkçeye Arapçadan geçen kelimenin aslı Yunanca "Ευαγγελιον" (Evangelion) şeklindedir ve 'iyi haber, müjde' anlamına gelir. İncil kelimesi gerçekte Yeni Anlaşma'nın ilk dört kitabını (bölümünü) karşıladığı halde, bazen Yeni Anlaşma'nın tamamı için de kullanıldığı olur.
Petrus Haçı Ana madde: Petrus Haçı Petrus Haçı veya Aziz Petrus Haçı ters çevrilmiş bir Latin haçıdır. Bu sembolün kökeni Petrus'un ters biçimde çarmıha gerilmesidir; İsa ile aynı şekilde çarmıha gerilmek için fazla değersiz olduğunu düşünmüştü ve bu nedenle ters biçimde çarmıha gerilmişti. Petrus'un isteği üzerine baş aşağı çarmıha gerildiğini ilk bildiren kişi İskenderiyeli bilgin Origen'dir. Bazı katolikler bu tür haçı, İsa ile karşılaştırıldığında değersizliğin bir sembolü olarak kullanmaktadırlar. Sıklıkla satanizm ile ilişkilendirilmiştir. Aleister Crowley sembolün lütufun tersi veya İsa'nın lütfundan uzaklaşmak anlamına sahip olduğunu ileri sürmüştür. [kaynak belirtilmeli]
103
Hıristiyanlık
104
Mezhepler Ana madde: Kilise Hıristiyanlıkta mezhepler "kilise" olarak adlandırılırlar. Hristiyanlığın 3 ana mezhebi; Roma Katolik Kilisesi (1.2 milyar kişi), Protestan kiliseler (360 milyon) ve Ortodoks Kilisesi'dir (170 milyon).[8]
Museviliğe göre Hıristiyanlık İsa, Roma İmparatorluğu'nun Yahudiye eyaletinde Yahudi bir anneden dünyaya gelmiştir. Hıristiyan ve İslami kaynaklara göre tanrı tarafından bir mucize eseri olarak babasız dünyaya gelmiştir. Yeni Ahit'te üvey babası Yusuf'un Davut peygambere kadar çıkan soyağacı verilir. İsa, annesi Meryem, babası Yusuf, kendisine ilk inanan arkadaşları ve ilk takipçilerinden Yahudi olanlar terminolojide "Yahudi Hıristiyanlar" olarak adlandırılır. Yahudi Hıristiyan tabiri günümüzde Yahudi soyundan gelmekle beraber Hıristiyan olmuş kimseleri tanımlamakta da kullanılır.
Lutheran mezhebinin kurucusu Martin Luther
Yahudiler İsa'nın mucize eseri olarak babasız doğduğuna, binlerce yıldır bekledikleri ve halen de beklemekte oldukları kurtarıcı mesih ya da peygamber olduğuna inanmazlar. İsa, içinde yaşadığı Yahudi toplumunda "bekledikleri mesih olduğunu" ileri sürdüğünde, halkın bir kısmı buna inanmıştır. Ancak buna inanmayan Yahudi din adamlarının teşvikiyle, Yahudiye eyaletinin Romalı valisi Pontius Pilatus tarafından "halkı isyana teşvik etmek" suçlamasıyla çarmıha gerilmiştir.
İslamiyete göre Hıristiyanlık İslam dinine göre Hıristiyanlık, Semavi Dinler'den biridir ve dünya üzerindeki diğer dinlere nazaran Yahudilikle beraber özel bir yere sahiptir. Hıristiyanlar 'Ehl-i Kitap' yani kendisine kutsal kitap gönderilenler olarak kabul edilirler. "Muhakkak ki Allah seni, kendisinden bir kelime ile müjdeliyor. Onun adı Meryem oğlu İsa Mesih'dir." (Al-i İmran, 3/45) İslam'a göre İsa Allah'ın peygamberlerindendir ve Kur'an'da "İsa Mesih" olarak anılır. Bununla birlikte Kur'an'da İsa'nın tanrının oğlu olmadığı ve İsa'nın çarmıha gerilmediği vurgulanır.Kur'an'da İsa Mesih'in asılmadığı ve öldürülmediği açık açık vurgulanır... Allah'ı bırakıp, hahamlarını, rahiplerini ve Meryem oğlu mesih'i rab edindiler. (Tevbe 30-31) Andolsun, "Allah, Meryem oğlu mesih'tir" diyenler kesinlikle kâfir oldu….(Maide 72) Bir de inkârlarından ve Meryem'e büyük bir iftira atmalarından ve "Biz Allah'ın peygamberi Meryemoğlu İsa mesih'i öldürdük" demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar… (Nisa 157) İslamiyet'te, İncil'in başlangıçta tanrı kelamı olarak İsa'ya indirildiğine ve sonradan tahrif edildiğine inanılır.
Hıristiyanlık
Yaygın olduğu alanlar Hıristiyanlık Avrupa, Kuzey Amerika ,Güney Amerika , Güney Afrikada ve Okyanusyada yaygın bir dindir.
Kaynakça Bu maddede belirtilmiş kaynaklar, kaynak gösterme şablonları ile düzenlenmelidir. Gerekli düzenlemeler yapıldıktan sonra bu şablon kaldırılmalıdır. [1] Hıristiyanlık (http:/ / tdkterim. gov. tr/ bts/ ) TDKterim.gov.tr. Erişim: 12 Ağustos 2011. [2] Hıristiyanlık (http:/ / www. dildernegi. org. tr/ TR/ Sozluk. aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EFEC9E8A7FA3AA308F& Sozcuk=Hıristiyanlık& Secim=0) DilDernegi.org.tr. Erişim: 12 Ağustos 2011. [3] Hristiyanlık (http:/ / tdkterim. gov. tr/ bts/ ) TDKterim.gov.tr. Erişim: 12 Ağustos 2011. [4] Christianity (http:/ / www. newadvent. org/ cathen/ 03712a. htm) Catholic Encyclopedia. Erişim: 12 Ağustos 2011. [5] İsa'nın Beytüllahim'de doğduğuna inanılır. Ancak Nasıra'da büyümüştür. [6] Anadolu'da Hrıstiyanlık Tarihi (http:/ / www. hristiyan. net/ anadoludahristiyanlik. htm) [7] İncil, Elçilerin İşleri, 11:25-26 (http:/ / www. incil. biz/ incil-2/ habercilerinisleri. htm) [8] Robert Winston, "Human, the Definitive Visual Guide", Christianity [9] Oxford İngilizce Sözlük, messiah [10] hristiyan.net (http:/ / www. hristiyan. net/ hristiyan. html) [11] Al-i İmran Suresi, 45. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=54) [12] Nisa Suresi, 156-157. Ayetler (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=102) [13] Nisa Suresi, 171. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=104) [14] Tevbe Suresi, 30. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=190) [15] Hristiyan Forum (http:/ / www. hristiyanforum. com/ forum/ yahsuah-f565/ isanin-gercek-ismi-t318128. html)
Dış bağlantılar • Roma Katolik Kilisesi tarafından tanımlanan Hıristiyanlık (http://www.newadvent.org/cathen/03712a.htm) (İngilizce)
105
İsa
106
İsa İsa
Ravenna Aziz 'Apollinare Nuovo Bazilikası'ndaki İsa'yı tasvir eden 6. yy.'a ait mozaik Doğum
M.Ö. 8-1 Nasıra, Beytüllahim, Roma İmparatorluğu
Ölüm
M.S. 30-36
Meslek
Marangoz
[1]
İsa (Aramice: ܝܫܘܥ, Arapça: ﻳﺴﻮﻉYesua', İbranice: ישוyeshu', Yunanca Ιησούς Iēsoũs) (d. M.Ö. 8-1 - '' M.S. 24-36), Hıristiyanlıktaki temel figür.[2] İslam dinine göre peygamber ve mesih. Doğum ve ölüm tarihleri ile ilgili olarak kimi tarihçiler ve araştırmacılar farklı görüşler belirtirler. Memleketine atfen[3] Nasıralı İsa olarak da bilinir. Hıristiyan kaynaklarında ve yer yer Kur'an'da ismi İsa Mesih olarak geçer.[4][5][6][7] İsa'nın yaşadığı dönemde Yahudilerin çoğunlukla babalarının ismiyle birlikte anılması sebebi ile İsa yaşamı süresince Yusuf'un oğlu İsa olarak bilinmiştir.[8] Teolojide kullanılan, İsa'nın yaşamına dair ana kaynaklar Yeni Ahit'teki dört kanonik İncil'dir. (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna) Genel kabule göre bunlar I. yüzyılda yazılmışlardır. Hıristiyan tarihçilerin ve Kitab-ı Mukaddes konusunda araştırma yapan teorisyenlerin birçoğu, İsa'nın Celileli bir öğretmen ve marangoz olduğu, şifa dağıttığı, Yahya peygamber tarafından vaftiz edildiği, "halkı isyana teşvik etmek" suçuyla, Yahudi din adamlarının teşviki ve Roma İmparatorluğu'nun Yahudiye eyaletinin valisi Pontius Pilatus'un emri ile Kudüs'te çarmıha gerildiği konusunda hemfikirdir. Buna rağmen bazı tarihçi ve araştırmacılar, İsa'nın gerçek bir şahsiyet olduğu konusunda şüphecidirler. Dini metinlerde, İncil'de ve Kur'an'da sıkça bahsinin geçmesine rağmen tarihi belgelerde ismine rastlanmayışını, mitolojik bir karakter olabileceğine yorarlar. İslam'da İsa'nın tarihsel kişiliği Hıristiyanlık ile benzerlik gösterse de çarmıha gerilmekten mucizevî bir şekilde kurtulduğu kabul edilir ve ilahlaştırılmasına karşı çıkılır.[9]
Etimoloji Ayrıca bakınız: Mesih Türkçe'de kullanılan adı Arapça olup Kur'an kökenlidir ()ﻋﻴﺴﻲ. Anadolu'da sözcüğün "Ese" ve "Esi" biçiminde kullanıldığı da görülür. Batılı dillerde kullanılan Christ, Christus, Cristo vb. isimleri, İbranice 'kutsal yağ ile ovulmuş, kutsanmış' anlamına gelen Mesih (Arapça: )ﻣﺴﻴﺢkelimesinin Yunanca karşılığı olan Hristos (Χριστός) kelimesinden türemiştir.[10]
İsa
107 Bazı araştırmacılara göre İsa, Roma İmparatoru Augustus zamanında, o dönemde Roma İmparatorluğu'na bağlı olan Beytüllahim'de (MÖ 4) dünyaya gelmiştir. Kendisinin, soyunun ve müritlerinin Arapça'nın bir Suriye lehçesi olan Aramice ve Yunanca konuştuğu, bunun yanında İsa'nın İbranice'yi de anladığı ifade edilir.[11] Bazı kaynaklara göre Beytüllahim yer adı değil, İsa'nın doğumu sırasında gökyüzünde görülen çok parlak yıldız gibi bir nesnedir. Bu iddiaya göre Beytüllahim tabiri İsa'nın nerede değil, ne zaman doğduğunu göstermektedir. İbrahim'in oğlu İshak'ın soyundan geldiğine inanılır. Tanrı tarafından babasız doğduğuna inanıldığı için soyu üvey babası Yusuf'a göre tayin edilir. Annesi Meryem, Levioğulları soyundan geliyordu. Yeni Ahit, Meryem'in kocası ve İsa'nın kanuni babası olarak andığı marangoz Yusuf'un Davud'a İsa ve annesi Meryem kadar çıkan soyağacını verir. Eski Ahit'te Meryem'den ya da İsa'dan o dönemde henüz dünyaya gelmedikleri için söz edilmez. Ancak Hristiyanlıkta, Eski Ahit'te yer yer İsa'nın ima edildiği (beklenen Mesih) inanışı vardır. Kur'an'da ise Meryem'den, Meryem'in annesinden, babası İmran'dan ve İsa'dan bahsedilir. (bkn. Meryem ve Miryam) Meryem'in annesinin Meryem'i doğurması anlatılır. İsa'nın daha beşikte iken konuştuğu ve babasının olmadığı, İsa'nın yaratılmasının Âdem'in yaratılması gibi yoktan olduğu, onu asanlara onun asılmış gibi gösterildiğini, kendisinin Allah katına yükseltildiği yazılır.[12] Ancak kimi İslam müfessirlere göre asılma olayının gerçekleşmesinden sonra başka bir bölgeye göç etmiş ve orada bir süre yaşadıktan sonra vefat etmiştir.
Hıristiyanlık'ta İsa Ana madde: Hıristiyanlık'ta İsa Hıristiyan inancında İsa tanrının oğlu ve bizzat tanrının kendisidir. Baba (Tanrı) ile insanlar arasında aracı, Beklenen mesih, kurtarıcı, rab, tanrı ile aynı "öz" den olan, güçlü tanrı, tek insan, dünyanın tek kralı, Kutsal Üçlü Birlik'teki kişilerden "oğul"dur. Hıristiyan kaynakları onu "İsa Mesih" olarak anarlar. İsa'nın tanrısal ve insani özellikleri farklı mezheplerce farklı yorumlanır. Hıristiyanlığın Monofizit görüşüne göre insani tabiatı ile tanrısal tabiatı, Tanrısal özü altında erimiş ve ayrılmaz, bölünmez tek bir tabiat meydana gelmiştir. Çarmıhta, İsa'nın insani tabiatı gibi ilahi tabiatı da acı çekmiştir. Meryem Theotokosdur, yani Tanrı anasıdır. Diofizit görüşe göre ise insani ve tanrısal olmak üzere birbirinden bağımsız iki tabiatı vardır. Çarmıha gerildiğinde ilahi tabiatı bedeninden ayrılmış, sadece insani tabiat acı çekmiştir. Meryem, insan olan İsa'nın annesidir dolayısıyla da ona Theotokos yani Tanrı anası denemez.
Atina'daki Defne Kilisesi'nin kubbesindeki İsa mozaiği (1090-1100)
Ortodoks, Katolik ve Protestanlara göre İnsânî ve Tanrısal iki tabiatı olup bunlar asla birleşmezler, karışmazlar ve ayrılmazlar.
İsa
108
İslam'da İsa İslam'a göre İsa Ulu'l azm olarak ifade dilen beş büyük peygamberden biridir. Hıristiyan inancına benzer şekilde İslam'da da onun Allah'ın izniyle çeşitli mucizeler göstermiş olduğuna inanılır: "…Meryem oğlu İsa'ya da mucizeler verdik. Ve onu, Rûhu'l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. (Ne var ki) gönlünüzün arzulamadığı şeyleri söyleyen bir elçi geldikçe ona karşı büyüklük tasladınız. (Size gelen) peygamberlerden bir kısmını yalanladınız, bir kısmını da öldürdünüz. "Melekler demişlerdi ki: Ey Meryem! Allah sana kendisinden bir Kelime'yi müjdeliyor. Adı Meryem oğlu İsa Mesîh'tir; dünyada da, ahirette de itibarlı ve Allah'ın kendisine yakın kıldıklarındandır.
Babasız doğuşu İslam dîninde İsa'nın, Allah'ın önemli peygamberlerinden biri olduğuna inanılır ve İsa'ya saygı duyulur. Hıristiyan metinleri gibi Kur'an'da da İsa'nın biyolojik bir babası olmadan, Tanrı'nın isteği ile doğduğu belirtilir. "Allah nezdinde İsa'nın durumu, Âdem’in durumu gibidir. Allah onu topraktan yarattı. Sonra ona "Ol!" dedi ve oluverdi.
Mesihliği Mesih kavramının İbranice'den gelmesi ve diğer İbrahimi dinlerde de yer alması nedeniyle, peygamberin ölümünden sonraki yıllarda bu kavram sık sık israiliyyata maruz kalan İslamın sözel kültürü hadislere konu olmuştur. Mesih kavramı Kur'an'da kimi yerlerde İsa Mesih şeklinde kullanılır, ancak beklenen kurtarıcı anlamında kullanılmaz. (bkn.Mesih)
Tanrılık atfının reddi İslamiyet, İsa'nın Tanrı veya Tanrı'nın oğlu olduğunu kabul etmez, bu tür bir fikre şiddetle karşı çıkar. Kur'an'da bu durum şöyle açıklanır: "Şüphesiz, 'Allah Meryem oğlu Mesîh'dir' diyenler andolsun ki kâfir olmuşlardır…." (Mâide Sûresi, 17) "De ki: Allah birdir. Allah sameddir. O, doğurmamış ve doğmamıştır. Onun hiçbir dengi yoktur." (İhlas Suresi)
Çarmıha gerilmesi Ve Allah'ın elçisi "Meryem oğlu İsa Mesih'i öldürdük," demelerinden ötürü… Oysa onu öldürmediler ve onu asmadılar; fakat öyle yaptıklarını sandılar. ……. Onların bu konuda bir bilgisi yok; sadece zanna uyuyorlar. Kesin olarak onu öldürmediler. (Kur'an 4:157)
Muhammed'in gelişini bildirmesi Kur'an'da İsa'nın Muhammed'in geleceğini bildirdiği belirtilir:[13]"Hatırla ki, Meryem oğlu İsa: 'Ey İsrailoğulları! Ben size Allah'ın elçisiyim, benden önce gelen Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmed [14] adında bir peygamberi de müjdeleyici olarak geldim', demişti. Fakat o, kendilerine açık deliller getirince: Bu apaçık bir büyüdür, dediler." (Saf Suresi, 6) Bazı İslam düşünürlerine göre söz konusu ayet ile İncil'de bahsi geçen Faraklit kastedilmektedir. inanışına göre ise Faraklit, Kutsal Ruh'tur.[16] (bkn. Faraklit)
[15]
Hıristiyan
Yine bazı hadis kaynaklarına ve islam yorumlarına göre O yükseltildiği gök yüzünden Kıyamet kopmadan önce gelecek (beklenen Mesih) ve mehdi ile birlikte islamı hakim kılacak, deccalı öldürecektir.
İsa
109
Mûsevîlik'te İsa Mûsevîlik'e göre ise İsa, sahte peygamberdir. Bununla beraber modern Yahudilerin bir kısmı İsa'nın aziz olabileceğini ancak kesinlikle bekledikleri kurtarıcı (mesih) olmadığını düşünürler.
Notlar • Mîlâdî takvim İsa'ya göre düzenlenmiştir. Milat, İsa'nın doğumudur ve zaman çizelgesinde başlangıç noktasını temsil eder. Milattan önce (MÖ) ile İsa'dan önce (İÖ) ve milattan sonra (MS) ile İsa'dan sonra (İS) aynı anlama gelir. Yine milattan sonra anlamında kullanılan AD (Anno Domini) ise Latince "Efendimizin yılında" anlamına gelir. • Yeni Ahit'teki İsa ile ilgili bilgilerin Eski Mısır tanrısı Horus ile büyük benzerlik gösterdiği iddia edilir.[17]
İlgili filmler • • • •
' The King of Kings ', (1927) Fragman [18] ' King of Kings ', (1966) Fragman [19] ' The Passion of the Christ ', (2004) Fragman [20] ' Magdalena: Released from Shame ', (2007)
• ' Zeitgeist: The Movie ', (2007)
Kaynakça [1] [2] [3] [4] [5] [6] [7] [8]
The hidden life of Jesus (http:/ / www. newadvent. org/ cathen/ 08377a. htm) Catholic Encyclopedia. Erişim: 27 Kasım 2011. "Jesus of Nazareth." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003. Beytüllahim'de doğduğu kabul edilmesine rağmen Nasıra'da büyümüştür. Âl-i İmrân Sûresi, 45. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=54) Nisa Suresi, 156-157. Ayetler (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=102) Nisa Suresi, 171. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=104) Tevbe Suresi, 30. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=190) " Jesus Christ (http:/ / www. britannica. com/ EBchecked/ topic/ 303091)." Encyclopædia Britannica. Encyclopædia Britannica Online. Encyclopædia Britannica Inc. 18 Mart 2012 [9] "Hz. İsa ilk Hıristiyan mıydı?" (http:/ / www. diyanet. gov. tr/ turkish/ DIYANET/ avrupa/ 2004avrupa/ aralik/ y08. html). Diyanet.gov.tr. . Erişim tarihi: 24 Temmuz 2009. [10] "messiah." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003. [11] http:/ / www. answering-islam. org/ turkce/ sorular-cevaplar/ isaninorjinaldili. html [12] Nisâ Sûresi, 158. Âyet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=102) [13] Saff 6 (http:/ / www. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=551)Diyanet.gov.tr. Erişim 7 Temmuz ] [14] “Benim ismim Kur’ân’da Muhammed, İncil’de Ahmed, Tevrat’ta Ahyed’dir.” Nebhânî, Hüccetüllah ale’l-Âlemîn, 108, 112; Halebî, es-Sîretü’l-Halebiye, 1:353; el-Envârü’l-Muhammediyye mine’l-Mevâhibü’l-Ledünniyye, s. 143 (İbn-i Abbas’dan rivayet olunmuştur) [15] http:/ / www. bediuzzamansaidnursi. org/ icerik/ kur%C3%A2n-i-kerim-ve-semav%C3%AE-kitaplar [16] Paraclete. (http:/ / www. newadvent. org/ cathen/ 11469a. htm) Catholic Encyclopedia. Erişim: 27 Kasım 2011. [17] http:/ / www. andrew. cmu. edu/ user/ jksadegh/ A%20Good%20Atheist%20Secularist%20Skeptical%20Book%20Collection/ Parallels_between_Jesus_and_Horus_an_Egyptian_God. pdf [18] http:/ / www. youtube. com/ watch?v=pFhcdF_td10 [19] http:/ / www. youtube. com/ watch?v=oFAh08AvyXo [20] http:/ / www. youtube. com/ watch?v=viNo_l8lASs Wikimedia Commons'ta İsa (http:/ / en. wikipedia. org/ wiki/ Commons:jesus_christ?uselang=tr) ile ilgili çoklu ortam belgeleri bulunur.
İsa
110
Dipnotlar Kur'an'da adı geçen peygamberler Türkçe: Âdem İdrîs Arapça:
ﺁﺩﻡ
ﺍﺩﺭﻳﺲ
Nûh
Hûd
Sâlih
İbrâhîm
ﻧﻮﺡ
ﻫﻮﺩ
ﺻﺎﻟﺢ
ﺇﺑﺮﺍﻫﻴﻢ
Lût İsmâ'îl İshâk ﻟﻮﻁ
ﺍﺳﻤﺎﻋﻴﻞ
ﺍﺳﺤﺎﻕ
Yâkub ﻳﻌﻘﻮﺏ
Yûsuf Eyyûb ﻳﻮﺳﻒ
Türkçe: Şuayb Mûsâ Hârûn Zülkifl Dâvud Süleymân İlyâs Elyesâ Yûnus Zekeriyâ Yahyâ Arapça: ﺷﻌﻴﺐ
ﻣﻮﺳﻰ
ﻫﺎﺭﻭﻥ
ﺫﻭ ﺍﻟﻜﻔﻞ
ﺩﺍﻭﺩ
ﺳﻠﻴﻤﺎﻥ
ﺇﻟﻴﺎﺱ
ﺍﻟﻴﺴﻊ
ﻳﻮﻧﺲ
ﺯﻛﺮﻳﺎ
ﻳﺤﻴﻰ
ﺃﻳﻮﺏ İsâ
Muhammed
ﻋﻴﺴﻰ
ﻣﺤﻤﺪ
Pavlus Bu maddedeki veya bölümdeki bilgilerin eksik ve/veya yetersiz olduğu yönünde kuşkular bulunmaktadır. Konuyla ilgili tartışma için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeyi geliştirerek veya konuyla ilgili tartışmaya katılarak Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
Hıristiyanlık
Pavlus, Hıristiyanlık'ta, İsa devrinin Ferisi Yahudilerinden ve Roma vatandaşıdır. Tarsus doğumludur. Asıl adı Saul 'dür. Hıristiyan teolojisinde Pavlus (Lat: Sanctus Paulus, Yun: Agios Paulos, İt:San Paolo, İsp:San Pablo, Por:São Paulo, İng-Fr: Saint Paul, Alm: Sankt Paul, Ru: Svetoy Pavel) olarak anılan, Pavlik Kiliseler'in kurucusu Hıristiyan misyoner. Erken Hıristiyan kilisesine baskılarda bulundu. Pavlus yani Saul, çok sıkı bir Yahudi cemaatindendir ve Hıristiyan olmadan önce ilk Hıristiyanlara acımasız zulümler yaşatmıştır.[kaynak belirtilmeli] İstefanos'un ölümünü onaylayan kendisidir[kaynak belirtilmeli]. Elç.8: 3 Saul ise müminleri kırıp geçiriyordu. Ev ev dolaşarak, kadın erkek demeden müminleri dışarı sürüklüyor, hapse atıyordu. Pavlus bir gün Şam'daki İsevilere eziyet etmek ve onları Kudüs’e getirmek için yola çıktı.
Pavlik Kiliseler'in kurucusu olan Pavlus, Yeni Ahit'te ve Luka'nın kaleme aldığı İncil'de önemli bir yere sahiptir. Tarsus doğumludur. Petrus Bazilikası'nın önünde yer alan pek çok heykelden biri de Pavlus'a aittir. Heykel, İtalyan heykeltraş Adamo Tadolini tarafından yapılmıştır.
Elç.9: 1-2 Saul ise Rab'bin öğrencilerine karşı hâlâ tehdit ve ölüm soluyordu. Başkâhine gitti, Şam'daki havralara verilmek üzere mektuplar yazmasını istedi. Orada İsa'nın yolunda yürüyen kadın erkek, kimi bulsa tutuklayıp Yeruşalim'e getirmek niyetindeydi. Şam yolunda İsa'nın kendisine görünmesiyle cemaate (kiliseye) katıldı. Daha sonra Pavlus, Hristiyanlık inancını yaymak için Anadolu'yu adım adım dolaştı. Hayat hikâyesi, büyük bölümünü İncil yazarı Luka'nın kaleme aldığı Elçilerin İşleri kitabında bulunur. Yeni Ahit'te Pavlus'un mektupları önemli bir yer tutar. Bu mektuplar sırasıyla; Romalılar, 1. ve 2. Korintliler, Galatyalılar, Efesliler, Filibeliler, Koloseliler, 1. ve 2. Selanikliler, 1. ve 2. Timoteos, Titus ve Filimon'a mektuplardır. Bazı inanırlara göre İbraniler'e Mektup da yine Pavlus tarafından yazılmıştır. Hristiyanlık dinindeki yeri önemlidir.
Pavlus
111
Pavlus - Facial composite/Phantombild
Meryem Meryem şu anlamlara gelebilir:
Dini kişiler • Meryem (İsa'nın annesi) • Meryem (Musa'nın ablası) • Mecdelli Meryem
Diğer kişiler • Meryem Namazie • Meryem Uzerli
Dini yapılar • • • • •
Meryem Ana Evi Meryem Ana Kilisesi Czestochova Meryem Ana Kilisesi Meryem Ana Manastırı Meryem Kilisesi
Meryem
Diğer • Meryem Suresi • Meryem Ezgisi
Mesih Mesih (Aramice: ܡܫܝܚܐMşiho, Arapça: ﺍﻟﻤﺴﻴﺢEl-Mesih, İbranice: ַ מָשִׁיחMaşiah, Yunanca: Μεσσίας Mesias; "kutsal yağ ile ovulmuş, meshedilerek kutsanmış", "ayrıca birtakım inanç gurupları tarafından kurtarıcı olarak beklenen" kişi.[1]
Etimoloji Mesih anlamına gelen Maşiah sözcüğü İbranice'de 'kutsal yağ ile ovulmuş, meshedilmiş ve böylece kutsanmış' anlamına gelmektedir. Batı dillerinde Mesih anlamında kullanılan Khristos sözcüğü, Mesih sözcüğünün Yunanca karşılığıdır. Yahudiler, "christ", "christos" vb. kelimeler Hıristiyanlığı çağrıştırdığı için Mesih sözcüğünü kullanmayı tercih ederler.
Yağ ile kutsama geleneği Tarih öncesi İsrail kralları ve yüksek rahipleri, yeni görevlerinin simgesi olarak yağla kutsanırlardı. Tevrat'ın birçok yerinde bu işlemin yapıldığına dair ayetler vardır. Geniş anlamıyla bu unvan "Tanrı'nın bir görev vermek üzere seçmiş olduğu" kişileri de kapsıyordu. Eski Antlaşma'nın "Yeşaya" kitabında Yahudi'leri sürgünden kurtaran Pers kralı Kiros'a da bu unvanla (mesih) hitap edildiği görülür.
Yahudilikte Mesih İnancı Mesih Musevi metinlerinde Yahudi milletinin kurtarıcısıdır. Yahudiler, Davud soyundan Yusuf oğlu Mesih veya Efraim oğlu Mesih adı ile geleceğine inanmaktadırlar[kaynak belirtilmeli]. Onlara göre Mesih henüz gelmemiştir[kaynak belirtilmeli] . 1600 'lü yıllarda İzmir doğumlu bir yahudi olan Sabetay Sevi yahudi toplumunu kendisinin mesihlik iddiası etrafında toplamayı ve onları kötü durumdan kurtarmayı denedi. Ancak şikayetler üzerine yargılandı ve ölüme mahkum edileceğini anlayınca tövbe edip müslüman oldu.[2] Benzer şekilde tarihin farklı zamanlarında Mesihlik iddiası ile ortaya çıkarak dünyanın çeşitli yerlerindeki Yahudi topluluklarında (cemaatlerinde) dalgalanmalara sebep olan kişiler olmuştur.
112
Mesih
113
Hristiyanlıkta Mesih inancı Hristiyanlar İsa'nın, Yahudi dini metinlerinde anlatılan beklenen Mesih olduğuna inanırlar. Yahudiler bu görüşe katılmaz ve kendisi de bir Yahudi olarak dünyaya gelmiş olan İsa'yı Mesih olarak kabul etmezler. Yahudiler Mesih'in birinci yüzyılda kendilerinin Roma İmparatorluğu'nda yaşadıkları sorunları sona erdirmek üzere gönderileceğini, dünyevi bir krallık kuracağını ve kendilerine yol göstereceğini düşünüyorlardı. Oysaki Hıristiyanlar Mesih'in daha çok ruhanî bir kurtarıcı olduğuna ve insan ırkını kurtarmaya geldiğine inanırlar. Bahsi geçen krallığın ise manevi bir krallık olduğuna inanırlar. "...Meryem'den Mesih diye tanınan İsa doğdu." (Matta İncili: 1,16) "Ama biz çarmıha gerilmiş Mesih'i duyuruyoruz. Yahudiler bunu yüzkarası, öteki uluslar da saçmalık sayarlar." (1. Korintliler 1,23)
The Son Yargılama, Jean Cousin the Younger (16. yy)
İslam'da Mesih İslami anlayışta başlangıçta “beklenen bir Mesih” olmaması ve Kur’anda Mesih kelimesinin bu anlamda kullanılmamış olmasına rağmen[3], Hadislerin etkisiyle “beklenen Mesih” anlayışını kabullenmiş ve bu gelenek içerisindeki anlatımlar saygı duyulan hadis külliyatlarına girmiştir. İnananlar açısından en temel referans olarak değerlendirilen Kur’andaki İsa Mesih anlatımlarının İsa'nın ölümüyle ilgili net ifadeler içermemesi (Dipnot) , ve muhtemelen mecazi olarak kullanılan “göğe yükseltildiği” ifadeleri kafa karışıklığının islam toplumunda günümüze kadar devam etmesine yol açmıştır.[kaynak belirtilmeli] İslami anlayışta göğe yükseltilmenin maddi olarak yapılıp yapılmadığı, İsa’nın gökyüzünde yaşayıp yaşamadığı, Kıyamet’e yakın bir zamanda dönüp dönmeyeceği ve eğer dönecekse bunun maddi (bedensel) olarak mı gerçekleşeceği yoksa manevi (ruhsal) olarak mı gerçekleşeceği konuları geleneksel hadisçilerin, yorumcuların ve bu durumdan çıkar sağlayanların kendi katkılarıyla zenginleştirdikleri zengin bir literatür düzeyine ulaşmıştır.[3]
Mirza Gulam Ahmet, Ahmediyye tarikatının kurucusu, Ahmediyye tarafından ahirzaman'da beklenen mesih
Mesih
114
İlgili Hadisler: “Ruhum elinde olan Allah’a yemin ederim ki, Meryemin oğlu İsa, adil bir hakem olarak aranıza inecek, haçı kıracak, domuzu öldürecek, cizyeyi kaldıracak, İsa İslam’dan başka şeyi kabul etmeyecektir. Döneminde mal o kadar çok olacak ki, kimse dönüp de mala bakmayacaktır.” [4][5][6] Mesih sözcüğü, Kur'an'da da (3/45, 4/157-159, 171-172, 5/17, 72, 75 9/31) geçer. İsa Kur'an'da yer yer "İsa Mesih" olarak anılır.[7][8][9][10] Bir kısım İslam âlimleri tarafından Kur'an'da İsa’nın adıyla birlikte anılan ve fazla ayrıntılandırılmayan Mesih sıfatının, diğer İbrahimi dinlerden (Hıristiyanlık ve Musevilik) farklı olarak, beklenen bir kurtarıcıyı değil de, İsa'nın bir lakabını tanımladığına inanılmaktadır.[11][12] Bununla birlikte İslam âlimleri arasında, mesih kavramı konusunda tam bir fikir birliği yoktur. "Melekler demişlerdi ki: Ey Meryem! Allah sana kendisinden bir Kelime'yi müjdeliyor. Adı Meryem oğlu İsa Mesîh'tir; dünyada da, ahirette de itibarlı ve Allah'ın kendisine yakın kıldıklarındandır." (Al-i İmran Suresi, 45) Diğer İbrahimi dinlerde de yer alması nedeniyle, peygamberin ölümünden sonraki yıllarda mesih kavramı sık sık israiliyyata konu olmuşur. Bazı İslam âlimleri Mesih kavramını Hristiyanlıktaki anlamına benzer şekilde yorumlarlar. Nisa Suresi 158-159. ayetler şöyle der: "...Allah onu (İsa'yı) kendi nezdine kaldırmıştır. Allah izzet ve hikmet sahibidir. Kitab ehlinden hiç kimse yoktur ki ölümünden önce, ona (İsa’ya) iman edecek olmasın. Kıyamet günü o (İsa) onların aleyhine şahit olacaktır"[13] İsa ile ilgili bu ayetler Prof. Dr. Ali Özek ve Prof. Dr. Hayrettin Karaman tarafından hazırlanan Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Açıklamalı Meali'nde şöyle izah edilir: "Allah, peygamberi İsa'yı Yahudi'lerden korumuş, öldürmelerine mani olmuştur. Onu kendi katına kaldırmıştır. Ancak bunun şekli ve zamanı üzerine farklı açıklamalar ve anlayışlar vardır. Çoğunluğa göre Allah onu, kudretiyle manevi semalardaki hususi mevkiine kaldırmıştır, kıyametten önce tekrar dünyaya gönderecektir, o zaman bütün ehl-i kitap onun peygamber olduğuna inanacak, batıl inançlarından kurtulacaklardır. İsa dünyada kaldığı müddetçe Kur'an ile hükmedecek, haç ve domuz ile ilgili batıl uygulamalara son verecektir. Bir başka anlayışa göre Allah onu Yahudilerden korumuş, eceli gelince vefat ettirmiş ve ruhunu semadaki yerine kaldırmıştır. Kıyametten önce gelecek olan da onun ruhudur. Ehl-i kitaptan olanlar, ölümlerinden önce gerçeği öğrenip inanacaklar, fakat bunun faydası olmayacaktır. Bu anlayış Al-i İmran Suresi'nin 54-56. ayetlerine dayandırılmıştır." [14]
Kuran'da mesih kavramı ….. Hırıstiyanlar ise, "İsa mesih Allah'ın oğludur" dediler. Bu onların ağızlarıyla söyledikleri sözleridir. …… Allah'ı bırakıp, hahamlarını, rahiplerini ve Meryem oğlu mesih'i rab edindiler. (Tevbe 30-31) Andolsun, "Allah, Meryem oğlu mesih'tir" diyenler kesinlikle kâfir oldu….(Maide 72) Bir de inkârlarından ve Meryem'e büyük bir iftira atmalarından ve "Biz Allah'ın peygamberi Meryemoğlu İsa mesih'i öldürdük" demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar… (Nisa 157)
Mesih
Dipnot İsa ile ilgili Kuran'da geçen ayetler şunlardır: “Ey İsa, seni vefat ettireceğim, seni kendime yükselteceğim” (3 : 55) “Beni vefat ettirince artık onlar üzerine gözetleyici yalnız sen oldun.” (5 : 117) “Hâlbuki onlar onu ne öldürdüler, ne de astılar. Fakat (öldürdükleri) onlara İsa gibi gösterildi. Onun hakkında ihtilafa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler. Bu hususta zanna uymak dışında hiçbir bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmediler. Bilakis Allah onu kendi katına yükseltmiştir. ” (Nisa, 4/157-158) İslam alimleri İsa'nın durumunu Arapça'da bulunan vefat (dünyadan çıkmak), mevt (ölüm), ref' (mahiyeti bilinmeyen bir tür yükseltilme) kelimelerine göre açıklamaktadırlar. Ayetlerin haber verdiğine göre İsa içinde bulunduğumuz dünyadan çıkartılmış ancak ölümü tatmamış ref' ettirilmiştir. "Ref"in mahiyeti açık değildir. Said Nursi Mektubat adlı eserinde bizim birinci hayat tabakasında, İsa ve İdris peygamberlerin ise üçüncü hayat tabakasında olduğunu ifade etmiş; İsa'nın ahir zamanda geri gelerek İslam'a tabi olacağını söylemiştir.[15] Cennet'ul Baki Mezarlığı'nda Hz. Muhammed (SAV)'in ayak altında İsa için ayrılmış bir yer bulunmaktadır. İslam inancına göre Mehdi zamanında İsa gökten indikten sonra bir müddet bu dünyada yaşayacağına sonra her insan gibi vefat edeceğine inanılır. Vefat ettiğinde Cennet'ul Baki Mezarlığı'ndaki yerine gömülecektir.
Dış okumalar • Mesih ve Mehdi inancı, Akademik makale [16] • Dini ütoplayalar (Mesih ve Mehdi), Akademik makale [17]
Kaynakça [1] http:/ / www. nisanyansozluk. com/ ?k=mesih [2] http:/ / www. scribd. com/ doc/ 78956046/ Sabetay-Sevi-ve-Sabetayc%C4%B1lar%C4%B1n-Gelenekleri [3] http:/ / dergiler. ankara. edu. tr/ dergiler/ 37/ 771/ 9812. pdf [4] Buhari, Enbiya, 50 [5] Müslim, İman, 71 [6] Tirmizi, Fiten, 54 [7] Al-i İmran Suresi, 45. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=54) [8] Nisa Suresi, 156-157. Ayetler (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=102) [9] Nisa Suresi, 171. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=104) [10] Tevbe Suresi, 30. Ayet (Diyanet Meali) (http:/ / diyanet7. diyanet. gov. tr/ kuran/ meal. asp?page_id=190) [11] İslam Kaynaklarına Göre İsa’nın akibeti Meselesi, doktora tezi, Özet (http:/ / www. ilkadimdergisi. com/ 190/ kapak-samibaybal. htm) (1999) [12] Hızır Yağcı (http:/ / www. diyanettrabzonegitim. gov. tr/ 2donemtez/ hiziryagci. doc) (2005) [13] (http:/ / www. diyanet. gov. tr/ kuran/ ayet. asp?Kuran_id=4& I3. x=15& I3. y=6& Ayet_No=159) [14] Prof. Dr. Ali ÖZEK & Prof Dr. Hayrettin KARAMAN, Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Açıklamalı Meali, s.102 (Nisa, 158-159 dipnot), 1992 [15] Said Nursi, Mektubat, Birinci Mektup, Birinci Sual [16] http:/ / dergiler. ankara. edu. tr/ dergiler/ 37/ 771/ 9812. pdf [17] http:/ / www. belgeler. com/ blg/ 2c5p/ klasik-ve-cagdas-utopyalarda-din-ve-toplum
115
Protestanlık
116
Protestanlık →Kilise sözcüğünün diğer anlamları için Kilise (anlam ayrımı) sayfasına bakınız
Hıristiyanlık
Protestanlık Hıristiyanlığın en büyük üç ana mezhebinden biridir. 16. yüzyılda Martin Luther ve Jean Calvin'in öncülüğünde Katolik Kilisesine ve Papa'nın otoritesine karşı girişilen Reform hareketinin sonucunda doğmuştur (1529). Papazlara ihtiyaç duymaksızın Kitab-ı Mukaddes'i okuyabildikleri için, her vaftiz edilmiş inananın aracı bulunmadan rahiplik yetkisi olduğuna inanan Protestanlar Kitab-ı Mukaddes'i Hristiyanlık için tek kaynak saymışlardır. Reform sonrası ortaya çıkan dini akımlar öncelikle kendi icinde 3 ana kola ayrılmıştır. Bunlar; • Lutheryanizm • Kalvinizm • Anglikanizm (Protestan mezhebi olarak sayılmamaktadır ve bağımsız bir Batı Kilisesi olarak tanımlanıyor) Diğer Protestan mezhepleri: Pentakostalizm, Baptistler, Metodizm i Adventism. Protestanlık diğer hıristiyan mezheplerinden bazı ayrımlar gösterir. Katolik ve Ortodokslar gibi ruhanî başkanları yoktur. Protestanlık; Katolik ve Ortodoks kiliselerin merkeziyetçi anlayışının tersine, çeşitli kiliseler veya mezhepler arasındaki kurumsallaşmamış bir topluluktur. Katolik inanç sisteminin çoğunluğunu korusalar da, Katolik Kilisesi'nin Papa'ya verdiği geniş yorum ve uygulama yetkisini tanımama, dini inançları daha kişisel düzeyde yaşama ve Katolik Kilisesi nin dünyasallaşan ayin ve uygulamalarından uzaklaşma gerekçeleriyle Katolik Kilisesi'nden ayrılmışlardır. Özellikle John Calvin'in öncülük ettiği Kalvinizm koluna bağlı olan Reform kiliseleri ve Presbiteryen mezhepleri Eski Ahit'te On Emirde yer alan Kendin için oyma put; yukarda göklerde olanın, ya da aşağıda yerde olanın, ya da yerin altında sularda olanın suretini hiç yapmayacaksın, onlara eğilmeyeceksin ve onlara ibadet etmeyeceksin yasasına uyma gerekçesiyle kiliselerinde resim, heykel ve tasvir bulundurmazlar. Lutherci kiliseler ise bu açıdan Katolik mirasa bağlı kalmış ve kilise binalarındaki süsleme ve dekoru bir ölçüde muhafaza etmişlerdir. Lutherci akım daha çok Kuzey Avrupa'da yerleşmiş, Almanya'nın büyük bölümünde Evangelische Kirche adı altında, ve İsveç, Norveç, Finlandiya ve Danimarka gibi İskandinav ülkelerinde ise ulusal devlet kilisesi temelinde kabul görmüştür. Katoliklerin tersine Protestan rahipler evlenebilirler ve giderek bazı Protestan mezheplerinde kadınların da rahip olabilme hakları vardır. İncil'in anadilde okunabilmesi de Protestanlığın bir başka özelliğidir. Katolikler ve Ortodokslar kilise ayinlerinde İncil'i Yunanca ve Latince okumak zorundaydılar; ancak İkinci Vatikan Konsülünün toplanmasının ardından Katolik kiliselerinde de ana dilde ayin yapma özgürlüğü Novus Ordo adı verilen yeni bir kilise yasası uyarınca kabul edildi. Protestanlıkta azizlere ve Meryem Ana'ya dua edilmez ve dilekte bulunulmaz. Protestanlar İncil'in Katolik Kilisesi tarafından kabul edilen bazı kitapları apokrif olarak tanımlar ve Tanrı Sözü olarak kabul etmezler.
Protestanlık
117
Anglikanizm ve Protestanlık Katolikliklikten ayrılan Anglikanizm ise, diğer Reform hareketi sonrası çıkan mezheplerden farklılık göstererek, piskoposluk sistemini muhafaza etmiştir ve kendini diğer Katolik ve Ortodoks mezhepleriyle beraber Apostolik, yani kökenini Havarilere dayandıran olarak tanımlamaktadır. Bu açılardan Anglikanizmi Protestanlığın dışında Reforme edilmiş otonom/bağımsız bir Batı Kilisesi olarak tanımlamak daha doğrudur.
Dağılım Dini coğrafya açısından Protestanlığın kıtalar arası dağılımdaki yeri Katoliklik'ten hemen sonradır. Dünyada en fazla Protestan Kuzey Amerika'da bulunmakta; ikinci sırada Avrupa ülkeleri gelmektedir. Protestanlık Kuzey Amerika ile Okyanusya'da en büyük din durumundadır. Dünyanın en büyük, protestan cemaatleri sırası ile ABD, İngiltere, Federal Almanya, Nijerya, Güney Kore, Kanada, Avustralya, Brezilya, Hollanda, İsveç, Danimarka, Finlandiya ve Endonezya dır.[kaynak belirtilmeli] Toplamda tüm dünya çapında 590 milyon Protestan yaşamaktadır. Bunların 170 milyonu Kuzey Amerika'da, 160 milyonu Afrika'da, 120 milyonu Avrupa'da, 70 milyonu Latin Amerika'da, 60 milyonu Asya'da ve 10 milyonu ise Okyanusya'da yaşamaktadır. Toplam Hıristiyan nufusun %27 sini Protestan nufus oluşturmaktadır.[kaynak belirtilmeli]
Bakınız • Hıristiyanlık
Katolik Kilisesi →Kilise sözcüğünün diğer anlamları için Kilise (anlam ayrımı) sayfasına bakınız Katoliklik Serisi:
Katolik Kilisesi Yönetim
Papa Papa XVI. Benedictus Kutsal Makam • Kardinaller Heyeti Ekümenik Konsil Piskoposçu Yönetim Latin Kilisesi • Doğu Katolik Kiliseleri Geçmiş
Katolik Kilisesi
118
Tarihçe Hıristiyanlık • Katolisizm Apostolik Veraset Kilise'nin Dört İşareti • On Emir İsa'nın Çarmıha Gerilmesi Dirilişi & Göğe Yükselişi Meryem'in Göğe Kabülü Katolik Kilisesi'ne Eleştiriler Teoloji
Kutsal Üçlük Baba Tanrı • Oğul İsa • Kutsal Ruh Katolik Teolojisi • Apolojetik İlahi lütuf • Sakramentler Araf (Hıristiyanlik) • Kurtuluş Orijinal Günah • Azizler • Dogma Bakire Meryem • Meryemoloji Siret-i Meryem Litürji ve Tapınma Katolik Litürji Efkaristiya • Tapınma Duası Litürjik Yıl • Kanonik İncil Ayin ve Tören Roman Ayini • Ermeni Ayini İskender Ayini • Bizans Ayini Antakya Ayini Batı Süryani Ayini Doğu Süryani Ayini Diğer Konular Kilise ve bilim • Ekümenizm Evrim Teorisi • Monastisizm Dua • Müzik • Sanat
Katolisizm Portalı
Katolik Kilisesi veya Roma Katolik Kilisesi, ruhani başkanı Roma Başpiskoposu (Papa) olan, en fazla cemaate sahip Hıristiyan mezhebi[1]. Dünyada yaklaşık 1,2 milyar mensubu vardır[2]. Katolikler yoğun olarak Güney Amerika'da ve Avrupa'nın güneyinde bulunurlar. Katoliklik, Kutsal Ruh'un kaynağı, İsa'nın tanrısal yönü, geleneklere verdiği önem, dini törenler ve Havari Petrus'un halefi kabul ettiği Roma Başpiskoposu'na (Papa) verdiği ayrıcalıklarla diğer Hristiyan mezheplerinden ayrılır. Papa'nın yanılamayacağı 1870'de alınan bir kararla resmileşmiştir. • • • •
Katolik Kilisesi azizlere ve Meryem'e diğer kiliselerden daha fazla kutsiyet verir. Sadece erkekler papaz olabilirler. Evlenemezler, cinsel ilişkide bulunamazlar. Katolik Kilisesi boşanmaya, kürtaja ve suni döllenmeye karşıdır. Günah çıkarma çok önemli bir yer tutar.
Katoliklik de Ortodoksluk gibi 4. Ekümenik konsil olan istanbul Kadıköy Konsili (Kalkedon Konsili)'nin kararlarını tanıyan bir kilisedir ancak Ortodoks Kilisesi sadece ilk 7 konsili tanımış, bundan sonra yapılanları geçersiz saymıştır. Oysa Katolik kilisesi 20 Konsilin kararlarının da bağlayıcı olduğunu savunur.
Katolik Kilisesi
119
Kökenbilim Katolik sözcüğü, Yunanca katholikos (evrensel) kelimesinden türetilmiştir.[3]
Kadıköy Konsili'nde alınan kararlar Ana madde: Kadıköy Konsili • İsa'da Hem insani hem de tanrısal özellikler bulunmaktadır, bu özellikler Meryem İsa'yı doğurmadan önce de bulunmaktaydı. İsa Tanrı olarak baba ile aynı özden, İnsan olarak da günahlar hariç insanlarla aynı özdendir. Dolayısıyla Meryem sadece İnsan olan İsa'nın değil Tanrı olan İsa'nın da anasıdır ve ona Tanrı Anası anlamına gelen Theotokos denilmelidir. • Bu farklı doğalar birleşmeden sonra hiçbir şekilde değişime uğramayıp kendi özelliklerini muhafaza etmişlerdir. • Çarmıhta acı çeken İsa'nın sadece İnsani doğasıdır, bu acı Tanrısal doğa'ya dokunmamıştır. • Aslında Diofizit görüşe yatkın olan bu karara itiraz eden Monofizit piskoposlar kendi bağımsız kiliselerini kurmuşlardır.
Tarihçe Mezhebin ilk kurucusu havarilerden Petrus'dur, bu nedenle Papalar, Petrus'un vekili sayılırlar. Katolikler Kutsal Ruh'un kaynağı ile ilgili bir tartışma sonucu Ortodoksluk'tan ayrılmışlardır. Ortodoksluğa göre Kutsal Ruh, Baba'dan çıkmışken Katolikler'e göre Baba ile Oğul'dan çıkmıştır. Bu ayrım sonucu Roma Kilise'si 1054 yılında Ayasofya'ya gönderdiği bir belge ile Ortodoksluk'tan tamamen ayrılmıştır ve iki kilise karşılıklı birbirlerini aforoz etmişlerdir. 1204 yılında 4. Haçlı Seferleri sırasında, Haçlı ordusunun İstanbul'u yağmalayıp, Ortodoks kiliselerini basması ve ortodoks rahipleri öldürmesi sonucu nefret daha da artmıştır. Vatikan Ruhani Meclisi 1870 yılında çıkarttığı bir kanunla Papa'nın yanılmazlık ilkesini kabul etmiştir. Buna göre Papa, Kutsal Ruh'un denetiminde olduğundan yanılmaz. 1964 yılında dönemin Papa'sı Papa VI. Paul ile İstanbul Patriği Athenagoras karşılıklı olarak aforozları kaldırmışlardır. Papa Benedicus 16.'nın Türkiyede'de Rum Ortodoks kilisesi ve İngiltere'de Anglikan kilisesi ziyareti bu kiliseleri daha da birbirine yakınlaştırmış ve ileride bir birleşme için zemin hazırlamıştır.
İnanç sistemi • Papa, İsa'nin havarisi Petrus'un vekilidir. Dini konularda asla yanılmaz[4] ve Roma Kilisesi baş kilisedir. • Roma Kilisesi Kutsal Ruh tarafından idare edilir ve evrenseldir. • Kutsal Ruh, Baba ve Oğuldan çıkmıştır (Ortodokslar sadece Baba'dan çıktığına inanırlar) • İsa hem insan hem tanrı tabiatına sahiptir.
Katolik Kilisesi yayılması
• Meryem günahsız olup, bakiredir. Şefaatte bulunma yetkisi vardır. • Azizler şefaatte bulunabilirler.
Katolik Kilisesi • • • • • •
Komünyon (Efkaristiya) ayininde ekmek mayasız olmalıdır. Günah çıkartma ve papaza itiraf gereklidir. 7 sakrament vardır (Efkaristiya, Vaftiz, Güçlendirme, Evlilik, Ruhbanlık, Tövbe=itiraf, Kutsal yağ sürme) Ruhban sınıfı evlenemez. Ancak ruhban sınıfına dahil olanlardan diyakon (diyakozlar) evlenebilirler. Bu güne kadar toplanan 20 konsilin kararları da kabul edilmelidir. Cuma günleri et ve yağlı yiyecekler yenilmez.
Kilisenin 7 sakramenti (Sırrı) • • • • • • •
Vaftiz Gizemi Güçlendirme gizemi Efkaristiya gizemi İtiraf gizemi Kutsal yağ sürme gizemi Ruhbanlık gizemi Evlendirme gizemi
Protestan kiliseleri genellikle 2 sakramenti kabul ederler: Vaftiz gizemi ve Efkaristiya gizemi .
Kaynakça Dipnotlar [1] Oxford İngilizce Sözlük, Roman Catholic Church [2] Human, Roman Catholic Church [3] " Katolik Kilisesi (http:/ / www. britannica. com/ EBchecked/ topic/ Catholic)." Encyclopædia Britannica. Encyclopædia Britannica Online. Encyclopædia Britannica Inc. [4] Katoliklik (http:/ / www. hristiyanforum. com/ forum/ katoliklik-inanci-ogretileri-f586/ katoliklik-te-papanin-t317826. html)
120
Ortodoks Kilisesi
121
Ortodoks Kilisesi →Ortodoks sözcüğünün diğer anlamları için Ortodoks sayfasına bakınız
Hıristiyanlık
Ortodoks Kilisesi, 4. ve 8. yüzyıllar arasında toplanmış Ekümenik Konsillerin kanonik olduğunu kabul eden en eski Hıristiyan mezhebidir. Dünyada yaklaşık 225-300 milyon kişilik cemaati vardır. [1] [2] Bu yönüyle sayı bakımından Roma Katolik Kilisesi ve Protestan Kilisesi'nden sonra üçüncü büyük Hıristiyan mezhebidir. [3] Ortodoks Kilisesi genellikle Doğu Ortodoks Kilisesi olarak anılır. Kilisenin başı (eşitlerin birincisi) İstanbul'daki Fener Rum Patriği'dir. Doğu Ortodoks Kilisesi'ni oluşturan başlıca kiliseler Yunanistan, Rusya, Bulgaristan, Ukrayna, Gürcistan, Romanya, Sırbistan ve Kıbrıs kiliseleridir. Bununla birlikte Suriye, Kıpti ve Habeşistan kiliseleri gibi bazı Asya ve Afrika kiliseleri de Doğu Ortodoks Kilisesi sınıflamasına dahil edilebilirler. [4] İkonalar Ortodoks ibadetinde önemli yer tutar
Kökenbilim Ortodoks kelimesi Yunanca "orthos" (ορθός) doğru, düzgün ve "doxa" (δόξα,δοξασία) düşünce, inanç sözcüklerinin birleşiminden oluşmuştur [5][6]. Genelde iki şekilde kullanılır: • Meşru kilisenin resmi kararlarına uygun öğreti ve düşüncelerin bütünü. • Doğu Hıristiyan kiliselerince sürdürülen, Yunan ve Slavların çoğunun benimsediği mezhep. Katoliklik gibi Ortodoksluk da 4. Ekümenik konsil olan Kadıköy Konsili'nin kararlarını tanıyan bir kilisedir ancak. Ortodoks kilisesi sadece ilk 7 konsili tanımış bundan sonra yapılanları geçersiz saymıştır.
Meryem ve İsa'nın tanrısal doğası İsa'da hem insani hem de tanrısal özellikler bulunmaktadır, bu özellikler Meryem İsa'yı doğurmadan önce de bulunmaktaydı İsa Tanrı olarak baba ile aynı özden, İnsan olarak da günahlar hariç insanlarla aynı özdendir. Dolayısıyla Meryem sadece İnsan olan İsa'nın değil Tanrı olan İsa'nın da anasıdır ve ona Tanrı Anası anlamına gelen Theotokos denilmelidir. Bu farklı doğalar birleşmeden sonra hiçbir şekilde değişime uğramayıp kendi özelliklerini muhafaza etmişlerdir. Çarmıhta acı çeken İsa'nın sadece İnsani doğasıdır, bu acı Tanrısal doğa'ya dokunmamıştır. Aslında Diofizit görüşe yakın olan bu karara itiraz eden Monofizit piskoposlar kendi bağımsız kiliselerini kurmuşlardır.
Ortodoks Kilisesi
122
Kilisenin yapısı Ortodoks Kilisesi, her ülkede ayrı örgütlenmişdir. Her bağımsız ortodoks kilisenin bir başpiskoposu ve ona bağlı piskoposları bulunur. Başpiskopos kendi piskoposlarını seçer ve piskoposlarından oluşturduğu meclis ile (Sen Sinod) şehirlerin veya bölgelerin başında bulunan piskopos ya da metropolitleri vasıtasıyla tüm ülkedeki kiliselerin dini reisi olur. Patrik, Katoliklikteki gibi devlet başkanı statüsünde değildir, diğer kendisi de bir başpiskopos olup sadece saygınlık bakımından diğerlerinden üst seviyededir ancak diğer başpiskoposların yönetim bölgelerine müdahale yetkisi yoktur. Ortodokslukta Patriklerin ya da piskoposların yanılmazlık özellikleri yoktur bunun ifadesi dahi şirk kabul edilir.
Katolik Kilisesinin ayrılması
Slav Ortodoks Haçı
Katolik Kilisesi ile Kutsal Ruh'un kaynağı ile ilgili bir tartışma sonucu görüş ayrılığına düşmüşlerdir. Ortodoksluğa göre Kutsal Ruh, Baba'dan çıkmışken. Katolikler'e göre Baba ile Oğul'dan çıkmıştır. Bu ayrım sonucu Roma Kilisesi 1054 yılında Ayasofya'ya gönderdiği bir belge ile Ortodoksluk'tan tamamen ayrılmıştır ve iki kilise karşılıklı birbirlerini aforoz etmişlerdir. 1204 yılında 4. Haçlı seferleri sırasında, Haçlı ordusunun İstanbul'u yağmalayıp, Ortodoks kiliselerini basıp ortodoks rahiplerini öldürmesi üzerine nefret daha da artmıştır [kaynak belirtilmeli]. 1964 yılında dönemin Papa'sı VI. Paul ile Patrik I. Athenagoras karşılıklı olarak aforozları kaldırmışlardır. Ancak iki kilise arasındaki bu yumuşama halka yansımamıştır[kaynak belirtilmeli].
İnanç Sistemi • • • • •
Patrik ruhani başkandır, yanılabilir. Roma Katolik Kilisesi evrensel değildir, papa gibi o da yanılabilir. Kutsal Ruh, Sadece Baba'dan çıkmıştır. İsa hem insan hem tanrı tabiatına sahiptir. Meryem ve aziz ikonalarına saygı gösterilir
• • • •
Komünyon (Kudas) ayininde ekmek mayalı olmalıdır ve şarap sulandırılmalıdır. 7 sakrament vardır. Patrik, başpiskopos, piskopos ve keşişler dışındaki papazlar ve diyakozlar evlenebilir. Sadece ilk 7 konsilin kararları kabul edilmelidir.
Ortodoks Kilisesi
123
Ortodoks Kiliseler • İstanbul Rum Ortodoks Kilisesi (6 milyon) • İskenderiye Rum Ortodoks Patrikliği (350 bin) • Antakya Rum Ortodoks Patrikliği (750 bin) • Kudüs Rum Ortodoks Patrikliği (60 bin) • Rus Ortodoks Kilisesi (95 milyon) • Sırp Ortodoks Kilisesi (8 milyon) • Romen Ortodoks Kilisesi (17 milyon)
Ülke olarak, Ortodoks nüfusun ülke nüfusuna oranı
• Bulgar Ortodoks Kilisesi (8 milyon) • Gürcü Ortodoks Kilisesi (9 milyon) • Kıbrıs Ortodoks Kilisesi (450 bin) • Yunan Ortodoks Kilisesi (9 milyon) • • • • • •
Polonez Ortodoks Kilisesi (750 bin) Arnavut Ortodoks Kilisesi (210 bin) Ukrayna Ortodoks Kilisesi (15 milyon) Amerika Ortodoks Kilisesi (1 milyon) Çekoslovak Ortodoks Kilisesi (100 bin) Sina Kilisesi (9 yüz)
Doğu Ortodoks Kiliseleri • • • • • •
Ermeni Apostolik Ortodoks Kilisesi Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi Kıpti Ortodoks Kilisesi Habeş Ortodoks Kilisesi Eritrea Ortodoks Kilisesi Hint Ortodoks Kilisesidir,
Kaynakça ve notlar [1] [2] [3] [4] [5] [6]
(http:/ / christianity. about. com/ od/ easternorthodoxy/ p/ orthodoxprofile. htm) (http:/ / www. adherents. com/ adh_rb. html) Robert Winston, "Human, the Definitive Visual Guide", Orthodox Church Oxford İngilizce Sözlük, Eastern Orthodox Church Oxford Dictionary Of English 2e, 2003 'orthodox' Ortodoksluk (http:/ / www. hristiyanforum. com/ forum/ ortodoks-ogretileri-f503/ ortodoksluk-nediri-t320191. html)
Ekümenik konsil
124
Ekümenik konsil Katoliklik Serisi:
Katolik Kilisesi Yönetim
Papa Papa XVI. Benedictus Kutsal Makam • Kardinaller Heyeti Ekümenik Konsil Piskoposçu Yönetim Latin Kilisesi • Doğu Katolik Kiliseleri Geçmiş
Tarihçe Hıristiyanlık • Katolisizm Apostolik Veraset Kilise'nin Dört İşareti • On Emir İsa'nın Çarmıha Gerilmesi Dirilişi & Göğe Yükselişi Meryem'in Göğe Kabülü Katolik Kilisesi'ne Eleştiriler Teoloji
Kutsal Üçlük Baba Tanrı • Oğul İsa • Kutsal Ruh Katolik Teolojisi • Apolojetik İlahi lütuf • Sakramentler Araf (Hıristiyanlik) • Kurtuluş Orijinal Günah • Azizler • Dogma Bakire Meryem • Meryemoloji Siret-i Meryem Litürji ve Tapınma Katolik Litürji Efkaristiya • Tapınma Duası Litürjik Yıl • Kanonik İncil Ayin ve Tören Roman Ayini • Ermeni Ayini İskender Ayini • Bizans Ayini Antakya Ayini Batı Süryani Ayini Doğu Süryani Ayini Diğer Konular
Ekümenik konsil
125 Kilise ve bilim • Ekümenizm Evrim Teorisi • Monastisizm Dua • Müzik • Sanat
Katolisizm Portalı
Ekümenik konsil, Kilise'nin hıristiyan inanç esaslarını tespit ve tahkîm etmek, âyinlerin icrâsı konusunda kararlar almak ve Hıristiyanlık ahlāk ve disiplininin esaslarını te'yid ve tahkîm etmek üzere Kilise'ye bağlı bütün piskoposların katılımıyla yaptığı toplantı. Ana hiristiyan tarihi
Bugüne kadar 21 ekümenik konsil toplanmıştır. Bunlardan ancak sekizi, Kilise'nin 1054 târihinde Katoliklik ve Ortodoksluk diye ikiye bölünmesinden önce vuku bulmuş olduğu için, Ortodokslar tarafından tanınmaktadır.
Ekümenik konsiller Bu konsillerin isimleri ve târihleri şöyledir: • İznik Konseyi (325) • Birinci İstanbul Konsili (381) • Birinci Efes Konsili (431) • Kadıköy Konsili (451) • İkinci İstanbul Konsili (553) Ana hiristiyan hizipleşmeleri ve alakalı erken dönem konsilleri
• Üçüncü İstanbul Konsili (680) • İkinci İznik Konsili (787)
• • • • • • • • • • • • • •
IV. İstanbul Konsili (869) I. Laterano Konsili (1123) II. Laterano Konsili (1139) III. Laterano Konsili (1179) IV. Laterano Konsili (1215) I. Lyon Konsili (1245) İkinci Lyon Konsili (1274) Vienne/Fransa Konsili (1311) Constance Konsili (1414-1418) Basel Konsili (1431) V. Laterano Konsili (1512-1517) Trento Konsili (1545-1563) Birinci Vatikan Konsili (1869-1870) İkinci Vatikan Konsili (1962-1965)
İslam
126
İslam
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
İslam
127
İslam, İslamiyet veya Müslümanlık[2] (Arapça: ﺍﻹِﺳْﻼَﻡ / el- islām), tek tanrı inancına dayalı en yaygın İbrahimî dinlerden biri.[3] İslam, peygamberi Muhammed aracılığıyla 7. yüzyılda yayılmaya başlamıştır. İslam dinine mensup kişilere iman etmiş (inançlı)[4] anlamında Mü'min veya (Allah'a) teslimiyet gösteren anlamında Müslüman[5] denir. Zaman zaman gayrimüslim kaynaklarda tercih edilen Muhammedicilik ve Muhammedici tanımlamaları[6][7][8] Müslümanlarca [9] kullanılmaz. İslam inancına göre, İslam'ın kutsal kitabı Kur'an'ı oluşturan sureler Cebrail isimli melek aracılığıyla sözlü olarak Muhammed'e vahyolmuştur.
[1]
Müslümanlar için dünya üzerindeki en kutsal yer olan
Kâbe
Müslümanlığın en büyük iki mezhebi, sıklıkla siyasal mezhepler olarak tanımlanan Sünnilik ve Şiiliktir. Bunların dışında hukuk, itikat gibi çeşitli kategorilerde birçok mezhebi içinde barındırır. İslam dininin temelinde, tüm büyük mezheplerinin kabul ettiği, tevhit ilkesi yatar ki bu kavram Allah'ın varlığı ve birliğine inanmak anlamına gelir. İslam peygamberi Muhammed, İslam dinini yaymasının yanı sıra bir İslam Devleti de kurmuş, daha sonra bu İslam Devleti farklı hanedanlarca uzun süreler boyunca yönetilmiştir. Bu devletlerin yöneticileri halife unvanını taşımışlardır. Farklı bölgelerdeki halklar İslam'ı benimsemeye başlayınca, farklı ve yeni Müslüman devletler de oluşmuştur.
Kelime kökeni İslam sözcüğü Arapça "se-le-me" kökünden türemiştir ve anlamı "barış"tır.[3][10] Bununla birlikte kökün etken ortaç şekli eslemedir ve "teslimiyet" anlamına gelir. Sonuçta İslam, "teslimiyet"[3] anlamına gelirken, Müslüman da "teslim olan" anlamına gelir; burada teslim olunan tek Tanrı olduğu kabul edilen Allah'tır[11][10][12][13]. İslam dinine mensup kişileri adlandırmakta kullanılan Müslüman kelimesi ise sözlükte "bağlanan", "teslim olan", Mümin ise "şüphesiz inanan" anlamlarına gelir.[14]
İslam'da peygamberler İslam dinine göre Allah insanları İslam inancına çağırmak için birçok peygamber göndermiştir. Bunlardan bazıları ismen Kur'an'da zikredilir. Nitekim bu peygamberlerin birçoğundan Hıristiyanlık ve Musevilik'te de peygamber, aziz, din büyüğü, ata ya da siyasî[15] şahsiyetler olarak bahsedilir ve onlara dair kıssalar İslam'la büyük benzerlik gösterir.[16] Hristiyanlık ve Musevilik'te kabul edilmemekle birlikte, İslam'da Allah'ın insanlığa son bir peygamber olarak Muhammed'i gönderdiğine inanılır. İslam'a göre kaç peygamber olduğu tartışma konusu olmuştur. Kur'an'da tam olarak kaç peygamber gönderildiği açıklanmaz ve sadece 25 peygamber ismen anılır. Bununla birlikte, Mü'min suresi'nin 78. ayeti gerek İslam'daki peygamber anlayışı gerekse peygamberlerin sadece Kur'an'da adı geçenler olup olmadığı üzerinedir: "Andolsun, senden önce de peygamberler gönderdik. Onlardan sana anlattıklarımız da var, anlatmadıklarımız da var. Hiçbir peygamber Allah'ın izni olmadan bir mûcize getiremez. Allah'ın emri gelince de hak yerine getirilir. İşte o zaman bunu batıl sayanlar hüsrana uğrarlar."[17] Çeşitli hadislerde kaç tane peygamber olduğuna dair bazı sayılar verilmiştir ve sonraki dönemlerde farklı kaynaklara dayanılarak birçok sayı ortaya atılmıştır; bununla birlikte üzerinde anlaşılan ve kesin kabul edilen bir sayı
İslam
128
bulunmamaktadır[16]. İslam'da peygamberlik kavramı ikiye ayrılır: Nebiler ve resuller. Buna göre resuller kendileriyle birlikte yeni bir şeriat (dinî hükümler) gönderilen peygamberlerdir, Allah'ın elçileri olarak yorumlanırlar.[18][16] Her resulün nebi olduğu, buna karşılık her nebinin resul olmadığı söylenir.[16] Nebilerin beraberlerinde yeni bir şeriat getirmediklerine, kendilerinden önce gelen en son resulün şeriatına uygun hükmettiklerine inanılır. Buna göre son peygamber olarak kabul edilen Muhammed bir resuldür ve beraberinde getirdiği şeriat son ve Müslümanlar için şu an geçerli olan tek şeriattır. Gerek Şia, gerekse Sünnilik'te peygamberlere inanmak önemli bir yer tutar ve inanç esaslarından sayılır.[18]
Son peygamber olarak Muhammed Ana madde: Muhammed bin Abdullah Muhammed bin Abdullah (d. 570/571- ö. 632)[19][20], İslam dinine göre son peygamberdir ve kendisine Allah tarafından Kur'an'ın vahyedildiğine inanılır.[19] Resul bir peygamber[19] olduğu için birlikte getirdiği şeriat son şeriat sayılır; yani Müslümanlar, Muhammed'in kendi zamanı ve sonrasında onunla birlikte gelen hükümlere uymakla yükümlüdürler. Mekke'de 571 yılında doğmuş, Veda Hutbesi'nden sonra rahatsızlanarak Medine'de 632 yılında vefat etmiştir. İslam dininin son peygamberi olan Muhammed'in sözleri (hadisler) ve yaptıkları (sünnetler), Kur'an'daki emirlerinin yanında ikincil bir kaynak olarak kabul edilir ve İslam hukukunun iki temel kaynağından biri sayılır (diğeri Kur'an'dır).[21][22] İslam'a göre Muhammed daha önceki İbrahimî dinlerin peygamberlerinin getirdiği mesajın aynısını getirmektedir[19]; aradaki güncel farklılık diğer İbrahimî dinlerin mensuplarının, kendi peygamberlerinin getirdiği dini tahrif etmelerinden doğmuştur.Kur'an'da Muhammed'in Allahın elçisi ve son peygamber olduğuna dair ayetler: "Muhammed yalnızca bir elçi ve Peygamberlerin sonuncusudur."(AHZAB/40)
İslam'ın kutsal kitabı Kur'ân-ı Kerim Ana madde: Kur'an Kur'an veya Kur'an-ı Kerim, İslam peygamberi Muhammed'e Allah tarafından Cebrail aracılığıyla gönderildiğine inanılan kutsal kitaptır.[23][24]. Kur'an'daki her bir bölüme sure adı verilir, her sure de kendi içinde ayetlere bölünür. Kur'an'da toplam 114 sure bulunmaktadır[23]. Kronolojik olarak Kur'an'ın ilk gönderilen ayetinin Alak suresinin birinci ayeti olduğuna inanılır: "Oku O yaratan Rabbinin adıyla!"[25] Kur'an 610 - 632 yılları arasında sözlü olarak tamamlanmıştır. Peygamberin sağlığında parça parça yazılmış, yazılı mushaf hâline getirilmemiştir. Arapça olan ilk kutsal kitaptır. Kur'ân, ayrıca Kelamullah, Kitabullah, Furkan, Tenzîi, Mushaf, Kitab, Nur ve Umm-ul Kitab isimleriyle de bilinir[24].
13. yüzyıldan kalma Mağribî tarzda yazılmış bir Kur'an sayfası; üzerinde yazılı olan ayetler Maide suresinden.
İslam'a göre Kur'an'daki emirlere ve yasaklara uymak farz yani şarttır. Ayrıca İslam dininde Kur'an'ın hiçbir zaman tahrif olmayacağı yani değiştirilemeyeceğine inanılır; bunun başlıca sebebi Hicr Suresinde bulunan Kur'an'ın hiçbir zaman tahrif edilmeyeceğini açıklayan ayettir. Bu ayet (Hicr, 9) şöyledir:
İslam
129 "Hiç şüphe yok ki, Kur'ân'ı biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız"[26]. Kur'an İslam hukukunda temel kaynaktır ve Kur'an'da geçen emir ve yasaklar temelinde kararlar alınır[23][24]. İslam'da en son karar mercii, Allah'ın kelamı olduğuna inanıldığı için, her daim Kur'an'dır[23]. Bazı İslam hukuku ekolleri Kur'an'da geçmemekle birlikte Kur'an'da geçen bir başka emir veya yasakla aynı illete (sebebe) dayanan konularda da Kur'an'daki emir veya yasağı temel alarak karar verirler. (bkn.Şeriat)
Kur'an'ın ilk suresi olan Fatiha Suresi.
Kur'an Kadir Gecesinde indirilmeye başlanmıştır metinlerinde Kadir Gecesi'nden şöyle bahsedilir:
Kur'an
"Hakikat, biz onu (Kur'anı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin (o büyük fazl u şerefini) sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Onda melekler ve Ruh, Rablerinin izniyle, herbir iş için iner de iner. O (gece) tan yeri ağarıncaya kadar bir selâmdır."(Kadr Suresi) Kur'an'ın Allah tarafından indirilişi ise Kur'an metinlerinde şöyle bahsedilir:
Kuran
"Ey Muhammed! De ki: "Yemin olsun, eğer insanlar ve cinler bu Kur'ân'ın benzerini getirmek üzere toplansalar ve birbirlerine yardımcı olsalar bile, yine onun bir benzerini meydana getiremeyeceklerdir." (İSRA/88)
"Bir de kendilerine ilim verilmiş olanlar, Kur'ân'ın şüphesiz Rabbinden gelen bir gerçek olduğunu bilsinler ve ona iman etsinler de kalpleri ona saygı duysun. Çünkü Allah, iman edenleri doğru yola eriştirir." (HAC/54) "Bu Kur'ân, Allah'dan başkası tarafından uydurulamaz, lâkin kendinden önceki kitapları tasdik eder ve o kitabı (levh-i mahfuzu) ayrıntılı olarak açıklar. Onda şüphe edilecek hiçbir şey yoktur. Âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir." (YUNUS/37) "Elif, Lâm, Râ. Bu Kur'ân öyle büyük bir kitaptır ki, insanları Rablerinin izni ile karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip ve hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik." (İBRAHİM/1)
İslam
130
İslam'da ilah kavramı Ana madde: Allah İslam'a göre içerisindeki her şeyle birlikte evrenin yaratıcısı Allah'tır. O, doğmamış ve doğurulmamıştır. Varlığı ezeli ve ebedidir. Her şeye gücü yeter. Allah'a iman, İslamiyet'teki iman esaslarından (imanın şartları) birincisidir. Diğer İbrahimi dinlerin aksine İslam'da Allah'a antropomorfik yakıştırmalar yapmak şiddetle reddedilmiştir ve yasaklanmıştır.[27] Antropomorfik yakıştırmalarda bulunan çeşitli mezhepler ortaya çıksa da bunlar genellikle İslam dışı sayılırlar. Aynı şekilde Allah'ın sureti olduğuna inanılmaz ve hiçbir şekilde Allah'ın somut olarak betimlenmesine izin verilmez. İslam dinindeki Allah sözcüğünün Arapça yazıldığı bir tanrının özel adı olarak Allah ismi kullanılırken ve yaygınken, kullanılan hat. başka isimler de vardır. Bu isimlerden 99 tanesi özel bir şekilde ele alınır ve birçoğu Kur'an'da Allah için kullanılan ifadelerden köken alan bu isimlere topluca "Güzel İsimler" anlamına gelen Esma-ül-Hüsna denir;[28] bununla birlikte bu 99 ismin listeleri farklılık gösterebilir - sayı değişmese de sayılan isimler arasında farklılık bulunabilir.[28]
İslam'ın son din olduğu inancı İslam dinine göre bütün âlemler ve insan, Allah tarafından yaratılmıştır. Bu yaratılışın mahiyeti konusunda farklı mezhepler farklı görüşler belirtse de, yaratılışın kendisi Kur'an'da geçer. Bu noktadan sonra insanın -ki ilk insanın diğer İbrahimî dinlerdeki gibi Âdem olduğuna inanılır- doğru bir dine inandığı, fakat İblis'in ve kendi nefsinin hataları sonucu zaman zaman bu dinden saptığına inanılır. Hristiyanlıktakinin dengi bir ilk günah kavramı yoktur. İslam'a göre en başından beri insanların inandığı din İslam'dır[10]. Diğer dinler, bu dinin dejenere olmuş formları olan sapmalardır. Buradan hareketle İslam'a göre Muhammed'in getirdiği din, yeni bir din değildir. O, daha önceki peygamberlerin mesajını, aynı dini tekrar açıklamış ve tamamlamıştır[29][30]. Nitekim bu inanç sebebiyle diğer İbrahimi dinlerin peygamber kabul ettiği çoğu şahıs İslam'da da peygamber kabul edilir. Aynı şekilde diğer iki büyük İbrahimi din olan Hristiyanlık ve Museviliğin kutsal metinlerinin, kökenlerinde İslami metinler olarak kabul edilseler de, tahrif edilmiş ve bu sebeple hükümsüz bir durumda olduklarına inanılır. Tarihsel açıdan ise İslam dini Muhammed bin Abdullah önderliğinde Arap yarımadasında 7. yüzyılda başlamıştır.[10]
Musevilik, Hıristiyanlık ve İslam İslamiyet'te Musevilik ve Hıristiyanlığın dünya üzerindeki diğer dinlere nazaran özel bir konumu vardır[10]. İslamiyet'te bu dinlerin özünde İslamiyet olduğu, ancak kendilerine indirilen bir ilahî kitap ve gönderilen peygamberden yüz çevirdiklerine, ilahî metinleri yıprattıklarına inanılır. Bununla birlikte Ehl-i Kitab (ya da Kitap Ehli) olarak anılan Museviler ve Hıristiyanlarla ilişkiler, diğer dinlere (örneğin politeistik inançlara) göre çok farklıdır. "O, size dinde Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi ve İbrahim, Musa ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi de kanun kıldı. Şöyle ki: Dini doğru tutun ve onda ayrılığa düşmeyin. Bu davet ettiğin iş müşriklere ağır geldi. Allah, ona dilediklerini seçecek ve kendine yüz tutanları (yönelenleri) de ona hidayetle eriştirecektir."[31] Şura Suresi, 13. ayet. "Bu dini İbrahim kendi oğullarına vasiyet ettiği gibi Yakup da vasiyet etti ve: "Oğullarım, Allah sizin için o dini seçti, başka dinlerden sakının, yalnız Müslüman olarak can verin! dedi."[32] Bakara Suresi, 132. ayet. "Doğrusu Allah katında din, İslam'dır. O kitap verilenlerin ayrılığa düşmesi ise sırf kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki ihtirastandır. Her kim de Allah'ın ayetlerini inkâr ederse, şüphe yok ki Allah, hesabı çabuk görendir."[33] Al-i İmran Suresi 19. ayet.
İslam
131 "Şüphe yok ki, iman edenler, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında mükâfatları vardır. Bunlara bir korku yoktur ve bunlar mahzun da olmayacaklardır."[32] Bakara Suresi, 62. ayet.
Museviler de Hıristiyanlar da İslam'ı hak bir din olarak kabul etmezler. Musevi inancına göre, Hırıstiyanlık ve İslam; her ikisi de tek gerçek İbrahimi din olan Yahudi fıkhından yola çıkmış ve daha sonra tek başına din halini almış Yahudilik çıkışlı mezheplerdir. Hıristiyanların inandığı akide ile İslamınki oldukça farklıdır ve bu sebeple Hıristiyanlar İslam'ı hak bir din olarak görmezler. Hıristiyan akidesinin temelinde yer alan teslis (yani üçleme) inancı, İsa'nın Tanrı'nın Oğlu olduğu fikri gibi kavramlar İslam'da bulunmadığı gibi, İslam'ın kutsal kitabı Kur'an başta olmak üzere tüm İslami kaynaklarca reddedilmiştir. Bu sebeple Museviler gibi Hıristiyanlar da İslam'ı hak bir din olarak görmezler.
Tarihçe Ana madde: İslam Tarihi İslamiyet 7. yüzyılda peygamberi Muhammed aracılığıyla Arap Yarımadası'nda yayılmaya başlanmıştır. Muhammed'in ölümünden sonra İslam Devleti'nin başına Dört Halife geçmiştir, bunlar sırasıyla: Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali'dir. Ali'nin ölümünden sonra kısa süreliğine Müslümanların biatıyla Hasan halife olmuş fakat daha sonra elindeki gücü kullanarak Muaviye hilafeti almış, iktidara gelmiştir[34]. Peygamberin ölümünden sonra iktidara gelen ilk dört halifeye Sünnî yazında sıklıkla Hülefa-i Raşidin yani Doğruluk üzere bulunan Halifeler denmiş ve bazen bunlara Hasan da eklenmiştir. Bununla birlikte Ebu Bekir, Ömer ve Osman'ın halifelikleri genel olarak Şii ve Aleviler tarafından tanınmaz. Haricîlerin bugün hâlâ devam eden bir kolu olan İbadiyye ise sadece ilk iki halifeyi, yani Ebu Bekir ve Ömer'i, kabul eder ve Doğruluk üzere halife olarak görür. Ebu Bekir döneminde öncelikle peygamberin ölümü sonrası Arap yarımadasında başlayan kargaşalar giderilmiş, zaman içinde Sasani İmparatorluğu ve Doğu Roma İmparatorluğu'na doğru ilerlenmiştir. Ömer'in hilafeti sırasında İslam devleti sınırları büyük ölçüde genişlemiş[35], Mezopotamya fethedilip ele geçirilmiş, Mısır, İran, Filistin, Suriye, Kuzey Afrika ve Ermenistan'ın çeşitli 622-750 yılları arasında İslam Devleti██ Muhammed döneminde ele geçirilen bölümleri ele geçirilmiştir[12]. Daha topraklar (622-632)██ Dört Halife döneminde ilave edilenler sonra üçüncü halife olarak seçilen (632-661)██ Emeviler döneminde ilave edilenler (661-750) Osman'ın[36] hilafeti sırasında İran'ın tamamı, Kuzey Afrika'nın tamamına yakını, Kafkaslar ve Kıbrıs ele geçirilmiş, İslam Devleti topraklarına katılmıştır. Bununla birlikte kendi zamanında bazı yakınlarının önemli görevlere atanması ve diğer bazı iç sorunlar sebebiyle Osman öldürülmüştür[36]. Osman'ın öldürülüşü ve ortaya çıkan iç savaş ortamı sebebiyle Ali'nin döneminde hilafet iç meselelere yönelmiş, çıkan iç savaşla uğraşmıştır[36][37]. İç savaş ve iç gerilimler sonucunda Ali de öldürülmüş[37], kendisinden sonra halife olan oğlu Hasan ise hilafeti Muaviye'ye teslim etmek zorunda kalmıştır[34]. Muaviye İslam Devletinin başkentini Şam'a taşımış, imparatorluk benzeri bir yapının temellerini atmış, kendisinden sonra oğlu Yezid'i bu makama atayarak İslam siyasî tarihinde saltanatı başlatmıştır[34]. Bu harekâta karşı ayaklanan Muhammed peygamberin torunu, dördüncü halife Ali bin Ebu Talib'in oğlu Hüseyin ise, Yezid tarafından gönderilen askerlerce, Kerbela'da taraftarlarıyla birlikte öldürülmüştür[38][39]. Nitekim bu noktadan sonra daha katı bir Şiî
İslam ayrılması söz konusu olmuştur. Muaviye ile birlikte başlayan yeni döneme Emeviler Dönemi denmiştir. Emeviler Dönemi'nde büyük bölgeler zaptedilmiş, İslam Devleti İber yarımadasına kadar ilerlemiştir[40]. Her ne kadar siyasî yayılma yükselişe geçmiş olsa da aynı şey dinî yayılma için söylenemez; nitekim bu dönemde dinî yayılmanın devletin gayrimüslimlerden aldığı vergi göz önünde bulundurularak pek teşvik edilmediği de öne sürülmüştür[40]. Emeviler'den sonra miladî 750 yılı civarı kurulan Abbasi hükümdarlığı, Emevi hanedanlığının kontrolünü, Endülüs (İber yarımadasındaki kısım) haricindeki tüm topraklarda ele geçirmiştir[40][41]. Abbasilerin iktidara gelişiyle Abbasiler Dönemi başlamış ve Abbasilerin hilafeti 750 yılından 1258 yılına kadar sürmüştür[42]. Abbasiler zamanında hilafet başkenti tekrar değişmiş, Şam'dan Bağdat'a alınmıştır[42]. Emeviler ve Abbasiler döneminde yapılan fetihler sonucu ele geçirilen yeni topraklardaki halklar aynı zamanda İslam'la da tanışmış oluyorlardı. Bunun sonucu olarak zaman içinde birçok bölgeye İslam dini yayıldı. Önce yakın bölgelerde yaşayan İranlılarda, 10. yüzyılda ise kitleler halinde Türkler arasında İslam yayılmaya başladı. Tüccarlar aracılığıyla Müslümanlıkla tanışan ve Müslümanlığı benimseyen İdil Bulgarları ilk Müslüman Türk devleti oldu. Karluk, Yağma ve Çiğil Türkleri ise Orta Asya'daki ilk Müslüman Türk devleti olan Karahanlı Devleti'ni (840), Oğuzlar ise Büyük Selçuklu Devleti'ni (1038) kurdular. Abbasiler yönetiminde askeriyede büyük rol verilen Türklerin oluşturduğu Memlükler güçlenirken Abbasiler iki yüzyıllık hâkimiyetlerinin son dönemlerinde çöküşe geçmiştir[42]. Nitekim 1250'de Mısır'da Memlük Sultanlığı başlamış, Memlüklerin buradaki hâkimiyeti 1517 yılına kadar devam etmiş, 1517 yılında Mısır'ı Osmanlılar ele geçirmiştir ki bu fetihten sonra Osmanlılar hilafeti kendi iktidarları olarak benimsemiş, ilan etmiş, Osmanlı padişahları aynı zamanda halife unvanını taşımıştırlar[42][43]. Abbasi hanedanlığının sonu ise 1258 Bağdat'ın Moğol istilacıları tarafından yağmalanmasıyla son bulmuştur[44][42]. Endülüs'teki Emevi kontrolü ise 13. yüzyılda düşüşe geçmiş, bölgedeki en son İslam hükümdarlığı olan Gırnata Emirliği 1492'de düşmüştür[12][45]. Bunların dışında 909 yılından 1171 yılına kadar Mağrib ve Mısır'daki çeşitli bölgelere Fatimîler isimli Arap Şii (İsmailî) hanedanlığı hükmetmiştir[10][42][46]. Hanedanlığın başındaki halife Şii İsmaili imamıydı ve bu sebeple seküler gücünün yanı sıra İsmaili İmamet anlayışında da önemli bir yere ve tarihsel öneme sahip olmuşlardır. Fatimîlerin 12. yüzyıldaki çöküşleriyle birlikte Doğu'da hükmetmiş oldukları Mısır, Suriye, Yemen ve Hicaz gibi bölgelerde Eyyûbî hanedanlığı başa geçmiştir[46]. 1517 yılında Osmanlıların ilan ettikleri halifelik 1924 yılına kadar devam etmiş, 1924 yılında Osmanlı'nın mirasçısı konumundaki Türkiye Cumhuriyeti devletinin meclisinin (TBMM) aldığı bir karar feshedilmiş, yönetim sistemi değişmiştir[43]. Osmanlı Devleti tarafından yapılan fetihlerle Anadolu'nun tamamı ve Balkanlarda Müslüman nüfus artmış, İslam yayılmıştır.
132
İslam
133
İslam inançları Ana madde: İslam'da iman İslam'da inanç kavramı, Allah'tan başka ilah, (hâkim,kanun koyucu) güç tanımamak, Allah'ın gönderdiği bütün kitaplara ve bütün peygamberlere birisini diğerinden ayırmadan inanmak, yalnızca Allah'a ait olan sıfatları ve ona has özellikleri Allah'tan başkasına yakıştırmamak, din sahibi olarak yalnızca Allah'ı görmek, öldükten sonra dirileceğine, bir gün hesap verileceğine, o günün sahibinin Allah olduğuna inanmak olarak özetlenebilir. Her ne kadar İslam'daki farklı mezhepler gerek imanı gerekse imanın şartlarını farklı tanımlamış olsalar da, belirli esaslar her mezhepte aynıdır ve temeldir. Sünni anlayışta bunlara inanmak tafsilî imanın birinci derecesine denk gelir, Kur'an'da da geçen bu üç esas şöyledir:[47][48] 1. Allah'a iman, 2. Peygamberlere iman, 3. Kıyamet gününe, ölülerin dirileceğine (Ba'su ba'de'l-mevt) ve ahirete iman.
17. yüzyıldan kalma, hat sanatıyla Arapça yazılmış Allah sözcüğü. İslam dininde imanın ilk esası Allah'ın varlığı ve birliğine inanmaktır.
Bu esasların birincisi ve diğerlerinin temeli Allah'a imandır. Allah'a iman ile kasdedilen tevhit yani Allah'ın varlığına ve birliğine (tekliğine) inanmaktır. Bu Allah'a dayandırılan yaratıcılık, ezelîlik gibi kavramlara inanmayı da gerektirir. Bunlara ek olarak Allah'ın gerçekten ibadet edilmeyi hak eden ilah, onun dışında ibadet edilen her şeyin ise batıl olduğuna inanmak, Kur'an'da ve Muhammed'in sünnetinde bildirdiği üzere, en güzel isimlerin (Esmâ'ul Husna) Allah'a ait olduğuna inanmak, Allah'ın her türlü zayıflıktan, eşya ile bütünleşmiş mekân ve zaman gibi kavramlardan uzak olduğuna inanmak gerekir. Bunların dışındaki imanın şartları mezhepler arasında ayrılık göstermektedir. Ehl-i Sünnette, tanınmış bir hadis olan Cibril Hadisi ve Kur'an'daki çeşitli ayetler kapsamında imanın altı şartı olduğu sıklıkla öne sürülür. Bunlar:[48] 1. 2. 3. 4. 5. 6.
Allah'a iman, Meleklere iman, Kitaplara iman, Peygamberlere iman, Kaza ve kadere iman, Kıyamet gününe ve ahirete iman.
İslam
134
Bununla birlikte bu altı şarttan kadere iman kısmı oldukça tartışmalıdır ve Şia'da yer almadığı gibi Ehl-i Sünnet arasında da tartışma konusu olmuştur; Kur'an'da geçmemektedir. Meleklere iman etmek ile kasıt meleklere inanmaktır. Buna göre: Melekler, Allah'ın yalnız ona ibadet etsinler ve onun emirlerini yerine getirsinler diye yarattığı üstün kullarıdır.[49] Melekler nurdan (ilahî ışıktan) yaratılmışlardır. Allah onlara özel görevler vermiştir. Büyük meleklerden Cebrail, Allah'ın katından peygamberlere vahiy (mesaj/kitap) indirmekle; Mikâil, doğa olaylarıyla; İsrafil, Kıyamet Günü ve yeniden diriliş günü Sûr'a üflemekle; ölüm meleği olan Azrail, hayatı sona erdirmekle görevlidir[49]. Kitaplara iman etmek ile kasıt ise Allah'ın peygamberlerine içinde doğru yolu, iyiliği ve kurtuluşu gösteren kitaplar indirdiğine, hepsinin Allah kelamı olduğuna inanmak. Allah'ın zatına ait olan kitapların aslını, yine kendisinin muhafaza edeceğine inanmak. Bu kitaplar, Muhammed'e indirilen Kur'an, Musa peygambere indirilen Tevrat, İsa peygambere indirilen İncil ve Davud peygambere verilen Zebur ve diğer peygamberlere indirilen sahifelerdir (Suhuf). Kitaplara iman Kur'an'da Bakara suresinin 136. ayetinde şöyle ifade edilir: Deyin ki: “Biz Allah’a, bize indirilene (Kur’an’a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Musa ve İsa’ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer peygamberlere Rablerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz.”[50]
Muhammed ve ashabını Mekke'ye ilerlerken gösteren bir betimleme; kanatlı betimlenen varlıklar İslam'daki Dört Büyük Melek olan: Cebrail, Azrail, Mikâil ve İsrafil'dir. Kur'an'da yasak edilmemesine rağmen, İslam'da meleklerin betimlenmesi pek hoş karşılanmaz ve sıklıkla rastlanmaz. Siyer-i Nebi; 1595.
Peygamberlere iman ile kasdedilen Allah'ın peygamberler gönderdiğine, ilk peygamber Âdem ile son peygamber Muhammed arasında gelen sayıları Allah tarafından bilinen bütün peygamberlere aralarında hiçbir fark gözetmeksizin inanmak. Peygamberlere iman hususunda Kur'an'da, Bakara suresi 285. ayet şöyledir: "Peygamber, Rabbinden ne indirildiyse ona iman etti, müminler de. Hepsi, Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve: 'Peygamberleri arasında hiçbir ayrım yapmayız.' diye Peygamberlerine inandılar ve: 'İşittik ve boyun eğdik, bağışlamanı dileriz, ey Rabbimiz! Dönüş sanadır!' dediler."[51] Kadere iman etmek; kadere, hayır ve şer her işin Allah'ın iradesinde olduğuna inanmaktır. Bununla birlikte kaderin iman tanımı içerisinde geçip geçmemesi gerektiği tartışmalıdır; nitekim kader tanımı da oldukça tartışılmıştır.
Geç 16. veya erken 17. yüzyıldan kalma, tezhip ile süslenmiş bir Kur'an sayfası; Çin.
İslam
135
Genel olarak, Allah'ın ezelî ve ebedî ilmi ve bilgeliğinin gereği olarak her şeyin onun bilgisi dâhilinde olduğuna ve huzurundaki “Levh-i Mahfûz”da yazıldığına inanmaktır. Allah, evreni dilemiş ve yaratmıştır. O’nun iradesi ve yaradışı olmadan olmuş hiçbir şey yoktur. Kader her ne kadar Kur'an'da çeşitli ayetlerde konu edilmiş olsa ve bu sebeple İslam açısından önemli bir kavram olsa da, Kur'an'da imanın bir unsuru, parçası olarak geçmez. Bununla birlikte Cibril Hadisi'nin bazı sürümlerinde Muhammed imanı tanımlarken kader de geçmektedir.[52] Nitekim kadere iman Sünnilikte özellikle klasik alimlerin bir kısmı tarafından iman esası olarak görülmüşken, Şiilikte iman esaslarından biri olarak geçmez. Ahiret gününe iman ile kasıt Ahiret'e, yani Kıyamet gününe, inanmak. Ahiret günü; Allah'ın insanları yeniden diriltip bir arada toplayacağı gündür. İslam'a göre o gün insanlar ya nimetleri bol Cennet yurduna ya da elem verici azabın olduğu Cehennem'e gireceklerdir. Nitekim Kur'an'da ahiret gününe iman çeşitli ayetlerde vurgulanmış, Bakara suresi 62. ayette Allah'a inançla birlikte kurtuluşa erecekleri tanımlamakta kullanılmıştır: "Şüphe yok ki, iman edenler, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve iyi bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında mükâfatları vardır. Bunlara bir korku yoktur ve bunlar mahzun da olmayacaklardır."[51] İslam'ın diğer büyük mezhebi olan Şiilikte ise iman genellikle şu unsurlarla tanımlanır:[48] 1. Tevhit - Allah'ın varlığı ve birliğine inanmak, 2. Adalet - İyi ve kötü olan şeylerin bir hikmetinin olması ve olayların arkasındaki hikmetin Allah tarafından bilinirken her zaman insanlarca anlaşılabilir bir mahiyette olmaması; iyi ve kötü şeylere karşı Allah'ın insanlara iyi olanları yapmalarını emretmesi ve bunun karşılığında onları mükâfatlandırması, 3. Nübüvvet - Peygamberlere iman, 4. İmamet - Allah'ın belirli şahısları insanlığın önderi, imamı olmak için önceden seçtiğine ve gönderdiğine inanmak. Şii inancında Ali ve onun soyundan olan belirli kişilerin gerçek imamlar olduğuna, bunun dinî bir gereklilik sonucu olduğuna inanılır ki bu gerekli vasıflara uyan herkesin imam olabileceğini öne süren Sünni fikriyatından çok farklıdır ve iki mezhep arasındaki en büyük farktır. 5. Mead - Kıyamet gününe inanmak. Bunların dışında genellikle Şii itikadında şart olarak sıralanmasa da, meleklere iman ve kitaplara iman da Şii itikadında mevcuttur. İmamet şartı dışında, Sünni amentüsünden farklı olarak Şii amentüsünde kadere iman mevcut değildir.[48] İmamet unsuru Şiilikte iman esaslarından biri olması hasebiyle çok önemlidir ve ayrı Şii mezheplerinde farklı yorumlama ve imamet sıralamalarına sahiptir. Sünnilikte bulunmayan Adalet ise Şiilikte özel bir anlam içerir. Şiilikte eşyanın bazısının doğası hasebiyle içten iyi bazısınınsa doğası hasebiyle içten kötü olduğu inancı mevcuttur. Buna göre olayların arkasında her daim gizli bir hikmet yatmaktadır ve kul her ne kadar bu hikmete nail olmaya çalışmalıysa da bunu tamamen anlaması pek mümkün değildir. Aynı şekilde bu esas kişilerin yaptıkları eylemlerde hür olduklarının, Allah'ın da adil olduğunun ve bu sebeple Allah'ın kişilerin iyi eylemlerine iyi, kötü eylemlerine karşı kötü bir sonuç yaratmasının mecburi olduğu görüşündedirler. Yani Allah adalet sıfatından dolayı iyiliği her daim iyilik, kötülüğü ise kötülük ile sonlandırır. Bu Sünnilikte yer almayan bir esastır ki yer almamasının farklı sebepleri vardır. En başta Sünnilikte eşyanın içten iyi veya kötü olup olmadığı tartışmalıdır. Ayrıca kader ve kazaya yaklaşan kişinin eylemlerinde hür olma esası Sünnilikte genel olarak mevcut olsa da, daha farklı yorumlanmıştır. Sünnilerde amentü sıklıkla İmanın Altı Şartı olarak geçerken Şiilerde amentü sıklıkla Usûl el-Din olarak adlandırılır. İslam dinine göre kişinin iflah olması (kurtuluşa erebilmesi) için iman etmesi gerekir. Bununla birlikte, her mezhep kurtuluş için imanı şart koşsa da, bazı mezhepler ek unsurların da kişinin kurtuluşa erebilmesi için şart olduğunu öne sürmüşlerdir; ibadet gibi[53].
İslam
136
Kulluk ve ibadet İslam'da ibadetler çok çeşitlidir ve dindeki durumları farklıdır. İslam'da kişi, yaptığı her ibadetle sevap kazanırken şart olmasına rağmen yapmadığı ibadetlerle günaha girer[54]. Kur'an'da inananların yapması emredilen eylemler farz hükmündedir. İslam'a göre İslam dinin tanrısını kabul etmemenin cezası ölümdür. Kulluğun İslam akidesinin bir parçasını teşkil edip etmediği tartışılmıştır. Maturidiyye ve Eş'ariyye mezheplerine göre ibadet, imanın ve dolayısıyla akidenin bir parçası değildir; kişinin ibadetlerini aksatması veya ibadet etmemesi onu dinden çıkarmaz[55]. Bununla birlikte kişinin bağlılığının azalabileceği ve imanının daha zayıflayacağı (korumasız bir hâle geleceği) benzeri fikirler de sık sık öne sürülür[56]. Selefiyye, Hariciyye, Mutezile, Zeydiyye gibi mezheplere göre ibadet, imanın bir parçasıdır[57][58]. Buradan hareketle ibadetin seviyesine göre kişinin imanının artıp azalabileceği fikri de Dua eden bir Müslüman ortaya atılmıştır ve bu mezhepler imanın artıp eksilebileceğini ileri sürmüşlerdir[59][60]. Kur'an'da ibadetin imanın bir parçası olduğuna dair bariz bir ifade yoktur; bununla birlikte ibadeti imanın bir parçası sayan âlimler ve mezhepler çeşitli ayet (örneğin Nisa Suresi 93. ayet gibi) ve hadisleri farklı şekillerde yorumlayarak ibadetin imanın bir parçası olduğu fikrini savunmuşlardır[61]. İbadetin imanın bir parçası olmadığını savunan âlimler ve mezhepler, Kur'an'da geçen Müslüman (İslam'a giren) ve Mü'min (İslam dinine inanan) ayrımına dikkat çekmişlerdir[62]; Hucurat suresi 14. ayeti gibi: " Bedeviler: 'İman ettik.' dediler. De ki: 'Siz henüz iman etmediniz, fakat henüz iman kalplerinizin içine girmemiş olduğu hâlde 'İslam'a girdik' deyin. Eğer Allah'a ve peygamberine itaat ederseniz, size amellerinizden hiçbir şey eksiklemez; çünkü Allah çok bağışlayıcıdır, merhamet edendir.' "[63]
İslam'ın Beş Şartı Ana madde: İslam'ın Beş Şartı İslam dininin emrettiği, yapılmasını farz (gerekli) kıldığı kullukların bütünüdür. İslam dini, kutsal kitabı olan Kur'an'da farz olarak emredilen her ibadet ve eylemin yapılması, inananlara şarttır. Bununla birlikte özellikle 5 ibadet geleneksel olarak İslam'ın Beş Şartı adıyla yaygınca bilinmekte ve özellikle vurgulanmaktadır. Özellikle Sünni İslam'da bu beş şartın İslam'ın beş şartı olarak anlaşılması ve oluşan gelenek, Muhammed'in, Abdullah bin Ömer'in babası Ömer bin Hattab "Şehadet" sözcüğünün hat sanatıyla yazılmış bir aracılığıyla aktardığı, sahih olduğu kabul edilen ve tanınmış bir hadis örneği. olan Cibril Hadisi kaynaklıdır. Hadiste, İslam'da vahiy meleği olarak kabul edilen Cebrail (Cibril) farklı bir kılığa bürünerek peygamber ve arkadaşlarını ziyaret eder, peygambere çeşitli sorular sorar. Bu sorulardan biri ve aldığı yanıt şöyledir: "'Ya Muhammed! Bana İslam'ın ne olduğunu söyle' dedi. Muhammed: 'İslam; Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammed'in de Allah'ın Resulü olduğuna şehadet etmen, namazı dosdoğru kılman,
İslam
137 zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman ve gücün yeterse Beyt'i hac etmendir' buyurdu. O zat: 'Doğru söyledin' dedi. Babam dedi ki: 'Biz buna hayret ettik. Zira hem soruyor, hem de tasdik ediyordu.'"[52]
Bu hadisten yola çıkarak İslam'ın beş şartı adıyla şu ibadetler temel kabul edilmiştir:[64] • Kelime-i şehadet getirmek, • Namaz kılmak, • Oruç tutmak, • Zekât vermek, • Hacca gitmek. Bu ibadetlerin hepsi Kur'an'da emredilen ibadetlerdir ve İslam'da Kur'an'da emredilen şeyleri yerine getirmek farz olduğu için bu ibadetler de Kur'an'da bahsi geçen diğer ibadetler gibi farzdırlar.
Namaz kılan bir Müslüman (Çeçenya)
Fürû el-Din Zaman zaman Füru-ı Din olarak da anılan, Şiilikte dinî vazifelerin belirli bir kısmına verilen isim. İslam'ın Beş Şartı benzeri bir kavram olan Fürû el-Din, İslam'ın Beş Şartı'nda da olan dört ibadeti (namaz, oruç, zekât ve hac) kapsadığı gibi başka bazı İslami vazifeleri de barındırır. Fürû el-Din 10 unsurdan oluşur ve şöyledir: • Namaz kılmak, • Oruç tutmak, • Hacca gitmek, • Zekât vermek, • Hums vermek, • Cihat etmek, • Emr-i bi'l ma'rûf yani iyiliği emretmek, nasihat etmek, • Nehy-i anil münker yani kötülükten men etmek,
Kâbe'yi tavaf eden, ibadet eden Müslümanlar. Hac zamanında kutsal sayılan bu topraklara gidip ibadet yapmak İslam'da önemli bir ibadettir.
• Tevella yani Ehl-i Beyt ve takipçilerini sevmek, • Teberra yani Ehl-i Beyt'in düşmanı olan kişileri sevmemek. Bu unsurlardan Hums, Şiilikte ödenmesi gereken ve alınan, sahip olunan eşyanın beşte birlik değerine denk gelen bir vergidir. Şii inancında özel bir yeri olan bu vergi Muhammed'in bir yakını veya soyundan gelen bir kimse[65], yetimler, ihtiyaç sahipleri veya yurdundan ayrı düşmüş ve yurduna dönecek maddi imkânı bulunmayan kişilerin hakkı olarak tanımlanır[66]. Hums hususunda Sünni Şii ayrılığının başlıca sebebi, Şiilikte bu verginin asıl kaynağı olarak görülen Kur'an'daki Enfal Suresinin 41. ayetinin yorumlanmasındaki bir farklılığa dayanır[67][66]. Ayette sözü geçen ganimet anlamındaki sözcük, Sünni âlimlerce sadece savaşta kazanılan mal ve maddi varlık olarak tanımlanırken, Şiilere göre genel bir "kâr" anlamı barındırmaktadır ve bu sebeple kârın söz konusu olduğu her
İslam
138
durumda beşte birlik bir kısım vergi olarak verilmelidir[66].
Ramazan ayında oruç tutan Müslümanlar iftarı beklerken; Kahire, Mısır.
İslam'ın bir unsuru olarak sayılan cihat, her ne kadar Allah adına savaşmak anlamına gelse de, her zaman fiziki bir savaşı tanımlamaz ve daha genel bir anlama sahiptir[68]. Buna göre büyük cihat kişinin kendi nefsiyle olan savaştır ve daha zordur[68]. Kişinin İslam adına yaptığı farklı emek ve çabalar cihat tanımına girebilir[68]. Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker ile kasıt inananların diğer kişileri Allah'ın emrettiklerine davet etmesi, iyi şeyleri nasihat etmesi, kötü şeylerdense alı koyması, men etmesidir. Bu iki kural aslında Kur'an'da anlamsal açıdan benzer şekillerde (Âl-i İmrân suresi, Tevbe suresi gibi) birçok yerde geçmektedir ve Sünnilikte de önemli bir yere ve öneme sahiptir. Bununla birlikte Sünnilikte klasikleşmiş İslam'ın Beş Şartı arasında sayılmaz.
Şiilikte imametin amentülerinde yer alması ve imametin sahabeden peygamberin akrabası ve damadı olan Ali ile olan ilişkisi hasebiyle, Ehli Beyt yani Muhammed'in ev ahalisi ve soyundan gelenlerin, Ali ve onun soyundan gelenlerin çok özel bir yeri vardır. Tevella esasına göre Ehl-i Beyt'i sevmek ve Ehl-i Beyt'in takipçilerini, sevenlerini sevmek şarttır. Nitekim bu esas Şiilere göre Şura suresinin 23. ayetine dayanır. Ayet Sünni âlimlerince farklı, Şii âlimlerince farklı ele alınmıştır. Şii âlimlerine göre ayetin meali şöyleyken: "Bu, Allah'ın, inanan ve iyi işlerde bulunan kullarını müjdelemesidir işte. De ki: Sizden, tebliğime karşılık bir ücret istemiyorum, istediğim, ancak yakınlarıma sevgidir ve kim güzel ve iyi bir iş yaparsa onun güzelim mükâfatını arttırırız; şüphe yok ki Allah, suçları örter, iyiliğe, mükâfatla karşılık verir."[69] Sünni âlimleri ayeti şöyle yorumlarlar: "İşte bu müjdeyle Allah, iman edip iyi iyi işler yapan kullarım müjdeliyor. De ki: "Buna karşı sizden yakınlıkta sevgiden başka bir karşılık istemem." Her kim çalışır da bir güzellik kazanırsa ona orada daha fazla bir güzellik veririz; çünkü Allah, çok bağışlayıcıdır, çokça şükrün karşılığını verendir."[70] Şiilere göre ayette geçen ve yakınlık arz eden sözcük ile kasıt peygamberin ailesi ve soyuyken, Sünni âlimlere göre kasıt bu değildir. Nitekim ilgili esasın, her ne kadar Ehl-i Beyt genel olarak Sünnilikte sevgiyle anılsa da, Sünni inancında özel bir yerinin olmamasının sebebi budur. Tevellaya benzer olarak, teberra yani inananların Ehl-i Beyt'i sevmeyenleri sevmemeleri, Ehl-i Beyt düşmanlarına düşman olmaları anlamına gelir ve Şiilikte önemli bir yere sahiptir.
İslam
139
Mezhepler ve diğer gruplar İslam'da farklı farklı mezhepsel bölünmeler olmuştur. Bu mezheplerden akide açısından ayrılık gösterenlerden bir kısmı daha sonraları İslam dini dairesinden tamamen çıkarılarak, farklı dinler olarak ortaya çıkmışlardır; Babilik gibi. Bunun dışında Kur'an temelli akideden çıkmasına rağmen farklı din olarak kabul edilmeyen mezhepler vardır. Bu mezheplerden çoğunun kendilerini taraftarları ve kurucuları tarafınca İslam'ın yeni bir versiyonu olarak tanımlandığı olmuştur.
Mezhepler ve fıkıh mezhepleri: Sünni: Açık Yeşil: Hanefi Mezhebi Turuncu: Maliki Mezhebi Mavi: Şafi Mezhebi Koyu Yeşil: Hanbeli Mezhebi Şii: Koyu Pembe: Caferilik Mezhebi Açık Pembe: Zeydilik Mezhebi
Muhammed Ebu Zehra, daha sonra klasikleşen Mezhepler Tarihi adlı kitabında birçok farklı İslam tarihçisinin de kabul ettiği şekilde İslam dini mezheplerini üç kategori altında işler: Siyasi mezhepler, itikadi mezhepler ve fıkhi mezhepler.
Siyasi mezhepler Siyasi mezhepler kategorisi içerisinde Sünnilik, Şia (Şiilik) ve Haricilik mezhepleri bulunur. Bu mezheplerin ortaya çıkması ve ayrışması İslam tarihi açısından önemli bir olaydır ve siyasi etkileri başta olmak üzere birçok çeşitli etkileri olmuştur. Muhammed öldükten sonra ortaya çıkan devletin liderliği sorununda belirli bir ayrışma gerçekleşmiştir. Bazı kişiler devletin lideri, imam konumunda Ali'yi görmek istemişlerdir. Nitekim Şiilik inancına göre imamet Ali'nin hakkıdır ve peygamber bunu yaşarken ima etmiştir. Sünniler Ali'nin de imamete uygun olduğunu kabul etmekle birlikte, peygamberin yaşarken kendisinden sonra Ali'nin imam olması gerektiğini ima ettiğine inanmazlar. Nitekim Şiilerin büyük bir çoğunluğu Ali öncesindeki 3 halifeyi kabul etmezken, Sünniler kabul eder. Şiilik ve Sünnilik arasındaki tartışma bu şekilde siyasi bir tartışma ile (kimin imam olması gerektiği) başlamış, zaman içinde iki grup ibadetler ve çeşitli akide konuları açısından da ayrışmıştırlar. Üçüncü siyasi grup olan Hariciler ise başta Ali taraftarı kişilerdi. Bununla birlikte Sıffin Savaşı sonunda hakem tayin edilmesi olayına sonradan karşı çıkmış, bu hakemliğin küfür olduğunu öne sürmüş ve ayrı bir grup olarak ortaya çıkmışlardır. Sünnilik Ana madde: Sünnilik Dünyadaki en yaygın siyasi mezhep Sünniliktir ve Müslüman topluluğun çoğunluğu Sünnidir[71]. Sünniler Şia'dan farklı olarak peygamberin ölümünden sonra halife olan ilk dört halifenin (Hulefa-i Raşidin) hepsini tanır ve dört halifeyi doğruluk üzere olan halifeler olarak saygı ve sevgiyle anarlar[72][73]. Sünnilikte farklı alimler farklı imamet, hilafet tanımları yapsalar da ortak nokta herhangi bir kimsenin soyunun imameti hak ettiği fikri bulunmaz ve bu da genel olarak Şia ile arasındaki en büyük ayrılıklardandır. Nitekim imamet, halife makamı Sünnilikte önemli olsa da Şia'nın çoğu mezhebinde olduğu gibi itikatta bir yere sahip değildir. Aynı şekilde peygamberin torunu Hüseyin'in Kerbela'da öldürülmesi hadisesi genel olarak üzücü bir olay olarak kabul edilip, Yezid Sünni cemaat içerisinde sıklıkla yerilse ve Sünnilikte isim olarak neredeyse hiç kullanılmasa da[74][75], Şia'dakine benzer bir şekilde Kerbela Olayı her yıl törenlerle anılmaz. Şia'daki çeşitli mezheplerde bulunana benzer bir Mehdi inanışı olmadığı gibi,
İslam
140
imamet anlayışının farklılığı sebebiyle herhangi bir imamet silsilesi de bulunmamaktadır. Ek olarak Şia'da birçok mezhebin kabul ettiği imamların üstün akli kabiliyeti, bilgi ve hikmeti olduğu, günahsız ve hatasız oldukları gibi fikirler Sünnilikte bulunmaz[76]. Ayrıca Şia'da çoğunluk imamların sözlerini de hadis külliyatından sayarken Sünnilikte hadis külliyatı sadece Muhammed'in sözlerini ve eylemlerini kapsar[76]. Sünnilerin takip ettikleri akide (inanç) mezhepleri üç tanedir: Matüridilik, Eş'arilik ve Selefiyye[77]. Matüridilik ve Eş'arilik aralarında teorik fıkıhta yirmi kadar noktada farklılık varsa da birbirlerine çok benzerler. Bu iki mezhebin dışında Sünnilerin takip ettiği ve her ne kadar her daim bir itikat mezhebi olarak anılmasa da, inanç ile ilgili kararlar veren bir başka mezhep de Selefiliktir. Gerek Matüridilik gerekse Eşarilik itikadi meseleleri yorumlarken akla başvursa da Selefilik bunu doğru bulmaz; bunun yerine ayetleri ve hadisleri olduğu gibi alırlar. Ayrıca iman tanımı, Matüridilik ve Eşarilikte büyük oranda benzerken Selefilikte daha farklıdır. Örneğin Matüridilikte imanda artma veya azalma mümkün değilken ve ibadet farz olsa da imanın bir parçası sayılmazken Selefiliğe göre imanda artma ve azalma mevcut olduğu gibi ibadet de imanın bir parçasıdır. Sahabeleri hayırla anarlar. Ehl-i Sünnette yaygın olan dört büyük fıkıh mezhebi bulunur. Bunlar: Hanefilik, Şafiilik, Malikilik ve Hanbeliliktir[73]. Bu mezheplerin arasında Hanefilik ve Şafiilik sıklıkla Matüridilik ve Eşarilik bazlı itikadi görüşlere sıcak bakarken, Hanbelîlik ise Eşarilik ve Selefilik bazlı görüşlere sıcak bakmıştır ve Hanbeliliğin kurucusu olan Ahmed bin Hanbel genel olarak bir Selef âlimi sayılır. Sünni fıkıh uygulamalarında temel kaynaklar iki tanedir; Kur'an ve Sünnet[78]. Bu temel fikir dört büyük fıkıh mezhebi tarafından da kabul edilmiştir. Sünni mezhebinde mensupları tanımlamak için Ehl-i Sünnet lafzı da sıklıkla kullanılır. Ehl-i Sünnet'e Matüridi, Eş'ari ve Selefiler dâhil edilir. Bunun dışındakilerin Ehl-i Sünnet'ten sayılıp sayılmadığı farklı âlimlerce farklı yorumlanmıştır. Örneğin Abdulkadir el-Bağdadî'ye göre şeriata bağlı Sufiler[78] ve "Ehl-i bid'ate meyletmeyen sarf, nahv, lugat ve edebiyat âlimleri"[78] de Ehl-i Sünnet'e dâhildir. Gerek Ehl-i Sünnet'te yaygın olan dört büyük fıkıh mezhebinin kurucusu sayılan âlimler gerekse yaygın itikadi mezheplerin kurucuları önde gelen Ehl-i Sünnet âlimlerindendirler[78]. Şiilik Ana madde: Şiilik Sünnilikten sonra dünyada en yaygın ikinci İslam mezhebidir. Sünnilikten farklı olarak imamet, hilafet makamı, Şiilikte çok önemlidir ve sıklıkla itikadda geçer. Her ne kadar Şia içindeki farklı mezhepler özellikle imamet hususunda farklı inanç ve görüşlere sahip olsalar da, Şiiler genel olarak Sünnilerden farklı olarak Osman bin Affan'ın halifeliğini kabul etmez, büyük bir çoğunluğu Ebu Bekir ve Ömer bin Hattab'ın da halifeliklerini kabul etmezler. Ayrıca büyük bir kısmı imameti ilahi bir makam olarak görür ve imamlara peygamberlerinkine benzer ek özellikler atfederler. Ayrıca Allah'ın adaletinin bir özelliği olduğuna inanılır ve Ehl-i Beyt'ten çıkan imamlar desteklenir. Şiiler genellikle Ali taraftarı olmayan sahabeleri benimsemezler.
İmam Ali Camii veya Meşed Ali; Necef, Irak'ta bulunan ve Ali bin Ebu Talib'in gömülü olduğu düşünülen camii.
Şia kendi içerisinde birçok alt mezhebe, fırkaya bölünmüştür. Bu mezheplerin en büyüğü Onikiciler olarak adlandırılan İsnaaşeriyyedir. Türkiye'deki Şiiler de bu fıkhı esas alır. İsimlerini 12 tane imamı kabul etmelerinden alırlar. İsnaaşeriyye inanışına göre on birinci imam olan Hasan el-Askerî'nin bir oğlu bulunmakta idi fakat on ikinci imam olacak bu çocuk gayba karışmış, Allah tarafından insanların çoğunluğundan saklanmıştır[79]. İnanışa göre daha sonra Mehdi olarak zuhur edecek kişi bu imamdır ve bu sebeple Muhammed el-Mehdi olarak da anılır[79][80]. Bu kola bazen İmamiyye veya Caferiyye de dendiği olur. Nitekim Ali Zeynelabidin'in oğlu Muhammed el-Bakır'ın oğlu
İslam olan Cafer es-Sadık'ın mezhepte önemli bir yeri vardır ve İsnaaşeriyye'nin kurucusu gibi görüldüğü de olmuştur[81]. Nitekim Muhammed el-Bakır ve oğlu Cafer es-Sadık'la birlikte İsnaaşeriyye'nin temel öğretilerinden birkaçı ortaya atılmıştır. Örneğin imamların ilâhî bir şekilde seçildiğine, Ali'nin hakkından sonra imam olması gerekenlerin Hasan bin Ali ve Hüseyin ibn Ali olduğuna, onlardan sonra ise sırasıyla soydan gelen bir sonraki oğula aktarılmasına ve böylece babadan oğula geçerek devam etmesine inanılmıştır[81]. Ek olarak imamların masum yani günahsız ve hatasız olduğuna inanılmıştır[81][79]. Aynı zamanda yoğun bir Mehdi inancı bulunmaktadır; buna göre son imam kaybolmuştur, gayba karışmıştır ve Mehdi olarak çok uzun bir zaman sonra gelecek ve kurtuluşu getirecektir[79][81]. Bu temelden de kaynaklanarak Cafer es-Sadık kendi taraftarlarına sabretmeleri, isyan ve ayaklanmalardan uzak durmaları hususunda telkinde bulunmuştur[81]. Bazı İslam tarihçilerine göre Şia'da yaygın olan takiyye yani kişinin Şii olduğunu ve Şiilikle ilgili özelliklerini toplumdan saklayarak gizli bir biçimde yürütmesi prensibi Cafer es-Sadık'a dayanır[79]. 1501'de Şah İsmail tarafından kurulan Safevi Devleti İsnaaşeriyye tarihinde önemli bir rol oynamıştır. İran'da kuralan bu Türk devletinin dini resmen İsnaaşeriyye Şia'sı olmuştur ve İsnaaşeriyye bu dönemde gelişme ve yayılma fırsatı bulmuştur[79]. Daha sonraları Safevi Devleti'ne komşu durumundaki Osmanlı Devleti'nin halifeliği ilan etmesi hilafet bazlı Sünni-Şii gerilimi tarihte önemlidir[79]. Bir diğer Şia kolu olan Zeydiyye'nin ise kurucusu ve isim babası Ali bin Ebu Talib'in oğlu, peygamberin torunu Hüseyin'in soyundan gelen ve bir fıkıh alimi olan Zeyd bin Ali'dir. Zeyd bin Zeynelabidin olarak da anılan Zeyd, ayrıca Hüseyin'den sonra, Hüseyin'in soyundan gelip de Emeviler'e karşı direniş başlatan ilk Alevîlik'te ve Şiîlik'te önemli bir yere sahip olan kişidir[82]. Zeydiyye mezhebi ilk Şii mezheplerindendir. Bununla Zülfikar isimli kılıcın temsîlî bir resmi. birlikte görüş olarak Zeydiyye Ehl-i Sünnet'e diğer Şii mezheplerine oranla daha yakındır. Örneğin Zeydiyyede imamın Ehl-i Beyt'ten çıkması bir zorunluluk değildir, fakat Ehl-i Beyt'ten çıkan imam mutlaka desteklenir[82]. İmamette önemli olanın halk desteği olduğuna, soya bağlı bir sıralamaya inanılır[82]. Yine İsnaaşeriyye'den farklı olarak Zeydiyye'de imamların hatasız ve günahsız olduklarına inancı bulunmaz[81]. Ek olarak Zeyd bin Zeynelabidin Ebu Bekir ve Ömer'in imamlıklarını, Ali'ye tercih etmemekle birlikte, kabul etmiştir ve bu onun direnişine başta destek veren birçok kişinin ondan kopmasına ve Cafer es-Sadık'a yaklaşmasına da sebebiyet vermiştir[81]. Zeydiyye'nin bir önemli noktası da İsnaaşeriyye'den farklı olarak imametin sağlanmasında aktif bir yol seçilmesidir[79]. Her ne kadar her zaman bir imam olacağı görüşü olmasa da bir imam olduğu takdirde imametin sağlanması için aktif bir yol seçilir ki Zeyd kendi zamanında direnişe geçmiştir. Bugün özellikle Yemen'de hâkim olan bir Şii koludur[80]. Bunların dışında bir diğer büyük Şii mezhebi de İsmailîlik'tir ve bugünkü Şii nüfusunun İsnaaşeriyye'den sonraki en büyük ve önemli bölümünü oluştururlar[83]. Diğer Şia ve Sünni mezheplerine oranla İslam'ın batınî bir yönü olduğu inancı ve bu yönünün araştırılması, tecrübe edilmesine büyük önem verirler. Bu sebeple Şiiliğin daha ezoterik bir şeklini benimsedikleri söylenebilir[80]. Özellikle ilk dönem İsmailîlikte dinî metinlerin zahirî ve batınî olarak iki anlamlı sayılması ve batınî tarafın incelenmesi çok büyük önem arz etmiştir[83]. İsmailîler, adlarını Cafer es-Sadık'ın oğlu olan ve yedinci imam saydıkları İsmail'den alırlar[80][83]. İsmail'in yedinci imam olmasından dolayı bazen Yediciler olarak anıldıkları da olur[80]. 909 yılında kurulan ve varlığını 1171'e kadar sürdüren Fatımi devleti (Fatimiler) İsmaililer tarafından kurulmuştur[80][83]. Bu dönem İsmaililerin altın çağı olarak da adlandırılmıştır[83]; zira bu dönemde İsmaili kültür oldukça gelişmiş, İslam medeniyetine İsmaililerin katkısı oldukça artmıştır[84]. İsmailililer kendi içlerinde ayrı kollara ayrılırlar[83]. Bu kollardan en büyük ikisi Nizari İsmaililik ve Davudi İsmaililik'tir[84]. Nizari İsmaililikte imamet hâlâ devam etmektedir ve 2008 itibarıyla, 49. imamları olan Kerim Şah'a (4. Ağa Han) bağlıdırlar[83]. İsmaililikte dönüm noktasını oluşturan ve Nizari mezhebinin kurulmasına yol açan ayrışma 1409'da Fatimi sultanı ve (onsekizinci) İsmaili imamı olan el-Mustansır'ın ölümüyle başlamıştır. Tahta geçmesi düşünülen halef olan oğul Nizar yerine tahta diğer oğul el-Mustali'nin geçmesiyle birlikte İsmaililikte ayrışma baş göstermiş, İsmaili topluluğun bir kısmı, özellikle İran bölgesinde yaşayanlar ki bunların büyük bir kısmı o zaman Hasan Sabbah yönetimindeydi, Nizar'ın imametini takip etmişlerdir[83]. Diğer bölgelerde, özellikle Kahire
141
İslam
142
ve Yemen'de, kalan İsmaililer ise el-Mustali'yi desteklemişlerdir[83]. Nizari İsmaililik özellikle İran'da Hasan Sabbah önderliğinde yükselişe geçmiş, önce İran'da daha sonraları ise Hindistan ve Asya'nın farklı bölgelerinde yayılmış ve İsmaili halk yüzyıllarca zaman zaman isyan ederek zaman zaman mutasavvıf veya İsnaaşerî Şiiler kılığına bürünerek varlığını bugüne kadar sürdürmüştür. El-Mustali kolu ise daha sonraları Hafızi ve Tayyibi isimli iki kola ayrılmıştır. Bu ayrışmanın sebebi Fatimi sultanlarından ve İsmaili imamlarından olan el-Emir'in ölümü üzerine gerçekleşmiştir ki daha sonra tahta geçen sultanların imametini takip eden grup olan Hafıziler, Fatimi hükümdarlığının çöküşüyle birlikte yavaşça yok olmuşlardır[83]. Daha sonra Tayyibi kolu da Davudi ve Süleymani olarak ikiye ayrılmıştır. Ali'nin çocukları ve imamette ikinci ve üçüncü imam olan Hasan bin Ali ve Hüseyin bin Ali, Şia'da büyük rol oynar. Bunların dışında altıncı imam olan İmam Cafer-i Sadık da birçok hadisin kaynağı olduğundan çok önemlidir. Haricilik Ana madde: Haricilik Hariciler, Ali bin Ebu Talib'in grubundan ayrılarak ne onu, ne de Osman bin Affan'ı halife olarak kabul etmişlerdir. İslam'ın en radikal gruplarını oluşturan bu mezhep grubunun çoğunluğu çeşitli günahları işleyen kişilerin kâfir olduğuna ve katledilmeleri gerektiğine inanmıştır. En "aşırı"ları, yalnızca kendi mezheplerinden olan Haricileri kabul etmiş, diğer Haricilerin de katlinin farz olduğuna inanmışlardır. Tabiatıyla kendileri Abbasiler devrinde öldürülmüşlerdir. Bugün bu mezhep grubuna bağlı kimselerden sadece Umman'daki İbadiler kalmıştır; fakat bu grup, Haricilerin en ılıman olan grubunu oluşturur[85]. Sıffin Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan Hariciler bir dönem sık sık isyan ederek Emevi Devleti için tehlike oluşturmuşlardır. Sıffin Savaşı'nda önce Ali'nin hakem ile tayini kabul etmesi sebebiyle bir grup ayrılmış ve Haruri olarak anılan ilk Haricileri oluşturmuştur[86]. Sıffin Savaşı ve hemen sonrasında hakemlik fikrine sıcak bakanların bir kısmı da daha sonra hakeme gitmenin dinden çıkaran bir tür günah olduğu kararına varıp, tövbe etmiş ve Haricilerin saflarına katılmışlardır[86]. İsyan amacı gütmeyen ve ayaklanmayan bu ilk grup sadece Ali bin Ebu Talib taraftarları ve Muaviye taraflarından ayrılan, üçüncü bir grup oluşturan ayrılıkçı bir gruptur[86]. İlk dönemdeki Haricilere el-Şurat da denmekteydi[86]. "Satan" anlamına gelen sözcük genelde Haricilerin kendileri için kullandıkları bir isimdi ve Allah'a ve Allah'ın yoluna ruhlarını sattıkları, verdikleri anlamını ima etmekteydi[86]. Bu ilk dönem Haricilerinin büyük bir çoğunluğu Bedevilerden oluşmaktaydı[86]. Muaviye'ye karşıt eylem hazırlığında olan Ali Haricileri kendisiyle birlikte savaşmaya çağırmış fakat olumsuz yanıt almıştır. Nitekim daha sonra gerçekleşen Nahrevan Savaşı'nda Ali taraftarları ve Hariciler savaşmıştır. Bu savaşta Hariciler ezici bir yenilgiyle karşılaşmış ve büyük kayıplar vermişlerdir[86][85]. Nitekim bu savaş sonucunda Ali'nin taraftarları ile Hariciler arasındaki ayrılık iyice keskinleşmiştir ki Ali'nin ölümü de bir Harici olan Abdurrahman İbn-i Mülcem'in onu katletmesi sonucu gerçekleşmiştir[85]. Hariciler, Ali'nin ve Ali taraftarlarının yenilgisinden sonra başa geçen Emevilere karşı büyük saldırılar gerçekleştirmişler, zaman zaman belirli bölgelerin kontrollerini ele geçirmişler hatta kısa bir süreliğine Mekke ve Medine'yi de ele geçirmişler, zaman içinde geniş ordulara sahip olmuşlardır. Bu dönemlerde en yaygın ve geniş kitle Ezarika ve İbadiyye idi; özellikle Emevilerin çöküşe geçtiği dönemde Harici saldırıları güçlenmiş ve sıklaşmış, İbadiyye kolu bu saldırılarda başı çekmiştir[86]. Devletin başına Abbasiler geçtikten sonra da Harici isyan ve saldırıları devam etmiştir. Hariciler kendi içlerinde birçok kola bölünmüşlerdir. Bu kollardan bir dönem en büyük çoğunluğa da sahip olan ve en aşırısı sayılan Ezarika, Harici tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bu kolun isim babası ve taraftarlarının takipçisi olduğu kişi Nafi bin el-Ezrak'tır. Ezarika kolundan olan Hariciler, Harici olmayan tüm Müslümanları, çocuklar dâhil, katletmenin helal olduğuna inanırlardı[86]. Diğer büyük Harici kolu sayılan ve bugüne kadar varlığını kitlesel bir şekilde sürdürebilmiş tek Harici kolu olan İbadiyye[86][85] ise Ezarika'ya oranla daha ılımlı olduğu gibi Ehl-i Sünnet'e de diğer kollara oranla daha yakındır. Bugün İbadiyye özellikle Umman'da yoğun olarak bulunmaktadırlar[87]. Umman dışında, Kuzey Afrika ve Zengibar'da da bulunmaktadırlar[86]. Harici inanışı itikadî meselelerde Sünni ve Şia'ya oranla farklılıklar içerir. Örneğin Harici inanışında şeriatın bir emrine uymamak veya şeriatta yeniliğe gitmek büyük bir günah sayıldığı gibi bu günah sebebiyle kişinin küfre
İslam
143
girdiğine ve tövbe etmesi gerektiğine yoksa bir kâfir olarak ölmüş olacağına ve (birçok Harici mezhebine göre) katlinin helal olacağına inanılır[86]. Buradan hareketle üçüncü halife Osman bin Affan'ın katillerini temiz görmüşler, Ebu Bekir ve Ömer ibn Hattab'in ise hilafetlerini kabul etmişlerdir[86]. Şeriatı sıkı bir şekilde takip etmeye çalışıp, ibadete büyük önem verirler[88]. İlk itikat mezhepleri arasında ihtilafın yaşanmasına konu olan kader konusunda her ne kadar kadere inanmış olsalar da, Eş'ariyye'nin kurucusu el-Eş'ari, Mu'tezile'nin görüşünü benimsediklerini rivayet etmiştir[86]. Kader konusu özellikle İbadiyye mezhebi arasında tartışma konusu olmuştur. Ebu Ubeyde'nin imam olduğu dönemde, İbadiyye mezhebinde kader konusu tartışılmış, Ebu Ubeyde Allah'ın her şeyi bildiği her şeye gücünün yettiğini fakat kişilerin eylemlerini ve olayları belirleyen olmadığını, kişilerin bunları kendi iradeleriyle belirlediğini ilan etmiştir[86] .
İnanç mezhepleri Ana madde: İslam dini itikadî mezhepleri İnanç mezhepleri veya İtikadi mezhepler kategorisi, diğerlerine oranla daha geniş olmakla birlikte, bir mezhep olarak tanımlanabilecek kadar gelişmiş olan beş mezhep, genelde bu kategoride zikredilir. Bunlar: Mürcie, Mutezile, Eşarilik, Matüridilik ve Selefiliktir. Bunların dışında Kaderiyye, Cebriyye, Müşebbihe ve Mücessime gibi mezhepler de bulunur; bununla birlikte bu mezhepler diğerlerine göre çok daha küçüktür ve son üçü bugün varlığını koruyan temel siyasî mezhepler olan, Sünnilik ve Şia tarafından İslam dışı kabul edilir.[89] Bu mezheplerden ilki sayılan Mürcie diğer gruplar tarafından, imanlı kişinin günahının önemli olmadığını öne sürmesi başta olmak üzere çeşitli itikadi görüşleri sebebiyle Müslümanların çoğunluğu ve diğer mezheplerce İslam dışı kabul edilir. Mürcie isminin kökeni "ertelemek", "umut vermek" anlamlarına gelen irca köküdür[90][91][92]. Nitekim bu hareket ilk kez Osman'ın halifeliği sırasında, iç çekişmeler ve gerilimler yaşanmaya başlayınca çıkmış ve dünyada kişilerin yaptıkları kötülüklerin veya büyük günah işleyenlerin hesabını öteki dünyaya (ahirete) bırakma, erteleme fikrinden köken almıştır[90][91]. Ayrıca Mürcie mezhebinin ana görüşü olan imanlı kişinin hangi günahı işlerse işlesin azap görmeyeceği ve günahlarının imanının yanında bir etkisinin olmadığı inancı[92] da isimlerinin kökeni olan "irca"nın "umut vermek" anlamıyla ilişkilendirilebilir[90]. Başlarda Mürcie mezhebi Osman ve Ali gibi kişilerin Hariciler tarafından kâfir olarak görülmesine karşı bir tepki olarak doğmuştu ve günahın etkisiz olduğu fikrine sahip değildi[90][93]; sadece müminler için sonsuz azap olduğunu reddetmekteydiler ki bu Ehl-i Sünnet âlimlerinin çoğunluğunun da görüşüydü[90]. Bununla birlikte zaman içinde Mürcie bu hususta daha uç bir noktaya gitmiş ve imanlı kişinin günahlarının tamamen önemsiz olduğu fikrini ortaya atmışlardır. Genel olarak Mürcie mezhebi Haricî mezhebinin tam diğer uçtaki aşırı dengi olarak görülmektedir[90][93][92]. Mutezile mezhebi bu mezheplerin arasında en akılcı olandır[94] ve genel olarak Ehl-i Sünnet içerisinde hoş karşılanmaz; tekfir edildiği de olmuştur. Mutezile mezhebi her ne kadar bugün pek yaygın olmasa da, özellikle Abbasiler döneminde güçlenmiştir[94]. Mutezile'de akıl ile nass (örneğin bir ayet) çelişkili durduğunda nass akla uygun olacak şekilde tevil edilir (yorumlanır). Mutezile'nin bu tutumu özellikle gelenekçi akımlardan büyük eleştiri almıştır. Mutezile mezhebine bağlı kişilerin inandıkları belirli esaslar bulunmaktadır, bunların başlıcaları şu beşidir: Tevhit, Adalet, Söz ve tehdit (el-Va'd ve el-Va'id), İki konum arasındaki bir konum (El Menzile beyne'l-menzileteyn) ve iyiliği emretmek-kötülükten men etmek (Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker)[95][94]. Bu beş esasa usûlü'l-hamse denir[94]. Tevhid esası Allah'ın varlığı ve birliği anlamındayken adalet esası kader tartışmasıyla ilgili ve Cebriyye'ye bir tepki olarak doğmuş bir esastır[94]. Buna göre insan fiilerinde tamamen hürdür ve fiilerini, Allah'ın ona bahşettiği bir güçten yararlanarak, kendisi yaratır. Mutezile argümanlarına göre eğer kişinin durumu bu olmasaydı da Allah onun fiilerini yaratmış olsaydı, kişi davranışlarında hür olmasaydı, Allah'ın kişiyi davranışlarından, fiilerinden dolayı cezalandırması adil olmazdı. Oysa ki İslam anlayışına göre Allah adaletin kaynağıdır[94]. Nitekim bu esasın ismi de buradan doğmuştur. Söz ve tehdit yani Arapça özgün tabiri ile el-Va'd ve el-Va'id ise Mürcie mezhebine tepki olarak ortaya çıkmıştır ve Allah'ın sevap işleyenlere söz verdiği (vaad ettiği) iyiliğin, günah işleyenlere ise tehdit ettiği cezanın gerçekleşeceğini kasdetmektedir. Mutezile mezhebinin bu husustaki mantığı Mürcie mezhebinin tam zıddıdır ve şöyle ilerler: Eğer kişinin imanı yanında günahları etkisiz
İslam
144
olsaydı Allah'ın günahlara karşı insanları azap ile korkutması anlamsız olurdu; bu sebeple Allah'ın vaad ettiği iyilik de ceza da kaçınılmazdır. İki konum arasındaki bir konum esası ise söz ve tehdit esasıyla ilişkilidir; buna göre büyük günah işleyen Mümin tövbe etmeden ölürse azap görür. Bununla birlikte bu kişinin (büyük günah işlemiş Müminin) konumu kâfirlik değildir; bu kişiye fasık denir ve iman ile küfür arasında bir konum olduğuna inanılır ve nitekim esasta ismini bundan almıştır[95]. Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker yani iyiliği emretmekten ve kötülükten men etmek ise Mu'tezile'de önemli bir yere sahip bir esastır. İnananların birbirlerine iyiliği tavsiye etmeleri, emretmeleri, kötülükten ise alıkoymaları, men etmeleri anlamına gelmektedir. Mu'tezile'nin bu beş ana esasını ilk ortaya atanın Mutezili düşünür Ebu'l-Huzeyl olduğu düşünülmektedir[95]. Her ne kadar Mutezile bugün ayrı bir itikadi mezhep olarak yaygın olmasa da, önemli Şia kolları, Zeydiyye ve İsnaaşeriyye, Mutezili görüşlerin çoğunluğunu kabul etmiştirler ve bu sebeple itikadda Mutezili bir tavırları vardır[95][94]. Mutezililerin birçoğu fıkıh mezhebi olarak (yani amelde) Hanefi mezhebine bağlıdır[94]. Akla itikadi konularda verilen değer ve akıl bazlı bir metodolojinin itikadi yorumlama ve kararlar için kullanılması hususunda, Selefilik Mutezile'nin tam zıddı konumda bulunan bir itikat mezhebidir. Selefiliğe göre nakillerin zahirî (görünen, sözlük veya terim anlamı) ele alınır ve hiçbir nas tevil edilmez[96]. Takdis, tasdik, aczini itiraf etmek, sükût, imsak, keff ve marifetin ehlini teslim Selefîliğin başlıca esaslarıdır[96]. Aklın itikaddaki yeri hususunda Matüridilik ile Eşarilik bu iki mezhebin ortasında bir konumda yer alsalar da, Matüridilik akla Eşariliğe oranla daha fazla yer ve ağırlık verir. Ehl-i Sünnet'te en yaygın ve başlıca itikadi mezhepler Matüridilik ve Eşariliktir[97]. Matüridilik özellikle Ebu Hanife'nin itikadi konulardaki görüşlerinden etkilendiği için bazı bilim adamları bu mezhebi Hanefiliğin itikadi açıdan devamı saymışlardır[97]. Kurucusu, mezhebe ismini veren, Ebu Mansur el-Matüridî'dir[97]. Eşariyye veya Eşarilik ise ismini kurucusu olan Ebu Hasan Eş'ari'den almaktadır[98] ve özellikle Mutezileye karşıt bir tepki olarak doğmuştur. Nitekim bu tepki daha sonraları, İslam filozoflarına da kaymış, Eşari kelamcıları ile İslam filozofları arasında önemli tartışmalar yaşanmıştır[98]. Her ne kadar Eşarilik ile Matüridilik birbirlerine benzeseler ve çok yakın olsalar da, özellikle ayrıntılarda ve çeşitli hususlarda birbirlerinden ayrılmıştırlar. Amelde Maliki ve Şafii olanların çoğunluğu Eşariyken Hanbeli ve Hanefi olanların küçük bir kısmı Eşaridir[98].
Fıkıh mezhepleri Ana madde: İslam dini fıkıh mezhepleri Fıkıh mezhepleri, İslam hukuku olan fıkhın farklı yorumlanması nedeniyle oluşmuş mezheplerdir. Bunlar temelde itikadî konularla yani inanç esaslarıyla ilgilenmeseler de, İslam hukukunda kullandıkları metodolojiye yakın bir metodolojiyi kullanan çeşitli itikadî mezheplerle yakınlaşmışlar, belirli itikadî fikirleri savunmuşlardır. Nitekim zaman zaman fıkıh âlimleri itikadî eserler de vermiştir; örneğin bir Sünni fıkıh mezhebi olan Hanefîliğin kurucusu konumundaki Ebu Hanife'nin çeşitli itikadî fikirleri bulunmaktadır ve kendisinden sonra gelen bazı itikat, kelam alimleri bu fikirleri kullanmışlardır[99]. Sünni fıkıh mezheplerinin başlıcaları: Hanefilik, Şafiilik, Malikilik ve Hanbeliliktir[100][71][101][102]. Başlıca Şii fıkıh mezhebi ise Caferîliktir (İsnaaşeriyye)[102][103]. Bunların dışında bugün kitlesel anlamda varlığını sürdürmeyen fakat fıkıh meselelerinde tesiri olmuş, tarihî açıdan önemli fıkıh mezhebi de Zahiriyye'dir[104]. Caferilik ismini Ali bin Ebu Talib'in torunlarından olan fıkıh alimi Cafer-i Sadık'tan almaktadır. Her ne kadar mezhep genel olarak bir Şii ya da Alevi mezhebi sayılsa da Cafer-i Sadık Sünnilerce önem verilen bir âlimdir. Nitekim kendisi, Sünnilikte önemli bir yere sahip, kendi adlarına ekol bulunan çeşitli fıkıh alimlerine, örneğin Hanefiliğin isim babası Ebu Hanife ondan ilmî açıdan yararlanmıştır. Fıkhî açıdan Caferîlik (veya İsnaaşeriyye) Sünni fıkıh mezhepleriyle benzer kaynaklara ve metodolojilere dayanır. Bununla birlikte özellikle fakihlerin (fıkıh bilginlerinin) ağırlıkları ve önemleri, Sünni mezheplere oranla çok daha önemli bir etki ve yere sahip olmuş, Sünni mezheplerden farklı olarak önemli bir hiyerarşik yapıyı ortaya çıkarmıştır[103]. Sünnî fıkıh okullarından olan Hanefîlik ismini, temel aldığı alim olan Ebu Hanife'den alır[100][101][99] ve bugün dünya çapında en yaygın olan fıkıh mezhebidir[105]. Ebu Hanife'nin metodu akılcı bir yaklaşım izler ve Sünnî fıkıh
İslam mezhepleri arasında bir fıkhî yol olarak kıyasa en çok değer veren mezheptir[105][106][103]. Ayrıca fıkıh mezhepleri arasındaki en liberal mezhep olduğu görüşürü yaygındır[105]. Her ne kadar mezhebin kurucusu olarak Ebu Hanife ismi zikredilse de, mezhebin gelişiminde Ebu Hanife'nin iki öğrencisi Ebu Yusuf ve Muhammed bin Hasan eş-Şeybânî'nin rolleri büyüktür ve bu iki imama birlikte imameyn lakabı takılmıştır[106][99]. Nitekim Hanefîlikte daha sonraları, imameynin ortak görüş belirttiği ve görüşlerinin Ebu Hanife'den farklı olduğu durumlarda, imameynin görüşleri kabul görmüştür[107]. Orta Asya ülkelerinde, Hindistan, Pakistan ve Afganistan gibi ülkelerdeki Sünni nüfusta yaygın olan Hanefilik, ayrıca Orta Doğu'da Türkiye ve Irak gibi ülkelerde de oldukça yaygındır[106]. Malikîlik ismini fıkıh alimi ve hadis alimi (muhaddis) olan Malik bin Enes'den alan bir Sünni fıkıh mezhebidir[100][101]. Temel fıkıh kaynaklarına yaklaşımı Ebu Hanife'ninkine benzemektedir. Her ne kadar re'y ve kıyasla hiç hükmetmediği iddiaları doğru olmasa da, re'y ve kıyası sık kullanmamıştır. Malik icmayı diğer alimlerden daha sık kullanmıştır ve Malikîlikte icma diğer mezheplere oranla daha sık kullanılagelmiştir. Ayrıca sahabe kavli, sahabelerin icraatları ve maslahatlar Malikî mezhebinde diğer mezheplere oranla daha önemli bir kaynak teşkil eder ve daha önemli bir yere sahiptirler. Bugün dört mezhepten üçüncü en büyüğü olan Malikîlik özellikle Kuzey Afrika ve Batı Afrika'da yaygındır[101]. Şafiîlik ismini el-Şafiî (Muhammed bin İdris Kureyşî) isimli fıkıh alimden alan bir Sünnî fıkıh okuludur[100][101]. Gerek Ebu Hanife gerekse Malik'ten (Malik bin Enes) oldukça etkilenmiş olan el-Şafiî aynı zamanda Usûl'ül-Fıkıh yani Fıkıh Usûlü ilminin de kurucusudur[100]. İtikadda Şafiîler Eşariliği takip ederler. Bugün Şafiilik Mısır, Somali, Yemen, Hicaz, Endonezya, Malezya ve Etiyopya gibi birçok ülkede yaygındır[101]. Ayrıca Hindistan'ın bazı bölgelerinde de Sünnî Müslümanlar arasında yaygın bir mezheptir. Sünnî fıkıh mezheplerinden Hanbelîlik adını fıkıh âlimi ve muhaddis Ahmed bin Hanbel'den almaktadır[100][101][108]. Ahmed bin Hanbel aynı zamanda Selefîlik ekolü içinde önemli bir yere sahiptir. Hanbelîlik mantıkî metodolojilere en düşük önemi veren fıkıh mezhebi sayılabilir[103]; nitekim özellikle ilk dönemlerde çoğu akılcı metod ve fikri reddetmişlerdir[108]. Eğer bir hususta Kur'an'da ve sahih hadislerde bir karar bulunmuyorsa sahabe kavline, eğer sahabe arasında bir ihtilaf varsa Kur'an ve Sünnet yönünden en güçlü olan tarafın kararına uyulur. Eğer bunların hiçbiri mümkün değilse fakat zayıf bir hadisin varlığı mümkünse, zayıf hadisi takip edilir. Eğer bu da mümkün değilse, en son çare olarak kıyasa başvurulur. Bugün özellikle Arap yarımadasında yaygın olan mezhep[101] aynı zamanda tarih boyunca farklı ekolleri etkilemiştir. Örneğin çağdaş Vahhabilik hareketi Hanbelîlikten büyük ölçüde etkilenmiştir[101][108]. Bugün müntesibi bulunmayan fakat birçok konuda hâlâ etkilerini sürdüren bir başka fıkıh mezhebi de Zahiriyye'dir[104]. Bazen belirli tarihî dönemler için Sünnî gelenek içerisindeki beşinci fıkıh mezhebi olarak anıldığı da olur. Kurucusu Davûd el-Isbehânî olan mezhep, fıkıhta aklî metodların çoğunluğunu reddetmesi ve nassların (ayet ve hadislerin) görünen anlamlarını (zahirî anlamlarını) temel alması sebebiyle Zahiriyye olarak adlandırılmıştır[104][103]. Mezhebin gelişiminde büyük rol oynamış ve özellikle Endülüs'te yayılmasına sebep olan başlıca alim ise İbn-u Hazm'dır. Her ne kadar etkisini yitirse ve zaman içinde kitlesel varlığını kaybetse de, 20. yüzyılda da çeşitli fıkhî eserlerinde Zahirî etkisi ve fıkıh anlayışı devam etmiştir[104].
Diğer grup ve mezhepler Çeşitli mezhep ve gruplar, bazı âlimlerce mezhep, bazılarınca ayrı bir din bazılarınca ise dinî farklılıklardan ziyade etnik farklılıklarla ayrışmış gruplar olarak kabul edilirler. Zaman zaman bir mezhep olarak ortaya çıkan ayrı gruplar, zaman içinde gelişerek yeni bir din olmuşlar ve İslam'dan ayrılmışlardır. Etnik unsurların ve kültürün mezheplerle ve İslam ile kaynaşması sonucu oluşan gruplara bir örnek bugün Türkiye sınırları içerisinde kalan, Anadolu'daki, Alevîlerdir. Anadolu Alevîleri, İran'daki Alevîler farklı olduğundan İran'dakiler, Şiîliğin bir mezhebi sayılırken Türkiye'deki Alevîlerin ayrı din olarak görenler de vardır ve ayrı bir din mi yoksa bir mezhep mi olduğu tartışma konusudur. Zaman zaman Anadolu ve Balkan Alevîlerinin Şia'nın İsnaaşeriyye kolunun Türkî bir yorumu olarak kabul edildiği iddia edilir.
145
İslam
146
Anadolu Alevîliği Ana madde: Alevilik Alevîlik, Sünnîlik'ten sonra Türkiye'de en yaygın ikinci mezheptir. Sıklıkla ansiklopedilerde ve bilimsel kaynaklarda Şiiliğin Türkiye'deki bir mezhebi olarak tanımlanır[109]. Çıkış noktası İsnaaşeriyye Şiiliği olmasına rağmen uygulamada ve anlayışta oldukça büyük farklılıklar içerdiği[110] gibi Türk kültür ve geleneklerinden büyük oranda etkilenmiştir; özellikle Alevi büyükleri antik Türk inançlarından, örneğin kamcılıktan, Aleviliğin büyük ölçüde etkilendiği ve çeşitli unsurlar barındırdığını ortaya atmışlardır[109]. Nitekim Batılı kaynaklarda Alevilik, "Türk veya Osmanlı Şiiliği" olarak adlandırılır. Alevî sözcüğünün kökeni Ali bin Ebu Talib'in taraftarı anlamına dayanır ki Şiilikte peygamber sonrası ilâhî bir şekilde seçilmiş olan halifenin Ali olduğu inancı Alevilikte mevcuttur[110]. Bununla birlikte kendine has özelliklerinden ötürü, diğer bazı Alevi olarak adlandırılan gruplar gibi (örneğin, Dürziler ve Nusayriler), Şiilik ve Sünnilik dışı ayrı bir mezhep olarak da görüldüğü olmuştur[110]. Ek olarak Alevîlik Türk (Orta Asya ve Anadolu) Sufî gelenekleri ve tasavvuf akımlarından büyük oranda etkilenmiş, Şii unsurların çoğunluğu tasavvufî kavram ve unsurlarla bütünleşmiştir. Bunların dışında çeşitli Türk ve İslam kültürleri dışı etkilerin ve kökenlerin de olduğu bilim adamlarınca öne sürülmüştür: Gnostikler, Zerdüştçülük, Manihaizm (Mani dini) ve panteizm gibi[109]. Aleviliğin tanımlamasında son yıllarda Aleviliği ayrı bir din (veya İslam dışı) gibi görme tartışmaları ortaya çıkmış olduğu gibi[110], bazı bilim adamları Alevileri bir dinî azınlıktan ziyade etnik bir azınlık olarak görmüş ve tanımlamıştırlar[109]. Aleviliğin Türk kültürüyle sık sık bağdaştırılması ve zaman zaman Türk İslamı olarak yorumlanmasının, özellikle Kürt-Alevi etnik grubu bazlı ayrılıkçı hareketlere karşı geliştirildiğini savunan bilim adamları da olmuştur[111]. Alevilik özellikle Bektaşilik ile büyük ölçüde paraleldir ve bugün iki isim sıklıkla birbiri yerine kullanılır[112]. Bununla birlikte Bektaşilik daha ziyade bir tasavvuf tarikatıdır ve temel nitelikleri, özellikleri de tasavvufîdir[109]. Nitekim Aleviliğin Bektaşilikle içiçeliği sonucu birçok tasavvufî öğe, Bektaşî geleneği Aleviliğe dâhil olmuştur. Cem ayinleri, dede, pir ve mürşitlerin eğitiminde kurtuluşa erecek Sufî yolun takip edilmesi[109], her ne kadar her Alevi tarafından sıkıca takip edilmese de, Bektaşilik ile Aleviliğin paylaştığı temel unsurlardandır. Bektaşî-Alevî geleneğinde, tasavvufî unsurlarla bütünleşmiş yolu benimseyenlerle, etnik olarak ilgili gelenekten olanlar arasında ayrım yapılır: Hacı Bektaş'ın yolunu takip eden Bektaşi-Alevilere Yol Evladı tabiri kullanılırken, etnik olarak gelenekten olanlara Bel Evladı tabiri tercih edilir[109]. Alevîler'in ibadet yeri cemevidir[112][111]. Aslen Bektaşî geleneğinde bir tür inisiasyon ritüeli olan cem ayini (ayin-i cem) Alevi ibadetinde çok önemli bir yer tutar[109] ki nitekim liturji açısından İsnaaşeriyye ile Alevilik arasındaki büyük farklılıkların bir göstergesidir[110]. Cem ayinlerinde birçok Şii temelli sembol bulunur: Kötü bir sonla karşılaşan imamlar Hüseyin ve Hasan'a atfen oniki mum söndürülür, özellikle oniki imam, Kerbela gibi şeyleri konu edinen nefesler söylenir ve semah yapılır[109]. Şii ve Sünnilerin genelinden farklı olarak Ramazan ayında oruç tutmazlar[110][112]. Kendileri Muharrem ayının 10'unda, üçüncü imam Hüseyin'in Kerbela'da öldürüldüğü günü oruç tutarak geçirirler[110]. Nitekim Şiiler ve Sünnilerce uygulanan ve Sünnilere ve her iki grup tarafından da İslam'ın şartlarından kabul edilen hac da Aleviler tarafından uygulanmaz. Alevilikteki davranışsal temel ise ünlü bir Alevi deyişiyle şöyle tanımlanmıştır: "eline, diline, beline sahip ol"[109]. Türkiye'de bulunan Şiilerin ve dolayısıyla Alevilerin nüfusunun kaçta kaçını oluşturduğu net olarak bilinmemektedir[113]; bununla birlikte Caferilerin ve Alevilerin toplamda nüfusun %7 ile %30 arasında bir kısmını oluşturduğuna yönelik tahminler ve çalışmalar bulunmaktadır[114]. Bir AB raporuna göre Türkiye'de 15-20 milyon Alevi bulunmaktadır[115]. Birçok Alevi yazara göre de Türkiye'deki Alevi nüfusu, Türkiye toplam nüfusunun üçte biri kadardır ki bu yaklaşık 20 milyon veya üzeri bir rakama işaret eder[116]. Bununla birlikte daha düşük tahminler de yapılmış. Bu tahminlere göre Alevi nüfus daha ziyade 10 veya 12 milyon civarıdır[116]; bununla birlikte nüfusa oranı %10'un altına düşüren, net sayıyı 5 milyon civarında tespit eden başka tahminler de vardır[113]. Alevilik tanımının göreceli yönlerinin bulunmasından dolayı tüm tahminlerin doğruluk payı olduğu fikrini ortaya atan bilim adamları da olmuştur[113].
İslam Tasavvuf Tasavvuf veya Sufizm bir mezhep olmamakla birlikte, kendisine birçok farklı mezhepte yer bulmuş, çileci, zaman zaman ezoterik, monistik veya panteistik yönleri de olan bir İslam akımıdır. Tasavvuf veya Sufi kelimelerinin kökeni konusunda ihtilaf olduğu gibi ortaya çıkışı hususunda da ihtilaf vardır. Din bilimleri açısından tasavvuf akımının hicrî ikinci yüzyıldan itibaren başladığı özellikle İslam'ın yaygınlaşması ve yeni toprakların İslam devletine katılmasıyla birlikte yaygınlaştığı bilinmektedir. Cabir bin Hayyan, Ebu Haşim el-Kûfî ve Abduk es-Sûfî birçok Rifaiyye tarikatından zikreden şahısları gösteren bir araştırmacı tarafından ilk mutasavvıflardan sayılmışlardır[117][118]. betimleme. Tasavvuf akımı kendisinden önce ve sonra ortaya çıkan farklı dini veya mistik akımlardan büyük ölçüde etkilenerek ortaya çıkmıştır[119][120][121]. Nitekim tasavvuf tarihçelerinde, Antik Çağ'dan tanınmış bazı âlim ve düşünürler, özellikle Hindistan ve Mısır'daki gizemci bazı mezhepler ve felsefeler övülmüş, tasavvufla ilişkilendirilmiş bu felsefelerin tasavvufî düşünceyle ortak bir paydada buluştuğu ifade edilmiştir[122]; Örneğin, batı mistiklerinden Pisagor, birçok mutasavvıf ve eser tarafından sıklıkla övülmüş, tasavvufla ilişkilendirilmiştir[123]. Oryantalist De Lacy O'Leary tasavvufun üzerinde oturduğu temel eylemler, davranışlar ve kavramların İslam'da bulunmadığını ve dışarıdan İslam kültürüne geldiğini iddia etmiştir[124].[125]. Bu fikirler mutasavvıflar arasında bazen kabul görüp, bazen görmemektir. Genelde mutasavvıflar tasavvufî görüşlerin ve kavramların Kur'an temelli olduğunu ve peygamber ile sahabe zamanında olduğuna inanırlar. Tasavvufî düşünce kendi içinde birçok gruba ayrılır ve bu grupların her birine tarikat denir. Tarikatlar, geçmişlerinin peygamberin zamanında yaşayan Müslümanlardan birine kadar gittiğini iddia ederler ve o zamandan günümüze kadar düşüncesel anlamda önderlik etmiş şahısların bir silsilesini oluştururlar. Bazı din bilimciler Batı'daki panteistik düşüncelerle tasavvuftaki ontolojik düşüncelerin benzerliğini savunsa da, birçok mutasavvıf bunu reddetmiştir. Nitekim tasavvufta ontolojik yapı tarikatlar arası farklılık göstermektedir. Tasavvufun temelinde sıklıkla, Allah'ın tek olduğu, sadece ilahî anlamda değil varlıksal anlamda da tek olduğu, onun dışında hiçbir varlık bulunmadığı, evrenin ve içindeki canlı cansız her şeyin Allah'ın varlığının bir yansıması olduğu fikri yatar (Vahdet-i Vücut, Panteizm). Bu noktada ontolojik anlayış çoğu tasavvufî akımda benzer olsa da, ayrıntılarda farklar görülür. Tasavvufta Kuran’da hayatın her alanında zahirî (görünen) şeylerin ardında kalan daha derin bir anlam olduğu fikri egemendir. Bunun dışında özel bir zühd kavramı vardır ve mutasavvıflar hayata dair zevklerden ruhanî zevklere ulaşabilmek için kaçınmalıdırlar. Yoğun bir çilecilik anlayışı mevcuttur fakat bu çileciliğin tezahürleri tarikattan tarikata farklılaşabilir. Tasavvufta farz ve nafile ibadetlerin dışında uzun toplu veya bireysel zikir önemli bir ibadettir. Ayrıca tasavvufta, kişinin kendisini tasavvufî anlamda geliştirmesi için, bir şeyhe bağlanması şarttır. Tasavvufa göre kişi tasavvufta ilerledikçe çeşitli varlıksal mertebelerden geçer ve sonunda kemâle erer. Ayrıca beden ve nefis doğaları gereği kötü ve hakir görülür, nefse ve bedensel ihtiyaçlara sıklıkla yenilecek bir düşman, aşılacak bir engel olarak bakılır. Buna göre Allah'ın bir parçası olan ruhun, onun varlığında farkındalığına kavuşması için bunlar şarttır. Nitekim bu da çileciliğin tasavvuftaki yerinin sebeplerindendir. Ayrıca tasavvufta Allah'a karşı duyulan ve önemli bir yeri olan aşk kavramı mevcuttur. Nitekim sıklıkla yapılan ibadetlerin cennet arzusu veya cehennem korkusu yerine bu aşk uğruna yapılması gerektiği vurgulanır. Bu aşk kavramı tasavvuf edebiyatında da kendisine önemli bir yer bulmuştur ve gerek Allah'tan gerekse Muhammed'den tasavvuf edebiyatında sıklıkla sevgili olarak söz edilmiştir. Tasavvuf, özellikle şeyh-mürid ilişkisi ve barındırdığı çeşitli ontolojik fikirler (örneğin vahdet-i vücud) sebebiyle zaman zaman çeşitli din âlimlerince kınanmış ve hatta tekfir edilmiştir. Bu âlimlere bir örnek İbn Teymiye'dir. Gazali gibi bazı İslam âlimleriyse tasavvufî görüşe hak vermiş ve İslam dairesi içinde, saf ve hakikî bir yol olduğunu savunmuş, tasavvufun gelişimine katkılarda bulunmuştur.
147
İslam
148
Tasavvufun İslam kültüründeki yeri büyüktür ve gerek Sünnî gerekse Şii topluluklarda önemli bir yer tutar. Tasavvuf edebiyatı ve musikîsi İslam kültüründe önemli bir rol oynamıştır. Tarih boyunca birçok tanınmış mutasavvıf şair vardır ve gerek tasavvuf edebiyatı gerekse Doğu edebiyatında önemli bir yere sahiptirler. Bunlara Celaleddin-i Rumî, Şeyh Galib, Feridüddin Attar, Hâfız, Sadi Şirazi, İbn Ferid ve Yunus Emre gibi isimler örnek olarak verilebilir.
Dünyada Müslümanlar İslam dini, 1.3 - 1.5 milyar inananıyla Hıristiyanlık'tan sonra dünyanın en yaygın ikinci dinidir.[126] Dünyadaki Müslümanların çoğu Ortadoğu'da, Afrika'nın ortasında ve kuzeyinde, Asya'nın batısı ve güneydoğusunda ve Balkanlar'da yaşamaktadır. Ayrıca Avrupa, Avustralya ve Amerika gibi diğer kıtalarda da on milyonlarca Müslüman yaşamaktadır.
Nüfusunun %10'undan fazlası Müslüman olan ülkeler.██ Sünni nüfusun çuğunlukta olduğu bölgeler ██ Şii nüfusun çoğunlukta olduğu bölgeler
Nüfusunun %100'ü Müslüman olan Suudi Arabistan, Müslüman nüfusun tüm nüfusa oranı bakımından dünya birincisidir.[127] Endonezya, sayısal açıdan dünyanın en fazla Müslüman nüfusa sahip ülkesidir[128]. 237.5 milyon nüfusa sahip Endonezya'nın nüfusunun %85-90'ı Müslümandır[129][128]. Hindistan ise sayısal açıdan dünyanın en büyük Müslüman azınlık nüfusunun (138 Milyon[130]) yaşadığı ülkedir.
İslam ve bilim İslam'ın yoğun bir şekilde yayıldığı ve İslam devletlerinin yükselişte olduğu İslam'ın altın çağlarında İslam topraklarında birçok bilim adamı yetişmiş ve bilimsel faaliyetler çok yoğunlaşmıştır[131]. Bilim anlamına ve İslam kültüründe önemli bir yere sahip olan özgün terim ilmdir[132][131] ki bu sözcük Türkçede de bilim anlamında, ilim şeklinde, eskimiş olsa da, yer almaktadır[133]. İlm terimi aslında "bilgi" anlamında da kullanılır. Her iki anlamı da İslam ile bütünleşmiştir ki nitekim İslam literatüründe ve zaman içinde İslam tarihinde İslam öncesi ve ilk vahyin geldiği döneme 11. yüzyıl dolaylarından kalma, el-Biruni tarafından Cahiliyye Devri (veya Cahiliyye Dönemi) denir. İslam yapılmış ve Ay'ın farklı evrelerini gösteren bir çizim. devletlerinde ortaya çıkan bilimsel anlayışlara, bulgulara ve bilim adamlarının bütüne zaman zaman İslamî bilimler dendiği olur; bununla tam olarak neyin kastedildiği zaman zaman tartışma konusu olmuş olsa da genel olarak Müslümanlar tarafından yapılan bilimsel çalışmaların bütünü anlamındadır[132]. İslamî bilimsel çalışmalar ve bilim adamları, Arap bilimsel çalışmalar ve bilim adamları olarak
İslam
149
görülmemelidir; her ne kadar ortak dilleri Arapça olsa da bu dönemdeki bilimsel çalışmaları yapan kişiler birçok farklı etnik gruptan gelmekteydi ve ortak noktaları etnisiteden ziyade İslam devletlerinde yaşayan Müslümanlar [134] olmalarıydı .
Yaklaşık 1200 yılından kalma, gözün anatomisini anlatan bir çizim.
İslamî bilimsel gelişmeler ve bilim tarihinde Yunan filozoflarının eserlerinin İslam kültürüne girişi ve çevrilmesi önemli bir yer tutar ve 8. yüzyılda gerçekleşmiştir[132][135][134][136][137][138]. Nitekim daha sonra Batılı kaynaklar bu filozofların birçoğunun unutulmuş veya kaybolmuş eserlerini İslam devletlerinde bu eserlerin varlıklarını sürdürmeleri sayesinde keşfetmiş olduğu gibi Müslüman bilim adamlarınca bu bilgiler ışığında ortaya konan bilimsel yenilik ve keşifleri de tanıma fırsatı [132][131][136][137] bulmuştur . Yunan filozoflarının eserlerinden büyük ölçüde etkilenen ve diğer bazı dış faktörlerden de beslenen bir İslam felsefesi ve bilimleri geleneği oluşmuştur[135][134][139]. Farabi[140], İbn-i Sina[141] ve İbn-i Rüşd[142] tanınmış ve önemli İslam filozoflarındandır[136]. İslam felsefesi içinde birçok akım oluşmuştur, bunların bazısı İslam'ın ana hatlarını kabul ederken bir kısmı reddetmiştir; örneğin materyalist bir felsefeyi savunan Maddeciler veya Dehriyyûn Tanrı'nın varlığını reddederlerdi[143]. Bununla birlikte, İslam felsefesi içerisinde oluşan akımların büyük el-Cezeri'nin tasarladığı otomatik su kaldırmaya yaran bir (otomat) icadın betimlemesi; yaklaşık 1205 yılından bir kısmı İslamî temelleri benimsemiş, İslam ile Yunan kalma. filozoflarının görüşlerini kaynaştırmaya ve uzlaştırmaya çalışmıştır. Bu açıdan çıkan en büyük ve en çok tartışma yaratan meselelerden bazıları ahiretin salt ruhanî mi yoksa bedensel de mi olacağı, evrenin ezelî olup olmadığı ve dolayısıyla creatio ex nihilo (Tanrı'nın "yoktan var etmesi") gibi meselelerdir[136]. Akılcı ve dış etkilerden etkilenen bir başka akım da kelam yani İslam teolojisidir[132][135]. Bununla birlikte zaman içinde İslam filozofları ve kelam âlimleri ayrışmış ve sıklıkla tartışmalarda karşıt taraflarda bulunmuşlardır; İslam filozofları Yunan filozofların eserlerini ve
İslam görüşlerini İslamî bir temelde ele alıp, çeşitli nassları tevil ederken kelam âlimleri daha geleneksel bir yolu edinmiş, Yunan filozoflarının görüşlerini ikinci plana itmişlerdir[136]. Özellikle Eşari kelamcıları bu konuda ileriye gitmiş ve bilimsel nedenselliği reddetmiştir[136]. Gerek Kur'an'da insanlara düşünmeyi nasihat eden ayetlerin bulunması, gerekse ilmi öven hadislerin bulunması[132], İslam'da genel olarak akıl ile dinin birbiriyle karşıt olmadığı fikri[131], fetihlerin de ardından zenginleşen ve yayılan İslam devletlerinde bilimsel gelişme buluşların artmasına sebep olmuştur. Bu sebeple, Orta Çağ başta olmak üzere, çeşitli dönemlerde İslam devletlerinde önemli bilim adamları yetişmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır: İbn el-Heysem, Ebu Reyhan el-Biruni, İbn-i Nefis, İbn Bace, İbn Tufeyl, Harezmi, Cabir bin Hayyan, Ömer Hayyam, Cezeri, İbn Haldun, Nasîrüddin Tûsî ve Takiyüddin[135][134]. Batı bilim tarihinde bu bilim adamların birçoğunun buluşları daha sonradan tanınmıştır[135]. Bu Müslüman bilim adamlarının buluşları ve çalışmaları çok çeşitliydi ve felsefeden, matematiğe, matematikten tıbba, tıptan hukuka, hukuktan astronomiye, astronomiden sosyolojiye kadar çok çeşitli ve geniş bir alanda, birçok farklı dilim dalını kapsayacak şekildeydi[132][135].
İslam ve sanat İslamî sanatlar İslam kültürünün büyük bir bölümünü oluştururlar[144]. İslamî sanat(lar) terimi görece yeni bir terimdir ve genel olarak modern bir kavram olarak ele alınabilir[144]. Terim ile kastedilen İslam topraklarında üretilen, İslam kültürünün izini taşıyan sanat eserleridir; eserlerin illâ ki Müslüman için veya Müslümanlar tarafından yapılmış olması gerekmez[144]. Nitekim birçok Hindu, Hıristiyan ve Yahudi sanatçılar İslamî sanat eserleri verdikleri gibi, Müslümanlar tarafından yapılan bazı sanat eserlerinin alıcıları, sahipleri gayrimüslimdir[144]. Zaman zaman tarihi İslamî Selimiye Camisinin kubbesinin içi; Edirne, Türkiye. İslamî sanatlarda sanat eserleri ve sanatçılar çağdaş zamanlarda dekoratif sanatlar çok önemli bir yer tutar. dinîden ziyade millî sanat açısından değerlendirilmiştirler; bununla birlikte bu genelde yanlış bulunur zira İslamî sanatlarda tarih boyunca ortak olan değer ve vurgu İslamdır ve sanatlar birçok etnik grubun katkısının sonucu olarak ortaya çıkmışlardır[144]. Nitekim o dönemlerde İslam topraklarında bulunan vatandaşların da ayırıcı özelliği etnik gruplarından ziyade dinleriydi ve bu sebeple de bugün birçok tarihî İslamî sanatçının yaşadığı toprağa bakarak etnik kökenini bilmek çok zordur[144]. İslam itikadındaki Allah inancında antropomorfizme yer verilmemesi ve buna kesin bir şekilde karşı çıkışı, Allah'ın sureti olmadığı için betimlenemeyecek olduğu inancı Hıristiyanlıktakine benzer bir ikona ve dinî resim geleneğinin oluşmasını engellemiştir[144]. Ayrıca İslam'da peygamberlere ilâhî özelliklerin izafe edilmemesi peygamberlerin de betimlenmesini dinî anlamda büyük ölçüde gereksiz kılmıştır[144][144]. Ek olarak İslam'ın putperestliğe karşıt oluşu ve Kur'an'da putperestliğin şiddetli bir şekilde reddedilmesi özellikle heykel gibi sanatlara Müslümanların, özellikle de aktif pagan putperestliğinin devam ettiği çağlarda, mesafeli durmasına sebep olmuştur[145]. Bununla birlikte Kur'an'da heykel sanatına veya insan (peygamberler dahil) suretlerinin betimlenmesine, tapınmak yani putperestlik için yapılmadıkları sürece, karşıt bir ayet bulunmaz[144]. Nitekim sonraki yüzyıllarda özellikle yeni fethedilen topraklarda var olan sanat gelenekleri ile İslam'daki kavram ve sembollerin kaynaşması sonucu, özellikle İran bölgesinde, gerek Muhammed gerekse diğer peygamberleri betimleyen görsel eserler de, nadir de olsalar, yapılmışlardır[146] ve figüratif betimleme yedinci yüzyılın ilk dönemlerine kadar pek de sorunsal olmamıştır[144]. Bununla birlikte özellikle peygamberin betimlemeleri dinî bir bağlamda değil de tarihî bir bağlamda yapılmıştır[144].
150
İslam
151
Batı'da sanatın önder türleri resim ve heykelken, İslam'da bu formlar yukarıda belirtilen sebeplerin de etkisiyle benimsenememiştir[144]. Bunun yerine ahşap, metal işlemeciliği, dekoratif sanatlar, seramik ve cam sanatları ile ciltleme ve hat sanatları büyük yer ve öneme sahiptir[145][144]. Süsleme sanatlarında özellikle geometrik ve simetrik motifler sıklıkla yer almıştır[144][147]. Gerçekçi suret betimlemesinden uzak duran İslam sanatı, daha hayalcî bir tarza sahip olan minyatür sanatını geliştirmiştir. Gerek açı, gerekse özgün stilleriyle minyatür sanatı farklı bir görsel sanat dalıdır ve İslam sanatında büyük yer tutar, başlıca figüratif sanattır[146]. Buna ek olarak, İslam'da önemli bir yer tutan yazıyı baz alan güzel sanat türü, hüsn-ü hat, yani hat sanatı İslam toplumundaki suret karşıtlığından da yararlanarak büyük ölçüde gelişmiştir[144][144][148]. Hat sanatında birçok tarz ve üstat geliştiği gibi, farklı İslam devletlerinde, Arap alfabesini kullanan farklı dillerde, daha farklılaşmış stiller ortaya çıkmıştır[148][149]. Hat sanatı gelişiminde zaman zaman soyut da olsa figüratif özellikler de kazanmıştır; örneğin zoomorfik hat eserlerine sıklıkla rastlanır[149]. Özellikle hat sanatıyla birlikte anılan tezhip sanatı dekoratif bir sanat olarak öne çıkmış, Kur'an nüshalarının oluşturulmasında hat ile birlikte dekoratif ve estetik açıdan önemli bir yere sahip olmuştur. Gerek ciltcilik gerekse süsleme açısından en güzel örnekleri sunan Kur'an nüshaları olmuştur[144]. Kur'an nüshalarında hat ve tezhibe sıklıkla rastlanırken, figüratif dekorasyonlara ve betimlemelere rastlanmaz[145][144]. Bunun yerine minyatür gibi figüratif betimlemeler destan ve manzum hikâyelerin nüshalarında sıklıkla kullanılmıştır[145][144].
1507'den kalma bir minyatür. Betimlenen Leylâ ile Mecnun hikâyesinden Mecnun'dur.
El Hamra Sarayı, Granada, İspanya.
İslam
Bunlara ek olarak İslam sanatında mimari önemli bir yere sahiptir. İlk dönemlerde (gerek İslam öncesi ve İslam'ın ortaya çıktığı dönemlerde) İslam'ın geliştiği merkezler olan Mekke ve Medine'de mimari açıdan gelişmemiş şehirlerdi[150]. Özellikle İslam devletinin yönetiminin saltanata geçişinden sonra, yapılan fetihlerle de mimariye olan ilgi artmış[150], zaman içinde farklı toprakların mimarisinden de etkilenerek farklı mimari stillerde camiler, mescitler, medreseler, saraylar, köprüler ve kervansaraylar yapılmaya başlanmıştır[150]. İslam’a has ibadet yeri olan camilerin mimarisi özellikle İslam mimarisi içerisinde önemli bir rol oynamıştır[151]; ilk fethedilen topraklarda, özellikle Suriye'de, kiliseler camiilere Avlusu ve minareleriyle Sultan Ahmet Camisi, İstanbul, Türkiye. çevrilmişken daha sonra fethedilen yeni topraklarda ve kurulan yeni şehirlerde Müslüman camiler inşa etmeye başlamışlardır[150]. Farklı iklimlerden ve etnik kültürlerden etkilenerek camii mimarisi bölgeden bölgeye farklılık gösterir[150][151]. Bu tip (cami, medrese vs.) dinî mekânların mimarisinde suret betimlemesine pek yer verilmez[145][144], bunun yerine dekoratif, sık sık geometrik ve arabesk türde süslemeler mevcuttur[145][144][150]. Bununla birlikte dinî olmayan seküler mekânların mimarisinde suret betimlemelerine yer verilmiştir; örneğin özellikle eski hamamlarda ve saraylarda buna rastlanır[145][144][150]. Bununla birlikte seküler mekânlar zaman içinde dinî mekânlar kadar iyi korunmamıştır[144]. Tekstil bazlı sanatlar da İslami sanatlar açısından önemli bir yere sahiptirler[145][144]. Ticari açıdan da büyük bir gelir kapısı oluşturan tekstil üretimi çok gelişmişti ve çok çeşitli ham maddeler kullanmaktaydı[145][144]. Halılardan çok amaçlı kumaşlara, tülbentlere kadar birçok farklı tekstil ürünü[145] farklı tarz ve tekniklerle dokunarak hazırlanır,önemli bir kısmı ithal edilirdi. Nitekim Orta Çağ'da kiliselerde azizlerin kemiklerinin sarılıp saklandığı işlemeli kumaşların çoğunluğu İslam topraklarından gelmekteydi ve bugün varlığını sürdüren bu kumaşlar o dönemlerdeki İslam kumaş sanatlarının güzel örneklerini oluşturmaktadır[144].
Kaynakça • Esposito, John (1998). Islam: The Straight Path, 3rd, Oxford University Press. ISBN 978-0-19-511234-4. • Esposito, John (2000b). Oxford History of Islam. Oxford University Press. 978-0195107999. • Esposito, John (2002b). What Everyone Needs to Know about Islam. Oxford University Press. ISBN 0-19-515713-3. • Esposito, John (2003). The Oxford Dictionary of Islam. Oxford University Press. ISBN 0-19-512558-4. • Peters, F. E. (2003). Islam: A Guide for Jews and Christians. Princeton University Press. ISBN 0-691-11553-2. • Encyclopaedia of Islam Online. Ed. P.J. Bearman, Th. Bianquis, C.E. Bosworth, E. van Donzel, W.P. Heinrichs. Brill Academic Publishers. ISSN 1573-3912. • Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. ISBN 978-0-02-865912-1. • O'Leary, De Lacy. "İslam Düşüncesi ve Tarihteki Yeri". 114. Ankara Ü.İ:F. Yayınları. Ankara, 1971. • Ateş, Süleyman. "Sülemi ve Tasavvufi Tefsiri"; 1. Sönmez Neşriyat. İstanbul, 1969. • Güngör, Erol. "İslam Tasavvufunun Meseleleri". 50-63. Ötüken. İstanbul, 1984. • Kurtkan, Amiran. "Sosyolojik Açıdan Tasavvuf ve Laiklik". 38-39. Kutsun Yayınevi. İstanbul, 1977. • Historical Atlas of the Islamic World. Derby, United Kingdom: Cartographica, 2004. Gale Virtual Reference Library. Gale. • Encyclopedia of Modern Asia. Ed. Karen Christensen and David Levinson. Vol. 1. New York: Charles Scribner's Sons, 2002. Gale Virtual Reference Library. Gale.
152
İslam • Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 1. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. Gale Virtual Reference Library. Gale. • Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 8. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. Gale Virtual Reference Library. Gale. • The Concise Oxford Dictionary of World Religions. Ed. John Bowker. Oxford University Press, 2000. • Kılavuz, A. Saim. "Anahatlarıyla İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". Ensar Neşriyat. İstanbul; 1987. • Taylan, Necip. "Anahatlarıyla İslam Felsefesi". Ensar Neşriyat. İstanbul; 2000.
Dipnotlar [1] " İslam (http:/ / www. britannica. com/ EBchecked/ topic/ 309173)." Encyclopædia Britannica. Encyclopædia Britannica Online. Encyclopædia Britannica Inc. [2] "Müslümanlık". TDK Güncel Türkçe Sözlük. (http:/ / www. tdk. gov. tr/ TR/ sozbul. ASPX?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA& Kelime=müslümanlık) URL erişim tarihi: 12 Mayıs 2008. [3] "Islam: An Overview" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. 24 Nisan 2008 [4] mümin (http:/ / www. dildernegi. org. tr/ TR/ Sozluk. aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EFEC9E8A7FA3AA308F& Sozcuk=mümin & Detay=1& ANAH=42087) DilDernegi.org.tr. Erişim: 30 Eylül 2011 [5] "Islam." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003. [6] The Mohammedan dynasties (http:/ / books. google. com/ books/ about/ The_Mohammedan_dynasties. html?id=4eJtAAAAMAAJ)books.google.com. Erişim: 17 Temmuz 2011 [7] Mohammed and Mohammedanism (http:/ / www. newadvent. org/ cathen/ 10424a. htm) Katolik Ansiklopedisi. Erişim: 17 Temmuz 2011 [8] The History Of The Mohammedan Dynasties In Spain Vol II (http:/ / www. archive. org/ details/ historyofthemoha032395mbp)Archive.org: Erişim 17 Temmuz 2011 [9] "Muslim." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003. [10] Rahman, Fazlur. "Islam: An Overview [First Edition]." Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 7. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 4560-4577. Gale Virtual Reference Library. Gale. [11] "Islam", Encyclopaedia of Islam Online [12] Gardet, L. "Islām." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0387) URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [13] Sözlükte "kurtuluşa ermek, boyun eğmek, teslim olmak; teslim etmek, barış yapmak" anlamlarındaki silm (selm) kökünden türemiş olan İslam'ın etimolojisini yapan ilk âlimlerden İbn Kuteybe kelimeyi "boyun eğmek (inkıyat) ve itaat etmek" şeklinde açıklamıştır. Sonraki kaynaklarada genellikle bu açıklamalar tekrar edilmiş, "sulh ve selamet gayesiyle boyun eğmek, tabi ve teslim olmak" manaları öne çıkarılmıştır. (Mustafa Sinanoğlu, 'İslâm - Son ilâhî din', Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, Cilt 23, s. 1) [14] (İman) inancına sahip bulunan kimseye mü'min, inancının gereğini tam bir teslimiyetle yerine getiren kişiye de müslim denir. Ayrıca Türkçede müslim kelimesinin Farsça kurala göre çoğulu olan Müslüman da (müslimân) bu anlamda kullanılmaktadır. (Mustafa Sinanoğlu, 'İman', Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, Cilt 22, s. 212) [15] "David." Oxford Dictionary of English 2e, Oxford University Press, 2003. [16] Wensinck, A.J. "Rasūl." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0911) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [17] T.C. Diyanet İşleri Türkçe Kur'an Meâli, Mümin suresi (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=1& sid=40) [18] "Rasul". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1984) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6Mayıs 2008. [19] "Muhammad". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1577) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [20] Buhl, F.; Schimmel, Annemarie; Noth, A.; Ehlert, Trude. "Muḥammad." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0780) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [21] Juynboll, G.H.A.; Brown, D.W. "Sunna." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-1123) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [22] "Sunnah". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2279) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008.
153
İslam [23] "Quran". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1945) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [24] Welch, A.T.; Paret, R.; Pearson, J.D. "al- Ḳurʾān." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0543) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [25] Elmalılı Hamdi Yazır, Türkçe Kur'an Meâli; Alak Suresi. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=96) [26] Elmalılı Hamdi Yazır Türkçe Meâli; Hicr Suresi. (http:/ / www. multimediaquran. com/ quran/ turkce/ 015/ 15-elmalili. htm) [27] "Anthropomorphism". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e172) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [28] "Ninety-nine beautiful names of God" The Concise Oxford Dictionary of World Religions. Ed. John Bowker. Oxford University Press, 2000. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t101. e5229) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [29] Esposito (1998), pp.6,12; Esposito (2002b), pp.4-5; F. E. Peters (2003), p.9 [30] "Muhammad", Encyclopaedia of Islam Online [31] Yazır, Elmalılı Hamdi. "Şura Suresi". Türkçe Kur'an Meali. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=42) kuran.gen.tr. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [32] Yazır, Elmalılı Hamdi. "Bakara Suresi". Türkçe Kur'an Meali. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=2) kuran.gen.tr. URL erişim tarihi:4 Mayıs 2008. [33] Yazır, Elmalılı Hamdi. "Al-i İmran Suresi". Türkçe Kur'an Meali. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=3) kuran.gen.tr. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [34] "Muawiyah ibn Abi Sufyan" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1565) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [35] "Umar ibn al-Khattab". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2419) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [36] "Uthman ibn Affan" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2449) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [37] "Ali ibn Abi Talib". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e120) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [38] "Yazid". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2536) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [39] "Yazīd (I) b. MUʿĀWIYA." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_SIM-8000) Brill Online. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [40] "Umayyad Caliphate". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2421) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [41] "Saffah, Abu al-Abbas al-" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2052) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [42] Lewis, B. "ʿAbbāsids (Banu 'l-ʿAbbās)." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0002) Brill Online. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [43] http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e400 "Caliph/Caliphate". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [44] Schönig, Hanne (Halle/Saale). "Abbasids." Brill's New Pauly. Antiquity volumes edited by: Hubert Cancik and Helmuth Schneider. Brill, 2008. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=bnp_e100350) Brill Online. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [45] "Andalus, al-". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e161) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008.
154
İslam [46] "Fatimid Dynasty". Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e645) Oxford University Press. URL eirşim tarihi: 4 Mayıs 2008. [47] T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı. "İlmihal"; 1. cilt; "İman ve İbadetler". s. 16/91. (http:/ / www. diyanet. gov. tr/ turkish/ weboku. asp?sayfa=16& yid=33) URL erişim tarihi: 29 Nisan 2008. [48] "Aqidah" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e176) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008 [49] "Angels" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e163) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008 [50] T.C. Diyanet İşleri, Türkçe Kur'an Meâli. (http:/ / www. diyanet. gov. tr/ kuran/ ayet. asp?Kuran_id=2& Ayet_No=136& I3. x=6& I3. y=11) [51] Elmalılı Hamdi Yazır; Türkçe Kur'an Meali. Bakara suresi. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=2) [52] "Cibril Hadisi" tercümesi (http:/ / samil. ihya. org/ ?t2=oku& an=330& g=E1WA& s=6& t4=& t3=cibril. hadÎsi); özgün kaynak: Buhârî, İman 1; Müslim, İman 1 [53] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 24-27. [54] "Sin" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2211) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [55] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 27. [56] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 29-30. [57] Kılavuz, Ahmed Saim. "İman-Küfür Sınırı". sf 24-26. Marifet Yayınları, İstanbul, 1990 [58] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 24. [59] Gardet, L. "Īmān ." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2006. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ public/ iman) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008 [60] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 34-35. [61] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 25-27. [62] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 27-28. [63] Yazır, Elmalılı Hamdi. Türkçe Kur'an Meâli; Hucurat suresi (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=49) [64] "The Five Pillars of Islam". RelS 201 Class Notes on Islam. University of Calgary. (http:/ / www. ucalgary. ca/ ~elsegal/ I_Transp/ IO5_FivePillars. html) ("İslam'ın Beş Şartı". RelS201 İslam üzerine ders notları. Calgary Üniversitesi) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [65] "Khums" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1302) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [66] Zysow, A.; Gleave, R. "Ḵh̲ums (a.)." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-1417) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [67] Elmalılı Hamdi Yazır Türkçe Kur'an Meâli, Enfal Suresi, 41. ayeti. (Meâli hazırlayan Yazır Sünni bir Müslümandır) (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=8) İlgili kaynaktan naklen: "Şunu da bilin ki, eğer Allah'a ve hak ile batılın ayrıldığı gün, iki ordunun çarpıştığı gün kulumuza indirdiklerimize iman etmiş iseniz, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'ındır, peygambere, yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir." [68] Tyan, E. "Ḏj̲ihād." Encyclopaedia of Islam (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0189). Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [69] Şura suresi Türkçe Kur'an Meali; Şii görüşleri temelli bir meal. (http:/ / quran. al-shia. com/ tr/ meal/ 42. htm) [70] Elmalılı Hamdi Yazır. Türkçe Kur'an Meâli; Şura suresi. (http:/ / www. kuran. gen. tr/ ?x=s_main& y=s_middle& kid=3& sid=42) [71] "Sunni Islam." Dictionary of the Israeli-Palestinian Conflict. Vol. 2. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 440. Gale Virtual Reference Library. Gale. [72] Kamali, M. Hashim. "Madhhab." Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 8. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 5547-5550. Gale Virtual Reference Library. Gale. [73] "Sunni Islam" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2280) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [74] Yezid üzerine bir soru - sorularlaislamiyet.com (http:/ / www. sorularlaislamiyet. com/ subpage. php?s=show_qna& id=7452) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [75] Portre: Yezid - risaleinurenstitusu.org (http:/ / www. risaleinurenstitusu. org/ index. asp?Section=Enstitu& SubSection=EnstituSayfasi& Date=03. 09. 2004& TextID=799) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008.
155
İslam [76] Nasr, Seyyed Hossein. "Shiism: Ithnā ʿAsharīyah." Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 12. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 8337-8346. Gale Virtual Reference Library. Gale. [77] Ehl-i Sünnet - sorularlaislamiyet.com (http:/ / www. sorularlaislamiyet. com/ subpage. php?s=article& aid=591) [78] Ehl-i Sünnet - sorularlaislamiyet.com (http:/ / www. sorularlaislamiyet. com/ subpage. php?s=article& aid=591) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [79] Gleave, Robert. "Imamate." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 1. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 350-351. Gale Virtual Reference Library. Gale. [80] "Shii Islam" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2189) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [81] Madelung, W. "S̲h̲īa." Encyclopaedia of Islam (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_SIM-6920). Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008 [82] "Zayd ibn Ali" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2566) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [83] Daftary, Farhad. "Shi˓a: Isma˓Ili." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 628-629. Gale Virtual Reference Library. Gale. [84] "Ismailis" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1132) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [85] "Sunnis, Shiites, and Khariji 660–c. 1000." Historical Atlas of the Islamic World. Derby, United Kingdom: Cartographica, 2004. 34-35. Gale Virtual Reference Library. Gale. [86] Francesca, Ersilia. "Khārijīs ." Encyclopaedia of the Qurʾān. General Editor: Jane Dammen McAuliffe, Georgetown University, Washington DC. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=q3_COM-00103) URL erişim tarihi: 30 Nisan 2008. [87] "Ibadis" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e913) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 1 Mayıs 2008. [88] Hariciler - sorularlaislamiyet.com (http:/ / www. sorularlaislamiyet. com/ subpage. php?s=article& aid=5123) [89] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş".312-313 [90] Kafrawi, Shalahudin. "Murji˒Ites, Murji˒a." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 492. Gale Virtual Reference Library. Gale. [91] "Mürcie" İslam Ansiklopedisi. sevde.de (http:/ / www. sevde. de/ islam_Ans/ M/ M3/ 49. htm) URL erişim tarihi: 1 Mayıs 2008. [92] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 312. [93] "Murjiis" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1625) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 1 Mayıs 2008. [94] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 306-308. [95] Schmidtke, Sabine. "Muʿtazila ." Encyclopaedia of the Qurʾān. General Editor: Jane Dammen McAuliffe, Georgetown University, Washington DC. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=q3_COM-00127) URL erişim tarihi: 2 Mayıs 2008. [96] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 299-301. [97] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 301-303. [98] Kılavuz, A. Saim. "İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş". 303-305. [99] Wheeler, Brannon M. "Abu Hanifa (699–767)." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 1. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 8-9. Gale Virtual Reference Library. Gale. [100] Libson, Gideon. "Fiqh." Encyclopaedia Judaica. Ed. Michael Berenbaum and Fred Skolnik. Vol. 7. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2007. 41-43. Gale Virtual Reference Library. Gale. [101] El-hibri, Tayeb. "Sunni Islam." Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 4. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 2122-2124. Gale Virtual Reference Library. Gale. [102] Schneider, Irene. "Pluralism: Legal and Ethno-Religious." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 533-535. Gale Virtual Reference Library. Gale. [103] Wheeler, Brannon M. "Madhhab." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 417-418. Gale Virtual Reference Library. Gale. [104] Karaman, Hayrettin. "İslam Hukuk Tarihi".hayrettinkaraman.net (http:/ / www. hayrettinkaraman. net/ kitap/ tarih/ 0213. htm). URL erişim tarihi: 3 Mayıs 2008. [105] "Hanafi School of Law" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e798) Oxford University Press.
156
İslam URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [106] Hallaq, Wael B. "Hanafi School of Law." Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 2. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 988-989. Gale Virtual Reference Library. Gale. [107] "İmameyn". Şamil İslam Ansiklopedisi. (http:/ / kitap. ihya. org/ genel/ samil. php?an=898& g=1zL9& s=18& t2=oku& t3=imÃmeyn& t4=) ihya.org URL erişim tarihi: 12 Mayıs 2008. [108] Hallaq, Wael B. "Hanbali School of Law." Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 2. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 989-990. Gale Virtual Reference Library. Gale. [109] Mandel, Ruth. "Alevi." Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 1. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 112-115. Gale Virtual Reference Library. Gale. [110] Peimani, Hooman. "Alevi Muslims." Encyclopedia of Modern Asia. Ed. Karen Christensen and David Levinson. Vol. 1. New York: Charles Scribner's Sons, 2002. 82. Gale Virtual Reference Library. Gale. [111] Vorhoff, Karin. ""Let's Reclaim Our History and Culture!": Imagining Alevi Community in Contemporary Turkey." Die Welt des Islams 38.2 (1998): 220-52. [112] Norton, John D. "Bektashis." Encyclopedia of the Modern Middle East and North Africa. Ed. Philip Mattar. Vol. 1. 2nd ed. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 434-436. Gale Virtual Reference Library. Gale. [113] Livni, Eran. "Alevi Identity in Turkish Historiography". (http:/ / cas. uchicago. edu/ workshops/ mehat/ past_conferences/ Livni. pdf) URL erişim tarihi: 11 Mayıs 2008. [114] "The Alevi" bölümü, "Turkey" kısmı. Library of Congress Country Studies. (http:/ / lcweb2. loc. gov/ cgi-bin/ query/ r?frd/ cstdy:@field(DOCID+ tr0050)) URL erişim tarihi: 11 Mayıs 2008. [115] AB Basın Açıklamaları (İngilizce) (http:/ / europa. eu/ rapid/ pressReleasesAction. do?reference=SPEECH/ 06/ 536& format=HTML& aged=1& language=EN& guiLanguage=en) [116] "Turkish Alevis Today". John Shindeldecker. (http:/ / www. alevi. dk/ ENGELSK/ Turkish_Alevis_Today. pdf) URL erişim tarihi: 11 Mayıs 2008. [117] Ateş, Süleyman. "Sülemi ve Tasavvufi Tefsiri"; 1. Sönmez Neşriyat. İstanbul, 1969. [118] eş-Şeybî, Kamil Mustafa. "es-Sılatu Beyne't-Tasavvuf ve't-Teşeyyu". 1/276-293. Bağdat; 1963. [119] Güngör, Erol. "İslam Tasavvufunun Meseleleri". 50-63. Ötüken. İstanbul, 1984. [120] Mahmud, Abdulkadir. "el-Felsefetu's-Sufiyye fi'l-İslam". 8-43. [121] İsa, Kemal Muhammed. "Nazarat fi Mu'tekadat ibn Arabî". 74-75. Daru'l Cidde, 1984; 2. baskı Kuveyt. [122] Kurtkan, Amiran. "Sosyolojik Açıdan Tasavvuf ve Laiklik". 38-39. Kutsun Yayınevi. İstanbul, 1977. [123] Aynî, Mehmet Ali. "Tasavvuf Tarihi". 37. Erzurum, 1979. [124] O'Leary, De Lacy. "İslam Düşüncesi ve Tarihteki Yeri". 114. Ankara Ü.İ:F. Yayınları. Ankara, 1971. İlgili eserden naklen: "...bunu bir çeşit zahitlik telakki edersek, bu türlü zahitliğin Kuran’da bulunmadığını ve bunun ilk Müslümanlar için de yabancı olduğunu belirtmek gerekir... Hıristiyan manastır hayatı tarihi veya birçok Hint dinleri salikleri ve hatta daha sonraki sofilerin anlayışına göre bu, insan hayatının normal zevk ve düşkünlüklerinden, bilhassa evlenme, ruhun safiyetini bozan ve tekâmülünü durduran şeylerden kaçınmayı düşünmek manasına gelir. Bu manada zahitlik İslam'ın ruhuna yabancıdır ve Müslümanlar arasına gelmiş olarak görülür...". [125] O'Leary, a.g.e. 115. İlgili kaynaktan naklen: "Sufiler geleneğe değil, ruhun yükselmesine mani olan bedenin arzularını bertaraf etmeye önem verdiler. Bu da gösteriyor ki, ilk Müslümanlarca bilinmeyen yeni bir fikrin tesiri altında kalmışlardı. Bu bakımdan kendilerini hiçbir manada sahabenin takipçisi saymak mümkün değildir" [126] http:/ / www. adherents. com/ Religions_By_Adherents. html [127] "Saudi Arabia". CIA World Factbook. (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ sa. html) [128] "Indonesia, Islam in" (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1034). Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. Oxford University Press. URL erişim tarihi: 5 Mayıs 2008. [129] "Indonesia". CIA World Factbook. (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ id. html) URL erişim tarihi: 5 mayıs 2008. [130] Gaborieau, M. " India (Hind)." (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=ei3_COM-0035) Encyclopaedia of Islam, THREE. Edited by: Gudrun Krämer, Denis Matringe, John Nawas and Everett Rowson. Brill, 2008. Brill Online. URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [131] "Science" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e2125) Oxford University Press. 2008 URL erişim tarihi: 4 Mayıs 2008. [132] Hughes, Aaron. "Science, Islam and." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 2. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 611-614. Gale Virtual Reference Library. Gale. [133] "ilim". TDK Güncel Türkçe Sözlük. (http:/ / www. tdk. gov. tr/ TR/ sozbul. ASPX?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA& Kelime=ilim) URL erişim tarihi: 3 Mayıs 2008. [134] Grant, E. "Science (in the Middle Ages)." New Catholic Encyclopedia. Vol. 12. 2nd ed. Detroit: Gale, 2003. 807-815. Gale Virtual Reference Library. Gale. [135] Brentjes, Sonja. "Islamic Science." New Dictionary of the History of Ideas. Ed. Maryanne Cline Horowitz. Vol. 3. Detroit: Charles Scribner's Sons, 2005. 1155-1160. Gale Virtual Reference Library. Gale.
157
İslam [136] Peters, Ted. "Science and Religion." Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 12. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 8180-8192. Gale Virtual Reference Library. Gale. [137] Shefer, Miri. "Islamic Medicine." New Dictionary of the History of Ideas. Ed. Maryanne Cline Horowitz. Vol. 4. Detroit: Charles Scribner's Sons, 2005. 1412-1413. Gale Virtual Reference Library. Gale. [138] Taylan, Necip. "İslam Felsefesi". 136-138. [139] Taylan, Necip. a.g.e. 139. [140] Taylan, Necip. a.g.e. 165-201. [141] Taylan, Necip. a.g.e. 202-232. [142] Taylan, Necip. a.g.e. 244-254. [143] Taylan, Necip. a.g.e. 143. [144] Blair, Sheila S. and Jonathan M. Bloom. "Art." Encyclopedia of Islam and the Muslim World. Ed. Richard C. Martin. Vol. 1. New York: Macmillan Reference USA, 2004. 75-82. Gale Virtual Reference Library. Gale. [145] "Islamic Arts." Historical Atlas of the Islamic World. Derby, United Kingdom: Cartographica, 2004. 172-175. Gale Virtual Reference Library. Gale. [146] "Painting" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e1808) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [147] Kühnel, E. "Arabesque." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_SIM-0694) Brill Online. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [148] Schimmel, Annemarie. "Calligraphy: Islamic Calligraphy." Encyclopedia of Religion. Ed. Lindsay Jones. Vol. 3. 2nd ed. Detroit: Macmillan Reference USA, 2005. 1372-1373. Gale Virtual Reference Library. Gale. [149] "Calligraphy and Epigraphy" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e403) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [150] Creswell, K.A.C. "Architecture." Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2008. Brill Online. (http:/ / www. brillonline. nl/ subscriber/ entry?entry=islam_COM-0062) URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008. [151] "Architecture" Oxford Dictionary of Islam. John L. Esposito, ed. Oxford University Press Inc. 2003. Oxford Reference Online. (http:/ / www. oxfordreference. com/ views/ ENTRY. html?subview=Main& entry=t125. e188) Oxford University Press. URL erişim tarihi: 6 Mayıs 2008.
Dış bağlantılar • Diyanet İşleri Başkanlığı resmî sitesi (http://www.diyanet.gov.tr/turkish/dy/default.aspx) (Türkçe) • "Islam". The Columbia Encyclopedia, Sixth Edition. Copyright 2008 Columbia University Press. (http://www. encyclopedia.com/doc/1E1-Islam.html) Encyclopedia.com. (İngilizce) • A Shi'ite Encyclopedia ("Şii Ansiklopedisi"). (http://www.al-islam.org/encyclopedia/) al-islam.org (İngilizce) • Müslümanların Uygarlığa Katkıları. (http://www.muslimheritage.com/) Muslimheritage.com (İngilizce) • İslamiyet org. (http://www.islamiyet.org/) islamiyet.org (Türkçe)
158
Ehl-i Sünnet
159
Ehl-i Sünnet Siyasi Tarih ve Olaylar Muhammed bin Abdullah Dönemi Dört Halife • Cemel Vakası Sıffin Savaşı • Hakem Olayı Hasan'ın Hilafeti Emeviler • Abbasiler Siyasi Mezhepler Şia • Hariciler Ehl-i sünnet Ayrıca Bakınız Politik İslam • Liberal İslam İslam Felsefesi
Ehl-i Sünnet, (Arapça: )ﺃﻫﻞ ﺍﻟﺴﻨﺔ zaman zaman Sünni İslam veya Sünnilik de denir. Ehl-i Sünnet İslam aleminin %83'ünü oluşturmaktadır. Ehli Sünnet'in kendi içerisinde itikadi açıdan üç, fıkhî açıdan 4 mezhep bulunmaktadır.
Sünni Mezhepler Fıkhi Sünni Mezhepler
Mezheplere Göre Fıkıh Okulları: Sünni: Açık Yeşil: Hanefi Mezhebi Turuncu: Maliki Mezhebi Mavi: Şafi Mezhebi Koyu Yeşil: Hanbeli Mezhebi Şii: Koyu Pembe: Caferilik Mezhebi Açık Pembe: Zeydilik Mezhebi
Ehli Sünnet mezhepleri Hanefi, Şafii, Maliki ve Hanbelî mezheplerinden oluşur. Bu dört mezhepten ilki olan Hanefi mezhebi Maturidilik'e bağlı iken Şafi ve Malikiler Eşariye, Hanbeliler ise Selefiyye bağlıdırlar. İtikat (inanç) bakımından bu dört mezhep arasında önemli bir farklılık yoktur. İtikat düzeyindeki farklılıklar sadece teferruattan ibarettir; ama fıkhi konularda yani uygulama ve ibadetlerde bazı farklılıklar görülür. Hanbelî Mezhebi'nin fıkhi görüşleri günümüzde 18. yüzyılda Arabistan'da dinsel ve siyasal bir hareket olarak ortaya çıkan Vahhabilik çerçevesinde yorumlanmış biçimiyle varlığını sürdürmektedir. Hanbelî olan İbn-i Teymiye'nin görüşlerini daha aşırı yola sokan Suudi Arabistan Vahhabileri'dir. Vahhabiler'in bazı itikadi inanışları Ehl-i Sünnet'ten farklıdır. Bu sebeple Sünniler, Vahhabileri Ehli Sünnet'ten saymazlar. Sünni mezhepler (fıkıh okulları) dört tanedir: • • • •
Hanefi mezhebi Şâfiî mezhebi Maliki mezhebi Hanbeli mezhebi
Ehl-i Sünnet Bu dört Sünni fıkıh okulu dışında da fıkıh okulları olmasına karşın daha az sayıda izdeşe sahip olmuş ve diğer dört mezhep dışında daha az tanınmışlar ve zamanla yok olmuşlar ve izdeşleri tarafından kayıt altına alınmamışlardır. Sünniler, her Müslümanın bu mezheplerden birini benimseyip uygulamalarını seçtikleri bu mezhebe göre yapmaları gerektiğine inanırlar ve mezheplerin birleştirilmesini (Telfik-i Mezahib) uygun (caiz) görmezler.
Sünniliğin Hadis Anlayışı Kur'an'ın İslam dinindeki yeri tüm müslüman gruplarca benimsenmekle birlikte hadis konusunda farklı İslami grupların farklı anlayışlarla sahip oldukları bilinmektedir. Hadisler İslamiyetin ilk dönemlerindeki peygamber ve yakınlarının ibadete, muamelat denilen dindeki çeşitli konulara ilişkin görüş ve davranışları İslam dünyasının haritası. Hanefiler (yeşil renkte) Türkiye'de, Yakın Doğu'nun kuzeyinde, yansıtan kayıtlardır. Müslüman Merkezi Asya ve Hindistan'da üstünlük teşkil eder. bilginler peygamberin vefatından sonra İslam toplumunun karşı karşıya kaldığı sorunlara Kur'an'dan ve sünnetten sonra üçüncü kaynak kabul edilen Hadislerden delillerle çözüm getirmeye çalışmışlardır. Sünnilik, Şiiliğin aksine Muhammed döneminde yaşamış peygamberin yakınındaki tüm arkadaşlarına (Sahabi denir) dinin güvenilir kaynağı olarak yaklaşmakta olduğundan çeşitli Hadis bilginlerinin hadis kriterlerine uygun buldukları tüm hadisleri hangi sahabe kanalıyla gelirse gelsin kabul etmektedir. Yine Sünnilik ilk dört halifeyi (Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali) Muhammed'den sonra gelen güvenilir ve tazime layık dini kişilikler olarak kabul ederler. Oysa Şiiler ilk üç halifeyi (Ebu Bekir, Ömer ve Osman) Ali'nin elinden halifeliği çeşitli yollarla gasp etmiş kişiler olarak bakıp tazim göstermezler. Şiilerin bir kısım sahabeyi güvenilmez kabul edip sadece on iki imamdan gelen hadisleri doğru ve güvenilir (sahih) kabul etmesine karşılık Sünniliğin güvenilirliği tüm sahabeyle genişlettirmesi her iki grubun hadis külliyatlarında bir kısım farklılıklar bulunmasına yol açmıştır. Sünni İslam anlayışında peygamberden aktarıldığı güvenilir (sahih) kabul edilen hadis kitapları şunlardır: • • • • • •
Buhârî İmam Müslim Nasa'i Ebû Davûd Sünen-i Tirmizi İbn-i Mâce
Daha az bilinmekle birlikte kabul edilen diğer hadis kaynakları ise şunlardır: • • • • • •
İmam Malikin Muvattası Ahmed bin Hanbelin Müsnedi Sahih bin Khuzaima Sahih bin Hibban Al Hakimin Mustadraki Abdülrezzakın Musannafı
160
Ehl-i Sünnet
161
İtikadi Sünni Mezhepleri • Selefilik - Hanbeliliğin de kurucusu olan imam Ahmed bin Hanbel ile ilk devresini yaşayan Selefilik, Harranlı İbn-i Teymiyye ile ikinci aşamasını geçirdi. Günümüzde de devam eden üçüncü kuşağın öncüsü, 18. yüzyılın başında doğmuş olan Muhammed bin Abdülvahhab'dır. Selefiyye terimi çoğu kez Hanbeli ekolü içerisinden yetişmiş bir alim olan, Muhammed bin Abd ul-Vahhab'ın öğretilerini benimseyen, İslam Coğrafyası'nda karşıtları tarafından yaygın şekilde Vahhabilik olarak tanımlanan inanç sistemine mensup kişileri tanımlamak için kullanılmaktadır. Günümüzdeki selefi anlayış, Sünni grubun çoğunluğu tarafından Ehl-i Sünnet dışı görülmektedir • Eşarilik - Ebul-Hasan Ali El-Eşari (873-935) tarafından kuruldu. Müslüman fakih (hukukçu) ve pek çok sünni sufinin kendisine saygı duyduğu ve kendisi de sufi olan İmam-ı Gazali tarafından benimsenen bir kelam okuludur. Eşari kelamı insan aklına vahyi yorumlamakta daha kısıtlı bir alan tanımakta ve inancın insan aklından çıkamayacağı vahye ihtiyaç olduğu dolayısıyla da vahyin gelmediği durumlarda insanın sorumlu olamayacağı ilkesini savunmaktadır. İnanç gibi tüm ahlaki ilkelerin kaynağı da vahiy ile peygamberin ve sahabilerin uygulamalarıdır. • Matüridîlik - Ebu Mansur el-Matüridî (ö.944) tarafından kuruldu. Orta Asya'daki Türk toplulukları tarafından kabul edilinceye kadar azınlıkta kalan bir itikadi mezheptir. Geçmişte Anadolu'da Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluğunda yaşayan Türklerin büyük bir kısma Sünniliğin bu itikadi mezhebine bağlıydı.[kaynak belirtilmeli] Ayrıca Şafiîlik, Malikîlik ve Hanbelîlik fıkıh okulları Eş'ariyye itikadi mezhebine bağlıyken Hanefîlik fıkıh okulunun izdeşleri Matüridîlik itikadi mezhebine bağlıdırlar. Matüridîlik, Tanrı'nın var olduğu bilgisine akıl yürütmeyle ulaşılabileceğini savunur.
Şia Şiîlik Şiîlik veya Şia, (Arapça: ﺍﻟﺸﻴﻌﺔ, Farsça: )ﺷﯿﻌﻪİslâm dinindeki zümrelerden biridir. Şiî İslâm ya da Şiî Mezhebî olarak adlandırıldığı da olur. Bu zümrenin mensuplarına Şiî veya Şia denir. Son zamanlarda, Türkiye'de Şiîlik sözcüğü, Şiî akımlarının sırf bir tanesi olan Câferîlik ile eş anlam taşımış bir hale gelmiştir, hâlbuki Şiîlik veya Şia tâifesi "İslamiyette Ali'ye yandaş olan kimseler" olarak geçmektedir.[1]
Şia
162
Etimoloji "Şia" terimi "takipçiler" veya "izdeşler" anlamına gelen Arapça ﺷﻴﻌﺔkelimesinden gelmektedir. Tarihteki kullanım "Şiat-u Ali" yani "Ali'nin takipçileri" anlamına gelen ﺷﻴﻌﺔ ﻋﻠﻲifadesinin kısaltılmış formudur. Sünni kaynaklar bu terimin Muhammed'in vefâtını takip eden yıllarda kullanılmağa başlandığını Şialar ise asr-ı saadette de kullanıldığına inanırlar.
Kollar Şiilik akımı değişik fikirler barındırmaktadır. Şiilerin ortak noktası, Muhammed'in vefatından sonra, halifelik makamının (İmamet) sırf onun soyundan (Ali ile başlamak üzere) gelen insanlara ait olduğunu kabul etmektir. Şiîler arasında, İmamet hakkında farklı görüşler vardır ve bu yüzden Şiîlik genel olarak üç kategoriye ayrılmaktadır.
Beşçiler veya Zeydîler Zeydîler, Muhammed'den sonra İmamların sıralamasını şu şekilde olduğuna inanırlar: İmâm Ali, İmâm Hasan, İmâm Hüseyin, İmâm Ali bin Hüseyin (Zeyn el Âb-ı Dîn), İmâm Zeyd bin Ali eş-Şehid. Daylam ve Taberistan bölgesinde 864 yılından 928 yılına kadar hüküm süren Alavîler adındaki devlet, tarihte kurulmuş olan ilk Zeydî devletidir. Tarihte değişik Zeydî inançları ortaya çıkmış, fakat günümüzde Zeydîlerden sırf bir inanç grubu varlığını sürdürmekte olup, en yoğun olarak Yemen'de yaşamaktadırlar.
Yediciler veya İsmailîler
İran'dan 19. yüzyıl'a ait temsili bir Ali bin Ebu Talib betimlemesi. Şiî İslam inancında Ali'nin çok özel bir yeri vardır ve Şiî amentüsünde bulunan imamet anlayışına göre Muhammed bin Abdullah vefât ettiğinde yerine imâm olması gereken kişi Ali'dir ve imamet Ali'nin soyundan devam eder.
İsmaililere göre, İmâmet sıralaması şöyledir: İmâm Ali, İmâm Hüseyin, İmâm Ali bin Hüseyin (Zeyn el Âb-ı Dîn), İmâm Muhammed el-Bakır, İmâm Câfer-i Sadık, İmâm İsmail bin Câfer el-Mûbarek. İsmaililerin birçok kolu ve inanç grubu vardır. Bunlar İmâmet hakkında çok değisik fikirleri savunmaktadır. Kimilerde, İsmail'in son İmam olduğuna inanılırken, başka İsmaili grupları, İmamlığın İsmail'in soyundan gelen kişiler ile günümüze kadar devam ettiğine inanırlar. Tarihte Fatımiler İsmailî devletidir. İsmaililer, Safevîler dönemine kadar, dünya Şiîliğin çoğunluğunu oluşturmaktaydı. Günümüzde İsmaililer özellikle Hindistan, Pakistan, Afganistan, Tacikistan coğrafyalarında ve Suriye'de yaşamaktadırlar.
Onikiciler veya İsnaaşeriyyeciler Onikicilere göre İmâmet sıralaması şöyledir: İmam Ali, İmam Hasan, İmam Hüseyin, İmam Zeynel Abidin, İmam Muhammed Bakır, İmam Cafer Sadık, İmam Musa Kazım, İmam Ali Rıza, İmam Muhammed Taki, İmam Ali el Naki, İmam Hasan el-Askerî, İmam Muhammed Mehdî. Onikiciler, Safevîler döneminden beri ve günümüzde de dünya Şiî gruplarında çoğunluktadırlar. Onikici olan birçok inanç bulunmaktadır. Bunların en yaygını olan Câferîlik yani İsnaaşeriye olarak tanınan mezheptir. Bunun dışında Nusayrîlik, Bektaşîlik, Malang, Nurbakşî tarikatı vs. gibi inanışlar da On ikicidir. Ama Câferîler, Câferîlik mezhebinden başka hiç bir mezhebin Şiî olduğunu kabul etmez. Diğer on ikici inanışların İslam dışı olduğuna inanır. Şii mezhebi olan Zeydî Mezhebini Müslüman saymakla beraber "hak" bir mezhep olmadığına inanır.
Şia
163
On İki İmam Ayrıca bakınız: On İki İmam 1. Ali bin Ebu Talib (600–661), "Emir ül-Mü'minin" olarak da bilinir 2. Hasan bin Ali (625–669), Hasan al Mücteba olarak da bilinir. 3. Hüseyin bin Ali (626–680), Husayn al Şehid veya Şah Hüseyin veya Husayn al Şaheda olarak da bilinir. 4. Ali bin Hüseyin (658–713), Ali Zeynel Abidin olarak da bilinir. 5. Muhammed bin Ali (676–743), Muhammed el-Bakır olarak da bilinir. 6. Cafer bin Muhammed (703–765), Cafer-i Sadık olarak da bilinir. 7. Musa bin Cafer (745–799), Musa el-Kâzım olarak da bilinir. 8. Ali bin Musa (765–818), Ali er-Rıza olarak da bilinir. 9. Muhammed bin Ali (810–835), Muhammad el-Cevad olarak da bilinir. Taki olarak da bilinir.
Oturanlar: Hasan, Ali ve Hüseyin, sağı ve solunda ayakta kalan ise Kerbela Hadisesi'nde ölen Abbas bin Ali (Kaçar dönemi hat sanatı eseri, 19. yüzyıl)
10. Ali bin Muhammed (827–868), Ali Naki veya El-Hâdî olarak da bilinir. 11. Hasan bin Ali (846–874), Hasan el-Askeri olarak ta bilinir. 12. Muhammed ibn Hasan (868—), Muhammed Mehdi olarak da bilinir. Şii inancına göre halen kayıp (Gaiba) ve kıyamet yakılaşınca ortaya çıkacaktır. Türkiye'de yaşayan Şiî grupları çoğunluk sırasıyla Alevîler, Câferîler ve Nusayrîlerdir.
Dağılım Şiîler, İslam dinine mensup 1.5 milyar insanın[2], yaklaşık olarak 200 milyonunu temsil ederek, İslam aleminin %16'sını oluşturmaktadırlar. İran, Azerbaycan, Bahreyn, Irak ve bir olasılıkla Yemen'de nüfusun çoğunluğunu ayrıca Lübnan'ın da önemli bir kısmını oluşturmaktadırlar. Şiîlik, İran'ın %89'u[3], Azerbaycan'ın %85'i[4], Irak'ın %60-%65[5], Yemen, Bahreyn, Katar, Türkmenistan, Türkiye'nin % 10'u ve Lübnan'ın % 65'i Şii nüfustur. Ayrıca Suudi Arabistan'ın %15'i, Pakistan'ın %20'si[6] ve Afganistan'ın %19'u[7] Şiidir. Ayrıca AB ülkelerinde 10 milyona yakın, Amerika kıtasına dağılmış 20 milyon üzeri, Afrika'da sadece Nijerya'da 10 milyon Şii bulunmaktadır.
Şia
164
Câferî Şiîliği’nde ve Sünnîlik’te Sünnet ve Hadis NOT: Alttaki yazılardaki "Sünnilik" sözcüğü, sadece Sünniliğin 4 hak mezhebi olarak tanınan mezhepler için geçerlidir. Sünnilik Muhammed'in sünnetini takip edenler anlamına gelmekteyse de bu durum Câferiyye Şiîliğinde Şiilerin sünneti veya hadisi dinin kaynakları arasında saymadıkları anlamına gelmemektedir. Câferîler peygamberin "gerçek" sünnetini takip ettiklerini çünkü peygamberin soyundan gelen kimselerden bu sünneti aldıklarını savunmaktadırlar.[8] Bunun sonucu olarak Caferilik ve Sünnilik kayıtlı şihafi gelenek veya hadislere farklı yaklaşmaktadır. Câferî inancına göre Şiîlik ve Sünnîlik arasındaki ayrım peygamberin vefatıyla bir kısım müslümanların Ali'nin önderliğini (hilafet) benimsemesiyle diğerlerinin ise güçlü bir şekilde Ebu Bekir'i desteklemesiyle birlikte başlamıştır. Şiîler Ali'ye hilafetin Gadir Hum'da verildiğine ve bu olayın kendilerinin de benimsedikleri güvenilir kaynaklarda bulunduğuna inanmaktadırlar. İslâm hîkuku kısmen hadise dayalı olduğundan Câferiyye Şiîliği İmam Ali'nin türbesi (Necef, Irak) Sünnî hâdis kaynaklarından bazılarını Sünnîliğin de Şiî hadis kaynaklarından bazılarını reddetmeleri her iki grubun kabul ettiği İslam hukukunda da farklılıklar doğmasına neden olmuştur. Örneğin Şiîlik ve Sünnîlikte Cuma namazını kılmalarına karşın namaz vakitlerinde farklılıklar vardır. Yine Caferilerde uygulayageldikleri geçici nikah (Mut'a Nikahı) Sünnilik tarafından dinde bir zamanlar gerçekleştirilmekle birlikte daha sonra İslam peygamberi Muhammed tarafından tümüyle uygulamadan kaldırıldığına inanılmaktadır. Fakat Câferîler bunun Ömer bin Hattab tarafından kaldırıldığını özelllikle sünnî kaynaklarından ispatlamakta,[kaynak belirtilmeli] ve peygamber zamanında kabul görülen bir şeyin kaldırılmasını uygun görmemektedir. Binâenaleyh peygamberin doğru gördüğü kıyamete kadar doğru, yanlış gördüğü ise kıyamete kadar yanlıştır. Câferîlikte sünnet Hazreti Muhammed'den aktarılan sözlü gelenek olduğu kadar İmâmlardan da aktarılanları kapsamaktadır. Tabatai'nin de deyimiyle, "Şia dünyasında en güvenilen ve benimsenen hadis" külliyatı Kuleyni'nin "Al-Kafi"sidir. Dörtbin hadisin bulunduğu bu kaynak kitap, Sünnîler tarafından güvenilir bulunmadığı için kullanılmamaktadır. Şiîlerin güvenilir kabul ettiği diğer hadis kaynakları ise; • İbn-i Babeveyh el-Kummi'nin "Men Lâ Yehduruhül Fakih" (Bir Fakihin Ortaya Koyduğu Şeyler) • Ebu Cafer et-Tusi'nin "El-İstibsar" ve "Tehzib'ul Ahkam" kitaplarıdır, hadis ve her dalda zengin kaynaklara sahiptirler. Fakat bunların çoğu mezhebi taassuplar sebebiyle diğer mezheplerce tanınmamış okunup araştırılmamış olduğu kanısı akademisyenler nezdinde yaygın kanaattır.[kaynak belirtilmeli]
Sünnîlik ile Şiîliğin ayrılışı Sünnî ve Şiî ayrımı İslam peygamberi Muhammed bin Abdullah'ın 632 tarihinde vefâtıyla birlikte başlamıştır. Yaşadığı sürece peygamber kimliğinin yanı sıra siyasi önder vasfını da kendisinde bulunduran peygamberin artık hayatta olmayışı müslüman toplumu yeni önderin kim olacağı sorusuyla karşı karşıya Alevîlik'te ve Şiîlik'te önemli bir yere sahip olan bırakmıştı. Sakife denilen yerde toplanan bir grup müslüman Zülfikar isimli kılıcın temsîlî bir resmi. hilafete Ebu Bekir'i seçmiş daha sonra Şiî olarak adlandırılacak olan Ali taraftarı bir grup müslüman da Muhammed'in damadı olan Ali'nin bu göreve daha layık olduğunu ve Ebu Bekir'i seçen grubun hak yoldan saptığını düşünmüştü.
Şia
165 Peygamberin vefatının üzerinden yaklaşık otuz yıl geçtikten sonra İslam toplumu ilk iç savaşı yaşamıştır. Bu savaş müslümanların üç grubunu birbirinden kesin olarak ayırmıştır. • Sünnîler ve Sünnîlik - Sünnîler ilk dört halifenin (Ebu Bekr-i Sıddık, Ömer bin Hattab, Osman bin Affan ve Ali bin Ebu Talib) Kur'an ve Sünnet'e uygun hak yöneticiler olduğuna ancak sonradan gelen çoğu halifenin önceki halifelerin standartlarına uymakta başarısız olduğuna inanmaktaydılar. Ancak ilk halifeler kadar başarılı olamadıysalar da Sünni ulemaya müslümanlar sonradan gelen otoritelere de itaat etmeleri gerekliydi.
Miras sorunu Şiî'lere göre Hazreti Muhammed'in dul eşlerinin yanı sıra Hazreti Ali ve Fatıma Zehra'nın da, Ebu Bekir'in hilafetinden hoşnutsuz olmalarının bir başka nedeni daha vardı [9]. Muhammed vefat ettiğinde geride önemli miktarda arazi ve mal varlığı bıraktı. Bunların en meşhuru tartışmaların da odağında olan Fedek Arazisi'dir. Ebu Bekir'e göre bu mal ve arazilerin gelirinden Peygamber halka yardımlarda bulunuyordu ve dolayısıyla devlete aitti. Ali ise "Muhammed'e gelen veraset ile ilgili vahiylerin peygamber'in mirasını da kapsadığını" iddia ederek bu duruma karşı çıkıyordu. Zira Kur'an'da vefat eden bir kişinin mirasının nasıl pay edileceği izah edilmektedir. Şiilere göre Ebu Bekir, Muhammed'in dul eşlerine devletten maaş bağlamış ancak Muhammed'in kanından olan Ali, Fatıma ve İbn Abbas'a o kadarını bile vermemişti ve Ali'nin etki ve nufuzunu kırmak için bu Fedek Hurmalığı'nın gaspı gerçekleşmişti. Eşi Fatıma'nın şehadetinden sonra Ali, Fatıma'nın Peygamber'in mirasından payını almak için tekrar başvurdu ancak başvurusu aynı nedenlerle bir kez daha reddedildi. Bununla birlikte Ebu Bekir'den halifeliği devralan Ömer, Medine'deki arazileri Muhammed'in kabilesi Haşimoğulları adına Ali ve Abbas'a verdi; Hayber ve Fedek Arazisi'ni ise devlet malı saydı (Madelung, 1997 s. 62). Şii kaynaklarına göre bu durum Muhammed'in soyundan olanlara (Ehl-i Beyt), baskıcı halifeler tarafından yapılan haksızlıkların bir başka örneğidir [10]
Câferî Şiîliğin öğretisi İmanın Şartları (Usūl al-Dīn) • Tevhid (Birlik): Allah´ın Bir oluşu • Adalet : Allah´ın adil oluşu • Nübüvvet (Peygamberlik): Allah´ın tüm insanlığa dini öğretmek için mükemmel ve yanılmaz 124 bin peygamber atadığı. • İmamet (Liderlik): Allah´ın insanlığa rehberlik edecek belirli liderler(12 Masum İmam) atadığı • Mead (Kıyamet, Hüküm Günü): Allah´ın kıyamet günü insanları dirilteceği, mizan, hesap, sırat, Cennet, Cehennem'in hak olduğu İslamın Şartları (Furū al-Dīn) • Namaz: Günde 3 kez ezan ile icra edilen ibâdet • Oruç: Ramazan ayında oruç tutmak. Şiilikte günbatımı, güneşin tam batımı anlamına geldiği için Sünnilerinkine göre birkaç dakika gecikir. • Hac: (Pilgrimage) Mekkedeki Kabe bölgesinde hac ibadetinin gereklerini yerine getirmek. Şiilikte Hac bittikten sonra Medine'deki Muhammed'in mezarı ve imamlar ziyaret edilir. Bunun dışında Necef'teki İmam Ali Türbesi ve Kerbela'daki İmam Hüseyin Türbesi, Onikicilikte Meşhed'deki İmam Ali Riza Türbesi gibi imamzadeler ziyaret edilir. (Ancak Şiilikte, "Hac vazifesi yerine getirildikten sonra Peygamberin ve İmamların kabirleri de ziyaret edilmelidir" diye bir şart yoktur. Şiîler, Peygamber'in veya İmamlar'ın kabirlerine yapılacak olan ziyarete de Hac demezler. Şiîlere göre Hac sadece Kâbe'ye yapılır.) • Zekat: Fakirlere dağıtılmak üzere belirli gelir grubuna sahip insanların gelirinden yaptığı yardım. • Hums: (Beşte Bir) Bazı malların dini vergisini dinde belirlenen yerlere vermek mesela fakirlere ve seyyidlerin fukerasına vermek.
Şia
166 • Cihad (Mücadele): Allah adına mücadele etmek. Cihad iki türlüdür. İlki insanın yaşamının her aşamasında iyiyi yerine getirmek adına nefsiyle verdiğidir ki buna "Büyük Cihad" denir ikincisi de "Küçük Cihad" denilen kişinin dışında olan kötülüklerle mücadelesidir. • Emr-i Bil Maruf: İyiliği emretmek • Nehyi Anil Münker: Kötülükten sakındırmak • Tevella: Ehl-i Beyti ve onların takipçilerini sevmek • Teberra: Ehl-i Beyt'in düşmanlarından kişinin tüm ilişkisini kesmesi
Şiîlik ile Sünnîlik arasındaki anlayış ve uygulama farkları • Şiîler, Muhammed'den sonra hilafet'in Ali ve soyuna ait olduğunu savunur ve sünnilerin meşru ve dince makbul kabul ettikleri ilk üç halife (Ebu Bekir, Ömer ve Osman'ın) hilafeti Ali'den gasp ettiklerine inanırlar. Yezid'in babası Muaviye konusunda ise yine bir benzerlik vardır. Şiiler Yezid hakkındaki görüşlerin benzerini Ali'nin hilafetine karşı çıktığı için Muaviye için de sürdürürler ancak Sünniler Muaviye'nin bir "içtihad" yaptığını ve içtihadında yanılsa bile Kur'an'ın vahiy katibi ve peygamberin eshabından olduğu gerekçesiyle hakkında kötü ifadede bulunmaktan kaçınırlar. Şiiler ise peygamberin sahabesinden olmasının daha sonra yaptığı çirkinlikleri örtemeyeceğini anlatmaktadırlar. • Sünnîlere göre iktidar siyasi bir meseledir. Peygamberi bile ilgilendirse dahi bir soy meselesi olarak değil, ümmetin kendi içinde istişare ile çözeceği bir konu olarak görülür ve genellikle "devlet başkanına itaat" kültürü hakimdir, Peygamber ve akabinden gelen raşid halifeler hem devlet başkanı idiler hem de imam. Onlardan sonra bu görevlerin ayrıldığından söz edilebilir. Şiilerde ise iktidar inanç meselesidir ve meşru siyasi lider aynı zamanda ruhani liderliği de elinde bulunduran Ali ve soyundan gelen imamlara aittir. Caferi Şiasında kıyamete kadar gizli kalan Mehdi dahil On İki İmamın günahsız olduğuna, "vahyi alma" hariç, "günahsızlık" ve benzeri konularda peygamberlere benzediğine inanılır. • Küçük yaşta gaip (saklı) olan 12. imamın ölmediğine ve halen hayatta olup kurtarıcı (mehdi) olarak tekrar geri döneceğine inanırlar. • Şiîler Tehlike anında inancı saklamanın (takîyye) câiz olduğuna inanırlar. • Muta nikahının (belirli bir süreyle sınırlandırılmış evlilik) sünnilerin kabullenmemesinin aksine dinen uygun (caiz) olduğuna inanırlar. Şiilere göre bunun peygamber zamanında yapılması uygun görülmüş, Kur'an-ı Kerim'de de onaylanmıştır.
Alevîlik ve Şiîlik Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
Ayrıca bakınız: Alevîlik Alevîlerin büyük bir çoğunluğu kendini Şiî olarak tanımlamamakta, bununla beraber Alevîler arasında Alevîliğin İslâmiyet dışı olduğunu savunan Alevîler de bulunmaktadır.[11] Şiîlik, İslâmiyet'in Sünnîlikten sonra dünyada en çok mensubu olan ikinci zümresidir. Bununla birlikte Batılı kaynaklarda Alevîlik, genellikle bir Şiî inancı olarak ya da Türk veya Osmanlı Şiîliği olarak tanımlanır.[12] Bazı araştırmacılar ve Batılı teologlar ise, Şiîliğin fıkıh mezheplerinden Câferîliği'ni benimseyen İslâm inancının Anadolu'daki tasavvuf uygulaması Câferîlik olarak adlandırılır.[kaynak belirtilmeli] Türkiye ile Türkiye dışını kıyasladığımız zaman, Türkiye Türkleri arasında yaşayan "Şiîlik" tâifesinin Türkiye dışındaki "Şiîlik" tâifesine benzemediğini görüyoruz. Türk sözlüklerindeki "Şiîlik" tâifesi ne kadar Türkiye dışındaki tâifeye benziyorsa da, halk arasında "Şiîlik" teriminin "Câfer’îyye mezhebi"nin bir diğer adı olarak anlamlandırılır.
Şia
167 Bunun nedeni tartışılması ve araştırılması gereken bir konudur.[kaynak belirtilmeli] Türkiye'de Şiîlik teriminin Câferîlik mezhebi ile eş anlamlı kullanılmasından dolayı, Alevîlerin bir kısmı doğal olarak da kendilerini Şiî saymazlar. Fakat Alevîlerin en kutsal eserlerinden olan Buyruk'ta, Şiî sözcüğünün "Ali yandaşı" veya "Ali yolcusu" şeklinde bir tanımlaması mevcuttur.[kaynak belirtilmeli] Alevîlere benzerlik gösteren inanış grupları ise Şiîlik terimini Türkiye dışında varolan Şii tâifesine uygun olarak, "Ali yandaşlığı" olarak tanımlarlar ve dolayısıyla da kendilerini de Şiî olarak görürler (İran Ehl-i Hakları, Suriye Nusayrîleri, Arnavut Bektaşiliği ve Nizarî İsmailîlik bunun örnekleridir).[kaynak belirtilmeli] Türkiye ve Suriye'de yaşayan Alevîler, bu ülkelerdeki Şiî nüfusun çoğunu oluştururlar. Türkiye'de heterodoks Şiî olarak tanımlanan Alevîlerin yanı sıra bazı yerleşim birimlerinde Ortodoks Şiîler de yaşamaktadır.[kaynak belirtilmeli]
Dünya'daki Şiî nüfusu tahmini ve ülkelerdeki oranları Dünyada 100.000'den fazla Şii bulunmaktadır[13][14] Ülke
Şii nüfus
[13][14]
Ülkedeki Şii nüfus [13][14] oranı
Asgari tahmin/iddia
Şii nüfusa göre [13][14] oranı
Azami tahmin/iddia
İran
66.000.000 – 70.000.000
90–95
37–40
Irak
19.000.000 – 22.000.000
65–70
11–12
Pakistan
17.000.000 – 26.000.000
10–15
10–15
[15] 43.250.000 – [16][17] 57.666.666
Hindistan
16.000.000 – 24.000.000
10–15
9–14
[18] 40.000.000 – [19] 50.000.000.
Yemen
8.000.000 – 10.000.000
35–40
5
Türkiye
7.000.000 – 11.000.000
10–15
4–6
Azerbaycan
5.000.000 – 7.000.000
65–75
3–4
Endonezya
5.000.000 – 6.000.000
2,7
3
Afganistan
3.000.000 – 4.000.000
10–15
<2
Suriye
3.000.000 – 4.000.000
15–20
<2
Nijerya
<4.000.000
<5
<2
Suudi Arabistan
3.000.000 – 4.000.000
15–22
<1
[24][25][26]
<1
<2.000.000
<10
<1
Umman
700.000 – 900.000
5–10
<1
948.750
Kuveyt
500.000 – 700.000
30–35
<1
Toplam nüfusun %35–40'ı
Lübnan
Tanzanya
1.000.000 – [23] 1.600.000
30-35
[20]
Toplam nüfusun %85'i
<7.000.000
[21]
Toplam nüfusun %15–19'u
[22]
5-10 milyon
Tahmini veri. Resmi sayım [27] mevcut değil.
[28]
[29]
Şia
168 Almanya
400.000 – 600.000
10–15
<1
Bahreyn
375.000 – 400.000
66–70
<1
400.000
7
<1
BAE
300.000 – 400.000
10
<1
ABD
200.000 – 400.000
10–15
<1
Birleşik Krallık
100.000 – 300.000
10–15
<1
Bulgaristan
100.000
10–15
<1
Katar
100.000
10
<1
Tacikistan
375.000 (Toplam [30] nüfusun %66'sı )
400.000 (Toplam nüfusun [31] %70'i )
Câferî Şiîliği'nde önemli günler • • • • • • • • •
18 Zilhicce: Gadir Hum'da Muhammed'in Ali'yi halife tayin ettiği gün 13 Recep: Ali'nin doğum günü = Mevlit 3 Şaban: Hüseyin'in doğum günü = Mevlit 11 Zilhicce: Ali er-Rıza'nın doğum günü = Mevlit 15 Şaban: Mehdi'nin doğum günü = Mevlit 10 Muharrem: Aşura 19 - 21 Ramazan: Ali'nin yaralanmasından vefatına kadar olan süre 28 Safer: Muhammed ve Hasan'ın vefatı, 25 Şevval: Altıncı İmâm Câfer-î Sadık'ın vefâtı.
Şiî tarikât ve mezhepler • Keysanîlik (Dörtçüler): Mehdi kavramını ortaya atarak ilk defa İmam ünvanını kullanan; Ali bin Ebu Talib'den sonra sırası ile Hasan bin Ali, Hüseyin bin Ali ve dördüncü İmâm olarak ta Ali bin Hüseyin (Zeyn el-Âb-ı Dîn)’in yerine Ali bin Ebu Talib’in Bânû Hânife Kâbilesi mensûbu Havlet bint Câ'fer’den olan oğlu Muhammed bin el-Hânifîyye'nin imâmlık ve Mehdiliğini kabullenen; temelleri El-Mukhtar bin Ebû ʿUbeydullah el-Tâifî tarafından atılan, ve daha sonra da kendi içlerinden Abbâsîler Hâlifeliği’ni çıkaran ghulât (köktendinci) mezheb. • Berberîcilik: Muhammed bin el-Hânifîyye’yi Tanrısallaştıran ve Hamza ibn ʿUmara el-Berberî'nin Peygamber olduğuna inananların mezhebi; • Haşimîlik (Dörtçüler): Muhammed bin el-Hânifîyye’nin ölümünü kabullenerek en büyük oğlu Ebu Haşim'i halef olarak kabul edenlerin mezhebi; • Karibîlik / Kuraybîlik (Dörtçüler): Adını imâm Ebu Karib/Kurayb el-Darir’den alan, Muhammed bin el-Hânifîyye’nin ölmediği ama saklandığı ve bir gün adalet dağıtmak üzere yeryüzüne Mehdî olarak döneceğine inanılan mezheb; • Sarrajcılık (Dörtçüler): Muhammed ibn el-Hânifîyye’nin ölümünü kabullenen fakat ilerde bir gün adalet dağıtmak üzere yeryüzüne Mehdî olarak döneceğine inanılan Hayyan el-Sarraj tarafından kurulan mezheb; • Hürrem’îyye (Ḵhorrām-Dīnān / Khurrāmīyah / Muḥammira [32] / Kızıl-Giyinenler [33]/ Kızıllar [34] Kısmen Dörtçülerin uzantısıdır): Al-Makdisi'den nakledildiği üzere, El-Mukanna‘ tarafından temelleri atılan, Ebu Müslim Horasani'nin Mehdîliğine, reenkarnasyona, Tanrı'nın sırasıyla Hazreti Muhammed, Hazreti Ali, Ebu Müslim Horasani ve en son olarak ta Haşim el-Mukanna‘’da vûcud bulduğuna inanan, başkalarına zarar vermemek kaydıyle herşeyden zevk almayı mübah sayan, ve kendilerini İslâmiyet kisvesi altında gizleyen Mazdekçıların oluşturduğu dinî ve siyasî ghulât (köktendinci) mezheb. • Zeydîlik (Beşçiler): Beşinci İmâm olarak Zeyd bin Ali'yi kabul eden kol.
Şia
169 • Dukeynîlik: Hazreti Muhammed'in haleflerinin Ali bin Ebu Talib'in tarafını tutmamalarından dolayı imânlarını kaybettiğine inananların mezhebi; • Halefîlik: Zeyd bin Ali'nin haleflerinin Abd el-Samed adlı bir şahıs ve onun neslinden devam ettiğine inananların mezhebi; • Heşebîlik / Sûrhabîlik: İmâmlığın, imâmın bilgisiz ve ahlâksız olması dahil, her hâlükârda Hasan bin Ali ile Hüseyin bin Ali'nin soyundan gelenlerde kalması gerektiğine inananların mezhebi; • Jarûdîlik: Adını Ebû’l Jarûd Ziyad bin Ebû Ziyad’dan alan, Ebu Bekr-i Sıddık, Ömer ibn Hattab, ve Osman bin Affan'ın her üçünün Ali bin Ebu Talib'i halife seçmemekle büyük bir günah işlemiş olmamakla beraber hatalı bir davranışta bulunmuş olduklarına, ve bu nedenle de onların Ashab-ı Kiram'lıklarının geçerli olamayacağını beyân etmekle beraber alenen suçlamaktan da kaçınan, diğer taraftan ise Talha bin Ubeydullah ile Zübeyr bin Avvam'ı Ali bin Ebu Talib'e başkaldırmış olmalarından ötürü şiddetle kınayanların mezhebi; • Süleymanîlik: Adını Süleyman bin Jarir’den alan, haliferliğin kime gideceğinin istişareler neticesinde karara varılması gereken bir husus olduğuna, ve Ebu Bekr-i Sıddık ile Ömer ibn Hattab'ın Ali bin Ebu Talib'i halife seçmemekle hata işlediğine fakat günaha girmediğine inananların mezhebi; • Butrîlik / Tâbîrilik: Kathir en-Nevva El-Ebter tarafından kurulan, inançları hemen hemen Süleymanîlik ile ayni olmakla birlikte, Ebu Bekr-i Sıddık, Ömer ibn Hattab, ve Osman bin Affan'ın üçününde Ali bin Ebu Talib'i halife seçmemekle hatalı olduğuna fakat günaha girmemiş olduklarına inananların mezhebi; • Salihîlik: Hasan ibn Salih tarafından kurulan, inançları hemen hemen Süleymanîlik ile ayni olmakla birlikte, Ebu Bekr-i Sıddık, Ömer ibn Hattab, ve Osman bin Affan'ın üçününde Ali bin Ebu Talib'i halife seçmemekle hatalı olduğuna fakat günaha girmemiş olduklarına inananların mezhebi; • Vâsîtîlik: On İki İmamın tamamını da tanıyan Zeydîler'in oluşturduğu mezheb. • Ismâʿîl’îyye (Yedi İmâmcılık/Yedicilik): Yedinci İmâm olarak İsmail bin Câfer el-Mûbarek’i kabul eden kol. • Karmatîlik (Yediciler/el-Bakl’îyye): Fatımî halifelerinin imâmlığını kabul etmeyen kol. • Dürzîlik (Kısmen Yedi İmâmcıdır): Fatımîler’in beşinci halifesi Hâkim Biemrillah’a ulûhîyet isnâd eden ghulât (köktendinci) kol.[35] • Nizarî İsmailîlik (Yedicilik): Sekizinci Fatımî halifesi Ebû Tamîm Ma’add el-Mûstansir bi-l-Lâh'ın oğullarından Nizâr'ı On dokuzuncu İsmailîyye imâmı olarak kabul eden kol. • Mustâlîlik (Yedicilik): Sekizinci Fatımî halifesi Ebû Tamîm Ma’add el-Mûstansir bi-llâh'ın oğullarından Ahmed el-Musta‘li bi-l-Lâh’ı Dokuzuncu Fatımî halifesi olarak kabul eden kol. • On İki İmamcılık • İsna‘aşer’îyye (Onikicilik): • Câfer’îyye (Onikiciler): On iki İmamlar'a Hazreti Muhammed'in hak vasi ve halifeleri ve Allah'ın mâsum evliyâ ve hûccetleri olarak inanan Şia'nın asıl ve en yaygın olan ana koludur, yani özüdür. • Kalenderîlik (On İki İmamcılık): 8. yüzyıl Samanîler devri öncesi fa'al olan Melamilik akımından beslenen, Budizm ve Hinduizm etkilerini sergileyen, kalça boyu kıl yapımı gömlekler giyinen ya da sadece battaniyeyle örtünen, ve her türlü ilacın kullanımına karşı çıkanların yolu) • Haydarîlik [36] (On İki İmamcılık): Kutb’ûd-Dîn Haydar tarafından kurulan, 12. yüzyıldan itibaren Kalenderîliğin en yaygın ve fa'al kolunu oluşturan, kendilerini hâkir görmek ve aşağılamak suretiyle vücudlarına demirden halkalar takarak yalın ayak dolaşan, keçe ve çuhadan yapılma elbiseler giyerek zillet içerisinde bekâr kalmak suretiyle yaşayanların oluşturduğu yol [37] • Vefâ’îyye (On İki İmamcılık): Ebu'l Vefâ el-Bağdâdî tarafından kurulan, mânevî ve maddi temizliğe çok önem veren, sıklıkla zikir[38] ve Semah[39] uygulayan sufi/tasavvufî yol; • Bâbâ’îyye (On İki İmamcılık): Vefâ’îyye[40] tarikâtına bağlı Ebu'l-Baka Baba İlyas bin Ali el-Horasânî'nin müridlerinden olan Baba İshak Kefersudî'nin geliştirdiği sufi/tasavvufî yol. • Barak’îyyûn (On İki İmamcılık): Başlangıçta Vefâ'îyye[41] tarikâtından Ebu'l-Baka Baba İlyas bin Ali el-Horasânî’nin halifesi Aybek Baba’nın en iyi müridi, daha sonra ise hem Hacı Bektaş-ı Veli’nin halifesi hem
Şia
170 de Rufai tarikatına bağlı Sarı Saltuk Baba’nın müridi olan Barak Baba’nın geliştirdiği sufi/tasavvufî yol; • Anadolu Alevîliği (On İki İmamcılık); • Yâresânîlik (Kürt Alevîliği)[42]: Hazreti Ali’ye ulûhîyet isnâd eden ghulât (köktendinci) sufi/tasavvufî yol.[43] (Bektaşîlik'te olduğu gibi Barak Baba'nın fikirlerinin etkisiyle ortaya çıkmış olmakla beraber On İki İmamcı olmayıp, İslâmiyet'e Bahailik'ten de uzak kalan inançlar kapsamında mutalâa edilir.)[44] • Arap Alevîliği (Nusayr’îyye) (Onbircilik; kısmen On İki İmamcıdır): Hazreti Ali’ye ulûhîyet isnâd eden ghulât (köktendinci) fırka. • Hurûf’îyye (Onbircidir; FazlʿAllâh Esterâbâdî-Nâimî’ye ulûhîyet isnâd eden ghulât (köktendinci) fırka.):Tanrı'nın her peygamberde aşamalı olarak kendisini açtığına, en son olarakta yedinci Şiî imâmı Musa el-Kâzım’ın soyundan gelen ve Hurûf’îyye inancının kurucusu olan "Feyzl’ul-Lâh Ester-Âbâdî"’nin bedeninde vücûd bulduğuna, ve ("Feyzl’ul-Lâh Ester-Âbâdî") Nâimî’nin "Câvidân el-Kebir" (Câvid-Nâme)’sinin Kur'an-ı Kerîm’i ilgâ ettiğine inanan On İki İmamcı sufi/tasavvufî yol; • Nûktâv’îyye (On İki İmamcılık): Hazreti Muhammed’in daha yüksek seviyede reenkarnasyonu olduğu iddiasiyle 1397 yılında kendisini Mehdî ilân eden "Mahmud Pasîkhânî" tarafından İsmailîyye-Nizarîlik mezhebi ile tanınan İsfahan Eyaleti'nin Kaşan şehri yakınlarında "Anjudan" köyünde Hurûf’îyye’nin bir yan kolu olarak kurulan ve Pasîkhânî’nin ölümünden sonra da Şah Tahmasb’ı Mehdî ilân etmeğe kalkışan On İki İmamcı sufi/tasavvufî yol. • Bektaş’îyye (On İki İmamcılık): Adını, 13. yüzyılda Anadolu'nun İslâmlaşması sürecinde etkin olarak fa'aliyet gösteren ve Horasan Melametîliğinin önde gelen temsilcilerinden Yusuf Hemedani'nin öğrencisi Hoca Ahmed Yesevî'nin öğretilerinin Anadolu'daki uygulayıcısı olan büyük Türk mutasavvıfı Kalenderî / Haydarî [36] şeyhi Hacı Bektaş-ı Veli'den alan On İki İmamcı sufi/tasavvufî yol. • Âhiler (On İki İmamcılık); • Dedebabalık (On İki İmamcılık): Hacı Bektaş-ı Veli'nin soyundan gelen Balım Sultan tarafından, 14. ile 15. yüzyıllarda Azerbaycan ve Anadolu'da etkin olan Hurûfîlik akımının da etkisinde kalarak İbahilik, teslis (üçleme), tenasüh ve hülul anlayışlarını da Bektaşîlik içine katmak suretiyle 16. yüzyılın başlarında kurumsallaştırılan, özellikle Balkanlar'daki Türkler arasında yaygın olan On İki İmamcı tasavvufî yol; • Safev’îyye (On İki İmamcı ve Onikiciliğin menşei): Safevîler'in son dönemlerinde Ahbârîlik itikâdî ekolü tarafından biçimlendirilen On İki İmamcı sufi/tasavvufî inanç; • Kızılbaşlık (On İki İmamcılık): 16. yüzyılda Azerbaycan'da yaşayan ve Safevî Devleti'nin kurulması için önemli destek sağlamış olan Hürremîyye (Ḵhorram-Dīnān) [45] adlı bir dinî ve siyâsî topluluğun ruhâni torunları[46]; • Celâlîlik (On İki İmamcılık): Kendini Mehdî ilân eden Bozoklu Şeyh Celâl taraftarlarının oluşturduğu On İki İmamcı sufi/tasavvufî yol. • Niʿmetullah’îyye (On İki İmamcılık): Altıncı İmâm Cafer-i Sadık soyundan gelen ve Kadiri Sufilerinden ʿAbd-Allah Yefâ’î'nin müridi olan Sünnî Şah Niʿmetullah-i Velî (Nûr’ed-Dîn Kirmanî) tarafından tarafından kurulan ve daha sonra da Ömer ibn Hattab'ın katledildiği gün olan Zilhicce ayının yirmialtısını karnavalımsı bir resmî bayrama dönüştüren Şah İsmail’in Şiîliği mecburî devlet dini ilân etmesiyle Şiîliği benimsemek zorunda kalan On İki İmamcı sufi/tasavvufî yol; • Nurbakş’îyye (On İki İmamcılık): Dr. Câvid Nurbakş tarafından 20. yüzyılda yeniden yapılandırılan tasavvufî Yeni-Niʿmetullahîlik yolu. • Rufailik: Ahmed Er Rufai tarafından kurulan sufi/tasavvufî yol; • Galibîlik (On İki İmamcılık): Abdülkâdir Geylânî ile Ahmed Er Rufai'nin Tasavvufi prensiplerini benimseyen, mezhepte Hanefi meşrepte ise Alevî olan Sufi/tasavvufî yol. • Sınıflandırılamayanlar • Eftahîlik / Fethîlik: Adını Geniş mânasına gelen Eftâh kelimesinden alan ve Altıncı imam Cafer-i Sadık'ın oğlu Abdullah el-Eftah'ın Yedinci imam olduğuna inananların mezhebi;
Şia
171 • Muhammedîlik: Hasan El Askeri'nin değilde, Ali Naki'nin oğlu Muhammad ibn Ali el-Hâdi'nin Onbirinci imam olduğuna inananların mezhebi; • Tavûssîlik (Altıcılar): İmam Cafer-i Sadık'ın Mehdi olduğuna ve ölmediğine inananların mezhebi; • Vâkıfîlik: İmam Musa el-Kâzım'ın son imam olduğuna inananların mezhebi. • Aşırı Ghulât (Radikal dinci fırkalar) • Bazighîlik: İmam Cafer-i Sadık'ın Tanrılığına inanılan mezheb; • Dhammîlik: Ali bin Ebu Talib'in Tanrılığına inanılan mezheb; • Ghurabîlik: Cebrâîl'in Tanrı'nın buyruklarını hatâ ile Ali bin Ebu Talib'in yerine Hazreti Muhammed'e indirdiğine inananların kurduğu mezheb; • Ya’furîlik: Mu’ammer el-Kûfî'in Tanrılığına inanılan mezheb.
Şiîliğin başlıca tarikât ve mezhepleri arasındaki tarihi yakınlıkların basitleştirilmiş şeması Haşim bin ʿAbd
Menâf
Haşimoğulları
ʿAbd el-Muttalib
bin Haşim
Amine bint Vehb
Hazreti Hatice
ʿAbd Allâh bin ʿAbd
Ebu Talib bin ʿAbd
Ez-Zûbeyr bin ʿAbd
Hamza bin ʿAbd
Abbâs bin ʿAbd
el-Muttalib
el-Muttalib
el-Muttalib
el-Muttalib
el-Muttalib
Hazreti Muhammed
ʿAbd Allâh bin
Abbâs
Salmân-ı Fârisî
Fatıma Zehra
Ali el-Mûrtezâ
Hasan el-Mûctebâ
Hüseyin eş-Şühedâ
Havlet bint Câ'fer
Abbâsîler
Muhammed bin Hânifîyye
Hasan el-Mû'tenâ
Ali (Zeyn el-Âb-ı
Keysanîlik
Müslim’îyye
Mazdaizm
Alavîler
Kızılbaşlar
Gnostisizm
Dîn)
Muhammed bin ʿAbd Allâh
ʿAbd Allâh el-Kâmil
Muhammed el-Bakır
Zeyd bin Ali eş-Şehid
Haşim el-Mukanna‘
Neo’Mazdekçilik
İbrahim bin ʿAbd Allâh
İmamîlik
Zeydîlik
Hürremîlik
Sinbâd
I. İdris (Zeyd’îyye)
Zünnun-ı
Câbir bin
Mısri
Hayyan
İdrisiler (Zeyd’îyye)
Bayezid-ı Bistami
ʿAbd Allâh bin Câʿfer el-Eftâh
İsmail bin Câʿfer
Musa el-Kâzım
Çepniler
Ali er-Rıza
Samanîler
Tahtacılar
el-Mûbarek
(Vâfî Ahmed) ʿAbd Allâh bin
Muhammed bin İsmail
Muhammed el-Vâfî
eş-Şâkir
Horasan
Fethîlik (Eftâh’îyye) Melametîliği
Câʿfer es-Sadık
Şia
172
Muhammed bin ʿAbd Allâh
Ahmed bin ʿAbd Allâh bin
el-Eftâh
Muhammed et-Takî
Muhammed
Bâtınîlik
İsmailîlik
(İsmâil’îyye/Yedicilik)
Sufilik
Ezoterizm
Tavvûsîlik el-Takî‘yyî’l-Cevâd (Tavvûs’îyye/Altıcılık)
Hüseyin bin Ahmed bin ʿAbd
Kûfeli Hamdân Kârmat
Allâh erʿRadî/ezʿZekî
(Yediciler)
Ubeydullah el-Mehdi Billah
Ebû-Saʿid Hasan bin
Ali en-Nakî‘yyî’l-Hâdî
Mitraizm Vâkıfîlik (Vâkıf’îyye)
Sâbiîlik
Hasan el-Askerî
Muhammed bin Ali en-Nakî Muhammedîlik
Behrâm Cennâbî (Muhammed’îyye)
Muhammed ed-Derezî
Fatımîler
Muhammed el-Mehdi
FazlʿAllâh Esterâbâdî
Muhammed bin
(Nâimî)
Nusayr
Hurûfîlik
Nusayrîler
Karmatîlik
(Yediciler/elʿBakl’îyye)
Dürzîler
Mustâlîlik
Nizarîlik
On İki İmam
Hâfızî’yye
Tayyibî’yye
Alamutlar
Sünnî Buhra
DavudîʿBuhra’1094
Sabbahiyye
Câʿferî Buhra (1426)
Hebtiahs Buhra (1754)
Patanî Buhra (1538)
Etbeî’MelekʿBuhra’1840
SüleymanîʿBuhra’1591
Kabbalah
Muhammed Kebir Azizî
Mahmud Pâsikhânî
Alavî Buhra (1625) Tâcü’l-Ârifîn Ebu’l Vefâ
Nûktâvîlik
Vefâîlik (Vefâ’îyye)
(Nûktâv’îyye)
İleri Davudî Buhra (1977) Tac’ed-Dîn Geylânî
Ebu’l Bekâ Baba İlyas
Seyyid Nesîmî
Halvet’îyye/Zahid’îyye
Bâbâîlik (Bâbâ’îyye)
(Hurûf’îyye)
Baba İshak İshak’îyye
Dedebabalık
Onikicilik Yusuf Hemedani
Ûveys bin Âmir-î Karenî
Safî’ûd-Dîn İshak
Melâmet’îyye/Kalender’îyye
(Üveys’îyye)
Safev’îyye
(Bektaş’îyye)
Hallâc-ı
Cûneyd
Sadr’ed-Dîn Mûsa
Hâmid’ûd-Dîn-i Veli
Ahmed
Mansûr
El-Bağdâdî
/ Hoca Âlâ’ed-Dîn
/ Hacı Bayram-ı Veli
er-Rıfai
Hoca Ahmed Yesevî
Yesevîlik / (En-el Melâmet’îyye Hak)
Rıfâ’îyye Kutb’ûd-Dîn Haydar
Muhyiddin İbn Arabi
Abdülkâdir Geylânî
Şeyh İbrahim Cûneyd /
Bayram’îyye/Celvet’îyye Azîz
Kalenderîlik / Yesevîlik
(Vahdet-i Vücud)
(Kadir’îyye)
Haydar
Mahmûd Hüdâyî
Hacı Bektaş-ı Veli Haydarîlik /
Sadr’ed-Dîn Konevî
Yefâ’î / Şah Ni’metullâh
Sarı Saltuk Dede Saltuk’îyye
Galip Hasan
Sultân Ali Mirza Safevîler (Nûr’ed-Dîn Kirmanî)
Ekberîlik
(Ekber’îyye)
Ahi Evran / Âhiler
Kızılbaşlık
Ni‘metullâh’îyye
Taptuk Emre
Abdal Mûsa
Burhan’ed-Dîn Hâlil’ûllâh
Kuşçuoğlu / Hatai
İsnâ‘aşer’îyye
Barak’îyyûn
Anadolu
Galibilik
Kürt Alevîliği
Alevîliği
Yunus Emre
Balım Sultan
Nadir Şah
Sultan Sahak
Adi bin Misafir
Âli
Şia
173 Kaygusuz Abdal
Âliî
Harabâtî
Usûlî
Bektaşîlik
Nûrbakş’îyye
Câʿfer’îyye
Yâresânîler
Êzidîler
Ahbârî
Pir Sultan
Celâlî
Afşarlar
Luviler
Kabalizm
Abdal
Kul Himmet
Kaçarlar
Işık Alevîliği
Şeyhilik
Babiler
Velâyet-i Fakih yâ
Azâlî Babiler
Bahailer
Hükûmet-i İslamî
İran İslâm Cumhuriyeti
Kaynakça [1] [2] [3] [4]
http:/ / tdk. org. tr/ TR/ SozBul. aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA http:/ / www. adherents. com/ Religions_By_Adherents. html CIA World Fact Book "Iran" (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ ir. html#People) Administrative Department of the President of the Republic of Azerbaijan - Presidential Library - Religion (http:/ / files. preslib. az/ projects/ remz/ pdf_en/ atr_din. pdf) [5] CIA World Fact Book "Iraq" (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ iz. html#People) [6] CIA World Fact Book "Pakistan" (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ pk. html#People) [7] CIA World Fact Book "Afganistan" (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ af. html#People) [8] http:/ / en. wikipedia. org/ wiki/ %C5%9Eia#endnote_1 [9] Sahih Buhari 4.53.325 (http:/ / www. usc. edu/ dept/ MSA/ fundamentals/ hadithsunnah/ bukhari/ 053. sbt. html#004. 053. 325) [10] Bu duruma dair her iki tarafın düşüncelerini savunmakta kullandığı hadislere şu siteden ulaşılabilir: Sahih Buhari Book 80 (http:/ / www. usc. edu/ dept/ MSA/ fundamentals/ hadithsunnah/ bukhari/ 080. sbt. html) (İngilizce) [11] http:/ / www. milliyet. com. tr/ 2005/ 07/ 05/ guncel/ gun01. html [12] ABD Kongre kütüphanesi (http:/ / countrystudies. us/ turkey/ 94. htm) [13] "Mapping the Global Muslim Population: A Report on the Size and Distribution of the World's Muslim Population" (http:/ / pewforum. org/ Muslim/ Mapping-the-Global-Muslim-Population(6). aspx). Pew Research Center. 7 Ekim 2009. . Erişim tarihi: 2010-08-25. [14] Miller, Tracy (10 2009) (PDF). Mapping the Global Muslim Population: A Report on the Size and Distribution of the World's Muslim Population (http:/ / pewforum. org/ newassets/ images/ reports/ Muslimpopulation/ Muslimpopulation. pdf). Pew Research Center. . Erişim tarihi: 2009-10-08. [15] "CIA - The World Factbook" (https:/ / www. cia. gov/ library/ publications/ the-world-factbook/ geos/ pk. html). Cia.gov. . Erişim tarihi: 2011-05-04. [16] "Violence Against Pakistani Shias Continues Unnoticed | International News" (http:/ / www. islamicinsights. com/ news/ international-news/ violence-against-pakistani-shias-continues-unnoticed. html). Islamic Insights. . Erişim tarihi: 2011-05-04. [17] Taliban kills Shia school children in Pakistan (http:/ / www. presstv. ir/ detail. aspx?id=86937& sectionid=351020401) [18] "Shia women too can initiate divorce" (http:/ / timesofindia. indiatimes. com/ city/ lucknow/ Shia-women-too-can-initiate-divorce/ articleshow/ 334804. cms). The Times of India. 6 Kasım 2006. . Erişim tarihi: 2010-06-21. [19] "Talaq rights proposed for Shia women" (http:/ / www. dnaindia. com/ india/ report_talaq-rights-proposed-for-shia-women_1062327). Daily News and Analysis, www.dnaindia.com. 5 Kasım 2006. . Erişim tarihi: 2010-06-21. [20] Administrative Department of the President of the Republic of Azerbaijan - Presidential Library - Religion (http:/ / files. preslib. az/ projects/ remz/ pdf_en/ atr_din. pdf) [21] "Shia women too can initiate divorce" (http:/ / lcweb2. loc. gov/ frd/ cs/ profiles/ Afghanistan. pdf). Library of Congress Country Studies on Afghanistan. Ağustos 2008. . Erişim tarihi: 2010-08-27. [22] Nigeria: 'No Settlement With Iran Yet' (http:/ / www. getnewsinfo. com/ ), Paul Ohia, allAfrica - This Day, 16 November 2010 [23] Hazran, Yusri. The Shiite Community in Lebanon: From Marginalization to Ascendancy, Brandeis University
Şia
174 [24] Hassan, Farzana. Prophecy and the Fundamentalist Quest, page 158 [25] Corstange, Daniel M. Institutions and Ethnic politics in Lebanon and Yemen, page 53 [26] Dagher, Carole H. Bring Down the Walls: Lebanon's Post-War Challenge, page 70 [27] Growth of the world's urban and rural population:n1920-2000, Page 81. United Nations. Dept. of Economic and Social Affairs [28] Top 15 Countries with Highest Proportion of Shiites in the Population (http:/ / www. adherents. com/ largecom/ com_shiite. html), 7 July 1999 [29] "The actual percentage of Kuwaiti Shiites is 40 percent" (http:/ / www. arabtimesonline. com/ NewsDetails/ tabid/ 96/ smid/ 414/ ArticleID/ 144073/ reftab/ 69/ Default. aspx). ArabTimesOnline. . Erişim tarihi: 2010-07-19. [30] "UK FCO" (http:/ / www. fco. gov. uk/ en/ travel-and-living-abroad/ travel-advice-by-country/ country-profile/ middle-east-north-africa/ bahrain/ ). UK FCO. . Erişim tarihi: 3 Mart 2012. [31] "Why Bahrain blew up" (http:/ / www. nypost. com/ p/ news/ opinion/ opedcolumnists/ why_bahrain_blew_up_NkYx4h4E1m80WGe2tXfsrI). New York Post. 2011-02-17. . Erişim tarihi: 2011-02-22. [32] http:/ / tr. wikipedia. org/ w/ index. php?title=Mutas%C4%B1m_(Abbasi)& stable=0& redirect=no#Babek_Ayaklanmas. C4. B1 [33] W. Madelung, "Khurrammiya" in Encyclopaedia of Islam. Edited by: P. Bearman , Th. Bianquis , C.E. Bosworth , E. van Donzel and W.P. Heinrichs. Brill, 2009. Brill Online. [34] Yarshater, Ehsan, 1983. The Cambridge history of Iran, Cilt 2. s.1005, 1008. [35] Lebanon Congressional Research Service Brief (http:/ / www. fas. org/ sgp/ crs/ mideast/ IB89118. pdf) [36] http:/ / www. alevibektasi. org/ tbaki. htm [37] Ahmet Yaşar Ocak, Anadolu Türk Sufiliğinde Ahmed-i Yesevî Geleneğinin Teşekkülü Milletlerarası Ahmed Yesevi Sempozyumu Bildirileri (26-27 Eylül 1991), Ankara 1992, Kültür Bakanlığı Yayınları, s.79-80 [38] Dursun Gümüşoğlu: Tâcü'l Arifîn es-Seyyid Ebu'l Vefâ Menakıbnamesi - Yaşamı ve Tasavvufi Görüşleri, Can Yayınları, 2006, s. 61. [39] Dursun Gümüşoğlu: Tâcü'l Arifîn es-Seyyid Ebu'l Vefâ Menakıbnamesi - Yaşamı ve Tasavvufi Görüşleri, Can Yayınları, 2006, s. 73. [40] [41] [42] [43] [44] [45] [46]
Dursun Gümüşoğlu: Tâcü'l Arifîn es-Seyyid Ebu'l Vefâ Menakıbnamesi - Yaşamı ve Tasavvufi Görüşleri, Can Yayınları, 2006, s. 48 Dursun Gümüşoğlu: Tâcü'l Arifîn es-Seyyid Ebu'l Vefâ Menakıbnamesi - Yaşamı ve Tasavvufi Görüşleri, Can Yayınları, 2006, s. 48 Kreyenbroek, Philip G. (1996). "Religion and Religions in Kurdistan". Kurdish Culture and Identity. Zed Books Ltd.. ISBN 1856493296. Elahi, Bahram (1987). The path of perfection, the spiritual teachings of Master Nur Ali Elahi. ISBN 0-7126-0200-3. Bulut, Faik. (2011), Ali'siz Alevîlik, Berfin Yayıncılık. http:/ / tr. wikipedia. org/ wiki/ Mutas%C4%B1m_(Abbasi)#Babek_isyan. C4. B1 Roger M. Savory (ref. Abdülbaki Gölpınarlı), Encyclopaedia of Islâm, "Kizil-Bash", Online Edition 2005
Dış bağlantılar • English Wikipedia Shia maddesi (http://en.wikipedia.org/wiki/Shi'a) • Historic background of the Sunni-Shia Split (http://en.wikipedia.org/wiki/ Historic_background_of_the_Sunni-Shi'a_split) • 1 ↑ Shi`a Sources of Legislation (http://www.imamalinet.net/en/k/shia-real/21.htm) • Roshd Islamic - Shia Website (http://www.roshd.org) • Süleyman Ateş: Caferi - Hanefi farklılığı nedir? (http://www.vatanim.com.tr/root.vatan?exec=yazardetay& Newsid=37438&Categoryid=4&wid=31) • Wikipedia Şia maddesi (http://en.wikipedia.org/wiki/Shi'a) • Şii Mezhebi (http://www.siimezhebi.net/) • Ahlulbayt Islamic Mission (http://www.aimislam.com) • Al-Shia Website (http://www.al-shia.com) • Imam Ali commemorative website (http://www.imamalinet.net/) • Contemporary issues, philosophical issues, and tafsir from a shia perspective (http://www.islamfrominside. com/) • The Shi'ah are (the real) Ahl al-Sunnah (http://www.imamalinet.net/en/k/shia-real/)
Hariciler
175
Hariciler Bu maddedeki bazı bilgilerin kaynağı belirtilmemiştir. Ayrıntılar için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
Bu maddenin tarafsızlığı konusunda kuşkular bulunmaktadır. Ayrıntılar için lütfen maddenin tartışma sayfasına bakınız. Şablonu maddeden çıkarmadan önce lütfen şablonun yardım sayfasını inceleyiniz.
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum
Hariciler
176 Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
Haricilik veya Haric'îyye, (Arapça: ;ﺍﻟﺨﺮﺝçoğ. ) ﺍﻟﺨﻮﺍﺭﺝİslam dininde bir siyasi mezhep. Günümüzde Haricilerin sadece İbadiyye kolu Umman Sultanlığı, (tahmini %70) Tunus'un Cerbe adası, Zenzibar ve Tanzanya'da yaşamaktadır.[kaynak belirtilmeli]
Ortaya çıkış Haricilerin ortaya çıkışı Şia'nın ortaya çıkışıyla aynı zamana rastlar. Dördüncü halife Ali döneminde ortaya çıkan kargaşa sırasında Hariciler ve Şia aynı tarafta, yani Ali'nin tarafında, yer almışlardır.[kaynak belirtilmeli] Yine de Şia mezhebinin düşünsel temeli Haricilerden eskiye dayanmaktadır. Hariciler Ali ile Muaviye arasında geçen Sıffin Savaşında ortaya çıkmışlardır. Muaviye savaşı kaybedeceğini anlayıp hakeme gitmeyi önermiştir. Ali savaşmaya devam etmekten yana olsa da ordusundan bir grup hakeme gitmeyi uygun gördü. Bunun üzerine Ali de hakeme gitmeye karar verdi. Hakem olayı, Ali'nin azli ve Muaviye'nin yerinde kalması ile sonuçlandıktan sonra, Ali'nin ordusundan onu hakeme gitmeye zorlayan grup Ali'ye hakeme gittiği için büyük bir günah ve suç işlediğini öne sürdüler. Bu nedenle de Ali'nin tövbe etmesini talep ettiler, zira Ali'nin hakeme giderek küfür işlediğini yani dinden çıktığını iddia ediyorlardı. Kendilerinin de hakeme gitme istekleri nedeniyle küfre girdiklerini fakat tövbe ederek tekrar dine girdiklerini, mümin olduklarını öne sürüyorlardı. Hareket bazı Bedevi Arapların da katılımı ile güçlendi. Ali ile hakem konusu yüzünden araları iyice açıldı ve sonunda olay Nehrevan Savaşı'na vardı. Savaşı kaybeden Hariciler, Ali'yi öldürmeye karar verdiler. Neticede Ali, Kufe'de Hariciler tarafından öldürüldü. Daha sonraki Emevi idaresi döneminde de katılımlarla güçlendiler ve Emevi otoritesine karşı ciddi bir oluşum oldular. Siyasi ve tarihi önemlerinin yanı sıra, itikadî konularda dönemin diğer görüş ve ekollerinden ayrılıp, yeni fikirler ortaya atarak farklı bir itikadî kaideler ve görüşler toplamı da oluşturmuşlardır.
Harici gruplar Siyasi, itikadi veya tarihi bazı ihtilaflar nedeniyle Hariciler kendi içlerinde de çeşitli gruplara ayrılmışlardır. Bu grupların bazıları İslam dininin temel akide kaidelerini takip ederken, bazıları İslam dininin itikadi prensiplerinden ayrılarak İslam dairesi dışı ilan edilmiş ve İslam dinin dışında incelenmiştir. Fakat bu gruplarında temelleri Haricilere ve İslam dinine dayanır.
Harici grupların başlıcaları • • • •
Ezarika Necedat Acaride İbadiyye
Hariciler
177
İslam dini dairesi içinde sayılmayan Hariciler İtikadi sebepler yüzünden bu gruplar çoğunlukla İslam dini dairesi dışında ele alınır.[kaynak belirtilmeli] • Meymuniye • Yezidiye
Cebrâîl
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum
Cebrâîl
178 Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
Cebrâîl (Arapça: ﺟﺒﺮﺍﺋﻴﻞCibrâ'îl veya ﺟﺒﺮﻳﻞCibrîl) ( Allah'ın ' Cebr' i - gücü ) İslam dininde dört büyük melekten biri. Görevi peygamberlere vahiy getirmektir.
İslam'da Cebrail İslam’a göre peygamberlere vahiy getirmek, Allah'ın emir ve yasaklarını bildirmekle vazîfeli melektir. Dört büyük melekten birisi ve en üstünüdür. Cebrâil'in ismi Kur’ân'da ayrıca Cibrîl, Rûh-ul-Emîn ve Rûh-ul-Kuds diye de zikredilmektedir. Cebrâil kelimesi lügatta "Allah'ın kulu" mânâsındadır. Cebrâil’e ayrıca Nâmûs-ı Ekber de denilmiştir. Cebrâil, Muhammed'e Mekke yakınındaki Hira Dağında ibâdet ve tefekkürle meşgul iken gelerek ilk vahyi getirmiştir : "Yaratan Rabbinin adı ile oku! O, insanı pıhtılaşmış kandan yarattı! Oku, Rabbin büyük kerem sâhibidir. O, kalemle öğretir, bilmediklerini öğretti." (Alak sûresi: 1-3)
, Bizans Cebrail ikonu 1387–1395 (Tretyakov Galerisi)
Cebrâil her şekle girebilirdi. Muhammed'e aslî şekliyle, biri Hira Dağında ve diğeri Miraç esnâsında Sidret-ül-müntehâda olmak üzere iki defâ görünmüştür. Cebrâil’in çoğunlukla ashâbdan Dıhye-i Kelbî sûretinde geldiği anlatılır. Cebrâil yirmi üç yıla yakın bir sürede Kur’ân âyetlerini peyderpey ve çeşitli şekil ve sûretlere girerek getirerek
Muhammed'e ulaştırmıştır. " De ki: Cebrail'e kim düşman ise şunu iyi bilsin ki Allah'ın izniyle Kur'an'ı senin kalbine bir hidayet rehberi, önce gelen kitapları doğrulayıcı ve müminler için de müjdeci olarak o indirmiştir.” (Bakara sûresi: 97) İnanca göre Cebrâil her sene bir kere gelip o âna kadar inmiş olan Kur’ânı Levh-i Mahfûz’daki sırasına göre okur, Muhammed de dinler ve tekrar ederdi. Muhammed’in ölüm yılında iki kere gelip tamamını okumuştur. Âdem'e on iki kere, Nuh'a elli kere, İbrahim'e kırk kere, Musa'ya dört yüz kere, İsa'ya on kere, Muhammed'e yirmi dört bin kere gelmiştir.
Cebrâîl
179
Görevi ve özellikleri İsminin etimolojisinden de anlaşıldığı gibi İslam dininde Cebrail'in çok kuvvetli bir melek olduğuna inanılır. Cebrail'in görevi vahiy getirmektir, yani Allah'tan peygamberlere haber ve bilgi taşır. İslam’a göre bütün peygamberlere vahiy getiren Cebrail’dir. Kur'an'da Cebrail'in Allah yanında önemli bir yeri olduğu belirtilir.[1]
Kaynakça [1] Kur'an, 81. sure, 19-20. ayetler.
• A. Saim Kılavuz, "Anahatlarıyla İslam Akaidi ve Kelam'a Giriş", Ensar Neşriyat. • Kur'an-ı Kerim (http://www.kuranikerim.com/dini_sozluk/indexda.htm) İslam'da dört büyük melek Cebrail Mikâil İsrafil Azrail
Mikâil
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Mikâil
180
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
Mikâil (Arapça: )ﻣﻴﻜﺎﺋﻴﻞ, İslam ve diğer semavi dinlerdeki dört büyük melekten biri. Evrendeki doğa olaylarından görevlidir. Dört büyük melekten biri. Ucuzluk, pahalılık, kıtlık, bolluk yapmak, refah ve huzûr getirmek ve her maddeyi hareket ettirmekle görevli melektir. Mikail doğa olaylarını düzenler. Muhammed Cebrâil'e; "Ey Cebrâil! Mîkâil'in güldüğünü hiç görmedim, bunun sebebi nedir?" diye sorduğunda, Cebrâil; "Cehennem ateşinin tutuşturulduğu günden bugüne dek Mîkâil gülmemiştir" diye cevap verdi. (Muînüddîn Hirevî) İslam'da dört büyük melek Cebrail Mikâil İsrafil Azrail
İsrafil
181
İsrafil Bu maddedeki veya bölümdeki bilgilerin eksik ve/veya yetersiz olduğu yönünde kuşkular bulunmaktadır. Konuyla ilgili tartışma için maddenin tartışma sayfasına bakabilirsiniz. Maddeyi geliştirerek veya konuyla ilgili tartışmaya katılarak Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum
İsrafil
182 Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
İsrâfil ()ﺇﺳﺮﺍﻓﻴﻞ, Sûr'a üfleyecek olan melek; dört büyük melekten birisi olan İsrâfil kıyamet günü Sur'a üflemekle vazifeli melektir. Kıyamet günü Allah'ın emri ile iki defa Sûr'a üfleyecektir. "Sûr'a üflenince, Allah'ın dilediği bir yana, göklerde olanlar, yerde olanlar hepsi düşüp ölür. Sonra Sûr'a bir defa daha üflenince hemen ayağa kalkıp bakışıp dururlar".[1] İsrâfil'in birinci üflemesi ile yer ve gökteki bütün canlılar ölecek ve dünya hayatı sona erecektir. İkinci defa üflemesiyle de bütün canlılar dirilecek ve ahiret hayatı başlayacaktır. İsrâfil'e Sûr'a üfüreceği için Sûr Meleği de denilmiştir. Peygamber'e Sûr'un mahiyeti sorulunca şöyle demiştir: "Üfürülen bir boynuzdur." [2] Peygamber şöyle demiştir; "İsrâfil Sûr'u tutmuş hazır bir şekilde kendisine ne zaman üfürmek için emredileceğini bekliyor".[3]
Israfil al-Qazwînî (1270)
Sûr'un üfürülüşü ve İsrâfil'in sûr'a üfürmesini anlatan uzun bir hadis Tefsîr kitaplarında konu ile ilgili ayetlerin açıklamasında kullanılmıştır. Bu hadisin bazı cümleleri sahih hadis kitaplarında konu ile ilgili bahislerde geçmekle beraber, bazı cümleleri ifade ve manâ bakımından peygamber sözü olmayacak derecede münker kabul edilmiştir. Bu hadisin tek râvisi olan İsmail b. Râfi' Medine'nin kıssacılarındandır. Ahmed b. Hanbel ve Ebû Hâtim er-Razî gibi hadis tenkidçileri hadisin münker olduğunu hatta metrûk bir râvi olduğunu söylemişlerdir.[4] (Bkn.Hadis)
Allah'ın Levh-i Mahfuzdaki yazılı iradelerini okumak ve bu iradelerin yerine getirilmesiyle görevli olan meleğe bildirmek de İsrâfil'in görevlerindendir. İsrâfil 'in ve diğer meleklerin kadrinin yüceliğinden dolayı Peygamber bazen onların ismi ile dua etmiştir. Peygamber gece namazına kalktığında şöyle dua ederdi; "Ey Allah'ım, Cebrâil, Mikâîl ve İsrâfil'in Rabbi, göklerin ve yerin yaratıcısı, gaybı ve şehâdet âlemini bilen. Sen kullarının arasındaki ihtilaflar hakkında hüküm sahibisin. Beni izninle ihtilaf edilen şeylerde hakka kavuştur. Sen dilediğini sırat-ı müstakim'e kavuşturursun.[5]
İsrafil
183
Dipnotlar [1] [2] [3] [4] [5]
ez-Zümer, 39/68 Ahmed b. Hanbel, II, 196 Taberî, Câmiu'l-Beyân, VII, 211; İbn Kesir, Tefsîru'l-Kur'âni'l-Azim, Mısır, t.y. III, 276) İbn Kesîr, Tefsiru'l-Kur'âni'l-Azim, III, 274282) Müslim, Müsafîrûn, 200) İslam'da dört büyük melek Cebrail Mikâil İsrafil Azrail
Azrail
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler
Azrail
184 İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
Azrail, İncil dışı bazı geleneksel kitaplarda, İbranilerde, İslam Teolojisi ve sihizmde “ölüm meleği”nin adıdır. Azrail, Azrael, Izrail, Azrin, Izrael, Azriel, Ezraeil, Azraille, Azryel, Ozryel, veya Azraa-eel olarak değişik şekillerde telaffuz edilir. Yahudi mitolojisinde samael (sammael, samil) olarak da bilinir.
Etimoloji İsmin Süryanice veya İbranice olduğunu söyleyenlere göre azer ve el veya îl kelimelerinden oluşan bir terkiptir ve Allah’ın kulu manasına gelir. [1][2] Aslının Arapça olduğunu söyleyenlere göre ise a-ze-ra ve el (îl)kelimelerinden oluşmuştur ve manası da güçlü kuvvetli, salabetli demektir.[3]
Yahudilik’te Yahudi Angelojisinde birbirinden farklı canlıların ölümleriyle ilgili farklı ölüm melekleri bulunur: Cebrâil kralların, Kapziel gençlerin, Maşbir hayvanların, Maşhit çocukların, Af ve Hemah da insanların ve büyük hayvanların canlarını alır. Yahudilikte Mesih geldiği zaman, ölüm ortadan kalkacak ve Mesih ölüm meleğini yok edecektir.
Hıristiyanlık’ta Hıristiyan Angelojisinde azraile “Şeytan Meleği”, “Bela Meleği” “Şeytanların Prensi”, “Yok edici melek “ isimleri verilir. İncil’de ölüm meleği geçen bölüm: “Kimileri gibi de söylenip durmayın. Söylenip duranları “ölüm meleği” öldürdü.”( Korintliler 10/10.)
İslam’da Azrail, İslam dinindeki dört büyük melekten biridir. İnsanların canını almakla görevlidir. Azrail, Kur’an ve sahih hadislerde, melekül-mevt (ölüm meleği) şeklinde de anılmıştır. (Secde Suresi [4]: 11) Allah'ın kendisine verdiği emirle canlıların ruhlarını almakla görevli olan ölüm meleği için Kur'an ve Hadislerde Melekü'l-Mevt (ölüm meleği) terimi kullanılmaktadır. "De ki; üzerinize memur edilen ölüm meleği, canınızı alır Sonra Rabbinize döndürülürsünüz " (es-Secde, 32/11) Azrail, islamda Allah'ın emrindeki öteki melekler gibidir. Dört büyük melekten birisidir. O yalnızca kendisine verilen emri yerine getirir ve eceli tamam olmuş kulların ruhlarını alıp bu ruhu isteyene götürür. Onun emrinde de bazı melekler vardır. Bu melekler de kendilerine Allah tarafından ulaştırılan emirleri yerine getirirler. "Nihayet birinize ölüm gelince elçilerimiz onun canını alırlar, onlar hiç geri kalmazlar" (el-En'âm, 6/61) Kur'an'da, meleklerin kâfir olan bir kul ile mümin olan bir kulun canlarını alışları tasvir edilmektedir. Kâfirlerin can verişleri şöyle tarif edilmektedir: "Melekler, kâfirlerin canlarını alırken onları görseydin, Onların yüzlerine ve arkalarına vuruyorlar:
Azrail
185
Haydi, yangın (Cehennem) azabını tadın diyorlardı " (el-Enfal, 8/50) Nâşitat meleklerinin müminlerin canlarını da tatlılıkla alışları şöyle ifade edilmektedir: "Melekler iyi insanlar olarak canlarını aldıkları kimselere de: Selâm size, yaptıklarınıza karşılık Cennet'e girin' derler" (en-Nahl, 16/32)
Hadislerde Azrail Ölüm meleği Musa‘ya ruhunu alması için gönderilir. Musa, melekul mevt’e tokat atıp bir gözünü çıkarır. Melekul mevt Rabbine dönerek: “Beni öyle bir kula gönderdin ki, ölümü istemiyor.” Der. Allah O’na gözünü iade eder. [5][6]
Kaynaklar [1] [2] [3] [4] [5] [6]
Kurtubî, tefsir, 2/39 alusi, ruhul-meanî, 15/499 Askalanî, Ahmed b. Ali, El-imtinâ bi’l-erbaîne’l-mütebâyinetü’s-sima’, 1/110 http:/ / tr. wikisource. org/ wiki/ Secde_Suresi Sahihi Buhari, 2/113 ve 4/191 Sahihi Muslim 4/1843
İslam tarihi
İslam İnançlar
Allah Allah'ın varlığı ve birliği Melekler Kutsal kitaplar Muhammed bin Abdullah ve diğer İslam peygamberleri Ahiret Kader Temel ibadetler Şehadet etmek Namaz kılmak Zekât vermek Oruç tutmak Hacca gitmek Özel günler Ramazan Bayramı Kurban Bayramı Metin ve tüzeler
İslam tarihi
186
Kur'an Sünnet · Hadis Fıkıh · Şeriat · Kelam Tasavvuf Tarih ve kişiler İslam'ın zaman dizini Ehli Beyt · Sahabe Sünnilik · Şiilik · Haricîlik Dört Halife · On İki İmam Kültür ve toplum Abdest · Bayramlar · Bilim Camiler · Felsefe · Fitre Kurban · Mezhepler Nüfus · Sadaka · Sanat Takvim · Tarikatlar Diğer İbrahimî dinler Musevilik · Hristiyanlık İslam Portalı
İslam tarihi, İslam dininin 7. yüzyılda ortaya çıkışından ve İslam Devleti'nin kurulmasından başlayarak modern zamanlara kadar uzanan süreçte, İslam dini, İslam dinini benimseyen bölge ve toplumlar ile bu toplumların İslam çatısı altında ortaya koyduğu şeyleri barındıran tarih kolu. İslam tarihi, İslam inancını hem bir din hem de bir toplumsal müessese olarak ele alır ve sonuç, olay ve keşifleri bu bağlamda sunar. İslam tarihinde genel olarak Muhammed'in doğuşundan ölümüne kadar geçen zaman, ondan sonraki hilafet dönemi, daha sonraki saltanat devletleri ve modern zamanlarda ortaya çıkan yeni akım ve durumlar ele alınır. Kabaca dört ana parçaya bölünebilse de, farklı yönlerden farklı şekillerde bölünmeler gerçekleşir, siyasi İslam tarihi farklı bir bölünmeyle incelenirken bilimsel keşifleri konu alan İslam tarihi daha farklı bir bölünme içerir. İslam tarihinin merkezini ve İslam tarihinin altın çağını teşkil eden dönem dinin doğuşundan, Muhammed'in ölümüne kadar devam eden ve İslami kaynaklarda Asr-ı Saadet (saadet devri) olarak adlandırılan dönemdir.[kaynak belirtilmeli]
Cahiliye dönemi Ana madde: Cahiliye Dönemi İslam dininin peygamber tarafından açıklandığı ve bundan hemen önceki zamandaki Arabistan'a ve genel olarak bu döneme klasik İslam kaynaklarında Cahiliye dönemi denir. Bununla birlikte bu daha ziyade İslamî klasik kaynaklarca tercih edilen bir dönemdir ve çağdaş din bilimleri araştırmalarında bu dönemden bahsedilmekle birlikte İslam tarihi içerisinde bu isimle zikredilmez. İslam'a göre Cahiliye dönemi tam İsa'ya gelen İncil'in tahrif edildikten sonra, Muhammed'in peygamberliğine kadarki zamana denir. İsimdeki cahiliye tabiri, salt okur-yazarlık veya bilgisizlik anlamında değil de daha geniş ve genel olarak, hakikatin bilgisinden uzak olmak manasını taşır.
İslam tarihi
187
Muhammed dönemi Ana madde: Asr-ı Saadet Çağdaş din bilimlerinde İslam tarihi sıklıkla bu dönem ile başlar. Muhammed'in peygamberliğinden Abbasilerin sonunu getiren 1258'deki Moğol istilasına kadar süren döneme sıklıkla Klasik Dönem denir ve Asr-ı Saadet bu Klasik Dönemin ilk kısmını oluşturur. İslam dininin kabul ettiği son peygamberin peygamberlik görevini alışından ölümüne kadar ki döneme klasik İslam kaynaklarında Asr-ı Saadet yani "saadet zamanı" adı verilir. Asr-ı Saadet kendi içinde iki ana bölümde incelenir bunlar: Mekke dönemi ve Medine dönemidir. Mekke dönemi daha çok dinin doğuşu, ilk Müslüman topluluk, ahlâki ve dini değerlerin Müslüman topluluk tarafından benimsenişi, var olan dini inanç ile İslam'ın çatışması ve direnişleri içerir. Bu dönem Hicretle beraber sona erer. Medine döneminde ise, İslam devletin ve toplumun kuruluşu ile daha siyasi ve toplumsal bir dönem olup, çeşitli savaşlara ve hem siyasal otorite hem de toplumsal refah anlamında yükseliş arz eden bir zaman dilimidir. Bu dönemde bütün Arap Yarımadası Müslümanların idaresine girmiştir.
Dört Halife Dönemi Dört Büyük Halife ya da Hulefa-i Raşidin (Raşid Halifeler veya Dört Büyük Halife) (Arapça:
)ﺍﻟﺨﻠﻔﺎء ﺍﻟﺮﺍﺷﺪﻭﻥ
Muhammed'in vefatının ardından seçimle görev yapmış halifelerdir. Urducada Sünni referanslarla dört arkadaş (Arapça: ﭼﺎﺭ ﯾﺎﺭ, çar yar) olarak ifade edilmektedir. Hilafet sırasıyla: • • • •
Ebu Bekir, Ömer bin Hattab, Osman bin Affan Ali bin Ebu Talib
Bazı kaynaklar buna sadece 6 ay gibi bir süre görev yapan Hasan bin Ali'yi de dahil ederler[hangileri?]. Şii kaynaklarına göre hilafet Ali bin Ebu Talib'le başlar ve ardından imamlar gelir. Ebu Bekir, Muhammed'in en iyi dostuydu. Bu nedenle ilk halife Ebu Bekir seçilmiştir.[kaynak belirtilmeli]
Emeviler dönemi Ana madde: Emeviler İlk fitne döneminin ardından Ali bin Ebu Talib'in Hariciler tarafından öldürülmesi sonucunda, Hasan bin Ali'nin hilafeti bazı şartlarla Muaviye bin Ebu Süfyan'a bırakmasıyla başlayan Emeviler dönemi 90 yıl kadar devam etti. Emevilerin başkenti Şam'dı. Bu dönemde Halifelik babadan oğula geçerek saltanat haline geldi. Emeviler zamanında İslam devletinin sınırları Atlas Okyanusundan Orta Asya içlerine kadar genişledi. Emevi iktidarı Abbasilerin iş başına gelmesiyle son buldu.
Abbasiler Dönemi Ana madde: Abbasiler Abbasilerin başkenti Bağdattı. Abbasiler 5 asırdan fazla halifeliği ellerinde tuttular. Abbasiler siyasi alandan çok kültür ve medeniyet alanında gelişme gösterdiler. Zamanla siyasi hakimiyetleri zayıfladı ve Abbasi devletinin sınırları içinde yeni devletler ortaya çıkmaya başladı. Bu durumda Abbasi hükümdarının islam dünyasındaki siyasi hakimiyeti giderek sembolik bir hal almaya başladı. Halifelik 1258'de Moğolların Abbasi devletini yıkmasından sonra Mısır'daki Memlük Devletinde devam etti. Abbasiler Dönemi'nin sonu aynı zamanda İslam tarihinde sıklıkla kullanılan Klasik Dönem tanımının kapsadığı zamanın da sonuna denk gelir. Bu dönemin sonundan kolonyalizmin yükseldiği 19. yüzyıla kadar süren döneme
İslam tarihi Orta Çağ Dönemi terimi tercih edilir. Bazı tarihçiler bu dönemi 19. yüzyıl yerine Osmanlı Devleti'nin sürdürdüğü hilafetin kaldırılışına kadar uzatır.
Osmanlılar dönemi Ana madde: Osmanlı Devleti 1517'de Yavuz Sultan Selim'in Mısır Seferiyle halifelik Osmanlı Devletine geçti. Mukaddes emanetler İstanbul'a getirildi. Osmanlı Devleti'nin yükselişiyle beraber, İslam tarihinde farklı bir dönem başladı. Bu dönemde müslümanlar Viyana önlerine kadar ilerledi. Her ne kadar Osmanlı 622-750 yılları arasında İslam Devleti██ Muhammed döneminde ele geçirilen Devleti'nin tarih sahnesinde olduğu topraklar (622-632)██ Dört Halife döneminde ilave edilenler dönemde başka İslam devletleri (632-661)██ Emeviler döneminde ilave edilenler (661-750) bulunsa da, Osmanlı Devleti yükseliş ve hatta gerileme döneminde bile daima önemli bir konuma sahip oldu, dünyann değişik yerlerinde yaşayan müslümanlar çoğu zaman düşmanlarına karşı Osmanlı Devletinden yardım istemişlerdir. Osmanlı Devleti başka ülkelerdeki müslümanlara yardım etmek amacıyla Endülüs'ün Müslümanların elinden çıkmasından sonra buradaki Müslüman ve Yahudileri Kuzey Afrika'ya ve Osmanlı topraklarına taşıdı. Fas'ta Portekizliler'le savaştı. Yine Portekizliler'e karşı Endonezya Adalarındaki Müslümanlara yardım etmek amacıyla Portekizliler'le Hint Okyanusu'nda savaştı. Avrupalıların her alanda güçlenmesiyle beraber, 19. asırın sonları ve 20. asrın başlarında Müslümanların yaşadığı coğrafyanın büyük bir bölümü batılı devletler tarafından sömürge haline getirildi. I. Dünya Savaşının hemen öncesinde dünyada sadece üç bağımsız islam devleti vardı. Osmanlı Devleti İranve Afganistan. Osmanlı Devleti I. Dünya Savaşı'nı kaybedince başkent İstanbul ve Anadolu'nun bazı yerleri işgal edildi. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İtilaf devletleri Türk topraklarından çıkarıldı. Türkiye'de Cumhuriyet ilan edildi. 400 yıldan fazla Türklerin elinde kalan halifelik 3 Mart 1924'te çıkarılan bir kanunla kaldırıldı. Son halife ve Osmanlı Hanedanının bütün üyeleri sürgüne gönderildi. Son Halife Abdülmecit 1944'te Paris'te sürgünde iken vefat etti. Cenazesi ölümünden uzun bir zaman sonra Medine'de toprağa verildi.
II. Dünya Savaşı Sonrası II. Dünya Savaşı'ndan sonra İslam ülkeleri bağımsızlıklarını kazanmaya başladılar. 20. asrın ikinci yarısında, bağımsızlığını kazanan islam ülkeleri kendi aralarında işbirliğini arttırmak amacıyla, İslam Konferansı Örgütünü kurdular. Günümüzde bağımsız İslam ülkelerinin sayısı 50'yi geçmiş bulunmaktadır.
İlgili belgeseller Islam: Empire of Faith I [1]
Kaynaklar [1] http:/ / www. youtube. com/ watch?v=MH1CeEC-Ok8
188
Madde Kaynakları ve Katkıda Bulunanlar
Madde Kaynakları ve Katkıda Bulunanlar Mezopotamya Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11912504 Katkıda bulunanlar: Anerka, Aniosgel, Apolas, Arinna'l, AvC99, Bermanya, Bödöŋtıl, Cat, Citrat, Denisutku, Dsmurat, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Eldarion, Erdemsenol, Ersem97, Esc2003, Eşref, Fagus, Gökhan, Görünmez KahraMAN, Hhheeeyyy, Katpatuka, Kibele, Kortayist, Krkzn, LandSCape, Levent, Lovehunter, Mach, Makedon, Math34, Melihsen, Merube 89, Metal Militia, Mimar77, Mrloki, Myrat, Noone, Noumenon, Ocean, Onurkayabasi, Oramar ova, RAMSES, Rapsar, Ruzgar, Rönesans, Sae1962, Skaratoz, Superyetkin, Takabeg, Tarkovsky, Tembelejderha, Thecivilian, Tuz, Ugur Basak, Vikiçizer, Vitruvian, Xrazy, Yalhi, Yunusberkan, Zentuk, Zfr, İgrt, İncelemeelemani, 272 anonim düzenlemeler Portal:Din Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12077073 Katkıda bulunanlar: Ahzaryamed, Bambi'nin annesi, Batuhan Aksu, Beşiktaşlı48, CommonsDelinker, Drlp, Dünya vatandaşı, Emperyan, Iggydarsa, Kibele, Kriptocu, Osmanlı98, Serhantr, Stultiwikia, Superyetkin, Vito Genovese, 2 anonim düzenlemeler İbrahimî dinler Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12103831 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Erdemsenol, Erkistreet, Fuu, Kuz, Mach, Mehmet55, Rapsar, Sae1962, Snnkpln, Superyetkin, 25 anonim düzenlemeler Yahudilik Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12103871 Katkıda bulunanlar: Abravanel, Abuk SABUK, Ademdurdu, Ahzaryamed, Akdelik, Archimap, Arinna'l, Arne Saknussemm, Asties67, Azizkayihan, Bambi'nin annesi, Bcinar, Beaukarpo, Berkay0652, Bermanya, Byhewal, Cemyildiz, Cetinkaya, Cihadkayaduman, Citrat, Darkhorn, Dayanisma, Dbl2010, Delamorena, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Eldarion, Eren.yasar, Erencexor, Eşref, Feylesof eren, Filanca, Iggydarsa, Isparta, Kafarik, Katpatuka, Kharoon, Khutuck, Kibele, Klemantin, Kmoksy, Krkzn, Levent, Lighterside, Mach, Metal Militia, Methamphetamine, Mimar77, Mskyrider, Murtasa, Myrat, Nevit, Nihan, Noumenon, Oaktan, Oblomov, Oren neu dag, Pako, Rapsar, Reality006, Sağlamcı, Schekinov Alexey Victorovich, Selkem, Sosyopat, Strider, Superyetkin, Takabeg, Tema, Tembelejderha, Tunca Can, Ugur Basak, Utku Tanrivere, Veritas-tr, Vikiçizer, Vito Genovese, Wisdom, Xianbataar, Yabancı, Yok2504, Zentuk, Zfr, Çürük elma, İazak, 169 anonim düzenlemeler Antisemitizm Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11868262 Katkıda bulunanlar: Ahzaryamed, AnıL97, Bambi'nin annesi, Bcinar, Cansız, CommonsDelinker, Denisutku, Dünya vatandaşı, Fcn, Filanca, Iggydarsa, Jumong, Khutuck, Kibele, Kızıl Şaman, Levent, Merube 89, Noumenon, OsmanRus, Oğuzhan, Rapsar, Superyetkin, Takabeg, Tarih, Tema, Türkischer Junge, Vikiyazar, Vikiçizer, Vitruvian, Xrazy, Yzkoc, Zfr, İhsanjr, 38 anonim düzenlemeler Aşkenaz Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11427150 Katkıda bulunanlar: Ahzaryamed, Arinna'l, Cüneyt Kambur, Dünya vatandaşı, Eldarion, Esc2003, Hedda Gabler (eski), Iggydarsa, Jewbask, Khutuck, Martianmister, Oblomov, Reality006, Simon Bolivar, Sosyopat, Superyetkin, Takabeg, Tanyel, Xrazy, 17 anonim düzenlemeler İsrail Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12027873 Katkıda bulunanlar: Absar, Abuk SABUK, Adamkadmon, Ahp, Akraqp, Alt-x, Anylai, Apolas, Apsuwara, Asties67, Ato, Aycan, Azizkayihan, Bahar, Baho12, Bambi'nin annesi, Bay palto, Bekiroflaz, Berkehanyazar55, Bermanya, Bilalokms, Blcksprt, Burakhuseyin, CN-07, Cat, Cekli829, Citrat, Cobija, CommonsDelinker, Cüneyt Kambur, David viyya, Dbl2010, Delamorena, Denisutku, Dreamer, Drlp, Dsmurat, Dünya vatandaşı, Dünya şehirli, Düşünenadam, E4024, ENGİN GENÇLER, Ecr, Eldarion, Elfant, Elmacenderesi, EmsiMaMi, Erdemsenol, Esc2003, Espenika, Exe13, Eşref, Fagus, Fedkad, Fuldennn, Gaare, Gfb cowboy, Graywolf, Gökhan, Gökçe Yörük, Happybabel, HaruNGs, Hasaydin, Hcagri, Hedda Gabler (eski), Hifcelik, Homonihilis, Ibrahim Dede, Iggydarsa, Jedox111, Jimqode, Kaanfrt, Kazma Penguen, Keleşbilgi, Kevork Avakiyan, Khutuck, Kibele, Kisshak, Kleopatra, Kmoksy, Krkzn, Kural x, KureCewlik81, Levent, Lighterside, Londark, MEOGLOBAL, Mach, MaddyRockFan, Makedon, Martianmister, Mcagrisert, Mehmetkayamehmetkaya, Mesutsunduvac, Metal Militia, Milesbroke, Mimar77, Moeng, Mskyrider, Mtcanbay, Muhammedcimci, Munferit, Muratozek, Myrat, Noldu, Noumenon, Numbo3, Oblomov, Okmmjyygv, Olağan Şüpheli, Olozer, OnBesHaziran, Ont, Orucilker, Ozgur.start, Oğuzhan, Pinar, Poine, Powereffect, Rapsar, Ravages, Reality006, Renegade, SALiH, SaLiH, Sabri76, Sadrettin, Sarpertaze, Sayginer, Simon Bolivar, Sinatolga, Sionvadisi, Sleep, Solider, Solu-solu, Sunugur, Superyetkin, Superylmz, Tacci2023, Takabeg, Tanas96, Tarihçi21, Tembelejderha, Terese14, The bro code, Tuleytula, Tuz, Türk Süvarisi, Türkischer Junge, Ugur Basak, Uhg, Utku Tanrivere, Veta, Vicky Pallord, Vikiçizer, Vito Genovese, Vitruvian, Volkan, Vugar 1981, Wisdom, Xanılx2, Xpugur, Yabancı, Yakusha, Yalhi, Yaşar Şentürk, Yelmurat, Yeniler, Yesof, Yigido, Yigidomustafa58, Yugoer, Zest, Zeytincik, Zfr, Öterbülbül, İazak, İlkerakbas, İncelemeelemani, İnfoCan, 476 anonim düzenlemeler Sefarad Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11864859 Katkıda bulunanlar: Esc2003, Iggydarsa, Muallim Fatih, Oblomov, Qeremy, Reality006, Sertaç11, Takabeg, Ugur Basak, Universal Life, Vikiyazar, Wisdom, Xianbataar, Yzkoc, Çalıştay, İncelemeelemani, 39 anonim düzenlemeler Siyonizm Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12108161 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Ahmetfetih, Akraqp, Bcinar, Captain Bradley, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, EmsiMaMi, Erdemsenol, Eşref, Filistinliyiz, Gökçe Yörük, Haymi, Hifcelik, Iggydarsa, Jewbask, Khutuck, Kibele, Komando12, Krawi, Kuzey, Makedon, Martianmister, Metal Militia, Mskyrider, Nosferatü, Objektif olun, Oblomov, Oğuzhan, Reality006, Sağlamcı, Seksen iki yüz kırk beş, Sionvadisi, Superyetkin, SvaroQ, Syrano, Takabeg, Tarih, Tatu4ever, Tema, Tembelejderha, Tuleytula, Vito Genovese, WZO, Yabancı, Yet, Zeytincik, İncelemeelemani, 89 anonim düzenlemeler Ta'anit Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11874622 Katkıda bulunanlar: Iggydarsa Kim Yahudidir? Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11904730 Katkıda bulunanlar: Iggydarsa, Milesbroke, Rapsar, Reality006, Stambouliote, Türkischer Junge, Xrazy, 2 anonim düzenlemeler Sinagog Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11897358 Katkıda bulunanlar: Abravanel, Abuk SABUK, Ahzaryamed, Akenethon, Dünya vatandaşı, Eldarion, Elmacenderesi, Hcagri, Iggydarsa, Kevork Avakiyan, Khutuck, Kmoksy, Mimar77, Mskyrider, Noumenon, Reality006, Sardur, Superyetkin, Vikiçizer, Vitruvian, Wisdom, 21 anonim düzenlemeler Hıristiyanlık Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12037977 Katkıda bulunanlar: Abdülhamit-i Sâlis, Absar, Abuk SABUK, Aldemir, Alper 98, Alperx, Aygulsebek, Bahar, Baris08, Beaukarpo, Bekiroflaz, Benne, Blokçu ramiz, Brk32, Bödöŋtıl, Citrat, CnkALTDS, Darkhorn, Dbl2010, Dirimemat, Dreamer, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Eldarion, Elwikipedista, Eray36, Erdemsenol, Erencexor, Ether, Fedkad, Fgenc, Filanca, Filozof, GAWB, GNeRaL, Giovannito, Gökhan, Gökçe Yörük, Hasan Sami Bolak, Hcagri, Hedda Gabler (eski), Hozro, Hristiyan, Hristiyannet, Ibrahim Dede, Isparta, Jesus turkey06, Katpatuka, Kharoon, Kibele, Kilimanjaro, Kirkurdu, Kmoksy, Krkzn, Kürşat Can Çağlar, Levent, Lighterside, Loksandra, LuCKY, Mach, Manco Capac, Mbaran, Mehmet55, Melihsen, Merube 89, Metal Militia, Mez123, Mithridates, MorieCiX, Murataydemir193, Myrat, Nburak, Nosferatü, Noumenon, Numbo3, Okar, Ongan, Rapsar, Rettelo, Sadrettin, Samsen, Sağlamcı, Seksen iki yüz kırk beş, Selkem, Semircik, Sevminar, SimounPetrus, Solider, Spas, Superyetkin, Takabeg, Taysin, Tema, Tembelejderha, Timwi, Tvarkytojas, Tyrael5, Tzeskch, Ugur Basak, Veritas-tr, Vikiçizer, Vito Genovese, Vitruvian, Volkan, Vugar 1981, Weaver, Windows 2003, Wisdom, Xanılx2, Xrazy, Xrulerx, Yakamoz51, Yd.duru, Zcs, Zfr, Zohak, İlkowski, İncelemeelemani, 463 anonim düzenlemeler İsa Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12087481 Katkıda bulunanlar: 16, Abuk SABUK, Adrianinos, Ahzaryamed, Alienthedj, Altaz, Amfetamin, Apolas, Astrolog, Aykancv, Batuhan Erdoğan, Bermanya, Bilgi Arayan, Böcürt, Caracas, Citrat, Daisijo, Dbl2010, Denisutku, Diagram, Doğubatıkuzeygüney, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Eldarion, Elmacenderesi, EmrahÖ, Endazyar, Erdal Ronahi, Erkcan, Es semavi, Esc2003, Esenlik, Eşref, Fedkad, Filanca, Goktr001, Greenpeacer, Gökhan, Hedda Gabler, Hristiyannet, Hypnosit, Iltever, Jatha, Jazzanova, Jesus turkey06, Kibele, Kirov Airship, Kornelyus, Krkzn, Kurulananfok, KuyumcuS, Kuz, Laukinming, Levent, Mach, Maderibeyza, Marcher, Melihsen, Metal Militia, Metamonster, Mmssms, Mskyrider, Muallim Fatih Erdem, Nikolaythefirst, Noctiluca, Noumenon, Oblomov, Oytun Yalçın, Oğuzhan, P.Antonio, Premature kadawra, Rapsar, Sae1962, Safaktunc, Sahibezzeman, Salihmetin, Stambouliote, Suatgultepe, Takabeg, Tarih, Tema, Tenar80, TheTime, Tuleytula, Tvarkytojas, Türkischer Junge, Ugur Basak, Ulubay, Veritas-tr, Vikiyazar, Vikiçizer, Vitruvian, Wisdom, Wwtlf, Xan 88, Xanılx2, Yakamoz51, Zentuk, Zohak, İazak, İfrit, İncelemeelemani, Şamil Demir, と あ る 白 い 猫, 171 anonim düzenlemeler Pavlus Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11917586 Katkıda bulunanlar: 2ulus, Ahzaryamed, Aliska, Apolas, Arinna'l, BIYIKLI, Bambi'nin annesi, Dünya vatandaşı, Esenlik, Etrüsk, Filanca, Girljedi, Kibele, Mskyrider, Murtasa, Supergirl, Tembelejderha, Tuleytula, Túrelio, Veritas-tr, Vikiçizer, Wisdom, 27 anonim düzenlemeler Meryem Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11858011 Katkıda bulunanlar: Absar, Abuk SABUK, Altaz, Guzelonlu, Iggydarsa, Levent, Rapsar, Simon Bolivar, Superyetkin, Tuleytula, Vito Genovese, 6 anonim düzenlemeler Mesih Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12108549 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Aguzer, Ahzaryamed, Altaz, Apolas, Benne, Benvewikilerim, Dünya vatandaşı, Emre Berk, Erlik.khan, Filanca, Gmerihy, Gökhan, Iggydarsa, Khutuck, Krkzn, Laukinming, Mach, Noumenon, Oblomov, Pinar, Rapsar, Takabeg, Tvarkytojas, Veritas-tr, Vikiçizer, Yd.duru, Zfr, Zohak, 40 anonim düzenlemeler Protestanlık Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12103832 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Aliska, Azizesin, Bermanya, Calkan, Dbl2010, Dünya vatandaşı, Egemen, Eldarion, Elgifari, EligiuszJakimowicz, EmreDuran, Filanca, Giovannito, Hasan Sami Bolak, Hasan22, Heamsi, Hristiyannet, Khutuck, Kibele, Kirkurdu, Maderibeyza, Maltepekilisesi, Numbo3, Peterniels, Rapsar, Rodmank, Seksen iki yüz kırk beş, Selkem, Takabeg, Tarih, Tarkovsky, Turşusever, Ugur Basak, Vikiyazar, Vikiçizer, Vito Genovese, Çapasapı, 43 anonim düzenlemeler Katolik Kilisesi Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11856246 Katkıda bulunanlar: Absar, Abuk SABUK, Apolas, Bambi'nin annesi, Dünya vatandaşı, Eldarion, EmreDuran, Erdemsenol, Erturkerdal, Fatih civelek, Giovannito, Metal Militia, Noumenon, P.Antonio, Petrus samuel, Pill, Rapsar, Takabeg, Tarih, Tuleytula, Ugur Basak, Veritas-tr, Vikiyazar, Vikiçizer, Vito Genovese, Wisdom, Xanılx2, Yalhi, Yzkoc, Zfr, 44 anonim düzenlemeler
189
Madde Kaynakları ve Katkıda Bulunanlar Ortodoks Kilisesi Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11902034 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Apolas, Cekli829, Cguven, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Eldarion, Erk, Fedkad, Giovannito, Kibele, Krkzn, Kırmızıbaşlıklıkız, Lighterside, MD, MEOGLOBAL, Noumenon, Ollios, P.Antonio, Pinar, Rapsar, Stambouliote, Takabeg, Ugur Basak, Vikiyazar, Vikiçizer, Wisdom, Xanılx2, Yzkoc, 51 anonim düzenlemeler Ekümenik konsil Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11670805 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Berfu, Dirimemat, Dünya vatandaşı, Fatih civelek, Fgenc, Sezerpal, Suatgultepe, Takabeg, Tuleytula, Vikiçizer, Yzkoc, 5 anonim düzenlemeler İslam Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12103545 Katkıda bulunanlar: 03muro, 1986omar, 2ulus, Abcd004, Absar, Abuk SABUK, Adanakahini, Adrianinos, Ahmetan, Ahzaryamed, Aleyna m, Alifeyzullah, Alikan, Alkd, AlpFatih, Alperentunga, Amegro, Anerka, Aniosgel, AnıL06, Archimedes, Aspero u, Att meunsel, Aykiri, BLERIF, Bambi'nin annesi, Benne, Beşiktaşlı48, Bilalokms, Bolivar, Brkaya, Bödöŋtıl, CamenTürk, Canakin98, Caracas, Cekli829, Cetinkaya, Cgrturka, Ciddeli, Citrat, Cobija, CommonsDelinker, Coriolis, Darkhorn, Dbl2010, Deepbluee26, Denisutku, DepressedMode, Dirimemat, Dreamer, Drgulcu, Dsmurat, Durkin, Dünya vatandaşı, Dünya şehirli, Düşünenadam, Ebu Katada, Ekserji, Eldarion, Elmacenderesi, EmRaQH, Emincil, Emperyan, Emre Eyyub 25, Eray36, Erencexor, Erkin5144, Erol Sürül, Ertunc 58, Erzurumlu Yılmaz, Es semavi, Esc2003, Eua59, Euthygenes, Eybabi, Eyiip.ercan, Fcn, Fdts, Fdyk, Ferhâd.Mamuk, Figuranbob, Filanca, Fromedessa, Galibibülent, Garbino, Ggurbet, Giovannito, Goktr001, Gourukemu, Gökhan, HaruNGs, Hcagri, Hidayet akinci, Hiro Nakamura, Homonihilis, Huseyinagca, INCARA, Ibrahim Dede, Idikut, Jonturk35, Kanuni41, Katpatuka, Kemal K., Kevork Avakiyan, Khutuck, Kibele, Kirov Airship, Kmoksy, Korca, Kremlins, Krkzn, Kumul, Kunanbayev, Kurbagaa35, Kuz, Kürşat, Kürşat Can Çağlar, Laikler, Levent, Lombaks, M3sl3m, Mach, Maderibeyza, Manco Capac, Martianmister, Mcenkhan, Mehmed82, Mehmetus, Mehmetyilmaz, Melihsen, Menikure, Merube 89, Metal Militia, Mic check, Mikubaru, Milesbroke, Mirzali, Moldflesh, MorieCiX, Mr.Yaldız, MrXenoquaten, Mskyrider, Muhakara, Myrat, Mızrak, Nazif İLBEK, Nihan, Noctiluca, Nosferatü, Noumenon, Numbo3, Objektifkarar, Okan ÖRGÜN, Oksijen, Omer s, Ongan, Ont, Ozgurcan86, Oğuzhan, Pinar, Qdin, Qwl, R44ree, Rapsar, Realistic, Reality006, SONSAVASCI, SaLiH, Sabri76, Sadrettin, Sae1962, Safaktunc, Sarsıntı, Sayginer, Sağlamcı, Scorpion tr, Seckin01, Seksen iki yüz kırk beş, Semircik, Serkan Çetinkaya, Silsile, Sina odabasi, Solider, Sonsuzlugayolculuk, Sosyopat, Spas, Srhat, Stambouliote, Stray, Stultiwikia, Suayiptokac, Sunni arastirmaci, Superyetkin, Takabeg, Tarkovsky, Taysin, Tema, Toprakdeviren, Tottam100, Tubatuncak, Turkmuhafazakarlıgı, Uannis, Ugur Basak, UnicornuS, Usame21, Utku Tanrivere, Veritas-tr, Vikiçizer, Vito Genovese, Vitruvian, Volkan, Vugar 1981, Warol05, Westnest, Xrazy, Xyzblood, Y.emre001, Yabancı, Yakamoz51, Yalhi, Yasinop, Ynkvrl, Yunus Emre44, Z860, Zaferreis, Zargi, Zeynep Kuşçu, Zfr, Zohak, Çapasapı, Özgün Kutlu, İloveyougirl, İlter01, İncelemeelemani, İreli, İslamisohbet, Şafak Gündüz, Şamil Demir, 1007 anonim düzenlemeler Ehl-i Sünnet Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12103298 Katkıda bulunanlar: Ahmetan, Alihansergi, AloneTuruk, Anerka, Bekiroflaz, Bermanya, Böcürt, Citrat, Delamorena, Drgulcu, Dünya vatandaşı, Ebu Katada, Eculum, Egek, Esc2003, Garbino, Hatelovin, Heamsi, Kafarik, KarCet, Kibele, Kimse, Koc61, Kubilayolak, Levent, Mach, Mbaran, Melihsen, Metal Militia, Mskyrider, Muhammet.alp, Muhteşemçocuk079, Myrat, Noumenon, Oblomov, Pasifik yob, Peregrinus, Rapsar, Remajesty, Senoleker, SrnMkr, Stultiwikia, Superyetkin, Takabeg, Ugur Basak, Utku Tanrivere, Vikiçizer, Wikitürkçe, Zentuk, Zohak, Çöl aslanı, Şamil Demir, 199 anonim düzenlemeler Şia Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12004078 Katkıda bulunanlar: 2607:F470:6:101:E9FA:F076:2EB7:D5AE, Abcd001, Abuk SABUK, Ademdurdu, Ahmetan, Akonyar, Algoriptimus, Alkd, Ashtuta, Astrolog, Avicenna90, Bekiroflaz, Boat, Bolivar, Böcürt, Cagan12, Cat, Citrat, CnkALTDS, Cobija, Dadash25, Dbl2010, Drgulcu, Dünya vatandaşı, Düşünenadam, Ebu Katada, Eldarion, Emperyan, Erdem 67, Erhan49, Esc2003, Eua59, Euphemia, Fristol, GAWB, Gagamen, Gb76, Gençosmanlı, Guvenulu, Hakan Kayı, Hasanbay, Hcagri, Heamsi, Homonihilis, Kavili, Kerem, Khutuck, Kibele, Kriptocu, Krkzn, Kâtib, LandSCape, Levent, LuCKY, MEOGLOBAL, Mach, MecitT, Mehmethamza, Melihsen, Menikure, Metal Militia, Miralaynazim, Mskyrider, Mutlutopuz, Myrat, Nosferatü, Noumenon, Obirmarka, Oguzhanpolat, PeacefulWarrior, Peregrinus, Polat76, Qizilbash, Qom u ask, Rapsar, Reality006, Sabri76, Salomonis, Sağlamcı, Selkem, SidE, Superyetkin, Sympetrum, Syrano, Süleyman Habib, Takabeg, Tarih, Tarkovsky, Tema, Tuz, Türk Süvarisi, Ugur Basak, Utku Tanrivere, Vese, Vito Genovese, Vitruvian, Yabancı, Yalhi, Yunus Emre44, Zafenatpena, Zaferreis, Zfr, İlimyolcusu, İncelemeelemani, 618 anonim düzenlemeler Hariciler Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11869782 Katkıda bulunanlar: Abuk SABUK, Düşünenadam, Emperyan, Hcagri, Kalbim nefretim, LandSCape, Mızrak, Noumenon, Pinar, Simon Bolivar, Sralp, Takabeg, Vito Genovese, 32 anonim düzenlemeler Cebrâîl Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12077779 Katkıda bulunanlar: Ademdurdu, Aslanoglu, Asliturk, Bora, BİGWARRİOR, Coolland, Ddenkel, Delamorena, Dire, Dr.tolga, Dünya vatandaşı, Eldarion, Emperyan, Erzurumlu İbrahim, Exact Team, Filanca, FoRSaKeN, Garbino, Gökçe Yörük, Hcagri, Kamer, Kibele, Levent, Maderibeyza, Mapamundi, Martianmister, Murtasa, Nihan, Noumenon, Numbo3, Rapsar, Sabri76, Sadrettin, Superyetkin, Takabeg, Ugur Basak, Vikiçizer, Wickyw, Yakamoz51, Yalhi, Zohak, 52 anonim düzenlemeler Mikâil Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11286907 Katkıda bulunanlar: Aslanoglu, Asliturk, Bobcats, BİGWARRİOR, Dire, Dünya vatandaşı, Gkberkhn, Kumul, Murtasa, Nihan, Noumenon, Numbo3, Orhandogan, Rapsar, Sae1962, Takabeg, Ugur Basak, Vikiçizer, Yigido, İhsanjr, 34 anonim düzenlemeler İsrafil Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=11897219 Katkıda bulunanlar: Aslanoglu, Asliturk, Bobcats, BİGWARRİOR, Captain Bradley, Cfsenel, Denisutku, Dire, Dünya vatandaşı, Eldarion, Gençosmanlı, Guttsay, Hcagri, Levent, Muhteşemçocuk079, Myrat, Noumenon, Sae1962, Takabeg, Vitruvian, Zfr, Zohak, 31 anonim düzenlemeler Azrail Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12005085 Katkıda bulunanlar: AZRAIL !9, Ahzaryamed, Aliska, Aslanoglu, Asliturk, Atasoyuirfan8, BİGWARRİOR, Citrat, Ddenkel, Dire, Dünya vatandaşı, Eldarion, Eğitmen Mahmut, Hans abey, Kibele, Levent, Levent14, Lorga, Maderibeyza, Melihsen, Metal Militia, MrXenoquaten, Muallim Fatih Erdem, Noumenon, Ravages, Redstone, Sağlamcı, Stambouliote, Takabeg, Umut.A, Vikiçizer, Vito Genovese, Wisdom, Xrazy, Yaşar Şentürk, Yuemef, Zentuk, Zohak, 38 anonim düzenlemeler İslam tarihi Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?oldid=12097434 Katkıda bulunanlar: Absar, Abuk SABUK, Ahmars, Alihaydar, Avsub, Bilalokms, Bsrnr, Citrat, CnkALTDS, DeBRo, Delamorena, Depakin, Dorothée, Düşünenadam, Eldarion, Emperyan, Ferhat 72, Garbino, Gökhan, Hok'ta, Ibrahim Dede, Kibele, Korkusuz6161, Kumul, Levent, Leylvennehar, M e o, MEOGLOBAL, Mach, Maderibeyza, Math34, Mehmet0101, Metal Militia, Myrat, Nosferatü, Noumenon, Objektifkarar, Oguzhancelimli, Okar, Piyade13, Rapsar, Sadrettin, Sayginer, Sl, Süleyman Habib, Takabeg, Tarih, Tarihvemedeniyet, Tema, Ugur Basak, Utku Tanrivere, Vay, Vikiçizer, Vito Genovese, Vitruvian, Vugar 1981, Zfr, İhsanjr, İncelemeelemani, 234 anonim düzenlemeler
190
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar Dosya:Mesopotamia.PNG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Mesopotamia.PNG Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: DenghiùComm, Electionworld, Mahahahaneapneap, Zoeperkoe, 1 anonim düzenlemeler Dosya:Bearded man Uruk Louvre AO5718.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Bearded_man_Uruk_Louvre_AO5718.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Jastrow Dosya:Akkadian victory stele Louvre Sb2.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Akkadian_victory_stele_Louvre_Sb2.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Jastrow Dosya:Code-de-Hammurabi-1.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Code-de-Hammurabi-1.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.0 Katkıda bulunanlar: User:Rama Dosya:Tiglath-Pileser III Nimrud Louvre AO19853.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Tiglath-Pileser_III_Nimrud_Louvre_AO19853.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Jastrow Resim:Meher Baba six religions.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Meher_Baba_six_religions.png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Cott12 Resim:Allah.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Allah.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Adelbrecht, Bennylin, Holek, Lionel Allorge, McZusatz, Ttog, Wst, Zapyon, 19 anonim düzenlemeler Resim:Aum.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Aum.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Davin7, Durga, Exact, Körnerbrötchen, Luckas Blade, Markuba54, Melian, Umbreon126, VIGNERON, W!B:, Wilfredor, ゆ い し あ す, 5 anonim düzenlemeler Resim:WIKIMONAIE.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:WIKIMONAIE.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: User:MG Resim:Ouroboros.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Ouroboros.png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Ihcoyc Dosya:Clipboard.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Clipboard.svg Lisans: GNU General Public License Katkıda bulunanlar: Tkgd2007 Dosya:Vatican StPaul Statue.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Vatican_StPaul_Statue.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.5 Katkıda bulunanlar: user:AngMoKio Resim:Wikipe-tan_cropped.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Wikipe-tan_cropped.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Zzyzx11 Resim:Open book 01.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Open_book_01.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: OpenClipart Resim:Musical note nicu bucule 01.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Musical_note_nicu_bucule_01.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: nicu bucule Resim:Video-x-generic.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Video-x-generic.svg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: The people from the Tango! project Resim:P culture.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:P_culture.svg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Abbedabb, Badseed, Booyabazooka, Juiced lemon, Palosirkka, Rocket000, Zorlot, 2 anonim düzenlemeler Resim:Wikinews-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Wikinews-logo.svg Lisans: logo Katkıda bulunanlar: Vectorized by Simon 01:05, 2 August 2006 (UTC) Updated by Time3000 17 April 2007 to use official Wikinews colours and appear correctly on dark backgrounds. Originally uploaded by Simon. Resim:Wikiquote-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Wikiquote-logo.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: -xfi-, Dbc334, Doodledoo, Elian, Guillom, Jeffq, Krinkle, Maderibeyza, Majorly, Nishkid64, RedCoat, Rei-artur, Rocket000, 11 anonim düzenlemeler Resim:Commons-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Commons-logo.svg Lisans: logo Katkıda bulunanlar: SVG version was created by User:Grunt and cleaned up by 3247, based on the earlier PNG version, created by Reidab. Resim:Wikisource-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Wikisource-logo.svg Lisans: logo Katkıda bulunanlar: Guillom, Jarekt, MichaelMaggs, NielsF, Rei-artur, Rocket000 Resim:Wikibooks-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Wikibooks-logo.svg Lisans: logo Katkıda bulunanlar: User:Bastique, User:Ramac et al. Resim:Christian cross.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Christian_cross.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: AnonMoos, Boris23, Davepape, Herbythyme, Huhsunqu, Krinkle, Mentifisto, Murraytheb, Ratarsed, Wst, XalD, Zigeuner, 28 anonim düzenlemeler Resim:Dharma wheel 1.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dharma_wheel_1.png Lisans: GNU General Public License Katkıda bulunanlar: BrokenSphere, Imz, Inkwina, Nat Krause, Wst, 1 anonim düzenlemeler Resim:Faravahar.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Faravahar.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: AnonMoos, Ch1902, Conscious, Dbc334, Gryffindor, Kintetsubuffalo, McZusatz, Nichalp, RockMFR, Romanm, Splette, Umherirrender, ZxxZxxZ, 1 anonim düzenlemeler Resim:Standing_Bodhisattva_Gandhara_Musee_Guimet.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Standing_Bodhisattva_Gandhara_Musee_Guimet.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Amada44, Ekabhishek, Green fr, Ismoon, Kilom691, Phg, Tengu800, Wiki-uk, 1 anonim düzenlemeler Resim:Star of David.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Star_of_David.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Zscout370 Resim:Sri Yantra 256bw.gif Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Sri_Yantra_256bw.gif Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: N.Manytchkine Resim:HinduSwastika.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:HinduSwastika.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Masturbius Resim:Hands of God and Adam.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Hands_of_God_and_Adam.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Aavindraa, Amandajm, Davepape, Erik Warmelink, G.dallorto, Man vyi, Mattes, Sailko, Skipjack, TTaylor, Wst, 3 anonim düzenlemeler Resim:Dreadlocked rasta.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dreadlocked_rasta.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Bab-a-lot, Chamaeleon, Hailey C. Shannon, Nicor, Yarl Dosya:Abraham Dharma.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Abraham_Dharma.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: AnonMoos, Beland, Bjarki S, Dbachmann, Disposable.Heroes, Jmabel, Khny, Liftarn, Mogelzahn, 2 anonim düzenlemeler Dosya:Judaica.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Judaica.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.5 Katkıda bulunanlar: Original uploader was Gilabrand at en.wikipedia Image:Star of David.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Star_of_David.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Zscout370 Dosya:ReformJewishService.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:ReformJewishService.jpg Lisans: Copyrighted free use Katkıda bulunanlar: Chesdovi, DMacks, G.dallorto, Olve Utne, 1 anonim düzenlemeler Dosya:YemeniJew1914.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:YemeniJew1914.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Hystrix, Netanel h, Olve Utne, Tomer T, 1 , יעקבanonim düzenlemeler Dosya:Shabbat Challos.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Shabbat_Challos.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Yoninah Dosya:Jerusalemsukkas.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Jerusalemsukkas.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Muu-karhu, Yoninah, 1 , יעקבanonim düzenlemeler Dosya:Gottlieb-Jews Praying in the Synagogue on Yom Kippur.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Gottlieb-Jews_Praying_in_the_Synagogue_on_Yom_Kippur.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Berrucomons, Docu, Dr. Marcus Gossler, G.dallorto, Grendelkhan, Gryffindor, Gveret Tered, Husky, Ingolfson, Javierme, Jon Harald Søby, Kpalion, Ksinnott, Mattes, Metzujan, Olivier2, Petr K, Ranveig, Semnoz, Talmoryair, Wst, Zirland, ﻣﺎﻧﻲ, 7 anonim düzenlemeler Dosya:Jerusalem Purim street scene.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Jerusalem_Purim_street_scene.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Gveret Tered, Infrogmation, Thelmadatter, Yoninah, 4 anonim düzenlemeler Dosya:SPAmster.JPG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:SPAmster.JPG Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Ilse@, Olve Utne, יעקב Dosya:Duraeuropa-1-.gif Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Duraeuropa-1-.gif Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Alaniaris, Bontenbal, G.dallorto, Jappalang, Marsyas, Richard Arthur Norton (1958- ), Udimu, Vissarion
191
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar Dosya:Western wall jerusalem night.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Western_wall_jerusalem_night.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.0 Katkıda bulunanlar: Wayne McLean ( jgritz) Dosya:Torah and jad.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Torah_and_jad.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Dovi, Evercat, G.dallorto, Lotse, Merlin, Slav, The Evil IP address, Wutsje, 5 , יעקבanonim düzenlemeler Dosya:KnesetEliyahooSynagogue.JPG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:KnesetEliyahooSynagogue.JPG Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Conew Dosya:Bookcover-1880-Marr-German uber Juden.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Bookcover-1880-Marr-German_uber_Juden.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Achird, Heurtelions, Infrogmation, Jdsteakley, Man vyi, Snowdog Dosya:1889_French_election_poster_for_antisemitic_candidate_Adolphe_Willette.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:1889_French_election_poster_for_antisemitic_candidate_Adolphe_Willette.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Ahbon?, Alþykkr, AnonMoos, Bohème, ChrisDHDR, DragonflySixtyseven, Humus sapiens, INeverCry, Infrogmation, J 1982, JJ Georges, Jaranda, Kenmayer, Mu, Mutter Erde, O2, Tangopaso, Túrelio, Wolfmann, 2 anonim düzenlemeler Dosya:Nazi Anti-Semitic Propaganda by David Shankbone.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Nazi_Anti-Semitic_Propaganda_by_David_Shankbone.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: David Shankbone Dosya:Flag of the United States.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_the_United_States.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Dbenbenn, Zscout370, Jacobolus, Indolences, Technion. Dosya:Flag of Israel.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Israel.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: “The Provisional Council of State Proclamation of the Flag of the State of Israel” of 25 Tishrei 5709 (28 October 1948) provides the official specification for the design of the Israeli flag. The color of the Magen David and the stripes of the Israeli flag is not precisely specified by the above legislation. The color depicted in the current version of the image is typical of flags used in Israel today, although individual flags can and do vary. The flag legislation officially specifies dimensions of 220 cm × 160 cm. However, the sizes of actual flags vary (although the aspect ratio is usually retained). Resim:Flag of Europe.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Europe.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Verdy p, User:-xfi-, User:Paddu, User:Nightstallion, User:Funakoshi, User:Jeltz, User:Dbenbenn, User:Zscout370 Resim:Flag of Russia.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Russia.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Zscout370 Resim:Flag of Spain.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Spain.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Pedro A. Gracia Fajardo, escudo de Manual de Imagen Institucional de la Administración General del Estado Dosya:Flag of Argentina.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Argentina.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Government of Argentina (vector graphics by Dbenbenn) Resim:Flag of Germany.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_Germany.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:Madden, User:SKopp Resim:Flag of South Africa.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Flag_of_South_Africa.svg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Adriaan, Anime Addict AA, AnonMoos, BRUTE, Daemonic Kangaroo, Dnik, Duduziq, Dzordzm, Fry1989, Homo lupus, Jappalang, Juliancolton, Kam Solusar, Klemen Kocjancic, Klymene, Lexxyy, Mahahahaneapneap, Manuelt15, Moviedefender, NeverDoING, Ninane, Poznaniak, Przemub, SKopp, Sarang, ThePCKid, ThomasPusch, Tvdm, Ultratomio, Vzb83, Zscout370, 35 anonim düzenlemeler Dosya:Question book-4.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Question_book-4.svg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Tkgd2007 Dosya:Coat of arms of Israel.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Coat_of_arms_of_Israel.svg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Dosya:LocationIsrael.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:LocationIsrael.svg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: User:Vardion Dosya:Increase2.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Increase2.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Sarang Dosya:Loudspeaker.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Loudspeaker.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Bayo, Gmaxwell, Gnosygnu, Husky, Iamunknown, Mirithing, Myself488, Nethac DIU, Omegatron, Rocket000, Shanmugamp7, The Evil IP address, Wouterhagens, 22 anonim düzenlemeler Dosya:Filistin BM Paylasim Plani.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Filistin_BM_Paylasim_Plani.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Original uploader was Abuk78 at tr.wikipedia Dosya:Şeria Nehri.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Şeria_Nehri.jpg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Kullanıcı:Abuk SABUK Dosya:West_Bank_&_Gaza_Map_2007_(Settlements).png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:West_Bank_&_Gaza_Map_2007_(Settlements).png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: User:HowardMorland Dosya:Israel-flag01.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Israel-flag01.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: MathKnight and Zachi Evenor Dosya:Knesset.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Knesset.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.0 Katkıda bulunanlar: James Emery from Douglasville, United States Dosya:Bursa05.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Bursa05.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Bukvoed, Ori~, Talmoryair, Ynhockey Dosya:Mikve naiad1.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Mikve_naiad1.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: דניאל ונטורהOriginal uploader was Daniel Ventura at he.wikipedia Dosya:Ruins of the Ancient Synagogue at Bar'am.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Ruins_of_the_Ancient_Synagogue_at_Bar'am.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: MASQUERAID Dosya:BialyBimah.JPG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:BialyBimah.JPG Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Juda S. Engelmayer Dosya:Łańcut synagoga 08.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Łańcut_synagoga_08.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.5 Katkıda bulunanlar: Jarosław Ratajczyk Dosya:Belz World Center Inside.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Belz_World_Center_Inside.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Chesdovi, Conscious, Netanel h, Sheynhertz-Unbayg, דניאל צבי Dosya:Berlin Neue Synagoge Innenansicht BusB.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Berlin_Neue_Synagoge_Innenansicht_BusB.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Gryffindor, ONAR, Pmsyyz, Takabeg, TomAlt Image:Berlin Neue Synagoge 2005.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Berlin_Neue_Synagoge_2005.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 3.0 Katkıda bulunanlar: Photo: Andreas Praefcke Image:Moscow Choral Synagogue.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Moscow_Choral_Synagogue.jpg Lisans: Free Art License Katkıda bulunanlar: Mikhail Yakovlev Image:EsnogaAmsterdam.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:EsnogaAmsterdam.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: Massimo Catarinella Image:Great Synagogue Plzen CZ general view.JPG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Great_Synagogue_Plzen_CZ_general_view.JPG Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: User:Miaow Miaow Image:Frankfurt Hauptsynagoge 1885.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Frankfurt_Hauptsynagoge_1885.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: BlackIceNRW, FLLL, Flibbertigibbet, Melkom, T.h., 1 anonim düzenlemeler Image:Köln synagoge pano.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Köln_synagoge_pano.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Hans Peter Schaefer, http://www.reserv-a-rt.de Image:Lesko synagoga.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Lesko_synagoga.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.5 Katkıda bulunanlar: Taken by Pibwl Image:Besht Shul1 Medzhibozh.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Besht_Shul1_Medzhibozh.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Butko, Chesdovi, Klezmer, Zsero, 2 anonim düzenlemeler Image:Synagoge auf Gelaende der Universtaet Tel Aviv.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Synagoge_auf_Gelaende_der_Universtaet_Tel_Aviv.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.0 Katkıda bulunanlar: campsmum / Patrick Jayne and Thomas Image:Kherson-Synagogue01.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Kherson-Synagogue01.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Olaffpomona
192
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar image:Istanbul_Ashkenazi_Sinagogue_Interior.JPG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Istanbul_Ashkenazi_Sinagogue_Interior.JPG Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.5 Katkıda bulunanlar: Alaexis Dosya:Thebible33.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Thebible33.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Original uploader was Issagm at en.wikipedia Dosya:Christ pantocrator daphne1090-1100.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Christ_pantocrator_daphne1090-1100.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Bremond, Djampa, G.dallorto, Gryffindor, Magadan, Man vyi, Mike.lifeguard, Santana-freitas, Shakko, Tlusťa, Tsui, 1 anonim düzenlemeler Dosya:Hagiasophia-christ.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Hagiasophia-christ.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: AndreasPraefcke, Bogdan, Fabartus, G.dallorto, Gryffindor, Herbythyme, Jurema Oliveira, Neuceu, Thuresson, Wst, 3 anonim düzenlemeler Dosya:Luther46c.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Luther46c.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Aavindraa, CTSWyneken, David Levy, Hahnchen, Ixfd64, Jdcollins13, Joakao, M0tty, Rosenzweig, Schmelzle, Shakko, Shizhao, Wst, 3 anonim düzenlemeler Image:Broom icon.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Broom_icon.svg Lisans: GNU General Public License Katkıda bulunanlar: Bayo, Booyabazooka, Davepape, Dcoetzee, Herbythyme, Ilmari Karonen, Javierme, Rocket000, The Evil IP address, 11 anonim düzenlemeler Dosya:Christus Ravenna Mosaic.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Christus_Ravenna_Mosaic.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Original uploader was Aiden at en.wikipedia Later versions were uploaded by Bilanovic, Gogo Dodo at en.wikipedia. Dosya:Mary16thC.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Mary16thC.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Concord, Koryakov Yuri, Kostisl, THEN WHO WAS PHONE?, Wp, Wst, 4 anonim düzenlemeler Dosya:Commons-logo.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Commons-logo.svg Lisans: logo Katkıda bulunanlar: SVG version was created by User:Grunt and cleaned up by 3247, based on the earlier PNG version, created by Reidab. Resim:Mosque.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Mosque.svg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: MesserWoland Image:Book important.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Book_important.svg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: darklama Resim:PaulusTarsus LKANRW.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:PaulusTarsus_LKANRW.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.0 Katkıda bulunanlar: LKA NRW Dosya:The Last Judgement. Jean Cousin..jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:The_Last_Judgement._Jean_Cousin..jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Jean Cousin the Younger, also called Jehan Cousin Le Jeune (lived c. 1522–1595). Dosya:Hadhrat Mirza Ghulam Ahmad2.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Hadhrat_Mirza_Ghulam_Ahmad2.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Markazan-e-Tasaweer Dosya:046CupolaSPietro.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:046CupolaSPietro.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: MarkusMark Image:Emblem of the Papacy SE.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Emblem_of_the_Papacy_SE.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Cronholm144 created this image using a file by User:Hautala - File:Emblem of Vatican City State.svg, who had created his file using PD art from Open Clip Art Library and uploaded on 13 July 2006. User talk:F l a n k e r uploaded this version on 19 January 2007. Image:Coat of arms of the Vatican City.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Coat_of_arms_of_the_Vatican_City.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Cronholm144 created this image using a file by User:Hautala - File:Emblem of Vatican City State.svg, who had created his file using PD art from Open Clip Art Library and uploaded on 13 July 2006. User talk:F l a n k e r uploaded this version on 12 December, 2007. The original design is attributed to the Vatican City in Rome and an unknown artist. Dosya:Portal.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Portal.svg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Portal.svg: Pepetps derivative work: Bitplane (talk) Dosya:Catholic population.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Catholic_population.svg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: Fibonacci (talk) Dosya:Ortodoks.gif Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Ortodoks.gif Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Original uploader was Giovannito at tr.wikipedia Dosya:Orthodoxcross.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Orthodoxcross.png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Erk dosya:Orthodoxy by Country.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Orthodoxy_by_Country.svg Lisans: Creative Commons Zero Katkıda bulunanlar: λⲁⲛτερⲛιξ[talk]. Original uploader was Lanternix at en.wikipedia Dosya:ChristianityBranches.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:ChristianityBranches.svg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Americophile, AnonMoos, Initgraph, Koavf, Lanternix, RCarmine, Rafy, Ras67, Rursus, Sebastian Gay, Seraphim100, Stevertigo (usurped), Thomb, Twinsday, WillBildUnion, Wst, 22 anonim düzenlemeler Dosya:Scisms and their Councils.PNG Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Scisms_and_their_Councils.PNG Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Dosya:Allah-eser-green.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Allah-eser-green.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Enzuru edited it Dosya:Kaaba mirror edit jj.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Kaaba_mirror_edit_jj.jpg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: edited by jjron Dosya:Maghribi script sura 5.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Maghribi_script_sura_5.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Baba66, Diaa abdelmoneim, Erutuon, Grenavitar, Hakeem.gadi, 1 anonim düzenlemeler Dosya:FirstSurahKoran.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:FirstSurahKoran.jpg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Baba66, Bestiasonica, Calliopejen1, Cirt, Dbachmann, Denniss, FordPrefect42, Grenavitar, Izehar, Johnbod, Kintetsubuffalo, Matanya, Meno25, Neukoln, Ras67, Wouterhagens, 15 anonim düzenlemeler Dosya:Opened Qur'an.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Opened_Qur'an.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.0 Katkıda bulunanlar: Flickr.com user " el7bara" Dosya:Dcp7323-Edirne-Eski Camii Allah.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dcp7323-Edirne-Eski_Camii_Allah.svg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Nevit Dilmen Dosya:Age of Caliphs-tr.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Age_of_Caliphs-tr.png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: United States of America federal government Dosya:Allah-eser.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Allah-eser.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Original uploader was Aminz at en.wikipedia (Original text : Ottoman turkish artist Hâfız Osman (1642-1698)) Dosya:Siyer-i Nebi 298a.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Siyer-i_Nebi_298a.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Cempedak, Cirt, Elonka, Grenavitar, Gryffindor, Hekerui, Johnbod, LX, Nagy, Nard the Bard, Otterathome, Salmandk, Shakko, Smfaisalabbas, TheDJ, Túrelio, 12 anonim düzenlemeler Dosya:Qur'an_4475.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Qur'an_4475.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: See Description. Dosya:Dua.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dua.jpg Lisans: bilinmiyor Katkıda bulunanlar: Mach, Xyzblood Dosya:Shahada.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Shahada.svg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Adelbrecht, AnonMoos, Eyrian, Homo lupus, OsamaK, Ranveig, ﺧﺎﻟﺪ ﺣﺴﻨﻲ Dosya:Evstafiev-chechnya-prayer2.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Evstafiev-chechnya-prayer2.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 2.5 Katkıda bulunanlar: User:Evstafiev Dosya:Kabaa.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Kabaa.jpg Lisans: Creative Commons Attribution 2.0 Katkıda bulunanlar: "Al-Fassam" Original uploader was Irishpunktom at en.wikipedia Dosya:Ramadan Dinner 2005-11-07.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Ramadan_Dinner_2005-11-07.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-ShareAlike 3.0 Unported Katkıda bulunanlar: Otto J. Simon Dosya:Muslims schools.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Muslims_schools.png Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: TheGreenEditor Dosya:Meshed ali usnavy (PD).jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Meshed_ali_usnavy_(PD).jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: U.S. Navy photo by Photographer's Mate 1st Class Arlo K. Abrahamson. Dosya:Dhulfiqar.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dhulfiqar.svg Lisans: Creative Commons Zero Katkıda bulunanlar: Myself Dosya:Dhikr Rifa-iyya.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Dhikr_Rifa-iyya.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Wowa, ZxxZxxZ
193
Resim Kaynakları, Lisanslar ve Katkıda Bulunanlar Dosya:Islam by country.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Islam_by_country.png Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Baba66, Bjarki S, Cwbm (commons), Dbachmann, Denisutku, Denniss, Hibernian, Koavf, MacedonianBoy, Maphobbyist, Mediatus, Nicolay Sidorov, Sercan.ergün, Timeshifter, Túrelio, 3 anonim düzenlemeler Dosya:Lunar eclipse al-Biruni.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Lunar_eclipse_al-Biruni.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: ComputerHotline, Jahongard, Laurascudder, Leinad-Z, Lotse, Mdd, YusuF, ZxxZxxZ Dosya:Cheshm manuscript.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Cheshm_manuscript.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Infrogmation, Shakko, Urban, 2 anonim düzenlemeler Dosya:Al-Jazari Automata 1205.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Al-Jazari_Automata_1205.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Aziz1005, Calame, Dsmdgold, GDK, JMCC1, Johnbod, MHM55, Mdd, ZxxZxxZ, 3 anonim düzenlemeler Dosya:Selimiye Mosque, Dome.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Selimiye_Mosque,_Dome.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: Edelseider, Ekabhishek, G.dallorto, Look2See1, Murdjo, Olivier2, Pitert, Tomia, 1 anonim düzenlemeler Dosya:Story of Mejnun - in wilderness.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Story_of_Mejnun_-_in_wilderness.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Fabienkhan, Grenavitar, Meno25, ZxxZxxZ, 1 anonim düzenlemeler Dosya:Patio Arrayanes.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Patio_Arrayanes.jpg Lisans: GNU Free Documentation License Katkıda bulunanlar: Ra-smit Dosya:SultanAhmetMosqueCourtyard.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:SultanAhmetMosqueCourtyard.jpg Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: Edal Anton Lefterov Dosya:Madhhab Map2.png Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Madhhab_Map2.png Lisans: Creative Commons Attribution-Sharealike 3.0 Katkıda bulunanlar: Ghibar Dosya:Basmala.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Basmala.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: AnonMoos, Baba66, Cirt, Escondites, Ruy Pugliesi, Wst, ﺧﺎﻟﺪ ﺣﺴﻨﻲ, 11 anonim düzenlemeler Dosya:Mola_Ali.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Mola_Ali.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Ashrf1979, Jarekt, Krinkle, LX, M7S6M, Mekĕti, Mike Rosoft, Rubin16, Tehraneess, Vago, ZxxZxxZ, 7 anonim düzenlemeler Dosya:Shi'i talismanic piece.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Shi'i_talismanic_piece.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Unknown Calligrapher Dosya:Ambox scales.svg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Ambox_scales.svg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: penubag and Tkgd2007 (scales image) Image:Gabriel byzantine.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Gabriel_byzantine.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Unknoun, Byzantine Dosya:Irakischer Maler um 1280 001.jpg Kaynak: http://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Dosya:Irakischer_Maler_um_1280_001.jpg Lisans: Public Domain Katkıda bulunanlar: Azdi80, Aziz1005, Calame, Emijrp, Gryffindor, Johnbod, Shakko, Wst, ZxxZxxZ, 1 anonim düzenlemeler
194
Lisans
Lisans Creative Commons Attribution-Share Alike 3.0 Unported //creativecommons.org/licenses/by-sa/3.0/
195